1
avrupa gündemi 15 14 avrupa gündemi 14 27 Mart 2012 Salı 27 Mart 2012 Salı NEONAZi iŞi OLDUGU NEDEN ANLAŞILAMADI “Almanya’da aşırı sağ ile ilgili yapılan analiz- lerimiz, bir yeraltı hüc- resinin böyle soğuk kanlı bir şekilde, ya- bancıların kafalarına ateş ederek cinayet iş- leyeceğini kapsamadı. Biz, Almanya’da aşırı sağın değişik kısımla- rının örneğin partiler, dernekler, tertipler, müzik grupları ve ayrı- ca şiddet kullanmaya hazır aşırı sağcıların da bulunduğunu söy- ledik. Bizim bu tahmi- nimiz, Anayasayı Ko- ruma Dairesi’nin yıllık olarak yayınladığı son yılların raporlarında da okunabilir.” A LMANYA’da böyle bir olay nasıl gerçekleşmiş olabilir? Anayasayı Koruma Dairesi’nin aşırı sağ ile mücadelesi her zaman büyük bir önceliğe sahipti. Bunu bizzat ben de böyle görüyorum. Bu nedenle NSU olayı hepimizi çok derinden etkiliyor. O güne kadar, Almanya’da aşırı sağ kesimde gizli bir örgütün oluşturulduğu ve bu çetenin 13 yıldan uzun bir zaman zarfında keşfedilemediği ve böylesine cinayetler işlediği Federal Anayasayı Koruma Dairesi için akla ve hayale bile gelemezdi. Bu bizim imkansız olarak kabul ettiğimiz bir şeydi. m Sizce, aşırı sağ kesimdeki şiddet potansiyeli ne durumda? Militan aşırı sağ ile ilgili tahminimiz şöyledir: Ne yazık ki şiddet kullanmaya hazır çok sayıda aşırı sağcı vardır. Böylesine yüksek bir birey potansiyelinden saldırıların her zaman yapılacağını göz önünde bulundurmalıyız. 2003 yıllında Münih’teki Musevi Cemiyeti Merkezi’nin temel atma törenine yapılan saldırı teşebbüsü bunun en bilinen örneğidir. Bu saldırıyı güvenlik birimleri zamanında önleyebildiler. Ancak biz de her zaman bu saldırıların her an yine olabileceğini söyledik. Hepsi raporlarda var m Böyle bir terör hücresi nasıl fark edilmedi? Almanya’da aşırı sağ ile ilgili yapılan analizlerimiz, bir yeraltı hücresinin böyle soğuk kanlı bir şekilde, yabancıların kafalarına ateş ederek cinayet işleyeceğini kapsamadı. Biz, Almanya’da aşırı sağın değişik kesim- lerinin örneğin partiler, dernekler, tertipler, müzik grupları ve ayrıca şiddet kullanmaya hazır aşırı sağcıların da bulunduğunu söyle- dik. Bizim bu tahminimiz, Anayasayı Koruma Dairesi’nin yıllık olarak yayınladığı son yılların raporlarında da okunabilir. Bu terör hücresinin şimdiye kadar keşfe- dilmemiş olmasının nedenleri Federal Baş- savcılık tarafından yürütülen bir soruşturma davasının yanı sıra Federal Meclis’in ve iki eyalet meclisinin araştırma komisyonları ve ayrıca Federal Eyalet Komisyonu tarafından araştırılıyor. Bu araştırmaların sonucunu beklemek zorundayız. Tabii ki Federal İçişleri Bakanlığı, diğer güvenlik birimleri ve Federal Anayasayı Koruma Dairesi bu olaydan çok- tan gerekli sonuçları çıkardırlar. Diğerlerinden farklı m NSU’yu diğer terör gruplarından ayıran özellik nedir? Ceska markalı tabancayla işlenen cinayetler Federal Anayasayı Koruma Dairesi tarafından elbette ki biliniyordu. Bu eylemlerin seri halde işlendiğini polis fark etmişti. Çünkü her seferinde aynı silah kullanılmıştı. Bir eylemi terör eylemi olarak görebilmek için o eylemin bir üstlenme ifadesiyle kabul edilmesi gerekiyor. Eğer bir açıklama yoksa o zaman o eylemin bir sinyal işlevi vardır. Buna anarşistlerin tabiriyle ‘eylemin propagandası’ denir. Bu cinayetlerde bunların