10
BİLİM ADAMLARI ilim; neden, merak ve amaç besleyen bir olgu olarak, fiziki ve doğal evrenin yapısının ve hareketlerinin birtakım yöntemler aracılığıyla sistematik bir şekilde incelenmesini de kapsayan entelektüel ve pratik çalışmalar bütünüdür. (1) Bilim adamı ya da bilim insanı ise bir bilim dalında yetişmiş, bilgin, sistemli bir şekilde çalışmalar da bulunan, araştırmalar yapan kimse demektir. Bilim adamlarının ortak ve belirgin özellikleri vardır. Sizde de bu özellikler mevcutsa neden bir bilim adamı olmayasınız ? İşte size bir bilim adamının 10 özelliği: 1) İyi bir gözlemcidir. Çevresini sürekli gözlemler. Her şey gözlemlemek ile başlar. Soruların kaynağı da, çözümlerin kaynağı da bu gözlemlerin sonucudur. Baktığınız objeyi veya olayı tek tek parçalara ayırıp bütün ayrıntıları görebilmek ve sonra bu parçaları yeniden birleştirip bütün olarak algılamak, gözlem yapabilmenin sırrıdır. Gözlem yapmak sanıldığı kadar kolay bir iş değildir ama doğuştan gelen bir yetenek de değildir. Zamanla çalışarak geliştirilebilecek bir özelliktir. Gözlem yeteneğinizi nasıl geliştireceğinizi öğrenmek istiyorsanız sizi buraya alalım. 2) Meraklı ve araştırmacıdır. Bilim adamı meraklıdır. Etrafını gözlemlerken aklına binbir çeşit soru takılır. Neden böyle, nasıl böyle oluyor? Evrende cevabını bilmediğimiz o kadar çok şey var ki. Bilim insanı bu merakı doğrultusunda araştırma yapar. Çok okur. Öğrenmek için hiçbir fırsatı kaçırmaz. Soru sormaktan çekinmez. Bugün dünya bu konuma geldiyse, bilinmelidir ki, bu merak ile ortaya çıkan sorgulama ve bu yönde yapılan araştırmaların bir sonucudur. [highlight]Bilgi bir bilim adamının anahtarıdır.[/highlight] Sizin merakınızı çeken nedir? Neyi en çok merak ediyorsunuz? Merakınızın peşinden gidin. 3) Deney yapar. Her zaman teorik bilgi tatmin etmez ya da yeterli gelmez. Deneyip görmek, işleyişi anlamak çoğu zaman daha iyi bir öğretmendir. Bu yüzden merak ettikleri bir konuda veya bir gerçeği göstermek, kanıtlamak için deney yaparlar. Birbirinden eğlenceli deneyleri burada bulabilirsiniz. 4) Not tutar. Bir bilim adamı çalışmalarını kayıt altına alır. Hafızasına güvenmez. (Elbette güvenir ama işini sağlama alır.) Araştırmalarından notlar çıkarır kendisine, deneylerde elde ettiği sonuçları hangi durumlarda neler olduğunu her zaman not eder. Kendinize bir not defteri edinin ve ilk sayfasına “Bilim Adamının Not Defteri” başlığını atmayı unutmayın.

Bilim adamlari

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: Bilim adamlari

BİLİM ADAMLARI

ilim; neden, merak ve amaç besleyen bir olgu olarak, fiziki ve doğal evrenin yapısının ve hareketlerinin birtakım yöntemler aracılığıyla sistematik bir şekilde incelenmesini de kapsayan entelektüel ve pratik çalışmalar bütünüdür. (1) Bilim adamı ya da bilim insanı ise bir bilim dalında yetişmiş, bilgin, sistemli bir şekilde çalışmalar da bulunan, araştırmalar yapan kimse demektir.

Bilim adamlarının ortak ve belirgin özellikleri vardır. Sizde de bu özellikler mevcutsa neden bir bilim adamı olmayasınız ?İşte size bir bilim adamının 10 özelliği:

1) İyi bir gözlemcidir.Çevresini sürekli gözlemler. Her şey gözlemlemek ile başlar. Soruların kaynağı da, çözümlerin kaynağı da bu gözlemlerin sonucudur.

