Cihan cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlar

Preview:

Citation preview

İçindekiler

Cinsel Yolla Bulaşan Enfeksiyonlar (CYBE) Tanımı

CYBE’ların Önemi CYBE Riski Altında Olanlar CYBE’ların Bulaşma Yolları CYBE’ların Genel Belirtileri Normal Vaginal Akıntı Anormal Vaginal Akıntı CYBE’larda Korunma CYBE’larda Tedavi Süreci CYBE’lara Yaklaşım CYBE’ların Epidemiyolojisi

Sık Görülen CYBE Kandidiazis, Trikomonas vaginalis, Bakteriyel vaginozis, Klamidya, Bel soğukluğu (Gonore), Frengi (Sifiliz), Hepatit B-C, HIV/AIDS, Yumuşak çıban(şankr), Cinsel organ siğilleri, Cinsel organ uçuğu, Bitlenme ve uyuz

Tanımı; Kondom kullanılmayan cinsel ilişkiyle, Kan/kan ürünleriyle, Anneden çocuğa bulaşabilen, Başta cinsel organlar olmak üzere diğer organları da

etkileyebilen, Çoğu vakada belirti göstermeden seyredebilen hastalıklar

grubudur. Bugün için 40’ dan fazla cinsel yolla bulaşan hastalık

bilinmektedir.

Önemli bir halk sağlığı sorunudur, çünkü;

– CYBE’lara bağlı gelişen neoplasmlar,

– Doğurganlık ve üreme sağlığı sorunları,

– Bebek ve gebe sağlığı ile ilgili sorunlar,

– HIV bulaşma riskinin artması,

– Sosyal sorunlar (boşanma, ekonomik yük gibi) ortaya çıkabilir.

Korunmasız ilişkide, herkes CYBE’lara karşı risk altındadır. Belirtilerin olmaması ya da kişiyi rahatsız etmemesi hastalığın

toplumda sessizce ve hızla yayılmasına sebep olur. Dünyada her dakika 11 kişiye HIV/AIDS bulaşmakta ve 7 kişi

de ölmektedir. CYBE’lara yakalananların 1/3’ü 25 yaş altındadır. Çoğu kez gizlemesi nedeniyle hastalık daha ciddi boyutlara

ulaşmakta ve başkalarına da bulaşmaktadır. CYBE’lardan birine yakalanan bireyin, diğer CYBE’lara da

yakalanma olasılığı yüksektir.

Birden çok kişiyle, korunmasız cinsel ilişkiye girenler, Kadın ve erkek seks işçileri, Seks işçilerinin müşterileri, Kendinde veya cinsel eşinde CYBE öyküsü olanlar, Alkol ve uyuşturucu kullananlar, Manikür, pedikür aletleri ve jilet gibi eşyaları ortak

kullananlar, Sterilizasyonsuz aletlerle sünnet, akupunktur, epilasyon,

piercing, dövme vs. olanlar Sterilizasyonsuz aletlerle diş tedavisi yapılan kişiler, Kan ve kan ürünleri nakli yapılanlar.

Korunmasız cinsel ilişki; Başlıca bulaşma yoludur. Deri ve mukoza bütünlüğü bozukken

öpüşme, ağız yaraları, anal ve oral ilişki bulaşmayı kolaylaştırır.Anneden bebeğe geçiş; Gebelikte: HIV/AIDS, hepatit B-C ve sifiliz, Doğumda: Gonore (bel soğukluğu), klamidya, genital herpes (uçuk), Doğumdan sonra (emzirme ile): HIV/AIDS,Kontrol edilmemiş kan ya da kan ürünleri (Sifiliz, HIV/AIDS ve

Hepatit B-C) Kan ve ürünleri ile doğrudan temas, kan nakli, Sterilizasyonsuz kulak delme, dövme, akupunktur, sünnet, manikür,

pedikür aletleri, Ortak kullanılan diş fırçası, jilet ve traş bıçağı, enjektör, Steril olmayan tıbbi aletlerle tedavi yapılması (diş tedavisi vb.), Damar içi uyuşturucu kullanımı(aynı enjektörü kullanma).