ikisi de yoktu. Polis çok yoğun soruşturmalar yürüttü fakat radikal nitelikli bir motivasyon fark edilemedi. Soruşturmalarda, cinayetlerin soruşturma birimlerinin kısmen de olsa tahmin ettikleri gibi aşırı sağdan kaynaklandığını gösteren tek bir delil bulunamadı. m Bombalı saldırılarla ilgili araştırma yapıldı mı? 2001 ve 2004 yıllarında Köln’de gerçek- leştirilen bombalı saldırılarda durum biraz farklıydı. Özellikle 2004 yılında Köln’deki Keup Caddesi’nde yapılan saldırıda aşırı sağ ile ilgili bir bağlantı düşünüldü. Bu nedenle eylemin aşırı sağcılar tarafından yapılıp ya- pılmadığı ve yapılmışsa hangi aşırı sağcılar tarafından yapılmış olabileceği araştırıldı. Fakat bu araştırmalar da sonuç vermedi. O şarkı bir hakaretti m ‘Döner Killer’ diye bir şarkı yapılmış. Bunu nasıl açıklamak gerek? ‘Döner Killer’ olayı son cinayetten birkaç sene sonra ortaya çıktı ve 2010 yılında ya- yınlandı. Yabancıların katledilmesiyle ilgili sevinci dile getiriyordu. Bu yüzden kurbanla- ra yapılan bir hakaret olarak değerlendirildi. Cezai yaptırım gerektiren içeriğinden dolayı Osnabrück Savcılığı soruşturma açtı. Ayrıca gençliğe zararlı yayın organlarını inceleyen Federal Daire bu parçayı zararlı buldu. Bu parçanın bundan sonra alenen yayılması ya- saklandı. Şimdiye kadar bu şarkının sözlerini yazanların bu cinayetlerden haberi olduğuna dair hiçbir delil yoktur. Bu olayı aydınlatmak meslek onurumuzdur A LMANYA’da 2000- 2007 yılları arasında sekiz Türk, bir Yunan ile bir Alman kadın polis katledildi. İlk olarak 9 Eylül 2000’de Nürnberg’de çiçek- çi Enver Şimşek öldürüldü. Hepsi de kendi halinde esnaftı. Ardından cinayetler aralık- larla devam etti. En son 25 Nisan 2007’de Heilbronn’da Michele Kiesewetter adlı kadın polisin öldürülmesinden sonra cinayetler serisi kesildi. Ancak seri cinayetlerin kesildiği daha sonra anlaşıldı. Çünkü yıllarca polisin soruşturmayı hep başka yönlerde yürüttüğü ortaya çıktı. Geçen yıl Kasım ayında her ey kendiliğinden ortaya saçıldı. Kendisini Nasyonal Sosyalist Yeraltı Örgütü (NSU) olarak niteleyen bir çete sadece Türk oldukları için sekiz kişiyi, Türk zannettiği için Yunan’ı öldür- müş. Kinini devlete de yöneltip polisi de hunharca katlettiği söyleniyor. Bu benzeri belki hiç görülmeyen seri cinayetlerle ilgili 2007’ye kadar çeşitli teoriler üretildi. Çok şey yazıldı. Ancak hiçbirinin doğru olmadığı şimdi ortaya çıktı. Kasım ayından itibaren her şey değişti. Şansölye Angela Merkel, “Ülkemiz için utanç verici” dedi. Şimdi harıl harıl araştırılıyor. Komisyonlar kuruldu. Herkes birbirine “Nerede hata yaptık?” sorusunu soruyor. Bugüne kadar hiç konuşmamıştı Bu olayın aydınlanmasının üç ayağı var. Polis, istihbarat ve siyaset. Polis yıllarca araştırdı. Nafile çabalar bir şey getirmedi. Siyasetçiler hemen her gün konuşuyor. Ama konuşmayan bir kesim vardı. O da ülkenin iç istihbaratından sorumlu daire. Yani Almanya’daki adıyla Federal Anayasayı Koruma Dairesi. İç istihbarattan sorumlu Federal Anayasa’yı Koruma Dairesi Başkanı Heinz Fromm ile bu konuyu görüştük. m Halit ÇELİKBUDAK - Bora ZERGER / KÖLN Nürnberg: 9 Eylül 2000. Çiçekci Enver Şimşek. Nürnberg: 13 Temmuz 2001. Terzi Abdurrahman Özdoğru. Hamburg: 27 Temmuz 2001. Sebze toptancısı Süleyman Taşköprü. Münih: 29 Ağustos 2001. Habil