12
Türkiye Jeoloji Koruma Bülteni, C. 24 75-84, Şubat 1981 Bulletin of the Geological Society of Turkey, V. 24 75-84 February 1981 Homa - Akdağ (Denizli) Yöresinin Stratigrafisi Stratigraphy of the Homa-Akdağ (Denizli) region Alıl ÖZTÜRK Genel Jeoloji Kürsüsü, Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi, Ankara ÖZ : Yapılan araştırmalar sonucu inceleme bölgesinde çeşitli yaşlarda, ayrı fasiyeslerde ve farklı konumlarda birimler saptanmıştır. Kökeni sedimanter olan Menderes masifinin örtü şistleri, bu kayaçlaruı en yaşlılarını oluşturur. Metamor- fizma dereceleri yefilşist fasiyesini geçmeyen ve çeşitli metamorfitler içeren örtü şistleri, olasılıkla Siluriyen yaşında- dır. Örtü şistlerini daha geniş alanlara yayılan mermerler izler. Alttaki şistlerle uyumlu gibi gözüken, fakat araların- da bir stratigrafik boşluğun olasılı olduğu mermerler'in Devoniyen yaşlı olduğu düşünülmektedir. Menderes masifi gibi otokton bir kütle olan Kocayayla metamorfitlerinin kökenini çoğunlukla riyolitler oluşturmak- tadır. Menderes masifi ile aralarında doğrudan bir iügki izlenemez. Yağı da tartışmalı olup, kesinlik kazanmamıştır. Bununla birlikte, Menderes masifinin örtü şistleri ile denes tirilebilir. İnceleme bölgesinde Liyas'tan başlayıp, Lütesiyen sonuna değin süren birimler, otokton konumludurlar. Taban ça- kıltaşları ile başlayıp, ince taneli-killi fasiyeste gelişen Ldyas yaşlı Derealanı formasyonu, Dogger yaşlı Akdağ for- masyonu, çoğunlukla pelajik kireçtaşlarından oluşan silisli ve Üst Jura yaslı Çamoluk formasyonu Jura sistemini oluş- turur. Kretase sistemine özgü kayaçlar, Jura zaman sürecinde oluşan kayaç birimleriyle normal geçişlidir. Alt, Kre- tase yaşlı Akçay formasyonu, pelajik ve neritik kireçtaşı fasiyesinde, Üst Kretase yaşlı Kartal formasyonu da yine aynı şekilde iki ayn kireçtaşı fasilesinde gelişmiştir. Bu kireçtaşlarmın üzerine uyumlu olarak Paleosen yaşlı pe- lajik kireçtaşlan gelir. Otokton birimler kırmızı renkli, killi Lütesiyen yaşlı kireçtaşlarıyla son bulur. Bunların üzerin- de çeşitli yaş ve litolojideki allokton birimler bindirmeli olarak bulunur. Allokton birimlerin yerleşme yaşı Üst Eosen'- dir. Çağlayan formasyonu regressif bir seri olup, gölgesel oluşuklarla temsil edilir. Tabanda kireçtagları, üst düzeyle- re doğru çakıltaşı ve kumtaşı arakatmanlı kırmızı killer ve en üst düzeyde de yakın kaynaklardan beslenmiş, katmanlı çakütagları bulunur. İnceleme bölgesinde yüzeyleyen kayaçların litolojik özellikleri ve bunların dağılımları, kısa aralıklarda değişik çö- kelme ortamlarını ve genelde bu ortamların doğudan batıya doğru giderek derinleştiğini gösterir. Varied aged rock units of distinct fades and different position have been defined, as a result of investi- gations caried out in the research area. The oldest of these rocks are the schists covering the Menderes Massif of se- dimentary origin. The metamorphics are composed of various schists with metamorphic grades not exeed the green-schist faeies, and their age is probably Sillurian. The cover schists are folloved upward by the marbles* which outcrop in wider areas. It is thought that the age marbles, which appear to be conformamle with, underlying schists although there is probable a stratigraphic gap between them, is Devonian. Rhyolites constitute the origin of Kocayayla metamorphics which is an autochthonous* mass like the Menderes Massif. No direct connection with the Menderes Massif is not certain yet, but it may possibly be correlated with the cover-schists of the Menderes Massif.

Homa - Akdağ (Denizli) Yöresinin Stratigrafisi · Homa - Akdağ (Denizli) Yöresinin Stratigrafisi ... İnceleme bölgesinde Liyas'tan başlayıp, Lütesiyen sonuna değin süren

  • Upload
    dinhdan

  • View
    237

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: Homa - Akdağ (Denizli) Yöresinin Stratigrafisi · Homa - Akdağ (Denizli) Yöresinin Stratigrafisi ... İnceleme bölgesinde Liyas'tan başlayıp, Lütesiyen sonuna değin süren

Türkiye Jeoloji Koruma Bülteni, C. 24 75-84, Şubat 1981Bulletin of the Geological Society of Turkey, V. 24 75-84 February 1981

Homa - Akdağ (Denizli) Yöresinin Stratigrafisi

Stratigraphy of the Homa-Akdağ (Denizli) region

Alıl ÖZTÜRK Genel Jeoloji Kürsüsü, Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi, Ankara

ÖZ : Yapılan araştırmalar sonucu inceleme bölgesinde çeşitli yaşlarda, ayrı fasiyeslerde ve farklı konumlarda birimlersaptanmıştır. Kökeni sedimanter olan Menderes masifinin örtü şistleri, bu kayaçlaruı en yaşlılarını oluşturur. Metamor-fizma dereceleri yefilşist fasiyesini geçmeyen ve çeşitli metamorfitler içeren örtü şistleri, olasılıkla Siluriyen yaşında-dır. Örtü şistlerini daha geniş alanlara yayılan mermerler izler. Alttaki şistlerle uyumlu gibi gözüken, fakat araların-da bir stratigrafik boşluğun olasılı olduğu mermerler'in Devoniyen yaşlı olduğu düşünülmektedir.

Menderes masifi gibi otokton bir kütle olan Kocayayla metamorfitlerinin kökenini çoğunlukla riyolitler oluşturmak-tadır. Menderes masifi ile aralarında doğrudan bir iügki izlenemez. Yağı da tartışmalı olup, kesinlik kazanmamıştır.Bununla birlikte, Menderes masifinin örtü şistleri ile denes tirilebilir.

İnceleme bölgesinde Liyas'tan başlayıp, Lütesiyen sonuna değin süren birimler, otokton konumludurlar. Taban ça-kıltaşları ile başlayıp, ince taneli-killi fasiyeste gelişen Ldyas yaşlı Derealanı formasyonu, Dogger yaşlı Akdağ for-masyonu, çoğunlukla pelajik kireçtaşlarından oluşan silisli ve Üst Jura yaslı Çamoluk formasyonu Jura sistemini oluş-turur. Kretase sistemine özgü kayaçlar, Jura zaman sürecinde oluşan kayaç birimleriyle normal geçişlidir. Alt, Kre-tase yaşlı Akçay formasyonu, pelajik ve neritik kireçtaşı fasiyesinde, Üst Kretase yaşlı Kartal formasyonu da yineaynı şekilde iki ayn kireçtaşı fasilesinde gelişmiştir. Bu kireçtaşlarmın üzerine uyumlu olarak Paleosen yaşlı pe-lajik kireçtaşlan gelir. Otokton birimler kırmızı renkli, killi Lütesiyen yaşlı kireçtaşlarıyla son bulur. Bunların üzerin-de çeşitli yaş ve litolojideki allokton birimler bindirmeli olarak bulunur. Allokton birimlerin yerleşme yaşı Üst Eosen'-dir.

Çağlayan formasyonu regressif bir seri olup, gölgesel oluşuklarla temsil edilir. Tabanda kireçtagları, üst düzeyle-re doğru çakıltaşı ve kumtaşı arakatmanlı kırmızı killer ve en üst düzeyde de yakın kaynaklardan beslenmiş, katmanlıçakütagları bulunur.

İnceleme bölgesinde yüzeyleyen kayaçların litolojik özellikleri ve bunların dağılımları, kısa aralıklarda değişik çö-kelme ortamlarını ve genelde bu ortamların doğudan batıya doğru giderek derinleştiğini gösterir.

Varied aged rock units of distinct fades and different position have been defined, as a result of investi-gations caried out in the research area. The oldest of these rocks are the schists covering the Menderes Massif of se-dimentary origin. The metamorphics are composed of various schists with metamorphic grades not exeed the green-schistfaeies, and their age is probably Sillurian. The cover schists are folloved upward by the marbles* which outcrop inwider areas. It is thought that the age marbles, which appear to be conformamle with, underlying schists althoughthere is probable a stratigraphic gap between them, is Devonian.

Rhyolites constitute the origin of Kocayayla metamorphics which is an autochthonous* mass like the MenderesMassif. No direct connection with the Menderes Massif is not certain yet, but it may possibly be correlated with thecover-schists of the Menderes Massif.

Page 2: Homa - Akdağ (Denizli) Yöresinin Stratigrafisi · Homa - Akdağ (Denizli) Yöresinin Stratigrafisi ... İnceleme bölgesinde Liyas'tan başlayıp, Lütesiyen sonuna değin süren

76 ÖZTÜRK

The formations starting from îiassic and continuing up to the end of Lutetian have autochthonous positions.Liiassie aged Derealani formation which commences with basal conglomerates and developes in pelitic facies, Doggeraged Ak&ağ formation, Upper Jurassic 'aged Çemoluk formation consisting of siliceous pelagic limestones from theJurassic system. The rocks belonging to Cretaceous system display normal transition with Jurassic units. Akçay formation of Lower Cretaceous age is developed in pelagic andneritic limestone fades. These limestones are conformablyoverlain by the pelagic limestones of Paleocene age. The autochthonous units terminate with red clayey limestonesof Lutetian age. Resting on these are overthrusted allochthonous units ofvarious age and lithology. Emplacementage of the ailochthonous units is Upper Eocene.

