192
DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi Ön Raporu Mart 2016

DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

  • Upload
    others

  • View
    12

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi Ön Raporu Mart 2016

Page 2: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi

ÖN RAPORU

Hazırlayanlar:

İhsan KARATAYLI TTGV

Yakup Peker TEPAV

Tolga Özbolat ODTÜ Teknokent

Mahmut Kiper TTGV

Tülay Akarsoy TTGV

MART 2016

Page 3: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

AÇIKLAMA

Bu rapor DAP Bölge İdaresi ile Türkiye Teknoloji Geliştirme Vakfı arasında 2015/79178 nolu ihale

kapsamında 22 Aralık 2015 tarihinde imzalanmış olan sözleşme kapsamında DAP Bölgesi Yenilikçilik

ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesinin ön raporu olarak hazırlanmıştır. Rapor, TTGV’nin uzman

kadrosu tarafından güvenilir olarak kabul edilen kaynaklardan elde edilen verilerle hazırlanmıştır.

Raporda yer alan görüş ve öngörüler bu uzmanların konu hakkındaki düşüncelerini yansıtmaktadır.

Bu görüş, düşünce ve öngörüler, TTGV tarafından çalışma konusu projenin onaylandığı anlamına

gelmez, açık ya da gizli olarak bir garanti ve beklenti oluşturmaz. Bir başka ifadeyle; bu raporda yer

alan tüm bilgi ve verilerin kullanım ve uygulama sorumluluğu, doğrudan veya dolaylı olarak, bu

rapora dayanarak yatırım kararı veren ya da finansman sağlayan kişilere ait olup, bu konuda her ne

şekilde olursa olsun TTGV sorumlu tutulamaz.

© Bu raporun tüm hakları saklıdır ve izinsiz kullanılamaz. DAP Bölge İdaresi veya TTGV‘nin yazılı onayı

olmadan raporun içeriği kısmen veya tamamen kopyalanamaz, elektronik, mekanik veya benzeri bir

araçla her hangi bir şekilde basılamaz, çoğaltılamaz, fotokopi veya teksir edilemez, dağıtılamaz.

Page 4: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

4

İçindekiler Tablolar .................................................................................................................................................... 7

Şekiller ..................................................................................................................................................... 8

Kısaltmalar ............................................................................................................................................. 10

1 Giriş ................................................................................................................................................ 13

2 Yenilikçilik ve Girişimcilik Politikaları ............................................................................................. 15

2.1 Ar-Ge ve Yenilikçilik Politikaları Tarihçe ................................................................................ 15

2.2 Türkiye’de Mevcut Durum ..................................................................................................... 17

2.3 Ulusal Seviyede Ar-Ge ve Yenilik ile İlgili Politikalar ve Destekler ......................................... 18

2.4 Teknoloji Transfer Ofisleri ..................................................................................................... 23

2.4.1 TTO tanımlar ve temel faaliyet alanları ......................................................................... 23

2.4.2 TTO’lar için önemli kavramlar ....................................................................................... 24

2.4.3 Tarihçe ve TTO’lar için Ülke Örnekleri: .......................................................................... 27

2.4.4 Türkiye’de durum .......................................................................................................... 30

2.4.5 DAP Bölgesinde TTO’lar ................................................................................................. 35

2.5 Teknoloji Geliştirme Bölgeleri ............................................................................................... 38

2.5.1 Tanım ............................................................................................................................. 38

2.5.2 Dünyada Teknoparklar .................................................................................................. 39

2.5.3 Dünya’da Teknoparkların Gelişim Evreleri .................................................................... 43

2.5.4 Yatırım Modelleri ........................................................................................................... 44

2.5.5 Teknoparkların Temel Özellikleri ve Yararları ................................................................ 47

2.5.6 Teknoparkları Etkileyen Faktörler ................................................................................. 51

2.5.7 Türkiye’de Teknoparklar ................................................................................................ 52

2.5.8 DAP Bölgesinde Yer Alan Teknoparklar ......................................................................... 54

2.6 Kümelenmeler ....................................................................................................................... 56

2.6.1 Giriş ................................................................................................................................ 56

2.6.2 Öne Çıkan Tanımlar ....................................................................................................... 56

2.6.3 Kümeleşme Kavramı ...................................................................................................... 57

2.6.4 Küme Girişimleri (Kümeleşme) ...................................................................................... 66

2.6.5 Türkiye’de Kümeleşme ile İlgili Kurumlar, Strateji Belgeleri ve Destek Programları ..... 69

2.6.6 Metodoloji ..................................................................................................................... 73

2.7 Girişimcilik Politikaları ........................................................................................................... 78

Page 5: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

5

2.7.1 Bir Politika Aracı Olarak Girişimcilik .............................................................................. 78

2.7.2 Girişimciliğin Karakteristikleri ........................................................................................ 79

2.7.3 Girişimcilik Desteğine İlişkin Gerekçeler ........................................................................ 80

2.7.4 Türkiye’de Girişimciliğin Tarihçesi ................................................................................. 82

2.7.5 Türkiye’de Yenilikçi Girişimciliğe Yönelik Destekler ve Özellikleri ................................. 85

2.7.6 Yenilikçi Girişimcilik Destekleri Kapsamında Bazı İstatistikler ....................................... 89

2.8 Girişimcilik Destek Aracı Olarak İŞGEM’ler ............................................................................ 96

2.8.1 Dünyada İş Geliştirme Merkezleri ................................................................................. 96

2.8.2 Türkiye’de İş Geliştirme Merkezleri ............................................................................... 97

2.8.3 KOSGEB’in İŞGEM Desteği ............................................................................................. 99

2.8.4 İŞGEM’lerdeki Girişimciler ........................................................................................... 101

2.8.5 İŞGEM’lerin girişimcilere sağladığı imkanlar ................................................................ 101

2.8.6 İŞGEM Girişimleri ......................................................................................................... 102

2.9 Dünyada ve Türkiye’de Özel Ekonomik Bölgeler ................................................................. 104

2.9.1 Dünyada Özel Ekonomik Bölgeler................................................................................ 104

2.9.2 Türkiye’de Özel Ekonomik Bölgeler ............................................................................. 105

2.9.3 OSB ve KSS’lerde İş ve Yatırım Yapmanın Etkileri ........................................................ 109

2.9.4 OSB ve KSS’lere Sağlanan Destekler: ........................................................................... 110

2.9.5 Başarılı OSB-KSS Örnekleri ........................................................................................... 111

2.9.6 Doğu Anadolu Bölgesi’ndeki OSB ve KSS’lerin Mevcut Performans ve Yönetim

Modellerine İlişkin Analizler ........................................................................................................ 111

2.9.7 Doğu Anadolu Bölgesi’ndeki Mevcut OSB ve KSS’lerin Genişlemesi ile Yeni OSB ve

KSS’ler Kurulmasına İlişkin Değerlendirme .................................................................................. 113

2.9.8 ............................................................................................................................................. 113

2.9.9 OSB ve KSS Yönetim Modelleri .................................................................................... 113

2.10 Serbest Bölgeler ve Özellikleri ............................................................................................. 115

2.10.1 Yöntem ........................................................................................................................ 115

2.10.2 Serbest Bölgelerin Tarihi ............................................................................................. 115

2.10.3 Serbest Ticaret Bölge Modelleri .................................................................................. 115

2.10.4 Serbest Ticaret Bölgelerinin İhtiyaçları ........................................................................ 116

2.10.5 Serbest Ticaret Bölgelerinin Etkileri ............................................................................ 116

2.10.6 Serbest Ticaret Bölgelerindeki Üretim ve Ticaret Eğilimleri ........................................ 116

2.10.7 Türkiye’de Serbest Bölge Deneyimi ............................................................................. 117

2.10.8 Doğu Anadolu Serbest Bölge Deneyimi ....................................................................... 118

2.11 Bölgesel Seviyede Yenilik ve Girişimcilik ile İlgili Politika ve Destekler ............................... 120

Page 6: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

6

2.11.1 Bölgesel Kalkınmanın Araçları ..................................................................................... 120

2.11.2 Kalkınma Ajansları ....................................................................................................... 121

2.11.3 Bölgesel İdareler .......................................................................................................... 123

3 Girişimcilik Ve Yenilikçilik Ortamının Tanımlanması Ve Değerlendirilmesi ................................. 125

3.1 Girişimciliğin Ve İnovasyonun Belirteçleri ........................................................................... 128

3.2 Girişimcilik Performansı ....................................................................................................... 129

3.3 Etki ....................................................................................................................................... 130

3.4 Girişimcilik Ve İnovasyon Ekosisteminin Paydaşları Ve Etkileşimleri .................................. 130

3.5 Girişimcilik ve İnovasyon Ekosisteminin Değerlendirilmesi Süreci ...................................... 132

3.6 Girişimcilik ve İnovasyon Ekosistemi Müdahale Alanları .................................................... 133

4 Bölgesel Yenileşim Kavramı ......................................................................................................... 134

4.1 Dünyada Bölgesel Yenileşim Modelleri ve Programlarının Tasarımı ................................... 137

4.1.1 AB’de Kullanılan Araçlar .............................................................................................. 137

4.1.2 Londra Şehir Fonu ........................................................................................................ 138

4.1.3 Galler Bölgesel Fonu .................................................................................................... 141

4.1.4 ABD Yerel Ekonomik Gelişim Politikaları ve Bölgesel Politika Örnekleri ..................... 143

4.2 Bölgesel Fonlar Oluşturulurken Kullanılan Araçlar .............................................................. 151

4.2.1 Bölgesel Fon Olarak Kalkınma Ajansları ...................................................................... 153

4.2.2 Türkiye’den Fon Yönetimi Örnekleri............................................................................ 154

5 DAP Bölgesine Genel Bakış .......................................................................................................... 157

5.1 Kobi ve girişimcilik Sektörün Mevcut Durumu .................................................................... 159

5.2 Bölgesel Strateji ve Eylem Planları ...................................................................................... 170

5.3 Yenilikçiliğe Yönelik Destek ve Göstergeler ......................................................................... 180

6 Sonuç ve Değerlendirme ............................................................................................................. 189

7 Kaynaklar ..................................................................................................................................... 190

8 Ekler ............................................................................................................................................. 192

8.1 Ülkemizde Yenilikçilik ve Girişimciliğe Yönelik Devlet Destekleri ........................................ 192

Page 7: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

7

Tablolar Tablo 1 Yıllar İçerisinde Ar-Ge Yenilik Alanında KOBİ’lere Sağlanan Destekler ..................................... 21

Tablo 2 TUBİTAK 1513 programı kapsamında desteklenen TTO'lar ...................................................... 31

Tablo 3 TÜBİTAK 1601 Programı kapsamında desteklenen TTO'lar ...................................................... 32

Tablo 4 Türkiye'de TTO'ların Gelirleri .................................................................................................... 33

Tablo 5 Bölgedeki Üniversiteler ve Öğretim Üyeleri ............................................................................. 35

Tablo 6 DAP Bölge Üniversiteleri Bölüm ve Program Sayıları ............................................................... 36

Tablo 7 Dünyada Faaliyet Gösteren Teknokent Örnekleri9 ................................................................... 42

Tablo 8 Teknopark Sınıflandırmaları ...................................................................................................... 45

Tablo 9 Türkiye’deki Teknokentlerin Güncel İstatistikleri (Eylül 2015) ................................................ 53

Tablo 10 Kümeleşme İle İlgili Bilgi Kaynakları ........................................................................................ 72

Tablo 11. Girişimcilik Ekosistemini Oluşturan Unsurlar ........................................................................ 82

Tablo 12. Ar-Ge, İnovasyon ve Endüstriyel Uygulama Destek Programı Proje Destek Limitleri ........... 87

Tablo 13. Yenilikçi Girişimcilik Programları Destek Koşullarının Toplu Görünümü ............................... 88

Tablo 14. Üç Destek Programının Süreçlerinin Karşılaştırmalı Görünümü ............................................ 89

Tablo 15. Yıllar İtibari ile Proje Başvurularının Dağılımı ........................................................................ 89

Tablo 16. Yıllar İtibariyle Desteklenen Projelerin Dağılımı .................................................................... 89

Tablo 17. NACE 4 Basamaklı Kodlama Sistemine Göre En Fazla Desteklenen 10 Alan ve Proje Sayıları91

Tablo 18 : Bazı Ülkelerin Serbest Ticaret Bölgelerindeki Sektörel Eğilimler ........................................ 116

Tablo 19. Kalkınma Ajansları Fon Ve Gelirler ...................................................................................... 122

Tablo 20. Girişimcilik Ve İnovasyon Ekosistemi İçin Kullanılan Araçlar Ve Alanları............................. 126

Tablo 21. Alanların Etki Seviyelerine Göre Dağılımı ............................................................................ 131

Tablo 22 DAP Bölgesi Bölgesel Yapılanma ........................................................................................... 157

Tablo 23 Bölge Girişim Sayılarının Sektörel Dağılımı ........................................................................... 159

Tablo 24 DAKA Strateji ve Eylem Planı Öncelikleri .............................................................................. 170

Tablo 25 Fırat Kalkınma Ajansı Strateji ve Eylem Planı Öncelikleri ..................................................... 173

Tablo 26 KUDAKA Strateji ve Eylem Planı Öncelikleri ......................................................................... 175

Tablo 27 SERHAT Kalkınma Ajansı Strateji ve Eylem Öncelikleri ......................................................... 177

Page 8: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

8

Şekiller Şekil 1 Türkiye'de Yenilikçilik Girişimcilik Politika ve Uygulamalarının Tarihsel Gelişimi ...................... 16

Şekil 2. Ulusal Bilim Teknoloji ve Yenilik Stratejisi ................................................................................. 19

Şekil 3 TTO'ların bağlı bulundukları üniversitelerin araştırma bütçe büyüklükleri ............................... 34

Şekil 4 TTO'larda çalışan sayıları ve görevleri ........................................................................................ 34

Şekil 5 Teknopark Sahipliği ve Yatırım Ortaklığı .................................................................................... 44

Şekil 6 Teknoparklarda 3 yaş altı firma varlığı ....................................................................................... 47

Şekil 7 Teknokentlerde Girdi ve Çıktı Modellemesi ............................................................................... 51

Şekil 8 Türkiye’deki Teknoparkların Bölgesel Dağılımı .......................................................................... 52

Şekil 9 Elmas Modeli Faktörlerinin Etkileşimleri.................................................................................... 59

Şekil 10 Elmas Modeli Faktörleri İçin Önemli Bileşenler ....................................................................... 61

Şekil 11 Küme Modelinin Değişimi ........................................................................................................ 64

Şekil 12 Küme oluşturma yol haritası .................................................................................................... 74

Şekil 13 Doğu Anadolu Düzey 2 Bölgelerinde Öne Çıkan Sektörel Yığılmalar (2009) ............................ 75

Şekil 14. Girişimcilikte Yetenekler ......................................................................................................... 80

Şekil 15. ABD’deki Girişimcilerin Gelişimi .............................................................................................. 84

Şekil 16. KOSGEB TEKMER Programı ..................................................................................................... 85

Şekil 17. Başvuruların Bölge Nüfusuna Oranlarının Yıllar İçerisindeki Değişimi (Düzey 2) .................... 92

Şekil 18. Başvuruların Bölgesel Dağılımının Kurum Bazında Görünümü (Düzey 2) ............................... 93

Şekil 19. Desteklenen Projelerin Yıllar İtibariyle Bölgesel Dağılım Yoğunlukları (Düzey 2) ................... 94

Şekil 20. Desteklenen Projelerin Kurum Bazında Bölgesel Kapsama Alanları (Düzey 2) ....................... 95

Şekil 21 İşletme Kuluçka Modelinin Gelişimi ......................................................................................... 97

Şekil 22 Yıllar itibari ile kurulan OSB'ler ............................................................................................... 106

Şekil 23 Yıllar İtibari ile Kurulan KSS'ler ............................................................................................... 107

Şekil 24 KSS'lerde Yer Alan Şirketlerin Sektörel Dağılım ..................................................................... 107

Şekil 25 OSB ve KSS’lerdeki Yatırım Maliyetleri ve Katma Değer ........................................................ 108

Şekil 26 OSB'lerin Bölgesel Dağılımı .................................................................................................... 108

Şekil 27 KSS'lerin Bölgesel Dağılımı ..................................................................................................... 108

Şekil 28 Bölgelere göre OSB Çalışan Sayısı ve Şirket Başına Katmadeğer ........................................... 109

Şekil 29 Bölgelere göre OSB yatırımları ............................................................................................... 112

Şekil 30 Yıllara Göre Serbest Bölgelerden Yapılan İhracat, $, 1996-2014 ........................................... 117

Şekil 31 Serbest Bölgelerin 2014 Yılı İhracat Değerleri ve 2010-2014 Yılları Arasındaki Yıllık Ortalama

Artış Oranları ....................................................................................................................................... 118

Şekil 32 Türkiye’deki Serbest Bölgelerin Konumları ............................................................................ 118

Şekil 33: Etki Matrisi Bileşenleri .......................................................................................................... 119

Şekil 34 Bölgesel Yenileşim Kapasitesi – Kavramsal Çerçeve .............................................................. 120

Şekil 35. Girişimcilik Ve İnovasyon Ekosisteminin Tanımlayan Yöntemlerin Karmaşıklık Seviyesi Ve

Bölgesel Durumuna Göre Dağılımı ...................................................................................................... 127

Şekil 36. Girişimcilik Ve İnovasyon Ekosisteminin Ölçülmesi (Kaynak: ASPEN, 2013) ......................... 128

Şekil 37. Bölge Fonu Yapılanması ........................................................................................................ 135

Şekil 38. Bileşik Fon Süreci Ve JESSICA’nın Ticari Uygulanabilirlik Kapsamındaki Yeri ........................ 141

Şekil 39. Galler Bölgesel Fonu Oluşumu .............................................................................................. 143

Şekil 40. ABD’de Yerel Ekonomik Gelişim Konusunda Faaliyet Gösteren Yapılar ............................... 145

Şekil 41. Biyoteknoloji Girişimi Altyapı Yatırımları .............................................................................. 149

Şekil 42. Bölgesel Fon Modeli Kapsamında Kalkınma Ajansları ........................................................... 153

Page 9: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

9

Şekil 43. iVCi’nin Yapısı Ve Desteklediği Fonlar ................................................................................... 155

Şekil 44. G43 Anadolu Girişim Sermayesi Fonu Yapısı ......................................................................... 155

Şekil 45. Büyük Anadolu Garanti Fonu’nun Yapısı ............................................................................... 156

Şekil 46 Sektörlerin İstihdam İçindeki Payları (%), TÜİK 2012 ............................................................. 158

Şekil 47 Bölgeler itibari ile Ar- Ge çalışan sayılarının yıllara göre değişimi.......................................... 180

Şekil 48 Bölgeler bazında Ar-Ge harcamalarının yıllara göre dağılım .................................................. 181

Şekil 49 Bölgelerde araştırmacı başına Ar-Ge harcaması .................................................................... 182

Şekil 50 Türkiye ve DAP illeri bazında patent başvuruları ................................................................... 182

Şekil 51 Patent tescillerinin illere göre dağılımı .................................................................................. 183

Şekil 52 Faydalı Model Başvurularının Yıllara ve İllere Göre Dağılımı ................................................. 184

Şekil 53 Yıllara Göre Bölge İllerinden Marka Başvuruları .................................................................... 184

Şekil 54 Türkiye geneli TEYDEB başvuru istatistikleri .......................................................................... 185

Şekil 55 DAP Bölge İllerinin TÜBİTAK TEYDEB Başvuruları .................................................................. 186

Şekil 56 TÜBİTAK TEYDEB tarafından desteklenen proje sayıları ........................................................ 186

Şekil 57 TÜBİTAK TEYDEB tarafından ulusal seviyede verilen hibe tutarlar ........................................ 187

Şekil 58 DAP Bölgesi TÜBİTAK TEYDEB destekli projelere verilen hibe tutarlar .................................. 187

Page 10: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

10

Kısaltmalar

ASPEN Aspen Network of Development Entrepreneurs

AYF Avrupa Yatırım Fonu

BKUS Bölgesel Kalkınma Ulusal Stratejisi

BSTB Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı

BTY Bilim, Teknoloji, Yenilik

BTYK Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu

CEDS The Comprehensive Economic Development Strategies (Kapsayıcı Ekonomik Gelişim

Stratejileri)

CET The Center For Economic Transformation (Ekonomik Dönüşüm Merkezi)

CIP Rekabet Edebilirlik ve Yenilik Çerçeve Programı

CSG EU’s Strategic Community Guidelines (Avrupa Birliği Stratejik Hedefler Rehberi)

DAP Doğu Anadolu Projesi

DG Enterprise Directorate-General for Enterprise and Industry

DG Research Directorate-General for Research and Innovation

EDA Economic Development Administration (Ekonomik Gelişim İdaresi)

EIB European Investment Bank (Avrupa Yatırım Bankası)

EIF European Investment Fund (Avrupa Yatırım Fonu)

ERDF European Regional Development Fund (AB Yapısal Fonları)

ESPON European Spatial Planning Observation Network

FP Çerçeve Programları

GAP Güneydoğu Anadolu Projesi

GİDEM Girişimci Destekleme Merkezi

GSKD Gayri Safi Katma Değer

GSYH Gayri Safi Yurtiçi Hasıla

G43 Anadolu Girişim Sermayesi Fonu

HF Holding Fund

Page 11: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

11

INTERREG Innovation and Environment Regions of Europe Sharing Solutions

IPA Instrument for Pre-Accession Assistance (Katılım Öncesi Mali Yardım Aracı)

İŞGEM İş Geliştirme Merkezi

iVCi İstanbul Venture Capital Initiative ( İstanbul Girişim Sermayesi İnsiyatifi)

JEREMIE Joint European Resources for Micro to Medium Enterprises

JESSICA Joint European Support for Sustainable Investment in City Areas (Şehir Alanlarında

Sürdürülebilir Yatırım için Ortak Avrupa Desteği)

KGF Kredi Garanti Fonu

KİT Knowledge Innovation Territory Project

KÖO Kamu Özel Sektör Ortaklığı

KOBİ Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeler

KOSGEB Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı

KSS Küçük Sanayi Sitesi

NBG National Bank of Greece (Yunan Ulusal Bankası)

NFTE NYC Girişimcilik Eğitimcileri Ortaklığı

NSRF The UK’s National Strategic Reference Framework (İngiltere Ulusal Stratejik Referans

Çerçevesi)

NUTS Nomenclature of Territorial Units for Statistics (İstatistiki Bölge Birimleri

Sınıflandırması)

NYCEDC New York City Economic Development Corporation (New York Şehri Ekonomik

Gelişim Ortaklığı)

NYCIDA The New York City Industrial Development Agency (New York Şehri Endüstriyel

Gelişim Ajansı)

OECD Organization for Economic Co-Operation and Development

OSB Organize Sanayi Bölgesi

OP Operational Program

PFNYC The Partnership Fund for New York City (New York Şehri Ortaklık Fonu)

PPP Public-Private Partnerships )Kamu-Özel Sektör Ortaklığı

RIS Regional Innovation Strategies (Bölgesel inovasyon Stratejileri)

Page 12: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

12

RTP Regional Technology Program (Bölgesel Teknoloji Programı)

SAN-TEZ Sanayi Tezleri Programı

STK Sivil Toplum Kuruluşu

TESK Türkiye Esnaf ve Sanatkarlar Konfederasyonu

TEYDEB Teknoloji ve Yenilik Destek Programları Başkanlığı

TGSD Teknogirişim Sermayesi Desteği Programı

TIM Türkiye İhracatçılar Meclisi

TKB Türkiye Kalkınma Bankası

TOBB Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği

TPE Türk Patent Enstitüsü

TT Teknoloji Transferi

TTGV Türkiye Teknoloji Geliştirme Vakfı

TTO Teknoloji Transfer Ofisi

TÜBİTAK Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu

TÜİK Türkiye İstatistik Kurumu

UBTYS Ulusal Bilim, Teknoloji ve Yenilik Stratejisi 2011-2016

UDF Urban Development Fund (Şehir Kalkınma Fonu)

WAG Welsh Assembly Government (Galler Bileşik Hükümeti)

WEFO Welsh European Funding Office (Galler Avrupa Fonu Ofisi)

YÖK Yüksek Öğrenim Kurumu

Page 13: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

13

1 Giriş

DAP Bölge Kalkınma İdari Başkanlığı tarafından gerçekleştirilen çalışmalar sonucunda, 14 ili kapsayan

Doğu Anadolu Bölgesine yönelik kalkınma amacı ile hazırlanmış olan DAP2014-2018 eylem planı

oluşturulmuş durumdadır. Eylem planı kapsamında Sanayi ve Hizmetler Sektörlerinin Güçlendirilmesi

başlığının içerisinde yer alan konuların değerlendirilebilmesi amacı ile, ‘Girişimcilik Ekosistemini ve

Sanayi Sektörünü Geliştirmeye Yönelik Fizibilite ve Projelendirme’ projesi oluşturulmuş ve

gerçekleştirilen ihale ile TTGV projenin ana yüklenicisi olarak belirlenmiştir. Proje ile DAP Bölgesi’nde

girişimcilik ve yenilikçilik ekosistemlerinin, mevcut durumu, sorunları, fırsatları ve potansiyel gelişme

alanlarının analiz edilmesi, analiz sonuçlarına uygun stratejik yol haritalarının ortaya konulması

amaçlanmaktadır. Proje çıktıları ile bölgede yenilikçilik ve girişimcilik kapasitesini, rekabetçiliği, gelir

düzeyini artırmak ve sürdürülebilir kalkınmaya destek sağlamak amaçlanmaktadır.