Kılıç. Rostock: 25 Subat 2004. Yunus Turgut. Nürnberg: 9 Haziran 2005. Dönerci İsmail Yaşar. Münih: 15 Haziran 2005. Yunanlı Theodorus Boulgarides. Dortmund: 4 Nisan 2006. Büfeci Mehmet Kubaşık. Kassel: 6 Nisan 2006. Halit Yozgat. Heilbronn: 25 Nisan 2007. Michele Kiesewetter. BiRiNCi BÖLÜM YARIN: iTiRAF ViDEOSUNU NASIL DEĞERLENDiRMEK GEREKiR? Teşkilatın görevleri M ERKEZİ Köln’ün Chorweiler semtin- de bulunan Federal Anayasayı Koruma Dairesi (BfV), 7 Kasım 1950’de kuruldu. Başkent Berlin’de bir bürosu bulunuyor. Görevi ülke içinde istihbarat çalışması yapmak. Fe- deral İçişleri Bakanlığı’na bağlı olarak çalışıyor. Bugüne kadar 12 başkan görev yapmış. 12’nci başkan Heinz Fromm, yaklaşık 12 yıldır bu görevini sürdürüyor. Yaklaşık 2 bin 700 kişi çalışıyor. Çalışmalarını Federal Anayasayı Koruma Yasası çerçevesinde yürütüyor. Bütçesi federal bütçe- den karşılanıyor. Federal Anayasayı Koruma Dairesi’nin resmi sitesinde Al- man iç istihbarat dairesi olarak görevleri şöyle tanımlanıyor. m Almanya Federal Cumhuriyeti’nin özgürlükçü demokratik temel düzenine karşı yürütülen girişimlerin denetlemek, m Federal Anayasayı Koruma Yasası çerçevesinde, Almanya Federal Cumhuriyeti’nin veya bir eyaletin mevcudiyetini ve gü- venliğini tehdit eden ya da şid- det kullanmak sureti ile veya Al- manya Federal Cumhuriyeti’nin dış menfaatlerini tehdit etmeye yönelik ön çalışmalar hakkında bilgi ve belge toplamak ve değer- lendirmek, m Özellikle ulusların barışçıl bir ortamda birlikte yaşamasına yönelik uluslararası diyalog düşüncesine karşı girişim ve faaliyetleri gözlemlemek. Bu alanda casuslukla mücadele gibi yabancı ülkelerin istihbaratları için yapılan faaliyetlerin ve casusluk ve sabotaj girişimleri ile mücadele etmek. m FEDERAL Anayasayı Koruma Dairesi, resmi sitesinde çalışma şeklini şöyle tarif ediyor: Bulguların yüzde 80’ı gazeteler, yayınlar, duyurular vs. gibi açık kaynaklardan edinilen bilgilerden oluşur. Ancak elde edilen bu tablo tamamı ile tüm gerçekleri yansıtmamaktadır. Ayrıca bu tür bilgi edinme yöntemlerinin yanı sıra örtülü veya gizli faaliyetleri de ortaya çıkarabilmek ve detaylı bilgi edinebilmek için mevcut yasalar çerçevesinde çeşitli istihbarat yöntemlerini de uygulamakta. Bu yöntemler arasında özel yaşama saygı çerçevesinde kişilik haklarının ihlal edilmemesi şartı ile gözetleme, güvenilir ve sorumlu kişilerin kullanılması, sesli ve görsel kayıtlar gibi uygulamalara başvurulur. Nasıl bilgi topluyor Enver Şimşek Abdurrahman Özdoğru Süleyman Taşköprü Habil Kılıç Yunus Turgut İsmail Yaşar Theodoros Boulgaridis Halit Yozgat Mehmet Kubaşık Michele Kiesewetter Yedi yılda 10 cinayet Heinz Fromm Halit Çelikbudak Bora Zerger Federal Anayasa’yı Koruma Dairesi Başkanı Heinz Fromm K LASİK Batı Müziği’nin ünlü Türk bestecisi, orkestra şefi ve piyanisti Betin Güneş yönetimindeki ‘Türkish Chamber Orchestra’, Leverkusen Christus Kilisesi’nde konser verdi. Konserde Güneş’in 16. Senfoni’sinin dünya prömi- yeri de yapıldı. Köln Başkonso- losu Mustafa Kemal Basa’nın himayesinde gerçekleşen konser öncesi bir konuşma yapan Christus Kilisesi Pa- pazı Dr. Detlev Prössdorf, “Farklı kültürlerden gelen sanatçılardan oluşan Türkish Chamber Orchestra’nın konserine ev sahipliği yapmak- tan mutluluk duyuyoruz” dedi. Kilise