Upload
others
View
4
Download
0
Embed Size (px)
Citation preview
22ARALIK2007
Üç ayda bir yay›nlan›r.
KULE
KULE‹Ç‹NDEK‹LERRektörün Mesaj›
Ö¤renci Konseyi
Kampüsten Notlar
Ö¤renci Kulüpleri Sanat Kulübü
Ö¤renci Kulüpleri KUSAK
Ö¤renci Kulüpleri Münazara Kulübü
Ö¤renci Kulüpleri Münazara Kulübü
2348
10
1312
Ö¤renci Kulüpleri IAESTE Kulübü
Ö¤renci Kulüpleri Sosyal Aktiviteler Kulübü
Ö¤renci Kulüpleri ‹flletme Kulübü
Etkinlikler SGO Konserleri
Fen, Edebiyat Fakültesi Geliflim bilime bir katk›
Mezunlar Derne¤i
Spor Sportif aktiviteler tam gaz
Ö¤renci Konseyi Aç›k ve kat›l›mc› bir konsey
1415161718
2120
Bizden Biri Doç Dr. Bertil Emrah Öder
Haber Hak ›fl›¤› Mevlana
Haber Erdal ‹nönü an›larla yaflayacak
Dosya Türkiye, terörizm ve “insan odakl› strateji”
Haber Bir baflkentten di¤erine
Tarih Bir valide sultan›n mimari patronaj›
Gezi Kafl maceras›
Kütüphane
2426283032333436
Kapak Foto¤raf›: Umut Aksu13 Ekim 2007 tarihli Kafl Gezisi'den,Kafl Arkeopark Uluburun Replikası Amforaları
22
Ö¤renci Kulüpleri Özel Say›s›
eride b›rakt›¤›m›z üç ay içerisinde, Ö¤renci Konseyi olarak koymufl oldu¤umuz hedeflere ulaflabilmek için kendi iç yap›m›z› sa¤lamlaflt›rmaktan
bafllayarak baz› çal›flmalarda bulunduk. Ayr›ca toplumsal olaylara duyarl› duruflumuzu sergileyen ad›mlar att›k.
Yüce Atatürk’ün vefat›n›n 69. y›l dönümü sebebiyle düzenlenen Atatürk’ü Anma Konferans›’nda bir araya geldik. Koç Üniversitesi ö¤rencileri
olarak, bugün Atatürk’ü referans göstererek hareket etmenin, evrensel de¤erleri ve ça¤dafl normlar› gözeterek hareket etmeyi, milli benli¤imizi
koruyarak ça¤dafl dünyaya aç›lmay› gerektirdi¤ini, Atatürk’ün an›s›na sahip ç›kman›n yolunun, bugün de Türkiye’yi evrensel, demokratik
normlar›n rehberli¤inde büyütmek ve güçlendirmekten geçti¤ini biliyor ve bu sorumluluk duygusuyla hareket ediyoruz. Tarihin de, günümüz
flartlar›n›n da bize yükledi¤i sorumlulu¤un bilincinde olarak milletimizi ve memleketimizi daha ileriye tafl›man›n gayreti içerisinde en üst
seviyede ›srarl›y›z.
Ayr›ca, bilindi¤i üzere geçti¤imiz dönemde ülke olarak terörizm sebebiyle oldukça zor günler geçirdik. Rektörlük ve Ö¤renci Konseyi iflbirli¤iyle
Koç Meydan’da terörü tel’in etmek ve flehit düflen askerlerimiz ve canlar›n› kaybeden sivil vatandafllar›m›z›n an›s›na sayg› duruflunda
bulunmak ve ‹stiklal Marfl›m›z› söylemek için Koç Üniversitesi mensuplar› olarak bir araya geldik. Üniversitemizin göstermifl oldu¤u duyarl›l›k
ve bir araya gelen toplulu¤un omuz omuza vermifl oldu¤u mesaj oldukça anlaml›yd›.
Geçti¤imiz dönemde, Ö¤renci Konseyi’nin kurumsal yap›s›n›n temel tafllar› olan komiteleri oluflturduk. Bu komiteleri her ne kadar Ö¤renci
Konseyi üyeleri oluflturuyor olsa da konseyde yer almayan ö¤renciler de bu komitelerde yer alarak, çal›flmalara kat›labilirler. Önceki y›llardan
farkl› olarak, çok fazla problem görülmeyen alanlardaki komiteleri di¤er komitelere dahil ederek daha verimli çal›flmay› amaçl›yoruz. Belli
bafll› komitelerimiz aras›nda, Yurt, Akademik, Yemek, Organizasyon-Tan›t›m ve Kütüphane yer almakta. Ayr›ca, ihtiyaç duyuldu¤u takdirde
yeni komiteler de açabiliyoruz. Geçti¤imiz Ekim ay› içerisinde yukar›da isimleri yazan komitelerimiz durum raporlar›n› haz›rlad›lar ve Rektörümüz
Attila Aflkar, Genel Sekreterimiz Mehmet Celayir ve Ö¤renci Dekan›m›z Bilgen Bilgin’in kat›ld›¤› toplant›m›zda haz›rlam›fl olduklar› raporlar›n
sunumlar›n› yapt›lar. Bu toplant›da birçok soruna dair somut ad›mlar at›ld›. Toplant› bitiminde elde etti¤imiz sonuçlardan en önemlisi,
karfl›m›zda bizim sorunlar›m›za duyarl› bir üniversite yönetimi görmüfl olmam›zd›.
Koç Üniversitesi’nin kurulufl amac› olan “dünya üniversitesi” olma hedefine ulaflman›n gereklerinden biri de flüphesiz ö¤rencilerine sundu¤u
sosyal olanaklar ve kendilerini gelifltirmeleri için sundu¤u f›rsatlard›r. Bu noktada Koç Üniversitesi’nin kat›l›mc› anlay›fl›n›n çekirde¤inde
yer alan en somut uygulamalar olan Ö¤renci Kulüpleri yapt›klar› organizasyonlarla üniversitemizin ad›n› gerek ulusal gerekse uluslararas›
alanda baflar›l› bir flekilde duyurmaktad›rlar. Üniversitemize sosyal alanda katk›da bulunan kulüplerimize destek olmak en temel
amaçlar›m›zdan biridir.
Bugüne kadar Mezunlar Derne¤i ile ortaklafla gerçeklefltirdi¤imiz Yeni Yıl partisini, bu yıl akademik takvimimizin uygun olmaması sebebiyle
Ö¤renci Konseyi ve dil kulüpleri ile ortak gerçeklefltirmeye karar verdik. Organizasyon - Tanıtım komitemiz bu konuda çalıflmalarını tamamladı
ve Beyo¤lu'nda bulunan 131 yıllık tarihi olan "The Hall" isimli mekanda yeni yıl partimizi, biraz daha farklı bir konsept ile 24 Aralık Pazartesi
günü gerçeklefltirdik. Oldukça keyifli geçen partimize vermifl oldu¤u destekten dolayı rektörümüz Sayın Attila Aflkar'a çok teflekkür ediyorum.
Kas›m ay› sonunda yap›lan fakülte temsilcisi seçimlerinde aram›za kat›lan alt› yeni arkadafl›m›za da s›cak bir hofl geldiniz derken, Ö¤renci
Konseyi’nin sadece seçimle bafla gelmifl bir grup ö¤rencinin de¤il, ilgili olmak kayd›yla bütün ö¤rencilerin çal›flt›¤› ve idari kurumlarla
çal›flt›¤› zaman gerçek anlamda varolan bir konsey oldu¤unu belirtmek istiyorum.
Sayg› ve sevgilerimle...
Fatih Mehmet ‹nal
Koç Üniversitesi Ö¤renci Konseyi Baflkan›
3
G
2
KULE 22ARALIK2 0 0 7
REKTÖRÜN MESAJI
KOÇ ÜN‹VERS‹TES‹ ADINASAH‹B‹Prof. Dr. Attila Aflkar
YAZI ‹fiLER‹ MÜDÜRÜAyça Yürük
ED‹TÖREnis Demirba¤
GÖRSEL YÖNETMENFigen Koç
KATKIDA BULUNANLARLeyla Atay, Dudu Karaman,Aykut Karadere, Fatih Tok,Günefl ‹ngin, Ayflenur Atefl
OFSET HAZIRLIK VE BASKIGezegen Tan›t›m
YAPIMDemirba¤ Yay›n ve Tasar›[email protected]
YAYIN KURULUAyfle Saadet Ar›kanZeynep AycanZeynep Odabafl›Ayflegül ÖzsomerMehmet SayarFatih Mehmet ‹nalSanem Yükselsoy Tekcan
KOÇ ÜN‹VERS‹TES‹Rumelifeneri Yolu34450 Sar›yer ‹stanbulTel: 0212 338 [email protected]
Merhaba...Merhaba...Sevgili Ö¤renciler, Mezunlar, Üniversitemizin Tüm Üyeleri ve Dostlar›,
Üniversitemiz aç›s›ndan baflar›larla dolu bir y›l› daha geride b›rak›yoruz. Koç Üniversitesi olarak bu baflar›y› gelecekte de sürdürmeye
devam edece¤iz. Yeniliklere ve ça¤dafl bilimsel düflüncelere aç›k, evrensel de¤erleri benimsemifl, insan haklar›na sayg›l› ve hukukun
üstünlü¤üne inanan, ifl hayat›nda baflar›l› gençler yetifltirmeyi sürdürmeyi hedefliyoruz.
Kuruldu¤u günden beri ö¤rencisine en yak›n üniversite olmay› hedefleyen Koç Üniversitesi, ö¤rencilerinin akademik geliflimlerinin yan›
s›ra sosyal geliflimine de önem veriyor. Ö¤renci Dekanl›¤›’na ba¤l› 30’u aflk›n ö¤renci kulübü ve 10 ö¤renci organizasyonu bulunuyor.
Sanattan bilime, zeka oyunlar›ndan da¤c›l›¤a, tiyatrodan münazaraya kadar pek çok kulübümüz var. Bu kulüplere üye olan ö¤rencilerimizin
say›s› her geçen gün art›yor. Ö¤rencilerimiz hem kendi ilgi alanlar›na uygun olan kulüpler arac›l›¤›yla kendilerini sosyal ve akademik
yönden gelifltiriyorlar hem de çeflitli organizasyonlarda görev alarak tak›m çal›flmas› yapmay› ö¤reniyorlar. Bu say›m›zda ö¤renci
kulüplerini tan›tmaya özel yer verdik. Bundan sonraki say›lar›m›zda da kulüplerimizi tan›tmaya devam edece¤iz.
Koç Üniversitesi Hukuk Fakültesi olarak 2-3 Kas›m 2007 tarihleri aras›nda, Türk Medeni Kanunu’na kaynakl›k eden ‹sviçre Medeni
Kanunu’nun 100, Türk Medeni Kanunu’nun 80. y›l› nedeniyle, ‹sviçre-Türk medeni kanunlar›ndaki geliflmeleri içeren ‘’Benzerlikler-
Farkl›l›klar’’ konulu bir uluslararas› sempozyum düzenledik. Kalite Derne¤i KalDer'in 12 Kas›m 2007’de düzenledi¤i Küresel ‹lkeler
Sözleflmesi Liderler Gala Yeme¤i'nde, Küresel ‹lkeler Sözleflmesi'ni imzalad›k. Uluslararas› camia ile entegre olma çabam›z› düzenledi¤imiz
organizasyonlarla pekifltirece¤iz.
Her y›l sonu geldi¤inde geçmiflin bilançolar› ç›kar›l›r. Kuflkusuz, de¤erli bilim adam› Prof. Dr. Erdal ‹nönü’yü kaybetmek 2007 y›l›n›n
en üzücü olaylar›ndan biriydi. Hayat›n çeflitli dönemeçlerinde beraber çal›flt›¤›m›z bu insan› tan›d›¤›m ve onunla beraber görev yapma
flans›na eriflti¤im için kendimi flansl› hissediyorum. Bilim adam› kiflili¤inin ve zerafetinin sizlere de örnek olmas›n› diledi¤im Erdal
Bey’i sayg›yla an›yorum.
Sevgili ö¤rencilerimiz, mezunlar›m›z, ö¤retim üyelerimiz, çal›flanlar›m›z ve de¤erli dostlar›m›z; her yeni y›l umudun egemen oldu¤u,
iyimserli¤in canland›¤›, daha iyi yaflam koflullar›na ulaflma yolunda beklentilerin artt›¤› bir ortam› yarat›r. 2008 y›l›n›n hepimize,
ülkemize ve tüm insanl›¤a baflar›, huzur ve mutluluk getirmesini diliyorum.
Prof. Dr. Attila Aflkar
Rektör
Atatürk’ün an›s›na sahip ç›kmakÖ⁄RENC‹ KONSEY‹
Tarihin de, günümüzflartlar›n›n da bizeyükledi¤i sorumlulu¤unbilincinde olarakmilletimizi vememleketimizi dahaileriye tafl›man›n gayretiiçerisinde en üstseviyede ›srarl›y›z.
oç Üniversitesi ‹ktisadi ve ‹dari
Bilimler Fakültesi Ö¤retim Üyesi
Yardımcı Doç. Dr. Lerzan Aksoy Junior
Chamber International’ın 120 ülkede
gerçeklefltirdi¤i yarıflmanın Türkiye
aya¤ında, “Bilimsel Önderlik” kategorisi
ödülünü kazandı. Lerzan Aksoy, önümüzdeki
sene uluslararası platformda TOYP - World
çerçevesinde ülkemizi temsil etme imkanına
sahip oldu.
Marketing Science Institute- H. PaulRoot ÖdülüTimothy L. Keiningham, Bruce Cooil, Tor
Wallin Andreassen ve Lerzan Aksoy, Journal
of Marketing, Temmuz 2007 (Vol. 71, No.3)
say›s›nda bas›lan "A Longitudinal
Examination of Net Promoter and Firm
Revenue Growth" makalesiyle MSI/H. Paul
Root Ödülü’ne lay›k görüldüler. MSI / H.
Paul Root Ödülü, Marketing Science
Institute'un 1990-98 aras› baflkanl›k yapan
H. Paul Root onuruna verilen bir ödül. Bu
ödül, Journal of Marketing'in hakem kurulu
taraf›ndan pazarlama uygulamas›na önemli
katk›larda bulunan makaleye veriliyor. Ödül,
American Marketing Association ve
Marketing Science Institute taraf›ndan
ortak sponsorluk çerçevesinde sunuluyor.
Ödül töreni , American Market ing
Association'›n 15-18 fiubat tarihleri
aras›nda yap›lacak 2008 K›fl Akademik
Konferans›’nda, Hilton Auston, Austin
Teksas'da gerçeklefltirilecek.
eleneksel olarak her y›l Kas›m ay›n›nikinci haftas›nda, o sene haz›rl›k ve
birinci s›n›fta olan ö¤rencilerimizin velilerineyönelik düzenlenen Ailelerle Buluflma Günü,bu y›l 450 velimizin kat›l›m›yla 11 Kas›m,Pazar günü gerçeklefltirildi. Semahat Arsel
Spor Salonu’nda misafir etti¤imiz velilerimiz,bu toplant› sayesinde üniversitemizhakk›nda merak ettikleri pek çok sorununyan›t›n› ald›lar. Sabah bafllayan toplant›,Koç Üniversitesi Rektörü Attila Aflkar’›n aç›l›flkonuflmas›yla bafllad›. ELC Direktörü Richard
Hight ve Ö¤renci Dekan› Bilgen Bilgin’inbilgilendirici sunumlar›n›n ard›ndan soru-cevap bölümüne geçildi. Toplant›n›n sonbir saatinde veliler çay ve kahveleriniyudumlarken fakülte dekanlar› ile konuflmaf›rsat› yakalad›lar.
oç IEEE Kulübü olarak bu sene yeniyap›lanmam›zla gerçeklefltirdi¤imiz önemli
bir organizasyon, An›tkabir’de Atam›z› ziyaretetmek oldu. Bizi bu fikre iten olgu, son dönemdeülkemizde yaflanan ac› geliflmelerdi. Bizler de KoçIEEE Kulübü olarak, bir fleyler yapmam›z gerekti¤inidüflünerek, böyle bir gezi düzenlemenin yararl›olaca¤›n› düflündük ve 27 Ekim sabah› saat02:00’da kulübümüz üyelerinden ErmanTimurdo¤an’›n giriflimiyle ve üniversitemiz Ö¤renciDekanl›¤›’n›n yard›m›yla ayarlad›¤›m›z otobüsleokulumuzdan hareket ettik. ‹stanbul Üniversitesive Y›ld›z Teknik Üniversitesi IEEE Kulüpleri’ndendi¤er arkadafllar›m›zla birlikte buluflarak Ankara’yado¤ru yola ç›kt›k.
urkcell'in, teknoloji tutkunu gençlerinyarat›c› çal›flmalar›na destek
vermek, Türkiye'de inovasyonu özendirmek veözel sektör-üniversite iflbirli¤ini pekifltirmekamac›yla düzenledi¤i Turkcell Mobil GelecekYar›flmas› sonuçland›. Koç ÜniversitesiElektrik-Elektronik Mühendisli¤i ö¤retim
görevlilerinden Yrd. Doç. Dr. O¤uz Sunay veayn› bölümde Sunay ile doktora çal›flmas›yapmakta olan Ça¤dafl At›c› yar›flmada En
‹yi Akademik Çal›flma Ödülü’nü kazand›lar.Cebit Biliflim Fuar›'nda gerçeklefltirilen ödültöreninde kazananlara ödülleri Sanayi veTicaret Bakan› Zafer Ça¤layan ile TurkcellGenel Müdürü Süreyya Ciliv taraf›ndan verildi.
Ödüller, mobil iletiflim a¤lar›n›n yap›s›,iflleyifli, verimli kullan›m› gibi alanlar ile bua¤lar üzerinden verilecek hizmetler veuygulamalar› kapsamaktayd›. Ödüller, beflayr› kategoride verildi. Bunlardan "bireysel
yarar", "kurumsal yarar" ve "toplumsal yarar",ana kategoriler olarak; "ifl modeli" ve"akademik" ise özel kategoriler olarakbelirlenmiflti. Akademik çal›flmada, önerilenyetkinli¤in, ortaya ç›kacak yarar›n bireysel,kurumsal ya da toplumsal olmas›nabak›lmaks›z›n, mevcut bir hizmetin dahadüflük maliyetle elde edilmesine ya da teknikolarak mümkün olmad›¤› için verilemeyen birhizmetin verilebilmesine yol açan bir temelyetkinlik, algoritma veya teknolojik çözümolmas› özellikleri aranmaktayd›.
Yrd. Doç. Dr. O¤uz Sunay ve Ça¤dafl At›c›ödül kazanan projelerinde 2G ve 3G a¤yap›lar›n› de¤ifltirmeden kullanarak, DVB-Hveya Media-Flo kalitesinde video aktar›m›yapmak için bir yol önermektedir. Proje 3.nesil sistemlerde hiçbir altyap› de¤iflikli¤inegerek duymaks›z›n video yay›n› yap›labilmesinisa¤lamay› ve ortalama video kalitesiniart›rarak kapsama alan›n› geniflletmeyihedeflemektedir. Bu proje ile ayn› zamandaiyi kanala sahip kullan›c›lara daha iyi videoservisi verebilmek mümkün olacakt›r.
4
KAMPÜSTEN NOTLAR
55
K
Koç IEEE Kulübü üyeleri An›tkabir’deMehmet Özerk Memifl > Elektrik Elektronik Mühendisligi 2. sınıf
Yrd. Doç. Dr. O¤uzSunay ve Ça¤dafl At›c›Turkcell Mobil Gelecek
Yar›flmas›'nda En ‹yiAkademik Çal›flmaÖdülü kazand›lar.
Kazananlara ödülleriSanayi ve Ticaret
Bakan› Zafer Ça¤layanile Turkcell Genel
Müdürü Süreyya Cilivtaraf›ndan verildi.
Ailelerle Buluflma Günü Haz›rl›k ve birinci s›n›ftaolan ö¤rencilerimizinvelilerine yönelikdüzenlenen AilelerleBuluflma Günü’ne bu y›l450 veli kat›ld›.
G
K
Yrd. Doç. Dr. Lerzan Aksoy’aiki ödül birden
Yrd. Doç. Dr. O¤uz Sunay veÇa¤dafl At›c›’ya Turkcell’den ödül
T
oç Üniversitesi, Kalite Derne¤i
KalDer'in 12 Kas›m 2007’de
düzenledi¤i Küresel ‹lkeler Sözleflmesi
Liderler Gala Yeme¤i'nde, Küresel ‹lkeler
Sözleflmesi'ni imzalad›. Liderler Gala
Yeme¤i’ne Birleflmifl Milletler Eski Genel
Sekreteri Kofi Annan da kat›ld›.
Birleflmifl Milletler Eski Genel Sekreteri
Kofi Annan’›n 31 Ocak 1999’da yap›lan
Dünya Ekonomik Forumu’nda bafllat›lan
Küresel ‹lkeler Sözleflmesi insan haklar›,
iflçi haklar›, çevre ve ahlak konusunda
evrensel olarak kabul edilen on ilkeyi
sahiplenerek ortak vizyon, amaç ve de¤erler
do¤rultusunda çal›flmalar yapmay›
hedefleyen kurumlar›n oluflturdu¤u bir
giriflimdir.
Merkezinde Birleflmifl Milletler’e ba¤l›
alt› kurulufl (BM Kalk›nma Program›, BM
Sanayi Kalk›nma Örgütü, Uluslararas›
Çal›flma Örgütü, ‹nsan Haklar› Komisyonu
Ofisi, BM Çevre Program›, BM Uyuflturucu
ve Suç Ofisi) olan bu giriflimde ifl dünyas›,
sivil toplum kurulufllar› ve üniversiteler
yer almaktad›r. Bugün 100 ülkeden 2.900’u
ifl dünyas›ndan di¤erleri iflçi örgütleri,
akademi ve sivil toplum kurulufllar›ndan
toplam 3.800 üye ile Küresel ‹lkeler
Sözleflmesi dünyan›n en genifl kapsaml›
kurumsal sivil vatandafll›k giriflimi olarak
kabul edilmektedir. Türkiye’de de yüzün
üstünde kuru lufl Kürese l i l ke le r
Sözleflmesi’ni imzalam›flt›r.
Küresel ‹lkeler Sözleflmesi üzerine kurulu
oldu¤u prensiplerin gerçeklefltirilmesi
halka sorumluluk, fleffafl›k ve kendi
ge lecek le r in i sürdürü leb i l i r ha le
getirebilmek amac›yla çal›flaca¤›na
güvenme esas›na dayanarak ifllemektedir.
Akademik kurulufllar Küresel ‹lkeler
S ö z l e fl m e s i ’ n d e ö n e m l i b i r r o l
oynamaktad›rlar. Bu konularda verecekleri
e¤itimler, düzenleyecekleri konferanslar,
ve yapacaklar› araflt›rmalarla gelece¤in
liderlerinde kurumsal vatandafll›k bilinci
oluflmas›nda ve bu bilincin yay›lmas›nda
katk›da bulunmaktad›rlar. Küresel Ülkeler
Sözleflmesi’ni imzalayan dünyan›n çeflitli
ülkelerinden yüzün üstünde akademik
kurulufl vard›r. Kat›l›mc›lar aç›s›ndan üç
ülke bafl› çekmektedir: ‹spanya, A.B.D. ve
Fransa. Insead, IESE, Instituto de Empresa,
Harvard Business School, MIT, The Wharton
School of Business, University of
Pennslyvania da kat›l›mc› kurulufllar
aras›nda yer almaktad›r.
