9
DAVID LACHAPELLE’İN FOTOĞRAFLARINDA YENİDENÜRETİM 1 Öğr. Gör. Ece ÇALIŞ 2 – Arş. Gör. Murat KARA 3 ÖZET Günümüz toplumunda nesneler tarafından kontrol edilen “erk”in boyunduru ğ u altında biçimlenen ya ş amlar artık popüler kültürün birer parçası durumuna gelmi ş tir. Bireylerin her alanda bilgili ve bilgiye dayalı yapıya egemen olmaya ba ş ladı ğ ı bir dönemde artık sanata toplumsal gerçekli ği yansıtmak de ğ il, bu gerçe ğ e yön vermek dü ş mektedir. Postmodern dönem içerisinde sanat yapıtları aracılı ğı ile gerçekli ğ e yön verilmesi, özellikle çoksesli bir bakı ş açısı ile olu ş turulmaktadır. Bu noktada devreye yazınsal alanda geni ş bir kullanımı olan metinlerarasılık kavramı girmektedir. Metinlerarasılık kavramının verilerinin yazınsal alan dışında kalan sanatsal biçimlerde kullanıma sokulması ile metinlerarasılık kavramının yerine göstergelerarasılık kavramı kullanılmaya başlanmıştır. Göstergelerarasılık kavramı bir sanatın izlerinin bir başka sanatın somut varlığında görülmesi, bir başka deyişle değişik sanatsal biçimler arasındaki alışverişler olarak ortaya çıkmaktadır. Bu alışverişler postmodern dönem içerisinde başta resim olmak üzere birçok sanatsal biçimde (müzik, sinema, video-klip, fotoğraf vb.) sıklıkla kullanılmaktadır. Bu çalışmada, fotoğraflarında postmodernitenin aşırılığını ve anlam krizini eleştirel bir dille yansıtan, popüler kültür ve bu kültür içinde anlamını yitiren klişeleri en abartılı biçimde yansıtarak, izleyiciye ironik ve eleştirel bir yaklaşım sunan David Lachapelle’in, resim sanatına ait yapıtları fotoğraflar aracılığıyla nasıl yenidenürettiğine değinilecektir. Anahtar Kelimeler: Göstergelerarasılık, Yenidenüretim, Fotoğraf, David LaChapelle. 1 Yakın Doğu Üniversitesi, 7. Uluslararası Fotoğraf Günleri Kapsamında sunularak tam metin olarak basılmış bildiri (29 Nisan 2011). 2 Süleyman Demirel Üniversitesi, Güzel Sanatlar Fakültesi, Grafik Bölümü, Öğretim Elemanı. 3 Süleyman Demirel Üniversitesi, Güzel Sanatlar Enstitüsü, Öğretim Elemanı.

David LaChapelle'in Fotoğraflarında Yenidenüretim

Embed Size (px)

Citation preview

DAVID LACHAPELLE’İN FOTOĞRAFLARINDA YENİDENÜRETİM1

Öğr. Gör. Ece ÇALIŞ2 – Arş. Gör. Murat KARA3

ÖZET

Günümüz toplumunda nesneler tarafından kontrol edilen “erk”in boyunduruğu altında biçimlenen yaşamlar artık popüler kültürün birer parçası durumuna gelmiştir. Bireylerin her alanda bilgili ve bilgiye dayalı yapıya egemen olmaya başladığı bir dönemde artık sanata toplumsal gerçekliği yansıtmak değil, bu gerçeğe yön vermek düşmektedir. Postmodern dönem içerisinde sanat yapıtları aracılığı ile gerçekliğe yön verilmesi, özellikle çoksesli bir bakış açısı ile oluşturulmaktadır. Bu noktada devreye yazınsal alanda geniş bir kullanımı olan metinlerarasılık kavramı girmektedir. Metinlerarasılık kavramının verilerinin yazınsal alan dışında kalan sanatsal biçimlerde kullanıma sokulması ile metinlerarasılık kavramının yerine göstergelerarasılık kavramı kullanılmaya başlanmıştır. Göstergelerarasılık kavramı bir sanatın izlerinin bir başka sanatın somut varlığında görülmesi, bir başka deyişle değişik sanatsal biçimler arasındaki alışverişler olarak ortaya çıkmaktadır. Bu alışverişler postmodern dönem içerisinde başta resim olmak üzere birçok sanatsal biçimde (müzik, sinema, video-klip, fotoğraf vb.) sıklıkla kullanılmaktadır.