yetkililerinin orkestraya prova ve konser imkanları tanımasına değinen Başkon- solos Basa da, “Burası bu akşamdan sonra Türk klasik müziğinin bir elçiliği ve temsilciliğidir. Burada benzer konserlerde sıklıkla buluşmayı ümit ediyorum” diye konuştu. Beş bölümden oluşan konserin ilk bölü- münde Ferit Tüzün ve Georges Bizet’in eserleri, ardından ‘Mozart in İstanbul’, Betim Güneş’in 16. Senfoni’sinin prömiyeri seslendirildi. m Tolga GÜRSOY / LEVERKUSEN Mağdur yakınlarına 500 bin Euro ödendi 16. Senfoni’yi kilisede çaldı Betin Güneş Betin Güneş yönetimindeki Türkish Chamber Orchestra Mustafa Kemal Basa Dr. Detlev Prössdorf A LMANYA’da aşırı sağcı terör çetesi Nas- yonal Sosyalist Yeraltı Örgütü (NSU) tara- fından katledilen 19 kişinin yakınlarıyla Köln’deki Keup Caddesi’ndeki bombalı saldırıda zarar görenlere toplam 500 bin Euro tazminat ödendiği belirtildi. Almanya’da yayınlanan günlük gazeteler- den Neue Osnabrücker Zeitung, Federal Adalet Bakanlığı’na dayandırarak yayınladığı haberinde, kurbanların eş, çocuk ve kardeşlerine toplam 311 bin 440 Euro ödeme yapıldığına yer verdi. Kurban- ların eş ve çocuklara 10 bin, kardeşlerine de 5 bin Euro ödendiği, kurbanlardan birinin yakınlarının tazminat talebinde bulunmadığına da dikkat çekildi. Ayrıca neonaziler tarafından öldürülen Alman kadın polisin yakınlarına da toplam 25 bin Euro, ağır yaralanan polis memuruna da 10 bin Euro, Köln’ün Keup Caddesindeki bombalı saldırıda zarar görenlere de toplam 140 bin Euro tazminat ödendiği de haberde yer aldı. m BERLİN A LMAN özel televizyon kanallarından RTL’nin bu yıl beşinci kez düzenlediği ‘RTL Com.mit Ödülleri’nde ağırlıklı olarak uyum konusu yarışıyor. 31 Mart’a kadar yaşadıkları olaylar ya da fikirlerle oluşturdukları hikayeleri göndererek başvuruda bulunabilecek olan gençlere daha sonra RTL ile birlikte film yapma imkanı sağlanacak. RTL Yayın Yönetmeni Peter Kloeppel, “Bu ödülle gençlere medya ve uyum konusunda kendilerini ifade etme imkanı sağlıyoruz” dedi. Nazan Eckes’in de jüri üyeleri arasında yer aldığı yarışmanın hamiliğini ise Federal Hükümetin Göç ve Uyumdan Sorumu Devlet Bakanı Maria Böhmer üstleniyor. m Selcen OMAY / FRANKFURT RTL’de uyum hikâyeleri yarışacak Eğlenelim, öğrenelim A LMANYA’nın Bielefeld şehrin- de üniversiteli Türk gençleri tarafından kurulan ‘Study Coach 2.0’ projesi üniversitelileri bir araya toplayacak. İlk kez düzenlene- cek ‘Study Meeting 2012’ programı, 31 Mart-1 Nisan arasında Bonn yakınlarındaki Königswinter kasabasın- da gerçekleşecek. Projenin basın sözcüsü Hasret Kulaç, “Konaklama ve yemek dahil öğrenciler için ücret 25 Euro olacak. Alanında uzman çok sayıda eksper, iki gün boyunca program sunacak. Ana temalar ‘E-Learning’i öğrenim için nasıl kullanırım?’, ‘Üniversite sonrası iş haya- tına nasıl atılırım?’ ve ‘En etkili nasıl ders çalışırım?’ gibi başlıklardan oluşacak” dedi. Üniversiteli gençler, ayrıca www. study-coach.de web sitesinden gönüllü üniversite danışmanlık hizmeti yapmak- ta. m Cemil ŞAHİNÖZ / BİELEFELD Hasret Kulaç, Hüda Sağ, Fatih Damat, Bilal Erkin. (soldan-sağa) Bodo W. Becker m Neonazi terör örgütü NSU üyeleri Uwe Böhnhardt, Uwe Mundlos ve Beate Zschäpe’nin işledikleri cinayetler yıllarca fark edilemedi. Beate Zschäpe Uwe Mundlos Uwe Böhnhardt Nazan Eckes