Üniversitemize bafllayan800 yeni ö¤renciye
yönelik Üniversite UyumGünleri 13-14 Eylül
tarihlerinde gerçekleflti.
76
KAMPÜSTEN NOTLAR
Birleflmifl Milletler EskiGenel Sekreteri KofiAnnan’›n da kat›ld›¤›Küresel ‹lkelerSözleflmesi LiderlerGala Yeme¤i'nde,Küresel ‹lkelerSözleflmesi'ni imzalad›k.
Koç Üniversitesi Küresel ‹lkelerSözleflmesi'ni imzalad›K
Küresel ‹lkeler Sözleflmesi ‹lkeleri‹nsan Haklar›•Etki alanlar› içinde evrensel insan haklar›n›n korunmas›na destek vesayg› gösterilmesi•Kendi kurulufllar›n›n insan haklar› ihlaline kar›flmam›fl olmalar›n›nsa¤lanmas›
Çal›flan Haklar›•Örgütlenme özgürlü¤ü ve toplu sözleflme haklar›n›n etkin bir flekildetan›nmas›•Her türlü zorlay›c› ve bask› alt›nda çal›flt›rman›n engellenmesi•Çocuk iflçili¤inin etkin bir flekilde önüne geçilmesi•‹fle alma ve çal›flma süreçlerinde ayr›mc›l›¤›n önlenmesi
Çevre•Çevre ile ilgili konularda, zarar oluflmadan önleyici yaklafl›m›ndesteklenmesi•Daha etkin bir çevre sorumlulu¤unun yayg›nlaflt›r›lmas› için giriflimdebulunulmas›•Çevre dostu teknolojilerin gelifltirilmesi ve yayg›nlaflt›r›lmas› içingiriflimde bulunulmas›
Ahlak•Tehdit ve rüflvet dahil tüm ahlakd›fl› davran›fllara karfl› çal›fl›lmas›
ukuk Fakültesi 2-3 Kas›m 2007
tarihleri aras›nda, Türk Medeni
Kanunu’na kaynakl›k eden ‹sviçre Medeni
Kanunu’nun 100, Türk Medeni Kanunu’nun
80. y›l› nedeniyle, ‹sviçre-Türk medeni
kanunlar›ndaki gel iflmeleri içeren
‘’Benzerlikler-Farkl›l›klar’’ konulu bir
uluslararas› sempozyum düzenledi.
‹ s tanbul Ün ivers i tes i ve ‹sv iç re
Büyükleçili¤i ile iflbirli¤i yap›larak
gerceklefltirilen sempozyumun aç›fl
konuflmalar› Prof. Dr. Tu¤rul Ansay, Dr.
Walter B.Gyger, Prof. Dr. Attila Aflkar, Prof.
Dr. Rona Serozan taraf›ndan yap›ld›.
Sempozyuma Prof. Dr. Peter Breitschmid,
Prof. Dr. Heinz Hausheer, Prof. Dr. Mustafa
Dural, Dr. Nedim Vogt, Prof. Dr. Teoman
Akünal, Prof. Dr. Peter Breitschmid, Prof.
Dr. Bilge Öztan, Prof. Dr. Regina Aebi-
Müller, Yrd. Doç. Dr. Roland Fankhauser,
Doç. Dr. Gülçin Elçin Grassinger, Doç. Dr.
Barbara Graham-Siegenthaler, Prof. Dr.
Saibe Oktay Özdemir, Prof. Dr. Haluk
Burcuo¤lu, Doç. Dr. ‹lhan Helvac›, Prof. Dr.
Paul Eitel, Prof. Dr. Rona Serozan sunum
yaparak kat›ld›lar.
Benzerlikler-Farkl›l›klar
‹sviçre MedeniKanunu’nun 100, Türk
Medeni Kanunu’nun80. y›l› nedeniyle
‹sviçre-Türk medenikanunlar›ndaki
geliflmeleri içeren‘’Benzerlikler-
Farkl›l›klar’’ konulu biruluslararas›sempozyum
üniversitemizidüzenledi.
H
Düzenlenen konferanslarHukuk Fakültesi taraf›ndan
düzenlenen konferanslar
serisinde ise, Prof. Dr. Melda
Sur “Birleflmifl Milletler Örgütü
ve De¤iflen Dünya”, Doç. Dr.
Bertil Emrah Oder “Atatürk ve
Anayasa Kültürü”, ‹sviçre
Büyükelçisi Walter B. Gyger
“‹sviçre D›fl Politikas›”, Yard.
Doç. Dr. Damla Gürp›nar ve
Yard. Doç. Dr. Zeynep Derya
T a r m a n “ B i l i r k i fl i n i n
Sorumlulu¤u”, Robert Smith
“Tahkim” konular›nda tebli¤
sunmufllard›r.
Ebru Tan > Kurumsal ‹liflkiler Koordinatörü
Yrd. Doç. Dr. Ayfle Saadet Ar›kan
düzenlenecektir. Dersler konusunda daha
detayl › b i lgi iç in ‹ lker Tuncay’a
([email protected]) ve Emir Filiz’e
(ef i l [email protected]) ulaflabi l i rs iniz .
Bir tema üstüne çal›flmalar: Opus
Sanat Kulübü’nün gerçeklefltirdi¤i en
büyük organizasyon olan “Opus”, gelecek
dönem de sizlere keyifli anlar yaflatacak.
“Bir tema üstüne çal›flmalar” olarak
tan›mlayabilece¤imiz Opus’ta resim,
foto¤raf, ebru ve hobi bölümü sergilerinin
yan›nda filming bölümümüzün y›l boyunca
çekti¤i filmlerin gösterileri izleyicilerin
be¤enisine sunulacak. Ayr›ca bu sene di¤er
üniversitelerdeki film kulüplerinin de
kat›l›m›yla bir k›sa film yar›flmas›
düzenleyece¤iz. Henüz bu seneki Opus’un
temas›n› aç›klam›yoruz. Ama yak›nda
duyuraca¤›z ve size Opus’un temas›na
uygun olan eserlerinizin sergilenmesi için
f›rsat yarataca¤›z. Özellikle resim ve
foto¤raf sergisinde ad›n›z› duyurmak için
sizlere sunulacak bu f›rsat› kaç›rmaman›z›
tavsiye ediyoruz.
Dersler ve Opus d›fl›nda Sanat Kulübü
bünyesinde gerçeklefltirilen bir di¤er
aktivite de, foto¤raf grubunun düzenledi¤i
gezilerdir. fiu ana kadar üç gezi
düzenlenmifltir. ‹lk gezimizde Sultanahmet,
Ayasofya ve Topkap›’ya, ikinci gezimizde
Büyükada’ya, son gezimizde de Galata
Kulesi, Galata Köprüsü ve M›s›r Çarfl›s›’na
git t ik . Gelecekte yap› lacak o lan
gezilerimizde ‹stanbul d›fl›na ç›kmay›
düflünüyoruz. Sene sonuna yaklaflt›¤›m›zda
da bu gezilerde çekilen foto¤raflar› bast›r›p
okulun çeflitli yerlerinde sergilemeye
koyaca¤›z. Her geziye kat›l›m 25 kifli
civar›nda oldu ve her seferinde foto¤raf
merakl›lar›n›n birbirini bulmas› için çok
güzel bir ortam yarat›ld›. E¤er foto¤rafa
merakl›ysan›z, kendinizi gelifltirmek
istiyorsan›z ve di¤er foto¤raf merakl›lar›yla
tan›fl›p belki ileride ortak projelere girmek
istiyorsan›z mutlaka bu aktivitelere
kat›lmal›s›n›z.
Kulübe özel bir internet sitemiz henüz
yok ama Deviantart’ta ve Facebook’ta
kulübümüzün gruplar› var. Deviant
adresimiz http://kuart.deviantart.com ve
Facebook’taki grubumuzun ad› da “Koc
University ArtClub”. Deviantart ’a
kulübümüz bünyesindeki insanlar›n
foto¤raflar›n›, resimlerini veya di¤er dijital
sanatlar› sergileyebiliyoruz. Facebook’ta
da grup üyeleri aras›ndaki iletiflimi
sa¤l›yoruz ve ayr›ca okul mail sisteminin
k a r › fl › k l › ¤ › n d a n k u r t u l u p
gerçeklefltirdi¤imiz organizasyonlar›
kolayca takip edebilirsiniz.
oç Üniversitesi’nin en aktif
kulüplerinden biri olan Sanat Kulübü,
200 üyesiyle, farkl› aktiviteleriyle, bünyesinde
alanlar›nda profesyonel ve gönüllü
ö¤rencilerin verdi¤i resim, foto¤raf, tak›-
tasar›m, ebru, vb. gibi birçok sanat dal›n›n
dersleriyle üniversitemizde farkl› bir yere
sahiptir. Sanat Kulübü’nün bünyesinde befl
alt grup vard›r. Bu gruplar: tak› tasar›m›
grubu, filming grubu, ebru grubu, foto¤raf
grubu ve resim grubudur. Tak› tasar›m›
grubu, okulda tak› dersleri verip, eserlerini
kulüp faaliyetlerinde sergilemektedir.
Yapt›klar› aras›nda do¤al tafllardan,
kristallerden, tahta ya da cam boncuktan
yap›lm›fl küpe, brofl, bilezik ve kolye
tasar›mlar› bulunmaktad›r. Filming grubu,
okulda workshop düzenleyip, y›lda ortalama
üç k›sa film çekerek bu filmleri okulumuzun
oditoryumunda izleyicilerin be¤enisine
sunmaktad›r. Ebru grubu, ebru dersleri verip
her sene sonunda geleneksel olan ebru
sergisini düzenler. Yaklafl›k 60 üyesi
bulunmaktad›r. Foto¤raf grubu, okulda
karanl›k oda ve teknik derslerin verilmesini
organize eder. Ayr›ca foto¤raf gezileri
düzenleyerek bu foto¤raflar› sanat kulübü
bünyesinde sergiler. Resim grubu ise okulda
kara kalem, ya¤l› boya ve pastel boya
dersleri verip üyelerinin kendilerini
gelifltirmelerine yard›mc› olur.
Sanat Kulübü okulun en büyük kulüp
odas›na sahiptir. Ö¤renci Merkezi’nde -3.
katta olan (Divan’›n alt kat›nda,
merdivenlerin alt›nda) Sanat Kulübü’nde,
25 kifliye ders verilebilecek kapasitede olan
giriflteki büyük oda ve arka tarafta
önümüzdeki dönemde hem stüdyo hem de
toplant› odas› olarak kullan›lmas› düflünülen
bir oda bulunmaktad›r. Hemen yan taraf›nda
da karanl›k oda bulunmaktad›r. Karanl›k
oda foto¤raf bas›m› için tam teçhizatl› olup,
önümüzdeki haftalarda d›flar›dan getirilecek
bir hocayla karanl›k oda derslerine
bafllan›lmas› planlanlan›yor. Ayn› zamanda,
gönüllü ö¤renciler taraf›ndan resim ve
foto¤raf dersleri de verilmektedir. Dersler
ikinci dönem de devam edecektir ve yeni
foto¤raf stüdyomuzda stüdyo dersleri de
8
200 üyesi, farkl›aktiviteleri, alanlar›ndaprofesyonel ve gönüllü
ö¤rencilerin verdi¤iresim, foto¤raf, tak›-
tasar›m, ebru, vb. gibibirçok sanat dal›n›n
dersleriyle SanatKulübü üniversitemizdefarkl› bir yere sahip...
9
Sanat Kulübü’nüngerçeklefltirdi¤i en
büyük organizasyonolan “Opus”, gelecek
dönem de sizlere keyiflianlar yaflatacak.
Sanat Kulübü’nütan›yor musunuz?Sanat Kulübü’nütan›yor musunuz?
K
Sanat Kulübü’nünbünyesinde befl alt grupvar: Tak› tasar›m›,filming, ebru, foto¤rafve resim grubu.
Foto¤raf grubunun
düzenledi¤i gezilerle
yak›n gelecekte
‹stanbul d›fl›na
ç›kmay›
düflünüyoruz.
Kat›lmak isteyenlere
duyurulur.
Ö⁄RENC‹ KULÜPLER‹
‹lker Tuncay > Uluslararas› ‹liflkiler 4. s›n›f
u y›l 11. kez sualt› merakl›lar›n› bir
araya getiren ve her sene farkl›
üniversitelerin ev sahipli¤i yapt›¤› Sualt›
Bilim ve Teknolojileri Toplant›s› 03-04
Kas›m 2007 tarihlerinde TINA Vakf›’n›n da
mali deste¤i ile Koç Üniversitesi’nde
gerçekleflti. Toplant›n›n amac› arkeoloji,
oflinografi, hidrobiyoloji, limnoloji, ekoloji
gibi sualt›nda insan gücünden yararlanan
bilim dallar›n›n temsilcileri ve sualt›
çal›flmalar› için gereken teknolojiyi üreten
kurulufllar› bir araya getirmek, bir bilgi
al›flverifli ve tart›flma ortam› oluflturmakt›.
Sualt› Bilim ve Teknolojileri Toplant›s›
dal›flla profesyonel veya amatör anlamda
ilgilenen dal›fl severlerin yan› s›ra sualt›
alan›nda bilimsel çal›flmalar yürüten bilim
insanlar›n›n kat›l›m›yla yap›ld›. Sevgi Gönül
O d i t o r y u m u , ç a l › fl m a a l a n l a r ›
do¤rultusunda bildiriler sunan, sualt› video
ve görüntülerini paylaflan araflt›rmac›lar
ve bilim insanlar›n› dinlemek üzere yüzün
üzerinde dal›flsevere ev sahipli¤i yapt›.
Amatör, profesyonel ve araflt›rmac› bilim
insanlar›na yönelik bu proje sunumlar›
kimyasal dekompresyon ve deko duraks›z
dal›fl, Türkiye karasular›nda yumurtlamaya
gelen köpekbal›klar›n›n incelenece¤i
köpekbal›¤› projesi, sualt› biyolojisi ve
a r k e o l o j i g i b i ç e fl i t l i k o n u l a r ›
kapsamaktayd›. Toplant› yurt d›fl›ndan ve
yurt içinden ünlü akademisyenleri de bir
araya getirdi. St. Petersbourg T›p
Akademisi’nden K. V Logunov kimyasal
dekompresyon ve deko duraks›z dal›fl
üzerine bilimsel çal›flmalar›, sualt› biyolojisi
konusunda Türkiye’nin önde gelen
akademisyenlerinden Baki Yokefl’in Türkiye
k›y›lar›n› kapsayan araflt›rmalar› ve
dünyada ilk kez oluflturulan sualt› arkeoloji
alan› olan Kafl Arkeopark projesini yürüten
Güzden Varinlio¤lu’nun proje geliflim ve
ilerleme sunumu toplant›y› zenginlefltiren
konulardan sadece birkaç›yd›. Bunlar›n
yan› s›ra Sualt› Araflt›rma Derne¤i (SAD)
ve ODTÜ ile birlikte yürütülen Türkiye
karasular›nda yumurtlamaya gelen
köpekbal›klar›n›n incelenece¤i köpekbal›¤›
projesi, Deniz Kuvvetleri’nin seçkin birlik
e¤itimleri ile ilgili de çeflitli bilgiler, dal›flta
kullan›lan en geliflmifl solunum cihazlar›n›n
üreticilerinin kabarc›k ç›karmayan
sistemleri anlatt›klar› oturumlar, Marmaray
projesi sayesinde ortaya ç›kan ilginç verileri
içeren projeler, Türkiye’de görülmeye
bafllayan yabanc› canl› türleri ve Türkiye’nin
arkeolo j ik hazineler i de toplant ›
kapsam›nda ilgililerin bilgisine sunuldu.
Özell ikle Çanakkale konulu sualt›
belgeselleri ile ün kazanan Savafl Karakafl
ile ünlü sualt› foto¤rafç›s› Tacettin Sa¤lar
da toplant›ya görsel eserleri ile renk katt›lar.
Toplant›da sunulan bildirilerden oluflan
SBT kitab›m›za okulumuzun kütüphanesinden
ulaflabilirsiniz.
Organizasyonu KUSAK yapt›
Toplant› Koç Üniversitesi Sualt› ve
Araflt›rma Kulübü (KUSAK) taraf›ndan
organize edildi. Koç Üniversitesi’ndeki sualt›
etkinliklerinin geçmifli üniversitenin kurulufl
y›llar›na dayan›yor asl›nda. ‹lk kez MBA
program›nda bafllayan kurslar›n bir kulüp
çat›s› alt›nda toplanmas› 1998 y›l›nda
oldu. 2000 y›l›ndan bu yana ise Bo¤aziçi
Sualt› Araflt›rma Merkezi (BSAM) ile iflbirli¤i
yapan kulüp 2001 y›l›nda Koç Üniversitesi
Sualt› ve Araflt›rma Kulübü ismini ald›.
Koç Üniversitesi Ö¤renci Dekanl›¤›’n›n ve
BSAM’dan S. Murat Egi’nin yard›mlar›yla
KUSAK’›n düzenledi¤i 11. SBT, kulüp üyeleri
için aktif dal›fl gezilerinin yan› s›ra
sürmekte olan dal›fl›n araflt›rma boyutuna
da yard›mc› oldu. Kalabal›k bir kadroyla
çal›flan KUSAK ekibinin mevcut üye say›s›
100’ün üzerinde olmakla birlikte 11. SBT
organizasyonunu 25 kifliye yak›n bir tak›m
üstlendi.
Her sene, yeni üniversiteye ö¤rencileriyle
beraber 50’ye yak›n yeni üye kazanan
KUSAK’ta bu üyelere bafllang›ç seviyesinde
(CAMS 1 Y›ld›z) dal›fl e¤itimi verilip kulüp
üyelerine CMAS 2 Y›ld›z ve 3 Y›ld›z dal›c›
e¤itimine devam etme flans› da sunuluyor.
KUSAK her sene sonbahar, k›fl, ilkbahar ve
yaz mevsiminde olmak üzere dört dal›fl
gezisi düzenlemektedir. Bu e¤itimlerin
d›fl›nda, kulüp üyeleri Temel ‹lkyard›m,
Kurtarma, Dal›fl Kazalar›nda Oksijen
‹lkyard›m›, Sualt› Foto¤rafç›l›¤›, Sualt›
Video ve Montaj›, Nitroks, Yar› Kapal› Devre
ve ‹rtifa Dal›fl› kurslar›na BSAM iflbirli¤i
ile devam etmektedir. KUSAK üyelerinin
çeflitli dal›fl gezilerinde çekti¤i foto¤raflar,
yapt›¤› araflt›rmalar da Türkiye’nin dört
bir yan›nda sergilenme olana¤› bulmufl,
böylelikle KUSAK Van’dan Antalya’ya kadar
ülkenin dört bir yan›nda faaliyet
gösterebilmifltir.
2001 y›l›nda Van Gölü’nde yap›lan
araflt›rmaya kulüp üyeleri de kat›lm›fl,
araflt›rma ile ilgili yay›nlar baflta National
Geographic olmak üzere çeflitli sualt›
dergileri ve bas›nda yer alm›flt›r. Bu
araflt›rman›n bir de belgeseli çekilmifltir
ve fiubat 2002 de Skytürk'te yay›nlanm›flt›r.
Bu belgeselin kurgu ve çekimlerine aktif
olarak kat›lan kulübümüz, belgeselin
‹ngilizce altyaz›l› versiyonunu haz›rlam›flt›r.
2007 senesinde tekrardan aktif olarak
araflt›rmalara bafllayan KUSAK, DAN (Divers
Alert Network) araflt›rmalar›nda gönüllü
araflt›rmac› olarak görev ald› ve bu
kapsamda Belçika’da yap›lan DAN
toplant›s›na kat›ld›. KUSAK’l›lar burada
NEMO 33 havuzunda e¤itim dal›fl› yaparak
resmi DAN Researcher ünvan›n› ald›lar.
Bu çal›flma kapsam›nda dal›fllar›n insan
vücuduna etkisi ve insanlar›n dal›fl
al›flkanl›klar› ile araflt›rmalar›na Türkiye
karasular›nda devam eden KUSAK üyeleri,
ha l en ak t i f o l a rak a rafl t › rmay ›
sürdürmektedir. Bunun d›fl›nda Antalya’n›n
Kafl ilçesinde yap›lan “Türkiye Sualt› Miras›
Sanal Müzesi Pilot Projesi”nde destekçi ve
aktif kat›l›mc› olarak yerini alan KUSAK,
iki ay süren arkeolojik tarama dal›fllar›nda
bulunmufl, bu dal›fllar esnas›nda
insanlar›n dal›fl al›flkanl›klar› ve vücut
s›v›lar›ndaki de¤iflimlerle ilgili çal›flmaya
da ayn› h›zda devam etmifltir.
10 11
Faaliyetlerine tümh›z›yla devam eden Koç
Üniversitesi Sualt› veAraflt›rma Kulübü
(KUSAK) 11. Sualt›Bilim ve Teknolojileri
Toplant›s›’na evsahipli¤i yapt›.
B
Gece Dal›fl›, Cüce Çütre Bal›¤›
Ahtapot
KUSAK’›nsualt› dünyas›KUSAK’›nsualt› dünyas›
Sualt› Bilimve Teknolojileri
Toplant›s› dal›fllaprofesyonel veya amatöranlamda ilgilenen dal›flseverlerin yan› s›ra sualt›
alan›nda bilimselçal›flmalar yürütenbilim insanlar›n›nkat›l›m›yla yap›ld›.
KUSAK, DAN (DiversAlert Network)araflt›rmalar›nda gönüllüaraflt›rmac› olarak görevald› ve bu kapsamdaBelçika da yap›lan DANtoplant›s›na kat›ld›.
KUSAK Antalya’n›n
Kafl ilçesinde yap›lan
“Türkiye Sualt› Miras›
Sanal Müzesi Pilot
Projesi”nde destekçi
ve aktif kat›l›mc›
olarak yerini ald›.
Handan Örel > Hukuk 2. s›n›f
Ö⁄RENC‹ KULÜPLER‹
oç Üniversitesi son günlerin tart›flmal›
isimlerinden ‹stanbul 1. Bölge
Ba¤›ms›z Milletvekili Ufuk Uras’› Sevgi
Gönül Oditoryumu’nda a¤›rlad›. Münazara
Kulübü taraf›ndan organize edilen etkinlik,
12 Kas›m Pazartesi günü saat 17.30’da
gerçeklefltirildi. Kat›l›m›n yüksek oldu¤u
panelde Ufuk Uras, alternatif sol aray›fllar›
üzerine de¤erlendirmelerini esprili bir dille
Koç Üniversitelilerle paylaflt›.
Türk solunun gelece¤i, seçim baraj›,
kad›n haklar›, Kürt sorunu ve milliyetçilik
hakk›nda görüfllerini aktaran ve sorular›
cevaplayan Uras, solun vizyonunu
yenilemesi ve bireylerin adaylar›n›
kendilerinin belirlemesi yoluyla elde
edilebilecek
olan do¤rudan demokrasi anlay›fl›n›n
toplumsal kültürümüze oturtman›n
gereklili¤ini vurgulad›. Türkiye’deki
demokrasi anlay›fl›n›n hala oturmad›¤›n›
belirten Uras solun muhafazakârlaflarak,
de¤iflen toplumsal tepkilere art›k ayak
uydurmaktan uzak kalm›fl, as›l anlam ve
önemini yitirmifl oldu¤unu söyledi.
