90
HAFTALIK BASKETBOL DERGİSİ SLAMDUNK TRACY BİR ZAMANLAR GÖKLERİN HAKİMİYDİ 100 AVRUPANIN EN İYİ OYUNCUSU BÖLÜM 8: 29 - 20 OVERTIME HABERLER NBA / NCAA EUROLEAGUE M c GRADY 10 - 16 ARALIK 2012 / SAYI: 28

Slam Dunk Dergi - sayi 28

Embed Size (px)

DESCRIPTION

Haftalik Basketbol Dergisi

Citation preview

Page 1: Slam Dunk Dergi - sayi 28

HAFTALIK BASKETBOL DERGİSİ

SLAMDUNK

TracyBİR ZAMANLAR

GÖKLERİN HAKİMİYDİ

100 AVRUPANIN

EN İYİ

OYUNCUSUBÖLÜM 8: 29 - 20

OVERTIME HABERLER

NBA / NCAAEUROLEAGUE

McGrady

10 - 16 ARALIK 2012 / SAYI: 28

Page 2: Slam Dunk Dergi - sayi 28

S L A M D U N K D E R G İ a p p s t o r e ’ d a . K e n d i a p l i K a s y o n u y l a d a y a y ı n d a . ı p a d v e ı p h o n e ’ u n u z l a t ü r K i y e ’ n i n t e K o n l ı n e h a f t a l ı K B a s K e t B o l d e r g i s i n i i s t e d i ğ i n i z z a m a n , i s t e d i ğ i n i z h e r

y e r d e o K u y a B i l i r s i n i z . t e K y a p m a n ı z g e r e K e n a p p s t o r e ’ d a n “ s l a m d u n K ’ ı ü c r e t s i z i n d i r i p, K e y i f l e o K u m a y a B a ş l a m a K . . .

o n l ı n e h a f t a l ı K B a s K e t B o l d e r g i s i S L A M D U N K D E R G I . C O M

a p p l e s t o r e ’ d a

Page 3: Slam Dunk Dergi - sayi 28

E D İ T Ö R

SLAMDUNKSLAMDUNK DERGİSİBARAS PRO YAYINCILIK

TALATPAŞA CAD.

CAM PRAMİD. NO: 27

80641 / GüLTEPE / İSTANBUL

E: [email protected]

W: slamdunkdergi.com

T: 0 533 552 07 49

Yayın YönetmeniBilgehan [email protected]@gmail.com

Yazı İşleri MüdürüBurçin S. Yalçı[email protected]

Art DirektörÇetin [email protected]

EditörlerUtku Ulutaş[email protected]

Bulut Çiftç[email protected]

Katkıda Bulunanlar

Köksal ÇiftçiNuray ÇiftçiBaykan UlutaşEnder SarıhanlıMehmet GüleryüzAhmet Boyacılar

Reklam RezarvasyonBilgehan [email protected]

T: 0 533 552 07 49

0 212 325 91 25

AVRUPA’NIN EN İYİ 100 OYUNCUSU BÖLÜM 8: (29 - 20)

Euroleague tarihinin gelmiş geçmiş en iyi 50 oyuncusu 3 Şubat 2008 tarihinde FİBA tarafından İs-panyanın başkenti Madrid’de açıklan-

dığında, bir çok ismin aslında bu listede yer alması gerektiği ve bu sayının tanımlama için yetersiz olduğunu düşündüğümü hatırlıyorum. Yirmibeş yıldır basketbol izleyen ve araştıran biri olarak, çok alışılmış bir klişe olacak belki ama kimler geldi kimler geçti hayatımızdan demek geliyor içimden. Biz Slam Dunk Dergi’si olarak küçük bir araştırmayla bu sayıyı 100’e çıkardık. Avrupa liglerinde oynamış en iyi 100 oyuncuyu sizleri için derledik. Ayrıca bu oyun-

culara “coach”luk yapmış en iyi 10 antrenör de önümüzdeki sayılarda sizlerle buluşacak. Bu haftadan başlayarak listeyi biraz daha geliştireceğiz ve haftalar ilerledikçe siz bas-ketbolseverlerde görecek ki, gerçekten olağa-nüstü isimleri izlemenin keyfini yaşadığımızı düşüneceğiz ve nostaljik bir keyif alacağız. Bunların bir kısmı ülkemizede uğradı. Bugünün Euroleague selefi olan FIBA Avrupa Şampiyon Kulüpler Kupası, kuruluşundan bu yana ellinci yıldönümü vesilesiyle böyle bir seçki yapmış-tı. Umarız siz de basketbol anılarınızı yeniden canlandıracak bu isimlerle lezzetli bir yolculu-ğa çıkarsınız.

10 - 16 ARALIK 2012 / SLAMDUNK / 03

Page 4: Slam Dunk Dergi - sayi 28

OV E RT I M E H A B E R L E R / N B A

Gasol, Nash’iN YolUNU BEKlİYoRLOs ANgELEs LAkERs’TA Bu sENE İsTENİLEN pERfORMANsI VEREMEyEN pAu gAsOL’uN TAkAsI İçİN sTEVE NAsH’İN sAkATLIğINDAN DÖNüşü BEkLENİyOR.

04 / SLAMDUNK / 10 - 16 ARALIK 2012

LAKErS’tA KoBE BrYAnt’lA da artık iyi anlaşamadığı iddia edilen Pau Gasol’un Dwight Howard’ın gelişinin ardında çok

arka planda kaldığı ve başarılı bir sezon geçirmediği görülüyor. Bu nedenle takas olması gündeme gelen Gasol’un takı-mın bir numaralı oyun kurucusu Steve nash’le beraber oynamadan gönderilme-yeceği öğrenildi. Sezonun ilk 2 maçının ardından sakatlığından dolayı hala sa-halara dönemeyen nash’in Gasol’le olan performansı, İspanyol forvet için belirle-yici olacak. SD

Page 5: Slam Dunk Dergi - sayi 28

Ribaundsuz KG ÇoK sİNİRlENdİ

BoSton CEltICS’İn tECrüBElİ oYUnCUSU Kevin Garnett, tD Garden’da Philadelphia 76’ers’ı 92-79’luk skorla mağlup ettikleri karşı-

laşmada ilginç bir istatistiğe imza attı. 24 dakika süre alan Garnett maçı 19 sayı- 2 asist-

le tamamlarken, oyunda kaldığı süre içerisinde hiç ribaund alamadı. Kariyeri boyunca sadece 4 kez maçı ribaund alamadan tamamlayan Garnett, kendisine bu durumun sorulması üzerine sinirlendi. SD

HowaRd’in Fİlmİ YaYiNa

LoS AnGElES lAKErS’In YIlDIz PİvotU Dwight Howard’ın oynadığı Foot locker reklam filmi yayına başladı.

Konusu itibariyle Howard’ın reklam filmi, daha önce bu satırlarda da gösterilen ricky rubio’nun köyde güreştiği film kadar ilginç. Howard antrenman sonrasında üstünü değiştiriyor ve hayalet avcılığı yapıyor. Eğlenceli bir film olduğu kesin. SD

10 - 16 ARALIK 2012 / SLAMDUNK / 05

Page 6: Slam Dunk Dergi - sayi 28

OV E RT I M E H A B E R L E R / N B A

new oRleans aRTiK “PElicaNs” mi?

NBA’DE HornEtS İSMİYlE MüCADElE EDEn new orleans şehrinin önümüzdeki sene “Peli-cans” olacağı yönünde dedikodular dolaşma-

ya başladı. Daha önce Charlotte Bobcats’in kullandığı Hornets isminin new orleans tarafından kullanılması şehir tarafından çok benimsenmemiş olacak ki takım isminin değişeceği ve Pelikanlar olacağı konuşuluyor. Bu sayede Charlotte’ın da yine çok memnun olmadığı Bobcats isminden vazgeçip yeniden Hornets ismini alacağı iddia edildi. SD

“KaRaRimiN aRKasindayim”

DAvID StErn, GrEGG PoPovICH’E vErMİŞ olduğu para cezasından dolayı pişman ol-duğunu ve hala aynı şekilde düşündüğünü

söyledi. Bu kararının ne Popovich’le olan herhangi bir sorundan dolayı, ne de onun koçluk anlayışından kaynaklanan bir durum olmadığını belirten Stern, bu konunun ligde yer alan diğer takımlara saygı duyma çerçevesinden değerlendirilmesi gerektiğini vurgula-dı.

Hatırlanacağı üzere; Miami Heat mücadelesinde tim Duncan, tony Parker, Manu Ginobili ve Danny Green’in takımla birlikte seyahat etmeden San Antonio’ya geri gönderilmesi üzerine Popovich’e 25.000 dolar ceza verilmişti. SD

06 / SLAMDUNK / 10 - 16 ARALIK 2012

Page 7: Slam Dunk Dergi - sayi 28

CelTiCs’Ten damPİER hamlEsİCELTICs’TEN BAskETBOL OpERAsyONLARI sORuMLusu DANNy AINgE’İN, TECRüBELİ uzuN ERICk DAMpIER’I kADROsuNA DAHİL ETMEk İsTEDİğİ BELİRTİLDİ.

CEltICS’tEn BASKEtBol operasyonları Sorumlusu Danny Ainge’in, tecrübeli uzun Erick

Dampier’ı kadrosuna dahil etmek istedi-ği belirtildi.

Kadrosuna bir uzun dahil etmek is-teyen Ainge’in, basında yer alan Kenyon Martin iddialarının aksine 37 yaşındaki Erick Dampier ile ilgilendiği kaydedildi. Kısa süre içerisinde oyuncu konusun-da Ainge’in karar vermesi beklenirken, Dampier ile sezon sonuna kadar veteran minimumu değerinde sözleşme imza-lanması bekleniyor.

tecrübeli uzun, son olarak 2012

yılında Atlanta Hawks’ta kısa bir süre oynamıştı.

Page 8: Slam Dunk Dergi - sayi 28

OV E RT I M E H A B E R L E R / N B A

aRiza aRaliK aYiNi KaPatti

WASHInGton WIzArDS’In Washington Wizards’ın tecrübeli forveti trevor Ariza’nın baldırındaki

sakatlık problemi nedeniyle üç hafta takımdan ayrı kalacağı açıklandı.

Aralık ayını kaçıracak olan 27 yaşın-daki Ariza’nın, Washington Wizards’ın, Miami Heat’i mağlup ederek takımının bu sezonki ikinci galibiyetini aldığı karşılaş-mada sakatlandığı belirtildi.

Ariza, bu yıl Washington Wizards’da 15 karşılaşmanın 13’ünde ilk beş başlar-ken, 8.1 sayı- 4.9 ribaund- 2.1 asist ve 1.9 top çalma ortalamaları yakalamıştı. SD

WAsHINgTON WIzARDs’IN TECRüBELİ fORVETİ TREVOR ARIzA’NIN BALDIRINDAkİ sAkATLIk pROBLEMİ NEDENİyLE üç HAfTA TAkIMDAN AyRI kALACAğI AçIkLANDI.

08 / SLAMDUNK / 10 - 16 ARALIK 2012

Page 9: Slam Dunk Dergi - sayi 28

adelman, sHved’den mEmNUN

MInnESotA tIMBErWolvES’Un tECrüBElİ antrenörü rick Adelman, takımın rus oyuncusu Alexey Shved’in performansından

memnun olduğunu söyledi. Çaylak sezonunda şimdiye kadar oynanan 16

karşılaşmada 10.8 sayı- 2.6 ribaund- 3.8 asist orta-lamalarıyla oynayan Shved ile ilgili olarak Adelman, “o gerçekten de kenardan gelerek bize önemli katkı veriyor. topu eline aldığında ne yapması gerektiğini biliyor. Ayrıca dördüncü çeyreklerde de sorumluluk almaktan çekinmemesi önemli bir artı” dedi.

Halen sistemi anlamayı çalıştığını kaydeden Shved ise “Burada sistemi öğrenmeye çalışıyorum ki özellik-le de ilk günlerde bu konuda çok zorlandım. Bambaş-ka bir dünyadayım. Antrenörüm ne söylüyorsa onu yapmaya çalışıyorum” açıklamasında bulundu. SD

billups: “GERİ döNüş zoRdU”

LoS AnGElES ClIPPErS’In tECrüBElİ oyuncusu Chauncey Billups, aşil tendonundan geçirdiği ciddi sakatlık sonrasında parkelere

geri dönüş sürecinin zorlu olduğunu söyledi. Geçen mart ayında sakatlanan ve sonrasında da

ciddi bir operasyon geçiren Billups, yaz dönemini de rehabilitasyon çalışmaları yaparak değerlendirmişti. tecrübeli oyun kurucu, yeniden parkelere dönmesiy-le ilgili olarak, “Bu gerçekten de çok sinir bozucu bir durumdu. Sürekli tedavi gördüm ve devamlı çalıştım. Çok zorlu bir süreçti yaşadığımı söyleyebilirim” dedi.