Baktığınız objeyi veya olayı tek tek parçalara ayırıp bütün ayrıntıları görebilmek ve sonra bu parçaları yeniden birleştirip bütün olarak algılamak, gözlem yapabilmenin sırrıdır.Gözlem yapmak sanıldığı kadar kolay bir iş değildir ama doğuştan gelen bir yetenek de değildir. Zamanla çalışarak geliştirilebilecek bir özelliktir. Gözlem yeteneğinizi nasıl geliştireceğinizi öğrenmek istiyorsanız sizi buraya alalım.

2) Meraklı ve araştırmacıdır.Bilim adamı meraklıdır. Etrafını gözlemlerken aklına binbir çeşit soru takılır. Neden böyle, nasıl böyle oluyor? Evrende cevabını bilmediğimiz o kadar çok şey var ki. Bilim insanı bu merakı doğrultusunda araştırma yapar. Çok okur. Öğrenmek

için hiçbir fırsatı kaçırmaz. Soru sormaktan çekinmez.Bugün dünya bu konuma geldiyse, bilinmelidir ki, bu merak ile ortaya çıkan sorgulama ve bu yönde yapılan araştırmaların bir sonucudur.

[highlight]Bilgi bir bilim adamının anahtarıdır.[/highlight] Sizin merakınızı çeken nedir? Neyi en çok merak ediyorsunuz? Merakınızın peşinden gidin.3) Deney yapar.

Her zaman teorik bilgi tatmin etmez ya da yeterli gelmez. Deneyip görmek, işleyişi anlamak çoğu zaman daha iyi bir öğretmendir. Bu yüzden merak ettikleri bir konuda veya bir gerçeği göstermek, kanıtlamak için deney yaparlar.Birbirinden eğlenceli deneyleri burada bulabilirsiniz.

4) Not tutar.Bir bilim adamı çalışmalarını kayıt altına alır. Hafızasına güvenmez. (Elbette güvenir ama işini sağlama alır.) Araştırmalarından notlar çıkarır kendisine, deneylerde elde ettiği sonuçları hangi durumlarda neler olduğunu her zaman not eder.

Kendinize bir not defteri edinin ve ilk sayfasına “Bilim Adamının Not Defteri” başlığını atmayı unutmayın.

Page 2: Bilim adamlari

KONFÜÇYÜS’ÜN HAYATI• Konfüçyüs (Çince: Kǒng Fūzǐ, 孔夫子, Latince: Confucius, "Üstad Kong" Çince 孔子, Kǒng Zǐ, Wade-Giles: K’ung-tzǔ) Çinli filozof , öğreti uzmanı , astronom ve yazar,

MÖ 551 - MÖ 479 tarihleri arasında, Doğu Zhou Hanedanlığı döneminde yaşadığı sanılmaktadır. Kong Qiu (Wade-Giles: K’ung Ch’iu) adı altında, Lu devletinin Qufu şehrinde (günümüzde Shandong eyaleti) doğmuş ve aynı şehirde vefat etmiştir.

• Öğretisinin ana teması insancıl düzendir.[kaynak belirtilmeli] Buna ulaşmanın yolunun diğer insanlara saygı ve atalara hürmet etmekten geçtiğini belirtmektedir. Konfüçyüs „Yüce“ (君子 junzi), mükemmel manevi insan olarak anılmaktadır. Yüce/iyi insan, ancak dünya bütünüyle uyum içinde yaşayan insandır: "Ahlaki varlığımızın tüm dünya düzeniyle uyum içinde olma noktasına erişmesi", insanın ulaşabileceği en büyük amaçtır. "Uyum, denge ve iç huzura erişmenin yolu Konfüçyüs'e göre eğitimden geçer".[kaynak belirtilmeli]

• İsminin tarihçesi[değiştir | kaynağı değiştir]• Kǒng Zǐ ismini, batıdaki Konfüçyüsçülükle anılan bilginlerin okulundan almıştır.[kaynak belirtilmeli] Gerçek adı 孔夫子, Kǒng Fū Zǐ, (daha saygın hitap şekli) Üstad Konfüçyüs

anlamını taşır. Ismin sonundaki „-us“ parçasının kaynağı, yazıtlarının ilk başta Cizvitler tarafından Latince'ye çevrilmesiyle ilgilidir. Böylece „Kǒng Fū Zǐ“, "Konfüçyüs'e" dönüşmüştür.[kaynak belirtilmeli]