Bu çalışmada, fotoğraflarında postmodernitenin aşırılığını ve anlam krizini eleştirel bir dille yansıtan, popüler kültür ve bu kültür içinde anlamını yitiren klişeleri en abartılı biçimde yansıtarak, izleyiciye ironik ve eleştirel bir yaklaşım sunan David Lachapelle’in, resim sanatına ait yapıtları fotoğraflar aracılığıyla nasıl yenidenürettiğine değinilecektir.

Anahtar Kelimeler: Göstergelerarasılık, Yenidenüretim, Fotoğraf, David LaChapelle.

                                                                                                               1  Yakın Doğu Üniversitesi, 7. Uluslararası Fotoğraf Günleri Kapsamında sunularak tam metin olarak basılmış bildiri (29 Nisan 2011). 2 Süleyman Demirel Üniversitesi, Güzel Sanatlar Fakültesi, Grafik Bölümü, Öğretim Elemanı. 3 Süleyman Demirel Üniversitesi, Güzel Sanatlar Enstitüsü, Öğretim Elemanı.  

  2  

1. YENİDENÜRETİM

J.  Kristeva  yenidenyazma  kavramını,  “bildirişime  yönelik  bir  sözü  önceki  ya  

da   eşsüremli   öteki   sözcelerle   ilişkilendirerek,   dili   yeniden   düzenleyen   dilbilim-­‐

ötesi   bir   aygıt”   olarak   tanımlamaktadır.   Bu   doğrultuda   metnin   yerine   getirdiği  

işlev   gösterenleri   yeniden   dağıtmak,   yeni   bir   metin   üretmektir  

(Aktulum:2000:41).  Öte  yandan  yenidenyazmak,  “bir  yazarın  başka  bir  yazara  ait  

bir   metni,   bir   gönderge   metnini,   bir   alt-­‐metni   yenidenyazması,   onu   yeni   bir  

durumda,   yeni   işlevlerle,   yeni   ereklerle   dönüştürmesi   işlemi”   olarak  

tanımlanmaktadır.   Littré  yenidenyazmayı,   önceden  yazılmış  bir   şeyi   yeniden  ele  

almak  biçiminde  tanımlarken;  Bergez   ise  bir  yazarın  metninin  önceki  durumunu  

gözden   geçirmesi   olarak   ele   tanımlamaktadır   (Dupriez,   1984:389’dan   akt.  

Aktulum,   2011:149).   Çağdaş   yazın   tanımlamalarında   sıklıkla   başvurulan  

yenidenyazma   işlemi   bir   metne   yeni   bir   bakış   açısı   ile   bakma   olanağı  

sağlamaktadır.   Buna   göre   yeniden   yazmak   “yalnızca   bir   metnin   ardışık  

durumlarını  değil,  aynı  zamanda  özet,  her  türden  çoğaltma  ve  olduğu  gibi  aktarma  

olgularını   da   kapsar”   (Aktulum,   2011:149).   Genel   bir   anlatım   ile   yenidenyazma  

“bir   dönüştürme,   yeni   anlam   olanakları   yaratma”   işlemidir.   Bu   bildiride  

metinlerarası  alışveriş  işlemlerini  gerçekleştirmek  için  kullanılan  “yenidenyazma”  

kavramına  karşılık  olarak  “yenidenüretim”  kavramı  kullanılacaktır.  

Yazınsal   alanda   gerçekleşen   bu   dönüşüm   işlemlerine   günümüz  

postmodern   dönem   içerisindeki   diğer   sanat   yapıtlarında   da   rastlanmakta,  

yenidenyazılan   metinler   gibi   yenidenüretilen   sanat   yapıtları   da   ortaya  

çıkmaktadır.   Bu   yenidenüretme   işlemi   aynı   sanatsal   biçimler   arasında   (resim-­‐

resim,  müzik-­‐müzik,   sinema-­‐sinema   vb.)   olabileceği   gibi   farklı   sanatsal   biçimler  

arasında   da   (resim-­‐fotoğraf,   fotoğraf-­‐sinema,   roman-­‐sinema   vb.)   olmaktadır.  