İdrar yaparken yanma, ağrı, sık sık idrara çıkma, Peniste, haznede, makatta veya ağızda yaralar, kızartılar,

siğiller ve içi su dolu kabarcıklar, Penis, hazne veya makattan kötü kokulu, renkli akıntı olması, Penis veya hazne etrafında kaşıntı, Kasık lenf bezlerinde şişkinlikler ve bezeler, Karnın alt bölümünde veya kasıklarda ağrı ve duyarlılık, Cinsel ilişki sırasında acı duyma, ilişki sonrası kanama, Testislerin bir veya ikisinde birden ağrı, Kadınlarda nedeni bilinmeyen düşükler, sık ölü doğumlar.

Üreme çağındaki her kadında, hiçbir hastalık olmaksızın, normal olarak bir miktar vaginal akıntı vardır ve bu normal akıntı’dır

Bu akıntının özellikleri; Renksiz, kokusuz, şeffaf, Kıvamı sıvı yumurta akını andıran, sümüksü, kaygan ve uzayan

yapıda, Akıntı yumurtlama dönemlerinde biraz değişir, sıvılaşabilir ve

artma eğilimi vardır. Menopoz döneminde bu sıvının salgılanması duracağı için

vaginal kuruluk yaşanmaktadır.

Vaginada herhangi bir iltihabi durum varlığında, en önemli bulgu artan vaginal akıntıdır.

Bu akıntının özellikleri; Yeni ortaya çıkmış, Koyu sarı, yeşil, kahverengi renkte, Kanlı, köpüklü, Rahatsız edici ve kötü kokulu, İlişki sırasında ağrı, idrar yaparken yanma, Normal dışı kanama gibi belirtilerle seyreden bir akıntı çoğu

durumda bir sorunun varlığına işaret eder.

Her tür cinsel ilişkide kondom kullanılmalıdır. Güvenli cinsel davranış; bireylerin cinsel doyumunu, gebelik

ya da hastalık yönünden riske atmadan yaşamasıdır. Tek eşlilik ve sadakat, korunmada en önemli etkendir. Kontrol edilmiş kan ve kan ürünleri ve dokular kullanılmalı, Diş fırçası, tıraş bıçağı, jilet ortak kullanılmamalı, Sünnet, akupunktur iğnesi, manikür-pedikür makası, dövme

iğneleri ve aletleri tekniğine uygun biçimde steril edilmeli, Yeni doğan bebeğin gözüne gümüş nitrat damlatılmalı, HIV+ bir anneden doğan bebek HIV- ise anne emzirmemeli, Hepatit B, aşı ile korunulabilen tek CYBE’dur. Koruyuculuk

yüksektir. Aşı yaptırılmalıdır. Ancak Hepatit-C’nin aşısı yoktur. Gebeliğin erken döneminde gerekli testler yaptırılmalı

Erken tanı çok önemlidir. Tanıdaki gecikme, başarıyı düşürür ve başta kısırlık olmak üzere birçok hastalığa yol açar.

Hepatit B-C ve HIV/AIDS’te bile erken tanı önemlidir. Cinsel organlarda ya da yakınında yara, akıntı, ağrı, ateş gibi

belirtiler görülünce hemen ilgili hekime gidilmelidir. İlaçlar hekimin önerdiği DOZDA ve önerdiği SÜREDE alınmalı. Hastanın tedavisi eşiyle birlikte yapılmalıdır. Tek eşin tedavisi

sorunu çözmez. Hastalık yeniden eşe bulaşabilir. Tedavi sürerken ilişki kurmamalı ya da kondom kullanmalıdır. Eczaneden rastgele öneriyle ilaç kullanmak çok sakıncalıdır. Alerji ve yan etkiler gelişebilir, mikrop ilaca direnç kazanır. Tedavi güçleşir ve hastalık kronikleşerek insanlara bulaşmaya

devam eder.