Billups, bu sezon üç karşılaşmada oynarken, 7.3 sayı- 1.0 ribaund ve 2.3 asist ortalamaları yakaladı. SD

10 - 16 ARALIK 2012 / SLAMDUNK / 09

Page 10: Slam Dunk Dergi - sayi 28

OV E RT I M E H A B E R L E R / N B A

Kobe, 30.000 BaRajiNi GEÇtİ

LoS AnGElES lAKErS’In SüPEr YIlDIzI Kobe Bryant, 30.000 sayı barajını geçen beşinci oyuncu olma unvanını elde etti.

34 yaşındaki Kobe Bryant, nBA tarihinde 30.000 barajını geçen en genç oyuncu olmayı da başar-dı. nBA’de Kareem Abdul-Jabbar’ın 38.387, Wilt Chamberlain’in 31.419, Karl Malone’un 36.928 ve Michael Jordan’ın da 32.292 sayısı bulunuyor. SD

CaldeRon’a laKERs İlGİsİ

SEzon BAŞInDAn BU YAnA İStEDİğİ oyunu sergileyemeyen los Angeles lakers’ta şimdi de gözler oyun kurucu takviyesine çevrildi.

ligin, oyuncularına en çok ücret ödeyen takım-larından biri olan lakers’ın, Chris Duhon ile Darius Morris’in, Steve nash’in yokluğunda beklenen perfor-mansı sergileyememesi üzerine geri plana çekileceği iddia edildi. oyun kurucu pozisyonuna takviye yapmak isteyen lakers’ın, Jose Calderon’u gündemine aldığı kaydedildi.

İspanyol oyun kurucunun 10.5 milyon dolar de-ğerindeki kontratının yaz döneminde tamamlanacak olması nedeniyle de lakers’ın takasa sıcak baktığı ifade edildi.

Diğer yandan lakers’ın, Mike Bibby, Earl Boykins, Jannero Pargo ve Mike James’i de listesinde tuttuğu belirtildi. SD

10 / SLAMDUNK / 10 - 16 ARALIK 2012

Page 11: Slam Dunk Dergi - sayi 28

oden GözüNü 2013’E ÇEvİRdİ

LİG tArİHİnİn En BüYüK hayal kırıklıklarından biri olarak dikkat çeken oden’ın, dizlerinden tedavi gördüğü ve rehabilitasyon

çalışmalarının da son derece olumlu geç-tiği kaydedildi. Portland trail Blazers’ta eski takım arkadaşı nicholas Batum ile akşam yemeğinde bir araya gelen oden’ın, günden güne daha iyi duruma geldiği ve yaz döneminde kendisini gös-termek için fırsat arayacağı ifade edildi.

Hatırlayacağınız gibi Greg oden, dizinden geçirdiği ameliyatlar nedeniyle nBA’de sadece 82 maçta forma giyebil-mişti. SD

2007 NBA DRAfTİNİN İLk sIRA sEçİMİ OLAN gREg ODEN, 2013-2014 sEzONuNDA yENİDEN pARkELERDE yER ALMAk İçİN çALIşMALAR yApIyOR.

Page 12: Slam Dunk Dergi - sayi 28

OV E RT I M E H A B E R L E R / N B A / N C A A

noel, dİzİNdEN şİKaYEtÇİ

KEntUCKY WIlDCAtS’İn yıldız forveti nerlens noel, diz ağrılarından şikayet ederken, genç oyuncunun ilerleyen dö-

nemlerde büyük sorunlar yaşayabileceği iddia edildi.

noel, dizindeki ağrılarla ilgili olarak, “Uzun bir hafta geçirdim. Ağrılarla oyna-mak zor oluyor. Ancak sol dizinde yoğun bir ağrı hissettiğim doğru. Bu nedenle ağrı kesiciler kullanıyorum” dedi.

Kentucky’nin 74-46’lık skorla Portland’ı geçtiği karşılaşmada noel, 7 sayı- 9 ribaund ile maçı tamamlamıştı. SD

kENTuCky WILDCATs’İN yILDIz fORVETİ NERLENs NOEL, Dİz AğRILARINDAN şİkAyET EDERkEN, gENç OyuNCuNuN İLERLEyEN DÖNEMLERDE Büyük sORuNLAR yAşAyABİLECEğİ İDDİA EDİLDİ.

12 / SLAMDUNK / 10 - 16 ARALIK 2012

Page 13: Slam Dunk Dergi - sayi 28

bayloR, sERİYİ BİtİRdİ

NCAA’DE EvİnDE oYnADIğI Son 55 MAÇIn tamamını kazanmayı başaran Kentucky Wild-cats, Baylor Bears karşısındaki mücadeleden

64-55 mağlup ayrılarak bu uzun seriyi tamamladı. Kentucky karşısında maçın büyük bölümünde alan savunması yapan Baylor, sonuca da bu şekilde gitti. Wildcats ise alan savunmasını bozmak için topu bir türlü içerdeki uzuna aktaramadı. Yüzde 30’la hücum eden ev sahibi takımın Başantrenörü John Calipari, “Birçok yeni basketbolcunuz olduğunda yenilmeniz normal” ifadeleriyle uzun serinin neden sonlandığını açıklamaya çalıştı. SD

Ncaa’dE dRama vaKTi

GEÇEn Gün oYnAnAn MorEHEAD State – Kentucky maçında ilginç ve bir o ka-dar da dramatik bir olay yaşandı.

Morehead State oyuncusu Devon Atkinson ma-çın sonlarına doğru beşinci faulunu yaparak kenara gelince takımın antrenörü Sean Woods oyuncusuna çok kızıp önce kendisini itekledi. Ardından kenarda daha da üzerine giderek bağırdı ve Atkinson’ı ağlatma noktasına getirdi. SD

10 - 16 ARALIK 2012 / SLAMDUNK / 13

Page 14: Slam Dunk Dergi - sayi 28

OV E RT I M E H A B E R L E R / E u RO L E Ag u E / E u RO C u p / E u RO C H A L L E N g E C u p

beşiKTaş’a taKvİYE

tUrKISH AIrlInES Euroleague’de mücadele et-tiği ilk sezonda top 16 turuna yükselme başarısı gösteren

siyah-beyazlılar, kadrosunu Daniel Ewing ile güçlendirdi. Bir yıllık anlaşma sağla-nan 29 yaşında ve 1.91 metre boyundaki Ewing, sırasıyla los Angeles Clippers, Khimki, Asseco Prokom ve Azovmash takımlarının formasını giydi.

Öte yandan, Acıbadem Fulya Sporcu Sağlığı Merkezi’nde sağlık kont-rolünden geçen ABD’li basketbolcuda herhangi bir sağlık sorununa rastlanmadığı bildirildi. SD

EuROLEAguE EkİpLERİNDEN BBL’NİN sON şAMpİyONu BEşİkTAş, ABD’Lİ OyuNCu DANIEL EWINg’İ TRANsfER ETTİ.

14 / SLAMDUNK / 10 - 16 ARALIK 2012

Page 15: Slam Dunk Dergi - sayi 28

OV E RT I M E H A B E R L E R / E u RO L E Ag u E / E u RO C u p / E u RO C H A L L E N g E C u p

beşiKTaş’a taKvİYE

aTaman: “İYİ vE NEt oYNadiK”

GAlAtASArAY MEDICAl PArK BAŞ antrenörü Ergin Ataman, 103-82’lik skor-la kazandıkları trefl Sopot maçında net bir

galibiyet alarak gruptan çıkmayı garantilediklerini söyledi.

Maçın ardından açıklamalarda bulunan Ataman, Sarı-Kırmızılı takımı kutlayarak, ‘’Hem çok iyi bir bas-ketbol sonrası net bir galibiyet aldık hem de 1 maç kala gruptan çıkmayı garantiledik. Maçın başından sonuna kadar bu sezon ortaya koyduğumuz basket-bolun aynısını ortaya koyduk. Çok tempolu savunma yaptık. 7 oyuncumuz çift hanelere çıkmış. Hawkins (8) ve lakovic’i (9) de sayarsak hücumda 9 oyuncumuz çift hanelere yaklaştı. Bu da hücumdaki top paylaşı-mını gösteriyor’’ diye konuştu. SD

laTavious Williams BiRaKti

TUrKIS AIrlInES EUrolEAGUE D Grubu’nda yer alan Brose Basket, ABD’li forvet latavious Williams ile yollarını ayırdı.

AJ ogilvy’nin sakatlığı nedeniyle iki aylık kontrat karşılığında kadroya dahil edilen Williams, kontratının tamamlanmasıyla birlikte de serbest kaldı. 7 turkish Airlines Euroleague mücadelesinde maç başına 12 dakika süre alan ABD’li forvet, 4.3 sayı- 3.4 ribaund ortalamaları yakalamıştı.

22 yaşında ve 2.03 boyundaki Williams, 2010 draf-tinde ikinci tur 48.sıradan Miami Heat tarafından se-çilmesine karşın İspanya’da Joventut ve Almanya’da da Brose Baskets takımlarının kadrolarında yer almıştı. SD

10 - 16 ARALIK 2012 / SLAMDUNK / 15

Page 16: Slam Dunk Dergi - sayi 28

10 17 - 23 EKİM 2011 / SLAMDUNK

tRacYBİR ZAMANLAR GÖKLERİN HAKİMİYDİ

mCGRady

Page 17: Slam Dunk Dergi - sayi 28

07SLAMDUNK / 10 - 16 EKİM 2011

mCGRady

Page 18: Slam Dunk Dergi - sayi 28

Hiçbir oyuncu maç içinde onun gibi smaç yapamıyor. Tek başına rakiplerini bozgu-na uğratıp takımını play-off’a taşımıyor. O adeta tek başına bir takımdı: O, Tracy McGrady’di. Nam-ı diğer T-MAC!

“DR.J’İN OYNADIğI HER SEzON NBA’E YÖNELEN EkSTRA İLGİ, İzLEYİCİ VE PARA DEMEkTİ. DR. J’İN BASkETBOLU BIRAkMASI İLGİNİN AzALMASIYDI”

JUlIUS ErvInG, YAnİ Dr.J, BASKEtBol tarihinin “havada yürüyebilen” ilk büyük yıldızıydı. Ayaklarının yer ile teması kesil-dikten sonra yapabileceklerini hayal etmek bile o günün basketbol şartları içinde zordu. Sadece onu seyretmek için salonlara do-

luşan binlerce kişi vardı. O basketbolu birçok insana sevdirmiş bir süper stardı. Kimi basketbol yazarların-ca belki de yer yüzüne gelmiş en inanılmaz oyuncu olarak nitelendiriliyordu. Önce ABA’daki sonra da NBA’deki muhteşem yılların ardından Dr. J’de her ölümlü gibi yaşlanarak NBA’deki kariyerinin sonuna doğru yaklaşınca insanlar birden paniğe kapılmaya başladı. Ligin en spektaküler yıldızını kaybedecek-lerdi. “Ya bir daha asla onun gibisi bu lige gelmezse” sorusu kafalarda dolaşıyordu. Dr.J’in oynadığı her sezon NBA’e yönelen ekstra ilgi, izleyici ve para demekti. Dr. J’in basketbolu bırakması ise NBA’in popülaritesinin azalmasına yol açabilirdi. Ama önce Larry Bird’ün sonra da Magic Johnson’ın sahneye çıkmasıyla pazarlayabilecekleri yeni bir Chamberla-in & Russell rekabeti yaratmayı başarabildikleri için NBA yönetiminin korktuğu başına gelmedi ve Dr. J bir kaç sezon daha bu yeni yıldızlarla boğuşup emekliye ayrıldığında NBA’deki seyirci oranları önceki yıllara oranla artış bile göstermişti. 90’lı yıllara gelinirken bu kez de Bird ve Magic’in yaşlanıyor olmasının yarattığı telaş vardı. Ama NBA bir kez daha süper bir yıldız yaratarak durumu kurtardı: Michael Jordan!