• Kong ailesi günümüzde hâlâ çınar ailesi olmakta ve dünyanın tarihçe kanıtlanmış en eski ailelerinden biri sayılmaktadır. Kong ailesinin 75. nesil üyesi bugün Tayvan'da turan cınar olarak yaşamaktadır.[kaynak belirtilmeli] Qufu şehrinde yaşayan diğer bir ailenin de gene Konfüçyüs soyağacına dayandiğı bilinmektedir. Soyağacının çok eskiye dayanmasından ötürü, binlerce ailenin cınar ailesine bağlı olması mümkün sayılır. Günümüzde halen daha Kong ailesi fertleri, tapınak görünümlü malikanelerindeki kabristana defnedilmektedir.

• Hayatı[değiştir | kaynağı değiştir]• Doğumundan (MÖ 551) iki sene sonra Lu'da (günümüzde Shandong) babası vefat eder. Bunun üzerine genç Konfüçyüs, dedesinden özel ders almaya başlar. 19

yaşında evlenir ve MÖ 532–502 yılları arasında düşük işlerde çalışır.• Annesi MÖ 529 yılında vefat eder. Laozi ile Luoyang'daki buluşmasından (MÖ 518) iki sene sonra iç savaştan kaçar ve komşu devlet Qi'ye sığınır. Lu'ya geri

döndüğünde, MÖ 500 civarında Konfüçyüs'ün yükselişi başlar. Önce inşaattan sorumlu bakan, daha sonra Lu'nun adalet bakanı ve nihayet MÖ 498'de başbakan vekili olur.

• MÖ 497'de 13 yıllık sürgüne gider ve sırasıyla şu devletleri gezer:• MÖ 495 Wei• MÖ 494 Chen• MÖ 492 Wei, daha sonra Jin• MÖ 490 Cai• MÖ 489 Chen ve Cai'daki çatışmalarda Konfüçyüs neredeyse açlıktan ölmek üzeredir• MÖ 488 Wei• MÖ 484'de Lu'ya geri döner. Burada (MÖ 482) oğlu Bo Yu'nun ölümünü yaşar. MÖ 481'de öğrencisi Yan Hui'nin ölümü ve komşu şehir Qi'deki dükün öldürülmesi aynı

zamanda Muharip Devletler Dönemi'nin başlangıcıdır. MÖ 480'de öğrencisi Zilu savaş meydanında ölür. Bundan bir yıl sonra da Konfüçyüs hayatını kaybeder.

Page 3: Bilim adamlari

FARABİ’NİN HAYATI• Farabi (Arapça: فارابی محمد بن محمد Abū Nasr Muhammad al-Fārāb;[1] Batı / ابونصر da bilinen adıyla ′ Alpharabius (adıyla ilgili

kayda geçmiş diğer versiyonlar için aşağıya bakınız)[2] (d. 872[3] Fārāb[4] – 14 Aralık 950 ile 12 Ocak 951 arası Şam),[4] 8. ve 13. yüzyıllar arasındaki İslam'ın Altın Çağı'nda yaşamış ünlü filozof ve bilim adamı. Aynı zamanda gökbilimci (en), mantıkçı ve müzisyendir (en).

• Yorumları ve incelemeleri sayesinde Farabi ortaçağ islam aydınları arasında Muallim-i Sânî ya da Hace-i Sâni (İkinci Üstad / Magister secundus) olarak bilinir. Hace-i Evvel (Birinci Üstad / Magister Primus) ise Aristo'dur.[5] Farabi'nin hayatı selefi olduğu El-Kindi gibi çok az bilinir. Bağdat, Halep ve Mısır'da bulunduğu, hayatının önemli bir kısmında Halep'teki Şii Hamdani hanedanı tarafından desteklendiği bilinmektedir. Etnik kimliği tartışmalıdır. Kimi kaynaklara göre Fars kimilerine göre Türk kökenlidir. Ancak Farabi, bütün eserlerini Arapça yazmıştır. Farabi Aristo'nun temel eserlerinin birçoğunu Arapça'ya yeniden çevirmiş, bu eserlerin daha iyi anlaşılabilmesini sağlayan şerhler yazmıştır. Bu yanıyla hem İslam dünyasında antik felsefenin anlaşılmasını sağlamış, hem de Arapça'nın bir felsefe dili haline gelmesine büyük bir katkı yapmıştır.[6]