Toplum Düzeyinde Yaklaşım

Enfeksiyon prevalansını düşürmek

Cinsel eş sayısınınazaltılmasıRiskli davranışlardankaçınılması

Cinsel İlişki

Kişi Düzeyinde Yaklaşım

Enfekte Olan Kişiyle Temas

Davranışların CYBE azaltacak yönde teşviki

EnfeksiyonunAlınması

EnfeksiyonunYeni KişilereBulaştırılması

Ulaşılabilir,kabul edilebilirhizmet sağlamaHizmet kullanımıteşviki

KondomGüvenli seksTopikal antimikrobiyal

Semptomu olanlarınkuruma başvurmasıTedavi bitene kadar ilişkiden uzak durmaEşin bilgilendirilmesi

Ülkemizde belirli gruplarda ve sınırlı sayıda araştırılmıştır. Araştırılan hastalıklar arasında sifiliz, hepatit B, HIV/AIDS,

klamidya, genital herpes, genital papilloma, trikomoniyaz ve kandidiyaz ön sıralarda yer almaktadır.

Bu hastalıklar ayrıca HIV ile enfeksiyonun geçişinde önemli bir risk olarak karşımıza çıkmaktadır.

Türkiye’de İllere Göre Sifiliz Prevalansı (2002)

Türkiye’de Hepatit B Olgularının, Ölümlerinin, Morbidite ve Mortalitelerin Sayıları

Türkiye’de Hepatit B Olgularının Yaş Gruplarına Göre Dağılımı

Türkiye’de HIV/AIDS bildirimi

Türkiye’de HIV Doğrulama Merkezleri

01Ekim1985 - 31Aralık2006 tarihlerinde Türkiye’de bildirilen AIDS vaka ve HIV taşıyıcılarının yıllara göre dağılımı

Türkiye’de bildirilen HIV/AIDS vaka ve taşıyıcılarının yaş ve cinsiyete göre dağılımı*

Olası bulaşma yoluna göre HIV/AIDS vaka ve taşıyıcılarının dağılımı*

CYBE’ler için Sürveyans türleri

Kandidiazis, Trikomonas vaginalis, Bakteriyel vaginozis, Klamidya, Bel soğukluğu (Gonore), Frengi (Sifiliz),

Hepatit B-C, HIV/AIDS, Yumuşak çıban, Cinsel organ siğilleri, Cinsel organ uçuğu, Bitlenme ve uyuz.

Etken; Candida albicans. Mutlaka cinsel yolla geçmez

Belirti; Peynir kesiği, süt kesiği tarzında akıntı, kaşıntı, idrar yaparken yanma.

Etken; Tek hücreli bir parazit

Bulaşma yolu; özellikle vaginal yolla korunmasız ilişki.

Belirtileri; erkekte peniste akıntı ve idrar yaparken yanma, kadında, köpüklü (kabarcıklı), kötü kokulu, bazen yeşilimsi akıntı ve aşırı derecede akıntı.

Önemi; erkeklerin %80ninde kadınların %50sinde belirti olmaz. Bulaşma devam eder. Tedavi edilmezse hastalık iç organlara ilerleyebilir. pH bozulduğu için spermler ölür ve geçici kısırlığa sebep olur

Etken; Gardnerella Vaginozis

Belirtileri; özellikle adet döneminde homojen, yapışkan, gri-beyaz, çürümüş yumurta veya balık kokusu şeklinde vaginal akıntı

Etken; Klamidya Trakhomatis

Belirtileri; sarı sulu akıntı, ilişki sırasında kanama

Önemi; Çoğunlukla belirti vermez, çok eşli bireylerde görülür, sıklıkla bel soğukluğuna eşlik eder, bebeklerde körlüğe kadar giden etkiler yapabilir,

Etkeni; GonokokBulaşma Yolu; her türlü korunmasız ilişki, doğumda bebeğin

gözüne bulaşma.Belirtileri; bazen belirti görülmeyebilir, erkekte koyu sarı veya

beyaz akıntı, ağrılı idrara çıkma ve yanma, sık sık ve az miktarda idrara çıkma, kasıklarda ağrı ve düzensiz kanamalar. Bebeklerde gözde, yetişkinlerde anüste ve boğazda akıntılı iltihap.

Önemi; Erkekte testiste başlayıp tüm üreme organlarına yayılabilir, prostat iltihabında tedavi güçleşir. Kadında rahim ve yumurtalıklara yayılır, pelvik enfeksiyon ve dış gebelik riski artar. Bebeklerde göz tedavi edilmezse körlük yapar. Az görülse de sepsis, kalp, beyin ve eklem iltihapları yapabilir.