14 27 Mart 2012 Salı 27 Mart 2012 Salı NEONAZi iŞi OLDUGU ...€¦ · ayıran özellik nedir? Ceska markalı tabancayla işlenen cinayetler Federal Anayasayı Koruma Dairesi tarafından

  • Upload
    others

  • View
    1

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: 14 27 Mart 2012 Salı 27 Mart 2012 Salı NEONAZi iŞi OLDUGU ...€¦ · ayıran özellik nedir? Ceska markalı tabancayla işlenen cinayetler Federal Anayasayı Koruma Dairesi tarafından

avrupa gündemi 1514 avrupa gündemi14 27 Mart 2012 Salı27 Mart 2012 Salı

NEONAZi iŞi OLDUGUNEDEN ANLAŞILAMADI

“Almanya’da aşırı sağ ile ilgili yapılan analiz-lerimiz, bir yeraltı hüc-

resinin böyle soğuk kanlı bir şekilde, ya-

bancıların kafalarına ateş ederek cinayet iş-leyeceğini kapsamadı.

Biz, Almanya’da aşırı sağın değişik kısımla-rının örneğin partiler,

dernekler, tertipler, müzik grupları ve ayrı-

ca şiddet kullanmaya hazır aşırı sağcıların

da bulunduğunu söy-ledik. Bizim bu tahmi-

nimiz, Anayasayı Ko-ruma Dairesi’nin yıllık olarak yayınladığı son

yılların raporlarında da okunabilir.”

ALMANYA’da böyle bir olay nasıl gerçekleşmiş olabilir?

Anayasayı Koruma Dairesi’nin aşırı sağ ile mücadelesi her zaman büyük

bir önceliğe sahipti. Bunu bizzat ben de böyle görüyorum. Bu nedenle NSU olayı hepimizi çok derinden etkiliyor.

O güne kadar, Almanya’da aşırı sağ kesimde gizli bir örgütün oluşturulduğu ve bu çetenin 13 yıldan uzun bir zaman zarfında keşfedilemediği ve böylesine cinayetler işlediği Federal Anayasayı Koruma Dairesi için akla ve hayale bile gelemezdi. Bu bizim imkansız olarak kabul ettiğimiz bir şeydi.m Sizce, aşırı sağ kesimdeki şiddet

potansiyeli ne durumda?Militan aşırı sağ ile ilgili tahminimiz

şöyledir: Ne yazık ki şiddet kullanmaya hazır çok sayıda aşırı sağcı vardır. Böylesine yüksek bir birey potansiyelinden saldırıların her zaman yapılacağını göz önünde bulundurmalıyız. 2003 yıllında Münih’teki

Musevi Cemiyeti Merkezi’nin temel atma törenine yapılan saldırı teşebbüsü bunun en bilinen örneğidir. Bu saldırıyı güvenlik birimleri zamanında önleyebildiler. Ancak biz de her zaman bu saldırıların her an yine olabileceğini söyledik.

Hepsi raporlarda varm Böyle bir terör hücresi nasıl fark

edilmedi?Almanya’da aşırı sağ ile ilgili yapılan

analizlerimiz, bir yeraltı hücresinin böyle soğuk kanlı bir şekilde, yabancıların kafalarına ateş ederek cinayet işleyeceğini kapsamadı.

Biz, Almanya’da aşırı sağın değişik kesim-lerinin örneğin partiler, dernekler, tertipler, müzik grupları ve ayrıca şiddet kullanmaya hazır aşırı sağcıların da bulunduğunu söyle-dik. Bizim bu tahminimiz, Anayasayı Koruma Dairesi’nin yıllık olarak yayınladığı son

yılların raporlarında da okunabilir.Bu terör hücresinin şimdiye kadar keşfe-

dilmemiş olmasının nedenleri Federal Baş-savcılık tarafından yürütülen bir soruşturma davasının yanı sıra Federal Meclis’in ve iki eyalet meclisinin araştırma komisyonları ve ayrıca Federal Eyalet Komisyonu tarafından araştırılıyor. Bu araştırmaların sonucunu beklemek zorundayız. Tabii ki Federal İçişleri Bakanlığı, diğer güvenlik birimleri ve Federal Anayasayı Koruma Dairesi bu olaydan çok-tan gerekli sonuçları çıkardırlar.

Diğerlerinden farklım NSU’yu diğer terör gruplarından

ayıran özellik nedir?Ceska markalı tabancayla işlenen

cinayetler Federal Anayasayı Koruma Dairesi tarafından elbette ki biliniyordu. Bu eylemlerin seri halde işlendiğini polis fark etmişti. Çünkü her seferinde aynı silah

