View
6
Download
0
Category
Preview:
Citation preview
MEKTUP
Resul-i Ekrem mektubuna besmele ile başlamış . adını açıkladıktan ve Allah'ın kulu ve elçisi olma vasfını belirttikten sonra Herakleios'un adını zikretmiştir. Bu arada ona "melik" yerine "Rumlar'ın büyüğü" şeklinde hitap ederek mülkün gerçek sahibinin Allah olduğunu vurgulamayı amaçlaması dikkat çekicidir. Ardından selam faslı gelmektedir; ancak muhatabı müslüman olmadığı için dua anlamı taşıyan selamı "hidayete erenlere" şeklinde genel ifadeyle vermiştir. Mektubun sonunda, yazılmasındaki asıl amacı teşkil eden İslam 'a davet gelir. Buraya mu hatabın hıristiyan oluşu sebebiyle müslümanlarla ortak bir söze yani Allah'ın birliğine davet eden Al-i im ran süresinin 64. ayeti konulmuştur. Hz. Peygamber'in mektubu gereksiz ifadelere yer verilmediğinden dolayı kısa ve özdür. Onun mektuplarından bir kısmı günümüze kadar ulaşmıştır; bunlardan Mukavkıs ile yalancı peygamber Müseylime'ye yazdıkları Topkapı Sarayı Müzesi'nde muhafaza edilmektedir.
Resül-i Ekrem ve Hulefa-yi Raşidln resml yazışmalarda yazının güzelliğine ve üslübuna büyük bir önem vermiştir. Hz. Peygamber mektup yazan kişinin kendi adıyla başlamasını ve yazdığı mektubu topraklamasını istemiş. bunun işi daha kolay kılacağını belirtmiştir (Taberanl. Müsnedü'ş-Şamiyyin, I, 38). Hadiste geçen "topraklama" ifadesini muhataba tevazu ile hitap etme şeklinde mecaz olarak yorumlayanlar varsa da onu yazıdaki fazla mürekkebin toprağa emdirilerek dağılmasının önlenmesi şeklinde anlayanlar da vardır (MübarekfQrl, VII, 410). Hadisin farklı rivayetlerinden bu ikinci yorumun daha doğru olduğu anlaşılmaktadır. Nitekim kurutma kağıdının kullanılmasına kadar yazı üzerine te beşir tozu serpildiği bilinmektedir. idareciler tarafından mektupların imiasma özen gösterilmesi istenirdi. Nitekim Hz. ömer, Ebu Musa el-Eş' ari'den aldığı bir mektupta "min Ebi Musa" yerine "min Ebu Musa" yazıldığını görünce ona katibini cezalandırmasını emretmiştir (Belazürl, s. 497; Beyhakl. ll, 258). Arap yazısının yeni geliştiği, henüz nokta ve harekenin olmadığı dönemlerde yazışmalar sebebiyle bazı sıkıntılar yaşandığında şüphe yoktur. İslam tarihi boyunca büyük kargaşalara ve iç savaşlara sebep olan ve etkileri günümüze kadar uzanan ilk fitne olayına Hz. Osman'ın, katibi Mervan b. Hakem'e yazdırdığı bir mektubun nokta ve harekesi olmadığı için yanlış anlaşılması veya Mervan'ın kasten
14
halifenin ağzından farklı anlama gelen bir mektup yazması sebep gösterilir (Ta beri, TMl]., ll , 662 vd). Herhalde bu gibi sebeplerden dolayı resail ve inşa divanlarıyla berld teşkilatı erken bir dönemde kurulmuştur.