Majestelerinin basketbol tarihindeki önemini belirt-

N B A T R AC y M c g R A Dy

18 / SLAMDUNK / 10 - 16 ARALIK 2012

Page 19: Slam Dunk Dergi - sayi 28

meye sanırım gerek yok. MJ basketbolu bıraktığını açıkladığında binlerce kişi basketbola küstü, geri dö-nüşlerinde milyonlarca insan sevince boğuldu. Maa-lesef bu kez majesteleri gerçekten basketbolu bıraktı ama NBA hala yeni süper yıldızını bulamadı. Önce Duke’un beyaz atlı kibar prensi Grant Hill yeni veliaht olarak takdim edildi ama geçen her sezonun ardın-dan Hill’in aradıkları isim olmadığını anladılar. Sonra havada bir kaç adım attıktan sonra yaptığı smaç jenerik olan Anfernee “Penny” Hardaway üzerinde kısa bir promosyon bombardımanı yapıldı. Ne yazık ki Penny de Orlando’yu Shaq olmaksızın bir yere taşıyamayarak NBA yönetimini büyük hayal kırıklığı-na uğrattı. Sonra Allen Iverson basketbol yeteneğinin yanında “Generation X” olarak adlandırılan ve eskiler tarafından kayıp gençlik diye nitelendirilen kuşağın olumlu olumsuz bir çok özelliğini de taşıdığı için “yeni yüzyıla yeni bir kahraman” mantığı ile topluma su-nuldu. Iverson’ın sorunlu geçmişi nedeniyle adeta bir saatli bomba olması “temiz topluma temiz kahraman” diyenleri tedirgin etti. Ardından iki North Carolina’lı; Jerry Stackhouse ve Vince Carter ard arda “Yeni Jordan” ambalajı ile market raflarındaki yerini aldı. Onlar hala beklemedeyken Kobe Bryant isimli bir liseli herkesi sollayarak 3 şampiyonluğa ulaştı ve veliahtlık yarışında herkesin bir adım önüne geçti. Ne var ki Kobe’yi de gölgeleyen Shaquille O’Neil isimli “büyük” bir etken vardı. Bu arada hem kişilik hem ye-tenek bakımından üstün özelliklere sahip bir oyuncu medyanın gözünün önünde durmasına rağmen uzun süre, maç başına 20’li sayılara çıkana dek farkedile-medi. Çünkü artık günümüz toplumunda, A malının B malından iyi olması önemli değil. Asıl önemli olan elinizdeki malı diğerinden iyi pazarlamak. NBA’in pa-zarlamacıları ise geç uyandı. Belki hiçbir oyuncu maç içinde onun gibi smaç yapamıyor. Tek başına rakip-lerini bozguna uğratıp takımını play-off’a taşımıyor. O adeta tek başına bir takımdı: O, Tracy McGrady’di. Namı diğer T-MAC!

10 - 16 ARALIK 2012 / SLAMDUNK / 19

Page 20: Slam Dunk Dergi - sayi 28

20 / SLAMDUNK / 10 - 16 ARALIK 2012

Page 21: Slam Dunk Dergi - sayi 28
Page 22: Slam Dunk Dergi - sayi 28

Tracy Lamar McGrady Jr., 24 Mayıs 1979’da Orlando ve Tampa arasında göllerle çevrilmiş küçük bir kasaba olan Auburndale’de doğdu. Tracy’nin ailesi o daha 4 yaşınday-ken boşandıkları için annesinin ve büyükannesinin yanında büyüdü. Aslında annesi Disneyland’de çalıştığı için büyü-kannesi Tracy’nin hayatında adeta ikinci bir anne olarak çok önemli bir rol oynadı. Bu arada T-Mac babasının, annesiyle ayrı olmasına ve kendisine ait hir hayata sahip olmasına rağmen ilgisiz bir baba olmadığını ve kendisiyle her fırsatta ilgilendiğinin de altını çiziyordu. Tracy küçüklü-ğünde spor yapmaya basketbolla başlamadı. Onun ilk göz ağrısı baseball’du ve onu seyreden tüm antrenörler gele-cekte çok büyük bir baseball yıldızı olabileceği konusunda birleşiyorlardı. Tabii hayat Tracy’nin önüne çok daha farklı bir senaryo çıkarttı. Yine de T-Mac’in baseball’a karşı bu-gün bile büyük bir sevgi beslediği gerçek. O kadar ki eğer kendisine profesyonel beyzbol takımlarından teklif gelirse bu teklifi kabul edeceğini çünkü en büyük hayalinin aynı anda basketbol ve beyzbol oynamak olduğunu söylüyor. Zaten Tracy, Baseball ligindeki lakabını bile yıllar önceden

belirlemiş: “Big Mac”. Tracy’nin basketbol macerası tam anlamıyla lise 3. sınıf-

ta başlamakta. Auburndale lisesine giden T-Mac, o yıl 23.1 sayı, 12.2 ribaund, 4.9 blok ve 4.0 asist ortalamalarıyla oy-nayıp takımını galibiyetlere taşıyınca yerel haberlerde adı anılmaya başladı. Ama bu mükemmel ortalamalara rağmen NCAA Division 1 takımlarından kendisine ilgi gösteren pek

“TRACY LAMAR McGRADY JR., 24 MAYIS 1979’DA ORLANDO VE TAMPA ARASINDA GÖLLERLE çEVRİLMİş kÜçÜk BİR kASABA OLAN AUBURNDALE’DE DOğDU.”

N B A T R AC y M c g R A Dy

22 / SLAMDUNK / 10 - 16 ARALIK 2012

Page 23: Slam Dunk Dergi - sayi 28

İKİ KAPAK SEÇENEĞİ İLE TÜM KİTAPÇILARDA!

MÜREKKEP YAYINLARI

ARKA PENCERE İFTİHARLA SUNAR!

2011 SİNEMA YILLIĞI

Page 24: Slam Dunk Dergi - sayi 28

24 / SLAMDUNK / 10 - 16 ARALIK 2012

Page 25: Slam Dunk Dergi - sayi 28
Page 26: Slam Dunk Dergi - sayi 28

“McGRADY, REEBOk HOLIDAY PREP. TURNUVA-SINDA TAkIMINI şAMPİ-YON YAPARkEN SAHADA 37 SAYI GİBİ İNANILMAz BİR-PERfORMANS SERGİLEDİ”

olmamıştı. Sadece aynı bölgede olan Florida ve Mi-ami üniversiteleri kendisini birkaç kez izlemek üzere temsilci yollamıştı ama ortaya somut bir şey çıkmadı. Yıl sonunda düzenlenen Adidas ABCD Turnuvası ise T-Mac’in hayatını değiştirdi. Karşılaşmalarda yaptığı akıl almaz hareketler seyircilerin büyük tezahuratla-rıyla ayakta alkışlanıyordu. MVP seçildiği bu turnuva sonrası T-Mac, şu an Clippers’ta oynayan Lamar Odom’un ardından bir anda Amerika’nın ikinci büyük lise oyuncu olarak anılmaya başladı. Bu sırada onun oyunundan etkilenen Mt. Zion Hristiyan Akademisi, Tracy’e burs teklif ederek lisedeki son yılını kendile-rinde geçirmesini istedi. “Koleje gitmeyi düşünüyor-dum ama benim hayalim zirveye ulaşmaktı. Şu anda bu hayalimi gerçekleştirme şansına beklediğimden dana önce sahip oldum.”

Sıkı, disiplinli, aşırı dindar hatta kimi zaman insanı depresif bir hale sokan kilise okuluna kayıt yaptıran Tracy, başlarda çok zor günler geçirse de basketbol sayesinde öyle ya da böyle okuluna alışmayı başardı. Mount Zion’u maç başına 27.5 sayı, 8.7 ribaund, 7.7 asist istatistikleriyle 20 galibiyet ve 1 mağlubiyetlik bir seriye sürükledi. Mount Zion, Amerika’nın en yüksek tirajlı gazetelerinden USA Today’in anketlerinde ikinci sıraya kadar çıktı. Bu arada T-Mac şov devam edi-yordu. McGrady, 54 takımın katıldığı Reebok Holiday Prep. Turnuvasında takımını şampiyon yaparken sahada 37 sayı ve 17 ribaund gibi inanılmaz perfor-manslar ortaya koydu. Daha da spektaküler olan şey coach’unun Tracy’i maç esnasında tüm pozisyonlar-da oynatmasıydı!. Böylelikle USA Today tarafından yılın lise oyuncusu ve AP tarafından da North Caro-lina Eyaleti yılın oyuncusu seçildi. Tabii doğal olarak Mc Donalds All-America maçına davet edilerek Baron Davis, Elton Brand, Lamar Odom, Brendan Haywood ve Larry Hughes gibi oyuncularla ter döktü. Bir yıl önce hiç bir büyük NCAA takımının ilgisini çekmeyen

N B A T R AC y M c g R A Dy

26 / SLAMDUNK / 10 - 16 ARALIK 2012

Page 27: Slam Dunk Dergi - sayi 28

Tracy McGrady için artık takımlar sıraya girmeye başlamıştı ve sezon daha bitmeden Tracy’nin Rick Pitino’nun Kentucky’sine katılacağı neredeyse kesin gibiydi. Ama tam bu sırada ortaya çıkan NBA scoutla-rı ortalığı karıştırdı. Mount Zion’un son maçları me-raklı scoutların saldırısına uğradı. Tracy ‘nin kulağına birinci turda ilk beş sıra içerisinde seçilebileceği de fısıldanınca T-Mac, NCAA düşünü ve Kentucky’i bir kenara bırakarak NBA Draftına katılmaya karar verdi. McGrady basın mensuplarının NBA’e gitmek için erken olup olmadığı şeklindeki sorularına: “Sanırım bu ben ve ailem için en iyi karar. Koleje gitmeyi dü-şünüyordum ama benim hayalim zirveye ulaşmaktı. Şu anda bu hayalimi gerçekleştirme şansına bekle-diğimden daha önce sahip oldum.” sözleriyle cevap veriyordu.

Tracy, 1997 NBA draftına katılarak Kevin Garnett’le başlayan Kobe Bryant ve Jermaine O’Neil’la devam eden liseli yıldız zincirine eklenen yeni bir halka oldu. Draft gecesine yaklaşılırken Tracy McGrady’nin en büyük taliplisi Chicago Bulls’tu. Michael Jordan, Scottie Pippen ve Dennis Rodman’lı efsanevi kadro yıldan yıla yaşlanmaktaydı. Bir anda Jordan’ın veya Pippen’ın emekli olmasıyla büyük bir çöküş yaşamaktan korkan Chicago GM’i Jerry Krau-se, draft planlarını Tracy üzerine kurmuştu ve takımın geleceğinin T-Mac olduğu inancındaydı. Bu yüzden Scottie’yi Vancouver’a gönderip onların 4. sıradaki seçme haklarıyla T-Mac’i kapmayı düşünüyordu. Ama bu plan Jordan’ın kulağına gidince majestelerinin tep-kisi korkunç oldu. Hemen Krause’u arayarak böyle bir takasın gerçekleşmesi halinde bir sonraki gün düzen-leyeceği bir basın toplantısıyla emekliliğini açıklaya-cağını söyleyerek tehdit etti. Çünkü Pippen, Jordan’ın en yakın arkadaşlarından biriydi. Birlikte iyi-kötü anıları vardı ve aslına bakarsanız bu birliktelik her iki oyuncunun kariyerine de karşılıklı olarak çok şey kat-mıştı. Krause bu telefon konuşmasının ardından artık T-Mac’in bir hayal olduğunu anlamıştı. NBA’in

10 - 16 ARALIK 2012 / SLAMDUNK / 27

Page 28: Slam Dunk Dergi - sayi 28

28 / SLAMDUNK / 10 - 16 ARALIK 2012

Page 29: Slam Dunk Dergi - sayi 28
Page 30: Slam Dunk Dergi - sayi 28

“T-MAC BU zOR GÜNLERİNİ O zAMANkİ EN İYİ ARkADAşLARINDAN kOBE BRYANT’IN DA YARDIMIYLA ATLATMAYA çALIşTI.”

en büyük yıldızını gelecekte ne olacağını bilmediği bir yıldız adayı uğruna feda edemezdi. Bunu üzerine T-Mac’i cep telefonundan arayarak üzgün olduğunu, artık onu draft edemeyeceklerini söyledi. Tracy işe şoktaydı çünkü bu telefon konuşmasını yaptığı sıra-da Drafta sadece 8 saat vardı ve o an bir hastanede Bulls doktorları tarafından sağlık kontrolünden geçiri-liyordu.