Uras, panel sonras› ö¤rencilerden gelen
sorular› yan›t lad›. Soldaki çözüm
önerilerinin somut olarak neyi amaçlad›¤›
sorusu üzerine Uras, toplumun siyasete
daha fazla kat›l›m›n›n sa¤lanmas›,
demokratik uygulamalar›n mekanizmalarla
k o r u n m a s › , f a r k l › l › k l a r › m › z › n
zenginliklerimiz oldu¤unun kabul edilmesi
ve fliddet temelli politikalar güdülmemesi
gereklili¤ini ortaya koydu. Toplumda
kollektif bir bilinç yarat›larak sorunlara
dur denebilece¤ini savunan Uras, empatiye
çok fazla ihtiyaç duyan bir toplum
oldu¤umuzu da sözlerine ekledi. Solun
ortak aday› olarak Meclis’e girdi¤i halde
misyonunu gerçeklefltiremedi¤i ve temsil
konusunda yetersiz kald›¤› konusunda
gelen elefltiriler üzerine ise demokrasilerde
ço¤unlu¤un ve ortak akl›n önemli oldu¤unu
ve bu ço¤unlu¤u sa¤lamak için de kritik
noktalarda yerini ald›¤›n› belirtti. Panel
sonunda Koç Üniversitesi Münazara
Kulübü’ne teflekkürlerini sunan Uras,
üniversiteli gençlerle bir araya gelmenin
kendisini mutlu etti¤ini de sözlerine ekledi.
Ufuk Uras panelinden önce Mete
Çubukçu, Nuray Mert, Cüneyt Ülsever gibi
Türkiye’nin önemli simalar›n› a¤›rlam›fl,
güncelden hiç ayr›lmadan milliyetçilik,
Ortado¤u sorunlar›, medya, Kuzey Irak ve
terör gibi konular üzerine paneller
düzenlemifl olan Koç Üniversitesi Münazara
Kulübü aktiviteleri ve baflar›lar›yla ad›ndan
söz ettirmeye devam edecek.
oç Üniversitesi Münazara Kulübü,9–11 Kas›m tarihleri aras›nda Oxford
Union’›n düzenledi¤i uluslararas› münazaraturnuvas›na kat›ld›. Koç Münazara’n›n üçtak›m ve iki jüriyle kat›ld›¤› turnuvayaCambridge, Stanford, LSE, Yale gibi köklüüniversitelerin de aras›nda bulundu¤uyaklafl›k 50 üniversite ve 140 tak›m yar›flt›.Her uluslararas› münazara turnuvas›ndaoldu¤u gibi tak›mlar hem genel olaraks›raland›, hem de “ESL” (‹ngilizce ikinci diliolanlar) ve “EFL” (‹ngilizce ana dili olanlar)olarak s›n›fland›r›ld›. Turnuva, “Devletsizmilletler Birleflmifl Milletler’de temsiledilmelidir”, “Afrika’ya yap›lan yard›mlarAfrika Birli¤i arac›l›¤›yla yap›lmal›d›r” gibikonular›n tart›fl›ld›¤› befl eleme turuylabafllad›. ‹lk befl eleme turunun ard›ndan KoçMünazara A tak›m› ESL s›ralamas›nda çeyrekfinali bir puanla ucundan kaç›r›p, çok önemlibir baflar›n›n efli¤inden döndü. Koç B tak›m›ESL çeyrek finalini iki puanla kaç›r›rken, KoçC tak›m› da orta s›ralarda yer ald›. Turlar›n›nard›ndan ESL ve EFL kategorilerinde çeyrekve yar› final turlar› oynand›. Turnuvan›n finali
Oxford Union’daki “Chamber” ad› verilentarihi salonda yap›ld›. Turnuvan›n flampiyonuCambridge A tak›m› oldu.
Oxford Union: Tarihi bir simgeTurnuvan›n merkezi, art›k dünyacamünazaran›n mabedi olarak bilinen OxfordUnion’d›. Yüzlerce y›ll›k kitaplar›n bulundu¤ukütüphanelerde yap›lan münazaramaçlar›yla, Union içerisinde önceki y›llaraait topluluk resimleriyle, Oxford gerçekanlamda bir tarih ve özel bir simge.
Oxford Union, ayn› zamanda OxfordÜniversitesi’ndeki münazara toplulu¤unaverilen isim. Oxford Union, s›radan birmünazara toplulu¤u de¤il. 100 seneden fazlabir maziye sahip olan bu topluluk, münazaragelene¤i Britanya’da ortaya ç›kt›¤›ndan berimünazarada bafl› çeken bir topluluk. Butoplulu¤un merkezi “Oxford Union” ad› verileniki binadan oluflan bir yap›. Buras› tümdünyada münazaran›n mabetlerinden biriolarak kabul ediliyor. Topluluk gibi bu yap›dabir as›rdan daha fazla bir zamand›rmünazaraya ev sahipli¤i yapm›fl.
Union’daki iki yap›dan biri “chamber”olarak adland›r›lan büyük salon. Geçti¤imizEkim ay›nda Recep Tayip Erdo¤an’›nkonuflma yapt›¤› bu salon zaman zamanönemli devlet baflkanlar›na ve toplant›laraev sahipli¤i yap›yor. Bunun yan› s›ra herhafta Britanya gündemini meflgul edenkonularda uzman isimler “chamber”damünazara format›nda konuyu tart›fl›yorlar.Bu münazara lardak i amaç ü lkegündemindeki önemli sorunlar›n uzmanlartaraf›ndan sistematik bir flekilde tart›fl›lmas›ve insanlar›n bilgilendirilmesi. Union’dakibu tart›flmalar asl›nda münazaran›ntart›flma kültürüne Britanya’da nas›leklemlendi¤ini gösteriyor. Münazaran›ntart›flma kültürüne katk›s›n› görmekaç›s›ndan önemli; çünkü münazara fleytan›navukatl›¤› ya da insanlar›n inanmad›klar›n›savunmas› de¤il Türkiye’de düflünüldü¤ügibi. Aksine münazara, sistematik veargümantatif konuflmalar›n yer ald›¤›,insanlar›n birbirini sayg›yla dinledi¤i vekiflisel hakaretlerin olmad›¤› bir tart›flmaortam› vaat ediyor.
12 13
‹stanbul 1. BölgeBa¤›ms›z Milletvekili
Ufuk Uras, alternatif solaray›fllar› üzerine
de¤erlendirmelerini,Kürt sorununu ve di¤er
önemli memleketmeselelerini esprili bir
dille KoçÜniversitelilerle
paylaflt›.
Koç Münazara’n›n üçtak›m ve iki jüriylekat›ld›¤› turnuvayaCambridge, Stanford,LSE, Yale gibi köklüüniversitelerin dearas›nda bulundu¤uyaklafl›k 50 üniversiteve 140 tak›m yar›flt›.
Koç MünazaraUfuk Uras’› a¤›rlad›
Türkiye’deki demokrasianlay›fl›n›n hala
oturmad›¤›n› belirtenUras solun
muhafazakârlaflarak,de¤iflen toplumsaltepkilere art›k ayak
uydurmaktan uzak kalm›fl,as›l anlam ve önemini
yitirmifl oldu¤unu söyledi.
K
Ö⁄RENC‹ KULÜPLER‹ Ö⁄RENC‹ KULÜPLER‹
Turnuvan›n finaliOxford Union’daki“Chamber” ad› verilentarihi salonda yap›ld›.Buras› tüm dünyadamünazaran›nmabetlerinden biriolarak kabul ediliyor.
Oxford ÜniversitesiMünazaraTurnuvas›’na
kat›ld›k
Oxford ÜniversitesiMünazaraTurnuvas›’na
kat›ld›k
KBurcu Kepsutlu > Kimya-Biyoloji Mühendisli¤i 1. s›n›f
Cemil Dinmezp›nar > Uluslararas› ‹liflkiler 2. s›n›f
AESTE (International Association forthe Exchange of Students For Technical
Experience - Milletleraras› Teknik StajyerÖ¤renci Mübadelesi Birli¤i) teknik tecrübeiçin staj yapmak isteyen ö¤rencilerinyurtd›fl›na gitmelerini kolaylaflt›ranuluslararas› bir örgüttür. Londra’da 1948y›l›nda kurulmufl olup flu an 86 ülkeyikapsamaktad›r. Türkiye’de 1953 y›l›ndanberi faaliyet gösteren IAESTE’nin bünyesindeKoç Üniversitesi de dahil olmak üzere 32üniversite bulunmaktad›r. Okulumuz da bukuruluflla iflbirli¤i yap›p pek çok ö¤renciyeyurtd›fl›nda staj imkan› sa¤lam›flt›r.
IAESTE bi r ö¤renci kulübüdür .Türkiye’deki IAESTE ö¤rencilerinin temelamac› öncelikle bu kulübün ö¤renciler vefl i rket ler taraf ›ndan tan›nmas›n›sa¤lamakt›r. Bu sayede daha çok ö¤rencide¤iflimi gerçeklefltirilmesi mümkündür.Ö¤renciler, kendileri yurtd›fl›ndan gelecek
stajyer ö¤renciler için flirketlerle görüflürlerve onlara staj yeri bulurlar. Bunun yan› s›raIAESTE ö¤rencileri, yurtd›fl›ndan gelenstajyer ö¤renciler için kalacak yer,karfl›lama, a¤›rlama, ülkenin kültürünütan›tma gibi sorumluluklar› da üstlenirler.Bu s›rada di¤er ülkelerin ö¤rencileri de ayn›çabay› göstererek sizin de baflka ülkeleregidebilmeniz için kendi ülkelerinde stajimkan› sa¤larlar.
IAESTE ›rk, renk, cins ve inanç ayr›m›yapmaz. Ö¤rencilerin farkl› kültürletan›flmalar›na, daha hoflgörülü veyeniliklere daha aç›k birer birey olarakyetiflmelerine katk›da bulunur. IAESTEiflverenlere iyi e¤itilmifl, motivasyonu yüksekstajyerler sunmakla kalmay›p, sadecestajyere de¤il onlar› kabul eden iflverenlereve toplumlara da farkl› kültürleri tan›maolana¤› verir. IAESTE, sadece ö¤rencilereyurtd›fl›nda staj ayarlamakla kalmaz, ayn›
zamanda sizin bu kurumda verdi¤iniz özverisayesinde kiflisel gelifliminize katk›dabulunur. IAESTE, sizi üniversiteden sonrakihayata da haz›rlayan önemli bir basamakt›r.
Koç Üniversitesi’nde IAESTEKoç Üniversitesi’nde IAESTE bir kulüp olarak2004 y›l›nda kuruldu ve küçük çapl› birorganizasyon olarak uyguland›. Fakat buorganizasyon esnas›nda birçok deneyimkazan›ld›. IAESTE Kulübü olarak bu senekiamac›m›z, tüm bu deneyimlerden yolaç›karak daha çok ö¤renciye ulafl›p yararl›olmakt›r.
Staj yeri koflullar›IAESTE yurtd›fl›ndan gelecek ö¤renciler içinasgari düzeyde ihtiyaçlar›n› karfl›layabilecekstaj yerleri ayarlamay› amaçlar. Bu nedenle“programl› bir staj öngören, yiyecek-içecek,konaklama ve di¤er iht iyaçlar ›n›karfl›lamaya yeterli ücret sa¤layabilecek”staj yerlerine ihtiyaç duyar. Ayn› flekilde buminimum koflullar stajyer olarak gitti¤inizülkelerde de size sunulur.
IAESTE ö¤renci profili• Mühendislik ya da Fen Edebiyat Fakültesiö¤rencisi olmak• 2., 3. ya da 4. s›n›f lisans ö¤rencisi veyalisansüstü ö¤rencisi olmak• Kurumun talebi do¤rultusunda istenilendilleri bilen• Kulüp içinde aktif olarak çal›flan• Çal›flma disiplini olan• Tak›m çal›flmas›nda deneyimli
Tüm bunlar›n yan›nda IAESTE Kulübü’nüniflleyiflinde katk›da bulunmak da yurtd›fl›staj›na kabul edilmeniz için önemli birfaktördür. Haz›rl›k ve 1. s›n›flar IAESTE ileyurtd›fl› staj› yapma flans›na sahipolmasalar bile, bu kulübe kat›l›p kulübüniflleyifline yard›mc› olurlarsa, ileriki y›llardahem yurtd›fl›na gitme flans› elde eder, hemde kulübün iflleyifli hakk›nda daha çok bilgiedinebilirler. Koç Üniversitesi IAESTE Kulübüolarak, kariyer icin önemli bir ad›m olanstaj› yurtd›fl›nda yapmay› planlayanö¤rencilerin kat›l›mlar›n› bekliyoruz.
14 15
Ö⁄RENC‹ KULÜPLER‹
IAESTE Kulübü, tekniktecrübe için stajyapmak isteyen
Mühendislik ya da FenEdebiyat Fakültesi
ö¤rencilerininyurtd›fl›na gitmelerini
kolaylaflt›r›yor.
Sosyal AktivitelerKulübü’nün DivanKafeterya’dadüzenledi¤i Aç›l›fl PartisiKoç Üniversitesiö¤rencilerini vemezunlar›n› bir arayagetirdi.
Yurtd›fl›nda staj içinIAESTE Kulübü’nebaflvurun!I
osyal Aktiviteler Kulübü bu sene deAç›l›fl Partisi ile Koç Üniversitesi
ö¤rencilerine merhaba dedi. Ramazannedeniyle bayram dönüflüne planlad›¤›m›z,fakat okulumuzu ve ulusumuzu derindensarsan geliflmeler nedeniyle iki haftaerteledi¤imiz parti, 1 Kas›m Perflembegünü Divan Kafeterya’da gerçeklefltirildi.Koç Üniversitesi Ö¤rencileri, Bir BabylonEfsanesi, Oldies but Goldies’e Dj Mabbas’›nmüzikleri ve Engin Erayd›n’›n da lazer desteklinefis görsel flovuna yo¤un ilgi gösterdiler.Saat 21:30 gibi Divan’›n neredeyse tamamendolmas› bizi oldukça mutlu etti, aç›kças›biraz da flafl›rtt›. Koç Üniversitesi’nde geçmifly›llarda yapt›¤›m›z ve di¤er arkadafllar›m›z›ngerçeklefltirdikleri partileri düflünecekolursak, “23:00’den önce partiye gidilmez!”tabusunun bu parti ile beraber y›k›ld›¤›natan›k olduk.
Bizi sevindiren baflka bir fley ise, partiyeolan yo¤un ilginin sadece Koç Üniversitesiö¤rencileriyle s›n›rl› kalmamas› idi. KoçÜniversitesi mezunlar›n›n da partiye kat›l›m›son derece fazlayd›. Bütün mezunarkadafllar›m›z kendileriyle ö¤rencileri biraraya getiren bu tip aktivitelerin daha s›kolmas›n› dilediklerini söylediler.
Enfes müzik ve etkileyici görsel flovlar›nyan›nda, parti mekan›nda bulunanstandlar da kat›l›mc›lar›n yo¤un ilgisinesahne oldu. Enerji içece¤i, m›s›r, pizza,flarap, s›cak flarap ve bira standlar› ortam›renklendirdi. Küçük bir festivale dönüflen
-zaman k›s›tlamas›n› saymazsak-aç›l›flpartisi tabii ki hummal› bir çal›flman›nürünüydü. Gerek festival öncesi, festivalgünü, hatta festival sonras› çok ciddi veb a fl a r › l › b i r e k i p ç a l › fl m a s ›gerçeklefltirdi¤imizi düflünüyorum. Zatenher aktivitemizden sonra, -özellikle geçen
seneki bahar festivalinden sonra-o rgan i zasyonda gö rev l i b i r çokarkadafl›m›z›n sponsorlar›m›zdan veprodüksiyon firmalar›ndan ifl teklifialmalar› da bunun bir göstergesi olsagerek . P ro fesyone l o rgan i zasyonfirmalar›n›n yapt›¤› ifller kadar iyi iflç›kar›lmas›ndan öte, bu organizasyonlardaSosyal Aktiviteler Kulübü üyeleri tamamengönüllü olarak çal›fl›rlar. Üyelerden aidatal›nmaz, üyelerin organizasyonlardan hiçbir beklentisi olmaz. Her fleyden öte, takdiredilmesi ve sayg› gösterilmesi gerekennokta da budur ve sonuç ne olursa olsunalk›fllanmay› hak eder.
Sosyal Aktiviteler Kulübü için sosyalsorumluluk konsepti yads›namaz derecedeönem tafl›maktad›r. Hem birey hem deorganizasyon baz›nda sosyal ve politikolaylara kay›ts›z kal›namayaca¤›n›nbilinciyle, yönetim kurulumuz Aç›l›flPartisi’nin gelirinin tamam›n›n MehmetçikVakf› arac› l ›¤›yla flehit ai leler ineba¤›fllanmas› karar›n› alm›flt›r. Gönülisterdi ki partiden de¤il de bu para baflkabir yerden sa¤lans›n, fakat öncedenplanlanan bu aktiviteye iyi niyetimizi dahiletmenin bir mahsurunu görmedik.
Ö¤renciler, Bir BabylonEfsanesi, Oldies butGoldies’e Dj Mabbas’›nmüzikleri ve EnginErayd›n’›n da lazerdestekli nefis görselflovuna yo¤un ilgigösterdiler.
Mehmet Energin – Sosyal Aktiviteler Kulübü Baflkan›
S
Ö⁄RENC‹ KULÜPLER‹
Ayr›nt›l› bilgi için:http://www.iaeste.itu.edu.tr
Ö¤rencilere merhaba!Ö¤rencilere merhaba!
oç Üniversitesi ‹flletme Kulübü, 17-18Kas›m 2007 günleri düzenledi¤i
Yönetim ve Pazarlama Seminerleri’ndeçeflitli sektörlerden 10 üst düzey yöneticiyi,Koç Üniversitesi baflta olmak üzere Yeditepe,Bilkent, Bo¤aziçi, Y›ld›z Teknik, Kocaeli,Selçuk, Marmara ve ‹TÜ gibi bir çoküniversiteden gelen ö¤renciyle buluflturdu.Nestlé, Redbull, Frito-Lay ve Coca Cola’n›nsponsorlu¤unda gerçekleflen seminerlerdeher bir yönetici yaklafl›k 1.5 saat sunumyapt›. Konuflmac›lar seminerlerin son yar›msaatini ise soru-cevap olarak interaktif birflekilde de¤erlendirdiler.
Seminerlerde yöneticiler ö¤rencilereçal›flt›klar› sektör, bu sektörde yöneticili¤ingetirdi¤i gereklilikler, kiflisel ifl deneyimlerive sektörlerinde pazarlama faaliyetlerihakk›nda bilgiler verdiler. Konuflmac›lar,sektörde baflar›l› bir yönetici nas›l olmal›d›r,pazarlama nas›l yap›l›r gibi sorularadeneyimlerini aktararak cevap verdiler.Ö¤renciler yöneticilerden ifl görüflmeleris›ras›nda yap›lan mülakatlarla ilgili ileridefaydal› olabilecek önemli noktalar› daö¤renme f›rsat› buldular. Ö¤renciler ayn›zamanda her seminerin sonunda
yöneticilerle birebir tan›flma olana¤›na sahipolmalar›n›n yan›nda birçok yöneticininiletiflim bilgilerine de eriflme f›rsat›na sahipoldular.
Ö¤renciler Ceylan Intercontinental‹stanbul Otel ile otelcilik, Peppers&Rogersile dan›flmanl›k, Pfizer ile ilaç, Vodafone ileiletiflim, L’Oréal ile kozmetik, Unilever veNestlé ile g›da, Henkel ile temizlik ve 3M ilede yarat›c›l›k ve yenili¤in ön planda oldu¤uendüstri, ticaret, sa¤l›k ve tüketimsektörlerinin önde gelen firmalar›n›n üstdüzey yöneticilerinden çok yönlü bir bilgibirikimi elde etme flans› buldular.
K
16 17
Koç Üniversitesi‹flletme Kulübü,
Yönetim ve PazarlamaSeminerleri ile
profesyonelpazarlamac›lar›
üniversiteö¤rencileriyle
buluflturdu.
Ö⁄RENC‹ KULÜPLER‹
Konuflmac›lar:Ayfle Canverdi > Nestlé NescaféPazarlama Müdürü,Erdem Koçak > Turk Henkel Genel MüdürüAhmet Coflar > Unilever Algida DirektörüSertaç Önen > L’Oréal Profesyonel ÜrünlerBölümü DirektörüGregg Bennett > 3M Türkiye Genel MüdürüMurat Duran > Ceylan Intercontinental Sat›flve Pazarlama DirektörüOzan Bayülgen > Peppers and Rogers Orta¤›Figen Bilgin > Pfizer Pazarlama MüdürüErkut Erkut > Vodafone Ticari GeliflimBölüm Baflkan›
Profesyonellerle omuz omuza evgi Gönül Oditoryumu 2007
Sonbahar dönemi konserlerinin ilki
17 Ekim’de piyanist besteci Mehmet
Okonflar’›n piyano resitali oldu. Avrupa ve
Amerika’n›n önemli müzik merkezlerinde ve
"Salle Gaveau", "Concertgebouw" gibi ünlü
konser salonlar›nda resitaller veren, Avrupa,
Amerika ve Japon bas›nlar›nda piyanodan
elde etti¤i renkler, özgün yorumlar›, eklektik
repertuar› ve sahne karizmas›yla dikkat
çekerek birçok makaleye konu olan sanatç›,
üniversitemizdeki resitalinde Astor
Piazzola’dan kendisinin solo piyanoya
uyarlad›¤› seçme tangolar seslendirdi.
Okonflar’›n üniversitemizdeki konseri için
seçti¤i ilgi çekici repertuar›n›n yan› s›ra
piyanoyla adeta bütünleflen baflar›l›
performans› izleyicilerimiz taraf›ndan büyük
be¤eni toplad›.
7 Kas›m’da ise Avusturya Konsoloslu¤u
Kültür Ofisi iflbirli¤iyle aslen Güney Koreli
ancak yaflam›n› ve müzik kariyerini Viyana’da
sürdüren genç piyanist Hyejin Son’› a¤›rlad›k.
Müzik otoritelerinin “gelecek vaat eden”
piyanistler aras›nda gösterdi¤i sanatç› J. S.
Bach’›n 6 no’lu mi minör partitas›n›, J.
Brahms’›n Op. 116 no’lu fantezisini ve
ça¤dafl bestecilerden L. Berio’nun luftklavier
(hava piyanosu), wasserklavier (su piyanosu),
erdenklavier (toprak piyanosu) ve feuerklavier
(atefl piyanosu) isimli eserlerini seslendirdi.
Hyejin Son, birçok piyanistin repertuar›na
ald›¤› Bach ve Brahms’›n parçalar›na ek
olarak müzi¤ine pek de aflina olmad›¤›m›z
ancak oldukça ilgi çekici olan, Berio’nun
dört elementi tasvir etti¤i eserleri, güçlü
teknik ve müzikal becerisinin yard›m›yla
baflar›yla yorumlad›. Berio arac›l›¤›yla Son,
piyanonun, solo bir enstrüman olarak
ç›karabilece¤i ses yo¤unlu¤u ve rengiyle, su,
hava, toprak, atefl gibi birbirine tamamen
z›t dört karakteri son derece etkileyici tasvir
edebilece¤ini gösterdi.