BİBLİYOGRAFYA :
Buhari, "isti'zan", 23, 24, 25; Ebü Davüd, "Vi tir". 23; Tirmizi , "isti'zan" , 20; Belazüri, Fütüh (Fayda). s. 497; İbn Sa'd, et·Taba~at, 1, 263-264; Taberi, Cami'u'l-beyan, XIX, 153; a.mlf .. Tari/], Beyrut 1407, ll , 662 vd.; İbn Abdürabbih, ei-'İ~dü '1-{erid ( n şr. Abdülrnedd et-Terhinl), Beyrut 1404/1983, IV, 241,242, 281, 287; Taberani, el-Mu'cemü'l-kebir (nşr. Harndi Abdü lrnedd esSelefl) . Musul 1404/ 1983, X, 320; a.mlf., Müsnedü'ş-Şamiyyin (nşr. Harndi Abdülrnedd esSelefl). Beyrut 1409/1989,1, 38; Hakim, el-Müs· tedrelc [Atil). IV, 300-301; Beyhaki, Şu'abü '1· iman (nş r. M. Said BesyOniZağlOI). Beyrut 1410, ll , 258; Kalkaşendi, Şubf:ıu'l·a'şa (Şe rn se ddin) ,
1, 480 , 481; Tahsin Özgüç. Kültepe- Kaniş, New Researches of the Center o{ Assyrian Trade Colon ies, Ankara 1959, tür.yer.; MübarekfürT, Tuf:ı{etü ' l-af:ıve?i, Beyrut, ts. (Dilrü' l-kütübi ' l il miyye). VII , 41 O; Concordance to the Good i'iews Bible (ed. D. Robinson ı. New York 1976, s. 668; Hamidullah, İs lam Peygamberi, 1, 337 vd.; Cilbir Kumeyha, Edebü'r-resa'il, Kahire 1406/1986, s. 5 vd ., 79 vd. , 155 vd.; Abdülhay ei-KettanT. et-Teratibü'l-idariyye (Özel). ı, 204 vd.; Gül Özaktürk. "Yazınsal Mektubun Tarihçesi ", Arehiv um Anatolicum: Anadolu Arşivleri, sy. 4, Ankara 2000, s. 143 vd.
liJ N EB i BozKURT
Arap Edebiyatı. Arap edebiyatında mektup karşılığında kullanılan en yaygın kelime risi:Hedir. Bunun yanında kitab, hıtab, sahife, kelime, makale.lisan, me'lüke. el ük. meyamir gibi kelimeler de aynı konumda görülmüştür. Özellikle mektup formundaki resmi risalelerle uzun risalelere kitap adının verilmesi daha yaygındır. "Mektup. kitapçık" anlamındaki risalenin çoğulu resail, "bilgi ve haberlerin bir kimseden diğerimi iletilmesi işi" (elçilik. mesaj) manasındaki risalenin çoğulu ise risalattır (Lisanü 'l-'Arab, "rsl" md). Kur'an-ı Kerim'de Allah'a ait bilgi, haber. emir ve yasakların ku ll ara ulaştırılmasını ifade eden ri sa le ve risalat kelimeleri yer almıştır. Bu görevi yerine getirmek üzere Allah tarafından seçilmiş kimseye de resul denmiştir (M. F. Abdülbaki, el-Mu'cem, "rsl" md.). ·
"Bilgilerin yazı ile aktarılması. bilgileri içeren yazılı belge" anlamında risale teriminin kullanılmasının Emevl Halifesi Hişam b. Abdülmelik zamanında (724-743)
başladığı kaydedilir. Em eviler'in ilk katiplerinden olan Salim Ebü'I-Aia. Aristo'nun. öğrencisi Büyük İskender' e gönderdiği.
onun fethettiği şehirleri nasıl yöneteceğine dair bilgiler içeren yazılı belgenin Yunanca aslından yaptığı tercümesinde risale kelimesini kullanmış ve buna "risaletü Aristatalis ile'I-İskender fi siyaseti'lmüdün" adını vermiştir. Şair Ebu Dülame ilk Abbas! halifesi Ebü'I-Abbas es-Seffah'a yazdığı methiyede. bir katibe tarafından yazılmış olan, Beni Esed reisine ait bir risaleden söz etmektedir (Ebü'I-Ferec el-isfahanl, X. 266). Daha sonra risalenin "bilgi ve haberlerin yazılı iletme aracı" şeklindeki anlamı yaygınlaşmıştır; ilk manada kullanılmasına ise nadir olarak rastlanmaktadır (a.g.e., XX. 56; Yakut, ll. 4-5;Vl, 106, 166). İlmlveedeb'ikonularda makale tarzında yazılmış monografi kitapçıklarına risale adının verilmesi. bunların ilk örneklerinin formel olarak mektup üslübunda kaleme alınmış olması ve talep üzerine hazırlanıp ilgiliye gönderilmesi sebebiyledir. Bu türün ilk örneklerinden olan Cahiz'in risalelerinde bu özellik açıkça görülmektedir (ilmi risaleler için bk. RİSALE).