Mevcut doküman bu proje çalışmasının ön hazırlık dokümanı olarak hazırlanmıştır. Söz konusu

raporun amacı, çalışma kapsamında ele alınacak;

- Yenilikçilik ve girişimcilik politikaları

- OSB, KSS ve İŞGEM’ler

- Teknoloji geliştirme bölgeleri

- Üniversite sanayi işbirliği çalışmaları

- İşletmelerin rekabetçilik durumları ve ilişkili araçlar

- Kümelenme durumu ve politikaları

konularında tanımların oluşturulması, ulusal ve bölgesel politika ve araçların dünyada, Türkiye’de ve

bölgede nasıl uygulandığının ortaya konulması, proje kapsamında gerçekleştirilecek çalışmalarda

kullanılacak yöntem ve metodolojilerin bu çalışma sonuçları doğrultusunda netleştirilmesidir.

Bu doğrultuda öncelikle son yıllarda yukarıdaki çerçeveye uygun olarak geliştirilen ve yaygınlıkla

uygulanan yenilikçilik ve girişimcilik kavramları incelenecektir. Bu inceleme kapsamında özelikle

bölgesel yenilikçilik kavramına odaklanılarak, bu alanda ulusal ve uluslararası politikalar

değerlendirilecektir.

Ardından bölgesel yenilikçilik politikalarını oluşturulması kapsamında bölge (ekosisteminin)

tanımlanması için kullanılabilecek fizibilite yöntemlerinden bahsedilecek ve ASPEN (2013) tarafından

ilgili yöntemlerden sentezlenmiş model girişimcilik ve inovasyon ekosisteminin tanımlanabilmesi için

aktarılacaktır. Buna göre; takip eden alt bölümlerde girişimcilik ve inovasyon ekosisteminin

belirteçleri, paydaşları ve etkileşimi ve ekosistemin değerlendirilmesi konuları özetlenecektir.

Genel çerçeve ve tanımların oluşturulmasının ardından ise ulusal seviyeden başlayarak ülkemizde

yenilikçilik ve girişimcilik alanında mevcut strateji ve destekler analiz edilecektir. Bu bölümde ulusal

ve yerel seviyede söz konusu stratejilerin hayat geçirilebilmesi amacı ile kullanılan araçlar

incelenecektir.

Page 14: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

14

Sonraki bölümde ise DAP bölgesi için yerel politikaların ve araçların kullanımına ilişkin mevcut durum

değerlendirmesi gerçekleştirilecektir. Mevcut stratejiler ve eylem planları incelenecek, ulusal ve yerel

seviyede mevcut göstergeler incelenerek, DAP bölgesinin mevcut durumuna ilişkin bilgi verilecektir.

Page 15: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

15

2 Yenilikçilik ve Girişimcilik Politikaları

2.1 Ar-Ge ve Yenilikçilik Politikaları Tarihçe

Küresel rekabet edebilirlik, ekonomik sistemlerin yeni bilgiyi üretebilme ve kullanabilme yetenekleri

ile doğrudan ilişkilidir ve ekonomik sistemler bu kapsamda giderek artan oranda yenilikçiliğe bağımlı

hale gelmektedir. Oslo Kılavuzuna1 (2006) göre yenilikçilik(inovasyon), işletme içi uygulamalarda, iş

yeri organizasyonunda veya dış ilişkilerde yeni veya önemli derecede iyileştirilmiş bir ürün (mal veya

hizmet) veya süreç, diğer bir deyişle bir pazarlama yöntemi ya da yeni bir organizasyonel yönetimin

gerçekleştirilmesidir. İnovasyon uygulamaları ile daha yüksek düzeyde verimliliğe, daha düşük

maliyetlere, artan kar ve istihdam olanaklarına erişilmektedir.

Son yarım asır içerisinde gerçekleştirilen çok sayıda çalışma, araştırma ve geliştirme(Ar-Ge )

faaliyetleri ile bu çalışmaların sonuçlarının ticarileşmesi veya toplumsal hayata kazandırılması

süreçlerini tanımlayan, yenilikçilik ve girişimcilik faaliyetlerinin, hem ulusal hem de bölgesel ekonomik

gelişim içerisinde oldukça önemli bir yer tuttuğunu göstermektedir. Pek çok çalışmada, Ar-Ge

çalışmaları ve teknolojik gelişmenin, ülkelerin ekonomik büyümesine yüzde 50 ile yüzde 70 arasında

katkı yaptığı hesaplanmaktadır. ( Örnek G.R. Mitchell, ‘’ The Global Context for U.S. Technology

policy”)

Bu gelişmeler doğrultusunda devletler ve bölgesel yapılar tarafından sorumlu oldukları bölgelerin

rekabetçiliğini sağlayabilmek ve geliştirebilmek adına bilim teknoloji, yenilikçilik ve girişimcilik gibi

başlıklar altında politikalar oluşturulmuştur. Bu politikalar kapsamında Ar-Ge’ye ayrılan kaynak

miktarı ve bilim insanı sayısı ile özel sektörün Ar-Ge faaliyetleri, harcaması ve araştırmacı istihdamı

artırılması; üniversiteler, kamu kurumları ve özel sektörde araştırma altyapıları yaygınlaştırılması gibi

tedbirler uygulanmaya çalışılmaktadır.

1 Oslo Kılavuzu: Yenilik Verilerinin Toplnması ve Yorumlanması için İlkeler, Avrupa Komisyonu, 2006

Page 16: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

16

Şekil 1 Türkiye'de Yenilikçilik Girişimcilik Politika ve Uygulamalarının Tarihsel Gelişimi

Ülkemizde yenilikçilik ve girişimcilik politikalarını gelişimi incelendiğinde ise özellikle 1990’lı yıllara

kadar bilimin üniversiteler bünyesinde yürütüldüğü, sanayinin ise ithal ikamesi politikaları

kapsamında değerlendirildiği görülmektedir. Kıbrıs Barış Harekâtı sonrası ortaya çıkan ambargolar

neticesinde savunma sanayi ve teknolojileri dışında sanayi kuruluşlarının Ar-Ge ve yenilikçilik

konusunda fazlaca bir etkinliğinin olmadığı görülmektedir. 1990 yılında KOSGEB ve TTGV’nin

kuruluşu ile birlikte özel sektörü Ar-Ge çalışmalarına yönlendirmek için ilk destek programları

oluşturulduğu, 1994 yılından itibaren ise TÜBİTAK tarafından başlatılan Ar-Ge destek programı ile

sürecin önemli bir ivme kazandığı görülmektedir.

1990’lı yıllar boyunca verilen desteklerin temel kazanımları Ar-Ge ve yenilikçilik konularında

farkındalık yaratmak ve proje bazlı destekler aracılığı ile özel sektörün proje yönetimini öğrenmesi

olmuştur. Avrupa Birliği ile imzalanan Gümrük Birliği Anlaşması ve sonucunda özel sektöre yönelik

gümrük korumasının ortadan kalkması da bu alanda özel sektörün hızlıca yol almasını zorunlu

kılmıştır.

2000’li yılların başından itibarense, başta ileri teknoloji alanlar olmak üzere, firmaların daha rekabetçi

hale gelebilmesini sağlayabilmek amacı ile üniversite sanayi işbirliklerini artırmaya yönelik politikalar

ve kümelenmeler aracılığı ile Ar-Ge etkinliğini artırıcı işbirliği yeteneklerini özendirecek desteklere

odaklanılmaya başlanmıştır. Teknoloji Geliştirme Bölgeleri yasası ile özel sektör kuruluşlarının

üniversitelere daha yakın çalışabilecekleri ve Ar-Ge maliyetlerini düşürebilecekleri alanlar

oluşturulmuştur. AB çerçeve programlarına katılım sayesinde uluslararası kuruluşlarla işbirliği

içerisinde Ar-Ge faaliyetleri gerçekleştirme konusunda imkân sağlanmıştır. Ar-Ge yenilikçilik

politikalarında bir başka dönüm noktası ise TÜBİTAK liderliğinde yürütülen Vizyon 2013 çalışması ile

çok geniş kapsamlı ve katılımcılı uzun dönemli planlama çalışmasının gerçekleştirilmiş olmasıdır.

Page 17: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

17

2000’li yılların ortalarından itibarense konu ile ilgili tüm kamu kurumları bünyesinde çok sayıda

destek programları oluşturulduğu ve çok sayıda strateji ve eylem planının oluşturulduğu

gözlenmektedir. Destek programlarına ek olarak maliyetleri düşürme amaçlı vergi indirimleri, yeni

teknoloji girişimlerin kurulmasına yönelik programlar, ticarileşmeye destek verme amacı ile risk

sermayesi, melek yatırımcı ortamının iyileştirilmesine yönelik programlar, gerek TÜBİTAK gerekse ilgili

Bakanlıklar aracılığı ile sektörel odaklı programları bu dönemde geliştirilerek uygulanmaya alınmıştır.

Program sayısında ortaya çıkan artış ve birbirinden farklı tüm bu kurumlar arasında etkin

koordinasyonun sağlanması ihtiyacı sonucunda, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı 03.06.2011 tarihli 635

sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye göre Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak yeniden

isimlendirilmiştir.

2.2 Türkiye’de Mevcut Durum Son 20 yıl içinde sürekli büyüyen Türkiye ekonomisi 2012 yılında dünyanın 17’nci en büyük ekonomisi

olmuştur. 2014 yılında GSYH 1.7 trilyon T.L.(799 milyar ABD$)’ya ulaşmıştır, kişi başına GSYH de

10.404 ABD$ olmuştur. Ülke ekonomisinde KOBİ’ler şirketlerin yaklaşık %99’unu ve istihdamın

%78’ini oluşturmaktadırlar. Buna karşılık bu işletmelerin toplam katma değer içindeki payı %55’dir.

Yenilik söz konusu olduğunda ise Türkiye Avrupa Komisyonu sıralamasında “orta” düzeyde yer

almaktadır. Ülkemiz ihracatının %58’ini düşük teknolojili mallar oluşturmaktadır. Ar-Ge

harcamalarının GSYH içindeki payı %1,01 olarak çok düşük seyretmektedir.

Kalkınma Planları ve Bilim Teknoloji Politikalarına ilişkin dokümanlarda ülkemiz rekabetçiliğine ilişkin

olarak;

bölgeler arasındaki ekonomik eşitsizliklere, az gelişmiş bölgelerde düşük katma değerli ve

düşük teknolojili ürünlerin üretildiğine,

iş ortamlarının rekabetçiliği geliştirecek düzeyde iyileşmediğine,

sanayide düşük Ar-Ge düzeyine,

fikri mülkiyet hakları konusunda iyileştirmeler yapılması gerektiğine dikkat çekilmiş,

Ar-Ge çalışmalarının ticarileştirilmesi ve patentlenmesi konusunda ilerlemeler kaydedilmesi

gerektiği

vurgulanmaktadır.

Diğer taraftan yeşil büyüme, sürdürülebilir üretim, şirketlerin sosyal sorumluluğu gibi kavramların iş

kültürüne yerleştirilmesi gerektiği, KOBİ’lerin finansmana erişiminin artırılması gerektiği belirtilmiştir.

Katma değerli ürün üreten, istihdam yaratan ve döviz geliri sağlayan hizmet sektörünün rekabet

gücünün iyileştirilmesi ve yaratıcı (creative) sektörlere önem verilmesi de gerekli görülen diğer

unsurlar arasında sayılmaktadır.

Finans sektörüne bakıldığında ise, bankacılık sektörünün ülkemizde sağlam ve gelişmiş olduğu ifade

edilmektedir. Buna karşılık ülkemizde girişim sermayesi, kredi güvencesi ya da “iş melekleri” gibi

araçlar yaygın ve gelişmiş değildir. Dünya Rekabet Raporuna (2013-2014) göre Türkiye 148 ülke

arasında 44’üncü; ticari işlemlerde kolaylık açısından 185 ülke arasında 71’inci sırada yer almaktadır.

İnşaat izinleri, temerrüt, kredi alma, vergi ödeme ve sınır ötesi ticaret gibi başlıklarda düşük

Page 18: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

18

performanslı olarak değerlendirilmektedir. 2015 yılında 63 milyar ABD Dolarına ulaşan ticaret açığına

sahip ülkemiz, başta enerji olmak üzere, birçok sektörde net ithalatçı konumundadır.

Diğer taraftan ülkemizde en bu alanda en yetkili yapı olan Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu kararı ile

Ulusal Bilim Teknoloji Ve Yenilik Stratejisi 2011-1016 hazırlanmış, ülke hedeflerine ulaşmak için

öncelikli alanlar belirlenmiş, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı (BSTB) Bilim ve Teknoloji Genel

Müdürlüğü 2013 yılında Teknoloji Geliştirme Bölgeleri için, YÖK de ülkemizde yer alan üniversiteler

için performans ve yenilikçilik endeks çalışmaları başlatmıştır. Bu şekilde, teknoloji ve yenilik alanında

kamusal desteği etki değerlendirmesi yapılmaya ve belirlenecek politikalara yön verilmeye

çalışılmaktadır.

Ayrıca son yıllarda kendini iyice gösteren bir girişimcilik ve Ar-Ge seferberliği başlatılmış, girişimcilik,

akademik Ar-Ge ve sanayi Ar-Ge’si konusunda birçok devlet kurumu çok çeşitli hatta zaman zaman

aynı amaca yönelik birçok hibe ve geri ödemeli destekler vermeye başlamışlardır. Bilim, Sanayi ve

Teknoloji Bakanlığı başta olmak üzere Kalkınma Bakanlığı, Ekonomi Bakanlığı, Gümrük ve Ticaret

Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı, KOSGEB, Patent Enstitüsü, Türk Standartları Enstitüsü, TOBB,

TESK, TIM, TÜBİTAK, TTGV ve Bölgesel Kalkınma Kuruluşları Ar-Ge, inovasyon, ticarileştirme ve

girişimciliğe destek veren bu kurumlar arasında yer almaktadır.

Bununla birlikte; ülkemizde üniversitelerdeki girişimcilik programlarının sayıları ve kaliteleri artmakta,

başta İstanbul ve Ankara olmak üzere çok sayıda, iş fikri, iş planı ve girişimcilik yarışmaları

düzenlenmektedir. Yine üniversitelere bağlı olarak kurulan ve Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’na

raporlama yapan ‘Teknoloji Geliştirme Bölgeleri’nin sayısı 63’e çıkmıştır. Hâlihazırda 42‘si faal olan

teknoloji geliştirme bölgelerinin performanslarını artırma konusunda ciddi bir tutum izlendiği

görülmektedir. Benzer şekilde TÜBİTAK ve TPE önderliğinde başlatılan patent destek programları,

ülkemizde fikri mülkiyet hakları konusunda farkındalığın ve akademik ve özel sektör çevrelerinde

alınan patent sayısının ve kalitesinin artırılmasını hedeflemektedir.

Diğer taraftan ülkemizde, bölgeler arası eşitsizliklerin azaltılması, rekabet gücünün ve yenilikçiliğin

artması amacıyla hem ulusal hem de bölgesel ölçekte politikalar ve stratejiler benimsenmiştir.

Kalkınma Bakanlığı tarafından hazırlanan 10. Ulusal Kalkınma Planı’nda ülkemiz kalkınma hedefleri

belirtilmekte ve stratejik öncelikler tanımlanmaktadır. Ayrıca, 10.Ulusal Kalkınma Planı doğrultusunda

bölgesel kalkınma ve rekabet gücünü temin etmeye yönelik bölgesel ve alt ölçekte stratejiler için bir

çerçeve oluşturmak amacı ile Bölgesel Kalkınma Ulusal Stratejisi (BKUS) hazırlanmıştır. Burada

Bölgesel Kalkınma Ulusal Stratejisi dokümanının NUTS II düzeyindeki 26 Kalkınma Bölgesinin bir

sonraki dönem strateji ve planlamalarına, bölgesel idarelerin planlarına ve diğer ulusal ve bölgesel

kalkınma stratejilerine rehberlik edeceğine dikkat çekilmektedir. Bu nedenle NUTS II bölgelerinin

kalkınması amacına yönelik olarak, Bölgesel Kalkınma Ajans’ları ve İdarlerin daha da önemli görevler

üstleneceği ve ilerleyen dönemlerde yeni geliştirilecek yeni finansman modelleri ile katılım öncesi

yardımlarla daha da desteklenebileceği işaret edilmektedir.

2.3 Ulusal Seviyede Ar-Ge ve Yenilik ile İlgili Politikalar ve Destekler

Ülkemizde bilim, teknoloji ve yenilik politikası belirleme ve koordinasyonundan sorumlu en

üst kurul Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu’dur (BTYK). BTYK’nın 21. Toplantısında ülkemizin

ulaşmak istediği vizyon; ‘Ürettiği bilgi ve geliştirdiği teknolojileri, ülke ve insanlığın yararına

yenilikçi ürün, süreç ve hizmetlere dönüştürebilen Türkiye’ olarak benimsenmiştir. Ulusal

Page 19: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

19

Bilim, Teknoloji ve Yenilik Stratejisi UBTYS 2011-2016 vizyonunun gerçekleştirilmesine yönelik

ulusal Ar-Ge ve yenilik sisteminin etkinleştirilmesinde önem taşıyan imkanların karşılanmasını

sağlayacak UBTYS 2011-2016 Stratejik Çerçevesi ise, şekildeki (bkz. Şekil 2. Ulusal Bilim

Teknoloji ve Yenilik Stratejisi ) temel eksenler üzerine kurgulanmıştır. UBTYS 2011-2016’nın

stratejik amaçlarını oluşturan temel eksenler; üç dikey eksen ve bunlara hizmet eden altı

yatay eksenden oluşmaktadır.

Şekil 2. Ulusal Bilim Teknoloji ve Yenilik Stratejisi

UBTYS 2011-2016 stratejik çerçevesindeki dikey eksenlerine ilişkin tanımlar şöyledir2:

• Ar-Ge ve yenilik kapasitesinin güçlü olduğu alanlar, özel sektörün önemli düzeyde Ar-Ge ve

yeniliğe kaynak ayırdığı (insan kaynakları ve mali kaynaklar dâhil olmak üzere), ihracat

yeteneğinin bulunduğu ve Ar-Ge ve yeniliğe dayalı rekabet gücünün görece daha yüksek

olduğu alanlardır.

• İhtiyaç-odaklı alanlar, ülkemizin jeopolitik konumu ve gereksinimleri doğrultusunda Ar-Ge

ve yenilik faaliyetlerinde ivme kazanması gerektiği alanlardır. Savunma ve uzay alanlarının

2 Ulusal Bilim Teknoloji ve Yenilik Stratejisi 2011-2016, Tübitak, 2010

Page 20: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

20

yanı sıra ülkemizin ekonomik ve sosyal çarklarını döndüren ve yaşam kalitesini belirleyen

önemli girdiler olarak 2010/101 no.lu BTYK kararı ile enerji, su ve gıda ihtiyaç-odaklı alanlar

olarak belirlenmiştir.

• Tabandan yukarı yaklaşımlar sanayi kuruluşları, üniversiteler ve araştırma enstitülerinin

kendi belirledikleri araştırma konularında proje üretmelerine olanak sağlamaktadır. Yine aynı

yaklaşım içerisinde Türkiye’nin de gelişme kat etmesi gereken temel ve öncül araştırmalar

teşvik edilecektir. Öncül araştırmalar, mevcut araştırma disiplinlerini sınır olarak kabul

etmeyen ve ileri teknolojilere zemin oluşturacak yeni bilgilerin üretimine yönelik araştırmalar

olarak tanımlanmaktadır.

UBTYS 2011-2016 Stratejik Çerçevesi’nde tanımlanan yatay eksenler ise, dikey eksenler ile bütünlük

içerisinde çalışması amacıyla tasarlanmış olup; ‘BTY insan kaynağının geliştirilmesi’, ‘Araştırma

Sonuçlarının Ticari Ürün ve Hizmete Dönüşümünün Teşvik Edilmesi’, ‘Çok Ortaklı ve Çok Disiplinli Ar-

Ge İşbirliği Kültürünün Yaygınlaştırılması’, ‘Ulusal Ar-Ge ve Yenilik Sistemi İçerisindeki KOBİ’lerin

Rolünün Güçlendirilmesi’, ‘Araştırma Altyapılarının TARAL’ın Bilgi Üretme Gücüne Katkısının

Artırılması’, ‘Ülkemiz Çıkarları Doğrultusunda Uluslararası BTY İşbirliklerinin Etkinleştirilmesi’ olarak

belirlenmiştir. BTYK’nın sekreterya faaliyetlerini yürüten Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma

Kurumu (TÜBİTAK) tarafından hazırlanan UBTYS 2011-1016 Eylem Planında yukarıda benimsenen

eksenler doğrultusunda ülkemizde kurum ve kuruluşların üstlenmesi gereken görev ve sorumluluklar

tanımlanmıştır.

Diğer taraftan 10.Ulusal Kalkınma Planı (2014-2018) çerçevesinde ‘nitelikli insan-güçlü toplum’,

‘yenilikçi üretim-istikrarlı yüksek büyüme’ ve ’yaşanabilir mekanlar-sürdürülebilir çevre başlıkları’

altında; ve Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı 2013-2017 Strateji Planı’nda çeşitli stratejik amaçlar

başlığı altında ülkemiz Ar-Ge, yenilik ve girişimcilik gündemine dair hedefler belirlenmiştir.

Ülkemizde başta bakanlıklar olmak üzere, çok çeşitli kurum ve kuruluşlar akademisyenlerin,

araştırmacıların, girişimcilerin ve firmaların yararlanabileceği destekler sunmaktadır. Destek veren

kurumlara ve destek portföylerine bakıldığında;

TÜBİTAK’ın hibe olarak, akademisyenler, araştırmacılar ve sanayi kuruluşları için altyapı, Ar-

Ge, bilim insanı ve araştırmacı destekleri programları gibi çok geniş yelpazede destekler

sunduğu,

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın ‘Sanayi Ar-Ge Merkezleri’ ve ‘Teknoloji Geliştirme

Bölgeleri’ne yönelik destekleri, üniversite-sanayi işbirliğini artırmaya yönelik ‘San-Tez’ ve

girişimcilere yönelik ‘Teknogirişim’ desteği olduğu,

Maliye Bakanlığı’nın Ar-Ge yapan firmalara yönelik olarak vergi indirimi uygulamasının

olduğu,

KOSGEB’in küçük ve orta ölçekli firmaların çok çeşitli altyapı ve işletme ihtiyaçlarını

karşılayacak genel destek, Ar-Ge, endüstriyel uygulama, girişimcilik ve kredi faiz desteği

olduğu ve firmalara bazı hizmet birimlerinde bulunan laboratuvarlarda test ve analiz

hizmetleri sağladığı,

Ekonomi Bakanlığı’nın yurtdışı ve uluslararası fuar, istihdam yardımı, çevre maliyetlerinin

desteklenmesi, markalaşma, pazar araştırması ve pazara giriş, uluslararası rekabetçiliğin

desteklenmesi, tasarım gibi konularda çok çeşitli desteklerinin olduğu,

Page 21: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

21

TTGV’nin Türkiye’de yerleşik firmalara Ar-Ge ve çevre uygulama destekleri sunduğu

görülmektedir.

Ülkemizde verilen devlet desteklerinin ve teşviklerin başlıcaları ‘Ek1’de paylaşılmıştır. Görüldüğü

üzere, ülkemizde akademisyenler, girişimciler ve sanayi kuruluşları için verilen desteklerin sayısı

oldukça fazladır.

Altyapı

Ar-Ge

İnsan kaynağı

Ticarileşme

Uluslararasılaşma

Girişim sermayesi

Altyapı (İnkübasyon, Ar-Ge merkezi, hızlandırıcı)

Kümelenme

Ortak Ar-Ge

Ağ yapı oluşturma

başlıkları altında gruplayabileceğimiz desteklerden akademisyenlerin, girişimcilerin ve sanayi

kuruluşlarının yararlanabilmeleri, belirli bir düzeyde proje oluşturabilme ve sunabilme yeteneğini ve

becerisini gerektirmektedir.

Tablo 1 Yıllar İçerisinde Ar-Ge Yenilik Alanında KOBİ’lere Sağlanan Destekler3

milyon TL 2007 2008 2009 2010 2011 2012

KOSGEB - Hibe 17,4 43,1 27,9 48,4 177,5 294,5

KOSGEB – Krediler 164 165 147 146 170 106

TÜBİTAK 102 110 138 110 126 130

BSTB( SANTEZ) 6,2 9,9 13,5 18,7 43,8 50

BSTB Tekno-Girişimcilik - - - - 30 50

Toplam 289,6 328 326,4 323,1 547,3 630,5

Bu nedenle DAP Bölgesi’nin yenilik ve girişimcilik alanındaki eksiklerinin giderilmesi için

atılacak somut adımlar öncesinde, eksikliklerin mevcut destek mekanizmaları ile ne

derece tamamlanabileceği hesaba katılmalı, birbirini tekrarlayan ve mevcut kayna kların

verimsiz kullanımını teşvik eden yeni mekanizmalar tanımlamak yerine, girişimcilerin,

firmaların ve akademisyenlerin ürün geliştirme, proje oluşturabilme, hayata geçirilebilme

3 CISOP 2014

Page 22: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

22

ve yenilik kapasitelerinin artırılarak mevcut desteklerden azami düzeyde yararlanmaları

sağlanmalıdır. Bu nedenle ilerleyen bölümlerde tasarlanacak DAP Bölgesine yönelik eylem

planlarının, ulusal ve bölgesel düzeyde verilen destek ve teşviklerin sağlayacağı faydadan çok öte bir

sinerjinin ve heyecanın yaratılması konusunda önemli bir rol üstlenecektir.