• Farabi'nin bu büyük katkısının yanında İkinci Üstad kabul edilmesinin ana nedeni İbn-i Haldun'a göre onun mantık alanında yaptığı çalışmalardır.[7] Farabi, Aristo'nun 6 ciltlik temel mantık kitabı Organon'un tüm bölümlerini içeren çeviriler ve şerhler kaleme aldı ve Organon'u iki bölüm daha ekleyerek 8 kitaba çıkardı. Mantık ifadeleri, onu ifade etmek için kullanılan dil ve bilgi ile ilişkili olduğu için Farabi'nin mantık dışında dil felsefesi ve epistemoloji üzerinde de yoğun şekilde durduğu görülür. Farabi'nin diğer bir çalışma alanı Doğa felsefesi, Metafizik ve Psikoloji olmuştur. Doğa anlayışı dönemin Batlamyusçu dünya merkezli görüşüne uygundur. Farabi'nin geliştirdiği sudûr teorisi ise Neoplatoncu ve İsmaili kökenlere dayanır. Bu anlayış daha sonra İbn-i Sina tarafından geliştirildi. Farabi'ye atfedilen kitapların sayısı 100 ile 160 arasındadır.[7][8]

• Farabi, El-Kindi'nin kurucusu olduğu kabul edilen ve İslam felsefesi içinde rasyonal/Aristocu eğilimi ifade eden Meşşaîlik akımının ikinci kurucusudur. Pek çok takipçisi olduğu için bazı felsefe tarihçilerine göre bir Farabi okulundan sözedilebilir. Yahudi filozof Maymonides etkilendiği felsefeciler içinde en büyük övgüyü ona yapar: "Mantık hakkındaki eserlere gelince, sadece Ebu Nase el-Farabi'nin eserlerinin çalışılması yeterlidir. Onun tüm eserleri kusursuz ve mükemmeldir. O eserler incelenmeli ve anlaşılmalıdır. Çünkü o büyük bir adamdır." Batı'da Farabi'nin eserleri İbn-i Sina ve İbn-i Rüşd'ün eserlerinden daha az tercüme edilmişse de, Farabi'nin eserleri Aristo düşüncesinin yeniden anlaşılmasında merkezi bir öneme sahip olmuş, arkadan gelen felsefi zenginliğe ilk açılımı yapmıştır. İbn-i Rüşd ve Endülüslü filozoflar Farabi'yi mantık, psikoloji ve siyaset konularında önemli bir otorite olarak görürler.[9]

Page 4: Bilim adamlari

Alfred Bernhard’ın yaşam tarzı• 1833'te varlıklı bir aileden gelen anne Andriette Ahlsell ile mühendis baba Immanuel Nobel'in üçüncü oğlu olarak Stokholm'de

dünyaya geldi. Alfred doğduğunda, babası iflas etmişti, dolayısıyla ailesinin maddi durumu iyi değildi. Nobel ailesi 1837'de Finlandiya'ya, 1842 yılında ise St. Petersburg'a taşınır. St. Petersburg'da babası Immanuel Nobel bir atölye açar, annesi ise bir bakkal dükkânı işletir. Baba Nobel, St. Petersburg'da büyük başarı kazanır ve Rus ordusu için silah üretmeye başlar.

• Alfred Nobel, özel öğretmenler tarafından eğitilir. Doğa bilimleri, dil ve edebiyat alanlarına yoğunlaşır. On yedi yaşına geldiğinde İsveççe, Rusça, Fransızca, İngilizce ve Almanca'yı akıcı bir şekilde konuşabilmektedir. Fizik ve kimyanın yanı sıra, onun bir mühendis olmasını isteyen babasının pek hoşuna gitmese de Alfred İngiliz edebiyatına ve şiire de ilgi duymaktadır.