21 Kas›m’da ise Mimar Sinan Üniversitesi
Devlet Konservatuar› flüt bölümü ö¤retim
üyesi Yrd. Doç. Ayla Uludere, Çukurova Devlet
Senfoni Orkestras› flüt sanatç›s› Nevin
Apayd›n ve ‹stanbul Üniversitesi Devlet
Konservatuar› piyano bölümü ö¤retim üyesi
Aygül Günaltay fiahinalp, ikili ve üçlü olarak
F. Schubert, G. Faure ve F. Doppler'den eserler
ses lend i rd i le r . Üç lü , Schuber t ’ in
romantizmini, Faure’un modern t›n›lar›n›,
özellikle de Doppler’in eserlerindeki z›t
karakterleri, tempo de¤iflimlerini, coflkulu
flüt ve piyano pasajlar›n›, iki flütün kendi
aralar›nda ve piyanoyla paslaflmalar›n›
izleyicilerini büyülercesine performe etti.
Bir sonraki konser 3 Aral›k’ta Sar›yer fiahin
Oluç Türk Sanat Müzi¤i Korosu’nun konseri
oldu. Koro fiefi fiahin Oluç yönetimindeki
keman, kanun, ud, tambur, ney ve ritim
sazlar› eflli¤iyle geçti¤imiz y›llarda da
oditoryumumuzda baflar›l› konserler veren,
Türk müzi¤inin seçme eserlerinden genifl bir
repertuara sahip ve art›k üniversitemize has
bir izleyici kitlesi oluflturmufl olan koroda,
üniversitemiz mensubu Berrin Küçükcan ve
lisans ve lisansüstü ö¤renim gören iki
ö¤rencimiz de yer ald›.
ETK‹NL‹KLER
SGO konserleri serisitüm h›z›yla devamediyor.
S
Sevgi Gönül Oditoryumukonserleri
Piyanist Mehmet Okanflar
Bahar Yarar > ‹flletme 4. s›n›f
Sar›yer Kültür Merkezi TSM KorosuSar›yer Kültür Merkezi TSM Korosu
Dr. Evren Kutlay Baydar
ocuklar›m›za sa¤lad›¤›m›z olanaklar›
nas›l gelifltirebiliriz, onlar› hem
okulda hem de sosyal iliflkilerde daha
baflar › l › o lacaklar › fleki lde nas› l
yetifltirebiliriz, nas›l çevreleriyle etkileflim
içine girmelerine yard›mc› olabiliriz diye
hiç düflündünüz mü? Muhtemelen, olumsuz
koflullarda yaflayan ya da erken yafllarda
baz› uyum sorunlar› gösteren çocuklar›n
büyüme ve gel iflmelerine tan›kl ›k
etmiflsinizdir. Hiç kendinizi bu çocuklar›n
gelece¤i için endiflelenip, ‘acaba
potansiyellerine ulaflabilmeleri, iyi bir
gelecekleri olmas› için ne yapabiliriz’ diye
düflünürken buldunuz mu?
Potansiyellerine ulaflabilmeleri için ne
yap›lmas› gerekti¤i zor bir soru. Bu soruya
cevap verebilmek için öncelikle baflka
önemli sorular›n cevab›n› vermemiz gerekir:
‘Erken yafllarda bir çocu¤un geliflim
yörüngesini etkileyen çevresel faktörler
nelerdir?’. Çocuklar›n geliflim yörüngelerini
etkileyen çok say›da çevresel ba¤lam vard›r
(biz bunlara ‘geliflim ekolojileri’ deriz):
anneleriyle etkileflimleri, di¤er aile
bireyleriyle etkileflimleri, ev ortamlar›, gün
içinde zaman geçirdikleri di¤er çevreler,
ebeveynlerinin aras›ndaki etkileflimler,
ebeveynlerinin di¤er aile bireyleriyle
etkileflimleri, yaflad›klar› mahalle,
kendilerinin ve ailelerinin iliflki içinde
oldu¤u topluluk...
Çocuklar›n baz› ekolojilerini kamu ya da
e¤itim politikalar›yla de¤ifltirmek göreceli
olarak kolayd›r. Baz› ekolojileri de¤ifltirmek
ise daha zordur çünkü ya bireyler de¤iflime
karfl› koyarlar yada ekoloj i kamu
politikalar›n›n etkilerine aç›k de¤ildir
(örne¤in aile içi iliflkileri de¤ifltirmek
zordur). Ama yine de, her ekoloji çocu¤un
geliflim yörüngesini etkiler.
Geliflim bilim son 100 y›l içinde,
çocuk lar ›n eko lo j i le r in in ge l ifl im
yörüngelerini etkileyen özelliklerini, bu
etkilerin zay›f m› yoksa güçlü mü, geçici
mi yoksa kal›c› m› olduklar›n› belirtmekte
çok yol kat etti. Çocuk geliflimi hakk›nda
bildiklerimiz, geliflim kuramlar› ve görgül
verilerle desteklendi. Fakat, kuramsal
geliflmeler ve görgül araflt›rmalar
ço¤unlukla bireyci kültürlerin hakim oldu¤u
geliflmifl toplumlarda yap›ld›.
Aile yap›s›, mahalle ve topluluk yap›lar›,
kifliler aras› etkileflim, günlük yaflam,
insanlar›n öncelikleri ve tutumlar› bireyci
ve toplulukçu kültürlerde çok farkl›d›r. Bu
nedenle, kültürel ba¤lam, çocuklar›n
geliflim ekolojilerinin ne oldu¤unu, de¤iflik
ekolojilerin birbiri ile olan iliflkisini ve
onlar›n göreli olarak önemlerini belirler.
Bi reyc i toplumlardaki çocuklar ›n
ekolojilerini konu alan geliflim bilimin, bu
ekolojilerin evrensel aç›dan önemli olan
tüm unsurlar›n› çal›flm›fl olma ihtimali
düflüktür. Di¤er bir deyiflle, günümüzdeki
geliflim bilim, toplulukçu kültürlerdeki
çocuklar›n ekolojilerini anlamak için yeterli
olmayabilir. Bireyci bir toplumda konu d›fl›,
önemsiz ya da ihmal edilebilecek ekolojiler,
toplulukçu bir kültürde göreli olarak önemli
olabilir. Hatta, ekolojilerin, bireyci bir
kültürde sak›ncal› görülen unsurlar›,
toplulukçu bir kültürde sak›ncas›z ya da
yararl› olabilir.
Erken çocukluk geliflimi
Türkiye’de Erken Çocukluk Geliflim
Ekolojileri Çal›flmas› (TEÇGE), Türkiye’deki
çocuklar›n geliflim ekolojilerini, ve bu
ekolojilerin onlar›n biliflsel, sosyal-
davran›flsal ve duygusal geliflimleri
üzerindeki etkilerini araflt›rmak amac›yla
bafllat›lm›flt›r. Böylece, TEÇGE bize geliflim
bilimin birçok ö¤retisinin, kültürler aras›
geçerli¤ini s›namak için bir f›rsat verecektir.
TEÇGE, 3 ile 8 yafllar› aras›ndaki
çocuklar›n geliflim yörüngelerini ve ilgili
tüm geliflim ekolojilerini incelemeyi
amaçlayan, ulusal çapta ve boylamsal bir
çal›flmad›r. TEÇGE’nin inceledi¤i ekolojiler
flunlard›r: ebeveynlerin çocuk yetifltirme
tarzlar›, davran›fl ve tutumlar›, ebeveynlerin
evlilik iliflkisi, ebeveynler ile genifl aile
aras›ndaki iliflki, hane kaynaklar›, mahalle
kaynaklar› ve okul öncesi e¤itim olanaklar›.
Bu ekolojilerin her biri çocu¤un geliflim
yörüngesini do¤rudan ve di¤er ekolojilerle
etkileflim içinde etkiler.
A rafl t › rma ek ib im i zde , ç efl i t l i
disiplinlerden ve ilgi alanlar›ndan ö¤retim
üyelerimiz vard›r. Nazl› Baydar, Koç
Üniversitesi’nde psikoloji ve sosyoloji
bölümlerinde görev yapar ve sosyoloji,
demografi, uygulamal› istatistik ve geliflim
psikolojisi alanlar›nda çal›fl›r. Aylin Küntay,
geliflim psikolojisinde, özellikle biliflsel ve
dil gelifliminde deneyim sahibidir. Fatofl
Gökflen hem Türkiye’de hem de yurt d›fl›nda
genifl kapsaml› saha araflt›rmalar›
yürütmüfltür; sosyoloji, psikoloji ve
demografi alanlar›nda deneyim sahibidir.
Bilge Ya¤murlu, geliflim psikolojisinde,
özellikle sosyal ve davran›flsal geliflim ve
psikopatoloji alanlar›nda deneyim sahibidir.
Zeynep Cemalc›lar, e¤itimsel müdahale
konusu baflta olmak üzere, sosyal psikoloji
alan›nda deneyim sahibidir. fiu anda, üç
lisansüstü ve bir lisans ö¤rencisi TEÇGE
ekibinde yer almaktad›r. Türkiye Bilimsel
ve Teknolojik Araflt›rma Kurumu (TÜB‹TAK),
TEÇGE için mali destek sa¤lamaktad›r.
TEÇGE’nin özellikleri, bu çal›flmay›
Türkiye’deki erken çocukluk geliflimi
çal›flmalar› aras›nda ön s›raya koyacakt›r.
TEÇGE, erken çocukluk geliflimi konusuna
odaklan›p, tüm Türkiye’yi temsil eden bir
örneklemden veri toplayan ilk araflt›rmad›r.
Böylece, orta s›n›f ve kentsel örneklemlerle
çal›flan araflt›rmalar›n eksiklerini
tamamlayabilecektir. Buna ek olarak,
TEÇGE çocuklar›n geliflim yörüngelerini
çal›flmay› sa¤layacak boylamsal bir tasar›m
kullanmaktad›r. Di¤er bir deyiflle, TEÇGE
çocuklar›n hayatlar›nda tek bir noktadan
kesitler almaz. Tam tersine, geliflimlerini
onlar 3 yafl›ndayken izlemeye bafllar ve de
birinci yada ikinci s›n›fa gelene kadar
sürekli olarak takip etmeyi hedefler. Bu
nedenle, TEÇGE baflar›l› bir okul hayat›na
yönelen geliflim yörüngelerini ve bu
yörüngeleri flekillendiren ekolojileri
saptamam›z› sa¤layacakt›r. TEÇGE ayn›
zamanda okulda baflar›s›zl›kla sonuçlanan
geliflim yörüngelerini etkileyen ekolojileri
de belirleyecektir.
TEÇGE araflt›rma ekibi, tüm veritaban›n›,
ö¤renci, araflt›rmac› ve akademisyenlerle
paylaflmak konusunda kararl›d›r. Böylece
sadece geliflim bilimin kuramlar›n› ve
görgül araflt›rmalar›n› de¤il, ayn› zamanda
Türkiye ve baflka yerlerdeki akademik ve
araflt›rma kariyerlerini desteklemeyi
amaçlar. ‹nan›yoruz ki, verilerin paylafl›m›,
bilginin daha h›zl› bir ivmeyle ilerlemesini
sa¤layacakt›r. Türkiye’deki çocuklar›n
geliflimi ve geliflimlerini etkileyen unsurlar
hakk›ndaki bilginin ço¤almas›, çocuklar›n
potansiyellerine ulaflmas›n› sa¤layacak
hedefe odakl› ve etkili politikalar›n
oluflmas›na katk›da bulunacakt›r .
TEÇGE ekibi, bu çal›flman›n Türkiye’deki
geliflim bilimin ilerlemesine yard›mc›
olmas›n› umuyor. Ayn› zamanda, bu
çal›flman›n, çocuklar›n potansiyellerine
eriflebilmeleri için kuramsal ve görgül
araflt›rma temelli sosyal politikalar›n
oluflturulmas›na katk›da bulunmas›n›
diliyor. Buna ek olarak, geliflim bilim
hakk›ndaki, ço¤unlukla bat›daki bireyci
toplumlarda yaflayan ailelerin ve çocuklar›n
deneyimlerine dayanarak oluflturulmufl
bilgilerimizi s›namay› ve belki de
de¤ifltirmeyi hedefliyor. Bu bilgi birikimi
kapsaml›, kültürler-aras› geçerl ik
s›navlar›ndan yaralanacakt›r ve TEÇGE bu
yolda at›lan bir ad›md›r. Kültürler aras›
geçerli¤i olan geliflimsel kuramlar›n
oluflturulmas›, çocuk geliflimine ait
sorular›n farkl› kültürlerde sorulmas›n›
gerektirecektir. Bu çaba çocuk geliflimi
hakk›nda yepyeni sorular sormay› da
gerektirebilir.
A¤ustos 2007’de, TEÇGE pilot çal›flmas›
(yani as›l verilerin toplanmas›ndan bir
önceki evre) tamamlanm›flt›r. Pilot
çal›flmada, ‹stanbul’da yaflayan, düflük
gelirli 50 aileden, yaklafl›k 2,5 saatlik bir
süreçte mülakat verileri, video ve ses
kay›tlar› toplanm›flt›r. TEÇGE’nin 3-yafl
çocuklar›ndan oluflan ilk aflamas›, Türkiye
çap›nda yaklafl›k 1,300 aile ile bir-iki ay
içinde bafllayacakt›r. TEÇGE hakk›nda daha
fazla bilgi sahibi olmak yada ekibimize
kat›lmak için lütfen http://tecge.ku.edu.tr
adresindeki sitemizi ziyaret edin.
18 19
Ç
Olumsuz koflullardayaflayan ya da erkenyafllarda baz› uyumsorunlar› gösteren
çocuklar›n gelece¤i içinendiflelenip, ‘acaba
potansiyellerineulaflabilmeleri, iyi bir
gelecekleri olmas› içinne yapabiliriz’ diye
düflündünüz mü?
Türkiye’de ErkenÇocukluk GeliflimEkolojileri Çal›flmas›(TEÇGE), çocuklar›ngeliflim ekolojilerini vebu ekolojilerin onlar›nbiliflsel, sosyal-davran›flsal ve duygusalgeliflimleri üzerindekietkilerini araflt›rmakamac›yla bafllat›ld›.
TEÇGE, 3 ile 8 yafllar›
aras›ndaki çocuklar›n
geliflim yörüngelerini ve
ilgili tüm geliflim
ekolojilerini incelemeyi
amaçlayan, ulusal çapta
ve boylamsal bir
çal›flmad›r.
Doç. Dr. Nazl› BaydarUzman Psikolog Özlem Bekar
Geliflim bilime bir katk›
FEN, EDEB‹YAT FAKÜLTES‹
http://tecge.ku.edu.tr
ylül ay›n›n son haftas› yap›lan
üniversite tak›m seçmeleriyle bu
k›fl›n spor takvimi bafllam›fl oldu. Seçmelere
ilgi büyüktü. Bu zorlu seçmeler sonucu
üniversite tak›mlar› için yeni oyuncular
belirlendi ve çiçe¤i burnunda sporcular›m›z
Ek im ay ›n ›n i l k ha f tas › tak ›m
antrenmanlar›na kat›lmaya bafllad›lar.
Üniversite Amerikan Futbol tak›m› maçlar›
bu sezon erken bafllad›. Tak›m›m›z Kas›m
ay›nda start alan maçlarda üç galibiyet ile
sezona merhaba dediler. Sonuçlar flöyle: KÜ
– Ege Üniversitesi: Hükmen Galibiyet; KÜ –
‹TÜ: 46 – 0; KÜ – Bilgi Üniversitesi: 28 – 2
15. Geleneksel Futbol Turnuvas› 6 Ekim’de
44 iddial› tak›m›n kat›l›m› ile bafllad›.
Üniversite ö¤rencileri ile tüm çal›flanlara
aç›k turnuvaya hem kat›l›m hem de seyirci
olarak ilgisi büyük oldu. Oynanan 33 maçl›k
eleme grubu müsabakalar›nda gece saat
01.00’e kadar süren zorlu maraton sonras›
toplam 11 tak›m final gruplar›na kat›lmaya
hak kazand›. Bu maçlara üniversite futbol
tak›m› maçlar›n›n üç ay öne al›nmas›
nedeniyle flimdilik ara verildi.
Aral›k ay›n›n ilk haftas› Üniversite Futbol
Erkek Tak›m›’n›n maçlar› bafllad›. Bu zorlu
maçlar için tak›m›m›z yo¤un bir flekilde
antrenman ve haz›rl›k maçlar› yaparak
haz›rland›. Haz›rl›k maçlar›nda al›nan
sonuçlar flu flekilde olufltu: KÜ: 2 – Sabanc›
Üniversitesi: 1; KÜ: 4 – Galatasaray
Üniversitesi: 5
Basketbolda ise art›k gelenekselleflmeye
bafllayan 5. Ayva Kupas› basketbol
müsabakalar› için k›z ve erkek tak›mlar›m›z
yo¤un bir flekilde çal›fl›yorlar. Eleme grubu
maçlar› ‹stanbul ve Ankara Grubu olarak
iki grupta oynan›yor. Ayva Kupas›’na
‹stanbul’dan Koç, ‹stanbul Teknik, Sabanc›
ve Bo¤aziçi, Ankara’dan ise Bilkent,
Hacettepe, ODTÜ ve Baflkent Üniversiteleri
kat›lmakta.
Bu tak›mlar d›fl›nda Tenis (bayan –
erkek), Voleybol (bayan – erkek), Hentbol
(bayan-e rkek ) ve S tep (bayan )
tak›mlar›m›zda ikinci dönem yap›lacak olan
resmi müsabakalar› için haz›rl›klar›na
devam etmekte, Kayak ve snowboard
tak›mlar›m›z›n seçmeleri 15-16 Aral›k
günleri Bursa Uluda¤’da, kayak ve
snowboard antrenörümüz Selin Ad›yaman
taraf›ndan yap›ld›. Seçilen ö¤rencilerimiz
23 fiubat’ta yine Bursa Uluda¤’da yap›lacak
T ü r k i y e K a y a k v e S n o w b o a r d
fiampiyonas›’nda üniversitemizi temsil
edecekler.
1995 y›l›nda ilk yüksek lisans, 1997y›l›nda ise ilk lisans mezunlar›n› veren
Koç Üniversitesi’nde bundan böylemezuniyetinin 10. y›l›n› tamamlayanmezunlar›m›z›, Koç Üniversitesi MezunlarDerne¤i olarak bir yemek organizasyonu ilebir araya getirerek kutlayaca¤›z. Mezunlar›n›n,Koç Üniversitesi ve di¤er mezunlarla iliflkileriniart›rmak, arkadafll›k, dostluk iliflkilerinigelifltirirken sosyal çal›flmalarla üyelerinikaynaflt›rmak amac›yla 1995 senesindekurulan Derne¤imiz, Y›lbafl› Partisi ve MezunlarGünü'nden sonra 10. Mezuniyet Y›l›Kutlamas›n› da geleneksellefltirmeyihedeflemektedir. Bu y›l ilki düzenlenen kutlama yeme¤inde,1995-1996 ve 1997 mezunlar›m›z› bir aradaa¤›rlad›k. Kutlama yeme¤inin öncesinde tümdönem mezunlar›m›za 10. Mezuniyet Y›l›sertifikas› gönderildi. Organizasyon 22.11.2007Perflembe akflam› yaklafl›k 35 mezunumuzunçok de¤erli kat›l›m›yla Arnavutköy GargaRestoran’da gerçeklefltirildi. Üniversitegünlerinin an›ld›¤›, eski dostlar›n hasretgiderdi¤i bu gecede derne¤imiz geçmifl dönembaflkan› Kenan Y›lmaz, 10. Mezuniyet Y›l› Hat›raPlaketini derne¤imiz ad›na mezunlar›m›zaverdi. Gecenin güzel sürprizi Rektörümüz Say›n
Attila Aflkar’›n da bu özel kutlamadamezunlar›m›zla birlikte olmas›yd›.
Koç Üniversitesi Mezunlar Ailesinin birparças› olman›n gururunu yaflayan tümmezunlar›m›z› tebrik eder, dernek çat›s› alt›nda,dostlukla geçecek nice 10 seneler dileriz.
Yemek hakk›nda mezunlar›n görüflleriDr. Haluk YÜKLER > EMBA 97, Migros TürkUluslararas› Operasyonlar Koordinatörü: KoçÜniversitesi EMBA program› 1996-1997akademik y›l›nda kader birli¤i yapt›¤›m›z veo zamandan bugüne sa¤lam bir dostluk ba¤›tesis etti¤imiz arkadafllar›m›zla KUMED’in iyidüflünülmüfl bir organizasyonu ile uzun biraradan sonra görüflmek f›rsat›n› yakalad›k.Geriye bakt›¤›m›zda bir y›ll›k bir e¤itimsurecini aile ve is sarmal›nda uykusuz gecelerpahas›na omuzlam›fl ve ipi gö¤üslemifl, ortakbir amaca kilitlenmifl bir grup için 10.y›l›ndahat›rlanmak bizleri ziyadesiyle duyguland›rd›ve mutlu etti. 97 EMBA mezunlar› olarak bumüstesna geceye Say›n Rektörümüz Prof. Dr.Attila Aflkar’›n kat›larak bizi onurland›rmas›ayr› bir incelikti. Simdi art›k tarih olmufl ‹stinyeKampusu’nun havas›n› koklam›fl ilk mezunlarlayan yana olmam›z da bu gecenin coflkusunuart›rd›. Biz o aksam Bo¤az’a karfl› hem güzelbir yemek yedik, hem de an›lara dald›k vekeyifli bir sohbetle günün yorgunlu¤unuüzerimizden att›k. Bundan sonras› içinkafam›zdaki düflünceleri birbirimizle paylaflt›k.
Temennim Derne¤in on ayak oldu¤u bu tipsosyal faaliyetlerin çeflitlendirilerek art›r›lmas›ve is hayatinin farkl› basamaklar›nda bulunanmezun la r a ras ›ndak i i l e t i fl im inkuvvetlendirilmesi. Koç Üniversitesi mezunuolmak gibi çok önemli bir titri paylasan buseçkin insanlar aras›ndaki köprü görevini yerinigetiren Derne¤imiz yöneticilerine bu güzelorganizasyon için tekrar teflekkür eder, bundansonraki faaliyetlerinizde kat›l›mc› deste¤imizinsürece¤ini bilmenizi isterim.
Özge Cans›z > 1997 Psikoloji: 22 kas›mPerflembe akflam›, 10. y›l mezuniyet yeme¤iiçin bir araya geldik. Koç Üniversitesinin ayn›ilk y›llar›nda oldu¤u gibi, biz bize bir avuçkadar insan toplanm›fl olsak da, samimi, içten,keyifli bir 10.y›l yeme¤ine tan›k oldu ArnavutköyGarga. Mezunlar Derne¤i'nin detayl› haz›rl›¤›nakeflke daha fazla mezun tan›kl›k edebilmiflolsayd› ama biz kat›lanlar, hem yemeklerinhem de bir araya gelerek geçen y›llar›gülümseyerek anman›n tad›n› ç›kartt›k. Aradan10 y›l geçmifl olmas›na (hatta kimileri içindaha bile fazla) ald›rmadan ama içten içegeçen zamana inanamayarak geçirdik akflam›.Gelecek y›llar›n mezuniyet yemekleri için dahafazla kat›l›m›n olmas›n› ümit etsek de biz ilkkat›l›mc›lar, ald›¤›m›z kat›l›m plaketleri ilegurur duyuyoruz! Mezunlar Derne¤ininemeklerine ve Attila Aflkar'›n s›cak sohbetineteflekkürler!
20 21
Eylül ay›nda seçmelerlebafllayan spor takvimiçeflitli dallardamüsabakalar ile tam gazediyor.