Arap edebiyatında mektup. kompozisyon türlerinin başında yer aldığı için edebi bir mektubun hitap edilen kişinin anlayışı ile sosyal mevkiine uygun, gereksiz uzatmalardan, yapmacık ifadelerden uzak, tabii. yalın, akıcı fakat edebi bir anlatımla kaleme alınmış olması temel özellikleridir (Ahmed el-Haş im! , I, 44-45) . Edebi bir mektubun sanat değeri, başta iç kafiyeler (seci) olmak üzere anlatıma derinlik ve tasvir gücü kazandıran mecaz. teşbih. istiare, kinaye, tevriye gibi sanatlara dayanır. Bu bakımdan edebi mektupla kaside arasında ilgi kuran İbn Tabataba edebi mektubu serbest vezinli , nesre dönüştürülmüş (mahlOI) kaside, kasideyi de şiire dönüştürülmüş (ma 'kOd) risale olarak görür ve her ikisinin bölümleri, belagat incelikleri ve yöntemlerinin birbirine benzediğini söyler ('Jyarü_'ş~şl'r, S. 6-7J Ebu Hilal el-Askeri bu noktalarda hutbe ile edebi mektup arasında benzerlik görür (Kitabü'ş-$ına'ateyn, s. 136).
Çağdaş alimler mektupları özel- resmi, edebi- gayri edebi. didaktik ve klişe rnek~ tuplar, ilmi. ehll ve mütedavel mektupc lar. siyasi, içtimal, hukuki, ticari, dini, zat! mektuplar. mensur ve manzum rnek~ tuplar. kısa, orta ve uzun mektuplar gibi sınıflamalara tabi tutmuşlardır. Klasik tasnifte Arapça mektuplar için "ihvaniy:: yat" ve "d'ivaniyyat" olmak üzere iki temel kategori b~lirlenmiştir. Bunlara ilmi risaleleri de ekl'emek gerekir.
İhvaniyyat türü mektuplar dost ve akraba arasındaki özel yazışmalardır. Konuları doğum, evlilik. bayram ve başarı kutlamaları. taziye, teşekkür. hediyeleşme gibi normal hayatın olaylarıdır. Bunlarda hitap edilen kimseye karşı duyulan sevgi ve özlem gibi duygularla nostaUi dile getirilir. Duyguların tasviri için bu tür mektuplarda uzun yazım (ıtnab) üs!Obunun kullanılması uygun görülmüştür. Mesafeler ve uzun süren ayrılıklar dostluk ve sevgi bağlarını zayıflattığından bu durumlarda gelen mektuplar uzaklardaki dostun vekili ve sadakatin şahidi olarak dostluğu kurtaran. sürdüren ve güçlendiren en önemli faktör olarak görülür. Kalkaşendl'den önceki yazarlar ihvaniyyatın kutlama, taziye. hediyeleşme ve iltifat gösterme gibi birkaç türünden söz etmişlerdir. Kalkaşendl ise ihvaniyyat için on yedi kategori belirlemiştir. Bunlar arasında ara buluculuk talebi, aşk. özlem. ziyaret daveti, sevgi, ev! en me teklifi. özür beyanı. teşekkür. sitem. hastanın durumunu sorma. haber iletme gibi hususlar yer alır (Şubf:ıu'l-a'şa, VIII. 126) Halife. vezir ve emir gibi yüksek dereceli devlet adamlarıyla onların altında bulunan kimseler arasında özel işlerle ilgili olarak yazılan mektuplar da ihvaniyyata dahil edilmiş, ancak bunlar resmi mektuba benzeyen ihvaniyyat olarak görülmüştür. İhvaniyyat türü mektuplarda nesirle yazılanlar çoğunluğu oluşturmak.la birlikte nesir- nazım karışık olanlarla yalnız şiir halinde yazılan mektuplar da vardır. E bO İshak es-Sa bl ile Şerif er-Radi arasında teati edilen mektupların ilk bölümünü bu tür teşkil eder (krş Resa'ilü'ş-ŞabT ue'ş
ŞerT{ er-RaçlT, s. 7-62) Özel mektuplarda anlatım daha li ri k ve şiirseldir; çünkü övme. yerme, şikayet ve sitem gibi birçok temada şiirle ortaktır.
