13
Altar Maket Askeri Tarih Notları No 8, Eylül 2009 Osmanlı kalelerinden Palanka smanlı’nın fetihlerle 14. yüzyıldan itibaren, adım adım ilerlediği Avrupa’da, aradaki sınır hep yoğun çatışmalara sahne oldu. Bu mücadele meydan muhareberebelerinin yanı sıra çoğunlukla, kale muharebeleri olarak cereyan etti. Osmanlı bu mücadelede farklı bir yol takip etti. Adriyatik’ten, Karadeniz’e kadar geniş bir yay şeklinde uzanan bu savunması zor sınır boyuna, maliyetli taş kaleler dikmektense, daha ucuz ağaç kaleler inşa etti. 1 Kritik olduğu değerlendirilen her noktaya, her geçide, her yola, bu ucuz ve yapımı anında gerçekleştirilebilen ağaç kaleler yaptı. Palanka adı verilen bu askeri yapılar Osmanlı sınır savunma sisteminin temel unsuru haline geldi. Osmanlı palankası 1 Mark L. Stein, Osmanlı kaleleri: Avrupa’da hudut boyları, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, İstanbul 2007, s 45 O

Osmanlı Kalesi Palanka

Embed Size (px)

DESCRIPTION

Osmanlı kalesi, palanka, parkan, Macaristan, askeri tarih, Kanuni Sultan Süleyman, Mallet, ortaçağ kaleleri, savunma, savaş oyunları, maketçilik, modelcilik, Türk savaş tarihi, Osmanlı ordusu, Avrupa fetihleri, Ömer Seyfettin, Peçevi, Macar Krallığı

Citation preview

Page 1: Osmanlı Kalesi Palanka

Altar Maket Askeri Tarih Notları No 8, Eylül 2009

Osmanlı kalelerinden

Palanka

smanlı’nın fetihlerle 14. yüzyıldan itibaren, adım adım ilerlediği Avrupa’da, aradaki sınır hep yoğun çatışmalara sahne oldu. Bu mücadele meydan muhareberebelerinin yanı sıra çoğunlukla, kale muharebeleri olarak cereyan etti.

Osmanlı bu mücadelede farklı bir yol takip etti. Adriyatik’ten, Karadeniz’e kadar geniş bir yay şeklinde uzanan bu savunması zor sınır boyuna, maliyetli taş kaleler dikmektense, daha ucuz ağaç kaleler inşa etti.1 Kritik olduğu değerlendirilen her noktaya, her geçide, her yola, bu ucuz ve yapımı anında gerçekleştirilebilen ağaç kaleler yaptı. Palanka adı verilen bu askeri yapılar Osmanlı sınır savunma sisteminin temel unsuru haline geldi.

Osmanlı palankası

1 Mark L. Stein, Osmanlı kaleleri: Avrupa’da hudut boyları, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, İstanbul 2007, s 45

O

Page 2: Osmanlı Kalesi Palanka

Osmanlı sınır kaleleri

Omanlı devleti fetihlerle önce Rumeli’ye ardından Balkanlar ve Avrupa içlerine ilerlerken önünde oldukça geniş bir cephe de açılmış oldu. Düzenli akınlar ve meydan muharebeleri ile düşmanlara aman verilmiyordu fakat yine de bu bölgeler, bu sınırlar hep bir mücadele alanı oldu. Asıl ordu mevsim şartları izin verdiği oranda bu bölgelere gelebiliyordu, akıncılar sürekli tetikte ve faaliyetteydi fakat sınırın öte yanında bulunan krallıklar, özellikle Macar krallığı ve sonraları Avusturya’lılar da hiç bir zaman boş durmuyor ve sürekli tehditkar faaliyetler ve karşı akınlarla sınırları ve Osmanlı devletini zorluyorlardı.

