140
YUVAYA D NÜŞEN PLASTİKLER YUVAYA D NÜŞEN PLASTİKLER NİSAN - HAZİRAN 2014 / 5. SAYI PLASTİK SANAYİCİLERİ FEDERASYONU DERGİSİ PAGDER'den anlamlı kampanya: PAGDER DÜNYA PLASTİK ATLASI sektöre pusula oldu! PAGDER DÜNYA PLASTİK ATLASI sektöre pusula oldu! Siz de katılın, sıcak bir yuva her canlının hakkı!

PLASFEDDERGİ Sayı 5

Embed Size (px)

DESCRIPTION

PLASFED Plastik Sanayicileri Federasyonu Dergisi Nisan - Haziran 2014 Sayısı

Citation preview

Page 1: PLASFEDDERGİ Sayı 5

YUVAYA D NÜŞEN PLASTİKLER

YUVAYA D NÜŞEN PLASTİKLER

NİSAN - HAZİRAN 2014 / 5. SAYIPLASTİK SANAYİCİLERİ FEDERASYONU DERGİSİ

PAGDER'den anlamlı kampanya:

PAGDER DÜNYA PLASTİK ATLASI sektöre pusula oldu!PAGDER DÜNYA PLASTİK ATLASI sektöre pusula oldu!

Siz de katılın, sıcak bir yuva her canlının hakkı!

Page 2: PLASFEDDERGİ Sayı 5
Page 3: PLASFEDDERGİ Sayı 5
Page 4: PLASFEDDERGİ Sayı 5
Page 5: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

3

BAŞKANIN MESAJI

Selçuk AksoyBaşkan

PLASFEDPlastik�Sanayicileri�Federasyonu

Saygıdeğer PLASFED AilesiSizlere bir kez daha PLASFEDDERGİ sayfalarından seslenmek için yazımı hazırlamıştım ki, kıy-

metli büyüğümüz Sayın Necmi Atalay Beyefendinin vefat haberini üzüntüyle öğrendim. Hepimi-zin başı sağolsun, Sayın Atalay’a Allah’tan Rahmet dilerim.

Sayın Atalay ile PLASFED’in kuruluş aşamasında ve sonrasında birlikte çalışma fırsatı bulduk. Hiçbir karşılık beklemeden, sektörümüz, işadamlarımız, çalışanlarımız, tedarikçilerimiz için faydalı olmak gayesiyle PLASFED’in kuruluşuna omuz verdi. Hizmetleri her zaman saygıyla ve minnetle anılacaktır. Bir kez daha camiamıza, kederli ailesine başsağlığı ve sabır diliyorum. Necmi Atalay bü-yüğümüze Allah’dan gani gani Rahmet diliyorum.

Sevgili çalışma arkadaşlarım. Bir yandan da hayatımız devam ediyor. Kompozit Sanayicileri Derneği PLASFED’e katılma kararı aldı. Hepimiz için mutluluk ve gurur kaynağı bir haber. Bu ve-sileyle, kamuoyuna da açıkladığımız gibi, arkadaşlarımız ve Kompozit Sanayicileri Derneği, gönlü-müzde zaten üyeydi, şimdi yapacakları ilk olağanüstü genel kurul toplantılarında alacakları kararla hukuken de Federasyonumuza üye olacaklar. O nedenle, kendilerine “bir kez daha hoş geldiniz” diyoruz. Sayın Şekip Avdagiç ve şahsında yönetim kurulu ve dernek mensubu çalışma arkadaşla-rımıza “merhaba” diyoruz.

Diğer taraftan, Gaziantep plastik sanayicileri de Güneydoğu Plastik Sanayicileri Derneği’ni kurarak PLASFED’e üye olmaya karar verdiler. Başta dernekleşme çalışmalarını sürdüren sayın Murat Kökoğlu olmak üzere bu güzel çalışmaya katkıda bulunan tüm Gaziantep’li sanayici dostla-rımıza tekrar teşekkür ederim.

Sevgili Dostlar. Türk plastik sektörü ülkemize yeni bir unvan kazandırdı: Avrupa’nın ikinci bü-yük plastik imalatçısı ülkesi. Bu unvan kıymetli, çünkü iş insanlarımız, işçilerimiz, ve profesyonelle-rimizle birlikte çalışarak, üreterek, emek harcayarak kazandık. Sektörümüzün her bir mensubu ve takdir etmeyi bilen herkesin gurur duyması gereken bir başarı bu. İnşallah, Avrupa’nın ve sonra da Dünyanın en büyük plastik üreticisi ülkesi unvanını da kazanacağız.

PLASFED, geçtiğimiz süre içinde kendini ispat etti ve sektörümüzün saygın bir temsilcisi oldu. Kamu yönetimi olsun, sektör mensuplarımız olsun, genel olarak sanayii ve ticaretin üst kuruluşları olsun bütün kesimlerde sizlerin verdiği saygınlığı başarıyla taşıdı ve takdir gördü. Yakın gelecekte daha da büyüyeceğimizi şimdiden söylemekte fayda var, bu konuda var gücümüzle çalışıyoruz.

Federasyonumuzun kurucu derneklerinden EGEPLASDER ve KAYPİDER genel kurullarını ger-çekleştirdi. Sayın Erol Paksu ve Sayın Yusuf Özkan nezdinde bütün çalışma arkadaşlarımızı ve üye-lerimizi tebrik ediyorum. Her dönem olduğu gibi başarılı çalışmaların artarak devam edeceğinden eminim.

2014 istediğimiz, olmasını umut ettiğimiz gibi başlamadı. Gelecek günlerin daha pozitif olma-sını istiyoruz ancak bu yaklaşımın riskleri görmek ve önlem almak için engel teşkil etmediği ortada. Bizi zor günler bekliyor. Sektörümüz büyümeye devam ediyor. Buna karşılık başta kur riski olmak üzere, küresel talep, iç talep dinamiklerindeki sınırlı yükseliş ya da daha kötüsü daralma bizleri et-kileyecek. Bu olumsuz koşulların etkisi ile 2014’de büyüme hızımızın gerileyeceğini tahmin ediyo-ruz. Bu nedenle , sektörümüze yönelik karar alıcılarla birlikte yeni çalışmalar yapmamız gerekebilir.

Burada şunu vurgulamam gerekir: Plastik sanayicileri, gerek yurt içinde, gerekse yurt dışında çok çetin rekabet koşulları altında faaliyet gösteriyor. Bu ağır rekabet koşulları nedeniyle her bir mensubumuzun yönetim becerisi zaten yüksek. Kısa vadeli riskleri bahane ederek işletmelerimiz üzerinde baskı oluşturmak isteyenlere karşı ısrarla Türkiye plastik sektörünün başarılarını anlat-makta fayda var. Yapısal sorunlarımızın, kısa vadeli risklerin farkındayız ancak biz bu sorunların üs-tesinden gelme becerisine sahibiz. İspatı da sektörümüzün bugün geldiği konum ve 2009 yılında küresel krizin etkisiyle yaşanan düşüş hariç son 10 yıldaki performansımızdır.

PLASFED 2013’ü dopdolu geçirdi. Sektör mensuplarımızın bilgiye erişimini kolaylaştırmak için kapsamlı rapor ve verileri ürettiğimiz, karar alıcılar ve ekonomi dünyasının üst sivil toplum örgüt-leri ile bağları güçlendirdiğimiz bir yıl oldu. Gelecek dönemde de bu faaliyetlerimiz artarak devam edecek. Burada sevindirici olan unsur ise plastik sanayii olarak sesimizin daha gür çıkacağı bir orta-ma kavuşmuş olmamız. Sektörümüzde faaliyet gösteren, geçmişten bu güne gelmesinde emeği, katkısı bulunan herkes gibi, biz de gelecekte daha iyi bir Türkiye ve Dünyayı oluşturmak için çalışı-yoruz. 2014’ün gerek siyasi, gerek ekonomik koşullar nedeniyle zor bir yıl olacağını biliyoruz ama gelecek sadece bir yıl değil. Uzun vadeye bakıp ona göre hareket etmekte fayda var.

Tekrar hatırlatalım, sektörümüz 2013 yılını 8,1 milyon ton üretimle kapattı. Bu üretimin pa-rasal değeri, bir önceki yıla göre yüzde 17 artışla 34.3 milyar dolara ulaştı. PLASFED olarak sanayi-cilerimizi, çalışanlarımızı Türkiye’ye “Avrupa ikinciliği” unvanını kazandırmalarından dolayı bir kez daha tebriklerimi iletiyorum.

Bol kazançlı, aydınlık günler dilerim.

Türkiye plastik sektörü gibi PLASFED de büyüyor: Kompozit Sanayicileri Derneği’ne merhaba!

Soma’daki maden kazasından dolayı acı içindeyiz

Manisa’nın Soma ilçesinde faaliyet gösteren kömür madeninde 13 Mayıs 2014 günü yaşanan kazayla 301 insanımız ha-yatını kaybetti. Üzüntüyle belirtmeliyim ki; ülkemizin ve Dünyanın en büyük kazaların-dan birine tanık olduk. Elbette hepimizin bu felaketten çıkarması gereken dersler var.

Üzüntümüz büyük. Can kayıplarından dolayı acı içindeyiz. Hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifa ve ya-kınlarına sabır niyaz ediyoruz.

İmalat sanayiinde ne yazık ki kazalar yaşanıyor. Şunu biliyoruz ki iş kazalarının önlenmesine yönelik çalışmalar sadece mevzuat ve işin gereği olarak değil, insan ol-maktan kaynaklı bir sorumluluk. Fabrikalar, imalathaneler işçiler ve iş sahiplerinin birlik-te olduğu anlarda anlam kazanan mekanlar. Bu büyük kazanın sonuçlarından dersler almak, tekrar etmemesi için çalışmak, dü-şünmek, uygulamak, hayatını kaybeden in-sanlarımıza, yakınlarının yaşamlarına anlam katacaktır.

Ulusça başımız sağolsun.

Page 6: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

4

İÇİNDEKİLER

PLASFEDDERGİPlastik Sanayicileri Federasyonu Dergisi

e-dergi; www.plasfed.org.tr

• PLASFED Adına İmtiyaz SahibiSelçuk Aksoy

• Yayın Kurulu BaşkanıSibel Destereci Yılmaz - Tepsan Plastik

• Yayın KuruluHüseyin Semerci - Şenmak MakinaReha Gür - EurotecYavuz Eroğlu - Sem PlastikMevlüt Çetinkaya - PetkimAhmet Yalçınkaya – Yalçınkaya PlastikKurt Kuruç - FarmamakErdoğan Çiçekçi – Çipitaş SentetikMehmet Turhan Onur – Ravago GroupYakup Ülçer - EnplastMurat Cansever - EurotecTalha Apak – Apak YMMAdnan Akkurt – Gazi ÜniversitesiBehçet Gülenç – Gazi ÜniversitesiHüseyin Yıldırım – Yalova ÜniversitesiKerem Cankoçak – İstanbul ÜniversitesiLevent Kurnaz – Boğaziçi ÜniversitesiMehmet Emin Yurci – Yıldız Teknik ÜniversitesiMehmet Sankır – TOBB Ekonomi ve Teknoloji ÜniversitesiMustafa Öksüz – Yalova ÜniversitesiNevzat Artık – Ankara ÜniversitesiNurseli Uyanık – İstanbul Teknik Üniversitesi Yusuf Menceloğlu – Sabancı Üniversitesi

• Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Barbaros Demirci

• Editör Mehmet Pala

• Yayın Sorumlusu Erol Türker

• Editoryal Hazırlık Mediaetik İletişim Ajansı

• Grafi k TasarımBurak Çetiner – Pusula BasımTel: 90 212 671 8303

• Reklam Koordinatörü Selçuk Bostancı

• İletişim İstanbul Ticaret Sarayı, No:333 Giyimkent – İSTANBULTel: 90 212 438 2619 Faks: 90 212 438 1593www.plasfed.org.tr [email protected]

• Baskı Doğan Ofset Yayıncılık ve Matbaacılık A.Ş.Tel: 90 212 622 1900

Dergi T.C. yasalarına uygun yayınlanmaktadır.

Dergide yayınlanan yazı, fotoğraf ve tüm grafi klerin

her hakkı saklıdır. İzinsiz kullanılamaz.

82

94

106

Başarı Öyküsü: Abdullah Karabulut: Keşke daha fazla enjeksiyon makinesi üreticisi olsa

22

Pano: PAGDER teşvik sistemini analiz ettiGeleneksel sektörlere yatırıma devam

Pano : Plastik sektöründe birlik dönemi: Yavuz Eroğlu PAGEV Başkanı

52

GÜNDEM / KAPAKPAGDER’den çağrı var: Sıcak bir yuva her canlının hakkıdır“Siz de katılın plastikler hayvan dostlarımız için yuvaya dönüşsün”

GÜNDEM / KAPAKPAGDER’den plastik sektörü için bir ilk: Küresel ekonomide rekabet gücüne bilgi dopingiPAGDER Dünya Plastik Atlası’nın ilk bölümü AFRİKA rafl arda

100

Profi l: Erdoğan Çiçekçi: Çalışma hayatı düzenlemeleri ve teşvikler plastik sektörünün tartışma alanına girmeli

şsşsşsşsşsşsşsşsşsşsşsşsşsşsşsşsşsşssş ünününününününününününününününününüü ”””””””””””””””””””””

Page 7: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

5

114 120 124

130

Pano: KAYPİDER Genel Kurulu Yusuf Özkan ile devam kararı

58

Pano: Sektör analizleri: Plastik inşaat malzemeleri üretiminin yaklaşık yarısı ihraç edildiPlastik işleme makineleri üretimi arttı

Deneyim: Moiz Eskinazi: Küçük işlet-meleri koruyacak yöntemler bulunmalı

Endüstriden: Türkiye Avrupa’nın ikinci büyük plastik üreticisi

10

Pano: PLASFED Ailesinin acı kaybıPLASFED’in kuruluşuna katkı veren Necmi Atalay vefat etti

54

Pano: PLASFED Raporu: Ambalaj sanayicileri rekabet etmek için destek talep etti

From the Industry (Eng): Turkey is second major plastics manufacturer country in Europe

Breaking News: News In English

20

26 Pano : EGEPLASDER Genel Kurulu “Erol Paksu” dedi

Pano: PAGDER’den eğitime katkı ve mesleki sertifi ka çalışmaları

14

Pano : Plastik sektöründe örgütlenme atağıGüneydoğu Anadolu Plastik Sanayicileri Derneği Kuruluyor

8

66

Pano: PLASFED Delege Toplantısı: Petrokimyaya neden yatırım yapılmıyor yanıt bulunmalı

Pano: Plastik sektörünün çatı adresi PLASFED Ailesi büyüyorKompozit Sanayicileri Derneği PLASFED’e katıldı

6

PlaStk:Derneklerden Mesajlar

30-44

Page 8: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

6

PANO

güçlü, çalışkan ve saygın çatı örgütü Plastik Sanayicileri Federasyonu - PLASFED yapılan-masında 6. Üye Kuruluş olarak yer almaya ka-rar vermiştir” denildi.

Açıklamada, Kompozit Sanayicileri Derneği’nin kompozitlerin kullanımının haya-tın her alanında giderek arttığına vurgu yapı-larak, bu ürünlerin tanıtım, tutundurma, bilgi-lendirme ve geliştirme faaliyetinde bulunma amacıyla kurulduğu hatırlatıldı.

PLASFED ile “Birlikte ve daha güçlü” slo-ganına uygun şekilde, sektörün gelişimi için çalışmalara katkı vermek istendiği belirtilen açıklamada, “PLASFED’in, önemi günden güne artan kompozit teknolojilerle faaliyet göste-ren işletmeleri de kavrayarak, temsil ve bilgi yeteneklerini daha da güçlendireceğine inanı-yoruz” ifadesi kullanıldı.

Açıklama şöyle devam etti:Birçok platformda birlikte çalışmaktan

ve iş birliği, güç birliği yapmaktan büyük bir memnuniyet duyduğumuz Plastik Sanayicile-ri Federasyonu - PLASFED’in bundan sonraki çalışmalarında Kompozit Sanayicileri Derneği olarak daha yakın ve daha etkin bir şekilde yer alarak, üzerimize düşecek katkıyı ve desteği sağlamaktan geri durmayacağımızı da belirt-mek isteriz. Derneğimizin Plastik Sanayicileri Federasyonu - PLASFED yapılanmasında yer alma kararının ülke sanayimize hayırlı olmasını dileriz”

de sektörümüzün saygın ve önde gelen sivil toplum örgütlerinin katılımıyla, halen yürüt-tüğü güçlü temsil, karar alıcılar nezdinde etkili olma ve sektör savunuculuğuna yönelik faali-yetlerini daha da geliştirme imkanına kavuş-muş olacak.

PLASFED olarak, Kompozit Sanayicileri Derneği’ne “Gönlümüzde zaten üye olduğu-nuz Ailemize bir kez daha hoş geldiniz” diyo-ruz. Birlikte çalışmaktan, sektör sorunlarımızın çözümü için yapıcı adımlar atıp, projeleri haya-ta geçirmekten mutluluk duyacağımızı vurgu-luyoruz” dedi.

Kompozit Sanayicileri Derneği açıklaması

Kompozit Sanayicileri Derneği de yazılı bir açıklama yaparak PLASFED’e katılma kararları-nı duyurdu. Yapılan açıklamada,”Kompozitlerin Dünya ölçeğinde yüzde 36’sının Türkiye ölçe-ğinde ise yüzde 10’unun termoplastiklerden oluştuğunu dikkate alarak, güç birliğinin pek çoğu ortak olan sorunlarımızın çözümünde ülke sanayine olumlu katkılarda bulunacağı-nın bilinci içerisinde Türk Plastik Sektörünün

Kompozit Sanayicileri Derneği, Türkiye plastik sektörünün çatı örgütü PLASFED’e ka-tılma kararı aldı. PLASFED’de kararın memnu-niyetle karşılandığını duyurdu. Böylece Kom-pozit Sanayicileri Derneği, PLASFED’in altıncı üyesi oldu.

PLASFED adına açıklama yapan Başkan Selçuk Aksoy, “PLASFED ailesinin büyüdüğü-nü duyurmaktan mutluluk duyuyoruz. Sektö-rümüzde faaliyet gösteren saygın sivil toplum örgütlerinden Kompozit Sanayicileri Derneği de Federasyonumuza katılma kararı aldı. En kısa sürede gerekli işlemleri tamamlayarak üyeliği hukuken hayata geçiriyoruz. Böylece kurucu 5 derneğimizin ardından bir kardeş ku-ruluşun daha katılımıyla üye kuruluş sayımız 6’ya yükselmiş oluyor” dedi.

PLASFED’in “Birlikte ve daha güçlü” slo-ganıyla çalışmalarını yürüttüğünü hatırlatan Selçuk Aksoy, önemi günden güne artan kom-pozit teknolojilerle faaliyet gösteren işlet-melerinde Federasyon’a katılmasıyla, temsil ve bilgi yeteneklerinin daha da güçleneceğini vurguladı. Selçuk Aksoy, “PLASFED, gelecekte

PLASFED’in yeni üyesi Kompozit Sanayicileri Derneği

PLASFED Ailesi Büyüyor

Türkiye plastik sektörünün çatı örgütü olarak, sektörün güçlü tem-sili ve savunuculuğu amacıyla kurulan PLASFED ailesi büyüyor. Kom-pozit Sanayicileri Derneği, PLASFED’e katılma kararı aldığını duyurdu. PLASFED’den yapılan açıklamada ise “Gönlümüzde zaten üye olduğu-nuz Ailemize bir kez daha hoş geldiniz” denildi.

Page 9: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

7

PANO

Kompozit Sanayicileri Derneği www.kompozit.org.trKompozit Sanayicileri Derneği, kompozitlerin kullanımının hayatın her alanında giderek artması amacı ile, hükümet, yerel yöneticiler,

sanayiciler ve kullanıcılar nezdinde tanıtım, tutundurma, bilgilendirme ve geliştirme faaliyetinde bulunmak; kompozitlerin üretim ve kullanı-mının bilimsel temellerde sürdürülmesi için gerekli çalışmaları yapmak; üyelerini ortak hedefl ere yönlendirmek; paylaşılacak fırsatları geliştir-mek; sanayicileri ve bilimsel kuruluşları bir çatı altında toplayarak sinerji yaratmak misyonu ile 2005 yılında kurulmuştur. Kurulduğu günden bu yana sürdürdüğü faaliyetler, kazandığı konum ve yer aldığı platformlar çerçevesinde sektörün vazgeçilmez çatı örgütü ve resmi ve özel kurum ve kuruluşlar nezdinde referans kurum olma niteliğine kavuşmuştur.

Kompozit Sanayicileri Derneği’nin Nisan 2014 itibarı ile 75 Sanayi Kuruluşu, 7 Üniversite ve 2 Sivil Toplum Kuruluşu’ndan toplam 91 üyesi bulunmaktadır. Derneğin üyeleri Türk kompozit sektörünün gerek tonaj ve gerekse de değer olarak 90%’ını üretmektedirler. Kompozit Sanayicileri Derneği sahip olduğu üye profi li ile sektörünün tek ve saygın çatı örgütü olma konumuna ulaşmıştır.

Kompozit Sanayicileri Derneği faaliyet alanları: • Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Kimya Sanayi ve Savunma Sanayi Sektör Meclislerinin çalışmalarına iştirak etmekte ve Kimya Sanayi Sek-

tör Meclisi’ne bağlı olarak kurulan Kompozit Üreticileri Alt Komitesi’nin de başkanlığını sürdürmektedir.• Bakanlıklar tarafından oluşturulan çeşitli sektörel çalışma gruplarında da yer alarak Kompozit Sektörünün çıkar ve menfaatleri doğrultu-

sunda çalışmalar yapmakta, görüş oluşturulmasına katkıda bulunmakta, çeşitli Dernek ve Sivil Toplum Kuruluşları’nın bir araya gelmesiyle oluşan Kimya Sektör Platformu ve Plastik Sektör Platformlarının da çalışmalarına katılmaktadır.

• Üye olduğu Avrupa Kompozit Sanayi Birliği (EuCIA) Yönetim Kurulu’nda yer alarak Avrupa Birliği kurum ve kuruluşları nezdinde de Türk kompozit sektörünün daha etkin bir şekilde temsil edilmesini sağlamaktadır.

• Eğitim, sektörel yayın, kompozit zirve ve etkinlikleri ile kompozit sektörünün ihtiyaç duyduğu faaliyetleri yoğun bir şekilde sürdürmektedir.• Sektörün en önemli Uluslararası buluşması olan JEC Composite Paris Fuarı’na Türk kompozit sektörünün İstanbul Ticaret Odası önderliğinde

Ulusal Katılım şemsiyesi altında katılmasını sağlamaktadır.• Sektörün ihtiyaç duyduğu nitelikli eleman temini amacına dönük olarak hazırladığı Ulusal Meslek Standartları doğrultusunda yeterliliklerin

oluşturulmasına ve sertifi kalı işgücü yetiştirilmesine çaba sarf etmektedir.• Ürün Standartlarının oluşturulması konusunda başlatılmış olan çalışmaya, Avrupa Birliği nezdinde hazırlanmakta olan CTP ürün standartları

çalışmaları ile paralel olarak devam edilerek Avrupa Birliği’nde oluşacak ürün standartlarının, TSE ile iş birliği yapılarak sektöre kazandırıl-masına gayret etmektedir.

• Kompozit sektörüne gönül vermiş tüm kurum ve kuruluşların kompozit sektörüne ileri düzeyde katkıda bulunabilmelerini sağlamak amacıy-la düzenlediği bir sektör beklenti anketi doğrultusunda faaliyetlerini planlayarak yürürlüğe koymaktadır.

Kısa sürede vazgeçilmez bir konuma ulaşan Kompozit Sanayicileri Derneği, gerek faaliyetleri gerekse de kompozit sektöründe faaliyet gösteren hammaddeci, tedarikçi, kompozit üreticisi ve üniversite mensuplarını bünyesinde barındıran yönetim yapısı ile bu güne kadar ger-çekleştirdiği öncü rolünü giderek artan bir kararlılıkla sürdürmeye devam edecektir.

Kompozit Sanayicileri Derneği 2013-2015 Yönetim Kurulu ÜyeleriŞekib Avdagiç - BAŞKAN Barış Pakiş - BAŞKAN YRD. Burak Darcan - SEKRETER Kemal Tunç - SAYMAN Mehmet Hakan Kuş - ÜYE Mehmet Çakın - ÜYE Tolga Kutluğ - ÜYE Anthony Gallia - ÜYE Erim Yücel - ÜYE

Page 10: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

8

Türkiye plastik sektörü, üretimde ve ihracatta büyümesine devam ederken, sivil toplum örgütlenmesinde de hızla genişliyor. PLASFED’in kuruluşuyla ivme kazanan ve sek-tör savunuculuğu konusunda hızla ilerleyen plastik sektöründe yeni bir derneğin kuruluş çalışmaları tamamlandı.

Gaziantep Grand Otel’de PLASFED Yöne-tim Kurulu üyelerinin de katıldığı bir toplantı düzenleyen Güneydoğu Anadolu’da faaliyet-lerini sürdüren fi rma temsilcileri bir dernek çatısı altında toplanma kararı aldı. Toplantıda, 8 plastik sanayicisinin Güneydoğu Anadolu Plastik Sanayicileri Derneği’nin kurucu üyesi olmasına ve derneğin kurulmasından sonra bölgedeki tüm plastik sanayicisi fi rmaları şem-siyesi altına alarak PLASFED’e katılmasına ka-rar verildi.

Güneydoğu Anadolu Plastik Sanayicileri Derneği kurucu üyeleri şu isim ve fi rmalardan oluştu:

1. Muhammed Murat Kökoğlu - KÖKSAN Pet Plastik Ambalaj San. ve Tic. A.Ş

2. Emre Nakipoğlu - NAKPİLSA 3. Mehmet Ali Mutafoğlu - MAM İPLİK LTD./

AYDA PLASTİK LTD.4. Serkan Ay - AYSAN Plastik Boru Sanayi5. Zeki Şahin – EKOPET Geri Dönüşüm6. Abdullah Yıldız - TECNOPLAS PVC Kapı ve

Pencere Sistemleri7. Murat Dogan Ercan – ENDERPEN PVC Yapı

Elemanları San.Tic. A.Ş.8. Selcuk Yıldırım - SELSAN PLASTİK

Plastik sektörü sivil toplum örgütlenmesinin çatı adresi PLASFED

Güneydoğu Anadolu Plastik Sanayicileri Derneği’nin kurulma ve PLASFED’e katılma kararı, plastik sektörünün çatı örgütlenmesi-nin PLASFED olduğunu bir kez daha göster-di. Güneydoğu Anadolu Plastik Sanayicileri Derneği’nin kurucu üyelerinden olan, KÖKSAN Pet Plastik Ambalaj Yönetim Kurulu Üyesi Murat Kökoğlu ise Gaziantep’in Türkiye ve dünyada önemli bir plastik üretim merkezi olduğunu ve kurulan derneğin tüm plastik

fi rmalarını çatısı altına alarak bölgesel sorun-larını PLASFED’e ve değişik platformlara ilete-ceğini söyledi.

Gaziantep’te yapılan toplantıda konuşan PLASFED Başkanı Selçuk Aksoy, bu yılın sonu-na kadar Kocaeli, Konya ve Adana’da bölgesel plastik sanayicileri derneklerinin kurulmasını ve bu sayede üye dernek sayısını 10’a çıkma-sını beklediklerini vurguladı.

Selçuk Aksoy; sektörün hızla büyüyerek plastik üretiminde global oyuncu haline geldi-ğini, ancak katma değer yaratma bakımından dünya dış ticaretinde henüz hak ettiği yeri alamadığını vurguladı. Selçuk Aksoy konuşma-sında, sorunları hızla büyüyen Türkiye plastik sektörünün PLASFED çatısı altında çözüme yönelik projeler geliştirmesinde, yurt içi ve yurt dışı platformlar tarafından referans mer-kezi haline gelmesinin önemine de değindi.

PLASFED, Kompozit Sanayicileri Derneği’nin üye olmasıyla 6 kuruluşun örgüt-lendiği bir yapı olmuştu. Yeni katılımla PLAS-FED 2014’e 7 üyeli bir kuruluş olarak başladı ancak Başkan Selçuk Aksoy, yaptığı açıklama-da kısa sürede üye sayısının 10’a yükseleceği-ni duyurdu. Aksoy, PLASFED’e katılımları he-yecanla beklediklerini vurguladı.

“Güneydoğu Anadolu Plastik Sanayicileri Derneği” kurulma kararı alındı

Plastik sektörü PLASFED çatısı altında örgütlülüğünü genişletiyor

Türkiye plastik sektörünün sivil toplum örgütlenmesi genişli-yor. Türkiye’nin güçlü fi rmalarının katkısıyla Güneydoğu Anadolu Plastik Sanayicileri Derneği” ku-rulmasına karar verildi. PLASFED Başkanı Selçuk Aksoy, Kom-pozit Sanayicileri Derneği’nin PLASFED’e katılmasının ardın-dan, Güneydoğu Anadolu Plastik Sanayicileri Derneği’nin kurul-ması ve PLASFED’e katılmasını heyecanla beklediklerini belirtti. Aksoy, sektörün Türkiye’de ve yurt dışında daha güçlü temsili için “birlikte ve daha güçlü” slo-ganıyla çalışmalarına başlayan PLASFED’in; kuruluş amacına uy-gun biçimde plastik sanayicileri-nin gözbebeği olmasından mutlu-luk duyduklarını vurguladı.

PANO

Page 11: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

9

PANO

Page 12: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

10

PANO

M. Hakan Atalay, babasının vefatının ardından yaptığı açık-lamada, “Çalışma hayatı boyun-ca hep güvenilen ve sayılan bir kişilik olmuş, kimseyi incitme-miş, herkesin sorunlarına çare arayışı içinde olmuş; çok sevilen bir insan ve çok iyi bir aile reisi ve baba olmuştur. Bizler evlat-ları olarak Babamızı daima gu-rurla anacağız. Babamız Necmi Atalay, yolunda yürüyeceğimiz bir önderimiz olmuştur” dedi.

PLASFED Başkanı Selçuk Aksoy:

Minnetle anacağızPLASFED Başkanı Selçuk

Aksoy, Necmi Atalay’ın vefatı-nın ardından yaptığı açıklamada, PLASFED’in, Türk plastik sanayii-nin bir çatı örgütü olarak varolma-sında Atalay’ın karşılık beklemeden verdiği katkıların daima hatırlana-cağını belirtti. Aksoy, “Kurucu baş-kanlarımız arasında bulunan Sayın Atalay’ın hatırasını yaşatacağız.

Herşeyden önce sektörümüzün geleceği için çalışan, gelecekte ‘iyi ki kurulmuş’ di-yeceğimiz PLASFED’i eser olarak bırakan isimlerden biri olmuştur. Sektörümüzde saygın bir yer edinmiş ve herkesin sevgisini kazanmıştır. Bir kez daha Allah’tan Rahmet diliyorum. Sektörümüzün, bütün iş dünya-sının başı sağolsun. Kederli ailesine baş-sağlığı diliyorum” dedi.

Türk Silahlı Kuvvetlerinden emekli olduğu 1978 yılında sanayicilik hayatına başlayan Necmi Atalay, ITIR Metal A.Ş. ile faaliyet gösterdi. TEK-PLASTİK’i kurarak plastik sektöründe faaliyetlerine baş-layan Necmi Atalay yerli olarak üretim yapma, ürünlerin Türkiye’de üretilmesi merkezli çalışmalar yaptı ve birçok ilke imza attı.

Plastik Sanayicileri Federasyonu (PLASFED) kuruluşunda emek harca-yan ve Federasyonun ku-rucu başkanları arasında yer alan Necmi Atalay ve-fat etti. Atalay’ın cenazesi 25 Mart Salı günü, ailesi, dostları ve sanayicilerin ka-tılımıyla Ankara Karşıyaka Camii’nde kılınan cenaze namazının ardından Karşı-yaka Mezarlığına defnedil-di.

Ankara Plastik Sana-yicileri Derneği Başkanlığı görevini yürüttüğü sırada PLASFED’in kuruluşunda en önemli emek sahiple-rinden biri olan ve kurcu başkanlar arasında yer alan Necmi Atalay, Ankara’nın ve plastik sektörünün say-gın isimleri arasında yer aldı.

Necmi Atalay, 1 Ocak 1940 yılında Elazığ’ın Ağın ilçesi Beyelması köyünde dünyaya geldi. İlk ve orta öğretimini Ağın’da tamamlayan Necmi Atalay, Ankara’da Askeri okuldan astsubay olarak mezun oldu. Türk Silahlı Kuv-vetlerine onurla 20 yıl hizmet veren Atalay, çok sayıda Üstün Hizmet Ma-dalyası aldı.

PLASFED’in kurcu başkanlarından kıymetli sanayici

Necmi Atalay vefat ettiPLASFED’in kurucu üyelerinden biri olan

Eski Ankara Plastik Sanayicileri Derneği Başkanı Necmi Atalay vefat etti. Atalay, Türk Silahlı Kuvvetleri’ndeki hizmetinin ardından emekli olduktan sonra başladığı sanayicilik hayatında saygın bir yer edindi.

Page 13: PLASFEDDERGİ Sayı 5
Page 14: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

12

Sibel Destereci YılmazPLASFEDDERGİ�

Yayın�Kurulu�BaşkanıPAGDER�Plastik�Sanayicileri�

Derneği�Yönetim�Kurulu�Üyesi

Türkiye plastik sektörü, 2013 yılını Avrupa’da bir basamak yükselerek ikinci büyük üretici ülke olma başarısıyla tamamladı. Ne yazık ki yılın sonundan başlayarak ülkemiz bir kez daha siyasetin ve fi nansal piyasalardaki dalgalanmaların gölgelediği bir atmosfere girdi. Elbette demokrasiye bağlı biçimde bütün bu süreçlerin aşılması gerektiğine inanıyoruz. Reel sektör olarak ise üretimin, çalışmanın ön planda olduğu bir gündemi arzu ettiğimizi de belirtmeliyim.

PLASFEDDERGİ’nin bu sayısında sektörümüz açısından önemli bilgileri içeren raporları bulacaksınız. Plastik sektörü 2013 yılının tamamına ilişkin hazırlanan rapor yanında, plastik in-şaat mamulleri ve plastik işleme makinelerine yönelik raporlar da sayfalarımızda yer aldı. Buna ek olarak Avrupa plastik işleme makinelerine yönelik son durumu içeren haberleri de sizlerle paylaştık.

Dergimizin bu sayısında iki önemli girişim hakkında bilgi vermekten mutluluk duyuyoruz. PAGDER bünyesinde yapılan kapsamlı ve bilimsel bir çalışmayla ortaya çıkan Dünya Plastik At-lası, yeni pazarlara erişmenin her zamankinden önemli olduğu bugünlerde, hangi ülkeye ya da bölgeye giderseniz gidin “nereden başlayacağım” sorusuna yanıt verecek biçimde hazırlandı. Önemli bir kaynak niteliğinde olan bu çalışmayı tanıtıyoruz. Diğer girişim ise yine PAGDER ta-rafından yürütülen “Yuvaya Dönüşen Plastikler” sosyal sorumluluk kampanyası. Bu kampan-ya ile sokakta yaşamak zorunda kalan hayvan dostlarımız için barınma imkanları yaratılması amaçlandı. “Sıcak Bir Yuva Her Canlının Hakkıdır” sloganı ile sektörümüz; yoğun kış aylarında hepimizin canını acıtan görüntülere son vermek, bu alanda çalışan gönüllülere, sivil toplum örgütlerine ve yerel yönetimlere katkı sağlamak hedefi yle girişim başlattı. Detaylarına sayfa-larımızda erişebilirsiniz.

Başta da belirttiğim gibi, başarıları, güzel girişimleri konuşmayı umduğumuz günler-de bizleri biraz daha fazla dikkatli olmaya sevk eden belki de yüzlerimizin asılmasına neden olan gündemle karşı karşıya kaldık. Her zaman olduğu gibi, ülkemizin bu zorlukları da sağlıkla ve daha da güçlenerek aşacağından eminiz. Sektörümüz 2013 yılında 8,1 milyon ton üretim gerçekleştirdi. Bu üretimin parasal değerini de 34,3 milyar dolar olarak hesapladık. Mamul ba-zında yurt içi pazarın yüzde 91’ini karşılıyoruz. İhracatta 4 milyar 38 milyon dolara ulaştık ve 1 milyar 680 milyon dolar dış ticaret fazlası veriyoruz. Ülkemizde kişi başına tüketim 94 kg. seviyesine geldi. Gelişmiş ülkelerin hala gerisindeyiz. Bu bize gelecekte alınması gereken çok yol olduğunu söylüyor.

Son alarak vurgulamam gereken bir husus daha var. İMMİB kayıtlarına göre ihracatçı bir-liği kapsamındaki alt sektörlerde ihracat şampiyonu plastik sektörü oldu. Elbette bu başarılar-dan ve güzel çalışmalardan gurur duyuyoruz ve her zaman söylediğimiz gibi aslında hak etti-ğimiz önemi görmekten uzağız. Yılmadan, sabırla sektörümüzü anlatmaya devam edeceğiz.

Sizlere mutlu ve başarılı günler diler, saygılarımı sunarım.

Reel sektör bir kez daha siyaset ve fi nansal dalgalanmanın gölgesinde

BAŞKANIN MESAJI

Page 15: PLASFEDDERGİ Sayı 5
Page 16: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

14

PAGDER, Kartepe Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi Plastik Teknolojisi Bölümü ile Bayrampaşa İnönü Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi, Plastik Teknolojisi Bölümü’ne “ekstrü-der hattı” bağışladı.

PAGDER’den yapılan açıklamada, 2010 yılında sektör önceliklerinin değerlendirilmesi için yapılan “Plastik Sektörü Özdeğerlendirme Çalıştayı”nda nitelikli eleman ihtiyacının önce-likler arasında yer aldığını hatırlatarak, bu çer-çevedeki girişimlerin devam ettiğini kaydedil-di. Açıklamada, PAGDER’in bu çalışmalarından yeni örneklerinin Kartepe ve Bayrampaşa İnö-

nü Endüstri Meslek Liselerine yaptığı bağışlar olduğu vurgulandı.

PAGDER açıklamasında, “Nitelikli iş gücü sorunu çözümünün mesleki eğitimden geç-tiğini bilen bilinçli plastik sektör mensupla-rımızın değerli katkılarıyla Kartepe Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi Plastik Teknolojisi Bölümü’ne bağışlanan makinayla Kartepe Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi’ni teknik do-nanım açısından mesleki eğitimde örnek bir okul haline getiren aşağıda yer alan duyarlı sektör mensuplarımıza şükranlarımızı sunu-yoruz” ifadesi kullanıldı.

Ekstrüder hattına, Enformak Plastik Tek-nolojileri San. Tic. A.Ş. destekleri ve koordi-nasyonuyla, Novoma Makine, Pim-El Elektrik Pano ve Makine, Sistem Makine, Medel Elekt-ronik Elektrik, Engin Rezistans Kablo, Ender Kauçuk ve Plastik destek verdi.

Ayrıca, ekstrüder, çekici ve soğutma ha-vuzuna ait tüm parçaların talaşlı imalatı ve standart parçaların alımı, ekstrüder ve çekiçi şase imalatı, montaj, kurulum ve sevk işlem-leri, havuz paslanmaz parçaları ve çekiçi üst muhafazası imali, ekstrüzyon kalıbı imali, çe-

PAGDER, eğitim ve mesleki sertifi kaya yönelik katkılarını sürdürüyor

PAGDER, sektöre yönelik kalifi ye eleman yetiştirilmesi için des-teklerini ve çalışmalarını artırdı. PAGDER üyeleri, Kartepe Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi ile İnönü Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi için ekstrüder hattı bağışladı. Ayrıca, Belgetürk ile birlikte, sektörde çalı-şacak kişilere yönelik MYK standartlarında sınav ve belgelendirme için çalışma başlatıldı.

PANO

Page 17: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

15

kici elektrik panosu ve otomasyonu, ekstrüder kafa adaptör rezistansı, denemeler için PVC hammadde tedariği de, Ser Rezistans’ın des-tek ve koordinasyonuyla, Turan Mühendislik ve Elektrik, Des Teknoloji Kontrol Sistemleri, Plastim Elektrik Malzemeleri İmalat, Autonics Otomasyon tarafından sağlandı. Ekstrüder elektrik panosu ve otomasyonu tedariği ve-rildi. Şenmak Makina Sanayinin desteğiyle de Ekstrüder vida-kovan üretimi, kovan rezis-tansları ve soğutma fanları tedariği, Yılmaz Redüktör ile de ekstrüder ve çekici redüktörü tedariği yapıldı.

PAGDER Mesleki sertifi kasyon sistemi için de çalışma yürütüyor

Öteyandan, PAGDER’in belgeli eleman bulundurma zorunluluğundan doğacak açı-ğı kapatmak amacıyla da çalışma yürüttüğü açıklandı. PAGDER’in, Mesleki Yeterlilik Kuru-mu (MYK) tarafından standartları onaylanmış mesleklerde sınav ve belgelendirme hizmeti vermeyi amaçladığı kaydedilen açıklamada,

“plastik mesleklerinde sınav ve belgelendirme yapmak üzere PAGDER- BELGETÜRK arasında belgelendirme protokolü imzalanmıştır. PAG-DER’ i temsilen Yönetim Kurulu Başkan Yar-dımcısı Sayın Reha Gür’ ün ve BELGETÜRK’ ü temsilen Genel Müdür Mehmet Emin Atalar’ ın

imza attığı protokolün ardından akreditasyon işlemleri başlatılacaktır” bilgisi verildi.

Açıklamada, PAGDER- BELGETÜRK işbir-liğinin, birçok alanda faaliyet gösteren sektör mensuplarımıza kolaylık ve fayda getireceği belirtildi.

PANO

Page 18: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

16

PANO

PLASFED Türkiye Otomotiv Plastikleri Sektör Raporu:

Otomotiv sektörü 281 bin ton plastik malzeme kullandı

PLASFED, otomotiv sektö-ründe kullanılan plastik ve kauçuk malzemelerin her geçen gün art-tığını ve 2018 yılında taşıt araçla-rının yüzde 12,2 sinin plastik mal-zemelerden oluşacağını açıkladı. PLASFED, Türkiye’de otomotiv sektöründe kullanılan plastik mal-zeme miktarına ve gelecek döne-me ilişkin olası gelişmelere yöne-lik bir rapor yayınladı. PLASFED Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Aksoy rapor ile ilgili yaptığı değer-lendirmede, Türkiye’nin otomotiv sektöründe olduğu gibi otomotiv plastiklerinde de güçlü bir yapıya sahip olduğunu, otomotiv sek-törüne daha fazla katkı vermeye hazır olduklarını kaydetti.

PLASFED, Türkiye Otomotiv Plastikleri Sektör raporunda, 2018 yılında Türkiye’de otomotiv piyasasında kullanılan plastik mal-zeme miktarının 312 bin tona yükselmesinin beklendiğini açıkladı. Raporda, 2013 sonu iti-bariyle kullanılan malzeme miktarının ise 281 bin ton olduğu belirtildi.

Raporda, otomotiv plastiklerine ilişkin 2013 yılı sonu verileri yanında, gelecek dö-neme yönelik projeksiyona da yer verildi. PLASFED raporunda, dünyada ve Türkiye’de otomotiv sektörünün plastik malzeme kul-lanımının hızla arttığı, yeni ürünlerle bu artış eğiliminin de devam edeceği belirtildi. Türkiye otomotiv sektöründe kullanılan plastik malze-melerin 2018 yılında 312 bin tona çıkacağının açıklandığı raporda, plastiklerin halen taşıt araçlarının yüzde 11’lik bölümünü oluşturdu-ğu, yıllar içindeki değişimde de plastik malze-me ağırlığının artma eğilimi gösterdiği yer aldı.

PLASFED Başkanı Selçuk Aksoy: Plastiğe destek, kullanıldığı sektörlerin karlılığını artırır

Rapora ilişkin bir değerlendirme yapan PLASFED Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Aksoy, Türkiye plastik imalatçılarının yapı-sal ve dönemsel sorunlara rağmen gücünü koruduğunu belirterek, bütün sektörlere ve doğrudan tüketiciye yönelik ürünlerle hizmet verdiklerini kaydetti. Aksoy sözlerini şöyle sür-dürdü:

“Plastik ürünler denilince genellikle in-sanların aklına ambalaj malzemeleri, kap, bardak gelir ancak plastik demek artık aynı za-manda, uçak, helikopter, inşaat malzemesi ve otomobil demektir. Plastik, istenilen miktarda üretilebilen ve geri dönüşümü kolay, üretim süreçleri çevreci, dayanıklı ve ucuz bir malze-medir. Bu nedenle, uçaklardan taşıt araçları-na, inşaat malzemelerinden gıda korumaya kadar birçok alanda polimer teknolojileri kul-lanılıyor. Ülkemiz güçlü bir plastik sektörüne sahip. Avrupa’nın ikinci büyük plastik üreticisi ülkesiyiz. Başta hammadde ve hammaddeye uygulanan gümrük tarifeleri olmak üzere bir dizi yapısal sorunumuz var. Plastik ürünlere karşı ciddi bir negatif algı oluşturma gayretle-

ri var. Biz sektörümüze stratejik olarak önem verilmesini istiyoruz çünkü plastik sektörüne verilen destek aynı zamanda otomotiv, inşa-at, gıda sektörüne verilen destek anlamına gelir. Otomotiv sektörümüzdeki her kademe üreticilerimizle daha fazla işbirliği yapmak is-tiyoruz. Otomotiv sektörüne daha fazla katkı vermeye hazırız.”

Otomotiv sektörü çevreci ve ucuz taşıtları üretmek için plas-tiği tercih ediyor

Raporda, otomotiv piyasasında yaşanan dalgalanmalardan, otomotivdeki plastik kul-lanma eğiliminin artması nedeniyle kısmi ola-rak etkilendiği kaydedildi. Taşıt taşıt araçla-rında, performans talebinin artmasına karşılık çevre duyarlılığının da yükseldiği kaydedilen Raporda, plastik malzemelerin her iki talebi birlikte karşılamak için kritik bir ürün olarak dikkat çektiği belirtildi.

Raporda; Türkiye’de, 2013 yılında oto-motivdeki araç üretiminin 2012 yılına kıyasla otomobilde yüzde 10 artarak 634 bin, ticari araçlarda yüzde 1 azalarak 492 bin ve top-lamda yüzde 5 düşerek 1 milyon 126 bin adet olduğu vurgulandı. Buna karşılık, Türkiye’de taşıt araçları üretiminde ve parktaki araçların

Page 19: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

17

Türkiye Otomotiv Sektöründe Kullanılan Plastik Parça Üretimi

(Montaj + Yenileme Talebi) (1000 Ton)2005 2013 Fark

İç Giydirme 40 53 13

Koltuk 26 35 9

Tampon 20 27 7

Kaput Altı 18 24 6

Diğerleri 18 24 6

Döşeme 16 21 5

Ön Konsol 14 19 5

Elketrik 14 19 5Yakıt Sistemler 12 16 4Şasi 12 16 4Aydınlatma 10 14 3Dış Aksam 8 11 3Sıvı Tanklar 2 3 1TOPLAM PLASTİK MALZEME 212 281 69

Otomotivde plastiğin kullanımıPlastik Parçalar % Payıİç Giydirme 19,0Koltuk 12,4Tampon 9,5Kaput Altı 8,6Diğerleri 8,6Döşeme 7,6Ön Konsol 6,7Elektrik 6,7Yakıt Sistemler 5,7Şasi 5,7Aydınlatma 4,8Dış Aksam 3,8Sıvı Tanklar 1,0

Otomotiv Sektöründe Başlıca Malzemeler Tüketim Tahmini(Montaj + Yenileme) (1000 Ton)

2013 2014 2015 2016 2017 2018 Fark ( % )2018-2013

Çelikler 1.371 1.366 1.362 1.339 1.341 1.338 -2Çelik Dışındaki Metaller 442 438 435 433 429 415 -6Toplam Metaller 1.813 1.805 1.798 1.772 1.769 1.753 -3Plastikler 281 291 302 307 309 312 11Kauçuk 156 162 169 176 182 182 16Diğer Malzemeler 307 308 309 310 308 307 0

PANO

yenileme talebinde, 2013 yılında 2005 yılına kıyasla toplam malzeme ağırlığı aynı kalmış olmasına rağmen, kullanılan plastik miktarın-da yüzde 33, kauçuk miktarında ise yüzde 33 artış görüldüğü kaydedildi.

Raporda ayrıca Türkiye otomotiv sektö-ründe 2005 yılında 212 bin ton plastik tüketi-lirken, 2013 yılında tüketimin 281 bin toplam kauçuk tüketiminin de 113 bin tondan 156 bin tona yükseldiği belirlendi.

Otomotiv plastikleri kullanım eğilimleri

2018 yılında Türkiye otomotiv sektö-rünün en az 312 bin ton plastik malzeme tüketeceği tahmin edilen Türkiye Otomotiv Plastikleri Sektör Raporu”nda, bunun yeni malzemelerin üretimi, otomobil içindeki plas-tik malzeme kullanma eğilimindeki artışlarla değişebileceği kaydedildi.

Plastik sayesinde elektrikli taşıtlar çoğalacak, çok farklı şekillerde taşıt üretilebilecek

PLASFED raporunda, otomotiv plastikle-rinin gelecekteki etkisine ve mevcut durumu-na ilişkin ilginç bilgiler de yer aldı. Bu bilgiler-den önemli noktalar şöyle:

Gelecekte kullanılacak elektrikli otomo-billerin yakıt pilleri plastik malzemelerden üre-

tildiği için plastikler taşıt araçları için kritik ve vazgeçilemez malzemelere dönüşecek.

Plastik malzemelerden şasi üretimi için AR-GE çalışmaları yapılıyor. Böylece çok farklı otomobiller daha ucuza üretilme fırsatı bulu-nacak.

Hafi f plastikler sayesinde, bir litre yakıtla 50 kilometre gitmek yakında mümkün olacak. Daha da ilginç olan,bugünlerde ticari elektrikli araçların istenilen performansta hareket et-mesi 120 kW elektrikle sağlanabilirken, oto-mobillerin plastik sayesinde hafi fl emesiyle sadece 40 kW elektriğe ihtiyaç duyacak. Bu konudaki AR-GE süreçlerinin birkaç yıla ta-mamlanarak ticari ürünlere dönüşmenin baş-laması bekleniyor.

Taşıt araçlarında, 2005 yılında plastik malzeme kullanımı yüzde 8,3 seviyesindey-ken, bugün yüzde 11’e yükseldi.

Türkiye’deki taşıt araçlarında kullanılan iç giydirme için 53 bin ton, koltuklar için 35 bin ton malzeme kullanıldı.

Türkiye’de taşıt araçları üretiminde ve parktaki araçların yenileme talebinde, 2013 yılında 2005 yılına kıyasla toplam malzeme ağırlığı aynı kalmış olmasına rağmen, kullanı-lan plastik miktarında yüzde 33, kauçuk mik-

tarında ise yüzde 39 artış görüldü. Bu artış sonucu, taşıt araçları üretiminde 2005 yılında 212 bin ton plastik tüketilirken, 2013 yılında tüketimin 281 bin tona çıktığı, kauçuk tüketi-minin de 113 bin tondan 156 bin tona yüksel-diği görüldü.

Plastikler, otomotivde en fazla iç giydir-mede kullanılıyor. İç giydirmeyi sırasıyla, kol-tuklar ve tampon izliyor.

Page 20: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

18

PAGDER-PAGEV girişimi sonuç verdi: 4 hammaddede sıfır gümrük vergisi ile ithalat mümkün

PAGDER ve PAGEV’in ortak girişimiyle AB sistemi içinde üretilme-yen hammaddelerin ithalatında gümrük vergisinin sıfırlanması anlamı-na gelen “askıya alma” uygulamasında başarı sağlandı. 4 hammaddede sıfır gümrükle ithalat 1 Temmuz 2014’ten itibaren mümkün olacak.

Avrupa Birliği’nde ve Türkiye’de üretil-meyen sanayide üretim amacıyla kullanılacak maddelerde sıfır gümrük uygulaması anlamına gelen “askıya alma” ile üretimi yetersiz olan, üretimin tüketimi karşılamadığı aynı nitelik-teki ürünler için uygulanan “kota kontenjanı” sisteminin plastik hammaddelerde de uygula-nabilmesi amacıyla başlatılan çalışmalar sonuç verdi.

PAGDER ve PAGEV’in, Ekonomi Bakanlığı ile birlikte yürüttüğü çalışmalar sonucunda, 4 üründe sıfır gümrük vergisiyle ithalat yapma-ya imkan sağlayacak sonuç alındı. 1 Temmuz 2014’ten itibaren bu 4 üründe sıfır gümrük vergisi uygulaması başlamış olacak. O tarih-ten itibaren ithalatçı fi rmaların, bu kapsamda getirdiği ürünlerin Askıya Alma ve Kota Kon-tenjanı V sayılı listesinde yer aldığını gümrük işlemleri sırasında belirtmeleri yeterli olacak.

PAGDER’den sektöre yönelik olarak ya-pılan duyuruda, “Plastik sektörünün, üretim ve ihracatta yakaladığı performansı daha da

arttırması için hammadde ithalatı üzerindeki yüksek vergiler sorununun ortadan kalkması oldukça önemlidir. Dört adet ürün için alınmış olan gümrük vergisi muafi yeti bir emsal teş-kil edecek ve diğer hammaddeler için de askı veya kota kontenjanı alınmasının önünü aça-caktır” ifadesi kullanıldı.

Askıya alma ve kota kontenjanı siste-minden yararlanmak isteyen fi rmaların yılda iki dönem (15 Şubat ve 15 Ağustos) başvuru yapma imkanları bulunmaktadır.

Bir ürünün askıya alma grubuna dahil ola-bilmesi yani sıfır gümrük vergisine tabi olabil-mesi için, Türkiye ve AB’de üretilmiyor alması, nihai ürün olmaması, ayrıcalıklı ticari anlaşma kapsamında ya da fi kri mülkiyet hakları kap-samında olmaması, ilgili ürünün ticari amaçla ithal edilmemesi ve gümrük vergisinin yıllık 15 bin Avro karşılığı TL’den az olmaması şartları bulunuyor.

Askıya alma uygulaması kapsamındaki 4 ürünü kullanan şirketler, sıfır gümrüklü ithalat fırsatıyla, rekabet gücünü artırma ve moder-nize olmada fırsat yakalamış olacak. Şirketler, istihdam artırma ve fi yat rekabeti sağlamakta da hareket alanı bulmuş olacak.

1 Temmuz’dan itibaren askıya alma uygulamasına dahil olan ürünler şöyle:

GTİP 3901 10 10

Lineer Alçak Yoğunluklu Polietilen / LLDPE (CAS No 9002-88-4) toz formunda ve aşağıdaki özelliklerde- Komonomer ağırlığı %5 veya daha az,- Erime akış hızı 15 g/10min - 60 g/10 min aralığında- Yoğunluğu 0,924 g/cm3 - 0,928 g/cm3 aralığında

GTİP 3901 90 90

Lineer Alçak Yoğunluklu Polietilen / LLDPE (CAS No 9002-88-4) toz formunda ve aşağıdaki özelliklerde- Komonomer ağırlığı %5 ve %8 aralığında- Erime akış hızı 15 g/10min - 60 g/10 min aralığında- Yoğunluğu 0,924 g/cm3 - 0,928 g/cm3 aralığında

GTİP 3901 90 90

Yalnızca Etilen ve 1-heksen kopolimeri(CAS No 25213-02-9):- 1-heksen ağırlığı %5 ve %20 aralığında- Özgül ağırlığı 0,93’den az- Bir metalosen katalizörü kullanılarak üretilmiş

GTİP 3902 90 90 Klorlu poliolefi nler - çözelti ya da dispersiyon içinde olabilir

PAGDER ve PAGEV’in ortak girişimiyle AB sistemi içinde üretilme

PANO

Page 21: PLASFEDDERGİ Sayı 5
Page 22: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

20

PANO

dalye ile KAPAK-KİTAP projeleri kapsamında çocuklara kitap dağıtılması projesinin her ke-simden takdir topladığını vurguladı.

Kayseri’nin plastik sanayii açısından ge-lişme potansiyelinin yüksek olduğunu, ağır rekabet koşullarının hakim olduğu plastikte avantaj sağlayabilmek için başta hammadde sorunun çözümü olmak üzere bir dizi yapısal önlemin alınması gerektiğini vurgulayan Yu-suf Özkan, karar alıcılara yönelik yürütülecek faaliyetlerle birlikte kamuoyu desteği alın-masının önemli bir unsur olarak dikkat çekti-ğini kaydetti.

Genel Kurul’da, üyelere yapılan faaliyet-lerden örneklerin yer aldığı video fi lm gös-terimi gerçekleştirildi. KAYPİDER’e üye olan işletmeler tanıtıldı. Geçmiş dönem faaliyet raporu ve mali raporların ibrasının ardından seçime geçildi. KAYPİDER Başkanı Yusuf Öz-kan, yapılan seçim sonucunda güven tazele-di. Özkan, üyelere teşekkür etti.

Kayseri’de plastik sektöründe faaliyet gösteren işletmeleri bir araya getiren ve plastik sektörünün en güçlü temsilcilerinden biri olan Plastik Sanayicileri Federasyonu PLASFED’in de kurucu üyeleri arasında bulu-nan Kayseri Plastik İşletmeciler Derneği KAY-PİDER 3. Olağan Genel Kurulu’nu tamamladı. 14 Aralık 2013 günü Kayseri’de gerçekleş-tirilen Seçimli Genel Kurul’da, Başkan Yusuf Özkan’ın listesiyle yola devam kararı alındı.

Genel kurulun açılış konuşmasını ya-pan KAYPİDER Başkanı Yusuf Özkan, ge-çen dönem faaliyetleri hakkında bilgi verdi. KAYPİDER’in yürüttüğü ve çocuklara plastik mamuller ile geri dönüşüm süreçlerinin anla-tımı için geliştirilen PETO ve PETSİ karakter-leriyle yürütülen tanıtım faaliyetleri, plastik kapak geri dönüşüm programı ve Kayseri ve ilçelerinde uygulanan park uygulamalarının takdir topladığını kaydeden Yusuf Özkan, ge-lecek dönemde de benzer programları uygu-lamaya devam edeceklerini kaydetti. Yusuf Özkan KAYPİDER’in yürüttüğü tanıtım faali-yetlerinin PLASFED platformunda da takdir topladığını anlattı.

PLASFED ve PLASFED’e üye derneklerle birlikte plastik sektörünün sorunlarının çözü-müne yönelik karar alıcılar nezdinde yürütü-len çalışmalara katkı verildiğini ve sektörün

güçlü temsilinde pay sahibi olunduğunu kaydeden Yusuf Özkan, gelecek dönemde de sektörün ciddi sorunlarının çözümü için güçlü bir birliktelik sağlamanın önemine işaret etti.

Genel Kurul konuşmasında, plastik sek-törünün diğer sektörlere karşı ciddi bir alter-natif oluşturduğundan dolayı baskı ve yıp-ratma faaliyetleriyle karşı karşıya olduğunu ve bununla mücadelenin en öncelikli konular arasında olduğunu vurgulayan Özkan, herke-sin bulunduğu her ortamda bu sürece katkı verecek girişimler yapması gerektiğini anlat-tı.

Rakip sektörlerin ellerinde medya avan-tajı bulunduğunu aktaran Yusuf Özkan, za-man zaman karalamaya varacak derecede yanlış ve yanlı bilgiler yayıldığını, bunun da tüketiciler üzerinde etkili olduğunun gözlen-diğini söyledi. Yusuf Özkan, “İşte bu mücade-leyi lehimize çevirebilmemiz içinde siz üye-lerimizin desteklerini her zaman yanımızda ve arkamızda görmek bizlere güç verecek ve sektörümüz bu katkılarınızdan olumlu etkile-necektir” dedi.

Yusuf Özkan, KAYPİDER’in tanıtım faali-yetlerinin sadece plastik endüstrisinin tanıtı-mından ibaret olmadığının altını çizdiği Genel Kurul konuşmasında, sosyal yardımlar da yürütüldüğünü, bu çerçevede tekerlekli san-

Kayseri Plastik İşletmeciler Derneği KAYPİDER yeni döneme hazır

KAYPİDER Genel Kurulu tamamlandı, Yusuf Özkan’ın listesiyle yola devam kararı çıktı

Kayseri Plastik İşletmeciler Derneği KAYPİDER 3. Olağan Genel Ku-rulu yapıldı. Başkan Yusuf Özkan’ın listesiyle yola devam kararı alan KAYPİDER, yeni dönemde Kayseri’de faaliyet gösteren plastik işletme-lerinin sesi olacak. KAYPİDER, plastik mamullerin tanıtımı için de faali-yetlerini yoğunlaştıracak.

KAYPİDER Seçimleri sonucunda

yönetim kurulu şöyle oluştu.

Yusuf Özka BAŞKAN

Ayhan Çatalkaya 2.BAŞKAN

Cengiz Köle BAŞKAN YARDIMCISI

Murat Cingil MUHASİP ÜYE

Hüseyin Yücel ÜYE

Mehmet Aslantaş ÜYE

Mehmet Okumuşer ÜYE

Mustafa Köksal ÜYE

Mustafa Yükselen ÜYE

Metin Ergüneş ÜYE

Selçuk Sancak ÜYE

PLASFED Delegeleri ise şu isimlerden

oluştu.

Yusuf Özkan

Ayhan Çatalkaya

Cengiz Köle

Murat Cingil

Hayri Dedeci

Hakan Elitaş

Ahmet Siyimer

Hüseyin Yücel

Metin Ergüneş

Mustafa Yükselen

Page 23: PLASFEDDERGİ Sayı 5

HOŞGÖR PLASTİK ZIRAİ SULAMAZiraai Sulama Boruları ve Ek ParçalarıKaytanlı Tip - Kelepçeli Tip - PVC BorularMandallı ve Kelepçeli Politen BorularYağmurlama EkipmanlarıKarık Sulama BorularıSilaj Örtüsü ve Silaj TorbasıFide Torbası

HOŞGÖR PLASTİK AMBALAJShrink Film

Naylon TorbaHışır PoşetHışır Torba

El Geçme ( Takviyeli) PoşetYumuşak Kulplu PoşetlerPerdelik (PE - Siyah ) Film

[email protected]

Büro: Balıkesir Cd. No:13 Mustafakemalpaşa – BURSATel. : 0224 613 19 76 Faks : 0224 613 24 50

Fabrika: Yalıntaş Cad. No:13 Tatkavaklı Mustafakemalpaşa – BURSATel. : 0224 618 04 24 – 0224 618 10 20Faks : 0224 618 04 84 – 0224 613 24 50

Page 24: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

22

derlendi. Çalışmada, inceleme döneminde, 2351 projenin teşvik belgesi aldığı, bu belge-lerdeki sabit yatırım tutarının da 26 milyar TL olarak beyan edildiği kaydedildi.

Çalışmada, imalat sanayindeki yatırım teşvik belgesi alan 20 alt sektöre ilişkin veri-ler kullanıldı. Plastik sektöründeki yatırımların altıncı bölgede yoğunlaştığı gözlenen çalış-

PAGDER, uygulamaya alınan ve bölgesel-sektörel teşvik sistemine, stratejik boyutun da eklenmesiyle farklılaşan yatırım teşvik sis-teminin 22 aylık dönemine yönelik bir değer-lendirme yaptı.

Çalışmada, 1 Ocak 2012 ile 31 Ekim 2013 arasındaki 22 aylık dönemde, alınan yatırım teşvik belgeleri, sektörel ve bölgesel açıdan

mada, Türkiye genelindeki bütün bölgelerde plastik sanayicilerinin 53 yatırım için teşvik belgesi aldığı ve 290 milyon TL düzeyinde sa-bit yatırım yapmayı planladığı belirlendi. Plas-tik sektörü, 20 alt sektör içinde yatırım adedi açısından 9. sırada, yatırım tutarı açısından ise 13. sırada yer aldı.