Korunmada, güvenli cinsel davranış ve kondom önemlidir. Doğumda bebeğin gözüne gümüş nitrat damlatılması çok önemlidir. Diğer CYBE’ların bulaşmasını kolaylaştırır.

Etken; Spiroket

Bulaşma Yolu; her türlü korunmasız ilişki, anneden bebeğe, kan yolu (kontrolsüz kan ve doku nakli, kirli şırınga, iğne, traş bıçağı, jilet, sterilizasyonsuz manikür-pedikür, akupunktur, dövme, piercing, epilasyon iğnesi, sünnet aletleri)

Belirtileri; 3 Dönemi vardır. 1.Dönem; ilişkiden sonra 3 hafta-3 ay içinde mikrobun giriş

yerinde, cinsel organlar, anüs ya da ağızda; birkaç adet sert, ağrısız ve sınırları düzenli yaralar ortaya çıkar. Bu yaralar birkaç hafta içinde kendiliğinden iyileşir.

2. Dönem: Birinci dönemdeki yaraların iyileşmesinden birkaç ay sonra vücudun birçok yerinde lekeler ve yaralar biçiminde deri döküntüleri görülür. Bu dönem birkaç yıl sürebilir.

3. Dönem (Geç Dönem) : Tedavi edilmezse deride yaygın lekeler, kalp, beyin, büyük damarlar ve deride fındık ya da ceviz büyüklüğünde şişlikler olur. Bu şişliklerin delinmesi hâlinde içindeki sıvı akar ve yeri oyuk kalır. İç organlardaki tutulum o organın işlevini bozabilir. Tedavi edilmeyen hastalar ölür.

Önemi; 1. ve 2. dönemde tedavi edilmeyen 1/3 hasta sessiz dönemden sonra ileri döneme girer ve etkeni; kalp, göz, beyin, sinir sistemi, kemik ve eklemler başta olmak üzere vücudun birçok yerinde hasara neden olur.

Beyinde yerleştiği durumlarda kişide davranış bozuklukları görülür. Tedavi edilmeyen hastalar ölür.

Yaraların, ağrısız ve kaşıntısız olması ve 1. dönemde ilk çıkan yaraların kendiliğinden iyileşmesi, hastanın doktora gitmesini ve zamanında tedavi olmasını engeller. Erken tanı, tedavinin başarısını artırır.

Yaralardan, diğer CYBE’lerin bulaşması kolaylaşır. Tedavi edilmeyen sifilis vakalarında bakteri gebelik esnasında bebeğe

bulaşabilir (%70) ve bu vakaların da %25 inde ölü doğum ya da erken dönem bebek kayıpları görülür.

Etken; Hepatit B ve C virüsü

Kadın ve erkekte sistemik enfeksiyona yol açar, kronikleşme eğilimi vardır, sık görülür ve cinsel yolla da bulaşır.

Tek konak insandır ve mikrop; kişilerin kanında, üreme organlarının akıntılarında, tükürük, süt, ter ve gözyaşı gibi vücut salgılarında bulunur.

Kesin bir tedavisi yoktur. En etkin korunma aşıdır.

Bulaşma Yolu; Her türlü korunmasız cinsel ilişki (vaginal, oral, anal),

Anneden bebeğe (gebelik ve doğum sırasında), Kan yolu (kontrolsüz kan ve doku nakli, ortak kullanılan traş

bıçağı, jilet, sterilizasyonsuz manikür-pedikür aletleri, akupunktur, dövme, epilasyon iğnesi ve sünnet aletleri).

Belirtileri: Çoğu belirtisiz seyreder. İştahsızlık bulantı, kusma, baş ağrısı, halsizlik, yorgunluk, eklem

ağrıları, hafif ateş gibi genel belirtiler olur. Göz akında daha belirgin olmak üzere, deride sarılık. Koyu renkli idrar, açık renkli dışkı. Karaciğerde büyüme ve duyarlılık.

Önemi: Toplumumuzda yaklaşık her 10 kişiden birinin taşıyıcı olduğu

hesaplanmıştır. HIV’den yaklaşık 100 kat daha bulaşıcıdır Siroz ve karaciğer kanserine yol açabilir. Aşı ile korunma olur. Ancak hepatit C’nin henüz aşısı yoktur.