Osmanlı ve Macar sınır bölgesi

Alain Mannesson Mallet, Description de l’Univers, 1683, figure XV, s 59 Kaynak: Altar Maket kolleksiyonu

Ortaçağda kaleler, askeri stratejilerin önemli bir unsuruydu. Sefere çıkan bir ordu ardında kale bırakırsa baskına uğrayabilir, bir yerde kale yoksa ani düşman akınları ile o bölge elinizden çıkabilirdi. İlk çağlardan beri kritik noktalara yapılan kaleler ile devletler geniş alanları korumuş, bunlar kuşatma sonunda elden çıkınca o bölge kaybedilmişti. Osmanlı’nın Avrupa içlerine ilerlediği bölgelerde önemli noktalarda, bazıları eskiden beri var olan, devasa taş kaleler bulunuyordu. Başarılı kuşatmalarla bunlar ele geçirildiği

Page 3: Osmanlı Kalesi Palanka

zaman yıkılan ve zarar gören kısımları tamir edilir, dizdar (kale komutanı) ve dizdarın emrine asker atanarak savunma görevlerine devam ederlerdi. Ortaçağda büyük taş kaleler yapmak oldukça maaliyetli bir işti. Osmanlı tehditine karşı Avrupa’yı uzunca bir zamandır savunan Macar Krallığı, bir nevi bu silahlanma yarışı sonucu güçsüz düşmüştü ve yıllarca süren bu tarz askeri harcamalar nihayet 1526 Mohaç yenilgisinin de yolunu açmıştı.2 2000km’ye ulaşan bu geniş sınırda kaleler inşa etmek, onların bakımını sağlamak ve asker yerleştirmek için bir yılda harcanması gereken para neredeyse Macar Krallık bütçesinin tamamını tüketecek miktara ulaşmıştı.3 Osmanlı ise daha farklı bir yol takip etti. Adriyatik’ten, Karadeniz’e kadar geniş bir yay şeklinde olan bu savunması zor sınır boyuna, Avrupalılar gibi yeni taş kaleler dikmektense, daha ucuz ağaç kaleler inşa etti.4 Kritik olduğu değerlendirilen her noktaya, her geçide, her yola, bu ucuz ve yapımı anında gerçekleştirilen ağaçtan kaleler yaptı. Palanka adı verilen bu müstahkem yapılar Osmanlı sınır savunma sisteminin temel unsuru haline geldi.

Palanka

Kaynak: Luigi Ferdinando Marsigli, Stato Militaire dell’ Imperio Ottomanno, Akademische Druck, Graz,

Austria, 1972, Cilt II, s 135

2 Hungary’s military potential in the Jagellonian period, the fall of the medieval kingdom of Hungary: Mohacs 1526 - Buda 1541 makalesi, http://www.hungarian-history.hu/lib/warso/warso09.htm 3 Hungary’s military potential in the Jagellonian period, the fall of the medieval kingdom of Hungary: Mohacs 1526 - Buda 1541 makalesi, http://www.hungarian-history.hu/lib/warso/warso09.htm 4 Mark L. Stein, Osmanlı kaleleri: Avrupa’da hudut boyları, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, İstanbul 2007, s 45

Page 4: Osmanlı Kalesi Palanka

Palanka, çevresi derin ve genelde içi su dolu bir hendek ile çevrili, girişte köprüsü ve girişi gözetleyen kulesi olan, dikdörtgen şeklinde, arkası toprak ile desteklenmiş tahta çit duvarlara sahip, içinde yerleşim ve garnizon barındıran kale tipidir. Daha küçüklerine parkan adı verilir. Palanka’nın dört köşesi yarım daire biçimindeki tahta kuleler, yani tabyalar ile korunur ve bu kulelerde genellikle toplar bulunurdu. Kelimenin Macarca’dan dilimize girdiği düşünülmektedir.5

Kaynak: Luigi Ferdinando Marsigli, Stato Militaire dell’ Imperio Ottomanno, Akademische Druck, Graz, Austria, 1972, cilt II, s 149

5 Mehmet Zeki Pakalın, Osmanlı Tarih deyimleri ve terimleri sözlüğü, Milli Eğitim Bakanlığı Yayınları, İstanbul 2004, cilt II, s 752

Page 5: Osmanlı Kalesi Palanka

Marsigli çiziminin daha sonra Diderot’nun ansiklopedisinde yayınlanmış hali

Kaynak: Diderot, Grav XVIIIè art militaire - fortification milice Turc, Provient de l'encyclopédie Diderot et

d'Alembert, Paris 1700’lerin sonu. Altar Maket kolleksiyonunda bulunan orjinal 18.yy gravür

Page 6: Osmanlı Kalesi Palanka

Bu tarz tahta çitli savunma noktaları Osmanlı’ya özgü değildi. Eski çağlardan, Roma garnizonlarına evsahipliği yapan tahta kalelerden beri tahta çitli çevrili içinde asker bulunan kaleler yapılmıştır.