“Katma değeri yüksek yatırımlar için yeni bir yaklaşım gerekli”

Çalışmayı değer-lendiren PAGDER Baş-kanı Hüseyin Semerci; “Plastik sanayicileri ola-rak ülkemize ‘Avrupa’nın ikinci büyük plastik üreticisi’ unvanını ka-zandırmaktan gurur duyuyoruz. Plastik, en-düstriyel-sosyal gelişmenin göstergelerinden biri. Ürünün özelliklerinden dolayı da tüketime yakın konumda olması gerekiyor. Bu açıdan baktığımızda mevcut yatırım belgesi alımla-rı bize önemli işaretler veriyor. Genel olarak baktığımızda ise sektörümüzün katma değeri yüksek yatırımları için yeni bir yaklaşım gerekli. Dünyadaki rakiplerimiz boş durmuyor ve onlar da yatırımlarını yapıyor. Mevcut yerimizi koru-mak, daha yukarılara çıkmak için öncelikle baş-ta yalan-yanlış bilgilerle ürettiğimiz ürünlere yönelik negatif propagandanın durdurulması, sonra da ülkemize yeni unvanlar kazandırmak için yatırımlarımıza destek verilmesi gerekiyor. Hangi düzenlemelerin yapılması gerektiği ko-nusunda pozitif bir tavırla önerilerimizi karar alıcılara iletiyoruz.

Plastik yatırımları aslında yatırım teş-vik sistemi dışında bulunuyor. Eğer organize sanayi bölgesi içinde bir yatırım yapılıyorsa teşvik ediliyor. Bu unsurun özel durumlarda, proje bazında bazen rekabet dezavantajı ya-rattığını düşünüyoruz. Bu konudaki görüşleri-miz, çok yoğun rekabet yaşanan sektörümüz-de verimli, katma değeri yüksek ürünlere geçiş

PAGDER yeni teşvik sisteminin 22 aylık uygulama dönemini bölgesel teşvikler ve plastik sektörü özelinde inceledi

İmalat sanayii geleneksel sektörlerde yatırımlarını sürdürdü

PAGDER tarafından hazırlanan ve bölgesel yatırım teşvik belgeleri üzerinden yapılan analizde, plastik sektörünün en fazla yatırım teşvik belgesi alan 9. sektör olduğu belirtildi. PAGDER, uygulamaya giren böl-gesel-sektörel-stratejik önceliklere göre tasarlanmış yeni teşvik mo-delinin sonuçlarına yönelik bir veri çalışması yaptı. PAGDER bünyesin-de yürütülen çalışmada, bölgesel açıdan düşük katma değerli ürünlere yönelik yatırımların görece az gelişmiş bölgelere doğru bir yönelmesi olduğu gözlenirken, yatırımların geleneksel olarak Türkiye’de güçlü olan imalat sanayii kollarından, dokuma, gıda, makine, orman ürünleri, madeni eşya, taşıt araçları, kiremit-tuğla, kimya ve plastik sektörlerin-de yoğunlaştığı dikkati çekti. Plastik imalatçıları, çalışmaya konu olan 22 aylık dönemde, 290 milyon TL tutarında sabit yatırımı öngören 53 projeye başladılar. Bu yatırımlarla toplamda 1083 kişiye iş imkanı sağ-lanması planlanıyor.

PANO

Page 25: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

23

yapmak isteyen sanayicimizin önünde hiçbir engelin olmaması gerektiği yönündedir.” gö-rüşünü vurguladı.

En fazla yatırım dokuma ve giyimde

PAGDER çalışmasında, incelemeye konu olan dönemde en fazla yatırım teşvik belge-sinin 655 adet projeyle dokuma ve giyim sek-töründe alındığı belirlendi. Bunu, 400 belge ile gıda ve içki, 235 adet ile de makine imalatı sek-törleri izledi. Yatırım tutarları açısından bakıl-dığında ise anılan dönemde en yüksek yatırım tutarı beyan eden sektör 5 milyar 915 milyon TL ile taşıt araçları oldu. Bunu 5,7 milyar TL ile dokuma ve giyim, 3,5 milyar TL ile gıda ve içki, 1,7 milyar TL ile cam ve 1,5 milyar TL ile orman ürünleri izledi.

Analize konu olan dönemde, yatırım teş-vik belgelerinde öngörülen istihdama göre en fazla istihdam yapmayı planlayan sektör 37 bin 461 kişi ile dokuma ve giyim sanayii oldu. Bunu 14 bin 700 kişi ile gıda ve içki sektörü, 9 bin 729 kişi ile taşıt araçları izledi. Lastik-plastik sektöründe bölgesel teşvik belgesi alan yatırımlarının yüzde 87’si 6. bölgede yer

aldı. Birer belgenin söz konusu olduğu 1. ve 2. bölge yatırımlarının nispeten büyük yatırımlar olması dikkat çekti.

Altıncı bölge için alınan bölgesel yatırım teşvik belgelerinin tamamına bakıldığında, anılan dönemde en fazla bölgesel yatırım teş-vik belgesinin 135 adet ile dokuma ve giyim sektörü olduğu, bunu sırasıyla, 382 adet bel-ge ile pişmiş kil ve çimento gereçleri, 235 bel-geyle gıda ve içki, 211 belgeyle lastik-plastik sektörünün izlediği belirlendi. Sabit yatırım tu-tarı açısından bakıldığında ise 6. Bölgede, 957 milyon TL ile dokuma ve giyim sektörünün ilk sırada olduğu; bunu sırasıyla 382 milyon TL ile pişmiş kil ve çimento gereçleri, 235 milyon TL ile gıda ve içki ve 211 milyon TL ile lastik-plas-tik sektörü izlediği görüldü.

Yatırım bölgelerine göre verilerÇalışmada, yatırım teşvik belgeleri her

bir bölge için ayrı ayrı değerlendirildi. Birinci bölgede yüksek katma değerli sektörlerdeki yoğunlaşma dikkat çekti. Belge başına yatırım tutarı da yüksek oldu. Çalışmada yer alan böl-ge bazında yatırım verileri şöyle:

1. Bölge: Diğer bölgelerde ağırlıklı olarak dokuma-

giyimde bulunan belge adedi sayısı, 82 adet ile birinci bölgede taşıt araçlarında gerçekleş-ti. Bunu 78 adet ile gıda ve içki yatırımı izledi. Lastik plastik sektörü birinci bölgede sadece 1 adet yatırım teşvik belgesi aldı. Yatırım tutar-ları açısından bakıldığında da taşıt araçları sek-törünün 5 milyar 331 milyon TL sabit yatırım öngördüğü, bunu 834 milyon TL sabit yatırım ile gıda ve içki, 536 milyon TL sabit yatırımla dokuma ve giyim, 592 milyon TL ile makine imalatı ve 615 milyon TL ile kimya sektörleri izlediği gözlendi. Lastik- plastik sektörünün tek yatırımının tutarı da 18 milyon TL olarak kayda geçti.

2. BölgeDokuma ve giyim sektöründe ikinci bölge

için 104 adet belge alınırken, bunu 89 adet ile gıda ve içki, 75 adet belgeyle de makine imalat sektörü izledi. Bölgede 1 adet de lastik plastik yatırımı belgesi alındı. İnceleme döneminde, yatırım tutarı açısından ilk sırada 1 milyar 5 milyon TL sabit yatırım öngörülen sektörün gıda ve içki olduğu, bu sektörü sırasıyla 994

PANO

Page 26: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

24

milyon TL ile dokuma ve giyim ve 395 milyon TL ile makine imalatı sektörlerinin izlediği kay-dedildi. Bölgedeki lastik plastik yatırımının tu-tarı ise 35 milyon TL olarak beyan edildi. 3. Bölge

İnceleme döneminde 3. bölgede, do-kuma ve giyim sektörü için 172 adet belge düzenlendi. Bunu, 100 adet belge ile gıda ve içki, 37’şer adet belge sayısıyla madeni eşya ve makine imalatı sektörü izledi. Bu bölge için lastik plastik sektörü yatırım teşvik belgesi alınmadı. Sabit yatırımlar açısından bakıldı-ğında ise düzenlenen belge adedi (172 adet) açısından ilk sırada yer alan dokuma ve giyim sektörünün 1 milyar 958 milyon TL sabit yatı-rım ile bu açıdan da ile ilk sırada yer aldığı bunu 780 milyon TL ile gıda ve içki ve 496 milyon TL ile cam sektörlerinin izlediği belirlendi. 4. Bölge

Dördüncü bölgede en fazla teşvik belgesi adedi alan sektör 49 adet ile orman ürünleri olurken, bu sektörü, 45 adet belge ile gıda ve içki, 42 adet belge ile dokuma ve giyim ve 34 adet belge ile makine imalat sektörleri izledi. Lastik plastik sektöründe 5 adet belge alın-dı. Sabit yatırımlar açısından ise gıda ve içki sektörünün 350 milyon TL sabit yatırım ile ilk sırada yer aldı, bunu 329 milyon TL ile orman ürünleri, 202 milyon TL ile cam,123 milyon TL ile dokuma ve giyim ve 122 milyon TL ile makine imalatı sektörleri izledi. Lastik- plastik sektörünün yatırım tutarı 27 milyon TL olarak belgelendi. 5. Bölge

Beşinci bölgede dokuma ve giyim sektörü için 139 adet belge düzenlendi. Beşinci bölge-de herhangi bir plastik yatırım teşvik belgesi inceleme döneminde alınmadı. Bu sektörü 31 adet ile madeni eşya, 24 adet ile gıda ve içki sektörleri izledi. Yatırım tutarları açısından bakıldığında, dokuma ve giyim sektörünün 5. Bölge için 1 milyar 202 milyon TL’lik belge al-dığı, bu sektörü 633 milyon TL ile kağıt, 303 milyon TL ile gıda ve içki ve 197 milyon TL ile kimya sektörlerinin izlediği görüldü. 6. Bölge

Altıncı bölge, lastik plastik sanayiinin en fazla yatırım teşvik belgesi aldığı bölge oldu. Altıncı bölgede dokuma ve giyim imalatı sek-törü için 135 adet belge düzenlenirken, bunu 382 adet belge ile pişmiş kil ve çimento gereç-leri, 235 belge ile gıda ve içki ve 211 belge ile lastik- plastik sektörü izledi. Yatırım tutarları açısından bakıldığında ise; 957 milyon TL sabit yatırım ile dokuma ve giyim sektörü ilk sırada yer aldığı, bunu 382 milyon TL ile pişmiş kil ve çimento gereçleri, 235 milyon TL ile gıda ve içki ve 211 milyon TL ile lastik- plastik sektörü-nün izlediği belirlendi.

PANO

Bölgesel Yatırım Teşviklerinin İmalat Alt Sektörlerinde Sabit Yatırım Tutarları (milyon TL)

İmalat Sanayi Alt Sektörleri Belge Adedi Sabit Yatırım (Milyon TL) İstihdam

1 Dokuma ve Giyim 655 5.771 37.461

2 Gıda ve İçki 400 3.508 14.700

3 Makine İmalat 235 1.381 5.916

4 Orman Ürünleri 173 1.515 7.309

5 Madeni Eşya 161 874 3.451

6 Taşıt Araçları 147 5.915 9.729

7 Pişmiş Kil ve Çim. Ger. 135 826 3.023

8 Kimya 89 1.209 2.039

9 Lastik- Plastik 53 290 1.083

10 Elektrikli Makineler 51 451 1.533

11 Diğerleri 44 232 900

12 Cam 42 1.725 2.161

13 Deri ve Kösele 42 123 1.495

14 Demir Dışı Materyaller 38 751 1.082

15 Mesl. Bil. Ölç. Opt. Do. 33 237 796

16 Kağıt 17 854 597

17 Demir- Çelik 14 167 326

18 Elektronik 13 135 345

19 Seramik 6 86 160

20 Çimento 3 19 22

Alt Sektörler Toplamı 2.351 26.069 94.128

İmalat Alt Sektörlerinin Bölgesel Yatırım Teşvikleri Kıyaslaması

NOT: Altyapı- Belediye Hizmetleri, Bitkisel Üretim, Eğitim, Enerji, Hayvancılık, İnşaat, İstihraç ve İşleme, İşleme, Orman-cılık, Sağlık, Su Ürünleri, Ticaret- Depolama, Turizm, Ulaştırma, sektörlerinde inceleme döneminde bir yatırım teşvik belgesi alınmadı

Lastik - Plastik Sektörü Belge Adedi Sabit Yatırım (Milyon TL) İstihdam

1. Bölge 1 18 30

2. Bölge 1 35 90

3. Bölge 0 0 0

4. Bölge 5 27 85

5. Bölge 0 0 0

6. Bölge 46 211 878

Plastik Sektörünün Bölgelere Göre Bölgesel Yatırım Teşvikleri Kıyaslaması(01 Ocak 2012-31 Ekim 2013 alınan yatırım teşvik belgelerine göre)

Page 27: PLASFEDDERGİ Sayı 5
Page 28: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

26

EGEPLASDER 7. Olağan Genel Kurulu’nda “Erol Paksu ile devam” kararı çıktı

Türkiye’nin plastik alanındaki saygın sivil toplum örgütlerinden biri olan EGEPLASDER’de 7. Ola-ğan Genel Kurul tamamlandı ve Erol Paksu başkanlığındaki listey-le yola devam kararı alındı.

Ege Plastik Sanayicileri Dayanışma Der-neği (EGEPLASDER) 7. Olağan Genel Kurulu tamamlandı. Seçimli Genel Kurulda, başkanlık görevini yürüten Erol Paksu tarafından hazır-lanan tek listeyle seçime gidildi.

Dernek Genel Merkezinde 25 Ocak günü yapılan Genel Kurulda, Divan Başkanlığını, sektörü yakından tanıdığı EBSO Başkan Yar-dımcısı Erdoğan Çiçekçi, divan üyeliklerini ise Metin Akdaş ve M. Ali Sertdemir yaptı.

Açılışın ardından gündem maddelerine geçildi. Erol Paksu, dernek üyelerine yönelik yaptığı konuşmada, çalışmaları hakkında bilgi verdi, İzmir ve Türkiye’de plastik sektörünün gelişimine yönelik olarak başta sektörün uğra-dığı haksız rekabetle mücadele ve yatırımların artırılması konusunda güç birliği çağrısında bulundu. Dernek üyesi temsilciler de gelecek döneme yönelik önerilerde bulundular.

EGEPLASDER üyelerine, yönetim döne-minde gerçekleştirilen faaliyetler hakkında kapsamlı bir rapor da sundu.

Seçimlere ise Erol Paksu tarafından ha-zırlanan tek listeyle gidildi. EGEPLASDER, 2001 yılında kurulmasının ardından, İzmir ve Türkiye çapında sektörün gelişmesi için ça-lışmalar yürüttü. EGEPLASDER, sektörün çatı örgütü olarak yapılanan PLASFED’in de kurucu üyeleri arasında bulunuyor.

Genel Kurulun ardından bir açıklama ya-pan EGEPLASDER Başkanı Erol Paksu, “2001 yılında birlikte hareket etmek ve plastik sektö-rünün gelişimine katkıda bulunmak amacıyla

kurduğumuz plastik sanayicilerini temsil eden bölgedeki tek dernek olarak yaptığımız etkili çalışmalarla sektörün sesini duyurmaya çalışı-yoruz. Önümüzdeki dönemde de üyelerimizin sorunlarının çözümü ve bölgemiz plastik sek-törünün güçlenmesi için yeni pazar arayışları içeren projeleri hayata geçirmeyi amaçlıyoruz. Bu birliktelik ve dayanışma gücüyle çalışmala-rımızın daha ileri seviyeye ulaşacağı inancıyla destek olan, birikimlerini bizimle paylaşan sektör mensubu değerli üyelerimize teşekkür eder, bol kazançlar dileriz” dedi.

EGEPLASDER FaaliyetleriEGEPLASDER 7. Olağan Genel Kurulu’nda

üyelere 6. dönem faaliyetlerine yönelik rapor sunuldu. Raporda yer alan bazı faaliyetler şöy-le:

2012 Yılı: PLASFED yönetim kurulu top-lantılarına iştirak edilmiş ve PLASFED’in sektör savunuculuğu çalışmalarına katkı verildi. 02 Mayıs 2012’de Derneğimizle birlikte beş der-neğin güç birliği ile kurduğu PLASFED (Plas-tik Sanayicileri Federasyonu) ilk genel kurulu İstanbul da (Holiday Inn Airport Oteli’nde) gerçekleştirildi. Toplantıya EGEPLASDER de-lege heyeti olarak Erol Paksu, Şener Gencer, M,Kazım Sertdemir, Salih Esen, Erdoğan Çi-çekçi, Ahmet Yalçınkaya, Lütfü Büyükkasap, Cemal Koçer, Anıl Türksoy ve Fatih Keçeci ka-tıldı. Yapılan seçimde Sayın Salih Esen Fede-

rasyon Bşk. Yrd., Ahmet Yalçınkaya Y.K., Lütfü Büyükkasap Denetim K. üyesi oldu.

EGEPLASDER ve İZFAŞ işbirliği ile ger-çekleşen “PLASTECH-Plastik Ambalaj ve Tek-noloji Fuarı” ilk kez düzenlenerek İzmir’e ve Türkiye’ye kazandırıldı. Fuarın organizasyonu ve tanıtımı için faaliyetlerde bulunuldu. 10–13 Mayıs 2012’de EGEPLASDER ve İZFAŞ işbirli-ğinde ilk kez düzenlenen “PLASTECH – Plastik, Ambalaj ve Teknolojileri Fuarı” 10 Mayıs 2012 ’de düzenlenen törenle açıldı. Açılış konuş-masını fuar komisyonu başkanımız Sn. Metin Akçay yaptı. Fuar ilk kez düzenlenmesine rağ-men 5 bin m2 alanda, 22’si yabancı 156 fi rma katıldı, alım heyeti ikili görüşmeleri gerçekleş-tirildi.

Yine 2012 içinde, EGEPLASDER ve İzmir Ticaret Odası ortaklığı ile başlatılan “Plastik Sektöründe Uluslararası Rekabetçiliğin Geliş-tirilmesi” hibe UR-GE Plastik projesi, Ekonomi Bakanlığı tarafından onaylandı ve uygulan-maya başlandı. Proje kapsamında ilk aşama olan “ihtiyaç analizini” gerçekleştirmek üzere katılımcı 34 fi rmaya uzman heyet ziyaretleri yapıldı.

Ege İhracatçı Biriliklerinde “Plastik Sek-törü Birliği” kurmak amacı ile EİB ile birlikte faaliyet yürütüldü ve Ege Plastik İhracatları

PANO

Page 29: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

27

Birliğinin Kurulusu ve fuarla ilgili çalışmaları yürütmek üzere koordinasyon amacıyla giri-şimde bulunuldu.

Ege Üniversitesi MYO Lastik ve Plastik Teknolojisi Programı laboratuarında bulunan 50T enjeksiyon cihazı revize edildi ve eğitim-de kullanılmak üzere hazırlayan Doç.Dr. Sami Sayer’in daveti üzerine, cihazın denenmesi ve tanıtımı toplantısına iştirak edildi.

19 Nisan 2012; İAOSB nin organize ettiği “Plastik ve Kauçuk sektörünün rekabet gücü-nün analiz edilmesi, ortak sorunlarının tespiti ve çözüm önerilerin ortaya konması” amaçlı çalıştaya Bşk. Erol Paksu ve Bşk. Yrd. Kazım Sertdemir katıldı.

Mayıs 2012’de Ege Üniversitesi ile plas-tik sektörü arasındaki işbirliğini güçlendir-mek amacıyla EBSO ‘da, “Üniversite-Sektör Buluşması” toplantısı düzenlendi, Toplantıda Dernek Bşk. Erol Paksu ve üyemiz ve EBSO 33.grup Meslek Kom. Bşk. olarak Alican İnelli-oğlu açılış konuşması yapmış, üniversite öğre-tim üyeleri çalışmaları hakkında iş adamlarına bilgi verdi.

-Dernek ve sektörümüzün tanıtımı faa-liyetleri kapsamında sosyal medya üzerinde hesaplar açıldı ve ayrıca ülkemizin en önemli organizasyonlarından olan “81. İzmir Enter-nasyonal Fuarı’na” İTO 86. Plastik Meslek Ko-mitesi ve EGEPLASDER olarak on gün süre ile stant açıldı, dergi ve katalog dağıtılarak üye-lerle bir araya gelme ortamı sağlandı.

EGEPLASDER’in paydaşlarıyla birlikte çe-şitli toplantılar gerçekleştirildi. PLASFED’in Ey-lül Ayı Yönetim Kurulu Toplantısı dernek evsa-hipliğinde gerçekleştirildi. Menemen İOSB ile yatırım teşvikleri, konusunda toplantı yapıldı.PLASTECH’e katılan fi rmalar ile akşam yemeği düzenlendi, ağır ve tehlikeli işlerde çalışanla-rın sertifi ka zorunluluğu” açısından gelen eği-tim talepleri için eğitim düzenlendi.

2013 Yılı: PLASFED çalışmaları çer-çevesinde düzenlenen yönetim kurulu ve genel kurul çalışmalarına katılım sağlandı. Ayrıca, PLASFED yönetimi ile birlikte bölge-nin ve Türkiye’nin en önemli üreticilerinden Petkim’in Genel Müdürlüğüne atanan Saadet-tin Korkut ziyaret edildi.

PLASTECH’in organizasyonu ve tanıtımı için çalışmalar yürütüldü. Bu kapsamda İAOSB ‘de tanıtım kokteyli gerçekleştirildi, İzmir Bele-diyesi, EBSO ve diğer paydaşlarımızla birlikte çalışmalar yürütüldü. İstanbul’da PLASFED ve PAGDER temsilcilerinin de katıldığı bir tanıtım kokteyli yapıldı.

İZFAŞ-EGEPLASDER işbirliğinde 2. si or-ganize edilen “PLASTECH–Plastik, Ambalaj ve Teknolojileri Fuarı” Nisan ayında başarıyla yapıldı. Fuarın açılış töreninde Bşk. Yrd. Şener Gencer, İTO Meclis Üyesi Metin Akçay, EBSO Yön. Kur Bşk. Yrd. Erdoğan Çiçekçi, İzmir Bü-yükşehir Belediye Bşk. V. Sırrı Aydoğan açı-lış konuşmalarını gerçekleştirdi. PLASTECH Fuarı’na, Türkiye’deki 11 ilden (Ankara, Bursa, Denizli, İstanbul, Kayseri, Kocaeli, Konya, Ma-nisa, Niğde, Yalova), yurt dışından 6 ülkeden (Almanya, ABD, Azerbaycan, Çin, Fransa ve Hindistan) olmak üzere, 10’u yabancı top-lam133 fi rma katıldı, 14 ülkeden gelen alım heyeti ile ikili iş görüşmeleri yapıldı.

Üyelere yönelik olarak sigorta sorunu ve iş güvenliği konularında bilgilendirici faaliyet-te bulunuldu. PLASFED Yönetim Kurulu’na ev sahipliği yapıldı. İzmir de yapılan VII. Uluslara-rası Ambalaj kongresinde stand açıldı. Dernek üyelerinin ve sektörde faaliyet gösteren fi r-

maların tanıtımı amacıyla yayınlanacak rehber çalışmalarına başlandı.

EGEPLASDER, Mayıs 2013’te yapılan oda ve borsa seçimlerinde, EBSO ve İTA seçimle-rinde plastik sektörüyle ilgili katkı vermiş ve bunun sonucunda, 25 dernek üyesi de olan fi rma, Sanayi Odası ve Ticaret Odası Meclis ve Meslek komite üyeliklerine seçildi. Üyelerden Salih Esen EBSO Meclis Başkanlığına, Erdoğan Çiçekçi Bşk. Yrd. na seçildi.

EGEPLASDER’in de dahil olduğu EİB ta-rafından yürütülen iş kümelenme çalışmasına Avrupa’dan ödül verildi. EGEPLASDER, Avrupa Küme Analizleri Sekretaryası (ESCA) tara-fından hazırlanan bronz kalite sertifi kasıyla ödüllendirildi. Ödül, yapılan bir törenle Bakan Yrd. Sn. Mustafa Sever tarafından Türkiye’nin 20 iş kümesi temsilcileri ile birlikte EGEPLAS-DER’ i temsil eden Yön. Kur. üyemiz Sn. Erol Amado’ya takdim edildi.

PANO

Page 30: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

28

Tayvan, Ticaret Merkezi İstanbul direktö-rü Sn. Patty Yen’in Dernek ziyaretinde, iki ülke arasındaki ticari ilişkileri güçlendirmeye yöne-lik görüşme yapıldı. Toplantıya Yön. Krl. temsi-len Erol Paksu, Hakkı Türker ve Şener Gencer katıldı. Yıl boyunca 3 ayda bir Federasyon ta-rafından çıkarılan PLASFEDDERGİ de derneği-mizi ve bölgemiz sektör çalışmalarını tanıtan yayınlar yapılmakta, çeşitli kurumların verdiği (İZKA, KOSGEB, TÜBİTAK, Ekonomi Bak. Enerji Bak.vb.) hibe destekleri ve yurtdışından gelen alım-işbirliği teklifl eri üyelere duyuruldu.

PANO

EGEPLASDER KOMİSYONLARI

ASİL ÜYELER YEDEK ÜYELER

AD-SOYAD FİRMA AD-SOYAD FİRMA

EROL PAKSU DERNEK BAŞKANI METİN AKÇAY REKOR PLASTİK

ŞENER GENCER İLERİ PLASTİK METİN KUMANDANVEREN SELAMPEN PLASTİK

İ.HAKKI TÜRKER ESEN PLASTİK M.ALİ SERTDEMİR ALİ SERTDEMİR HIRDAVAT

M.KAZIM SERTDEMİR GÜRDEMİR PLASTİK ESAT ÖZDEMİR NURAL PLASTİK

FATİH KEÇECİ KEÇECİ PROFİL R.OSMAN SİPAHİOĞLU NAS PLASTİK- KAMAS

GÜLÇİN GÜLOĞLU PAN-PEN GÜLOĞLU CEMAL KOÇER AKAR TEKNİK-PİSTONSAN

ANIL TÜRKSOY NARSAN PLASTİK UĞUR ÖZSOY AS-İP HALAT

EROL AMADO JAPAR PLASTİK KORAY AKKUŞ GÖK-KOR AKKUŞ PLASTİK

AHMET YALÇINKAYA YALÇINKAYA PLASTİK YILMAZ ODABAŞ YILMAZ PLASTİK

ALTAN ÇIĞIRGİL GÜRMEN PLASTİK TURHAN ÖZCAN ÖYKÜ KALIP

GÜVEN TOYMAN TOYMAN PLASTİK EROL ŞENOL ÖZBEY BEYPAK STREÇ FİLM AMB.

LÜTFÜ BÜYÜKKASAP DİKEY OTOMASYON ALİ RIZA KIR EGE SEMBOL

MUSTAFA TURGUT SERTUR PLASTİK ERHAN ABACI İZMİRLİ PLASTİK

ASİL ÜYELER YEDEK ÜYELER

AD-SOYAD FİRMA AD-SOYAD FİRMA

HAKAN BUDİN BUDİN KİMYA M. YÜKSEL USLU USLU MAKİNA

OZAN ÇITANAK OZAN PLASTİK YUSUF ZEYBEK ZEYBEK TİCARET

EGEMEN UÇAR UÇAR PLASTİK BÜLENT ÖZKIRIM ÖZ URGAN NAY. AMB.

İDARİ ve MALİ İŞLER FUAR-DERGİ ÇALIŞMALARI SOSYAL İŞLER YENİ ÜYE

KAZANDIRMAARGE ve

PROJELERBASIN ve HALKLA

İLİŞKİLER

Anıl TÜRKSOY Fatih KEÇECİ Lütfü BÜYÜKKASAP Hakkı TÜRKER Kazım SERTDEMİR Gülçin GÜLOĞLU

Uğur ÖZSOY İ.Hakkı TÜRKER Altan ÇIĞIRGİL Ahmet YALÇINKAYA Erol AMADO M. Ali SERTDEMİR

E. Şenol ÖZBEY Anıl TÜRKSOY Metin AKÇAY Mustafa TURGUT Güven TOYMAN

Erhan ABACI Mustafa TURGUT Cemal KOÇER Metin KUMANDANVEREN Egemen UÇAR

Ozan ÇITANAK Güven TOYMAN Egemen UÇAR

Altan ÇIĞIRGİL

Şener GENCER

EGEPLASDER YÖNETİM KURULU ÜYELERİ

EGEPLASDER DENETİM KURULU ÜYELERİ

Page 31: PLASFEDDERGİ Sayı 5

Sadece Mühendislik Plastikleri

Eurotec, standart ürünlerde rekabetçi,

Çözümler

Takviyeli

Alev Geciktiricili

Renkli

Page 32: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

30

Yunus KarakaşAnkara�Plastik�Sanayicileri

Derneği�Başkanı

Yüksek katma değerli ürünlere geçiş şart

PlaSTK

runmaya yöneliktir. Rakiplerimiz ya ham-maddeye erişim, ya zaman içinde ölçek ekonomisine geçişi tamamlama, ya da dü-şük enerji-insan gücü maliyetleri yoluyla rekabetini yoğunlaştırıyor. Buna bir de zo-runlu olarak hammaddede dışa bağımlılığı-mızı eklersek üç cephede birden savaşmak zorunda olduğumuzu herkes görecektir. Türk plastik imalatçıları ülke pazarının ih-tiyaçlarını karşıladığı gibi bütün ürün grup-larında dış ticaret fazlası verme başarısını gösteriyor ama bunun ilelebet böyle de-vam edeceğini söylemek mümkün değil. İthalat baskısının her geçen gün arttığını söylemekte fayda var. Küresel rekabet içinde bize tarife dışı engeller çıkarılırken, ülkemizin plastik mamullerde ithalat bas-kısı altına girmesini de beklemek açıkçası çok da doğru bir yaklaşım olmaz. Üstelik bazı standart dışı ürünlerin ülkeye girişi hiç de azımsanamayacak boyutta. Başta TSE olmak üzere kurumlarımızın denetimlerini sıkılaştırması sadece sektörümüz açısın-dan değil, halkımızın sağlığı açısından da önemli bir konu.

Plastik imalatına yatırım yapmak kü-çük sermayelerle mümkün hale geldi. Plas-tik işleme makineleri sektöründe yoğun rekabet sonucu, özellikle basit olarak ni-teleyebileceğimiz ürünleri üretmek üzere, çoğunluğu bizim pazarımız olan ülkelerde yatırımlar yoğunlaştı. Gelecek günlerde bu ülkelerin rekabetiyle karşı karşıya kalma-mız mümkün. Bu nedenle sektörümüzün her bir mensubunun kısa vadeli değil uzun vadeli olarak düşünerek adım atması gere-kiyor. APSD olarak bu yönde yoğun bir çaba içinde olduğumuzu belirtmeliyim.

Sizleri, sektörümüzle ilgili her türlü çalışmada birlikte olmaya çağırıyor, saygı-larımı sunuyorum.

Dostlarım, kıymetli büyüğümüz Sayın Necmi Atalay Hakk’ın Rahmetine kavuştu. Başkanlık görevini Sayın Necmi Atalay’dan devraldım. Rahmetli Atalay’ın sektörümü-ze, bizlere katkısının tanığıyım. Vefatın-dan kısa süre önce bir araya gelme fırsatı bulduk, hizmetlerinden dolayı kendisine teşekkür etme fırsatı bulmuş olmamız bir teselli vesilesidir. Camiamızın, başı sağol-sun. Necmi Atalay’a Allah’tan Rahmet, ke-derli ailesine sabırlar ve başsağlığı dilerim. Ankara Plastik Sanayicileri Derneği olarak Rahmetli Atalay’ı hizmetlerinden dolayı hep saygı ve rahmetle anacağız. Hepimizin başı sağolsun.

Sevgili çalışma arkadaşlarım, Ülkemiz kalkınma programlarının ta-

mamında vurgulanan bir husus var: Orta gelir tuzağına yakalanmamak için daha yüksek teknolojili ürünlere geçiş yapılmalı. Sanıyorum plastik sanayii yanında, imalat sanayindeki her bir alt sektör için geçerli bir gerçek bu. Ülkemizde çok ciddi hacim-lere ulaşmış plastik fi rmaları var. Bunun ya-nında genel olarak baktığımızda ise ağırlığı KOBİ’lerden oluşan bir yapıya sahibiz. An-kara için de geçerli bir durum bu. Hal böyle olunca yüksek katma değerli ürünlere ge-çiş için mutlaka ortak çalışma ya da kamu desteği şart hale geliyor. Kümelenme or-tak çalışma modellerinden biri.

Zaman zaman yanlış anlaşılmalara konu olacak biçimde kümelenmenin “bir araya gelme” ya da rekabetin yok oldu-ğu bir yapı zannedildiğine tanık oluyoruz. Oysa kümelenmede fi rmalar arası yarış ve rekabet bitmiyor. Kümelenme, tek tek fi r-maların yapmasının yüksek maliyetli oldu-ğu ya da hiç mümkün olmadığı birçok işte anahtar rol oynuyor. AR-GE ve inovasyon, dolayısıyla daha yüksek karlı ürünler, pa-zarlama, yenilikleri takip etme konusunda

kümelenmenin rolü büyük. Ankara tekno-loji yoğun sektörlerde yakın zamanda ciddi yatırımlar yaptı ve yapmaya devam ediyor. Bu yükselen dalgayı kullanmak için küme-lenmeye ihtiyacımız var. Paydaşlarımızla birlikte bu yönde adımlar atmak zorunda-yız. Sektörümüzün bütün mensuplarının bu nedenle kümelenme faaliyetlerimize katkısı hayati önem taşıyor.

Plastik sektörümüzün önündeki cid-di engellerden biri de standart dışı üretim yapmakta ısrar eden hatta merdiven altı diye tabir ettiğimiz tamamen kayıt dışı üre-timde bulunan işletmelerin yarattığı haksız rekabet. Bu fi rmalar birkaç yönden sek-törümüze zarar veriyor. Öncelikle dürüst plastik imalatçılarına karşı haksız avantaj elde ederek pazarlarını kısıtlıyor, şirket-lerin büyümesini engelliyor. Standart dışı üretimleriyle plastik ürün kullanıcılarının ürüne olan itimadını zedeliyor. Her alanda olduğu gibi, plastik sektöründe de kayıt-dışılık ülke kaynaklarının heba edilmesi, geleceğinden çalınması anlamına geliyor. Sektörümüzün bir araya gelmesi, organize bölgelerde üretim yapması, kümelenme faaliyetleri içinde de sürekli iletişim halin-de bulunması bu tür kayıt dışı faaliyetlerle mücadele için de güçlü bir zemin sağlaya-caktır.

Gelecek dönemde ülkemiz ekonomisi büyüdükçe, refahımız arttıkça harcıalem mal yerine yüksek teknolojili ürünler ön plana çıkacaktır. Bu alanlarda hızla iler-leyen fi rmalara başarı şansı görünüyor. Elbette, üretim kapasitesini kazandığımız ürünlerin tamamını terk etmek mümkün değil. Ancak o alanlarda ve ürünlerde dü-şük karlılıklarla çalışmamız gerektiğini de hiçbir zaman unutmamalıyız.

Sektörümüzün çok çeşitli kanallardan desteğe ihtiyacı var. Bunlardan biri de ko-

Page 33: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

31

PANO

Yürürlüğe giren yeni yasa ve ikincil mev-zuatın ardından, bütün işletmeler ve özel-likle imalat sanayii açısından önemi artan iş güvenliği ve sağlığı konusunda faaliyetler genişliyor. Türkiye’de düzenli olarak gerçek-leştirilen Uluslararası İş Güvenliği ve Sağlığı Konferansına paralel etkinlik olarak TOS+H Türk İş Güvenliği ve Sağlığı Fuarı da Türkiye’ye kazandırıldı.

Düsseldorf’ta düzenlenen, iş güvenliği ve sağlığı konusunda dünyanın lider fuarı konu-munda olan A+A 2013 Fuarı sırasında, Türkiye Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile Düs-seldorf Fuarı arasındaki mevcut işbirliğinin derinleştirilmesi ve uluslararası nitelikte ortak bir projenin hayata geçirilmesi konusunda görüş birliğine varıldı. Bu kapsamda, TOS+H Expo – Türk İş Güvenliği ve Sağlığı Fuarı’nın Türkiye’de gerçekleştirilmesine karar verildi.

Mayıs 2014’te de Uluslararası İş Güvenliği ve Sağlığı Konferansı’nda fuar ilgilileriyle buluş-muş oldu.

Fuar ve konferans işbirliği ile ilgililerin iş sağlığı, güvenliği ve işletme güvenliği açısın-dan kapsamlı bir bilgilenme imkanını da tanı-mış olmasını sağladı. Böylece, geniş kapsamlı bir pazar ve iletişim platformu işletmelere su-nulmuş oldu.

Türkiye’de 2001 yılında düzenlenmeye başlayan Uluslararası İş Sağlığı ve Güvenliği Konferansı, önleyici tedbirler ve konuya ilişkin mevzuat bilgilendirimeleri, yeni gelişmeler ko-nusunda uzmanlarına ve işletmelere kapsamlı bir iletişim ortamı sağlıyor. Mayıs 2014’te 7. kez yapılan konferans üç günü kapsıyor ve 6 binden fazla katılımcıyla gerçekleşiyor. 2014 konferansta çok sayıda yerli ve yabancı uzman görev alıyor. Konferansta, Türkiye uygulama-ları yanında, Avrupa ve dünya uygulamaları ve gelişmeleri hakkında da kapsamlı bilgi alış-ve-rişi gerçekleşiyor. İş sağlığı ve güvenliği alanın-da, teknik düzenlemeler yanında son dönem-de önemi artan ve Türkiye’de de uygulama kapsamı genişleyen işyeri hekimliği, sağlık hiz-meti satın alınması ve sağlık hizmeti verilme-

sine yönelik sorun ve çözümler de odaklanılan konular arasında.

TOS+H Expo İş Güvenliği ve Sağlığı Fuarı 2014

TOS+H Expo İş Güvenliği ve Sağlığı Fuarı da 4 bin metrekare alanla ilgilileriyle tanışmış oldu. Fuara, ulusal katılımcılar yanında, Al-manya, Polonya, Avusturya, İtalya, Macaristan ve Fransa gibi Avrupa ülkelerinden gelen iş-letmeler ürün ve hizmetleriyle yer aldı. Fuara, son dönemde iş güvenliği ve sağlığı alanında verilen önem artan Asya ülkelerinin de ilgisi dikkat çekici.

Uluslararası konferansın en önemli pay-daşı ve organizasyonun parçası olan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı da 120 metreka-re ile fuarda ilgililere yönelik bilgilendirme fa-aliyetinde yer aldı. Fuan 3M, Draeger Safety, Honeywell, Ansell Healthcare Europe NV, UVEX ve Bata Nederland gibi bu sektörün li-der fi rmaları ile Kaya Safety ve Yakupoğlu gibi Türkiye pazarının önde gelen üreticilerinin bir arada bulunduğu bir platform oldu.

Türkiye İş Güvenliği İş Adamları Derne-ği TİGİAD tarafından da desteklenen fuar; Tezulaş Fuar, Düsseldorf’ta organize edilen A+A’nın organizatörü Messe Düsseldorf’un işbirliğiyle Türkiye’ye kazandırıldı. Tezulaş Fuar, aynı zamanda 18 yıldan beri Messe Düsseldorf’un Resmi Türkiye Temsilciliğini yürütüyor.

Türkiye yeni bir mevzuatı uygulamaya koydu

Türkiye’de uzun süren hazırlıkların ar-dından iş sağlığı ve güvenliği alanında yeni bir yasa ve buna bağlı çok sayıda ikincil mevzuat düzenlemesi yapıldı. İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası, kadameli olarak geçiş sürecinin uygu-lanması sonrasında 2014 ortasından itibaren bütün işletmeler için yürürlüğe girdi. Türki-ye’deki bütün ekonomik birimler, ekonomik birim olmamasına rağmen çalışanı bulunan apartman vb. hukuki kişilikler, kamu ya da özel sektör ayrımı olmaksızın yasa kapsamında iş sağlığı ve güvenliğ hükümleri içine alındı. Türkiye’de uygulamaya giren mevzuat, daha önceki düzenlemelerin aksine iş güvenliği ve iş sağlığı alanlarında önleyici düzenlemeler ağır-lıklı olarak tasarlandı. Sağlık hizmeti alınması zorunluluğu, periyodik olarak iş sağlığı ve gü-venliği uzmanı denetimi alınması zorunluluğu gibi yeni uygulamalar devreye girdi.

Türkiye yeni bir fuar ile tanışıyor: TOS+H Expo İş Güvenliği ve Sağlığı Fuarı

Türkiye’de yapılan yeni mevzuatın ardından önemi artan ve gele-cek dönemde imalat sanayii açısından kritik unsurlardan biri olacak İş Güvenliği ve Sağlığı uygulamalarına yönelik kapsamlı çalışmalar devam ediyor. Bu kapsamda, Türkiye’de organize edilen Uluslararası İş Sağlığı ve Güvenliği Konferansının paralel etkinliği olarak TOS+H Türk İş Gü-venliği ve Sağlığı Fuarı da Türkiye’ye kazandırıldı.

Page 34: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

32

PANO

catta ise Almanya yüzde 48, İtalya yüzde 18, Avusturya yüzde 14 pay aldı. Euromap üyesi devletlerin yaptığı ihracatın yaklaşık yüzde 60’ının Avrupa dışındaki ülkelere olduğu, en fazla ihracatın sırasıyla yüzde 19 ile Ameri-ka kıtasına, yüzde 10 ile Çin’e ve yüzde 9 ile Asya’ya yapıldığı belirtildi.

Çeşitli ülke gruplamaları açısından bakıl-

dığında, Avrupalı makine imalatçılarının ihra-catının yüzde 22’sinin BRIC (Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin) ülkelerine yapıldığı bilgisi de Euromap verilerinde yer aldı. Hindistan’ın it-halatta fi yata duyarlı olmasının önemli oldu-ğu belirtilen çalışmada, buraya ihracat yapıl-masında başarı sağlanmasının önemli olduğu vurgulandı.

Çin’e yapılan ihracatta yüksek verimli ça-lışan makine imalatının önemli rol oynadığı-nın belirtildiği raporda, krizden çıkış sürecini yaşayan ABD’deki 1.8 milyar Avroluk makine ithalatının yüzde 48’inin Avrupalı imalatçı-larla karşılandığı kaydedildi. Rapor, Afrika’nın makine ithalatındaki hızlı artışını da not etti.

Euromap verilerine yönelik açıklama-

Avrupa Plastik ve Kauçuk Makine İma-latçıları Birliği-Euromap Avrupalı imalatçıların kriz sürecinde üretim miktarı olarak küresel ağırlığında bir miktar azalma olmasına rağ-men, dünya liderliğini sürdürdüğünü açıkladı. Euromap Başkanı Anceschi, K fuarında yaptı-ğı değerlendirmede, “son üç yılda payımızda bazı kayıplar oldu, ama aynı hacmi yeniden yakaladık” dedi. Euromap, Avrupalı plastik işleme makineleri imalatçılarının küresel kriz-den çıktığı ve büyümeye geçtiğine ilişkin bir rapor yayınladı.

Raporda, güçlü makine üreticisi ülkele-rin yer aldığı, Almanya, İtalya, Avusturya ile Fransa ile göreli olarak küçük olan İsviçre gibi ülkelerden oluşan dokuz Avrupa ülkesindeki çekirdek plastik ve kauçuk işleme makinesi üretiminin 2012 yılında 12.1 milyar Avroluk hacme ulaştığını, bunun da bir önceki yıla göre yüzde 11,7 oranında daha yüksek oldu-ğu bilgisine yer verildi.

Avrupalı üreticiler böylece, kriz döne-mindeki düşüşün ardından, 2007’deki 11 mil-yar Avroluk hacmin yüzde 10 üstüne çıkmış oldu.

Euromap, buna karşılık Avrupalı üretici-lerin bir miktar pazar payı düşüşü olduğunu da kaydetti. Buna göre, küresel krizin patlak verdiği yıl olan 2008’de, Dünya pazarında yüzde 50 payı olan Avrupalı üreticilerin pazar payı, 2011’de yüzde 41,4’e, 2012’de ise yüz-de 41,2’ye düştü. Avrupalı üreticilerin aza-lan paylarına en hızlı yanıt veren ülke ise Çin oldu. Çin, 2008’de 4.2 milyar Avro hacim ile yüzde 19 seviyesindeki payını, 2012 sonunda 8.6 milyar Avro ile yüzde 29.4’e yükseltti.

Çin’in makine üretiminin çoğunluğunun iç pazara yönelik olması, Avrupalı makine imalatçılarının ihracat pazarındaki hakimi-yetinin sürmesiyle sonuçlandı. Euromap ve-rilerine göre Çin’in ihracat pazarındaki payı, 2008’deki yüzde 11’lik seviyesinden, 2012 sonunda yüzde 13’e yükseldi ancak, Avrupalı üreticilerin ihracattaki payı yüzde 48,5 ile kü-resel liderliğini sürdürdü.

Avrupa makine ihracatının Almanya, İtalya ve Avusturya’nın liderliğinde sürdüğü belirtilen Euromap verilerinde, bu üç ülkenin 9,3 milyar ile toplam ihracatın yüzde 80’ini yaptığı belirtildi. Ülke bazında toplam ihra-

EUROMAP Avrupalı makine üreticilerinin krizden çıktığını duyurdu

Avrupa Plastik ve Kauçuk Makine İmalatçıları Birliği EUROMAP, Avrupalı plastik-kauçuk makine sektörünün küresel kriz sonrasında hızla toparlanarak çıkış yakaladığı-na dair bir rapor yayınladı. Ra-porda, “Kıtanın piyasadaki lider konumunu destekleyen yüksek düzeyde verimli ekipmanlara yönelik talep sayesinde küresel ekonomik durgunluktan güçlü bir şekilde çıkıldı” denildi.

Page 35: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

33

PANO

anlaşıldığını dile getirdi. Kühmann, “Eğer di-ğer ülkelere ihracat yapacaksak belli bir stan-dardı tutturmamız gerekiyor ve bu görüşün yalnızca bize [Euromap] ait bir görüş olmadı-ğını, Asyalı üreticilerin çoğunun da bu şekilde düşündüğünü görmek bizi mutlu ediyor.

Bu sebeple bir yıl kadar önce ABD, Çin ve Japonya ile bir araya geldik ve ‘Küresel bir standardizasyona ulaşmanın zamanının gel-diğine’ karar verdik” görüşünü vurguladı.

larda bulunan Euromap Başkanı Luciano An-ceschi büyümenin devam edeceği görüşünü vurguladı. “2013’ün ilk çeyreği biraz yavaştı ancak ondan sonra olumlu bir eğilim takip etti, yani bu yılsonunda 2012 ile aynı düzeye erişmeyi bekliyoruz. Bu eğilim 2014 yılında bir yükselişe dönüşecek, 2014 beklentimiz 12.5 milyar Avro” dedi.

Euromap verimlilik ve standartlar konusunda kararlı

Öteyandan, Euromap’ın AB ile birlik-

te yürüttüğü, plastik işleme makinelerinin ürünlere yönelik verimlilik ve standartlarının belirlenmesi çalışmalarında kararlılık mesaj-ları veriliyor.

Euromap Genel Sekreteri Thorsten Küh-mann K Fuarı’nda standardizasyona ilişkin imalatçıların çekincelerinin giderildiğini söy-leyerek, makine standartlarının artık üreti-cilerin önünü tıkayan ve piyasanın kapılarını kapatan bir olgu olarak değil, aksine piyasa-nın kapılarını üreticilere açan bir olgu olarak

Savunma ve havacılık sektörünün yıllık büyüklüğü 5 milyar 76 milyon dolara ulaştı

Temel plastik ve kauçuk makinelerinin küresel düzeyde üretimi (2008-2012)

Temel plastik ve kauçuk makinelerinin küresel düzeyde ihracatı (2008-2012)Kaynak: Euromap/VDMA/Ulusal istatistik kurumları. € cinsinden piyasa payı verileri hesaplaması yapılırken kur farkı değişkenleri dikkate alınmamıştır. *Tahmini değer

Kaynak: Euromap/VDMA/Ulusal istatistik kurumları. € cinsinden piyasa payı verileri hesaplaması yapılırken kur farkı değişkenleri dikkate alınmamıştır. *Tahmini değer

Plastik ve kompozit alanında yüksek tek-nolojili ürünler açısından gelecek vadeden savunma ve havacılık sanayiinde büyüme sü-rüyor. SSM 2013 yılı faaliyet raporuna göre sektörün yıllık ciro toplamı 5 milyar 76 milyon dolara ulaştı. Savunma Sanayii Müsteşarlığı (SSM) verilerine göre, sektörün ihracat, AR-GE ve toplam savunma sözleşmelerinde büyüme devam etti.

Savunma ve havacılık sektörü 2013’te bü-tün göstergelerde büyümesini sürdürdü. SSM verilerine göre sektörün (savunma ve havacılık sanayii) büyüklüğü, bir önceki yıla göre yüzde 6,7 oranında artarak 5 milyar 76 milyon Dolara yükseldi. Savunma Sanayii İmalatçılar Derneği anketi verilerine göre bir önceki yılda toplam ciro 4 milyar 756 milyon dolar seviyesindeydi. Sektörün toplam ihracatı daha önce Savunma

ve Havacılık Sanayi İhracatçıları Birliği tarafın-dan 2013 yılı sonunda 1 milyar 391 milyon dolar olarak açıklanmıştı. Savunma ve havacılık sek-törü, toplam ihracatı, sektör cirosunun yüzde 26.5’i oranında gerçekleşti.

Sektörün toplam proje stoku da yeni söz-

leşmelerle arttı. 2012’de 45 milyar 387 milyon Dolar olan proje stoku, 2013 sonunda 49 mil-yar 809 milyon Dolara çıktı. Sözleşme sayısı da 195’e ulaştı. Bu projelerin sayı bazında yüzde 48’i yurt içi geliştirme ve yüzde 12’si ortak üre-tim olurken, tutar bazında projelerin yüzde 28’i yurt içi geliştirme ve yüzde 45’i ortak üretim projelerinden oluştu.

Savunma Sanayii Müsteşarlığı verileri-ne toplam yıllık ciro içindeki yan sanayii payı 2013’te yüzde 16 oldu. Bir önceki yılda bu oran yüzde 10,94 seviyesindeydi. Sektör, yüksek

miktarlı AR-GE harcamaları da devam etti. Ve-rilere göre 2013 yılında toplam (özkaynak ile SSM ve diğer kuruluşların destekleri) AR-GE yatırımları, bir önceki yıla göre yüzde 19,9 ora-nında artarak 773 milyon Dolardan 927 milyon dolara çıktı. Şirketlerin özkaynaklarından yaptı-ğı AR-GE yatırımları da yüzde 18,5 oranında ar-tarak 200 milyon dolardan, 237 milyon dolara yükseldi.

Şirket envanteri tutuluyor Bu arada, savunma ve havacılık sanayiine

yönelik iş yapabilecek şirketlerin tespit edilme-siyle ilgili çalışmada ilerleme sağlandı ve ilk ve-riler açıklandı. Toplamda 240 fi rma ürün bilgi-sini SSM ile paylaştı. Bu paylaşımlara göre 895 ürün ve 1104 ürün kırılımı (ürün alt bileşenleri) envantere alındı. Kayıt yaptıran 456 fi rma yan sanayii olarak envantere dahil oldu. Bunlardan 145’i mali bilgilerini de SSM’ye verdi.

Yıl Toplam Değer (000 €)

Euromap Değeri (000€)

Euromap Payı %

Çin Değeri (000 €)

Çin’in payı %

ABD Değeri (000€) ABD’nin Payı % Japonya Değeri

(000€) Japonya’nın

Payı %

2008 21,985 10,993 50 4,177 19 1,582 7,2 1,319 6

2009 16,903 7,674 45,4 23,5 23,5 1,098 6,5 693 4,1

2010 223,371 9,793 41,9 29,3 29,3 1,262 5,4 1,262 5,4

2011 28,215 11,681 41,4 30,5 30,5 1,833 6,5 1,551 5,5

2012* 29,254 12,052 41,2 29,4 29,4 1,901 6,5 1,784 6,1

Yıl Toplam Değer (000 €)

Euromap Değeri (000€)

Euromap Payı %

Çin Değeri (000 €)

Çin’in payı %

ABD Değeri (000€) ABD’nin Payı % Japonya Değeri

(000€) Japonya’nın

Payı %

2008 15,037 8,556 56,9 1,278 8,5 887 5,9 1,684 11,2

2009 11,078 6,16 52,3 974 8,8 808 7,3 1,163 10,5

2010 14,793 7,278 49,2 1,479 10 946 6,4 1,834 12,8

2011 17,836 9,078 50,9 1,837 10,3 1,034 5,8 2,033 11,4

2012* 19,19 9,307 48,5 2,245 11,7 1,17 6,1 2,497 13

Page 36: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

34

PANO

ğinin yararlı sonuç vereceği konusunda görüş birliği sağlandı. Sektörün bu ölçüde geniş ka-tılımlı ilk toplantısını yapmış olmasının olumlu bir adım olduğu belirtilen toplantıda, kayıt dışı-lık, sektörde rekabet bozucu davranışlar, reka-bet baskısı altında kalite sorunları, hammadde ithalat sorunları olmak üzere çözüm bekleyen sorunlar tartışıldı.

İSO evsahipliğindeki toplantıya İSO Yöne-tim Kurulu Üyesi ve 45. Grup Plastik Hammad-deleri ve Plastik Enjeksiyon Mamulleri Sanayii Komite Başkanı Nahit Kemalbay başkanlık etti. PLASFED Başkanı Selçuk Aksoy, PAGDER Baş-kanı Hüseyin Semerci, PAGDER Yönetim Kuru-lu üyeleri Mevlüt Çetinkaya, Erkan Evrenkaya, PAGEV Başkanı Yavuz Eroğlu, Yönetim Kurulu Üyeleri Cihan Sönmez, Kadir Topuçar, Ömer Durmuşoğlu, İSO 45. Grup Meslek Komitesi Üyeleri Celal Altan, Ömer Karadeniz, Oğuzhan Durmuş, İSO 22. Meslek Komitesi Üyeleri; Şa-ban Gülbahar, Veli Göksu, İTO 68 Nolu Meslek Komitesi Başkanı Rüknet Yeşilyurt, Komite Üyeleri Metin Uzun, Metin Güler, PAKOP Baş-kan Yardımcısı İrfan Diri, Yönetim Kurulu Üye-leri Şaban Yavuz, Mehmet Uysal, Bekir Tela-tar, FASD Yönetim Kurulu ve İSO Meclis Üyesi Mustafa Tacir, Kompozit Sanayicileri Derneği Genel Sekreteri İsmail Hakkı Hacıalioğlu, ASD Genel Sekreteri Aslıhan Arıkan katıldı.

Plastik sektörünün önemli kurumları İs-tanbul Sanayi Odası 45. Grup Meslek Komitesi Üyesi Ömer Karadeniz’in evsahipliğinde so-runları ve çözüm önerilerini tartışmak amacıy-la bir toplantı yaptı. Toplantıda konuşan PLAS-FED Başkanı Selçuk Aksoy, ortak hareket etme arayışları içinde federasyon modelinin iyi bir yol olduğunu vurguladı. PAGDER Başkanı Hü-seyin Semerci de yapısal sorunların çözümü için tanıtım grubu kurulmasını önerdi.

İSO Odakule binasında yapılan toplantıda, Plastik Sanayicileri Federasyonu PLASFED, Plastik Sanayicileri Derneği PAGDER, PAGEV’in yanı sıra, İSO ve İTO meslek komitelerinin tem-silcileri katıldı. Toplantıda, sektörün sorunları çözüm önerileri ve temsili konusunda girişim-lere ilişkin görüş alışverişinde bulunuldu.

PLASFED Başkanı Selçuk Aksoy yaptığı konuşmada, federasyon olarak yedinci der-neğin katılımıyla geniş bir yelpazeye ulaştık-larını hatırlattı. Derneklerin kendi bölgelerinde çalıştığını ancak sektörel çözüm arayışlarının PLASFED ile birlikte yürütüldüğünü hatırlatan Aksoy, birlikteliğin ve önemli platformlarda eşit olarak beraber hareket etmenin son dere-ce yararlı olacağını anlattı.

Sektörel bir arama konferansına ihtiyaç bulunduğunu anlatan Selçuk Aksoy, sektör mensupları, kamu yöneticileri ve paydaşlarla birlikte sonuç almaya yönelik bir çalışma ge-rektiğini anlattı. Aksoy, “Ortak harekete dair net kararlar alınması çok yerinde olacak. Bu düşüncemizi İKMİB öncülüğünde hayata ge-çirmeye hazırız” dedi.

PAGDER Başkanı Hüseyin Semerci de

yapısal sorunların bulunduğunu hatırlatarak, bunlar arasında bulunan ve ağırlığı giderek artan olumsuz algıya karşı güçlü bütçeli bir ta-nıtım grubu oluşturulmasını önerdi. Kurumsal

örgütlenme içinde, kamu kurumu niteliği de bulunan TOBB’un önemli bir platform olduğu-nu belirten Semerci, TOBB Plastik Sektör Mec-lisi kurulmasının gerekli olduğunun altını çizdi.

PAGEV Başkanı Yavuz Eroğlu da, benzer işlerin farklı sivil toplum örgütleri tarafından mükerrer olarak yapılmaya çalışıldığını bunun da plastik sektörüne enerji kaybettirdiğini anlattı. Birlikte çalışmanın sonuç almada et-kinliğinin askıya alma sürecinde görüldüğü-nü belirten Eroğlu, “Birlik süreci, askıya alma çalışmalarında ilk meyvelerini verdi. PAGEV - PAGDER işbirliğinde Ekonomi Bakanlığı ile bir-likte Türkiye ve AB’ de üretimi bulunmayan ya da üretimi yetersiz olan ürünlerde uygulanan Askıya Alma ve Kota Kontenjanı Sisteminin plastik hammaddelere de uygulanması için ça-lışmaları yoğun biçimde sürdürerek, dört adet ürün için gümrük vergisinin askıya alınması ka-rarlaştırılmış olup, uygulama 1 Temmuz 2014 tarihi itibarıyla yürürlüğe girecektir. Böylelikle hep birlikte başarılı bir çalışmaya imza attık” dedi. Eroğlu, proaktif ve pozitif bir çalışma yürüteceklerini belirterek, yakın zamanda PAGÇEV’in kurulduğunu ve “Sorumlu Endüstri, Sorunsuz Çevre” sloganıyla çalışmalarını sür-düreceğini anlattı.

Toplantıda yapılan konuşmalarda, sektö-rün ortak hareket etmesi için kurumsal işbirli-

PLASFED Başkanı Aksoy:”Ortak sorunlara çözümü Federasyon çatısı altında arıyoruz”

Plastik sektörünün temsilcileri İstanbul Sanayi Odası ev sahipliğinde toplandı

Page 37: PLASFEDDERGİ Sayı 5
Page 38: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

36

PlaSTK

İlker BiliktüBursa�Plastik�ve�Ambalaj�Sanayicileri�

Derneği�Başkanı

Bursa’nın plastik üretimindeki payı yükselecek

katma değerli ürünleri ithal etmemize rağ-men, düşük katma değerli ihracat yapmaktır. Burada hem Bursa hem de Türkiye plastik sanayiinin mamul bazında dış ticaret fazlası verdiğini ve iç talebin çok büyük bir kısmını yerli üreticilerin karşıladığını hatırlatmam gerekir.

Sektörümüzün daha fazla tasarım yeteneği bulunan mühendis ve üst düzey kişiyle çalışması AR-GE ve inovasyon giri-şimlerinde bulunmasına ihtiyaç var. Bunun için ise elbette araştırma birimleri kurulması gerekiyor. Bu alandaki teşvikten yararlan-manın şartları ise çok ağır. Bu teşviklerin yararlanma koşullarının hafi fl etilmesi için sadece plastik değil, bütün imalat sanayii kolları taleplerini iletiyor. Umuyoruz bir çö-züme ulaşılır.

Son olarak belirtmemiz gereken bir hu-sus da ülkemizin sükunete olan ihtiyacıdır. Siyasi ortamdaki gerginlikler, yüksek sesli konuşmalar hem tüketiciyi hem de girişim-cileri tedirgin eder. Serbest pazar ekonomi-sinin istediği bir başka unsur ise adil reka-bettir. Her koşulda adil rekabet her zaman iyi sonuç verir. Adil rekabetin koşulları ise herkesin eşit olduğu, sadece iyi iş yapanın, iyi girişimcinin yarışı kazandığı bir ortamdır. Türkiye köklü bir ülkedir. Halkımız çok önem-li badirelerden geçerek demokrasisini ve ülkemizi bugünlere taşımıştır. Bu nedenle çağdaş demokrasinin bütün unsurlarının uygulandığı, hukukun, adil rekabetin, akılcı siyasetin hakim olduğu bir ortamı arzu edi-yoruz.

Bu vesileyle, sizlere bol kazançlı, sağlıklı üretken ve huzurlu günler dilerim.

Değerli dostlar,

Birlikte sektörümüz için çalıştığımız, Federasyonumuzun kuruluşu için yoğun emek harcamış kıymetli bir işadamı olan Necmi Atalay’ın vefatını üzüntüyle öğren-dim. Hepimizin başı sağolsun. Saygıdeğer işadamımıza Allah’tan Rahmet, yakınları ve bütün iş âlemi için başsağlığı ve sabır dilerim.

Sevgili meslektaşlarım, Plastik üreticileri olarak yüksek oranlı

büyümeyi 2013’te de sürdürmenin gururu-nu yaşıyoruz. Avrupa’nın ikinci büyük plas-tik üreticisi ülke olduk. Yapısal sorunlarımızı tekrarlamayacağım. Kısa ve uzun vadeli so-runlarımızın çözümüne yönelik olarak çalış-malarımızı sürdürüyoruz.

Bursa, Türkiye ambalaj dahil plastik üretiminin yüzde 5’ini gerçekleştiriyor. Sa-dece ambalaj üretimine bakarsak yüzde 2 pay alıyoruz. Hiç şüphe yok ki yeni yatırım-lar yapmamız gerekiyor. Bu noktada bazı dış engeller sözkonusu ama elbette bizim yap-mamız gereken işler de var. İlk başta plastik sanayicilerine uygun bir yatırım alanı sun-mak zorundayız. Teşvik sistemi içinde yatı-rım yapabilmek için mutlaka organize sanayi bölgesine ihtiyacımız var. Dernek olarak kü-melenme ve OSB oluşturma çalışmalarımız malumunuz.

Bu konuda adımlarımızı atmaya devam ediyoruz. Yapılacak her yatırım, Bursa ve Türkiye için faydalı olacaktır. Küçüğünden büyüğüne yapılacak her yatırım, başlayacak her girişim fayda sağlayacaktır. Bu nedenle herkesin yararına olan ekonomik faaliyetin gelişmesinde önemli bir adım olacak OSB gi-rişimimizin daha fazla desteğe, katkı verebi-lecek herkesin katkısına ihtiyacı var. Bursalı

hemşerilerimizin bizi yüreklendirmesi dahi olumlu bir katkıdır.

Bu kapsamda, elektrik üretiminin de ol-masını istediğimiz ve bu yönde planlar ger-çekleştirdiğimiz OSB girişimine Bursa’daki bütün ekonomik aktörlerden ve sivil toplum kuruluşlarından destek bekliyoruz. Akılcı adımlarla daha fazla yatırım yapmak için ih-tiyacımız olan şeylerin başında pozitif olmak gerekiyor.