Hepatit B - C 2

Etken; Virüs(HIV=Human Immunodeficiency Virus/ İnsan İmmün Yetmezlik Virüsü) HIV1, HIV2

Bağışıklık sistemini çökertir, HIV, penis, vagina, anüs ve ağız içinde yaygındır, Vücutta belirti vermeden yıllarca kalabilir. Hastalık en az 2 yıldan 10 yılı aşkın sürede çıkabilir

Bulaşma Yolu; Korunmasız ilişki (vaginal, anal, oral) Anneden bebeğe (gebelik, doğum, emzirme) Kan yolu (kontrolsüz kan ve doku nakli, kirli şırınga, iğne, traş

bıçağı, jilet, sterilizasyonsuz manikür-pedikür, akupunktur, dövme, piercing, epilasyon iğnesi, sünnet aletleri)

Belirtileri; Bir kısım belirtisizdir ancak bulaşma devam eder Virüs alındıktan 2-4 hafta sonra gribe benzer tablo olur. Bu akut dönem 1-4 hafta sürer sonra latent (gizli) döneme

geçer. Latent dönem birkaç aydan 15 yıla kadar devam edebilir. Bu sürede yardımcı T lenfositlerinde sürekli azalama olur Sonuçta AIDS tablosu görülür Ateş, nodüller, geçmeyen soğuk algınlığı, kilo kaybı, ciltte mor

lekeler, ağız ve genital bölgede yaralar, kas-eklem ağrısı, ishal, bulantı, kusma görülür.

Önemi; HIV dış ortama dayanıksızdır, 1/10’luk çamaşır suyunda

~10dk. ölür. Bulaşıcılığı alındıktan 15 gün sonra başlar. Oysa test (-) çıkar

ve bulaşıcılık devam eder. HIV1, HIV2’ye göre daha bulaşıcı ve kötü seyirlidir.

Tanı; iki ELİZA (+) ve doğrulama için WESTERN BLOT test iledir. HIV(+) tanısı alan kişide hastalık belirtileri görülmeyebilir. Testler, virüs alındıktan ~3hafta-3ay içinde (+) sonuç verir. Bu PENCERE DÖNEMİ’dir. Bulaşıcılık devam eder. HIV/AIDS vakalarının %70-90’ı heteroseksüel ilişkiden geçer• Türkiye’de bu oran %50’nin üzerindedir• Anneden bebeğe geçiş %30’dur. Antiretroviral tedaviyle bu

oran %5-10’a düşer.

Kucaklaşmak, okşamak, tokalaşmak, öksürmek, aksırmak, sosyal öpüşmek, yiyecek-içecek, tabak, bardak, çatal, kaşık, elbise, çarşaf, havlu, yüzme havuzu, banyo, duş, tuvalet, telefon, musluk, ev eşyası, aynı işyerinde çalışmak, sivrisinek, karasinek, böcek ve evcil hayvan ısırıkları ile HIV/AIDS bulaşmaz

Diğer CYBE’lar HIV/AIDS bulaşmasını kolaylaştırır. Aşısı yok ama geliştiriliyor. Korunmada sağlık eğitimi ve

güvenli cinsel davranış önemlidir. AIDS basamağında bağışıklık sistemi çöker. Her türlü

enfeksiyona açık hale gelir. Grip, pnömoni, mantar ve paraziter enfeksiyonlardan kişi

ölebilir.

Şeker, hipertansiyon, kalp-damar gibi sistemik enfeksiyonlar olabilir, her türlü kansere yol açabilir

Tam ve kesin tedavisi yok ancak antiretroviral ilaçlar virüs aktivasyonunu azaltarak hastanın ömrünü uzatır ve yaşam kalitesini artırır.

Tedavi başlangıcında durum geçici olarak kötüleşebilir ancak ilaçlar bırakılmamalı.

Ayrımcılık, AIDS’i en önemli toplumsal sorun yapmıştır. Kimi kişiler hastalığın kendi dışındakilere özgü olduğunu

düşünürler. HIV/AIDS’li kişileri suçlar, aşağılar ya da damgalarlar. Bazı hastalar işlerini ve gelirlerini kaybedebilirler, okuma

hakkından mahrum edilebilirler. Bu durum insan haklarına aykırıdır.