Page 23: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

23

2.4 Teknoloji Transfer Ofisleri

2.4.1 TTO tanımlar ve temel faaliyet alanları

EC-DG Enterprise tarafından desteklenen bir proje kapsamında yayınlanan ‘Technology Transfer

Institutions in Europe, 2004’ çalışmasında; Teknoloji Transfer Ofislerinin teknoloji transferi süreçleri

esas alınarak üç temel faaliyet alanı şöyle tanımlanmıştır:

Üniversite ya da araştırma kurumlarının entellektüel değerlerinin özellikle de FSMH

varlıklarının belirlenmesi, bu varlıkların hukuksal koruma işlemlerinin takibi ve bunlardan

doğan hakların diğer yapılara özellikle de sanayiye lisanslama şeklinde transferi ile

ticarileştirme süreçlerinin yönetilmesi

Genellikle üniversite ya da araştırma kurumu mensubu ve ticarileşme potansiyeli yüksek bir

fikrin ya da buluşun sahibi olan araştırmacıya; şirket kurarak (spin-out) bu süreç sonunda

yüksek ekonomik değer sağlanmasına aracılık etmek üzere, FSMH yönetimi, sermaye temini,

kuluçkalık ya da teknoparklarda yer, hukusal işlemler, iş geliştirme ve pazarlama gibi

danışmanlık hizmetleri sağlanması

Sanayi kuruluşunun spesifik teknoloji gereksinimini tespit ederek, bunun üniversite ya da

araştırma kurumundan kontrat bazlı Ar-Ge çalışması sonucu olarak teknoloji transferi

şeklinde temin edilmesi.

TTO’ları da yukarıda belirtilen faaliyet konularında uzmanlaşmış, bu süreçleri profesyonel bir

yaklaşımla ele alan, bir ya da birden çok üniversite ya da araştırma kuruluşuyla doğrudan ya da dolaylı

olarak ilişkili olan kurumsal mekanizmalar olarak tanımlamak yanlış olmayacaktır.

TTO’larca sağlanan servislere daha detaylı bakıldığında öne çıkan ilk hizmet kuşkusuz üniversitede

yapılan Ar-Ge çalışmaları sonuçlarının ticarileştirilmesidir. Bu unsur temel olarak ilişkinin arz tarafı

olarak değerlendirilebilir. Bu kapsamda da özellikle bir araştırma sonucunun patentinin alınıp, sanayi

kuruluş(lar)ına lisanslanması, buluş sahibi araştırıcının kendi firmasını kurması (spin-off) yönünde

finansal ve diğer desteklerin sağlanması başta gelen faaliyet konularıdır. Bu faaliyetlerde esas olan

FSMH ile ilgili tüm süreçlerin yönetimidir. ‘Teknoloji Transfer Merkezleri (TTM) ya da Teknoloji

Transfer Ofisleri (TTO)’ olarak anılan arayüzler daha çok araştırma sonucunda patente konu

olabilecek buluşun tespitinden başlayarak, bunun ticarileşme potansiyelinin araştırılması, varsa

patent formunun doldurulması, patent süreçlerinin takibi, ilgilenen sanayi kuruluşları ile en yüksek

getiriyi sağlayacak şekilde görüşmeler, lisans sözleşmelerinin düzenlenmesi vb. her biri özel uzmanlık

gerektiren bir çok süreci içeren bu faaliyetler için kurulmuş yapılardır. Nitekim bilimsel araştırma

kurumlarından sanayiye doğru teknoloji transferi ilgili pek çok çalışmanın referans olarak verdiği

‘Turning science into business: Patenting and licensing at public research organisations, 2002, 2003,

OECD’ başlıklı çalışmada TTA’lar en genel biçimiyle özellikle patent ve lisans konuları ile

ilişkilendirilmiş teknoloji transfer faaliyetlerini yürüten yapılar olarak tanımlanmaktadır. Ancak bu

yapılar ile ilgili pek çok analiz ve istatistik patent ve lisans gelirlerine odaklanmış olsa da TTO’ların

ilgilendiği başka konular ve servisler de vardır.

Bu tür yapılarca sağlanan ikinci servis türü de genellikle teknoloji yoğun ve yüksek katma değer

potansiyelli araştırma sonucunu ticarileştirmek için araştırıcının firma (spin-out) kurmasını ve kurulan

firmanın hızla değerlenmesini sağlayacak hizmetlerin teminidir.

Page 24: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

24

Diğer taraftan talebe göre Ar-Ge çalışmaları organizasyonu sağlamak da önemli amaçlardan bir

diğeridir. Bu kapsamda ilk akla gelen servis sanayi kuruluşunun ihtiyacına göre ‘sözleşmeye dayalı ve

gizlilik esaslı’ Ar-Ge çalışmaları için irtibat ya da ara yüz fonksiyonudur.

Belli bir sektörün ya da önemli sayıda KOBİ’nin ortak yararı için kritik teknolojilerin geliştirilmesi ve

olabildiğince geniş şekilde yaygınlaştırılması amacıyla daha çok rekabet öncesi araştırma faaliyeti

olarak tanımlanabilecek ‘Kolektif Araştırma’ çalışmaları da ulusal ve uluslararası politikalarda giderek

önem kazanmaktadır. Bu yöntem de talep odaklı ve yararlanan kesimin genişliği ve etkisi bakımından

oldukça verimli bir teknoloji transfer biçimidir.

Ancak genellikle TTO faaliyetleri bunlarla sınırlı değildir. Talep yaratmak ya da araştırma sonuçlarının

ticarileştirilmesinin diğer önemli aktörleri olan şirketleri belli bir seviyeye getirmek amaçlı faaliyet ve

servislere de bu tür yapılanmaların hizmet portföylerinde çokça rastlanmaktadır.

Bu tür arayüzler tarafından verilen diğer bazı destek hizmetleri şunlardır;

1. Teknoloji ve teknoloji transferi ve kapsamı konusunda bilgilendirme ve promosyon

2. Sanayi kuruluşlarının teknolojik yetenek ve ihtiyaçlarını belirleyecek teknik çalışmalar

3. Teknoloji yetenek değerlendirmesi (Teknology Audit)

4. FSMH konusunda bilgilendirme ve danışmanlık

5. Proje yönetimi

6. Hukuksal danışmanlık

7. Ar-Ge destekleri konusunda bilgilendirme ve danışmanlık

8. Proje çıktılarının ticarileştirilmesi, pazar araştırılması ve pazarlanması konusunda destek

9. Proje işbirlikleri vb. konusunda arama organizasyonları (Proje Pazarları)

2.4.2 TTO’lar için önemli kavramlar

Teknoloji Transfer Arayüzlerinin faaliyetlerinde ve süreçlerinde geçen bazı terim ve kavramlar için

tanımlar aşağıda yer alan açıklamalarla sınırlı olmamak üzere ve kullanım yerlerine göre farklılıklar

gösterebilecekleri hatırlatmasıyla aşağıda paylaşılmaktadır. Birçok tanımda tek bir kaynak yerine

birçok kaynaktan faydalanılarak geliştirmeler yapıldığından kaynaklara yer verilmemiştir.

Fikir Ürünleri; markalar, inovasyon dahil buluşlar, endüstriyel tasarımlar, entegre devre

topografyaları, internet alan adları, eserler, veri tabanları, bilgisayar yazılımları ile açıklanmamış

bilgilerin korunması şeklinde tariflenebilecek ticari sır ve benzeri diğer fikir ürünleri (Dericioğlu,

2015),

Fikri Haklar; yaratıcısının yaratmış olduğu fikir ürünlerinin korunması ve/veya bu kapsamdaki

sözleşmeler ile gelen haklar (Dericioğlu, 2015),

Teknoloji; sistematik bilgi, teknik, metot ve ya yaklaşımların bir problemin çözümü ya da endüstriyel

bir uygulama için bilim ve mühendislikle yakın ilişkili şekilde uygulanması,

Teknolojik Yenilik; yeni bulunmuş ve ya önemli ölçüde geliştirilmiş bir teknolojinin ekonomik değer

taşıyan bir ürün, işlem ve ya hizmet olarak sunulması, (Betz, 2013)

Page 25: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

25

Teknoloji Transferi; üniversitenin ve/veya araştırmacılarının sahip olduğu teknoloji, bilgi, birikim,

know-how, tasarım, üretim yöntemleri ve sistemlerinin; faydaya ve ekonomik değere dönüşümünü

temin etmek için veya daha da gelişmesini ve yeni ürünler, uygulamalar, malzemeler ve prosesler

yaratılmasını sağlamak amacıyla sözleşme temelli bir ilişki ile 3. Taraflara devredilmesi ya da

kullanımına müsaade edilmesi,

Buluş; bir şeyi yapmak için işlevsel bir yol yaratılması (Betz, 2013)

İnovasyon; yeni ya da önemli ölçüde geliştirilmiş ürünün (mal ya da hizmet), ve ya sürecin, yeni bir

pazarlama ve ya organizasyonel metodun iş süreçlerine, iş yeri organizasyonuna ve ya dış ilişkilere

uygulanması (OECD,2005)

Bilginin Ticarileşmesi; üniversitenin ve/veya araştırmacılarının sahip olduğu bilgi setinin gelir

sağlayacak şekilde endüstriyel ve/veya ticari bir amaç için uygulanması ve/veya sözleşme temelli bir

ilişki ile kullanımına müsaade edilmesi,

Teknoloji Geliştirme ve İnovasyon ekosistemi; üniversite, sanayi, finans sağlayıcılar gibi pek çok

aktörün birbirleriyle etkileşmesinin ve karşılıklı ilişkilerinin etkisiyle zaman içinde kendi kendine

sürekli dönüşümünün ve gelişiminin bir sonucu olarak değerli yeniliklerin, buluşların ortaya çıkmasına

neden olan ortam ve süreçler şeklinde kendini belli eden sistem,

Kuluçkalık; teknoloji odaklı yeni girişimlerin (start-up) başarılı bir şekilde gelişmesini hızlandıracak

şekilde bir dizi kaynak ve servis destekleri sağlamak için kurulmuş yapılar,

Teknoloji Transfer Arayüzleri; üniversite-sanayi etkileşiminden doğan değeri maksimize etmek üzere

teknoloji transferi süreçleri bakımından kendilerine özgü fonksiyonları yerine getirmek ve üniversite

ile sanayi arasında arayüz vazifesi görmek üzere kurulan kurumsal mekanizmalar,

Teknoloji Transfer Ofisi; teknoloji transferi süreçlerini esas alarak;

Üniversite ya da araştırma kurumlarının entelektüel değerlerinin özellikle de fikri haklar

varlıklarının belirlenmesi, bu varlıkların hukuksal koruma işlemlerinin takibi ve bunlardan

doğan hakların diğer yapılara özellikle de sanayiye lisanslama şeklinde transferi ile

ticarileştirme süreçlerinin yönetilmesi,

Genellikle üniversite ya da araştırma kurumu mensubu ve ticarileşme potansiyeli yüksek bir

fikrin ya da buluşun sahibi olan araştırmacıya; şirket kurarak (spin-out) bu süreç sonunda

yüksek ekonomik değer sağlanmasına aracılık etmek üzere, fikri haklar yönetimi, sermaye

temini, kuluçkalık ya da teknoparklarda yer, hukuksal işlemler, iş geliştirme ve pazarlama gibi

danışmanlık hizmetleri sağlanması,

Sanayi kuruluşunun spesifik teknoloji gereksinimini tespit ederek, bunun üniversite ya da

araştırma kurumundan kontrat bazlı Ar-Ge çalışması sonucu teknoloji transferi şeklinde temin

edilmesi

Bu faaliyetlerin tanıtımı ve yaygınlaştırılması için gerekli etkinliklerin yürütülmesi

süreçlerinde ya da bunların bir kısmında uzmanlaşmış, bu süreçleri profesyonel bir yaklaşımla ele

alan, bir ya da birden çok üniversite ya da araştırma kuruluşuyla doğrudan ya da dolaylı olarak ilişkili

kurumsal mekanizmalar,

Page 26: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

26

Teknopark; bir veya birden fazla üniversite ve araştırma merkezi ile resmi veya faaliyet bazında ilişkili,

bünyesinde bilgiye ve ileri teknolojilere dayalı sanayi firmalarının kurulup gelişmesini teşvik etmek

üzere tasarlanmış, içinde yer alan kiracı firmalara, teknoloji transferi ve iş idaresi konularında destek

sağlayacak bir yönetim işlevine sahip, teşvik ve mülkiyete dayalı girişim (IASP,2002)

(Not: Bu tür yapılanmalar için farklı ülkelerde farklı terimler kullanılmaktadır. Bunlardan bazıları

şunlardır; Bilim Parkı (Science Park), Araştırma Parkı (Research Park), Teknoloji Parkı (Technology

Park), Bilim ve Teknoloji Parkı(Science and Technology Park), İnovasyon Merkezi (İnnovation Centre),

Teknopol(Technopole), İleri Teknoloji Parkı (High-Tech Park), Teknopark(Technopark))

Start-up; teknoloji odaklı yeni girişim,

Spin-out; üniversite ya da araştırma kuruluşu bünyesinde yapılan araştırma sonuçlarından elde edilen

ve bu kurumlara ait olan fikri hakkın ticarileşmesi amacıyla fikri hak kullanımının hisse karşılığı

araştırıcıya ya da bu konuda yetkin bir kişiye devredilmesi yoluyla kurulan yeni girişim,

Spin-off; bir büyük şirketin bünyesindeki bir faaliyetinin o konuda uzman bir çalışanınca yürütülmesi

için hisse ve/veya kaynak, yönetim vb. desteklerle çalışana kurdurulan yeni şirket,

Bu üç kavram arasında ki ana kuruluşla hisse/kaynak paylaşımı ve alınan destek eksenlerine göre

temel farklar aşağıda sunulmaktadır.

Kaynak: Koster,2004

Mentörlük; yönetim sistemleri ve stratejik planlama konularında yetkin kişilerce işe yeni başlayan kişi

ya da firmalara başarılı olmaları için öğrenme ve deneyim aktarmayı ve yüz yüze bir araya gelmeyi de

kapsayacak biçimde ve hedeflenen gelişim evresine ulaşıncaya kadar rehberlik sağlanması,

Koçluk; belirli bir seviyedeki firmaya ya da kuruma spesifik bir konuda belirlenmiş bir hedefe

ulaşmasında profesyonel olarak destek verilmesi,

Danışmanlık; kurum ve kuruluşa ihtiyaç duyduğu özel bir alanda ya da konuda gerektiğinde işin

yapılmasını da kapsayacak şekilde profesyonel hizmet sunulması,

Page 27: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

27

Teknoloji Değerleme; teknolojinin kapsama alanı ve buna göre içerdiği yenilikleri ve fırsatları da

dikkate alacak şekilde bilimsel ve teknik metodlar kullanılarak yapılan değerlendirme sonucu

değerinin belirlenmesi işlemi,

Proje Pazarı; yeni proje işbirliği teklifleri başlatılması ve/ya yeni ortaklıklar kurmak için yapılan

etkinlikler.

2.4.3 Tarihçe ve TTO’lar için Ülke Örnekleri:

Giderek artan bir ivmeyle, hemen her ülkede TTO’lara ve bunların gelişme ortamlarına özel önem

verilmektedir. Ülkeler bazında TTO ile ilgili bazı yaklaşımlar ve örnekler aşağıda verilmiştir;

Amerika Birleşik Devletleri (ABD): Bu konuda en gelişmiş ve başarılı Bayh-Dole yasası ardından bu

ülkede gözlenmeye başlanmıştır. TTO’ların gelişimine büyük etkisi ve hemen tüm gelişmiş ülkelere de

örnek olması nedeniyle ve ülkemizde de kamu destekli araştırma sonuçlarından doğan haklarda

benzer bir düzenleme gerektiği yönünde ağırlıklı bir görüş oluşmaya başladığından, Bayh-Dole

yasasına ve onun öncesi ve sonrasındaki değişimlere daha yakından bakmakta yarar görülmektedir.

Bayh-Dole Yasası:

‘P.L. 96-517, Patent and Trademark Act Amendments of 1980’ ya da yasa önerisini veren senatörlerin

ismiyle ve tüm dünyada bilinen adıyla Bayh-Dole yasası gerçekten de üniversite araştırmalarının

ticarileştirilmesine sağladığı olağanüstü etkisi nedeniyle çok ünlüdür ve pek çok araştırmaya konu

olmuştur.

Daha önce de belirtildiği gibi özetle, bu yasa ile ABD’de federal bütçeden desteklenen üniversite ve

araştırma enstitülerinin Ar-Ge faaliyetleri sonuçlarının ticarileştirilmesinden elde edilecek gelirlerin şu

üç şekilde kullanılmasına izin verilmiştir:

Teknoloji transfer fonksiyonunu sağlamak üzere idari giderler için

Buluşun sahibine teknoloji transfer amaçlı çalışmaları nedeniyle pay olarak

Eğitim ve daha ileri Ar-Ge çalışmalarında kullanılmak üzere

Bu yasanın patent hakları ve patentlerden doğan lisans hakları gibi uygulamaları düzenleyen

içeriğinde gömülmüş olan temel yaklaşıma bakılırsa, yasanın esasında çok kritik ve önemli bir

teknoloji transfer uygulamasını tetiklediği ve şekillendirdiği görülecektir. Bu transfer

mekanizmasından istenen faydayı sağlamak için de şu yapı ve faaliyetlerin aşağıdaki gibi en iyi şekilde

kurgulanması gerekmektedir:

Fikri ve Sınai Mülkiyet Hakları (FSMH) ile ilgili tüm süreçler profesyonelce ve uzmanlığına

güvenilen kurumsal yapılarda ele alınmalıdır.

İyi bir araştırma tabanı ve destekleyen ve motive eden bir Ar-Ge ortamı sağlanmalıdır.

Bu unsurların en iyi şekilde nasıl sağlanacağını analiz eden ve federal bütçeden destek alan üniversite

ve diğer kurumlar büyük kazanç potansiyelini görünce FSMH ile ilgili tüm süreçlerin yönetimleri için

profesyonel oluşumlara ihtiyaç olduğunu görmüşler ve böylece profesyonellerce yönetilen TTO

sayılarında büyük artışlar sağlanmıştır.

Page 28: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

28

ABD’de TTO’lar: 1980’lerden önce yılda ortalama 250 kadar patent çıkarabilen üniversiteler, hızla

TTO’ların kurulması ardından AUTM verilerine göre sadece 2005’de 3278 ABD patenti üretmişler, 527

yeni ürün geliştirmişler, 627 spin-off şirketi kurmuşlar ve 1,46 milyar ABD doları gelir elde etmişlerdir.

AUTM 2012 verilerine göre ise bu rakamlar şöyledir;

• 705 Yeni Start-Up (+ %5.1)

• 5130 Yeni Lisans (+%4.7)

• 1242 Yeni Opsiyon Sözleşmesi (+%7.8)

• 591 Yeni Ticari Ürün

• 23741 Buluş Beyanı (+8.6%)

• Halen faal 4002 Start-up

• Halen aktif 40,007 Lisans

• 2008’den beri patent sayısında %56 artış

AUTM raporları incelendiğinde ABD’de ki en eski TTO’nun 1939’da kurulan Washington State

University Research Foundation ve 1940’da kurulan Massachusetts Institute of Technology’de (MIT)

kurulduğu görülmektedir. Stanford (1970) ve Harvard (1977) gibi ağır topların dışında çok büyük bir

oranda TTO’ların 1980 ardından kurulduğu gözlenmektedir.

Bir kaç TTA ile ilgili verilere göz atmak gerekirse; MIT’nin 2007 araştırma harcamasının 1.216.800.000

ABD doları, son dört yıl araştırma harcaması toplamının 3.562.600.000 ABD doları, toplam aktif lisans

sayısının 840, 2007’de kurulan start-up sayısının 24, son yıl alınan patent sayısının 149, patent

başvuru sayısının 314 gibi oldukça etkileyici rakamlar olmasına rağmen, son yıl lisans gelirinin

61.600.000 ABD doları olduğu görülmektedir. Son dört yıl lisans geliri toplamı ise 129.187.162 ABD

dolarıdır.

Harvard Üniversitesi için son yıl araştırma harcaması miktarı 630.132.396 ABD doları görünürken

lisans geliri 12.402.873 ABD doları olarak belirtilmiştir. Stanford Üniversitesi için ise bu rakamlar

sırasıyla 699.922.095 ve 50.370.600 ABD doları şeklinde yer almıştır.

Tüm verilere bakıldığında, birkaç istisna dışında lisans gelirlerinin araştırma harcamalarının en fazla

1/10’u kadar bir orana ulaşabildiği görülmektedir.

ABD TTO’ları için bir örnek: Kaliforniya Üniversitesi TTO

Gerek patent ve lisans sayısı ve lisans gelirlerindeki yüksek miktarlar ve gerekse de TT

faaliyetlerindeki politikaları nedeniyle Kaliforniya Üniversitesi Teknoloji Transfer Ofisi’nin bu ülkedeki

genel yaklaşım için iyi bir örnek olduğu düşünülmektedir.

Kaliforniya Üniversitesi Teknoloji Transfer Ofisi’nin web sitesi (www.ucop.edu/ott), üniversiteye ait

10 kampüsteki bilimsel araştırmaların ticarileşmesi faaliyetlerinden sorumlu olan bu ünitenin

politikaları, uygulamaları, süreçleri ve stratejileri yanında tüm yıllara ait istatistikler ile oldukça

kapsamlı bilgiler içermektedir.

Page 29: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

29

TTO’nun 2007 yılı istatistikleri incelendiğinde özetle, aktif buluş sayısının toplam 8272 ye yükseldiği,

yıl içinde 331 yeni ABD patenti alındığı ve bu yıl için toplam lisans gelirinin 116,9 milyon ABD doları

olduğu görülmektedir.

2008 Yılı Faaliyet Raporu’nun aynı Murahhas Aza tarafından kaleme alınan sunuş yazısında özetle;

TTO için yıl içinde kapsamlı bir transformasyonun başladığı, bu amaçla yeni bir yapılanmaya gidildiği

bildirilmektedir. Bu gelişmelerin başlıca hedefinin ise daha verimli bir üniversite-sanayi arayüzü

yaratarak, Kaliforniya Üniversitesi’nin araştırma programlarının toplumsal etkilerinin, yerel, eyalet ve

ulusal ölçekte ekonomiye katkılarının uygun kriterlerle ölçülerek, kamuoyunun daha fazla

bilgilendirilmesi olduğu söylenmektedir. Teknoloji transfer süreçlerinde risk sermayesi (VC) ve iş

melekleri (angel investor) camiası ile işbirliğinin önemi vurgulanmaktadır.

2008 Yılı Faaliyet Raporu’nda üniversitenin aktif buluşlarının bir önceki yıla göre %8,2 artarak 8953’e

ulaştığı ve sahip olunan ABD patenti sayısının da toplam 3546 olduğu, buna ek olarak 3597 yabancı

patentin de üniversite portföyünde bulunduğu görülmektedir. 2008 yılında farklı kategorilerde 458

lisans anlaşması gerçekleştirildiği ve bu yıl lisans gelirlerinin %9,8 artışla 128,4 milyon ABD dolarına

ulaştığı belirtilmektedir.

Raporda yer alan bilgilerden buluş ve patentlerin daha çok biyomedikal alanda yoğunlaştığı

anlaşılmaktadır. Tüm zamanlarda en fazla gelirin Hepatit-B aşısından elde edildiği görülmektedir.

ABD’deki teknoloji transfer süreçlerinin ne denli kapsamlı ve karmaşık bir yasal çerçevede

gerçekleştiğini gösteren bir örnek de kuşkusuz yasal maliyetlerdir. Bu kapsamda, Kaliforniya

üniversitesinin 2007 yılında 35,1 milyon ABD doları ve 2008 yılında da 32,8 milyon ABD doları yasal

süreçler için harcama yaptığı belirtilmektedir.

Kaliforniya Üniversitesi’nin teknoloji transfer gelirlerinin paylaşımı politikası uyarınca yaptığı

ödemelere de raporda yer verilmiştir. Buna göre 2008 yılı içinde;

1818 buluşcuya 35,2 milyon ABD doları (buluşcuya net gelirden %35 pay verildiği belirtiliyor)

Üniversiteye genel fon payı olarak 13,6 milyon ABD doları,

Buluşcuların laboratuvarlarına 2,5 milyon ABD doları,

Kampüslere zorunlu dağıtımlar sonrası kalan 38,2 milyon ABD doları

ödeme yapılmıştır.

Avrupa Birliği

EC, DG Enterprise tarafından desteklenen ‘Technology Transfer Institutions in Europe’ başlıklı

çalışmada 30 ülkeden yaklaşık 1400 TTO’yu kapsayan istatistiklere yer verilmiştir.

Buna göre TTO’ların %53’ü üniversite ya da bilimsel araştırma kurumunun bir birimi olarak, %33’ü

bağımsız yapıda, %14’ü de bağlı kuruluş şeklinde hizmet vermektedir.