Çağlayan formation is regressive series which is represented by lacustrine deposits. limestones exist at thebase, red clays with conglomerate and sandstone interca lations comprise the Upper levels, and the bedded conglo-merates derived from nearby sources are present at the top.

Lithologic ehareeter of the rocks exposed in the research area and their distribution indicate that different se-dimantary environments were existent within short intervals, and generally these environments were deepening fromeast to west.

GİRİŞ :

Bu araştırmanın amacı; Batı Toroslarm kuzey sınırındabulunan otokton birimlerin stratigrafik konumlarını sapta-

maktır. Bu nedenle, yaşlı otokton birimler olarak kabuledilen Menderes masifinin bir kısmı ile Kocayayla metamor-fitleri de inceleme alanı içinde tutulmuştur. Yazıda, yöredekigenç birimlere göre*otokton olan bu birimlerin, biribirleriyleolan ilişkileri üzerinde durulacaktır.

Kocayayla metamorfitleri üzerine transgressif olarakgelen birimler, Derealanı formasyonu, Akdağ formasyonu,Çamoluk formasyonu, Akçay formasyonu, Kartal formasyo-nu, Şırşır formasyonu, Yuva formasyonu ve Çağlayan for-masyonu bağlıkları altında incelenecektir. Yöredeki alloktonbirimler, Mr başka yayın konusu olduğundan, onlara bura-da kısaca değinilecektir.

OTOKTON BİRİMLER

Menderes masifi

Üzerinde bir çok yerbilimcinin, yerbilimlerinin çeşitlidallarında araştırmalar yaptığı bu masif, Anadolu sınırlarıiçerisinde oldukça geniş, sahalarda yüzeylemektedir. Masifioluşturan kayaçlann kökeni, stratigrafisi, tektoniği vemetamorfizması konusunda değişik görüşler ileri sürülmüş-tür. Çekirdek gnaysları ve örtü şistleri olmak üzere iki bö-lümde incelenen metamorfitlerin çekirdeğini oluşturan kayaç-ların kökeni Flügel ve Metz (1954), Akartunsa (1965), Gra-ciansky (1965), îzdar (1971) a göre mağmatik; Schuüing(1958, 1962), Başarır (1970), Dora (i960, 1972), Ayan(1973), Akat (1975), Öztürk ve Koçyiğit (1976), Akdeniz

ve Konak (1979)'a göre ise sedimanterdir.

Plügel ve Metz (1954), Akartuna (1965), IWippem(1964), Abdüsselamoğtu (1965), Graciansky (1965), Çekir-dek gnayslarının Örtü şistlerine geçişinin normal" bir stra-tigrafik dizi şeklinde olduğunu; Schuiling (1962) Brinkmann(1966), Bingöl (1974), Öztürk ve Koçyiğit (1976), Akdeniz!

ve Konak (1979) ise/iki birim arasında açılı bir uyumsuz-luğun bulunduğunu belirtirler.

Menderes masifini oluşturan kayaçların metamorfizmayaşı da araştırıcılar arasında tartışmalıdır, onay (1949),Kaaden (1954), Tokay ve Erentöz (1959), Schuiling (1962),

Akartuna (1962), Dora (1969), Ayan (1973), Akdeniz veKonak (1979), metamorfizmanın yaşını Hersiniyen ya dadaha eski olarak belirtmişlerdir. Wippern (1964), Graciansky(1965), Brinkmann (1966), Başarır (1970), Bingöl (1975),Ketin (1959) ise meta.morfizma yaşının Alpin olduğunu sa-vunurlar, öztürk ve Koçyiğit (1976), Menderes masifininiki ayrı evrede metamorfizmaya uğradığını, bunlardan bi-rincisinin Hersiniyen ya da daha önce, ikincisinin ise, er-ken Kimmeriyen'de olduğu kamsmdadırlar.

Örtü Şistleri

Bağılını ve Konumu. Menderes masifine özgü örtü şist-lerinin doğu uzantıları, inceleme bölgesinin batı kesimlerin-de yüzeylemektedir. Koçak, Işıklı, Çağlayan, Belence, Akdağve Kaşıkçılar yörelerinde yer yer mermarler ile genç karasalNeojen oluşuklarının altında gözükürler. Güneyde Çivril-Işıklı çöküntüsü ile sınırlanmıştır. Doğuda tektonik bir do-kanakla sınırlı olup, Hacıkadir-Bakırlıbel arasında Mesozo-yik yaşlı kayaçlar üzerine itilmiştir. Hacıkadir-îbanlar ara-sındaki tektonik dokanak, Pleyistoeen yaşlı çakütaşları ta-rafından örtülmüştür.

Yeşilşist fasiyesinde gelişmiş olan örtü şistlerinin ta-banını oluşturan çekirdek gnaysları, inceleme sahasında yü-zeylemezler. Tavanında ise, Menderes masifinin kenar fasi-yesini oluşturan mermerler bulunmaktadır. Şistlerdeki yap-raklanma ile, mermerlerdeki katmanlanma doğrultuları veeğimleri arasında bir uyumluluk gözükürse de, açışız biruyumsuzluk olasıdır.

Kayatürü. Bölgeden derlenen örneklerin petrografikbelirlemeleri sonucu, Menderes masifinin bu düzeylerini oluş-turan kayaçîarın, kuvars-muskovitşist, kuvârs-serizit-biyotit-şistş kloritşist, kuvars-klorit-aktinolit şist, serizitli • kuvarsit,epidot-kloritlişist, kalkşist ve metakuvarsitlerden oluştuğusaptanmıştır. Bu kayaçlar, biribirleriyle arakatmanlı olarakbulunur. Biyotitli, muskovitli, kloritU ve serizitli şistlerdeyapraklanma son derece iyi gelişmiş olup, yapraklanma düz-lemleri arasındaki kalınlık milimetre boyutlarına kadar iner.Metakuvarsit ve kalkşistlerde katman kalınlıkları 30-35 smye kadar ulaşır.

Örnekler mikroskop altında incelendiğinde, kuvars, mus-kovit-ve serizitli şistlerde kuvarsların blasto-kataklastik vegranoblastik doku gösterdiği, muskovit, kuvars, opak mine-

Page 3: Homa - Akdağ (Denizli) Yöresinin Stratigrafisi · Homa - Akdağ (Denizli) Yöresinin Stratigrafisi ... İnceleme bölgesinde Liyas'tan başlayıp, Lütesiyen sonuna değin süren

HOMA - AKDAĞ YÖRESİNİN STRATİGRAFİSİ 77

rai ve yabancı kayaç parçacıklarında da belirli yönlenmelerolduğu izlenir, özellikle levha şeklindeki minerallerin tekyönlü dizilmeleri, yapraklanmanın çok iyi gelişmesini sağ-lamıştır. Yapraklanmanın iyi geliştiği yerlerde bükülmekıvrımları, kırışma klivajları belirgindir. Şistler, faylı olandokanaklarında yapraklanma özelliklerini yitirmişler, ezik,parçalı ve ayrışmış bir örtü oluşturmuşlardır.

Çağlayan, Belence ve özellikle Kufi deresi boyunca yü-zeyleyen şistler içerisinde, çoğunlukla yapraklanmaya ko-şut sucuk yapılan gelişmiştir. Bunlar, şistler içerisindekikuvarsitlerden oluşmuştur. Aynı yörede yapraklanmayı ke-sen kuvara damarları da bol oranda bulunur.

Şistlerle arakatmanh olarak bulunan kuvarsitler, sarım-sı, krem ve açık kahve renginde, sert ve kırılgan olup, kal-dırım taşı şeklinde enine bölgülerle parçalara ayrılmıştır.Kuvarsitler içerisinde yer yer birincil yapılar korunmuştur.Işıklının kuzeybatısındaki yüzleklerde dereceli ve çapraz kat-manlanma yapıları belirgindir. Yabancı kayaç parçalarının

-oluşturduğu çakıllar da yapraklanma doğrultusuna koşut ve%50 ye varan deformasyon meydana gelmiştir. Işıklının ku-zeyi ve Çağlayanın kuzeydoğusundaki şistler içerisinde bu-lunan ve başlangıçta bütünüyle yuvarlak olan çakılların,yapraklanma doğrultusundaki uzun eksenlerinin, buna dikdoğrultudaki kısa eksenlerinin iki katı uzunluğuna erişmişolduğu saptanmıştır.

Kalınlık. Çekirdek gnaysları üzerinde kalın seriler oluş-turan örtü şistleri, inceleme bölgesinde masifin kenarınıoluşturması nedeniyle büyük bir kalınlık göstermezler. Öl-çülebilen en fazla kalınlık, Koçak-Işıklı arasında yapılan birkesitte 300 m olarak saptanmıştır. Kalınlık, doğu ve kuzey-doğuya doğru giderek azalır. Belence yöresinde 20m. kadar-dır.