Chicago tarafından hayal kırıklığına uğratılan McGrady, ilk 10 sıra içerisinde seçilme ümitlerini kaybedip ilk tur için dua etmeye başladığı bir anda 9.sırada Toronto Raptors tarafından seçildi. Bu sı-rada Isiah Thomas, Damon Stoudamire ve Marcus Camby’nin etrafında yeni bir takım oluşturmaya çalışıyordu. Takımın başına getirilen Darrel Walker ise, genç dinamik ama tecrübesiz bir coach’tu. Bü-yük umutlarla girilen 1997-98 sezonuna 2 galibiyet ve 22 mağlubiyet ile başlanınca bir anda gelecekle ilgili kurulan pembe hayaller unutuldu ve takımda, Isiah Thomas’ın yöneticiliği bırakması ve en büyük yıldızları Damon Stoudamire’ın takas olmak iste-diğini söylemesiyle, büyük bir dağılma başladı. En sonunda Raptors’ta kalan tek elle tutulur oyuncu 16.5 sayı ortalaması ile takımının en büyük skor gücünü teşkil eden Doug Christie’ydi. Haliyle basın, Darrel Walker’a eleştiri oklarını yönelterek Walker’ın üzerin-de güzel bir atış talimi yaptı. Walker da hırsını elinin altındaki çaylak McGrady’den çıkartmaya başladı. Onu antrenmanlarda hırpaladı. Belki de herkesten çok bağırdı, çağırdı. T-Mac, Walker’ın odasında du-rumdan rahatsız olduğunu söylediğinde aldığı tek ce-vap daha sıkı çalışması gerektiği yönündeydi. Tracy bu dönemi hayatının en kötü günleri olarak niteliyor: “Hayatımda ilk kez basketbol oynamaktan keyif almıyordum. Tanrım ligin en kötü takımıydık! Madem beni seçti niye oynatmıyordu ki? Play off’lara falan da gittiğimiz yoktu. Öyleyse beni biraz takıma koysaydı.

N B A T R AC y M c g R A Dy

30 / SLAMDUNK / 10 - 16 ARALIK 2012

Page 31: Slam Dunk Dergi - sayi 28

Sisteme alışırdım böylelikle. Sonraki sezon da takıma daha iyi bir oyuncu olarak katkıda bulunurdum.”

T-Mac bu zor günlerini o zamanki en iyi arkadaş-larından Kobe Bryant’ın da yardımıyla atlatmaya çalıştı. Kobe de liseyi bitirdikten sonra Kolej yerine doğrudan NBA’e geçiş yaptığı için kimi zorluklara göğüs germek zorunda kalmıştı. Bu yüzden T-Mac, kendisini en iyi anlayacak kişinin Kobe olacağını dü-şünüyordu. Bu dönemde T-Mac her fırsatta Kobe’nin evinde yatıya kalmaktaydı. İkili eski karate filmleri seyredip play station oynayarak, birbirleriyle kızlar-dan tutun da hayatın anlamına kadar derin konularda dertleşerek vakit geçiriyorlardı. Tabii her fırsatta da beraber idman yaptıklarını söylememize gerek yok sanırım. Bugün bu arkadaşlık ilişkisinin nasıl olduğu-nu merak ediyorsanız. Doğal olarak eskisi gibi değil. Tracy, Kobe’yi sevdiğini belirtmesine rağmen onun değiştiğini söylüyor. Zaten Kobe’nin de üç şampiyon-luk yüzüğüne rağmen NBA’in hem en sevilen hem de en çok nefret edilen genç yıldızı olmasının nedeni kişiliğindeki bu değişim. Konumuza geri dönersek; Tracy, Walker’la olan problemlerini kendi eksiklikleri-ne ve yeteneksizliğine bağlıyordu ve gittikçe kendisi-ne olan güvenini kaybetmekteydi. Walker da T-Mac’in gözünün yaşına bakmıyordu. T-Mac’in neredeyse depresyona girdiği bu günler, Walker’ın “şutlanmasıy-la” sonra erdi.

All-Star haftasonundan sonra Walker’a kapının gösterildiğini ve yerine çok sevdiği asistan coach Butch Carter’ın getirildiğini öğrenen T-Mac seviç-ten havalara uçuyordu. Butch Carter’ın ilk yaptığı iş Tracy’e ne kadar güvendiğini ve onun ileride bir yıldız olacağına inandığını söylemek oldu. Ve ondan tek bir şey rica ettiğini, her idmandan sonra yaklaşık bir saat şut atmasını istediğini söyledi. Tabii Tracy’nin bilme-diği birşey vardı. Butch Carter, Tracy’nin çekingenli-ğinin farkında olduğu için salonun çeşitli noktalarına doğrudan kendi odasına bağlanan kameralar yerleş-tirtmişti. Böylelikle Carter, T-Mac’i tedirgin etmeden

10 - 16 ARALIK 2012 / SLAMDUNK / 31

Page 32: Slam Dunk Dergi - sayi 28

şut idmanlarını takip edebiliyordu. Butch Carter’ın Tracy üzerindeki ilgisi bu kadarla da kalmadı. Carter, Tracy için kendisini ifade etmekte zorlandığını farkederek özel bir ba-sın danışmanı ve beslenme düzenine dikkat etmesi için de bir aşçı tutmuştu. T-Mac çalkantılı geçen çaylak sezonunu 7.0 sayı, 4.2 ribaund ve 1.5 asist ortalamasıyla tamamladı. Sezon bitimiyle beraber Carter, Florida’da Tracy’nin evini ziyaret ederek onu yaz ayları boyunca özel olarak çalıştırdı. Onu kardeşine ait basketbol yaz kampına götürdü. Birlikte T-Mac’in gelişimi için neler yapabileceklerini konuştular. Böylelikle Tracy’nin ona duyduğu güven gün geçtikçe artı-yordu.

Belki hatırlarsınız bir dönem Chicago’da yaşayan ve bir gazetede çalışan Larry ve Balky isimli iki sempatik kuzeni-nin komik maceralarını konu alan bir televizyon dizisi vardı. Bu dizide, ne olursa olsun her bölümde kuzenler, birbirlerini koruma iç güdüsüyle hareket ederek karışık olaylardan kurtulmayı beceriyorlardı. Tracy’nin kuzeni Vince Carter, North Carolina’da geçirdiği başarılı NCAA kariyerinin ar-dından NBA’e ilk adımını attığında ve draftta takas yoluyla

Raptors’a geldiğinde aklımda bu dizinin Toronto versiyonu canlanmıştı bir anda. Vince, NCAA’de en sevdiğim oyun-culardan biriydi. Antawn Jamison, Ed Cota ve Shammond Williams’la beraber Tar Heels’de ortaya koyduğu oyun bir çok kişiyi büyülemişti ve Vince de McGrady gibi çemberi gördüğü zaman acıması olamayan bir oyuncuydu. Bu yüz-den ikisinin birlikte oynadığı maçlar hele T-Mac bir yaz

T-MAC çALkANTILI GEçEN çAYLAk SEzONUNU 7.0 SAYI, 4.2 RİBAUND VE 1.5 ASİST ORTALAMASIYLA TAMAMLADI. BU EN İYİ PERfORMANSIYDI”

N B A T R AC y M c g R A Dy

SİNEMA VE SOUNDTRACK DÜNYASINA KEYİFLİ BİR YOLCULUK

BİLGEHAN ARAS’LA 7. CADDE HER PAZAR 22.00-00.00 ARASI 94.5 ROCK FM’DE32 / SLAMDUNK / 10 - 16 ARALIK 2012

Page 33: Slam Dunk Dergi - sayi 28

7. CADDE

ROCK FM 94.5

SİNEMA VE SOUNDTRACK DÜNYASINA KEYİFLİ BİR YOLCULUK

BİLGEHAN ARAS’LA 7. CADDE HER PAZAR 22.00-00.00 ARASI 94.5 ROCK FM’DE

Page 34: Slam Dunk Dergi - sayi 28

34 / SLAMDUNK / 10 - 16 ARALIK 2012

Page 35: Slam Dunk Dergi - sayi 28
Page 36: Slam Dunk Dergi - sayi 28

“TRACY ARTIk fREE AGENT OLMUşTU. VE ASLINA BAkARSANIz TORONTO’DAkİ HEMEN HEMEN HİçBİR şEYDEN MEMNUN DEğİLDİ.”

boyunca şut idmanı yapıp ağırlık çalışarak kendisini güçlendirdikten sonra şova dönüşmeye adaydı. Ama Tracy 1998-99 sezonunda hep spektaküler kuzeninin gölgesinde kaldı ve bir türlü hedeflediği ilk beş içinde-ki yeri alamadı. Kuzeni VC, 18.3 sayı ve 5.7 ribaund ortalamalarıyla Yılın çaylağı ödülünü (Rookie of the year) kaparken NBA’deki ikinci sezonunda T-Mac, 9.3 sayı ve 5.7 ribaund ortalamarıyla ancak benchten katkı yaptı.

Tracy, 1999-00’e yine takımın benchten gelen gizli silahı olarak başladı. Ama T-Mac, sezon ilerledik-çe takım için ne kadar önemli bir oyuncu olduğunu gösterdi. Öncelikle pivot dışındaki tüm pozisyonlarda oynayabiliyordu. Sonra savunması da yaptığı ağır-lık idmanlarıyla güçlenmesi sonucunda gelişmişti. T-Mac, hem kritik anlarda ekstra sayılara imza atıyor hem de rakibin en skorer isimlerine göz açtırmıyor-du. Saha içindeki bu gayreti sonunda kendisini ilk beşe taşıdı ve kuzeni Vince Carter’la beraber NBA’in en tehlikeli ikililerinden birini oluşturdular. Bu ikilinin ne kadar etkili olduğu All-Star haftasonunda gözler önüne serilecekti. Slam Dunk yarışmasına katılan Vince&T-Mac birbirinden enfes smaçlara imza attı. Vince, finalde Steve Francis ile giriştiği inanılmaz mücadeleden galip ayrılırken T-Mac 3.lükle yetinmek zorunda kaldı. Tabii Vince’in kendisine şampiyonluğu kazandıran son smaç denemesinde T-Mac ‘in yardı-mını istediği ve Vince’e verdiği mükemmel bounce pass ile kuzeninin şampiyonluğunda önemli bir rolü üstlendiğini belirtelim. Yalnız bahsettiğimiz bu smaç sonrasında Vince’in bu ekstra hareketle Tracy’i kul-landığı. Birlikte daha sıkı çalışmaları halinde ikisinin de finale çıkabileceği ama Vince’in bencillik yapa-rak en “baba” hareketi kendisine sakladığı yönünde dedikodular da ortada dolaşmaya başlamıştı. Sezon sonuna gelindiğinde Vince’in 25.7 sayı ortalaması ve Tracy’nin 15.4 sayı, 6.3 ribaund ve 3.3 asistlik

N B A T R AC y M c g R A Dy

36 / SLAMDUNK / 10 - 16 ARALIK 2012

Page 37: Slam Dunk Dergi - sayi 28

çok yönlü oyunu Toronto’ya tarihinde ilk kez playoff’a katılma hakkını kazandırdı. Ve ilk turdaki rakip güçlü New York Knicks’ti. Takımın 1 numaralı yıldızı Vince, seride inanılmaz derecede heyecanlı ve gergin gö-zükürken %30 gibi düşük bir şut yüzdesiyle oynadı. T-Mac ise kuzeninin aksine oldukça rahattı bu kez. Sanki sinirleri alınmış gibiydi ki bu rahatlığın sebebi belki de daha playofflar başlamadan Toronto’dan ayrılmayı kafasına koymuş olmasıydı. T-Mac, serinin daha ilk maçında 25 sayı ve 10 ribaundla oynayıp sahada olduğu dakikalarda Knicks’e büyük eşleşme problemleri yaratacağını gösterdi. Ayrıca Knicks’ten hangi oyuncuyu savunursa savunsun bunda başarı sağlaması bir başka artısıydı. T-Mac “Kaybedecek hiç bir şeyim olmadığını hissediyordum. Özgürdüm.” sözleriyle bu serideki ruh halini anlatıyordu. Ama daha komplike bir takım olan Knicks, Vince’in dur-duğu bu seride T-Mac’in çabalarına (16.7 sayı, 7.0 ribaund, 3.0 asist) rağmen Toronto’yu 3-0 ile süpürdü. Serinin hemen ardından Tracy, Toronto’daki tüm eş-yalarını toplayak Florida’ya uçtu. Bu onun bir Raptor olarak son kez Toronto’ya gelişiydi…

Tracy artık free agent olmuştu. Ve aslına bakarsa-nız Toronto’daki hemen hemen hiçbir şeyden mem-nun değildi. Her ne kadar Tracy: “Toronto’dan ayrı-lamam kişisel birşey değildi. Ama evimden bu kadar uzakta, soğukta, ailem olmadan sahip olduğum tek aile takımken burada yaşamak çok zordu.” diyerek takımdan ayrılmasıyla Vince’in hiçbir ilgisi olmadığı ima etse de Carter’ın gölgesinde kaldığı yönünde basında yer alan haberler moralini bozuyordu. Üs-telik Vince the Prince’in en formda olduğu dönemdi. Düşünün neredeyse her hafta NBA Action Top 10’a 2-3 kez konuk olan Vince’in kimi hareketleri T-Mac’in yediği bir bloktan ya da kaçırdığı bir şuttan sonra kaptığı topla yaptığı smaçlardı ki T-Mac, televizyon-da bu pozisyonları izlerken bile sinirlerini bozulmaya başlamıştı. Bunların üstüne bir de çok sevdiği Butch Carter’ın menajerlik talepleriyle Raptors yönetimi