Sportif aktiviteler tam gaz
E
Mezunlar Derne¤imezuniyetinin
10. y›l›n› tamamlayanüyeleri için bir kutlama
yeme¤i verdi.
1
Genel Kurul Toplant›s› yap›ld›28 Kas›m 2007 tarihinde Mezunlar Derne¤i Lokali’nde yap›lan genel kurulda önceki döneme ait faaliyet raporu tart›fl›ld›, bütçe incelendive yeni yönetim kurulu seçimi gerçeklefltirildi. 2008-2009 döneminde yönetim kurulunda yer alacak mezunlar›m›z:
Mezun olal›10 y›l geçmifl!
SPOR
Mehmet Bulak > Koç Üniversitesi Spor E¤itmeni
MEZUNLAR DERNE⁄‹
YÖNET‹M KURULU AS‹L ÜYELER‹ MEZUN OLDU⁄U BÖL./ YILMÜNEVVER ERÖZ EMBA' 98ALP ALBERT KRESP‹N MBA' 98KENAN YILMAZ EMBA' 98AYfiE H‹KMET ÇELEB‹ ULUSLARARASI ‹L‹fiK‹LER'99AYfiE EK‹N ÖZBAY EKONOM‹'99JÜL‹DE MELDA ÇAKICI MBA' 96GÜNEfi ‹NG‹N PS‹KOLOJ‹'03NUR ERDEM ÖZEREN ‹fiLETME'04CAN ERGELM‹fi B‹LG‹SAYAR MÜHEND‹SL‹⁄‹'06ÖZGE GÜRSOY ‹fiLETME'00D‹DEM USLUER ‹fiLETME'04
DENETLEME KURULU AS‹L ÜYELER‹MEHMET B‹LGE BOZO⁄LU EMBA' 98NASUH ÖNAL EMBA' 96ZEYNEP NAYIR ‹fiLETME'00
YÖNET‹M KURULU YEDEK ÜYELER‹ MEZUN OLDU⁄U BÖL./ YILHAKAN GENÇ EMBA' 98MÜGE O⁄UZ ‹fiLETME'98NAC‹ ÜSTÜN EMBA' 05NUR ERTEM ULUSLARARASI ‹L‹fiK‹LER'98DEN‹Z UTKU ‹fiLETME'06EM‹NE AYfiE ‹NAL EKONOM‹'06BURÇAK fi‹MfiEK MBA' 99
DENETLEME KURULU YEDEK ÜYELER‹JAK TELYAZ MBA' 98DO⁄AN KORKMAZ EMBA' 07‹REM GÜRO⁄LU F‹Z‹K'07
kul aç›ld›¤›ndan beri iki aydan fazlabir zaman geçti. Sizlere, geçen bu
süre içerisindeki faaliyetlerimizi ve gelece¤edair hedeflerimizi anlatacak, Aç›k Konseykavram›na de¤inecek ve sizlerin gözündenk›sa k›sa “Ö¤renci Konseyi nedir, neyapmal›d›r” sorular› üzerine kafa yoracak,bizlere yöneltti¤iniz olumlu ve olumsuzelefltirileri sizlerle paylaflarak sizleringözünden bir ö¤renci konseyi profiliç›karaca¤›z.
Aç›k KonseyKoç Üniversitesi Ö¤renci Konseyi,üniversitede e¤itim, ö¤retim ve araflt›rmafaaliyetlerinin yan› s›ra demokratik ve özgürbir ortamda örgütlenmeyi, sosyal, kültürelve sportif alanlarda ö¤rencileri desteklemeyi,ö¤rencilerle akademik, idari ve teknik kadroaras›nda iletiflim kurmay› sa¤layanoluflumdur.
Aç›k Konsey bilincinin Koç Üniversitesiö¤rencilerinde oluflmas› yeni e¤itim-ö¤retimy›l›ndaki en büyük hedeflerimizden biridir.Aç›k Konsey, ö¤rencilerin, konseye dahilolmasalar da fikirlerini her haftadüzenledi¤imiz toplant›lara kat›larakduyurabilmeleri, bize ulaflt›rabilmeleridir.Hatta arkadafllar›m›z projelerimizden ilgi
duyduklar›na kat›labilir, flekillenmesinde veuygulanmas›nda aktif rol oynayabilirler. Buokul için emek vermek isteyen herkesekap›m›z sonuna kadar aç›kt›r. Ö¤renciKonseyi olarak herkesin fikrine eflit derecedede¤er veriyoruz. Temennimiz üniversitemizdeço¤ulculu¤un sa¤lanmas›d›r. Bu da ancakÖ ¤ r e n c i K o n s e y i ’ n d e o l m a y a narkadafllar›m›z›n kendilerini ifade etmeleriylemümkün olabilir. Aç›k Konsey bizimidealimizdir. Sadece fiziki olarak konseytoplant›lar›nda bulunmak de¤il, yeni fikirlerüretilmesi, mevcutlar›n tart›fl›lmas› vekararlar›n demokrasi esas›nda al›nmas›d›r.
Sorunlar›n›z› ve isteklerinizi daha çabukve do¤ru ö¤renebilmek, ve h›zl› bir flekildeçözüm bulabilmek için yeni web sitemizlehizmetinizdeyiz. Bize http://konsey.ku.edu.tradresinden ulaflarak geliflmeleri takipedebilir, sitemiz üzerinden Konsey Track-itaçarak dilek ve flikayetlerinizi iletebilirsiniz.
Konsey Track-It bizim için, sizlerin geribildirimini almak ad›na çok büyük önem arzetmektedir. Her türlü sorununuzu , ya dabelle¤inizde soru iflareti oluflturan herhangibir fleyi Konsey Track–It arac›l›¤›yla bizlereulaflt›rabilirsiniz. Yapt›¤›n›z tespitleria r kadafl la r ›m › z en k › sa sü redede¤erlendirecek ve geri döneceklerdir. Ayn›zamanda [email protected] adresineyollayaca¤›n›z maillerle de bizlereulaflabilirsiniz.
Tamamlad›¤›m›z ve üzerinde çal›flt›¤›m›zprojelerKoç Üniversitesi Ö¤renci Konseyi olarak yaz›nplanlad›¤›m›z ve üzerinde çal›flmayabafllad›¤›m›z projelerimizin bir k›sm›n›tamamlad›k. Tamamlad›¤›m›z projeleri hepberaber inceleyelim. Ö¤rencilerin en büyüks›k›nt›lar›ndan biri olan “yemek” konusundagayret ler imiz sürmektedir . Yemek
çeflitl i l i¤inin art›r › lmas›na yönelikçal›flmalar›m›z olmufltur ve devametmektedir. Bu çal›flmalara bir örnek planetbüfeye getirilen mant› çeflididir. Ayr›ca k›sabir süre içerisinde ö¤renci merkezine biryenilik daha gelecektir. Hijyen kontrolüdönemde iki defa yap›l›yorken bundan sonras›klaflt›r›l›p yemek komitesinden bir ya daiki arkadafl›m›z›n da eflli¤iyle devamedecektir. Okulumuzdaki her yemekbiriminde birer adet Ö¤renci Konseyi’ne aitflikayet kutusunun koyulacak olmas›, birdi¤er hayata geçmek üzere olan projemizdir.Böylelikle hem yemek birimleri herzamankinden daha titiz davranacaklar hemde arkadafllar›m›z tepkilerini an›nda bizlereiletebileceklerdir.
Uzun süredir üzerinde çal›flt›¤›m›z veGenel Sekreterlik iflbirli¤iyle devam eden“Under-Odeon” projesi ise önümüzdekihaftalarda hayata geçecektir ve Ö¤renciKonseyi’nin düzenleyece¤i görkemli bir partiile Koç Üniversitesi Ö¤rencileri’ninkullan›m›na sunulacakt›r. Koç Üniversitesisosyal yaflam›na büyük katk› sa¤layaca¤›n›düflündü¤ümüz bu projenin yan› s›ra,Ö¤renci Merkezi’nin de daha e¤lenceli biryer haline gelebilmesi için giriflimlerdebulunduk ve iki adet “Masa Futbolu”
oyununu Koç Üniversitesi ö¤rencilerininkullan›m›na sunduk. Bu oyunlar›npopülerli¤ini görmek bizi oldukça mutluetmektedir.
“Terörle Mücadele Kahramanlar›naDestek” Kampanyam›z, Düflünce ve TarihKulübü ile ortak bafllatt›¤›m›z birkampanyad›r. Bu kampanya ile kampüstekibelirli noktalara sand›klar koyarak KoçÜniversitesi ö¤rencilerinin deste¤iniMehmetçik Vakf› ’na yönlendirmeyiamaçlad›k. Bu noktada bir özelefltiriyapman›n gerekti¤ini düflünüyorum. Buçal›flmam›z hem zamanlama olarak hemde kulüpler-konsey iflbirli¤i göz önünea l ›nd ›¤ ›nda ö rnek teflk i l edecekgüzelliktedir.
CIT ile çal›flmalar›m›z da yo¤un birflekilde devam ediyor. Wireless sistemi yurtalan›nda faaliyete geçmifl bulunmaktad›r,fakat sistem sadece k›sa süreli kullan›mlariçin uygun ve yeterlidir. Bunun d›fl›nda yenifotokopi sisteminin aksakl›klar›n›nfark›nday›z ve çal›flmalar›m›z sürüyor.Sistemin tamamen de¤iflmesi alternatifibu sene içerisinde gerçekleflmeyece¤inden–bizimle ilgisi olmayan nedenler yüzünden-alternatif çözümler üretmek üzerineyo¤unlafl›yoruz.
Bu çal›flmalar›m›zdan baflka, YurtMüdürlü¤ü ile daha s›k ve daha kuvvetlibir irtibat için Koç Üniversitesi Ö¤renciKonseyi’nin temsilen arkadafllar›m›z RAToplant›lar›’na girmekte, yurt sorumlular›ylaberaber s›k›nt›m›z olan noktalar› daha etkinbir biçimde sunmaka ve çözüm önerilerindeiflbirli¤i yapmaktad›rlar. Bu ba¤lamdaüzerinde çal›flt›¤›m›z ve sundu¤umuz birkaç teklif bütçe aflamas›ndad›r. Kabuledildi¤i takdirde hem yurt müdürlü¤ütaraf›ndan hem de bizler taraf›ndan sizlereduyurular› yap›lacakt›r.
Ö⁄RENC‹ KONSEY‹
23
Bu okul için emekvermek isteyen
herkese kap›m›zsonuna kadar aç›kt›r.
Ö¤renci Konseyiolarak herkesin fikrine
eflit derecede de¤erveriyoruz.
Sorunlar›n›z› veisteklerinizi daha çabukve do¤ru ö¤renebilmek,
ve h›zl› bir flekildeçözüm bulabilmek için
yeni web sitemizlehizmetinizdeyiz:
http://konsey.ku.edu.tr
O
Sizlerin gözünden Koç Üniversitesi Ö¤renci KonseyiÖ¤renci Konseyi, ö¤rencilerin dilek ve flikayetlerini dikkate alarak,bunlar› yönetime iletir ve çözümler getirmeye çal›fl›r. Yönetimin fikirlerinide komiteler vas›tas›yla ö¤rencilere iletir. Son dönemde üniversitemizebirçok yararl› çal›flmalar içinde bulunmufltur.Esra Has ve Yelda Gülderen – Uluslararas› ‹liflkiler 4. S›n›f
Ö¤renci Konseyi bence okul ö¤rencilerini bir araya getirecek aktivitelerdüzenlemeli. Okulumuzda daha çok konser, tiyatro, festival ve bu gibisanatsal faaliyetler olmas›n› beklerim. Böylelikle ö¤rencilere daharenkli bir sosyal yaflant› sa¤lan›r ayr›ca da okuldaki bütünlük artar.Treysi Baron - Sosyoloji 2. S›n›f
Ö¤renci Konseyi, tabii ki Ö¤renci Dekanl›¤› ve okul yönetiminin birparças›d›r. Ama ö¤renci kurulunun, gelen talepler do¤rultusundayapaca¤› de¤iflikliklerde çok fazla özgürlü¤ünün oldu¤unudüflünmüyorum.Seren Mo¤ol - Psikoloji 3. S›n›f
Konseyimiz geldi¤i andan itibaren h›zla çal›flmalara bafllam›flt›r. Dahaönceden yap›lmakta olan ve yap›lmas› düflünülen projelerisonuçland›rm›flt›r. Ö¤renci merkezine lang›rt masalar›n›n konulmas›,sigara yasa¤› getirildikten sonra d›flar›daki ›s›t›c›larla sigara içenlerinde rahat›n›n düflünülmesi konseyimizin yapt›¤› ifllerden baz›lar›d›r.Murat Bakan – Kimya 3. S›n›f
Konsey, ö¤rencilerin sadece okul içerisindeki temsilcisi de¤il aynizamanda d›flar›ya dönük aynas› olmak zorundad›r. Okul içinde her nekadar temsil görevini iyi yürütüyor olsa da, toplumsal olaylardaüniversitemiz ö¤rencilerinin duyarl›l›¤›n› kamuoyuna yans›tamad›¤›n›düflünmekteyim.Murat Emre Kanto¤lu - ‹flletme Üçüncü S›n›f
Aç›k Konsey bilincininKoç Üniversitesiö¤rencilerinde oluflmas›yeni e¤itim-ö¤retimy›l›ndaki en büyükhedeflerimizden biridir.
22
Aç›k ve kat›l›mc› bir konseyAç›k ve kat›l›mc› bir konseyMehmet Energin > Ö¤renci Konseyi Baflkan Yard›mc›s›
devrim ya da savafl sonucu oluflturulan“Kurucu Mecl is” taraf ›ndan m›yap›lmal›d›r? Zira bir kurucu meclis ihtiyac›çeflitli kifliler taraf›ndan dillendirilse debunun nedeni pek anlafl›lm›yor gibigözüküyor.Anayasa kuram›nda yeni anayasa yapmakasli kurucu iktidar kavram›yla ifade edilir.Asli kuruculuk, anayasa de¤iflikli¤i olantürev kuruculuktan farkl› olarak yüksekmeflruluk standartlar›n› gerektirir. E¤erdemokratik asli kuruculuk iddian›z varsa.Kurucu Meclis ya da “Convention” az öncede¤indi¤im asli kurucu iktidar›n temelorgan›d›r. Anayasay› haz›rlar ve ifllevibununla s›n›rl›d›r. 18. yüzy›l anayasac›l›khareketlerinde, kurucu meclisler burjuvaelitlerinin temsil edildi¤i organlard›. Örne¤in, 1787 Amerikan ve 1791 Frans›zanayasalar›n›n kurucu meclisleri .Günümüzde, kurucu meclislerin farkl›toplumsal katmanlar›n ya da birimlerintemsiline dayal› olarak oluflturulmas› sözkonusu. Örne¤in, AB anayasa tasla¤›n›haz›rlayan kurucu meclis. Kimi zaman dasiyasi parti olgusuna dayal›, ancak sadeceanayasay› ve ona ba¤l› temel yasalar›haz›rlamak amac›yla bir kurucu meclis deoluflturuluyor. 1961 Anayasas› askerimüdahale sonras›nda yap›lmakla birlikte,DP d›fl›ndaki siyasi partiler ile meslekleregöre temsil esas›na yer veren ve anayasayap›m sürecinde Milli Birlik Komitesi’ndengüçlü konumda olan bir TemsilcilerMeclisi’nin ürünüdür. Bulgaristan Anayasas›,anayasa de¤iflikliklerinde bile mevcutparlamentonun da¤›lmas›n› ve görevi sadeceanayasa de¤iflikli¤ini yapmakla s›n›rl› birmeclisin seçilmesini öngörüyor. Bugünanayasa yapmas› için seçmedi¤imiz meclisyeni bir anayasa yaparsa kurucu meclisolarak seçilmemesine ra¤men, asli kurucuiktidar s›fat›yla hareket ediyor demektir.Asl›nda, Weimar dönemi Almanya’s›ndayap›lan tart›flmalara benzer bir durumlakarfl› karfl›yay›z. O dönemde de, asli kurucuikt idar›n ve anayasan›n hukuklas›n›rlanmam›fl, eylemli bir durum oldu¤usavunulmufltu. Oysa, demokratik anayasayap›c›l›¤› hukukla ba¤l›l›k, kat›l›mc›l›k, seçimöncesi anayasa de¤iflikli¤ine iliflkinpartileraras› uzlaflma gibi meflrulukölçütlerini önemser.
S›¤›nma hakk›, hak olarak Anayasa’da yeralmal› m›?Bonn Anayasas› s›¤›nmay› bir hak türüolarak içeriyor. Türkiye göç ve dolafl›mpolitikas› oluflturup, AB süreciylebütünlefltikçe bu konu önem tafl›yacak.Konunun Anayasa’da yer almas›na iliflkinsiyasal tercihin tart›fl›lmas› uygun olur.Ancak s›¤›nma özgül bir hak fleklindeAnayasa’da yer almasa da, Anayasayabanc›lar›n haklar›n›n s›n›rlanmas›nda“uluslararas› hukuka uygunluk” esas›n›getirdi¤i için keyfi düzenlemeler Anayasa’yaay›k›r› olacakt›r. Öte yandan, Anayasa’dasiyasal haklar d›fl›ndaki haklar›n öznesi“herkes” oldu¤u için, yabanc›lar›n s›¤›nmahakk› di¤er haklar üzerinden de korunmakzorunda.
Anayasadaki haklar›n soyut olarakbulundu¤u düflünülürse bir hakk›nanayasada yer almas› hayat›m›za pratikbir etki sa¤lar m›?Anayasa sadece soyut olarak haklar› de¤il,ayn› zamanda bunlar›n hangi nedenleredayan›larak, hangi ölçütlere uygun biçimdes ›n › r lanab i l ece¤ in i ya da as las›n›rlanamayacak özlerini de gösterir. Bunedenle, siyasal iktidara, özellikle yasamayas›n›r çizer. Böylece yasama Anayasa’dakihaklar› kanun ile somutlaflt›r›rkenAnayasa’daki s›n›rlama nedenleri d›fl›naç›kamaz ya da bu s›n›rlama nedenlerinedayansa bile di¤er anayasal ölçütlerleba¤daflmayan s›n›rlamalar yapamaz. Özetle,anayasal haklar s›n›r gösterdi¤i için pratikde¤ere sahipler. Anayasal s›n›rlar›n afl›lmas›durumunda, tart›flmal› kanunlar anayasayarg›s› önüne götürülüp iptal edilebilir.Anayasa Mahkemesi d›fl›ndaki yarg›organlar› da, kanunlar›n anayasal haklarauygun yorumunu sa¤lamakla yükümlü.Nitekim idari ve adli yarg› uygulamas›ndaanayasaya uygun yorum tekni¤ininkullan›ld›¤›n› görüyoruz.
Anayasa Mahkemesi kararlar›n› genelolarak 5-6 ya da 7-4 gibi birbirine çokyak›n oylarla al›yor, bu durum herhangibir üyenin toplant›ya kat›lmamas›durumunda karfl›t görüfllü bir yede¤inverece¤i tam ters oyla bir ifllemin anayasalolup olmad›¤›n› belirliyor. Bu sistemde
sizce ne kadar sa¤l›kl› karar al›nabilir?Sadece yarg›sal makamlar de¤il, kurulhalinde çal›flan tüm birimlerde kararsürecinin meflrulu¤u sorunu var. Bu nedenlebaz› ülkelerde, daire ve genel kurulaflamalar› gibi çifte karar usullerininuygulanmas›, daire karar›n›n genel kuruldatemyiz edilmesi gibi formüller deuygulan›yor. Bazen de, bizde siyasi partikapa tma ka ra r la r › v e anayasade¤iflikliklerinde oldu¤u gibi karar içinnitelikli ço¤unluk (3/5) aran›yor. Sorunuz,“denetleyenleri kim denetleyecek?”sorusuyla ilintili. Sorudaki kayg› asl›ndaseçkin, tarafs›z ve bilgili yarg›çlar, yarg›eti¤i ve kültürü, yani yarg›n›n kalitesininart›r›lmas›yla afl›labilir. Yarg›n›n insankalitesine iliflkin politika Türkiye’de çokhassas, ama hiç proje üretilmeyenkonulardan biri.
Anayasa Mahkemesi’nin AKP iktidar›dönemindeki tavr› yeni dönem ve yenibaflkanla – ki K›l›ç 2007 cumhurbaflkanl›¤›seçim sürecindeki 367 ve RefahPartisi’nin kapat›lmas› gibi tarihikararlardaki karfl› oylar›yla dikkatçekmiflt i - s izce de¤iflecek mi?De¤iflecekse sizce ne yönde olacak bu?Anayasa Mahkemesi ’nde Baflkande¤ifliminin kararlara yans›yaca¤›konusunda bir aç›klama yapmak içinverimiz yok. Ancak baflkan seçimikonusunda geçmifl baflkan ve flimdikibaflkan›n seçimlerinin uzayan turlarayay›lmas› oldukça ilgi çekici. Bu durum,baflkanl›k konusunda üyelerin yar›flmac›bir tutum içinde olduklar›n› da gösteriyor.
Ne nedenle olursa olsun Türkiye’dekisiyasi partilerin kapat›lmas› geçmiflidüflünüldü¤ünde sizce parti lerinkapat›lmas› demokratik yaflam› bir ülkedenas›l etkiler? Siyasal partilerin kapatma rejiminde ‹nsanHaklar› Avrupa Mahkemesi’nin belirledi¤istandart “fliddet kullanma, fliddet övgüsüya da fliddet kullanmaya teflvik” biçimindeözetlenebilir. Bu standartlar› aflankapatmalar, ideolojik ço¤ulculu¤u ölçüsüzbiçimde s›n›rlar. Sonuçta, yar›-liberal yada otoriter uygulamalara ve kutuplaflmalarayol açabilirler.
Yak›n zamanda olan geliflmelerdenbafllayal›m isterseniz. Malum birreferandum yap›ld› ülkemizde ve bureferandum anayasan›n de¤iflmesimerkezliydi, ancak Anayasa Mahkemesireferandum ile ilgili dava talebini“yetkilerinin d›fl›nda oldu¤u” gerekçesiylereddetti. Sizce mahkemenin bu tutumununnedeni nedir?Anayasa yarg›s›nda bir ifllemin denetimi,flekil ve esas (içerik) denetimi olmak iki yönlüyap›labilir. Ancak bizim hukukumuzdaanayasa de¤iflikliklerinin yarg›sal denetimi,kanun, kanun hükmünde kararname veiçtüzük denetiminden farkl› olarak, sadeceflekil bak›m›ndan denetim ile s›n›rland›r›lm›fldurumda. Üstelik Anayasa, anayasade¤iflikliklerinin flekil denetiminin unsurlar›n›da oldukça dar biçimde tan›ml›yor. Bunlarteklif ve oylama ço¤unlu¤u gibi aritmetikço¤unluklara uyulmas› ve ivedilikle görüflmeyasa¤›n›n gözetilmesiyle s›n›rl›. Sonreferandum karar›n›n gerekçesi henüz
aç›klanmad›. “Ret karar›”n›n dayana¤›, azönce and›¤›m s›n›rl› unsurlara tabi tutulmuflbir denetim olabilir. Referanduma sunulmuflpakette de¤ifliklik yapan anayasa de¤iflikli¤i,teklif ve oylama ço¤unluklar› ve ivediliklegörüflme yasa¤› bak›m›ndan sakatl›klariçermiyordu. Ancak Mahkeme Baflkan VekiliPaksüt’ün aç›klamalar›nda bir yandangörevsizlik karar›, di¤er yandan “flekildenetimi yapt›k” ifadesinin yer almas›oldukça çeliflkili. Çünkü yarg› organlar›görevli olmad›klar› alanda zaten denetimegi r iflemez le r . Ka ld › k i , anayasade¤iflikliklerinin yarg›sal denetiminde görevya da yetki engeli de¤il, s›n›rl› denetim sözkonusu. An›msayaca¤›n›z gibi, referandumsüreci ifllemeye bafllam›flken yap›lande¤ifliklikler aç›s›ndan öncelikle YüksekSeçim Kurulu’na baflvurulmufltu. Seçim vereferandumlarda, seçmen iradesinin özgürcegerçekleflmesinin denetim ve gözetimindensorumlu olan Kurul, referandumudurdurmam›flt›. Oysa, hem Anayasa’n›nde¤iflmez ilkelerinden olan demokratik devletve hukuk devleti ilkesi hem de Avrupa KonseyiVenedik Komisyonu’nun referandumlarailiflkin ilkeleri uyar›nca referandum sürecinindurdurulmas› gerekliydi. Elefltirilmesi gerekendi¤er bir nokta da, Kurul karar›n›n ResmiGazete ’de ve Kurul ’un s i tes indeyay›mlanmam›fl olmas›. Sonuçta flafl›rt›c›olan Anayasa Mahkemesi’nin karar› de¤il,Kurul’un karar›. Çünkü karfl›laflt›rmal›anayasa hukukunda da mahkemelerreferandumla benimsenmifl metinlerinyarg›sal denetimini, demokratik meflrulukgerekçesiyle reddedilebiliyorlar.