Yaş. Bugüne dek Menderes masifine kesin yaş verile-memiştif. Bu nedenledir ki, bölgede araştırma yapan bir çokyerbilimci* saha gözlemlerine dayanarak farklı yaşlar öner-mişlerdir. Menderes masifindeki migmatitlerin yapısı, pet-rolojisi ve yapısı konusunda incelemelerde bulunan Schüiling'e(1962) göre, serizit-klorltşist.ler, amfibolitler, kuvarsitler,kloritoidli ya da kloritoidsiz grafitik şistlerin, başka bir de-yişle örtü şistlerinin yaşı, olasılıkla Siluriyen'dir. Wippern(1962), örtü şistlerinin üzerinde bulunan ve diyasporit içe-ren mermberlerde bulduğu fosillere dayanarak şistlerin De-voniyen yaşta olabileceğini ileri sürer. Metz ve Kaaden(1954), Göktepe kuvarsit ve kireçtaşlan içerisinde bulduklarıfosillere göre, şistlerin Üst Paleozoyik yaşta olduklarını vebunların altında bulunan kayaçların daha çok metamorfiz-maya uğramaları nedeniyle de, daha yaşlı olabileceklerini be-lirterek, örtü şistlerinin yaşını Siluriyen olarak kabul eder-ler, öztürk ve Koçyiğit (1976) de, Örtü şistlerinin Siluriyenyaşta olduklarını benimsemişlerdir.

Diğer bölgelerde olduğu gibi, bu araştırmanın yapıldığıbölgede de Örtü şistlerine yaş verebilecek organizma ka-lıntıları saptanamamıştır. Bu nedenle, Örtü şistlerine verile-bilecek yaş, yine saha gözlemlerine dayanacaktır, örtü şist-leri . üzerinde kalınlığı binlerce metreye ulaşan mermerlerbulunmaktadır. Mermerlerin şistlerle olan dokanağmm hangitip bir dokanak olduğu da kesin değildir. Yer yer kesin lito-lojik ayrıcalıklar gösteren mermerlerin tek bir evrede olu-şan aynı yaştaki oluşuklar mı olduğu, yoksa bir kaç evrede

oluşmuş, farklı yaşlarda mı bulundukları araştırılması ge-reken konulardır. Mermerler içerisindeki boksit düzeylerininbulunuşu, ikinci görüşü kuvvetlendirmektedir. Sonuç ola-rak, mermerlerin en üst düzeylerindeki metamorfizmaya uğ-ramamış, kireçtaşlannda Viziyen yaşlı fosillerin saptanışı(onay, 1949), Örtü şistlerinin azından Siluriyen yaşlı oldu-ğunu kanıtlamaktadır.

Menderes masifinin metamorfizma yaşı, araştırıcılar ta-rafından değişik şekilde yorumlanmıştır. Tokay ve Erentöz(1959), masifi oluşturan kayaçların metamorfizmasının Her-,siniyen dağoluşumu sırasında geliştiğini belirtirler. Ketin(1959), bölgesel metaforfizmanın Mesozoyik sonunda oluş-tuğunu; Schuiling (1962), migmatitleşme olayının ve kuşakbölgesi metamorfizmasının Hersiniyen'de, Wippern (1962),granitleşme olayının erken Kimmeriyen'de olduğunu belirtir-ler, öztürk ve Koçyiğit (1976), Menderes masifinin iki ayrıevrede metamorfizmaya uğradığı; örtü şistlerinin metamor-fizma yaşının Liyas'tan daha sonra olamıyacağı, olasılıklaerken Kimmeriyen hareketleri sırasında bu olayın geliştiğikanısındadırlar.

örtü şistlerinin üzerinde bulunan mermerlerin en üst dü-zeyinde, bunlar üzerine transgressif olarak gelen ve kırıntılıbir düzeyle başlayan kırmızı renkli, killi mermerler bulun-maktadır. Bû mermerlerin yaşı Tiriyatftır (öztürk ve Koçyi-ğit, 1976). Kayıkçılar, Hacıkadir ve Bakırhbel yörelerindeMenderes masifine özgü kayaçlar başkalaşmış olmalarınakarşın, bunlarla yan yana .bulunan Liyas yaşlı kayaçlardabir başlaşım izine rastlanılmamıştır. Hernekadar iki seri ara-sında tektonik bir dokanak varsa da, bu, büyük açılı birters faydır, fazla bir sürüklenim söz konusu olamaz. Bu ne-denle, Örtü şistlerinin metomorfizma yaşı Liyas öncesi ol-malıdır.

Ortadağ formasyonn(Po)

Tanım. Birim gri renkli, iri kristeli, kaim katmanlı mer-merlerle; süt beyazı renkli, çok küçük kristalli, ince katmanlıve çok kırılgan mermerlerden oluşmuştur. Birimin Ortadağyöresinde bütün özelliklerin en iyi bir -şekilde izlenilmesi ne-deniyle de, formasyona bu ad verilmiştir.

Dağdım ve Konumu. Menderes masifinin karbonat fasi-yesinde gelişen kayaçlannın doğu sınırı, inceleme bölgesindeKaşıkçılar, Kavak ve Bakırhbel yörelerinden geçen tektonikbir hatla sınırlandırılmış olup, bu sınırın doğusunda bu fasi-yeste oluşan kayaçlara rastlanmaz. Kuzey ve batıda ise; UşakNeojen örtüsünün altına dalar. Güneyde, Işıklı-Çivril çökün-tüsünün sınırlandığı örtü şistleri bulunur. Bu sınırlar içindeyüzeyleyen mermerlerin, güney ve güneydoğu uzantılarınınçok az bir bölümü inceleme sahasına girer.

Mermerler, güney ve güneydoğu dokanakları boyuncahemen her yerde Örtü şistlerinin üzerinde bulunur. Her ikibîrimin dokanakları boyunca tabaka doğrultu ve eğimlerindebir uyumluluk gözükür. Ancak bu uyumluluğun sedimantas-yondaki sürekliliği gösterip göstermediği tartışmalıdır. îkifasiyes arasında bir boşluk var mıdır, yoksa çökelme süreklimidir? Aralarındaki birincil sedimanter ilişkiler az da olsametamorfizmanın etkisiyle siiinmis, olabileceğinden, güvenilirbir sonuca varabilmek için ayrıntılı araştırmalara gereksin-me vardır, Aktuna (1965)'ya göre, mermerlerle mikaşistlerarakatmanh olarak bulunmaktadırlar. Ancak, şistlerle ara-

Page 4: Homa - Akdağ (Denizli) Yöresinin Stratigrafisi · Homa - Akdağ (Denizli) Yöresinin Stratigrafisi ... İnceleme bölgesinde Liyas'tan başlayıp, Lütesiyen sonuna değin süren

78ÖZTÜRK

katmanlı olan mermerler, üstte bulunan mermerlerden li-tofasiyes olarak çok farklıdırlar. Üstteki mermerler, kesindokanakla şistlerden ayrılmaktadır. Nitekim Gracianaky(1065), mermerlerle şistler arasına açışız uyumsuzluk koy-maktadır. Bu uyumsuzluk, Milas-Kazıklı yolu ile Selimiyeyörelerinde belirli bir şekilde görülmektedir (öztürk veKoçyiğit, 1076).

İnceleme bölgesinin hemen hiç bir yerinde, mermerlerüzerine kendilerinden daha genç denizel çökeller gelmemek-tedir. Jurnal, I§ıkh, Çağlayan, ve Belence yörelerinde ka-rasal Neojen çökelleri bu formasyonu örtmektedir.

Kayatürih Bölgede yüzeyleyen mermerler, litofasiyesyönden ikiye ayrılır. Bunlardan birincisi daha geniş yayılım-h olup, gri renkli, genellikle daha iri kristalli ve daha kalınkatmanlıdır. Faylı dokanaklarında katmanlanma kaybolmuşve bir ezik kuşak oluşmuştur. Bu ezik kuşak, Osmanköy veIşıklıdan geçen çekim fayı ile Bakırlıbel bindirme fayı bo-yunca belirgindir. Yöreden alman örneklerin petrografik in-celemelerinde tane büyüklükleri 2,5 mm ye varan kalsit kris-talleri yer yer mozayîk dokusu ve bazı durumlarda da şistisıralanmalar gösterir. Kalsit kristallerinde basınçla oluşmuşikiz düzlemleri, şistlenme ile bir açı oluştururlar. Bazı örnek-lerde az miktarda dalgalı sönme gösteren kuvars kristalleriile muskovit çubukları yer alır ve muskovitlerde çok belir-gin yönlenmeler izlenir. Ayrıca mermerler içerisinde ka-radan taşınma kömürleşmiş gereçler bulunur.

Diğer mermerler Bakırlıbel'in kuzeybatısında yüzeyle-mektedir. Buradaki mermerler süt beyazı renkli, çok küçükkristalli, ince katmanlı ve çok kırılgandır. Kayacı oluşturankalsit kristallerinin büyüklüğü Q»l ila 2 mm arasında olup,granoblastik ve şisti sıralanmalar gösterir. Kayaç çok azoranda kuvars, opak mineral, muskovit ve kil mineralleride içerir. Ortadağ formasyonunun kalınlığı, Kaşıkçılar-Orta-dağ arasında yapılan bir kesitte 400 m dolayında saptan-mıştır.

Yaş. Mermerler içerisinde fosil saptanamamıştır. An-cak Onay (1940), Kaaden ve Metz (1954), Göktepe'de Vizi-yen ve Alt Permiyen'i belirleyen fosiller saptamışlardır.Schuiling (1962), saha gözlemlerine dayanarak mermerlerinDevoniyen yaşlı olabileceğini belirtmiştir. Bu fosilli düzey-ler inceleme alanımızın dışında olmakla birlikte, mermerle-rin üzerinde yer aldığından, mermerlerin en azından Devouniyen yaşlı olduğu söylenebilir.

Kocayayla metamorfitleri (Pk)

Tanım. Kocayayla metamorfitleri, açık renkli, meta-morfizmayş, uğramış riyolitler ile kloritşist, kuvars-mika-kloritşist, -epidotşist, aktinolitşîst ve metakumtaşlanndanoluşmuştur. En iyi yayılmalarının Kocayayla yöresinde olmasınedeniyle de bu ad verilmiştir.