Örneğin  Leonardo  da  Vinci’nin  The  Last  Supper’ı  çizgi-­‐romana,    Otomatik  Portakal  

Filmi  birçok  video-­‐klibe,  daha  önceki  müzik  yapıtları   günümüz  müziklerine  esin  

kaynağı  olmuştur.  

Tıpkı   diğer   sanat   disiplinlerinde   olduğu   gibi   fotoğraf   sanatı   da   farklı  

sanatsal   biçimlerden   sıklıkla   alıntı   yapmakta,   daha   önceden   yapılmış   olan   sanat  

yapıtlarını   yeniden   üretmektedir.   Teknolojinin   ilerlemesiyle   bir   çoğaltım   aracı  

durumuna   gelen   fotoğraf   artık   diğer   sanatsal   biçimlerin   verilerinden   sıklıkla  

  3  

yararlanmakta,   yapıtlara   göndermeler   yaparak   onları   yenidenüretmektedir.   Bu  

yenidenüretim   işlemi   ise   farklı   dönüştürüm   yöntemleri   (parodi,   pastiş,   aşırma,  

kolaj   vb.)   ile   gerçekleştirilmektedir.   Fotoğraf   alanında   Gerard   Rancinan,   Mike  

Diver   ve   Pedro   Aguilar   gibi   David   LaChapelle’in   de   dönüştürüm   işlemlerine  

başvurarak   yapıtları   yenidenürettiği,   yeni   bir   anlam/söylem   yarattığı  

görülmektedir.    

2. DAVID LACHAPELLE’İN FOTOĞRAFLARINDA

YENİDENÜRETİM

David   LaChapelle’in   yenidenüretim   yöntemi   ile   yarattığı   fotoğraflara  

geçmeden   önce     böyle   bir   yönteme  neden   başvurduğunu   daha   iyi   anlayabilmek  

için   sanat  yaşantısına  nasıl  başladığına  ve   içinde  bulunduğu  koşullara  değinmek  

gerekmektedir.   Çünkü   LaChapelle’nin   eleştiren/sorgulayan   tavrının   nasıl   ortaya  

çıktığını,   bu   sorgulamalarını/eleştirilerini   ise   sanat   tarihine   mal   olmuş   yapıtlar  

üzerinden  nasıl  gerçekleştirdiğini  anlayabilmek  ancak  bu  yolla  olasıdır.      

Sanat   yaşantısına   pop-­‐art   akımının   ünlü   sanatçısı   Andy   Warhol’la  

tanışması   ile   başlayan   David   LaChapelle,   fotoğraf   kariyerine   yine   Warhol  

sayesinde  başlamıştır.  Warhol’un  beğeni  ve  desteği  ile  dönemin en önemli popüler

kültür dergilerinden birisi olan Interview  dergisinde  profesyonel   fotoğrafçı   olarak  

çalışmaya   başlayarak,   zamanla   kendi   sanatsal   stilinin   temellerini   oluşturmaya  

koyulur.   Interview’de   çalıştığı   dönem   içerisinde   zamanın   en   ünlü   yüzlerinin  

fotoğraflarını   çekmeye   başlar.   Magazin   dergileri   için   çalıştığı   zamanlarda  

LaChapelle’in  amacı  Amerika’nın  saplantılarını  ve  baskıcı  tutumunu  olabildiğince  

en   geniş   izleyici   kitlesine   gösterebilmek   ve   bunları   sözü   edilen   basılı   yayınlar  

aracılığı  ile  belgeleyebilmek  olmuştur  (Davidlachapelle,  2011).    

David Lachapelle postmodernitenin aşırılığını ve anlam krizini göstermek için

fotoğraflar yaratmaktadır. Fotoğraflarında yapay bir biçimde ayrıntılandırılmış

kurgular eşliğinde popüler kültür ve bu kültür içerisindeki anlamın yitirilişini ironik ve

eleştirel bir biçimde sunmaktadır. Materyalist bir bakış açısına sahip olan günümüz

insanlarının paranın ve imajın belirleyiciliğine kapılarak kendilerine özgü özelliklerini

nasıl yitirdiklerini, kişiliksizleştiklerini eleştiren LaChapelle’e göre bu abartılı

yaşamlar gerçek dışıdır (Küçüksubaşı, 2011). Bu bağlamda günümüzün gerçeklik ve

  4  

sanallık yanılsamasını sorgulayan LaChapell’in fotoğrafları çözümlenirken postmodern

bir bakış açısının verilerini kullanmak yerinde olacaktır. Bu bakış açısı ile

LaChapelle’in göstergelerarasılık bağlamında ele alacağımız yapıtları, klasik dönem

resim sanatının önemli ressamlarına olan hayranlığı nedeniyle yenidenürettiği yapıtlar

olacaktır. LaChapelle’in yenidenüretim yöntemi ile alıntıladığı yapıtlar arasında