10 - 16 ARALIK 2012 / SLAMDUNK / 37

Page 38: Slam Dunk Dergi - sayi 28

“TRACY’NİN ORLANDO’YA GELMESİNİN NEDENİ CARTER’IN GÖLGESİNDEN kURTULARAk TEk BAşINA YILDIz OLABİLECEğİ BİR TAkIMDA OYNAMAkTI.”

ne başvurmasının ardından takımdan kovulmasını da eklerseniz Tracy’nin Raptors’la tekrar anlaşma-sı imkansızdı. Tabii bir de bütçelerinde yer açarak Tracy ve Duncan’ı kapmayı hedefleyen Chicago ve Orlando’nun cazip tekliflerini belirtmemize gerek yok. Şimdi Tracy’nin önünde iki seçenek vardı. Chicago’da Michael Jordan karşılaştırması altında ezilmek ya da yıldızsız Orlando’da kral olmak…

NBA’in en genç takımlarından Orlando Magic, lige dahil olduğu tarihten günümüze kadar, akıllı oyuncu seçimleri, yüksek bütçesi ve Florida takımı olması sayesinde hep “elit” bir konumda olmayı başardı. 14 sezon boyuna sadece ilk üç sezonunda 500 galibiyet yüzdesinin altında kalan Magic, takıma kattığı genç yıldızlarla çok hızlı bir şekilde şampiyon adayları arasında yerini aldı. Önce skorer Nick Anderson ve üç sayı bombacısı Dennis Scott’la güçlendiler. Sonra Shaquille O’Neil denen tuhaf isimli ama çok sempatik bir uzun onları NBA’in en tehlikeli takımlarından biri yaptı. Ardından 1993-94 sezonunda Chris Webber takasıyla takıma süper guard Anfernee “Penny” Har-daway de dahil edilince Orlando, NBA Finali oynayan kadrosunu kurmuş oldu. Ama iki sezon içinde bu süper kadro dağıldı. Shaq, Lakers’a gitti. Takımın çekirdek oyuncuları yapılan takaslarla değişti. Tek başına çırpınan Penny de sonunda vazgeçip Arizona çöllerinin yolunu tuttu. Bu arada Orlando yönetimi FA olacak Tim Duncan için salary cap’te önemli bir boşluk yaratma çabasıyla takımı kuvvetlendirmiyor-du. Ne var ki Orlando hedeflediği Duncan’ı kadrosu-na katamadı. Ve farklı bir strateji izleyerek Detroit’in süper yıldızı Grant Hill’e ve “memleketinde” oynamak isteyeceğini düşündükleri T-Mac’e bol sıfırlı anlaşma-lar önerildi. İki oyuncunun da aklını çelerek takıma getiren Orlando, böylelikle sezon öncesinde doğunun en büyük şampiyon adayı haline gelmişti. Tracy ken-disini yıllardır çok isteyen Chicago yerine Orlando’ya

N B A T R AC y M c g R A Dy

38 / SLAMDUNK / 10 - 16 ARALIK 2012

Page 39: Slam Dunk Dergi - sayi 28

gitmesinin nedenini şöyle açıklıyor: “Gitmedim çünkü Chicago’nun Orlando’ya göre hiçbir artısı yoktu. Ben her yıl Playoff’lara katılan takımlardan birine gitmek istiyordum. Bence Orlando da bunun için uygun bir takımdı. Diğer bir nedeni de Florida’nın evime yakın olması. Evime, arkadaşlarıma ve aileme…” Tabii T-Mac, sevgilisi Clarenda Harris’le daha çok zaman geçirebildiği için de oldukça mutluydu. Tracy daha NBA’e adım atmadan önce kendisine araba bakmaya gittiği bir oto galerisinde tanıştığı bu kıza o günden beri aşık. Harris’in konuşma yöntemleri uzmanı olma-sı ve Tracy’e basın toplantılarında hangi ses tonuyla nasıl konuşacağını göstermesi çoğu zaman T-Mac’in oldukça işine yarıyordu. Çiftin ilk randevusu da olduk-ça ilginç. O zamanlar daha “ züğürt” olan Tracy, kız arkadaşını ucuz bir spor barına götürmüş ve birlikte tavuk kanadı yiyip 1997 NBA Final Serisinin ilk maçı-nı seyretmişler. Ne kadar romantik değil mi? Sanırım normal şartlar altında bundan daha kötü bir ilk ran-devu ancak işkembe salonunda gerçekleşir. Yalnız Tracy’nin bu olaydan yıllar sonra kızı 5 kıratlık bir elmaz yüzükle kandırarak evlenmeye ikna ettiğini de belirtmeden geçmeyelim. Bu arada Vince Carter ken-disiyle bir kez bile konuşmadan Toronto’dan ayrılan kuzenine oldukça kızgındı. Vince ve T-Mac aylarca birbirleriyle konuşmadılar. Bu durum böylece devam etti ta ki Vince “Like Mike” filminin çekimleri için gittiği Los Angeles’taki bir gece kulübünde T-Mac’le karşıla-şıp iki süper yıldız, komedyen Eddie Griffin tarafından barıştırılıncaya kadar.

Grant Hill’le birlikte oynayacak olmak T-Mac’i hem heyecanlandırıyor hem de endişelendiriyordu. Hill gibi tecrübeli bir oyuncu kendisine çok şey öğrete-bilirdi ama Tracy’nin Orlando’ya gelmesinin nedeni Vince Carter’ın gölgesinden kurtularak tek başına yıldız olabileceği bir takımda oynamaktı. Bu kez de Hill’in gölgesinde yıllarını harcamak istemiyordu. Ama Hill, Detroit’e kazık attığı için takdir-i ilahi mi dersiniz, T-Mac’e verilen bir şans mı? Yoksa “dandik” ayakka

10 - 16 ARALIK 2012 / SLAMDUNK / 39

Page 40: Slam Dunk Dergi - sayi 28

40 / SLAMDUNK / 10 - 16 ARALIK 2012

Page 41: Slam Dunk Dergi - sayi 28
Page 42: Slam Dunk Dergi - sayi 28

“TAkIM ARkADAşLARI TRACY’NİN YETENEkLE-RİNDEN BAHSEDERkEN, COACHLARI DOC RIVERS kADAR TEMkİNLİ YAkLAşMIYORDU.”

bılar sonucu meydana gelen bir sakatlık mı yorumu size bırakıyorum; Hill, sadece 4 maç oynadıktan son-ra bir daha kendisini adam gibi toparlayamayacağı ve sürekli tekrarlanan meşhur sakatlığını yaşadı ve takımın tüm sorumluluğu bir anda T-Mac’in omzuna yüklendi. T-Mac ise halinden memnun bir şekilde sa-haya çıkıp önüne gelen tüm takımların üzerine kabus gibi çökmeye başladı. Tracy attığı 30’lu 40’lı sayılar-la takımını galibiyetlere taşıyınca Orlando coach’u Doc Rivers, T-Mac’in şımartılmasından ve basın tarafından ona kaldırabileceğinden çok sorumluluk yüklenmesinden korktuğu için açıklamalarda bulun-maya başladı: “Ben takımda kimseden yıldız olmasını beklemiyorum. Sadece onun iyi oynamasını istiyorum ve ümit ediyorum ki oyunu onu bir yıldız haline getirir. Birçok oyuncudan yıldız olmasını bekleyebilirsiniz ama olamazlar. Sizin yapmanız gereken onları en et-kili oldukları pozisyonda oynatmak. Böylelikle verimli olabilirler. Eğer bu şekilde yıldız olmayı başarıyor-larsa bu herkes için muhteşem. Bence Tracy, yıldız bir basketbol oyuncusu olacak. Benim beklentilerim yüzünden değil, kendi beklentileri sayesinde. Onun standartları çok ama çok yüksekte. Siz daha sadece Tracy McGrady’nin başlangıcını seyrettiniz. Hala tam kapasitesine ulaşabilmiş değil. Ama herkesten çok bunun farkında olan yine kendisi. İşte bu yüzden onu bu kadar çok seviyorum. Tracy’nin Scottie Pippen ile kıyaslandığını duyuyorum. Bu bence mükemmel olur. Bence onun kadar iyi olacak. Şu anda değil ama ola-cak” Ama Rivers bile T-Mac’ten bir anda böyle büyük bir çıkış beklemediğini itiraf ediyordu: “Tracy’nin sayı atabildiğini biliyordum ama böyle şut atabildiği ko-nusunda en ufak bir fikrim bile yoktu.” Takım arka-daşları ise Tracy’nin yeteneklerinden bahsederken, coachları Doc Rivers kadar temkinli yaklaşmıyordu. Mesela Monthy Williams, Tracy’nin yeteneklerini ancak Michael Jordan’la kıyaslıyordu: “Onun yete-

N B A T R AC y M c g R A Dy

42 / SLAMDUNK / 10 - 16 ARALIK 2012

Page 43: Slam Dunk Dergi - sayi 28

nekli olduğunu bekliyordum. Ama Jordan’dan beri her gece karşısındakileri geberten başka bir oyuncu görmemiştim. Eğer bakarsanız bunu yapan adam 2.00-2.02. Shaq ve Tim Duncan adamlarını harca-yabilir çünkü onlar uzun. Ama McGrady’nin size’ında ve o yaşta, bir yıl bounca bu kadar oyunu domine eden birini uzun zamandır görmemiştim.” Tracy, belki majesteleri gibi olmasa da gerçekten attığını sokma-ya başlamıştı ve yavaş yavaş sahadaki karakteri de yerine oturmaktaydı.

İnsanlar merak etmekteydi: Bu çocuk Toronto’dayken böyle şut atamıyordu ki!! Orlandoya gidince takımın ismi gibi sihirli bir değnek mi değmişti yoksa? Dilerseniz cevabı T-Mac’ten alalım: “Jump shot’larım kesinlikle Toronto’dakine kıyasla daha iyi. Ben Toronto’dayken de iyi şut atabiliyordum. Ama kendime güvenim yoktu. Sanırım asıl fark bu. Şimdi kendime güvenim var ve sanki her attığım şut gire-cekmiş gibi hissediyorum. Tamamen kendine güven duygusuyla ilgili. Ben her zaman şut atabiliyordum. Eğer kendinize güveniniz yoksa şutlarınız da girmez.” Ayrıca Walker’ın üzerinde kurduğu psikolojik baskı-nın oyununu ne kadar çok etkilediği her cümlesinden de anlaşılıyordu: “Umarım Doc Rivers, kariyerimin sonuna kadar benim coachum olur. Çünkü O, yap-tığınız hatalardan çok herşeyinizi vererek oynayıp oynamadığıza önem verir. O, oyuncularını kollayan coach’lardan biri. Sürekli bunu belli eder. Yaptığınız hataları önemsemez. Ama sahanın iki ucunda da kendinizi kasmanızı ister. Bu tutumu gerçekten oyun-culara güven veriyor çünkü ben kariyerimde güven-sizlik duygusunu birkaç kez yaşadım. Hata yapaca-ğımdan korkuyordum ve sürekli kenarda bir hareket var mı diye göz atıyordum. Şimdi Doc, bizim sahaya çıkıp oynamamıza izin veriyor ve hatalarımızı çok da önemsemiyor. Bu gerçekten oyuncuların kendilerine olan güvenlerinin gelişmesine yardım ediyor.” Tracy zihinsel bir rahatlamanın getirdiği yükselen perfor-mansı sayesinde All-Star’da ilk beş için kendisine yer

10 - 16 ARALIK 2012 / SLAMDUNK / 43

Page 44: Slam Dunk Dergi - sayi 28

44 / SLAMDUNK / 10 - 16 ARALIK 2012

Page 45: Slam Dunk Dergi - sayi 28
Page 46: Slam Dunk Dergi - sayi 28

ayırttı. Sezon sonuna gelindiğinde ise 26.8 sayı, 7.5 riba-und ve 4.6 asist ortalaması onu ligin en çok gelişme gös-teren oyuncusu seçilmesini sağladı. 26.8 sayı ise o güne kadar 21 yaş ve altı bir oyuncunun sezon boyunca ulaştığı en yüksek rakamdı. Böylece takımın dizginlerini eline alan McGrady, Hill’in yokluğuna rağmen takımını yetenekli guard Darrell Armstrong ve çaylak Mike Miller’la playoff’a taşıdı. Toronto’yla ilk turda elenen T-Mac bu kez ikinci tur sevinci yaşamak arzusundaydı. Ama rakip de Milwaukee Bucks’tı. Tracy tüm sezon boyunca Grant Hill’in yokluğunun keyfini sürmüştü ama iş playoff’a gelince tek başına 3 süper yıldız: Ray Allen, Sam Cassell ve Glen Robinson’ı devirebilecek miydi? Tracy bu seride adeta tek başına bir takım gibi oynayarak sahada kaldığı ortalama 44 dakikada 33.8 sayı, 8.3 asist ve 6.5 ribaund’luk performansıyla Bucks’a kafa tuttu hatta bir maç da aldı ama T-Mac’in play off rüyası yine erken sona ermişti.