Diğer inşa türlerinde olduğu gibi mektuplarda da giriş (bidayet 1 sadr). gelişme (mevzQ) ve sonuç (nihayet 1 hatime) kısımları bulunur. Yazışma müslümanlar arasında ise mektup besmeleden sonra kısa hamdele ve bazan salvele ile başlar. daha sonra mektubun asıl konusuna geçilir. Doğu mektuplarında görülen bu standart başlama formuna karşılık Endülüs mektupları genellikle gönderilene dua veya bir manzume ile başlar ya da konuya doğrudan giriş yapılır. Müslümanlarla gayri müslimler arasındaki yazışmalarda bu klişeler yer almaz. Onlarda, "Bu falancadan falaneaya bir mektuptur ... " gibi bir ifadeyle başlanır. Mektuplar çoğunlukla bir dua klişesiyle. bazan da muhtevaya
uygun ayet. hadis, şiir, atasözü vb. ile son bulur. Resmi mektupların ( dlvaniyyat) bölümlerinde de benzer k.lişeler yer alır. 90 (709) yılında Mısır valisi olan Kurre b. Şerlk'in mektuplarında bu klişelerin görülmüş olması, Arap toplumunda ondan çok daha önce mektup yazma geleneğiyle klişelerinin bulunduğunu gösterir (Be eker. 1,92-94)
Dlvaniyyat (resailü dlvaniyyat) adını. ilk teşekkülü Muaviye b. EbO Süfyan zamanında ( 661-680) gerçekleşen, devletin resmi yazışmalarını hazırlamakla görevli Dlvanü'r-resail'den (Divan-ı inşa) alır. Ancak yönetimin bütün mektupları bu divandan çıkmadığından devlet. idare ve hükümet işleriyle ilgili mektuplar için "resmi mektuplar" (resail resmiyye) tabiri daha kapsamlı görülmüştür (Hüsnl Naise. s. 246). Bunlar idari. siyasi. adli, kazal. teşriT . iktisadi vb. konularda tayinazil. icazet. yemin, kutlama. sulh. biat. ikta. vasiyet, mehir, tezkire mektupları .
veliaht olacaklar için yazılan ahidname. bir düşmana veya asiye güvence olarak verilen emanname. savaş veya zafer kutlaması , asiler için yazılan tehdit mektupları. umuma açıklamalar içeren beyan mektubu (menşQrat 1 fermanlar) gibi resml mektuplardır. İbnü'n-Nedlm. bu tür mektuplardan konularına göre belirlenmiş çok sayıda örnek zikrettiği gibi Kalkaşendi Dlvanü'l-inşa'dan çıkan otuz çeşit mektup kaydetmektedir (Şubf:ıu'l-a'şa, xv. 1-73). Dlvaniyyatta. günümüzdeki idari mektupların ince diplomasi üsiObunun yanında yüksek düzeyde bir edebi dilin kullanıldığı görülür. Bu sebeple Ahmed b. Yusuf ei-Katib. EbO İshak es-Sabl. Ebü'I-Fazl İbnü'l-Amld, Sahib b. Abbad, Kadi el-Fazı! ve İbn Nübate gibi edip ve katipierin kaleminden çıkmış dlvaniyyat mektupları. edebiyat ve belagat alimlerince yüksek edebi düzeyde inşa örnekleri olarak değerlendirilmiştir. Bunların en iyileri divanda örnek olarak saklandığı gibi bu tür resmi ve edebi mektuplar halka oku nur. muhtevaları tartışılıp yorumIanırdı.