• Babası onu kimya mühendisliği eğitimi görmesi için yurtdışına gönderir. İki yıllık süre içinde İsveç, Almanya, Fransa ve ABD'de bulunur. Paris'te bulunduğu süre zarfında dönemin ünlü kimyageri T. J. Pelouze'nin laboratuvarında çalışır. Burada ayrıca güçlü bir patlayıcı sıvı olan nitrogliserini keşfeden İtalyan kimyager Ascanio Sobrero ile tanışır. Alfred Nobel de nitrogliserin ile ilgilenmektedir. Nitrogliserin, baruttan daha güçlü olmasına karşın, basınç ve sıcaklığın etkisiyle kolayca patlamaktadır. Nobel'e göre bu durum nitrogliserinin pratik kullanımını sınırlandırmaktadır.

• Alfred Nobel, 1852'de ailesi tarafından St. Petersburg'a geri çağrılır. Nobel, nitrogliserin ile ilgili çalışmalarına burada devam etmeye çalışır. Ancak, babası Immanuel Nobel'in işleri bozulmaya başlar. Kırım Savaşı'nın sona ermesini takiben Rus ordusu baba Nobel'in işletmesinden silah sipariş etmeyi keser. Baba Nobel, bir kez daha iflas eder. Bunun üzerine baba Nobel iki oğlu Alfred ve Emil ile birlikte Stokholm'e geri döner (Diğer oğulları Robert ve Ludvig ise St. Petersburgda kalır).

• Alfred Nobel, 1863 yılından itibaren nitrogliserin ile ilgili çalışmalarına Stokholm'de devam eder. 1864 yılında çalışmalarını yürütürken bir patlama olur. Kazada, küçük kardeşi Emil ile birlikte dört kişi hayatını kaybeder. Alfred Nobel'in Stokholm şehri sınırları dahilinde çalışma yapması yasaklanır. Bunun üzerine Alfred çalışmalarına Malaren Gölü yakınlarındaki bir mavnada devam eder.

• Nitrogliserin'i patlayıcı madde olarak kullanma yollarını araştırdı. 1863 yılında Stokholm'de az miktarda nitrogliserin yapmaya başladı. Birkaç ay süren araştırmaların sonunda bir patlama ile laboratuvar yıkıldı. Çalışmalarına devam eden Alfred Nobel 1865'te yeni bir fabrika kurdu, bir süre sonra ikinci fabrikasını da açtı. 1864 yılında araştırmalarının sonucunu aldı ve dinamit barutunu buldu. Araştırmalarına devam eden Nobel, 1877'de Balistit adını verdiği yeni bir çeşit barut tasarladı. 1879'da, Paris yakınlarındaki Servan'da bir laboratuvar kuran Nobel, buradaki çalışmaları sırasında dumansız barut adını verdiği ve eşit miktarlarda nitrogliserinle nitroselüloz karışımından oluşan, itici barutu buldu.

Page 5: Bilim adamlari

Albert Einstein’nin Sözleri• 3. Dünya Savaşı'nda hangi silahların kullanılacağını bilmiyorum ama 4. Dünya Savaşı'nda taş ve sopalar olacağını

biliyorum. • A'yı hayatta başarı olarak tanımlayalım, o zaman A = X + Y + Z' dir; X çalışmaktır, Y oyundur Z ise çenesini tutmayı

bilmektir. • Açlıktan karnı guruldayandan dürüst politikacı olmaz. • Akıllı ve iyi niyetli insanlara özgü bir ada olması için neler vermezdim; öyle bir yer olsa ben bile vatansever

kesilirdim.

Page 6: Bilim adamlari

NEWTON MATEMATİĞİN MUCİDİ ;)• Newton'un matematikte neredeyse her dalda katkıları olmuştur. Özellikle analitik geometride eğrilerin teğetleri (diferansiyel) ve

eğrilerin oluşturduğu alanları (integral) hesaplamada yöntemler geliştirmiştir.[16] Bu iki işlemin birbirlerine ters olduğunu bulmuş, eğimler ile ilgili çözümler geliştirmiş ve bunlara akış (fluxion) metotları ismini vermiştir çünkü niceliklerin bir boyuttan diğerine aktığını hayal etmiştir.[16]

• Matematikte (a+b)ª ifadesinin üstel seriye açınımını veren genel iki terimli teoremini buldu.