Michelangelo’nun Sistine Şapeli freskoları, yine Michelangelo’nun The Piéta (1498–

1499) adlı yapıtı, Leonardo da Vinci’nin Son Akşam Yemeği (The Last Supper -

1498), Andy Warhol’un Marlyn’i ve Hamburger’i, Frida Kahlo’nun Self Portrait

(1940)’i, Théodore Géricault’ın Medusa’nın Salı (The Raft of the Medusa - 1818-

1819), Sandro Botticelli’nin Venüs’ün Doğuşu’nu (The Birt of Venus – ca. 1486)

yapıtları yer almaktadır. Sözü edilen bu yapıtlar biçimsel ve içeriksel olarak

dönüştürülerek LaChapelle tarafından yenidenüretilmiştir. Biçimsel anlamda yapılan

dönüştürümlere bakıldığında gönderge yapıtın ana yapısının çok fazla bozulmadığı,

biçimin neredeyse olduğu gibi taklit edildiği ancak başka unsurların da yapıta eklendiği

görülürken, içeriksel dönüştürümlere bakıldığında ise yenidenüretilen yapıtlara bir

amaç doğrultusunda gönderge yapıtlardan farklı anlamlar yüklendiği görülür.

Yapıtlardaki biçimsel ve içeriksel dönüştürüm işlemleri metinlerarasılık/

göstergelerarasılık bağlamında kullanılan parodi (yansılama)4, pastiş5 ve kolaj6

tekniklerine uygun bir biçimde gerçekleştirilmiştir. Bu yöntemler aracılığı ile

LaChapelle kültür ve bu kültür içinde anlamını yitirmiş klişeleri en abartılı biçimde

yansıtarak ironik ve eleştirel bir yaklaşım sunmaktadır. LaChapelle aynı zamanda

Rönesans, sanat tarihi, sinema, İncil, pornografi ve yeni küresel pop kültürü gibi çeşitli

kaynakları referans alırken, çağımızla yüzleşmemiz için bize ayna tutmaktadır

(ohlalaparis, t.y.).

LaChapelle, Michelangelo’nun Sistine Şapeli freskolarından ve Thédore

Géricault’un “Medusa’nın Salı” (The Raft of Medusa-1819) adlı yapıtından yola

çıkarak ürettiği “Deluge” adlı fotoğrafında, gönderge yapıtların biçimsel kurgusunu

çok fazla bozmadan, içeriğini 21. yüzyıla uyarlamıştır. Gönderge yapıtlardan                                                                                                                

4  Yansılama:  Genelde alayı, taklidi içeren yansılama; “ele aldığı yapıtın, zayıf yanlarını ortaya koymak, saldırıda bulunmak, onu gülünç duruma düşürmek, basit bir yapıya yüce bir tarzı uygulamak ya da tam tersine ciddi bir yapıtın gülünç taklidini yapmak gibi çeşitli biçimlerde ortaya çıkan” bir alıntı biçimidir (Yamaner, 2007:30, 31).  5  Öykünme: Biçemi taklit eder, ancak yergisel bir işlevden uzaktır. Öte yandan hem yansılama hem öykünme eğlendirme ereğinde olduklarından oyunsal bir düzende yer alırlar.  6  Kolaj,  plastik sanatlarda buluntu nesnelerin (gazete kağıdı, afiş, kumaş, fotoğraf vb.) bir pano ya da tuval üzerinde kullanılmasına, resim dışı unsurları bir araya toplayarak montajlamaya dayanan kolaj yönteminin geniş bir kullanım alanı vardır (Aktulum, 2000:222-223).  

  5  

Michelangelo’nun Sistine Şapeli’ndeki “Yaratılış” temalı freskolarına bakıldığında

evrenin, insanın yaradılışının ve Tufan gibi dini olayların ele alındığı görülür.