Derneğimiz yoğun bir çalışma dönemini geride bıraktı. Yakın gelecekte büyümeye devam edeceğiz. Elbette nihai hedefi miz Bursa’da faaliyet gösteren bütün plastik sa-nayicilerini BURPAS çatısı altında toplamak. İlk etapta, 150’nin üzerinde fi rmaya ulaşma-yı amaçlıyoruz. İlimizde bizim tespit ettiği-miz 300’ün üzerinde sanayici bulunuyor.

Başta da vurguladığım gibi plastik sana-yicilerimiz 2013’ü büyümeyle kapattı. Elbet-te büyümenin sürmesi için atılması gereken adımlar var. İlk etapta, kur dalgalanmasının sektörümüzü olumsuz etkileyeceği ortada. Buna karşılık yeni yatırımlar için özendirici olabilecek şekilde makine yatırımlarında fi -nansal kiralama modelinin kullanılması ha-linde KDV’nin yüzde 1’e düşürülmesi olumlu bir adım. İyi planlama yaparak, kur sıkıntısını hafi fl etmek için dikkatli olmamız gereken bir döneme giriyoruz.

Bursa’da ve genel olarak Türkiye plas-tik sektöründe daha yüksek katma değerli ürünlere geçiş için girişimler var. Bu konuda adım atılması gerekliliğini ihracat ve itha-lat birim fi yatlarından dahi görebilirsiniz. 2013’te ihracat birim fi yatlarımız kg başına 3 dolarlar seviyesinde, ithalatımız ise 5,4 do-lar seviyesinde oldu. Bunun anlamı yüksek

Page 39: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

37

PANO

Boeing Türk plastik imalatçılarıyla ilgileniyor

Türkiye’de, TAI ve off -set kapsamında bazı havacılık şirketleriyle üretim ilişkisi bu-lunan dünyanın en büyük havacılık şirket-lerinden Boeing’in, Türkiye’nin Washington Büyükelçiliği kanalıyla Türk plastik imalatçı-

larıyla ilgili bilgi istediği belirtildi. Boeing’in plastik üreticileriyle irtibat kurmak istediği, Büyükelçiliğin de talebi Türkiye İhracatçılar Meclisi’ne ilettiği kaydedildi.

Gövdesi tamamen kompozit malze-melerden üretilmiş ilk ticari uçak olan 787 Dreamliner’i üreten Boeing’in AS9100 ve ISO9001 standart sertifi kalarına sahip plastik üreticileriyle irtibat kurmak istediği bilgisi ha-berde yer aldı.

Havacılık sektöründe, uçakların daha da hafi fl emesi amacıyla plastik ve plastik kompo-zit malzemelerin kullanımı yaygınlaşıyor. Yeni nesil uçakların kabin içi malzemelerinin hemen hemen tamamı plastik malzemelerden üretili-yor. B787, gövdesi de kompozit malzemeden imal edilen ilk ticari uçak olarak kullanıma girdi. Bunun yanında, Airbus’un bazı modellerinde kompozit bölümlerin bulunduğu biliniyor.

Ticari uçaklar yanında, askeri ve sivil tak-tik insansız hava araçlarının hemen hemen tamamı kompozit malzemelerden üretiliyor. Örneğin TAI üretimi, Türkiye’nin ilk Orta İrtifa Uzun Havada Kalışlı (MALE-Medium Altitude Long Endurance) sınıfındaki taktik insansız hava aracı (İHA) ANKA’nın gövdesi de kompo-zit malzemeden üretildi.

EGEPLASDER ile İzmir Ticaret Odası (İTO) ortaklığında yürütülen ve Ekonomi Bakanlığı tarafından desteklenen “Plastik Sektöründe Uluslararası Rekabetçiliğin Geliştirilmesi” programı kapsamında ger-çekleştirilen “UR-GE Plastik” projesi için Moskova’ya gidildi. Proje yurtdışı pazar araştırması ve iş gezileri çalışmalarından ilki olarak yapılan seyahat, 27-31 Ocak ta-rihlerinde Rusya-Moskova/ Interplastica

Fuarı’na gerçekleştirildi. Dernek üyesi fi r-maların katılımı ile yapılan programın, yeni pazar arayışları ve yurtdışı iş bağlantıları konusunda faydalı olduğu ifade edildi.

İki kurum, proje ile İzmir’de faaliyet gösteren plastik fi rmalarının yurtdışı pa-zarlama konusunda deneyimlerinin artırıl-masını, yeni pazarlar oluşturulmasını, he-def pazarlarda etkinliğin artırılmasını ve bu yolla fi rmalara katkı sağlamayı hedefl iyor.

EGEPLASDER Ur-Ge programı kapsamında Interplastica-Moskova iş gezisi yapıldı

Konya Şeker’in iştiraki olan ve zırai plas-tik ürünleriyle dikkat çeken Panplast’ın Konya Cihanbeyli’deki yatırımları son aşamaya geldi. Panplast, 1 milyon Avro tutarındaki enjeksiyon tesisleri yatırımıyla Cihanbeyli’deki tesislerin-de plastik palet ve sanayi tipi kasa üretimi ger-çekleştirecek.

Panplast Entegre Plastik Tesisleri’nde kurulan enjeksiyon hattında ilk etapta Türkiye

ve Konya Şeker’in ihtiyaç duyduğu plastik pa-letlerin karşılanacağı kaydedildi. Panplast yet-kilileri, Türkiye’nin yıllık 200 milyon adet palet ihtiyacının bulunduğunu, elde bulunan ahşap paletlerin yerine plastiğin kullanılmasının ge-rektiğini kaydettiler.

Yetkililer, tahta paletlerin çürüme ve ba-zen de kurtlanma yapması nedeniyle plastik paletlerin kullanılmasını zorunlu hale getirdi. Enjeksiyon Tesisleri’nde plastik palet üretimi-nin dışında büyük boy sanayi kasaları, 10 ila 20 kilogram arası ağırlıkta bulunan her türlü plas-tik ürünü üretilebilecek.

Son yapılan yatırımla birlikte Konya Şeker’in Cihanbeyli Kampüsü’nde yassı ve yu-varlak damla sulama, yağmurlama sulama, ko-ruge ve PVC boru, çuval ve balya ipinden sonra enjeksiyon tesisleri sayesinde palet, plastik kasa ile plastik ürünleri de yapılacak.

Panplast’ın Cihanbeyli yatırımı son aşamada

Page 40: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

38

PlaSTK

Erol PaksuEge�Plastik�Sanayicileri�Dayanışma�

Derneği�Başkanı

EGEPLASDER’e yakışır Genel Kurulumuzu tamamladık, yeni bir döneme birlik ve beraberlik içinde hazırız

sı” sonucunda 20 iş kümesi içinde yer alan EGEPLASDER, Avrupa Küme Analizleri Sek-retaryası (ESCA) tarafından verilen “Bronz Kalite Etiketi”ni almaya hak kazandı. Arka-daşlarımı bir kez daha kutluyorum.

Faaliyetlerimiz içinde İzmir Ticaret Oda-sı ile ortak olarak yürüttüğümüz UR-GE pro-jesi ile pazarlama faaliyetlerine yönelik ciddi adımlar attık, ilk ziyaretimizi de Rusya’ya gerçekleştirdik. Plastik sanayicilerinin güç-lenmesi ve daha fazla ihracat yapması yö-nünden önümüzdeki dönemde katkılarını görmeye başlayacağımızı düşünüyorum.

Başarının ve yükselmenin anahtarla-rından biri olan birlik ve beraberliği her daim ihtiyacımız vardır. Her konuda birlik ve be-raberlik sağlandığı sürece engeller ortadan kalkacaktır. Bölgemizde plastik sanayicilerini temsil eden tek dernek olan EGEPLASDER, büyümesini ve güçlenmesini sürdürecek, dostlarımızla birlikte sektörümüze yönelik çalışmalara da katkı vermeye devam edece-ğiz.

Bu duygularla destek olan tüm sektör mensubu arkadaşlarımıza teşekkür eder, bol kazançlar dilerim.

Saygılarımla.

Değerli çalışma arkadaşlarım. Sektörü-müzün kıymetli üyesi, değerli insan, çalışma arkadışımız Necmi Atalay’ın vefatını büyük bir üzüntüyle öğrendim. Dergimiz için yazımı hazırlamamın ardından gelen vefat haberi bizim için büyük üzüntü kaynağı oldu. Sayın Atalay ile birlikte sektörümüz için çalışma fırsatı bulduğum için kendimi mutlu addedi-yorum. Merhum’a Allah’tan Rahmet, yakınla-rına sabır ve bütün camiamız için başsağlığı dilerim.

Kıymetli çalışma arkadaşlarım,Sosyal ve ekonomik gelişmelere paralel

olarak ülkemiz yine hassas bir dönemin için-den geçiyor. Gündemin ağırlığı hem yaşa-mımızı hem de işlerimizi etkiliyor, ancak her zamanki gibi zorluklarımız, risklerimiz olacak ama ülkemize güveniyoruz, ulusumuzun da sağduyusuna inanıyoruz.

Takım ruhu anlayışına ulaşmış bireyler güçlenerek büyür, Egeplasder de başarılarını takım ruhuna dayalı çalışmalarından almak-tadır. Üyelerin birbirini tamamladığı ve bir bütünlük oluşturduğu derneğimizde yeni seçilen Yönetim kurulumuz da bu anlayış-tadır. EGEPLASDER Yedinci Genel Kurulunu kendine yakışır biçimde tamamladı. Destek-leyen, katkı yapan herkese bir kez daha te-şekkür ediyorum, arkadaşlarımla birlikte bir dönem daha sektörümüz için çalışma imkanı

bulacağız, umuyorum başarılı da olacağız. Türkiye plastik sektörü hızla büyümeye de-vam ederken biz de bu hızdan ilham alarak yeni üyelerimizle birlikte hedefl erimize bir adım daha yaklaşıyoruz. Sektörümüzün so-runları hakkında sürekli iletişim halindeyiz ve bunların çözümü için yaptığımız çalışma-lar hakkında sizlere de bilgi vermeye çalışı-yoruz.

Genel Kurulumuz vesilesiyle hazırladı-ğımız faaliyet raporunu üyelerimizle pay-laştık. Bölgemizdeki ilgili kuruluşlar, PLAS-FED ve diğer kardeş dernekler başta olmak üzere sosyal paydaşlarımızla yürüttüğümüz sektörümüzle ilgili ziyaret, görüş alış-verişi, seminerler, yayınlar ve projeler gibi bir dizi faaliyetimizi geçtiğimiz iki yıl içinde gerçek-leştirdik.

Bunlar içinde özellikle vurgulamam

gerekenler var. En başta, İzmir’imize ve böl-gemize son derece yararlı olacak PLASTECH Fuarını kazandık. Geçtiğimiz dönem içinde iki kez başarıyla organize ettik ve gelecekte güçlü bir marka olarak yerini sağlamlaştıra-cağının işaretini de verdi. Emeği geçen her-kese tekrar teşekkür ederim.

Gurur duyduğumuz diğer bir başarı ise

Ege İhracatçı Birlikleri tarafından yürütülen projede yapılan “Küme Kıyaslama Çalışma-

Page 41: PLASFEDDERGİ Sayı 5

Atatürk Bulvarı Deposite İş Merkezi A-5 Blok 5.Kat No:507 İkitelli O.S.B. İstanbul - Türkiye Tel: +90 212 549 83 35 - 549 83 94 pbx. Fax: +90 212 549 86 66

Page 42: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

40

PlaSTK

Yusuf ÖzkanKayseri�Plastik�İşletmeciler

Derneği�Başkanı

KAYPİDER, eğitime yönelik bilinçlendirme faaliyetlerini yoğunlaştıracak

ettik. Bu faaliyetimizde okul müdürlerimizle birlikte çalıştık. Okul müdürlerimiz toplanan her 4 kilo kapak karşılığında Yüz Temel Eser serisinden bir kitabı verdik.

Bu faaliyetimiz kısa sürede olumlu dö-nüş aldı ve Kayserimizde faaliyet gösteren engelli dernekleri ve diğer alanlarda faaliyet gösteren bazı sivil toplum örgütleri, beledi-yeler, okullar işbirliği yapmak için Derneği-mize başvurdular. Gelecek günlerde hızla bu talepleri olumlu yönde karşılamak için çalış-maya başlayacağız.

Sizin de bildiğiniz gibi, PLASFED plat-formunda bir projeye dönüşen PETO ve PETSİ kukla karakterleriyle oluşturduğumuz çevre bilinci ve plastik mamulleri anlattığı-mız fi lmimizin tanıtımını sürdürüyoruz. Yakın zamanda Kayseri Valimiz ve değerli eşlerinin de katılacağı bir kokteyl ile fi lmimizin dağıtı-mına başlayacağız. Bu konuda İl Milli Eğitim Müdürümüz ile birlikte hazırlıklarımız sürü-yor.

KAYPİDER ailesi olarak, kamu ve insan bilincinin verilebileceği en iyi aracın eğitim olduğuna yürekten inanıyoruz. Bu nedenle eğitimde olan çocuk ve gençlerimize yönelik çalışmalarımızı yoğunlaştırdık. Memnuniyet-le söylemeliyim ki olumlu neticeler de görül-meye başlandı.

Sizleri, daha müreff eh ve sektörümüze, ülkemize, ailemize daha fazla kazanç sağla-dığımız günlere yönelik inancımı vurgulaya-rak saygıyla selamlıyorum.

Kıymetli meslektaşlarım, değerli dost-lar. Çalışma arkadaşımız, kıymetli işadamı ve PLASFED çatısı altında sektörümüz için bir-likte yola çıktığımız Necmi Atalay’ı kaybet-menin hüznünü yaşıyoruz. Bir kez daha ca-miamızın başı sağolsun. Merhuma Allah’tan Rahmet, yakınlarına da başsağlığı diliyorum.

Sevgili dostlar, Başarıyla gerçekleşen Genel Kurulumu-

zun ardından bir kez daha sizlerle buluşma-nın gururunu yaşıyorum. 2013 Aralık ayında KAYPİDER’in 3. Olağan Genel Kurulunu ger-çekleştirdik. Üyelerimizle birlikte çalışmaları-mızı değerlendirdik, gelecek dönem için yeni planlarımızı konuştuk. Memnuniyetle be-lirtmeliyim ki derneğimize yeni katılımlarla daha da güçlendik. Yeni arkadaşlarımıza hoş geldin derken, bugüne kadar çalışmalarımıza güç ve destek veren, yol gösteren üyelerimi-ze tekrar teşekkür etmek istiyorum. Ayrıca, bize duydukları güvenin devam ettiğini gör-mek ayrıca kıvanç vesilesi. Hem Kayseri’de, hem de ülke çapında üyelerimizin ve sektö-rümüzün menfaatlerini korumak, geliştir-mek için elimizden gelen çabayı göstermeye devam edeceğiz.

Biz KAYPİDER olarak bölgemizde ve ilimizde geçen dönemde faaliyetlerimizi ağırlıklı olarak sektör çıkarlarının korunması yanında, plastik sanayii ve plastik mamuller üzerinde estirilen olumsuz havanın etkile-rini yok etmek, buna ilaveten de mamullere duyulan güveni artırmak için yoğunlaştırdık. Sektörümüze yönelik olumsuz algıyla mü-cadele ediyoruz, tersine çevirmek için ça-

balıyoruz. Bu konuda hepimizin, sadece ku-ruluşlarımızın değil, her bir mensubumuzun çalışmasına ihtiyacımız var.

Yürüttüğümüz faaliyetlerden kısaca söz edeyim: Bulduğumuz her fırsatı sektö-rümüz lehine kullanmak için ulusal ve yerel yayın yapan televizyon kanallarında söy-leşilere katılıyoruz, haberlere konu olacak demeçler veriyoruz. Bu faaliyetlerimizde özellikle çevre bilincini doğru zemine oturt-mak için, plastiğin aslında doğanın korunma-sı safh asında alternatifl erine göre çok güçlü bir ürün olduğunu anlatıyoruz. Plastik atıkla-rının göz önünde olmaması için atık toplama ve geri dönüşümün önemini bilhassa vurgu-luyoruz. Şahsen, geri dönüşümün çevre bi-linci oluşturmadaki en güçlü araçlardan biri olduğunu düşünüyorum.

Kayseri’de paydaşlarımızla iyi ilişkiler kurduk. Gerek Büyükşehir Belediyemiz, ge-rekse ilçe belediyelerimiz bizlerin faaliyet-lerine kolaylaştırıcı yönde katkı veriyorlar. Sadece yerel yönetim organlarıyla değil, idarenin taşra teşkilatıyla da yakın çalışma yürüttük. İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile birlikte çocuklarımıza yönelik faaliyetler geliştirdik.

Çocuklara yönelik faaliyetlerimiz için-deki PETO ve PETSİ kampanyasını hepiniz hatırlayacaksınız. Buna ilaveten yakın za-manda KAPAK KİTAP projesini uygulamaya koyduk. İl Milli Eğitim Müdürlüğümüzle bir-likte 19 Aralık günü bir tören düzenleyerek 60. Yıl Cumhuriyet İlköğretim Okulunda ka-pak toplayan öğrencilerimize kitap hediye

Page 43: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

41

PANO

Türkiye plastik sanayi sektörünün sivil toplum örgütü olan Plastik Sanayici-leri Derneği - PAGDER ile 14 yıldır lösemili ailelerin umut kaynağı olan Lösemili Ço-cuklar Vakfı –LÖSEV, hijyenin büyük önem taşıdığı lösemi tedavisi gören çocuklar için ürettiği bazı özel gıdalarının korunması için proje geliştirdi. LÖSEV’in özel gıdaları, PAGDER’in sağladığı özel plastik ambalaj-larda tedavi gören çocuklara ulaştırıyor.

Türkiye’nin en bilinen yardım amaç-lı sivil toplum örgütlerinden biri olan ve Genel Sağlık Sigortası olmadığı dönemde binlerce lösemili çocuk ve aileye ücretsiz tedavi hizmeti, sağlık-eğitim bursu, giysi-gıda yardımı, ilaç-kömür ve yol parası des-teği sağlayan LÖSEV, edindiği deneyim ve birikimlerle hizmet vermeye devam ediyor. Bu kapsamda, PAGDER’in işbirliğiyle yeni bir proje geliştirildi.

Lösemi tedavisine başlayan çocuk-ların, 3.5 yıl dolayındaki tedavi süreci bo-yunca, özel olarak üretilen gıdalar dışında hiçbir gıda tüketmemesi gerekiyor. LÖ-SEV, tedavisine destek olduğu çocuklar için kendi steril mutfaklarında kurabiye, çikolata gibi ürünler üreterek çocukların çok sevdiği bu ürünlerden mahrum kalma-masını sağlıyor. Hijyenin önemli olduğu bu süreçte, özel ürünlerin çocuklara sağlıklı

biçimde ulaştırılması için gerekli steril am-balajlar ise PAGDER tarafından sağlanıyor.

PAGDER Başkanı Hüseyin Semerci, en kritik tedavi süreçlerinden biri olan lö-semiye yönelik böyle bir projenin içinde olunmasının anlamlı olduğunu hatırlata-rak, sağlıklı ambalaj sağlamakta plastiğin güçlü bir alternatif olduğunu vurguladı. Semerci şu değerlendirmeyi yaptı:

“Lösemili çocuklarımızın da diğer sağlıklı çocuklarımız gibi kurabiye, çikola-ta, kek vb. farklı tatlarla beslenerek mutlu olmaya hakları var. LÖSEV’in steril ortam-larda ürettiği bu katkısız gıdaların ambalaj-lanması için plastik poşetlere ihtiyacı oldu-ğu tarafımıza aktarıldığında hiç kuşkusuz lösemili çocuklarımızın yanında yer alarak mutlu olmalarına katkı sağladık. Dernek ve dernek üyelerimizle birlikte, 14 yıldır lösemili çocukların yanında olan LÖSEV’e ve lösemili çocuklarımıza her zaman des-tek vermeyi sürdüreceğiz. Ayrıca gıdaların steril ve güvenli bir şekilde muhafazası ve nakli için en uygun ambalaj malzemesi plastiklerdir. LÖSEV’in bu bilinçli tercihinin örnek olmasını diliyoruz.”

Lösemili çocukların steril gıdalarının ambalajı PAGDER’den

Kompozit Sanayicileri Derneği, Avrupa’nın kendi alanındaki en büyük birliği olan Avrupa Kompozit Sanayi Birliği (EuCIA – European Composites Industry Association) oybirliğiyle yönetim kuruluna seçildi. EuCIA’nın 10 Mart günü Paris’te Genel Kurul çalışmaları tamamlandı.

Fransız Plastik ve Kompozit Üreticile-ri Birliği (GPIC) ev sahipliğinde yapılan Genel Kurulda, Başkanlık görevinden istifa eden Volker Fritz’in yerine başkan seçimi yapıldı. Bu seçimde, İtalya Kompozit Üriticileri Birliği (AS-SOCOMPOSITĞ) temsilcisi Roberto Frassine oybirliğiyle başkan seçildi.

Y ö n e t i m Kurulundaki boş üyelik için yapı-lan seçimde de Kompozit Sa-nayicileri Birliği Temsilen Tolga Kutluğ oybirliğiy-le seçildi. Kom-pozit Sanayicileri

Derneği’nden yapılan açıklamada, alanında Avrupa’nın üst sanayi birliği olan EuCIA da Türk kompozit sanayicileri ve Türk iş dünyası daha etkin ve güçlü temsil edileceği kaydedildi.

Kompozit Sanayicileri Derneği Avrupa Kompozit Sanayi Birliği yönetim kurulunda

Plastik Sanayicileri Derne-ği PAGDER, Lösemili Çocuklar Vakfı LÖSEV desteğiyle tedavi gören çocukların özel gıdaları-nı hijyenik plastik ambalajlarla korumaya yönelik uygulama-da destekçi oldu. Tedavi aşa-masında hijyenin büyük önem taşıdığı lösemili çocuklara mo-ral verecek özel gıdalar plastik ambalajlarla korunuyor.

Page 44: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

42

MerhabaDeğerli PLASFEDDERGİ Okurları;

Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini sürdürmüş olduğum; Kompozit Sanayicileri Derneğimiz, Türk Plastik Sektörünün çatı örgütü, Plastik Sanayicileri Federasyonu – PLASFED’e katılma kararı almıştır. Bundan son derece mutluyuz. Öncelikle, PLASFED’in kuruluş aşamasında görev yapan değerli meslektaşımız Sayın Necmi Atalay’ın vefatını üzüntüyle öğrendim. Değerli işadamı kardeşimize Allah’tan Rahmet diliyorum.

Değerli Dostlar,Günümüzde “Kompozit” kavramı ister termoset, ister termoplastik yapıda olsun; is-

ter elyaf ile, ister diğer takviye malzemeleri ile performansı yükseltilmiş olsun tüm takviye edilmiş plastik malzemeleri tanımlamak amacı ile kullanılmaktadır. Uluslararası bir kuruluş olan “SPI Composite Institute” da bu tanımlamayı kabul ve tavsiye etmektedir. Herhangi bir termoset veya termoplastik reçine takviye edildiği zaman kompozit olarak adlandırıl-maktadır.

Kompozitlerin kullanımının hayatın her alanında giderek artması amacı ile, hükümet, yerel yöneticiler, sanayiciler ve kullanıcılar nezdinde tanıtım, tutundurma, bilgilendirme ve geliştirme faaliyetinde bulunmak; kompozitlerin üretim ve kullanımının bilimsel temeller-de sürdürülmesi için gerekli çalışmaları yapmak; üyelerini ortak hedefl ere yönlendirmek; paylaşılacak fırsatları geliştirmek; sanayicileri ve bilimsel kuruluşları bir çatı altında top-layarak sinerji yaratmak misyonu ile 2005 yılında kurulan derneğimiz, güç birliğinin; pek çoğu ortak olan sorunlarımızın çözümünde ülke sanayine olumlu katkılarda bulunacağının bilinci içerisinde Türk Plastik Sektörünün güçlü, çalışkan ve saygın çatı örgütü Plastik Sa-nayicileri Federasyonu – PLASFED yapılanmasında 6. Üye Kuruluş olarak yer almaya karar vermiştir.

Birçok platformda birlikte çalışmaktan ve iş birliği, güç birliği yapmaktan büyük bir memnuniyet duyduğumuz Plastik Sanayicileri Federasyonu – PLASFED’in bundan sonraki çalışmalarında Kompozit Sanayicileri Derneği olarak daha yakın ve daha etkin bir şekilde yer alarak, sektörümüz için sinerji yaratmak amacıyla üzerimize düşecek katkıyı ve desteği sağlamaktan geri durmayacağımızı da belirtmek isterim.

Derneğimizin Plastik Sanayicileri Federasyonu – PLASFED yapılanmasında yer alma kararının ülke sanayimize hayırlı olmasını dilerim.

Şekip AvdagiçKompozit�Sanayicileri�Derneği�

Yönetim�Kurulu�Başkanı

PlaSTK

Page 45: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

43

İSO Meclis Üyesi Ömer Karadeniz, imalat sanayii açısından en önemli girdiler arasında bulunan elektrikte, kayıp ve kaçak be-dellerinin aboneler-den tahsil edilmesi uygulamasının sür-düğünü söyledi. İSO Meclisinde söz alan Karadeniz, ismi de-ğişse de bu bedelle-rin tahsil edilmesinin sürdüğünü belirterek, “Sektördeki üyelerimiz-den gelen şikayetler var.

Bunun adı resmen örtülü vergidir. Türk sanayisinin 2023 hedefl erinin önemli olduğu-nun bilincindeyiz. Dolayısıyla özellikle vurgula-

mak istiyorum, mağduriyeti, sanayicimizin bu sıkıntısı çözülmeli” dedi. Sanayicilerin uluslara-rası rekabet içinde bulunduğunu belirten Ka-radeniz, elektrik fi yatları ve kalitesi konusunda istikrar yakalanması gerektiğini, sanayicinin hala rakiplerine göre yüksek bedel-lerle elektrik kul-landığını vurguladı.

Ömer Karade-niz, Meclis toplantı-sında istiap hadleri konusunu da gün-deme getirdi. Oto-motiv sanayicileri-nin de bu sorunun çözümüne yönelik olarak katkı verme-

si gerektiğini belirten Karadeniz, ruhsatlara şerh düşerek işlenmiş istiap hadlerinin yüksel-tilmesi gerektiğini, taşıma esnasında sıklıkla ceza uygulamasına maruz kalındığını kaydetti.

İSO Meclis Üyesi Ömer Karadeniz: Elektrikte kayıp-kaçak bedelleri sorunu çözülmeli

PANO

Page 46: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

44

PlaSTK

Hüseyin SemerciPlastik�Sanayicileri�Derneği�Başkanı�

Yönetilmesi gereken riskler ve yapılması gereken işler!

hızlanacak plastik sektörüne yönelik hedef ülkelerde showroom ve irtibat ofi sleri açma projemizle birlikte çok daha anlamlı olaca-ğını düşünüyoruz. Evet yapısal sorunlarımız var ama sektörümüz küresel ölçekte rekabet edebileceğini, iş insanlarımızın rakiplerinden daha az yetenekli olmadığını çoktan ispatladı.

Şimdi bu yeteneğimizi göstermek için elimize yeni araçlar, daha fazla bilgi ve irtibat noktaları sağlama zamanı diye düşünüyo-ruz. PAGDER bu araçları-iletişim kanallarını kullanmakta üzerine düşeni yapma gayreti içinde.

Nihayet, yılın ilk aylarında bir sevindirici gelişme daha oldu ve plastik sektörümüzün bir diğer güçlü kuruluşu PAGEV’de Yavuz Eroğlu’nun başkanlığında yeni bir yönetim oluştu. Canı gönülden tebrik ediyoruz, başarılı bir yönetim dönemi yaşanacağından eminiz.

PAGEV ile yeni yönetim döneminde, sektörümüzün sesi ve öncüsü olma misyo-nunu üstlenmiş tüm sektör temsilcileri olarak bir arada; birlik, beraberlik ve bütünlük içinde çalışacağımıza ve sektörümüzün yaşadığı so-runlara müşterek çözümler üretebileceğimi-ze inanıyoruz. Sektörümüz, özlemini çektiği etik değerlere sadık, bütünleyici ve çözüm-leyici, yenilikçi ve ilerici anlayışa derneğimiz ve vakfımızın işbirliği ile doğacak sinerjiyle kavuşacaktır.

Yeni yılın ilk sayısında sizleri zorlukların bilincinde ama umut dolu selamlama fırsatı bulduğum için mutluyum. Daha demokratik, daha aydınlık ve daha müreff eh bir yarın için çalışmalarımızı sürdüreceğiz.

Sizleri şahsım ve yönetim kurulumuz adına saygıyla selamlıyorum.

Sevgili Dostlar,

Yazımı hazırladığım günlerde, Sevgili Büyüğümüz Ankara Plastik Sanayicileri Der-neği Başkanı ve PLASFED’in kuruluşunda önemli rol oynayan isimlerden biri olan Necmi Atalay’ı kaybettiğimiz haberini aldım. Sek-törümüz için çaba harcayan değerli işadam-larından biri olduğuna bizzat şahit oldum. PLASFED’in kuruluş fi kri ortaya çıktığında, kişisel hiçbir pozisyon beklentisi olmadan çalışmalara destek verdi. Yapılan çalışmala-ra deneyimleriyle katkıda bulundu ve bugün Rahmetli Atalay’ın da emekleri sayesinde sektörümüz bir çatı kuruluşuna sahip. Bü-yüğümüz Necmi Atalay’a Allah’tan Rahmet, yakınları ve camiamıza baş sağlığı ve sabırlar diliyorum. Katkıları için müteşekkiriz.

Kıymetli dostlar, elbette hayat bir yan-dan da devam ediyor.

Plastik sektörü 2013 yılını bir kez daha büyümeyle kapattı, gurur duyuyoruz. Buna karşılık sorumluluklarımızın da farkındayız. Mayıs 2013’te başlayan küresel dalgalanma, ülkemizi de yoğun olarak etkiledi. Biraz daha az dalgalı ve en azından risklerin belli olduğu bir 2014 hayal ederken de siyasi tartışmala-rın içine yuvarlandık. Hepimiz önceden bili-yorduk ki yerel seçimlerle cumhurbaşkanlığı seçimlerinin olduğu 2014, 2015 yılında yapı-lacak genel seçimlerin arifesinde ciddi tartış-malara sahne olacaktı. Yıl bitmeden başlayan ve ne olduğu konusunda dahi tam bir bilgi sağlayamadığımız siyasi karmaşa moralleri-mizi bozdu.

Bir sanayici olarak, gururla taşıdığım PAGDER başkanlığı sıfatımla söylemeliyim ki; ülkemiz bu denli bir kaosu hak etmemekte-dir. Demokrasiye inanıyoruz ve başta hukuk

üstünlüğü olmak üzere, şeff afl ık, katılımcılık istiyoruz. Halkın doğru bilgilendirilerek, karar süreçlerinin sağlıklı işlemesine yönelik her türlü demokratik ilkenin işletilmesini talep ediyoruz. İlave etmeliyim ki, “Türkiye plastik sektörü güçlüdür, sorunlarının farkındadır ve her türlü zorluğun altından kalkacak profes-yonelliğe sahiptir” algısını bütün kesimlere yaymalıyız.

Güzel şeylerden söz etmek fırsatı bul-duğum için de çok mutluyum. En başta bu çalışmaları sizlere anlatma fırsatı bulmamda büyük katkı sağlayan Yönetim Kurulumuz-daki arkadaşlarımıza ve çalışma arkadaşla-rımıza bir kez daha teşekkür etmem gerekli. PAGDER, yoğun bir etkinlik dönemi geçirdi ve çok önemli eserleri ortaya koydu. Başlat-tığımız “Sıcak Bir Yuva Her Canlının Hakkıdır” kampanyasının bütün kesimlerde ilgi ve des-tek görmesinden dolayı gururluyuz. Bu kam-panyanın, doğrudan ilgi alanına giren kedi ve köpek dostlarımıza sağladığı fayda yanında, plastik sanayicilerimize yönelik olumsuz bakı-şın etkilerinin azaltılmasına da katkı vereceği-ni söyleyebilirim.

Bir diğer önemli eser ise Plastik Atlası oldu. Bölgeler halinde dünyanın ilgi alanımı-za girecek bütün ülkelerini analiz ettik. Katkı veren bilim insanlarımıza ve çalışma arkadaş-larımıza bir kez daha teşekkür ediyorum. Bu yayın denenmiş metodolojileri kullanarak, bi-limsel olarak iş insanlarımıza yol göstermeyi, kullanabilecekleri verileri ortaya koymayı he-defl edi. Plastik Atlası’yla, dünyanın hangi ül-kesine giderseniz gidin, “nereden başlayaca-ğım” diye endişeye kapılmadan ilk adımlarınızı atabileceğiniz bir rehbere kavuşmuş olduk.

Bu çalışmanın bir diğer projemiz olan ve kamunun atmasını beklediğimiz adımlarıyla

Page 47: PLASFEDDERGİ Sayı 5
Page 48: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

46

PANO

Korozo, Organik Kimya ve Fırat’a İMMİB’den ihracat ödülü

Törende daha sonra, aralarında plastik sektöründen Korozo, Organik Kimya ve Fırat Plastik’in de bulunduğu, kendi alanlarında en fazla ihracatı gerçekleştiren 168 şirkete pla-ketleri ve belgeleri verildi. TİM Başkanı Meh-met Büyükekşi ve İMMİB Başkanı Tahsin Öz-tiryaki, Bakan Zeybekçi’ye de plaket sundu.

İhracatın Yıldızları ödülleri

İMMİB, bünyesindeki 6 birliği de içere-cek şekilde her yıl kendi sektörlerinde en fazla ihracat yapan ilk üç şirkete “İhracatın Yıldızları” ödülü veriyor. İMMİB bünyesindeki, İKMİB- İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamul-leri İhracatçıları Birliği Genel Sekreterliği’ne üye plastik kategorisinde Korozo, Organik Kimya ve Fırat plastik 2013’ün en fazla ihra-cat yapan şirketleri oldu. Kauçuk ve ürünleri kategorisinde ise Polimer Kauçuk, Standart Profi l ve Teklas Kauçuk ödül kazanan fi rmalar arasında yer aldı.

İMMİB, Türkiye çapında İhracatçı Birliği Genel Sekreterlikleri bazında bakıldığında, üyelerinin 40 milyar doları aşkın ihracatı ile en yüksek ihracatı gerçekleştiren birlik duru-munda bulunuyor.

İstanbul Maden ve Metaller İhracatçı Birlikleri “İMMİB” çatısı altında; Elektrik Elekt-ronik ve Hizmet İhracatçıları Birliği, Çelik İhra-catçıları Birliği, İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği, İstanbul Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliği, İs-tanbul Maden İhracatçıları Birliği ve Mücev-her İhracatçıları Birliği yer alıyor.

Türkiye’nin toplam ihracatının yaklaşık yüzde 30’unu gerçekleştiren altı birliği bün-yesinde barındıran İstanbul Maden ve Me-taller İhracatçı Birlikleri, 2013 yılında kendi sektörlerinde ve alanlarında yüksek ihracat yapan 168 şirkete ödül verdi. Ödüller Ekono-mi Bakanı Nihat Zeybekçi’nin de katıldığı bir törenle sahiplerine teslim edildi. İMMİB tara-fından “İhracatın Yıldızları” adı altında gele-neksel hale getirilen ödül töreninde plastik sektörünün önde gelen fi rmaları Korozo, Or-ganik Kimya ve Fırat plastik ihracat yıldızları oldular.

Törenin açılış konuşmasını yapan İMMİB Koordinatör Başkanı Tahsin Öztiryaki, birlik bünyesinde 22 bin şirket bulunduğunu ve Türkiye’nin en çok ihracatını yapan bin şirke-tin 456’sının bu şirketler arasında bulundu-ğunu vurguladı. Öztiryaki Türkiye’de en fazla ihracat yapan ilk on şirketin sekizinin de İM-MİB üyesi olduğunu kaydetti.

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Baş-kanı Mehmet Büyükekşi ise konuşmasında, Türkiye’nin 2014 iç büyümesinin sınırlı kala-cağını hatırlatarak, ülke büyümesinde ihra-cata daha fazla görev düşeceğini vurguladı. Büyükekşi, ihracatta en önemli sorunlardan

biri haline gelen kur dalgalanmasına da deği-nerek, ihracatçıların rekabetçi ve öngörülebi-lir kura ihtiyaç duyduğunu belirtti.

Ekonomi Bakanı Zeybekçi serbest ticaret anlaşmalarını gündeme getirdi

Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi ise ko-nuşmasında, son dönemde çokça tartışılan serbest ticaret anlaşmalarını (STA) günde-me taşıyarak, “Serbest ticaret anlaşmaları ülkemiz ekonomisi ve ihracatı açısından bü-yük önem taşıyor. Avrupa Birliği ile Japonya arasında STA görüşmeleri devam ederken, Türkiye olarak Japonya ile AB’den önce STA imzalama kararı aldık. Görüşme turlarına 1 Haziran’da başlamaya karar verdik. İkinci ola-rak Malezya ile 15-17 Nisan’da STA imzalaya-cağız” bilgisini verdi.

Avrupa Birliği’nin üçüncü ülkelerle yap-

tığı STA’ların Türkiye aleyhine sonuçlar do-ğurduğuna da dikkat çeken Nihat Zeybekci, “AB’ye Gümrük Birliği anlaşmasından rahat-sızlığımızı bildirdik. Kayıtlara da bu şekilde geçti. Türkiye ile AB arasındaki Gümrük Birliği anlaşması ‘upgrade’ edilmelidir. Güncelleme değil ‘upgrade’” ifadesini kullandı.

İstanbul Maden ve Metaller İhracatçı Birlikleri İMMİB, 2013 yılında yüksek düzeyde ihracat gerçekleştiren fi rmaları ödüllendirdi. Ödüller, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi’nin de katıldığı bir törenle sahiplerine verildi.

Page 49: PLASFEDDERGİ Sayı 5
Page 50: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

48

PANO

Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tara-fından düzenlenen Uluslararası İstanbul Hazır Ambalajlı Mamul Kongre ve Sergisi (Istanbul International Congress on Prepackaged Pro-ducts – ICPP) Aralık 2013’te İstanbul’da gerçek-leştirildi.

Yerli ve yabancı 500’ün üzerinde katılım-cıyla gerçekleştirilen kongre ve sergide, çok sayıda oturumda sektörün teknik unsurları ve bilgi paylaşımları yapıldı. Toplantılara, Tür-kiye ve Avrupa Birliği’nden kamu kuruluşları, standardizasyon kurumu temsilcileri ve sektör temsilcileriyle, sektörel sivil toplum örgütleri, tedarikçiler ile üniversite temsilcileri katıldı. Toplantıya, o tarihte bakanlık görevinde bulu-nan Eski Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün ev sahipliği yaptı.

Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı yetkili-leri toplantıda yaptıkları sunumda, mevzuattan pazarlama yönetimlerine, çevreye etkilerinden geri dönüşüme kadar hazır ambalajlarla ilgili her hususun tartışılmasını amaçladıkları, Ba-

kanlığın “Türkiye Gıda Sanayi Strateji Belgesi ve Eylem Planı” hazırlıklarını sürdürdüğünü belirttiler. Hazır ambalajların bu kapsamda en önemli konulardan biri olduğu ve Bakanlığın sıkı bir denetim programı uyguladığı, denetleme-lerde standartlara aykırı ürünlerle karşılaşıldığı da toplantıda yetkililerce ifade edildi. Ambalaj sektörünün Türkiye’nin büyük hedefl erine uy-gun olarak kendisini gözden geçirmesi gerekti-ği, standartlara uyum konusunda alınması ge-reken mesafe bulunduğu vurgulandı. Ambalaj sektöründen, kötü ürünlerle mücadelede de fayda sağlanabileceği, özellikle gıda konusun-

da duyarlılığın yüksek olması gerektiği anlatıldı.

Bakanlığın, ürünlerin pazarlanmasında hazır ambalajların öneminin farkında olduğu, ayrıca tüketici hakları açısından da ambalajların içindeki ürünlerin miktarına yönelik konulardaki hassasiyetlerinin de sürdüğü kaydedildi.

Sektörün gelişimi için bir stratejik hazırlık yapıldığı da Bakanlık temsilcileri tarafından du-yuruldu. Sektör mensupları, AR-GE ve inovas-yon konusunda KOSGEB ile TÜBİTAK’ın destek-lerinden yararlanmaya çağırıldı.

Kongre kapsamında, inovasyon, küresel ambalaj piyasalarındaki trend ve fırsatlar, tüke-tici eğilimleri, sektör sorunları, çözüm önerileri, sürdürülebilirlik yaklaşımı, AB ve Türkiye gıda bilgilendirme mevzuatı, gıda güvenliğindeki modernleşme, ambalajların işaretlenmesi, halk sağlığı, ambalaj ve raf ömrü, Avrupa’da gıda de-netimi ve piyasa gözetimi, marka, ambalaj atık yönetmelikleri, yerel yönetimlerin ambalaj atık toplamadaki rolü, geri kazanım konularında ça-lışmalar yürütüldü.

Ambalaj sanayii Hazır Ambalajlı Mamul Kongre ve Sergisi’nde buluştu

İzmir ve Ege bölgesi için en önemli OSB yatırımları arasında bulunan ve yatırımcı fi r-maların inşaat faaliyetlerine başlama aşa-masında olduğu Menemen Plastik İhtisas OSB’nin 2015 yılı itibariyle tam anlamıyla faa-liyete başlamış olacağı açıklandı. Bölge idare-si de OSB sahası içinde bulunan yeni binasına taşındı.

Bölge idaresi tarafından yapılan açık-lamada, kuruluşundan bu yana Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) içinde sürdürdüğü faa-liyetlerin, OSB sahası içindeki binasına taşın-mayla yeni bir aşamaya geldiği vurgulandı. Yatırımcı fi rmaların inşaat faaliyetleri aşa-masında bulunan, kamulaştırmaları, parsel ve yol tertip etmeleri tamamlanan bölgede en kısa sürede teknik altyapı inşaatlarına başla-

nacağı bildirildi.

Menemen Plastik İhtisas OSB Yönetim Kurulu Başkanı Salih Esen, teknik altyapı ça-lışmasıyla sanayi yatırımlarına başlamanın önünde hiçbir engel kalmayacağını vurgula-yarak, bölgenin 2015 yılında bitmiş ve üretim yapılan, aktif hizmette olacağının altını çiz-di. Esen, “Bölgemizin enerji ihtiyacını temin edecek olan Ulucak Trafo Merkezi’nden yer altı kablolu ana besleme hattı ve ana dağıtım merkezi inşaat ve tesisatı tamamlandı. Su ihtiyacımızın tümünü karşılayacak su kuyu-larının açılmasına bağlı olarak, ana su deposu inşaat ve tesisat işleri hızla devam ediyor. Ya-tırımcılarımız, en kısa sürede fabrika inşaatla-rına başlayabilecek” dedi.

Bölgenin yüzde 84’ünün tahsis edildi-ğini ve sadece 9 parselin kaldığını hatırlatan Salih Esen, “Mevcut ve uygulanmakta olan teşvik önlemlerinin 2014 sonuna kadar uza-tılması dair hükümetimiz tarafından yürütü-len çalışmalar sonucunda, kalan parsellerimi-ze çok sayıda talep gelmesini bekliyoruz. Bu yılın ortalarında ilk etapta ikisi büyük, diğer ikisi de orta ölçekli yatırım olmak üzere dört tesisin inşaatına başlanacak. Kısa zamanda katettiğimiz yoldan epey hoşnuduz” ifadesini kullandı.

Egeli plastik sanayicileri Menemen OSB’ye kavuşuyor

İzmir ve Ege bölgesi plastik sanayisi için büyük önem taşıyan Me-nemen Plastik İhtisas OSB’de binalar yükselmeye başladı ve OSB ida-resi de bölge sahası içinde bulunan yeni binasına taşındı.

Page 51: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

49

Türkiye’nin önemli sanayi kuruluşla-rından olan SASA Polyester Sanayi A.Ş.’deki Sabancı Holding hisselerinden yüzde 51’in Indorama Netharlands’a satılacağı açıklandı. Indorama Netharlands’ın, Tayland merkezli Indorama Ventures Public Company Limited’in iştiraki olduğu kaydedildi.

Sabancı Holding, yaptığı açıkla-mada, 62 milyon dolar devir bedeli öngörüldüğünü, düzeltme işlemle-riyle bu fi yatın değişebileceği kay-dedildi. SASA’nın, yüzde 49 hissesi Borsa İstanbul’da işlem görüyor. Böylece, borsa dışı hisseler anla-mında Sabancı Holding SASA’dan tamamen çekilmiş olacak. Sabancı Holding CEO’su Zafer Kurtul satış

işlemine ilişkin yaptığı yazılı değerlendirmede, Sabancı Holding’in 24 milyar lirayı aşan konso-lide geliriyle karlı büyümeye odaklandığını vur-guladı. Kurtul açıklamasında, “Sabancı Holding olarak daha fazla rekabet avantajı yaratabile-ceğimiz alanlara odaklanmak, sermayemizi bu

Türkiye Kimya Sanayicileri Derneği Olağan Genel Kurulu gerçekleştirildi. TKSD Başkanlığını 2000 yı-lından bu yana sürdü-ren Timur Erk, güven tazeledi ve yeni yöne-tim oybirliğiyle seçildi. Yeni dönem TKSD yönetim kurulu işbaşı yap-tı. Türkiye Kimya Sanayicileri Derneği’nin Ola-ğan Genel Kurulu 25 Şubat 2014, Salı günü Elite World Oteli’nde yapıldı. Timur Erk, sek-törün sorunları hakkında bilgi sahibi oldukla-rını ve çözümleriyle ilgili olarak da sektördeki her platformda çaba sarf ettiklerini vurguladı.

TOBB Kimya Sanayi Meclisi Başkanlığı görevini de 7 yıldır sürdüren Timur Erk, yeni dönemin gündem maddelerini, GSMH içinde imalat sanayi payının arttırılması için alınması gereken tedbirler, Kimya Sanayi Endüstri Böl-gesi (CHEMPORT Projesi), TORYUM rezerv-lerinin değerlendirilmesi ve Karadeniz’deki rezervin değerlendirilmesi (METANHİDRAT) olarak sıraladı.

alanlara aktarmak istiyoruz. Hızlı büyüyen ve özkaynak karlılığı yüksek işlere, sektörlere ön-celik veriyoruz.

Portföyümüzü karlılık içinde büyüme, daha fazla değer yaratma hedefi yle sürek-

li gözden geçiriyoruz. Bu strateji doğrultusunda SASA’daki hissele-rimizi alanında dünyanın en iyile-rinden biri olan Indorama Ventures şirketine satmaya karar verdik. Ay-rıca bugüne kadar büyük özveriyle çalışarak Topluluğumuza önemli katkılarda bulunan SASA çalışan-larına da çok teşekkür ediyorum. Sabancı Holding, sürdürülebilir karlılığı yüksek, büyüme odaklı ya-tırımlarına devam edecektir” ifade-sine yer verdi.

Türkiye Kimya Sanayicileri Derneği (TKSD) Başkanlığını 2000 yılında üstlenen Timur Erk, yapılan genel kurulda güven tazeledi. Yönetim oy birliğiyle seçildi.

Türkiye Kimya Sanayicileri Derneği’nde Timur Erk güven tazeledi

Sabancı Holding SASA’daki hisselerini Tayland merkezli yatırım fonuna satıyor

PANO

ASİL ÜYELER YEDEK ÜYELER

-TİMUR ERK -SELÇUK PAKSOY (KİMAR)

-ÖZALP ERKEY -İHSAN NECİPOĞLU (DOW)

-MUSTAFA YILMAZ (AKSA) -TAŞKIN ÖZTÜRK (DEREN)

-ENGİN DENİZMEN (ÇUKUROVA KİMYA) -ÖMER BAKIR (LANXESS)

-ÜNSAL HEKİMAN (PHARMAVISION) -ERSİN KENAN KAYALAR (KAY-ALAR KİMYA)

-ŞAHİT KANUNİ (DETEKS)

-HAYATİ ÖZTÜRK (PETKİM)

-SELÇUK DENİZLİGİL (BASF)

-HASAN ALEMDAR (HENKEL)

-NECATİ HAKOĞLU (POLİSAN)

-ONUR KİPRİ (AKKİM)

-HALUK ERCEBER (ORGANİK KİMYA)

Page 52: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

50

PANO

mul ve kalıp imalat sanayileri ile mühendislik plastikleri, makine ve yedek parça üreticileri gibi farklı alanlardan ilgililer katıldı. Eğitimler talep üzerine, 8 Mart ve 29 mart günlerinde de tekrarlandı.

Şirketlerin son dönemde yaşanan kur dalgalanmalarından kendilerini korumaya yö-nelik alabilecekleri önlemlere ilişkin seminer de 11 Şubat günü gerçekleştirildi. İntegral Menkul Değerler uzmanları, fi nans piyasa-sında kullanılabilecek araçlar ve bu araçların nasıl kullanılacağına yönelik bilgi sundular.

PAGDER, 2014 yılı içinde 85 eğitim faa-liyeti planlandığını açıkladı. Bu etkinliklerden 28’i tamamlandı. PAGDER’den yapılan açıkla-mada, teknik, ekonomik, devlet destekleri ve plastik sektörünün sorunlarına yönelik geniş bir yelpazede eğitim çalışmaları gerçekleşti-rileceği vurgulandı. Yıl içinde ihtiyaca göre ek eğitimler de açılabilecek.

PAGDER açıklamasında, 2014 yılı eğitim programı içinde, güncel ihtiyaçlara yönelik olarak döviz dalgalanmalarından korunma-nın yolları, ticari bilgiye erişim kanalları gibi eğitimlerin yanı sıra, potansiyel pazarlar, ya-tırım fırsatları, fuarlardan maksimum verim almanın yolları, İŞKUR teşvikleri, iş ve meslek danışmanlığı, fi rmaların rekabetçiliğini arttır-maya yönelik faaliyetler ve destek kanalları, bakanlık, TÜBİTAK, Eximbank, KGF, KOSGEB destekleri ve başvuru aşamaları gibi iş fırsat-ları, yangın ve atık yönetimi gibi plastik sek-törü için önem ihtiva eden problemlerin çö-zümüne yönelik bilgilendirme seminerlerinin de öngörüldüğü vurgulandı.

Buna ek olarak, sektöre yönelik teknik kapasiteyi artırmak üzere uzman kadrolar ta-rafından, enjeksiyon, ekstrüzyon, kompaund, kompozit malzemeler, polimer malzemeler ve uygulanan test yöntemleri, kesici takım geometrisi, plastik kalıp tasarımı, teknik re-

sim okuma ve çizim kuralları, plastik şişirme, plastik kalıp imalat teknolojileri gibi teknik eğitimler de programda yer aldı. Şirketlerin her dönem ihtiyaç duyduğu mali ve muhase-be işlemlerine yönelik eğitimler de verilecek.

Eğitimlere yoğun ilgi

Bu arada, PAGDER’in ilk dönem eğitimle-ri yoğun ilgiyle karşılaştı. 26 Şubat’ta “Plastik Enjeksiyon Prosesi Eğitimi”nde, verimsizli-ğe yol açan hatalı üretimlere karşı önlemler, enjeksiyonla üretimdeki teorik altyapının güçlendirilmesi konuları işlendi. Eğitime, ma-

PAGDER 2014 eğitim takvimi belli oldu

Gerçekleştirilen Eğitim ve Seminerler Eğitim/Seminer Veren  Kurum

Kur Riski Yönetimi Semineri İntegral Gayrimenkul

KGF - Kredi Garanti Fonu Bilgilendirme Semineri Kredi Garanti Fonu

İhracatın Uzmanı Türk Eximbank ve Destekleri Bilgilendirme Semineri Eximbank

Aktif İşgücü Piyasasında İşkur Desteği Bilgilendirme Semineri İŞKUR

Kuzey Ren-Vestfalya Eyaletinin Bir Yatırım ve Ticaret Merkezi Olarak Sunduğu Fırsatlar Semineri NRW Invest

Çağdaş Satış ve Pazarlama Teknikleri Eğitimi RGA Yönetim Danışmanlık

1. Seviye Plastik Enjeksiyon Prosesi Eğitimi (5 tekrar) EGE Mühendislik ve Danışmanlık Hiz.

2. Seviye Plastik Enjeksiyon Prosesi Eğitimi (2 tekrar) EGE Mühendislik ve Danışmanlık Hiz.

Film Ekstrüzyonu Prosesi Eğitimi (3 tekrar) EGE Mühendislik ve Danışmanlık Hiz.

Plastik Kalıplarında Normal ve Sıcak Yolluk Sistemleri Tasarımı Eğitimi (3 tekrar) EGE Mühendislik ve Danışmanlık Hiz.

Dış Ticarette Yeni Ödeme Şekilleri Semineri TEB

Ticari Alacak Sigortası Bilgilendirme Semineri COFACE

Risk Yönetim Çözümleri Semineri D&B

Plastik Ekstrüzyon Teknolojisi Eğitimi (2 tekrar) EGE Mühendislik ve Danışmanlık Hiz.

Polimer Malzemeler ve Plastiklere Uygulanan Test Yöntemleri Eğitimi (2 tekrar) EGE Mühendislik ve Danışmanlık Hiz.

Plastik Sektörüne Yönelik Yangın Semineri TKSD, İTÜ ve Marsh

Dış Pazarda Müşteri Bulma Teknikleri Eğitimi Sarpaş - Hap Eğitim

PAGDER EĞİTİM PROGRAMI -2014

Page 53: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

51

Gerçekleştirilecek Eğitim ve Seminerler Eğitim/Seminer Verecek  Kurum

1. Seviye Plastik Enjeksiyon Prosesi Eğitimi EGE Mühendislik ve Danışmanlık Hiz.

2. Seviye Plastik Enjeksiyon Prosesi Eğitimi EGE Mühendislik ve Danışmanlık Hiz.

Film Ekstrüzyonu Prosesi Eğitimi EGE Mühendislik ve Danışmanlık Hiz.

Plastik Kalıplarında Normal ve Sıcak Yolluk Sistemleri Tasarımı Eğitimi EGE Mühendislik ve Danışmanlık Hiz.

Plastik Ekstrüzyon Teknolojisi Eğitimi EGE Mühendislik ve Danışmanlık Hiz.

Polimer Malzemeler ve Plastiklere Uygulanan Test Yöntemleri Eğitimi EGE Mühendislik ve Danışmanlık Hiz.

Plastik Kalıp İmalat Teknolojileri Eğitimi EGE Mühendislik ve Danışmanlık Hiz.

Kompaund Ekstrüzyonu Teknolojisi Eğitimi Rüstem Polat Eğitim ve Danışmanlık

Teknik Resim Okuma ve Çizim Kuralları Eğitimi EGE Mühendislik ve Danışmanlık Hiz.

Plastik Kalıp Tasarımı ve Kalıp Malzemeleri Eğitimi EGE Mühendislik ve Danışmanlık Hiz.

Kesici Takım Geometrisi ve Kullanım Yerleri Eğitimi EGE Mühendislik ve Danışmanlık Hiz.

Platik Termoform Prosesi Eğitimi EGE Mühendislik ve Danışmanlık Hiz.

Plastik Şişirme Prosesi Eğitimi EGE Mühendislik ve Danışmanlık Hiz.

PANO

Page 54: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

52

Plastik sektörünün en önemli kuruluşlarından biri olan PAGEV’de yeni dönem başladı. Vakfın yapılan genel kurulunda çekişmeyle geçen seçimleri Ya-vuz Eroğlu başkanlığındaki liste kazandı. Böylece Eroğlu, en genç başkan oldu.

Plastik sektörünün gelişimi için yatırım ve eğitim faaliyetleri yürüten Türk Plastik Sanayicileri Araştırma, Geliştirme ve Eğitim Vakfı PAGEV’de yeni dönem başladı. Türkiye ekonomisinin lokomotifl eri arasında bulunan plastik sektöründeki sivil toplum örgütleri içinde yeralan PAGEV Genel Kurulu’nda çe-kişmeli bir seçim gerçekleşti ve Yavuz Eroğlu tarafından oluşturulan “Değişim Grubu” liste-si seçimleri kazandı.

15 Şubat günü gerçekleştirilen Olağan Genel Kurulda, “Plastik sektörü için birlik, PAGEV’e yeni bir vizyon” hedefi ile hareket

eden Yavuz Eroğlu liderliğindeki “PAGEV De-ğişim Grubu” seçimleri kazanarak gelecek dö-nem için görev üstlendi.

İki listenin yarıştığı ve PAGEV tarihindeki en yüksek katılımlı genel kurulda Sem Plas-tik Genel Müdürü Yavuz Eroğlu, PAGEV’in en genç başkanı olurken başkan yardımcılığına Enformak Plastik’ten Ahmet Meriç seçildi. PAGEV’in yenilenen yönetim kurulu üyeleri ise Reha Gür, Abdülkadir Topuçar ve Cihan Sönmez oldu.

PAGEV Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Eroğlu, seçimin ardından yaptığı açıklamada, “Seçime katılan tüm sektör temsilcilerimize teşekkür ediyoruz. Yeni yönetim olarak en önemli misyonumuz sektörü birleştirmek, bütünleştirmek, geçmiş ve geleceğiyle plas-tik sektörünün sesi ve öncüsü olmaktır.

PAGEV, geçmişte olduğu gibi gelecekte de plastik sektörünün çatı kuruluşu ve sesi olmaya devam edecektir” dedi.

Plastik sektöründe birlik ve değişim dönemi başladı

Yavuz Eroğlu başkanlığında PAGEV’de yeni yönetim görev başında

PANO

Yalova Üniversitesi Polimer Mühendisliği öğrencisi Serhat Oran ve Cenk Kurtuluş’un Doç. Dr. Mehmet Atilla Taşdelen danışmanlığında hazırladığı “Plastik Atıkların Kaynağında Ayrıştı-rılması” projesi ilgi gördü.

Plastik ürünlerin kaynağında türlerine göre ayrı ayrı toplanabilmesi için konteyner, iç me-kan kutuları ve geri kazanım torbaları gibi ekip-manların daha etkin kullanılması için hazırlanan projede, kişilerin çevre duyarlılığının artırılması ve buna bağlı olarak hassasiyetin amaca katkı sağlaması hedefl endi.

Önerilen sistemin, başlangıç ve işletme maliyetinin düşük ve kurulumun kolay olarak planlandığı kaydedildi. Geliştirilen sistemle, plastik atık potansiyelinin fazla olduğu kamu alanlarında plastikler türlerine göre kaynağında ayrıştırılacak. Proje, insanların geri dönüşüm yö-nünde teşvikini de içeriyor.

Öğrenciler tarafından geliştirilen proje, “sosyal girişimcilik” kategorisinde TÜBİTAK’ın “TÜBİTAK 2238-B Üniversite Düzeyi Girişimcilik ve Yenilikçilik Yarışması”nda 515 başvuru arasın-da birinci aşamayı geçen 142 proje içerisinde yer aldı.

Yalova Üniversitesi Polimer Mühendisliği öğrencilerinden geri dönüşüm projesi

Page 55: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

53

Plastik sektöründe faaliyet gösteren bir şirketin daha hisseleri Borsa İstanbul’da (BİST) işlem görmeye başladı. Plastik, ambalaj ve kimya sektörlerine hammadde, yardımcı maddeler ve makine tedarik etmek amacıyla 2003 yılında kurulan Plaspak Kimya Sanayi ve Ticaret A. Ş. hisseleri Borsa İstanbul Gelişen İşletmeler Piyasası’nda (GİP) işlem görmeye başladı. Borsa İstanbul Genel Müdür Yardım-cısı Sayın Mustafa Kemal Yılmaz ve Plaspak Kimya Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Gökhan Şıkrak’ın katılımıyla 21 Ocak 2014 tarihinde Borsa İstanbul’da gong töreni düzenlendi. Şir-ketin kodu PLASP.E olarak belirlendi.

Plaspak 2003 yılında kuruldu2003 yılında kurulan şirket, plastik, am-

balaj ve kimya sektörlerine hammadde, yar-dımcı maddeler ve makine tedariki alanında faaliyet gösteriyor. Şirketin yüzde 30,34’lük hissesi BİST-GİP’te işlem görecek.

Borsa İstanbul Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Kemal Yılmaz, gong töreninde yap-

tığı konuşmada, 10 yılı aşkın süredir faaliyet gösteren Plaspak Kimya’ya ya başarılar diledi ve diğer şirketleri de sermaye piyasalarının sunmuş olduğu avantajlardan yararlanmaya davet etti.

Plaspak Kimya Yönetim Kurulu Başkanı Gökhan Şıkrak da konuşmasında, “Halka arzla beraber gerçekleştirilen değişimin şirketimi-zin büyümesine ivme katacağına inanıyoruz. Türkiye ve yabancı ülkelere plastik ve kimya-

sal hammaddeler pazarlayan şirketimiz, bu-günden sonra daha emin adımlarla yoluna de-vam edecek. Ürün yelpazemizi ve pazar payını büyütmeyi hedefl iyoruz. Plastik sektörüne ve ülkemize katma değer üretmeye devam ede-ceğiz. Bu vesile ile halka arz sürecinde değerli katkılarından dolayı Borsa İstanbul yöneticile-rine, bu süreçte bizleri yönlendiren Sermaye Piyasası yöneticilerine, halka arz için teşvik eden kurumlara ve iş ortaklarımıza ve emeği geçen herkese teşekkür ederiz” dedi.

Plaspak BİST’te işlem görmeye başladı

PANO

Page 56: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

54

PANO

Türkiye plastik sektörünün yüzde 40’ını, Türkiye ambalaj sektörünün ise önemli bir kısmını oluşturan, bunun yanında, Türkiye’nin toplam ambalaj ihracatının yüzde 68’ini ger-çekleştiren plastik ambalaj mamulleri üretici-leri 2013’ü yüzde 17 büyümeyle kapattı.

PLASFED tarafından yayınlanan 2013 Plastik Ambalaj Mamulleri Sektör İzleme Rapo-runda, dünya ve Türkiye plastik ambalaj sek-töründeki gelişmeler değerlendirildi. Dünya plastik ambalaj sektörünün dış ticaretinin de-

ğer bazında 2013’te bir önceki yıla göre düşüş gösterdiği kaydedilen raporda, Türkiye’nin, dünya plastik dış ticaret hacmi içindeki payı yüzde 1,1 olduğu, ihracattaki payının ise yüzde 1,3 olarak gerçekleştiği vurgulandı. Türkiye’nin ithalattaki payı da yüzde 1,1 olarak gerçekleşti.

Dünyanın 9. büyük plastik ambalaj imalatçısı

Türkiye plastik ambalaj üreticileri, 2013 yılındaki üretimleriyle dünya plastik amba-laj sektöründen yüzde 2,6 oranında pay aldı.

Böylece, dünyanın 9. büyük plastik ambalaj üreticisi konumunu korudu. Avrupa’da ise Al-manya ve İtalya’nın ardından 3. büyük üretici oldu.

Plastik ambalajda üretim yanında sunulan hizmetin önemi de artıyor

Raporda, ambalaj sektöründeki gelişme-lere yönelik olarak yapılan değerlendirmede, artan küreselleşmenin etkisiyle şirketlerin öl-çeğini büyütmesi, hatta şirket birleşmeleri ve işbirlikleri modellerinin oluşturulması gerek-liliğine vurgu yapıldı. Müşterilerine yeni ürün ve yüksek katma değer sunan şirketlerin yeni fırsatlar bulabileceği, şirketler açısından; ulus-lararası hizmet, zamanında teslim ve e-ticaret ile hizmet yönünün ağırlık kazandığı bir sektör olmaya yönelik gelişmelerin yaşandığı kay-dedildi. Sektörde, müşteriler açısından dış kaynak kullanımı (outsourcing) ve tam hizmet paketlerinin önem kazandığı vurgulandı.