kullanılmıştı. Bir eylemi terör eylemi olarak görebilmek için o eylemin bir üstlenme ifadesiyle kabul edilmesi gerekiyor. Eğer bir açıklama yoksa o zaman o eylemin bir sinyal işlevi vardır. Buna anarşistlerin tabiriyle ‘eylemin propagandası’ denir. Bu cinayetlerde bunların ikisi de yoktu. Polis çok yoğun soruşturmalar yürüttü fakat radikal nitelikli bir motivasyon fark edilemedi. Soruşturmalarda, cinayetlerin soruşturma birimlerinin kısmen de olsa tahmin ettikleri gibi aşırı sağdan kaynaklandığını gösteren tek bir delil bulunamadı.m Bombalı saldırılarla ilgili araştırma

yapıldı mı?2001 ve 2004 yıllarında Köln’de gerçek-

leştirilen bombalı saldırılarda durum biraz farklıydı. Özellikle 2004 yılında Köln’deki Keup Caddesi’nde yapılan saldırıda aşırı sağ ile ilgili bir bağlantı düşünüldü. Bu nedenle eylemin aşırı sağcılar tarafından yapılıp ya-pılmadığı ve yapılmışsa hangi aşırı sağcılar tarafından yapılmış olabileceği araştırıldı.

Fakat bu araştırmalar da sonuç vermedi.

O şarkı bir hakarettim ‘Döner Killer’ diye bir şarkı yapılmış.

Bunu nasıl açıklamak gerek?‘Döner Killer’ olayı son cinayetten birkaç

sene sonra ortaya çıktı ve 2010 yılında ya-yınlandı. Yabancıların katledilmesiyle ilgili sevinci dile getiriyordu. Bu yüzden kurbanla-ra yapılan bir hakaret olarak değerlendirildi. Cezai yaptırım gerektiren içeriğinden dolayı Osnabrück Savcılığı soruşturma açtı. Ayrıca gençliğe zararlı yayın organlarını inceleyen Federal Daire bu parçayı zararlı buldu. Bu parçanın bundan sonra alenen yayılması ya-saklandı. Şimdiye kadar bu şarkının sözlerini yazanların bu cinayetlerden haberi olduğuna dair hiçbir delil yoktur.

Bu olayıaydınlatmak

meslek onurumuzdurALMANYA’da 2000-

2007 yılları arasında sekiz Türk, bir Yunan

ile bir Alman kadın polis katledildi. İlk olarak 9 Eylül 2000’de Nürnberg’de çiçek-çi Enver Şimşek öldürüldü. Hepsi de kendi halinde esnaftı. Ardından cinayetler aralık-larla devam etti. En son 25 Nisan 2007’de Heilbronn’da Michele Kiesewetter adlı kadın polisin öldürülmesinden sonra cinayetler serisi kesildi. Ancak seri cinayetlerin kesildiği daha sonra anlaşıldı. Çünkü yıllarca polisin soruşturmayı hep başka yönlerde yürüttüğü ortaya çıktı. Geçen yıl Kasım ayında her ey kendiliğinden ortaya saçıldı. Kendisini Nasyonal Sosyalist Yeraltı Örgütü (NSU) olarak niteleyen bir çete sadece Türk oldukları için sekiz kişiyi, Türk zannettiği için Yunan’ı öldür-müş. Kinini devlete de yöneltip polisi de hunharca katlettiği söyleniyor.

Bu benzeri belki hiç görülmeyen seri cinayetlerle ilgili 2007’ye kadar çeşitli

teoriler üretildi. Çok şey yazıldı. Ancak hiçbirinin doğru olmadığı şimdi ortaya çıktı. Kasım ayından itibaren her şey değişti. Şansölye Angela Merkel, “Ülkemiz için utanç verici” dedi. Şimdi harıl harıl araştırılıyor. Komisyonlar kuruldu. Herkes birbirine “Nerede hata yaptık?” sorusunu soruyor.

Bugüne kadar hiç konuşmamıştı

Bu olayın aydınlanmasının üç ayağı var. Polis, istihbarat ve siyaset. Polis yıllarca araştırdı. Nafile çabalar bir şey getirmedi. Siyasetçiler hemen her gün konuşuyor. Ama konuşmayan bir kesim vardı. O da ülkenin iç istihbaratından sorumlu daire. Yani Almanya’daki adıyla Federal Anayasayı Koruma Dairesi. İç istihbarattan sorumlu Federal Anayasa’yı Koruma Dairesi Başkanı Heinz Fromm ile bu konuyu görüştük.

m Halit ÇELİKBUDAK - Bora ZERGER / KÖLN

Nürnberg: 9 Eylül 2000. Çiçekci Enver Şimşek.Nürnberg: 13 Temmuz 2001. Terzi Abdurrahman Özdoğru.Hamburg: 27 Temmuz 2001. Sebze toptancısı Süleyman Taşköprü.Münih: 29 Ağustos 2001. Habil Kılıç.Rostock: 25 Subat 2004. Yunus Turgut.Nürnberg: 9 Haziran 2005. Dönerci İsmail Yaşar.Münih: 15 Haziran 2005. Yunanlı Theodorus Boulgarides.Dortmund: 4 Nisan 2006. Büfeci Mehmet Kubaşık.Kassel: 6 Nisan 2006. Halit Yozgat.Heilbronn: 25 Nisan 2007. Michele Kiesewetter.