TTO’larca sağlanan hizmetlerde öne çıkanlar şunlardır;

%64 Spin-out’lara yönetimsel destek,

%62 kontrat bazlı araştırma projeleri için irtibat,

Page 30: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

30

%57 patent hizmetleri

AB’den bir TTO Örneği: Max Planck İnovasyon

1911’de kurulan Kaiser Wilhelm Vakfı’nın devamı olarak 1948’de kurulan Max Planck Vakfı 76

enstitüsü, yurtdışında 3 birimi ve yaklaşık 13.000 personeli ile Almanya’nın en büyük ve önemli temel

araştırma faaliyetlerini yürüten kuruluşlarından biridir. Ayrıca yurtiçi ve yurtdışından 11.000 kadar

doktora ve doktora sonrası araştırmacı bulunduğu bildirilmektedir.

Özel bir kanunla kurulmuş bulunan ve kar amacı gütmeyen kuruluş statüsündeki bu yapılanmanın en

üst karar alma mekanizması olan Senato, ülkenin önde gelen akademik, sanayi ve kamu kuruluşlarının

temsilcilerinden oluşmaktadır. Kuruluşun finansmanının büyük ölçüde kamu kaynaklarından ve bir

miktar da üçüncü taraflardan sağlandığı belirtilmektedir. 2009 yılı için yaklaşık 1,3 milyar avro bütçe

öngörüldüğü bildirilmektedir.

Max Planck Vakfı’nın teknoloji transferi ile ilgili faaliyetlerini yürütmek için 1970’de Garching

Instruments GmbH’ isminde bir kuruluş oluşturulmuş, bu yapı 1993-2006 yılları arasında ‘Garching

Innovation GmbH’ ismiyle faaliyetlerini sürdürmüş, 2006 yılından sonra da Max Planck isminin

prestijinden yararlanmak amacıyla isim ‘Max Planck Innovation’ olarak değiştirilmiştir. Bu şirket,

kuruluşun tüm enstitülerine FSMH ile ilgili danışmanlık hizmetleri vermekte, patent başvuruları vb.

süreçleri yürütmektedir.

Ayrıca, Max Planck enstitülerinde geliştirilen patentlenmiş ve patentlenmemiş teknolojilerin endüstri

kuruluşlarına transferi için lisans görüşmelerinin bu kuruluşca yapıldığı, Max Planck kökenli

araştırmacıların geliştirilen teknolojilerle ilgili yeni firma kurmaları konusunda da profesyonel

destekler sağlandığı bildirilmektedir. Özellikle son yıllarda yeni firma oluşumu konusunda bir ivme

yakalandığı vurgulanmaktadır.

Max Planck Innovation tarafından her yıl yaklaşık 150 buluşun değerlendirildiği ve bunlardan yaklaşık

75 patent başvurusu olduğu görülmektedir. 1979’dan bu yana 3000 den fazla buluşun yönetildiği ve

1700 kullanma anlaşması gerçekleştirildiği, 1990’larda başlanan destekle de 86 spin-off şirket

kurulduğu açıklanmaktadır. Bu şirketlerden 45 tanesi için risk sermayesi sağlandığı ve bu şirketlerde

2200 kişiye iş sağlandığı açıklanmaktadır.

Bunlardan 55 şirketin Max Planck’ın sağladığı lisans ya da know-how anlaşması şeklinde, 26 şirketin

Max Planck bünyesinde çalışanlarca, 5 şirketin de daha önce Max Planck Enstitülerinde görev yapmış

eski çalışanlarca kurulduğu belirtilmektedir.

Max Planck’ın halen 1113 buluşa sahip olduğu ve 15 şirketin de ortağı bulunduğu görülmektedir.

Daha önce ortak olunan şirketlerden 6 çıkış ve 5 kayıp bulunduğu da not düşülmüştür. Yukarıda

belirtilen bu istatistiklerle ‘Max Planck Innovation’ın dünyadaki teknoloji transfer kuruluşları arasında

‘süper lig’ de yer aldığı savunulmaktadır.

2.4.4 Türkiye’de durum

Türkiye’de de özellikle 23. BTYK kararları çerçevesinde 2012 yılı sonunda TÜBİTAK tarafından

başlatılan 1513-Teknoloji Transfer Ofisleri Destekleme programı çerçevesinde çok sayıda

Üniversite’de kurulmuş ya da bu karar ardından kurulan TTO’lar desteklenmeye başlamıştır.

Page 31: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

31

Şu ana kadar TÜBİTAK tarafından 1513 programı çerçevesinde destek kapsamına alınmış TTO’lar ve

iletişim bilgileri aşağıdadır:

Tablo 2 TUBİTAK 1513 programı kapsamında desteklenen TTO'lar

İlgili Üniversite Adı Bulunduğu İl İnternet Adresi

Ankara Üniversitesi Ankara www.ankaratto.com

Atılım Üniversitesi Ankara argeda.atilim.edu.tr

Bilkent Üniversitesi Ankara tto.bilkent.edu.tr

Çankaya Üniversitesi Ankara www.tto.cankaya.edu.tr

Gazi Üniversitesi Ankara gazitto.com

Hacettepe Üniversitesi Ankara www.hacettepettm.com

ODTÜ Ankara odtuteknokent.com.tr

TOBB ETÜ Ankara tto.etu.edu.tr

Uludağ Üniversitesi Bursa www.uludagtto.com

Anadolu Üniversitesi Eskişehir arinkom.anadolu.edu.tr

Gaziantep Üniversitesi Gaziantep ttotarget.com

Boğaziçi Üniversitesi İstanbul tto.boun.edu.tr

İstanbul Teknik Üniversitesi İstanbul itunovatto.com.tr

İstanbul Üniversitesi İstanbul ttm.istanbul.edu.tr

Koç Üniversitesi İstanbul tto.ku.edu.tr

Özyeğin Üniversitesi İstanbul tto.ozyegin.edu.tr

Sabancı Üniversitesi İstanbul rgp.sabanciuniv.edu

Şehir Üniversitesi İstanbul tto.sehir.edu.tr

Page 32: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

32

Yıldız Teknik Üniversitesi İstanbul www.yildiztto.com

Dokuz Eylül Üniversitesi İzmir detto.depark.com

Ege Üniversitesi İzmir ebiltem.ege.edu.tr

İzmir Yüksek Teknoloji

Enstitüsü İzmir www.atmosfertto.com

Erciyes Üniversitesi Kayseri www.erciyestto.com

Selçuk Üniversitesi Konya www.konyateknokent.com.tr

Sakarya Üniversitesi Sakarya adaptto.net

TÜBİTAK 1601 Destek Programı kapsamında TTO Hazırlık süreci desteklenen TTO’ların iletişim bilgileri

aşağıdadır:

Tablo 3 TÜBİTAK 1601 Programı kapsamında desteklenen TTO'lar

İlgili Üniversite Adı

Bulunduğu İl İnternet Adresi

Akdeniz Üniversitesi Antalya akismerttm.com

Pamukkale Üniversitesi Denizli www.pamukkaletto.com

Trakya Üniversitesi Edirne www.trakyatto.com

Fırat Üniversitesi Elazığ tto.firat.edu.tr

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Eskişehir ettom.ogu.edu.tr

Kadir Has Üniversitesi İstanbul www.khasineotto.com

Okan Üniversitesi İstanbul www.okan.edu.tr

Gebze Teknik Üniversitesi Kocaeli tto.gtu.edu.tr

Mersin Üniversitesi Mersin tto.mersin.edu.tr

Page 33: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

33

Türkiye’de TTO’ların gelirleri incelendiğinde TTO’ların yeni kurulmakta olan yapılar olması ile ilişkili bir

biçimde ağırlıklı olarak devlet hibe destekleri olduğu görülmektedir(bkz Tablo 4 ). Tüm TTO’ların

gelirlerinin toplamı, dünyadan örnekler bölümünde verilen TTO’ların gelirlerinden az olduğu

görülmektedir.

Tablo 4 Türkiye'de TTO'ların Gelirleri

Kaynak: TTGV’nin 43 TTO’ya gerçekleştirdiği anket çalışması, 2016

Bu durumun nedenleri incelendiğinde TTO’ların bağlı bulundukları üniversiteler bünyesinde

gerçekleştirilen Ar-Ge çalışmalarının büyüklüklerinin oldukça düşük olduğunu göstermektedir. TTGV

tarafından 43 TTO’ya gerçekleştirilen anket çalışmasının sonuçlarına göre TTO’ların bağlı bulundukları

üniversitelerin %55’inin araştırma bütçe büyüklüğünün yıllık 5 milyon ABD$’ından düşük olduğu

görülmektedir.

0

2.000.000

4.000.000

6.000.000

8.000.000

10.000.000

12.000.000

LisansGelirleri($)

PatentGelirleri($)

SozlesmeliAraştırma

Gelirleri ($)

HibeGelirleri ($)

GirişimcilikFaaliyetleri

($)

Diğer ($)

250.692 169.000

6.673.664

11.989.609

235.001

2.155.769

6.267 4.694 162.772

315.516

6.912 56.731

Toplam

Ortalama

Page 34: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

34

Şekil 3 TTO'ların bağlı bulundukları üniversitelerin araştırma bütçe büyüklükleri

Kaynak: TTGV’nin 43 TTO’ya gerçekleştirdiği anket çalışması, 2016

Yine personel sayıları incelendiğinde TTO’ların ortalama 16 çalışan sayısı ile faaliyetlerini yürütmeye

çalıştıkları görülmektedir. Bu durum çoğu TTO’nun 4 yaşın altında olduğu da göz önünde

bulundurulduğunda, Türkiye’de TTO’ların oldukça deneyimsiz ve kısıtlı sayıda çalışanla hizmet

vermeye çalıştığını ortaya koymaktadır.

Şekil 4 TTO'larda çalışan sayıları ve görevleri

37%

23%

9%

14%

12% 5% 1 milyon $'dan az

1-5 milyon $

6-10 milyon $

11-20 milyon $

21- 30 milyon $

$30 milyon $'dan fazla

0

2

4

6

8

10

12

14

FikriMülkiyet

veLisanslama

Sanayiİlişkileri

HibeYönetimi

İnkübasyon İşgeliştirme Bilgi İşlem İdari Danışman

2 2 3

2 2 1

2

4 5

11 10

8 8

3

10

14

Ortalama Maksimum

Page 35: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

35

2.4.5 DAP Bölgesinde TTO’lar

TTO’ların başarısı için olmazsa olmaz kriterlerin başında TTO’nun bağlı bulunduğu bölgede ki

üniversiteler ve bu üniversitelerin araştırma altyapıları gelmektedir. Bölgede yer alan başlıca

üniversiteler ve öğretim üyelerine ilişkin bilgiler aşağıda verilmektedir;

Tablo 5 Bölgedeki Üniversiteler ve Öğretim Üyeleri

Üniversite İl Devlet

/Vakıf

Tüm Öğretim

Elemanları

Prof. Dr. Doç.

Dr.

Yrd.

Doç.

Dr.

Atatürk

Üniversitesi Erzurum Devlet 2625 496 324 599

Erzurum Teknik

Üniversitesi Erzurum Devlet 164 2 7 36

Erzincan

Üniversitesi Erzincan Devlet 873 49 54 261

Ardahan

Üniversitesi Ardahan Devlet 288 15 11 55

Kafkas

Üniversitesi Kars Devlet 870 80 44 274

Iğdır

Üniversitesi Iğdır Devlet 274 6 8 73

Ağrı İbrahim

Çeçen

Üniversitesi

Ağrı Devlet 386 2 12 108

Fırat

Üniversitesi Elazığ Devlet 1695 346 173 365

İnönü

Üniversitesi Malatya Devlet 1563 238 183 326

Bingöl

Üniversitesi Bingöl Devlet 485 21 28 102

Page 36: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

36

Tunceli

Üniversitesi Tunceli Devlet 417 8 25 88

Yüzüncü Yıl

Üniversitesi Van Devlet 1653 134 136 494

Muş Alparslan

Üniversitesi Muş Devlet 475 5 10 75

Bitlis Eren

Üniversitesi Bitlis Devlet 345 5 11 71

Hakkari

Üniversitesi Hakkari Devlet 333 3 1 32

Kaynak: YÖK

Bu üniversitelerdeki bölümler ve programlar da şöyledir;

Tablo 6 DAP Bölge Üniversiteleri Bölüm ve Program Sayıları

Kaynak: YÖK veri tabanı, Ağustos 2015

Üniversitelerarası Girişimcilik ve Yenilikçilik Endeksi 2015 Sıralaması’nda bölgeden 3 üniversite

sıralamaya girmiştir; Fırat Üniversitesi 32,12 puanla 45inci, İnönü Üniversitesi 30,12 puanla 48inci,

Atatürk Üniversitesi de 30,04 puanla 50inci sırada yer almıştır. 2012 yılından itibaren yayınlanan

endekste Fırat ve Atatürk Üniversitesi yer almakta, ancak her yıl sıralamada düşüş kaydetmektedirler.

İnönü Üniversitesi ilk kez 2015 yılında listeye girmiştir.

Bölgedeki üniversitelerinin son dört yıllık (2011-2014) Ar-Ge harcamaları bütçelerindeki değişim

incelendiğinde Atatürk Üniversitesi bütçesinde “Bilimsel ve Tek. Araş. Hizmetleri” bütçesinin 2011

yılında 4,3 milyon, 2014’de ise 5,5 milyon olduğu, ancak bu rakamın genel harcamalardaki artışa göre

çok düşük kaldığı görülmektedir. Erzincan Üniversitesi’nde Ar-Ge harcamalarının sabit seyrettiği,

Erzurum Teknik Üniversitelerinde ise “Bilimsel ve Tek. Araş. Hizmetleri” bütçesinin olmadığı

görülmektedir.

Üniversite Adı İl Adı Fakülte Enstitü

Yüksek

okul

Meslek

Yüksek

okulu

Arş. Uyg.

Mer. Bölüm Program

Anabilim

Dalı

Bilim

Dalı

Yüksek

lisans Pr.

Doktora

Pr.

1 AĞRI İBRAHİM ÇEÇEN ÜNİVERSİTESİ AĞRI 6 3 6 6 8 107 108 110 0 18 0

2 ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ ARDAHAN 5 2 3 6 9 75 65 107 21 2 1

3 BİNGÖL ÜNİVERSİTESİ BİNGÖL 7 4 3 6 11 114 135 170 0 23 9

4 BİTLİS EREN ÜNİVERSİTESİ BİTLİS 5 2 3 7 11 119 112 105 25 15 4

5 ERZİNCAN ÜNİVERSİTESİ ERZİNCAN 9 3 5 11 7 132 139 249 55 38 9

6 ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ ERZURUM 22 7 2 12 23 269 330 434 63 285 214

7 ERZURUM TEKNİK ÜNİVERSİTESİ ERZURUM 6 3 1 0 4 32 19 30 0 7 3

8 FIRAT ÜNİVERSİTESİ ELAZIĞ 14 4 5 9 29 170 226 310 74 237 118

9 HAKKARİ ÜNİVERSİTESİ HAKKARİ 5 2 1 3 2 71 55 80 25 0 0

10 IĞDIR ÜNİVERSİTESİ IĞDIR 7 3 2 4 6 84 63 99 0 12 1

11 İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ MALATYA 13 5 5 12 25 159 178 281 47 106 61

12 KAFKAS ÜNİVERSİTESİ KARS 10 3 5 8 18 154 154 263 25 61 26

13 MUŞ ALPARSLAN ÜNİVERSİTESİ MUŞ 6 2 1 3 9 79 84 152 0 9 1

14 TUNCELİ ÜNİVERSİTESİ TUNCELİ 6 2 1 3 7 90 92 106 0 18 6

15 YÜZÜNCÜ YIL ÜNİVERSİTESİ VAN 15 5 5 9 37 178 165 329 23 113 51

Page 37: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

37

Tablo 1.3. Bölge Üniversitelerinin Girişimci ve Yenilikçi Üniversite Endeks Verileri

Kaynak: TÜBİTAK

Bölge üniversitelerinde yer alan TTO’lar şunlardır;

1- Fırat Üniversitesi TTO

2012’de kurulduğu belirtilen ve TÜBİTAK 1513 Programı kapsamında desteklenmeye hak kazanmış

bulunan TTO’nun halen 6 personelinin bulunduğu görülmektedir. 1513 Programı Modülleri

çerçevesinde oldukça aktif faaliyetler gösterdiği anlaşılmaktadır.

2- Erzurum Atatürk Üniv.-ATA

2012 yılında bilim ve teknolojide ileri düzeyde araştırma, eğitim, öğretim, üretim, yayın ve

danışmanlık yapmak üzere kurulduğu belirtilen TTO’da 5 personel bulunduğu görülmektedir. TTO

hizmetleri olarak TÜBİTAK 1513 Programı’nda belirtilen Modüller öne çıkarılmıştır.

3-İnönü Ü. TTO

İnönü Üniversitesi Teknoloji Transfer Ofisi’nin Üniversite Senatosunun 09.11.2012 tarihli oturumunda

alınan 2012/7-11-2 sayılı kararı ile kabul edilen yönergeye istinaden kurulduğu belirtilmektedir. İnönü

Üniversitesi Teknoloji Transfer Ofisinin Amaçları şöyle tanımlanmıştır;

Akademik bilginin sadece bilimsel yayın ile sınırlı kalmaması ve ticari değer kazanmasını

sağlamak,

Üniversitemizde üretilen bilgi ve teknolojinin uygulamaya dönüştürülerek ticarileştirilmesine

katkı sağlamak,

Üniversite ile özel sektör kuruluşları arasında işbirliği ortamlarını oluşturmak ve mevcut

işbirliklerini ilerletmek,

Sanayinin ihtiyaç duyduğu bilgi ve teknolojinin üniversitede üretilmesine yardımcı olmak,

Üniversite ile sanayi arasında bilgi ve teknoloji aktarımını sağlamak.

TTO’da 5 personel bulunduğu anlaşılmaktadır.

Üniversite Yıl Sıra

Toplam

Puan

Bilimsel ve

Teknolojik

Araştırma

Yetkinliği

Fikri

Mülkiyet

Havuzu

İşbirliği

ve

Etkileşim

Girişimcilik

ve Yenilik

Kültürü

Ekonomik

Katkı ve

Ticarileşme

2012 33 31,0 11,1 4,0 3,6 7,4 5,2

2013 37 32,3 10,2 2,9 6,8 7,5 4,9

2014 43 30,2 10,5 1,0 6,7 3,8 8,1

2015 50 30,0 10,9 0,8 6,8 7,0 4,6

2012 39 29,0 10,3 0,6 6,4 1,4 10,2

2013 34 33,3 10,8 0,2 7,9 1,6 12,8

2014 46 29,6 8,7 1,2 4,1 9,8 5,8

2015 45 32,1 8,5 1,8 6,3 10,9 4,6

İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ 2015 48 30,1 8,7 2,6 10,4 4,4 1,4

ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ

FIRAT ÜNİVERSİTESİ

Page 38: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

38

2.5 Teknoloji Geliştirme Bölgeleri

2.5.1 Tanım

Teknoparklar, sanayi ile üniversite ve araştırma kuruluşları arasındaki ilişkilerin özgün bir biçimidir ve

yeni teknolojilerin geliştirilmesinde ve üretim sürecinde kullanılmasında, inovatif girişimlerin yetenek

ve dinamizmlerini harekete geçiren bir yapıya sahiptir.

Teknoparklarda, teknolojik bilginin üretilmesi ve bu bilginin ticarileştirilmesi, kalite ve standardın

yükseltilmesi, verimliliği artıracak ve üretim maliyetlerini düşürecek yeniliklerin geliştirilmesi,

araştırmacılara iş imkânlarının sağlanması ve ileri teknoloji yatırımları yapacak yabancı sermayenin

ülkeye girişinin hızlandırılması ile sanayinin rekabet gücünün artırılması amaçlanmaktadır.

Teknoparklar, amaçları, çalışma biçimleri, sunmakta oldukları hizmetler ve yönetim yapıları olarak

oldukça farklı işleyebilirler. Bu nedenle, teknoparklar için tek ve kapsayıcı bir tanım yapmak oldukça

zordur4. Bu kuruluşlar arasındaki en önemli ortak özellik Etzkowitz’in5 “Üçlü Sarmal Modeli”nde

bahsettiği üniversite-sanayi-devlet iş birliği yapısıdır. Bu yapıda,

Üniversite; bilgiyi üreten

Sanayi; bu bilgiyi uygulamaya aktaran

Devlet; verimli iş birliği platformu oluşması için gerekli destekleri sağlayan ve önlemleri alan

Üçlü bir yapıyı ifade etmektedir ve teknoparklar, bu üçlü iş birliğini aynı çatı altında buluşturmaktadır.

“Bilgi üretme”, “Ar-Ge”,“inovasyon”, “İleri teknoloji”, “küresel rekabet edebilirlik” ve “girişimcilik”

gibi kavramlarla ifade edilebilen, bilgi temelli ekonominin öne çıkan faaliyetlerinden biri olan

teknoparkların, farklı kaynaklarda tanımları yapılmış ve bunlar aşağıdaki gibi özetlenmiştir:

Uluslararası Bilim Parkları Birligi`nin (IASP) yaptığı tanıma göre bir bilim ya da teknoloji parkı;

“Özellesmis profesyonel bir ekip tarafından yönetilen, temel amacı kalite ve inovasyon kültürünü ilgili

is kollarına ve bilgi tabanlı enstitülere asılayıp bilginin ve teknolojinin kaynaklardan sirketlere

akmasını organize ederek, inovasyon tabanlı yeni sirketlerin kurulmasını, kuluçka ve spinoff prosesleri

ile destekleyerek bölgesindeki ya da etki alanındaki rekabeti tetiklemek olan bölgedir.6”

Bir başka tanım olan Teknoloji Geliştirme Bölgesi, ileri veya yeni teknoloji kullanan şirketlerin, Ar-Ge

yaparak teknoloji veya yazılım ürettikleri, teknolojik bir buluşu ticari bir ürün, yöntem veya hizmet

haline dönüştürmek için çalışma ve araştırma yaptıkları, üniversite veya araştırma enstitüsü

içerisinde, teknik ve altyapı olanaklarıyla donatılmış, akademik, ekonomik ve sosyal yapının

bütünleştiği alandır. 4691 sayılı Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanununa7 göre; “Yüksek/ileri

teknoloji kullanan ya da yeni teknolojilere yönelik firmaların, belirli bir üniversite veya yüksek

teknoloji enstitüsü ya da Ar-Ge merkez veya enstitüsünün olanaklarından yararlanarak teknoloji veya

yazılım ürettikleri/geliştirdikleri, teknolojik bir buluşu ticari bir ürün, yöntem veya hizmet haline

dönüştürmek için faaliyet gösterdikleri ve bu yolla bölgenin kalkınmasına katkıda bulundukları, aynı

4 AY, Mustafa, Teknoparkların Dünyadaki Durumu Ve Türkiye’de Uygulanabilirligi, Yüksek Lisans

Tezi, Gazi Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Ankara, 1996, 5 Etzkowitz, H. (2008) The Triple Helix: University-Industry-Government in action Rou tledge, London

6 SCIENCE PARK (IASP Official definition), http://www.iasp.ws/knowledge-bites, 2016

7 Tekknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu, http://www.mevzuat.gov.tr/MevzuatMetin/1.5.4691.pdf

Page 39: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

39

üniversite, yüksek teknoloji enstitüsü ya da Ar-Ge merkez veya enstitüsü alanı içinde veya yakınında;

akademik, ekonomik ve sosyal yapının bütünleştiği siteyi veya bu özelliklere sahip teknoparkı” ifade

eder.

En yaygın kullanımı ile Teknoparklar8, katma değer yaratıcı nitelikte yeni veya ileri teknolojilerin

üretimi ve/veya geliştirilmesi için, üniversitelerin bilimsel ve teknik olanaklarıyla, devletin düzenleyici

rolü çerçevesinde Ar-Ge yapma imkânı sağlayan, üniversite-sanayi ilişkilerinin somut işbirliğine

dönüşmesinde köprü görevini üstlenen kuruluşları tanımlamak için kullanılmaktadır.

Bütün bu tanımlardan teknoparkların misyonu aşağıdaki şekilde özetlenebilir;

Kurumlar arasında sinerji ve işbirliği fırsatlarını arttırmak

Üniversitelerdeki bilginin teknolojik ürünlere dönüştürülüp ticarileştirilmesi ve teknoloji

transferi için uygun ortam sunmak

Sunduğu destek mekanizmaları ile teknoloji kökenli firmaların ve ürünlerin oluşmasını teşvik

etmek

Sunduğu ortak altyapı, tesis ve hizmetlerle katılımcılarının çalışma ve yaşam standartlarını

yükseltmek, maliyetleri düşürmek

Kurulduğu bölgenin / kampüsün cazibesini arttırmak

Bölgedeki yatırım, yenilik ve Ar-Ge kapasitesinin arttırmak

Bölgeye yeni istihdam alanları açılması ve beyin göçünün önlenmesine katkı sağlamak

Yabancı yatırımı çeken cazibe alanları yaratmak

2.5.2 Dünyada Teknoparklar

Dünyada teknopark faaliyetleri 1951 yılında Silikon Vadisi-Stanford Araştırma Parkı ile başlamıştır.

Silikon Vadisinin başarısı ve yükselişi, Amerika ve Avrupa’da 1970’li yıllarda teknopark faaliyetlerinin

yayılmasına ve artmasına yol açmış, 70’lerin sonuna doğru bu hareketlilik Japonya’ya ulaşmıştır.