Plastik ambalaj sektöründe bazı oranlar

Raporda, Türkiye’deki plastik ambalaj üretimi miktarının yüzde 13 artarak 3,25 mil-yon tona, üretim değerinin ise yüzde 17 arta-rak 12,7 milyar Dolara çıktığı kaydedildi. 2013 verileri ışığında bazı oranların da yer aldığı raporda, ithalatın miktar bazında yüzde 9, de-ğer bazında yüzde 12 artmasına karşılık, ihra-catın miktar bazında yüzde 13, değer bazında ise yüzde 16 arttığına işaret edildi. Dış ticaret fazlasının değer bazında yüzde 34 gibi yüksek bir oranda artmasının olumlu değerlendirildiği raporda, yurt içi üretimin miktar olarak yüzde 20’sinin ihraç edilmesine karşılık, değer bazın-daki ihracatın toplam üretim değerinin yüzde 17’si olduğu vurgulandı.

Türkiye ambalaj ihracatının yüzde 68’i plastik ambalaj üre-ticilerinden

Plastik ambalaj sanayii, Türkiye’nin ma-mul bazında dış ticaret fazlası verdiği az sa-yıdaki sektörden biri olmaya 2013 yılında da

Plastik ambalaj büyümesini ve dış ticaret fazlasını sürdürüyor Plastik ambalaj üreticilerinden rekabet için destek talebi

Türkiye plastik sektörünün önemli bir kısmını oluşturan plastik ambalaj sektöründe büyüme ve ihracat artıyor. PLASFED tarafından hazırlanan 2013 Plastik Ambalaj Mamulleri Sektör İzleme Raporu ya-yınlandı. Raporda, üretimin bir önceki yıla göre miktar bazında yüzde 13, değer bazında yüzde 17 büyüdüğü ve 12,7 milyar dolara ulaştığı belirtildi. Dış ticaret fazlasını sürdüren plastik ambalaj üreticileri, ih-racatlarını yüzde 16 artırarak 2 milyar 140 milyon dolar ihracata ulaş-tı. PLASFED Başkanı Selçuk Aksoy,“Gelecek yıllarda Dünya ölçeğinde artan rekabet ve küreselleşmenin de etkisiyle küçük şirketlerin reka-bet güçlerini korumak için birleşme veya daha farklı işbirliği modelleri geliştirmek için yollar araması gerekecek” dedi.

Page 57: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

55

devam etti. Ayrıca, Türkiye’nin toplam ambalaj sektörü ihracatının yüzde 68’ini gerçekleşti-ren plastik ambalaj imalatçıları bu sektörün ihracat amiral gemisi oldu.

Sektör, ihracatta 2013 yılını, bir önceki yıla göre yüzde 16 artışla 2 milyar 140 milyon dolar ile tamamladı. İthalat ise yüzde 12 arta-rak 1 milyar 721 milyon dolar oldu. Plastik am-balaj mamul üreticileri, böylece 2013’ü yüzde 34 artışla 419 milyon dolar dış ticaret fazlasıy-la tamamladı. Plastik ambalaj imalatçıları, yurt içi talebin yüzde 86’sını karşıladı.

PLASFED Başkanı Selçuk Aksoy: Küçük şirketler yeni işbirliği modelleri geliştirmeli

PLASFED Baş-kanı Selçuk Aksoy, 2013 yılı gerçekleş-melerine yönelik yaptığı değerlen-dirmede, “Gelecek yıllarda Dünya ölçe-ğinde artan rekabet ve küreselleşmenin

de etkisiyle küçük şirketlerin rekabet güçlerini korumak için birleşme veya daha farklı işbirliği modelleri geliştirmek için yollar araması gere-kecek. Müşteri talepleri çeşitleniyor ve yüksek katma değerli ürünlerin uygun fi yatlarla arzı her geçen gün artıyor.

Buna ayak uydurmak gerekecek. Yeni dönemde, plastik ambalaj üreticilerinin ulus-lararası hizmet, zamanında teslim ve e-ticaret gibi yeni unsurlarla hizmet vermesi gerekliliği bugünden görülüyor. Görünen o ki, plastik ambalaj sektöründen ürün alan müşteriler açı-sından dış kaynak kullanımı (outsourcing) ve tam hizmet paketlerinin önemi artıyor. Sektö-

rümüzün bu noktalarda hızlı bir yapılanmaya gir-mesi gerekli gibi görünü-yor” dedi.

PLASFED Başkanı Selçuk Aksoy, sektörün atması gereken adımla-rın bilincinde olduğunu vurgulayarak şunları kay-detti:

“Buna karşılık, plas-tik sektörünün genelinde olduğu gibi, plastik amba-laj imalatçılarımızın da hak ettiği takdiri yete-rince gördüğü kanaatinde değiliz. Hem manevi, hem de teşvik boyutuyla yeni araçların sektör lehine kullanılması gerekiyor. Plastik ambalaj üreticilerimiz çevre konusunda en fazla bizce haksız baskı altında kalan üretici konumunda. Umuyorum, üretim süreçleri açısından karbon salımı en düşük ürünlerin başında gelen plas-tiklere karşı önyargılar hızla kırılır” dedi.

Sektörde ölçekler küçükPLASFED raporunda, TOBB veri tabanına

göre plastik ambalaj sektöründe 1854 fi rma-nın faaliyet gösterdiği bilgisine de yer verildi. Plastik ambalaj sektörünün yüzde 67’sinin fl eksible yüzde 18’inin tekstil plastik ve yüzde 15’inin de sert plastik ambalaj mamullerinden oluştuğu vurgulandı.

PANO

Plastik Ambalaj Mamullerinde Genel Arz ve Talep Dengesi1000 Ton Bazında Milyon Dolar Bazında

2012 2013 % Artış 2012 2013 % Artış

Üretim 2.864 3.250 13 10.895 12.704 17

İthalat 350 382 9 1.534 1.721 12

İhracat 572 646 13 1.846 2.140 16

Yurtiçi Tüketim 2.642 2.987 13 10.583 12.285 16

Dış Ticaret Açığı/Fazlası 222 263 19 312 419 34

İhracat /Üretim ( % ) 20 20 17 17

İthalat/Yurtiçi Tüketim (% ) 13 13 14 14

İhracat / İthalat ( % ) 163 169 120 124

Page 58: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

56

Page 59: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

57

Page 60: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

58

Plastik mamullerin tamamında dış ticaret fazlası veren ve iç pazar ihtiyaçlarının büyük bir kısmını karşılayan plastik sanayicileri, plas-tik inşaat malzemelerinde de ağırlığını artırı-yor. Sektöre yönelik kapsamlı ve düzenli ve-rileri üreten PLASFED, 2013 yılı Plastik İnşaat Mamulleri Sektör İzleme Raporunu yayınladı. Raporda, alt ve üstyapı sektöründe plastik malzemelerin bütün dünyada kullanımının arttığına işaret edildi. Plastik imalat sanayii 2013 sonu itibariyle 7.2 milyar dolar üretim, 1.8 milyar dolar ihracat ve 1.3 milyar dolar dış ticaret fazlasına ulaştı.

Plastik sanayiinin inşaat sektörüne (alt ve üstyapı inşaat sektörü) yönelik ürünlerinin çeşitlerinin arttığı ve her geçen gün dünya ge-nelinde bu ürünlere yönelik eğilimin güçlen-diği kaydedildi. Alternatif malzemelere göre daha dayanıklı, daha hafi f ve daha az maliyetli ürünler sunulduğu belirtilen raporda, buna bağlı olarak büyümenin de devam ettiği belir-tildi.

PLASFED raporunda, 2013 yılı sonu iti-bariyle plastik inşaat malzemelerinde yurt içi talebin yüzde 93’ünü karşılayan Türk plastik

inşaat mamulü üreticilerinin, 2012’ye kıyasla büyümesini sürdürdüğü, dış ticaret fazlasının da değer bazında yüzde 7 artarak 1 milyar 330 milyon dolara yükseldiği kaydedildi.

Raporda, sektörün yüksek katma değerli ürünlere geçmesine ihtiyacın gözlendiği de vurgulandı. PLASFED raporunda, miktar ba-zında üretilen ürünlerin yüzde 42’sinin ihraç edilmesine rağmen, değer bazında bakıldığın-da toplam üretimin yüzde 25’inin ihraç edildiği sonucuna ulaşıldığı vurgulandı.

PLASFED raporunda, Dünya ölçeğinde karşılaştırılabilir son verilerin üretildiği 2012 yılı sonu itibariyle dünya plastik inşaat mamul-leri ihracat pazarında yüzde 4 ağırlıkta ve dün-yada 5. sırada olduğu belirtildi. Raporda 2013 sonu itibariyle Türkiye plastik inşaat mamulle-ri sektörü kesinleşmiş verileri yer aldı.

ÜretimSektörün plastik üretiminin 2008 yılın-

daki 1.1 milyon ton seviyesinden 2013 sonu itibariyle 1.7 milyon tona yükseldiği, üretim değerinin ise 7.2 milyar dolara ulaştığı belirtil-di. Üretimin değer bazında bir önceki yıla göre

PLASFED Plastik İnşaat Malzemeleri raporu yayınlandı:

Plastik inşaat malzemelerinin yüzde 42’si ihraç edildi

Türkiye’nin plastik inşaat malzemeleri alanında dün-ya ihracatından yüzde 4 pay aldığı ve en fazla ihracat ya-pan 5. ülke olduğu belirtildi. PLASFED’in plastik inşaat malzemeleri raporunda, Türk imalatçıların bu ürünlerde net ihracatçı konumda oldu-ğu, miktar bazında üretimin yüzde 42’sinin ihraç edildiği kaydedildi. PLASFED Başkanı Selçuk Aksoy, yeniden yapı-lanan bir coğrafyanın merke-zi konumundaki Türkiye’nin bu fırsatı iyi değerlendirmek için bütün paydaşların katkı vereceği geniş kapsamlı ça-lışma yürütmesi gerektiğini vurguladı.

PANO

Page 61: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

59

yüzde 12 arttığı ve toplam plastik üretimi için-deki ağırlığının da yüzde 22 düzeyinde sabit kaldığı kaydedildi.

İthalatTürkiye’nin yüksek katma değerli ürünler

ithal ettiğine işaret edilen PLASFED raporun-da, ithalatın değer bazında bir önceki yıla göre yüzde 17 yükselerek 448 milyon dolara çıktığı kaydedildi.

Yurt içi tüketimin, miktar bazında yüzde 7’sinin, değer bazında ise yüzde 8’inin itha-latla karşılandığı, dolayısıyla yurt içi tüketimin miktar bazında yüzde 93’ünün, değer bazında ise yüzde 92’sinin yerli fi rmalarca karşılandığı vurgulandı.

İhracat, dış ticaret fazlası ve dış ticaret birim fi yatları

Türk plastik inşaat mamulü ihracatının 2008 yılındaki 466 bin ton ve 1,3 milyar dolar seviyesinden sürekli bir artışla; bir önceki yıla göre miktar bazında yüzde 7, değer bazında ise yüzde 9 artışla, 2013 yılı sonunda 713 mil-yon ton ve 1,8 milyar dolara yükseldiği belirtil-di.

Türkiye’nin dünyanın beşinci büyük plas-tik inşaat mamulü ihracatçısı olduğu belirtilen raporda, AB ülkeleri içinde ise Almanya ve İtalya’nın ardından üçüncü büyük ihracatçı olduğu vurgulandı. Türkiye’nin, 150’den fazla ülkeye plastik inşaat ürünü sattığı, en fazla ürün ihraç edilen ülkelerin sırasıyla, Irak, Rus-ya, Libya, Azerbaycan, Gürcistan, Kazakistan, İran, Türkmenistan, Bulgaristan ve Romanya olduğu bilgisine yer verildi. Bu ilk 10 ülkeye yapılan ihracatın, toplam ihracatın miktar ba-zında yüzde 71, değer bazında ise yüzde 67

ağırlık aldığına işaret edildi.

Bu veriler ışığında, 2013 yılı sonunda dış ticaret fazlasının bir önceki yıla göre değer bazında yüzde 7 artarak 1 milyar 330 milyon dolara ulaştığı belirtildi.

Raporda, ihracat ve ithalat birim fi yatla-rında, ithalat lehine ciddi bir fark görüldüğüne de işaret edildi. Buna göre, 2013 yılında birim ithal fi yatı 2012 yılına kıyasla yüzde 5 artarak ton başına 5 bin 889 dolara çıktı. İhracat birim fi yatı ise bir önceki yıla göre yüzde 2 artarak, 2 bin 494 dolar olarak gerçekleşti.

PLASFED Başkanı Aksoy: Yeniden yapılanan bir coğrafyanın tam ortasındayız

Rapora yönelik değerlendirmelerde bulu-nan PLASFED Başkanı Selçuk Aksoy, plastiğin yeni ürünler geliştirerek, alt ve üst yapılarda muadillerine göre daha hafi f, daha dayanıklı ve daha ucuz ürünler sunduğunun altını çizdi. Bu sürecin, plastik inşaat mamullerinin dünya-da ve Türkiye’de yapı sektörü tarafından daha fazla tercih edilmeye başlamasına yol açtığını

belirten Aksoy, “Dünyada ağırlığı giderek artan plastik inşaat malzemelerinde Türk üreticileri daha fazla desteklenmeli” dedi.

Selçuk Aksoy şunları kaydetti:“Türkiye, inşaat pazarının büyük olduğu

bir ülke. Her alanda yapılaşmamız sürüyor. Ayrıca, yeniden yapılanan bir coğrafyanın tam ortasındayız. Bölgemiz her türlü alt ve üstyapı yatırımlarını devam ettiren ülkelerden oluşu-yor ve bu yapılanma daha da devam edecek. Türk üreticilerinin ulaştığı 7.2 milyar dolarlık hacim elbette önemli ancak daha fazla gidece-ğimiz yol var ve biz bu yolda koşmak istiyoruz. Türkiye, bu ülkelerin ihtiyacını karşılamaktaki en avantajlı konumlardan birini sunuyor. Bu avantajın iyi kullanılarak her türlü pazarlama faaliyetinde paydaşlarımızla birlikte çalışmak hepimizin yararına olacaktır.

Yapı sektöründe faaliyet gösteren, son dönemde başarılarıyla ülkemizin adını duyu-ran uluslararası inşaat sanayicilerimiz, mü-hendislik ve müşavirlik fi rmalarımızı bizimle daha fazla çalışmaya, ürünlerimizi görmeye ve kullanmaya çağırıyoruz.”

Selçuk Aksoy, raporda Türk plastik inşa-at mamulleri ihracatının birim değerinin, ithal edilen ürünlerin birim değerlerin neredeyse yarısı olmasının önemli bir gösterge olduğu-nu da hatırlatarak, “Miktar bazında üretimin yüzde 42’sini ihraç etmemize rağmen, değere bakıldığında bu ağırlık yüzde 25’lere düşüyor. Demek ki daha fazla yatırıma, katma değerli ürünlere geçişe ihtiyacımız var. Dünyanın her yerinde bu süreçler kamu tarafından destek-lenmiş, yönlendirilmiştir. Biz de bu anlamda sektör olarak elimizi taşın altına koymaya ha-zırız, kamudan da beklentimiz bizi bu süreçte gerek mali, gerekse araştırma yönünden des-teklemesi” dedi.

Plastik İnşaat Malzemeleri Sektöründe Genel Arz ve Talep Dengesi (Milyon Dolar)

2012 2013 % Artış

Üretim 6.365 7.152 12

İthalat 383 448 17

İhracat 1.631 1.778 9

Yurtiçi Tüketim 5.117 5.822 14

Dış Ticaret Açığı / Fazlası 1.247 1.330 7

İhracat / Üretim ( % ) 26 25

İthalat / Yurtiçi Tüketim(%) 7 8

İhracat / İthalat ( % ) 425 397

PANO

Page 62: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

60

düğünü hatırlatarak, rekabet gücünün korun-masında verimli, yeni ürünlere imkan sağlaya-cak makine teçhizat yatırımlarının önemli bir unsur olduğunu kaydetti.

Selçuk Aksoy plastik işleme makinele-rinde yüksek ithalatın önlenmesi için adımlar atılması gerektiğini belirterek, “Plastik sektörü elbette Türkiye’de üretilmiş, Türkiye menşeli makineleri kullanmayı istiyor, arzu ediyor. Bu-nun için birkaç öneri geliştirdik. Yabancı ma-kine üreticilerinin Türkiye’de üretim yapması, yerli üreticilerin büyümesinin sağlanarak AR-

PLASFED, 2013 Plastik İşleme Makineleri Sektör İzleme Raporu’nda, üretim ve ihracat-ta göreli olarak artış sürse de, iç pazardaki yabancı menşeli ürünlerin yüksek oranlı ağır-lığının devam ettiğini açıkladı. Üretim, 2013 yılı sonuna göre yüzde 9 oranında artarak 339 milyon TL’ye yükselirken, ithalat bir önceki yıla göre yüzde 12 oranında geriledi ve 527 milyon Dolar seviyesine indi.

PLASFED Başkanı Selçuk Aksoy, rapo-ra yönelik yaptığı değerlendirmede, Türkiye plastik mamul üretiminde hızlı bir artış görül-

GE’ye dayalı yeni ürünleri ortaya çıkarmasının desteklenmesi gerekli” dedi. Selçuk Aksoy, şunları kaydetti:

“Türkiye plastik işleme makineleri ve ak-sam ve parçaları talebinin yüzde 70-80’i ithal ürünlerle karşılanıyor. Şu anda makine ima-latçılarımız ucuz ikinci el makinelerin ithalatı ile yine ucuz uzak doğu makinelerinin baskısı altında. Genel olarak bakıldığında plastik ma-kineleri imalatı sektörümüzde küçülme de-vam ediyor. Yaptığımız değerlendirmelerde, bizim geleneksel ihracat pazarlarımızın dünya

Plastik işleme makineleri üretimi yüzde 9 arttı ancak yüksek ithalat sürüyor

PLASFED 2013 yılı sonunda, plastik işleme makineleri sektöründe üretimin bir önceki yıla göre yüzde 9 artarak, 339 milyon dolara ulaştığını açıkladı. PLASFED Türkiye Plastik İşleme Ma-kineleri Sektör İzleme Raporu‘na göre, Türkiye plastik işleme makineleri sektöründe oransal ola-rak gerileme sürse de ithalat ağırlığı devam etti. İthalat bir önceki yıla göre yüzde 12 gerileyerek 527 milyon dolara düştü. PLASFED Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Aksoy makine sektörünün de plastik sektörü kadar hızlı büyümesini arzu ettiklerini, Türkiye menşeli makineleri daha fazla kullanmayı istediklerini belirterek, ”Bunun için öneriler geliştirdik. Yabancı makine üreticilerinin Türkiye’de üretim yapması, yerli üreticilerin büyümesinin sağlanarak AR-GE’ye dayalı yeni ürün-ler ortaya çıkarmalarının desteklenmesi gerekli“ dedi.

PANO

Page 63: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

61

toplam makine ithalatı içindeki paylarının çok düşük olduğunu gördük. Demek ki yüksek mik-tarda makine ithal eden ülke ve ülke grupları-na yönelik bir girişim başlatmamız gerekiyor. Ayrıca, Türkiye imalat sanayii açısından büyük önem taşıyan yetişmiş insan gücünü ve mer-kezi konumunu kullanarak, global markaların Türkiye’de yatırım yapmasına yönelik özel bir teşvik politikası geliştirmelidir. Sektörümüzün çoğunluğu KOBİ sınıfındadır ve yeterli miktar-da AR-GE yatırımı yapamamaktadır. Bunun da teşviki ile rekabet güçlerinin artırılması önem taşıyor. Bütün bunların Türkiye için plastik iş-leme makinelerine yönelik stratejik bir yakla-şım etrafında toplanması da sanırım en önemli adım olacaktır”

Rapordan tespit ve önerilerPLASFED raporunda, AB ülkelerinde plas-

tik ve kauçuk makineleri, bunların aksam ve parçaları üreticisi sınıfından toplam 3 bin 700 şirket bulunduğu, buna karşılık Türkiye’de ki fi rma sayısının 600 dolayına ulaştığı hatırlatıl-dı. Türkiye’deki sayının yüksek olduğuna işaret edilen raporda, bunun fi rma başına üretim ve cironun düşmesine, dolayısıyla verimlilik ve fi nansman-işletme sorunlarının görülmesine neden olduğuna vurgu yapıldı.

Plastik sektöründeki büyümeye paralel makine sektörünün de büyümesi yönündeki beklentilerin, özellikle Çin ve Uzak Doğu ülke-lerinden yapılan ucuz ithalatın baskısı altında tam olarak gerçekleşmediğine işaret edilen PLASFED raporunda bu olguya ek olarak yük-sek katma değerli pahalı makine ithalatının da yoğun olduğu kaydedildi.

PLASFED raporunda, plastik ve kauçuk işleme makineleri sektörünün gelişmesi için bir dizi önlem önerisi de yer aldı. Bu kapsamda, sektörün teknolojik düzeyinin artırılarak küre-sel pazarda rekabetçi üretime geçmesi, yine bu amaca matuf olmak üzere, yabancı serma-ye yatırımlarının çekilerek katma değeri daha yüksek makinelerin Türkiye’de üretilmesinin sağlanması önerildi.

Katma değeri yüksek makinelere geçiş sürecinde ciddi AR-GE ve inovasyon yatırımları gerekirken, çoğunluğu KOBİ olan Türk fi rmala-rının bu yatırımları tek başlarına gerçekleş-tirmesinin mümkün olmadığına işaret edilen raporda, geçiş döneminde Türkiye’de makine aksam ve parçalarının kaliteli üretimi ve küre-sel oyuncuların parça tedarik sistemine girme-

leri yönündeki bir stratejinin yerinde olacağı önerisi yapıldı. Raporda, “Türkiye’nin plastik işleme makineleri aksam ve parçalarında üre-tim ve ihracat üssü haline getirilmesi izlenebi-lecek ikinci stratejiyi oluşturabilir” denildi.

Stratejik olarak, küresel pazarda marka olarak kabul görecek büyük ölçekli enjeksiyon ve ekstrüzyon makine üreticilerinin ortaya çıkması gerekliliğine vurgu yapılan raporda, bunun sonucunda, bu büyük üreticiler ile Tür-kiye’deki yabancı sermayeli fi rmalara aksam ve parça üreten güçlü yan sanayi fi rmalarının doğacağı vurgulandı.

Kümelenme ihtiyacının, plastik işleme makineleri için de görüldüğü belirtilen ra-porda, buna ek olarak ara elaman ihtiyacının çözümü için eğitim yatırımı, AR-GE, ÜR-GE ve inovasyon desteklerinin yoğunlaştırılması ge-rektiği kaydedildi. Raporda, kayıt dışı üretimin haksız rekabetin en ciddi unsurlarından biri olduğu hatırlatıldı.

Küresel kriz nedeniyle, geleneksel dış pa-zarlarda daralma veya duraklamanın etkisinin devam ettiği, bu nedenle ihracat yapan ma-kine üreticilerinin hızla yeni pazarlar bulması gerektiği belirtilen raporda, devlet kurumları dışında sektörel sivil toplum örgütlerinin ihra-cata dönük pazarlamaya desteğinin önemli bir araç olarak ortaya çıktığı anlatıldı.

Türk makine üreticilerini güçlendirecek, yüksek miktarlı sipariş verilen büyük yatırdan tam olarak yararlanamadığı belirtilen raporda, “Büyük fabrika yatırımı yapan işletmeler çeşit-li ve avantajlı krediler ile gelişmiş ülkelerden 5 yıl vadeli makine alabilirken, ülkemize daha düşük fi yatlı tek makine siparişleri kalmak-tadır. Siparişin boyutu az olduğu için yete-rince indirim yapılamadığından bu siparişler

de Çin-Tayvan gibi ülkelere kaptırılmaktadır. Makine ihracatının geliştirilmesi için Alman-ya’daki Hermes kredi sisteminin bir benzeri Türkiye’de de kurulmalı, Eximbank kredile-ri makine üreten KOBİ fi rmalarının kolayca ulaşabileceği kaynaklar haline getirilmelidir. Eximbank tarafından yurtdışındaki orta ve küçük ölçekli şirketlere kredi sağlanmalı ve bu alıcıların Türkiye’den ithalatı özendirilmelidir” görüşüne yer verildi.

İhracatçı fi rmaların uzun vadeli satışların-da kur ve vadeye yönelik ek garanti destekleri bulmasına yönelik girişim önerilen PLASFED raporunda, ihracat yapılan ülkelerdeki tarife dışı engellere karşı Türkiye’nin de benzer ön-lemleri alması istendi.

2003-2013 yılları arasında 6,4 milyar dolarlık makine teçhizat yatırımı yapıldı

Raporda, Türkiye’de, makine ve aksam ve parçaları talebinin yüzde 70-80’inin ithalatla karşılandığı ve plastik sektörünün 2003-2013 yılları arasında toplam 6,4 milyar dolarlık maki-ne ve teçhizat yatırımı yaptığı kaydedildi. Son 3 yılda yapılan yatırımın ortalama yıllık tutarı-nın 801 milyon dolar olarak gerçekleştiği ve bu yatırımların yüzde 37’sini presler ve diğer ma-

PANO

Page 64: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

62

PANO

milyon dolar), Almanya (8 milyon dolar), Bul-garistan, Romanya, Azerbaycan ve Birleşik Arap Emirlikleri, Özbekistan, Ukrayna ve Irak oldu.

İthalat verileri:Türkiye, plastik işleme makine, aksam ve

parçaları ithalatı, 2013 yılı sonunda bir önce-ki yıla göre yüzde 12 oranında azalarak 527 milyon dolar olarak gerçekleşti. Türkiye’nin yüksek oranlı ithalatçı durumda olduğu plastik işleme makineleri ile aksam ve parçaları sektö-ründe ithalat ekonomik durum ve yatırımlara bağlı olarak değişti. Türkiye’nin bu alandaki ithalatı 2003 yılındaki 257 milyon dolar sevi-yesinden düzenli olarak artarak 2008 yılında 507 milyon dolara ulaştı.

Krizin etkisiyle 2009 ve 2010 yıllarında-ki azalmanın ardından 2011 yılında en yüksek seviyesine ulaştı ve 692 milyon dolara ulaştı. Makine, aksam ve parçaları ithalatı 2012’de bir önceki yıla göre yüzde 14 gerileyerek 596 mil-yon dolara düştü. İthalat, 2013’te de gerileye-rek 527 milyon dolar olarak gerçekleşti.

kinalar, yüzde 24’ünü enjeksiyon, yüzde 18’ini ekstrüzyon, yüzde 11’ini aksam ve parçalar, yüzde 6’sını termoform ve yüzde 4’ünü de şi-şirme makinalarının oluşturduğu açıklandı.

PLASFED İzleme Raporu 2013 verileri

PLASFED tarafından yayınlanan plas-tik işleme makineleri raporunda, Türkiye’de faaliyet gösteren 598 makine ve aksamları üreticisinin yüzde 78’ine denk gelen 464 fi r-manın İstanbul’da yerleşik olduğu saptandı. İstanbul’u 6 fi rma ile İzmir takip ediyor.

Türkiye plastik işleme makineleri üretimi, küresel krizin etkisiyle, 2009 ve 2010 yılların-da yaşadığı düşüşün ardından tekrar topar-landı ve 2011’de başlayan büyüme 2013’te de sürdü. Sektör, bir öncesi yıla göre yüzde 9 üre-timini artırarak, 2012’deki 311 milyon dolarlık üretimini 339 milyon dolara yükseltti.

İhracat verileri:Türkiye’nin iç pazarında ithal makine ağır-

lığı devam etse de, son dönemde Türkiye’de makine, aksam ve parçaları imalatçılarının üre-tim ve ihracatında iyileşmeler gözlendi. 2003 yılında 22 milyon dolar olan ihracat, 2008 yı-lında 95 milyon dolara çıktıktan sonra küresel krizin olumsuz etkisi nedeniyle 2009 ve 2010 yıllarında geriledi ve 2010 sonunda 72 milyon dolar ile tamamlandı. Tekrar artmaya başlayan ihracat, 2011 sonunda 103 milyon dolar olur-ken, 2012’yi yüzde 19,4 artışla 123 milyon do-lar seviyesinde, 2013 yılını da yüzde 9 artışla 134 milyon dolar seviyesinde tamamladı.

Türkiye’nin en fazla ihracat yaptığı ülke-ler sırasıyla; Rusya (25 milyon dolar), İran (11

İç pazar satışları (Sektörün ma-kine ve teçhizat yatırımı):

Sektörün 2011 yılında 885 milyon dolar ile zirve yapan makine ve teçhizat yatırımı (it-halat dahil iç pazar satışları) gerileme eğilimini sürdürdü. 2012 sonunda 785 milyon dolara düşen satışlar, 2013 yılı sonunda da bir önce-ki yıla göre yüzde 7 oranında gerileyerek 732 milyon dolara indi. Plastik sektörünün, 2003 - 2013 yılları arasındaki toplam makine teçhizat yatırımı 6,4 milyar dolara ulaştı.

Dış ticaret dengesi ve birim fi -yatlar:

Bu gelişmeler sonucunda, 2013 yılı sonu itibariyle sektörün dış ticaret açığı, bir önceki yıla göre yüzde 17 azalarak 393 milyon dolara geriledi. 2013 yılında, şişirme makineleri dışın-daki tüm makinelerde dış ticaret açığı önemli ölçüde geriledi. Türkiye’nin ihracat ve ithalat birim fi yatlarındaki -az da olsa- dengesizlik de devam etti. Buna göre 2013 yılı sonunda birim ithalat fi yatı kg başına 12,4 dolar seviye-sindeyken, birim ihracat fi yatı kg başına 11,91 dolar seviyesinde oldu.

PLASTİK İŞLEME MAKİNELERİ GENEL ARZ – TALEP DENGESİ( Milyon dolar )

2012 2013 % Artış

2013 / 2012 6.365 7.152 12

Üretim 311 339 9

İthalat 596 527 -12

İhracat 123 134 9

İç Satış 785 732 -7

Dış Ticaret Açığı -474 -393 -17

İhracat / Üretim ( % ) 39 39

İthalat / İç Satış ( % ) 76 72

İhracat / İthalat ( % ) 21 25

Page 65: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

63

PANO

Türk fi rmaları, dünya plas-tik sektörünün kalbinin attığı Chinaplas’a PAGDER öncülüğün-de katılım sağladılar. 23-26 Nisan tarihlerinde Şanghay’da gerçek-leşen fuarda fi rmalar, Türkiye’nin ihracatını ve plastik pazarındaki etkinliğini artıracak girişimlerde bulundular.

PAGDER’in, plastik sektörünün pazarlama faaliyetlerine katkısı devam ediyor. Dünyanın en önemli plastik ve kauçuk sektörü fuar-larından Chinaplas’a ulusal katılım sağlandı. Toplam 150 bini aşkın kişinin ziyaret ettiği fuarda işlerine geliştirecek bağlantılar kurma fırsatı buldu. PAGDER, İKMİB organizasyonu ve AKİB işbirliğinde organize edilen katılım çerçevesinde, Türkiye Şanghay Başkonsolosu Deniz Eke, Şanghay Ticari Ataşesi Bilgehan

Şaşmaz, PLASFED Başkanı Selçuk Aksoy, PA-GEV Başkanı Yavuz Eroğlu, PAGDER-PAGEV Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Reha Gür, PAGDER Yönetim Kurulu Üyesi Selçuk Gülsün ve PAGEV 2. Başkan Yardımcısı Ahmet Meriç ile aynı zamanda Ambalaj Sanayicileri Derneği Başkanı olan Petkim Genel Müdürü Saadettin Korkut’un da Türk fi rma ve ziyaretçiler ile bir-likte incelemelerde bulunduğu fuarda, 12 Türk fi rması stant açtı. Fuar kapsamında Jwell fab-rikası da ziyaret edildi.

Chinaplas ve Türkiye’nin katılımı hakkın-da değerlendirme yapan PAGDER Yönetim Ku-rulu Başkanı Hüseyin Semerci, “Daha başarılı olmak için üyelerimiz ve sektör mensuplarıyla birlikte dünyanın en prestijli fuarlarına katılım sağlamaya ve iş bağlantılarımızı genişletmeye çalışıyoruz. Bütün dünyanın takip ettiği, plas-tik sektörünün kalbinin attığı böylesine önemli bir fuarda Türkiye’yi ve Türk plastik sektörünü tanıtmak, ülkemize fayda sağlamak bizi onur-

landırıyor. Ülkemizin ulusal başarısını ve re-fahını artıracak girişimlerde bulunmaya ve bu amaçla fi rmalarımıza öncülük etmeye devam edeceğiz.” dedi.

Fuara Türkiye’den Akdeniz Kimya, Ak-soy Plastik, Eurotec, İKMİB, PAGDER, Petkim, Puls Elektronik, Serene Plast, Şenmak Makina, Tepe Kimya, Tisan ve Vatan Plastik katıldı.

Plastik sektörü Dünyanın 2. büyük plastik fuarına PAGDER organizasyonuyla katıldı

Page 66: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

64

Kayseri Plastik İşletmeciler Derneği KAYPİDER’in Plastik Sanayiciler Federasyonu PLASFED’in desteğiyle hayata geçirdiği ve alanında Türkiye’de bir ilk olan Geri Dönüşüm Eğitimi fi lmi Kayseri’de düzenlenen etkinlikle tanıtıldı. Filmin ana hedef kitlesi olan çocuklar ve gençlere ulaşmak için Fatma Mustafa Has-çalık Ortaokulun’da düzenlenen etkinliğe, Vali Orhan Düzgün’ün eşi Gül Düzgün, Vali Yar-dımcısı ve Talas Kaymakamı Yasemin Özata Çetinkaya, İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Ali Erdoğan, PLASFED Başkan Yardımcısı ve KAY-PİDER Başkanı Yusuf Özkan, öğretmenler ve öğrenciler katıldı.

Toplantıda açılış konuşması yapan Yusuf Özkan, 2,5 yıllık çalışmanın sonucunda ortaya çıkan fi lm ve etkinlikten mutlu olduklarını vur-guladı.

Yusuf Özkan, öğrencilere yönelik sadece fi lm ile farkındalık çalışması yapmadıklarını, geri dönüşüm tesislerinin de gezdirildiğini be-lirterek “Proje çerçevesinde bütün okullardan gönüllü öğretmenlerimiz, çevre sorumlusu olarak seçildi. Her öğretmen çevre konu-

sunda okullarda çeşitli faaliyetler düzenledi. Yaklaşık 80 öğretmenimizle birlikte toplantı yaptık. Çevre hakkında ve geri dönüşüm hak-kında bilgilendirmelerimiz de yapıldı. 20-30 kişilik öğrenci gruplarının, geri dönüşüm te-sislerini yerinde görmelerini sağladık. Bunu bütün okullarımıza nasıl taşırız düşüncesiyle eğitim fi lmi hazırladık. Çekimlerimizi PLASFED sponsorluğunda gerçekleştirdik. Çocuklarımı-za aynı zamanda çevre konusunun okullarda ders olarak okutulması da önemlidir. Çocuklar çevre konusunda böylelikle daha bilinçli ola-rak yetişecektir. Biz de bu amaçla çevre eğitiminin ilkokulda başlamasını istiyo-ruz.” dedi.

İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Ali Erdoğan ise, “Biz öğrencilerimizi ge-leceğe hazırlarken onların düşünen, yorumlayan, okuyan iyi insan olmasını is-

tiyoruz. Çevre bilincini ve sorumluluğu taşıma-sı anlamında böyle bir proje gerçekleştiriliyor. Bu en duyarlı olduğumuz projelerden bir ta-nesi. O açıdan bu projenin hayırlar getirmesini temenni ediyorum” diye konuştu.

Vali Yardımcısı ve Talas Kaymakamı Ya-semin Özata Çetinkaya da konuşmasında, projenin çevre bilincine katkı vermesi ve geri dönüşüm konusunda bilgilendirme sağlama-sının önemli unsur olduğunu belirterek, “Öğ-renmede en etkili yöntem deney yöntemidir. Ondan sonra izlemek geliyor. Bundan sonrada belki okumaktır.

Bizimde öğrenciliğimiz zamanında bu tür gezilerle bir yerlere gittiğimizde öğrendiğimiz şeyleri hala hatırladığımızı biliyoruz. Dolayı-sıyla da bu anlamda geri dönüşüm fabrikası okullarımızda bir program dahilinde çocuklara çevre ve geri dönüşüm bilinci küçük yaşlarda aşılanmaya çalışılıyor. Çocuklara böyle bir CD çalışması yapılmaya karar verilmiş. Yani deney yöntemi kadar etkili olmasa da izleme yönte-minin ne kadar etkili olduğunu bildiğimiz için çocuklarımıza faydası olacağına inanıyorum” dedi.

Konuşmaların ardında hazırlanan eğitim fi lminin gösterimi yapıldı ve bir kokteyl verildi. Öğrenciler fi lmi ilgiyle izledi.

KAYPİDER Plastik Gününde Geri Dönüşüm Eğitim Filmi beğeni topladı

PLASFED ve KAYPİDER Plastik Dönüşüm Eğitim fi lmini tanıttı

PANO

Page 67: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PANO

Page 68: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

66

yöneticileri ile delegeleri katıldı.

Toplantıda, 2013 yılı değerlendirmesi ve 2014 beklentileri yanında, uzun dönemli gelişmeler de paylaşıldı. Sektörün öncelikli sorunlarına yönelik atılması gereken adımlar konusunda da görüş alış-verişinde bulunuldu. PLASFED Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Ak-soy, Türkiye plastik sanayisinin 2013 yılı so-nunda Avrupa’nın ikinci büyük imalatçı ülkesi konumuna vurgu yaparak, sektöre yönelik en

Avrupa’nın ikinci büyük plastik üreticisi Türkiye’nin, sektörün güçlü temsili ve savunu-culuğu için kurulan Plastik Sanayicileri Fede-rasyonu PLASFED, delege toplantısını 5 Aralık 2013 günü İstanbul Kaya Ramada otelinde gerçekleştirdi. Toplantıya, PLASFED yönetimi ve (PAGDER), Ege Plastik Sanayicileri Daya-nışma Derneği (EGEPLASDER), Kayseri Plastik İşletmeciler Derneği (KAYPİDER), Bursa Plas-tik ve Ambalaj Sanayicileri Derneği (BURPAS) ve Ankara Plastik Sanayicileri Derneği (APSD)

kapsamlı verilerin, sektör toplamı ve makine, hammadde, ambalaj vb. alt detaylarıyla birlik-te PLASFED tarafından sürekli takip edilerek üyelerin ve kamuoyunun bilgisine sunulduğu-nu vurguladı.

PLASFED’in yayınladığı raporlarda sürekli olarak plastik sektörünün ülke ekonomisi için-deki yeri ve önemini vurguladığı ve gösterdi-ğini kaydeden Selçuk Aksoy, sektörün ülke ekonomisinin de üzerinde sergilediği büyüme

“Türkiye’ye petrokimya yatırımları neden yapılmıyor sorusuna yanıt bulunmalı”

PLASFED Delege Toplantısı’nda, Türkiye ve dünya plastik sektörü gelişmeleri değerlendirildi

Türkiye plastik sektörünün güçlü temsili için üst örgüt olarak kurulan PLASFED De-lege Toplantısı’nda, 2025’te Asya’nın en büyük plastik pazarı olacağı ve Türkiye’nin plastik sektörüne stratejik öncelik vermesi gerektiği de-ğerlendirildi. PLASFED Delege Toplantısı, 5 Aralık 2013 günü İstanbul’da yapıldı. Toplantı-ya, PLASFED üyesi Plastik Sa-nayicileri Derneği (PAGDER), Ege Plastik Sanayicileri Da-yanışma Derneği (EGEPLAS-DER), Kayseri Plastik İşlet-meciler Derneği (KAYPİDER), Bursa Plastik ve Ambalaj Sa-nayicileri Derneği (BURPAS) ve Ankara Plastik Sanayicile-ri Derneği (APSD) delegeleri katıldı. Toplantıda, 2013 yılı değerlendirmesi ve 2014 yılı beklentilerine yönelik konular ele alındı.

PANO

Page 69: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

67

hızının memnuniyet verici olduğunu anlattı. Aksoy, ülke kaynaklı kısa vadeli sorunlar ya-nında uzun vadeli yapısal sorunların da öne-mini koruduğunu hatırlatarak, bu sorunların çözümü için çalışmaların bıkmadan ve yılgınlı-ğa kapılmadan çalışmaya devam edilmesi ge-rektiğini anlattı. Plastik sektörünün hammad-de ithalatının çok yüksek olduğunu hatırlatan Aksoy, “Petrokimya yatırımlarının neden ya-pılmadığı sorusunun da cevabının bulunması gerekir” ifadesini kullandı.

Selçuk Aksoy, sektörün sorunla-rın çözümü yanında kendi yapılanmasına yönelik olarak ön-celiklerini de; Ar-Ge ve inovasyon, yeni makine yatırımları ve pazarlama olarak

sıraladı. Selçuk Aksoy, yapılan tahminlerin, 2025’de Asya’nın Avrupa ve Amerika’dan daha büyük bir pazar olacağını gösterdiğini, bu bil-ginin sektör tarafından kullanılması gerektiği-ni anlattı.

PAGDER Plastik Atlası tanıtıldı

PAGDER Yönetim Kurulu Başkanı Hü-seyin Semerci de yurt dışına açılmada sektör mensuplarının kullanabileceği bilgilerin üretil-mesi amacıyla bilimsel bir çalışma yapıldığını ve Plastik Atlası’nın kullanıcılara sunulduğunu belirtti. Semerci, “Dünya Plastik Atlası”nda, 97 ülkenin plastik sektörünün her yönüyle ince-lendiğini ve Türkiye’nin hangi alanlarda nasıl bu pazarlara girebileceği yönünde bilgiler

PANO

PLASFED tarafından yürütülen çalışmalar:• 2013 yılında 8 milyon tonu aşan üretimi ile Avrupa Birliği ülkelerinde ikinci büyük üretici

konumuna gelen Türkiye plastik sektörünü yurtiçi ve yurtdışı platformlarda temsil eden bir şemsiye kurum olan PLASFED, sektörün genelini ilgilendiren sorunların çözümünde kamu otoritelerine yardımcı olacak öneriler geliştirmekte ve ilgili bakanlıklara iletmek-tedir.

• Kamu tarafından yapılan tebliğ değişikliklerinde bakanlıklara sektörün menfaatleri doğ-rultusunda öneriler sunmaktadır.

• Gelişmekte olan ülkelerden yapılan plastik hammadde ithalatında ödenen ilave vergile-rin askıya alınmasında veya kota uygulanmasında etkin rol oynamaktadır.

• Hal kanunu ile plastik poşet kullanımının yasaklanmasına karşı çıkılmıştır.• Domates salçası ve püresi ambalajında plastik kullanımının yasaklanmasına karşı çıkıl-

mıştır.• Standartlara uygun geri dönüştürülmüş plastiklerin gıda ambalajlarında kullanılması

sağlanmıştır.• Ürünlerin altında yer alan standartları gösteren numaraların değiştirilmesinin eski kalıp-

larda kullanılmaması ve 3 yıllık geçiş süreci verilmesi konusu bakanlığa iletilmiştir.• Alkollü içeceklerin plastik şişelerde piyasaya arzı talebi bakanlığa iletilmiştir.• ÖTV kanununun imalatçı ve ihracatçıların rekabet gücüne olumsuz etkileri raporlanarak

bakanlığa iletilmiştir.• Yatırımlarda devlet yardımları kararında plastik sektörü lehine değişiklik talebi bakanlığa

iletilmiştir.• TOBB bünyesinde plastik sektör meclisi kurulması için müracaat edilmiştir.• 2. el makine ithalatının denetimi yapılmakta ve 15 yaşı aşan ve Türkiye’de üretilmeyen

makinelerin ithalatına izin verilmemektedir.• Üyelerin daha uygun alanlarda yatırım yapmasını sağlayacak plastik ihtisas organize

sanayi bölgeleri kurmaktadır: PAGDER&ASLAN Plastik İhtisas Organize Sanayi Bölgesi, BİLECİK SÖĞÜT Plastik İhtisas Organize Sanayi Bölgesi, BİLECİK OSMANELİ Plastik İhti-sas Organize Sanayi Bölgesi, KIRKLARELİ Üniversitesi Vize Plastik Meslek Yüksek Okulu, MENEMEN Plastik İhtisas Organize Sanayi Bölgesi.

• Üyelere fayda sağlayacak konularda danışmanlık ve eğitim hizmetleri sunulmaktadır. İş sağlığı ve güvenliği danışmanlık hizmeti, çevre danışmanlık hizmeti, mesleki yeterlilik ku-rumu tarafından onaylanan plastik meslek dallarında sınav ve belgelendirme, sektörün ihtiyaç duyacağı konularda eğitimler verilmekte, Mazhar Zorlu Plastik Endüstri Meslek Lisesi ile plastik sektöründe bölgesel mesleki eğitim ve istihdam projesi yürütülmektedir.

• Federasyon temsil kabiliyetini arttırmak için plastik üretiminin yoğun olduğu illerde der-nekleşme faaliyetleri devam etmektedir: Kocaeli, Gaziantep, Konya ve Adana’da dernek-leşme faaliyetlerine başlanmıştır.

• PLASFED yayın-tanıtım faaliyetleri ile de sektörün ve üyelerinin tanıtımına katkı sağ-lamaktadır: PLASFED web sitesi, PLASFED dergi, plastik sektör kataloğu – cd ve teknik yayınlar yapılmaktadır.

• Yaptığı araştırmalar, PR ve imaj çalışmaları ile sektörün itibarının artırılması için aktif ve proaktif rol oynanmaktadır.

• PLASFED Sektörel Raporlar: Sektördeki gelişmeler çok yakından izlenerek plastik ve alt sektörleri için Türkçe ve İngilizce sektör izleme raporları üretilmektedir. Bu raporlar, sek-törün yurtiçi ve yurt dışı platformlarda tanıtılmasına, derneklerin ve kamu otoritelerinin, sektörün gelişimine yönelik stratejiler üretmesine yardımcı olmaktadır.

• Yurtiçi platformlarda işbirliği: Sektörümüzü ilgilendiren tüm yurtiçi platformlarda etkin görevler alınmakta ve sektöre fayda sağlayacak tüm öneriler bu platformlar vasıtası ile kamuya iletmektedir:

• TOBB Kimya Sektör Meclisi• Makine Sektör Meclisi• OAİB - Makine Tanıtım Grubu• Tüm illerdeki plastik meslek komiteleri• Ekonomi, Sanayi ve Çevre Bakanlığı Teknik Komiteleri

Page 70: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

68

verildiğini belirterek, “Dünya Plastik Atlası, ih-racatçılarımıza hangi pazarda ihracat olanak-larının olabileceğini, hangi pazarlarda onları yoğun rekabetin beklediğini aktarıyor ve yurt dışı atılımları için yol göstererek zaman kazan-dırıyor” dedi.

PLASFED Delege Toplantısı’nda konuk konuşmacı olan Bloomberg HT Haber Koor-dinatörü Ali Çağatay da, global krizin çıkış ne-denleri ve ne zaman sona ereceği konusunda düşüncelerini, öngörülerini paylaştı. Dünya ekonomisinin aslında Amerika tarafından yö-netildiğinin örneklerle altını çizen Çağatay, dünya ve Türkiye ekonomisindeki son güncel gelişmeleri, verileri de delegelere aktardı.

PLASFED: Son 5 yıldır Çin dışın-da tüm bölgelerin toplam üre-tim içindeki payları geriliyor!

Genel Sekreter Barbaros Demirci top-lantıda, PLASFED’in faaliyetleri ve Türkiye ile Dünya plastik sektörüne yönelik gelişmelerin ele alındığı raporu sundu. Demirci, 28 Ekim 2011 tarihinde kurulan PLASFED’in, plastik sektörünü Türkiye ve dünya ölçeğinde güçlü temsil modeli olarak ortaya çıktığını hatırlattı.

Plastiğin, son 50 yıldır dünya ölçeğinde en hızlı büyüyen endüstriyel ürünlerden biri olduğunu belirten Demirci, 1950 yılında 1,5 milyon ton olan mamul üretiminin, 2012 yılın-da 288 milyon tona çıktığını ulaştığını, 1950-2012 yılları arasında bileşik (ortalama) büyü-me hızının yüze 8.7 olduğunu kaydeti.

Son beş yıl içinde Çin dışındaki tüm bölge-lerin toplam üretim içindeki paylarının gerile-diğine dikkat çeken Demirci, ekonomik kriz ne-deniyle özellikle Avrupa’nın sektörde gerileme içinde bulunduğunu aktardı.

Barbaros Demirci, Türkiye plastik sektö-rünün 2002-2012 yılları arasında ortalama yüzde 5,2 olan GSMH büyüme hızını, yüzde 10,8 büyüyerek ikiye katladığını kaydederek, son 5 Yılda GSMH içinden ortalama yüzde 3,5 pay alan plastik sektörünün GSYH içindeki pa-yını 2013 yılı sonunda bir önceki yıla göre de yükseleceğini vurguladı. Demirci, üretim ka-pasitesindeki yükselişin de sürdüğünü belirtti.

Toplantıda Türkiye, dünya ve Türkiye’nin dünya plastik sektöründeki durumuna ilişkin verilen başlıca bilgiler şöyle;

Global plastik dış ticareti hızla büyüyor• 2012 yılında dünya plastik dış ticaret hacmi

1,13 trilyon dolar• Türkiye’nin payı 17,2 milyar dolar ile yüzde

1,5• Dünya toplam plastik ithalatında ilk üç yüz-

de 27 payla Çin, Almanya ve ABD• Dünya toplam plastik ihracatında ilk üç yüz-

de 30 payla Almanya, ABD ve Çin• Türkiye’nin toplam ithalat payı yüzde 2,2,

toplam ihracattaki payı yüzde 0,8

Türkiye’nin dünya plastik ihra-catındaki payı• Türkiye hacimde global oyuncu ancak kat-

ma değerde çok geride• Nitekim 2012 yılında Almanya 15,3 milyon

ton üretimi ile 62 milyar dolarlık, İtalya 8,3 milyon ton üretimi ile 21 milyar dolarlık plas-tik ihraç ederken, Türkiye 7,2 milyon ton üretimi ile ancak 5 milyar dolarlık doğrudan ihracat yapabilmiştir.

• Belçika, Fransa ve Hollanda Türkiye’nin çok altında üretim yaptıkları halde, 22 ila 34 mil-yar dolarlık ihracat yapabilmektedirler.

• Türkiye dünya toplam plastik üretiminden

yüzde 2,5 pay alırken, ihracatından ancak yüzde 0,8 pay alabilmektedir.

Küresel eğilimlere yönelik tes-pitler• Dünya plastik malzemelerde talep, katma

değeri yüksek mamuller lehine gelişiyor; Türkiye plastik sektörünün vizyonu, daha yüksek katma değer yaratan mamuller üre-timi olmalı

• Plastik mamul ithalatında Çin ön sıraya yer-leşti

• Plastik mamul ihracatında Irak, Rusya ve Al-manya Türkiye’nin en büyük 3 pazarı olmayı sürdürüyor

• Plastik mamul yurtiçi tüketimi kişi başına plastik tüketimi 85 kg ile dünya ortalama-sının 3 katı ancak gelişmiş ülkelerin altında

• Türkiye plastik sektörü, plastik hammadde-nin yaklaşık yüzde 87’sini ithalatla karşılıyor

• Sektörde yabancı sermayeli fi rma oranı yüzde 2’nin altında. 238 yabancı sermayeli fi rmanın yüzde 61’i AB kökenli

• Türkiye plastik sektörü 2003-2012 yılları arasında 5,7 milyar dolarlık makine ve teç-hizat yatırımı yapmıştır

• Son 3 yıllık yatırım tutarı ortalaması 750 mil-yon dolardır

PLASFED tarafından çözülmesi hedefl enen sektörün temel sorunları:• Hammaddede dışa bağımlılığın azaltılması,• Katma değerin yükseltilmesi amacıyla gelecekte hakim olacak teknolojilere yatırım

yapılması,• Rekabet düzeyinin arttırılması,• Sektörün AB’ne uyumunun sağlanması,• Sektörün eğitim altyapısının iyileştirilmesi,• Plastik sektörü ile sektörün mamul ve ara mamul ürettiği ana sanayiler arasında işbirliği-

güç birliğinin sağlanması,• Sektörün gelişimi ve yabancı sermaye yatırımlarının çekilmesi amacıyla ekonomik altya-

pının tesis edilmesi.

PANO

Page 71: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PANO

Yeni ENGEL e-mac. Sizin için daha verimli olan bir makine.

Bu makine

anahtar kelime:

the first.ENGEL e-mac

e-mace-mace mac

Oruç Reis Mah., Giyimkent E4 Blok – B142 No:30 | tel: +90 (0)212 438 50 40

fax: +90 (0)212 438 50 42 | E-Mail: [email protected] | www.engelglobal.com/tr

Page 72: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

70

Belçika merkezli dünya petrokimya devi Ravago, Türkiye’deki büyümesini sür-dürüyor. Ravago’dan yapılan açıklamada, Türkiye’nin köklü Sistem Evi ürünleri ala-nında faaliyet gösteren Tekpol’ü satın aldı-ğı belirtildi.

Tekpol, Ravago’nun Türkiye’de faali-yet gösteren fi rmaları; Eastchem, Enplast ve Ravago Kimya’nın 2014 başında birleş-mesi ile oluşan Ravago Petrokimya Üretim A.Ş bünyesine katıldı. Yapılan açıklamada, satın alma işleminin 36 milyon Avro düze-yinde olduğu ve iki yıldır poliüretan ürün gruplarında Türkiye’de geliştirdiği ken-di teknolojisiyle termoplastik poliüretan (TPU) üreten şirketin Tekpol’ü bünyesi-ne almasının ardından bu alanda daha da güçleneceği vurgulandı. Tekpol’ün, hem termoplastik (TPU) hem de termoset poli-üretan gruplarından olmak üzere 300’den fazla poliüretan sistemin üretimini gerçek-leştirdiği hatırlatıldı. Ravago Türkiye Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Onur sa-tın alma işlemine yönelik olarak, “Hedefl e-diğimiz poliüretan portföyü açısından, ideal bir yatırım olarak gördüğümüz Tekpol’ü satın almamızın sonucunda, pazar payımızı katlayarak artırmayı hedefl iyoruz. Diğer ta-raftan tüm segmentlerde yaygınlaşmasını

planladığımız bir markalaşma sürecine de girmiş bulunuyoruz. Satın alma ile birlik-te Ortadoğu, Rusya ve Körfez ülkelerinde poliüretanı pazarlamanın yanında, üretime yönelik yatırım çalışmaları için görüşmelere de başladık” dedi.

Ravago Türkiye, Ravago Grup içinde benzersiz hale geldi

Tekpol’ün, 2014 yılında 60 milyon Avro ciroya ulaşacağı tahmininde bulunan Onur, “Tekpol rigid ve esnek poliüretan-lar dışında; yapıştırıcı, yalıtım, ayakkabı, sünger ve hızla büyüyen bir pazar olan poliüretan kaplama segmentlerine 300’ün üzerinde ürün üreterek pazarlıyor. Ravago Türkiye Grubu bu satın alma ile üretim ve dağıtımda plastik, kauçuk, elastomer ve kimyasalların yanı sıra yalıtım gruplarında taşyününden membran ve yalıtım levhala-rına kadar uzanan binlerce çeşit üründen oluşan bir portföyle, grupta dünya çapında benzeri olmayan bir yapı haline gelmiştir” bilgisini verdi.

Mehmet Onur, Ravago grubu içinde Türkiye operasyonlarının en önemlilerin-den biri haline geldiğini belirterek, Ravago Türkiye’nin plastik hammadde üretim ve tedariği alanında lider fi rma konumuna yükseldiğini hatırlattı.

Grubun Türkiye operasyonunun 8 şirket ile grubun toplam cirosunun yüzde 10’unu elde ettiği ve Türkiye’nin stratejik bölge haline geldiğini anlattı.

Mehmet Onur, 800 çalışanı bulunan Ravago’nun son bir yıl içindeki şirket alımı-nın 70 milyon Avro’ya ulaştığını açıkladı.

RAVAGO, Tekpol’ü satın aldı JEC COMPOSITES Fuarı’na 2014’te 28 türk fi rması katıldı

Kompozit Sanayicileri Derneği, İstanbul Ticaret Odası (İTO) ile işbirliği ile JEC Compo-sites 2014 Paris Fuarı’na milli katılım organi-zasyonu gerçekleştirdi. Fuara 28 fi rma katıldı. Kompozit Sanayicileri Derneği’nden yapılan açıklamada, milli katılım organizasyonunun başarıyla gerçekleştirildiği ve fi rmaların iyi bir iş ortamı bulduğu vurgulandı.

Açıklamada, “Geçtiğimiz yıl 26 Türk fi r-masının katılımıyla yapılan fuarda, bu yıl fi rma katılımı sağlandı ve organizasyon başarıyla gerçekleştirildi. Ulusal Katılım Organizasyonu çerçevesinde bu yıl Türk fi rmaları daha geniş teşhir alanlarında ve birbirine bitişik bir düzen-de ziyaretçilerini ağırlama ve ürünlerini tanıt-ma fırsatını bulmuşlardır” denildi.

İTO’nun çok iyi bir organizasyon katkısı verdiği belirtilen açıklamada, Türk fi rmalarının yoğun ilgi gördüğü ve diğer ülke fi rmalarıyla karşılaştırıldığında Türk kompozit sanayiinin Dünya pazarında yerini giderek sağlamlaştır-dığı gözleminin yapıldığı vurgulandı.

JEC Composites 2014 Paris Fuarı’na, Ag-teks, Akar Makina, Arsan Kauçuk, Birlik Ticaret, CSA Kompozit, Ece Boya, Esa Kimya, Eskim, Global Teknik, İstanbul Ticaret Odası, Kompo-zit Sanayicileri Derneği, Literatür Kimya, MIR Uniqe, Olgun Çelik, Sistem Teknik, Spinteks, Techel, Tezkom, Akpa, Boytek, Camelyaf, Do-waksa, Duratek, Metyx, Poliya, Sönmez Teks-til, Fibrosan ve Turkchem katıldı.

PANO

Page 73: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

71

PANO

Ambalaj sektöründe Avrupa’nın en büyüğü konumunda bulunan Avusturyalı Mayr-Melnhof’un Türkiye’deki 4. fabrikasını Gaziantep’te açmaya hazırlandığı açıklandı. Dünya genelinde 16 ülkede 44 fabrikayla üretim yapan, ambalaj ve karton endüstri-sinde 2,2 milyar Avro’luk cirosuyla Avrupa li-deri durumundaki şirketin Türkiye yatırımları sürüyor. Türkiye’deki ilk fabrikasını 2006’da yapan fi rmanın Gaziantep yatırımı ile fabrika sayısı 4’e yükselecek. Şirket, İstanbul’da inşa edilecek bir fabrikayı da duyurdu. Bu fabrika da 2016’da faaliyete başlayacak. Böylece şir-ketin Almanya’dan sonra en fazla üretim tesisi Türkiye’de yapılmış olacak. Şirket, 2008 yılın-da Süperpak’ı satın alarak dikkatleri üzerine çekmişti ve Türkiye’ye yatırımı hali hazırda 80 milyon Avro’ya ulaşmış durumda. Gaziantep yatırımının 2014’ün ilk yarısında üretime baş-layacağı duyuruldu.

Süperpak’ın kurucusu olan ve çalışma-larını Mayr-Melnhof Türkiye Ülke Direktörü olarak sürdüren Atila Çallıoğlu yaptığı açıkla-

mada, “Tüm dünyada 8 bin 600 çalışanıyla, 16 ülkede 44 fabrikayla üretim yapan bir dev. Mayr-Melnhof, Türkiye’ye geldikten sonra Süperpak’a yatırım yapmak için bizlerle görüş-meye başladı ve 2008 yılında bir ortaklık an-laşması imzaladık.

Bu anlaşma doğrultusunda bugün itiba-riyle Mayr-Melnhof fi rması Süperpak’ın yüzde 100’üne sahip bulunuyor. Grup, bulunduğu her ülkedeki yönetim stratejisine uygun ola-rak Türkiye’de de lokal yöneticiler ile, yani bizlerle yoluna devam etmekte ve bugün de hedefl erimizi büyüterek, artan bir hızla çalış-malarımızı sürdürüyoruz.”

Süperpak’ın hedefi 2016’da pazarın yüzde 20’si

Atila Çallıoğlu, hedefl erinin 5. fabrika-yı 2016 yılında İstanbul’da açmak olduğunu açıklayarak, “Türkiye’deki 3. fabrikamızı 2011 yılında Karaman’da kurduk ve elde edilen ba-şarıya paralel bir şekilde fabrikamızın kapasi-tesini 2013 yılında yüzde 100 oranında artır-

dık. Gaziantep’te üretime başlayan ilk büyük ambalaj fi rması olmanın gururunu yaşıyoruz. Bununla birlikte Mayr-Melnhof’un Türkiye’ye olan güveni ve ülke pazarına yönelik büyük hedefl eri doğrultusunda, Süperpak çatısı al-tında yatırımlarımıza hızla devam ediyoruz. Hedefl erimiz arasında 2016 yılında 5. fabri-kamızı İstanbul’da açmak ve bu tarihte Türki-ye’deki pazar payımızı yüzde 20’ye çıkarmak yer alıyor. Böylece ülkemizde rafl arda bulunan her beş üründen en az birinin ambalajı Süper-pak tarafından üretiliyor olacak” dedi.

Mayr-Melnhof’tan Gaziantep’e fabrika

Page 74: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

72

Kayseri Plastik İşletmeciler Derneği (KAYPİDER) isimlerini Erciyes dağında kış ayla-rında yaptıkları “kar banyosuyla” duyuran “Er-ciyes Kar Kaplanları”nın duyarlılığına katkı ver-di. Erciyes Kar Kaplanlarının, doğada gezerken topladıkları plastik atıklar ve mavi kapakları değerlendiren KAYPİDER, engelli bir çocuk için akülü sandalye aldı.

KAYPİDER tarafından yürütülen, İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün de desteklediği “Ka-pakları toplayalım, engelleri kaldıralım” kam-panyasına, Erciyes Kar Kaplanları Spor Kulübü üyeleri de katıldı. Kulüp üyeleri, Osman Ulubaş Anadolu Lisesi ile birlikte genellikle plastik-pet şişelerde kullanılan kapakları toplamaya başladı.

Kulüp üyeleri, doğa ve dağ gezilerinde atılmış kapakları toplayarak çevre temizliğine de katkı vermiş oldu. Kaplanlar, daha önce de benzer bir faaliyet yürütmüş ve bir engelliye tekerlekli sandalye alınmasını sağlamıştı.

Öğrenciler ve Kaplanlar bu kez 2,5 ton ağırlığında kapak topladılar. Toplanan kapak-

larla alınan akülü sandalye KAYPİDER Başkanı Yusuf Özkan tarafından Kar Kaplanları Kulübü Başkanı Rifat Postacı’ya teslim edildi. Akülü araba, Osman Ulubaş Anadolu Lisesi’nde eği-timini sürdüren öğrenciye Okul Müdürü Abdul-lah Danacı tarafından teslim edildi.

PLASFED Başkan Yardımcısı ve KAYPİ-DER Başkanı Yusuf Özkan, kampanya ile bugü-ne kadar 50 ton kapak toplandı-ğını hatırlatarak, “Bu sayede, daha önce hareket imkanı çok kısıtlı olan ve yalnızca başkala-rının yardımıyla hareket ede-bilen 300 kardeşimiz tekerlekli sandalyeye kavuştu. Bunlardan 30’unun Afganistan’daki savaş mağduru engellilere gönderil-miş olması ayrıca sevindirici. Sa-dece tekerlekli sandalye değil, toplanan bu kapaklar, fi dana, kitaba da dönüşüyor.