Page 7: Bilim adamlari

İbn Firnas’ın uçuşu

• Uçmayı ilk kez deneyen İbn Firnas’ın ismi tarihe değil adeta suya yazıldı.• Ayda 500 tl taksitle alabileceğiniz arabalarda sonbahar fırsatını kaçırmayın!

• Endülüs’te, 852 yılında, yani Müslümanların İber Yarımadası’na çıkışlarından yaklaşık 140 sene sonra, Kurtuba şehrindeki Ulu Cami’nin minaresinde bir adam kuş kanadına benzer kocaman kanatlar takarak kendini boşluğa bıraktı. Kendisine delirmiş, hayatına kast edecek endişesiyle bakan kalabalığın altında belli mesafe havada kaldıktan sonra yere inen adam küçük zedelenmelerle atlattığı uçuştan sonra tarihe geçmişti. Ama hangi tarihe?

Antik Yunan’da anlatılan kendine kaz tüyünden kanatlar yaparak ilk uçan insan İkarus efsanesinden sonra uçma işini bir araç vasıtasıyla gerçekleştirme yolunda 18. yüzyıldan sonra çaba sarf eden kişiler arasında Emanuel Swedenborg, Sir Geor-ge Cayley, John Stringfellow,

Jean-Marie Le Bris gibi isimler geçer. İlk sürdürebilir, motorlu uçağı yapan kişiler ise Amerikalı Wright Kardeşler’dir.

Page 8: Bilim adamlari

Steve Jobs’un hayata bakışı

• Dünya üzerinde belki de bu kadar şekil 2nci bir adam daha yoktur. Sattığı ürünle adı bu kadar ön plana çıkan. Steve jobs böyle bir insandı. Bir gün işimi yapamayacak duruma gelirsem işi bırakırım demiştim, işte o gün geldi dedi ve hastalığından herkesi haberdar etti ve apple ın ceo luk görevini bıraktı. Bütün bir hayatı başarılarla dolu Steve Jobs 56 yaşında vefat etti. Teknoloji çağına yön veren isimlerden olan Steve jobs un ölümü büyük üzüntü yarattığı açık. http://www.apple.com/stevejobs/ apple ın açtığı sayfa. 

  Steve Jobs (24 Şubat 1955 – 5 Ekim 2011), Apple Computer’in kurucu ortağı, yönetim kurulu başkanı (CEO) ve genel müdürüydü. Bilgisayar sanayisinin önderlerindendi. Ayrıca Next Computer ve Pixar Animasyon Stüdyoları’nın yönetim kurulu başkanlığını da yaptı. Yönettiği firmayı zirveye çıkardığı yıllarda Pankreas kanserine yakalandı. Hastalığa karşı verdiği 7 yıllık mücadeleden sonra 56 yaşında öldü. 1970′lerin sonunda, diğer kurucu ortak Steve Wozniak’la birlikte, ticari başarı sağlayan ilk kişisel bilgisayarlardan birini yaratmışlardır. Jobs, 1980′lerin başında, Fare (Mouse) ile kullanılan GUI (Graphical User Interface) (Grafik Kullanıcı Arayüzü)’in ticari potansiyelini fark edenlerin arasında yer alır. 1985′te yönetim kurulunda kaybettiği güç mücadelesinin ardından Jobs Apple’dan istifa ederek, yüksek öğrenim ve iş dünyası için bilgisayar platformu üretmeyi hedefleyen NeXT bilgisayar şirketini kurdu.