1970′li yıllardaki ekonomik krizden kurtulmak isteyen gelişmiş ülkeler, üniversiteler ve araştırma

kuruluşlarındaki Ar-Ge sonuçlarını uygulamaya aktararak, bölgesel kalkınma, işsizliğin giderilmesi,

arazilerin değerlendirilmesi ve bilime dayalı üretimin sağlanması bakış açıları ile teknopark girişimine

önem vermişlerdir. 1980′li yıllarda bu konuda önemli gelişmeler kaydederek, amaçlanan konularda

önemli sonuçlar alınmıştır. Bugün dünyada 1000’e yakın teknopark bulunmaktadır. Bu sayı

inkübasyon merkezleriyle birlikte 4000’e ulaşmaktadır9.

Teknoloji kümeleri genellikle Pazar odaklı olmasına rağmen, teknoparkların kurulumun arkasında

geleneksel yöntemlerin çökmesinin önüne geçme ihtiyacı yatmaktadır. Amerika’nın deneyimi

minimum devlet müdahalesi ve hem araştırma hem de üretim içeren park benzeri bir ortamla

başlamıştır. Bu ilk başarının ardından, birçok eyalet ve yerel yönetimler yüksek teknoloji odaklı

kümelenmelerin teşvik edilmesine karar vermiştir. Amerika’nın en başarılı örnekleri arasında Kuzey

Karolina’da kurulan “Reseach Triangle Park” dikkat çekmektedir.

8 PETREE, Rick, PETKOV, Radoslav, SPRIO, Eugene, Technology Parks – Concept and Organisation, Institute for

Eastwest Studies, Summary Report. 9 Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Derneği, http://www.tgbd.org.tr/WebContent/WebContent/4708

Page 40: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

40

Research Triangle Park (Kuzey Karolina, ABD) 10 : North Carolina Raleigh-Durham–Chapel Hill

merkezlerindeki üç büyük üniversitenin sınırları ile tanınan bu bölge, teknoloji tabanlı gelişimde bir

başarı hikayesidir. 1950’li yıllarda gayri safi milli hasıla sıralamasına Amerika’nın sondan ikinci

sırasında yer alan ve bölge ekonomisinde dış sermaye ile yönetilen büyük tütün, tekstil ve hazır giyim

üretim firmalarının hakim olduğu ve hiç girişimcilik kültürünün olmadığı bir bölgeydi. Bölgede

bulunan üç araştırma üniversitesi güçlü olmaların rağmen öncül bilim ve teknoloji geliştiren

üniversiteler arasında yer almıyorlardı. Hem devlet hem de özel yatırımcılar yerel girişimlerin

başlatılmasına hazır değildi. Bölgenin içinde bulunduğu durağan ortamdan çıkarılması ve ekonominin

canlanması için “Triangle” Araştırma parkı kuruldu ve erken aşama yüksek teknoloji ekonomisi IBM,

Mitsubishi ve Harris Semiconductor gibi büyük firmaların şubeleri çevresinde geliştirildi. Bölge

yürütülen vizyoner politikalar ve cesur girişimler ile 10-15 yıl gibi kısa bir sürede sanayileşme ve

teknoloji merkezleri arasında ismini saydırabilecek bir hale gelmiştir.

Boston ve Silikon Vadisi hala çok güçlü olması rağmen, “Triangle” Araştırma Parkı büyük uluslararası

firmaların ofisleri, bunların yarattığı sinerji ile beslenen teknoloji tabanlı genç firmalar ve ekonomik

kalkınma modeli ile öne çıkmaktadır.

Rekabetçi işbirliği ve araştırmaya dayanan teknolojilerin gelişmesi için gerekli ortamın sağlandığı

parka, bugüne kadar 1 milyar ABD doları tutarında yatırım yapılmış ve 37.000’den fazla kişiye iş

imkânı yaratılmıştır.

Özellikle kimya, eğitim bilimleri, bilgi ve iletişim teknolojileri, mikroelektronik, telekomünikasyon ve

ulaşım konularında Ar-Ge faaliyetlerinin yoğunlaştığı araştırma parkında IBM, GlaxoSmithKline, RTI

International, Cisco Systems, NetApp, Nortel Networks gibi 170’den fazla büyük firmanın ofisi

bulunmaktadır.

Amerika’daki başarılar sonucunda, dünya genelinde üniversiteler, devlet kuruluşları ve büyük

firmaların teknopark projeleri yapma konusundaki girişimleri hızla artmıştır. Özellikle İngiltere,

Fransa, Almanya ve Japonya’da benzer girişimler geliştirilmiştir10.

1980’li yıllarda Avrupa’da bölgesel ekonomik kalkınmayı hızlandırmak için önemli bir araç olarak

görülen teknoparklar kapsamlı olarak ele alınmış ve devlet tarafından parasal olarak desteklenmiştir.

Avrupa ülkelerinde uygulanan modeller, kapsam, ölçek, organizasyon olarak ülkelerin özgün

koşullarına göre değişiklik göstermektedir11.

İngiltere’de ilk bilim parkı, Edinburgh’ta Heriot-Watt ve Cambridge’de Trinity College tarafından 1972

yılında kurulmuştur. Bu parkların kurulmasında, İngiltere Hükümeti’nin, araştırma kurumlarıyla sanayi

işbirliğinin oluşmasını sağlayacak şekilde izlediği politikalar önemli rol oynamaktadır. Kurulan ilk

teknoparkların başarılarından sonra, 1980’li yıllarda bilim parklarının kuruluşunda artış görülmüştür.

1982 yılında Merseyside Bilim Parkı, 1983 yılında Aston, Bradford, Leeds ve Glasgow Bilim Parkları,

1990 yılında Oxford Bilim Parkı, 1992 yılında Emmerson Bilim Parkı ve Cranfield Teknoloji Enstitüsü

kurulmuştur. Trinity College’ ın kurduğu Cambridge Bilim Parkı ise İngiltere’nin en büyük bilim

parkıdır. Cambridge Bilim Parkı’nda bugün, faaliyetleri çoğunlukla üretimden çok Ar-Ge çalışmaları ve

10 European Investment Bank, Plan an Manage a Science Park in the Mediterranian, Guidebook for Decision

Makers, 2010 11

Keles, M., Türkiye’de Teknokentler: Bir Ampirik İnceleme, Yüksek Lisans Tezi, SDÜ, 2007

Page 41: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

41

kalite testleri olan, ABD, Fransa, Hollanda, İsveç, Finlandiya ve Japonya kökenli olan çok uluslu

firmalar faaliyet göstermektedir.

İngiltere’de bilim parklarının gelişmesi konusunda üniversitelere ayrılan fonların dağılımı ile görevli

komitenin üniversitelerin bütçelerini kısıtlaması sonucu üniversitelerin zor durumda kalmasının etkisi

çok büyüktür. Bu durumdan ötürü, üniversiteler maliyetleri düşürmek ve gelirleri yükseltmek

zorunluluğuyla karşı karşıya kalmışlardır. Öncelikle bu sorunu aşmak için kısa dönemde kadroların

azaltılması, danışmanlık gelirlerinin yükseltilmesi ve akademik araştırma için sanayi desteğinin

artırılması gibi yollara gidilse de, daha sonra, uzun dönemde sanayi ile daha yakın ve dinamik ilişki

içinde olmanın gerekliliğini kavramışlardır. Bunun yanı sıra, parkların kurulmasında etkisi büyük olan

bir diğer faktör ise yerel ekonomidir. Ekonomik durgunluğun büyük çapta yaşandığı bölgelerde, yerel

yönetimler bu tür merkezlerin kurulmasında ön plandadır. Yerel koşullar, teknoparklara verilecek

finansal destek, işletme ve yönetim politikalarını etkilemiştir. Teknoparkların ortaklık yapısına

bakıldığında ise genellikle üniversitelerin ticari şirketleri, belediye ve özel idareler, emlakçı şirketler ve

bankalardan kurulu tüzel bir kişilik görülür. Her bir ortağın ana amacı, teknoloji, sermaye ve

yönetimin bir araya getirilmesi suretiyle ülke ekonomisine katkıda bulunacak bir tesisin kurulması ve

işletilmesidir.

Japonya’da ‘Teknopolis’ olarak adlandırılan ve merkezi hükümet tarafından desteklen teknokentlerin

kurulmasında Japonların Uluslararası Ticaret ve Sanayi Bakanlığı etkin rol oynamaktadır. Ayrıca

Avustralya’daki teknokentlerin kurulmasına da öncülük etmektedir. 1958 yılında kurulan ve

Japonya’da akademik desteği Tsukuba Üniversitesi’nin verdiği Tsukuba Bilim Kenti pek çok resmi ve

özel araştırma enstitüsünü bünyesinde barındırmaktadır.

Teknopolislerin gelişmesinde, Japon Yeni’nin değer kazanmasıyla birlikte ihracatın negatif etkilenmesi

ve büyümeye devam eden Asya endüstrileri karsısında Japonya’nın kendi endüstrisini korumak

istemesi etkili olmuştur. İlk aşamada kuluçka merkezlerine önem verilmiş, sonraki aşamalarda

teknopolislerin geliştirilmesi yönünde ekonomik ve politik stratejiler uygulanmış ve sonuçta, ülke bir

teknodevlet niteliğini kazanmıştır. Japonya’nın Avrupa ülkeleri ile farkı; Avrupa ülkelerinin teknoloji

geliştirme stratejileri küresel pazarlarda rekabet için geliştirilirken, Japonya’nın teknolojik olarak çok

ilerde olmasına rağmen, Japon Yeni’nin sürekli değer kazanması dolayısıyla uluslararası pazardaki

yerini kaybetme tehlikesini doğurması olmuştur. Bu tehlike karşısında, ülke küresel pazara katma

değeri yüksek yeni ürünlerle çıkmak durumunda kalmış ve ülkenin devamlı ileri teknoloji ve katma

değeri yüksek ürünlerin üretmesi gerekmiştir.

Fransa, İngiltere ve Japonya arasında kalmış karma bir model olarak düşünülebilir. Fransız

politikasının kökeni, dünyaca ünlü Sophia Antipolis Teknoloji Parkı, Amerika başarılarını taklit eden

büyük ve hırslı, fakat devlet müdahalesinin güçlü elementleri ile oluşan bir projedir. Fransız eyalet-

bölge sözleşmeleri bölgesel ölçekte bilim temelli sanayi aktivitelerini temsil eden teknoloji

merkezlerinin kreasyonu ve reklamını kapsamaktadır. Fransa’da, hem hırslı bölgesel amaçları ve

merkezi-bölgesel devlet iş birliğini, hem de küçük üniversite esaslı girişimler ile daha büyük

teknoparkların oluşumuna yönelik bir hareket mevcuttur.

Teknoloji parkları konusunda ilerleme kaydeden bir diğer ülke, sanayileşme alanında büyük büyüme

kaydeden Çin’dir. İlk olarak 1985 yılında Çin’de Shengzhen Bilim ve Teknoloji Parkı kurulmuştur. 1997

yılı itibariyle ileri teknoloji içeren endüstri geliştirme bölgelerinin sayısı 53’e ulaşmış ve bunlar, 29

eyalete, otonom bölgelere ve merkezi hükümet altında çalışan belediyelere yayılmıştır.

Page 42: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

42

Çin’de ileri teknolojilerin getirilmesine destek verilmektedir. Hong Kong endüstriyel destek fonları

aracılığıyla, yenilik yapmak desteklenmektedir, yerel yeteneklerin artırılması ve bürokrasinin

azaltılması üzerine odaklanılmıştır. Ülkede faaliyet gösteren teknoparklarda, Çin geleneksel ilaçları,

sağlıklı yiyecekler, biyoteknoloji bilgi teknolojileri; özellikle internet, elektronik ticaret ve yazılım

mühendisliği, çoklu ortam tabanlı bilgi ve eğlence servisleri, konularında çalışılmaktadır.

Tablo 7 Dünyada Faaliyet Gösteren Teknokent Örnekleri11

İsim Ülke Kuruluş

Tarihi

Firma

Sayısı

Çalışan

Sayısı

Alan Sektör

Research Triangle

Foundation of

North Carolina

(Kuzey Karolayna

Araştırma Üçgeni)

A.B.D. 1959 150 39.000 28.328.300

m2

Bioteknoloji, Bilgi ve İletişim

Teknolojileri, Medya ve

Multimedya, Telekomünikasyon

Yaşam Bilimleri, Medikal Bilim

ve Teknoloji, Sağlık

JSC – “VNIIEF-

Conversia”

Rusya 1996 21 - 30.000 m2 Enerji ve Yenilenebilir Enerji,

Yaşam Bilimleri, Medikal Bilim

ve Teknoloji, Sağlık

Malzeme/Yeni Malzeme

University City

Science Center

(Üniversite Şehri

Bilim Merkezi)

A.B.D. 1963 350 26.000 606.000

m2

Bioteknoloji Bilgi ve İletişim

Teknolojileri, Medya ve

Multimedya,Telekomünikasyon,

Internet Teknolojileri ve

Servisleri, E-İş, Yaşam Bilimleri,

Medikal Bilim ve Teknoloji,

Sağlık

Oxford Bilim

Parkı347

İngiltere 1989 50 - 430.000 ft2 Biobilim, Bilgisayar, Haberleşme

Endüstrileri

Cambridge Science

Park

Cambridge Bilim

Parkı

İngiltere 1970 90 5.000 145.540

m2

Bioteknoloji, Bilgi ve İletişim

Teknolojileri, Medya ve

Multimedya,

Telekomünikasyon, Yaşam

Bilimleri, Medikal Bilim ve

Teknoloji, Sağlık

Kyoto Research

Park

Kyoto Araştırma

Parkı

Japonya 1989 250 - 120.000

m2

Bioteknoloji, Kimya / Kimya

Teknolojileri, Bilgi ve İletişim

Teknolojileri, Medya ve

Multimedya, Haberleşme,

Enformatik

Page 43: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

43

AREA Science Park

AREA Bilim Parkı

İtalya 1978 84 1700 550.000

m2

Bioteknoloji, Enerji ve

Yenilenebilir Enerji, Bilgi ve

İletişim Teknolojileri, Medya ve

Multimedya, Haberleşme,

Malzeme

ICICI Bilgi Parkı Hindistan N/A 18 - 200.000

m2

Bioteknoloji, Kimya / Kimya

Teknolojileri, Yaşam Bilimleri,

Medikal Bilim ve Teknolojiler,

Sağlık, Malzeme

2.5.3 Dünya’da Teknoparkların Gelişim Evreleri

Dünyada teknoparkların gelişim evreleri incelendiğinde, yaşanan hızlı gelişim ve artan beklentiler

nedeniyle, teknoparkların zaman içinde ciddi farklılıklar yaşadığı görülmektedir. John Cooke 12

tarafından yapılan dönemsel bir değerlendirme bu konudaki değişime güzel bir örnek teşkil

etmektedir.

Birinci Nesil Teknoparklar

İlk nesil teknoparklarda temel yaklaşım genellikle şehir dışı, yeşil bir alan belirlenerek araştırma ve

temiz üretim yapan kuruluşların bir araya toplandığı alternatif fiziksel mekânlar yaratmak

yönündeydi. Bu yöntem, arazi sahibi kuruluşlar için önemli bir kira geliri yaratma imkânı

sunduğundan elinde atıl araziler bulunan üniversiteler ve diğer kuruluşlar için cazip görülmüştü. İlk

dönem teknoparklar Üniversite işbirliği temel hususlardan biri olduğu için genellikle üniversite

kampusları içerisinde kurulmaktaydı. Fakat zamanla bu yaklaşımla kurulan teknoparkların fiziksel

kampus imkânları dışında bir artı yaratamadığı, şehirden izole yapılar olduğu, temel destek

fonksiyonlarından ve hizmetlerden yoksun oldukları için “teknopark ruhu”ndan mahrum oldukları

yönünde gözlemler arttı. Günümüzde hala bu tür teknoparklar bulunmaktadır ve bu yapıları

nedeniyle eleştiri almaktadır.

İkinci Nesil Teknoparklar

Gittikçe izole ve kendi içinde temel ihtiyaçları karşılayamayan yapılardan toplumla daha bütünleşmiş,

bir takım sosyal imkânların ve etkileşimlerin mümkün olduğu teknoparklar yaratılmaya başlandı.

Teknoparkların konumu seçilirken şehir dışı atıl alanlar yerine gelişmiş veya gelişmekte olan, şehir

imkânlarına ve sosyal donatılara rahat erişim imkânı olan alanlar seçilmeye başlandı. Ama bu

teknoparklar da yeterli kritik kütleyi toplayacak enstrümanları yaratamaması, kritik kütleye

ulaşamaması nedeniyle ortak tesis ve imkânları kuramaması, gerekli fiziksel gelişimi yaratmaması

dezavantajlarını taşıdılar.

12 Cooke, J. (2001). Creating and Sustaining Superior Added Value for Tenants at Science and Technology Parks,

Information Selected and Distributed by International Association of Science Parks (IASP), Malaga, Spain: IASP

Page 44: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

44

Üçüncü Nesil Teknoparklar

Ölçek, konum ve yoğunluk açısından birinci ve ikinci nesil teknoparklardan önemli farklılıklar

gösterdiler. Restoranları, alışveriş birimleri, spor klübleri, otel ve konferans merkezleri ile izole bir

grup kiracı firmadan, toplumun parçası olan canlı bir iş merkezi görünümüne bürünmeye başladılar.

Bu tarz teknoparklar devletten, sanayiden ve üniversitelerden destek almaları durumunda başarı

gösterdiler.

Dördüncü Nesil Teknoparklar

Bu nesil teknoparklar, arazi geliştirme boyutu yanı sıra daha bütünsel bir gelişim gösterdiler.

Sanayiyle ve toplumla daha aktif etkileşim içerisinde olan, sosyal, idari, teknik destek hizmetlerinin ön

plana çıktığı ortamlar oldular. Konaklama imkânları, sosyal donatıları, ticari alanları, eğitim ve destek

birimleri ile katılımcılarının her türlü ihtiyacını karşılayan araştırma ve iş merkezleri haline dönüştüler.

Örnek vermek gerekirse, kaliteli konaklama imkânı bulunmayan bazı Asya ülkelerinde teknopark

kapsamında yaratılan konaklama imkânları

teknoparkları öne çıkaran önemli faktörler oldu.

Beşinci Nesil Teknoparklar

Şuan başarılı teknoparklar, altyapısı, sunduğu

programlar, destek birimleri ve hizmetleriyle

teknoloji girişimlerinin aktif şekilde desteklendiği,

üniversite-araştırma kurumu-kamu-sanayi arasında

etkileşimde aktif rol oynayan önem merkezleri

olarak gelişmektedir. Bu tür teknoparklar

bünyelerinde oluşturdukları risk sermayesi fonları, kuluçka ve araştırma merkezleri, üniversite

teknoloji transfer ofisleri gibi mekanizmalarla araştırma ve teknoloji üretimini teşvik etmekte öncü rol

oynar ve önemli sorumluluklar taşır.

Günümüzde hala ilk nesil teknoparklar benzeri yapılar olsa da yeni kurulan teknoparklar daha çok 4.

ve 5. nesil örneklere odaklanmaktadır.

2.5.4 Yatırım Modelleri

Bir teknoparkın faaliyete geçebilmesi için iki tip yatırım ihtiyacı bulunmaktadır.

Sabit Yatırım İhtiyacı: Arazi temini, altyapı, binalar, demirbaşlar vb. için yatırım

İşletme Sermayesi İhtiyacı: Düzenli gelirlerin oluşmadığı başlangıç aşamasındaki operasyonel

giderler; yönetim giderleri, iş planı, pazar

araştırması ve danışmanlık alımına ilişkin

giderler, fiziksel planlama, kurumsal kimlik

ve pazarlama, lojistik ihtiyaçlar için yatırım

Yatırım ihtiyacının hangi kaynaklardan karşılanacağı birçok farklı etkene bağlıdır:

Kurucuların yapısı,

Kurucuların yatırım ve işletme yapısı içerisindeki rolleri,

Kurucuların teknopark arazisinin maliki olup olmaması,

Şekil 5 Teknopark Sahipliği ve Yatırım Ortaklığı

Page 45: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

45

Teknoparklara yönelik kamu kaynaklarının varlığı,

Teknoparklara yönelik yerel ve merkezi politikalar, v.b.

Bir teknopark kurmak için gerekli sermaye oldukça yüksek olabilir. Dünyadaki örnekler incelendiğinde

küçük ölçekli bir teknopark için bile 50 milyon USD yatırım ihtiyacı oluşabildiği görülmektedir.

Teknoparklarda yatırım ihtiyacının karşılanmasına yönelik tek tip bir model bulunmamaktadır. Farklı

ülkelerde farklı yöntemler uygulanabilmektedir.

Uluslararası Teknoparklar Derneğinin yayınladığı rapora13 göre dünyadaki teknoparkların %50.4’ü

kamu yatırımlarıyla, %35.3’ü Kamu ve Özel Sektör ortaklığıyla, kalan %14.3’ü de özel sektör

yatırımlarıyla kurulmuştur.

Teknoparklar, dünyada

çeşitli ölçütlere göre

sınıflandırmaya çalışılıp

farklı isimlerle

adlandırılsalar da temel

işlevleri bakımından çok

benzer özellikler

gösterirler. Yukarıdaki

tablodan da görüleceği

üzere, fiziksel büyüklük ve

içerdikleri kiracı şirketlerin

sayı ve yapısına bağlı

olarak Kuluçka merkezi,

teknopol, teknokent gibi isimler alabilmektedirler. Araştırma merkezli parklar bilim ya da araştırma

parkı, ticaret öncelikli parklar teknoloji parkı olarak adlandırılabilmektedirler. Belli bir sektörde

uzmanlaşmış teknoparklar ilgi alanlarına göre isimlendirilerek Agropark, Medipark olarak

anılabilmektedirler. Teknopark hisselerinin sahipliğine göre kamu-kamu+özel-özel teknopark isimleri

kullanılabilmektedir. Benzer şekilde teknoparkın üniversite ile ilişkisi belirleyici bir faktör kabul

edilerek, teknopark-üniversite arasındaki bağlantıya göre sınıflandırma yapılabilmektedir. Teknopark

için bir yönetici şirketin varlığı da sınıflandırmalarda kimi zaman göz önüne alınmaktadır.

2.5.4.1 Kamu Modeli

Bu modelde kurucuları arasında yer alsın, almasın teknoparkın tüm yatırım ihtiyacının kamu

kaynakları ile karşılandığı modeldir. Çin ve Güney Kore’de oldukça yaygın olan bu modelde kamu

tarafından sağlanan arazi üzerinde, kamu kaynaklarıyla bina ve altyapı yatırımı yapılmakta ve

teknoloji firmalarına ofis alanları kiralanmaktadır. Kuruluşunu doğrudan kamu kurumlarının veya

kamu üniversitelerinin üstelendiği teknoparklarda daha çok görülen bir modeldir.

Hibeler ve devlet sübvansiyonları, parklara sağlanan en yaygın kamu desteği türüdür. Bütünüyle

düşünüldüğünde parklara verilen kamu desteğinin %86’sını hibe ve sübvansiyonlar oluşturmaktadır.

Kamu desteği 6 farklı kategoride ele alınabilir:

13 Ownership of STPs/AIs, International Science Park Associations, http://www.iasp.ws/en_GB/statistics, 2016

Tablo 8 Teknopark Sınıflandırmaları

Page 46: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

46

Hibe

Sübvansiyon

Danışmanlık ve yönlendirme

Vergisel Teşvikler

Düşük faizli ve uzun vadeli kredi (Soft loan)

Mali olmayan destekler (Kredi garantisi, arazi, bina tahsisi v.b.)14

Teknoparklarda devlet yönlendirmeli büyüme mekanizmalarında, bazı Asya ülkelerinde olduğu gibi

hükümetlerin öncelikli tercihleri altyapı geliştirmekten yana olabilir. Yüksek kalitede altyapıya sahip

teknoparklar; Malezya, Tayland ve Singapur gibi ülkelerde yabancı yatırımı çekme ve buralara

yerleştirme konusunda başarılı olmuştur.

Sonuçta, başarılı teknopark oluşumlarında ve teknoparkların gelişim hızında devlet desteğinin çok

önemli bir yer teşkil ettiği görülmektedir.

2.5.4.2 Özel Sektör Modeli

Kamu kaynağı kullanmadan tamamen özel finansmanla karşılanan yatırım modelidir.

Teknoparkların en azından kuruluş aşamasında kamu kaynakları ile desteklenmesi oldukça

yaygın olduğundan, tümüyle özel sektör tarafından finanse edilen modeller nispeten daha

azdır. Örnek vermek gerekirse, Cambridge, İngiltere’de kurulu Granta Park’ın 30 hektar’lık

alanı kar amacı gütmeyen özel bir endüstriyel araştırma merkezi tarafından sağlanmış ve bu

alana özel sermaye çekilerek büyük bir arazi geliştirme firması tarafından ilk binaların inşası

sağlanmıştır. Ticari bakış açısıyla geliştirilmiş olan söz konusu teknopark oldukça iyi getiri

getiren başarılı bir örnek olarak öne çıkmaktadır.

2.5.4.3 Karma Model (Özel Sektör-Kamu Ortaklığı)

Kuruluş ve işletme modellerinde olduğu gibi yatırım modellerinde de en çok rastlanan ve

içinde en fazla potansiyeli barındıran modeldir. Dünyadaki uygulamalarda bu tür karma

modellerde genellikle başlangıç sermayesi ve/veya birtakım destekler kamu kaynaklarından

karşılanmakta, ama yönetimi finansal gücü ve risk alma kapasitesi olan özel sektör ağırlıklı

yürütülmektedir15. Karma modelde kurulan teknoparklar, başlangıçtan itibaren belirlenmiş

bir gelişme stratejisi, yüksek piyasa konumlanması ve profesyonel bir yönetim ekibi bulunan

başarılı teknoparklardır. Kar amacı gütmeden kurulmuş olsalar bile piyasa koşullarını bilen ve

ticari anlayışa sahip yönetim yapısının getirdiği avantajlardan yararlanmaktadırlar. Plansız

gelişme ve zayıf yönetim yapısı teknoparkların başarısı önündeki en önemli engeller

arasındadır.

Teknopark yatırımlarının geri dönüşünü yükselten temel faktörler arasında:

• Müşterilerin beklentilerini karşılayan kalite altyapı ve binalar sunmak,

• Başarı odaklı olan ve bunun için gerekli mekanizmaları geliştirebilecek kaliteli

bir yönetim ekibine sahip olmak,

• Firma seçimine önem verip teknoparkın imajını yüksek tutmak,

14 IASP, Facts and Figures of Science and Technology Parks in the World: General Survey 2006-2007

15 Sanz, L. (1998). Science and Technology Parks: An overview of models and tendencies. VIII Brazilian Seminar

on Business Incubators and Science Parks (ANPROTEC), and IASP Latin American Division General Meeting, Brazil: IASP

Page 47: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

47

• Özel sermaye ile kamu desteğini (gayri nakdi, arazi desteği dahil) bir araya

getiren bir model oluşturabilmek, olduğu görülmektedir.

2.5.5 Teknoparkların Temel Özellikleri ve Yararları

Dünyadaki teknoparklar16 incelendiğinde altı yapı taşı göze çarpmaktadır: Kuluçka (İnkübasyon)

Merkezi (93.2%) ve Araştırma Merkezleri (83.5%), Üniversite Merkezleri (61%), Yerleşim (Ofis)

Hizmetleri (41%), Serbest Zamanı Kullanmak üzere aktiviteler (%72) ve Sosyal Hizmetler (59%).

Dünyadaki tüm teknokentlerin

neredesye tamamnında bulunan

Kuluçka merkezleri teknokentlerin ana

yapı taşını oluşturmaktadır,

kuruluşunu yeni tamamlamış girişimci

firmalara ya da şirket kurmak isteyen

girişimcilere uygun kira koşulları ile

ofis temini, altyapı imkânları, ortak

mekânlar, ofis destek hizmetleri,

teknoloji ve iş geliştirme hizmetlerinin

tek elden ve organize şekilde

sağlandığı, genellikle üniversitelerde,

teknoparklarda veya kamu araştırma

kuruluşları bünyesinde kurulmuş mekânlardır.

Bu merkezlerdeki uygun koşullarda sunulan ofis imkânlarından ve destek hizmetlerinden yararlanan

girişimciler gelişim sürecinde ihtiyaç duyduğu sermayeyi en aza indirmiş olur. Kuluçka Merkezleri,

girişimci firmaların projeleri üzerine yoğunlaşmasına yardımcı olarak teknolojilerini geliştirmeleri,

projelerini hayata geçirmeleri ve ticari bir kazanç elde etmeye başlayabilmeleri için gerekli süreyi

kısaltır.

Teknoparkların önemli bir

bölümünde (19.7%), kuluçka

merkezinde kurulan yeni

firmaların sayısı toplam firma

oranıyla kıyaslandığında %26-

%40 arasında kaldığı göze

çarpmaktadır. Rakamın

büyüklüğü, yeni teknoloji

tabanlı/inovasyon tabanlı

fimaların kurulmasının

Teknoparkların için ana

16 IASP Statistics, Main Elements Present in STPS/AIs, E.T.14.03.2016

Şekil 6 Teknoparklarda 3 yaş altı firma varlığı

Page 48: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

48

faaliyetlerden biri olduğunu göstermektedir17.

Genellikle üniversite/araştırma merkezlerinin yakınlarında veya içinde kurulan teknoparklar, eğitim

seviyesi yüksek, nitelikli elemanları bünyelerinde barındırmaktadır. Teknoparklarda bilgi ve teknoloji

tabanlı Ar-Ge faaliyeti yürüten firmalar bir araya gelmektedir. Teknopark yönetimi

üniversite/araştırma kurumları ve firmalar arasında bir ara yüz görevi üstlenerek, ilişkinin başarılı bir

şekilde yürümesinde etkin rol oynamakta, ilişkinin sürekliliğini sağlamaktadır. Bu sebepledir ki

teknoparkların üniversite-sanayi işbirliğini gerçekleştirme bakımından somut katkıları oldukça

fazladır. Araştırma faaliyetleri yürüten sanayi kuruluşlarının üniversite olanaklarından

yararlanabilmesi, alanındaki diğer firmalarla işbirliği yapması genelde zaten mümkündür. Fakat

teknoparklar bu işbirliklerinin yoğunluğunu ve dolayısı ile verimliliğini arttırmaktadır.

Teknoparkların sağlayacağı yararlar üç başlık altında özetlenebilir:

Firmalara sağlanan yarar

Üniversitelere sağlanan yarar

İçinde bulunduğu bölgeye ve ülkeye sağladığı yarar

2.5.5.1 Teknoparkların Firmalara Sağladığı Yarar

Teknoparklar bünyelerinde bulundurduğu ve küresel rekabet edebilme yeteneğindeki ve ya

potansiyelindeki firmalara sağladığı birçok yarar vardır1819.

Ülkemizdeki teknoparkların kamu desteği almasından dolayı firmalara vergi muafiyetlerinin

sağlanması: gelir ve kurumlar vergisi istisnası, ücretlere uygulanan gelir vergisi istisnası, SGK

işveren hissesi desteği ve KDV istisnası.

Ar-Ge çalışmaları için uygun ortamın sağlanması: Teknoparklar araştırma ve yenilik çalışmaları

yapacak girişimcilere ve firmalara uygun ortam ve mekân sağlar.

Üniversitelerden daha kolay ve uygun koşullarda danışmanlık hizmetlerinin sağlanabilmesi:

Danışmanlık konusu yalnızca teknik konuları değil, aynı zamanda teknoparklarda geliştikleri

yöntem, süreç, ürün ve teknolojilerin ticarileşmesini, risk sermayesi edinmeyi, finansman,

pazarlama, planlama ve yönetim sorunlarına çözümlerinin bulunmasını da

kapsayabilmektedir.

Üniversitelerle daha etkin Ar-Ge işbirliklerinin kurulabilmesi, Üniversitedeki araştırma

altyapısından uygun koşullarla yararlanabilmeleri ve Ar-Ge şirketleriyle bir arada olmanın

sağlayacağı sinerji: Teknopark içerisinde aynı ya da farklı sektörlerdeki firmaların aynı

ortamda olmaları, zamanla daha kolay işbirliği yapmalarını sağlayacaktır. Firmalar arasında ve

üniversite ortaklığıyla ortak Ar-Ge projeleri geliştirme imkânı oluşturacak, disiplinler arası

çalışma ortamında birçok yeni proje fikri oluşacak ve hayata geçme sansı elde edecektir. Aynı

zamanda teknoparklarda bulunan büyük şirketler projelerinin bazılarında diğer şirketleri

altyüklenici olarak çalıştırabilecek ve bu sayede firmalar birbirlerinden daha üst teknolojileri

17 IASP Statistics, ıncubator Companies and Start-ups under 3 years old in STPS/AIs, E.T.14.03.2016

18 M. Gümüş, M. S. Yükseloğlu, A. K. Binark, Ülkemizde Teknoparkların Gelişimi ve Mühendislik Eğitimindeki

Rolleri, SDU, Journal of Natural and Applied Science, 17(1), 24-31, 2013 19

Tang, M., Llerena, P., Who runs better, a business incubator located in a University science park or in a science & technology industrial park?, 2005

Page 49: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

49

öğrenip, küresel ortamda rekabet edebilir düzeyde özgün ve ülke ekonomisine yüksek katma

değer sağlayabilecek ihraç ürünleri geliştirebilirler.

Teknopark bünyesinde olmanın firmaya sağladığı saygınlık ve rekabet avantajı: Teknopark

bünyesinde yer almak müşteriler açısından firmaya güven sağlayacaktır. Bu güvenilirlik

firmanın alacağı işlerin sayısının ve niteliğinin artmasına katkı sağlayacaktır.

Teknoloji transferinin ve gelişiminin daha kolay sağlanması20: Firmalar için büyük bir önemi

olan bu teknolojiye hâkimiyet olgusu ve teknolojinin geldiği yüksek seviye günümüz ileri

teknoloji ve küresel rekabet ortamında firmaların tek başlarına yönetebilecekleri bir

seviyeyi aşan bir nitelik kazanmıştır. Teknolojideki hızlı değişim, firmaları, kendi içlerindeki

bazı yetenekleri, bazı dış kaynak yetenekleri ile birleştirmeye zorlamaktadır. Bu kaynaklar

ise, üniversiteler, araştırma kurumları veya aynı sektörden veya ilgili sektörlerden diğer

firmalar olabilmektedir.

Bünyesinde bulundukları üniversitenin/ Ar-Ge merkezinin araştırma imkânlarına daha kolay

erişim: Kütüphane, dokümantasyon, laboratuvar, bilgi ve iletişim ağları vb.

2.5.5.2 Teknoparkların Üniversitelere Sağladığı Yarar

Teknoparkların içinde yer aldığı üniversitelere ve araştırma enstitülerine sağladıkları yararlar

aşağıdaki şekilde özetlenebilir1821.

Sanayi ile daha çok ve daha etkin işbirliği olanaklarının sağlanması ve firmalarla etkileşim

sonucu ortaya çıkan yeni konularda temel ve uygulamalı araştırma imkânlarının

oluşturulması: Farklı sektörlerden firmaların faaliyet gösterdiği teknoparklar içerisinde,

firmalarla üniversitenin ilgili bölüm ve merkezlerin ortak uygulamalı araştırma projeleri

yapabilirler. Bu sayede üniversite sektörün ihtiyaçlarına ve dolayısıyla ticarileşme

ihtiyaçlarına uzak kalmaz, edindiği bilgileri eğitimde kullanabilir.

Üniversitedeki araştırma sonuçlarının ekonomik faydaya dönüşmesi: sanayi ile işbirliği

sonucunda üniversite güncel sektör ihtiyaçlarını takip edebileceği için “bilim için bilim”in yanı

sıra “toplum için bilim”de yapabilecek ve araştırma sonuçlarının hem sektör yararına

kullanılması hem de ekonomik faydaya dönüşmesi sağlanmış olacaktır.

Üniversitelerin arazi geliştirme, ofis kiralama ve aidat gelirleri gibi yeni kaynaklar oluşturması,

sağlanan fonların araştırmaya aktarılmasıyla üniversitelerde yeni kaynak oluşturulması:

Teknoparklardan sağlanan tüm kaynaklar, üniversitenin araştırma altyapısının ve nitelikli

işgücünün geliştirilmesinde, eğitim kalitesinin arttırılmasında önemli bir rol oynar. Elde edilen

gelirin araştırma için kullanılması, nitelikli kişiler için iş ve girişimcilik ortamının sağlanmasını

ve bu ortamın sağlanmasında beyin göçünün azalmasına neden olacaktır.

Daha çok araştırma ve daha iyi bir eğitim ortamının oluşturulması: Teorik bilginin yanında

uygulamalı eğitime çok önemli olduğu için üniversite öğrencilere sağlanan staj/ortak tez

imkânları ile teorik bilginin sanayiye aktarılması kolaylaşır. Bu da üniversitenin verdiği

20 Kılıç, A., Ayvaz, U.; Üniversite-Sanayi-Devlet İşbirliğinin Sağlayıcısı Olarak Teknoparklar ve Teknoloji Transferi

İşbirliklerinde Mevcut Durum, Savunma Bilimleri Dergisi, 2011(10), 2, 58-79. 21

Sart, G., Teknoparkların Üniversitelerin Değişimine Olan Etkileri, 2013, Marmara Üniversitesi - 8. Ulusal Eğitim Yönetimi Kongresi, https://www.academia.edu/8432238/Teknoparklar%C4%B1n_%C3%9Cniversitelerin_De%C4%9Fi%C5%9Fimine_Olan_Etkileri, E.T. 12.02.2016

Page 50: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

50

eğitimin sanayiye daha iyi aktarılmasına, sektörü daha yakından izlemesine ve tanımasına

imkân sağlar.

Üniversite mezunlarına ve öğrencilerine yeni istihdam olanaklarının sağlanması: Eğitimleri

boyunca üniversite öğrencilerine staj ve yarı zamanlı çalışma imkânının sağlanması ile teorik

bilgiye ilave uygulamalı bilgi ile donatılmış kişiler yetişecektir. Öğrenimleri boyunca sektörle

çalışmak mezunların özgeçmişlerini kuvvetlendireceği gibi teknopark içinde bulunan

firmalarla tanışma ve sonrasında bu firmalarda istihdam olanağı sağlanmış olacaktır.

2.5.5.3 Teknoparkların içinde Bulunduğu Bölgeye ve Ülkeye Sağladığı Yarar

Teknoparkların bölgeye ve çarpan etki olarak ülkeye sağlayacağı yararlar;

Bilgi tabanlı, ileri teknoloji üreten yenilikçi firmaların oluşumu ve büyümesi,

Bulunduğu bölgenin ve ülkenin teknolojik düzeyinin ve inovasyon kabiliyetinin yükselmesi,

Rekabet gücünün arttırması,

Katma değeri yüksek ürünlerin üretilmesiyle ithalatın azaltılması ve

Gelişmekte olan ülkelerde beyin göçünün olumsuz yönde engellenmesi

olarak özetlenebilir.

Teknopark firmaları inovasyon potansiyeline ve teknolojik ilerlemeye olumlu etki yaparak bölgenin ve

ülkenin gelişmesinde, yerel ekonominin kalkınmasında ve yerel ve ulusal rekabetin artmasında

önemli rol üstlenmektedirler.

Teknopark firmalarının üniversite ve araştırma merkezleri ile ortak faaliyetler yürütmesi ve sektör

bilginin akademiye aktarılması sayesinde araştırmaların bölge ve ülke gereksinimleri doğrultulusunda

olmasına katkı sağlayacaktır. Bu işbirliği hem bölgenin sanayisini geliştirecek hem de bölgenin

ekonomisinin gelişmesine katkı sağlayacaktır. Ayrıca, bölgede bulunan nitelikli işgücü istihdam

edilerek, işsizliğin azalmasına, kaliteli istihdamın sağlanmasına ve teknoloji düzeyinin yükselmesine

katkı sağlanmış olacaktır. Bütün bunlar bölgenin ve ülkenin rekabet gücünü ve refah düzeyini

artıracaktır.

Yabancı firmaların araştırma ve yenilik projeleri için teknoparklarda yer alması hem bölgeye yabancı

sermaye girmesini sağlayacak hem de firmaların ve üniversitenin yabancı firmalarla işbirliği

yapmasına olanak sağlayacaktır. Bütün bunlar, ülke ekonomisini güçlendirecek, küresel rekabet

gücünün artmasına katkı sağlayacaktır.

Page 51: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

51

2.5.6 Teknoparkları Etkileyen Faktörler

Şekil 7 Teknokentlerde Girdi ve Çıktı Modellemesi22

Teknoparklar, gerçek işlevlerini tam kapasiteyle gerçekleştirmek için, bulundukları sistem içerisinde

belirli bileşenlere ihtiyaç duyarlar. Bu bileşenleri yukarıdaki grafikte gösterildiği üzere Girdiler,

Çevresel Faktörler, Hızlandırıcı Faktörler başlıkları altında toplamak mümkündür. Teknoparklar ve çok

genel tanımıyla üniversite sanayi işbirliği arayüzleri, en temelde bilimsel bilgiyi sanayiye, sanayideki

birikimi de üniversiteye aktarma rolünü üstlenirler. Bu çerçevede, Bilimsel bilgi birikimi sistemin

olmazsa olmazıdır. Aynı şekilde bu bilginin derinliğine uygun nitelikte, bilgiyi kullanacak ya da

üretecek insan kaynağını varlığı hayati önem taşır. Tüm bu yapı, girişimciler tarafından oluşturulan ve

bahsi geçen işlemlerin üzerinden yürüyeceği kobiler aracılığıyla hayata geçirilmelidir. Bu Kobilerin

ayakta kalmaları ve ürünlerini piyasa için hazırlamaları ise finansal kaynakların yeterliliği ve çeşitliği ile

doğrudan ilişkilidir.

Teknoparklar bulundukları sistemdeki çevresel koşullar tarafından doğrudan etkilenirler. Bu,

teknoparkların faaliyet gösterdiği bölgelerdeki “ekosistem” olarak da adlandırılır. Bölgedeki

makroekonomik koşullar, araştırma ve yükseköğretim kurumlarının nitelik ve nicelikleri, yasal

çerçevenin uyumluluğu, destekleyici kurum ve kuruluşların varlığı ve teknopark’ı sahiplenmeleri,

coğrafi faktörler ve yerel ve merkezi devlet politikaları teknoparkların performanslarını olumlu ya da

olumsuz katkı sağlar, performanslarında oldukça belirleyici bir rol oynar.

Tüm bu bahsi geçen koşul ve girdilerin yeterli gelişimi ve/veya çıktıyı sağlayamaması durumunda

hızlandırıcı faktörler, tüm paydaşlar tarafından devreye sokulmalıdır. Bunlar, teknoparkın üstlendiği

22 Sarıçiçek H., Atilla M., “A Science Park Design Model”, IASP World Conference 2005, Beijing, China

Çevresel Faktörler

Girdiler Çıktılar

Hızlandırıcı Faktörler

Geri Bildirim

Yönetim Yapısı

Hizmetler ve Kurumsal Yapı

Fiziksel Yapı

Kiracılar

Ku

rallar

& S

tan

dart

lar

Yasal Çerçeve

Destekleyici Kurum ve Kuruluşlar

Araştırma ve Yüksek Öğretim

Kurumları

Yerel ve Merkezi Devlet

Politikaları

İşbirliği ve Sinerji

Ekonomik Getiriler

Buluşlar & Yenilikler

Coğrafi Faktörler

Makroekonomik Koşullar

Bilgi Toplumuna

Katkı

Girişimcilik ve İş

Geliştirme

Finansal Kaynaklar

Bilimsel Bilgi Birikimi

İnsan Kaynakları

Destekleyici Yasal Mevzuat

(Teşvikler & Muafiyetler)

Yüksek Teknoloji ve Teknolojik Ürünler için

Talep

Diğer Doğrudan Destek

Mekanizmaları

Page 52: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

52

hizmetlerin daha kolay ve verimli hale getirilmesi için sağlanacak teşviklerden, bölgeye yerleşmesi için

ikna edilecek teknoloji alıcılarının teşvik edilmesine kadar geniş bir yelpazeyi kapsayacaktır.

2.5.7 Türkiye’de Teknoparklar

Türkiye’de teknokent kurma çalışmaları 1980’lerde başlamıştır. Bu çalışmalar neticesinde 1990’da,

KOSGEB ile üniversitelerin işbirliği çerçevesinde teknokentlerin ilk adımı olarak TEKMER’ler (Teknoloji

Merkezleri) kurulmaya başlanmıştır. Teknokentler ile ilgili yasal çerçeve ise, 2001 yılında 4691 sayılı

yasanın yürürlüğe girmesi ile oluşturulmuştur. 4691 sayılı yasa23 teknokent kavramı yerine “Teknoloji

Geliştirme Bölgeleri” kavramını kullanmaktadır. Mevcut durumda 63 Teknoloji Geliştirme Bölgesi

Bakanlar Kurulu Kararı ile ilan edilmiştir. Ancak bu 63 teknokent’in 49 tanesi şu an için faaliyette,

diğerleri geliştirme aşamasındadır.

Faaliyette olan teknokenlerde Ar-Ge çalışmalarını yürüten firmaların sayısı Aralık 2015 itibariyle

3744’e ulaşmıştır. Bu firmaların %37’si yazılım sektöründe, %18’i Bilgisayar ve İletişim Teknolojileri

sektöründe, %7’si Elektronik ve %5’i Makina ve Teçhizat İmalatı alanlarında faaliyet göstermekte,

ayrıca Medikal, Enerji, Kimya, Gıda, Savunma, Otomotiv gibi birçok sektörden firmalar bölgelerde Ar-

Ge faaliyetleri kapsamında yer almaktadır. Teknoloji Geliştirme Bölgelerinde, Aralık 2015 sonu

itibariyle toplam 38.239 personele istihdam sağlanmıştır. Teknoloji Geliştirme Bölgelerinde yürütülen

toplam Ar-Ge proje sayısı Aralık 2015 sonu itibariyle 8.525 adet; tamamlanan proje sayısı ise 18.318

adettir. Faaliyete geçen Teknoloji Geliştirme Bölgelerinde bulunan şirketlerin, Amerika Birleşik

Devletleri başta olmak üzere, Japonya, İsrail, İngiltere ve Almanya gibi dünyanın en gelişmiş ülkelerine

yapmış oldukları teknolojik ürün ihracatı 2015 yılı sonu itibariyle 2,4 Milyar A.B.D. dolarına ulaşmıştır.

Yabancı sermaye açısından baktığımızda; Teknoloji Geliştirme Bölgesinde toplam 174 adet yabancı/

yabancı ortaklı firma yer almaktadır. Bölgelerde faaliyet gösteren firmalar tarafından 2015 yılı sonuna

kadar tescil ettirdiği patent sayısı (Ulusal/Uluslararası) 591 ve başvuru süreci devam eden patent

sayısı 1.022’dir.

Teknoparklar, ülke ekonomisine ölçülebilen katkılar dışında dolaylı birçok katkı sağlamaktadır. Örnek

olarak; yapılan ihracatın yanı sıra daha önce ülkemizde üretilmediği için yurtdışından temin edilen

birçok teknolojik ürün ve hizmet artık teknopark firmaları yoluyla sağlanabilmesi sayesinde yüksek

23 4691 Sayılı Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu (TGBK)”, Resmi Gazete No: 24454, Resmi Gazete Tarihi:

26/06/2001.

Şekil 8 Türkiye’deki Teknoparkların Bölgesel Dağılımı

Page 53: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

53

oranda bir ithalat ikamesi sağlanmaktadır. Ölçümü zor olan bu katkı dış ticaret açığımızı düşüren

önemli bir etkendir.

Teknoparkların genellikle üniversite kampüslerinde yer alması nedeniyle üretim için elverişli

olmaması, vergisel teşvikler açısından karışıklık yaratmaması için firmaların teknoparklarda sadece Ar-

Ge ofislerini bulundurmaları sebepleriyle Ar-Ge sonucu ortaya çıkan teknolojilerin üretimi teknopark

dışında yapılmaktadır. Teknoparklar; bölgelerde Ar-Ge’si yapılıp teknopark dışında seri üretime

geçirilerek yurtiçi ve yurtdışında satılan teknolojik ürünler aracılığıyla da ülke ekonomisine katkı

sağlamaktadır. Teknoparklarda gerçekleştirilen nihai ihracat tutarlarının Ar-ge birimleri kayıtlarında

görünmemesi ve teknoparklardaki ihracat ve satışların, teknoloji ve bilginin satışından elde edilen

gelirlerle kısıtlı kalması sebebiyle, teknoparkların ölçülemeyen ekonomik katkısı gerçek katkısının çok

üzerinde olduğu söylenebilir. Türkiye’de yer alan teknoparklara yönelik Aralık 2015 sonu itibariyle

güncel istatistiki veriler Tablo 9’de belirtilmiştir.

Tablo 9 Türkiye’deki Teknokentlerin Güncel İstatistikleri (Eylül 2015) 24

24 Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı (BSTB),2015. Bilim ve Teknoloji Genel Müdürlüğü, Teknoloji Geliştirme

Bölgeleri

Page 54: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

54

Sonuç Olarak Teknoparklar;

Ülkemizde yaşanan teknolojik değişim sürecinin en önemli paydaşlarından ve

tetikleyicilerinden biri olmuştur.

Tüm diğer kamu Ar-Ge destek mekanizmalarından farklıdır çünkü tüm bu mekanizmaların

uygulanabileceği zemini ve gerekli ekosistemi sunmaktadır.

TGB’ler için ilk 10 yıllık süreç, öğrenme, kapasite oluşturma ve fiziksel gelişim odaklı olmuş;

son 5 yılda ise katma değer yaratmaya yönelik faaliyetlere başlanmıştır. Yaş ortalaması 7-8

olan Teknoparklar Dünya geneline kıyasla yeni oluşumlardır.

Dünyadaki örnekler incelendiğinde de, bu tür Ar-Ge teşvik mekanizmalarının etkilerinin 20

yıldan önce tam anlamıyla ortaya çıkmadığı görülmektedir. Bu süreç Ar-Ge potansiyeli düşük

küçük illerde çok daha uzun zaman alabilir.

2013-2023 arası ikinci 10 yıllık dönemin teknoparklarda yürütülen çalışmaların meyvelerinin

alınacağı, daha hızlı bir gelişimin yaşanacağı dönem olması beklenmektedir.