T-Mac artık hem kendisini NBA’e kanıtlamış hem de ken-disine olan güvenini pekiştirmişti. Ama yaşlı oyuncuların 21 yaşındaki bir “veledi” lider olarak kabul etmekte zorlanması

ve Bucks karşısında tek başına kalmanın verdiği sorunlar nedeniyle artık Grant Hill’in sağlıklı bir şekilde oynamasını diliyordu. Üstelik Patrick Ewing gibi veteran bir NBA devi ve Horace Grant gibi usta bir oyuncu da takıma katılarak pota altının güçlenmesini sağlamıştı. Tam kadro olurlarsa belki playoff’larda iyi işler yapabilirlerdi. Ama Hill, yine birinden beddua işitmiş olacak ki daha lige yeni başladık derken

T-MAC ARTIk HEM kENDİ-SİNİ NBA’E kANITLAMIş HEM DE kENDİSİNE OLAN GÜVENİNİ PEkİşTİRMİşTİ. AMA YAşLI OYUNCULARIN 21’Lİk BİR “VELEDİ” LİDER kABUL ETMEYECEkTİ”

N B A T R AC y M c g R A Dy

46 / SLAMDUNK / 10 - 16 ARALIK 2012

Page 47: Slam Dunk Dergi - sayi 28

sezonu kapattı. Ve bir kez daha tüm sorumluluk T-Mac’e yıkıldı. Çünkü Ewing artık kariyerinin sonu-na gelmişti ve “20 sayı, 10 ribaund, 3 blokluk” gün-ler geride kalmıştı. Darrell Armstrong’a gelince; bir kaç sezon takımı sürükleyen isim olmasına rağmen her yıl bir önceki performansını aratarak sıradan bir guard olmaya doğru ilerliyordu. Bir yıl öncesinin yılın çaylak oyuncusu seçilen Mike Miller ise iyi niyetli ama deneyimsizdi. Yine de tek kişilik ordu T-Mac, takımını sırtlamayı başardı ve bu performansı onun ikinci kez All-Star maçına seçilmesini sağladı.

Philly’deki 2002 All-Star Maçı gerçekten bir çok il-ginç olaylara ev sahipliğinde bulundu. Allen Iverson’ın yaptığı çılgın parti olay oldu. MVP seçilen Kobe Bryant, bencil oyunu nedeniyle “hemşerileri” tara-fından yuhalandı. Ve Michael Jordan’ın boş potaya kaçırdığı smaç, belleklerde yer etti. Ama T-Mac, maç içerisinde öyle bir smaç yaptı ki 2002 All-Star hafta-sonuna damgasını vurdu. Bir hücum sırasında rakip potaya sakin sakin yaklaşan T-Mac, aniden çıldırarak topu panyaya fırlattı sonra da havada yakalayıp ina-nılmaz bir samaça imza attı ki bu hareket uzun yıllar boyunca insanların hafızasından kazınabileceğini sanmıyorum. Rahmetli Marylin Monroe’nun kocası Arthur Miller’in gerçek bir hikayeye dayanan “Cadı Kazanı” romanını bilirsiniz. 17. Yüzyılda Salem’de başlatılan cadı ve büyücü avlarıyla tüm suçları ye-tenekli veya güzel olmak olan onlarca masum insan yakılır. Herhalde o zamanın insanları T-Mac’in bu smacını görseler adamı diri diri yakmakta çekinmez-lerdi ki zaten takımının ismi de sakat. Tabii bu smaç yapıldığı zaman çok acımamız gereken bir kişi var. O da maçın istatistikçisi. T-Mac sadece bir kaç sani-ye içinde şut, hücum ribaundu, smaç ve hatta asist sayılabilecek bir pozisyona imza attı hadi bakalım şimdi hangilerini geçerli sayacaksınız. Gelin de çıkın işin içinden.

Basketbol tarihinin en inanılmaz smaçlarından biri-ni de hatırladıktan sonra Tracy’nin sezon sonun

10 - 16 ARALIK 2012 / SLAMDUNK / 47

Page 48: Slam Dunk Dergi - sayi 28

48 / SLAMDUNK / 10 - 16 ARALIK 2012

Page 49: Slam Dunk Dergi - sayi 28
Page 50: Slam Dunk Dergi - sayi 28

“2003 ALL-STAR MAçINA çIkACAk JORDAN’A kENDİ YERİNİ VEREREk İLk BEş-TE BAşLATMAk İSTEMESİ TÜM BASkETBOL SEVERLE-RİN ALkIşINI ALDI.”

daki performansına dönelim. T-Mac, 25.6 sayı, 7.9 ribaund ve 5.3 asist ortalaması ile sakatlıklarla boğu-şan takımını 44-38’lik galibiyet oranıyla yine playoff’a taşımayı becerdi ve All-NBA 1.takımına seçildi.Her-kes T-Mac’in bu sefer play-off’larda neler yapabile-ceğini merak ediyordu. Yoksa yine tek başına rakip takımlara kafa tutmak zorunda mı kalacaktı? Cevap maalesef evet oldu. T-Mac sırasıyla 20, 31, 37 ve 35 sayı atmasına rağmen diğer oyuncuların nerdeyse hiç katkı sağlamaması sonucunda Orlando, Baron Davis’in Hornets’ına 3-1’lik skorla elendi. Bu şekilde sonra eren bir sezonun ardından artık tüm gözler bir kez daha Grant Hill’in üzerindeydi. Ve doktorlar-dan müjdeli haber geldi: Hill iyileşti! Tabii geçtiğimiz sezonlarla kıyaslanınca seyrettiğimiz, Hill’in iyileşmiş haliydi. Hatta düşünün adam 29 maç sakatlanmadan dayanarak bir rekor bile kırdı kendi çapında. Ama yine sezonun ortasında Grant Hill’e doktor, T-Mac’e de çile yolu gözüktü. Tracy yine pes etmedi. Bu kez iyice Terminatörlüğe soyunarak 32.1 sayı gibi in-san üstü bir istatistik yakaladı (1992-93 sezonunda Michael Jordan’ın 32.6 ortalamasından sonra ki en yüksek sayı ortalaması) ve sayı krallığına sonunda ulaştı. Yalnız bu yıl Tracy, sadece saha içinde yap-tıklarıyla değil örnek davranışlarıyla da gündeme geldi. Örneğin 2003 All-Star maçına çıkacak Michael Jordan’a kendi yerini vererek ilk beşte başlatmak istemesi tüm basketbol severlerin alkışını aldı. (Tabii T-Mac, kendisinden iki kat yaşlı bir oyuncuyla oynar-ken neler hissettiği sorulunca: “Jordan’ı savunurken kendimden iki kat yaşlı birini tuttuğum için üzülmü-yorum çünkü Jordan’ı asla küçümseyemezsiniz. Hala 40’ın üzerinde sayı attığı maçlar var. Öyleyse Jordan’ı göz ardı etmeyip sahada tüm gücünüzle onu savunmak zorundasınız yoksa size de hiç çekinme-den 30-40 sayı atabilir. Jordan nasıl sizi küçümseme-yecekse işi yavaştan almayıp tüm gücüyle üzerinize

N B A T R AC y M c g R A Dy

50 / SLAMDUNK / 10 - 16 ARALIK 2012

Page 51: Slam Dunk Dergi - sayi 28

yüklenecekse siz de Jordan’a aynı şekilde karşılık vermek zorundasınız.” diyecek kadar da hırslı bir oyuncu.)

Ama geçtiğimiz aylarda (Maryland, Virgina gibi eyaletlerde dehşet saçan manyak) “Sniper” tara-fından yaralanan Iran Brown isimli küçük çocuğun hayranı olduğunu gazetelerde okuduktan sonra önce hasta yatağındaki küçük çocuğa formasıyla beraber cesaret verici bir not yazıp göndermesi, ardından da çocuk iyileştikten sonra onu antrenmana götürüp basketbol oynaması T-Mac’i gönüllerin de kralı yaptı. Ama bildiğiniz gibi gönüllerin kralı olmak sizi playoff ikinci turuna taşımıyor maalesef. Hele Detroit gibi iyi savunma yapan bir takım karşısındaysanız. Seride T-Mac yine istediğini bulamadı. Hoş adamcağız elin-den geleni yaptı iki maç üst üste Detroit’e 46 ve 43 sayı atmak kolay değil. Aslında Orlando sezon içinde Memphis’le yaptığı Mike Miller-Gordan Giricek-Drew Gooden takası sayesinde pota altına ve skorer guard pozisyonuna destek bulduğunu düşünüyordu. Ama Giricek Playoff’ta sönüp giderken, Gooden ise Ben Wallace’ın tecrübesine mağlup oldu. Üstelik Orlan-do seride 3-1 önce geçmiş ve saha avantajını eline geçirmişken kaybedilen bu seri, Tracy McGrady’nin Kevin “ birinci tur” Garnett’le kıyaslanmasına yol açmaya başladı. Ama doğrusunu söylemek gerekirse bence Tracy’nin bundan fazla yapabileği hiçbir şey yoktu. Eğer takımınızda 31.7 ortalama ile oynayan biri varsa ve siz bu seriyi kazanamıyorsanız sanırım burada suçu T-Mac’te değil de başkalarında aramak lazım. Özellikle de milyonlarca dolar alıp 3 sezonda toplam 60 maç bile oynamamış bir süper yıldızınız varsa ve bu süper yıldız salary cap’te elinizi ayağınızı bağlıyorsa yöneticilerin daha değişik yollara başvur-ması gerektiği doğal olarak akla gelmekte. Çünkü bu iş tek başına T-Mac’le olur mu? Asla! Omadı da. T-Mac Houston’ı yolunu tuttu. Orada da başarılı oldu. Ama sakatlıklar ve basketbola olan ilgisinin azlığı onu artık başka diyarlara sürükledi, sürüklüyor!!!

10 - 16 ARALIK 2012 / SLAMDUNK / 51

Page 52: Slam Dunk Dergi - sayi 28

52 / SLAMDUNK / 10 - 16 ARALIK 2012

Page 53: Slam Dunk Dergi - sayi 28

E u RO L E Ag u E

SON VİRAJDABasketbol THY Avrupa Ligi’nde 9’uncu hafta maçların-

da Türk takımları Beşiktaş, Anadolu Efes ve fenerbahçe Ülker sahadan mağlubiyetle ayrıldı. Bu sezon ilk kez Türk takımlarından hiçbiri aynı haftada maç kazanamadı.

Sezona Bo McCalebb, Andersen, Sato, Batiste ve antre-nör Simone Pianigiani’yi transfer ederek başlayan fener-bahçe Ülker, (A) Grubu’nda Yunanistan deplasmanında Panathinaikos’a 69-55 yenilerek, son 16’ya kalma şansını son haftaya bıraktı. Grubunda 4 galibiyet ve 5 mağlubiyet-le 4’üncü sırada bulunan sarı-lacivertliler, gelecek hafta sahasında İtalyan temsilcisi Mapooro Cantu’yu yenerek son 16 biletini kazanmaya çalışacak.

Daha önce son 16’ya kalmayı garantileyen Beşiktaş, (D) Grubu’nda Rusya deplasmanında CSkA Moskova’ya 87-72 kaybetti. Siyah-beyazlılar 4 galibiyet ve 5 yenilgiyle grubunda 3’üncü sırada bulunuyor. (C) Grubu’nda geçen hafta son 16 takım arasına ismini yazdıran Anadolu Efes ise, sahasında İspanya’nın Caja Laboral takımına 91-76 ye-nildi. Lacivert-beyazlılar, geride kalan 9 haftada sahadan 5 galibiyetle ayrılıp, 4 kez yenilerek grupta 3’üncü sırada yer aldı.

Son 3 bilet son haftaya kaldıTHY Avrupa Ligi’nde ‘’Top 16’’ turuna kalacak son 3 ta-

kım, gelecek hafta oynanacak 10’uncu ve son hafta maç-larının ardından belli olacak.