Ahşap çitle korunan Roma garnizonu

Kaynak: Zvezda 1/72 ölçekli Roman Fort maketi

Palankalar birbirine bağlı yapılardı. Tek bir palanka, düşmana atılmış bir yem gibi olurdu, bu yüzden Osmanlı palanka ağı yaratmıştı. Birbirinin yardımına yetişebilecek mesafede kurulan palankalar düşman için büyük sorun teşkil ediyordu. Hem ucuz, hem de kolayca yapılan palankalarla sınır donatılmıştı. Budin eyaletini gezmiş olan Evliya Çelebi’ye göre bu eyalette 1061 köy ve irili ufaklı 360 kale ve palanka vardı ki her kaleninin bir veya birkaç palankası olduğunu düşünürsek bu 360 yapının çoğunluğunun palanka olduğunu kabul edebiliriz.6 Bir palankanın karşı koyamayacağı kadar güçlü bir ordu saldırıya geçerse, diğer palankalar yardıma koşar, eğer bunlar da etkisiz kalırsa, ki güçlü haber ağına sahip Osmanlı için bu nadir bir durumdu, akıncılar ve asıl Osmanlı ordusu, harekete geçerek düşmanı kovalar ve nihayet bir meydan muharebesinde o bölgedeki tehditi sona erdirirdi. Avrupalı’ların gözünde, özellikle daha gelişmiş mühendislik yöntemlerini uygulamaya çalışanların gözünde, Osmanlı kaleleri kendi kalelerinden daha aşağı kalitede, değersiz ve çağdışı idi.7 Bu görüş elbette tek tek yapılar ele alındığında doğru sayılabilirdi fakat Osmanlı, bu kaleleri tek başına kendini savunabilecek dayanıklı, yıkılmaz yapılar olsun diye planlamamıştı. Osmanlı palanka ağı kurma stratejisi benimsemişti. Palanka ağı, Osmanlı’nın güçlü haberalma unsurları, akıncı teşkilatı ve güçlü asıl ordusu ve etkili siyasi stratejisi ile bütün olarak düşünüldüğünde çok akıllıca ve üstün bir sistemdi. Hazır

6 Türk Silahlı Kuvvetleri Tarihi, Osmanlı Avusturya harbi 1593-1606, Genelkurmay Basımevi, Ankara, 1985, s 54 7 Mark L. Stein, Osmanlı kaleleri: Avrupa’da hudut boyları, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, İstanbul 2007, s 45.

Page 7: Osmanlı Kalesi Palanka

çitlerle bir anda dikilebilen, yıkılması çok sorun olmayan ama içine Osmanlı askeri koyduğunuzda ve birbirine bağladığınızda düşmana asla geçit vermeyen bir savunma ağıydı. Palankalar tahta çit ve arkası toprakla doldurulmuş yapılar olduğundan, duvarlara atılan top gülleleri tahtayı kırıp toprak bende saplanırdı. Yani taş kalelerde olduğu gibi duvar çökmezdi. Zayıf noktası, tahta olduğundan dış çitlerin ateşe verilmesindeki kolaylıktı. Fakat içinde onlarca Osmanlı askeri ve etrafında bu kadar su varken bu da başedilebilir bir problemdi. Etkili atış gücü ile savaşan Osmanlı askerlerini bu müstahkem mevkiilerden sökmek imkansızdı. Bu direnişi kırmayı başarsalar bile çoktan yola çıkmış diğer palankadan destek kuvvetleri düşmanı iki ateş arasına alıp durdurabilirdi.