Bağılım ve Konumu. Doğuda Asmacık, güneyde Dereala-nı, batıda Hacıkadir ve Bakırlıbel arasında yüzeyîeyen bu ka-yaçlar, inceleme sahası içinde yaklaşık 70 km2 lik bir sa-haya yayılmıştır. Kuzeyde Kızılca ve Sorkun'a değin uzanır,ancak bu bölgeler inceleme sahası dışında kalır.

Kocayayla metamorütlerinin tabanı gözükmemektedir.Ancak, Kocayaylamn yaklaşık 3 km güneydoğusundan baş-lamak üzere, önce batıya doğru uzanan, daha sonra kuzey-

güney yönüne dönen dokanağı boyunca Jura yaşlı kayaçla-nn üzerine itilmiştir. Metamorfitler üzerine, Kocayayla, As-macık ve Menteş/in 3km batısında Parejas (1943) tarafın-dan "Verrukano fasiyesi" olarak adlandırılan kırıntılar açılıuyumsuzlukla gelirler. Bu kırıntılar, genelde metamorfitleriher yönden şuurlar. Ancak, önce de belirtildiği gibi, yer yerters faylanmalar nedeniyle daha genç seriler üzerinde gö-zükürler.

Kayatürü. Yörede gelişmiş diğer fasiyeslerdeki kayaç-lardan açık renkli olmaları nedeniyle kolayca ayırtlanır. Bukayaçlar, metamorfizmaya uğramış riyolitler ya da asıl an-lamda porfiroitlerdir. Açık renkli, iyi yapraklanmah, iri ku-vars kiristallidirler, Akmtılı bir dokuları vardır. Camsı ha-mur içinde kuvars, kiorit, serizit mineralleri akıntılı yapıyıoluştururlar. Bu küçük mineraller, daha büyük kuvars vefeldspat minerallerinin etrafını sararlar. Kuvars kristalle-rinde tektonikle uzamalar, feldspatlarda ise kırılmalar ol-muştur. Albit ve oligoklazlar çoğunlukla serizite dönüşmüş-lerdir.

Metamorfik riyolitler, üst düzeylere doğru kloritşist, ku-vars-mikakîoritşist, epidotşist ve aktinolitşistlere geçişlidir-ler. Bunlar, yeşilimsi renkleriyle diğerlerinden kolayca ay-rılırlar. Serinin daha üst düzeylerinde metakumtaşlan bu-lunur. Bu kayaçlann mikroskopik incelenmesinde, tane boy-lan 0,1 - 1 mm arasında değişen kuvars; bütünüyle serizit-leşmlş albit, oligoklaz, opaklaşmış biyotit, silis parçaları veopak minerallerden yapıldığı görülür.

Kocayayla metamorfitlerinde bu yörede 400 m lik birkalınlık saptanmıştır.

Yaş. Kocayayla metamorfik riyolitleri ve kırın t ılarınınyaşı kesin kesin olarak bilinmemektedir. Gutnic (1977), Sul-tandağı Kambro-Ordovisiyen formasyonîarma yakınlığı ne-deniyle Prekambriyen ? yaşında olabileceğini önermiştir.Özgül (1971), Sultandağlarmda epimetamorfik şistfer içeri-

* sinde polipiye parçalarının varlığına dayanarak ve özellikleAlp silsilelerinin iç kuşaklarında bu tip formasyonlarm sıkbulunması nedeniyle, bu kayaçlann Üst Permiyen yaşındaolduğunu belirtir. Buna karşılık Matte (Matte, 1968, Gutnic,1979 dan) Galice yöresinde Olio de Sapo formasyonunun por-firit bir bütün olarak kesinlikle Kambriyen öncesi bir yaştaolduğunu açıklar. Bizce de metamorfik riyolitlerin yaşı ÜstÜst Permiyen öncesi olmalıdır. Çünki, Üst Permiyen kireç-taşı çakıllan ile metamorfik riyolitlerin çakıllarının bir ara-da bulunduğu Idyas çakıltılarında ve daha genç olan Oli-gosen yaşlı çakıltaşlannda,*Üst Permiyen yaşlı çakıllarda hiçbir metamorfizma izi görülmemektedir.

İnceleme bölgesinde, Kocayayla ve Menteş batısındaporfiritler üzeröne kırmızı renkli, fosilsiz, kaba bileşenli kı-rıntılar (100 m) ve bununda üzerinde bol fosilli Liyas ta-rantıları bulunur. Kırmızı kınntüar Gutnic (1977)'e göreTiriyas-Alt Lıiyas yaşındadır. Bu veriler ışığı altında por-firoitlere kesin yaş verme olanağı yoktur.

Kocayayla metamorfitlerinin, Menderes masifi örtü şist-leri ile ilişkileri, sahada ayrıntılı bir şekilde araştmlmıştır.Fakat bu iki birim arasında bir ilişki henüz saptanamamış-tır. Hacıkadir-Bakırhbel yörelerinde bu iki birimin birbiri-ne çok yakm olmasına karşı, ikisi arasında yer alan Juraserileri ve tektonik hatlar bu ilişkiyi gizlemektedir. îki bi-rimin kayatürü özellikleri de biribirlerinden bütünüyle fark-

Page 5: Homa - Akdağ (Denizli) Yöresinin Stratigrafisi · Homa - Akdağ (Denizli) Yöresinin Stratigrafisi ... İnceleme bölgesinde Liyas'tan başlayıp, Lütesiyen sonuna değin süren

HOMA - AKDAĞ YÖRESİNİN STRATİGRAFİSİ

önce de belirtildiği gibi, birinin kökeni sedimanter, di-ğerininki çoğunlukla volkaniktir.

Kocayaylada yüzeyleyen porfiroiüerin metamorfizası,Menderes masfinlıı üst düzeylerini oluşturan Örtülü şistle-rindeolduğu gibi yeşilşist fasiyesini geçmez. Çünki, serizit-li ve kloritli şisti düzeyler bunu açıkça gösterir. Birbirinebukadar yakın iki birimin aynı metamorfik fasiyeste ol-ması (Kocayayla metamorfitleri otokton kabul edilirse), ya$bakımından lehte bir veri olabilir. Hiç olmazsa, matamorfte-manın yaşı aynıdır denilebilir.

AKDAG (HOMA) GRUBU

Akdağ grubunu oluşturankayaçlar, Ldyaa transgresyo-nu ile başlar ve kesintisiz olarak Lütesiyen sonuna dek sü-rer. Iıiyas kırmtılı fasiyeste» Dogger dolomit ve kireçetaşıfasiyesinde, Malm çörtlü pelajik kireçtaşı fasiyesinde, Alt veÜst Kretase neritik ve pelajikfasiyeslerde,, Paleosen çörtlüpelajik kireçtaşı fasiyesinde, Lütesiyen de kireçtaşı fasiye-sinde gelişmiştir.

Derealam formasyonu (Jd)

Tanım. Tabanda çakıltaşlanyla başlayan birim, üstedoğru iri elamanlı kumtaşlanna geçer. Daha üst düzeylerdeise, kireçtaşı ve çakıltaşı araktamanh olarak kumtaşı, silt-t&şı, marn, şeyi ardalanması şeklinde devam eder. Formas-yon içerisinde dazitik dayk ve siller de gelişmiştir. Biriminen iyi bir şekilde Derealam yöresinde yüzeylemesi ve bütünözelliklerinin burada saptanabilmesi nedeniyle de formasyo-na bu adın verilmesi uygun görülmüştür • (Şekil 2).

Dağılım ve Konumu. Doğusunda Menteş, güney ve ba-Usuıtla, Akdağ oluşturan tepeler dizisi, kuzeyde Kocayaylametamorfitleri arasında yaklaşık 50 kros Uk bir sahada yü-zeyler. Formasyonun en iyi incelenebileceği yerler, akarsulartarafından derin bir şekilde oyulmuş ı olanJ Derealam, Karan-lık dere ve Fındıklı deresi yöreleridir.

Derealam formasyonu, Kocayayla metamorfitleri üze-rinde açılı uyumsuzlukla bulunur. Menderes masifi ile olan

ilişkisi ise faylı dokanakhdır. Bu formasyonun üstüne uyum-lu olarak Akdağ formasyonu gelir.

Kayatüro. Derealam formasyonu yer yer kalınlığı 100m ye varan bir taban çakıltaşı ile başlar. Tuğla kırmızısırenkli olan çakıltaşîarının bileşenleri kuvarsit, metamorfikriyolitler, kîoritgist, kırmızı renkli radyolarit, albit-serizitşist,metagrovaklar olur, bu çakıllar sıkı şekilde bir silis çimen-to maddesiyle tutturlmuuşlardır. Çakıltaşîarının kötü boy-îanmalı ve çakıllarının köşeli oluşu, kaynağın yakınlığınıgösterir. Ancak az oranlarda bulunan iyi yuvarlaklaşmış ÜstPermîyen yaşlı çakıltaşlannın kaynağı daha uzak olmalıdır.Çakılların boyutları çok değişken olup, taban düzeylerinde0,5 - 30 »m arasında değişir. Kat man lan ma düzensiz ve çokkaimdir. Çakıltaşları üst düzeylere doğru kırmızı renkli, iritaneli kumt aşl anna geçer. Bu düzeylerdeki çakıllar dahaiyi yuvarlaklaşmış, katmanlanma düzenli ve, katman kalın-lıkları da da 20-30 sm yi geçmez.