2.5.8 DAP Bölgesinde Yer Alan Teknoparklar

DAP Bölgesinde faaliyette olan 3 Teknoloji Geliştirme Bölgesi bulunmaktadır;

Erzurum Teknoloji Geliştirme Bölgesi (Ata Teknokent)

Fırat Teknoloji Geliştirme Bölgesi (Fırat Teknokent)

Malatya Teknoloji Geliştirme Bölgesi (Malatya Teknokent)

Yüzüncü Yıl Teknoloji Geliştirme Bölgesi (Yüzüncü Yıl Teknokent)

2.5.8.1 Ata Teknokent, Erzurum

05 Mart 2005 tarihinde Erzurum ATA Teknokent, Teknoloji Geliştirme Bölgesi ilan edilmiştir. 26

Haziran 2006 tarihinde binalarının yapımına başlanan Ata Teknokent’te iki blok halinde yapılan

binaların ilk bloğu 2010 tarihinde faaliyete geçmiştir. 2012 yılında ikinci blok inşaatı tamamlanan

teknokentte 15.000 m2 kapalı alan bulunmaktadır. 76 Ar-Ge ofisinin yer aldığı bölgede 2.000 m2

sosyal alan bulunmaktadır.

2.5.8.2 Fırat Teknokent, Elazığ

2007 yılının Mayıs ayında resmi gazetede yayınlanan Bakanlar Kurulu kararıyla Fırat Teknokent

Teknoloji Geliştirme Bölgesi kurulmuştur. Şubat 2009 yılında şirket kurulumu yapılmış ve Doğu

Anadolu’nun ilk ve Türkiye’nin 21. faal Teknoloji Geliştirme Bölgesi olmuştur. 5 firma ile kurulan

teknoparkta bugün 41 adet firma yer almaktadır.

Bölgede, araştırma ve geliştirme faaliyetlerini destekleyici en önemli unsurlardan biri olan Fırat

Üniversitesi’nde toplam 11 fakülte, 2 yüksekokul, 8 meslek yüksekokulu, 3 enstitü ve bir konservatuar

bulunmaktadır.

Kuruluşundan sonra en hızlı gelişen teknoloji geliştirme bölgelerinden biri olan Fırat Teknokent,

bölgeyi yenilikçi düşünce ve proje sahibi yerli-yabancı kişi ve kuruluşlar için uluslararası cazibe

merkezi haline getirmeyi, Ar-Ge ve teknolojiye dayalı ekonomik değer yaratarak hem Türkiye’nin

Page 55: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

55

dünya teknoloji sektöründe aldığı payı arttırmayı hem de dünyadaki önemli teknoloji geliştirme

bölgelerinden biri olmayı hedeflemektedir.

2.5.8.3 Malatya Teknokent, Malatya

11.02.2009 tarihinde Kurucu Heyet Kuruluş Protokolü imzalanan Malatya Teknoloji Geliştirme

Bölgesinin kuruluş başvuru dosyası, 18.06.2009 tarihinde Sanayi ve Ticaret Bakanlığına sunulmuştur.

10.02.2010 tarihinde ise Malatya Teknoloji Geliştirme Bölgesi Yönetici Anonim Şirketi kurulmuştur.

Bölgede 11 firma yer almaktadır.

2.5.8.4 Yüzüncü Yıl Teknopark, Van

YYÜ Teknokent A.Ş. Bakanlar Kurulu’nun 27.08.2008 tarih ve 26980 sayılı Resmi gazetede

yayımlanarak yürürlüğe giren kararı uyarınca 2012 yılında kurulmuş ve 2013 yılında faaliyetlerine

başlamıştır. Van ilindeki tek teknoloji geliştirme bölgesi olan YYÜ Teknokent, Yüzüncü Yıl Üniversitesi

sınırları içinde Teknoloji Geliştirme Bölgesi olarak ayrılan alan içerisinde yer alan binada hizmet

vermektedir. YYU Teknokent A.Ş.’nin toplam alanı 220 dönüm üzerinde 3450 m2 kapalı alana sahip

idari ve kuluçka binası yaptırılmıştır.

Page 56: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

56

2.6 Kümelenmeler

2.6.1 Giriş

Proje kapsamında ‘Erzurum ili Et ve Et Ürünleri Kümeleşmesi’, ‘Kars ili Süt ve Süt Ürünleri

Kümeleşmesi’, ‘Malatya ili Tekstil Kümeleşmesi’ ve ‘Muş ili Tarım Makineleri İmalat Sektörü

Kümeleşmesi’ başlıkları altında ilde kümelerin mevcut durumlarının değerlendirilmesine yönelik

çalışma gerçekleştirilecektir. Bu bölümde kümeleşme kavramı altında yapılacakların tespit

edilebilmesi amacı ile gerekli kavramsal altyapının oluşturulmasına çalışılacaktır.

“Günümüzde firmalar son derece dinamik, değişken bir pazarla yüz yüze olduklarından değişen

fırsatlara ve tehditlere hızla tepki vermeleri gerekmiştir. Ancak pek çok firmanın, tekil olarak, söz

konusu hızlı tepkiyi vermesi mümkün olmamış; kümeleşme kavramı bu soruna bir çözüm aranırken

ortaya çıkmıştır. Görülmüştür ki, ‘yeni fikir ve hünerlerin başarıyla uygulanması ve ekonomik bir

değere dönüştürülmesi’ diyebileceğimiz sürekli yenileşim sürecinde, birlikte yürütülen araştırma,

ürün tasarımı, pazarlama, tedarik, eğitim ve benzeri faaliyetler, küme içindeki işletmelerin küresel

pazarda yarışabilmelerini sağlamaktadır. Bu örgütlenme biçimi, birlikte öğrenmek, birlikte çalışıp

yarışmacı üstünlükler elde etmek ve böylece fırsat ve tehditlerle birlikte başa çıkabilmek için gerekli

olan, organizasyonlar arası bağları güçlendirmektedir.”[1]

2.6.2 Öne Çıkan Tanımlar

Uluslararasılaşma: Günümüzde ekonomik küreselleşmedeki artışın ve IT teknolojilerinin gelişiminin,

yenileşim süreci üzerindeki ileriye doğru götüren baskısı çok yüksektir. Özellikle küçük ve orta ölçekli

firmaların üniversite ve araştırma kurumları ile bilgi transferine dayalı ve yenileşim oranını arttırıcı

işbirliklerine gitmesi ve yeni pazarlara girme gücü olmayan firmaların bu pazarlarda rekabet edebilme

yetisi kazanması demek olan uluslararasılaşma giderek önem kazanmaktadır. Gelişmekte olan

ülkelerdeki kümeleşmelerin başarısının küresel piyasalarla ilişki kurmalarını sağlayan aktörlerin

varlığına bağlayan görüşleri küreselleşme olgusu güçlendirmektedir.

Yerelleşme: Bir faaliyet kümesinin/grubunun özel tesislere, müşterilere, tedarikçilere veya rakiplere

yakınlıkları nedeniyle doğan yararların değerlendirilmesidir. Diğer bir deyişle, yerel bilginin ekonomik

ve sosyal faydaya dönüştürülmesi; yerel kaynakların ve kurumların bu bağlamda seferber edilmesidir.

Uzmanlaşma: Uzmanlaşma verimliliği arttıran en önemli unsur olarak bilgi ve becerilerin kazanılması,

deneyimin artması, teknolojinin ilerlemesi ve üretim hacminin genişlemesi nedeniyle ölçek

ekonomilerinden yararlanılması sonucunu davet eder. Uzmanlaşma her şeyden önce üretimde

karşılıklı bağımlılık nedeniyle yeterli büyüklükte bir pazarı da gerekli kılmaktadır. Ancak günümüzde

uzmanlaşmaktan söz ederken bilgi temelli bir ayrışma ağırlık kazanmaktadır. Bunun sonucu da

karşılıklı bağımlılık ve işbirlikleri demektir. Uzmanlaşmanın yeterince gelişmediği durumlarda

işbirliklerinden söz etmek mümkün gözükmemektedir.

Akıllı Uzmanlaşma: Her bölgenin kendine özge ekonomik ve rekabetçilik avantajlarını

değerlendirerek yenileşim odaklı bir gelişme stratejisi belirlemesidir. Bilimsel ve stratejik verilere

dayalı bir uzmanlaşma hedeflenir ve bu süreçte bölgedeki sektörel/teknolojik uzmanlaşmanın diğer

bölgelere göre durumu gibi stratejik analizler gerçekleştirilir.

Page 57: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

57

Sektörel Yenilik Sistemleri: Sektörel Yenilik Sistemi' bir ekonominin ortak ve birleştirilebilen

niteliklere sahip bir bölümünün ihtiyaç duyduğu ya da ileride duymasının planlandığı ürünleri,

süreçleri ve/veya servisleri yüksek katma değerli ve rekabetçi nitelikler taşıyacak şekilde tasarlamak,

üretmek ve satmak üzere gerekli bilgi ve teknoloji setlerinin oluşmasını ve ilgili aktörler arasındaki

etkileşimle küresel ölçekte pazar faaliyetlerine dönüşmesini sağlayacak şekilde birbiriyle

ilişkilendirilebilecek parçalar bütünü olarak açıklanabilir .

Çoğu ülkenin ilerleme deneyimlerine bakınca, öndekilere yetişme stratejilerinde öncü sektörlerin

ortaya çıkışının ve bunların geliştirilip büyütülmesinin doğrudan ya da dolaylı oldukça önemli etkileri

olduğu görülmektedir (Malerba 2002). Bu nedenle gelişme ile ilgili problemlerin analizinde sektörel

sistemlerin irdelenmesi oldukça öğretici ve yararlı sonuçlar vermektedir. Gelişmekte olan ülkelerdeki

sektörel sistemlere bilgi, teknolojik yetkinlikler, aktörler ve bunlar arasındaki etkileşim ve işbirliği

ağyapıları, ilgili sektöre dair politika ve stratejilerin oluşumu ve uygulanması da dahil kurumsal

yapılanmalar gibi çeşitli boyutlardan bakılınca hemen her boyutun gelişmiş ülkelerdeki aynı sektöre

dair sistem yaklaşımından önemli farklılıklar ve zayıflıklar gösterdiği gözlenmektedir (Malerba, 2005).

Bu bağlamda, aşağıda 'Sektörel Yenilik Sistemleri' ile ilgili teorik bir çerçeve çizilmiştir. Bir bölgedeki

Sektörel Yenilik Sisteminde aşağıdaki üç temel yapı taşı bulunmaktadır:

Bilgi altyapısı ve teknolojiler: Bu kapsamda özellikle bölgesel öğrenme sistemlerinin temel bileşenleri

olan kurumlar, araştırma, bilgi akımları, teknoloji transferi, yayılmalar, ağyapılar, bilgi yönetimi,

bölgesel yetenekler vb. unsurlardan oluşan mevcut kapasite ve ekosistem kastedilmektedir.

Aktörler ve ağyapılar: Bu çerçevede başta bölgesel üretim sistemleri içindeki imalat firmaları, onları

destekleyen servis, finansal vb, yapılanmalar ile bölgesel yenileşim yapıları içinde kritik önemde

görülen değer zincirleri, yığınlaşmalar ve kümeleşmeler, uzmanlaşma (yerel, sektörel) ve çeşitlilik

(kentsel) ekonomileri, ağyapılar vb gibi sistemler öne çıkmaktadır.

Kurumlar ve Kurumsal Sistemler: Bu kapsamda özellikle bölgesel yönetişim sistemlerinin etkili

unsurları kastedilmektedir.

Bu yapı taşlarına ilave olarak, birçok literatürde o sektördeki yenilik sisteminin gelişiminde oldukça

belirleyici olan başlıca düzenlemeler ve destekler de temel yapı taşlarından biri olarak

değerlendirilmektedir.

2.6.3 Kümeleşme Kavramı

Küme kavramını sistematik biçimde ilk olarak gündeme getiren M. Porter’dır. 1990 yılında yazdığı

‘The Competitive Advantages of Nations’ kitabında Porter genel olarak dünyadaki gelişmişlik

düzeyindeki farklılıkları ‘küme’ terimiyle açıklamaya çalışmıştır. Porter, başarılı kümelerin ve bölgesel

yenileşim sistemlerinin bölgelere ve bölgelerin içlerinde bulundukları ülkelere rekabetçi üstünlükler

sağladığını; küresel pazarlarda rekabet edebilirliği fazla olan ülkelerin ise refah seviyelerinin

yükseldiğini dile getirmiştir. Porter’a göre, küme, coğrafik olarak birbirine yakın, belli bir alanda ortak

noktalar ve tamamlayıcı unsurlar ile birbirine bağlanan şirketler ve ortak kurumlar grubudur.

Page 58: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

58

Daha sonra küme ile ilgili pek çok tanım yapılmıştır. En kapsamlı olanlardan biri de Avrupa Komisyonu

İşletmeler Genel Müdürlüğü uzman grubu tarafından hazırlanan İşletme Kümeleri ve Ağları Nihai

Raporu’nda (2003) yer almaktadır.25 “Kümeler aşağıda sıralanan niteliklere sahip bağımsız şirketler ve

kurumlardan oluşan gruplar olarak tanımlanmıştır. Buna göre kümeler firmaların ve ilgili kurumların:

Hem işbirliği yaparak hem de rekabet ederek

Coğrafi açıdan bir ya da birkaç bölgede yoğun yerleşerek, bazen küresel uzantılara sahip

olarak

Belirli bir alanda uzmanlaşarak

Ortak teknolojiler ve / veya beceriler aracılığı ile birbirlerine bağlanarak

Bilim tabanlı olarak ve/veya geleneksel sektörlerde de gelişerek, bir küme yönetimi yapısı

içerecek şekilde kurumsallaşması veya gayri resmi temelde gelişmesidir.”

denilmektedir.

Kavramı daha anlaşılır kılmak için, kümede, birbirini tamamlayan etkinliklerin yürütüldüğü sektörsel

yoğunlaşmanın varlığından, hizmet sektörü ve sanayi sektörü olmak üzere değer yaratılan sektörlerin

tümünün kapsandığından, dolayısıyla kümede birbirine değer yaratma zinciri ile bağlı olan, yani

karşılıklı bağımlı firmalardan, bilgi üreten kurumlar ile destekleyici kurumlardan ve müşterilerin

varlığından söz edebilir. Fakat, yapılan pek çok açıklamaya rağmen, hâlâ küme kavramı üzerinde

anlaşmaya varılmamış taraflar vardır. Bu durumu, bir yandan da doğal karşılamak gerekir, çünkü

tanımların birçoğu ulaşılmak istenen hedefe uygun bir biçimde yapılmaktadır. Örneğin, bölgeler,

uluslar, AB veya ABD kendi yenileşim politikalarını ve destek politikalarını oturttukları bu kavramı

kendi amaçlarına uygun olarak ele almaktadırlar. Bu bağlamda Kalkınma Bakanlığı işlemsel bir küme

tanımı yapmaktadır;

“Kümelenme yaklaşımı, işletmelerin birbirleriyle ve üniversiteler, meslek kuruluşları ve araştırma

enstitüleri ile bağlantılarını ve işbirliklerini güçlendirerek, kümenin ve bölgenin rekabet gücünün

artırılmasına yöneliktir. Küme içinde sağlanan iletişim, etkileşim, işbirliği ve güven ortamı yeni

bilgilerin oluşmasını ve yayılmasını kolaylaştırmaktadır. Böylece, kümedeki aktörlerin ortak

çabalarıyla bölgelerin verimlilik düzeyi artmakta ve yenilik yapma kapasitesi gelişmektedir.”

Kümelerin mekânsal sınırının hangi somut dayanağa göre çizileceği de kesin değildir. Küme

kavramındaki coğrafi yakınlık yerini giderek sosyo-ekonomik bir coğrafya tanımına bırakmaktadır.

Kümenin bir alt formu olan ‘öbekleşme veya yığılma’ ile ‘küme’ arasındaki sınırın nereden geçtiği de

net değildir.

Tüm bu tanımların ve tanımsızlıkların ortak yanlarından bir soyutlamaya gidildiğinde küme:

Aynı veya ilgili sanayilerden gelen

Benzer/tamamlayıcı teknolojilere ve becerilere sahip

Aralarında dikey veya yatay iş bağlantıları bulunan

25 Final Report of the Expert Group on Enterprise Clusters and Networks - Enterprise Directorate General of the

European Commission, 2003

Page 59: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

59

ve bu nedenlerle performansları karşılıklı bağımlılıklar arz eden firmalardan ve ilgili kuruluşlardan

meydana gelmiştir denilebilir.

Porter’ın Rekabetçi Üstünlükler Teorisi’nde ortaya koymuş olduğu Elmas Modeli26, firmaların belirli

bir coğrafyada bir araya gelerek üretim yapabilmelerini sağlayan kümelenme dinamiklerini

içermektedir. Söz konusu dinamikler ülkenin veya bölgenin kendine özgü yapısına göre

şekillenmektedir. Porter, bu dinamiklerin kümelenmenin ‘rekabetçiliğin’ üzerinde olumlu katkıları

olabileceğini ve aynı zamanda bu dinamiklerin kendi aralarında olumlu etkileşimler içinde olduğunu

da belirtmektedir.

‘Rekabet analizleri’ konusunda önemli analiz yöntemlerinden bir tanesi olan “Elmas Modeli”ni

geliştirirken Michael Porter 10 ülkedeki başarılı iş kümelenmelerini ve rekabet avantajı yaratılmış

endüstrilerdeki dinamik süreçleri analiz etmiştir.

Porter’ın ortaya koymuş olduğu Elmas Modeline göre belirli bir bölgenin avantajını belirleyen ve

birbirleriyle ilişkili olan dört unsur vardır. Bunlar (1) faktör (girdi) koşulları; (2) talep koşulları; (3) ilgili

ve destekleyici aktörler; (4) firma stratejisi ve rekabet yapısıdır. Diğer iki faktör olan devletin rolü ve

şans faktörleri ise bu dört faktörü etkilemektedir ancak tek başlarına belirleyici özellikleri yoktur.

Şekil 9 Elmas Modeli Faktörlerinin Etkileşimleri

26 Porter, E. M. (1998a), The Competitive Advantages of Nations, Palgrave

Page 60: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

60

Porter’ın Elmas Modeli sektörlerin rekabet gücünün bu 6 ana faktör kapsamında göreceli olarak

değerlendirilmesine dayanır. Bu faktörlerin birbirleriyle geri ileri etkileşimleri (Şekil 9 Elmas Modeli

Faktörlerinin Etkileşimleri) olduğu belirtilir.

Tanımlanan 6 faktörde ele alınan başlıca unsurlar da şunlardır;

Girdi koşulları; insan kaynakları, fiziki altyapı, bilgi kaynakları, sermaye ve diğer altyapı

unsurları vb.

Talep koşulları; iç talep yada dış talep, potansiyel pazarlar ve talebin niteliği,

kullanıcının(müşterinin) seçiciliği.

İlgili ve destekleyici aktörler; uluslararasılaşma ve yenileşim ile ilgili aktörlerdir. Örneğin,

girdi maliyetlerinin azaltılması, süreç iyileştirme sağlanması, yenileşim zincirindeki diğer

işletmelerin yenileşim yapma konusunda motive edilmesini sağlayan kurum, kuruluş ve

sivil toplum örgütleri bu başlık altında değerlendirilir.

Firma stratejisi ve rekabet yapısı; firmaların kurulma nedenleri, kendilerine belirledikleri

amaç ve nasıl yönetildikleri rekabet açısından önemlidir. Bulundukları çevrede “rekabet”

olması, firmaların rekabet yeteneklerini geliştirip yenilikçi olmaya iteceğinden önemlidir.

Bu başlık altında değerlendirilebilecek unsurlara örnek olarak bölgesel şartlar, sektörde

faaliyet gösteren diğer firmaların yapısı, yerli-yabancı sermaye, firmaların yenileşim

kapasiteleri, rekabete yaklaşımları verilebilir.

Devlet; yukarıda sayılan 4 koşulu da etkiler. Bölgesel, ulusal ve makine unsurlar bu faktör

başlığında değerlendirilir. Örneğin Devlet talebin nasıl şekilleneceği, inovasyon

kapasitesinin nasıl geliştirilebileceğini de etkiler.

Şans; işletmenin kontrolü altında gerçekleşen ve diğer faktörler altında

değerlendirilemeyen unsurlar için bu faktör ayrılmıştır.

Page 61: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

61

Şekil 10 Elmas Modeli Faktörleri İçin Önemli Bileşenler

Gelişmiş bir küme aşağıdaki öğeleri bünyesinde barındırır:

Bilgi üreten kurumları (üniversiteler, meslek yüksek okulları, enstitüler, Ar-Ge merkezleri

gibi eğitim, araştırma ve standart belirleyici kuruluşlar vb.)

İlişkileri güçlendiren, diyalog mekanizmaları kuran sivil toplum kuruluşlarını (odalar,

sektör dernekleri gibi)

Ham madde üreticisi firmaları

Girdi üreticilerini ve uzmanlaşmış tedarikçi firmaları

Uzmanlaşmış hizmet sağlayıcı firmaları

Çıktısı nihai ürün olan sanayi firmalarını

Ortak etkinlikleri, ortak teknolojileri olan; ortak dağıtım kanallarını kullanan, birbirleriyle

bağlantılı sanayileri

Mali kurumları (bankalar, sigorta ve ‘leasing’ firmaları gibi)

Altyapı sağlayıcılarını (organize sanayi bölgeleri, Internet servis sağlayıcıları gibi)

Lojistik destek verenleri (dağıtım şirketleri gibi)

Pek çok farklılıklar içermelerine karşın kümelerin temel üç özelliğinden söz edilebilir:

Yakınlık özelliği firmaların sağladıkları uzman işgücü ve bilgiye erişim avantajları gibi

dışsal ekonomiler nedeniyle, birbirlerine yakın yerlerde bulunma eğiliminin bir

sonucudur. Bu durum bazen firmalar tarafından paylaşılması arzu edilmeyen bilgilerin

açığa çıkması gibi olası olumsuzlukları da içermesine rağmen tercih edilir. Yakınlık, fiziksel

ya da coğrafi olabileceği gibi sosyo-ekonomik nitelikte de olabilir. Sosyo-ekonomik

yakınlık, kişisel ve sosyal bağları; farklı işletmelerin yöneticileri ile çalışanlarının kendi

aralarındaki etkileşimlerin doğurabileceği sosyal yakınlığı; iki işletmede kullanılan

teknolojilerin benzerliği veya tamamlayıcılığını (yani farklılığını) kapsayan teknik yakınlığı;

Page 62: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

62

farklı işletmelerin benzer ya da bağlantılı müşteri gruplarının olup olmadığına dayalı pazar

yakınlığını ve alıcı tedarikçi ilişkilerini kapsayan ekonomik yakınlığı içerir.

Şebekeleşme özelliği, kümeyi sıradan bir grup şirketten ayıran, kümenin içerisinde oluşan

bağlantılardır. Bu bağlantılar tedarikçiler ve müşteriler arasında olduğu gibi şirketler

arasında, araştırma laboratuarları ve eğitim kurumları gibi bilgi kurumlarıyla şirketler

arasında veya yatırımcıları, ticari hizmet sağlayıcılarını, küme içerisindeki şirketleri bir

araya getiren kamu kurumlarının da yer aldığı “işbirliği kurumları” gibi yapılarla diğer

oyuncular arasında ortaya çıkar. Küme içerisindeki şirketler birbirlerine, ortak teknoloji

kullanımı, aynı pazara odaklanma, aynı değer zincirinde örgütlenme vb. ortak ya da

tamamlayıcı faaliyetlerle birbirlerine bağlıdırlar ve ortak bir vizyona sahiptirler. Güçlü

bağlara sahip şebekelerin varlığı kümenin sağlığına işaret eder.

Uzmanlaşma küme üyelerinin dolayısıyla kümenin son derece uzmanlaşmasının kümeye

kazandırdığı bir özelliktir. Kümeler içerisinde uzmanlaşma, işgücünün paylaşılmasının bir

yansımasıdır. Bu şekilde şirketler, ana faaliyetlerine odaklanırlar ve daha az rekabetçi

oldukları işlerle ilgili sorumluluğu ilgili diğer şirketlere ve oyunculara bırakırlar. Kümeler

belli bir sektörde de uzmanlaşabilirler, böylece hâkim sektörün değer zincirinde yer alan

ana faaliyetlerin çoğunu gerçekleştirebilirler; dolayısıyla kendi kendilerine yeten bir yapı

sergilerler. Bazen de, ilgili ve/veya destekleyici sanayilerde uzmanlaşırlar. Bu durum daha

ziyade yatay bir yaklaşıma yönelme eğilimini sergiler. Zaten uzmanlaşma tamamlayıcı ve

destekleyici kaynaklara yönelik talepleri çoğaltır. Bu durum küme içerisindeki karşılıklı

bağlılığı arttırır dolayısıyla da kümenin kendisini daha da güçlendirir. Ancak bu kümeyi

oluşturan işletmelerin küme dışındaki fırsat ve eğilimleri görmesine engel olursa tehlike

arz edebilir. European Trend Chart bu duruma “kendi kendine yetme sendromu”27 olarak

işaret etmektedir.

Firmalar ve kurumlardan oluşan bir gurubun küme olarak adlandırılabilmesi için taşımaları zorunlu

özellikler açısından yukarıda belirtilen üç boyut çok önemlidir. Farklı yaklaşımlarda kümelerin söz

konusu temel özellikleri farklı şekillerde vurgulanmaktadır. Bazı tanımlamalar, yakınlık faktörünü

vurgularken bazıları sanayi temelli karşılıklı ilişkileri veya bunların her ikisini de vurgular. Sektörsel

uzmanlaşmaya dikkat çekilirken ilgili ve/veya destekleyici sanayilerde uzmanlaşmanın vurgulandığı

tanımlamalar da vardır. Bazı kümelerde ise kurumların, endüstriyel atmosferin ve sosyal ortamın

rolüne fazlasıyla ağırlık verilirken, bazılarında bu konulara daha az öncelik verilmekte; bazıları

yenileşim sistemleri olarak kümelere odaklanırken, diğerleri dışsal ekonomilere, uluslararasılaşmaya

veya benzeri konulara odaklanmaktadır.