(A) Grubu’nda fenerbahçe Ülker ile Mapooro Cantu, (C) Grubu’nda EA7 Emporio Armani, Caja Laboral ve Cedevi-ta zagreb, (D) Grubu’nda ise Partizan mt:s, Brose Baskets, Lietuvos Rytas son hafta maçlarında, Top 16’ya kalmak için mücadele edecek. Daha önce (A) Grubu’nda Real Madrid, Panathinaikos ve khimki, (B) Grubu’nda Maccabi Electra, Montepaschi Siena, Unicaja Malaga ve Alba Ber-lin, (C) Grubu’nda zalgiris kaunas, Olympiakos ve Anado-lu Efes,(D) Grubu’nda Barcelona Regal, CSkA Moskova ve Beşiktaş ‘’Top 16’ya’’ kalmayı garantilemişti.

FENERBAHÇE

10 - 16 ARALIK 2012 / SLAMDUNK / 53

Page 54: Slam Dunk Dergi - sayi 28

54 / SLAMDUNK / 10 - 16 ARALIK 2012

Page 55: Slam Dunk Dergi - sayi 28

THY EUROLEAGUE’DE 9. HAFTADA TAKIMLARIMIZ‘KARTAL’ sONUNU GETiREMEDi!tHY Euroleague’de gruptan çıkmayı daha önce

garantileyen Beşiktaş, 9. hafta mücadelesinde CSKA Moskova’ya konuk oldu. Siyah-beyazlılar, ilk iki periyodu önde tamamladığı karşılaşmada güçlü rakibine 87-72’lik skorla boyun eğdi.

tHY Euroleague D Grubu 9. hafta mücadelesinde CSKA Moskova ile Beşiktaş, karşılaştı. temsilcimiz, ilk iki periyodunu önde tamamladığı karşılaşmayı 87-72 kaybetti. CSKA’da 20 sayı atan Sonny Weems, maçın en skorer oyuncusu oldu. Beşiktaş’ta ise Patrick Christop-her, 14 sayı üretti.

Beşiktaş maçın ilk periyodunda güçlü rakibi CSKA Moskova karşısında hücumda etkili bir performans ser

E u RO L E Ag u E

10 - 16 ARALIK 2012 / SLAMDUNK / 55

Page 56: Slam Dunk Dergi - sayi 28

56 / SLAMDUNK / 10 - 16 ARALIK 2012

Page 57: Slam Dunk Dergi - sayi 28

giledi. İlk 5 dakikayı 12-11 ile geçen siyah-beyazlılar, üçlük çizgisinin gerisinden bulduğu basketlerle farkı daha da açtı ve ilk periyodu 28-24’lük skorla önde ta-mamladı. Bu periyotta üçlük çizgisinin gerisinden 10’da 6’la oynayan temsilcimizde Curtis Jerrells, Patrick Christopher ve Muratcan Güler, 6’şar sayıyla bu çeyrek-te dikkat çeken isimlerdi.

İkinci çeyreğe de etkili başlayan taraf, Beşiktaş oldu. İlk dakikalardaki etkili oyununu periyodun ilerleyen da-kikalarına taşıyamayan siyah-beyazlılar, oyunun kont-rolünü rakibine kaptırmasına rağmen son dakikalarda toparlandı ve ilk yarıyı 51-46’lık skorla önde kapattı.

Siyah-beyazlılar, ilk iki periyottaki etkili oyununu 3. periyoda taşıyamadı. Bu çeyrekte hücumda varlık göste-remeyen Beşiktaş, sadece 10 sayı üretebildi. Savunma da kolay basketlere engel olamayan temsilcimiz son 10 dakikaya 67-61 geride girdi.

Son çeyrekte istediği oyunu bir türlü sahaya yansı-tamayan Beşiktaş, farkın açılmasına engel olamadı. Bu periyotta skorda çift haneleri bulan CSKAtemsilcimiz 87-72’lik skorla kaybetti. Gruptan daha önce çıkmayı garantileyen Siyah-beyazlılar, bu yenilgiyle gruptaki 5. mağlubiyetini aldı.

Son 16 takım arasında kalmayı daha önceden garan-tileyen Beşiktaş, gruptaki son maçını 13 Aralık Perşem-be günü İstanbul’da litvanya ekibi lietuvos rytas ile yapacak.

E u RO L E Ag u E

Page 58: Slam Dunk Dergi - sayi 28

THY EUROLEAGUE’DE 9. HAFTADA TAKIMLARIMIZFENERBAHçE TURU isTANBUL’A BIRAKTIFenerbahçe ülker, tHY Euroleague 9. haftasında

Panathinaikos’a konuk olduğu gecede Atina’dan 69-55 mağlup ayrıldı. Sarı-lacivertliler, top 16 şansını Cantu maçına bırakırken İstanbul’da rakibiyle adeta bir final maçına çıkacak. Fenerbahçe ülker, tHY Euroleague 9. haftasında Panathinaikos’a konuk olduğu gecede Atina’dan 69-55 mağlup ayrıldı. Sarı-lacivertliler, top 16 şansını Cantu maçına bırakırken İstanbul’da rakibiyle adeta bir final maçına çıkacak.

tHY Euroleague A Grubu’nda Fenerbahçe ülker, Panathinaikos’a 69-55 mağlup olarak toP 16’ şansını Cantu maçına bıraktı. Fenerbahçe ülker’de romain Sato, 20 sayı ile karşılaşmanın en skoreri olurken 8 de ribaund topladı. Panathinaikos’da ise Michael Bramos 15 sayı, Diamantidis de 9 sayı, 9 asist, 6 ribaundluk performans-ları ile galibiyeti yaratan isimler oldu.

Karşılaşmaya iyi başlayan Fenerbahçe ülker periyo-dun başında 8-0’lık bir seri yakaladı. Çeyreğin ortala-rında sayı bulmakta zorlanan Panathinaikos 5 top kaybı ile oynarken temsilcimiz bu bölümü sadece 1 top kaybı ile geçti. Periyodun son bölümünde Yunan ekibi çabuk toparlanarak Sofoklis ve Diamantidis ile farkı eritmeyi başardı. Fenerbahçe ülker ise son bölümde sayı bula-mazken çeyreği 14-12 önde kapamayı başardı.

İki takımın da düşük yüzdeli oynadığı hücumlar ikinci çeyrekte de devam etti. Fenerbahçe ülker’in üst üste yaptığı top kayıplarını iyi değerlendiren Panat-hinaikos önce skoru eşitledi daha sonra da öne geçti. Diamantidis’in bu bölümdeki etkili performansı Yunan ekibin oyunun hakimiyetini eline geçirmesini sağladı. Devrenin son bölümünde boş dönülen hücumlar Fe-nerbahçe ülker’in rakibini yakalamasına engel oldu ve Panathinaikos araya 29-23 önde girdi.

Karşılaşmanın devre arasında Panathinaikos’ta 9 se-zon geçiren Mike Batiste’e verilen ödül olympic Sports Center’da duygusal dakikalara sahne oldu.

üçüncü çeyrekte Panathinaikos Stephane lasme ile boyalı alandan sayılar bulurken Fenerbahçe ülker’de Bo McCalebb takımın skor yükünü çeken isim oldu.

E u RO L E Ag u E

58 / SLAMDUNK / 10 - 16 ARALIK 2012

Page 59: Slam Dunk Dergi - sayi 28

10 - 16 ARALIK 2012 / SLAMDUNK / 59

Page 60: Slam Dunk Dergi - sayi 28
Page 61: Slam Dunk Dergi - sayi 28

Skor yönünden kısır geçen hücumlar üçüncü çeyrekte de devam etti ve Panathinaikos’un ilk üçlüğü çeyreiğin bitimine 2 dakika kala Diamantidis’ten geldi. Son bölüm-de Sofoklis’in sayıları Pana’yı rahatlatsa da Fenerbahçe ülker’de romain Sato’nun üç sayılık atışı temsilcimizin son periyoda umutlu girmesini sağladı. 43-37.

Dördüncü çeyrekte Andy Panko ve Marcus Banks ile kolay sayılar bulan Panathinaikos periyod ortasında farkı çift hanelere çıkarmayı başardı. Fenerbahçe ülker, takımı adına ayakta kalan tek isim olan Sato’nun yanına başka bir oyuncu bulamayınca farkı bir türlü eritemedi. Son bölümde temsilcimizin çabaları yetersiz kaldı ve Pa-nathinaikos karşılaşmayı 69-55 kazandı. Pana böylece 9 hafta sonunda 6. galibiyetine ulaşırken Fenerbahçe ül-ker 5. mağlubiyetini aldı. Sarı-lacivertliler, top 16 şansını İstanbul’da karşılaşacağı Cantu maçına bıraktı. Salon: Atina olimpiyat Kompleksi Salonu (oAKA) Hakemler: Grzegorz ziemblicki (Polonya), Juan Carlos Garcia Gon-zalez (İspanya), Antonio Conde (İspanya)

PAnAtHInAIKoS: Bramos 9, Panko 15, Maçiulis, Ukiç 4, lasme 8, tsartsaris 4, Diamantidis 9, Kitchen, Banks 9, Xanthopulos, Skordilis, Schortsanitis 11

FEnErBAHÇE ülKEr: Barış Ermiş, Sato 20, Bogda-novic 6, Andersen 8, Batiste 4, McCalebb 7, İlkan Kara-man 2, Ömer onan 5, Bremer, Preldzic 3, oğuz Savaş, Metecan Birsen

E u RO L E Ag u E

05 - 11 KASIM 2012 / SLAMDUNK / 81

Page 62: Slam Dunk Dergi - sayi 28

THY EUROLEAGUE’DE 9. HAFTADA TAKIMLARIMIZEFEs BU KEZ YAKALAYAMADItHY Euroleague C Grubu’nda Caja laboral’ı

İspanya’da 18 sayıdan gelerek deviren Anadolu Efes, 9. hafta mücadelesinde Abdi İpekçi’de ağırladığı rakibine bu kez yetişemedi ve sahadan 91-76 mağlup ayrıldı. tHY Euroleague C Grubu’nda Caja laboral’ı İspanya’da 18 sayıdan gelerek deviren Anadolu Efes, Abdi İpekçi’de ağırladığı rakibini bu kez yakalayamadı ve sahadan 91-76 mağlup ayrıldı. Caja laboral böylece 9 hafta sonun-da 3. galibiyetine ulaşarak top 16 için büyük bir adım attı. Anadolu Efes ise gruptaki 4. yenilgisini alarak üst sırala tırmanma şansını değerlendiremedi.

Caja laboral’de thomas Heurtel 22 sayı ile maçın en skoreri olurken, Maciej lampe 17 sayı 7 ribaundla oynadı. Anadolu Efes’te ise Sasha vujacic’in 21, Semih Erden’in 17 sayısı yenilgiye engel olamadı.

MAHMUtİ: MAÇA DEğİl, PAnAYIrA GElMİŞİz Karşılaşmada Anadolu Efes periyodun ilk 3 dakika-

sında sayı bulamazken Caja laboral 4 sayı kaydetti. Periyodun ortaları karşılıklı basketlerle geçilirken Sas-ha vujacic’in 8 sayısı temsilcimize sıkışan hücumlarda nefes aldırdı. oyuna sonradan dahil olan Sinan Güler’in oyuna kattığı enerji ve top çalmaları İspanyol ekibine molayı aldırdı. Mola sonrası Andres nocioni’ye dayalı hücumlar organize eden konuk ekip son bölümlerde bul-duğu sayılarla ilk periyodu 21-19 önde kapattı.

İkinci periyodun başında boyalı alandan sayılar bulan Caja laboral’a cevap 5 sayı kaydeden Joshua Shipp’ten geldi. Anadolu Efes’te ilk periyodda Sinan Güler’in yaptığını ikinci çeyrekte Doğuş Balbay yaparak takımını ateşledi ancak skor yükünü çeken bir isim çıkmayınca Caja laboral periyod ortasında farkı 7’ye kadar çıkardı. Devrenin son hücumunda Dusko Savanovic’in üç sayılık basketi Anadolu Efes’i oyunda tutsa da ve Caja laboral araya 38-34’lük üstünlükle girdi.

Boyalı alandan yüksek yüzdeyle oynayan Caja labo-ral üçüncü periyodun başında bu kez dış atışlarla sayıla-ra ulaştı. İspanyol ekibi farkı bir ara 11’e kadar çıkarırken temsilcimizde Semih Erden ve vujacic’in sayıları farkın dahada açılmasını engelledi ve çeyrek 65-59 konuk eki-bin üstünlüğü ile geçildi.