Medusa’nın Salı’nda ise 1816’da Mauritania sahillerinde parçalanan/batan bir Fransız

savaş gemisinin ardından kaptanın, yolcuları ve mürettebatı ölüme terk edişinin

betimlendiği görülür. Gericault, döneminin güncel bir trajedisi olan ve unutturulmaya

çalışılan bu olayı dramatik yorumu ile resmederek anımsanmasını sağlamıştır (Kargın,

2010).

Resim 1. David LaChapelle, “Deluge”, 2007

Resim 2. Michelangelo, Sistine Şapeli Freskolarından Bir Kesit

LaChapelle ise bu çalışmasında freskolardaki Tufan betimlemesini ve batan

savaş gemisini ele alırken, kullanmış olduğu imgelerle 21. yüzyıldaki beyazların çöp

kültürüne göndermeler yapmaktadır. LaChapelle tüketim kültürünü bir tufana

benzettiği yapıtında figürleri durağan bir biçimde göstermeye çalışarak, tufanın

ortasında kalan insanların bilinçsizliğine vurgu yapmaktadır (Vargı, 2009).

Resim 3. Gericault “Medusa’nın Salı”,1819 Resim4. LaChapelle, “Deluge” adlı fotoğraftan bir kesit

  6  

Biçimsel ve anlamsal açıdan bakıldığında “Deluge” fotoğrafı ile gönderge

yapıtlar arasında biçimsel olarak bir benzerlik söz konusu iken, anlamsal olarak

ayrımlar göze çarpar. Fotoğraf, tüketim toplumunun iyilik ve empati gibi evrensel

değerlerinin çöküşünü ele alarak anlamsal açıdan gönderge yapıtlardan ayrılmaktadır.

LaChapelle, bu fotoğrafı ile bizlere adapte olduğumuz tüketim temelli yaşam tarzı

sonucunda karşılaşacağımız tehlikelerin uyarısını yapmaktadır. Bunu yaparken de

markaların sembollerini (Burger King, Gucci,   Starbucks,   Nike) yapıta ekleyerek

anlam ayrışıklığını pekiştirmektedir (refmuseum, 2009).

Resim 7. Andy Warhol, Marilyn Resim 8. David LaChapelle , Amanda as Warhol's Marilyn, 2002

LaChapelle, bir başka fotoğrafında Andy Warhol’un Marilyn yapıtına

gönderme yaparak, 20. yüzyılın ikonlaşmış figürü olan Marilyn Monroe’yu

betimlemektedir. Fotoğrafçı özellikle Amerika’da insanlara hala yabancı ve korkunç

gelen transeksüel dili, cinsiyet değişimini, plastik cerrahiyi ve estetik ameliyatları,

muhafazakar kesimin önyargılarından kurtarmak amacıyla bir transeksüel olan

Amanda Leopre'yı güzel bir biçimde ve çarpıcı renk kullanımıyla fotoğraflayarak

insanları bu bakış açısından uzaklaştırmaya çalışmaktadır. Bunu da güzelliğin ve

cinselliğin ikonu durumuna gelen Marilyn yapıtına gönderme yaparak istenilmeyeni

istenilen üzerinden göstermeye çalışmaktadır (Goren, 2010). Öte yandan Warhol’un

Marilyn yapıtını gördüğünde oldukça etkilendiğini dile getiren LaChapelle

yenidenürettiği bu fotoğrafta, Warhol’a olan saygınlığını da dile getirmektedir.

  7  

Resim 9. Sandro Botticelli, Venus and Mars, ca. 1483

Resim 8. David LaChapelle , the Rape of Africa

Boticelli’nin “Venüs ve Mars” adlı yapıtına göndermeler yaparak

yenidenürettiği “The Rape of Africa” adlı fotoğrafında ise LaChapelle, Batı’nın

tüketim çılgınlığının ve bu çılgınlığın Afrika’daki yansımalarının bir eleştirisini

yapmaktadır. Rönesans resim sanatının genlişmesine öncülük eden ve konusunu

mitolojiden alan gönderge yapıtta, Roma Tanrıları Venüs ile Mars güzellik ve

kahramanlık alegorisi içinde resmedilirken, LaChapelle’in yenidenürettiği bu

fotoğrafta, dünyaca ünlü topmodel Naomi Campbell Afrika’lı Venüs olarak ele

alınmıştır. Campbell’in buradaki şıklığı ve yabancıl alımı Afrika kadınının

nesnelleştirilmiş bir halidir. Öte yandan fotoğrafa işgal ve yağma teması altında, çocuk

asker görüntülerinin ve yasadışı altın-elmas madenciliğinin de dahil edildiği

görülmektedir (designboom, 2010).