BiRiNCi BÖLÜM

YARIN: iTiRAF ViDEOSUNU NASIL DEĞERLENDiRMEK GEREKiR?

Teşkilatın görevleriMERKEZİ Köln’ün

Chorweiler semtin-de bulunan Federal

Anayasayı Koruma Dairesi (BfV), 7 Kasım 1950’de kuruldu. Başkent Berlin’de bir bürosu bulunuyor. Görevi ülke içinde istihbarat çalışması yapmak. Fe-deral İçişleri Bakanlığı’na bağlı olarak çalışıyor. Bugüne kadar 12 başkan görev yapmış. 12’nci başkan Heinz Fromm, yaklaşık 12 yıldır bu görevini sürdürüyor. Yaklaşık 2 bin 700 kişi çalışıyor. Çalışmalarını Federal Anayasayı Koruma Yasası çerçevesinde yürütüyor. Bütçesi federal bütçe-den karşılanıyor.

Federal Anayasayı Koruma Dairesi’nin resmi sitesinde Al-man iç istihbarat dairesi olarak görevleri şöyle tanımlanıyor.m Almanya Federal

Cumhuriyeti’nin özgürlükçü

demokratik temel düzenine karşı yürütülen girişimlerin denetlemek,m Federal Anayasayı Koruma

Yasası çerçevesinde, Almanya Federal Cumhuriyeti’nin veya bir eyaletin mevcudiyetini ve gü-venliğini tehdit eden ya da şid-det kullanmak sureti ile veya Al-manya Federal Cumhuriyeti’nin dış menfaatlerini tehdit etmeye yönelik ön çalışmalar hakkında bilgi ve belge toplamak ve değer-lendirmek,m Özellikle ulusların barışçıl

bir ortamda birlikte yaşamasına yönelik uluslararası diyalog düşüncesine karşı girişim ve faaliyetleri gözlemlemek. Bu alanda casuslukla mücadele gibi yabancı ülkelerin istihbaratları için yapılan faaliyetlerin ve casusluk ve sabotaj girişimleri ile mücadele etmek.

m FEDERAL Anayasayı Koruma Dairesi, resmi sitesinde çalışma şeklini şöyle tarif ediyor: Bulguların yüzde 80’ı gazeteler, yayınlar, duyurular vs. gibi açık kaynaklardan edinilen bilgilerden oluşur. Ancak elde edilen bu tablo tamamı ile tüm gerçekleri yansıtmamaktadır. Ayrıca bu tür bilgi edinme yöntemlerinin yanı sıra örtülü veya gizli faaliyetleri de ortaya çıkarabilmek ve detaylı bilgi edinebilmek için mevcut yasalar çerçevesinde çeşitli istihbarat yöntemlerini de uygulamakta. Bu yöntemler arasında özel yaşama saygı çerçevesinde kişilik haklarının ihlal edilmemesi şartı ile gözetleme, güvenilir ve sorumlu kişilerin kullanılması, sesli ve görsel kayıtlar gibi uygulamalara başvurulur.

Nasıl bilgi topluyor

Enver Şimşek Abdurrahman Özdoğru Süleyman Taşköprü Habil Kılıç Yunus Turgut

İsmail Yaşar Theodoros Boulgaridis Halit YozgatMehmet Kubaşık Michele Kiesewetter

Yedi yılda 10

cinayet

Heinz Fromm

HalitÇelikbudak

BoraZerger

Federal Anayasa’yı Koruma Dairesi Başkanı Heinz Fromm

KLASİK Batı Müziği’nin ünlü Türk bestecisi, orkestra şefi ve piyanisti

Betin Güneş yönetimindeki ‘Türkish Chamber Orchestra’, Leverkusen Christus Kilisesi’nde konser verdi. Konserde Güneş’in 16. Senfoni’sinin dünya prömi-yeri de yapıldı. Köln Başkonso-losu Mustafa Kemal Basa’nın himayesinde gerçekleşen konser öncesi bir konuşma yapan Christus Kilisesi Pa-pazı Dr. Detlev Prössdorf, “Farklı kültürlerden gelen sanatçılardan oluşan Türkish Chamber Orchestra’nın konserine ev sahipliği yapmak-tan mutluluk duyuyoruz” dedi.