Sizce Türkiye’nin yeni bir anayasayaihtiyac› var m›? Özellikle sözü geçen sivilanayasan›n ülkenin düzeni ve hayat›naolumlu bir etkisi olabilir mi?Türkiye, 1982 Anayasas›’n›n ilk haliyleyaflam›yor. 1982’den bu yana yap›lan çoksay›da de¤ifliklikten özellikle üç küme
kat›l›mc›l›k, özgürleflme ve demokratikkurumlar›n pekiflmesi alan›nda köklü birde¤iflim, hatta yeni bir anayasal düzengetirdi. Bunlar 1995, 2001 ve 2004 y›l›ndayap›lan de¤ifliklik paketleri. Bugün tüm hakve özgürlük paradigmas›n› yeniden kuran2001 de¤ifliklikleri, baflta ifade özgürlü¤üolmak üzere gerçek anlamda uygulanmad›¤›gibi, uygulamalar›n bir k›sm›n›n da sonuçlar›al›nm›fl ya da izlenmifl de¤il. 2004de¤iflikliklerindeki cinsiyetçi kal›plar›ny›k›lmas›nda devletin pozitif yükümlülü¤ünüiçeren de¤ifliklik ise hiçbir norma konuolmad›. 1995, 2001 ve 2004 de¤ifliklikleriTürkiye’de liberal anayasa ö¤retisinin uzuny›llard›r savundu¤u gerekleri yerinegetirmekle birlikte, uygulama bu gerekleriönemsemiyor ya da direniyor. Bununlabirlikte, özellikle sosyal devletin pekiflmesi,ço¤ulculuk, anayasa yarg›s›n›n denetimengellerinin kald›r›lmas› ve yarg›sal baflvurualan›n›n genifllemesi, düzenleyici kurullar›nanayasal dayanaklar› gibi alanlardarevizyona kuflkusuz gerek var. Karfl›laflt›rmal›anayasac›l›k, evrimci ve de¤iflimlerikonular›na göre kat›l›mc› modellerle tart›flanyap›lar›n baflar›s› üzerine kurulu. Tek birpartinin güdümünde, haz›r reçeteleri toplumatart›flt›ran, sadece toplumdaki kimi hakimgruplar›n alternatif anayasa taslaklar› ileortaya ç›kt›¤› bir model kat›l›mc› bir modelolamaz. 1995 ve 2001 de¤ifliklikleri bugünkütaslak kadar iddial› de¤ildi. Ancak MeclisGenel Kurulu’na gelinceye de¤in müzakerecidemokrasi kal›plar›na uyuldu. Çünkü öncepartileraras› uzlaflma komisyonu ve ard›ndanMeclis’in anayasa komisyonu oldukçasaydam ve paylafl›mc› biçimde paketlerihaz›rlad›lar. Son anayasa tasla¤›, süreç biryana, özgürlükler ve yarg› baflta olmak üzeremevcut Anayasa’n›n gerisinde duruyor.
Anayasa’y› her koflulda de¤ifltiren meclise“Kurucu Meclis” denebilir mi, yoksaanayasan›n tamamen de¤iflimi mutlaka bir
B‹ZDEN B‹R‹
24 25
Yeni anayasaçal›flmalar›, AnayasaMahkemesi Baflkan›
seçimi, partilerinkapat›lmas› mercek
alt›nda... Doç. Dr. BertilEmrah Oder, Hukuk
Fakültesi ö¤rencisi CanTalaz’›n sorular›n›
cevapland›rd›.
Siyasal partilerinkapatma rejiminde‹nsan Haklar› AvrupaMahkemesi’ninbelirledi¤i standart“fliddet kullanma, fliddetövgüsü ya da fliddetkullanmaya teflvik”biçiminde özetlenebilir.
Tek bir partiningüdümünde, haz›rreçeteleri toplumatart›flt›ran, sadecetoplumdaki kimi hakimgruplar›n alternatifanayasa taslaklar› ileortaya ç›kt›¤› bir modelkat›l›mc› bir modelolamaz.
Anayasam›zmercek alt›nda
adland›r›lan tam da bu özdür. F›trat Allah’›n
mahlukat›n› kendisini bilip tan›yacak ve
idrak edecek bir hal, bir kabiliyet ile
yaratmas› anlam›na gelir. Baflka bir deyiflle
f›trat, Allah’›n insan› yarat›rken lütuf olarak
bahfletti¤i ve hakikatin bilgisiyle donatt›¤›
esas varl›¤›n›n ifadesidir. Ölümsüz ve ilahi
olan ruhunda tafl›d›¤› hakikat bilgisinin
ortaya ç›kmas›na mani olan nefsin
etkisindeki benlik, surete yani görüntüye,
yan›lsamaya dalarak manay› unutup
hakikatten uzaklafl›nca bir anlamda f›trat›n
üstü örtülür ve kifli özünden uzaklaflarak
nefsin arzular›n›n esiri olur. Dolay›s›yla,
nefsi yok etmek için sab›rla gayret etmenin
önemi ne kadar vurgulansa azd›r.
Kiflinin kendini bilmesi yani hakiki
varl›¤›n›n bilincine ve fark›ndal›¤›na
varmas› aslolan amaçt›r. Kiflinin kendini
bilmesi için suret ile manan›n ayr›m›nda
olmas› ve bu geçici alemin de¤ersizli¤ini
idrak edip öz benli¤ine yani f›trat›na
yönelmesi gerekir. Öz benli¤ine yo¤unlaflan
kifli bu zorlu aray›fl›n nihayetinde yüce ile,
yaratan ile, tanr› ile, Allah ile, baflka bir
deyiflle tek ve mutlak olan hakikat ile
karfl›lafl›r. Nefsin kötü huylar›ndan ar›nan
benlik ile beraber kimlikli benlik de yok olur
ve geriye sadece “tek ve mutlak var olan”
kal›r. Zaten Yüce’den baflka varl›k yoktur.
Mevlana flöyle der: “fiunu iyi bil ki, kainatta
var olan her fley sevgilinin tecellîsinden
ibarettir. Onun yaratt›klar› da O’nun
kudretini gösterir. Asl›nda aflk bir perdedir.
Var olan diri ancak sevgilidir. Afl›k ise bir
ölüdür, var gibi görünen bir yoktur. Sevgilinin
inayeti ve lütfu olmasa, nuru yolumu
ayd›nlatmasa, ben nereden geldi¤imi,
nereye gidece¤imi ne bi l i rd im?”
Ölmeden önce ölünüzTasavvuf anlay›fl›na göre nefsin s›f›rlanmas›
neticesinde ortaya ç›kan öze ancak
“ölmeden önce ölerek” ulafl›l›r. Can henüz
b e d e n d e y k e n y a n i ö l ü m o l a y ›
gerçekleflmeden önce nefsin yok edilmesi
yani bir anlamda öldürülmesinin önemine
iflaret eden bu hal tasavvuf anlay›fl›n›n
önemli yap› tafllar›ndan biridir. ‹lahi aflk›n
mümkün k›ld›¤› bir bilinç hali has›l oldu¤u
zaman kifli, nefsinden de ar›n›r ve geriye
öz benli¤i kal›r. Aflka düflmüfl misti¤in ruhu
nefsin hakimiyetinden kurtulur, var
zannetti¤i kimlikli benli¤ini terk eder. Yani
bir anlamda zan varl›k ölür ve benli¤i
ölümsüzlük sezgisi kaplar. “Ölmeden önce
ölünüz” anlay›fl› dahilinde kastedilen
ölümsüzlük ancak can bedenden ç›kmadan,
bedenin arzular›n› tatmin etmek çabas›nda
olan nefsin yok edilmesi ve bu anlamda
ölmesi sonucunda ulafl›lan bir haldir. Yani
hakikate, tanr›ya, Allaha, yüceye, sevgiliye
kavuflma ancak ölmeden mümkündür zira
bu kavuflma için arac›l›k yapan gene bir
tür bilinçtir. Mevlana da benzeri sezgisini,
kendi hayat›n› özetledi¤i flu cümle ile anlat›r:
“Hamd›m, pifltim, yand›m.” Yüce varl›¤›
aray›fl, onunla bütünleflme arzusu ömür
boyu süren bir çaba gerektirir. Aflk ateflinin
tutuflturdu¤u kifli bu birleflme arzusu ile
iyice pifler; baflka hiç bir fley düflünemez
olur, kendinden geçer ve nihayet nefsi kül
olup yok olunca “aflkta teklikten” baflka
hiçbir fley kalmaz geriye.
Ya ölüm? Mevlana için ölüm korkulacak
ya da “geldi” diye üzünülecek bir fley
de¤ildir. Zaten ölmeden önce ölmüfl olan
Mevlana’n›n benlik bilinci ne bu dünyaya,
ne nefse ne de nefsin arzu ve ihtiraslar›na
dair olmad›¤› için ölüm bir çeflit kurtulufltur;
ruhun asl›na dönmesidir. Mevlana ölümü
yokluk ya da var olman›n sonu olarak
tan›mlamaz. Tam aksine, ölüm, ruhun beden
hapishanesinden kurtulmas› ve ebedi
yaflam›n›n bafllamas›d›r.
Bu dünyadan 17 Aral›k 1273’de ayr›lan
Mevlana ölüme bak›fl›n› flu sözlerle özetler:
“Herkes ayr›l›ktan bahsetti ben vuslattan.”
Bu nedenledir ki Mevlana, ölümünden sonra
yap›lacak anma törenlerinin “dü¤ün gecesi”
flenlikleri gibi kutlan›lmas›n› istemifltir. Bu
yüzden de fieb-i Arus gecesi yani “dü¤ün
gecesi” olarak an›l›r. Hak afl›¤› Mevlana bu
gecede Hakk’›na kavufltu¤u için ölüm
y›ldönümü bir kutlama gecesidir. Ve
gerçekten de Mevlana flenliklerle an›l›r.
Ölüm, hakikatin tek sahibi olan yüce varl›k
ile bütünleflmedir. Sevgiliye kavuflmad›r.
Nihayet ruhun asl›na dönmesidir ve çok
kutlu bir hadisedir. Büyük düflünür
Mevlana’y› sevgi ve sayg› ile an›yoruz.
e l m i fl g e ç m i fl e n ö n e m l i
mutasavv›flardan olan Mevlana
Celaleddin-i Rumi 1207 y›l›nda Afganistan
s›n›rlar› içerisinde yer alan Horasan
yöresindeki Belh flehrinde do¤du. O dönemde
Anadolu’ya Diyar-› Rum dendi¤inden
Anadolu’ya yerleflip orada yaflayan
Mevlana’ya Rumi ad› verildi. “Efendimiz”
anlam›na gelen Mevlana ise, kendisine karfl›
duyulan büyük sayg›n›n belirtisidir.
Mevlana’n›n fikirlerinden bahsetmeden önce
“tasavvuf”u ( ya da mist is i zmi )
tan›mlamakta fayda olabilir. Tasavvuf,
hakikatin, yücenin, tanr›n›n veya Allah’›n,
teklik bilincinde oluflan birliktelik sezgisi
ile ortaya ç›kmas› ve kendini bilinir k›lmas›
ba¤lam›nda anlafl›lmal›d›r. Mistik sezgi
dedi¤imiz fley ço¤u zaman bu düflünürlerin
kendileri için de bir muamma teflkil etmifltir.
Zira, mistiklerin “hakikat” olarak
adland›rd›klar› fleyin, aflk›n ulafl›lmaz bir
do¤as› vard›r. Dolay›s›yla, ne alg›, ne ak›l,
ne bilim, ne de felsefe bize yard›m edebilir.
Bilincin temel ald›¤› en güvenilir kaynak
olan ak›l ve mant›k bile bu fark›ndal›¤a
ulaflmam›zda yetersiz kal›rlar. Bir anlamda
bilgiden üstün tutulan mistik sezginin a盤a
ç›kmas› için salt alg›sal veya salt ak›lsal
yöntemlerin d›fl›nda bir fleye ihtiyaç vard›r.
Ve bu da aflkt›r. ‹lahi aflka düflmüfl ak›l
olarak tan›mlayabilece¤imiz kalbin bilgeli¤i,
akl›n bilgeli¤inden üstündür. Hakikatin,
tanr›n›n, Allah’›n özü aflkt›r ve ona sadece
ilahi aflka düflerek ulafl›labilir. Tam da bu
nedenle, yücenin bir ad› da sevgilidir,
dosttur. Mevlana, sözlerin tafl›yabilece¤i
bütün anlamlar›n çok ötesinde bir sezgiyle
flöyle demifltir: "Anam aflk, babam aflk,
Peygamberim aflk, Allah›m aflk, Ben bir
aflk çocu¤uyum, Bu aleme aflk› ve sevgiyi
söylemeye geldim."
Mevlana’ya göre ancak ilahi aflkla yan›p
tutuflan kiflinin teslimiyeti tam bir
teslimiyettir. ‹slam inanc›nda tevekkül diye
adland›r›lan bu hali yaflayan kiflinin nefsi
iyice körelmifl ve geriye sadece aflkla yan›p
tutuflan ruhu kalm›flt›r. ‹lahi aflkla
kendinden geçen kifli gerçekten de benli¤in
nefs boyutu olan kendinden, yani egosundan
“geçmifl” yani vazgeçmifltir. Lakin, nefsin
bedensel istek ve arzular›ndan ar›nmak hiç
de kolay de¤ildir. Mevlana flöyle buyurur:
“Put k›rmak kolayd›r, fakat nefsi e¤itmeyi
kolay görmek cahilliktir.” Kendi varl›¤›n› her
fleyin üstünde tutan, hep kötülüklere çal›flan
tutumu ile yan›lg›lar›n da kayna¤› olan
nefsin her daim dengelenmesi gerekir. Bu
ancak ruhun yüceli¤inin fark›na var›lmas›
ile mümkündür. Güzel ve iyi s›fatlar›n
kazan›lmas› için benli¤e gerçekleri
hissettiren ilahi güç olan ruh, yaratan ile
insan aras›ndaki iliflkiyi de mümkün k›lar.
Allah’tan gelen ve ölümsüz olan ruh ilahi
özelli¤i oldu¤u için ayn› zamanda yücedir
de. Onun yüceli¤ini fark etmemizin önündeki
engel nefsimizdir. Ölümsüz olan ruhun
asl›m›z› teflkil etti¤i ve nefsin bu gerçe¤i
görmemizi engelledi¤i fikri tasavvuf
düflüncesinin ana temalar›ndan biridir.
Mevlana flöyle diler: “Bir yürüyüfl edelim de
k›r›p dökelim; flu kara yüzlü, flu kötü huylu
nefsi, yok edelim gitsin.”
Tasavvuf anlay›fl›Tasavvuf gelene¤inde bir di¤er önemli tema
da insan›n mikrokozmik yap›s›d›r. Bu
anlay›fla göre microkozmos olan insan
yaratan›n yüceli¤ini yans›tma görevini
üstlenmifltir. Mevlana’ya göre insan kainat›n
aynas›d›r. Esas›nda insan bütün yarad›l›fl›n
amac›d›r ve yarat›lma nedeni Allah’›n
yüceli¤inin bilinmesi içindir. Tasavvuf
anlay›fl›na göre, insan mikrokozmik yap›s›
sayesinde tanr›dan bir parça tafl›r.
Mistiklerin kendini bilme çabalar›n›n hedefi,
as›l ve esas olarak kabul ettikleri ilahi
özlerine ulaflmakt›r. ‹nsandaki tanr›sal olan
ruh ölümsüzdür ve bedene bürünmeden
önce yaratan ile tam bir bütünlük içinde
vard›r. Sufi anlay›fl›nda f›trat diye
HABER
26 27
Bu dünyadan 17 Aral›k1273’de ayr›lan
Mevlana ölüme bak›fl›n›flu sözlerle özetler:“Herkes ayr›l›ktan
bahsetti ben vuslattan.”Bu nedenledir ki
Mevlana, ölümündensonra yap›lacak anma
törenlerinin fieb-i Arusgecesi yani “dü¤ün
gecesi” flenlikleri gibikutlan›lmas›n›
istemifltir. Büyükdüflünür Mevlana’y›
sevgi ve sayg› ilean›yoruz.
“Ölmeden önceölünüz” anlay›fl›dahilinde kastedilenölümsüzlük ancak canbedenden ç›kmadan,bedenin arzular›n›tatmin etmek çabas›ndaolan nefsin yokedilmesi ve bu anlamdaölmesi sonucundaulafl›lan bir haldir.
G
Mevlana’ya göreinsan kainat›n
aynas›d›r. Esas›ndainsan bütün
yarad›l›fl›n amac›d›rve yarat›lma nedeniAllah’›n yüceli¤ininbilinmesi içindir.
Öz benli¤ineyo¤unlaflan kifli zorlu
bir aray›fl›nnihayetinde yüce ile,yaratan ile, tanr› ile,
Allah ile,baflka bir deyiflle tek
ve mutlak olanhakikat
ile karfl›lafl›r.
Yrd. Doç. Dr. Hülya Durudo¤an
Hak afl›¤› Mevlana
Hayat›n›z›n çeflitli dönemlerinde Erdal‹nönü ile yollar›n›z kesiflmifl. Bize birazbunlar› anlat›r m›s›n›z?Türkiye fevkalade istisnai bir insan› kaybetti.Bu insan›n katk›lar›n›n yaflamaya devamedece¤ini bilmek bizi teselli ediyor. Türktoplumu Erdal ‹nönü’yü daha ziyade siyasetsahnesinde tan›d›. Ben, bir bilim adam› veinsan boyutuyla Erdal ‹nönü’yü anlatmakistiyorum. Erdal Bey ile çeflitli dönemlerdehayatlar›m›z kesiflti. Kendisini ilk olarak,bizim de ailecek davetli olarak kat›ld›¤›m›zniflan töreni s›ras›nda Heybeliada’dauzaktan görmüfltüm. Fakat as › ltan›fl›kl›¤›m›z 1968 senesine dayan›yor.Benim doktora yapt›¤›m dönemde Erdal Beyve efli Sevinç Han›m da PrincetonÜniversitesi’ndeydi. Biz o zaman doktorayapan dört ö¤renciydik ve dünyay› az bileninsanlar olarak kendimizi birdenbirekalabal›k ve iddial› bir yerde bulmufltuk;üzerimizde bir ürkeklik vard›. Erdal Bey veSevinç Han›m s›k s›k evlerine bizi davetederlerdi. Erdal Bey hem yafl hem de mevkiolarak bizden çok ileri oldu¤u içinbafllang›çta çekiniyorduk. Ama etraf›na sonderece huzur veren, mütevaz› bir insand›ve hepimize kol kanat gerdi.
O zamanlar Scrabble isimli kelimeoyununu çok s›k oynard›k. Erdal Bey bazenkimsenin bilmedi¤i kelimeler kullan›rd›.Onun bu oyunda çok iddial› olan bir profesörarkadafl› ise bu kelimelere itiraz ederdi.Hemen sözlükler aç›larak kelimenin varl›¤›ispatlan›rd›. Ülkemize karfl› hislerimizinkuvvetli olmas› için çaba gösterirdi. “Buradahayat daha kolay görünür ama Türkiye’dekihayat daha anlaml›d›r” diyerek biziTürkiye’ye gelmeye teflvik ederdi. “Türkiye’deayakta durmak zordur. Kâfi derecede ayn›sahalarda çal›flan insan yoktur. Bunun içinbaz› insanlar doktoradan dönünce hemeneziliyorlar, kendi bafllar›na baflar›l›olam›yorlar. Doktoradan sonra biraz deneyimkazan›n ama tekrar Türkiye’ye gelin” derdi.Zaten ben de doktoram› tamamlay›p iki y›lda post doktora yapt›ktan sonra Türkiye’yedöndüm. Erdal Bey’de, gençlik y›llar›nda,Nobel ödülü alan Eugene Wigner ilePrinceton’da post doktora yapm›fl.
Türkiye’ye döndükten sonra ODTÜ’derektörlük yapt›¤› dönemde kendisini ziyaretettim. Erdal Bey’in 1975 y›l›nda Bo¤aziçiÜniversitesi’ne ö¤retim üyesi olarak
gelmesinin ard›ndan daha s›k görüfltük.Kendisi dekan oldu¤unda ben de dekanyard›mc›s› oldum. O s›rada Erdal Bey,UNESCO’nun 12 kiflilik yönetim kurulunaseçildi. Dolay›s›yla s›k s›k UNESCOtoplant›lar›na kat›ld›¤› ve bunlar bazen çokuzun sürdü¤ü için iflleri bana b›rak›rd›.‹fllerin nas›l yürüdü¤ünü çok fazlabilmedi¤imden dolay› bazen yanl›fllaryapard›m. Erdal Bey insani iliflkilere çokönem verdi¤i için hatalar›m› düzeltmemiçin gayret ederdi. Beni hiçbir zaman rencideetmeden hatalar›m›n ne oldu¤unu gösterirve daha iyisinin nas›l yap›labilece¤inianlat›rd›. Erdal Bey hatay› ihmal etmezfakat hatan›n düzeltmesini hatay› yapan›rencide etmeden sa¤lamaya gayret ederdi.Tevazu sahibi bir insand›. ‹ngilizce’de ‘Youare not that great to be that modest’ (Bukadar mütevaz› olacak kadar dabüyük insan de¤ilsin) diye birtabir vard›r. Yabanc› birarkadafl›m da Erdal Bey’igörünce “He’s that great so hecan afford being that modest.” (Bu adambu kadar mütevaz› olabilecek kadar dabüyük insanm›fl) demiflti.
