22
Köy Fırını Yapıyoruz -2 Fırınımızın iç çapı 90 cm, ateş tuğlası duvar kalınlığı 10 cm, fırının ağzını oluşturan, üzerine de bir baca konduracağımız, aynı zamanda da barbekü olarak kullanacağımız tünel misali bölümün uzunluğu 50, genişliği 55, yüksekliği de 45 santimetre olacaktı. Tabanında yine 6 cm kalınlığında ateş tuğlası kullanmaya karar verdik, 2cm'lik şamot harcıyla birlikte 8 cm'ye çıkacaktı kalınlık. Fırının tabanının yerden yüksekliği ise, fazla eğilip bükülmeden içini görebileceğim, fırın küreğiyle çalışabileceğim yükseklik olarak evde pek çok denemeden sonra en iyi olduğuna karar verdiğim üzere 120 cm olacaktı. Fırın için seçtiğimiz köşeye tüm bu ölçüleri hesaba katarak içi demir hasırlı betondan bir temel yaptık önce. Sonra, fırının taban ateş tuğlalarının yerden 120 cm yükseklikte olacağı hesabından geri giderek yan duvarları gazbeton kullanarak ördük. Onun üzerine tüm fırının yükünü taşıyacağını göz önüne alarak hasır demir ve 30'ar santim arayla kalın demir çubukları karşılıklı duvaralara oturtup, altına ve kenarlarına kalıp yaparak 10 cm kalınlığında betonladık. İşin bu bölümü çok standart olduğu için fazla detaya girmiyorum. Tüm yabancı kaynaklarda fırının taban tuğlalarının altında ve kubbeyi tamamen içine alacak şekilde ısı kaybını önlemenin önemi anlatılıyordu. Bunun için de en temel 1

fırın yapımı

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: fırın yapımı

Köy Fırını Yapıyoruz -2

Fırınımızın iç çapı 90 cm, ateş tuğlası duvar kalınlığı 10 cm, fırının ağzını oluşturan,

üzerine de bir baca konduracağımız, aynı zamanda da barbekü olarak

kullanacağımız tünel misali bölümün uzunluğu 50, genişliği 55, yüksekliği de 45

santimetre olacaktı. Tabanında yine 6 cm kalınlığında ateş tuğlası kullanmaya karar

verdik, 2cm'lik şamot harcıyla birlikte 8 cm'ye çıkacaktı kalınlık. Fırının tabanının

yerden yüksekliği ise, fazla eğilip bükülmeden içini görebileceğim, fırın küreğiyle

çalışabileceğim yükseklik olarak evde pek çok denemeden sonra en iyi olduğuna

karar verdiğim üzere 120 cm olacaktı.

Fırın için seçtiğimiz köşeye tüm bu ölçüleri hesaba katarak içi demir hasırlı betondan

bir temel yaptık önce. Sonra, fırının taban ateş tuğlalarının yerden 120 cm yükseklikte

olacağı hesabından geri giderek yan duvarları gazbeton kullanarak ördük. Onun

üzerine tüm fırının yükünü taşıyacağını göz önüne alarak hasır demir ve 30'ar santim

arayla kalın demir çubukları karşılıklı duvaralara oturtup, altına ve kenarlarına kalıp

yaparak 10 cm kalınlığında betonladık. İşin bu bölümü çok standart olduğu için fazla

detaya girmiyorum.

Tüm yabancı kaynaklarda fırının taban tuğlalarının altında ve kubbeyi tamamen içine

alacak şekilde ısı kaybını önlemenin önemi anlatılıyordu. Bunun için de en temel

1

Page 2: fırın yapımı

malzeme olarak vermikülit kullanımı öneriliyordu.

Biraz zor oldu ama sonunda vermikülit bulduk. 6 ölçü vermikülit'i bir ölçü çimento ile

karıştırarak elde ettiğimiz harcı 10 cm kalınlığında fırın kaidesinin üzerine yaydık.

Kenarlarda kalıp tahtalarıyla 10 cm'lik boşluk bırakmayı ihmal etmedik. Kubbe

bittikten sonra bu boşluğa kırmızı tuğladan duvar örerek kubbeyi tamamen örteceğiz.

Ateş tuğlasını işlemek için şamot harcı kullanıyoruz. Şamot harcı kuruduğunda ateş

tuğlasıyla aynı refraktör özelliklere sahip olan, aynı zamanda da yapıştırıcı bir harç.

Kıvamlı, koyu bir çamur olacak şekilde su ile karıştırdığımız harcı çimentolu vermikülit

ile hazırladığımız zeminin üzerine ateş tuğlalarını döşemek için kullanıyoruz. Taban

tuğlaları döşerken resimde görüldüğü gibi dokulu, aralarında boşluk bırakmadan,

hepsi aynı seviyede ve terazisinde döşüyoruz.

Taban tuğlalarını döşerken hava çok soğudu. Tabanın yaklaşık yarısını döşedikten

sonra bir kaç gün sonra devam etmek üzere üzerini naylon bir örtü ile kapatarak

şimdilik bırakıyorum.

2

Page 3: fırın yapımı

Geçtiğimiz hafta sonu havanın açık olmasından yararlanıp başladığım işi komşum

Bekir'in de yardımıyla bitiriyoruz.

Fırının taban taşları döşendi. Bir terazi yardımıyla her yönde kontrol ediyoruz.

Özellikle de tabanda bir kavis olmamasına, tuğlalar arasında seviye farkı

bırakmamaya dikkat ediyoruz. Bu çok önemli. Terazi yüzde yüz mükemmel olmasa

bile kavis, çukur, bazıları düşük bazıları yüksek seviyeli tuğla kalmaması çok önemli.

Malum, fırın küreği fırının içinde hiç bir şeye takılmamalı ve yüzeyde kolayca kaymalı.

Tuğlaları iyice biribirlerine yakınlaştırıp aralarda boşluk bırakmamaya çalıştık. Her

şeye rağmen kalan 1mm'lik açıklığı da şamot harcıyla dolduracağız.

Havaların çok soğuk olmasından dolayı

harcın kurumadığını farkettik. Harç tamamıyle serleşip fırın tabanını sabitlemeden

kubbe yapımına geçmiyeceğiz zira tabanı bozabiliriz. Böylelikle fırın yapımını Mart

ayına kadar tatil ediyoruz.

3

Page 4: fırın yapımı

Sitenin istatistiklerinden izlediğimiz kadarıyla Google'dan "köy fırını" diye arama

yaparak bizi bulanların oranı diğer aramalara göre %50 civarında. Böyle bir şeyi hiç

tahmin etmiyorduk. Meğer ne kadar da köy fırını meraklısı varmış.

Nihayet fırına sıra geldi ve kaldığımız yerden devam ediyoruz. Kaldığımız yer derken,

esasında önceki aşamada ciddi bir hata yapmışız. Önce o hatayı düzelttik.

Yaptığımız hata, bir önceki aşamada fırının taban taşlarını döşerken şamot harcını

olduğu gibi kullanmaktı. Biz bu harcı kullanıma hazır olacak şekilde gereken karışıma

sahip olduğunu düşünüyorduk. Fırın tabanını yaptıktan iki ay sonra bile çamurun

kurumadığını, hatta ilk günkü gibi durduğunu görünce bu işte bir yanlışlık var dedik.

Sonuçta, nalburlarda 25kg'lık torbalarda satılan şamot harçları öylece kullanılamıyor.

Bu malzeme İngilizce'de "fireclay" denilen refrakter tozdan başka bir şey değil. Kendi

kendine kürlenmiyor.

Ne yapacağız derken imdada yine Forno Bravo yetişti. Oradaki tarife göre, 1 ölçü

portlant çimentosu, 3 ölçü elenmiş dere kumu, 1 ölçü kireç ve 1 ölçü şamot harcını

(ölçüler, hacim ölçüsü olacak) önce kuru olarak karıştırıp sonra sulandırarak elde

edilen harcı kullanmak gerekiyormuş. Biz de daha önce döşediğimiz taban tuğlalarını

söktük, eski çamuru tamamen kazıdık, sonra bu harçla tekrar yaptık. 2 günde taş gibi

oldu.

Şimdi gelelim fırının devamına. Fırının planını kağıt üzerinde ölçeklendirerek çizmiştik

zaten. Buna göre fırının iç çapı 90cm, iç yüksekliği 45cm, fırın ağzının uzunluğu da

da 50cm olacak. Fırın ağzını biraz uzun tutmamızın nedeni aynı zamanda barbekü

olarak da kullanabilmek.

4

Page 5: fırın yapımı

15 tabaka kadar 100cmx50cm ölçülerinde 2cm kalınlığında köpük strafor aldık.

Bunlardan iki tanesini bantlayarak birleştirip, bir çivi ve kurşun kalemi biribirine iple

bağlayıp pergel gibi kullanarak 90cm çapında bir daire çizdik, sonra da maket bıçağı

ile keserek fırınımızın iç tabanının kalıbını elde ettik. Bunu fırın tabanı olarak

kullanacağımız ateş tuğlası kaplı platformun üzerine yerleştirdik.

Doğru konumlandırma yapabilmek amacıyla köpük kalıbın etrafına tuğlaları dizdik,

fırın ağzının yerini, konumunu, tuğlaların duruş şeklini tam olarak belirledik.

Daha önceden temin ettiğimiz barbekü ızgarası olarak kullanacağımız paslanmaz

çelik, sapları vasıtasıyla kolayca barbeküye takıp çıkarabileceğimiz ızgarayı da

yerleştirerek herhangi bir ölçü hatası yapmamaya çalışıyoruz. Buna göre fırın ağzının

genişliği 50cm olurken barbekü olarak kullanacağımız bölümün genişliği 60,5cm

olacak.

5

Page 6: fırın yapımı

İlk sıra tuğlayı dikine döşüyoruz. Bir önceki adımda dizerek nasıl duracağına

baktığımız ve yerlerine karar verdiğimiz tuğlaları harçla örüyoruz. Fırın tabanındaki

köpük kalıbın etrafında tam bir çember olacak şekilde sabitlediğimiz tuğlaların fırının

içine bakan yüzeylerine ait kenarları hiç boşluk kalmayacak şekilde birleşiyorlar. Dış

tarafta kalan dar üçgen şeklindeki boşlukları da harçla iyice dolduruyoruz.

İlk sıradan sonraki sıralar daralarak fırının kubbesini oluşturacaklar. Bu işlemin

kusursuz olabilmesi, gittikçe eğimi artarak yerçekimine meydan okuyacak tuğlaları

tutabilmek için yine köpükten kalıplar hazırlıyoruz ve bunları portakal dilimi misali

fırının içine yerleştiriyoruz.

Portakal dilimi gerçekten de iyi bir benzetme oldu. Fırının şekline göre hazırladığımız

çeyrek daire şeklindeki köpük plakaları fırının merkezinde birleştiriyoruz. Tuğla

örülmesi sırasında dilimleri fırının içinde ihtiyaca göre sağa sola kaydırabilmek için

merkezde bantla yapıştırdık, kanatlar gerektiğinde hareket edebiliyorlar.

İ

İkinci ve daha sonraki sıraları ortadan ikiye bölünmüş tuğlalarla öreceğiz. Tuğlaları

basit bir el taş kesme aletiyle kesiyoruz. Kesilen yüzeyler çok mükemmel değil, ama

bunun bir önemi yok. Düzgün yüzeyleri hep fırının iç tarafına gelecek şekilde

6

Page 7: fırın yapımı

döşüyoruz. Bunları döşerken hem bir alt sıra ile, hem de yanındaki tuğla ile açı

yapıyor. Bu açıların eşit olmasına, fırının içine bakan yüzeyde derz kalmayıp

kenarların boşluksuz birleşmesine dikkat ediyoruz. Dış taraftaki açıların yarattığı

boşlukları da harçla dolduruyoruz.

Bu şekilde iki sıra ördükten sonra bu günlük bırakıyoruz. Bundan sonraki her sırada

biraz daha yer çekimine karşı geleceğimiz için ilk üç sırada kullandığımız harcın

donmasını beklemek daha iyi olur diye düşünüyoruz.

Kubbenin yuvarlaklığı şimdiden ortaya çıkmaya başladı.

Yarın devam etmek üzere bu günlük fırın paydos...

Bugün hava yağacak gibi, hatta zaman zaman atıştırıyor. Devam edip etmemekte

tereddüt ediyoruz. Hedefimiz kubbeyi kapatmak. Devam etme kararı veriyoruz. Dün

üç sıra tuğla döşemiştik. Harç tamamen olmasa da epey kurumuş, sertlik kazanmış.

Fırın ağzı için ölçüsüne göre demirciye lama demirden yaptırdığımız iki kavisli demiri

fırın ağzına yerleştirip üzerine 10cm genişliğinde bir mukavva koyuyoruz. Mukavva

ıslak harcın demirlerin arasından aşağıya düşmemesini sağlayacak. Böylece kavisli

7

Page 8: fırın yapımı

fırın ağzının tuğlalarını da döşeyip fırın duvarlarındaki

t

uğla sırası ile birleştirdik. Birleşim noktalarında ölçü ve şekle göre bir kaç özel tuğla

kesmek gerekti. Kavisli demirin üzerine tuğlaları yerleştirirken tuğlalar arasında kalan

açılı boşluklardan birkaçına özel olarak kestiğimiz tuğla parçasını kilit taşı gibi sımsıkı

yerleştirdik.

Bu aşamadan sonra her sıranın eğimi biraz daha artacak, altında dayanabileceği bir

şey olmayacak. Bizim köpükten portakal dilimleri güvenli görünmesine rağmen riske

girmeyip aralarına nemli kum doldurduk. Kubbenin içten alacağı şekle göre

sıkıştırarak yuvarlattık.

Böylece kubbenin tepesini oluşturacak sıraları çökme tehlikesi olmadan güvenle

döşeyebileceğiz.

8

Page 9: fırın yapımı

Sıraları döşemeye devam ettik. Eğim iyice arttığı için fırının dış tarafına bakan

yüzeyde daha çok açılı boşluklar kalmaya başladı. Bu boşlukları sadece harç ile

doldurmakla yetinmeyip özel kestiğimiz dar üçgen biçimindeki tuğlaları bu boşluklara

yerleştirip lastik çekiçle hafifçe vurarak sıkıştırdık. Bu şekilde kubbeyi tamamladık.

Kilit taşı vazifesi gören, bir kısmını tamamen yerine göre kestiğimiz bu taşlar için son

bir kontrol yaptıktan sonra kubbeyi harçla sıvadık.

Fırın yapımını şimdilik bırakıyoruz. En zor bölüm bitti. Bir hafta kurumaya

bırakacağız. Haftaya önce kubbenin içindeki kumu boşaltacağız, sonra fırın ağzında

çalışacağız. Buraya fırının bacasını, barbeküyü ve dış ağzı inşa edeceğiz.

Bahçeye yaptığımız fırın sanırım bir tür takıntı oldu bende. Geçen hafta fırının

kubbesini yapmıştık. Her günkü durumu yakından takip ettim. Çarşamba günü

9

Page 10: fırın yapımı

kubbenin içindeki kumu ve köpük kalıpları boşalttık. Elbette merakımız içinin nasıl

göründüğü idi. Hiç de fena olmamış diye biribirimizi tebrik ettik.

Eksik malzemeleri hafta içi temin etmiştik. Fırın ağzındaki demir kasnakların işlevsel

olmasına rağmen görüntüsünün iyi olmamasından dolayı orayı da ateş tuğlası ile

kaplamaya karar verdik.

Bu sebeple 2cm kalınlığında tuğlalardan

almıştık. Bunları fırın ağzının eğimine göre çizip keserek seramik yapıştırıcısı ile

yapıştırdık. Böylece, seviyesi daha yüksek olan ana ağızdan bakıldığında biribirine

gayet iyi oturmuş, kavisli ateş tuğlaları görünecek.

Önceden ölçüsüne göre kestirmiş olduğumuz L şeklindeki iki köşe demiri fırın ağzının

yan duvarlarının üzerine biribirine bakacak şekilde oturtuyoruz. Fırın tarafında kalanı

ile fırın ağzına döşediğimiz ateş tuğlalarını iyice sıkıştırıyoruz. İki demirin arasına

19x39 ölçülerindeki baca tuğlasını boşluk kalmayacak şekilde yerleştirdik. Pompei

tarzı fırınlarda fırının içinde baca yok. Duman,

fırının ağzının hemen dışına yerleştirilmiş bacadan çıkıyor. Bizimkisi de öyle olacak.

10

Page 11: fırın yapımı

Dış tarafta kalan demirin görünmemesi için yine 2cm'lik ateş tuğlalarına tırnak açarak

demire astık, harçla iyice tutturduk.

Sıra geldi fırının dış ağzını yapmaya. Burası biraz estetik görünüme sahip olsun

istiyoruz. Delikli pres tuğlalardan (hafif olsun diye) kemerli bir şekilde yapmak

istiyoruz.

Bunun için fırının yan duvarlarının hemen önüne ölçüsüne göre yarım tuğlalar

döşeyeceğiz. Ben, İsmail ile birlikte tuğla kesme işine başlayınca bekir de fırının dış

duvarlarını büyük bir keyifle örmeye başladı. Biz tuğlaları kesinceye kadar o da

hemen hemen bitirdi bile.

Şimdi sıra geldi fırının dış ağzına. Bunun için önceden marangoza ölçüye göre

MDF'den kestirdiğimiz iki kavisli plakayı sağdan ve soldan iki ayak ile aynı seviyede

birleştirdik.

Plakalar arasındaki boşluk sayesinde kemeri oluşturan tuğlalar üzerinde durabilecek.

Kuruduktan sonra da rahatça çekip alabileceğiz.

11

Page 12: fırın yapımı

Sonra, bu destek üzerinde tuğlaları işlemeye başladık. Kemerin üst köşelerinde ikişer

tane tuğlayı boydan boya üçgen şeklinde kesmemiz gerekti, ki bu elimizdeki aletle

bizi en çok zorlayan bölüm oldu.

Böylece kemer tuğlalarını ortaya kadar işleyerek getirdik.

Kemerin diğer tarafının tuğlalarını da hazırladık. Destek plakalarının üzerine öylece

yerleştirerek nasıl denk geleceğini kestirmeye çalıştık. Bir tuğlayı boylamasına her iki

tarafından kestiğimizde kemerin tam ortasında bir kilit taşı olarak oturacağını görünce

ölçüsünü çıkartarak kestik.

Bu şekilde kemer bittiği zaman nasıl görüneceğini de anlamış olduk.

12

Page 13: fırın yapımı

Bize hiç fena değil gibi geldi.

Bu günlük bırakıyoruz. Kısmetse yarın devam edeceğiz. Daha epey bir iş var...

Bugün fırın ağzındaki kemerin yapımına devam ettik. Ayrıca sol tarafta kalan boşluğu

da terra-cotta ile kaplayarak bir raf şekline soktuk. Baca tuğlalarını yerleştirdik.

Bu noktadan itibaren bir-iki hafta duracağız. Fırını iyice kurutup yanmaya

alıştıracağız. Bunun için Forno Bravo'da önerilen programı uygulayacağız.

İlk gün sadece biraz kağıt yakacağız. İkinci gün kağıdın yanısıra bir tutam çalı çırpı,

ertesi gün biraz daha fazla. Bu, böyle fırını 300 dereceye getirinceye kadar devam

edecek. Pizza pişirme sıcaklığı olan bu ısı yeni bir fırında biraz riskli. Fırın

kubbesinde çatlamalar olabilir. Çatlaklar oluşursa tamir edebilmek için yanmaya iyice

alışıncaya kadar kubbeyi ulaşılabilir tutacağız. Sonra kubbenin izolasyonunu yaparak

fırının üzerini tamamen kapatacağız. Bacayı da klinker tuğlalar ile kaplayarak

dekorasyonu tamamlayacağız.

13

Page 14: fırın yapımı

Bugün yanmaya alıştırma sürecinin ilk deneyini yaptık. Bir kaç çimento torbasını

yavaş yavaş yaktık. Hem de bacanın duman çekmesini kontrol etmiş olduk. Sonuç

mükemmel. Duman fırının iç ağzından dışarı çıkıp hemen bacaya yöneliyor. Kemerli

dış ağıza yaklaşmıyor bile..

Fırını deniyoruz...

Bildiğimiz kadarıyla her fırının kendine göre bir kişiliği, huyu suyu var. Nasıl yakmak

gerekir, ne zaman hangi ısıya ulaşır deneme yanılma ile bulmak gerekir. Biz de daha

fazla bekleyemedik, bugünün tatil olmasından istifade fırını deneyip, pişirme

özelliklerimi keşfetmek istedik.