Bu plastik malzemeler geri dönüştürülebilir. Doğaya terk etmek çözüm değil. Üstelik bu

plastiklerin hammaddesi ithal ediliyor. Böyle toplanan plastikler geri dönüşüme kavuşu-yor çevre ve milli servet zarar görmüyor. Tüm toplum bu konuda bilinçlenmeli, mili servete katkıda bulunmalı” dedi.

Erciyes Kar Kaplanları Spor Kulübü Baş-kanı Rifat Postacı, doğa yürüyüşleri sırasında topladıkları kapaklarla hem çevre temizliğine, hem de engellilere katkı verdiklerini belirterek “Bunun heyecanı bambaşka, hem temizliğe hem de kampanyaya desteğe devam edece-ğiz” dedi.

Kayseri Milli Eğitim Müdürü Bilal Yılmaz da, Osman Ulubaş Anadolu Lisesi’nin öğrenci ve yöneticilerini tebrik ederek, Okul Aile Birli-ğinin de bu tür faaliyetlere destek vermesiyle başarılı sonuçlar elde edileceğini, herkesin eli-ni taşın altına koyması gerektiğini vurguladı.

Herkes İçin Spor Federasyonu Kayseri il Temsilcisi ve Osman Ulubaş Anadolu Lise-si Okul Aile Birliği Başkanı Davut Güleç de, doğada bilinçli spor yaparken hem temizlik yaptıklarını, kapak topladıklarını, hem de ye-şillendirme çalışmalarına katıldıklarını belirte-rek, herkesin doğduğu ve doyduğu topraklara borcu olduğunu, atıkların geri dönüşümünün kendilerini mutlu ettiğini vurguladı.

Kayseri Plastik İşletmeciler Derneği “Erciyes Kar Kaplanları”nın duyarlılığını karşılıksız bırakmadı

Mavi kapaklar bu kez akülü sandalye oldu

PANO

Page 75: PLASFEDDERGİ Sayı 5
Page 76: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

74

Ege Plastik Sanayicileri Dayanışma Derneği-EGEPLASDER Yönetim Kurulu üyelerin, yeni seçilen PAGEV yönetimine hayırlı olsun ziyaretinde bulundu. EGEP-LASDER Başkanı Erol Paksu başkanlığın-daki heyet, Türk Plastik Sanayicileri Araş-tırma, Geliştirme ve Eğitim Vakfı (PAGEV) Genel Kurulu sonrası oluşan yeni yönetim kurulu üyeleri ile PAGEV genel merkezin-de bir araya geldi. PAGEV Başkanı Yavuz Eroğlu ve yönetim kurulu üyeleri, sektö-rün sorunları hakkında ve yapılabilecek ortak çalışmalara yönelik olarak değerlen-dirmelerde bulundu.

Görüşmede, sektörün nitelikle ara eleman sıkıntısına değinildi ve Türkiye ile dünya uygulamaları karşılaştırılarak, Türkiye’de sadece ara eleman sıkıntısı de-ğil, bu elemanları yetiştirecek öğretmen-eğitmen sıkıntısının da bulunduğu konusu değerlendirildi. Plastik eğitim kurumla-rındaki öğretmen kadro açığının ciddi bo-yutlara geldiği değerlendirildi. PAGEV’in

2013-2014 eğitim öğretim yılında faaliye-te geçen ikinci okulu Halkalı PAGEV Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi’ne ilişkin EGEP-LASDER heyetine bilgi verildi.

Görüşme sonunda her iki kurumda; Türk Plastik Sektöründe birlik ve beraber-liğin önemi ile sektörün ortak menfaatleri için “takım oyunu” mantığı ile yeni çalış-malar ve ortak projeler yürütülmesi konu-larında karar birliğine vardılar.

Petkim ziyareti Bu arada, EGEPLASDER Yönetim Ku-

rulu genel kurulunun ardından Petkim Ge-nel Müdürü Saadettin Korkut ile bir araya geldi. Korkut’a yapılan ziyarette, Petkim’in sürdürdüğü Star Rafi neri yatırımı ve sek-törün hammadde tedarikine ilişkin yapısal sorunları ele alındı. EGEPLASDER Yönetim Kurulu üyeleri, Menemen Plastik İhtisas Organize Sanayi Bölgesini ziyaret ederek çalışmalar hakkında bilgi aldı.

EGEPLASDER Yönetim Kurulu’ndan PAGEV’in yeni yönetimine ziyaret

8 yılda girişimciliği artırmak için 2.4 milyar TL harcandı

Türkiye’de girişimciliğin geliştirilmesi ve gençlerin iş kurmasına yardım amacıyla geliş-tirilen çeşitli programlara 2006-2013 döne-mindeki 8 yılda 2 milyar 2 milyar 457 milyon TL kaynak aktarıldı. Bütçe kaynaklı olarak aktarılan tutarlar, KOSGEB, Sanayi Bakanlığı gibi kurum ve kuruluşlar aracılığıyla, girişimcilik hibeleri, Santez gibi proje ve programlar aracılığıyla ve-riliyor. Bu transferlerin büyük kısmı nakit hibe niteliğinde ya da çok düşük faiz ya da faiz uygu-lanmayan krediler biçiminde düzenleniyor.

Türkiye’nin son dönemde uygulamaya başladığı, girişimciliği desteklemek, yeni şir-ketlerin kurulmasına imkan sağlamak amacını taşıyan program ve projelere toplam aktarılan kaynak 2006’dan bu yana 2 milyar 457 milyon TL’ye ulaştı. Bütçe verilerine göre, sermaye

transferleri kaleminde özel şirketlere yapılan transferler kaleminden yıllık 300-400 milyon TL arasında aktarım yapıldı. Yıllık tutar en yük-sek haline 2013 yılında 481 milyon TL ile ger-çekleşti. 2014 yılı ilk 3 ayı sonunda ise aktarım tutarı 62 milyon 688 bin TL oldu.

Bütçedeki bu kalemden yapılan “sermaye transferleri” nakit aktarımları içeriyor. Bu nakit-ler, hibe ağırlıklı olmak üzere faiz destekli ya da hiç faiz alınmayan ana para geri dönüşlü nakit aktarımları kapsıyor. Bütçenin bu bölümün-den özel teşebbüslere aktarılan kısımlar ise KOSGEB’in verdiği girişimcilik kredi ve hibeleri, Sanayi Bakanlığı’nın girişimleri desteklemek amaçlı Sanayi Tezleri (SANTEZ) programı gibi yeni girişimlerin oluşmasına imkan sağlayacak program ve projelerden oluşuyor.

PANO

Page 77: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

75

Bursa Plastik ve Ambalaj Sanayicileri Der-neği (BURPAS) Başkanı İlker Biliktü, plastik sektörünün öncelikleri arasında katma değeri yüksek ürünlerin üretilmesinin ön sırada oldu-ğunu söyledi. İlker Biliktü, Bursa’da düzenledi-ği basın toplantısında Bursa’da faaliyet göste-ren plastik imalatçıları ve genel olarak plastik sektörüne ilişkin görüşlerini açıkladı. Makine alımında leasing işlemlerinde KDV’nin yüzde 1’e indirilmesinden memnuniyet duydukları-nı ve yatırımda ivme beklediklerini kaydeden Biliktü, buna karşılık son dönemdeki kur dalga-lanmalarının imalatçıları zorladığını vurguladı.

Plastik sanayindeki verileri değerlendiren Biliktü, “Buradaki en önemli konu ise plastik sektörümüzün katma değeri yüksek ürünler yapmadığını görmekteyiz. İthalat ve ihracat dengemize baktığımızda mamul ortalama ithal fi yatımız 5,4 dolar dolayında, mamul ortalama ihrac fi yatı ise 3 dolar dolayında. Daha yüksek katma değerli ürünler üretmemiz gerektiği

açıkça görülüyor” dedi. Biliktü yüksek katma değerli ürünlere geçişte önemli rol oynayacak AR-GE ve inovasyon birimleri yatırımı teşvi-kinden yararlanma şartlarının ağır olduğunu KOBİ’lerin bunu sağlaması için şartların kolay-laştırılması gerektiğini vurguladı.

Bursa’da ambalaj sanayiinin ağırlıkta ol-duğunu ve yıllık 30 bin ton üretim kapasitesi bulunduğunu vurgulayan Biliktü, “Toplam am-balaj sektörünün 2 bin 500 kişi istihdam ettir-diğini, kapasite artışı ile yeni istihdam yara-tacağını görmekteyiz. Enjeksiyon yöntemi ile faaliyet alanında aynı pozitif etki yaratacağı kanaatindeyiz” bilgisini verdi.

Kur dalgalanmalarının imalat sanayiin-de tedirginlikle karşılandığını belirten Biliktü, hem kur dalgalanmasının hem de faiz artışının olumsuzluklar arasında olduğunu kaydetti. Biliktü, son 15 yıl içinde siyasi ortamın gergin-leştiği dönemler olduğunu belirterek, sabırla istikrarın oluşmasını beklediklerini anlattı.

İlker Biliktü, yeni yatırımlar konusunda teşvikler içinde bina yatırımlarının da olması gerektiğini belirterek, Bursa’nın çevre il ve il-çelerdeki ucuz arsa ve bina yatırımları baskısı altında olduğunu sözlerine ekledi.

BURPAS Başkanı Biliktü: Katma değeri yüksek ürünler üretilmeli

PANO

Page 78: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

76

Ambalaj Sanayicileri Derneği, eğitim fa-aliyetlerini daha etkin hale getirmek amacıyla Ambalaj Akademisi’ni kurdu. ASD’den yapılan açıklamada, kurumun 22 yıldır sektöre yöne-lik eğitim faaliyetleri yürüttüğünü, Ambalaj Akademisi ile eğitim faaliyetlerinin daha et-kin olacağını ve gelişimini sürdüreceği belir-tildi.

Türk ambalaj sektörünün 14 milyar do-larlık büyüklüğe ulaştığı hatırlatılan açıklama-da, “Türkiye Ambalaj Sektörünün mesleki bil-gi ve yeterliliklerini arttırmak ve geliştirmek amacıyla eğitimler düzenleyen Ambalaj Sa-nayicileri Derneği (ASD) tüm eğitim faaliyet-lerini ASD Ambalaj Akademisi çatısı altında topladı. 2014 yılında ASD Ambalaj Akademisi eğitimleri planlandı” denildi.

Sadettin Korkut: Türkiye am-balaj sektörüne hizmetimiz de-vam edecek

Ambalaj Akademisi’nin kurulmasının ardından bir açıklama yapan ASD Başkanı Sadettin Korkut, “Sektörümüz Avrasya’nın ambalaj merkezi olma yolunda hızla ilerle-mektedir. Dünyada 191 ülkeye ihracat yapı-yoruz. 2013 yılının ilk 9 aylık dönemine bak-tığımızda, ihracatımızın bir önceki yılın aynı dönemine göre miktar bazında yüzde 6, de-ğer bazında yüzde 14 artış gösterdiğini gör-mekteyiz. Sürdürülebilir büyümemiz ancak iyi yetişmiş, teknik bilgi ve beceriye sahip ve kendisini yaşam boyu geliştirmeye hazır nite-likli personellerimizle gerçekleşecektir. ASD olarak bugüne kadar verdiğimiz eğitimlerimi-

zi tek çatı altında topladık. ASDAmbalaj Aka-demisi sektörde birçok şirketin ihtiyaç duy-duğu bir alanda destek sağlayacak. 22 yıllık bilgi ve deneyimiyle en iyi eğitimi, sektörden gelen deneyimli profesyonellerin liderliğinde Türkiye Ambalaj Sektörümüzün hizmetine sunacağız” dedi.

Akademi, üniversitelerle işbir-liğine devam edecek, burs ve-recek

Sadettin Korkut, Türkiye’de ambalaj dalında eğitim veren, akademik çalışmalar yapan üniversitelerle işbirliği geliştirmeye devam edeceklerini ve odak noktalarından birinin ambalaj tasarımı olduğunu da vur-guladı. Başarılı ambalaj tasarımlarına burs ödülleri verileceğini, bu yolla gençlerin daha iyi yetişmesini hedefl ediklerini kaydeden Sa-dettin Korkut, “Derneğimiz ve Reed Tüyap tarafından organize edilen Avrasya Ambalaj İstanbul fuarı sponsorluğunda her yıl dü-zenlenen Ambalaj Tasarımı Ulusal Öğrenci

Yarışması’nda ilk üçe giren proje sahipleri öğrenim hayatları boyunca ASD & TÜYAP Öğrenim Bursu ismiyle aylık burs alacaklar. Böylece son iki yıldır WPO Dünya Ambalaj Örgütü’nün düzenlediği tasarım yarışmasın-da ilk üçte yer alan Türkiye’nin bu başarısının devam ettirilmesine destek olunması amaç-lanıyor” bilgisini verdi.

Ambalaj Akademisi 2014 Eği-tim Programı

ASD’den yapılan açıklamada, 2014 yılı içindeki eğitim programı; “Temel Plastik Mal-zemeler Eğitimi, Cam Ambalaj Eğitimi, Karton Ambalaj Eğitimi, Fleksibıl Ambalaj Eğitimi, Baskı Teknikleri Temel Eğitimi, Flekso Baskı Teknikleri Eğitimi, Ambalaj ve Gıda Güvenliği Eğitimi, Ambalaj Atıkları ve Çevre Mevzuatı, Ambalaj Tasarımı ve Fikri Mülkiyet Hakları, Ambalaj ve AB Mevzuatı Eğitimi, Ambalaj Sektöründe İyi Üretim Uygulamaları ve Hij-yen Eğitimleri” olarak sıralandı.

Ambalaj Sanayicileri Derneği eğitim faaliyetlerini Ambalaj Akademisi çatısı altına aldı

Ambalaj Sanayicileri Derneği (ASD) 22 yıldır devam eden eğitim faaliyetlerini kurduğu Ambalaj Akademisi çatısı altında sürdüre-cek. ASD Başkanı Sadettin Korkut, sektörün ihtiyaç duyduğu teknik eğitimlerin süreceğini, üniversi-telerle işbirliğinin genişleyeceğini vurguladı.

PANO

Page 79: PLASFEDDERGİ Sayı 5
Page 80: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

78

PAGDER, temsilciliğini yürüttüğü çok sa-yıda yurt dışı fuara yenilerini ekledi. Üç yılda bir Barcelona-İspanya’da düzenlenen Equ-iplast ile Milano İtalya’da düzenlenen Plast-Rubber 2015 de PAGDER’in temsil ettiği fuar-lar arasına girdi.

Equiplast 2014, 30 Eylül-3 Ekim tarih-leri arasında İspanya’nın Barcelona kentinde yapılacak. Üç yılda bir düzenlenen Equiplast,

dünya plastik sektörünün ilgiyle takip ettiği fuarların başında geliyor. 2011 yılında 60 ül-keden 2 bin 150 fi rmanın katılımcı olarak yer aldığı fuarı, yaklaşık 38 bin kişi ziyaret etti. Equiplast, fuarın yanı sıra plastik sektörünün dünü, bugünü ve geleceğine projeksiyon tu-tan teknik seminerleriyle de ilgi gördü. Fuar-da, önemli şirketlerin ve katılımcıların yanın-da, bilim insanları da yer buldu. 2011 fuarında 60 farklı ülkeden 2 bin 150 fi rma yer aldı.

Kendini ispatlamış bir fuar olan Equiplast, 17’inci defa kapılarını açacak. Fuar, 30 Eylül-3 Ekim arasında İspanya’nın Barcelona şeh-rinde gerçekleştirilecek. Fuar temel alanları, “Hammadde ve Katkı Malzemeleri; Makina, Ekipman ve Otomasyon Sistemleri; Kalıplar, Plastik Mamuller ve Yarı Mamuller; Ölçüm, Kontrol ve Otomasyon Sistemleri; Donanım ve Yazılım; Çevre, Geri Dönüşüm, Sanayi ve İş Güvenliği; Ar-Ge ve İnovatif Ürünler” olarak tanımlandı.

Plast-Rubber 2015’e PAGDER ile gitmek kolay

Sektörün önemli fuarlarından olan Plast-Rubber 2015 - Uluslararası Plastik Ve Kauçuk Sanayi Fuarı Milano’da PAGDER’in temsil ettiği fuarlar arasına katıldı. Üç yılda bir düzenlenen fuar, Avrupa’nın en prestijli fuarlarından biri olarak niteleniyor. 2012 yı-lında 50 binden fazla kişinin ziyaret ettiği ve 1514 fi rmanın katıldığı fuar, 5 - 9 Mayıs 2015 günleri arasında gerçekleştirilecek ve PAG-DER, PLAST 2015 için İtalyan Ticaret Odası ile işbirliği görüşmelerini de yürütüyor.

PAGDER, fuar kapsamında, organizatör şirket PROMAPLAST SRL. ile de yakın çalışma-sına devam ettiğini açıkladı. Fuara yeterli ilgi sağlandığı takdirde, Ekonomi Bakanlığı’ndan izin alınması halinde İKMİB (İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği) ile birlikte milli katılım organize edilecek. Fuarda, 1514 fi rma plastikten mamuller, plastik işle-me makineleri ile plastik teknolojileri, araçları ve materyalleri ön plana çıktı.

Uluslar arası fuarların tercihi PAGDER

PAGDER, temsilciliğini yürüttüğü uluslar arası fuarların sayısı-nı artırıyor. Equiplast ve Plast-Rubber 2015 de PAGDER’i tercih etti. Equiplast ve Plast-Rubber 2015 sektörün önemli fuarları arasında bulunuyor. Barcelona’da yapılan son Equiplast’a 38 bin, Milano’daki son Plast-Rubber’e ise 50 binden fazla ziyaretçi gelmişti.

Fuar Adı Equiplast, The International Plastics and Rubber Exhibition

Fuar Web Sitesi www.equiplast.com

Fuar Tarihi 30 Eylül - 3 Ekim 2015

Fuar Alanı Gran Via Exhibition Center

Fuar Şehri Barselona - İspanya

Fuarın Kategorisi Plastik ve Kauçuk

Fuarın Ana Organizatörü Fira de Barcelona

Fuarın Türkiye Temsilcisi PAGDER Plastik Sanayicileri Derneği

Fuar Adı PLAST 2015 International Exhibition For Plas-tics and Rubber Industries

Fuar Tarihi 5-9 Mayıs 2015

Fuar Alanı FIERA MILANO spa Fairgrounds, in Rho, with entrance from South, East and West gates

Fuar Şehri Milano - İtalya

Fuarın Kategorisi Plastik ve Kauçuk

Fuarın Ana Organizatörü PROMAPLAST SRL

Fuarın Türkiye Temsilcisi PAGDER Plastik Sanayicileri Derneği

PANO

Page 81: PLASFEDDERGİ Sayı 5
Page 82: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

80

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) fi rma-ların AR-GE yapılarının yarışacağı “inovasyon ligi –İnova-Lig”i kurdu. TİM’den yapılan açık-lamada, ligin amacının inovasyon kültürünün yerleşmesi ve fi rmaların rekabetçiliğine kat-kı verilmesi olduğu kaydedildi. TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi de ligin nihai çıktısını, Türkiye’de AR-GE süreçleri içinde eksik ola-rak değerlendirdikleri “GE-Geliştirme” aya-ğının gelişmesi olarak tanımladı. İnova-Lig’e bütün fi rmalar ücretsiz olarak katılabilecek. Herhangi bir sektör ya da konu sınırlaması konulmadı.

TİM, yaptığı açıklamayla İnova-Lig’in kurulduğunu ve Mayıs ayı içinde başvurula-rın başladığını duyurdu. İnova-Lig, ürünlerin değil, kurumların yarıştığı bir lig olacak ve ya-

rışma süreci boyunca fi rmalara eğitim ve de-ğerlendirme uygulanacak. Katılımcı fi rmalar, kendi AR-GE kapasitelerine ilişkin kapsamlı bir rapor da elde etmiş olacak.

İnova-Lig nasıl işleyecek?TİM’in oluşturduğu sistem ile Türkiye’de

ilk kez yapılacak İnova-Lig’e katılmak isteyen

fi rmalar, www.inovalig.com adresinden kayıt yaptıracak ve kendilerine gönderilen anketi doldurarak süreci başlatmış olacak.

İnova-Lig, Avrupa’da 17 ülkede uygu-lanan ve A.T. Kearney’in koordinasyonunu sağladığı IMP3rove programına paralel bir kurguyla işleyecek. TİM ve A.T. Kearney iş-birliğiyle oluşturulan İnova-Lig’de fi rmalar sadece yarışmayacak, kapsamlı bir eğitim de almış olacak.

Her fi rma, doldurduğu ankete bağlı ola-rak bir değerlendirmeye tabi tutulacak. Bu değerlendirme sonrasında, haftalık ve aylık bildirimler, eğitim materyalleri, konferanslar düzenlenerek, katılımcı fi rmaların inovasyon yetkinliklerini artırmaya yönelik katkı verile-cek.

Bu ilk aşamanın tamamlanmasının ar-dından katılan her bir fi rma için yaklaşık 100 sayfalık bir “karşılaştırmalı inovasyon” içeri-ğine sahip raporu hazırlanacak. Firmalar böy-lece İnova-Lig’e katılmakla kendi durumlarını gördükleri bir rapora da sahip olmuş olacak. Raporda, fi rmaların kendi yetkinliklerinin, ye-rel ve uluslararası pazarlardaki benzerleri ile karşılaştırıldığı bir “benchmarking” (karşılaş-tırma) içeriği de olacak.

Türkiye İhracatçılar Meclisi TİM “inovasyon ligi” kurdu

Türkiye İhracatçılar Meclisi, fi rmaların inovasyon kültürünün ge-liştirilmesi ve rekabetçiliğe katkı amacıyla, fi rmaların AR-GE yapıları-nın yarıştığı “İnovasyon Ligi”ni kurdu. İnovalig adı verilen yarışmada, ürünler değil, yapılar yarışacak ve kategorilerinde birinci olan fi rmalar Türkiye’ye “Avrupa Şampiyonlar Liginde” temsil edecek. İnova-Lig’e katılmak için herhangi bir kısıtlama ya da ücret konulmadı. Firmaların tamamı lige başvurusunu yapabilecek.

Kendine güvenen fi rmalara AR-GE süreçlerini yarıştırma imkanı

PANO

Page 83: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

metler sektöründeki bütün fi rmalar kapsama alındı. Bu şirketler, UMEM kapsamında mesleki eğitim görmüş gençleri istihdam ettiklerinde 4,5 yıl süreyle sosyal güvenlik primi işveren payı teşviki kullanabilecekler. Uygulamayla gençlerin istihdam piyasasına girişlerinin ko-laylaştırılması, şirketlerin de ihtiyaç duyduğu gençleri kendilerinin yetiştirmesi amaçlanıyor.

UMEM kapsamında İŞKUR işbirliğiyle ilgili ilin ihtiyaç duyduğu işgücünü yetiştirmek üze-re kurs açılıyor. Kursun müfredatına iş dünyası katkı sağlayabiliyor. Hatta eğitmenler fi ili ola-

PANO

Firmalar, bu karşılaştırmalı rapor ile A.T. Kearney’in inovasyon yönetimi metodoloji-sinde dikkate alacağı 5 kategori (İnovasyon Stratejisi, organizasyon ve kültür, inovasyon yaşam döngüsü süreci, etkinleştirici faktör-ler, inovasyon sonuçları) çerçevesinde kendi-lerini değerlendirecek.

-250 fi rmayla devam edilecekRaporlar ve değerlendirme sonucu elde

edilen verilerle en iyi puanlara sahip 250 fi r-ma etkinliğine davet edilecek. Firma rapor-larının incelenmesi ile bu 250 fi rma içinden 5 farklı kategoride toplamda 50 fi rma, yarı fi nallere davet edilecek. Yarı fi nalistler, Eylül ayında yapılacak bir etkinlikle 15’er dakikalık, inovasyon yönetimi yaklaşımlarını anlatan sunumlar yapacak.

Sunumlar sonucunda 5 kategoriden 5’er fi rma olmak üzere 25 fi rma fi nalde yarışma-ya davet edilecek. 25 fi nalist, 2014 Türkiye İnovasyon Haftası’nda büyük jüri önünde yarışacak ve 5 inovasyon kategorisindeki “Türkiye’nin İnovasyon Liderleri” belirlene-

cek. Ayrıca her kategoriden ilk 3 fi rma “İnovasyon Ligi Avrupa Şam-piyonasında” Türkiye’yi temsil etme şansını elde edecek.

TİM’den yapılan açıklamada, “İnova-lig’de yer alan fi rmalar hem Türkiye hem de Avrupa standart-larında inovasyon karnelerini elde etmiş olacaklar. Dolayısıyla bu proje ile şirketlerin organizasyonlarına ve günlük operasyonlarına inovasyon kültürünü yerleştirmeleri için oldukça önemli bir fırsat sunuyoruz. Türkiye’nin yaratıcılık potansiyelini, doğru inovasyon yönetim yet-kinlikleri ile katma-değere dönüştürmeyi he-defl iyoruz. Türkiye’deki fi rmaların inovasyon yetkinliklerini artırmayı hedefl iyoruz” denildi.

TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi: AR-GE’nin “ge”sini oluşturmak istiyoruz

İnova-Lig’i düzenlediği bir basın toplan-tısıyla tanıtan TİM Başkanı Mehmet Büyü-kekşi, “Türkiye’de Ar-Ge’nin Ar’ı var, Ge’si yok.

İnovalig, bu Ge’yi ortaya çıkaracaktır” görü-şünü vurguladı. Büyükekşi, pazara yenilikçi ürünler sürmenin artık başarının en önemli gereksinimi haline geldiğini kaydederek, “Bu-günün rekabetçi ortamında tutunmak için tüm iş süreçlerine inovasyonu getireceğiz. İnovasyonu şirketlerimizin tüm katmanlarına yayacağız. Artık oyunun kuralı inovasyondan geçiyor. Şirketler ya inovasyonla oyunu kaza-nıyor ya da kaybediyor. Dolayısıyla farklılaşa-bilmesi için bir şirkette inovasyon kültürünün yerleşmesi, şirketin bir inovasyon organizas-yonunun olması şart” dedi.

Mesleki eğitim alanların teşvikli çalışabileceği işyerleri kapsamı genişlediŞahıs şirketleri ve 1 kişinin çalıştığı işyerleri de teşvikli işçi çalıştırabilecek

Uzmanlaşmış Meslek Edindirme Merkez-leri (UMEM) uygulamasında kapsam genişledi. Her ilde işverenin talepleri doğrultusunda açı-lan UMEM kurslarından mezun olan gençleri sanayi yanında hizmetler ve tarım sektörle-rindeki şirketler de istihdam edebilecek. Ayrı-ca şahıs şirketleri ve bir kişinin çalıştığı işyer-lerinde de istihdam edilebilecekler. Gençlere yüzde 18 sosyal güvenlik prim indirimi devam edecek.

Uzmanlaşmış Meslek Edindirme Merkez-leri –UMEM Beceri 10 projesi altında mesleki eğitim alanların yüzde 18 oranında sosyal gü-venlik prim indirimli çalıştırılabileceği işyerle-rinin kapsamı genişletildi. 2010 yılında başla-yan ve bugüne kadar 150 binden fazla gencin mesleki eğitim aldığı UMEM Beceri 10 projesi kapsamında Milli Eğitim Bakanlığı, Çalışma Ba-kanlığı ve TOBB arasında yeni bir protokol im-zalanarak proje kapsamı genişletildi.

Yeni protokolle, 1 kişinin çalıştığı şirketler ve şahıs şirketleri dahil, sanayi, tarım ve hiz-

rak şirket çalışanları arasından atanabiliyor, uygun olan mekanlar var olması koşuluyla kurs işletmelerde açılabiliyor.

Kurs süresince kursiyerlerin iş kazası ve meslek hastalığı sigortası İŞKUR tarafından yatırılıyor ve gençlere 25 TL cep harçlığı veri-liyor. Bu kurslarda yetişenler istihdam edildi-ğinde de sigorta prim teşviki uygulanıyor.

“Çırak” alırsanız cep harçlığı İŞKUR’dan

Öteyandan, İŞKUR’un “işbaşı eğitimi” ça-lışmaları da hızlandı. UMEM programının bir başka fonksiyonu olan uygulamayla işveren İŞKUR aracılığıyla ya da kendi belirlediği kişileri eğitmek üzere çırak olarak işyerinde istihdam edebiliyor. İstihdam edilen genç eğitim süre-since 20 TL İŞKUR’dan ücret alıyor ve iş kazası ve meslek hastalığı sigortası İŞKUR tarafından yatırılıyor. İşveren ihtiyaç duyduğu kalifi ye elemanı böylece düşük maliyetle kendisi ye-tiştirme imkanı buluyor.

81

Page 84: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİPLASFEDDERGİGÜNDEM

PAGDER’den çağrı var: Sıcak bir yuva her canlının hakkıdır

82

Page 85: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİPLASFEDDERGİGÜNDEMGGGGGGGGGGGGGGGGGÜÜÜÜÜÜÜÜÜÜÜÜÜNNNNNNDDDDEEEEMMMM

Plastik Sanayicileri Derneği PAGDER kuruluşunun 45. yılında herkesin içini ısıtacak bir sosyal sorumluluk projesi başlattı: Yuvaya Dönüşen Plastikler… Hepimizin yüreğini burkan, özellikle kış aylarında üzüntülerimizi artıran sokakta yaşayan hayvan dostları-mız için atık plastiklerden özel kulübeler tasarlanarak, gönüllüler, yerel yönetimler ve bu alanda çalışan sivil toplum örgütleri aracılığıyla dostlarımıza sıcak bir yuva sunuldu.

“Sıcak Bir Yuva Her Canlının Hakkıdır” sloganı ve birinci aşamada 3 bin sokak hayvanı-na yuva sağlamak hedefi yle başlayan Yuvaya Dönüşen Plastikler kampanyası için PAG-DER ilk etapta 685 kulübe bağışı yaptı ancak küçük-büyük herkesin katkılarıyla bu ra-kam artabilir. Geri kazanım amacıyla toplanan her plastik, hayvanlar için yuva yapımında kullanılacak. Kampanya, hayvan dostlarımıza sıcak yuva sağlarken, çocuklara, gençlere herkese geri kazanım süreçlerine katkı verme imkanı da sağlayacak.

PAGDER Başkanı Hüseyin Semerci, projenin “kalıcı” özelliğinin önemle altını çizdi. Se-merci, plastik sanayicileri, kamu ve sivil bütün paydaş kurumlar yanında, küçük-büyük her bireyin destek vermesini olanaklı kılan bir proje olduğunu vurgulayarak, “Bir sivil top-lum örgütü olarak bu projeye imkanlarımız dahilindeki her türlü katkıyı sağlamaya ça-lıştık, çalışacağız da. Ancak uzun soluklu bu projede herkesin desteğine ihtiyacımız var” dedi.

83

Page 86: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİGÜNDEM

“Manca” kelimesiyle günlük yaşamımızda artık fazlaca karşılaşmıyoruz. “Mancacı” mes-leğini yürüten kimse de yok. Oysa, 1900’lerin başına kadar, İstanbul ve Anadolu’da ve geç-mişte Osmanlı’nın hakim olduğu birçok şehir-de yaşayan herkes bu iki kelimeyi biliyordu. Manca’nın iki anlamı var: Yiyecek ve kedi-kö-pek yiyeceği. Bu isimle anılan bir yemek türü de var. Mancacı ise hayır amacıyla ya da sade-ce istediği için sokakta yaşayan köpeklere yi-yecek vermek isteyenlere “manca” satan kişi... Bugünlerin güvercin yemi satan kişilerle aşina olduğumuz iş.

Anadolu ve özellikle İstanbul daima sokak hayvanlarıyla yaşadı. 1900’lerin başına kadar da bu olgu göze batmadı, kültürün bir parçası olarak hayatın içinde kaldı. Hatta, batılı maga-zin dergilerinde İstanbul “Kedi-Köpeklerin en fazla sevildiği şehir” sıfatlı yazılara konu oldu. Aktarılan bilgiye göre yüzyılın başında İngiliz turistin köpek saldırısına uğramasıyla başla-yan bir olumsuz dönem yaşandı. Bu süreçteki çözüm arayışları, İstanbul’da Kuduz Enstitüsü kurulması dahil olumlu sonuçlar da doğurdu. Tartışmalı dönemde idarecilerin aslında iyi ni-yetli olduğunu görmek mümkün. Ne var ki bu

iyi niyet, o dönemin batılılaşma ve şehirleşme çabaları içinde çok olumsuz olaylara neden oldu. En trajik olaylardan biri olan 1910 Hayır-sızada hayvan sürgünü felaketiyle tarihimize geçti. Hayırsızada’ya sürgünle sonuçlanan sü-reçte, batılı şirketlerin o dönemin yöneticileri-ne köpeklerin itlafını önerdiğini de not etmek-te fayda var. Üzüntü verici 1910’dan bu yana ne sokak hayvanlarımız bizi terk etti, zaman

zaman duyarsız belediyelerin vahşi çözümle-rine rağmen ne de insanlar onları terk edebildi.

PAGDER, dostlarımızla ortak tarihimize katkı: Plastikler sıcak yuvaya dönüşüyor

Ortak yaşamımız sürerken, herkesin içini burkan görüntülerle hala karşılaşıyoruz. Bir-çok gönüllü, yerel yönetim, sivil toplum örgü-

Yuvaya Dönüşen Plastikler Projesi Lansmanı’na büyük ilgi Türk sanayiinin köklü sivil toplum ör-

gütlerinden Plastik Sanayicileri Derneği PAGDER, kuruluşunun 45. yılında kapsamlı ve kalıcı bir sosyal sorumluluk projesiyle kamuoyunun karşısına çıktı. Yuvaya Dönü-şen Plastikler projesinin tanıtımı; 18 Şubat 2014 günü, Sahipsiz Hayvanları Koruma Derneği (SHKD) Hayvan Bakımevi’nde ya-pılan bir tören ve basın toplantısıyla ger-çekleştirildi. Hayvan hakları konusunda gönüllü çalışmalar yapan Tiyatro Sanatçısı Tuna Arman’ın proje yüzü olduğu kam-

panya tanıtım toplantısına yoğun ilgi gösterildi. Tuna Arman, yıllardır hayvanların korunması için çalışmalar yürüttüğünü hatırlatarak, projeyle bu yöndeki çabalara geniş katılım da sağlayacak bir adımın atıldığını vurguladı. Tuna Arman, basın mensuplarına yaptığı açık-lamalarda da, projenin hayvanları, doğayı ve ekonomiyi korumaya yönelik üç unsurunun bulunduğunu hatırlatarak, her bireyin kendi evlerinde dahi biraz dikkatli davranarak hayvanlara katkı sağlama fırsatı olduğunu anlattı. Arman, “Proje, ekonomiye, doğaya ve hay-vanlara katkı sağlayacak. Ben atık biriktiren biriyim. Çocuğuma da bu alışkanlığı kazandırmaya çalışıyorum. Evlerimizde o kadar çok atık çıkıyor ki, ev hanımlarımız bunları biriktirmeye başladığında görecekler. Bunları çöpe atmamız hepimiz için zarar” diyerek herkesi katkıda bulunmaya çağırdı.

PAGDER tarafından, sokakta yaşayan hayvanlar için sağlıklı ve korunaklı plastik yuvaların sağlanması ve çevre duyarlılığının-geri dönüşüm bilincinin kavranması amacıyla başlatılan proje “Sıcak Bir Yuva Her Canlının Hakkıdır” sloganıyla tanıtıldı. Kampanya’nın yüzü ise oyuncu ve hayvansever Tuna Ar-man oldu.

ÇEVKO Genel Müdürü Yaşar Nadir Atilla: DestekliyoruzÇevre Koruma ve Ambalaj Atıkları Değerlendirme Vakfı (ÇEVKO) Genel Müdürü Yaşar Nadir Atilla da PAGDER’i tebrik

ederek, projeye destek vermekten mutlu olduklarını anlattı. Yaşar Nadir Atilla, “1991 yılından bu yana ambalaj atıklarının geri kazanımı alanında çalışmalar yapan ÇEVKO Vakfı olarak, ülkemizde geri dönüşüm bilincini, kaynağında ayrı toplama kültürünü oluşturmak bizim de ana hedefi miz… PAGDER’in öncülüğünde başlayan ve bizim de hedefl erimizle örtüşen bu kampanyada, geri dönüşüm bilinci ve kaynağında ayrı toplama alışkanlığı yaratacak plastik atık toplama faaliyetlerinin karşılanması konusundaki yükümlülüklerimizi yerine getirerek destek vereceğiz” dedi.

84

Page 87: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİGÜNDEM

tü sokakta yaşayan dostlarımızla ilgili çalışma yürütüyor. Plastik Sanayicileri Derneği hem bu kişi ve kuruluşların çabalarını, hem de dostla-rımızı doğrudan destekleyecek bir projeyle ortak tarihimize bir katkı yapmak için harekete geçti.

“Yuvaya Dönüşen Plastikler” kampanyası, sokakta yaşayan – aslında ortak yaşamı pay-laştığımız - dostlarımızın sağlıklı olarak, zarar

vermeden ve zarar görmeden yaşayabilme-sine imkan sağlamak amacıyla başladı. Kam-panyanın şekillendirilmesindeki diğer önemli nitelik ise isteyen herkesin; birey ya da kurum, küçük ya da büyük katkı vermesine imkan sağ-lamak oldu.

PAGDER, özel olarak plastikten yuvalar tasarlayarak işe başladı. PAGDER üyesi BE-NOPLAST, yeni baştan üretilmesi halinde

toplam maliyeti 500 bin doları bulabilecek tasarımın uygulanması için, kalıplarını ve bu büyüklükteki kalıpların bağlanabileceği plastik enjeksiyon makinelerini kullanıma sundu. Üre-tilen köpek kulübelerinin ağırlığı 27 kg. buldu. Sonuçta, iyi tasarlanmış, koruma amacına tam hizmet eden ve yüzde 100 geri kazanılabilir bir yuva ortaya çıktı.

Yuvaların özelliği geri kazanılabilir olma-sı yanında, yine geri kazanılmış plastiklerden üretiliyor olması. PAGDER’in “Sıcak Bir Yuva Her Canlının Hakkıdır” sloganıyla kamuoyuna duyurduğu kampanyanın herkesin katkısına açık yönü de işlerlik kazandı.

Çocukların ve gençlerin geri kazanım ko-nusundaki farkındalığını artırmak amacını da taşıyacak şekilde kampanya bireylere açıldı. Herkes plastik ürünleri doğaya terk etmeden-çöpe atmadan sokakta yaşayan hayvanlar için yuvaya dönüşmek üzere toplayabilir. İmkanı olanlar da mali katkılarıyla kulübe bağışı yapa-bilir.

Mavi kapakların toplanmasıyla oluşan duyarlılık bugün daha geniş bir ürün yelpaze-

Orman Bakanlığı 1. Bölge Müdürü Özder: Son dönemde karşılaştığımız en iyi projeOrman ve Su İşleri Bakanlığı İstanbul 1. Bölge Müdürü Haluk Özder de konuşmasında, kampanyanın son dönemde

karşılaştıkları en önemli projelerden biri olduğunu belirterek, destek vermekten mutlu olduklarını kaydetti. Atıkların terk edilmemesi ve geri kazanılmasının doğaya katkısının önemli olduğunu, hayvanlar için de sağlıklı bir ortamın sağlanması-nın kendilerini mutlu ettiğini belirten Özder, projeye desteklerinin süreceğini vurguladı.

Zeytinburnu Belediyesi Proje Koordinatörü Mehmet Uçar da, belediye olarak çevre ve hayvanların sağlığıyla ilgili yoğun faaliyetler yürüttüklerini belirterek, projeye katkı sunmaktan memnuniyet duyduklarını anlattı.

-Törene çok sayıda paydaş örgütlerin temsilcileri ve basın mensubu katıldı

Törene, Orman ve Su İşleri Bakanlığı-İstanbul 1. Bölge Müdürü Haluk Öz-der, Ataşehir Belediyesi Başkan Yardımcısı Namık Sürmen, Zeytinburnu Bele-diyesi Proje Koordinatörü Mehmet Uçar; projenin basın lansmanını da üstlenen PLASFED (Plastik Sanayicileri Federasyonu) Yönetim Kurulu Başkanı ve İKMİB (İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhr. Birliği) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Selçuk Aksoy, HAYTAP (Hayvan Hakları Federasyonu) Başkanı Nesrin Çıtırık ve federasyona bağlı 16 üye dernek yetkilileri; SHKD (Sahipsiz Hayvanları Koruma Derneği) Yöneticisi Veteriner Hekim Murat Bekhan, BGD (Barınak Gönüllüleri Derneği) Yönetim Kurulu Başkanı Aslı Varlıer Pelit, ÇEVKO (Çevre Koruma ve Ambalaj Atıkları Değerlendirme Vakfı) Genel Müdürü Yaşar Nadir Atilla katıldı.

Proje ana sponsoru Benoplast yetkilileri Hakan Dirgeme, Önder Akiş ve Onur Topuz; platin sponsor BASF yetkilileri Burak Emiralioğ-lu, Ümit Hançer, Arzu Aksoy Bilgen, platin sponsor TÜYAP yetkilisi Tamer Güzelaydın, altın sponsor Naksan Holding Genel Müdürü Murat Zar, altın sponsor PAGDER&ASLAN OSB Yönetim Kurulu Başkanı Fidan Aslan, altın sponsor Gema Polimer’den Erkan Aydın ve altın sponsor Petkim’den Memduh Taşlıcalı katıldı. Projeye gümüş sponsor olarak destek veren Şenmak’tan Selim Şen, Chemorbis yetkilileri, Bak Ambalaj, Akay Stand, AKMİB, Ravago Grup’tan Yakup Ülçer ile Engel’den Kadir Topuçar da basın toplantısında yer aldılar.

85

Page 88: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİGÜNDEM

sinde, yoğurt-peynir kaplarından, pet şişeler ve kapaklarına, deterjan-şampuan şişeleri, eski plastik oyuncaklardan, tabak-çanak-bar-dak ve plastik askılara kadar bu amaca yönelik olarak toplanabilir. Üretim süreçleri ve karbon salımı açısından son derece çevreci bir ürün olan plastiklerin geri kazanımı konusundaki toplumsal duyarlılık artarken, sokaktaki dost-larımız için de fayda sağlanabilir.

Kampanya, gönüllü ve kurumsal çalışma-lara da katkı vermesi açısından tamamlayıcı özelliklere sahip. Çok sayıda kurum, kuruluş ve kişi, sokak hayvanlarına yiyecek sağlamak için çalışıyor. Çeşitli sivil toplum örgütleri ve yerel yöneticiler çeşitli korunaklar inşa ediyor.

Barınma konusunda ise PAGDER geniş kap-samlı çözüm üreterek tamamlayıcı bir faaliyeti hayata geçirdi. Kulübeler, yiyecek ve koruma sağlayan kişi ve kuruluşlara barınma imkanı sağlama gücünü de eklerken, yerel yönetim ve sivil toplum örgütlerinin barınak inşa etmekte-ki maliyetlerini de düşürecek.

PAGDER’in yuvalarıBu kampanya ile bilinenin aksine de-

falarca geri dönüştürülebilen ve geri dönü-şümle başta iplik ve elyaf olmak üzere ticari kullanım alanları yaygın olan; battaniye dahi üretilebilen plastikler sokak hayvanları için birer yuvaya dönüşecek. Toplanacak plastikler hayvanları kış mevsiminin sert koşullarından

koruyacak, hatta hayatını kurtaracak olan yu-vasının bir tuğlasına dönüşecek.

Tamamı toplanılmış plastiklerin yeniden işlenmesiyle oluşturulan dayanıklı, kolay te-

Türkiye Plastik Sanayicileri Derneği ola-rak ülkemize yurt içi ve yurt dışında sektörel açıdan sağladığımız katkı ve desteklerin yanı sıra sosyal sorumluluk bilincimizle toplumu-muza fayda sağlayacak bir projeyi başlattık. Projemizle, gündelik yaşamımıza entegre olmuş çevre, geri dönüşüm ve sokak hayvan-ları sorunlarına dikkat çekmeyi hedefl iyoruz.

“Sıcak Bir Yuva Her Canlının Hakkıdır” sloganıyla yola çıktığımız “Yuvaya Dönüşen Plastikler” kampanyamızda, ülke genelinde tüm hayvan severlerin, vatandaşların katılımıyla toplanacak, her biri de-falarca geri dönüştürülebilme özelliği taşıyan atık plastiklerin (Plas-tik yoğurt-peynir kapları, pet şişeler ve kapakları, deterjan-şampuan şişeleri, eski plastik oyuncaklar, tabak-çanak-bardak, plastik askılar) yüzde 100 geri dönüşümü sağlanarak plastik hayvan yuvalarına dö-nüşecek.

Önemli ve kalıcı adımlar atmayı hedefl ediğimiz projemize ilk katkıyı da PAGDER olarak yine biz yapıyor; ihtiyacı bulunan hayvan bakımevlerine 685 plastik yuva bağışında bulunarak projeyi başlatı-yoruz. PAGDER olarak projemizin başlangıç aşamasında pilot bölge olan İstanbul’da 3000 adet kulübeye ulaşmayı hedefl edik.

Afi şlerle, billboard’larla, üniversitelerin RTS bölümü öğrencileri arasında düzenlediğimiz ve 10 bin lira para ödüllü kamu spotu fi lm yarışmamızla, sosyal medya çalışmalarıyla, medyamızın desteğiyle yerinde, kaynağında ayrıştırma alışkanlığını, çevre ve geri dönüşüm bilincini toplumumuzun geneline yaygınlaştırabilirsek plastikler ile ilgili haksızca oluşturulan olumsuz imajımıza da pozitif katkı sağlamış olacağız.

Üstelik bunu yaparken; doğal kaynakları kısıtlı ülke ekonomimi-ze katkı üretmiş olacağız, yerel yönetimlere destek olmuş olacağız, fi ziki çevresel kirliliği azaltmış olacağız bir de üstüne üstlük sokak hayvanlarına sıcak bir yuva sağlamış olacağız. Birçok pozitif çıktısı olan bir projeyi hayata geçirmiş olacağız.

Dayanıklılık, hijyenin kolayca sağlanabilmesi gibi birçok açıdan ahşap kulübelere kıyasla kedi-köpekler açısından daha uygun özel-likler taşıyan plastik hayvan yuvalarının yapımı daha önce düşünül-müş ve projelendirilmiş olsa bile ilk yatırım maliyetinin yani kalıp ma-liyetlerinin 500 bin dolar civarı rakamları bulması sebebiyle hayata geçirilememişti. Bu durumu projenin ana sponsorluğunu da üstlenen dernek üyemiz Benoplast fi rması ile aştık.

Toplanan atık plastiklerle, soğuğa, yağmura dayanıklı, kolayca yıkanabilen, şık tasarımlı, kaliteli plastik yuvalar yapılacak. İşbirliği ya-pan, projeye destek veren bireylerin, fi rmaların, derneklerin isimleri de bu yuvaların üzerine yazılacak.

Çevre örgütlerini ve çevreye duyarlı insanlarımızı, hayvan se-verleri ve dernekleri, birlikleri, belediyeleri, fi rmaları ve projemizin sürdürülebilirliğini sağlayacak sorumlu, duyarlı her bireyi kampan-yamıza destek vermeye çağırıyoruz. Plastik atıklar dahil tüm atıkları çöpe, sokağa atmak yerine ayrıştırma poşetleriyle kaynağında ay-rıştıralım. Böylece hem ülke ekonomimize kazandıralım hem doğa-yı-çevreye atarak, üstelik suçunu da plastiğe yükleyerek, görüntü kirliliği yaratmayalım, hem de önemli sosyal sorunlarımızdan biri olan sokak hayvanlarına sıcak bir yuva yapalım. Unutmayalım ki, her atık plastik bir can için sıcak yuvasının tuğlası olacak.

Projenin sürdürülebilirliği nasıl sağlanacak?Ülkemiz ekonomisine, çevreye ve sahipsiz sokak hayvanlarına

fayda getirecek bu projenin kaynağında toplama alışkanlık ve bilinci gelişinceye kadar sürdürülebilirliğinin sağlanması ve ülke geneline yayılması en önemli hedefi miz. Bir sivil toplum örgütü olarak bu pro-jeyle ilgili kendi imkanlarımız dahilinde her türlü katkıyı sağlamaya çalıştık, çalışacağız da. Ancak uzun soluklu bu projede herkesin des-teğine ihtiyacımız var.

Yerel yönetimlerle yapılacak anlaşmalarBu projede, yerel yönetimlerle işbirliği içinde çalışılacak. Hayvan

bakımevleri ya da kontrollü bölgelerinde bulunan gerek eski ve çürü-

PAGDER Başkanı Hüseyin Semerci: Kalıcı adımlar atmak istedik

86

Page 89: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİGÜNDEM

meye yüz tutmuş hayvan kulübelerini daha dayanaklı ve temizlemesi, hijyeni kolay plastik yuvalarla değiştirmek isteyen belediyelere plastik yuvalar temin edilecek. Ya da kendi bölgesindeki sokak hayvanlarının kontrolünü sağlamak, onların yaşam koşullarını iyileştirmek için uygun, kontrollü ve kapalı bir alanda bu yuvaları kullanmak isteyen belediye-lere bu yuvalar sağlanacak. Yerel yönetimlerin bugün varolan toplama sistemleri aynen devam ederken biz yuvaların yapımı için kampanya ile gelecek plastik atık artışından yararlanacağız. Yerel yönetimlerden verdiğimiz kulübelere karşılık gelecek miktarda atık plastik isteyece-ğiz. Bir nevi barter yapacağız aslında, onlar bize plastik atık verecek biz onlara kedi köpek kulübesi vereceğiz. Biz sektörel imajımıza pozitif katkı koymaktan başka bir şey kazanmazken yerel yönetimler çok şey kazanacak.

Yerel yönetimler daha fazla atık toplayacaklar, aynı zamanda çevre kirliliği ve sokak hayvanları sorununa çözüm üretmiş olacaklar. Çöp depolama alanlarına ambalaj atıklarından arındırılmış daha az çöp gitmiş olacak ve depolama alanlarında daha fazla çöp depolamaları mümkün olacaktır. Şehirlerdeki çöp içinde ambalaj atığı miktarı yüzde 25’ler civarındadır. Ülkemizde her gün 17 bin ton, yılda ise 6,2 milyon ton ambalaj atığı oluşmaktadır. İşbirliği yapacağımız belediyelerin ken-di bölgelerindeki hanelere atık ayrıştırma ve toplama poşetleri dağıt-maları ve düzenli olarak toplamaları büyük önem arz ediyor.

Projenin sürece katkısını ölçmek ve değerlendirebilmek için bele-diyelerimizin atık toplama istatistiklerini takip etmesi önemli bir husus. Bu verileri takip edip bizimle paylaşırlarsa toplam ekonomiye katkımızı da ölçme imkanına sahip olacağız. Plastik ambalaj atıkların yüzde 63’ ü evlerden, geri kalan yüzde 37’ si ticaret/ sanayi kesiminden gelmek-tedir. Bu yüzden projemizde insanlarımızın katılımı önemli bir husus olarak dikkati çekiyor.

Sponsorluk Anlaşmaları;Platin, Altın ve Gümüş sponsorluklarımızın da hepsi birer barter

anlaşması esasen hatta fazlası. Örneğin 25 bin TL bedel ödeyerek Platin sponsorluk anlaşması yapan fi rmamız anlaşmamız gereği fede-rasyonumuzun ve derneğimizin yayın organlarında, yaklaşık 24.500 TL’lik reklam yeri alıyor; ayrıca 140 büyük boy hayvan kulübesine de ismini verme hakkına sahip oluyor. Bu kulübeler onların adıyla Orman

ve Su İşleri Bakanlığı koordinasyonunda ihtiyaç sahibi yerel yönetim-lerin gözetim ve denetimindeki hayvan bakım evlerine bağışlanacak.

Bireysel Sponsorluklar;Arzu eden fi rma ya da hayvan severler yuva ihtiyacı bulunan

hayvan bakımevlerine ya da konutunun bulunduğu siteye vb. bireysel sponsor olarak bu plastik yuvalardan alabilecek. 350 TL gibi çok uygun bir rakamla, bir yuva alan kişi aynı zamanda bir tane yuvayı da bağışla-mış olacak. Bireysel olarak bu yuvalardan temin etmek isteyenler için özel bir hesap açılacak; bireysel sponsorluk anlaşmaları kapsamında yapılacak ödemeler bu hesaba gelecek. Bu projeye katılan herkesin katkısı, projenin tüm ülke geneline yayılması ve sürdürülebilirliği için kullanılacak. Kişi ve kuruluşlar, Garanti Bankası’nın Tekstilkent Şubesi (Şube kodu 1120) hesap no: 6298250 –IBAN: TR77 0006 2001 1200 0006 2982 50 hesabına katkılarını gönderebilecek.

Bizim kazancımız sektörel imajımız;Proje, bugünkü refahımızı katkı sağlayan plastik ile ilgili gerçek-

leri anlatmak için fırsatlar sunuyor. Gelişen teknolojiye paralel olarak her gün yeni uygulamalara imkan sağlayan plastiklerle ilgili faydaları anlatmaya devam ediyoruz. 14 bin dolayında şirketiyle 250 bin kişilik istihdam yaratan Türkiye plastik sektörünün başarıları ne yazık ki fazla bilinmiyor: Örneğin, 2013 yılında plastik üretimimizi 8,1 milyon tona yükselterek, İtalya’yı solladığımızı ve böylece Almanya’nın ardından Avrupa’nın ikinci büyük plastik üreticisi olduğumuzu; dünya sıralama-sında ise üretim miktarı bazında yüzde 2,8 payla 7’nciliğe yükseldiği-mizi pek kimse bilmiyor…

“Hayvana yapılan kabahat değil suç olmalı” diyor ve ilave ediyo-

rum “hayvanlara karşı meydana gelen tüm kötü muamelelerde , 5199 sayılı yasa yeterli değildir, kesilen idari para cezaları ile istenen caydırı-cılık sağlanamamıştır. Eskişehir’de yaşanan olay kamu vicdanını rahat-sız etmiş ve yasaya dair eleştirileri arttırmıştır.”

Konu kabahat olarak değil suç olarak değerlendirilmeli ve cezai yaptırımlar getirilmeli diyerek mesajımızın yetkili mercilerce değerlen-dirilmesini ümit ediyorum.

Şimdiden herkese destekleri için çok teşekkür ederiz.

mizlenebilir, yağmur ve kardan tam koruma sağlayan, yıpranmaya karşı muadillerine göre kıyaslanamayacak kadar uzun ömürlü bir yuva üretildi. Üstelik tasarımlar estetik açıdan da beğeni topladı. Plastikten üretilen yuvaların hafi f olması nedeniyle kolay taşınabilirliği, barınak ve bireysel kullanım için de yönetim kolaylığı sağlayacak.

Siz nasıl katılabilirsiniz: İsminizi veya markanızı taşıyan yuvalar

PAGDER, projenin bireysel ya da kurum-sal her türlü katkıya açık olduğunu, sürdürüle-bilirliği sağlamak için bu unsuru önemli bir araç olarak benimsediklerini ilan etti. Çevreye du-yarlı, hayvan sever kişiler, dernekler, birlikler,

yerel yönetimler ve fi rmalar kampanyaya katkı için açıkça davet ediliyor.

Bireyler, plastik atıklar da dahil tüm atık-ları çöpe, sokağa atmak yerine kaynağında ayrıştırarak sadece projeye değil, ülke ekono-misine ve ekolojisine de katkı sağlamış olacak. Belirli bir düzeyde katkı sağlayan kişi ve kuru-luşlar isterlerse üretilecek yuvalara isimlerini-markalarını yazdırabilecekler.

Kurumsal katılımlar için de sponsorluk ka-nalı açık. Özellikle plastik sanayii açısından çok tarafl ı sosyal fayda sağlayacak bir projede yer alma imkanı devam ediyor. Proje lansmanının ardından afi şler, billboardlar, kamu spotu TV fi lmi ve sosyal/geleneksel medya çalışmala-

rıyla kampanya devam edecek. Sponsorluk katkısı veren fi rma ve kurum-kuruluşlar bu ürünlerde yer alabilecekler.

Proje şimdiden çok sayıda kurumun des-teğini almış durumda. Bununla birlikte yine çok sayıda kişinin bireysel olarak projeye ilgi göstermesi, sosyal medyada projeyi paylaş-ması ve PAGDER’i arayarak katkı vermek is-temesi de kampanyanın sürdürülebilirliğinin sağlanabileceğini gösterdi.

Pilot uygulamanın başladığı 2014’ün ardından, gelecek yıllarda da faaliyetler ka-muoyu desteği ve farkındalık yaratmaya yö-nelik tanıtımlar ile devam edecek. İstanbul’un yanında, kardeş sektör dernekleri ve diğer

87

Page 90: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİGÜNDEM

Kampanya internette ve sosyal medyada

PAGDER tarafından hayata geçirilen kampanyaya ilişkin bilgi ve gelişmeleri kamuoyuna duyurmak ve ilgi sağlamak amacıyla bir internet sitesi de oluşturul-du. Site, www.yuvayadonusenplastikler.com adresinde yayına başladı. Türkiye’de çok yüksek kullanıcıya sahip iki sosyal mecrada da hesaplar açılarak anlık geliş-meler duyurulmaya başlandı. Yuvaya Dö-nüşen Plastikler kampanyasına Facebook üzerinde www.facebook.com/yuvayado-nusenplastikler adresinden, Twitter üze-rinde ise www.twitter.com/plastikyuva hesabından erişilebilir.

Projenin tanıtım fi lmi gençlerden!PAGDER tarafından her bireyin katılımını sağlamaya yönelik olarak tasarlanan ve kamu spotu kapsamında TV’lerde gösterilecek fi lm de

gençler arasında yapılan bir yarışmayla belirlendi. Jüri tarafından birinci seçilen eser, “Sokak hayvanları için çözüm: Geri dönüşüm!” oldu. Film ulusal ve yerel televizyon kanallarında gösteriliyor.

Proje kapsamında çevre ve geri dönüşüm bilinci yaratırken, hayvan sevgisi taşıyan herkesi üzen, çoğu kez çaresizlik hissettiren sokak hayvanlarının ya-şam koşullarını iyileştirmeye yönelik önemli bir adımı başlatacak olan PAGDER, öncülüğünü yürüttüğü bu projenin kamu spotu fi lmi çekimi için de üniversitele-rin başta RTS (Radyo-Televizyon-Sinema) bölümü öğrencileri olmak üzere ilgi duyan öğrencilerin katılımına açık olan bir yarışma düzenledi. Böylece, projeye öğrencilerin de katkıda bulunması sağlanmış oldu.

Kazanan fi lm: “Sokak hayvanları için çözüm: Geri dönüşüm!”PAGDER’in projesine katkı vermek isteyen Türkiye’nin seçkin isimlerinden oluşan jüri kamu spotu fi lmi yarışmasında yaptığı değerlendir-

me sonucu, İstanbul Aydın Üniversitesi öğrencisi Taylan Erol, Bahçeşehir Üniversitesi öğrencisi Ersin Kıvrak ve Sakarya Üniversitesi öğrencisi Başman Arancıoğlu’nun “Sokak hayvanları için çözüm: Geri dönüşüm! isimli fi lmini birinci seçti.

Yarışmaya başvuran 100’ün üzerindeki eser arasında, İstanbul Bilim Üniversitesi’nden Gözde Demirelli’nin fi lmi “Plastikleri topla, dostlu-ğunu göster” ikinci, Akdeniz Üniversitesi’nden Umut Türkmen ve Ezgi Büşra Çınar’ın fi lmi “Plastik Yuva” üçüncü seçildi.

Yarışmayı kazanan fi lmi seçen jüri şu isimlerden oluştu: • Sinema sanatçısı Aydan Şener• Proje yüzü ve oyuncu Tuna Arman• PAGDER Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Semerci• PLASFED Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Aksoy• ÇEVKO Genel Müdürü Yaşar Nadir Atilla• HAYTAP Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Şebnem Aslan• Bahçeşehir Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Savaş Arslan• Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Göksel Aymaz• Sinema Yazarı Cem Altınsaray• Hürriyet Kampüs Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Bülent Ovacık• Mediaetik Ajans Başkanı Züleyha Güvener• BENOPLAST İş Geliştirme Direktörü Hakan Dirgeme• BASF Kurumsal İletişim Uzmanı Aslı Çelikten• TÜYAP Proje Grup Başkanı Tamer Güzelaydın

paydaşlarla birlikte Anadolu’daki kentlerde de yaygınlaştırılacak.

PAGDER projesiyle üzerinde pek düşün-memiş olmamıza rağmen ortak yaşamı paylaş-tığımız dostlarımızla birlikte geri kazanım ve çevre duyarlılığına katkı vermek için önemli bir sürecin ilk adımı atıldı.

54 kulübe Bitlis’te

PAGDER’in kampanyasında İstanbul dı-şında ilk büyük yuva alımı ise Bitlis için yapıldı. Bitlis ve Tatvan’a 54 köpek kulübesi bağışı ile çalışma Anadolu’ya bağışların ilki gerçekleş-miş oldu. Bitlis Belediyesi tarafından işle-tilen Hayvan Bakımevi’ne yapılan bağış için PAGDER Başkanı Hüseyin Semerci ve Tuna

Arman’ın da katılımıyla bir etkinlik düzenlendi. Bitlis Belediyesi Eşbaşkanı Nevin Daşdemir Dağkıran, HAYTAP Bitlis Temsilcisi Dr. Damla Şahin’in ev sahipliğinde yapılan ziyaretle kulü-beler teslim edildi.

Bitlis’te kış şartlarının oldukça ağır ol-duğu ve yeni kulübelerin hayvan dostlar için çok daha uygun yaşam koşulları sunacağı vur-gulandı. Bitlis Hayvan Bakımevine proje platin sponsorları BASF ve TÜYAP kulübelerinden yerleştirildi. Kamuoyu desteği ve farkındalık yaratmaya yönelik tanıtımlar ile devam edecek.

İstanbul’un yanında, kardeş sektör der-nekleri ve diğer paydaşlarla birlikte Anado-lu’daki kentlerde de yaygınlaştırılacak.

88

Page 91: PLASFEDDERGİ Sayı 5
Page 92: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİGÜNDEM

PLATİN SPONSORLAR

ANA SPONSOR

ALTIN SPONSORLAR

Tüyap, 28 Haziran 1979 tarihinde, İstanbul’da kurulmuştur. Ana faaliyet konusu yurt içinde ve yurt dışında fuar düzenlemek olan kuruluş İlk fuarlarını İstanbul Spor ve Sergi Sarayı ve İstanbul Taksim’de bulunan Etap Marmara Oteli’nde hazırlamış, hızla çoğalan projeler ve sanayi fuarlarına yöneliş, geniş fuar alanı ihtiyacını da beraberinde getirmiştir. Büyüme sürecinde 1987’de Tepebaşı’nda bulunan Tüyap İs-tanbul Sergi Sarayı faaliyete geçirilmiş, çağdaş fuar merkezi ihtiyacının uzun vadede karşılanmasını ise, uluslararası standartlarda modern bir alt yapıya sahip “Tüyap İstanbul Fuar ve Kongre Merkezi”ni 1996 yılında hizmete açarak sağlamıştır. Söz konusu fuar alanı yeni yatırımlarla büyüyerek 2014 Temmuz ayı itibariyle 14 salondan oluşan 120.000 m2 kapalı alana ulaşarak Türkiye’nin en büyük fuar alanı olacaktır. Tüyap yurt genelini kapsayan 5 ilde yönettiği fuar alanlarıyla ülkemiz ekonomisine katkıda bulunmaya devam edecektir.