  8  

SONUÇ

LaChapelle’in yenidenürettiği fotoğraflarda sanat tarihinin başyapıtlarının

izlerine sıklıkla rastlanmaktadır. Fotoğrafçının bu yapıtları seçmesi, yapıtlara olan

saygınlığının bir göstergesidir. Postmodern dönem içerisinde sanat yapıtının

anlamlandırılma sürecinde izleyicinin aktif olarak yer alması, izleyicinin belli bir

donanıma sahip olmasını gerektirir. Dolayısıyla, gönderge yapıtların izleyici

tarafından anımsanması amaçlanırken, dünyada varolan toplumsal sorunlara ve

olaylara dikkat çekilmektedir. LaChapelle’in biçimsel ve anlamsal dönüştürüm

işlemlerine başvurarak yenidenürettiği yapıtlara bakıldığında genel olarak toplumun

yıkıcı takıntılarıyla birlikte kutlama kültürünün ve materyalizmin bir eleştirisinin

yapıldığı söylenebilir. Oldukça renkli, eğlenceli ve estetik kaygıların gözetildiği, sanat

tarihinin bilinen yapıtlarına yapılan göndermelerin, pop kültürüne ilişkin imgelerin ve

ünlü isimlerin yer aldığı fotoğrafların amacı güzel ve tanıdık görüntüler aracılığı ile

izleyicinin dikkatini çekerek onu, verilmek istenilen asıl iletiye yönlendirmektir. Bir

yandan cinsellik, para, kurgulanmış mekanlar, yapaylaştırılmış insan figürleri ile renkli

bir görsel patlama yaratılırken, diğer yandan yüzeysellik ve içi boşaltılmış kavramlar

izleyici ile göz teması kurmaktadır. Böylece Baudrillard vari bir bakış açısıyla sunulan

gerçeklik ile sanallık yanılsaması oldukça renkli ve eğlenceli bir biçimde fotoğraflar

aracılığıyla dile getirilmektedir.

  9  

KAYNAKÇA

Kitap

AKTULUM, (2011). Metinlerarasılık//Göstergelerarasılık, Kanguru

Yayınları, Ankara.

AKTULUM, (2000). Metinlerarası İlişkiler, Öteki Yayınevi, Ankara.

YAMANER, G. (2007). Postmodernizm ve Sanat, Algı Yayıncılık, Ankara.

İnternet

DESIGNBOOM, (2010). David Lachapelle: The Rape Of Africa, Erişim: 09.04.2010. http://www.designboom.com/weblog/cat/10/view/10192/david-lachapelle-the-rape-of-africa.html

GOREN, N., (2010). Post On Pop, Erişim: 29.03.2011. http://www.davidlachapelle.com/exhibitions/2010-07-13_tel-aviv-museum-of-art/

GUYHEPNER, (t.y.). David LaChapelle – After Pop, Erişim: 07.04.2011. http://www.guyhepner.com/pieces/david-lachapelle-after-pop-amanda-lepore-as-andy-warhol-s-liz

KARGIN, N., (2010). Bir Hazin Öykü ve Bir Başyapıt Medusa’nın Salı, Erişim: 01.04.2010. http://www.indigodergisi.com/56/nursel.htm

KÜÇÜKSUBAŞI, B., (2011). Kurgulanmış Dünyaların Cilalanmış İmajları, Erişim: 29.03.2011. http://www.artimetre.com/2011/01/07/paul-kasmin-gallery -ve -david-lachapelle-akaretlerde/

REFMUSEUM (2009). David LaChapelle- Géricault- Michelangelo, Erişim: 04.04.2011. http://www.refmuseum.com/david-lachapelle-gericault-michelangelo/

VARGI, E., (2009). David Lachapelle, Erişim:01.04.2011, http://www.fotografya.gen.tr/ cnd/index.php?id=395,0,0,1,0,0

OHLALAPARIS, (2006). David Lachapelle-Heaven To Hell, Erişim: 01.04.2011. http://www.ohlalaparis.com/ohlalaparis/david_lachapelle/