Kilise yetkililerinin orkestraya prova ve konser imkanları tanımasına değinen Başkon-solos Basa da, “Burası bu akşamdan sonra Türk klasik müziğinin bir elçiliği ve temsilciliğidir. Burada benzer konserlerde sıklıkla buluşmayı ümit ediyorum” diye konuştu.

Beş bölümden oluşan konserin ilk bölü-münde Ferit Tüzün ve Georges Bizet’in eserleri, ardından ‘Mozart in İstanbul’, Betim Güneş’in 16. Senfoni’sinin prömiyeri seslendirildi.

m Tolga GÜRSOY / LEVERKUSEN

Mağdur yakınlarına500 bin Euro ödendi

16. Senfoni’yikilisede çaldı

Betin Güneş

Betin Güneş yönetimindeki Türkish Chamber Orchestra

MustafaKemalBasa

Dr. Detlev Prössdorf

ALMANYA’da aşırı sağcı terör çetesi Nas-yonal Sosyalist Yeraltı Örgütü (NSU) tara-fından katledilen 19 kişinin yakınlarıyla

Köln’deki Keup Caddesi’ndeki bombalı saldırıda zarar görenlere toplam 500 bin Euro tazminat ödendiği belirtildi.

Almanya’da yayınlanan günlük gazeteler-den Neue Osnabrücker Zeitung, Federal Adalet Bakanlığı’na dayandırarak yayınladığı haberinde, kurbanların eş, çocuk ve kardeşlerine toplam 311

bin 440 Euro ödeme yapıldığına yer verdi. Kurban-ların eş ve çocuklara 10 bin, kardeşlerine de 5 bin Euro ödendiği, kurbanlardan birinin yakınlarının tazminat talebinde bulunmadığına da dikkat çekildi. Ayrıca neonaziler tarafından öldürülen Alman kadın polisin yakınlarına da toplam 25 bin Euro, ağır yaralanan polis memuruna da 10 bin Euro, Köln’ün Keup Caddesindeki bombalı saldırıda zarar görenlere de toplam 140 bin Euro tazminat ödendiği de haberde yer aldı. m BERLİN

ALMAN özel televizyon kanallarından RTL’nin bu yıl beşinci kez düzenlediği ‘RTL Com.mit Ödülleri’nde ağırlıklı

olarak uyum konusu yarışıyor. 31 Mart’a kadar yaşadıkları olaylar ya da fikirlerle oluşturdukları hikayeleri göndererek başvuruda bulunabilecek olan gençlere daha sonra RTL ile birlikte film yapma imkanı

sağlanacak. RTL Yayın Yönetmeni Peter Kloeppel, “Bu ödülle gençlere medya ve uyum konusunda kendilerini ifade etme imkanı sağlıyoruz” dedi. Nazan Eckes’in de jüri üyeleri arasında yer aldığı yarışmanın hamiliğini ise Federal Hükümetin Göç ve Uyumdan Sorumu Devlet Bakanı Maria Böhmer üstleniyor.

m Selcen OMAY / FRANKFURT

RTL’de uyum hikâyeleri yarışacak

Eğlenelim, öğrenelimALMANYA’nın Bielefeld şehrin-

de üniversiteli Türk gençleri tarafından kurulan ‘Study

Coach 2.0’ projesi üniversitelileri bir araya toplayacak. İlk kez düzenlene-cek ‘Study Meeting 2012’ programı, 31 Mart-1 Nisan arasında Bonn yakınlarındaki Königswinter kasabasın-da gerçekleşecek. Projenin basın sözcüsü Hasret Kulaç, “Konaklama ve yemek dahil öğrenciler için ücret 25 Euro olacak. Alanında uzman çok sayıda eksper, iki gün boyunca program sunacak. Ana temalar ‘E-Learning’i öğrenim için nasıl kullanırım?’, ‘Üniversite sonrası iş haya-tına nasıl atılırım?’ ve ‘En etkili nasıl ders çalışırım?’ gibi başlıklardan oluşacak” dedi. Üniversiteli gençler, ayrıca www.study-coach.de web sitesinden gönüllü üniversite danışmanlık hizmeti yapmak-ta. m Cemil ŞAHİNÖZ / BİELEFELD

Hasret Kulaç, Hüda Sağ,

Fatih Damat, Bilal Erkin.

(soldan-sağa)

Bodo W.Becker

m Neonazi terör örgütü NSU üyeleri

Uwe Böhnhardt, Uwe Mundlos ve

Beate Zschäpe’nin işledikleri

cinayetler yıllarca fark edilemedi.Beate Zschäpe

Uwe MundlosUwe Böhnhardt

Nazan Eckes