1984 yılında grup fi rmamız olan Aydınlar Plastik A.Ş. olarak kurulmuş olup, plastik sektöründe üreti-mine enjeksiyon baskı, serigrafi , sıcak baskı ve tampon baskı uygulamaları ile başlamıştır. Aydınlar Plastik A.Ş, halen faaliyetlerini devam ettirmekte ve Beyaz Eşya yan sanayi ihtiyaçlarını karşılamaktadır. 1996 yılında Gema Polimer Plastik Ürünleri San. ve Tic. A.Ş kurulmuş ve aktif çalışma hayatına başlamıştır. Mü-hendislik Plastikleri ile plastik hammadde ithalat ve ihracatı, plastik hammadde boyama ve geri dönüşüm faaliyetlerinde bulunmaktadır.

Grup şirketlerinden, grup öncüsü ve marka ismi olan Gema Polimer, merkezi Istanbul’da bulunan fab-

rıkasında faaliyetlerine devam etmektedir. İzmir Ege Serbest Bölgesi’nde bulunan Gema Elektro Plastik yıllık 40.000 ton kapasite ile uluslararası standartlarda mühendislik plastikleri üretimi yapmaktadır. Gema Elektronik, elektronik parça alım/satımı “IC, Tuner, Diode, Filter, TR, Capacitor, Resistor ve diğerleri…” ala-nında faaliyet gösterirken, Aydınlar Plastik A.Ş. ise Enjeksiyon Baskı Plastik parça üretimi, Serigrafi , Sıcak Baskı, Tampon Baskı, Boyama ve Kalıp Üretimi, önde gelen sektörler; Beyaz Eşya vb. alanlarda faaliyetle-rini sürdürmektedir.

1940’da kurulan toptan attariye ve hırdavat mağazası ile ticarete başlayan Nakıboğlu Ailesi, 1960’lı yıllarda yine aynı mağazada Polietilen Film ve Sera Örtüsü pazarlamaya başlayarak şirketin bugünkü faa-liyet alanına ilk adımı atmıştır. 1979 yılında halen faaliyetlerini sürdürdüğü plastik ambalaj alanında üretici olarak hizmet vermeye başlayan Naksan Plastik, sınai, tarım, hizmet sektörlerinin tamamının tedarikçisi konumuyla sektöre öncülük etmektedir. Naksan çevre duyarlılığı yüksek bir üretici olarak, üzerine düşen bütün sorumlulukları hassasiyetle yerine getirmeyi ilke edinmiştir. Kurulduğu yıldan bu yana, kendi geri dönüşümünü yapan çevre dostu bir kuruluştur.

Dünyanın lider kimya şirketi BASF olarak portföyümüzde; kimyasallardan plastiklere, bitki koruma ürünlerinden petrol ve doğalgaza kadar birçok ürün yer alıyor. Toplumun bugüne ve geleceğe dair ihtiyaç-larını karşılamak adına, birçok endüstriyel alanda bilim ve inovasyon aracılığıyla müşterilerimize hizmet sunuyor, kaynakların korunmasına, sağlıklı gıda teminine ve hayat kalitesinin artırılmasına katkı sağlıyor, sürdürülebilir bir gelecek için kimya yaratıyoruz. 2013 itibarıyla dünya çapında 112 binin üzerinde çalışanı bulunan ve bu dönemde satışları yaklaşık 74 milyar Avro olarak gerçekleşen BASF hakkında ayrıntılı bilgi-ye www.basf.com.tr den ulaşılabilir.

2005 yılında kurulan BENOPLAST, deneyimli yöneticiler ve ekip çalışmasından ödün vermeyen ça-lışanlarıyla, ulusal ve uluslararası arenada “tercih edilir” bir marka olma yolunda, farklı sektörlere liderlik eden birçok kuruluşun tedarikçisi olmayı başarmıştır. Ürünlerini kalite anlayışı, yüksek teknolojisi, özgün ve işlevsel tasarım hedefi yle üreten Benoplast, rekabetçi maliyet yapısı, iddialı yatırım stratejisi ve bakış açısıyla, kısa zamanda, Türkiye ve dünyada, kurumsal ve kurumsallaşma sürecindeki birçok markanın çö-züm ortağı olmuştur.

Gıda, tarım, otomotiv, lojistik, elektronik, kimya ve tekstil gibi birçok sektörde gereksinim duyulan, “taşıma ve depolamaya” yönelik ürün sistemleri ve çözümleri sunan Benoplast, kalite ve müşteri memnu-niyetini vazgeçilemez temel prensip olarak belirlemiştir. Yalnızca müşterilerine karşı değil; çalışanlarına, tedarikçilerine ve içinde bulunduğu sosyal çevreye karşı da saygısı olan

Benoplast, ödün vermediği çalışma disiplini sayesinde, ulusal pazardaki öncü fi rma kimliğini uluslara-rası boyuta taşıma iddiasını gerçeğe dönüştürmek üzere gelişimini sürdürmektedir.

90

Page 93: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

ALTIN SPONSORLAR

GÜMÜŞ SPONSORLAR

PAGDER & ASLAN Organize Sanayi Bölgesi , şehir içine sıkışmış, dağınık bir şekilde çalışmalarını sür-düren plastik üreticilerini modern bir üretim alanında toplayacak olan Kırklareli Vize’de, Plastik Organize Sanayi Bölgesi’ndeki yaklaşık 600 milyon TL toplam yatırım bedeliyle hayata geçecek PAGDER & AS-LAN Organize Sanayi Bölgesi, plastik sektörünün sanayi yapılaşmasının en önemli, örnek adresi olacak. Kırklareli’nin Vize ilçesinde, Türkiye’nin ilk İhtisas Plastik Organize Sanayi Bölgesi olarak faaliyete geçecek ve sanayi yapılaşmasına büyük katkı sağlayacak olan PAOSB, Çorlu ve İstanbul Atatürk Havalimanı; Te-kirdağ ve Ambarlı limanları; Alpullu, Durak istasyonları ile E5, TEM ve Kapıkule gibi bölgenin önemli hava-limanı, karayolu, liman ve istasyonlarına, gümrük kapısına yakınlığı ile de lojistik olarak büyük kolaylıklar sunuyor.

Akay Stand İstanbul Beylikdüzü’ndeki 8.000m2 kapalı alana sahip tesisinde müşterilerinden gelen talepler doğrultusunda plastik, metal ve ahşap ürün teşhir standları üreten bir fi rmadır.

Kalite ve müşteri memnuniyetini ilke edinen fi rmamızda müşteri istek ve tercihine göre tasarlanan Çapraz Sergileme Standları, Ayaklı Standlar, Enjeksiyon Standlar, Havuz Standlar, Kozmetik Standlar, Tez-gahüstü Standlar ve Tanıtım Standlarının seri üretimi yapılmaktadır. Yaptığı standları yurtiçi ve yurtdışın-da pazarlara sunan Akay Stand, özel tasarımlarıyla müşterilerinin ürünlerine kattığı değerin gururunu ya-şayan, müşterileriyle uzun vadeli çalışmayı, sürekli gelişimi ve sektörde bir adım önde olmayı hedefl eyen kurumsal bir şirkettir.

İhracatın arttırılmasına ve geliştirilmesine katkı sağlamak amacıyla 1993 yılında kurulan Akdeniz Kim-yevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (AKMİB) 800 üyeye hizmet vermektedir. Bitkisel Mamuller, Mineral Yakıtlar ve Yağlar, Organik-Anorganik Kimyasallar, Eczacılık Ürünleri, Gübreler, Boyalar, Kozmetik, Patlayıcı Maddeler ve Türevleri, Plastikler ve Kauçuk Mamulleri iştigal sahasına sahip olan AKMİB’in görev-leri arasında, sektöre ilişkin raporlar hazırlamak, yurtdışı fuarlara milli katılım organizasyonlar, alım heyeti ve ticaret heyeti organize etmek, sektöre ilişkin eğitimler düzenlemek yer almaktadır. 2013 yılında 17,4 milyar dolar olarak gerçekleşen Türkiye kimya sektörü ihracatından %28 pay alan AKMİB ihracatı, 5 milyar dolar olarak kaydedilmiştir.

1965’de kurulan, Türkiye’nin ilk ve tek petrokimyasal ürün üreticisi Petkim, 2008’de gerçekle-şen özelleştirilme ihalesi sonucunda “Blok Satış” yöntemi ile 2 milyar 40 milyon USD bedelle SOCAR Türkiye’ye geçmiştir. PETKİM’de toplam 2 milyon ton kapasiteye esas ana ürün miktarı ile 60’ı aşan ürün yelpazesiyle temel ve ara petrokimyasal ham madde üretilmektedir. Yılda 3,2 milyon ton brüt üretim ile ülkemizin gurur kaynağı olmaya ve ülke ekonomisine değer katmaya devam etmektedir.

2012 yılında 1 milyar 41 milyon Dolarlık ihracat ile tarihinin en yüksek seviyesine ulaşan Petkim, ih-racat ivmesini 2013 yılında da sürdürmektedir. ‘Value-Site’ vizyonu çerçevesinde Petkim’de de kapasite artışı ve ürün portföyünü genişletmeye yönelik çalışmalar hızla devam etmekte; STAR Rafi nerisi’nden sonra, stratejik teşvik kapsamına alınan ikinci yatırım projesi olan Etilen ve PTA kapasite artışı yatırım-ları tamamlandığında Petkim’in yıllık brüt üretim kapasitesi 3,4 milyon tondan, yaklaşık 3,6 milyon tona yükselecek ve üretim maliyetlerimizin düşmesine katkı sağlayacaktır.

GÜNDEM

Türkiye’nin önde gelen lider fl eksibıl ambalaj üreticisi olan Bak Ambalaj, güçlü sermaye yapısı, tecrübeli ve dinamik çalışanları, müşteri odaklı yaklaşımı ve yenilikçi uygulamaları ile 1973’den bu yana çeşitli sektörle-rin önde gelen şirketlerine hizmet vermektedir. İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi’nde bulunan ve 4 ayrı tesiste faaliyetlerini yürüten Bak Ambalaj; bu sayede müşterilerine en üst seviyede, sürekli ve sürdürülebilir bir hizmet sağlayabilmektedir.

Şirket 400’ü aşkın çalışanı ile çeşitli sektörlere baskılı, baskısız ve laminasyonlu olarak fl eksibıl ambalaj üretmektedir ve düzenli olarak gerçekleştirdiği yatırımlar sayesinde üretim portföyünü istikrarlı olarak ge-nişletmektedir. Bak Ambalaj üretiminin %80’ini özellikle Batı Avrupa ülkelerine ihraç etmek suretiyle ülke-mizin ihracatına önemli katkılarda bulunmaktadır.

2001’den beri plastik sektörünün global iş ağı olan ChemOrbis, dünyanın önde gelen plastik e-ticaret plat-formu ve piyasa bilgisi sağlayıcılarındandır. En önemli spot pazarlarda bulunan 7 ofi si sayesinde ChemOrbis, Uzak Doğu ve Güney Doğu Asya, İtalya, Türkiye, Ortadoğu, Kuzey ve Batı Afrika pazarlarını günlük olarak takip etmekte, güncel ve tutarlı piyasa raporları, kapsamlı haftalık analizler, fi yat indeksleri ve güncel sektörel ha-berler sunmaktadır. ChemOrbis Piyasa Bilgisi ve Analiz Araçları, piyasa oyuncularının doğru ticaret stratejleri belirlemelerine ve müzakere güçlerini arttırmalarına yardımcı olarak daha karlı ticaret yapabilmelerini sağla-maktadır. 62,500’den fazla doğrulanmış ve güvenilir üye fi rma, satın alma ve satış kararlarını gerçekleştirirken ChemOrbis Ticaret Platformları’nı kullarak en doğru zamanda potansiyel iş ortaklarına hızlı ve verimli bir şekilde ulaşmaktadır.

91

Page 94: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

BASIN LANSMANI SPONSORU

Engel Austria GmbH güvencesiyle 1945 yılında Ludwig Engel tarafından kurulmuştur. Engel olarak dünya çapında 8 üretim tesisi ,27 şube ve toplamda 60 temsilcilik ile dünya genelinde 4200 donanımlı çalışanıyla tüm müşterilerimize sorunsuz ve hızlı hizmet vermekteyiz. 1989 yılında Türk plastik sektörüne temsilcilik ile hizmet verdiğimiz Engel , 1 Mayıs 2008 tarihi itibari ile Engel Türkiye şubesi olarak tüm müş-terilerimizin plastik enjeksiyon makineleri, otomasyon sistemleri ve özel anahtar teslim proje ihtiyaçları-na, deneyimli satış ekibi ile yanıt vermekte olup sahip olduğumuz Showroom ile müşterilerimize her türlü teknik denemeler yapabilme imkanı sağlamaktayız. Uluslararası teknoloji lideri bir marka olarak, kalitemiz ve müşteri odaklı çalışmalarımızla değerli müşterilerimizin hep yanındayız.

1961 yılında Belçika’da plastik geri dönüşüm üzerine kurulan bir aile fi rması olan Ravago Plastics, girişimci yapısı ve başarılı yönetimiyle ile günümüzde hammadde ve inşaat malzemelerinin üretim ve da-ğıtımında faaliyet gösteren global bir oyuncu haline gelmiştir. Farklı ülkelerdeki yüz seksenin üzerinde iştirakı ve 5000 çalışanıyla çok kültürlü bir işletme yapısı sergileyen Ravago, “global düşün lokal hareket et” felsefesiyle Türkiye iştiraklerini daha da artırmayı amaçlıyor. Bugün, Ravago Türkiye Grubu plastik ve kimya alanında 7 şirket, inşaat yalıtım ürünleri alanında ise 4 şirketiyle toplamda 800 çalışan istihdam edi-yor ve 50 ülkeye yaklaşık 30 bin ton ihracat gerçekleştiriyor. 2014 yılında petrokimya üretim şirketlerinin birleşmesi ile kurulan Ravago Petrokimya Üretim A.Ş. üretim miktarı itibarı ile ülkemizin Petkim’den sonra ikinci büyük palstik hammadde üreticisi oldu.

İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçı Birliği öncelikli olarak, çalışma konularına giren alanlarda ülke ihracatının arttırılması, ihraç ürünlerimizin çeşitlendirilmesi ve ihracata konu olan ürünlere rekabet gücü kazandırılmasına yönelik çalışmalarda bulunarak, üyelerine yardımcı olmaktadır. Bu çalış-malar; ihracatçıları teşkilatlandırmak suretiyle ihracatı arttırmak ve ülke yararına gelişmesini sağlamak, bünyesinde topladığı ihracatçıların ihracat faaliyetlerini düzenlemek, mesleki faaliyetlerini ve ilişkilerini tanzim etmek, ihracatın geliştirilmesi amacına yönelik olarak ihracatçıların yurtiçi ve yurtdışı temaslarını düzenlemek, tanıtım faaliyetleri kapsamında yurtiçi ve yurtdışı fuarlar organize etmek, organize edilmiş fuarlara katılımı sağlamak, potansiyel ülkelerden ülkemize Alım Heyetleri; ülkemizden potansiyel ülkele-re Ticaret Heyetleri organizasyonları düzenlemek, anılan faaliyetler kapsamında yayınlar hazırlamak ve bunları ihracatçıların bilgisine sunmak, seminerler, toplantılar düzenleyerek ihracatçıları bilgilendirmek ve gelişmelerden haberdar kılmak, eğitim faaliyetleri düzenlemek faaliyetleri arasındadır.

Kalitenin, müşteri taleplerine zamanında ve belirlenen standardlarda cevap verebilmek olduğu bilinciyle hareket eden ve bu bilinç ile plastik sektörüne 27 yıldır vida - kovan üreterek hizmet veren Şenmak Makina, ürettiği vida kovanların bugün 19 ülkeye ihracatını da yapan, alanının dünyada saygın fi rmalarından biridir.

KURUMSAL DESTEKLER

GÜNDEM

GÜMÜŞ SPONSORLAR

92

Page 95: PLASFEDDERGİ Sayı 5

Ajandanıza not edin!

www.chemorbis.com/eventspage

10 Haziran 2014’te CVK Park Bosphorus Hotel, Istanbul’da düzenlenecek olan 1.ChemOrbis Türkiye Poliolefin Konferansı’nı kaçırmayın!

Kayıt ve sponsorluk fırsatları hakkında bilgi almak için turkeypo.chemorbisevents.com sitesini

ziyaret edebilirsiniz.

9 Eylül 2014’te Four Seasons Bosphorus Hotel, Istanbul’da düzenlenecek olan 3. ChemOrbis Türkiye Yıllık Toplantısı’nı kaçırmayın!

Kayıt ve sponsorluk fırsatları hakkında bilgi almak için turkey.chemorbisevents.com sitesini ziyaret

edebilirsiniz.

www.chemorbis.com

Offices WorldwideMiami | Milan | Cairo | Istanbul | Moscow | Shanghai | Kuala Lumpur

Page 96: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

PAGDER’den plastik sektörü için bir ilk: Küresel ekonomide rekabet gücüne bilgi dopingi

PAGDER Dünya Plastik Atlası’nın ilk bölümü AFRİKA rafl arda

GÜNDEM

94

Page 97: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

Sanayinin hemen her alt sektöründe rekabet koşulları ağır. Küresel kriz nedeniyle bütün ülkeler pazarlarını artırmak için yoğun çaba içine girdi. Çoğu sektöre göre çok daha küçük kar marjlarıyla çalışan ve rekabet ko-şulları sert olan dünya plastik sektöründe iş yapmak zor. Türkiye plastik sektörü ise kendi-ne özgü koşulları nedeniyle küresel rekabette daha dikkatli olmak zorunda. Plastik ürünleri-nin taşıma maliyetlerine aşırı duyarlılığı nede-niyle ihracatta ve yeni pazar bulmaya yönelik çok daha detaylı çalışmalar yapılması gereki-yor.

Plastik sektörünün, mamul, hammadde ve plastik işleme makinelerine yönelik olarak

mevcut ihtiyacını gören PAGDER, kapsamlı ve bilimsel bir çalışmayla dünya ölçeğinde sana-yici ve ihracatçıların önünü açacak bir çalış-maya imza attı. Bilimsel verilerle oluşturulan Plastik Atlası, sektörün kullanımına sunulma-ya başlandı.

Plastik sektörü için ilk olan çalışmada, Dünyanın 6 bölgesi ve 97 ülkesi analiz edildi

PAGDER Dünya Plastik Atlası ile sektör küresel pazarın tamamına ait sektörel bilgile-rin yer aldığı kapsamlı bir veri setine kavuştu. Proaktif bir çalışma örneği olarak ortaya çıkan “Dünya Plastik Atlası”nda, Afrika, Amerika, Orta ve Batı Asya, Doğu - Güneydoğu Asya

ve Okyanusya, Doğu ve Batı Avrupa, Kuzey ve Güney Avrupa olmak üzere Birleşmiş Milletler coğrafi sınıfl amasını temel alan 6 ayrı bölgeli bir sınıfl andırma yapıldı. Her bir bölge için bir kitap hazırlandı. İlk kitap olan Afrika, sektörün kullanımına sunuldu.

Kitaplarda, toplamda 97 ülke tek tek, pa-zar özellikleri ve Türk sanayiinin bu ülkelere yönelik atabileceği adımları da veri olarak or-taya çıkaracak şekilde analiz edildi.

Hangi veriler üretiliyorPlastik sanayicilerinin, makine ve ham-

madde üreticileri-satıcılarının “hangi ülkede, hangi ürünle, kimlerle ve nasıl rekabet ede-

PAGDER (Plastik Sanayicileri Derneği) plastik mamul, hammadde ve plastik işleme makineleri üreticileri için küresel rekabette anahtar niteliğinde kapsamlı bir rehber oluşturdu. Birleşmiş Milletler coğrafi sınıfl a-ması kullanılarak 6 bölge için hazırlanacak olan ve “DÜNYA PLASTİK ATLASI” adı verilen çalışmalardan ilki olan AFRİKA sanayicilerin ve ticaret kuruluşlarının dikkatine sunuldu.

Özyeğin Üniversitesi Ekonomi ve Uluslararası İşletmecilik ve Ticaret Bölümleri Başkanı Prof. Dr. Ümit Öz-lale başkanlığındaki bir ekip tarafından bilimsel analiz yöntemleri kullanılarak hazırlanan çalışma, sanayiciler için, ağır rekabet koşullarında yeni pazarlara girişte anahtar niteliğinde bilgileri sunuyor.

Plastik Atlasında 6 ayrı bölge için yayınlanacak 6 kitapta, toplam 97 ülkeye ilişkin veriler yer alacak. Ma-mul, hammadde ve makinede, Türkiye’nin görüş alanına giren ülkelerin iç pazarları ve ithalat-ihracat du-rumları, hangi ülkede, hangi ürünle, kimlerle ve nasıl rekabet edebileceğine yönelik veriler Plastik Atlası’nda yer alacak. Atlas’ta potansiyel ihracat pazarları ve yoğun rekabetin yaşandığı yerler hakkında da bilgiler ve-rilerek, ihracatçılara yol göstererek zaman kazandırılacak.

GÜNDEM

95

Page 98: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİGÜNDEM

ceğini, nereden başlayacağını” görme fırsatı vermeyi amaçlayan Plastik Atlası, bu amaca yönelik olarak ispatlanmış bir metodolojiyle hazırlandı. Özyeğin Üniversitesi Ekonomi ve Uluslararası İşletmecilik ve Ticaret Bölümleri Başkanı Prof. Dr. Ümit Özlale başkanlığında, Araştırma Görevlisi Ekrem Cünedioğlu’nun da içinde yer aldığı bir ekip tarafından hazırlanan çalışma, sanayiciler için, ağır rekabet koşulla-rında yeni pazarlara girişte anahtar niteliğinde bilgileri sundu.

GTİP sınıfl andırmasının kullanıldığı Dün-ya Plastik Atlası’ndaki analizlerde; her bir ülke dünya ticaret verilerinden elde edilen istatis-tikler ve rasyolar yardımıyla yorumlandı. Ana-lize konu ülkenin ithalat talebinin neredeyse tamamını karşılayan ülkeler kapsama alındı. Ülkelerin belirlenmesinde makine, hammadde ya da mamulde 100 milyon Dolar ve üstü itha-lat yapma kriteri konuldu ve böylece 97 ülkeye ulaşıldı. İncelenen ülkenin iç pazarının plastik mamul, hammadde ve makine açısından mev-cut durumları belirlendi. Yine her bir ülkenin pazarının potansiyeli analiz edildi.

Bütünleyici bir bakış açısıyla; Türkiye’nin bu pazarlara yaptığı toplam ihracat, plastik sektörünün bu toplam içindeki payı ve son dönemlerdeki ithalat talep büyümesi ülke ba-zında incelendi. Türkiye’nin bu ülkeye ihracatı, pazarın ve ihracatın büyüme oranı, alt sektör kırılımları belirlendi.

Karşılaştırılmalı verileri üretebilmek için istatistiki olarak yayınlanan uluslararası veri-leri analize uygun biçimde düzenleyen BACI veri tabanı kullanıldı. GTİP numarası bazında her bir alt sektör (ürün-ürün grubu) için çalış-ma yapıldı. BACI veri tabanı, ülke bazında 5019 sektördeki ticareti bünyesinde barındırması açısından yeterli veriyi sundu. Bu 5019 sektör içinde plastik mamul, hammadde ve makineyi oluşturan 405 alt sektör analize tabi tutuldu. Sektörler, mamul, hammadde ve makine ayrı-

Dünya Plastik Atlası’nın temel varsayımları şöyle:• Dünya ticaretinden pay almak isteyen sektörler için rekabet baskısı artarak devam ede-

cek. • Sürdürülebilir büyüme için ülkelerin ihracat pazarlarını zenginleştirmesi gerekli. • Türkiye’nin bölgesel olumsuzluklardan en az etkilenmesi için gerekli pazar çeşitlendiril-

mesi, en az katma değeri yüksek ihracat kompozisyonuna geçişi kadar önemli. • Bu nedenlerle, “Hangi sektörlerde küresel bir aktör olarak rekabetçiyim?” ve “Hangi yeni

pazarlara açılıp küresel fırsatları yakalayabilirim?” soruları her zamankinden daha önemli.

Dünya Plastik Atlası bölüm içerikleriPAGDER Dünya Plastik Atlası, her bir bölge için bölümler halinde verileri sunuyor. Kulla-

nıcılar GTİP kodlarıyla rahatlıkla istediği bölge için hangi ürünlerin ön plana çıktığını görebili-yor. Atlas’ın bölüm içerikleri şöyle:

Birinci Bölüm: Her bir ülke için coğrafi bilgiler yanında genel sosyal ve ekonomik ge-nel bilgiler sunuluyor. Ayrıca, ülkeyle ilgili elde edilen irtibat bilgileri, öne çıkan fuar ve üst örgütlerine yönelik bilgiye yer veriliyor. Güvenilir kaynak olmak şartıyla emniyet, güvenlik vb. tehditler, ihracatta dikkat edilmesi gereken hususlar sunuluyor.

İkinci Bölüm: Ülkenin dış ticaretine yönelik makro veriler, plastik ana sektörlerinde-ki dış ticaret verileri ve genel dış ticaret ile karşılaştırılmasını içeren bilgiler yer alıyor. Hem genel, hem de plastiğe yönelik olarak dış ticaret büyüme hızına ait veriler de bu bölümde sunuluyor.

Üçüncü Bölüm: İlgili ülke ile Türkiye’nin plastik ürünlerdeki dış ticaret verileri ve eği-limleri hakkında detay bilgiler yer alıyor. Kullanıcı bu bölümde ilgilendiği ülke ile mevcut du-rum ve 2006-2011 tarihleri arasındaki değişime ilişkin kapsamlı veri elde etme fırsatı bulu-yor. İkinci bölümdeki verilerle birlikte iki ülke arasındaki toplam dış ticaret verileriyle, plastik dış ticareti karşılaştırılarak anlamlı bir ilişki olup olmadığına dair kestirim fırsatı da sunulmuş oluyor.

Dördüncü Bölüm: Analize konu olan 136 ürün için birim fi yat analizi bu bölümde yer alıyor. Kalite ve fi yata duyarlılığa ilişkin ölçüm fırsatı sunuluyor.

Beşinci Bölüm: İlgili ülkenin, mevcut pazarındaki coğrafi dağılımı analiz ediliyor. Kulla-nıcı, o ülkede kimlerle rekabet edeceği konusunda bilgi elde edebiliyor.

Altıncı Bölüm: Ülkenin, plastik mamul sektörü ithalatının alt sektörler bazında incele-mesi yapılarak, ithalatı hızlı artan ürünler ve bunların toplam içindeki payına dair veriler yer alıyor.

Yedinci Bölüm: Bu bölümde, Türkiye’den ülkeye yapılan ihracatın alt sektörler bazın-da detaylandırılması ve hangi alt sektörlerin artış hızı yaşadığı bilgilerine yer veriliyor.

Sekizinci Bölüm: Bu bölümde, hem genel dış ticaret, hem de plastik sektöründe, ilgili ülke pazarına Türkiye’nin ne kadar yayılabildiğine yönelik analiz yer alıyor.

Dokuzuncu Bölüm: Tamamlayıcılık analizi bu bölümde gerçekleştiriliyor. Kullanıcıya, Türkiye’nin ihracat yaptığı hangi ürünlerde tamamlayıcı olduğuna yönelik veri sunuluyor.

Onuncu Bölüm: Filtreleme yöntemi kullanılarak Türkiye’nin hangi sektörlerde ilgili ül-keye yönelik ihracat potansiyeli bulunduğuna ilişkin veri sunuluyor.

Onbirinci Bölüm: İlgili ülkedeki plastik ve kauçuk sektörü üretim verileri derleniyor. Bu bölümde analize tabi tutacak seviyede üretim yapan 73 ülke bulunmaktadır.

PAGDER DÜNYA PLASTİK ATLASI KİTAPLARI

Kitap BaşlığıKitapta İncelenecek

Bölge Sayısı

Kitapta İncelenecek

Ülke Sayısı

AFRİKA 3 14

AMERİKA 3 18

ORTA ve BATI ASYA 2 13

DOĞU, GÜNEY-DOĞU ASYA, OKYANUSYA 4 16

DOĞU ve BATI AVRUPA 2 17

KUZEY ve GÜNEY AVRUPA 2 19

96

Page 99: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİGÜNDEM

mına göre analiz edildi. Ayrıca mamul, hammadde ya da makine

üreticisinin, analiz edilen ülkelerde sektörün hangi alt kırılımında rekabetçi olabileceğine, hangi ülkelerle rekabete girebileceğine ve ihracat yaptığı pazara yayılma potansiyeline yönelik veriler üretildi.

Nerede nasıl rekabet edebilirsiniz?

Dünya Plastik Atlası’nda fi ltreleme yön-temiyle her bir ülke için rekabet avantajına yönelik veri de üretildi. Bu veriyle, plastik ih-racatçılarının belirlenen pazarların özellikleri (büyüme potansiyeli, rekabet edilen ülkelerin fi yat stratejileri vb.) dikkate alınarak hangi alt sektörlerde ya da ürün gruplarında rekabetçi olacağı ve ihracat yapması gerektiği yorum-landı.

Dünya Plastik Atlası takdir topladı

PAGDER Yönetim Kurulu Başkanı Hü-seyin Semerci, PLASFEDDERGİ’ye yaptığı açıklamada, sektöre bu kapsamda bir analizi sunmaktan dolayı heyecan duyduklarını vur-guladı. “Sanayici dostlarımız, ticaret-pazarla-mayla uğraşan dostlarımız hangi pazarlarda ihracat olanakları bulunduğunu, hedef ülkeleri ve rekabet koşullarını öğrenebilecek, pazar araştırması, rekabet unsurları gibi konularda zaman kaybetmeyecekler; yurt dışı açılımlarını bu veriler ışığında daha verimli ve hızlı şekilde yapabilecekler.

Küresel fırsatları ve yeni ticaret rotalarını sunan Dünya Plastik Atlası bilimsel bir yol gös-terici olarak hazırlandı. PAGDER’in sektörümü-ze, ülkemize yönelik çalışmalarının en gurur verici örneklerinden biri olarak ortaya çıktık. Dünyanın neresine gidersek gidelim artık eli-mizde nereden başlayacağımıza ilişkin bir reh-

ber var” dedi. Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Sa-

nayi Genel Müdürlüğü’nün de takdir ettiği çalışmaya ilişkin, Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı Mehmet Büyükekşi de bir değerlen-dirme yaptı. TİM Başkanı Büyükekşi, PAGDER Başkanı Hüseyin Semerci ve Dernek mensup-larını tebrik ederek, “Dünya Plastik Atlası’nın tüm okurlarına büyük katkılar sağlayacağına inanıyoruz.

Plastik sektörü, son yıllarda hızla göster-diği gelişim sayesinde ülkemizin sanayisine ve ihracatına çok önemli katkılar sunuyor. Plastik sektörü gösterdiği bu başarıyı, dünya trend-lerini yakından takip etmeye, katma değeri yüksek ürünlere yönelmeye ve dünya çapında pazarlama faaliyetlerine yönelerek Türk plas-tiğini tüm dünyaya tanıtmaya borçlu” dedi.

Mehmet Büyükekşi, plastik sektörünün dahil olduğu kimya sektörünün Türkiye’nin toplam ihracatı içinde sektör olarak otomoti-vin ardından ikinci sırayı zorladığını hatırlata-rak, “Hedefi miz tüm ihracatçı sektörlerimizin performansımızı sürdürebilir şekilde daha yüksek düzeylere taşıyarak, Cumhuriyetimi-zin 100. yılı olan 2023’te 500 milyar dolarlık ihracata ulaşmak... Katma değeri yüksek yeni ve özel ürünler geliştirerek, markalaşma ve tasarıma daha fazla önem vererek plastik sek-törü Türkiye’nin ihracatına ve üretimine büyük destek vermeyi sürdürecektir” dedi.

TKSD (Türkiye Kimya Sanayicileri Der-neği) Yönetim Kurulu Başkanı Timur Erk de, “PAGDER’in Dünya Plastik Atlası başlıklı çalış-masını sektörümüz için son derece önemli bir kilometre taşı olarak görmekteyiz. Özellikle hükümetimizin ihracata dayalı büyüme po-litikasına değerli katkılar yapacağına inan-

maktayız. Günümüzün, tüm dünyada süren ekonomik durağanlığı hatta krizi bile diyebile-ceğimiz ve dolayısıyla sert rekabetin yaşandığı koşullarında, yeni pazarlara açılmak son dere-ce stratejik bir yaklaşımı içermektedir. Dünya Plastik Atlası’nın sektörümüze ve ülkemize hayırlı olmasını diliyorum” değerlendirmesini yaptı.

PLASFED Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Aksoy ise, PAGDER’in hazırlamış olduğu Plastik Dünya Atlası ile ilgili olarak şu açıklamayı yaptı: “PAGDER tarafından hazırlanan Dünya Plastik Atlası’nın, fi rmalarımızın pazar çeşitlendirme stratejilerine katkı sağlayarak ihracatlarını arttıracağına inanarak, bu eserin hayata geçi-rilmesinde emeği geçen başta Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Semerci olmak üzere, tüm PAGDER personeline teşekkür ediyorum.

Türkiye plastik sektörü, 2013 yılında ula-şılması beklenen 8,1 milyon ton üretimi ile AB ülkeleri içinde Almanya’dan sonra ikinci proses kapasitesine sahip ülke konumuna erişmiştir. Dünyanın 6. büyük plastik sektörü olan Tür-kiye plastik sektörü, yılda 5 milyar doları aşan direk ihracatı ve 6 milyar doları aşan dolaylı ihracatı ile ülke ekonomisine 11 milyar doların üzerinde döviz getirisi sağlamaktadır.

Kimya Sektörü İhracat Strateji Planı’na göre 2023 yılında plastik ve kauçuk sektör-lerinin toplam ihracatlarının 23 milyar dolara erişmesi hedefl enmektedir. Bu hedefi n ger-çekleşmesi ancak geleneksel mamuller yeri-ne, katma değeri yüksek yeni ve özel ürünler geliştirilmesine, markalaşma ve tasarıma daha fazla önem verilmesine, sektörün özel önem taşıyan stratejik sektörler kapsamında des-teklenmesine ve fi rmalarımızın ihracat pazar-larını arttırmasına bağlı olacaktır.”

97

Page 100: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

PAGDER DÜNYA PLASTİK ATLASI ÜLKELER-ALT BÖLGESİ VE BÖLGESİ

ÜLKELER BÖLGELER1 Etiyopya Doğu Afrika

AFRİKA

2 Kenya Doğu Afrika3 Uganda Doğu Afrika4 Tanzanya Doğu Afrika5 Fildişi Sahili Güney ve Batı Afrika6 Gana Güney ve Batı Afrika7 Güney Afrika Cum. Güney ve Batı Afrika8 Namibya Güney ve Batı Afrika9 Nijerya Güney ve Batı Afrika10 Cezayir Kuzey Afrika11 Fas Kuzey Afrika12 Mısır Kuzey Afrika13 Tunus Kuzey Afrika14 Libya Kuzey Afrika1 Arjantin Güney Amerika2 Brezilya Güney Amerika

AMERİKA

3 Ekvator Güney Amerika4 Kolombia Güney Amerika5 Paraguay Güney Amerika6 Peru Güney Amerika7 Şili Güney Amerika8 Venezuela Güney Amerika9 Bolivya Güney Amerika

10 Jamaika Kuzey Amerika ve Karayipler

11 Kanada Kuzey Amerika ve Karayipler

12 Dominik Cum. Kuzey Amerika ve Karayipler

13 ABD Kuzey Amerika ve Karayipler

14 Guatemala Orta Amerika15 Kostarika Orta Amerika16 Meksika Orta Amerika17 Nikaragua Orta Amerika18 Panama Orta Amerika1 Kazakistan Orta Asya

ORTA ve BATI ASYA

2 Kırgızistan Orta Asya3 Azerbaycan Batı Asya4 BAE Batı Asya5 Gürcistan Batı Asya6 İsrail Batı Asya7 Katar Batı Asya8 Lübnan Batı Asya9 Suudi Arabistan Batı Asya10 Umman Batı Asya11 Ürdün Batı Asya12 Yemen Batı Asya13 Suriye Batı Asya

ÜLKELER BÖLGELER1 Çin Doğu Asya

DOĞU, GÜ-NEY-DOĞU ASYA, OK-YANUSYA

2 Japonya Doğu Asya3 Hong Kong Doğu Asya4 Güney Kore Doğu Asya5 Hindistan Güney Asya6 Pakistan Güney Asya7 Sri Lanka Güney Asya8 İran Güney Asya9 Endonezya Güneydoğu Asya10 Filipinler Güneydoğu Asya11 Malezya Güneydoğu Asya12 Singapur Güneydoğu Asya13 Tayland Güneydoğu Asya14 Vietnam Güneydoğu Asya15 Avustralya Okyanusya16 Yeni Zelanda Okyanusya1 Almanya Batı Avrupa

DOĞU ve BATI AVRUPA

2 Avusturya Batı Avrupa3 Belçika Batı Avrupa4 Fransa Batı Avrupa5 Hollanda Batı Avrupa6 İsviçre Batı Avrupa7 Lüksemburg Batı Avrupa8 Beyaz Rusya Doğu Avrupa9 Bulgaristan Doğu Avrupa10 Macaristan Doğu Avrupa11 Polonya Doğu Avrupa12 Romanya Doğu Avrupa13 Rusya Federasyonu Doğu Avrupa14 Slovakya Doğu Avrupa15 Ukrayna Doğu Avrupa16 Çek Cum. Doğu Avrupa17 Moldova Doğu Avrupa1 Hırvatistan Güney Avrupa

KUZEY ve GÜNEY AVRUPA

2 İspanya Güney Avrupa3 İtalya Güney Avrupa4 Malta Güney Avrupa5 Portekiz Güney Avrupa6 Sırbistan Güney Avrupa7 Slovenya Güney Avrupa8 Yunanistan Güney Avrupa9 Bosna-Hersek Güney Avrupa10 Makedonya Güney Avrupa11 Danimarka Kuzey Avrupa12 Estonya Kuzey Avrupa13 Finlandiya Kuzey Avrupa14 İngiltere Kuzey Avrupa15 İrlanda Kuzey Avrupa16 İsveç Kuzey Avrupa17 Letonya Kuzey Avrupa18 Litvanya Kuzey Avrupa19 Norveç Kuzey Avrupa

GÜNDEM

98

Page 101: PLASFEDDERGİ Sayı 5
Page 102: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİBAŞARI ÖYKÜSÜ

Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı, deneyimli sanayici Erdoğan Çiçekçi:

-Yarımca Petkim, ilk görev yaptığınız

ve plastik sektörüne adım attığınız kuruluş

olmuş. O günleri biraz anlatır mısınız?

Petkim’de işe başlamamın üzerinden 47 yıl geçti. 1968’de 21. mühendis olarak Petkim’e girdim. O günlerde, Yarımca tesi-si ABD’li bir müteahhit fi rma tarafından inşa ediliyordu, etraf hala kiraz bahçeleriydi ve bahçeler yeni sökülüyordu. Çok güzel kirazlar olurdu, lojmanlarımız kiraz bahçelerinin ara-sındaydı, önce lojmanlar yapılmıştı.

Petkim Yarımca kompleksi Türkiye’nin ilk plastik hammadde tesisidir. Yıllar sonra Aliağa kompleksi yapıldı, Yarımca kapatıldı söküldü ve Tüpraşa verildi. Yarımca ve Aliağa’da toplam 12 yıl çalıştım ve Başkan Yardımcılığına kadar yükseldim. 1980 yılında ihtilalden bir hafta ev-vel istifa ettim, toplu sözleşme ve kapsam dışı yönetmeliğine göre tazminatımı alabilecektim ve o sıralarda kıdem tazminatı tavanı yoktu. 12 yıllık hizmetin karşılığı 5,5 milyon TL dolayında ciddi bir kıdem tazminatı oluşmuştu. Çalışanla-rında, bizimde maaşlarımız çok yüksekti.

-Neden ayrılmayı düşündünüz?

1980’e gelinceye kadar 11 hükümet de-ğişmişti. Yüksek kademede görevli olunca, tabii ki hükümet değişiklikleri size de yansıyor. Yönetim kurulu üyeleri değişiyor, siyasetçi-lerden gelenler oluyor, yönetim kurullarına emekli paşalar, eski milletvekilleri atanıyordu.

Gelenler de hep kendi ekibini, adamlarını getir-mek istiyordu. 1970 ile 80 arasında ülkemizde döviz sıkıntısı çok artmıştı. Hammadde ithal eden ve üreten tek kurum Petkim’di ve bütün ithalat görevi de Petkim’e verilmişti. Serbest rejim yoktu, sanayici dışarıdan hammadde

getirebilir diye bir izin yoktu. Sanayicinin ce-binde para olsa bile hammaddeyi kendisi ge-tiremiyordu. Sanayici parayı dışarıda ödüyor, hammaddeyi pektim ithal ediyor ve ithal ettiği hammaddenin büyük kısmını o sanayiciye ve-riyor, geri kalan kısmını piyasaya çok çok yük-

Plastik sektörünün ve Türk sanayiinin deneyimli isimlerinden Erdoğan Çiçekçi, sektörün hammadde üretimi ve işlenişi olmak üzere her iki tarafında da görev yapan az sayıdaki kişilerden biri. Petkim’deki gö-revinden ayrıldıktan sonra plastik sanayiinde girişimci olarak çalışan Çiçekçi, ekonominin liberalleşme ve plastik sektörünün büyüme süreçlerine tanıklık etti. Bugüne gelindiğinde ise çalışma hayatındaki yönetme-liklerle sanayiye yönelik teşvik sisteminde yapılması gereken düzenlemeleri en öncelikli konular arasında sayan Erdoğan Çiçekçi ile geçmiş deneyimlerin ışığında bugünlere yönelik değerlendirmeleri içeren bir söyleşi yaptık.

Çalışma hayatı ve teşvik sistemi sektörümüzün öncelikleri arasında

100

Page 103: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİBAŞARI ÖYKÜSÜ

sek fi yatla satıyordu. Petkim tek hammadde sağlayan kuruluştu. Her hafta ürettiği malı Cuma günü ilan ediyor sanayiciden parasını alıyor ve elindeki kriterlere göre az bile olsa tüm sanayiciye hammadde veriyordu. Ham-madde hiçbir sanayiciye yetmiyordu.Piyasada hammadde 25-30 kat karaborsa fi yatıyla satı-lıyordu. Petkimde ambarlarda yerden süpür-düğümüz karışık hammaddeler ihale yoluyla satılıyordu. Standart afi şe fi yatların 10 katı fi yatına kadar teklif verilerek bu süpürülmüş mallar kapışılıyordu. Böyle bir dönem 1980 ih-tilaline kadar 2-3 yıl sürdü.

Dolayısıyla her şeyin yok olduğu devir-de, menfaat için siyasetçinin aracılığı devre-deydi, yalnız siyasetçiler değil işçi sendikaları da başka bir açıdan devrede idi. İstanbul’a Yarımca Petkim’den giderken, yol kenarında gördüğünüz örneğin 300 sanayi kuruluşu var-sa, bunun 30-40 tanesi kapalı, 100 tanesinin kapısında grev ilanı asılı, diğerleri de paçasını kurtarmak için işçinin emrine girmiş durumda çalışan tesislerdi. Sendika, senin kadar bende bu işyerinin sahibiyim, seninle beraber yöne-time gireceğim diyordu. Nitekim Petkim’de işçi temsilcisi de Petkim yönetim kuruluna girmek için toplu sözleşme müzakerelerinde yetki al-mıştı. Sendikaların fi ilen işletmeye,yönetime karışma dönemi başlamıştı.Yokluk içinde olan ülkemizde Toplu sözleşmede hergün işçiye şu kadar süt, şu kadar yağ, şu kadar deterjan verilir ve markaları şunlar olacaktır yazıldığı için zorlukla başka markaları bulup aldığımızda bunları reddediyor, yönetim kurulunun çıktığı merdivenlere bu gıdaları yığıyorlardı.Yöneti-min ak dediğini onlar siyah der hale gelmişti, sendikalarla işyeri ilişkileri tüm Türkiye’de ge-rilmişti.

-Ayrılış süreci nasıl oldu?

İhtilalden bir hafta önce istifa ettim ama henüz ilişkimi kesmemiş,fi ilen ayrılmamıştım. İhtilal günü gecesi lojmandan çağırıldım, ha-nımla vedalaştım,ihtilal olmuştu ama nasıl bir ihtilal olduğunu bilmiyordum. Merkez binaya ciple gittim. Kompleks Başkanı da oradaydı, Jandarma Albayı ile görüştük, bize Petkim’de arama yapılacağını söylendi. Sabah arama ya-pıldı ve bazı suçlara karışanları,silahları buldu-lar. Tütün Çiftlik Bankası soygununun katille-rinin birkaç kişisinin bizde çalıştığı ortaya çıktı.

İhtilalden bir gün sonra Milli Birlik Komi-tesi bütün istifaları dondurdu. Dondurunca mecburen çalışmaya devam ettim. Birkaç gün sonra istifaları tekrar açtılar ve istifamı yürür-lüğe koyup işlem yaptılar, tazminatımı aldım. O günün akşamı, Milli Birlik Komitesi tekrar ya-

sak koydu ve kıdem tazminatına tavan geldi. Ben paramı almış ve ayrılmıştım.

-Çok kısa bir süre içinde, serbestleş-

me, çalışma hayatı ilişkileri vb. konulara

değinmiş oldunuz. Bugün de benzeri

sorunlar var, nasıl bir ders çıkarabiliriz o

günlere bakarak?

Petkim’de Türkiye’nin hemen hemen bü-tün plastik sanayicileri ile tanışıyorduk. Çünkü satış bölümünün başkan yardımcısıydım ve satış müdürlüğünden geliyordum. Petkim’den ayrıldıktan sonra sanayiciliğe başladım.Fizik Yüksek Mühendisi eğitimi almış ve uzun yıllar Petkim Teknik Servis’te Plastik tatbikatları ile ilgil çalışmalarım olmuştu. O gün için geçerli olan bütün plastik uygulamalarını ve hammad-delerini biliyordum.

Ülkemizde şöyle bir özelliği var plastiğin; dünyada plastik hammaddesi üretildikten 7-8 yıl sonra Türkiye’de de plastik hammaddesi üretimi için dış ülkelerle ilk görüşmeler başla-mış ve hammadde 20 yıl kadar sonra Petkim’de üretilmiş. Türkiye’de plastik sanayinin bu ka-dar gelişmesinin altında Yarımca kompleksinin erken üretime geçmesi yatar. Rahmetli Kazım Canatan ve Doğan Eltutar gibi büyük kimya-gerlerin plastiğin geleceğini görerek bu te-sislerin kurulmasına devlet nezdinde öncülük etmeleri büyük bir hizmet olmuştur.

Benim bildiğim sanayiciler küçüldüğünde, kayba uğradığında sonuçtan sadece kendileri sorumlu değildir, bu çerçevede sorumluluğun büyük bir kısmı hükümetlere de aittir. Eskiden koalisyon hükümetleri zamanında kararlar geç alınırdı, ancak itirazlar yapıldığında düzelt-

meler yapılırdı. Daha sonra AB süreci başladı, uyum süreçlerine çok hızlı girildi. Altyapı kurul-madığı için çalışma hayatı maalesef iyi gelişe-medi, itirazlarda dikkate alınmadı.

Kapalı bir ekonomiden liberal ekonomiye

geçerken, kapalı ekonominin verdiği avantaj-larla ayakta kalan sanayicilerden kurtulanlar devam etti, kendini değiştiremeyen tedbirle-rini alamayanlar küçüldü veya kapandı. Libe-ral ekonomiye geçildi ama rekabet yaptığımız ülkelerle kendi ülkenin iş koşullarının temel mukayesesinin yapılması gerekir. Rakip dev-letlerin üreticisine verdiği devlet desteklerini bildiğimiz halde, kendi ülkeniz için önlemleri almazsanız ülkeniz sanayicisi için sıkıntı doğar.

Mesela Çin’den uzun yıllar çok kalitesiz ucuz ürünler ithal edilmiştir. Şimdi onlar kali-tesini biraz düzeltti ama geçmişteki kalitesiz dönemde hükümetlerimiz ülkemiz sanayisini korumak için ithalatta standart mal kurallarını laboratuar testleri şartına bağlamaması nede-niyle sanayicimiz haksız rekabete uğradı.

İşin üretim kısmına gelince, üretim kıs-mında da öncelikle işyerinde çalışma koşul-larının kanunlara ve yönetmeliklere uyması gerekir. Bu anlamda Türkiye’de tüm mevzuat tamamen AB mevzuatına döndü. Çevre mev-zuatı uyumlulaştırıldı. Çalışma Kanunu, Ticaret Kanunu, İş Sağlığı ve Güvenliği yasaları çıktı. Bizden istenen sorumluluklar için sanayiciye ne destek sağlandı denildiğinde cevap ve uy-gulama olmadığı gibi AB mevzuatı budur, buna uyulması zorunludur denilerek sanayici kendi başına bırakıldı.

101

Page 104: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

Dünyada bu sorunları 50 yıl önce çözmüş ülkelerle bizim rekabet etmemiz zor olmakta-dır.Bu ülkeler 50 yıl önce uyumunu tamamla-mıştır. Aynı şartlarda olmamız lazım ki rekabet edelim. Rekabete girdiğiniz anda birçok engel karşınıza çıkıyor. O engellerden birkaçını çöze-rek yarışı kazanmak mümkün değil.

KOBİ destekleri mesela. Fuar katılım desteği ödemesi 10-11 ay sonra sanayiciye yapılıyor. Pazarlama desteği yok, olan sair uy-gulamalardan da sonuç alınamıyor. Kobi sana-yici tek başına bu dünyanın içinde mücadele etsin isteniyor. Büyük fi rmalar yapabilir ama KOBİ’ler yapamaz, yapamıyor da nitekim. Yıl-larınızı ömrünüzü vermişsiniz, fabrikalarınızı kurmuşsunuz ama dünya küçüldü rekabet art-tı, bu yarış için bize destek verin ayakta kalalım diyorsunuz devlet büyüklerimiz şunu tavsiye ediyor,kobiler için birleşin yeni teknolojilere geçin diyor, tavsiye kolay ama nasıl uygulana-cak, bu bölüm masaya yatırılıp konuşulmuyor.

-İş sağlığı ve güvenliği konusunu

biraz açabilir misiniz? Çünkü bu konu bir

hayli eleştiri alıyor.

12 yıl Petkim’de yöneticilik, 33 yıl sana-yicilik olmak üzere toplam 47 yıldır çalışma hayatı içindeyim. Plastik sektöründe iş sağlığı ve güvenliği önlemlerini eski yönetmeliklere uygun olarak yıllarca yürüttük. 2013 yılında yeni İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu çıktı. Bu kanunda sağlık ve güvenlik önlemleri işyerinin risk analizi yapılarak iş yerleri sınıfl anıyor ve tedbirlerde buna göre alınıyor. Risk analiz ça-lışmalarını uzmanlar yapıyor.

Yönetmelikte uyulması gereken kurallar daha objektif ve net. Ama yıllarca sanayicilik yaptığınız mekan, makineler ve işçi düzenle-riniz aynı iken, yeni kanun bu koşullarda ciddi değişiklik istiyorsa, düzenleme için ek yatırım dahi gerekse sizden belli bir tarihe kadar bun-

ları bitirmeniz isteniyor. Bazı eksiklikleri gider-mek kolay ama bazıları için ciddi değişikliklere fi nans kaynağı gerekiyor, bu durumlarda des-tek alınacak hiçbir fon yok.

Koalisyon devirlerinde, bir bakana diğer bakanlığı şikayet edip o yönetmeliği tasa-rı halindeyken durdurabiliyorduk. Şimdi ise öyle değil. Konuşacak insanı buluncaya kadar gidiyor. Bürokratla konuşmak çare değil , bü-rokrat daha radikal bir yönetmelik istiyor. Türk bürokratı çok sert. İktidar, durmadan mevzuat düzenliyor, sizin gidip değiştirmeye veya der-dinizi anlatmaya kalktığınızda sizi dinleyen-ler hemen savunma pozisyonuna geçiyor ve AB’ye giriyoruz diyorlar, oysa AB nerede biz neredeyiz bu durumu iyi analiz etmek lazım.

-Teşvikler de tartışma konusu.

Evet, yıllar önce illere yönelik olarak bir teşvik sistemi getirilmişti. Önce 39 il, sonra 46 il’e çıktı. Buna itiraz ettik, hepimiz itiraz ettik ancak değiştirilmedi. O program bize çok zarar verdi. Mesela ben kendi çuval fabrikamı kapat-tım. Sebep Maraş’taki Urfa’daki teşvikli sana-yiler benim çuval fi yatlarımın altında İzmir’de çuval satmaya başladılar. Tamam o yörelerde kalkınsın önemli bir iş ama biz neden zor du-ruma düşürülüyoruz, biz de bu memleketin parçası değil miyiz? Anlatamadık bu durumu.

Benzer teşvik hataları yatırım teşvikle-rinde devam ediyor. Menemen Plastik OSB’de

müteşebbis heyeti başkanıyım. Menemen’de kayaların üzerine OSB kurduk. Bizimkinden 20 km ötede, Manisa sınırı içinde bir başka OSB dördüncü grup teşviğe giriyor. Böyle bir şey gerçeklikle izah edilemez. Manisa ile İzmir ara-sında ne fark var.

Sonuçta şuraya varmak istiyorum: Sa-nayicinin düştüğü durum kendi hataları yü-zünden hangi orandadır bilmem ama Türkiye birçok sanayicisini kaybetti. Dünyadaki geliş-meler nedeniyle kayıplar da var. Dünya o kadar değişti. Bugün bir gerçeği Türkiye’nin bilmesi lazım. Türkiye üretim odaklı bir ülke olmak zo-rundadır. Reel sanayii desteklenmelidir, plas-tik sanayii vazgeçilmezdir, plastik sanayiinin ayağına takılan akıl almayan engellerin kaldı-rılması gerekir. Plastik kendi kimyasal yapısı itibariyle tartışılabilir ama vazgeçilmez ürünler içindedir. Bunun üretim ve kullanımındaki ge-tirilen endişeye yönelik yargılar yanlıştır. Dün-yada böyle bir eğilim yok. Dünyanın bütünü plastiği kötü göstermiyor. Bizim çevrecilerimiz kötü gösteriyor. Dünyadaki üretim teknikleri dışında bir üretim tarzımız yok.

Plastik sanayicisinin haksız rekabet, teş-vik eksikliği , çevre baskıları gibi nedenlerle hızı kesiliyor. Plastik OSB’lerin hızla teşvik edilmesi lazım. Ben teşvik edilmemekteki inadı anlaşıl-maz buluyorum. İktidar olarak bu kadar güçlü bir hükümetin, sanayiciye “Senin lehine ben şunu yaptım, sen ne yaptın” demesi lazım.

BAŞARI ÖYKÜSÜ

102

Page 105: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİBAŞARI ÖYKÜSÜ

-Merdiven altı, standart dışı üretim

plastik sektörü tarafında sürekli gündemde

bir konu?

Evet, bu bizim çok darbe yediğimiz bir noktadır. Her işte olduğu gibi bir kısmı devlet kurallarından korkan, bir kısmı da korkmayan sanayiciler var. Benim gördüğüm kadarıyla Türkiye’de mali mevzuat tam anlamıyla eşit bir şekilde uygulanmıyor. Bizim işimizin mer-diven-altı üretimi mümkündür. Bir usta aldığı kıdem tazminatı ve KOBİ kredisiyle başlangıç yatırımını yapabiliyor! İnsanların, “ben kendi işimi yapayım” deme hakkı yok mu? Elbette var. Geriye baktığım zaman bu yolla başlamış çok sayıda sanayici bulunuyor.Kimisi büyümüş ve kurallara uymuş, kimisinin vergi dairesinde kaydı yok, fatura kesmiyor, işçisinin sigortasını yatırmıyor. Haksız rekabetle herkesi vuruyor, bunun bir şekilde çözülmesi lazım.

Devletin yapmadığı şu, kayıt dışı ekono-miyle mücadeleyi zamana yaydı. Son 10 yılda yavaş ilerlendi. Birçok şeyler yapıldığına göre bu da yapılabilirdi ama yapılmadı. Öte yandan KDV’nin yüzde 18 olduğu ortamda kayıt dışı satanla mücadele edemezsin. Bunu da diğer argümanlarla çözmelidirler.

Bu durum bizi nereye götürür. Şu anda 71 yaşındayım. Eskiden, genç insanların işe yeni başlamış insanların şikayet ettiğini duymaz-dım. Şimdi ise genç nesilde çok iyi işi olanlar hariç herkes şikayetçi. Bu yorulma erken baş-ladı. Sanayicilik emek isteyen iştir, akıl almaz derecede sorumluluk taşıyorsunuz. Sanayi-ciye yönelik kararları alırken bu insanlarla ko-nuşmazsanız, kararları kendiniz herşeyi doğru yaparız havasıyla alırsanız insanlarda girişim ruhunu köreltirsiniz.

Birden bire iş yerleri kapanmaz ama ya-vaş yavaş bizden sonraki nesil sanayiciliğe he-veslenmez, o zaman üreten değil hizmet eden topluma dönüşürüz.

-Geri dönüşüm konusunda ilk sanayi-

cilerden birisiniz bildiğimiz kadarıyla.

1980’de Petkim’den ayrıldıktan sonra Türkiye’nin en büyük geri dönüşüm tesislerin-den birini kurduk. Rahmetli Mazhar Zorlu ile ortak olarak Avrupa’dan büyük bir hat getirdik. Yedi sekiz yıl boyunca en iyi granülleri yaptık. Aliağa Petkim çok büyük kapasite ile üretime girince geri dönüşüm malı kullanılamaz oldu. O noktada bir yanlışlık yapıp hep öyle olaca-ğını zannedip tesisi kapattık. Şimdilerde geri dönüşüm lisansı almak, kurmak, çalıştırmak oldukça zor. İzmir’de geri dönüşüm lisansı olan 11 kişi ama 90 kişi lisanssız çalışıyor! Benim geri dönüşüm makinelerimi Türkiye Petrolleri

aldı. Daha sonra çok pişman oldum. Şu anda bir geri dönüşüm hattım daha var ama o günkü gibi değil.

-Şu anda da çok yenilikçi sayılabilecek

bir ürün üretiyorsunuz değil mi?

Komwood markamızla, plastik-ahşaptan oluşan yüzde 100 geri dönüşümlü kompozit malzemeyi üretiyoruz. Dış mekanlar için yer döşeme, pergole, korkuluk, cephe kaplama gibi çeşitli ürünler üretiyoruz. Ürünümüz ağaç kesiminin azalmasına destek verdiği için ay-rıca çevreci bir ürün özelliği kazanıyor. Ahşap kompozit üretiminde de sıkıntı var, Çin’den ge-len kompozit ahşap malzemeler hurda plastik karıştırılarak yapıldığı için fi yatları çok düşük, kalite bozuk, laboratuar kontrolleri olmadığı için gümrüklerden rahatlıkla ürün geçebiliyor. Bizler ise ülkemizde kaliteli üretim yapıp, Çin’le rekabet etmeye çalışıyoruz.

Meslek örgütlerinin, meslek kuruluşlarının ilgili kamu kurumlarına çıkacak yönetmelikler-le ilgili önceden görüş bildirmesi çok önemli bir husustur. Devletin bu kuruluşların görüşlerini almadan sanayi ile ilgili yönetmelikler çıkarması doğru değildir. Elbette devletin gücü yadsına-maz, ancak alınan fi kirlerin ciddi bir ağırlık taşı-dığını meslek örgütleri ve sivil toplum kuruluş-larına hissettirmeleri de yönetmelik maddeleri içinde görülmelidir.

Sanayicilik, bir hastalıktır, tutkudur. Üretim yapmak önemlidir. Bugün Yunanistan’ın yaşa-dığı soruna bakın en önemli unsurlardan biri üretim yapmamalarıdır. Sanayicilik disiplin ge-rektirir. Bakın en kurallı yerler sanayi tesisleridir. Üretime giren insan makine ile birlikte çalışıyor. Üretim teknolojiyi takip etmeyi gerektirir. Sana-yiciyi yıldırmamak, desteklemek, dinlemek ge-reklidir ki ülkelerde işsizlik azalsın, kalkınabilsin.

103

Page 106: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİGÖRÜŞ

Orhan KoloğluGazeteci, Araştırmacı, Yazar

PLASFEDDERGİ’yi görünce ilgilenmemem mümkün değildi… Yanlış anlaşılmasın, konunun uzmanı olduğum için değil… Basın tarihi ve iletişim alanı konularında araştırmacı olduğum için. Kapağında “Türkiye Plastik Sektörü Avrupa İkincisi” kaydını görmenin insanı heyecanlandırma-ması mümkün değil. PAGDER Başkan Yardımcısı Reha Gür’ün makalesinde de:

“Dünya’nın en yeni sektörlerinden biri olan plastik sektörü, ülkemizin de en hızlı gelişen ve göreceli olarak Dünya sıralamasında ülkemizi temsil adına en önlerde yer alan, stratejik öneme sahip sektörlerinden biri durumundadır” değerlendirmesini görünce de mesleğim icabı, çağ-daşlaşma konusunda yaşadığımız sürecin ilk adımlarından günümüze varışı anımsamamam imkânsızdı. Osmanlı Devleti, 16. ve 17. yüzyıllarda siyasetiyle zirveye oturmuştu. Buna karşılık, özellikle bilim ve teknoloji alanlarındaki geri kalışdan çıkma gereğini hissettiğinde, toplumu bil-gilendirmek için eğitim kurumlarından önce basının aracılığına başvurulduğunu saptamışımdır.

Çağdaşlaşma çabalarına hız verilmeye çalışılan 19. Yüzyılın son çeyreğinin en ünlü gaze-

tecisi ve romancısı Ahmed Midhat dönemin en etkili gazetesi Tercümanı Hakikat’te “Fenni bir Roman yahud Amerikan Doktorları” adlı bir eseri önce tefrika etmiş sonra da 1888’de kitap ha-linde yayınlamıştır. 126 yıl öncesine ait bu çalışmasında “Galvanoplasti”yi yani “Elektroliz yoluyla kaplama” konusunu eserin başında tanımlamakla işe girişir. Tabii ki bilimsel şekilde değil, sıradan okuyucunun anlayacağı yönteme özen gösterir:

“Galvanoplasti sanatının neden ibaret olduğunu ne tafsilatı fenniyeye girişmek ve ne de sanayi tarifl erine karışmak külfetine hacet görmeksizin okuyucularımıza şöyle sadece bir anla-tıvereyim:

Yaldız yok mu? Malum ya gümüşten bir şey üzerine belli belirsiz altın sürerek yaldızlarlar. Eski tabirlere göre saman yaldızı bile varmış ki altından fark olunmaz imiş. Fakat biz maksadımızı güzelce anlatabilmek için karilerimize altın yaldızını tasavvura almalarını tavsiye ederiz. Gümüş-ten bir şey üzerine bir parça altın sürülür ise ona “Altın Yaldızı” diyeceğiz değil mi? Ya tombaktan bir şey üzerine bir parça altın sürülür ise ne diyeceğiz? Şüphe yok ki “Gümüş Yaldızı” diyeceğiz. Hatta Kristofl isminde bir sanatkârın ekseriyetle çatal bıçak gibi sofra takımları üzerine böyle bir parça gümüş sürmek yolunda kazandığı şöhret kendisine milyonlar kazandırmıştır.

Ya bir parça demir üzerine az buçuk bakır sürecek olsak ona ne diyeceğiz? “Bakır Yaldızı” de-ğil mi? Bizce altın gümüş, bakır en meşhur madenden olduğunu için böyle altın yaldızı, gümüş yaldızı, bakır yaldızı deriz de herkes bunların ne olduğunu anlar. Madencilik fen ve sanatının te-rakkiyatı meydana daha bir takım maden çıkarmıştır. Ezcümle “Nikel” denilen bir beyaz maden daha çıkarmıştır ki katılığı ve ağırlığı gümüşten olduğu halde beyazlığı, parlaklığı gümüşe faik değil ise de ondan pek de aşağı değildir. Ve bu maden dahi altın gümüş bakır gibi kendisinden aşağı olan şeyler üzerine yaldız olarak vurulmaktadır.