Parejas (1943) tarafından "Verrucano Fasiyesi" olarakadlandırılan çakıltaşları, iri taneli kumtaşlanna; bu kumtag.lan da kiltaşlan ve miltaşlanna geçişlidirler. Bunlarla ara-katmanlı olarak koyu renkli, organizmaca zenginkireç-taşlan bulunur.

Karanlık dere boyunca, ince taneli kayaçlarla arakat-nranlı türbiditik kumtaşlan kalın katmanlar oluşturmakta-dır. Bu kumtaşlannda dereceli katmanlanma, akıntı İzleri,kaval yapılan iyi bir şekilde gelişmiştir.

Derealam formasyonu içerisinde sık sık görülen kayaç-lardan birisi de, diğer kayaçlarla arakatmanlı olarak bulu-nan tektür bileşeni! çakıltaşlandır. Silis çimento ile birbiri-ne tutturulmuş kuvarsit çakılları çok iyi yuvarlaklaşmış veaynı büyüklükte (3-4 sm çapında) olup, uzun eksenleri kat-manlanma düzlemine koşuttur. Çakıltaşi katmanlan çoğun-lukla 2-3 m kalınlıktadır. Yöre kayaçlanna oranla aşınımakarşı daha dayanıklı olduklarından, yer yer 3-4 m yüksek*liginde dik duvarlar oluştururlar.

Derealam foramsyonunda, tabanda çoğunlukta olan in-ce taneli kumtaşlan, formasyonun üst düzeylerine doğrugittikçe yerlerini karbonat çimentolu kumtaşlanna ve kum-lu kireçtaşlarına bırakırlar. Bunlar oldukça kaim katmanlı-dırlar, katman kalınhklan 1,5-2 m ye varır. Aralarındakimaralı ve şeyîîi düzeyler giderek azalır.

Kumtaşlan çoğunlukla arkoziktirler. Mikroskopla yapı-lan incelemelerinde» tane çaplan 0,1-0,3 mm arasında değişenkuvarsların çoğunluğu oluşturduğu, daha az oranlarda, oU-

goklaz, albit kristalleri ile kuvarsit, çört, metamorfik riyolit,kuvars-serizitşist parçalan ve çok az oranda da opak mi-neraller saptanmıştır. Hamur killi ve kireçlidir. *

Derealam formasyonun üst düzeylerini koyu grimsi renk-li, kaim katmanlı kireçtaşları oluşturur. Kalınlığı 150 m yedeğin ulaşabilen bu kayaçlar, özellikle Büyükgedik tepe, Ayı-taşı tepesi ve Menteş batısında yüzeylerler. Bunlar içerisindeformasyonun alt düzeylerini oluşturan ince taneli kayaçlarpek gelişmemişlerdir. Ancak, Aktaş-Karanlıkdere ormanyolu boyunca kireçtaşlanmn alt; düzeyleri ince taneli kayaç-larla arakatmanlıdır.

, Volkanik breş ve tüfitler, Fındıklı deresinde kumtaşla-nyla arakatmanlı olarak bulunurlar. Kayacın bileşenleri ba -

salt, andezit parçacıklan ile kloritleşmiş koyu mineraller,

Page 6: Homa - Akdağ (Denizli) Yöresinin Stratigrafisi · Homa - Akdağ (Denizli) Yöresinin Stratigrafisi ... İnceleme bölgesinde Liyas'tan başlayıp, Lütesiyen sonuna değin süren

80 ÖZTÜRK

serizitleşmiş andezin ve labrador olup, çapları 0,1-3 mmarasında değişmektedir.

Formasyon içerisinde, özellikle Fındıklı ve Karanlık de-relerde dasit dayk ve silleri saptanmıştır. Koyu renkli gö-rünümleriyle içerisinde bulundukları ince taneli kayaçlaraçok benzerler.

Yaş. Derealanı formasyonu tabanındaki kırmızı renkli,kırıntılı düzey, Parejas (1M3) tarafından "Verrucano Fa-siyeşi" olarak adlandırılmış ve Permiyen veya Triyas yaşı -verilmiştir. Gutnic (1977) ise, bunların olasılıkla Alt Triyasyaşında olabileceğini belirtmiştir.

Saha ve laboratuvar araştırmalarında, kırıntılı kay açla-ra ya§ verebilecek her hangi bir fosil saptanamamıştır. An-cak, bu kayaçların yüzeyledikleri hemen her yerde, altta ka-ba ve çoktur bileşenli bir çakıltaşı, üst düzeylere doğru git-tikçe bileşenleri küçülen kumtaşı, süttaşı, kiltaşı ye kireç-taşlarına geçişlerinin varlığı gözlenmiş olup, bu durum nor-mal bir transgresyonu belirtmektedir. Yine kaba, kırmızırenkli kırıntılarla onun üzerine gelen fosilli kayaçlar ara-sında aşınım yüzeyini belirleyen hiç bir kanıt yoktur. Bütüngeçişler sürekli ve düzenlidir. Bu nedenle, kırmızı renkli Ia-rmtılar, Alt Liyas yaşında olmalıdır.

Derealam formasyonu içerisinde ince taneli kayaçlarlaaratatmank olarak bulunan killi, koyu renkli kireçtaşlanmikrofösilce zengindir. Karanlık dere ve Fındıklı derelerin-den alınan örneklerden, formasyona Iıiyas yaşını veren fo-siller saptanmıştır.%

Akdağ formasyona (Ja)

Tanım* Birim kireçtaşlarıyla yanal ve dikey geçişlidolomitlerden oluşmuştur. Ayrıca katmanlanmayı kesen veonlara koşut mağmatik kayaçlan da içerir. Akdag'da en iyiyüzlek verdiklerinden formasyona bu ad[ verilmiştir (Şekil 2).

Dağılım ve konumu. Akdağ'da Derealanı formasyonugüney ve batıdan dar bir şerit biçiminde sınırlar. İncelemesahasında, batı ve güneybatıda daha kalın ve geniş yayılım-lı olan dolomitler, güneydoğuya doğru giderek incelir veMenteş'in 2 km batısında yanal olarak kireçtaşlarına geçer.

Akdağ formasyonu, Derealanı formasyonu üzerine u-yumlu olarak gelir. Üst Jura yaşlı kireçtaşları da bu for-masyonu yine uyumlu olarak örter.

Kayatürü. Dolomitler, gri renkli, iri kristalli ve iyikatmanlıdırlar. Kırıldığında bitüm kokusu verirler. Kayacınayrışması sonucu yamaç aşağı dökülen kristaller, bir dolo-mit kumu oluşturmuşlardır. Altta yer alan Derealanı for-masyonuna oranla daha sert olduklarından dik sarplıklaroluşturmuşlardır. Bu özelliği nedeniyle uzaktan bile kolaycatanınırlar. Dolomitler yanal ve dikey yönde kireçtaşlarınayavaş yavaş geçişlidirler.

Akdağ formasyonu, dasit daykîarı tarafmdan* kesilmiş-tir. Aynı kayaçlar sil olarakta bulunurlar. Ayrıca Obrukkayalığı ve Ayıtaşı yöresinde diyabaz lavları yastık yapılarıoluşturmuştur.

Akdağ formasyonunun kalınlığı değişken olup, 150 mîik kalınlığa ulaştığı yerler olduğu gibi, bir kaç metre ka-lınlıkta olan yerler de vardır, özellikle bu kalınlık değiş-meleri dolomitlerde kireçtaşlarına yanal ve dikey geçişli ol-maları nedeniyle sık sık izlenir.

Yaş, Akdağ formasyonunu oluşturan dolomitlerin altdüzeyleri bütünüyle fosilsizdir.'Kireçtaşlarına^ geçişli oldu-

' ğu düzeylerde fosil içerirler. Alman örneklerden formasyonaDogger yaşını verecek fosiller, gerek tarafımızdan ve gerek-se Gutnic (1977) tarafından saptanmıştır.

Çamoluk formasyonu (Jç)

Tanım. Birim neritik kireçtaşlan İle yanal ve dikeygeçişli olan, silisli, killi pelajik kireç taşlanndan oluşmuştur.Çamoluk yöresinde iyi izlenebilmesi nedeniyle de formasyo-na bu ad verilmiştir (şekil 2);

Dağılım ve Konumu. Bu formasyonun en iyi yüzeyle-diği yer, Akdağ'ı doğu-batı yönünde derin bir şekilde oyanÇamoluk vadisidir. Akdağ'ı kuzeybatı, batı, güney ve gü-neydoğu yönlerinde yarım ay şeklinde kuşatır.

Çamoluk formasyonunun alt dokanağı, Akdağ formas-yonu ile uyumludur. Üst dokanağı da Alt Kretase yaşlı Ki-reçtaşları ile yavaş geçişlidir. Kuzeyde • Menderes masifimermerleriyle faylı dokanaklı olup, mermerler, Çamolukformasyonu üzerine itilmiştir.

Kayatürü. Bu formasyonu oluşturan kireçtaşları, altdüzeylerde beyazımsı-krem renkli, çok iyi katmanlı mikrit-lerdir. Katman kalınlığı 20 sm yi geçmez. Katman içindeve katmanlar arasında silis bendleri vardır. Pontid ve Ana.tolitlerde oluşan Üst Jura kireçtaşları ile aynı litofasisesözelliğini gösterirler (öztürk, 1068, 1979). Pelajik ortam-larda oluşan bu kireçtaşlannda, Akdağ*ın batısında dikey;güney ve güneydoğusunda da hem dikey ve hem de yanalyönde fasiyes değişimleri izlenir. Açık renkli ve bol silisbandlı olan kireçtaşları, gri renkli- daha kalın katmanlı birdurum alır ve içerdikleri silis oranı da azalır. Aynı yaştakibir iki kayacın mikroskop altındaki görünümleri de fark-lıdır. Tabandaki mikritler, üst düzeylere doğru yavaş ya-vaş sparitik kayaçlara geçerler Jd, bunlar, derin deniz ilesığ deniz geçiş ortamının çökelleridir.