Etken; Haemophilus Ducreyi denilen gram(-) basildir.

Bulaşma Yolu; Her türlü korunmasız ilişki (vaginal, oral, anal),

Belirtileri; Cinsel organlar ve anüste ağrılı, yumuşak kıvamda yaralar, Kasıklarda şişlik, Ağrılı idrar, penis ve vaginada akıntı.

Önemi; Yaralardan diğer CYBE’ların bulaşması kolaylaşır, Kasıklardaki şişlikler açılarak, cerahat akan yara biçimine

dönüşebilir.

Etken; Virüs

Bulaşma Yolu; Her türlü korunmasız cinsel ilişki (vaginal, oral, anal), Yüksek ısıda yıkanmamış, başkasına ait çamaşır giyilmesi.

Belirtileri; Mikrobun yerleştiği yerde siğiller Siğiller ağrısız ve karnıbahar görünümündedir.

Önemi; Siğiller, başka yerlere bulaşarak çoğalabilir, tedavi güçleşebilir. Rahim ağzı kanserine dönüşme riski vardır. Tedavi edilse de tekrar ortaya çıkabilir.

Etken; Virüs

Bulaşma Yolu; Her türlü korunmasız ilişki (vaginal, oral, anal)

Belirtileri; Bazı kişilerde belirti görülmeyebilir. Bazılarında hafif soğuk algınlığına benzer belirtiler; ateş,

halsizlik başağrısı ve yorgunluk görülebilir. Her iki cinsiyette cinsel organlar ya da anüste çok ağrılı, içi su

dolu kabarcıklar, kaşıntı, yanma ve kasıklarda şişlik ortaya çıkabilir.

Cinsel Organ Uçuğu (Genital Herpes)

Önemi: Görünümü ağız ve dudaklardaki uçuklara benzer, ancak bu

virüs cinsel organlara yerleşmeyi sever. Gebelerde düşüğe yol açabilir. Bebeğe bulaşarak göz, deri ve sinir sisteminde hastalık

yapabilir, menenjite yol açabilir. Vücut direnci düştüğünde sık sık tekrarlayabilir. Rahim ağzı kanserine yol açabilir. Uçuklardan diğer CYBE’ların bulaşması kolaylaşır.

Etken; Pediculuspubis (bitlenme etkeni);

sarcoptes scabies (uyuz etkeni)

Belirtileri; Aile içinde bulaşmanın olması, Kaşıntı (uyuzda özellikle gece kaşıntısı), Uyuzda sırt ve kasık bölgesinde çizgi şeklinde siyah noktalar.

Önemi; Tedavi edilmediği takdirde hızla yayılabilir

T.C., Sağlık Bakanlığı, Sağlık Eğitimi Genel Müdürlüğü, “Eğitimciler İçin Eğitim Rehberi Üreme Sağlığı Modelleri”, içinde “Cinsel Yolla Bulaşan Enfeksiyonlar”, syf 88-108, Sağlık Bakanlığı Yayın No:772, İlkay Ofset Matbaacılık, Ankara, 2008

Akın L., Halk Sağlığı Temel Bilgiler, Editör; Güler Ç., Akın L., içinde “Bulaşıcı Hastalıkların Kontrolü” Bölüm 16, içinde “Cinsel Yolla Bulaşan Enfeksiyonların Kontrolü”, syf 921-927, Hacettepe Üniversitesi Yayınları, Ankara, 2006

Ağaçfidan A., Akın L., “Türkiye’de Cinsel Yolla Bulaşan Enfeksiyonlar (CYBE) ve HIV/AIDS’in Sürveyans Sistemine İlişkin Durum Analizi”, Editör; Altan P., syf 0-59, Türkiye Üreme Sağlığı Programı, T.C. Sağlık Bakanlığı, Ana Çocuk Sağlığı ve Aile Planlaması Genel Müdürlüğü, Buluş Tasarım ve Matbaacılık, Ankara, 2007

http://gamapserver.who.int/mapLibrary/app/searchResults.aspx Nisan2012

Recommended