Edebi mektup yazma sanatına "teressül" (sınaatül-teressül), yazana da "müteressil" denir. Divan-ı inşa'da görev alacak müteressiller en yüksek edebi üs!Oba sahip edip ve yazarlar arasından seçilirdi. lll. (IX.) yüzyılın ortalarından itibaren devletin çeşitli kademelerinde görev yapacak katipleriçin el kitapları yazılmaya başlanmıştır. İbn Kuteybe'nin Edebü'l-katib'i, İbn EbO Tahir TayfOr'un Kitdbü'l-
MEKTUP
Menşur ve'l-man;ç;Cım'u, EbO Bekir esSQII'nin Edebü'l-küttab'ı, İbn Halef'in Mevaddü '1-beyan'ı, Ziyaeddin İbnü'lEslr'in el-Meşelü's-sa'ir fi edebi'I-kalib ve'ş-şa'ir ile el-Miita]J.u'l-münşa li]J.adi~ati'l-inşa'sı. Şehabeddin Mahmud el-Halebl'nin Jjüsnü't-tevessül ila şına'ati't-teressül'ü. İbn Fazlullah el-Ömerl'nin. et-Ta'rif bi'l -muştala]J.i'ş-şerif'i
ve bunun şerhi. İbn Nazırülceyş'in Teş~ifü 't-Ta' rif' i bu tür eserlerdendir. On dört ciltlik hacmiyle bu nevi eserlerin en kapsamiısı Kalkaşendl'nin Şub]J.u '1-a'şa ii şma'ati'J-inşa'sıdır (bu eserlerin bir listesi için bk. Samir ai-Droubi. s. 60-79) Sözü edilen eserlerde. Divan-ı inşa'da katip olarak görev yapacak edibin yüksek düzeyli bir edebi ve belagl üs!Oba, ayrıca geniş bir kültüre sahip olmasının zarureti, yetişmesi için okuyup ezberlemesi gereken ilmi ve edebi formasyon bilgileri, sahip olması istenen ahiakl meziyetler. çeşitli kişi ve makamlara yazılacak mektupların başlangıç. sonuç ve muhtevalarının nasıl olması gerektiği, hitaplarda çeşitli düzeydeki yöneticiler için kullanılacak sıfat. lakap ve künye klişeleri. kompozisyon ve imla esasları. hat ve çeşitleri . harfler ve nitelikleri, mektuplarda kullanılacak kağıdın evsafı. kalem ve divit çeşitleri, mürekkep, hakka vb. konularda ayrıntılı bilgilerle muhtelif mektup örnekleri yer alır.
Eski ve yeni zamanlara ait çok sayıda mektup koleksiyonu oluşturulmuştur. Bunlardan Ahmed Zekl Saffet'in Cemhere tü resa'ili'l-'Arab'ı (1-IV, Kahire 1971)
Cahiliye, sadr-ı İslam. Emevl ve Abbasller'in ilk dönemlerine ait mektup örneklerini kapsamaktadır. Bunun dışında Muhammed Kürd Ali'nin Resa'ilü'l-bülegci'sı. Fayiz Abdünnebl Fe! ah e!-Kaysi'nin Edebü'r-resa'il fi'l-Endelüs fi'l-karni'll]amisi'l-hicri'si zikredilebilir. Ayrıca eskilerden Cahiz. İbn Hazm. İbn ZeydOn , İbnü'l-Mu'tez. EbO Bekir el-Harizml. Bedlüzzaman ei-Hemedanl. Ziyaeddin İbnü'l-Eslr, Ebü'I-Ala el-Maarrl, EbO İshak es-Sabl, Şerif er-Radi, Şerif el-Murtaza. Sahib b. Abbad, Ebü'I-Fazı İbnü'I-Amld, Kadi el-Fazı!. İbn Nübate el-Mısrl; yeniIerden Mahmud eı-Aıosı. Kermell. Cübran Halil Cübran. Mey Ziyade. Mustafa Sadık er-Rafil, M. Reşld Rıza, Şeklb Arslan ve Cemi! Sıdkl ez-Zehavl tarafından yazılmış mektup ve mektuplaşma örneklerini kapsayan birçok koleksiyon mevcuttur (bunların bir listesi için bk. M. Ş ükri el-AIOsl, neşredenin girişi. s. 65-77).