Macaristanda bir palanka

Kaynak: Lengyel Balazs, A Török Magyarorszagon, Mora Ferenc Könyvkiado, Budapeşte 1971, s 54

Page 8: Osmanlı Kalesi Palanka

Macaristanda bir palanka

Kaynak: Lengyel Balazs, A Török Magyarorszagon, Mora Ferenc Könyvkiado, Budapeşte 1971, s 71

Osmanlı tarihçisi İbrahim Peçevi Efendi’nin eserinde böyle bir olay aktarır. 1554 senesinde, Kanuni Sultan Süleyman döneminde, serhad boyunda bulunan Gerjgal (Grijgal) palangasının içinde az sayıda asker bulunduğu bir sırada saldırıya uğradığını ve palankayı savunanların yardım istediğini aktarır. Bu kalenin savunulmasında gösterilen kahramanlık ve yaşanan olağanüstü bir olay, ünlü yazarımız Ömer Seyfettin’in “Başını Vermeyen Şehit destanı” hikayesinde anlatılır.

...hisar kapısının iyice bağlanmasını emretti. Sarığını, cübbesini, kılıcını, tüfeğini getirtti. İhtiyar topçu gelince, ona da, hemen “haber topları”nı atmasını söyledi. Bu bir adetti. Taarruza uğrayan bir palanga hemen “işaret topu” atarak etrafındaki kuleleri imdadına çağırırdı.... Ansızın, uzaktaki Türk kulelerinden atılan “işaret topları” işitildi. Bu “biz, dört nala geliyoruz” demekti. 8

8 İbrahim Peçevi, Peçevi Tarihi, Hazırlayan Murat Uraz, Neşriyat Yurdu, Son Telgraf Matbaası, İstanbul, 1968, Cilt 1, s 190- 196. “Başını Vermeyen Şehit”, Hayat Tarih Mecmuası, Mayıs 1974, sayı 5, s 77-82, “ Grijgal Palangası Savaşı: Başını Vermeyen Şehit Destanı”, Reşat Ekrem Koçu, Türk Zaferleri, Nebioğlu Yayınevi, İstanbul, 1964, s 100-102.

Page 9: Osmanlı Kalesi Palanka

Szeksard veya Seksar palankası

Ottendorf’un 1665 tarihli eserinden (Heinrich Ottendorf, Der Weg von Ofen auf Griechisch Weissenburg, Viyana 1665)

Kaynak: Burcu Özgüven, Osmanlı Macaristan’ında kentler ve kaleler, Ege Yayınları, İstanbul 2001, s 120

Paks, Paxum ya da Bahsa palankası

Ottendorf’un 1665 tarihli eserinden (Heinrich Ottendorf, Der Weg von Ofen auf Griechisch Weissenburg, Viyana 1665)

Kaynak: Burcu Özgüven, The Palanka: A characteristic building type of the Ottoman fortification network in Hungary, EJOS, IV, 2001, M. Kiel, N. Landman & H. Theunissen (eds), Proceedings of the 11th

International Congress of Turkish Art, Uthecht, The Netherlands, August 23-28, 1999, No 34

Page 10: Osmanlı Kalesi Palanka

Baranyavar palankası

Ottendorf’un 1665 tarihli eserinden (Heinrich Ottendorf, Der Weg von Ofen auf Griechisch Weissenburg, Viyana 1665)

Kaynak: Burcu Özgüven, The Palanka: A characteristic building type of the Ottoman fortification network in Hungary, EJOS, IV, 2001, M. Kiel, N. Landman & H. Theunissen (eds), Proceedings of the 11th

International Congress of Turkish Art, Uthecht, The Netherlands, August 23-28, 1999, No 34

Adony, Cankurtaran palankası

Ottendorf’un 1665 tarihli eserinden (Heinrich Ottendorf, Der Weg von Ofen auf Griechisch Weissenburg, Viyana 1665)

Burcu Özgüven, Osmanlı Macaristan’ında kentler ve kaleler, Ege Yayınları, İstanbul 2001, s 113

Page 11: Osmanlı Kalesi Palanka

Palanka yapımı

Altar Maket stüdyosunda, Marsigli’nin palanka çizimleri ve diğer mevcut bilgiler ışığında, 25mm askerlerle savaş oyununda kullanabileceğimiz bir palanka inşa ettik. Palanka’nın temel bölümleri: hendek; giriş köprüsü; gözetleme kulesi; kuleler; tabyalar; tahta çit duvarlar; ve içindeki sivil ve askeri yapılardır. Malzeme olarak da balsa tahta çıtalar, pembe renkli izolaysyon köpüğü, kil hamuru, toprak ve maket çimi kullandık. Palanka dört duvar bölümü ve kuleden oluşuyor ve bunlar oyun sırasında yıkıldığında yerinden kaldırılabiliyor.