Erdal ‹nönü’nün bilim adam› yönünden dek›saca bahseder misiniz?Erdal ‹nönü, hayat›n›n son dönemlerineyak›n Wigner Ödülü ald›. Wigner, fizikte çokbüyük ve uzun süre etkileri olan Macar as›ll›bir Amerikal›, Nobel Ödülü alm›fl birbilimadam›d›r. California Institute OfTechnology’de doktoras›n› tamamlamas›n›nard›ndan doktora sonras› çal›flmalaryapmak üzere Princeton Üniversitesi’negiden Erdal ‹nönü, Wigner ile birlikte çal›flt›.Onlar›n ‹nönü-Wigner Grup Kontraksiyonu olarak bilinen çal›flmas› fizik literatüründeçok etki yapm›flt›r ve hâlâ kullan›lmaktad›r.Bilim dünyas› aç›s›ndan Nobel’den sonraikinci bir ödül diyebilece¤imiz WignerMadalyas› Erdal ‹nönü’ye 2004 senesindeverildi.
‹nönü-Wigner Kontraksiyonu hem fiziktehem de matematikte önemlidir. Bununsebebini flöyle anlatabiliriz: Güncelhayat›m›zdaki olaylar› aç›klamam›za yard›meden Newton’la bafllayan ve Newton fizi¤idenilen klasik fizik vard›r. Buna göre madde,momentum, enerji, h›z gibi kavramlarmevcut. Bir de elektro manyetizma olaylar›
var. Burada da ›fl›¤›n h›z› bilinmekle beraber›fl›k h›z› hakk›nda hiçbir s›n›r yok. FakatEinstein ile birlikte güncel hayat›m›za dagiren e=mc2 formülünde oldu¤u gibi,maddenin enerjiye dönüflebilece¤i fikrininde alt›nda yatan görecelik kuram›, RölativiteTeorisi var. Asl›nda Rölativite Teorisi klasikfizikten genel bir fley. Fakat sokaktakiyürüyüflümüzü, bir tafl›n düflmesini vesular›n hareketini Rölativite Teorisi ileaç›klamaya kalkmak ya da bunun hesab›n›yapmak pratikte çok mümkün de¤il. Onuniçin klasik mekanik Rölativite Teorisi’ninuç hali olarak iflleri izah etti¤i için fazlasorgulanm›yor. Fakat klasik fizi¤inçözemedi¤i atomik parçac›klar seviyesineindi¤imiz ve büyük h›zlara ç›kt›¤›m›zzamanki olaylar› Einstein’›n Rölativite Teorisiizah ediyor. Rölativite Teorisi’nde Loren
Grubu denilen 10 parametrelibir grup var, bu grupta ›fl›kh›z›n›n sonsuza gitmesi halindebunun klasik fizi¤i yönlendirenve meflhur gökbilimci Galile’ye
atfedilen Galile Grubu denen fizi¤einebilece¤ini Erdal ‹nönü göstermifl. Buönemli bir fley. Herkes Rölativite Teorisi’ninklasik fizi¤e indirgenebilece¤ini biliyor,fakat bunu formel olarak ilk defa gösterenErdal ‹nönü olmufl. Erdal Bey’i as›l önemliyapan konulardan biri de bunu yaparkençok ileri derecede matematik kullanarakLie cebri denen bir alandaki gösterimlerleyeni bir yöntem gelifltirmesi. Erdal Bey’ingelifltirdi¤i matematiksel yöntem bugünyüksek enerji fizi¤inde hâlâ kullan›l›yor veuygulama imkan› sa¤l›yor. Bu nedenlerlekendisine Wigner Madalyas› verildi.
Biraz da an›lar›n›zdan ve Erdal Bey’inespiri lerinden bahseder misiniz?Erdal Bey’in esprileri insanlar›n her zamandikkatini çekmifltir. Bu esprilerin alt›ndakartezyen bir mant›k yatt›¤›n› düflünüyorum.Kendisinin pek çok bilinen esprisi var amabana çarp›c› gelen iki tanesi anlatmakisterim. Bunlardan birini Sevinç Han›manlatm›flt›. Princeton’dayken evde bir faregören Sevinç Han›m, ‘Erdal, Erdal fare var’diye seslenince Erdal Bey, gayet sakin birsesle, ‘Yahu ben kedi miyim ki’ demifl.Siyasette oldu¤u zamanlar Erdal Bey’e “Sençok yumuflak davran›yorsun, siyasetçidedi¤in arada bir elini masan›n üstüne
vurur sen bunu hiç yapm›yorsun’ demifller.O da buna, “Masan›n ne kabahati var“ diyeyan›t vermifl. Onun esprilerinin alt›nda güçlübir mant›k vard›. Ayn› zamanda buesprilerde safsatalardan uzaklaflan vekliflelerden, abart›lardan kaçan bir kifligörüyorum.
Amerika’n ›n yan› s › ra Bo¤aziç iÜniversitesi’nde de Erdal Bey ile yollar›n›zkesiflmifl. Bu de¤erli insanla bir aradabulunman›n size neler katt ›¤›n›düflünüyorsunuz?Amerika’da bulundu¤umuz dönemde bizekendisinden ürkmeden iletiflim kurmam›z›sa¤layan Erdal Bey, Türkiye’ye karfl› duydu¤uheyecan› hepimize aktarm›flt›r. Doktoradansonra bize söyledi¤i “yükseldikçe ufukgenifller” cümlesini hiçbir zamanunutmad›m. Bu deyiflle bize doktora ald›kdiye fl›marmamam›z için nasihat ediyordu.O, Türkiye’de de çok iyi fleyler yap›labilece¤ive bunun için gayret edilmesi gerekti¤ihissini bizlere vermifltir. Üniversitemize yenibir hocam›z müracaat etti¤inde ben de buheyecan› aktarmaya çal ›fl ›yorum.
Erdal Bey ile hastal›¤› s›ras›nda dagörüfltük. Hatta bir keresinde onun da dostuolan Amerika’da yaflayan bir Türk profesöredavet yapt›¤›m›zda Erdal Bey ile SevinçHan›m da üniversitemize gelmifller vefevkalade güzel hislerle buradanayr›lm›fllard›. Erdal Bey her yerdeüniversitemiz hakk›nda iyi fleyler söylerdi.Çünkü iyi fleyler yap›ld›¤›nda insanlar› teflvikeder ve cesaretlendirirdi. Çal›flma arkadafl›olarak da mütavaz›yd›. ‹nsanlara söyleyerekde¤il hareketiyle örnek olurdu. Bo¤aziçiÜniversitesi’nde beraber çal›flt›¤›m›zdönemde üniversitede yeterince hoca yoktu.Bu yüzden kitle s›navlar›nda gözetmensorunu oluyordu. Erdal Bey dekan oldu¤udönemlerde bile fizik s›navlar›na gözetmenolarak girerdi. Onu gözetmen olarak görenkimse kaçamak yapamazd›.
Erdal Bey’in kulaklar›mda hep ç›nlayanbir sözü vard›r. O, iyi bir fley olunca “bravo”y e r i n e “ y a fl a ” d e r d i . B o ¤ a z i ç iÜniversitesi’ndeki anma töreninde bunuanlatt›¤›mda törenden sonra Sevinç Han›myan›ma gelerek çok duyguland›¤›n›söylemiflti. Benim için Erdal Bey “yafla”derken an›lar›mda yaflamaya devamedecek...
28 29
Mütevaz› tav›rlar›, enginhoflgörüsü, keskin
zekas›yla ve zarifyaklafl›mlar›yla Erdal
‹nönü, bilim dünyas›n›nen renkli simalar›ndan
biriydi. Çeflitlidönemlerde Erdal
‹nönü ile yollar› kesiflenKoç Üniversitesi
Rektörü Attila Aflkar,bilim adam› ve ‘insan’
‹nönü’yü Kule’yeanlatt›.
HABER
“Erdal Bey iyi bir fleyolunca ‘bravo’ yerine‘yafla’ derdi. Benim içinErdal Bey ‘yafla’ derkenan›lar›mda yaflamayadevam edecek...”
Erdal ‹nönü’nün özgeçmifli6 Haziran 1926 Ankara'da dünyaya geldi. ‹lk, orta ve lise ö¤renimini Ankara'da yapt›. 1947’deFen Fakültesi'nden fizik lisans› diplomas› ald›ktan sonra A.B.D.'ye gitti. California TeknolojiEnstitüsü'nde lisans üstü ö¤renimi yapt›, yüksek lisans ve doktora derecelerini ald›. Teorik fizikalan›nda araflt›rmalar yapt›. Yurda dönünce Ankara Üniversitesi’nde Fizik Asistan› olarak görevebafllad›. Askerli¤in ard›ndan doçentlik s›nav›n› verdi. 1957-1960 y›llar› aras›nda tekrar Amerika'yagiderek Atom Enerjisinden Yararlanma program› içinde çeflitli üniversite ve araflt›rma enstitülerindearaflt›rmalar yapt›. 1964-1974 tarihleri aras›nda Ortado¤u Teknik Üniversitesi'nde Fizik Profesörüolarak çal›flt›. ODTÜ'de ö¤retim üyeli¤i görevinin yan› s›ra araflt›rma ve yönetim görevleri deyapt›. Teorik Fizik Bölümü Baflkanl›¤›, Fen Edebiyat Fakültesi Dekanl›¤› ve Rektörlük görevlerindebulundu. 1974'te ‹stanbul Bo¤aziçi Üniversitesi’ne geçti, 1974-1983 y›llar› aras›nda fizikprofesörlü¤ünün yan› s›ra alt› y›l kadar da Temel Bilimler Fakültesi Dekan› olarak görev yapt›.
Türkiye Bilimsel ve Teknik Araflt›rma Kurumu’nun kurulufluna katk›da bulundu ve TÜB‹TAKTemel Araflt›rmalar Enstitüsü'nde kurucu müdürlük görevini yürüttü. Ayn› zamanda NATO FenKomitesi'nde çal›flt› ve UNESCO Yürütme Kurulu’nda görev ald›.
1983 y›l›nda siyasete at›lan Erdal ‹nönü, Sosyal Demokrasi Partisi'nin (SODEP) kurucu GenelBaflkan› oldu, SODEP ile Halkç› Parti’nin birleflmesi sonucu kurulan SHP'nin ilk ola¤anüstükurultay›nda SHP Genel Baflkan› seçildi. Bu görevini 1993 y›l›na kadar sürdürdü. 1986 y›l› araseçimlerinde ‹zmir Milletvekili seçildi. 1987 ve 1991 genel seçimlerinde de yeniden ayn› ildenmilletvekili seçilerek parlamentoya girdi. 1991 genel seçimlerinden sonra Do¤ru Yol Partisi ileSHP'nin kurdu¤u koalisyon hükümetinde Baflbakan Yard›mc›s› ve Devlet Bakan› olarak görevüstlendi ve 1993 y›l›na kadar bu görevini sürdürdü. SHP'nin Cumhuriyet Halk Partisi ilebirleflmesinin ard›ndan, 27 Mart 1995 tarihinde koalisyonda de¤iflikli¤e gidildi. Bunun üzerineErdal ‹nönü D›fliflleri Bakan› olarak atand› ve 1995 y›l›n›n Mart ve Ekim aylar› aras›nda D›fliflleriBakan› olarak görev yapt›. Son olarak Sabanc› Üniversitesi’nde ö¤retim üyesi olarak görev yapanErdal ‹nönü, 31 Ekim 2007 tarihinde hayat›n› kaybetti. 1944-2007 tarihleri aras›nda yay›nlanm›flbilim tarihine ›fl›k tutan 40’dan fazla kitap ve makalesi bulunan Erdal ‹nönü, “An›lar veDüflünceler” isimli hat›rat›n›n ilk üç cildini yay›nlad› fakat son cildi tamamlayamad›.
”Herkes RölativiteTeorisi’nin klasikfizikten genel oldu¤unubiliyor ama bunu formelolarak ilk defa gösterenErdal ‹nönü olmufltur.Fakat Erdal Bey’i as›lönemli yapankonulardan biri de bunuyaparken çok ileriderecede matematikkullanarak Lie cebridenen bir alandakigösterimlerle yeni biryöntem gelifltirmesidir.”
“Erdal ‹nönü,mütevaziydi, espiriliydi,
rasyoneldi,hoflgörülüydü, uygard›,iyi bir dosttu, iyi bir eflti
ayn› zamanda dünyamiras›n›n pek çok
yönünede sahip birkimseydi. Pek
ço¤umuzun üzerindebireysel düzeyde
silinmeyecek etkilerb›rakm›flt›r, hepimizi
etkileyen ülke ve dünyaölce¤inde hizmetlere
sahipti. Erdal Beykamuya målolmufl bir
kimseydi ve insaniliflkileri fevkalade
üstündü.”
Erdal ‹nönü an›larda yaflayacak
ürkiye’de, son dönemde, tüm siyasigündemi, toplumsal yaflam› ve günlük
hayat›m›z› belirleyen PKK terörizmi ad›alt›nda konufltu¤umuz sürecin ve olgununbirbirleriyle iliflkili üç önemli boyutuoldu¤unu söyleyebiliriz. Birincisi, s›n›r ötesiaskeri operasyon tart›flmalar› içinde ortayaç›kan, “Türkiye’nin Kuzey Irak, dolay›s›ylaparçalanma sürecine girme riski vetehlikesini yaflayan Irak batakl›¤›naçekilmesi” olgusu. Bu olgu, PKK terörünün,bir aya¤›yla, Türkiye’nin Kuzey Irak’dakioluflan ba¤›ms›z ya da güçlü siyasal otonomyap›ya sahip Kürt devleti gerçe¤iba¤lam›nda, di¤er aya¤›yla, nükleer silahasahip olma olas›l›¤› olan ‹ran’a askerim ü d a h a l e y i s o r u s u n u n g i d e r e kciddileflmesini niteleyen “‹ran sorunu”ba¤lam›nda, alaca¤› siyasi pozisyonla iliflkilidüflünülmesi gereklili¤ini bize söylüyor.
‹kincisi, Türkiye içinde Kürt sorunununa¤›rl›kl› yafland›¤› yerlerde son dönemdeoluflan ve sorunun demokratik ve siyasalçözümünde etkili olabilecek olumlugeliflmeleri ortadan kald›r›l›p, “bu bölgenintekrardan 1990’l› y›llardaki terörlemücadele endeksli ola¤anüstü yönetimzaman›na döndürülmesi” olgusu. Bu olguda, PKK terörünün amac›n›, bir aktör olarakPKK’n›n “Kürt sorunu içinde ben tek ve güçlüaktörüm” iddias›yla iliflkilendiriyor. Ve sondönemdeki terör eylemlerinin, Kürt sorununtart›fl›lmas›nda etnik milliyetçili¤i ön planaç›kart›lmas›n›, ve bu yolla da sosyal,ekonomik, siyasal, hukuksal çözümönerilerinin de tart›flma sürecindend›fllanmas›n› amaçlad›¤›n› bize söylüyor.
Üçüncüsü, Türkiye’de farkl› kimlikler aras›birlikteli¤in ve beraber yaflama olas›l›¤›n›nciddi bir flekilde tahrip görmesi ve somutdüzeyde de, “toplumsal dokunun
zedelenmesinin Türk-Kürt çat›flmas›olarak tezahür etmesi” olgusu. Bu olguda, PKK terörünün amac›n›n, Türkiye’detepkici ve etnik milliyetçili¤i körükleyerek,toplumsal kutuplaflma sorunu yaratmak veKürt vatandafllar ›m›za yap› lacakmüdahaleler sonucunda, “art›k birlikteyaflayam›yoruz duygusunu toplum içindeyayg›nlaflt›rmak ve derinlefltirmek”oldu¤unu bize söylüyor.
Terörizme karfl› mücadele-d›fl politikailiflkisiTerör eylemlerinin içinde tafl›d›klar›amaçlar›n›n bu üç-boyutlu yap›s›,Türkiye’nin bugün çok karmafl›k ve çok ciddirisk ve tehlikeler içeren bir süreç içindeoldu¤unu gösteriyor. Türkiye terörizme karfl›m ü c a d e l e s i n d e b a fl a r › l › o l m a kdurumundad›r. Bu baflar›, hem ülke içindefarkl› kimlikler aras› birlikteli¤in veberaber yaflam›n güçlendirilebilir vesürdürülebilir k›l›nmas› için, hem deTürkiye’nin, somutta Irak’taki, geneldeOrta Do¤u bölgesi ve dünya siyasetiiçindeki çok ciddi riskler ve tehlikeleryaflayan yeniden-yap›lanma süreci içindegüçlü aktör olmas› için gerekli bir ön-kofluldur. Bugün biliyoruz ki, içinde Türk-Kürt toplumsal kutuplaflma ve çat›flmasorunu ve riski yaflayan ve bu anlamdaülke için yaflam› toplumsal korku, endifleve güvensizlik sarmal›na yenik düflmüfl birTürkiye, Irak’ta ve Orta Do¤u’da ve butemelde dünya siyasetinde ortayaç›kabilecek geliflmeler karfl›s›nda güçlü,kendisi için en iyi karar› alabilecek bir d›flpolitika vizyonu gelifltirme kapasitesinesahip olmayacakt›r. Toplumsal bar›fl› zarargörmüfl, özellikle de terör hareket etti¤ibölgelerinde yaflayan Kürt vatandafllar›n›ngüvenini kaybetmifl bir Türkiye, dolay›s›ylaiçinde güçlü olmayan bir Türkiye, d›flar›s›na
bakt›¤› zaman da güçlü olmayacak, do¤ruve uygulanabilir d›fl politika vizyonu vestratejisi gelifltiremeyecektir.
Dünyan›n do¤ru okunmas› ve bilgi ve ak›ltemelinde siyasi güç ve etki hesaplar›n›nyap›lmas› yan› s›ra, toplumsal destek, siyasimeflruiyet ve ahlaki temel de, baflar›l› veetkili d›fl politika vizyonu gelifltirme sürecininen önemli unsurlar› içindedir. Bugün PKKterörü üzerine yurt d›fl› geliflen d›fl politikayorumlar›n› tarad›¤›m›z zaman görüyoruz
ki, bu terör çok ciddi bir bölgesel veuluslararas› boyut içeriyor. Bu nedenledirki, Türkiye’nin s›n›r ötesi askeri operasyonve bu operasyonun biçimi üzerine tart›flmadünya siyaseti üzerine kamusal ve siyasaltart›flma içinde çok ilgi çekmifl durumda.Türkiye’nin askeri operasyonun ve buoperasyonun s›n›r ötesi konufllanma biçiminialma olas›l›¤›, bu tart›flmalar içinde,“Irak’›n parçalanmas›n› da içerengelece¤i” ve “Kuzey Irak’ta Kürt devletikurulmas›” boyutlar›ndan, giderek
ciddileflen “‹ran sorunu”, hatta bu soruntemelinde “Kürt k›v›lc›m›yla oluflacakÜçüncü Dünya Savafl› riski” üzerine deyaz›lan yaz›lar› ve yap›lan yorumlar›görüyoruz. Bu anlamda da, bugün içindengeçti¤imiz süreç ve tart›flt›¤›m›z konu,terörizme karfl› mücadele kadar, güçlü veetkin d›fl politika vizyonu gerektiren bölgeselve küresel sorunlar ve geliflmeler. Dahasomut olarak söylersek, bugün önümüzdeduran konu ve sorun, “terörizm sorunu”,“Kürt sorunu”, “Güney Do¤u sorunu”oldu¤u kadar, “Kürdistan sorunu” ve“Küresel savafl sorunu” da, dolay›s›ylaçok-boyutlu, çok-katmanl› , çok-nedenselli, çok-aktörlü ve çok-denklemlibir sorun.
Türkiye ve “insan odakl› strateji”Türkiye, bu kadar karmafl›k ve ciddi risklerve tehlikeler tafl›yan bir sorunla ve bugünbu sorunlar› tart›flma zeminine hakim olantepkici milliyetçi ve devlet-güvenli¤i endekslisöylem ve stratejilerle bafl edemez. Yukar›davurgulad›¤›m gibi, güçlü d›fl politika için,stratejik kapasite yan›nda, hatta ondanönce, tart›flma sürecinin ilk ölçütü olarak,ahlaki boyutun, dolay›s›yla insan odakl› biryaklafl›m›n benimsenmesi gerekmektedir.‹nsan odakl›, ve bu temelde gelifltirilmifldemokratik normlar ve hukukun üstünlü¤üilkesi üzerine kurulmufl bir d›fl politikavizyonu, Türkiye’nin d›flar›ya bakarken içindegüçlü olmas›n› sa¤layacakt›r. Toplum içidestek, huzur ve güven duygusu, toplumunfarkl› kesimleri içinde sa¤land›¤› zamand›fl politika vizyonumu güçlü olacakt›r. Dahasomut söylersek, farkl›l›klar›m›z içindehepimizden taraf›ndan ve özellikle de terörünhüküm sürdü¤ü ve hareket etti¤i alanlardayaflayan Kürt vatandafllar›m›zdantaraf›ndan desteklenen bir d›fl politikavizyonu, tepkici milliyetçi ve devlet-güvenli¤i
endeksli d›fl politika söylemlerinden çokdaha güçlü katk›y›, Türkiye’de terörizmekarfl› mücadeleye ve d›fl politika vizyonugelifltirme sürecine verecektir.
Özünde bir “yöntem”, ama “amaçlar›politik” olan bir yöntem olarak terörizm, herfleyden önce, insanlar›n korkutulmas›,endifle ve güvensizli¤e düflürülmesi yoluylaülke içi huzurun ve birlikte yaflaman›nbozulmas›n› amaçlar. Bu amac›n baflar›yaulaflmas›, ülkelerin hem terörizme karfl›mücadelede, hem de d›fl politika kararlar›n›nal›nmas›nda hatal› davranmas›, yanl›flkararlar almas› temelinde de kendisinigöstermektedir. 11 Eylül-sonras› dünya busüreci, baflta yeni-muhafazakar Amerikand›fl politikas› örne¤inde yaflamaktad›r.Türkiye de, bugün, terörizmin, en son amac›ne olursa olsun, kendisini tuza¤a düflürmeçabas›n ›n o ldu¤u b i r dönemdengeçmektedir. Bu dönem, her ne kadar PKKterörünü içerse de, bu terörüm hükümsürdü¤ü 1994-1999 aras› yaflanandönemden farkl› bir dönemdir. Bu farkl›l›k,dolay›s›yla terör ile bölgesel-küresel güçmücadelesinin iç içe geçmesi durumu,bugün yaflad›¤›m›z 11 Eylül-sonras› dünyatemelinde, Irak savafl› ve iflgali temelinde,Kuzey Irak sorunu temelinde, ‹ran sorunutemelinde ve Orta Do¤u’nun yenidenflekillenmesi mücadelesi temelinde, çok-boyutlu ve çok-aktörlü yap›s›yla kendisinigöstermektedir. Tam da bu nedenle, bugün,PKK terörü tart›flmas›, do¤ru ve etkili bird›fl politika vizyonunu gerekli k›lmaktad›r.Ve, sadece ulusal de¤il, aksine küresel-bölgesel-ulusal-yerel etkileflim alan›ndayaklaflmam›z ve çözümlememiz gerekenTürkiye’de, terörizme karfl› mücadele vedo¤ru ve etkili d›fl politika vizyonu, insanodakl› çok-boyutlu bir yaklafl›mlaoluflturulmal›d›r.
3130
Terör eylemlerininiçinde tafl›d›klar›
amaçlar›n›n bu üç-boyutlu yap›s›,
Türkiye’nin bugün çokkarmafl›k ve çok ciddi
risk ve tehlikeler içerenbir süreç içinde
oldu¤unu gösteriyor.Türkiye terörizme karfl›mücadelesinde baflar›l›olmak durumundad›r.
Bugün PKK terörüüzerine yurt d›fl›
geliflen d›fl politikayorumlar›n›
tarad›¤›m›z zamangörüyoruz ki, bu terörçok ciddi bir bölgeselve uluslararas› boyut
içeriyor.