E u RO L E Ag u E

62 / SLAMDUNK / 10 - 16 ARALIK 2012

Page 63: Slam Dunk Dergi - sayi 28

10 - 16 ARALIK 2012 / SLAMDUNK / 63

Page 64: Slam Dunk Dergi - sayi 28
Page 65: Slam Dunk Dergi - sayi 28

Anadolu Efes, son çeyrekte Jordan Farmar’ı devreye sokmak istese de Amerikalı yıldızın 4 foule ulaşmasıy-la bu girişimi sonuçsuz kaldı. Caja laboral’da gecenin yıldızlarından Maciej lampe, pota altından bulduğu sayılarla takımını sırtladı. Periyodun ortalarında farkı 5’e kadar indiren Anadolu Efes, thomas Heurtel’in üstüste bulduğu iki 3 sayılık atışına engel olamayınca İspanyol temsilcisi farkı yeniden 11’e çıkardı. Fransız oyuncu-nun son periyoddaki yüzdeli şutları temsilcimizin Caja laboral’ı yakalamasına izin vermedi ve konuk ekip Abdi İpekçi’den 91-76 galip ayrıldı.

Caja laboral böylece tHY Euroleague’de 3. galibiye-tine ulaşarak top 16 için büyük bir adım attı. Anadolu Efes ise gruptaki 4. yenilgisini alarak üst sırala tırman-ma şansını değerlendiremedi. Salon: Abdi İpekçi Ha-kemler: Carl Jungebrand (Finlandiya), Sinisa Herceg (Hırvatistan), Boris Shulga (Ukrayna)

AnADolU EFES: lucas 4, Shipp 5, vujacic 21, Sava-novic 7, Semih Erden 17, Sinan Güler 8, Barac, Farmar 2, Kerem Gönlüm 4, Doğuş Balbay 5, Ermal Kurtoğlu 3

CAJA lABorAl: Heurtel 22, oleson 9, nocioni 9, Milko Bjelica 4, lampe 17, Cabezas 4, Causeur 5, Pleiss 8, nemanja Bjelica 9, Emeterio 4

E u RO L E Ag u E

10 - 16 ARALIK 2012 / SLAMDUNK / 65

Page 66: Slam Dunk Dergi - sayi 28

14 17 - 23 EKİM 2011 / SLAMDUNK

Page 67: Slam Dunk Dergi - sayi 28

A GRUBU1. PAnAtHInAIKoS 6-32. rEAl MADrID 6-3

3. KHİMKİ 5-44. FB ülKEr 4-5 5. UnIon olIMPIJA 3-6 6. MAPooro CAntU 3-6

B GRUBU1. MACCABI ElECtrA 7-22. UnICAJA MAlAGA 7-23. M. SIEnA 5-4 4. AlBA BErlIn 4-55. ElAn CHAlon 3-6 6. ASSECo ProKoM 1-8

C GRUBU1. zAlGIrIS KAUnAS 7-22. olYMPIAKoS 7-23. AnADolU EFES 5-4 4. CAJA lABorAl 3-65. EA7 EM.ArMAnİ 3-65. CEDEvItA zAGrEB 2-7

D GRUBU1. FC BArCElonA r. 9-02. CSKA MoSKovA 8-1 3. BEŞİKtAŞ 4-54. PArtIzAn Mt:S 2-75. lIEtUvoS rYtAS 2-7 6. BroSE BASKEtS 2-7

E u RO L E Ag u E

10 - 16 ARALIK 2012 / SLAMDUNK / 67

Page 68: Slam Dunk Dergi - sayi 28

100OYUNCUSU

AVRUPA’NIN GELMİŞ GEçMİŞ EN İYİ

BÖLÜM 8 : 29 - 20

Page 69: Slam Dunk Dergi - sayi 28
Page 70: Slam Dunk Dergi - sayi 28

70 / SLAMDUNK / 10 - 16 ARALIK 2012

Page 71: Slam Dunk Dergi - sayi 28

B Ö L ü M 8 : 2 9 - 2 0

laRRY Glenn wRiGHT

29ABD: (1970 - 1987) 23 kasım 1954’de Monroe, Louisiana’da doğudu. grambling geçen kariyerini burada antrenör olarak sürdürmektedir. NBA’de kısa bir süre Washington forması giydikten sonra İtalya’ya gitti. Ora-da büyük bir yıldız oldu. Cantù’da “Avrupa kupaları”nda başarıdan başarıya koştu. 1987 yılında bir yıl-lığına anlaştığı Banco di Roma’da basketbolu bıraktı.

10 - 16 ARALIK 2012 / SLAMDUNK / 71

Page 72: Slam Dunk Dergi - sayi 28

B Ö L ü M 8 : 2 9 - 2 0

PREdRaG “saša” daniloviç

28sIRBİsTAN: (1980 - 1996)sasha Daniloviç 26 şubat 1970’de saraybosna, Bosna Hersek’te doğudu. 90’lı yılların efsanevi for-vetlerinden biriydi. Altyapısında başladığı kk partizan kulübünün halen başkanlığını yürütmekte-dir. 1992 NBA Draftlarında golden state Warriors tarafından 43. sıra-da seçildi. Miami Heat ve Dallas Mavericks’te zaman geçirsede istediği gibi oynama şansı bula-madı. Avrupa kariyeri boyunca kk partizan ve Virtus Bologna formalarını giydi. Avrupada bir çok kez MVp seçildi.72 / SLAMDUNK / 10 - 16 ARALIK 2012

Page 73: Slam Dunk Dergi - sayi 28

10 - 16 ARALIK 2012 / SLAMDUNK / 73

Page 74: Slam Dunk Dergi - sayi 28

74 / SLAMDUNK / 10 - 16 ARALIK 2012

Page 75: Slam Dunk Dergi - sayi 28

B Ö L ü M 8 : 2 9 - 2 0

PEtaRnaumosKi

27MAkEDONyA: (1989 - 2004)27 Ağustos 1968’de Makedonya’da doğdu. uzun yıllar Efes pilsen forması giydi. Aynı zamanda Türk vatandaşlığına da geçmiş olup ismini Namık polat olarak almıştır.1989 ile 1991 yılları 1992’de sadece 50 bin dolar yıllık ücret karşılğın-da Efes pilsen’e transfer oldu. İlk sezonunda Efes pilsen normal sezonda ve playoff’ta oynadığı 37 maçı kazanarak şampiyon olurken Naumoski başroldey-di. Aynı sezon Avrupa kulüpler kupası’nda takımının finale kadar çıkmasında da büyük pay sahibi oldu. 1993-94’te Efes pilsen ile lig ve kupa şampiyonluğuna ulaştı. 1994’te İtalya’nın Benetton Trevi-so takımına transfer oldu. 1995’te İstanbul’daki Avrupa kulüpler ku-pası final maçında attığı 25 sayıyla Benetton’u şampiyonluğa taşıdı.Ertesi sezon Efes pilsen’e dön-dü. 1996’nın mart ayında Efes pilsen’in Avrupa’nın en iddialı takımlarını sırayla eleyerek koraç kupası’nı kazanmasında büyük pay sahibi oldu. 2004 yılında bas-ketbola veda etti.

10 - 16 ARALIK 2012 / SLAMDUNK / 75

Page 76: Slam Dunk Dergi - sayi 28

B Ö L ü M 8 : 2 9 - 2 0

alExaNdERvolKov

26ukRAyNA: (1978 - 1995)28 Mart 1964 ‘de Rusya’da dünya-ya geldi. İlk kez 1988 Olimpiyat oyunlarında gösteriği perfor-mansla dikkatleri üzerine çekti. Altın Madalya kazanan ssCB takı-mının önemli bir oyuncusuydu. CskA Moskova (1986-1988), Atlan-ta Hawks (1989-1992), panasonic Reggio Calabria (1992-1993), panat-hinaikos (1993-1994), Olympiakos; O Budivelnyk kiev (1988-1989 1981-1986) takımlarında oynadı. 1995’de emekli oldu. 1999-2000 yılları arasında spor Bakanlığı yaptı. 2007’de, ukrayna Basketbol federasyonu Başkanı seçildi.76 / SLAMDUNK / 10 - 16 ARALIK 2012

Page 77: Slam Dunk Dergi - sayi 28

10 - 16 ARALIK 2012 / SLAMDUNK / 77

Page 78: Slam Dunk Dergi - sayi 28

78 / SLAMDUNK / 10 - 16 ARALIK 2012

Page 79: Slam Dunk Dergi - sayi 28

B Ö L ü M 8 : 2 9 - 2 0

dimitRisdiamanTidis

25yuNANİsTAN: (1992)6 Mayıs 1980’de yunanistan’da doğdu. Halen panathinaikos ta-kımının oyun kurucusu olarak kariyerine devam ediyor. . Iraklis genç takımında yetişti. 2004 yılın-da panathinaikos’a transfer oldu. 2006’da Euroleafe şampiyonluğu yaşayana takımının MVp seçilen üyesiydi.

10 - 16 ARALIK 2012 / SLAMDUNK / 79

Page 80: Slam Dunk Dergi - sayi 28

B Ö L ü M 8 : 2 9 - 2 0

hENNiNGHaRnisCH

24ALMANyA: (1979 - 1996)Bir donem yukselir gibi olan al-man basketbolunun en onemli idollerinden biri. 1993 yılında Almanya’yi Avrupa şampiyonu yapan oyuncularin başında gelir. uzattığı saçlarına taktığı bant ile bir dönem sembol olmuştur.80 / SLAMDUNK / 10 - 16 ARALIK 2012

Page 81: Slam Dunk Dergi - sayi 28

10 - 16 ARALIK 2012 / SLAMDUNK / 81

Page 82: Slam Dunk Dergi - sayi 28

82 / SLAMDUNK / 10 - 16 ARALIK 2012

Page 83: Slam Dunk Dergi - sayi 28

B Ö L ü M 8 : 2 9 - 2 0

jUaN aNtoNio oRbalán

23İspANyA: (1976 - 1988)Juan Antonio, 3 Ağustos 1954’de Madrid’de doğdu. üç kez İspanya Milli Takımı ile Olimpiyat’larda yer aldı. Bir efsane olarak adı bir çok spor salonuna verildi.

10 - 16 ARALIK 2012 / SLAMDUNK / 83

Page 84: Slam Dunk Dergi - sayi 28

B Ö L ü M 8 : 2 9 - 2 0

KREšimiR ĆosiĆ 22HIRVATİsTAN: (1968 - 1995)yugoslav basketbol ekolunun en büyük oyuncularından biri idi. 1948 zagrep dogumludur. 1968-1973 yılları arasında Brigham young üniversitesi’nde oynadı. Daha sonra zadar, Brest Ljubljana, synuide Bologna ve zibona zag-rep formaları giydi. 1995 yılında Hall of fame’e secildi.84 / SLAMDUNK / 10 - 16 ARALIK 2012

Page 85: Slam Dunk Dergi - sayi 28

10 - 16 ARALIK 2012 / SLAMDUNK / 85

Page 86: Slam Dunk Dergi - sayi 28

86 / SLAMDUNK / 10 - 16 ARALIK 2012

Page 87: Slam Dunk Dergi - sayi 28

B Ö L ü M 8 : 2 9 - 2 0

sERGEY belov21RusyA: (1960 - 1978)Belov, 23 Ocak 1944’da Rusya’da doğdu. 1972 Münih Olimpiyatları’nda altın, 1968 Mexico, 1976 Montreal ve 1980 Moskova Olimpiyatları’nda bronz madalya kazanan sovyet Milli Takımı’nda yer aldı.sovyet basketbolunun yetiştir-diği en büyük yıldızlardan bir olarak kabul edildi. sovyet Milli Takımı’yla dört kez Avrupa (1967, 1969, 1971 ve 1979) ve iki kez dünya (1967, 1974) şampiyonluğu yaşadı. 1991’de fIBA tarafından gelmiş geçmiş en iyi Avrupalı basketbol-cu ilan edildi.

10 - 16 ARALIK 2012 / SLAMDUNK / 87

Page 88: Slam Dunk Dergi - sayi 28

B Ö L ü M 8 : 2 9 - 2 0

jUaN aNtoNio san epifanio

20İspANyA: (1969 - 1989)İspanyolların efsane kısa forvet-lerinden biri. Adı Barcelona ile anılan hatta Andres Jimenez ile birlikte forması emekliye ayrılmış iki Barcelonalı’dan birisi. İspanyol Milli Takımının 1984 Los Angeles da gümüş almasına takım arka-daşı Jimenez ile birlikte önemli roller alan bir oyuncudur. 1989 da basketbolu bıraksa da Barcelona yönetiminde halen görev yap-maktadır. 3 kere Euroleague final, bir saporta, Bir koraç kupası, bir çok şampiyonluk gördü. Tam 239 kere İspanya Milli Takım forması-nı giydi.88 / SLAMDUNK / 10 - 16 ARALIK 2012

Page 89: Slam Dunk Dergi - sayi 28

10 - 16 ARALIK 2012 / SLAMDUNK / 89

Page 90: Slam Dunk Dergi - sayi 28