Çamoluk formasyonunun en fazla kalınlığı, Çamolukvadisi ile Akdağ zirvelerinde saptanmış olup, 150-200 mdolayındadır. Bakırlıbelde olduğu gibi çok ince olduf u yer-ler de vardır (15-20 m).

Yaş. Formasyonun yaşı, alınan örneklerin incelenmesisonucu Üst Jura olarak belirlenmiştir.

Akçay formasyonu (Ka)

Tanım. Formasyon pelajik ve neritik fasiyeslerde gelişmişkireçtaşlarmdan oluşmuştur. Homanm kuzeyinde Akdağ'ıdoğu ve batı olarak ikiye ayıran Akçay vadisi boyunca iyi iz-lendiğinden, formasyona bu adın verilmesi uygun görülmüş-tür.

Dağılım ve Konumu. Bir önceki formasyonda olduğu gi-bi, Akdağ'm batı, güney ve güneydoğu yamaçlarında yüzeyler.Üst Jura yaşlı kireçtaşları üzerinde uyumlu olarak bulunur.Üst dokanağı ise, Üst Kretase yaşlı kireçtaşlarına uyumluolarak geçer. Formasyonun sahadaki dokanakları, diğer for-masyonlarla litofasiyes benzerlikleri nedeniyle kesin olarakçizilemediğinden olasılı çizilmiştir. Olasılı ayırımları, çeşitliyerlerden alınan örneklerin içerdiği fosiller yardımıyla yapıl-mıştır.

Page 7: Homa - Akdağ (Denizli) Yöresinin Stratigrafisi · Homa - Akdağ (Denizli) Yöresinin Stratigrafisi ... İnceleme bölgesinde Liyas'tan başlayıp, Lütesiyen sonuna değin süren

o eo o o o o

o o o o oo o o o o o

EI-EKÖY O O °KULAct/S?

ÇAKA1AN FORMASYONU | ÇAİUOAH FORMATION )

AÇILI UYUMSUZLUK I ANGULAR UNCONFORMITY)

OFİYOLİTLİ MELANJ ( OFNIOLITIC MELANGE I

Page 8: Homa - Akdağ (Denizli) Yöresinin Stratigrafisi · Homa - Akdağ (Denizli) Yöresinin Stratigrafisi ... İnceleme bölgesinde Liyas'tan başlayıp, Lütesiyen sonuna değin süren

HOMA - AKDAĞ TÖRBSÎNÎN STRATİGRAFİSİ 81

Şekil 3: Honıa-Ak<teğ (Denizli) yöresi jeoloji kesitleri.

Figure 3: Geological sections of the Homa-Akdağ (Denizli) area.

Kayatürü. Akçay, Yuva ve Beydili köylerinin doğu ya-maçlarında biyosparitler, gri renkli, pseudooolitik, Üst Jurayaşlı kireçtaşlarına oranla daha kaim katmanlıdırlar. Faylan-malar nedeniyle katmanlanmalar yer yer bozulmuş ise de, ge-nelde iyi katmandırlar. Katmanlar içerisinde koyu renkli, kat.manlanmaya koşut ve altındaki formasyona oranla daha azmiktarda silis bandlan içerir. İnceleme alanmm güneydoğu vedoğusuna doğru daha kaba dokulu kireçtaşlarına yanal ve di-key yönde yavaş geçişler yaparlar. Bu bölgedeki kireçtaşlan,pseudooolitik ile ooîitik arası bir dokuda olup, taneler ara-sındaki kalsit oram da artmaktadır. Bu yörelerde formasyonunüst düzeyleri bol organizma kırıntılı olup, breşik bir yapıda-dır.

Akçay vadisi boyunca yapılan ölçülü kesitte, formasyonkalınlığının 300 m dolayında olduğu saptanmıştır (şekil 4).

Yaş. Sahadan alman örneklerden belirlenen fosillere göreformasyon Alt Kretase yaşındadır.

Kartal formasyonu (Kk)

Tanım. Genellikle altta pelajik, üst düzeylerde neritik M-reçtaşlarmdan oluşan formasyon, Kartal çeşmesi yöresinde enİyi incelenebilmiştir. Bu nedenle de formasyona ad olarak ve-rilmiştir.

Bağılım ve Konumu. Akdağ grupunu oluşturan kayaçîar-da Lâyas'tan Lütesilen sonuna değin sürekli bir «tratigrafikdizilini görüldüğünden ,bu formasyona özgü yüzlekler de, Ak-çay formasyonunun yüzeylediği yörelerde izlenir. Formasyoninceleme alanmm batısında daha ince, güneyde ise daha yay-gın ve "kalındır.

Kartal formasyonu, Akçay formasyonu üzerinde uyumluolarak bulunur ve yine uyumlu olarak tavanında Şırşır for-masyonu yer alır.

Kayattirü. Formasyonu oluşturan kayaçlar, inceleme ala-nında iki ayrı fasiyeste gelişmiştir. Batıda gri-kırmızı renkli,ince katmanlı, silis ara bandlı, kayacı oluşturan taneciklerdaha küçük çaplı ve killidir. Tipik mikrit fasiyesinde oluşanbu pelajik kireçtaşlan, faylanma nedeniyle ince bir şerit şek-linde gözükür ve yer yer de daha yaşlı kayaçlar üzerinde asılıbir şekilde bulunur. Aktaş ve Yuva köyleri doğusundaki mik-ritler içerisinde türbiditik düzeylere de rastlanır. Bunlar, dahakalın katmanlı olup, içerdikleri kum oram da kilden fazla-dır.

Batıdaki pelajik kireçtaşlan, güney ve güneydoğuda ne-ritik fasiyeste gelişmişlerdir, özellikle Kartal çeşmesi yöresiile Obruk kayalığının güney yamaçlannda çok iyi yüzeylerler.Bu yörelerde Akçay formasyonu üzerinde açık renkleri vemasif görünüşleriyle kolayca tanınırlar. Resif al fasiyeste ge-lişen bu düzeyler, bol oranda Rudis, Lamellibranş, Gastrapodakırmtılan içerir ve breşik bir dokuya sahiptir.

Kartal Formasyonunun kalınlığı yörelere göre değiş-mekte olup, en fazla 300 m lik bir kalınlık saptanmıştır (Şe-kil 4).

Yaş. Kartal formasyonunun yüzeylediği yerlerden almanörneklerin incelenmesiyle belirlenen fosillere göre, formasyo-nun yaşı, Senomaniyen'den Maestrihtiyen'e değin çıkmaktadır.

Şırşır formasyonu (Tş)

Tanım. Birim türbiditik kireçtaşı arakatmanlı, silisli pe-lajik kır eçtaşlanndan oluşmuştur. Düzbel _ Menteg arasmda

Page 9: Homa - Akdağ (Denizli) Yöresinin Stratigrafisi · Homa - Akdağ (Denizli) Yöresinin Stratigrafisi ... İnceleme bölgesinde Liyas'tan başlayıp, Lütesiyen sonuna değin süren

82 ÖZTÜRK

yer alan Şırşır yöresinde en iyi geliştiği için de formasyona buad verilmigtir.

Dağılım ve Konumu, Şırşır formasyonu, inceleme sahası-nın güneybatı ve batısında çok sınırlı yerlerde yüzeyler. Kaya-türü yönünden yer yer Üst Kretase yaslı kireçtaşlarına çokbenzer. Bu neednle, onlardan içerdikleri fosiller yardımıyla ay-rılır.

Şırşır formasyonu, inceleme sahasının güneydoğu kesimin-de geniş yaylım gösterir. Dtizbel ve hemen kuzeyinde yükse-len Akdağ'da doğu ve kuzeydoğuya doğru genişleyerek uzanır.Menteş yöresinde yeniden faylarla sınırlanır.

Formasyon, tabanda Üst Kretase yaşlı Kartal formasyonuile uyumluk gösterir. Tavanda ise, çok sınırlı bölgelerde yü«zeyleyen Lütesiyen yaşlı Yuva formasyonu bulunur. îki for-masyon arasındaki ilişki normaldir. Fakat, çoğunlukla dahayaşlı allokton birimler bu formasyon üzerine itilmiştir.

Kayatürü. Şırşır formasyonu tabanda breş yapılı kireçtaş-larıyla başlar ve üst düzeylere doğru mikritlere geçer. Mikrit-ler çoğunlukla grikrem renkli, killi ve çok iyi katmanlıdır-lar. Katman kalınlıkları 20, 25 cm yi geçmez. Katmanlar içe-risinde ve arasında bol miktarda gri renkli, bazan siyahımsısilis bandları bulunur. Mikritlerle arakatmanlı, kaba dokuluve daha kalın katmanlı olan kireçtaşlan, türbiditik oluşuklarıtemsil ederler ve bunlara sık sık rastlanır.

İnceleme sahasında pelajik fasiyeste gelişen formasyon,bölgenin doğusunda Kırdağİarı, Senirkent (Koçyiğit, 1980)yörelerinde neritik fasiyeste gelişmiştir. Aynı bölgelerde dikeyyönde fasiyes değişimleri de izlenir Gutnic (1977).

Şırşır formasyonunun kalınlığı değişken olup, Şırşır yöre-sinde en çok 450 m lik bir kalınlık saptanmıştır (şekil 4).