15
MEKTUP
BİBLİYOGRAFYA :
Lisanü'L-'Arab, "rsl" md.; M. F. Abdülbilki. ei-Mu'cem, "rsl" md.; ibn Ebü Tahir. el-Menşür ve'L-mamüm (nş r. Ahmed el-Eifl). Beyrut 1986, tür. yer.; Ebü'I-Hasan ibn Tabataba. 'iyarü 'ş-şi'r (n şr. Taha el- Haciri- M. Zağlü l Sellam) . Kahire 1956, s . 6-7; Mes'Gdi. Mürücü '?·?eheb, Tahran 1970, VI , 1 ı6; Ebü'I-Ferec el-isfahani. ei-Egani, X, 266; XX, 56; Ebü Hilal el-Askeri, Kitabü'ş$ına'ateyn(nşr.Aii M.ei-Bicavi-M. Ebü'I-Fazl). Kahire 1371/1952, s. 69, 136; Resa'ilü'ş-$abi ve 'ş-Şerif er-Raçfi (n ş r. M. Yus uf Necm). Kahire ı 968, s . 7 -62; Mecmü'u resa'il ve makamat, Bibliotheque Nationale, Arabe, nr. 3923, vr. 55, 60-61; Sealibi, Yetimetü'd-dehr (nşr M. MuhyiddinAbdülhamld). Kahire ı375-77/1956-57, lll, 8, 10-ı2 , 80-83 , 312; IV, ı90 , 191, ı92; ibn Halef. Mevaddü'L-beyan (nşr. Fuat Sezg in). Frankfurt ı407 /1986, s. 45-48, 323-355, ayrıca bk. tür.yer.; Ebü'I-Velid ismiiii ei-Himyeri. elBedi' [f vaş{i 'r-rebf' (n ş r. H. Beiris). Rabat ı 940, s. 55, 60, 178; Humeydl. Ce?vetü'L-muktebis, Kahire ı386/1966, s. 212; ibn Bessam eş-Şenterini, e?-lai)ire[f me/:ıfısini ehli'L-Cezire (n ş r.
i h san Abbas). Kah i re ı 978-79, 1/1, s. 242, 486, 49ı; ll/1 , s. 194-195; lll/ ı . s. 332; 111/ 2 , s. 705-755; Yaküt, Mu'cemü'L-üdebtı' (n ş r. D. S. Margoliouth). London 1909-13, ll , 4-5; V, 329, 351; VI, 67-68, ı 06, 166; Ziyaeddin ibnü'I-Esir, eiMeşelü 's-sa'ir(nşr. M. Mu hyiddin Abdülhamid). Beyrut ı411/1990,1 , 87-148; ibn Fazlullah eiÖmeri, et-Ta'rif bi 'L-muştala/:ıi 'ş-şed[(n ş r. Sem ir ed-DürGbl), Kerek ı413/ 1992, s. 6-245, ayrıca bk. tür.yer.; ibn Nübate. Ser/:ıu'L-'uyün(nşr. Said el-Efganl). Beyrut 1969, s. 3-8; ibn Nazırü ' I-Ceyş, Teşkifü 't-Ta'rif bi'L-muştala/:ı i 'ş-şerif (n ş r. R. Vese ly). Kahire ı 987, neşredenin girişi ,
s. IV-V; Kalkaşendi. Şub/:ıu'L-a'şa, bk. Feharis, XV, ı-73; a.e. (Şemseddin). 1, 244-356; ll , 327; VIII , ı 26; IX, 9-225; Ahdeb, Keşfü 'L-me'ani ue'Lbeyan 'an resa'ili Bedi'izzaman, Beyrut 1890, s. 372-373, 43ı-432, 511; C. H. Becker, Papyri Schott Reinhardt, Heidelberg ı 906, 1, 92-94; Ahmed Zeki Safvet, Cemhereta resa'ili 'L-'Arab [f 'uşüri'l-'Arabiyyeti 'z-zahire, Beyrut, ts. (elMektebetü 'l-ilmiyye).lll , 57, 6ı, ı ı4-ı ı5, ı20 -