Yaldızcılığın öteden beri bilegeldiğimiz adisine “Yaldızcılık” derler. Halbuki madeniyatın nit-rat darjan ve göz taşında gümüş ve bakırın billurlaştırılmış olmalarında ün kazanmış olması üze-rine billura dönüşümünden sonra cereyanı vasıtasıyla bazı cisimler üzerine kaplanmasına “gal-vanoplasti” derler. Bu sanat bir elektrik bataryasının telleri bir sandıktan ibaret havuza ulaşmış olmasından ve elektrik pillerinin bu havuza eriştirdikleri bakır ve nikel ve gümüş gibi madenlerin o havuz içine bırakılacak cisimler üzerine yapıştırılmasından ibarettir.

Fizik yani hikmet-i tabiiye (= doğa bilgisi) fennine hiç vakıf olmayanların ve hatta kadınların bile anlayabilecekleri veçhile galvanoplasti sanatını bir de şu surette tarif edelim ki: “Önümüzde bir sandık vardır. İçi su dolu. Bu sandığa iki telin iki ucu uzatılmıştır. Bu suyun içine faraza bir ağaç kaşık bırakmış olsanız, bir zaman sonra kaşığın bakır yahut nikel veyahut gümüşten yapılmışçası-na nitelik değiştirmiş olduğunu görürsünüz.”

Bu metni ben,İstanbul’da Türk Bilim Tarihi Kurumu’nca 1997’de basılan “Halka Doğru Bilim”

kitabımda aynen yayımlamıştım. Şimdi uzmanlara kalan, Avrupa’da ikinciliğe vardığı ileri sürülen Türk Plastik Sanayii’nin kökeninde Ahmed Midhat’ı anmaya gerek olup olmadığıdır.

126 Yıl Öncesinden

104

Page 107: PLASFEDDERGİ Sayı 5
Page 108: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİBAŞARI ÖYKÜSÜ

20. yılını kutlayan Ekin Makine Yönetim Kurulu Başkanı Abdullah Karabulut:

-Öncelikle yirminci yılınız kutlu olsun.

Yirminci yıl olunca, klasik soruyu sormak

gerekir: Firmanızı kurarken ne hayal et-

miştiniz, şimdi geriye baktığınızda ne gö-

rüyorsunuz?

Açıkçası, fi rmayı kurduğumuzda bugün-lerdeki seviyeleri düşünmemiştik. Krizlere, sıkıntılara rağmen büyüdüğümüz için sevinçli-yiz. Siz sorunca ben de geçmişe gittim. Firma-mız kuruldu 1 ay sonra 5 Nisan kararları alındı ve ciddi devalüasyon oldu. İşler tamamen ke-sildi. Dolar ve Mark aldı başını gitti. Ne yapaca-ğız, edeceğiz bilmiyorduk, bir yıl içinde bir tane makine üretebildik. 1994 başında başladık, 1994 sonuna 3 gün kala ilk makinemizi sattık. İki kişiydik. Ben ve Oktay arkadaşımız.

Sonra 1995 yılında işyerimizi taşıdık, Ekin Makine Ltd. olarak hala devam ediyoruz. 2014 bizim 20. yılımız. 95’te iki, 96’da altı makine üretirken ve şu anda aylık 15 makine üreti-yoruz. İlk yaptığımız makineyi nasıl sataca-ğız, kime satarız diye konuştuğumuz günleri hatırlıyorum. Ekonomik krizden dolayı kimse yatırım yapmıyordu ama bugünlerde satış so-runumuz yok, işlerimiz sürüyor.

Plastik sektörünün deneyimli makine üreticilerinden Ekin Makine 20. yılını kutlarken, yeni yatırımlara hazırlanıyor. Enjeksiyon makinelerde uzmanlaşan Ekin Makine, bu özelliğini sürdürme niyetinde. Sektö-rün gelişmesi için ise daha fazla üreticinin piyasaya girmesi gerektiği görüşünü sıklıkla vurguluyor. Çünkü Türkiye’nin plastik enjeksiyon makineleri ihtiyacının büyük bir kısmı ithal makinelerle karşılanıyor. Abdullah Karabulut, özellikle Uzakdoğu ülkelerinin Türkiye’ye karşı tarife dışı engellerinin yoğunlaştığı bir ortamda, bu ülke ürünlerine yönelik az da olsa bir koruma önleminin gerekli olduğu görüşünde. “Plastik sektörüne müteşekkiriz, bizi bu noktalara getirdiler” diyen Abdullah Karabulut ile Ekin Makine ve plastik makine imala-tına ilişkin kapsamlı bir söyleşi yaptık.

”Türkiye’nin enjeksiyon makine ihtiyacı var, keşke daha fazla üretici olsa”

106

Page 109: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİBAŞARI ÖYKÜSÜ

Şu anda, yerli üretici olarak (plastik en-jeksiyon makinelerinde) en fazla üretim kapa-sitesine sahip fi rmayız. Ar-Ge’miz var. Sürekli olarak yenilikler yapıyoruz. Geniş mühendis ve teknisyen kadrosuyla, Ar-Ge birimimizle üreti-me hızla devam ediyoruz. İhracatımız toplam satışlarımızın yüzde 25-30’u arasında pay alı-yor.

-Ar-Ge’ye vurgu yaptınız, buradaki

yaklaşımınız nedir?

Teknoloji hızla değişiyor, makineler ve üretim teknikleri de değişiyor. Klasik makine imalatından çıktık. Teknolojiye uyumlu, hızlı, ekonomik, değiştirilebilir unsurları yakından takip ediyoruz. Sektörün ihtiyacını gözlüyoruz. Fabrikaya gidiyoruz ve gözlem yapıp üreticinin ihtiyaçlarını belirliyoruz. Diyelim ki üretim 2-3 prosesten geçiyor. Bir parçayı önce bir ma-kinede işlem görüyor, sonra diğer makineye bağlayıp üzerine farklı bir plastik enjekte ede-rek diğer işlemler yapılıyor. Üretici işini tek ma-kinede gerçekleştirebilsin ve/veya değişimleri robot aracılığıyla yapsın istiyoruz. Bunu müş-teriye anlatıyoruz, tasarımı yapıp, makineyi üretiyoruz. Bu aşamada bir talebimiz olmuyor. Plastik imalatçısına diyoruz ki, makineyi yapa-cağız, sen deneyeceksin ve ürünü çıkarınca satacağız. Üretici de bakıyor ki verimli ve işine yarayan bir makine ortaya çıkıyor, o zaman sa-tış gerçekleşiyor.

İhtiyaca göre üretiyoruz ve herkesin ih-tiyacı farklı. Onların ihtiyacını biz de görmeye çalışıyoruz. Kişi fabrikada atölyede işine gö-mülmüş, biz de bu anlamda dış gözlemci olarak öneriyoruz: Enerji tasarrufunu, işgücü tasar-rufunu, verimliliği bulmaya çalışıyoruz. Kendi-sine avantajları sunarken de çok ciddi fi yatlar söylemiyoruz. Fiyat avantajını da kullanıyoruz.

-Fiyat konusuna gelince, Türkiye için-

deki imalatlarda hep fi yat tutturma sıkın-

tısından söz edilir?

Standart, klasik ürünler sözkonusu ol-duğunda ciddi bir sıkıntı var. Uzakdoğu piya-sasından çok makine geliyor. Biz de bu stan-dart-klasik makinelerin dışına çıkarak, onların üretmediklerini üretiyoruz. Bu yönde bir ih-tiyaç ortaya çıkmışsa, sipariş etse bile başka ülkelerden uzun sürede gelecek ve tasarım pahalı olacaktır. İstenilen performansa ulaşıp ulaşamayacağı da tam denetlenemeyecek, bilinemeyecektir.

Bizimle çalışan görerek çalışmış oluyor. Özel makineler üretiyoruz. İyi bir çözüm orta-ğıyız. Alımlarımıza dikkat ediyoruz, seri üretim yapıyoruz, ama çok sayıda makine üretiyoruz. Yıllık program yapıyoruz. Biz 2015’i de bu yıl-dan düşünerek hareket ediyoruz. Bu da reka-bet gücümüzü artırıyor.

Yurtdışından gelen makinelere göre bir kere biz yerli üreticiyiz, işin içinde, kaynağın-

dayız. Teknik işi biliyoruz, makine A’dan Z’ye elimizden geçtiği için çok hızlı servis verebiliyoruz. Ku-surlarımızı çok hızlı tespit edip çö-zebiliyoruz. Yerli makine kullanıcı-lar için avantajdır. Yedek parçamız ucuzdur, operatör panelimiz, iş-lemcimiz yerli üretimdir.

-O zaman genel anlamda

sormak lazım, makine imalatın-

da hala ciddi ithalatçı bir ülke-

yiz. Buna karşı nasıl mücadele

edilebilir?

Her şeyden önce üretimi artırmamız gerekiyor. “Tıkır tıkır” kampanyası iyi oldu, devam etme-si de gerekiyor. Daha çok makine üretebilmemiz için yıllardır söyle-nen unsurlar var. Sanayicinin top-rağa para gömmemesi gerekiyor. Kesinlikle devletin fabrika yapıp kiralama ya da satmayla teslim et-mesi gerekiyor ki biz paramızı tek-nolojiye, AR-GE’ye yatırabilelim. Ekin Makina olarak biz mecburen 1-1,5 yıl sonra fabrika inşasına başlayacağız. Oraya gidecek paraya üzülüyoruz. Şahsen fabrika yapımı için harcayacağımız parayı üre-time harcayıp, aylık 50 adede nasıl çıkarım onu düşünmek istiyorum.

İmalatı artırmak gerekiyor, ayda 50 ma-kine üretsek ithalatın önünü o miktarda kese-ceğiz; bu da ortalama yılda 40 milyon dolara tekabül eder. Türkiye’nin 2023 hedefi 500 milyar dolar, makineye düşen kısım 150 mil-yar dolar… Ayda 15 makinede kalırsak, başkası 3-10 makinede kalırsa bu ihracat nasıl gerçek-leşecek. Sayıyı artırmanın yolu büyük fabrika-larda daha çok üretim yapmaktır. Bunun için

devletin desteğini almak lazım. Bir CNC makine 300-400 bin dolar ve KDV’si yüzde 18. Makine gelmeden KDV’sini ödemeye başlıyoruz.

-Sektörün ilgisini nasıl değerlendiri-

yorsunuz?

Yerli üretici olarak bizi bu noktaya getiren plastik sektörüne teşekkürlerimizi sunuyor, ilgi ve önerilerini bekliyoruz. Yurtdışından ge-len makinelere dahi hizmet veriyoruz, hizmet verince bizden makine alarak dönüyor bize bu hizmet. AR-GE ve kaliteye önem veriyoruz. Plastik enjeksiyonun farklılıklarını görüp çö-züm ortağı oluyoruz, hızlı servis, yedek parça sıkıntımız yok. Bizimle çalışanlar bizim teknik ekibimizden, becerimizden memnun oluyor. Bu makineleri 20 yıldır kendimiz üretiyoruz.

107

Page 110: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİBAŞARI ÖYKÜSÜ

-Bu noktada yoğun bir tartışma ko-

nusu, teşvik hangi aşamada verilmeli.

Siz saydınız fabrika inşaatı ya da makine

alımlarındaki vergiler vb. AR-GE süreçleri.

Hangisi teşvik edilecek?

Üretim yapacağımız alanı biz belirleye-bilmeliyiz; en öncelikli fabrika yeri ve yapımı teşviği olmalıdır. Aslında bütün aşamada çe-şitli teşvikler uygulanmalı. AR-GE konusunda teşvikler var ve biz de yararlanıyoruz. TÜBİ-TAK ile çalışıyoruz. Sunduğumuz projelerden sonuçlananlar var, sunacağımız projeler var. Üniversite ile çalışıyoruz. Santez kapsamında Süleyman Demirel Üniversitesi ile bir proje so-nuçlandırdık. Devam edecektir. Bunlara ilave olarak fuar teşvikleri de önemli ve kullanıyo-ruz.

-Yeni teşvik programında 6. bölgede

çok yoğun teşvik var...

Evet altıncı bölge için iyi teşvikler var. Biz-den makine alıp yatırım yapanlar da var. Buna karşılık, makine imalatı derseniz bu çok zor. Fakat bizimki ağır sanayii, teknolojiye dönük bir sektör. Sadece sizin değil, üretim yaptı-ğınız yerdeki yan sanayiinin de çok iyi olması gerekiyor. Bu iş sadece bir cıvata ve rulmanla olmuyor. Biz Hadımköy’de olmamıza rağmen Bayrampaşa’ya her gün gidip gelmek zorun-dayız, çünkü orada yan sanayii var. Diyelim ki en doğudaki ilimize gittik: Dökümhane yok, kovan vida yok, hammadde sevkiyatı zor, hep-si İstanbul’da kümelenmiş. Bazı sektörler için oralarda üretim yapmak kolaydır ama bizim sektör için zor. Bir de teknik eleman açısından güçlükler var. Teknik eleman dışı kimse çalışa-maz. Şu anda 60 kişiye yakın çalışıyoruz. Bun-lar başlıca sorunlar.

-Eleman bulmakta sıkıntınız var mı?

Tabii ki teknik becerisi olan, yetişmiş ela-manda zorlanıyoruz. Fakat bir şekilde buluyo-ruz ya da bir okul gibi alıp yetiştiriyoruz.

-Enjeksiyon makinelerinde uzman-

laştığınızı belirttiniz, başka makinelere ya

da sektörlere yayılmayı düşünüyor musu-

nuz?

Biz hiçbir zaman farklı bir sektör ve maki-neyi düşünmedik. Plastik enjeksiyon makine-leri üretiyoruz, 20 yıl geçti. Öneriler de geldi. Enjeksiyon makinesi zaten üretiyorsunuz 10 makine koyun baskı yapın dendi. Hiç aklımız-dan dahi geçmedi, kolay kolay geçeceğe de benzemiyor.

Eğer başka alanlara kaymış olsaydık, par-çalanacak ve bu işte başarılı olamayacaktık. Bu fi krim hala da sabit. İşe başlarken zaten sermaye sıkıntılı, kazanıp yatırım yapıyoruz. Ancak, plastik enjeksiyon makinelerinin kendi içinde çok çeşidi var. Bu gibi makinelerin küçü-ğünden büyüğüne kadar çıtayı yükseltip gide-ceğiz. Ayda 15 makine üretip satıyoruz, ayda 50 makine satacaksak bu şekilde büyümemiz gerekiyor.

Türkiye’nin yıllık plastik enjeksiyon maki-ne talebi 1000-1100 makine dolayında. Kişi-selleştirilmiş makineyi üreten yeni olarak bir iki fi rmanın enjeksiyon makinesi üretimine gir-diğini duyduk ve seviniyoruz. Bu iş daha fazla Türkiye’de yapılıyor olmalı. Şunu söyleyebili-rim Ekin Makine olmasaydı Türkiye’de bu işin nesli tükenmişti. Bir iki üreticinin ayda bir ya da iki makine üretmesiyle iş yürümeyecek gibi. Üniversitelerden stajyerler geliyor, plastik en-jeksiyon makinesi nasıl üretiliyor görüyorlar. Ekin Makine olmasaydı Türkiye’de açıkçası bu işin sonu gelinmişti.

-İkinci el makine sorunu yıllardır tar-

tışılır. Siz ne düşünüyorsunuz, çıkış yolu

nedir?

Çin’den bile ikinci el makinaların ithalatı yapılmaya başlandı. Bu konuda önemli bir un-suru vurgulamakta fayda var, bazen yatırımcı-

lar da mağdur oluyor. İkinci el makinede ithalat aslında tam serbest değil. İkinci elde koruma önlemi var ancak sektör yeterince bilmiyor. Türkiye’de üretiliyorsa ithal edilemiyor. Yatı-rımcıların ihtiyaçları var, yurt dışından siparişi veriyorlar, makine gümrüğe geldiği zaman haberi oluyor ki ithalatta gözetim uygulaması var! Mevzuattan haberleri yok. Bunun gereği sektör temsilcileri tarafından plastikçilere an-latılmalı.

Bizim asıl isteğimiz uzak doğudan gelen sıfır makinelere ufak bir koruma vergisi ko-nulması. Hem sektörü yormayacak, hem bizim rekabet gücümüzü artıracak bir korumaya ih-tiyacımız var. Çin’den enjeksiyon makinesi ge-liyor. Küçük boyuttaki makinelere 1000-1500 Dolar koruma gerekli. Talebimiz oldu, 3 yıl ka-dar uğraştık çözüm alamadık henüz.

Diğer yandan, bırakın Avrupa’yı Çin’den ikinci el makineler dahi ithal edilmeye başlan-dı. Bu gidişin sonu ne olacak ki…

Bir de burada vurgulamakta fayda var, Çin Türkiye’ye bu kadar satış yapmasına rağ-men bu yılki plastik fuarında Türk makine üre-ticilerine yer bile göstermedi! Türkiye’de Çin fi rmalarına bütün kapılar açılıyor, fuarlarda istedikleri gibi boy gösteriyorlar onlar ise bu yıl bize yer dahi göstermediler. O zaman neden biz de 1000-1500 dolar koruma koymayalım? En üst düzeydeki kişileri devreye sokmamız gerekiyor. Bu acı bir durumdur.

-Fuarlar çok sıkıntılı mı?

Yurtdışı, yurt içi fuarlara katılıyoruz. Bu-rada şunu vurgulamamız lazım. Yurtdışı fuar-lara çantayla gidemiyoruz, en hafi f makinemiz 4 ton. Fuar alanının bedeli 10 bin dolar diyelim, navlun 20 bin dolara çıkıyor. Navlun destekleri var ancak yeterli değil. Türkiye, 2023 ihracat hedefi ni tutturacaksa fuar destekleri ciddi olmalı. Güney Afrika fuarının navlunu 30 bin dolar tuttuğu için gidemedik. Broşürle makine satmak zor. Bu konuda da makine sektörüne devletin desteği olmalı.

108

Page 111: PLASFEDDERGİ Sayı 5
Page 112: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİATLAS

ABD: Dünyanın en büyük ihracatçı ve ithalatçı ülkelerinden biri Türkiye’ye potansiyel vaat ediyor

Amerika Birleşik Devletleri, siyasi ve kültürel olarak belirleyici olmasının yanında, hala dünyanın en büyük ekonomisi olmasıyla da dikkatleri üzerine çekmeye devam ediyor. 2008’de başlayan ve gelişmiş ekonomilerin de fi nansal krizleri yaşayabileceğini ispatlayan Küresel Krizin “ev sahibi ve başlatıcısı” olma-sıyla tarihin bu bölümünde ekonomik olarak farklı bir rolü üstlenen ABD, Avrupa’ya kıyasla daha hızlı bir toparlanma sürecine girdi. Üste-lik gelişmekte olan ülkelerdeki yavaşlamanın ardından, krizin ilk 5 yılında göreli olarak geliş-mekte olan ülkelerle arasındaki mesafe kısal-sa da, yeni dönemde tekrar farkın korunması olası görünüyor. Her ne kadar, küresel ekono-mik faaliyetlerde Çin’in de etkisiyle gelişmekte olan ülkelerin ağırlığı artacak olsa da ABD orta-uzun vadede yine baskın ülke olarak kalacak.

ABD’nin, küresel fi nansal sistemin mer-kezi olması yanında, dünya siyasetine ve ekonomisine yön veren hemen hemen bütün uluslararası kuruluşlarda karar verici konum-da olması önemini artırıyor. Standartları be-lirleyen ve kuralları koyan bu kuruluşlardaki

etkinliğinin yanında, küresel anlamda lider rolü ülkeyi farklılaştırıyor. Bunun yanında, hala 2.3 trilyon dolarlık ithalatıyla dünyanın bütün ülkeleri açısından önemli bir pazar olması da ABD’yi güçlü kılıyor.

ABD, 317 milyon nüfusu, 16 trilyon do-larlık GSYH’si ve 1.5 trilyon dolarlık ihracatıyla küresel ekonominin lideri durumunda. Ülkenin para birimi olan doların, dünya dış ticaretinde-ki ağırlığı yüzde 60’ların üstünde bulunuyor.

Küresel krizin ardındanABD’de 2008 yılı sonunda kamu konut

fi nansmanı sisteminin çökmesi ve ardından hileli banka bilançoları nedeniyle fi nansal pi-yasalarda başlayan kriz, önce Avrupa fi nans çevrelerini ve ardından da reel sektörü etki-ledi. Kriz döneminde gelişmiş ülkeler krizden çıkış formülü olarak olağanüstü miktarlarda fi nansal yardımlar ve genişlemeci politikalarla hem reel, hem de fi nans sektörünü ayakta tut-tu. Bu dönemde gelişmekte olan ülkeler de bu imkanlardan yararlanarak büyüdüler ve dünya

Dünya ekonomisinin ve si-yasetinin yönlendiricisi duru-mundaki ABD, Türkiye ile olan yakın siyasi ilişkilerine rağmen ticarette alt sıralarda bulunuyor. Türkiye’nin ABD’ye olan ihraca-tında, hazırlıkları süren ABD-AB trans Atlantik ve ABD’nin pasifi k ülkeleriyle yapacağı trans pasifi k serbest ticaret anlaşmalarının ar-dından yeni bir zorlu süreç başla-yacak. Ancak Dünyanın en büyük tüketim toplumu olan ABD yine de büyük potansiyeliyle iş yap-mak için cazip görünüyor.

110

Page 113: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİATLAS

ekonomik büyümesi başta Çin olmak üzere ge-lişmiş ekonomiler tarafından sağlandı.

Ancak, ABD’nin ana yürütücüsü olduğu bu ekonomik toparlanma formülünde çıkış için 2013’ün bahar aylarında yine ABD Merkez Bankası tarafından ortaya konulan formülle, gelişmekte olan ekonomiler için bahar ayları sona erdi. Gelişmiş ülkelerde talebin artma-sıyla gelişmekte olan ülkelerin bu ülkelere yönelik üretimlerinin de etkisiyle yeni denge-ye doğru gidiş olacağı ancak bunun birkaç yıl alacağı tahmin ediliyor.

ABD ekonomisinin görünümü ise Ekono-mi Bakanlığı tarafından derlenen verilere göre büyüme trendine girmiş durumda.

Dünyanın en büyük ithalatçısı olan ABD bunun yanında, en fazla doğrudan yatırım çeken ülkes olma özelliğini de koruyor. Küre-sel krizin ardından yeniden büyüme trendiyle birlikte, işsizlik oranı 2011’deki yüzde 8,9 se-viyesinden, 2012’de yüzde 8,1’e, 2013 yılında ise yüzde 7,4’e geriledi. Endüstriyel üretim 2012 yılında bir önceki yıla göre yüzde 3,6, 2013 yılında yüzde 2,6 oranında arttı. Yapılan son tahminler, 2014-2017arasında ortalama yüzde 3,4 büyüme gösterdi. Tüketici güveni-nin yükselmesine rağmen dalgalı olmasının, otomotiv satışlarındaki istikrarsızlığın gelecek dönemde ABD’nin büyümesi üzerindeki riskler olduğu kaydediliyor. ABD’nin ekonomiyi can-landırmak için aldığı idari önlemlerin, iş yapa-bilme kolaylığı sıralamasında ülkeyi 8. sıraya getirmesinin de önemli bir faktör olduğu vur-gulanıyor. ABD’nin gelecek dönemde de beyin göçü almaya devam edeceği vurgulanıyor.

ABD’nin, yüksek alım gücüyle desteklen-miş tüketime dayalı bir toplum olması bütün üreticiler için ülkeyi cazip konuma getiriyor. Yüksek ithalatıyla da dünya ekonomisine yön verme gücü bulunuyor.

ABD dış ticareti ve ithalatı ABD, 2,3 trilyon dolar ithalatı ile Dünya-

nın en büyük mal ithalatçısı ve 1,5 trilyon dolar ile de Çin’den sonra ikinci büyük mal ihracatçısı konumunu koruyor. Mal ve hizmetler dikkate alındığında ise Dünyanın dış ticaret lideri ABD olarak görülüyor. Ülke, hizmet ihracatında ge-

nelde dış ticaret fazlası veriyor. Ülke, kesin ve-rilerin açıklandığı 2012 yılı mal ticaretinde, mal ihracatı bir önceki yıla göre yüzde 4,5 artarak 1,5 trilyon dolar ve mal ithalatı yüzde 3,2 arta-rak 2,3 trilyon Dolara yükseldi. Hizmet ticare-tinde ise 2012 yılında dış ticaret fazlası, 198,6 milyar dolar olarak gerçekleşti.

ABD’nin 2012 yılı kesin verilerine göre ithalatında öne çıkan sektörler arasında; mi-neral yakıtlar, makine, elektrikli cihazlar, oto-motiv, tıbbi cihazlar, değerli taşlar ve mücev-herat, ilaç ve organik kimyasallar yer alıyor.

ABD ile Türkiye arasında ABD lehine cid-di bir dış ticaret fazlası bulunuyor. Türkiye, ABD’nin dış ticaret hacmi açısından 26. büyük pazarı durumunda bulunuyor. ABD’nin başlıca ticaret partnerleri, Kanada, Kanada (616 mil-yar dolar), Çin (536 milyar dolar), Meksika (494 milyar dolar), Japonya (216 milyar dolar) ve Almanya (157 milyar dolar) olarak sıralanıyor. ABD dış ticaretinde önem arz eden diğer ülke-ler arasında ise İngiltere, Güney Kore, Brezilya, Suudi Arabistan ve Fransa olarak görülüyor.

Türkiye ile TicaretABD, Ekonomi Bakanlığı tarafından

2014-2015 döneminde Hedef Ülkelerinden birisi olarak ilan edildi. İki ülke arasında dış ticaret açığı 2013 yılı sonu itibariyle 7 milyar dolar olarak gerçekleşti. ABD, Türkiye’nin 7. büyük ihracat pazarı durumunda bulunuyor.

Türkiye’nin ABD’ye ihracatı, 2011 ve 2012 yıllarında sırasıyla yüzde 21,8 ve yüzde 22,3 oranında artış gösterirken, bu artış hızı 2013 yılında düşerek yüzde 0,3 ile hemen hemen aynı kaldı. Diğer yandan, 2013 yılında ithalat-ta yüzde 11 düşüş gerçekleşti. Türkiye, 2013 sonu itibariyle ABD’nin ihracatında 27. ülke konumunda olmasına karşılık, ithalatında 41. sırada yer buldu.

Türkiye’den ABD’ye en fazla ihracı yapı-lan ürün grupları sırasıyla, otomotiv ve demir-çelik ürünleri, tekstil ve hazır giyim, tarım ve gıda, makine, ve hava taşıtlarından oluştu.

Türkiye’nin ihracat potansiyeli olan ürünleri

Ekonomi Bakanlığı tarafından yürütülen çalışmalarda, Türkiye’nin ABD’ye satabileceği ürünler arasında plastik bulunmuyor. Buna karşılık, plastik sektöründen ürün kullanan bazı sektörlerin ihracat potansiyeli olduğu he-saplandı.

ABD’de rekabetin çok yüksek olduğunu vurgulayan Ekonomi Bakanlığı, eyaletlere göre değişen ekonomik koşulların en önemli unsurlardan biri olduğunu vurguladı. Bu ne-denle ihracatçılara eyalet bazlı bir strateji kurmalarını öneren Ekonomi Bakanlığı, buna ek olarak her bir eyalet için farklı sektör bazlı yaklaşımı tavsiye etti.

Temel Ekonomik Göstergeler

Türkiye ABD Dış Ticareti (Milyon Dolar)

111

Page 114: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

Bu kapsamda hedef eyaletler olarak New York, California, Texas, Georgia, İllinois ve Florida’nın öncelikli olması bilgisi de çalışma-larda yer aldı.

ABD’ye ihracatta öne çıkan sektörler ise gıda, kimyasal ürünler, deri ve mamülleri, teks-til ve hazır giyim, toprak ürünleri, kuyumculuk ürünleri, demir-çelik, demir dışı metaller, ma-kine ve elektrik-elektronik, otomotiv ve mobil-yalar olarak belirlendi.

İş insanlarına tavsiyelerEkonomi Bakanlığı çalışmalarında, Ame-

rikalı iş insanlarının birey odaklı, inisiyatif alan ve başarıya önem veren bir kültürde olduğuna işaret edildi. Bu nedenle, çoğunlukla iş yap-tıkları insanların kültürlerine fazlaca dikkat etmedikleri ve genellikle açık sözlü davrandık-larını vurgulandı. Ülkede kurallara uyma ve iş ahlakının kuvvetli olduğu, iş dünyasında da-vaların yoğun olması nedeniyle uzmanlaşmış avukatların bulunduğu bilgisine yer verildi. ABD iş kültüründe karmaşık görüşmeleri saf-halara bölme eğiliminde bulundukları kayde-dildi.

ABD’nin eyaletler arasında değişen ku-rallar ve yasalarının bulunması ve bunların çok katı biçimde uygulanıyor olması uzman yardımı alınmasının zorunlu kıldığı belirtilen çalışmalarda,Türkiye açısından iş yapmaya başlamadan önce çalışma imkanını sağlayacak şirket kuruluşları, işbirlikleri ve katı vize koşul-larının iş insanlarınca yerine getirilmesinin ve bilinmesinin önemli olduğu kaydedildi.

ABD plastikte tüketim şampiyonu

ABD, plastik endüstrisinin gelişmesinde önemli rol oynayan ülkelerin başında geliyor. Kauçukla başlayan süreçte, polimere yönelik bilimsel gelişmelerin hemen hemen tamamı ABD’de yaşandı. Kişi başına tüketimin 140 kg dolayında bulunduğu ülkede, bu seviye dün-yanın en büyük tüketimi anlamına geliyor. ABD, gelecekte en önemli ürün grubu olarak görülen kompozit teknolojilerde de şu anda başı çekiyor.

ABD, Kanada’yla birlikte Dünya’daki plas-tik tüketiminin yüzde 24’ünü gerçekleştiriyor. ABD’nin bu alandaki bilgi birikimi dolayısıyla yüksek teknolojili üretimler yapabilmesi ya-nında, etilen polimerlerin ülkenin en fazla ih-raç ettiği ürünler arasında yer alması da dikkat çekici.

2013 yılı içinde küresel ölçekte yapılan tahminlere göre, ABD’nin plastik sektöründeki ağırlığı kaya gazı teknolojilerinden etkilene-cek. Ülkede kaya gazı üretiminin yaygınlaşma-sının çok büyük miktarlarda petrol ithal ederek hammadde üreten ülkenin plastik sektörüne ucuz girdi sağlama imkanı yaratacağı, maliyet-lerin düşmesiyle de daha rekabetçi olabilecek-leri vurgulandı.

ABD plastik analiziPAGDER tarafından yapılan plastik ana-

lizlerine göre ülkenin toplam ihracatı içinde plastik mamullerin payı yüzde 2 ağırlığa sahip.

Plastik hammadde ihra-catı ise toplam ihracatın yüzde 2,7’sini oluşturu-yor. Plastik işleme maki-neleri de yüzde 0.1 ağır-lıkla önemli yer tutuyor. Ülkenin ihracatının 1.7 trilyon dolar olduğu dü-şünüldüğünde bu payla-rın önemi ortaya çıkıyor.

Diğer yandan ülke ciddi biçimde plastik it-halatçısı durumunda. 2010 yılı verilerine göre ülkenin plastik mamul

ithalatı 25.9 milyar dolar düzeyinde. Plastik hammadde ithalatı ise 11.2 milyar dolar dü-zeyinde. ABD 1.6 milyar dolarlık plastik işleme makinesi de ithal ediyor.

2006-2011 dönemine bakıldığında ülke-nin plastik mamul ithalatı ortalama yüzde 2 artarken hammadde ve makine ithalatı gerile-di. Buna karşılık aynı dönemde plastik mamul ihracatı yüzde 4, hammadde ihracatı yüzde 8,1, makine ihracatı ise yüzde 0,2 oranında büyüdü.

Türkiye - ABD plastik ticareti verileri

Türkiye’nin ABD’ye yaptığı toplam ihra-cattan plastik mamullerin aldığı pay yüzde 1,3 oranında pay aldı. Hammadde yüzde 0,1 pay alırken, makine ihracatının ise ağırlığı bu-lunmuyor. Buna karşılık, Türkiye’den ABD’ye plastik mamul ihracatı 2006-2011 döneminde ortalama yüzde 8,8 oranında büyüdü. Ham-madde ihracatı artışı da yüzde 22,5 oranında arttı.

ABD plastik mamul pazarında en etkin ülke Çin olarak kayıtlara geçti. Ülkeye ithal edi-len plastik mamullerin yüzde 34,2’si Çin’den, yüzde 21.3ü Kanada’dan ve yüzde 9.7’si Meksika’dan geldi. Bu ülkeleri yüzde 1,1 ile 4,5 arasında pay alan sırasıyla Almanya Tayvan, Japonya, Güney Kore, İngiltere, İsrail ve Tay-land izledi.

ABD en fazla plastikten diğer eşya, plas-tikten sofra ve mutfak eşyası, etilen polimer-lerinden torbalar ve çantalar, giyim eşyası ve giyim eşyası aksesuarları, plastikten eşya ta-şıma ambalajlama malzemesi ve benzeri eşya, etilen polimerlerden levha, pelikül, lamlar, plastikten kutular, kasalar, sandıklar vb, kau-çuk/plastik maddeler için enjeksiyon/basınçlı döküm kalıpları ve plastikten diğer ev eşyası, tuvalet eşyası ürünlerini ithal etti.

Buna karşılık, son dönemde ithalatı en fazla artan ürünler, diğer selülozun türev-lerinden levha yaprak fi lm folyo ve şeritler, tüpler borular hortumlar takviyesiz bağlantı elemanları, rejenere selülozdan levha yaprak fi lm folyo ve şerit, poliüretanlarda gözenekli levha, yaprak pelikül lamlar, plastikten sofra ve mutfak eşyası, diğer poliesterden levha yaprak fi lm folyo ve şeritler, yer duvar tavan kaplamaları vinil klorür polimerlerinden, plas-tikten damacana şişe matara vb. polietilen tetrefl attan levha yaprak, fi lm, tüpler borular hormtumlar (sert) propilen polimerlerinden ürünlerinde oldu.

Yapılan analizde, Türkiye’nin plastik ko-nusunda ABD’de rekabetçi olabileceği ürünler belirlendi. Bu ürünleri belirlemek üzere, 4 ayrı fi ltre kullanarak, ülkede ithalatı azalan, başka ülkelerin hakim olduğu, göreli olarak pazarı küçük olan ve rekabete açık pazarı küçük olan ürünler elendi. Böylece Türkiye’nin ihracatta rekabetçi olabileceği ürünler belirlendi.

ATLAS

TÜRKİYE’NİN ABD PAZARINDA REKABETÇİ OLABİLECEĞİ ÜRÜNLERDEN BAZILARI (PAGDER)

Sektör AdıPlastikten diğer eşyaEtilen polimerlerinden torbalar ve çantalar (külahlar dahil)Etilen polimerlerden-levha, pelikül, lamlar-takviyesizPlastikten diğer levha, yaprak, pelikül, varak ve lamlarKauçuk/plastik maddeler için enjeksiyon/basınçlı döküm kalıplarıPlastikten damacana, şişe, matara vb eşyaKauçuk/plastik eşya imal makinelerinin aksam-parçalarıPropilen polimerlerinden-levha, pelikül, lamlar-takviyesizPolietilen tereftalat (ilk şekilde)Yer, duvar, tavan kaplamaları-vinil klorür polimerlerinden

112

Page 115: PLASFEDDERGİ Sayı 5

AKAY

Page 116: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

Türk sanayiinin deneyimli isimlerinden Moiz Eskinazi, PLASFEDDERGİ’nin sorularını yanıtladı

“Küçük işletmeleri koruyacak yöntemler bulunmalı”

-Sayın Eskinazi, plastik sektörü bir

dönüşümün eşiğinde gibi görünüyor. Siz

yakın geleceğe nasıl bakıyorsunuz?

Plastik sanayicileri açısından teknik çalış-ma ve kaliteli üretim önemli ve şu anda plastik işleme makinesi üreten fi rmalar bunu sağlaya-biliyor. Amerika’yı yeniden keşfetmek durum-da değiliz, parası olan da gidiyor bu makine-leri alıp üretim yapabiliyor. Biz ambalajda işe başladığımızda İzmir’de 4 fi rmaydık, şu anda ambalaj şirketi sayısı 200’ü geçti. Biz zaman içinde bizden ayrılan elemanlarımızı destekle-yerek bu tesislerin yaklaşık 20 tanesinin kuru-lumuna ön ayak olduk. Şu an hepsi çalışıyor, mutlular Allah’a şükür. Ancak o eski günlerdeki

karlar artık yok. Çok az bir kar marjıyla, büyük makineler alınıp, büyük sermaye koyarak bu işler yapılıyor. Demek ki bugün farklı bir anla-yış gerekli.

Bizim tavsiyemiz, işlerine uzun vadeli ba-kıyorlarsa kendi işlerinde ileride evlatlarını da çalıştırma planlarını hazırlayıp çocuklarını işi güvenle devredebilecekleri şekilde yetiştir-meler. Ancak bu şekilde güzel işler yapılır, ba-şarılı olunabilir. Burada kritik unsur, muhakkak kurumsallaşmadır. Kurumsallaşma olmadan, tek patron anlayışıyla iş yapmaya çalışılırsa bir yere ulaşılamaz.

Kurumsallaşıp, işi devam ettirmek ni-yetleri varsa da muhakkak çocuklarını, yö-neticilerini teknolojik olarak işi öğrenecek üniversitelerde okutsunlar, gerekli eğitimleri almalarını sağlasınlar. Şimdi bütün çocuklar işletme okuyor. Teknolojik yönünü bilmiyor. Bu işi yapacaksa teknik okullarında okutmalı-lar. Bu yöndeki adımları sayesinde başarılı olan bildiğim çok sayıda işletme var. Bu şekilde tek-nolojik yönden de işi başarıyorlar. Eğer bu yola gidilmediyse, başka şirketlerin ustalarını alıp iş yapmaya uğraşır durursunuz. Kurumsallaşıp teknik yönü kuvvetli şirketler kurarlarsa, hem kendilerine, hem memlekete faydaları olur. Diğer türlü ustaların elinde oyuncak olurlar. İşi bilmeden sadece genel bir işletme bilgisi ile iş yapmaya çalışılmamalı.

Diğer tavsiye, katma değeri yüksek spesifi k işlerde-ürünlerde yoğunlaşılmalıdır. Herkesin bildiği çöp torbasıyla, pazar çanta-sıyla büyümek mümkün değil. Bugün 9 katlı malzemeler üzerinde çalışıp kaliteli ürünler üretip, kaliteli baskılar yapıldığında güzel para kazanılabilir. Çünkü yüksek katma değerli ama belirttiğim gibi teknik bir iş. Bizim şirketimizin en üst seviyede olduğu dönemde 600’e yakın işçimiz vardı ve 150 dolayında taşeronumuzun çalışanı vardı.

Türk plastik sektörünün deneyimli isimlerinden Moiz Eskinazi, Türkiye’nin risklerinin fazlaca dile geti-rildiğini ancak ekonomik yapısının çok fazla fırsat da sunduğunu vurguladı. İyi bir planlamayla sanayicilerin başarıyı yakalayacaklarını vurgulayan Eskinazi, bugünlerde izlemede kalsa da gelecek dönemde yeni iş ola-naklarını kovaladıklarını açıkladı. İş deneyimlerini PLASFEDDERGİ ile paylaşan Moiz Eskinazi, plastik sektö-rüne yönelik önceliklerin başında küçük işletmelerin korunması ve eğitimin geldiğini belirtirken, şirketlerin yüksek katma değerli ürünlere geçmek ve iyi planlama yapmakla başarılı olacağının altını çiziyor. Eskinazi ile

deneyimlerinin ışığında sektörün önceliklerini konuştuk.

DENEYİM

114

Page 117: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

-Diğer yandan sektördeki kar marjla-

rının düşüklüğü de bir vaka?

Evet, 1992-93 yıllarına kadar plastik altın yıllarını yaşadı. Çünkü gümrük duvarla-rıyla korunuyordu. O gümrük duvarı da yüzde 35-40 dolayındaydı. Baskılı bir naylon torba getirecek olan yüzde 40 gümrük duvarıyla karşılaşıyordu. Ne zaman bu duvarlar yıkıldı çok daha kaliteli makinelerle teknolojileri yük-sek iş yapan bilgili, yabancı fi rmalar yaptığımız işleri çok daha ucuza üretmeye ve Türkiye’ye satmaya başladılar. Türk sanayicileri rekabet dolayısı ile bu kadar az karlarla çalışmak mec-buriyetinde kaldılar.

Biz ise o tarihte değerli tecrübelerini bize aktarabilecek Hollandalı bir dünya devi ile or-tak olarak daha az fakat sürekli karlarla yeni bir yapılanma kurmak istedik. Fakat ortağımı-zın hantal yapısı bizim vizyonumuza ayak uy-

duramayınca beklentilerimiz doğrultusundaki adımları atmak zorlaştı ve ortaklarla birlikte yürütmemiz zor oldu. Sonra da şirketin tama-mını sattık.

3 yıl aradan sonra tekrar teknolojik bir iş olarak silindir üretimine geçtik. En yüksek miktarda üretimi yine biz yapmaya başladık.18 ay önceye kadar Amerikalılarla bir ortaklığımız oldu. Onlar da yine sermaye şirketiydi ve so-nunda tamamını devrettik. Biz artık yorulduk. Biraz dinlenmeye ihtiyacımız var.. Sabah 7’de işe giderek çalışıyorduk. Bu kadar uzun çalış-maların sonucunda bizim de bir tatilimiz olsun istedik. İnşallah ilk yaz tatilimizi bu yıl yapaca-ğız. Daha sonra ne yaparım bilemem.

-Sektörün bir özelliği de fazla dağınık

yapıda, çok sayıda şirketin olması. Tabii

böyle olunca da koordinasyon ihtiyacı her

zamankinden fazla. Burada nasıl bir rol

paylaşımı yapılabilir?

Aslında sektöre yönelik faaliyet gösteren üst yapıların, sivil toplum kuruluşlarının asıl amacı küçük şirketleri korumak olmalı. Mese-la, Petkim’in yetemediği veya yurt dışından insanların getirmek istediği hammaddeyi tek başına getirmek küçük şirketler için her zaman sıkıntılıdır. Büyük alıcıların ardından ikinci ve alt alıcı olmalarını engellemek gerekli. Geçmiş-te bunun için hep mücadele verdim.

Önemli husus, eğer böyle bir yapılanma istiyorsanız faaliyeti yürütecek profesyonel-ler lazım. İş olarak, amaç olarak bu işe odakla-nacak. Kooperatif şeklinde yapılanmalarda da aynı sorun görülüyor, yani profesyonelleşme. İşinizden fedakarlık yapıyorsunuz ama “hilal-i ahmere” çalışıyorsunuz. Yapmaya çalıştığınız işten herkesin beklentisi oluyor. Diğer yandan kaynak sıkıntısı başlıyor, bir türlü istediğinizi elde edecek imkanlara ulaşamıyorsunuz. Bir

imkan yaratırsanız da sizin para koymanız ge-rekiyor. Sonuçta da herkes parası kadar alıyor, büyükler yine en fazla payı alıyor.

Bir misal vereyim, bir arkadaşımız pera-kende işi yapmak istedi.. Yapmaması konu-sunda uyardım, 15-20 dükkanlık bir pareken-de. Rakipler, küçük perakendecinin ürün alış fi yatına ürün satabilirken işi yapmak mümkün değil. Bu sorunu aşmak ancak ortak iş yapma kültürü ile yani kooperatifl eşmekle olur ancak biz beceremedik.

Bence, üst yapıların ticarette en büyük rolleri hammadde alımında küçüklere yardım etmesi olmalıdır. Plastik çok çeşitli bir alan. Bu-rada da ikinci rol başlıyor: O meslek dalındaki işlerin en iyisinin nasıl yapılacağını öğretmek, standartları koymak, okulları açmak-eğitimle-rini vermek. Tabii ki bunların hepsi paraya da-yanıyor. En azından üniversitelerdeki eğitimin iyileştirilmesi gerekli. İnşallah birgün olur.

-Sektördeki imalatçı sayısı çok fazla,

burada bir kontrole ihtiyaç görüyor musu-

nuz?

Evet ama bunu kontrol etmek için geç kalındı.. Kendiliğinden bir çözüm olacak gibi. Kaliteli ürün yapan fi rmaların kar marjları fazla düşmedi. Eğer fi rmalar klasik ürünleri üretip rekabet etmek istiyorsa bu noktada kar marj-ları çok düşük. Başarılı olmak isteyen fi rma teknolojik iş yapacak, kaliteli üretecek ve en önemlisi yeterli sermayeye sahip olacak. Re-kabet sadece fi yatla olmuyor. Fiyat ve kalite sağlandıktan sonra ihtiyaç olan pazarlamadaki beceri ve onun yanında da alcılara sunulacak uzun vade. Faizler tekrar yükselmeye başladı. Sanayici için tehlikeli bir unsur. Eğer sanayici kullandığı kredileri bir kaldıraç olarak kullana-bilecek şekilde aldığı borç ile satışlarını yılda 4-5 kez döndüremez ise yıllık yüzde 13-15’lere gelen faiz sorunlu bir durum oluşturur.

-Evet, kısa vadede bu da bir tartışma

konusu. Türkiye riskli ülkeler arasında sa-

yılmaya başlandı..

Bir kere, atalarımızdan kalan bir unsur var bu unutulmamalı: Biz bir çeyrek ekmekle soğa-nı kırıp, biraz da zeytinle günümüzü geçiririz. Türk milleti böyledir. Kaynakları çok güçlüdür, ekonomisi sarsıntılar geçirse de hiçbir zaman batmaz. Avrupalı öyle değil, bonfi le yemeye alışmıştır. İtalya, İspanya’nın durumu bu.. Öğle zamanında 4 saat dükkânları kapatıyor, iş yap-mıyor, para kazanmıyor ve kazanmak da iste-miyor. Bizim gibi değiller. Biz ise burada en az imkânlarla her şeyi yapabiliriz. İlerlememiz de bu nedenle. Ara sıra ekonomik, siyasi sorunlar olacak ancak Türkiye neler gördü. Ama unut-mayalım ki geçtiğimiz yıllarda yaşanan her tür-

DENEYİM

115

Page 118: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

lü probleme karşın Türkiye 2013 yılında tarihi-nin en çok sayıdaki doğrudan sermaye girişi rakamını sağladı. Bir çok uzman 2025 yılında dünyanın en büyük 10. ekonomisi olma potan-siyelimizi vurgulamakta. Her şey atlatılacaktır. Avrupalı bizi korktuğu için istemiyor. Biz o aşa-malara gelebilsek geçeceğiz. Allah’a çok şükür Türkiye ekonomisini kötü görmüyorum.

Bir başka unsur da, biz biraz da fazlaca “kötü” demeye alıştık. Nasılsın diye soruldu-ğunda “Allah’a çok şükür” demiyoruz. Benim kendi iş hayatımda, daha makineyi sipariş verdiğimde işi hazırdı. Şu anekdotu paylaşmak isterim. Yıllar önce Almanya’dan “bu makineye bir iş dayanır mı” diye düşündüğüm” yani ihti-yaç olan kapasitenin çok üstünde ve çok paha-lı bir makine alıyordum, ‘. O dönemde sanayici-lerle yemek yerken, makineleri nasıl aldıklarını sorduğumda bana “tek bir kuruş harcamadan önce bir proje yaparak, o projeyle gidip müş-terilerle anlaştım, imzaları attım ve o imzalarla bankadan kredimi aldım. Sağlam bir proje ha-zırlayıp kredi ile makineyi alıp hemen işe baş-lıyorum.” dediklerinde yürüttükleri sistem çok mantıklı geldi. Biz de sonraki işlerimizi böyle yaptık. Eğer makineyi kurup, şu işe başladım derseniz o iş olmaz, yürümez. O kadar büyük bir masraf ile başlıyorsunuz ki... Ondan sonra işin beklemeye tahammülü yok tabii. Mesele , sanayicinin banka kredisiyle, hazırlayacağı projeyle işini sorunsuz yürütmesi. Böylece 24 saat çalışsın. Sanayide 8 saat çalışma olmaz, 24 saat çalışma gerekli.

-Risk yönetimi öneriniz nedir?Riskleri kendimiz yaratıyoruz. Düzgün

hazırlanmayan proje ve fi zibilite çalışmalarınız yoksa, pazarı ve yapacağınız işi tanımıyorsa-nız, maliyet hesaplarını tam yapamadıysanız o işe başlamayın. Eğer tüm bunları tamamlayıp adım atıyorsanız Türkiye’nin sahip olduğu bü-yük potansiyel ve yanıbaşımızdaki Avrupa pa-

zarı büyük bir avantaj. Türkiye’de işçi maliyeti minimum 1.350-1.500 TL. Bu 1.000 dolar değil daha.. Gidin Avrupa’da ücretler ne düzeyde? Bunun üç-dört katı. Bizim işçiliğimiz hala ucuz. Avrupa’daki en genç dinamik ve eğitimli nüfu-sa sahibiz. Krizlere dayanıklı bir ekonomimiz var. Demek ki biz Avrupa’ya kaliteli, düzgün mal satacak durumdayız. Korkacak bir şey yok.

-Eğitim, hep gündemde olan bir konu,

siz de vurguladınız. Eğitim konusunda şimdiye kadar bir hay-

li adım atmış olmamız gerekiyordu. Bir yanda orta düzey eleman yok diyoruz, bulamıyoruz, bulunca da çalışan için ücret düşük geliyor. Ücretler konusunda yüksek standartlara ulaş-mak konusunda hala zaman var. Eleman çalış-tırmada, ücretlerde biz bu kadar katı kurallara hazır değiliz. İşletmelerde, mavi yakalılar 100 ise 10 beyaz yakalı yeter. Bizde ise 100 beyaz yakalı yetiştirmişiz, beklentiler çok yüksek. Okulları bitirmişler, hadi işe de başlıyorlar di-yelim: Genç bir makine mühendisinin annesi geliyor ve ağlıyor, “ben oğlumu bunun için mi yetiştirdim, kravatı, gömleği kir içinde!” Biz de diyoruz ki, sevinmeniz lazım, makine ile çalışı-yor.

Biz üniversite bitirince “masa verecekler ve sadece orada oturacağız” beklentisinde olan üniversite mezunları yetiştiriyoruz. Hal böyle olunca da biz örnekte verdiğim “makine mühendisi”ni değil de makine mühendisinin bir altındaki teknik elemanı daha fazla tutar ve destekler hale geldik. Çalışan sorumlu olduğu makinenin altına girip sesinden makineyi anla-yacak. Çekirdekten yetişen usta bir yere kadar gidebilir. Mesleki eğitim veren okul açmamız lazım. Bazı fi rmalar yapıyor, kendi bünyelerin-de talebe okutuyorlar, kurumlarda yetiştiri-yorlar. Büyük fabrikaların yüzde 5-10 oranında elemanı kendi bünyelerinde yetiştirmesi lazım ve yapılabilir. Okullara eğitim amaçlı kullanıla-

cak makinalar hibe etmek lazım. Çocuk maki-ne görmeden okul bitiriyor. Gören de 50 yıllık makineyi görmüş oluyor sanayiciler okullara modern makinaları değil de sadece adı geçsin diye ekonomik ve teknolojik ömrünü çoktan tamamlamış kullanım dışı kalan eski makinala-rını hibe etmekteler.

-Siz işe başladığınızda nasıl bir ortam

vardı, bundan da söz etmek gerekir?

İlk işe başladığım dönem 1965’ler. Üni-versiten mezun olduktan sonra bu iş haya-tına başladım. Biz saf kolonya ve baharat işi yapardık. Baharatlar fi şek gibi jelatin amba-lajlara sararak satılırdı. Karabiber tohumu ki-losu 10 TL’ydi. Alır, jelatin ambalajla sarardık. Üniversite’yi bitirince İstanbul’da baharat işi-ne tekrar baktım ve zorlukları gördüm. Pera-kendeciler, bize hammadde kadar para teklif ediyordu. Biz bu taleplerinin karşılanması im-kansız olduğunu söyleyince “bu iş sizin işiniz değil” cevabını aldık ve gördük ki baharatlarda maliyeti düşürmek için hile yapılıyordu.

Biz bu işi nasıl daha iyi hale getirebiliriz diye düşündük ve sonuçta naylonu keşfettik. Küçük küçük naylon torbalar yapmaya baş-ladık. Naylon torba yaygınlaşmaya başladı. Yüksek karla satmaya başladık. Seneler geç-tikçe işler değişti. Sürekli yeniliğe açık olduk ve yurt dışıyla temas kurduk. Biz 1965’te tek tek naylona baskı yaparken, 1995 yılında, 8 renkli, dakikada 600 metre baskı yapabilen tesislere ulaştık. Bunun sonucunda ayda 1.500 ton üre-tim yapar hale geldik.

-Şu an izlemede olduğunuzdan söz

etmiştiniz, bu süreç bitecek mi?

İnşallah yakında bitecek, tekrar kendi sektörümüzde bir şeyler yapacağız. Plastikten başka bir şey bilmiyoruz. Birkaç projemiz var, sadece doğru zamanı bekliyoruz.

DENEYİM

116

Page 119: PLASFEDDERGİ Sayı 5
Page 120: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİGÖRÜŞ

Ali İbrahim AydınYeminli Mali Müşavir

[email protected]

Ortağa Ait Arsa Üzerinde Yap-İşlet-Devret Modeli Kapsamında İnşa Edilen Bina Veya Tesisler Yönünden Vergilendirme Rejimi

Saygıdeğer okurlar, bu sayımızda, yap-işlet- devret (YİD) modeli ile bu modelle aynı özelliklere sahip özel projelerin vergisel neti-celeri üzerinde duracağız.

Bu konuyu bugün gündeme getirmemizin sebebi, Gelir İdaresinin yakın bir geçmişte bu konu ile alakalı olarak verdiği bir muktezada farklı bir vergilendirme rejimini öngörmüş ol-masıdır.

Mukteza İle Gündeme Getiri-len Yaklaşımın Temel Özellikleri

Bir şirket tarafından yapılan mukteza talebinde, arsa sahibi şahıslar ile imzalanan yap-işlet-devret sözleşmesi kapsamında inşa edilecek bina ile ilgili olarak yerine getirilmesi gereken vergisel yükümlülükler hakkında bilgi istenmiştir.

Gelir İdaresince verilen 07.08.2013 tarihli mukteza özetle aşağıdaki sonuçları içermekte-dir.

• Kiralık arsa üzerine yapılan ve kira süresi sonunda arsa sahibine devredilecek olan binaya ilişkin harcamalar özel maliyet bedeli olarak kabul edilemez.

• Söz konusu bina için yapılan harcamalar için, inşa edilen iktisadi varlığın emsal be-deline kar marjı ilave edilmek suretiyle arsa sahibine fatura düzenlenmelidir.

• Yapılan harcamalar ile fatura bedeli arasın-daki fark, inşaatı yapan şirket tarafından kurumlar vergisi matrahına dâhil edilmelidir.

• Faturada yer alan alacak tutar, peşin öde-nen kira olarak kabul edilmeli ve sözleşme süresi içinde eşit tutarlar ile kira gideri ola-

rak dikkate alınmalıdır.• Bu şekilde hesaplanan ve aylık dönemler iti-

barıyla gider yazılacak tutar, aynı zamanda arsa sahibi gerçek kişiler açısından gayri-menkul sermaye iradı olarak kabul edilmeli ve gelir vergisi tevkifatına tabi tutulmalıdır.

• Arsa sahibinin o yıl içinde borcuna mahsup edilen kira bedelleri toplamı, arsa sahibi ta-rafından o yıla ait gayrimenkul sermaye ira-dı olarak yıllık beyana konu edilmelidir.

Yap-İşlet-Devret Modeli Hakkında Genel Bilgi

Yap-işlet-devret modeli, 3996 Sayılı Bazı Yatırım ve Hizmetlerin Yap-İşlet-Devret Mode-li Çerçevesinde Yaptırılması Hakkında Kanun ile düzenlenmiştir. Buna göre, kamu kurum ve kuruluşlarınca ifa edilen ileri teknoloji veya yüksek maddi kaynak gerektiren bazı yatırım ve hizmetlerin özel teşebbüs eliyle yaptırılıp

belirli bir süre işletildikten sonra kamuya dev-redilmesini amaçlamaktadır.

Kanun kapsamında, köprü, hava alanı, otoyol, tüp geçit, baraj, arıtma tesisi ve raylı sistemler gibi büyük ölçekli kamusal projeler, bütçeye yük getirmeksizin yaptırılmakta ve belirli bir süre zarfında projeyi fi nanse ederek faaliyete geçiren şirketin işletmesine bırakıl-maktadır.

Yap-İşlet-Devret Modelinin Vergisel Sonuçları

YİD modelinde, projeyi gerçekleştiren şir-ket kendisine ait olmayan bir arsa veya arazi üzerine iktisadi bir varlık inşa ettiğinden, bu varlığa ilişkin olarak yüklendiği maliyeti sözleş-me süresince eşit taksitler halinde amortisma-na tabi tutmaktadır.

118

Page 121: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİGÖRÜŞ

İşletme süresi sonunda iktisadi varlığın kamu kurum veya kuruluşuna devri, iktisadi kıymetin emsal bedeli üzerinden yapılmakta-dır. 60 no’lu Katma Değer Vergisi Kanunu Sir-külerinde, bu devir işleminde katma değer ver-gisi hesaplanmayacağı hususu düzenlenmiştir.

Konuya bu açıdan yaklaştığımızda, Gelir İdaresince verilen ve içeriği yukarıdaki bölüm-de özetlenen muktezanın 3996 sayılı Kanun kapsamında gerçekleştirilen projeler bakımın-dan geçerli olmayacağını tahmin ediyoruz. Zira 3996 sayılı Kanun kapsamında gerçekleştiri-len projeler bakımından 60 no’lu Katma Değer Vergisi Kanunu Sirkülerinde yer alan düzenle-mede bir değişikliğe gidilmediğinden, bu konu-daki yaklaşımın değişmediğini düşünüyoruz.

Diğer taraftan, 3996 sayılı Kanun kapsa-mında gerçekleştirilen yatırımlar büyük ölçekli

projeler olup, bunların fi yatlandırması detaylı fi nansal matematik hesaplamalarına dayan-maktadır. Projenin her bir aşama itibarıyla tabi olacağı vergisel rejimlerin hesaplamaları önemli bir değişken büyük ölçüde etkileyeceği kuşkusuzdur. Uluslararası piyasalarla entegre olmuş bir ekonomide, anlaşmanın geçerliliği ve etkileri bakımından başlangıçta karşılıklı olarak rıza gösterilen kuralların sonradan değiştiril-mesi kabul edilmez. Aksi bir durum, o ekonomi açısından güven ve itibar kaybına yol açacaktır.

YİD Modeline Benzeyen Özel Projelerin Durumu

Yazımızın konusunu oluşturan mukteza-nın, 3996 sayılı Kanunda tanımlanan YİD mo-deli ile benzer özellikler taşıyan ve özel hukuk kişileri arasında gerçekleştirilen projeler bakı-mından farklı bir anlayış getirdiği kuşkusuzdur.

Muktezaya göre, bir şirketin, bir başka ki-şiye ait bir arsa (veya arazi) üzerine inşa ettiği bir gayrimenkul veya tesisin kullanım süresi zarfında ve kullanım süresi sonunda tabi ola-cağı vergilendirme rejimi, YİD modeli kapsa-mındaki vergilendirme rejiminden tamamen farklıdır.

Uygulamada birçok şirketin ortaklarına ait gayrimenkuller üzerine bina veya tesis inşa ettiği ve bu işlemleri YİD modeli kapsamında değerlendirdikleri tahmin edilmektedir.

Ancak, bahse konu mukteza göstermek-tedir ki, özel kişiler arasında gerçekleşen söz konusu projelerin YİD modeli gibi değerlendi-rilmeleri hem şirketler hem de arsa sahipleri açısından önemli vergisel risklere sebep olabi-lecektir.

Muktezanın gerçek kişi ortaklarına ait arsalar üzerine bina veya tesis inşa eden şir-ketler ile ortakları açısından etkileri şu şekilde özetlenebilir.

• Şirket, inşaat sebebiyle yüklendiği katma değer vergisini inşaat tamamlanıncaya ka-dar indirim konusu yapabilecektir. Ancak, inşaatın tamamlanmasıyla ortağa fatura kesilmesi gerekeceğinden, katma değer vergisi gerçek kişi ortak tarafından yükle-nilmiş olacaktır. Ne var ki, gerçek kişi ortağın bu vergiyi indirim veya iade olanağı olmaya-caktır.

• Gerçek kişi ortak kiralama süresi boyunca nakit bir tahsilat yapmayacaktır. Ancak, kira bedelleri ortağa düzenlenen faturadan kay-naklanan borca mahsup edildiğinden ortak gayrimenkul sermaye iradı elde etmiş sa-yılacak ve gelir vergisi ödemek durumunda olacaktır.

Yukarıda açıklanan muktezadaki yak-laşım dikkate alındığında, işletmelerin 3996 sayılı Kanun kapsamında olmayan YİD modeli benzeri projelere ilişkin işlemleri ya mukteza-da belirtilen şekilde tekemmül ettirmeleri ya da kendi durumları hakkında ayrı bir mukteza talep etmeleri, sonradan olumsuz bir sonuçla karşılaşmamaları bakımından önem göster-mektedir.

Ancak, Gelir İdaresinin görüşünde ısrar et-mesi halinde, şirketlerin ortaklarına ait arsalar üzerine bina veya tesis inşa etme yönündeki tercihte bulunmayacaklarını öngörmek de zor değil.

119

Page 122: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİENDÜSTRİDEN

Türk plastik sektörü, AB ülkeleri içinde, Almanya’dan sonra 2’nci sırada, dünyada ise % 2,8 payla 7.nci sırada yer almaktadır. Diğer taraf-tan, Türk plastik sektörünün 19,5 milyar dolarlık dış ticaret hacmi dünya plastik dış ticaret hacmi içindeki payı % 2 düzeyindedir. Türkiye plastik sektörü küresel plastik mamul ihracatından % 1, ithalatından % 1,3 pay alırken hammadde ithalatından % 3,4 ihracatından da % 0,7 pay almak-tadır

Türkiye, 8,1 milyon ton plastik üretimiyle AB ülkeleri içinde Almanya’dan sonra 2’nci sırada yer almasına karşılık, ihracatta, kendi-sinden çok daha düşük üretim yapan ülkelerin çok altındadır. Nitekim Al-manya 15,3 milyon ton üretimi ile 27 milyar dolarlık, İtalya 8 milyon ton üretimi ile 10 milyar dolarlık plastik mamul ihraç ederken Türkiye 8,1 mil-yon ton üretimi ile 2012 yılında ancak 3,3 milyar dolarlık doğrudan ihra-cat yapabilmiştir. Diğer taraftan Belçika, Fransa ve Hollanda Türkiye’nin çok altında üretim yaptıkları halde 5 ile 6,2 milyar dolarlık plastik mamul ihracatı yapabilmektedirler.

Almanya 2012 yılında ürettiği her kg plastik mamule karşılık 1,8 dolar İtalya 1,2 dolar plastik mamul ihracat yapabilirken Türkiye aynı yıl ürettiği her kg plastik mamul karşılığında sadece 46 cent ihracat ya-

pabilmiştir. Bu durum, Türk plastik sektörünün yeterince katma değer sağlamayan mamullerin üretim ve ihracatına yoğunlaştığını göstermek-tedir.