Bugün önümüzdeduran konu ve sorun,“terörizm sorunu”,“Kürt sorunu”,“Güney Do¤u sorunu”oldu¤u kadar,“Kürdistan sorunu” ve“Küresel savaflsorunu” da, dolay›s›ylaçok-boyutlu, çok-katmanl›, çok-nedenselli, çok-aktörlüve çok-denklemli birsorun.
Özünde bir “yöntem”,ama “amaçlar› politik”olan bir yöntem olarakterörizm, her fleydenönce, insanlar›nkorkutulmas›, endifleve güvensizli¤edüflürülmesi yoluylaülke içi huzurun vebirlikte yaflaman›nbozulmas›n› amaçlar.
TProf. Dr. Fuat Keyman
Türkiye, terörizm ve “insan odakl› strateji”DOSYA
aziran ay›nda Ankara’da Merkez Bankas›’nda üniversite ö¤rencileri
için düzenlenen bir haftal›k e¤itim program›na kat›lma flans›m
oldu.Türkiye’nin para politikas› ve kamu kurumlar› hakk›nda bilgi sahibi
oldum. Program bitip Türkiye’nin baflkentine veda ettikten sonra, kendimi
Avrupa’n›n baflkenti olarak say›labilecek Frankfurt’ta buldum. Bu defa
kat›laca¤›m program Frankfurt’un iki önemli üniversitesi Johann Wolfgang
Goethe Üniversitesi ve Frankfurt Teknik Meslek Yüksek Okulu taraf›ndan
düzenlenmiflti. Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankas›’ndaki e¤itim
program›ndan sonra Avrupa Merkez Bankas›’na gidiyor olmaktan çok
heyecanl›yd›m.
Program›n içeri¤inde Avrupa merkez bankac›l›¤› ve Avrupa sermaye
piyasalar› hakk›nda dersler; Avrupa Merkez Bankas›, Alman Federal
Bankas›, Deutsche Bank ve Commerz Bank’n›n Genel Müdürlükleri,
Alman Borsas› Grubu, Frankfurt Hisse Senedi Borsas› ve Eurex Opsiyon
Borsas›’na geziler ve seminerler bulunuyordu.
Avrupa’n›n finans merkezi olmay› baflarm›fl olan Frankfurt, bekledi¤imden
çok daha küçüktü. Foto¤raflar›n› görüp büyülendi¤imiz
gökdelenleri, dünyaca ünlü kitap fuar›, Avrupa’n›n en büyük
havaalan› ve borsas›yla Frankfurt’u çok daha büyük hayal
ediyordum.
Bir dünya kenti, Frankfurt
K›sa sürede Frankfurt’un nas›l dünyan›n en küçük “metropolü”
haline geldi¤ini anlad›m. Havaalan›na ad›m›m› att›¤›m ilk andan
program bitimine kadar Frankfurt’un farkl› dilleri ve kültürleri ne
kadar güzel bir araya getirdi¤ine defalarca flahit oldum. Daha ilk
günden, program koordinasyon ekibi ve dünyan›n dört bir köflesinden
gelmifl, birbirinden ilginç ve zeki s›n›f arkadafllar›mla tan›fl›nca bunu
çok daha iyi anlad›m. Frankfurt, bir dünya kentinde oldu¤unuzu
hissettiren caddeleri, bankac› ve ifl adamlar›yla dolu fl›k semtleri, hemen
köfleyi dönünce karfl›laflt›¤›n›z hala köy havas›ndaki sevimli sokaklar› ve
tabii ki enfes dönerleriyle modern say›lan her fleyi tarihi dokusuyla
birlefltirmeyi baflarm›fl. ‹çinde bar›nd›rd›¤› özelliklerle Frankfurt’un
herkese sunaca¤› pek çok fley var.
Bir ay boyunca sabahlar› bu uluslararas› ortamda derslere kat›l›p
dünyay›, Avrupa ‘y›, hatta Türkiye’yi bir çok aç›dan tart›fl›rken hep
Koç Üniversitesi’nin ufkumuzu ne kadar geniflletti¤ini düflündüm.
Main nehrinin etraf›nda biram› yudumlay›p nefleli kalabal›¤a
bakarken, yürüyüfl mesafesindeki dünyaca ünlü müzeleri ve sergileri
gezerken programa kat›labildi¤im için kendimi çok flansl› hissettim,
Koç Üniversitesi’ne gelmekle ne kadar do¤ru bir karar ald›¤›m›
anlad›m.
oç Üniversitesi ö¤retim üyelerit a r a f › n d a n s o n d ö n e m d e
gerçeklefltirilen yay›nlardan biri de Arkeolojive Sanat Tarihi Bölümü’nden Lucienne Thys-fienocak’›n Ottoman Women Builders: TheArchitectural Patronage of Hadice TurhanSultan, (Aldershot, Ashgate Press, 2006)adl› kitab›. Kitap, Thys-fienocak taraf›ndanGelibolu Yar›madas›’nda bulunan Osmanl›kaleleri Kumkale ve Seddülbahir’deyürütülen alan çal›flmas› ve restorasyonprojesi ile Osmanl› ve Avrupa arflivlerindeyürütülen 10 y›l› aflk›n bir araflt›rmasürecinin ürünü. Osmanl› validesi HadiceTurhan Sultan ve onun destekledi¤i siyasive mimari birçok emperyal projeyi ele alanThys-fienocak, Osmanl› valideleri ve saraykad›nlar›na dair geleneksel görüfllerinkarfl›s›nda durarak, en az›ndan erkenmodern dönemde yani 16. ve 17. yüzy›llarda,‹stanbul’un merkezinde Yeni Valide Külliyesigibi genifl mimari yap›lar ve iddial› kültürelprojelerin hâmisi olmalar›n›n yan› s›ra,Osmanl› saray›ndaki pek çok kad›n figürün,ço¤u zaman maharetli diplomatlar olduklar›,vezirlere ve kendi o¤ullar›na dan›flmanl›kyapt›klar›n› gösteriyor.
Kitab›n isminden de anlafl›laca¤› üzere,Dr. Thys-fienocak, Osmanl› Sultan› IV.Mehmed’in genç validesi ve 17. yüzy›l›nikinci yar›s›nda Osmanl› Saray›’n›n siyasive kültürel gündemini flekillendiren HadiceTurhan Sultan’›n tarihsel kiflili¤i ve mimaripatronaj›n› ele al›yor. 12 yafl›nda Rusya’daesir al›nan Turhan Sultan ilk olarak odönemde tahtta bulunan padiflah›nvalidesine hizmet etti. Ard›ndan Osmanl›hareminde derece derece yükselerek Sultan‹brahim’e bir erkek çocuk dünyaya getirdive 1648’de Valide Sultan konumuna geldi.‹stanbul’da büyük bir cami, bir türbe, bir
pazar kompleksi ve Çanakkale Bo¤az›giriflindeki iki kaleyi de kapsayan cömertmimari patronaj› sayesinde Turhan Sultanbir valide olarak yeni siyasi otoritesinimeflrulaflt›rd› ve bunun neticesi olarako¤lunun iktidar›n› desteklemeye çal›flt›.Mimarinin, geleneksel ve dinsel k›s›tlamalarnedeniyle kendi fiziksel varl›¤›n› tebaas›n›nönünde gösteremeyen bir saray kad›n›taraf›ndan nas›l kullan›ld›¤› sorusu buanlat›da merkezi bir yere sahiptir. QueenElizabeth ve Catherine de Medici gibi ikonikbir tasvirde kendini göstermek yerine, TurhanSultan siyasi otoritesi ve dindarl›¤›n›yap›lmas›n› emretti¤i mimari eserlerarac›l›¤›yla ifade etmeyi tercih etti.
Geleneksel olarak, tarihçiler, 17. yüzy›ldasaltanat kad›nlar›n›n imparatorluksiyasetindeki rolünü olumsuz ve istikrar›bozucu olarak betimlemeye e¤ilimli oldular.Fakat Dr. Thys-Senocak, meflru siyasi iktidarve dindarl›¤›n somut ifadeleri olarak bumimari eserleri ele alarak, gelenekselçerçevenin hem cinsiyetçi oldu¤unu hemde modas› geçmifl bir düflüfl paradigmas›üzerinde yükseldi¤ini gösteriyor. Thys-Senocak’›n Hadice Turhan Sultan’›n kaleleriSeddulbahir ve Kumkale üzerine yürüttü¤üaraflt›rma ayn› zamanda Do¤u Akdeniz’de
erken modern dönem istihkamlar›hakk›ndaki anlay›fl›m›z› gelifltirirken bölgedeinflaa edilen bir çok Osmanl› kalesi üzerineyap›lmas› muhtemel ileri araflt›rmalar› teflvikedecektir. Turhan Sultan taraf›ndanyapt›r›lan bu iki kalenin planlar› ve dikeyresimleri ilk olarak burada yay›mlanarakanaliz ediliyor. Valide Sultan taraf›ndanyaz›lan ve birço¤u ilk defa buradayay›mlanan mektuplar› da içeren arfliv
araflt›rmas› ile arkeolojik saha çal›flmas›nadayan bu kitap, son dönemde sanat tarihi,kültür tarihi, ve toplumsal cinsiyetincelemeleri alanlar›nda ortaya ç›kan teoriktart›flmalar taraf›ndan da flekillendirildi.
3332
12 yafl›nda Rusya’da esiral›nan Turhan Sultan,Osmanl› hareminde
derece dereceyükselerek Sultan
‹brahim’e bir erkekçocuk dünyaya getirdi ve1648’de Valide Sultan
konumuna geldi.
K
Bir valide sultan›nmimari patronaj›
Arkeoloji ve SanatTarihi Bölümü’ndenYrd. Doç. Dr. Luciennefienocak, yenikitab›nda Osmanl›Sultan› IV. Mehmed’ingenç validesi ve 17.yüzy›l›n ikinci yar›s›ndaOsmanl› Saray›’n›nsiyasi ve kültürelgündeminiflekillendiren HadiceTurhan Sultan’›ntarihsel kiflili¤i vemimari patronaj›n› eleal›yor.
TAR‹HHABER
“Dünyaca ünlü kitapfuar›, Avrupa’n›n enbüyük havaalan› ve
borsas›yla Frankfurt’uçok daha büyük hayal
ediyordum.”
H
‹flletme Bölümüö¤rencimiz
Demet Sar›kayaAnkara’da Merkez
Bankas›’nda üniversiteö¤rencileri içindüzenlenen birhaftal›k e¤itim
program›nakat›ld›ktan hemen
sonra kendiniAvrupa’n›n bir di¤erbaflkentinde, finans
baflkenti Frankfurt’tabuldu. ‹flte
izlenimleri...
Bir baflkentten di¤erineYrd. Doç. Dr. Lucienne fienocak
oç Üniversitesi Sualt› Araflt›rmalar›
Kulübü her y›l ekim ay›nda yapt›¤›
ola¤an sonbahar gezilerine bu y›l da Kafl’a
yap›lan dört günlük bir geziyle devam etti.
Bu dört gün süresince KUSAK üyeleri
olarak bir yandan dal›fllar›m›za devam edip
Kafl’›n ola¤anüstü sualt› güzelliklerini
keflfederken bir yandan da ekim ay›nda
bile hareketlili¤in sürdü¤ü bu güzel
Akdeniz kasabas›n›n otantik mekanlar›nda
e¤lenceli saatler geçirmeyi ihmal etmedik.
Peki nas›l geliflti bu e¤lenceli macera?
Her fley bir grup macerac› gencin bir
perflembe gecesi bir araya gelip bir otobüse
doluflmas›yla bafllad›. Rota Akdeniz’di.
Normalde 12 saati aflan gece yolculuklar›
yorucu ve s›k›c› olur, ancak bu seferki yorucu
ve s›k›c› olmaktan çok uzak, muhabbet ve
e¤lence dolu bir 12 saatti. Sabah otobüs
Kafl’a vard›¤›nda herkesin bu uzun
yolculuktan sonra yorgun olaca¤› ve
dinlenmeyi tercih edece¤i beklenirdi. Ancak
bu macerac› gençler Kafl’a uyumaya
gelmemiflti. Otobüs otele dahi u¤ramadan
dal›fl teknesinin önüne yanaflt› ve
ekipmanlar yüklenir yüklenmez tekne liman›
terketti ve Kafl’›n mavi sular›nda yol almaya
bafllad›.
Herkes e¤lenmeye gelmiflti belki Kafl’a,
ama hepsi ayn› fleyleri yapm›yordu. Bir grup
macerac› gencin öncelikli amac› foto¤raf
çekmekti ve onlar kocaman kaplar›n içine
monte ett ik ler i küçücük foto¤raf
makineleriyle sualt›na inip o bal›k senin bu
bat›k benim dolafl›yor, gördüklerini foto¤raf
karelerinde ölümsüzlefltiriyorlard›. Baflka
bir grup ise suyun alt›nda özgürce savrulup
etraf› izlemekle ve Kafl’›n derinliklerinde
sakl› güzellikleri incelemekle meflguldü.
“Non-diver” olarak gelen üçüncü bir grup
ise teknenin üst kat›nda oturup güneflleniyor
ve bir yandan çaylar›n› yudumlarken di¤er
yandan da afla¤›da debelenen dalg›çlara
laf atarak e¤leniyordu. Ancak durumlar› bu
üç gruptakilerin hepsinden çok daha kötü
olan ve dört gün boyunca canlar› ç›kan bir
de dördüncü grup vard› ki bunlar da 2 y›ld›z
brövesi almak için e¤itim alan kursiyerlerdi.
O n l a r e ¤ i t m e n l e r i n t a l i m a t l a r ›
do¤rultusunda suya atlay›p ç›k›yor, 500
metre tüple yüzüyor, 200 metre adam
çekiyor, 5 metrede bo¤ulmufl numaras›
yapan arkadafllar›n› kurtar›yor ve daha
bilumum yorucu e¤itim ile e¤itmenlerinin
be¤enmedi¤i durumlarda tüm bu
e¤itimlerin tekrarlar›n› yap›yor, yap›yor,
yap›yorlard›. Bu gruptakiler her sabah suya
ilk giren, her akflam da son ç›kanlar
oluyorlard›. Ö¤le yeme¤ini de ilk onlar
yiyordu, çünkü bir an önce yeniden giyinip
akflamüzeri e¤itimlerine devam etmek için
suya atlamalar› gerekiyordu. Ancak ilginç
bir biçimde gün boyunca en çok gülen ve
e¤leniyor görünenler de bu kursiyerlerdi!
Tekne k›y›ya yanafl›p da macerac› gençler
karaya ç›kt›¤›nda hemen otele koflup
haz›rland›ktan sonra Kafl’›n hareketli gece
hayat›n› keflfe ç›k›yorlard›. Muhteflem
Akdeniz manzaras›n› Akdeniz’in muhteflem
bal›klar›n›n tad›yla birlefltiren bal›kç›lar,
yan›ndan geçerken kap›lar›ndan s›zan ilginç
renkli ›fl›klar ve davetkar melodilerle
insanlar› içeri ça¤›ran otantik kafeler, barlar
ve daha birçoklar›... Ya da macerac›
gençlere marketten ald›klar› içeceklerle
do lufl tuk la r › v e muhabbe t l e r i n i
sürdürdükleri antik tiyatroda
yeterli oluyordu. Geceler her ne
kadar zevkli de geçse her güzel
fley gibi k›sa olduklar›ndan ve
macerac› gençlerin de ertesi
gün yapacaklar› dal›fllar
n e d e n i y l e d i n l e n m e l e r i
gerekti¤inden eninde sonunda
kafalar önde otelin yolunu
tutman›n zaman› da geliyordu.
Otelde muhabbet bir süre daha
devam etse de öncelikle grubun
en yorgunlar› olan 2 y›ld›z
k u r s i y e r l e r i n i n u y k u y a
dalmas›yla ve di¤erlerinin de
onlar› izlemesiyle birlikte tatilci
“ n o n - d i v e r ” l a r › n s o n a
kald›klar›n› farkedip zorla
uyumaya gitmeleriyle geceler
sona eriyordu.
Bu uzun oldu¤u kadar da k›sa, yorucu
oldu¤u kadar da e¤lenceli gezinin bitiminde
macerac› gençlerimizi yine bir otobüs
yolculu¤u bekliyordu. Grubun gezi boyunca
kaynaflmas›yla birlikte muhabbetin çok
daha koyu, e¤lencenin de bir o kadar s›n›rs›z
oldu¤u bu dönüfl yolculu¤u, grubumuzun
otobüsünün TEM’de bayram dönüflü
t r a f i ¤ i n e y a k a l a n m a s › y l a g e l i fl
yolculu¤undan da uzun sürdü. Ancak
hiçkimse bundan flikayetçi görünmüyordu
ve gözler flimdiden bir sonraki geziye
çevrilmiflti bile...
35
Koç Üniversitesi Sualt›Araflt›rmalar› Kulübü,KUSAK üyeleri Kafl’›n
ola¤anüstü sualt›güzelliklerini
keflfetmeye, Kafl’a dörtgünlük bir macerayado¤ru yola ç›kt›lar...
34
Her fley bir grupmacerac› gencin birperflembe gecesi biraraya gelip bir otobüsedoluflmas›yla bafllad›.
Onlar kocamankaplar›n içine monte
ettikleri küçücükfoto¤raf makineleriylesualt›na inip o bal›ksenin bu bat›k benimdolafl›yor, gördüklerinifoto¤raf karelerinde
ölümsüzlefltiriyorlard›.
Kafl Maceras›K
GEZ‹
Ozan Mert Öndefl > Hukuk 2. s›n›f
007 y›l›n›n büyük k›sm›n›n geridekald›¤› flu günlerde geriye dönüp
bakt›¤›m›zda, kütüphanenin yürüttü¤üçeflitli proje ve çal›flmalarda büyük yol katetti¤i görülmektedir. Ünlü Türk Tarihi ve
Edebiyat› Profesörü fiinasiTekin’in vefat› sonras›nda2006 y›l› içinde sat›nal›nan koleksiyonununifllemleri büyük ölçüdetamamlanm›flt›r. 11 binkitap, 1.437 cilt dergi ve177 el yazmas›ndano l u fl a n b u ö z e lko leks i yonun fark l ›alfabelerdeki yay›nlar› vey a z m a l a r › h a r i çtamam›n›n ifllemlerit a m a m l a n m › fl v ekullan›ma sunulmufltur.
Y i n e i ç i n d ebulundu¤umuz y›l içinbelirlenen projelerden biriolan Kurumsal ArflivProjesi ’nde üç ayr ›yaz › l ›m›n kuru lumugerçeklefltirilmifl, denemeve de¤erlendirme süreci
sonunda E-Prints program› ile devamedilmesi karara ba¤lanm›flt›r. Sunucuüzerindeki kurulumu tamamland›ktan sonraüniversitede kuruluflundan bu yanahaz›rlanan tezler sisteme yüklenerek ilkgirifller gerçeklefltirilecek ve arfliv kullan›maaç›lacakt›r. Üniversitemizin di¤er entelektüelbirikiminin ve üretiminin de depolanmas›i l e a r fl i v in i çe r i¤ i çefl i t l ene rekzenginleflecektir.
Bu y›l için belirlenen bir di¤er önemliçal›flma ise, 1–5 Temmuz 2008 tarihlerindeüniversitemizde gerçeklefltirilecek LIBER(Association of European ResearchLibraries) Y›ll›k Konferans› olup, önhaz›rl›klar›n pek ço¤u gerçeklefltirilmifltir.Temas› “Bridging the Digital Divide:Effective Library Partnerships in the DigitalAge” olarak belirlenen ve ülkemizde ilk kezyap›lacak olan bu konferansa tümAvrupa’dan 150’nin üzerinde delegeninkat›l›m› beklenmektedir. Gerçeklefltirilenbir di¤er önemli çal›flma da web sitesininyeniden tasarlanmas› olmufltur. Yazsonunda kullan›ma aç›lan yeni site içinkullan›c›lar›m›zdan olumlu geri bildirimleral›nm›flt›r.
Prof. Tu¤rul Ansay, Josephine Powell,
Necati Cumal›, Midhat Serto¤lu gibiba¤›flç›lar›n de¤erli koleksiyonlar›n›nal›nmas›yla kütüphane koleksiyonuniteliksel ve niceliksel olarak büyümeyedevam etmektedi r . Ayr ›ca AMAMKütüphanesi koleksiyonunu gelifltirmekamac›yla yap›lan baflvuru neticesinde TheGetty Foundation’dan 150 bin dolartutar›nda kitap sat›n al›m deste¤ininal›nm›fl olmas› da önemli bir katk›sa¤lam›flt›r.
2007–2008 akademik dönemindekütüphanenin fiziksel yerlefliminde dede¤iflikliklere gidilmifltir. Lisansüstüö¤rencilerinin kullan›m›na sunulmak üzereikinci bir 24 Saat Çal›flma Salonuhaz›rlanm›fl, Atrium ad› verilen k›s›mDergi/Gazete Okuma Salonu olarakdüzenlenmifl ve dan›flma hizmeti BodrumKat’taki hizmet noktas›na kayd›r›lm›flt›r.
2007 y›l›na ait istatistiklerdengörülece¤i gibi, Suna K›raç Kütüphanesi 5bine yak›n kullan›c›ya 250 bine yak›nmateryal, 57 veri taban› ve 42 binin üzerindee-dergi koleksiyonlar›yla hizmet vermekteve alanlar›nda uzman kütüphanecileriylee ¤ i t i m v e u y u m p r o g r a m l a r ›gerçeklefltirmektedir.
KÜ Suna K›raçKütüphanesi:
2007’ye Bak›fl!
KÜ Suna K›raçKütüphanesi:
2007’ye Bak›fl!Tuba Akbaytürk Çanak > Müdür Yard›mc›s›
36
KÜTÜPHANE
Suna K›raçKütüphanesi, bir
taraftan birimkütüphaneleriyle
birlikte üniversitemizine¤itim programlar›n›
destekler ve araflt›rmaihtiyaçlar›n›
karfl›larken, di¤ertaraftan da örnek
çal›flmalar› vedeneyimli profesyonelkadrosuyla Türkiye’nin
de en önde gelenkütüphanelerinden biri
olmay›sürdürmektedir.
2
Kütüphane ‹statistikleri 2007 (1 Ocak-1 Ekim)
Kütüphane Kullan›c›lar› 4.972Ö¤renci 3.842Ö¤retim Üyesi 322‹dari Personel 181D›fl Kullan›c› 534ILL Kütüphanesi 93
Kütüphane Kullan›m›Kullan›c› Girifl Say›s› 286.572Ödünç Verilen Materyal Say›s› 55.464Di¤er Kütüphanelerden Ödünç Al›nan Kitap Say›s› 256Di¤er Kütüphanelere Ödünç Verilen Kitap Say›s› 905Çevrimiçi Veri Tabanlar›nda Yap›lan Tarama Say›s› 380.885
Kütüphane E¤itimleriE¤itim Say›s› 100Kat›l›mc› Say›s› 1.148
Kütüphane Personeli 28
Kütüphane MateryalleriToplam Materyal say›s› 245.125Kitaplar 151.222Ciltli Dergiler 22.618E-Kitaplar 31.991Görsel-‹flitsel Materyaller 30.536Di¤er Bas›l› Materyaller 2.061Di¤er Bas›l› Olmayan Materyaller 6.697
Süreli Yay›nlarBas›l› Dergiler 249E-Dergiler 42.411Veri Tabanlar› 57