Page 9: Bilim adamlari

ABDÜSSELAM’IN NOBEL ÖDÜLÜ

• Abdüsselam (Pakistan-Nobel Ödüllü Fizik Bilgini) (1926- 1996)Nobel ödülü olan ilk Müslüman ilim adamı olan Abdüsselam ,1926 yılında Pakistan sınırları dışında kalan Jhanga’da doğdu.Pakistanlı Fizik bilgini Abdüsselam , Pencap ve Cambridge Üniversitelerinden matematik ve fizik dallarında birinci olarak mezun oldu.1951 yılında hazırladığı doktora teziyle kuantum elektrodinamiğine temel olacak bir çığır açtı.Aynı yıl Pencap Üniversitesi’ne profesör oldu.1954 yılında Cambridge Üniversitesi’ne okutman tayin edilince , Pencap Üniversitesi’nden ayrıldı. 1957 yılında Londra Üniversitesi’ndeki İmperal College’e teorik fizik profesörü olarak tayin edildi. Bundan sonra , Abdüsselam , dünya çapında pek çok akademi, çeşitli komisyon, ilmi dernek ve ilmi heyet üyeliklerinde bulundu.Aynı zamanda pek çok ilmi kuruluşun başkanlığına getirildi.1970-1973 arasında Birleşmiş Milletler Üniversitesi’nin Birleşmiş Milletler kurucu kurulu ve vakıf üyesi oldu.1971-1972 ‘de Birleşmiş Milletler İlim ve Teknoloji Komitesi’ne başkanlık etti.

Page 10: Bilim adamlari

Alexander Graham Bell

• Alexander Graham Bell, (d. 3 Mart 1847, Edinburgh İskoçya - ö. 2 Ağustos 1922, Baddeck Kanada), 1876'da telefonun icadı ile tanınan Alexander Graham Bell önce Ontario'ya, daha sonra Boston'a yerleşti.

• Aslında Graham Bell, sağırların sessizliğini ortadan kaldırmaya çalışıyordu. Bunu başaramadı ama her gün yeni bir özelliğe kavuşan telefonla birbirinden kilometrelerce uzaktaki insanların birbirlerini duymalarını sağladı.

• Telefonu icat eden Graham Bell'in annesi doğuştan işitme engelliydi. Dedesi ve babası yıllarını işitme engellilere adadı. Özellikle babası işitme engellilere duymasalar bile konuşmayı öğretmenin yollarını geliştirmeye çalıştı. İki kardeşi veremden ölünce, babası kalan tek oğlunun sağlığı için Kanada'ya göçtü. Babasının ölümünden sonra onun çalışmalarını tanıtmak ve yaymak için çabalayan Graham Bell Amerika Birleşik Devletleri'ne gitti. Burada bir süre işitme engellilere dil öğretmeni yetiştiren okulda çalıştı. Daha sonra kendi okulunu kurdu.

• Ünü kısa sürede yayılan Bell, Oxford Üniversitesi’ne konuk öğretmen olarak çağrıldı. İngiltere'de eline geçen Alman Hermann von Helmholz adlı bilginin işitme fizyolojisine ilişkin kitabını okudu. Müzik sesinin bir tel aracılığı ile aktarılabilineceği düşüncesi üzerinde yoğunlaştı. Bu sırada başka bilim insanları da bu konularda çalışmalar yürütüyordu. Elisha Gray bunlardan biri.

• İngiltere'den dönen Bell, Boston Üniversitesi İnsan Sesi Fizyolojisi dalı profesörlüğüne getirildi. Kuramsal bilgilerini teknik destekle yaşama geçirmeye ve işitme engelliler için duymalarını sağlayacak aletler yapmaya girişti. Thomas Watson adlı bir elektrik mühendisi ile birlikte çalışmaya başladı. Çalışmalarını yürütmek için maddi destek gerektiğinde kendisine Avukat Gardnier Greene Hubbart yardım elini uzattı. Bell ve Watson 1875 yılında sesin tel üzerinden bir başka yere gittiğini ortaya çıkardı. Ancak ses anlaşılmaz bir durumdaydı. 14 Şubat 1876 günü Bell ve Gray telefon patenti almak için ayrı ayrı başvuru yaptı. Bell'e 7 Mart günü istediği patent verildi. 174.465 nolu patentini alan Bell atölyede denemelerini sürdürürken telefonu çalıştırmak için kullandığı bataryadan pantolonuna asit döküldü. Watson'u yardıma çağırdı: