Tuğçe , Sercan and Beyza

Preview:

DESCRIPTION

Edebiyat yapılması gereken bir sanattır....

Citation preview

Edebiyat, yazarların meydana getirdiği bir cumhuriyettir. General Dwight Eisenhower

YAŞAMI güzelleştiren, insanı hayata bağlayan, öz duygularla zenginleştiren edebiyattır… PEYMİ SAFA

Edebiyat hayatın uydusudur, onu taklit etmez, hayata istediği biçimi verir.

NAMIK KEMAL Edebiyat; gençliği yetiştirir, yaşlılara zevk verir, ikbalde süs, felakette teselli ve sığınak olur Jean B. Moliere

Köylü zekasıAVRUPA MÜHENDİSİ 30’lı yıllarda Anadolu’nun zeki insanlarını yetiştiren Kayseri’de yol yapım çalışmasıı vardır. Savaştan yeni çıkmış bir millet! Alet yok, makine yok, para yok. Yol yapımı için bizim köylüler, eşekleri bayıra salıyor eşeğin gidiş istikametine şerit çekilerek yolun

güzergâhını belirliyorlarmış. Çalışmaları izlemek amacıyla orada bulunan İngiliz mühendis sormuş:- Siz ne yapmaya çalışıyorsunuz? Bizimkiler yol etüdü yaptıklarını bu mühendise anlatmışlar:- Mister, bunlar %7’lik eğimin üstüne çıkmaz, arazi hakkında bilgileri de iyidir…. İngiliz mühendis gevrek gevrek gülmüş. Biraz da alay etmek için sormuş:- Ya eşek bulamazsanız ne yapacaksınız? Bizim muhtar lafı yapıştırmış:.- Eşek bulamazsak Avrupa’dan mühendis getireceğiz…

Kötü edebiyat, güzel duygularla yapılır.

ANDRE GİDE

Edebiyat lükstür, kurgu gereksinim . Gilbert K. Chesterton

Sensiz uyandığım her sabah;Yenileceğimi bilmeme rağmen sürdürdüğüm bir savaş;Acılarla dolu, ama gururlu.Oysa öylesine inandırmıştım ki ordularımı..Kazanmak mı istiyordum ? Bilmiyorum.Sadece uğruna savaşmak istiyordum.Ama biliyorum ki bu savaş bittiğinde, kazanan olmayacak.Beni arayacak olursan,Kalan enkazdan hatıraları topluyor olacağım, yüreğim parçalanarak."Boşuna savaşmamışız", diyebilmek için.

Şiir, bamtelinize asılıp onunla müzik yapaNDIR.

Dennis GaboR

BEKLENENne hasta bekler sabahı, ne taze ölüyü mezar. ne de şeytan, bir günahı, seni beklediğim kadar. geçti istemem gelmeni, yokluğunda buldum seni; bırak vehmimde gölgeni, gelme, artık neye yarar? NECİP FAZIL KISA KÜREK

ZANAAT

Zanaat, sermayeden çok nitelikli emeğe dayalı; öğrenimin yanı sıra el becerisi ve ustalık gerektiren meslek.[1] Bu tür mesleklerin erbâbına zanaatkar denir.

Marangozluk, ayakkabıcılık, kuyumculuk (takı üreten), kumaş boyama, çömlekçilik, berberlik, bakırcılık gibi mesleklerin hepsi birer zanaattir. Bir kimsenin zanaatkâr olması için el becerisi gerektiren bir malı veya hizmeti sadece satması değil, bilfiil üretmesi gerekir.

TAHİR VE MAHİR

Mahir adında çalışkan bir talebe her nasıl olduysa meşhur edebiyat öğretmeniTahir-ül Mevlevi'den zayıf not alınca bir fırsatını bulup tahtaya:"Vermezse Tahir, ne yapsın Mahir", yazar.Tahir-ül Mevlevi yazıyı görünce hemen cevabı yazar:"Çalışsa Mahir, vermez mi Tahir."

FUZULİ İLE RUHİ Eski edebiyatçılarımızdan Fuzuli ile Ruhi hep böyle birbirlerine taşlama yapıyorlarmış. Bir gün

ormanda yürürken bir köpek ölüsü görmüşler. Ruhi demiş ki:

“Bu köpek leşi de burda "Fuzuli" duruyor.” Fuzuli de cevap vermiş:

“Doğru, baksana "Ruhi" dötünden çıkıyor!”

Risk nedir ? Okul içinde öğrencilere olan sert davranışlarıyla tanınan bir edebiyat öğretmeni , bir gün kompozisyon yazılısı yapıyormuş. Soruda şuymuş;

Risk nedir? sınavdan bir hafta sonra sonuçlar açıklandığında sınıftan

sadece bir kişi yüz üzerinden yüz almış. Çocuğun kağıdında sadece iki kelime yazıyormuş;

- İşte risk budur.

HazIRLAYANLAR:TUĞÇE EREN SERCAN AYDOĞDU

BEYZA DEMİR

9/A SINIFI

Recommended