Osmanlı palankası ve palankayı savunan Osmanlı askerleri

Page 12: Osmanlı Kalesi Palanka

Osmanlı palankası ve palankayı savunan Osmanlı askerleri. Palankanın altında bayrak etrafında toplanmış

bir grup deli atlısı bulunmakta. Kale savunmalarında, düşmanın beklemediği bir anda kaleden aniden çıkarak düşmanın kaleye yakın mevzilerini, özellikle savunmasız topçu ve lağımcılarını, yok etmek çok sık

uygulanan bir taktiktir.

Page 13: Osmanlı Kalesi Palanka

Kaynakça

“Başını Vermeyen Şehit”, Hayat Tarih Mecmuası, Mayıs 1974, sayı 5. BALAZS, Lengyel, A Török Magyarorszagon, Mora Ferenc Könyvkiado, Budapeşte 1971. DIDEROT, Grav XVIIIè art militaire - fortification milice Turc, Provient de l'encyclopédie Diderot et d'Alembert, Paris 1700’lerin sonu. Hungary’s military potential in the Jagellonian period, the fall of the medieval kingdom of Hungary: Mohacs 1526 - Buda 1541 makalesi, http://www.hungarian-history.hu/lib/warso/warso09.htm KOÇU, Reşat Ekrem, “Grijgal Palangası Savaşı: Başını Vermeyen Şehit Destanı”, Türk Zaferleri, Nebioğlu Yayınevi, İstanbul, 1964. MALLET, Alain Mannesson, Description de l’Univers, 1683. MARSIGLI, Luigi Ferdinando, Stato Militaire dell’ Imperio Ottomanno, Akademische Druck, Graz, Austria, 1972. ÖZGÜVEN, Burcu, Osmanlı Macaristan’ında kentler ve kaleler, Ege Yayınları, İstanbul 2001. --------------------------, The Palanka: A characteristic building type of the Ottoman fortification network in Hungary, EJOS, IV, 2001, M. Kiel, N. Landman & H. Theunissen (eds), Proceedings of the 11th International Congress of Turkish Art, Uthecht, The Netherlands, August 23-28, 1999, No 34. PAKALIN, Mehmet Zeki, Osmanlı Tarih deyimleri ve terimleri sözlüğü, Milli Eğitim Bakanlığı Yayınları, İstanbul 2004. PEÇEVİ, İbrahim, Peçevi Tarihi, Hazırlayan Murat Uraz, Neşriyat Yurdu, Son Telgraf Matbaası, İstanbul, 1968, Cilt 1. SÖNMEZ, Zeki, “Osmanlı kale mimarisinin ana hatları”, EJOS, IV, 2001, M. Kiel, N. Landman & H. Theunissen (eds), Proceedings of the 11th International Congress of Turkish Art, Uthecht, The Netherlands, August 23-28, 1999, No 58. STEIN, Mark L., Guarding the frontier: Ottoman border forts and garrisons in Europe, Tauris, London, 2007. ------------------------- Osmanlı kaleleri: Avrupa’da hudut boyları, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, İstanbul 2007. Türk Silahlı Kuvvetleri Tarihi, Osmanlı Avusturya harbi 1593-1606, Genelkurmay Basımevi, Ankara, 1985. YILDIZ, Hakan, Haydi Osmanlı Sefere, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, İstanbul 2006. -----------------------Yeniçeri katibi Hasan, Prut Seferi’ni beyanımdır, hazırlayan Hakan Yıldız, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, İstanbul 2008.

RRReeeppprrraaaeeessseeennntttaaa VVViiitttaaammm

TTTuuuuuummm ppprrroooppprrriiiuuummm MMMuuunnnddduuummm aaaeeedddiiifffiiicccaaa ©Altar Maket

Her hakkı Altar Maket’e aittir, izinsiz kopyalanamaz. Kaynak göstermek kaydıyla, burada yer alan görüş, bilgi ve resimlerden araştırmalar ve kişisel kullanım için faydalanılabilir.