Geçen hafta azar azar ısıya alıştırmış olduğumuz için orta kalınlıktaki odunlarla

oldukça güçlü yaktık.

14

Page 15: fırın yapımı

Ve sonra, işte tam da babaannem'in yaptığı gibi pidelerimizi hazırlamaya başladık.

İyice ısınan fırının içindeki korları bir tarafa yığdık, ıslak silgeç ile iyice süpürdüğümüz

fırın tabanına ilk kez denediğimiz özel ölçülerdeki fırın küreğimiz ile ilk pidemizi

atıyoruz.

Bu da fırından ilk çıkan pide. Size nasıl

görünüyor bilemiyorum ama benim için tam bir nostalji. Özellikle de görüntüsünün

yanı sıra etrafa yaydığı kokusu ile. Bu pideyi, neye benzeyeceğini en az benim kadar

merak eden, fırını birlikte yaptığımız İsmail ve Bekir ile paylaşıyoruz. İlk lokmalarını

(üfleyerek) ağızlarına attıklarında "tamam, oldu bu iş", "enfes", "mükemmel" nidalarını

duymak gerçekten keyif vericiydi.

Bundan aylarca önce İsmail'e, "bahçeye fırın yapacağız, bu fırında da enfes pideler

15

Page 16: fırın yapımı

pişireceğiz" dediğimde bana kendine has uslubuyla, "halep ordaysa arşın da burada"

demişti. Nasıl, Halep yolunu ölçtük mü? diye sorduğumda ağzını şapırdatarak,

"tamam, son santimine kadar" dedi.

Kaç tane oldu bilmiyorum ama bir sürü içli pide yaptık. Altı kişi bardak bardak ayran

takviyesiyle tıka basa yedi pidelerden. 6-7 tane de eşe dosta göndermek için kaldı.

Hamuru biraz hesapsız ayarlamışız, pide içi bittiğinde daha bir sürü hamur vardı.

Onlardan da küçük köy ekmekleri yaptık.

Sonuna doğru her ekmeği değişik

yapmaya başladık. Eşim köpeğimizi de unutmayarak kemik şeklinde bir ekmek

yaparken, kızımız da kalp şeklinde bir tane yaptı.

16

Page 17: fırın yapımı

Fırın ile haşır neşir olma işimiz bitip

çaylamızı içerken, bütün gün yüzünü göstermeyen güneş Meyvelitepeyi yeşilli

kırmızılı bir renk cümbüşüne çevirdi.

Bu Pazar havanın epey sıcak olması, Cumartesi de bahçenin tümünde yoğun bir

ilaçlama yapmış olmamızdan dolayı (ilaçlama konusundan bir sonraki yazıda söz

edeceğim) biraz da fırın ile ilgilenerek, fırın takipçisi okurlarımıza yeni haberler

vermek istedim.

Bu arada, sitenin istatistiklerinde köy fırını ile ilgili yazılara erişim hala %60'ın

üzerinde. Bu kadarını kırk yıl düşünsem aklıma gelmezdi.

17

Page 18: fırın yapımı

En son fırının inşaatını tamamlayıp, yavaş yavaş ısıya alıştırmış, pide ve ekmekler

yapmıştık. Oysa fırın üzerinde yapacağımız epey iş var daha. Fırının işlevselliği ile

ilgili olanları bugün tamamlamayı hedefliyoruz.

Önceden temin ettiğimiz, 5cm kalınlığındaki taş yünü levhalarla fırının kubbesini

kaplayıp telle bağlayarak olabildiğince sıkıyoruz.

Sonra, kaplanmış kubbe ile yan duvarlar arasında kalan boşluğu, kubbeyi de

kaplayacak şekilde vermikülit ile dolduruyoruz. Bunun için 2,5 çuval vermikülit

kullandık.

18

Page 19: fırın yapımı

Böylece fırının ne alt yüzeyden, ne de kubbenin dış çeperinden ısı kaybetme imkanı

kalmadı. Fırının iç ağzına bir de kapak yaptığımızda ısı sızdırmazlığı minimuma inmiş

olacak.

Hala biraz zamanımız olduğundan biraz da kozmetik işlerle uğraşalım istedik ve

bacayı klinker tuğla ile kapladık.