Yaş. Pelajik ortamlarda çökelen bu kireçtaşlan, fosilbakımından yoksundur. Ancak, türbiditik oluşuklar daha zen-gin organizma kırıntısı içerirler, örneklerden sapatanan fosil-ler her ne kadar Orta Paleoaen için karekteristik ise de, ta-banda Maestrihtiyen, yaşlı birimlerle, tavanda da Eosen yaşlıkayaçlarla normal geçişli olduğundan, formasyona Paleosenyaşının verilmesinin daha uygun olacağı kanısındayım.

Yuva formasyonu (Ty)

Tanım. Birim kırmızı renkli biyomikriüerden oluşmuştur,Yüzleklerin en iyi Yuva köyü yöresinde bulunması nedeniyle,formasyona bu ad verilmiştir.

Dağılım ve Konumu. Bu formasyonu oluşturan kayaçlarçok küçük sahalarda yüzeylerier. Daha geniş yayıhmı Dinarve doğusunda görülmektedir. Ancak buralar inceleme alanınındışında kain*. Saptanabildiği yerler, Yuva köyünün 2 km ku-zeydoğusu ile Düzbel'in kuzeyidir.

Yuva formasyonu uyumlu olarak Şırşır formasyonununüstüne gelir. Tavanında ise tektonik dokanakla allokton birim-ler bulunur.

Kayaturü. Kırmızı renkli, killi, iyi katmanlı olan biyo-mikritler, görünüşleri bakımından Üst Kretase'nin Globutrun-cana'lı kireçtaşlarına çok benzerler; yalnızca içerdikleri fosil-ler yardımıyla onlardan ayrılırlar. Bir de, bu kayaçlar içerisin,de silis bandları bulunmamaktadır.

* Yuva köyünün kuzeydoğusunda yapılan ölçülü kesitte,formasyonun kalınlığının 50 m dolayında olduğu saptanmış-tır.

Yaş. Mikritler içerisindeki fosiller, cins ve tür çeşitliliğiyönünden kıt, fakat aynı türün çokluğu bakımından zengindir,örneklerin belirlenmesi sonucu saptanan fosiller, formasyo-nun Ipresiyen-Lıütesiyen yaşında olduğunu gösterir.

Çağlayan formasyonu (Tç)

Tanım. Formasyon kireçtaşı, kumtaşı, kırmızı killer veçakıltaşlanyla temsil edilir. Çağlayan köyünde en iyi dizilimigösterirler.

Dağılım ve Konumu. Bu formasyon, Uşak Neojen saha-sının güneydoğuya doğru bir uzantısıdır. Yayılımı çoğunluk-la yüksek dağlar arasında kalan çöküntü bölgeleridir. Aktaş,Akd-ağ, Çağlayan, Belence ve Koçak köyleri yörelerinde yay-gın olarak yüzeylerier. Tabanda, daha yaşlı birimler üzerindeaçılı uyumsuzlukla bulunur. Yuva-Hacıkadir köyleri arasındada Mesozoyik ve Tersiyer yaşlı kayaçlarla, Işıklı-Osmanköyarasında da Menderes masifi ile faylı dokanak halindedir.

Kayatürü. Çağlayan formasyonu, Çağlayan köyü yöresin-de tabanda 50 m kalınlığında, yatay katmanlı, krem renkli,bitki kırıntıları içeren gölsel kireçtaşlaıayla metamorfitlerüzerine gelir. Üste doğru çakıltaşları ve gri-kırmızımsı renklikumtaşı arakatmanlı kırmızı killer yer alır. Bu kayaçlarınkalınlığı 100 m kadardır. Bunun üzerine 5 m kalınlığında killikireçtaşlan buludur. Daha üst düzeylerde, tabanı kireçtaşla-nyla geçişli olan, 70 m kalınlığında, kalın katmanlı çakıltaşlarıyeralır. Çakıltaşlarının bileşenleri çoğunlukla mermer, ku-varsit, kloritşistve kireçtaşı parçacıklarıdır. Mermer, kuvarsitve kireçtaşlanndan oluşan çakıllar iyi yuvarlaklaşmıştır.Çakıllar, killi-kireçli bir çimento maddesi ile sıkı bir şekildetutturuhnuşlardır. Çağlayan kesitinin üst düzeyleri, bağlantı-sız çakıllarla son bulmaktadır.

İnceleme bölgesinde aynı stratigrafik dizilim, Koçak veJurnal yörelerinde de izlenir. Ancak Yuva, İbanlar ve Haeıka-dir köyleri arasında stratigrafik dizilim değişir. Bu bölge-lerde, alttaki kireçtaşlan ile çakıltaşı ve kumtaşı arakatmanlıkırmızı killer gözükmez. Nisbeten gevşek çimentolu ve kat-manlı yapılı çakıltaşlan, bağlantısız çakıllar ve yer yer 2-3 mye varan kalın bir toprak örtüsü yer alır. Çakıîtaşlan, çoğun-lukla Akdağ yamaçlarından dökülen kireçtaşı çakıllarındanoluşmuştur. Boylanma görülmez İyi yuvarlaklaşmış çakıllaryanında, oldukça iri ve köşeli çakıllar da bulunur. Katmanlaryamaç eğimi yönünde 5-6° lik ilksel eğimlidir.

Yaş. Alınan örneklerden formasyona yaş verebilecek fo-siller saptanamamıştır. Aynı düzeyler Uşak yöresinde ÜstNeojen olarak adlandmlmıştır (Ercan ve diğerleri, 1978). Di-nar-Sandıklı arasında Çağlayan formasyonunu oluşturan ka-yaçlar, denizel Alt-Orta Oligosen üstüne uyumsuzlukla gelenKarasal Miyosen oluşuklarının üst düzeylerini temsil ettiğinegöre, formasyonun yaşı, olasılıkla Pliyosen'den başlayıp, Ple-yistosen'i de kapsamalıdır.

ALLOKTON BİRİMLER

Bu başlık altında verilecek bilgiler bir diğer yazıda elealınacağından, burada kısaca allokton birimlerin dağılımından,kayaç türlerinden ve yerleşme yaşından söz edilecektir.

Page 10: Homa - Akdağ (Denizli) Yöresinin Stratigrafisi · Homa - Akdağ (Denizli) Yöresinin Stratigrafisi ... İnceleme bölgesinde Liyas'tan başlayıp, Lütesiyen sonuna değin süren

HOMA -AKDAĞ YÖRESİNİN STRATİGRAFİSİ 83

Bağılım ve Konumu,

Araştırma sahası içine giren allokton birimler, doğudanbatıya doğru Menteş, Düzbel, Homa, Çötel, Beydili ve Yuvaköyleri yörelerinde izlenir. Bunlar yer yer ÜstKretase, Paleo-sen ve Eosen yaşlı kayaçlar üzerine sürüklenmişlerdir. Tava-nında ise, otokton Alt-orta Oligosen yaşlı çakıltaşları bulunur(Dinar yöresinde).

Allokton Bilimleri Oluşturan Kaya Türleri

Allokton birimleri oluşturan kayaç türlerinin en yaygınıkireçtaşlarıdır. Kireçtaşları, Triyas'tan başlayıp, Eosen'e de-ğin her yaşta pelajik ve neritik fasiyelserle temsil edilir.

Birimi oluşturan kayaç türlerinden bir diğeri de kumtaş-larıdır. Bunlar, kiraçtaşlan kadar yaygm değildir. Çoğunluklakaba bileşenli grovaklar tarafından temsil edilirler ve fosiliçermezler. Diğer kayaçlarla tektonik karışımlı olduklarındanharitalanamamışlardır.

Kırmızı renkli radyolaritler irili ufaklı bloklar biçimindeolup, çok parçalı bir yapıdadır. Belirli bir düzey oluşturmaz-lar.

Büyüklükleri bazan kilometreleri bulan bu bloklar, peri-dotit, piroksenit, bazalt, diyabaz ve spilitlerden oluşan ofiyolLtik bir gereç içinde yüzer durumda bulunurlar. Bu ofiyolitikkarmaşık Gutnic (1977) ve Graciansky (1977)'e göre, Lisiyennaplarmın kuzeydoğuya doğru bir uzantısıdır. Demirtaşlı(1977) ise, Toroslardaki bu ofiyolitik birimlerin bir olistost-rom olduğunu önerir. Ofiyolitli meîanj terimi ilkin yerel ola-rak Graciansky (1973), daha sonra tüm Batı Torosiar'daKoçyiğit (1976, 1978) tarafından ileri sürülmüştür.

Allokton Birimlerin Yerleşim YaşıAllokton birimler .değişik yörelerde değişik yaştaki ka-

yaçlar üzerine bindirmelidir. Doğudaki Menteş-Düzbel ara-sındaki bazı yörelerde Üst Kretase; Bazı yerlerde de Paleosenve Eosen üzerine bindirmelidir. Batıda Homa-Yuva arasındada Üst Jura, Alt Kretase, Üst Kretase, Paleosen ve Eosenyaşlı birimler üzerine bindirmelidir (Şekil 3). Dinar yöresindeise, Alt-Orta Oligosen yaşlı çakıltaşlarmın altında görünürler.Bu duruma göre, allokton birimlerin yöredeki yerleşme yaşı,Lütesiyenden sonra Oligosenden önce, bir başka deyişle ÜstEosen'de olmuştur. Gutnic (1977) de bunların yerleşme yaşımEosen sonu olarak vermiştir.