Türk plastik sektöründe, TOBB kayıtlarına göre çoğu küçük ve orta ölçekli fi rmalar olmak üzere 14.000 civarında fi rma faaliyet göstermek-te olup, % 99’ u KOBİ düzeyindedir. Son yıllarda ISO sıralamasında ilk 1000 fi rma içine giren büyük fi rmaların toplam üretim ve ihracattaki payları gerilerken, KOBİ fi rmalarının payları artış göstermektedir.

Türk plastik sektörü 2013 yılında 8,1 milyon ton ve 34 milyar do-larlık üretim değeri ile ekonomiye 14 milyar dolar katma değer sağlamış ve AB’de Almanya’dan sonra ikinci büyük proses kapasitesine erişmiştir. Sektör 250.000 kişilik istihdam sağlamaktadır. Sektörde 252 fi rmanın yabancı sermaye ortaklığı mevcuttur.

Plastik sektöründe teknoloji kullanımındaki artışa paralel olarak ih-racat yapan ve dünya pazarlarında rekabet eden fi rma sayısı da giderek artmaktadır. 2013 yılında Kimya Sektörü toplam ihracatı içinde % 30 pay alan plastik sektörü 150’yi aşan ihracat pazarı ile 5,6 milyar dolarlık direk mamul ve hammadde ihracat gerçekleştirirken, ihracatçı sektörler kanalı ile de en az 6 milyar doların üzerinde dolaylı ihracat yapmakta ve ülke ekonomisine 11 milyar dolar civarında döviz geliri sağlamaktadır.

2013 yılında 2012 yılına kıyasla plastik mamullerde; üretim ton ba-zında % 13 değer bazında % 17 artmış, ithalat ton bazında % 9 değer bazında % 13 artmış, ihracat ton bazında % 10 değer bazında da % 13 artmış, dolaylı İhracata giden dahil olmak üzere yurtiçi tüketim ton ba-zında % 14 değer bazında da % 17 artış göstermiştir. Dış ticaret fazlası ton bazında % 11 değer bazında % 15 artarken, yerli üretimin ton ba-zında % 19’u, değer bazında % 13’ü ihraç edilmiş ve dolaylı ihracata gi-den dahil olmak üzere toplam yurtiçi tüketimin ton bazında % 7’si değer bazında % 9’u ithalatla karşılanmıştır. İhracatın ithalatı karşılama oranı ise ton bazında % 282 değer bazında da % 158 olarak gerçekleşmiştir.

Plastik sektörü, hızlı büyümesine paralel olarak 2003 – 2013 yılları arasında toplam 6,4 milyar dolarlık makine ve teçhizat yatırımı yapmış olup bunun % 80’ini ithal makinalarla karşılamıştır. Son 5 yılda sektörde, yılda ortalama 750 milyon dolarlık makine ve teçhizat yatırımı yapılmış-

PLASFED Türkiye Plastik Sektörü Raporu 2013’ü yayınladı. Raporda, Türkiye’nin 2013 yılı plastik üreti-minin 8,1 milyon tona, üretim değeri 34,3 milyar Dolara ulaştı. Sektörün ihracat artışı ve mamul bazında dış ticaret fazlası da sürdü. Plastik sektörünün katma değeri ise 14 milyar TL olarak gerçekleşti.

Türkiye Avrupa’nın ikinci büyük plastik üreticisiBarbaros DEMİRCİ

Genel SekreterPLASFED

120

Page 123: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

tır. Türk plastik sektörünün plastik hammadde de ithalat bağımlılığı ( toplam plastik hammadde arzının içinde ithalatın oranı ) 2013 yılında % 88 olarak gerçekleşmiştir.

Sektörün ekonomiye ve ihracatçı sektörlere bu düzeyde katkı ver-mesine karşılık, plastik sektör, yatırımları teşviklerden yeterince yarar-lanamamaktadır. Teşvikten yeterince yararlanamayan plastik sektörü yeni teşvik sisteminin katkılarıyla dış ticaret açığına pozitif katkı ürete-bilme şansını yitirmekte ve kronikleşmiş dış ticaret açığı oluşturan sek-törler içine doğru itilmektedir.

Sektörün, 2023 ihracat vizyonu, kimya sektörü için hedef alınan 50 Milyar dolarlık ihracat hedefi nin en az 17 milyar dolarını gerçekleş-tirmektir. Bu düzeyde bir ihracatın gerçekleştirilmesi için sektörün bü-yümesine paralel olarak artan sorunlarının çözümünün dışında, yatırım teşviklerinden de azami ölçüde yararlanması gerekmektedir.

Cari açık, Türkiye ekonomisinin en önemli sorunlarından biri olmaya devam etmekte olup, makro fi nansal istikrarın korunması için cari açığın kontrol edilebilir seviyelerde tutulması gerekmektedir. Diğer taraftan, küresel ekonomideki zayıf büyüme, AB’deki durgunluk Ortadoğu’da yaşanan jeopolitik gerginlikler ve yüksek seyreden petrol fi yatları cari açığı olması gerekenden daha yüksek bir seviyeye çıkmasına neden ol-maktadır. Cari açığın milli gelire oranının 2014 yılında yüzde 6,4’e inmesi planlanmaktadır.

Global ortamın çok kaotik olduğu bir ortamda Dünya ve Türkiye ekonomisinin ve sektörlerin 2014 yılı tahminlerini yapmak son derece zor görülmektedir. Türkiye’nin Orta Vadeli Programı ile IMF’in tahminleri kıyaslandığında, IMF’in 2014 için daha kötümser bir tahmin sergilediği görülmektedir.

Orta Vadeli Programa göre ; Türkiye’nin GSMH büyümesi 2013 yı-lında % 3,6 olarak verilmiş ise de bunun % 3,5 civarında gerçekleşme olasılığı yüksektir. 2014 yılında % 4 büyüme hızı hedefl enmiş olmasına rağmen, politik ve ekonomik riskler, büyümenin daha alt seviyelerde gerçekleşeceğini göstermektedir.

Orta Vadeli Programda hedefl enen ekonomik büyüklüklerin, bu günkü politik ve ekonomik riskler dikkate alındığında gerçekleşme ola-sılığı çok düşük olup, bu aşamada sadece temenni olarak düşünülme-

lidir. Nitekim Orta Vadeli Programda baz alınan dolar kuru 2013 sonu için 1,89 TL, 2014 için de 1,98 TL dir. Ancak, 31 Aralık 2013 tarihinde dolar değeri 2,1580 TL Euro değeri de 2,9743 olarak gerçekleşmiş ve TL 1 yılı içinde dolar karşısında % 20,6, Euro karşısında da % 25,7 değer kaybetmiştir. Bu durum 2014 için tüm program hedefl erini değiştirmiş bulunmaktadır.

2014 yılında global ekonomide büyümenin hızlanması, gelişmekte olan ekonomilerde büyümenin zorlu geçen 2013’ün ardından 2014’te yüzde 5’e yakın olacağı, ancak Türkiye’nin de aralarında olduğu bazı gelişmekte olan ülkelerde kırılganlığın süreceği tahmin edilmektedir. Endonezya, Brezilya, Türkiye, Hindistan, Güney Afrika, Macaristan, Ukrayna ve Venezuela’nın; yüksek dış açıkları ve bütçe açıkları, yavaş büyüme ve siyasi gerilimler nedeniyle kırılgan olmayı sürdürmeleri bek-lenmektedir.

2013 yılında % 2,9 seviyesinde gerçekleşen global ekonomik bü-yümenin 2014 yılında gelişmiş ekonomilerde toparlanmanın desteği ile hızlanacağı, 2013 yılında gelişmiş ekonomilerde % 1 civarında olan büyümenin, 2014 yılında genişlemeci para politikalarının sürdürülme-si ile % 1.9 civarına yükselmesi tahmin edilmektedir. Gelişmekte olan ekonomilerde yüzde 4,.8 civarında olan büyümenin ise % 5.0 civarına toparlanması beklenmektedir.

Türkiye, 2014 yılında kırılganlık riski taşıyan ekonomilerin başında gelmektedir. Bunun temel gerekçesi; büyük cari açık, yavaşlayan büyü-me oranı ve seçimlere bağlı siyasi gerilimler olarak görülmektedir. Cari açık, IMF ve hükümet tarafından en büyük risk olarak görülmektedir. Çünkü açık arttığında ekonomik büyümenin yavaşlatılması zorunlu ol-maktadır. Aslında cari açığın büyüklüğü tasarruf zafi yetinden ve aşırı harcamadan kaynaklanmaktadır. Döviz kurunu TL aleyhine değiştire-rek ihracatın arttırılması hedefl enmekle birlikte, global pazarlardaki durgunluk ortamında bunun nasıl olabileceği soru işareti olarak ortaya çıkmaktadır. Bu nedenle öncelikle tasarrufun arttırılması bunun için de enerji tasarrufu sağlanması ve lüks tüketimin kısılması gerekmektedir.

2014 yılında yüksek cari açık, enfl asyon, büyüme hızındaki yavaş-

lama, artan fi nansman ihtiyacı ve sıcak para çıkışı; Türkiye ekonomisinin 2014’e devreden riskleri arasında görülmektedir. TL’de daha fazla değer kaybı, TL cinsi faizlerde daha fazla yükseliş ve ekonomik aktivitede çok belirgin yavaşlamaya neden olacaktır. Türkiye’nin daha önceki krizleri

ENDÜSTRİDEN

121

Page 124: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

daha çok mali kesimde idi. Şimdi ise potansiyel sorun şirketler kesiminde olacaktır. 2007 sonrası fazlasıyla borçlanan fi nans dışı şirketler kesimi-nin, mevcut borç stokunu ve açık pozisyonlarını nasıl yöneteceği önemli bir sorun olarak görülmektedir.

Tüm bu gelişmelerin 2014 yılında ekonomiye muhtemel olumsuz etkileri şu şekilde özetlenebilir ;

• Ekonomi ve sektörlerin büyüme oranlarında düşme,• İşsizlik oranında artış,• İşletmelerin kur farkından doğan açıklarını kapatmak için başta per-

sonel harcamalarından kaçınmaları bunun için işten çıkartma ve yeni istihdam sahalarının yaratılmaması olmak üzere üretim kapasitelerini düşürmeleri,

• İmalat sektöründe ham madde de dış kaynaklı alımlarda kısıtlamaya gidilmesi ve kaybedilen karın rizikosuz yükselen faiz gelirlerine yö-nelmesi.

• Faizlerdeki artışın kredilere yansıyarak ekonominin lokomotif sektör-lerini ( inşaat, otomotiv ) olumsuz etkilemesi,

• Sıcak para çıkışının hızlanması .

PAGDER tarafından yapılan son araştırmaya göre ; Türkiye plastik sektöründe 6.499 üretici fi rma faaliyet göstermekte olup, fi rmaların başlıca alt sektörler bazında dağılımında inşaat malzemeleri % 23,1 ile

önde gelmektedir. Ambalaj malzemeleri üretici sayısı % 22 ile onu takip ederken, ev gereçleri, makine, tekstil, elektrik – elektronik, otomotiv ve hammadde fi rmalarının toplam üreticiler içinden % 5 - % 10 arasında pay aldıkları görülmektedir.

Türkiye plastik sektöründe faaliyet gösteren fi rmaların % 91,3’ü 12 ilde bulunmaktadır. Diğer 57 il sayısal olarak sektördeki toplam fi rma sa-yısından % 8,7 pay almaktadır. Türkiye plastik sektöründe faaliyet gös-teren üretici fi rmaların başlıca şehirler bazında dağılımında İstanbul % 62,1 payla ön sırada gelmektedir. Bursa ve İzmir, toplam fi rma sayısında payı % 5’in üzerinde olan şehirleri oluşturmaktadır. Ankara, Gaziantep, Konya ve Kocaeli toplam fi rma sayısından % 3 - % 4 arasında pay alan şehirler olarak gözlemlenmekte iken, Adana, Kayseri, Samsun, Mersin ve Denizli’nin payları % 1 – ile % 1,5 arasında değişmektedir.

Plastik Sanayicileri Federasyonu - PLASFED üyesi 5 derneğin bu-lunduğu illerde toplam olarak 5.053 fi rma faaliyet göstermekte olup toplam plastik sektör fi rma sayısının % 78’ini oluşturmaktadır. Başka bir değişle PLASFED üyesi derneklerin potansiyel temsil güçleri sektörde faaliyet gösteren fi rmaların % 78’i düzeyindedir.

2012 yılında 7,2 milyon ton olarak gerçekleşen plastik mamul üre-timi 2013 yılında miktar bazında % 13,5 artarak 2013 yılında 8,1 milyon tona çıkmıştır.

ENDÜSTRİDEN

2013 yılı itibariyle plastik sektöründe 252 fi rmanın yabancı ser-maye ortalığı mevcut olup bunların % 69’u Avrupa menşeilidir. Toplam yabancı sermayeli fi rmaların % 17,1 ini Almanya, % 9,9’unu İtalya, % 8,3’ünü Fransa ve % 7,5’unu Hollanda menşeli fi rmalar oluşturmaktadır.

Plastik sektörünün 2003 yılında 288 milyon dolar olan makine teç-hizat yatırımı 2011 yılında 885 milyon dolarla en üst düzeyine çıkmıştır. Sektörün toplam makine ve teçhizat yatırımı 2013 yılında 2012 yılına kıyasla % 7 azalarak 732 milyon dolara gerilemiştir.

Plastik sektörü 2003 – 2013 yılları arasında toplam 6,4 milyar do-larlık makine ve teçhizat yatırımı yapmış olup bunun % 80’ini ithal ma-kinalarla karşılamıştır.

Türkiye her yıl 100’ün üzerinde ülkeden plastik mamul ithalatı yap-maktadır. 2012 ve 2013 yıllarında 10 ülkeden yapılan ithalat, toplam ithalatın miktar bazında % 72’ini değer bazında da % 76’sını oluştur-

muştur. Daha önceki yıllarda Almanya plastik mamul ithalatında önde gelirken 2013 yılında Çin’in öne çıktığı ve Almanya, İtalya ve Fransa’nın en çok ithalat yaptığımız ülkeler konumunu koruduğu görülmektedir.

Türkiye’nin toplam plastik ihracatının hem miktar hem de değer ba-zında büyük kısmını plastik mamul ihracatı oluşturmaktadır. 2012 yılında 1,37 milyon ton olan plastik mamul ihracatı 2013 yılında miktar bazında % 10 artarak 1,51 milyon tona çıkmıştır.

2013 yılında plastik ihracatı ( mamul + hammadde ) 5,72 milyar do-lar ile toplam ülke ihracatı içinde % 3,8 payla alt sektörler bazında 9.ncu sırada yer almış olu, toplam ülke ihracatı içindeki payını arttırmıştır. İM-MİB ihracat kayıtlarına göre plastik ihracatı ( mamul + hammadde ) top-lam kimya sektör ihracatı içinden 2012 yılında % 27 payla ikinci sırada iken 2013 yılında % 30 payla tekrar ilk sıraya çıkmıştır.

122

Page 125: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

Türkiye, yaklaşık 200 ülkeye plastik mamulleri ihraç etmektedir. 2012 yılında 10 ülke, toplam ihracattan miktar bazında % 54, değer ba-zında da % 53 pay alırken 2013 yılında ilk 10 ülkenin toplam ihracattan miktar bazında % 54 değer bazında da % 51 pay aldıkları görülmektedir. Son iki yıldır, Irak, Rusya Fed. ve Almanya plastik mamul ihraç edilen ilk 3 ihraç pazarını oluşturmuştur. 2013 yılında Almanya Irak’tan sonra ikinci önemli pazarımız olmuştur. Plastik mamullerde birim ithal fi yatları 2000 yılından bu yana birim ihraç fi yatlarının daima üzerinde seyretmiştir.

2013 yılında plastik mamul ortalama ithal birim fi yatı 2012 yılına kı-yasla % 3 artarak 5.423 dolar / ton olarak gerçekleşmiştir. Ortalama ih-raç birim fi yatı ise 2012’e kıyasla % 2 düşmüş ve 2.951 dolar / ton olarak

gerçekleşmiştir. 2013 yılında ortalama ihraç birim fi yatı, ortalama ithal birim fi yatının % 56’sı düzeyindedir.

Türkiye’de doğrudan tüketici tarafından kullanılan kişi başına plas-tik mamul tüketimi 2007 yılında 58 Kg iken 2008 ve 2009 yıllarında 51 ve 50 Kg’a gerilemiştir. 2009 yılından itibaren artan kişi başına tüketimi 2012 yılı sonunda 67 Kg’a 2013 sonunda da 74 kg’a çıkmıştır. Bu düzey-deki kişi başına tüketim seviyesi, gelişmiş batı toplumlarının % 60’ı dü-zeyindedir. Bu durum, iç pazarın doyum noktasının çok altında olduğunu ve Türkiye’de plastik tüketimine yönelik potansiyel talebin çok büyük olduğunu göstermektedir.

PLASTİK MAMULLERDE GENEL ARZ VE TALEP DENGESİ :

2013 yılında 2012 yılına kıyasla plastik mamullerde ;• Üretim ton bazında % 13 değer bazında % 17 artmış,• İthalat ton bazında % 9 değer bazında % 13 artmış,• İhracat ton bazında % 10 değer bazında da % 13 artmış,• Dolaylı İhracata giden dahil olmak üzere yurtiçi tüketim ton bazında

% 14 değer bazında da % 17 artış göstermiştir.• Dış ticaret fazlası ton bazında % 11 değer bazında % 15 artmış,• Yerli üretimin ton bazında % 19’u, değer bazında % 13’ü ihraç edilmiş,• Dolaylı ihracata giden dahil olmak üzere toplam yurtiçi tüketimin ton

bazında % 7’si değer bazında % 9’u ithalatla karşılanmış,• İhracatın ithalatı karşılama oranı ise ton bazında % 282 değer bazın-

da da % 158 olarak gerçekleşmiştir.

Sektörün, 2023 ihracat vizyonu, kimya sektörü için hedef alınan

50 Milyar dolarlık ihracat hedefi nin en az 17 milyar dolarını gerçekleş-tirmektir. Bu düzeyde bir ihracatın gerçekleştirilmesi için sektörün bü-yümesine paralel olarak artan sorunlarının çözümünün dışında, yatırım teşviklerinden de azami ölçüde yararlanması gerekmektedir.

Bu amaçla ;i. Plastik sektörü teknolojik ve AR - GE yatırımlarına ihtiyaç duydu-

ğundan, teşvik olanakları artırılmalıdır. ii. Plastik sektörünün dış ticaret verilerine bakılmaksızın stratejik

yatırımlar içine dâhil edilmeli ve asgari yatırım tutarı 5 milyon ABD Doları olarak belirlenmelidir.

iii. Plastik mamul üretiminde lokal bazda faaliyet göstermenin daha rasyonel olması sebebiyle, plastik sektörü her bölgede en az bir ilde des-teklenmelidir.

iv. Teşvik uygulamalarının en temel hedefl erinden biri bölgeler ara-sı kalkınmışlık farkını azaltmak olduğuna göre, mevcut yatırımlarının alt bölgelere nakledilmesi de destek kapsamına alınmalıdır.

Plastik Mamullerde Genel Arz ve Talep Dengesi

1000 TON Milyon ABD $

2012 2013 % Artış 2012 2013 % Artış

Üretim 7.161 8.125 13 29.335 34.364 17

İthalat 492 535 9 2.576 2.902 13

İhracat 1.368 1.510 10 4.038 4.583 13

Yurtiçi Tüketim 6.284 7.150 14 27.874 32.684 17

Dış Ticaret Fazlası 877 974 11 1.461 1.680 15

İhracat / Üretim ( % ) 19 19 14 13

İthalat / Yurtiçi Tüketim ( % ) 8 7 9 9

İhracat / İthalat ( % ) 278 282 157 158

ENDÜSTRİDEN

123

Page 126: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİFROM THE INDUSTRY

Turkish plastics sector is only second to Germany in EU, and in the 7th place with a share of 2,8% in the world. On the other hand, the sha-re of 19,5 billion-dollar foreign trade volume of Turkish plastics sector within the global plastics foreign trade volume is at the level of 2%. While Turkish plastics sector receives a share of 1% from the global plastic product export, it receives a share of 1,3% from the import of plastic products. In raw materials, the share of Turkey has a share of 3,4% import, and 0,7% in export.

Even though Turkey is in the 2nd place after Germany in plastics manufacturing in Europe, its export is well below the countries manu-facturing less than Turkey. While Germany exports plastics worth 27 billion dollars with a production of 15,3 million tons, and Italy exports plastics worth 10 billion dollars with a production of 8 million tons, Tur-key could make a direct export worth 3,3 billion dollars despite its pro-duction of 8,1 million tons. On the other hand, manufacturing less than Turkey, Belgium, France, and the Netherlands export plastic products worth 5 to 6,2 billion dollars.

While Germany exported 1,8-dollar plastic products, and Italy ex-ported 1,2-dollar plastic products for each kg of production in 2012,

Turkey exported 46 cents for each kg of its production in the same year. This shows that Turkish plastics sector mainly focuses on the production and export of products that do not yield high added values.

According to TOBB (Turkish Union of Chambers and Commodity Exchanges) records, about 14.000 companies, most of which are small and medium-sized enterprises, operate in Turkish plastics sector, and 99% of such companies are at the level of SME. While the shares of ma-jor companies within the fi rst 1000 places of the ISO ranking in produc-tion and export are on the decline, the shares of SMEs are increasing.

Turkish plastics sector has provided the economy with an added value of 14 billion dollars with a production of 8,1 million tons worth 34 billion dollars in 2013, and has reached the second best process capa-city in EU after Germany. The sector provides employment for 250.000 people, and 252 companies are in foreign capital partnerships in the sector.

In parallel with the usage of technology in plastics sector, the number of exporting companies which complete in global markets is on the increase. While the plastics sector which gets a 30% share from the total export of the Chemistry Sector achieved a direct product and raw material export worth 5,6 billion dollars with more than 150 export markets in 2013, it makes an indirect export of at more than 6 billion dollars through exporting sectors, bringing a total amount of about 11 billion dollars to the country.

In plastic products, manufacturing increased by 13% in tonnage and 17% in value, import increased by 9% in tonnage and 13% in value, export increased by 10% in tonnage, and 13% in value, and domestic consumption including the indirect export increased by 14% in ton-nage and 17% in value in 2013 compared to 2012. While the foreign trade surplus increased by 11% in tonnage and 15% in value, 19% of domestic production in tonnage and 13% in value was exported, and 7% of domestic consumption in tonnage and 9% in value including the indirect export was met by import. The rate of exports meeting imports was 282% in tonnage and 158% in value.

PLASFED has published Turkish Plastics Sector Report 2013. According to the report, manufacturing of plastics reached 8,1 million tons, and the manufacturing value reached 34.3 billion Dollars in 2013. The increase in export and the foreign trade surplus in products also continued. The added value of the plastics sector was 14 billion TL.

Turkey is the second major plastics manufacturer of EuropeBarbaros DEMİRCİ

Secretary GeneralPLASFED

124

Page 127: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİFROM THE INDUSTRY

In parallel with its speedy growth, the plastics sector made a total machinery and equipment investment of 6,4 billion dollars from 2003 to 2013, and 80% of this was met by imported machines. A yearly ave-rage investment of 750 million dollars was made in the sector in the last 5 years. Turkish plastics sector’s dependence on import of plastics raw materials (rate of import in the total supply of plastics raw material) was 88% in 2013.

Despite the extent to which the sector contributes to the eco-nomy and the exporting sectors, investments in the plastics sector do not benefi t much from the incentives. Unable to benefi t suffi ciently from the incentives, the plastics sector loses its chance to make a posi-tive contribution to the foreign trade defi cit with the contributions of the new incentive system, and is pushed among the sectors that make the chronic foreign trade defi cit.

The export vision of the sector for 2023 is to achieve at least 17 billion dollars of the 50-billion-dollar export target set for the chemistry sector. In order to achieve this level of export, the sector’s problems which are growing in parallel with the sector’s growth should be resol-ved, and the sector should make the maximum use of the investment incentives.

Continuing to be one of the major problems of Turkish economy, the current defi cit must be held at controllable levels. On the other hand, the weak growth in the global economy, the recession in EU, ge-opolitical disputes in Middle East, and high oil prices cause the current defi cit to rise to a level that is higher than where it should actually be. The ratio of current defi cit to the domestic income is planned to be lo-wered to 6,4 per cent in 2014.

In a world where the global environment is very chaotic, it seems very diffi cult to make predictions for the Global and Turkish economy and sectors for 2014. A comparison of the Medium-Term Program of Turkey with the predictions of IMF reveals that IMF makes more pessi-mistic predictions for 2014.

While the Gross National Product growth of Turkey is given as 3,6% according to the Medium-Term Program, it is quite possible that this will actually be around 3,5%. Although a target growth of 4% was set in 2014, political and economic risks show that there will be a lower growth.

The economic growths aimed in Medium-Term Programs are not much possible considering the current political and economic risks, and these values should only be considered to be only wishes for the future. The exchange rate of dollar that is taken as basis in the Medium-Term Program is 1,89 TL for the end of 2013, and 1,98 for 2014. However, 1 United States dollar equaled 2,1580 TL, and 1 Euro equaled 2,9743 TL on 31 December 2013, which means the TL lost value by 20,6% aga-inst dollar, and 25,7% against Euro. This changed all program targets for 2014.

It is expected that growth of global economy will accelerate in 2014, the growth will be closer to 5 per cent in 2014 in comparison with the tough 2013, however fragility will continue in some developing countries which include Turkey. Indonesia, Brazil, Turkey, India, South Africa, Hungary, Ukraine, and Venezuela are expected to remain fragi-le due to their high external defi cits, budget defi cits, slow growth and political tensions.

It is also expected that the global economic growth, which was about 2,9% in 2013 will speed up with the recovery of developed eco-nomies 2014, and that the growth about 1% in developed economies in 2013 will rise to the level of 1.9% with continuation of expansionary monetary policies. The growth that is about 4,8 per cent in developing countries is expected to reach the level of 5.0%.

Turkey is one of the countries with highest risk of fragility in 2014. High current defi cit, slowing down rate of growth, and political tensi-ons related to the elections are considered the primary reasons for this. The current defi cit is considered the most important risk by IMF and the government, because when the current defi cit increases, it becomes an obligation to slow down the growth in the economy. In fact, the size of current defi cit arises from the vulnerability of saving and excessive expenditures. Changing the foreign exchange rate in favor of TL and increasing the export are aimed but how this will achieved turns out to be a question. For this reason, it is necessary to increase savings, and to save on energy and reduce luxury consumption.

High current defi cit, infl ation, slowdown in the rate of growth, increasing need for funding, and hot money outfl ow are considered among the risks of Turkish economy carried on to 2014. More loss of value in TL will result in more increase in TL type of interest and a more obvious slowdown in economic activities. Previous crises of Turkey were usually fi nancial. Now the potential problem will be in compani-

125

Page 128: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİFROM THE INDUSTRY

es. How the non-fi nancial companies which got into debts excessively after 2007 will manage their current debt stock and open positions is considered an important problem.

The negative impacts of all these developments on the economy in 2014 can be summarized as follows:

• Decrease in growth rates of economy and sectors,• Increase in the rate of unemployment,• Avoidance of personnel expenditures by the companies in order to

meet their defi cits arising from the diff erences of foreign exchange rates, and reduction of their capacities by making employees redun-dant and not creating new employments,

• Limitations of foreign acquisitions in raw materials in manufacturing sector, and direction of lost profi t to interest incomes that rise wit-hout risk,

• Refl ection of the increase of interests to the credits, aff ecting the locomotive sectors (construction, automotive) negatively,

• Acceleration of hot money outfl ow.

According to the latest study conducted by PAGDER, 6.499 ma-nufacturing companies operate in Turkish plastics sector, and the dist-ribution of primary sub-sectors is led by construction materials with 23,1%. While the number of manufacturers of packaging materials

follows with 22%, it is seen that household items, machinery, texti-le, electric-electronic, automotive and raw material companies have a share of 5% to 10% in the total number of manufacturers.

91,3% of the companies operating in the plastics sector in Turkey are located in 12 provinces. The remaining 57 provinces receive a share of 8,7% from the total number of companies in the sector. With 62,1%, İstanbul leads the distribution of manufacturing companies operating in Turkish plastics sector. Bursa and İzmir are the cities with more than 5% of the total number of companies. While Ankara, Gaziantep, Konya and Kocaeli are the cities that receive a share of 3% to 4% from the to-tal number of companies, the shares of Adana, Kayseri, Samsun, Merzin and Denizli vary from 1 to 1,5%.

A total number of 5.053 companies operate in the provinces of 5 member associations of the Plastics Industrialists Federation – PLAS-FED, and they make 78% per cent of the number of companies in the plastics sector. In other words, the potential power of representation of the associations member to PLASFED in the sector is about 78%.

Production of plastic products, which was 7,2 million tons in 2012, increased to 8,1 million tons in 2013 with a 13,5% increase.

252 companies in the plastics sector are in foreign capital part-nerships as of 2013, and 69% of such partnerships is of European ori-gin. Of all foreign capital companies, 17% are of German, 9,9% of Itali-an, 8,3% of French, and 7,5% of Dutch origin.

While the investments in machinery and equipment in the plastics sector was 288 million dollars in 2003, it reached its peak with 885 mil-lion dollars in 2011. The total machinery and equipment investment of the sector was reduced to 732 million dollars with a 7% decrease from 2012 to 2013.

The plastics sector made a total investment of 6,4 billion dollars from 2003 to 2013, and imported machines account for 80% of this sum.

Each year, Turkey imports plastic products from more than 100 co-untries. The imports made from 10 countries in 2012 and 2013 account

for 72% of total import in amount, and 76% in value. While Germany led the countries of import in plastic products, it is seen that in 2013, China became prominent, and Germany, Italy, and France protected their sta-tus as the top countries of our import.

Plastic products make up the majority of Turkey’s total export of plastics both in amount and in value. The export of plastic products, which was 1,37 tons in 2012, rose to 1,51 million tons with a 10% inc-rease in 2013.

With 5,72 billion dollars, export of plastics (products + raw mate-rials) was in the 9th place with a 3,8% share in sub-sectors in the total exports of the country in 2013. This increased its share within the total export of the country. According to the export records of İMMİB, while export of plastics was in the second place with a 27% share in the total exports of the chemistry sector in 2012, it regained the fi rst place with 30% share in 2013.

126

Page 129: PLASFEDDERGİ Sayı 5
Page 130: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİFROM THE INDUSTRY

Turkey exports plastic products to about 200 countries. While 10 countries received a share of 54% in amount and 53% in value from the total export in 2012, it is seen that the fi rst 10 countries received a share of 54% in amount and 51% in value from the same in 2013. In the last two years, Iraq, Russian Federation, and Germany made up the fi rst 3 export markets for plastic products. Iraq became our second most prominent market after Germany in 2013. The unit import prices in plastic products have always been above the unit export prices since 2000.

With a 3% increase in comparison with 2012, the average import unit price in plastic products was USD 5.423 / ton in 2013. The average export unit price, on the other hand, fell down by 2%, and became USD 2.951 / ton. The average export unit price was 56% of the average im-port unit price in 2013.

Consumption of plastic products directly by consumer decreased from 58 kg per capita in 2007 to 51 and 50 kg in 2008 and 2009 respec-tively. Consumption per capita, which increased by 2009, rose to the level of 67 kg in the end of 2012, and 74 kg in the end of 2013. This con-sumption per capita is about 60% of developed western societies. This shows that the domestic market well below the saturation point, and the potential demand for consumption of plastics is very high in Turkey.

GENERAL SUPPLY AND DEMAND EQUILIBRIUM IN PLASTIC PRODUCTS:

In plastic products;• Production increased by 13% in tonnage, and 17% in value,• Import increased by 9% in tonnage, and 13% in value,• Export increased by 10% in tonnage, and 13% in value,• Domestic consumption including the indirect export increased by

14% in tonnage, and 17% in value,• Foreign trade surplus increased by 11% in tonnage, and 15% in va-

lue,• 19% in tonnage and 13% in value of the domestic production was

exported,• Of domestic consumption, 7% in tonnage, and 9% in value including

the indirect export was met by import,• The rate of exports meeting imports was 282% in tonnage, and

158% in value.in 2012, compared to 2013.

The 2023 export vision of the sector is to account for at least 17 billion dollars of the 50-billion-dollar target for the chemistry sec-tor. Apart from solution of problems that increase in tandem with the growth of the sector, investment incentives should be used in maxi-mum in order to achieve this level of export.

For this purpose;i. As the plastics sector needs technology and R&D investments,

the opportunities of incentives should be increased.ii. Plastics sector should be included in strategic investments re-

gardless of the foreign trade data, and the minimum amount of invest-ment should be designated as USD 5 million.

iii. As it is more rational to operate locally in manufacturing plastic products, the plastics sector should be supported in at least one pro-vince in every region.

iv. Considering that one of the basic goals of incentive projects is to reduce the diff erence of development among regions, it should be within the scope of the supports to transfer current investments to sub-region.

The General Supply and Demand Equilibrium in Plastic Products

1000 TON Million ABD $

2012 2013 % Artış 2012 2013 % Artış

Production 7.161 8.125 13 29.335 34.364 17

Import 492 535 9 2.576 2.902 13

Export 1.368 1.510 10 4.038 4.583 13

Domestic Consumption 6.284 7.150 14 27.874 32.684 17

Foreign Trade Surplus 877 974 11 1.461 1.680 15

Export / Producton ( % ) 19 19 14 13

Import / Domestic COnsumption (%) 8 7 9 9

Export / Import (%) 278 282 157 158

Export Price Import Price

128

Page 131: PLASFEDDERGİ Sayı 5

From America to Asia,From Africa to Europe

WE HAVE CHEMISTRY

WITH 210 COUNTRIES

Page 132: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

AGENDA (COVER)

Turkish plastics industry: We are in the world race too

A call from PAGDER: A warm home is the right of all beings.

“Participate now and turn plastics into a home for our animal friends”

Plastics Industrialists Association PAGDER has initiated an important social responsibility project: Plastics Turning into Home... Special ken-nels are designed from scrap plastics for street animals which live in a depressing environment especially during the winter, and these kennels have been provided as a warm home for animals.

PAGDER has donated 685 kennels for the Plastics Turning into Home project which started with the motto “A Warm Home Is the Right of All Beings” and the goal of providing 3 thousand street animals with a home at the fi rst stage. Ev-eryone can contribute to this number regardless of the amount of their contribution. Every plastic that is collected for recycling will be used to make a home for animals. The campaign will give peo-ple of every age the opportunity to make a con-tribution to recovery processes while providing a warm home for our animal friends.

Hüseyin Semerci, the Chairman of PAGDER has underlined that this is a “lasting” project. Emphasizing that this is a project that provides all stakeholder institutions whether public or civil, and individuals of every age with the oppor-tunity to off er their support, Semerci said, “As a non-governmental organization, we tried to do our best to contribute to this project within the bounds of possibility, and we will continue to do so. However, such long-term projects need ev-eryone’s support”.

Up to the beginning of 1900s, İstanbul was mentioned as “the favorite city of cats and dogs” in western magazines. The search for solution including the establishment of an Institution of Rabies in İstanbul, which started in a sensitive manner, combined with an English tourist’s be-ing attacked by a dog, passed down into our his-tory with the 1910 animal exile in Hayırsızada. It is essential to note that the western companies suggested destruction of animals in the process that resulted in exile to Hayırsızada. Neither our street animals left us since the depressing event of 1910 nor the humans have left them despite the atrocious solutions of apathetic municipali-ties.

Many volunteers, local governments, non-governmental organizations engage in eff orts related to our friends living in the streets. The Plastics Industrialists Association PAGDER has mobilized to make a contribution to our common

BREAKING NEWS

history through a project that will provide sup-port for the eff orts of such persons and authori-ties, and directly for our friends. The “Plastics Turning into Home” campaign started to give our friends living in the streets – with whom we ac-tually share our lives – an opportunity to live in a healthy way without getting or giving any harm. The other important quality in forming the cam-paign is that we have provided everyone who wanted to give their support with the opportu-nity to make a contribution regardless of its size.

PAGDER set to work with designing special kennels out of plastics. BENOPLAST, a member of PAGDER, has put its molds and the plastic in-jection machines to which the molds of this size would be attached to, in order to carry out the design which would cost more than 500 thou-sand dollars if it were to be manufactured from scratch. The manufactured dog kennels weigh 27 kg, which has yielded a home that boasts an excellent design, that completely serves the pro-tection purpose, and that is 100% recoverable. After the promotion of the project, many organi-zations and institutions mobilized for donation. Many kennels will have been distributed until the winter. A television advertisement fi lm has been made for promotion of the campaign. A competi-tion was started for students, and the winning fi lm started to be run on television.

You can follow the campaign on its web-page www.yuvayadonusenplastikler.com, Face-book page www.facebook.com/yuvayadonu-senplastikler, and the twitter address www.twitter.com/plastikyuva.

AGENDA (COVER)First of its kind: PAGDER has

started its publications analyzing the market status of 97 countries

AFRICA - the fi rst issue of PAG-DER Global Plastics Atlas is on the shelves now

PAGDER (Plastics Industrialists Association) has prepared an extensive key guide in global competition for manufacturers of plastic prod-ucts, raw material and plastics processing ma-chines. AFRICA – the fi rst issue of “GLOBAL PLAS-TICS ATLAS” that will be prepared for 6 regions using the geographical classifi cation of the Unit-ed Nations – has been presented to the attention of the industrialists and commercial enterprises.

Prepared by a group led by Prof. Dr. Ümit Özlale, the head of the Departments of Economy, and International Business Administration and Commerce using scientifi c methods of analysis, this study provides key information for industri-alists in entering a market under severe condi-tions of competition.

The 6 books of the Plastics Atlas that will

be published for 6 diff erent regions will include data on 97 countries. With PAGDER Global Plas-tics Atlas, the sector has fi nally found an exten-sive data set that includes sectorial information related to the whole global market. Prepared as an example of a proactive eff ort, the “Global Plastics Atlas” features a classifi cation of 6 dif-ferent regions which are Africa, America, Central and Western Asia, Eastern and Southeast Asia – Oceania, Western and Eastern Europe, Northern and Southern Europe based on the geographi-cal classifi cation of United Nations. A book has been prepared for each region. The fi rst book Africa has been presented to sector’s use. Divid-ing each region into 2, 3, or 4 sub-regions, the books analyze each of 97 countries according to their market characteristics and in the way that will provide the steps that Turkish industry could take towards these markets as data.

Using the GTİP classifi cation, the Global Plastics Atlas analyzes each country by the sta-tistics and ratios derived from the global trade data. The countries that meet almost all of the import demand of the analyzed country are in-cluded in the scope of the study. An import crite-rion of USD 100 million or above was used, and this criterion has yielded 97 countries. Current status of the domestic market of analyzed coun-tries was identifi ed in terms of plastic products, raw material and machines. The potential of each country’s market was also analyzed.

In a holistic view, the total export of Turkey to these markets, the share of plastics sector in this total sum, and recent growth in import de-mand has been analyzed on national basis. Ex-port of Turkey to such countries, market and ex-port rate of growth, and sub-sector refractions have been identifi ed.

In order to generate comparative data, the BACI database that organizes the published in-ternational data for analysis was used. A study was conducted for each sub-sector (product-product group) on the basis of GTİP number. The BACI database, which incorporates the trade in 5019 sectors, has provided a suffi cient amount of data. In these 5019 sectors, 405 sub-sectors that constitute plastic products, raw materials and machines were subject to the analysis. The sectors were analyzed according to the separa-tion between products, raw materials and ma-chines. Also the data have been generated with respect to which sub-refraction of the sector the manufacturer of product, raw material or machinery would be competitive in the analyzed country, and which countries it could compete with, as well as the potential to penetrate into the market it makes exports to.

PLASFED is growing with the Turkish plastics sector: Greetings

to the Composi-tes Industrialists Association!

My dear col-

leagues. The Compos-

ites Industrialists As-

sociation has decided

to join PLASFED. This is

a source of cheer and

pride for us all. As we

already stated publicly,

our friends and the

Composite Industrial-

Selçuk AksoyChairman / Turkish Plastics Industrialists’ FederationGreetings from PLASFED

130

Page 133: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİBREAKING NEWS

ists Association were already members of

our Federation in our heart. Now they have

become the members in legal terms as well.

For this reason, I would like to say “welcome

again”. I would like to greet Mr. Şekip Avdagiç

and in his person, our colleague members of

the board of directors and the association. Two

of the founding associations of our federation,

EGEPLASDER and KAYPİDER have conducted

their general assemblies. I congratulate all our

colleagues before Erol Paksu and Yusuf Özkan.

I am sure that their success will continue as it

did in every term.

Once again the real sector is in the shadow of politics and fi nanci-al turbulence

I would like to

state that as the real

sector, we desire an

agenda which high-

lights production and

working. Our sector

performed a produc-

tion of 8,1 tons in 2013.

We have calculated the

fi nancial value of this

production as 34,3 bil-

lion dollars. We meet 91

per cent of the domes-

tic market in products.

We have reached 4.38

billion dollars in export,

and we have 1.68 billion foreign trade surplus.

Consumption per capita has reached 85 kg in

our country. This means we have a lot of things

to do in the future.

According to İMMİB records, plastics sec-

tor has become the export champion in sub-

sectors under the exporters’ association. Of

course we are proud of these achievements

and all good eff orts, and as we always say, we

are far from the signifi cance we actually de-

serve. We will patiently do our best to promote

our sector.

It is essential to switch to pro-ducts with high added value

There is something

underlined in all devel-

opment programs of our

country: it is necessary

to switch to products

of higher technology in

order to avoid the mid-

dle income trap. I think

this applies to every

sub-sector in addition

to the plastics industry.

Our country has plastics

companies that have

achieved quite serious

volumes. In addition, the sector is made up of

SMEs in general. This is also true for Ankara, and

that being the case, collaboration or public sup-

port becomes essential for a switch to products

with high added value. One of the models of col-

laboration is aggregation.

Share of Bursa in plastics pro-duction is going to increase

Bursa accounts for

5 per cent of plastics

production including

packaging in Turkey.

Considering the pro-

duction of packaging

alone, we have a 2 per

cent share. We should

certainly make a leap

forward. Of course we

have certain things

to do. First of all, we

need to provide plas-

tics industrialists with

an appropriate area of

investment. We defi nitely need an organized

industrial zone (OSB) in order to invest within

the incentive system. Our eff orts for aggrega-

tion and establishment of an organized indus-

trial zone are already well-known. We continue

to take further steps in this respect. Bursa and

Turkey will benefi t from every further step

taken. Our OSB initiative needs more support

and contribution of anyone who can contrib-

ute. Even the encouragement of the people of

Bursa is a positive contribution.

We have completed our Gene-ral Assembly in a right and proper way for EGEPLASDER, and we are ready for the new period in unity and solidarity

The individuals

who act in a team of

spirit grow and thrive.

This is exactly what

Egeplasder does. Elect-

ed in our association,

in which the members

complement one an-

other and act in solidar-

ity, our new Board of

Directors acts through

this insight. EGEPLAS-

DER has completed

its Seventh General

Assembly in a manner suitable to this under-

standing. I would like to express my gratitude

for anyone who off ered their support and

contribution, and I hope that we will have the

chance to work for our sector for another term.

I would like to emphasize some issues in this

respect. We have started the PLASTECH Fair,

which will benefi t primarily İzmir and our re-

gion in general. We organized this fair twice

in the previous term, and the fair has given

the signals of securing its place as a powerful

brand. I want to thank everyone who has pro-

vided their contributions.

KAYPİDER is going to intensify its awareness activities related to education

We organized the 3rd Ordinary General

Assembly of KAYPİDER in December 2013. It

made us proud to see that our friends’ trust

of in us continues. We will keep doing our best

to protect and develop

the interests of our

members and sector in

Kayseri and through-

out the country. We

participate in debates

on national and local

television channels,

and make newsworthy

statements in an eff ort

to use every opportu-

nity in the interest of

our sector. In these ac-

tivities, we particularly

state that plastics make

powerful products in comparison to their alter-

natives when it comes to conservation of envi-

ronment. We especially emphasize the impor-

tance of waste collection and recycling in order

to keep plastics wastes out of sight. Personally,

I believe that recycling is one of the strongest

means of raising environmental awareness.

HelloOur Composites Industrialists Asso-

ciation, under which I act in the capacity of

chairman, has decided to join PLASFED, the

umbrella organization of Turkish Plastics Sec-

tor. We are very happy for this. Our associa-

tion was established in 2005 with the mission

of increasing the use of composites in every

fi eld of life; engaging

in promotion, public-

ity, information and

development activities

before the government,

local administrators, in-

dustrialists and users;

performing necessary

activities to sustain

production and usage

of composites on sci-

entifi c basis; developing

shared opportunities;

directing its members

towards common goals;

and creating synergy by gathering industrial-

ists and scientifi c bodies under the same roof.

Thus, the organization has decided to take

place as the 6th Member Organization under

the structure of PLASFED, the strong, industri-

ous, and prestigious umbrella organization of

Turkish Plastics Sector.

The risks to be managed and work to be done!

We are also aware of our responsibili-

ties as the non-governmental organization

of plastics sector. The

global fl uctuation that

started in May 2013

aff ected our country

intensively. PAGDER had

a period of intensive

activity and made im-

portant achievements.

We are proud that our

campaign “A Warm

Home Is the Right of Ev-

ery Being” has attracted

the interest and sup-

Hüseyin SEMERCİChairman /Turkish Plastics Industrialists’ Assocation (PAGDER)

Yunus KARAKAŞ Chairman / Association of Ankara Plastics Industrial-ists (APSD)

İlker BİLİKTÜChairman/Association of Bursa Plastics and Packaging Industrialists (BURPAS)

Şekip AVDAGİÇComposites Industrial-ists AssociationChairman, Board of Di-rectors

Yusuf ÖZKANC h a i r m a n / A s s o c i a -tion of Kayseri Plas-tics Business Owners (KAYPİDER)

Erol PAKSUChairman/EGEPLASDER Aegean Plastic Industrial-ists Solidarity Association

Sibel Destereci YılmazPLASFEDDERGİ Broad-casting Board Chairwoman

PAGDER- Turkish Plastics Industrialists’ Association Board Member

131

Page 134: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

port of people from every walk of life. Another

signifi cant work is the Plastics Atlas, in which

we have analyzed all countries that are of our

interest based on their regions. Plastics Atlas

provides guidance for the question of “where

to start” in any country throughout the world.

One of the founding presidents of PLASFED, Necmi Atalay dies at 74

Necmi Atalay,

one of the founding

presidents of Plastics

Industrialists’ Federa-

tion (PLASFED) who

endeavored in the

establishment of the

Federation, has died.

With the attendance

of his family, friends,

and fellow industrial-

ists, Atalay was buried

in Karşıyaka Cemetery after the funeral prayer

performed at the Karşıyaka Mosque in Ankara

on Tuesday, March 25.

Having been one of the pioneers in estab-

lishment of PLASFED during his offi ce as the

Chairman of Ankara Plastics Industrialists’ As-

sociation, and one of the founding presidents of

PLASFED, Necmi Atalay was among the notable

names of Ankara and the plastics sector.

Necmi Atalay was born in the village of

Beyelması in Ağın District of Elazığ on Janu-

ary 1, 1940. Having completed his elementary

and secondary education in Ağın, Necmi Atalay

graduated from the Military School in Ankara as

a non-commissioned offi cer. Atalay served in

Turkish Military Forces for 20 years, through-

out which he was awarded many Distinguished

Service Medals.

Starting his life as an industrialist in 1978

when he was retired from Turkish Armed Forc-

es, Necmi Atalay operated with ITIR Metal A.Ş.

Then Atalay started operating in the plastics

sector by founding TEK-PLASTİK, and focused

his operations on domestic production, manu-

facturing of products in Turkey, leading the way

in many respect.

Composites Industrialists’ As-sociation joins PLASFED

The PLASFED Family Is Growing

The Composite Industrialists’ Association

has decided to join PLASFED, the umbrella orga-

nization of the plastics sector in Turkey. PLAS-

FED announced that it welcomed the decision.

This has made the Composites Industrialists’

Association the sixth member of PLASFED.

In his statement on behalf of PLASFED, the

Chairman Selçuk Aksoy said, “We are happy to

announce that the PLASFED Family is grow-

ing. The Composite Industrialists’ Association,

which operates in our sector, has decided to

join our Federation. We are going to complete

the legal procedures and put the membership

into eff ect as soon as possible. Thus, the num-

ber of member organization has increased to 6

with the addition of a new organization after 5

founding members.”

Reminding that PLASFED operates with

the motto “Together we are stronger”, Selçuk

Aksoy emphasized that with the inclusion of

the enterprises operating with composite tech-

nologies, the Federation will have stronger rep-

resentation and information capabilities. Selçuk

Aksoy stated that “with future participation of

prestigious and pioneering non-governmental

organizations, PLASFED will have the opportu-

nity to further its activities intended for a strong

representation, eff ectiveness before decision-

makers, and sectorial advocacy, which it has

already engaged in.”

Boeing is interested in Turkish Plastics Manufacturers

Having manufacturing relations with sev-

eral aviation companies under TAI and off -set in

Turkey, Boeing, one of the most signifi cant avia-

tion companies in the world, is stated to have

requested information about Turkish plastics

manufacturers through the Turkish Embassy

in Washington. It is stated that Boeing would

like to contact with plastics manufacturers, and

that the Embassy conveyed the request to Turk-

ish Exporters Assembly.

It is stated in the news that the manufac-

turer of B787, the fi rst commercial airplane with

a fuselage completely made of composite ma-

terials, Boeing wants to get in touch with plas-

tics manufacturers that bear the AS9100 and

ISO9001 certifi cates of standard.

Manufacturing of plastics pro-cessing machines has increased by 9 per cent but import is still high

In the end of 2013, PLASFED stated that

production reached 339 million dollars with a

9 per cent increase compared to the previous

year. According to PLASFED’s Sector Monitor-

ing Report for Plastics Processing Machines,

the dependence on import continued despite a

continuing decline in proportional terms. With

a 12 per cent decline compared to the previous

year, import decreased to 527 million dollars.

Stating that they want the machinery sector to

grow as fast as the plastics sector and that they

want to use more machines of Turkish origin,

the PLASFED Chairman Selçuk Aksoy said “We

have developed certain suggestions for this.

Foreign machinery manufacturers should make

their production in Turkey, and domestic manu-

facturers should be helped to grow, and encour-

aged to manufacture new products based on

R&D.”

PAGDER is the choice of international fairs

PAGDER is increasing the number of in-

ternational fairs it represents. Equiplast and

Plast-Rubber 2015 chooses PAGDER. Equipast

and Plast-Rubber 2015 are among the most

important fairs of the sector. The last Equiplast

in Barcelona received 38 thousand, and the last

Plast-Rubber in Milan received more than 50

thousand visitors.

PAGDER increases the number of fairs it

acts as the representative of. The Equiplast fair

which is organized in Barcelona, Spain every

three years, and the Plast-Rubber 2015 orga-

nized in Milano are now among the fairs repre-

sented by PAGDER.

Equiplast2014 will be held in Barcelona,

Spain from September 30 to October 3. Orga-

nized every three years, Equiplast is one of the

primary fairs that attract world’s attention. In

2011, 38 thousand people visited the fair which

was attend-

ed by 2150

c o m p a n i e s

from 60

countries. In

addition to

the fair, Equi-

plast also got

attention for

its technical

seminars that shed light on the past, today, and

future of the sector. Along with major compa-

nies and participants, the fair was also visited

by scientists. The fair was visited by 2150 com-

panies from 60 countries in 2011. As a fair that

has proven itself, Equiplast will open its doors

for the 17th time. The fair will held in Barcelo-

na from September 30 to October 3. The basic

areas of the fair are identifi ed as “Raw Materi-

als and Additives; Machines, Equipment, and

Automation Systems; Molds, Plastic Products

and Semi-Products; Measurement, Control, and

Automation Systems; Hardware and Software;

Environment, Recycling, Industrial and Occupa-

tional Safety; R&D and Innovative Products”.

Plastic packages keep their growth and foreign trade surplus

Making up 40 per cent of Turkish plastics

sector and an important part of Turkish packag-

ing sector, as well as accounting for 68 per cent

of total package export of Turkey, plastic pack-

aging products closed 2013 with a 17 per cent

growth.

BREAKING NEWS

132

Page 135: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

The developments in global and Turkish

plastics packaging sectors are assessed in the

Packaging Products Sector Monitoring Report

2013 prepared by PLASFED. In the report stating

that the foreign trade of global plastic packag-

ing sector showed a decline in 2013 compared

to the previous year, it is emphasized that the

share of Turkey is 1,1 per cent in global foreign

trade volume and 1,3 per cent in export of plas-

tics. On the other hand, the share of Turkey in

import is 1,1 per cent.

The 7th Ordinary General Assembly of Plasder resolved to continue with Erol Paksu

The 7th Ordinary General Assembly has

been completed in EGEPLASDER, one of the

most prestigious non-governmental organiza-

tions in the fi eld of plastics in Turkey. According

to the resolution, the list under the presidency

of Erol Paksu will remain in offi ce.

The 7th Ordinary General Assembly of Ege

Plastics Industrialists Solidarity Association

(EGEPLASDER) is complete. The single list pre-

pared by Erol Paksu, the incumbent Chairman,

was put to election in the General Assembly.

In the General Election held in the Asso-

ciation Headquarters on January 25, Erdoğan

Çiçekçi, the Vice-Chairman of EBSO, which is

well-known to the sector, presided over the

Council, in which Metin Akdaş and M. Ali Sert-

demir acted as the members of the council.

The items of the agenda were discussed

after the inauguration. In his address to the

members, Erol Paksu informed the members

of the association about the operations, and

made a call for cooperation for the struggle

against unfair competition suff ered by the plas-

tics sector, and for increasing the investments.

The members of EGEPLASDER were also

presented an extensive report about the activi-

ties performed during the term in the offi ce.

PLASFED report for Construction Mate-rials has been published:42 per cent of plastic construction materials is exported

It is stated that Turkey receives a 4 per-

cent share from the global export in plastic

construction materials, which makes it the 5th

largest exporter of these materials. PLASFED’s

plastic construction materials report stresses

that Turkish manufacturers are net exporters in

these products, and 42 per cent of the amount

of production is exported. The PLASFED Chair-

man Selçuk Aksoy has stated that it is neces-

sary for Turkey to put a large-scale eff ort with

the support

of all stake-

holders in

order to use

the oppor-

tunity of be-

ing located

in the center

of a geog-

raphy that

undergoes a

period of re-

construction.

-Having foreign trade surplus in all plastic

products and meeting the majority of domestic

market needs, the plastic industrialists keep

their infl uence on plastic construction materi-

als, as well. Preparing extensive and well-orga-

nized data about the sector, PLASFED has pub-

lished the Plastic Construction Product Sector

Monitoring Report 2013. The report points out

that usage of plastic materials in infra- and su-

perstructure sector has increased worldwide.

The Plastics manufacturing industry reached

a production of 7.2 billion dollars, export of 1.8

billion dollars, and a foreign trade surplus of 1.3

billion dollars by the end of 2013.

The era of unity and change in plas-tics sector has begun.

The new management has assumed offi ce in PAGEV under the presidency of Yavuz Eroğlu

The new term has started in PAGEV, one

of the most important organizations of plastics

sector. The list under the presidency of Yavuz

Eroğlu has

won the

elections of

the general

a s s e m b l y ,

which saw

i n t e n s i v e

competition.

This result

made Eroğlu

the young-

est chairman

in the history

of the foun-

dation.

C o n -

tinuing its investment and education activities

for development of the plastics sector, PAGEV,

the Turkish Plastics Industrialists’ Foundation

for Research, Development, and Education,

has welcomed its new term. One of the non-

governmental organizations in the plastics

sector that is among the locomotive sectors of

Turkish economy, PAGEV had a highly contested

election in its General Assembly, which resulted

in the victory of the “Transformation Group”

formed by Yavuz Eroğlu.

“PAGEV Transformation Group” led by Ya-

vuz Eroğlu, which acts with the goal of “unity for

plastics sector, a new vision for PAGEV” won the

elections made in the Ordinary General Assem-

bly that was held on February 15, and assumed

the offi ce for the new term.

The General Assembly of KAYPİDER resol-ved to continue with Yusuf Özkan’s listKAYPİDER, the Association of Kayseri Plastics Industrialists is ready for the new term

The Ordinary General Assembly of

KAYPİDER, the Association of Kayseri Plastics

Industrialists, has been made. Deciding to go

on with the list of the Chairman Yusuf Özkan,

KAYPİDER will

be the voice

of the plastics

e n t e r p r i s e s

operating in

Kayseri in the

new term.

KAYPİDER will

also intensify

its operations

for promotion

of plastic prod-

ucts.

An orga-

nization which

brings togeth-

er the enter-

prises operating in the plastics sector in Kayseri,

and among the founding members of PLASFED,

Federation of Plastics Industrialists, one of the

strongest representatives of the plastics sector,

the Association of Kayseri Plastics Industrial-

ists, shortly KAYPİDER has completed its 3rd

Ordinary General Assembly. The General As-

sembly with Election held in Kayseri on 14 De-

cember 2013 resulted in the decision to carry on

with the list of the Chairman Yusuf Özkan.

Making the inaugural speech of the Gen-

eral Assembly, the KAYPİDER Chairman Yusuf

Özkan gave information about the activities of

the previous period. Stating that the promo-

tional activities featuring the characters PETO

and PETSİ, which is developed to inform chil-

dren about the plastic products and recycling

processes, as well as the plastic cap recycling

program and park projects practices in Kayseri

and its districts have met a great deal of appre-

ciation, Yusuf Özkan said that they will continue

to put similar projects into practice in the next

term. Yusuf Özkan also said that the promotion-

al activities conducted by KAYPİDER received

appreciation in the PLASFED platform, as well.

BREAKING NEWS

133

Page 136: PLASFEDDERGİ Sayı 5

PLASFEDDERGİ

The Association of Composites Industrialists is in the board of di-rectors of EuCIA – European Compo-sites Industry Association

The Asso-

ciation of Com-

posites Industri-

alists has been

u n a n i m o u s l y

elected to the

board of direc-

tors of EuCIA –

European Com-

posites Industry

Association, the largest association of its fi eld

in Europe. EyCIA completed its General Assem-

bly activities in Paris on March 10. In the General

Assembly hosted by French Association of Plas-

tics and Composites Industrialists (GPIC), a new

chairman was elected in the place of Volker Fritz

who resigned from his duty. The Representative

of the Association of Italian Composites Manu-

facturers Roberto Frassine has been unani-

mously elected the chairman.

In representation of the Association of

Composites Industrialists, Tolga Kutluğ, was

unanimously elected for the emptied member-

ship. The Association of Composites Industri-

alists has stated that Turkish composites in-

dustrialists and Turkish business world will be

represented more strongly and eff ectively in

EuCIA, a top industrial association of Europe.

The Educational Recycling Film met great appreciation in KAYPİDER Plas-tics Day

PLASFED and KAYPİDER int-roduced the Educational Plastics Recycling Film

The Educational Recycling Film made by

KAYPİDER, Association of Kayseri Plastics In-

dustrialists with the support of Plastics Indus-

trialists’ Federation PLASFED, which is the fi rst

of its kind in Turkey, was introduced with the

activity organized in Kayseri. Delivering the in-

augural speech of the meeting, Yusuf Özkan

stressed that they are satisfi ed with the fi lm

and the activity that is the outcome of a 2,5-

year eff ort. Stating that their eff orts for rais-

ing awareness among students is not limited

to fi lms but that they also organized a tour for

the recycling facilities, Yusuf Özkan said “Vol-

unteer teachers from each school was selected

as environmental supervisor. Each teacher has

organized various activities about environment

at schools. We held a meeting with about 80

teachers. We also provided information about

the environment and recycling. We have pro-

vided the opportunity for the groups of 20 to 30

students to see recycling plants in their place.

We prepared this educational fi lm in an eff ort

to spread this to all schools. We carried out the

fi lming process in the sponsorship of PLASFED.

It is also important to provide children with

courses on environment at schools. This will

raise awareness among them. We would like to

start environmental education in the elemen-

tary school.”

INTERVIEWInterview with the experienced

industrialist, Chairman of the Board of Directors of Aegean Region Chamber of Industry (EBSO), Erdoğan Çiçekçi

One of the experienced fi gures of plastics

sector and Turkish industry, Erdoğan Çiçekçi is

one of the small number of people operating on

the both sides of raw material manufacturing

and processing

in the sector. Op-

erating as an en-

trepreneur in the

plastics industry

after leaving his

position in Pet-

kim, Çiçekçi has

witnessed the

liberalization of

the economy

and the growth

of the plastics

sector. Today,

considering that

the regulations to be made in the legislations in

business life and the incentive system aimed at

the industry are among the topics of utmost pri-

ority, Erdoğan Çiçekçi shared his views on today

in the light of his past experiences.

INTERVIEWAbdullah Karabulut, the Chairman

of the Board of Directors of Ekin Maki-ne, which celebrates its 20th year:

Turkey needs injection machi-nes. I wish there were more manu-facturers

Ekin Makine, one of the experienced ma-

chine manufacturers of the plastics sector, is

preparing for new investments while celebrating

its 20th year. Specialized in injection machines,

Ekin Makine aims to carry on its status, and em-

phasizes that more manufacturers should enter

the market for development of the sector, be-

cause the majority of Turkey’s need for injection

machines is met by imported machines. Abdul-

lah Karabulut thinks that, especially in today’s

world that is

characterized by

non-tariff barri-

ers of Far East-

ern countries

against Tur-

key, protective

measures are

necessary for

the products of

such countries

to some extent.

We have made

an extensive interview on Ekin Makine and the

production of machines with Abdullah Karabu-

lut, who said “we are grateful to the plastics

sector for bringing us to this point”.

INETRVIEWOne of the experienced names of

Turkish industry, Moiz Eskinazi answe-red the questions of PLASFEDDERGİ.

“Methods for protection of small enterprises should be found”

One of the experienced names of Turkish

industry, Moiz Eskinazi stressed that, although

the risks of Turkey are a common topic, its eco-

nomic structure provides many opportunities.

Stating that the industrialists will be success-

ful with a

good plan-

ning, Eskin-

azi said that

they would

be interested

in new busi-

ness oppor-

tunities even

though they

are engaged

in monitor-

ing recently.

Sharing his

business experience with PLASFEDDERGİ, Moiz

Eskinazi stated that protection of small enter-

prises and education are among the priorities

of the plastics sector, and underlined that the

companies would become successful by switch-

ing to products with higher added value and

performing a good planning. We discussed the

priorities of the sector with Eskinazi in the light

of his experience.

REPORTTurkey is the second major

plastics manufacturer of Europe

PLASFED has published Turkish Plastics

Sector Report 2013. According to the report,

manufacturing of plastics reached 8,1 million

tons, and the manufacturing value reached

34.3 billion Dollars in

2013. The increase in

export and the foreign

trade surplus in prod-

ucts also continued.

The added value of the

plastics sector was 14

billion TL.

Turkish plastics

sector is only second

to Germany in EU, and

in the 7th place with a

share of 2,8% in the

world. On the other

hand, the share of 19,5 billion-dollar foreign

trade volume of Turkish plastics sector within

the global plastics foreign trade volume is at

the level of 2%. While Turkish plastics sector

receives a share of 1% from the global plastic

product export, it receives a share of 1,3% from

the import of plastic products. In raw materials,

the share of Turkey has a share of 3,4% import,

and 0,7% in export.

Barbaros DEMİRCİPLASFED

Secretary General

BREAKING NEWS

134

Page 137: PLASFEDDERGİ Sayı 5
Page 138: PLASFEDDERGİ Sayı 5
Page 139: PLASFEDDERGİ Sayı 5

Polimer İşleme Teknolojileri

Kalıp İşleme Teknolojileri

Metal İşleme Teknolojileri

iş Sağlığı ve Güvenliği

Kurumsal ve Genel Katılıma Açık Eğitimler ve Danışmanlık...

www.plastikegitimi.com [email protected]

Page 140: PLASFEDDERGİ Sayı 5