121 , ı22-ı24, 136; IV, 262, 364-365; J. Leclercq, "ı.:amitie dans les lettres du moyen age" , Reuu du moyen ages latin, Strasbourg 1945, 1, 391-410; a.mlf. , "Le genre epistolaire au moyen age", a.e. ( 1946) , ll , 63-78; G. Lecomte, "L'introduction au Kitab Adab al-Katib" , Melanges Louis Massignon, Damas 1957, lll , 45 -63; Şevki Dayf, el-Fen ve me?fıhibüh, Kahire 1977, s. 95-ı ı3; G. Karlsson,/deologie et ceremonia l dans l'epistolographie byzantine, Uppsala ı962, s. 22; Ahmed el-Haşim!, Ceuahirü 'l-edeb, Kahire ı385/ 1965, 1, 44-45, ayrıca bk . tür.yer. ; G. Constable, "Letters and Letter- Collections" , Typologie des sourı::es du moyen age occidenta l, Turhout ı976 , fas. ı 7, s. 25, 32; H. Hunger. Die Hochsprachliche profane Literatur der Byzantineu !, Munich 1978, s. 206, 2ıo-2ı 1; Hüsni Naise, el-Kitabetü'l-fenniyye, Beyrut 1398/ 1978, s . 243-257, 318-329; Ali Ahmed Said Adonis, eş-Şabit ue'l-müteJ:ıavuil, Beyrut ı983 , lll, 2ı-33 ; Cilbir Kumeyha. Edebü 'r-resa'il [f şadri 'l-İslam, Kahire ı406/ ı 986, s. 5-14; M. Şükri ei-Aiüsi. Edebü 'r-resa'il beyne'l-Alüsi ue 'l-Kermelf(nşr. K. Avvad - M. Awad). Beyrut 1407/ 1987, neşredenlerin giriş i,
s. 7-9, 65-77; Fayiz Abdünnebi Felah ei-Kaysi,
16
Edebü 'r-resa'il fi'l-Endelüs fi 'l-kami'l-l]amisi 'Lhicri, Arnman 1409/ı989, s. 7-86, 100-133; Samir ai-Droubi, A Critica / Edition of and Study on lbn Fadl Allah 's Manua l of Secretaryship, "a l-Ta 'rif bi'L-mustalah al-sharif', Mu'tah 1992, s . 60-79; W. Marçais, "Les origines de la prose litte raires arabe" , RAfr. CCCXXX/1 ( 1927). s. 1-15; M. Grignaschi , "Le romain epistolaire classique ... ", Le Museon, LXXX, Louvain 1967, s. 219, 223 ; A. Arazi- H. Ben Shammay, "Risala", E/2 (Fr.) , VIII, 549-557 .
!il İSMAİL DURMUŞ
Fars Edebiyatı. Fars edebiyatında sultaniyyat ve ihvaniyyat şeklinde iki mektup (name) türü bulunmaktadır. Sultanların . devlet adamlarının birbirine ya da emirleri altında bulunanlara gönderdikleri resmi mektuplara sultaniyyat. halktan olan kişilerin yazdığı özel mektuplara da ihvaniyyat adı verilir. İran'da mektup yazmanın kuralları Samanller döneminden itibaren oluşmaya başlamış. IX ve X. yüzyıllarda İ ran'ın doğusunda mahalli hanedanlıkların kurulmasıyla birlikte Farsça'nın saray ve edebiyat dili olarak kullanılması yaygınlaşınca emirler arasında mektuplaşmada Farsça ağırlık kazanmıştır. Resmi yazışmalarının çoğunun Farsça olduğu Gazneliler. Selçuklular ve Harizmşahlar devrinde Divan-ı Risalat müessesesinin oluşmasıyla sultaniyyat türü mektup yazımı edebi bir gelişme kaydetmiştir. Bunun sonucunda mektup yazma işinin bir sanat olduğu kabul edilerek inşa ilminin alanına dahil edilmiş .
Kabi'ısname, Siyerü 'l-müli'ıkve Çehar Ma]fale gibi edebi eserlerde katiplik ve mektup yazma kurallarını anlatan bölümlere yer verilmeye başlanmıştır. DestUr-i De biri ve Desti'ırü '1-katib ii ta'yini'lmeratib gibi eserler mektup yazmanın edebi bir nitelik kazandığı bu dönemde kaleme alınmıştır.