Alüvyon

KB-GD yönünde yer alan Dinar çöküntüsü ile KB-GByönündeki Çivril-Işıklı çöküntü alanlarında oluşan alüvyonla-rın, Çivril-Işıklı yöresindekiler inceleme sahası içerisine gi-rerler. Alüvyon havzası, kuzeydoğuda yükselen ve Akdağ'ı o-luşturan birimlerden beslenmektedir. Bu nedenlö, dağ etekle-rinde daha kaba bileşenli çökellerin, havza ortalarına doğrugiderek daha küçük bileşenli elamanlara dönüştüğü görülür.

SONTJÇI.AR

Yapılan araştırmalarla bölgenin stratigrafisi hakkında §usonuçlara varılmıştır:

1 — Bakırlıbelin kuzeybatısında yüzeyleyen metamorfit-ler, Menderes masifinin doğu uzantısını oluşturmakta olup,Liyas'tan önceki bir evrede metamorfizmaya uğramıştır.

2 — Kökenini çoğunlukla volkanitlerin oluşturduğu Ko-cayayla metamorfitleri, Paleozoyik yaşta olup, Menderes ma-sifinin örtü şistleri ile aynı evrede metamorfizma etkisindekalmıştır.

3 — Bölgede, Ldyas başından Iıütesiyen sonuna değin sü-rekli bir stratigrafik dizilim saptanmıştır. Bu nedenle,İ/500.000 ölçekli jeoloji haritasında ayrılmamış Mesozoyik-Ter-siyer serileri olarak belirtilen birim ,Alt, Orta, Üst Jura, Altve Üst Kretase, Paleosen ve Alt-Orta Eosen serilerine ayrılmışve haritalanmışür.

4 — Kocayayla metamorfitîeri ile Liyas arasında yeralan ve Verrucano fasiyesi olarak adlandırılıp, Triyas yaşıverilen kırmızı renkli kırıntıların, Liyas yaşlı Derealanı for-masyonunun taban çaîoltaşı düzeyi olduğu saptanmıştır.

5 — Kısa uzaklıklarda değişik çökelme ortamının ya-nında, genelde çökelme ortamının batıdan doğuya gidereksığlaştığı sonucuna varılmıştır.

6 — Allokton birimlerin yerleşim yaşının Üst Eosen(Piriaboniyen) olduğu saptanmıştır.

KATKI BEIİRTME

Yazar, bu araştırmanın yapılmasında maddi olanak sağ-layan Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumu ilepaleontolojik belirlemeleri yapan Dr. E. Sirel'e ve petrogra-fik belirlemeleri yapan asistan H. Çağlayan'a teşekkür eder.

DE&İNÎLEN BELGELER

Abdtisselamoglu, M.g., 1965, Muğla-Yatağan çevresinde görülen jeolojiformasyonlarının korrelasyonu hakkında rapor: M.T.A. Rap.,No. 3497.

Akartuna, M., 1962, îzmir-Torbalı-De£irmendere-Seferhisar-tTrla böl-gesinin jeolojik etüdü: Î.Ü.F.F. Monografileri, 18.

Akartuna, M., 1965, Aydm-Nazilli hattı kuzeyindeki versanlarm jeolo-jik etüdü: M.T.A. Dergisi, 65, 1-10.

Akdeniz, N. ve Konak, N., 1979, Menderes Masifinin Simav dolayında-ki kaya birimleri ve metahazik, metaultramafik kayaların ko-numu :Türkiye Jeol. Kur Bttlt, 22, 175-183.

Akat, TJ., özttirk, Z., öztürk, E. ve Çağlayan, A., 1975, Menderes Ma-sifi Güneyi - SW Toros kuşağı ilişkisi (Ön rapor): M.T.A. Rap.No. 5488, Yayınlanmamış.

Ayan, M., 1973, Gördes migmatitleri: M.T.A. Dergisi, 65, 132-155.Başarır, E., 1970, Bafa Gölü doğusunda kalan Menderes Masifi güney

kanadının jeoloji ve petrolojisi: E.Ü.F.F. Jeoloji Kürsüsü îlmirapor Servisi, No. 102.

Bingöl, E., 1974, 1:2.500.000 ölçekli Türkiye metamorfizma haritasıve bazı metamorfik kuşakların jeotektonik evrimi üzerine tar-tışmaları: M.T.A. Dergisi, 83, 178-134.

Brinkmann, R., 1966, Geotektonische Gliederung von West Anatoîien:M.T.A. Dergisi, 66, 61-74.

Demirtaşh, E., 1977, Toros Kuşağının batı kesimindeki olistolitler,olistostromlar ve ofiyolitik melanj ile çegitli nap varsayımlarınıntartışılması: Sixth Collogium on Geology of the Aegean Region,Îzmir-TURKEY.

Dora, O.Ö., 1969, Karakoca granit masifinde petrolojik ve metalojeniketütleri: M.T.A. Dergisi, 73, 10-26.

Dora, O.Ö., 1972, Ortoklas mikroklin transformation in migmatitendes Eğrigöz Massivs: Türkiye Jeol. Kur. Bült., 15/2, 131-152.

Ercan, T., Dinsel, A., Metin, S., Türkecan, A., Günay, E., 1978, UgakYöresindeki Neojen havzalarının jeolojisi: Türkiye Jeol. Kur.Bült., 21, 97-106.

Flügel, N. ve Metz, K., 1954, Bodrum-Muğla Yöresinde Yapılan jeolo-jik harita hakkında rapor: M.T.A. Rap. No. 2799, Yayınlanmamış.

Graciansky, P. de.ı, 1965, Menderes Masifi güney kıyısı boyuncagörülen metamorfizma hakkında açıklamalar: M.T.A. Dergisi,64, 8-21.

Page 11: Homa - Akdağ (Denizli) Yöresinin Stratigrafisi · Homa - Akdağ (Denizli) Yöresinin Stratigrafisi ... İnceleme bölgesinde Liyas'tan başlayıp, Lütesiyen sonuna değin süren

84 ÖZTÜRK

Graciansky, P. de., 1973, Le Probleme des "couloured melanges" apropos do formations chaotiques associees aoix ophlolites deLycie occidentale (Turqule): Revue de Geographie Physique etde Geologie dynamique (2), vol. XV, Fasc. 5, pp. 556-566, Paris.

Graciansky, P. de., 1977, New datas on the "Western Lycian Nappesand discussion about the problem of their root zones: SixthCollogium on Geology of the Aegean Regin: izmir-TURKEY

Gutnic, M., 1977, Geologie du Taurus Pisidien au nord d'Isparta,Turqule: Principaux resultats extra!ts des notes de M. Gutnicentre 1964 et 1971 par O. Monod, Üniversite de Paris-Sud Or-say, 1305.

îzdar, K.E., 1971, Introduction to geology and metamorphism of Men-deres Massif of Western Turkey: Campbell, A.S., ed.. Geologyand history of Turkey: Petroleum Bxpl. Soc. of Lib., Tripoli,495-500.

Kaaden, G. ve Metz, K., İ954, Datça-Mugla-Dalaman çayı arasındakibölgtnin jeolojisi: Türkiye Jeol. Kur. Bült. 5/122, 71-170.

Ketin, t., 1959, TUrkiyenin orojenik gelişmesi: M.T.A. Dergisi. 53,78-86.

Koçyîgit, A., 1976, Karaman-Ermenek (Konya) bölgesinde oflyolitllmelanj ve diğer oluşuklar; Türkiye Jeol. Kur. Bült., 19, 103-116.

Koçyigit, A., 1978, Sakarya-Üsbaş (Karaman) yöresinin jeolojisi!Türkiye Jeol. Kur. Bült., 21,77-86.

Kooyigit, A., 1980, Hoyran Gölü yöresinin (Isparfa-Afyon) stratigra-fik ve Tektonik özelliği: A.Ü. Fen Fakültesi, Jeoloji Kârsüsü,Doçentlik Tezi, 172 say.

Onay, T.S., 1949, Über die Schmirgllgesteine 3W-Anatoliens; Sch-weitz. MUn-Petr. Mitt. 29/2, 492-537.

özgül, N., 1971, Orta Torosların kuzey kesiminin yapısal gelişimindeblok hareketlerinin önemi; Türkiye Jeol. Kur. Bttlt, 1, 85-101.

öîtürk, A. ve Kooyigit, A., 1976, Selimiye-Begparmak bölgesi meta-morfitlerinin tektoniği: A.Ü.F.F. Jeoloji Kürsüsü. Yayınlan-

mamış.Parejas, E., 1943, Le substratum ancien du Taurus occidental au Sud

d'Afyon Karahisar (Anatolie1): Soc. Ph. et Hist. Nat: Geneve,C.R., 60, , UO-114.

Schuiling, RD., 1958, Menderes Masifine ait bir gözlü gnays üzerindezirkon etüdü: M.T.A. Dergisi, 51, 38-41.

Schuiling, R.D., 1962, Türkiyenin güneybatısındaki Menderes mig-matit kompleksinin petrolojisi, yaşı ve yapısı hakkında: M.T.A.Dergisi, 58, 71-84. . . • '

Tokay, M., Erentöz, C.i, 1959, Türkiyede muhtemel uranyum ve tor-yum bölgeleri; M.T.A. Dergisi, 52, 79-93.

Wippern, J., 196̂ , Toros boksitleri ve bunların tektonik durumu,M.T.A. Dergisi 58, 47-70.

Wippern, J., 1964, Menderes Masifinin alpdik dag teşekkülü içindekidurumu: M.T.A. Dergisi, 62, 71-79.

YBiınra yayıma verildiği tarih : 4.6.1981

Page 12: Homa - Akdağ (Denizli) Yöresinin Stratigrafisi · Homa - Akdağ (Denizli) Yöresinin Stratigrafisi ... İnceleme bölgesinde Liyas'tan başlayıp, Lütesiyen sonuna değin süren