Çok mükemmel olmadı. Ama, çıta koyarak bıraktığımız derz boşluklarını derz

dolgusu ile doldurup tuğlalara yapışan harçları temizlediğimizde güzel görüneceğini

düşünüyoruz.

Fırın üzerinde hala yapacağımız işler var. Kubbenin üzerine sundurma şeklinde bir

çatı yerleştireceğiz. Hala gaz betondan ilk yaptığımız gibi duran fırın kaidesini de

tuğla ile kaplamayı düşünüyoruz. Sonra da fırsat bulursak kubbeyi içine alan ve

harman tuğlasından yaptığımız yan duvarları zımparalayıp, kirlenmesini önleyecek bir

malzeme ile cilalayacağız. Ama elbette, izolasyonun etkisisi ölçmek için arada bir

pide partisi yapmanın da sırası geldi diye düşünüyoruz.

Köy Fırını Yapıyoruz -9

19

Page 20: fırın yapımı

Fırın yapımında son gelişmeleri yazmadığımı farkettim. Oysa site istatistiklerinden

izlediğim kadarıyla "köy fırını" arayarak sitemize gelenlerin sayısı hala açık ara ile

önde.

Fırının çatısını yapalımız epey oldu.

Fırının arkadaki bahçe duvarının köşesinde olmasından yararlanarak bahçe duvarına

yatay olarak vidaladığımız bir 5x10'luk kerestenin üzerine mertekleri bindirdik.

Onların da üzerlerine osb döşedik. OSB'nin de üzerine iki paket shingle fazla fazla

yetti.

Baca diplerine baca bandını güzelce yapıştırdık. Sonra da bitümlü mastik ile tüm

duvar birleşimlerini, baca bandının baca tuğlalarının birleşimlerini güzelce izole

ederek su sızdırmaz duruma getirdik.

20

Page 21: fırın yapımı

Nihayet bugün, gazbetondan yaptığımız

fırın kaidesini de kırmızı harman tuğlası ile kapladık. Ön bölüme sağlı sollu birer diş

yaparak fırının altındaki boşluğa kapı girişi yaptık. Buraya hazır kesilmiş odun, fırın

küreği ve silgeç koyacağız.

Bacayı, 19x39 ölçülerinde baca tuğlasından örmüş, üzerine de klinker tuğla

kaplamıştık. Bir nalburdan bu ölçüye uygun baca şapkası bulup yerleştirdim. Epey şık

oldu. Hava çekişi de gayet iyi.

Demirciye sactan bir kapak yaptırmıştım. Fırının iç ağzına tam oturan kapak, altındaki

destek sayesinde bir yere dayamadan ayakta durabiliyor. Böylece fırın yanarken

kapağı kapatabiliyor, ancak hava sirkülasyonunu engellememek için hafifce öne

çekerek yanlardan hava almasını sağlayabiliyor, aynı zamanda da bacadan

istediğimiz miktarda çekiş elde edebiliyoruz.

Kapağın dış yüzeyinde, orta yerinde elimiz ile rahatça kavrayabileceğimiz bir sap var.

Böylelikle kapağı rahatlıkla ileri geri sürebiliyoruz.

21

Page 22: fırın yapımı

22

Böylelikle fırın yapımı konusu bitmiş oluyor. Bundan sonra bir ara elimiz değerse

kaplama tuşlalarına yer yer yapışmış olan harç artıklarını temizleyeceğiz.

Bizi izleyenlerin ilgilerine teşekkür ederiz. Biliyoruz ki, fırın ile ilgili yayınladığımız yazı

ve fotoğraflardan yararlanarak kendi yorumları ile fırın yapanlar oldu. Bazı arkadaşlar

gerek yorum yazarak, gerek e-posta ile bizimle irtibat kurdular, daha detaylı bilgi

aldılar. Hatta bizi ziyaret ederek Meyvelitepe'ye gelen ve yerinde görenler oldu.

Sonuçta, gerek bizim fırının yapım aşamalarından yararlanan, gerek başka bir

yöntem ile bahçesine fırın yapan herkesi Fırın Kardeşliği'ne bekliyoruz. Bizlere

fırınlarının yapım aşamalarını, neden bir fırın yaptıklarını hikayeleri ile birlikte

yazarlarsa kendilerini "Fırın Kardeşliği" bölümünde konuk etmekten memnuniyet

duyarız...