Mahmüd-ı Gaznevi devrinde Vezir Ebü'IAbbas Fazi b. Ahmed ei-İsferaylnl'nin teşebbüsüyle resmi ve idari mektuplaşmalarda Arapça terkedilip Farsça kullanılmaya başlandı . İranlı münşl. edip ve alimierin mektup yazmaya özel bir ilgi duymaları sonucunda her iki mektup türü gelişti, yeni üslüplar ortaya çıktı. Bilhassa resml mektuplaşmalarda sıfat. unvan, lakap ve özel isteklere yer verilmesi bu mektup türünün kendine has bir üslüp ve şekil almasını sağladı. VI (XII) ve VII. (XIII.) yüzyıllarda Arapça mektupların örnek alınmasıyla V. (Xl.) yüzyıl mektuplarında kullanılan unvan ve sıfatlar yerini uzun ve seeili iziifet terkipierine bıraktı. Divandaki her iş ve görev için Arapça mektuplar-
dan iktibas edilen veya yeni üretilen özel unvan ve sıfatlar kullanıldı; bunlar üst makamlara yazılan mektuplarda daha çok yer almaya başladı. Safeviler devrinde özellikle resmi mektuplarda aşırı derecede sanatlı ve süslü anlatım yaygınlaştı. Bu mektupların okunınası son derece güçleşti. Kaçarlar döneminde ise üslüpta sadeleşme oldu.
Mektuplarda yer alan unvan, lakap ve dualar bunların yazıldığı siyasi ve içtimal makam ve mevkiye göre değişiklik gösterir. Çoğunluğu Arapça olan bu sıfatia
rın padişahlar için "melikü a'zam el-müeyyed bi-te'yldi'r-rahman hallede'llahu eyyame saltanatih'i". alimler için "üstazü'l-efdal ve'l-ekabir allametü'z-zaman". dostlar veya aile fertleri için "mahdüm-ı muazzam ya hudavendigar ale'l-ıtlak ebkahu'llahu teala" gibi ifadeler kullanılmıştır. Mektuplar çoğunlukla Arapça veya Farsça manzum bir ifade, selamiaş
ma ve buluşma isteğiyle başlar, şairane
ifadelerin yer aldığı dua bölümüyle son bulurdu.
Eski Farsça'da mektuplar menşur. tevki'. fetihname. şikestname. ahidname ve sevgendname unvanlarıyla da görülür. Farsça edebi mektuplar "mekatlb" . "münşeat" veya "rukaat" adı verilen mecmualarda derlenmiştir. Beyhaki'nin Tari{.ı'inde naklettiği. Sult an Mahmüd-ı Gaznevi'nin mektupları olan Münşe'at-ı Ebu Naşr Müşkan, İmam Gazzall'nin Fe:Uı'ilü'l-enam min resa'ili lfücceti'l-İsldm adlı kitapta (Tahran 1353 hş.) toplanan ve zamanın şahsiyetleri hakkındaki görüşlerini içeren mektupları V. (Xl.) yüzyılın örnekleri içinde sayılabilir. VI. (XII.) yüzyılda özel mektup türü örnekleri olarak dönemin alim şeyhleri arasındaki yazışmaların şeklini yansıtan Nameha-yi If üccetü '1-İslam AJ:ımed Gazzali (Tahran I 3 56 h ş. ). tasawufi i ncelikli özel mektupları içeren Nameha-yi 'Aynü'l-Kuçlat-ı Hemedani(Tahran 1348 hş . ). hem özel hem resmi mektupları ihtiva eden Münşe'at-ı Ija]fani (Tahran I 349 h ş. ) gösterilebilir. Reşldüddin Vatvat'ın Ebkdrü'I-efkar fi'r-resa'il ve'I-eş'ar adlı eserinde yer alan mektupları ( Nameha-yi Reşidüddin Vatvat, Tahran 1338 hş.) bu yüzyılın özel mektuplarına örnek teşkil eder. Bahiieddin Muhammed b. Müeyyed eiBağdadl'nin et-Tevessül ile't-teressül'de yer alan mektupları da (Tahran 131 5 hş.) bu döneme aittir. VII. (XIII.) yüzyıla ait örnekler arasında yer alan Mevlana Celaleddin-i Rüml'nin mektupları (Mektübfit-ı Mevlana Celaleddin, istanbul 1356 1
Recommended