Kümenin Yaşam Döngüsü

Kümeler kendi doğal süreçleri içerisinde oluşur, büyür, olgunlaşır ve yok olurlar. Bu evrimleşmenin

her bir safhası onlarca yıl almaktadır. Kümenin yaşam döngüsü çeşitli aşamalara bölünebilir. Aşağıda

P. Cooke’un oluşturduğu aşamalar örnek olarak verilmiştir.

27 Trend Chart Policy Work Shop; Innovative Hot Spotsiİn Europe Policies to Promote Trans Border

Clusters of Creative

Activity, 2003

Page 63: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

63

Küme Aşamaları

Özellikleri Tetikleyen olay veya etmen

1 Öncü firmaların biçimlenmesi ve bunları ‘spin off’firmaların izlemesi

Hammadden ve yetkinleşmiş işgücünden veya bölgenin kendine has bilgisinden yararlanılması

2 Uzmanlaşmış tedarikçilerin, hizmet firmalarının ve uzmanlaşmış emek pazarının yaratılması

Yenileşime ve girişimciliğe götüren yerel rekabet

3 Eğitim kurumları, meslek birlikleri, tasarım merkezleri gibi küme firmalarına hizmet verecek yeni organizasyonların oluşması

Rekabetçi üstünlükleri sürdürebilmek için yenileşim kapasitesini yükseltme ihtiyacı

4 Dışarıdan becerili işgücünün ve firmaların kümeye çekilmesi

Tedarik zincirini bütünleştirme ihtiyacı

5 Pazarla doğrudan ilişkili olmayan varlıkların veya değerlerin yaratılması ve yeni oluşan adetler veya kurallar yoluyla bunların koordinasyonu

Malumatın veya bilginin yerel dolaşımının korunması

6 Kümenin yenilenmesi veya yok olması Ucuz işçiliğe dayalı yeni rakiplerin çıkması vb. gibi dışsal koşullara bağlı bir etmen

Kaynak: Phil Cooke, Sunum “Clusters & Regional Development”, Ankara, 23 Şubat 2004

Küme yaşam döngüsü ile ilgilenilmesinin temel nedeni en sonunda bir dış etmene bağlı olarak

kümenin yok olma durumudur. Oysaki bir küme hayatta kalabilmek, sürdürülebilir olmak ve

durgunluğu engelleyebilmek için değişikliklere uyum sağlayarak yeni bir kümeleşmeye evirilebilir.

Örneğin, kitlesel üretim ve tüketim evresini tamamlamış bir kümenin sanayi havzası/bölgesi olma

evresine geçişinde üretilebilecek destekleme politikaları ile teknoparklar, ortak Ar-Ge şirketleri,

yenileşimci şebekeler, firma kuluçkalıkları gibi bazı yenileşimci ortamların oluşması hızlandırılabilir.

Böylece kümeleşme yeni bir evre olan teknoloji/ yenileşim kümesine doğru gelişmesini

gerçekleştirebilir. Kümeleşme destek politikalarının belirlenmesinde bu husus son derece önemlidir.

Küme Kavramının Zamanla Değişimi

Zamanla küme kavramının farklılaştığı görülmektedir. Pek çok küme tanımında; bir ya da daha fazla

sektörün tanımlı bir bölgedeki yoğunlaşması olduğu kadar, firmaların ve kurumların kendi

aralarındaki işbirliği ve şebekeleşmenin üzerinde de durulmaktadır. Kümelerdeki güçlü bağlara sahip

şebekelerin varlığı kümenin sağlıklı olduğuna işaret etmektedir. Kümeleşme istemi yenileşim temelli

kümeleşmeye doğru evrilirken küme modeli de istasyonlar (hubs) ve düğümler (nodules) içeren

şebekeleşmeye doğru gelişmektedir. Söz konusu şebekeleşme ve bu bağlamda işbirliği, zamanla,

küme içerisinde olduğu kadar kümeler arası bağların da oluşmasına doğru gelişmiştir.

M. Porter’ın geleneksel küme teorisi tüm varlıkların, değer zincirinin ve gerekli yetkinliklerin, yakın bir

coğrafyada içerilmesi kavramı üzerinde inşa edilmiştir. Bu model ‘işletmelerin birbirleriyle yarışmaları

(bir anlamda rekabet etmeleri) geliştirilerek ekonomik performans sağlamaları’ üzerine

oturtulmaktadır. Küme bünyesindeki firmalar belirli süreçlere odaklanınca ve etkileşerek karmaşık

ürün üretimine girince, ölçek ve çeşitlilik ekonomileri oluşur. Bu olumluluğa karşın kümeler kendi

Page 64: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

64

içlerinde öğrenmeyi destekleseler de, küçük eklemeleri saymazsak, mevcut bilginin kendi içlerinde

dolaşımı, soğurulması ve dönüştürülmesi süreçleri, bilgi birikimine nadiren katkı yapar. Dolayısıyla

kümeleşmelerin uzun vadeli başarısı için, tamamlayıcı ve yeni bilgiyi edinecekleri dış ortaklarla ilişki

kurmaları gerekir. Bugünse gelinen noktada coğrafi olarak dağılmış ve şebekeleşmiş iş modellerine

doğru olan evrimleşme” kendi kendine yeten bölgesel kümeleri genel kural olmaktan çıkarmıştır.

Bununla ilintili olarak düğümler ve istasyonlarla kurgulanan yeni model yeni eğilimlere yanıt verecek

biçimde geliştirilmiştir.

Şekil 11 Küme Modelinin Değişimi

Kaynak: New Economy Strategies LLC

Söz konusu ‘düğüm ve istasyonlar’ modelinin dikey yapılaşmaya örnek teşkil edecek bir biçimi;

araştırma-geliştirme, tasarım geliştirme-doğrulama ve imalat gibi, üretim sürecinin farklı

bileşenlerinin, pazarlama ve hizmet faaliyetlerinin, uzun mesafeli iletişim engellerinin aşılmasının da

verdiği cesaretle, dikkate değer ekonomik üstünlükler sağlayan farklı bölgelere dağıtılması üzerine

kurgulanmıştır. Belirli alanlarda uzmanlaşmış işgücüne ya da beyin gücüne ya da düşük maliyetli

işgücüne erişim veya dağıtım kanallarıyla pazarlara erişim kolaylığı gibi avantajlar söz konusu

bileşenlerin farklı bölgelere dağıtılmasında belirleyici olmaktadır. Bu modelin içerdiği, kümeler

topluluğunun sinir sistemi gibi işlev gören şebeke veya şebekeleri, firmanın ve ulusal sınırların ötesine

dağılmış ve belirli alanlarda yoğunlaşmış değer zincirindeki çeşitli bileşenleri birbirine bağlarlar.

Buradaki dağılım şebeke katılımcılarının arasındaki hiyerarşi katmanlarındaki süreçlere paraleledir,

Tuttlingen ve Sialkat Ameliyat Gereçleri Kümelerinin ilişkileri örnek olarak verilebilir.

Page 65: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

65

Tuttlingen ve Sialkat Ameliyat Gereçleri Kümelerinin ilişkileri 28

Almanya ile Pakistan’daki tıbbi cihazlar sektörünün önde gelen kümeleşmeleri olan Pakistan’daki Sialkot

kümesi ve Almanya’daki Tuttlingen kümesi arasındaki ilişkiler ve farklılıklar; gelişmiş ve gelişmekte olan

ülkelerdeki kümeler arası bağlantılara iyi bir örnek teşkil etmektedir.

Tuttlingen’deki kümeleşmede firma büyüklükleri geniş bir spektrum oluşturmaktadır. Kümedeki 200’e

yakın firma bireysel çalışan-girişimci kuruluştur, bunun yanısıra 8 firma toplam istihdamın %64’ünü

sağlamaktadır. Yoğun yerel rekabetin varlığına karşın, şirketler iki ayrı “birlik” içinde toplanmıştır. Söz

konusu ‘birlik’lerinin dağıtım ve pazarlaması birleşik yapılmaktadır ve ‘birlik’lerin paylaşılan birer Ar-Ge

tesisi ile tanınmış birer markası bulunmaktadır.

1999’da Sialkot’ta ameliyat aletleri yapımında 30,000 kişi istihdam edilmekteydi. 350 kadar firma fason

veya ana imalatçı olarak çalışıyordu. Dağıtım kanalları; a. Toptancılar veya aracılık eden yabancı alıcılar, b.

Tuttlingen’de yerleşik firmalar için fason imalat yapımı, c. özellikle ABD’ye gerçekleştirilen tedarikte rol

alan yurtdışında yerleşik Pakistanlı tüccarlar, d. Sialkot firmalarının kendi dışsatım aracıları biçiminde

belirlenmişti. Bunun yanı sıra işi veren firmaların taşeronları ile kalite ve üretim organizasyonu alanında

teknik görüşmeleri yürüttükleri ilişkiler de bulunmaktaydı.

Tuttlingen firmaları ile Sialkot firmaları arasında bağlantı ürün kalitesinin düşüklüğü üzerine imalat

süreçleriyle ilgili başladı. Kritik girdi paslanmaz çelik dövme malzemeler Tuttlingen’den sağlanırken Sialkot

firmaları nispeten emek yoğun olan taşlama, eğeleme ve parlatma işlemlerine odaklandı. Yapımı süren

aletler yarı mamul halde nihai parlatma, yıkama ve ambalaj işlemleri için Tuttlingen’e yollanır oldu.

Ameliyat gereçleri sektöründeki maliyetleri düşürme, uluslararası uygunluk değerlerine uyum ve yeni

ürün geliştirme baskısı sonucu; Tüttlingen firmaları, CNC tezgâhlar gibi verim artırıcı makinalar ve

malzeme akışı düzenlemelerini, Sialkot firmaları ise dövme, ısıl işlem ve kalıp yapımında yeni donanım

yatırımlarını hayata geçirdiler, ISO 9000 standartlarına uyum sağladılar. Ayrıca Tuttlingen’in eskiden

imalatçı olan özellikle küçük ölçekli firmaları sektörün tamamen ticaret yanına döndüler, diğerleri de

ticaret payını artırdılar. Tuttlingen’in en büyük firması ameliyat gereçlerinin takibi, sterilizasyonu, bakım ve

onarımı için hizmet işlevini geliştirdi. Sialkot’ta ise artık damar cerrahisinde kulanılan tungsten-karbit uçlu

aletler ve elektriksel/optik işlevli larinjoskoplar gibi daha karmaşık aletlere yönelindi; bambaşka alanlarda

bilgi yoğun araştırmacı kuruluşlarla da yakın bağlantılı çalışılmaya başlandı. Örneğin Tuttlingen’deki büyük

bir endoskopi firması uzman bir Alman optik mercek imalatçısını satın alarak esas yetkinliğini geliştirme

yolunu seçti.

Tuttlingen firmaları uzak tedarikçilerine tasarımları, spesifikasyonları hatta girdi ve malzemeleri de

verebilmektedir. Süreç iyileştirme, ekipmanlar ve üretim organizasyonu konularında açık teknik bilgi akışı

mevcuttur. Sialkot’ta mamul ve yarı mamul satışı artıkça fason imalat azalmakta, üretilen enstrüman kalite

ve ürün gamı gelişmektedir. Bu iki kümenin ilişkisinde teknik know-how ve öğrenme ileriye bağlantı

sağlayan (“forward linkages”) dış aktörlerle olmaktadır. Metalurji-malzeme ve tıbbi tasarım geliştirmeye

destek verecek yerel teknik enstitüler, nihai kullanıcılarla doğrudan bağlantı ve firma içi tasarım

28 Local Clusters in Global Value Chains: Exploring Dynamic Linkages Between Germany and Pakistan, K. Nadvi

ve G.Halder, 2005.

Page 66: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

66

yeterliklerinden yoksunluk Sialkot’da kendi tasarladıkları ürünlerin imalatını olanaksız kılmaktadır.

Tuttlingen’den Sialkot’a bilgi akışı tek yönlüdür ve literatürde belirtildiği gibi küme içinde yalnızca bilgi

kullanıcılığı (knowledge-using) yetkinliğine katkı yapmakta, yani küme için bağlantıyla bilgi yaratıcılığı

(knowledge-changing) yetkinliği gelişmemektedir.

Tuttingen’deki öncü firmalar bilgi yoğun diğer sektörlerin (takım tezgâhı imalatçıları, medikal mühendislik

firmaları, araştırma odaklı tıbbi kuruluşlar, ileri teknolojili ürün tedarikçileri) yeterliklerinden yararlanabilir

durumdadır. Buna karşılık Sialkot kümeleşmesi görece izole bir konumda. Yerel hafif mühendislik (“light

engineering”) ve madeni ürün imalatçılarıyla hatta başlıca bölgesel hastanelerle dahi kurabildikleri ilişki ya

sınırlıdır ya da hiç yoktur.

Örnek Türkiye koşulları ile benzerlik göstermesi nedeniyle de ilgi çekicidir.

Bu modelde, tekil firmaların birbirleriyle ilişkisi değil, kümeleşmiş firmalar grubunun diğer

kümeleşmiş firmalar grubu ile ilişkisi söz konusudur. Ekonomik açıdan en büyük yararı en tepedeki

küme sağlamaktadır. Bu kümenin ayırt edici özelliği ‘bilgi yoğun küme’ olmasıdır. Avrupa Birliği’nin

oluşturmaya çalıştığı kümeler, piramidin üst bölümünde yer alan bu kümeleredir. Örneğin, ABD ilaç

sanayinin ana istasyonları; New Jersey, Massachusetts ve Kaliforniya iken üretimin büyük kısmı

Portoriko, İrlanda ve diğer yerlerde gerçekleşmektedir.

2.6.4 Küme Girişimleri (Kümeleşme)

Kümeler çeşitli akademik çalışmalara konu edilerek varlıkları saptansa da, saptanmasa da

kendiliğinden oluşumlardır, zaten vardırlar. Ancak kümelerin katılımcı firmaların verimliliği üzerindeki

olumlu rolü ve özellikle uluslararası rekabetteki başarıları, dikkatleri kümeler üzerine çekerek çeşitli

kurumların kümeleşme girişimleri başlatmalarına neden olmuştur. “Kümeleşme girişimi, yenileşim ve

uluslararası rekabet performansını geliştirmeyi amaçlayan endüstriyel aktörlerin (ortakların)

arasındaki organize olmuş sektörsel bir şebekedir”29. Bu nedenledir ki, kümeleşme girişimine bir

çeşit yenileşim politikası aracıdır, denilebilir. Kümeleşme girişimi aynı zamanda Bölgesel Rekabet

Sisteminin de önemli bir unsurudur.

Kümeleşme girişimleri bazen var olan bir kümenin evrimleşmesi olarak da ele alınabilirler. Bu

anlamda kümeleşme girişimleri, kümelerin rekabet güçlerini artırmak için kamu, sivil toplum ve özel

sektörün birlikte başlattıkları girişimlerdir. Kümeleşme bu girişimlerin sonucu yapay oluşturulmuş

kümelerdir.

Söz konusu girişim esnasında unutulmaması gereken bir husus da kümeleşmeyi doğuran koşulların

potansiyel varlıklarının gözetilmesidir. Şirketler belirli süreçlere odaklandıkça/uzmanlaştıkça ve

etkileşerek daha karmaşık ürün üretme gereksinimi duyduklarında farklı firmalarla işbirlikleri kurmaya

29 The Cluster Initiative Greenbook; Örjan Sölvell, Göran Lindqvist, Christian Ketels; 2005. http://www.cluster-

research.org/greenbook.htm

Page 67: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

67

başlarlar. Ölçek ve çeşitlilik ekonomilerinin getirdiği meselelerin çözümleri bu tür dışsallıklara

gereksinim duymaktadır. Bu ‘uzmanlaşma düzeyleri’ oluşturulmadan firmaları işbirliği süreçlerine

sokmak oldukça zor olmaktadır. Aynı biçimde kümeleşmeler arasındaki ilişkileri de bu koşullar

yaratmaktadır. Kümeler kendi içlerinde öğrenmeyi destekleseler de, mevcut bilginin kendi içlerinde

dolaşımı, soğurulması ve dönüştürülmesi süreçleri bir süre sonra kısırlaşarak bilgi birikimine nadiren

katkı yapar hale dönüşmektedir. Dolayısıyla kümeleşmelerin uzun vadeli başarısı için, tamamlayıcı ve

yeni bilgiyi edinecekleri dış ortaklarla ilişki kurmaları gerekmektedir. Bu bazen gereksinim duyulan bir

firmanın kümeye davet edilmesi ile çözümlenirken bazen de kümeler arası ilişkiyi zorunlu kılmaktadır.

Bu nedenle, özellikle gelişmekte olan ülkelerdeki kümeleşmelerin başarısının küresel piyasalarla ilişki

kurmalarını sağlayan aktörlerin varlığına bağlayan görüşler güç kazanmaktadır.

Söz konusu hedeflere ulaşmanın uygun yöntemi de, özellikle yenileşim tabanlı kümeleşme

girişimlerini geliştirmek olarak gözükmektedir. Çünkü yenileşim tabanlı kümeleşme girişimleri

kaynakları yoğunlaştırmak; bilginin ve nasıl-bilgisinin (know-how’ın) dönüşül kitleye ulaşmasını

sağlamak; bilginin ve nasıl-bilgisinin transferini hızlandırmak açısından uygun ve etkili araçlardır.

Kümeleşme Girişiminin Ön Koşulları

Kümeler yoktan var edilemezler, üstelik her bölge yenileşim tabanlı bir kümeleşme için uygun

değildir. Kümeleşme girişimi için güçlü bir iş çevresine, hükümete duyulan güvene, güçlü bir yerel

yönetime, mümkünse güçlü bir kümeye ve bu girişimin geniş bir stratejinin parçası olmasına gerek

vardır. Ancak hepsinden daha önemli olan önkoşul pazarda rekabet edebilecek yeterlilikte yerel

firmalar ve tamamlayıcılarından oluşan dönüşül bir kitlenin varlığıdır. Dünya deneyimi göstermiştir ki,

firma ve diğer aktörler dâhil kümeleşme girişimi, başlangıçta en az 30–50 arasında değişen üyeden

oluşursa zamanla dönüşül kitleye ulaşılabilir.

Kümeleşme girişimini başlatmanın diğer koşulları;

belli bir ürüne karşı özel bir talep, kümeleşmeye has beceriler gibi kümeleşmeyi özel kılan bir

avantajın varlığı,

dünya çapında, bölgeye/ülkeye önemli miktarda yatırım yapmış ve onun gelişmesine katkıda

bulunacak özellikle çok uluslu bir şirketin varlığı ve/veya

faaliyetleri, teknolojileri, dağıtım kanallarını vb. kullanan içlerinde ve aralarında kuvvetli

bağların olduğu yakından ilişkili diğer güçlü kümelerin mevcudiyetidir.

Kümeleşme girişimi bir iş ve ticaret faaliyetinin öncülüğünde başlatılmalıdır ve unutulmamalıdır ki,

kümeleşmenin oluşumu zamanla gelişecektir.

Kümeleşme Girişimi Temel Varsayımları

Kümeleşme kavramı; kamu müdahalesi, motor firmalara olan gereksinim, katılımcılık, fonlama gibi

başlıklar altında toplayabileceğimiz bazı temel varsayımlara ve önemli politika ifadeleri sunan

ideolojilere dayanır. Kümeleşme kavramının varsayımları aşağıda sıralanmıştır.

Kamu müdahalesi: Kamu yönetimi küme girişimine başlatarak danışmanlık hizmetleri

vererek veya parasal destek vererek kümeleşmeye müdahale eder.

Motor firmalara olan gereksinim: Kümeler geniş yenileşimci oyuncular(aktifleştiriciler)

etrafında kurulurlar. Bu durumda KOBİ’lerin büyük işletmeler tarafından kontrol edilme riski

Page 68: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

68

vardır ama büyük firmalar kendi tedarikçi firmalarının yatay ve uluslar arası bağlantılarının

olmasını kendi üretimlerinin garantisi olarak gördüklerinden bu sakıncayı hafifletirler.

Katılımcılık: Katılımcı şirketlerden “düşük katılım eşiği”, “düşük üye ödentisi” ilkeleri

doğrultusunda örneğin sadece toplantılara katılmak gibi en az taahhüt istenir. Beklenti

aşamalı bir büyüme süreci ve aşamalı bir üyelik kavramıdır. Örneğin önce merkezdeki

üreticiler sonra bölgesel bütünleşme ve sürekli büyüyen sektörsel şebekeleşmeye doğru

giden bir yol söz konusudur.

Fonlama: Kümeleşme girişimi belli bir aşamaya kadar motivasyon ve başlangıç itkisi vermek

için merkezi kamu yönetimleri veya yerel yönetimler tarafından fonlanırlar. Kümeleşme

girişimleri genellikle sanayi liderleri, kamu yönetimleri ve akademi tarafından başlatılır.

Bunların içerisinde firmalar girişimin oluşması açısından en etkili katılımcılardır. Kamu

yönetimi en azından organizasyonel destek vermek, belli bir düzeye gelinceye kadar finanse

etmek ve katılımcılara güvence vermek açısından önemlidir.

Kümeleşme Girişiminin Başarısını Etkileyen Etmenler

Hiç şansları olmadığı halde pek çok bölge “silikon vadisi” olma iddiaları ile ortaya çıkmaktadır. Diğer

bir kolaya kaçma yanlışı ise; işbirliğini ve rekabeti birlikte yürütmek amacıyla tasarlanan kümeleşme

politikalarının, çok değişik ekonomik koşullara sahip sanayiler için aynı araçları önermesidir.

Kümelerin birer kulüp niteliğine bürünerek küme dışında kalan firmalara ayrımcılık uygulanması veya

aktörler arasındaki iletişim ve işbirliğinin zaman içinde ‘katı alışkanlıklar’ yaratarak aktörlerin küme

dışındaki değişimi izlemelerine engel olması, kilit niteliğindeki firmaların sorun yaşaması durumunda

bunun kümeleşmeyi olumsuz etkilemesi gibi sakıncalar kümeleşme politikalarını yakından

ilgilendirmektedir.

Ağırlıklı olarak Kümeleşme Girişimini başarıya götüren etmenler:

Kümenin bir üst düzeye evrilmesini sağlamak amacıyla sıfırdan küme yaratmak yerine

aktif, iyi bir iş çevresine sahip mevcut güçlü kümelerin üzerine yoğunlaşmak

Belli bir bölge veya ülkede gelişmiş bir iş çevresinin ve geniş bir stratejinin parçası olarak

kümeleşmek

Kümeleşmenin ortak kavramsal bir rekabetçilik çerçevesi üzerine oturtulmasını sağlamak

Kümeleşmenin değişikliklere hızlı uyum sağlayabilmesi ve becerilerinin gelişmesine

olanak tanınabilmesi için uzmanlaşmış işgücünün varlığını korumak

Ortaklıklara yönelik olarak önceden süregelen eğilimlerin var olmasına dikkat etmek

ve/veya bu etkileşimi kolaylaştıracak kurumları oluşturmak

Yeterli işlevsel bir bütçeye sahip olmaktır.

Kümeleşmede başarısızlık etmenleri:

Tecrit edilmiş bir kümeleşme faaliyetini sürdürmekte ısrarcı olmak

Ekonomik başarının ana etmenleri üzerinde geniş bir uzlaşmanın eksikliği

Teknolojik altyapının ve kurumsallaşmanın zayıflığı

Gerekli vasıflardan ve onları edinme fırsatlarından yoksunluk

Yetersiz rekabetçi baskı

Kolaylaştırıcı eksikliği

Kümeleşme ilişkilerindeki hiyerarşi

Page 69: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

69

Ofis eksikliği

İhmal edilmiş şube binaları

Sermayeye erişim eksikliği ve sürdürülebilirliği şüpheli yetersiz bütçenin varlığıdır.

2.6.5 Türkiye’de Kümeleşme ile İlgili Kurumlar, Strateji Belgeleri ve Destek Programları

“Kümelenme konusunda geçmişte çeşitli analiz çalışmaları ve Avrupa Birliği projeleri uygulanmış

olmakla birlikte konuya ilişkin kapsamlı çalışmalar Dokuzuncu Kalkınma Planı (2007-2013) döneminde

başlatılmıştır. ‘Sanayi Strateji Belgesi’nde (2011-2014), kümelenmenin sanayi politikalarının önemli

bir aracı olduğu benimsenmekte ve bu kapsamda Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Küçük ve Orta

Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı (KOSGEB) ve Kalkınma Ajanslarının

destek mekanizmalarının geliştirileceği vurgulanmaktadır.”[1]

OECD’2014 raporuna30 göre uzmanlaşma ve kümeleşme gibi il düzeyindeki platformlar yeni yeni

politika alanına girmektedir. Bu platformlar 2010 yılında işbirliğini güçlendirmek ve yerel bilgiyi

ekonomik ve sosyal faydaya dönüştürmek adına kurulmuştur. Rapor, bu alanda, TÜBİTAK’ın bölgesel

yenilik platformları ve yerel işbirliği ağları kurmak üzere 2011 yılında başlattığı rekabetçi fon

programına değinmektedir. Bu esnada Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu’nun teknoparkların

kurulmasını hem altyapı destekleri, hem firmalar ve Ar-Ge personeli için uygulanan vergi teşvikleri

araçlarıyla hızlandırdığının altı çizilmektedir. Buna göre 2014 yılı itibariyle performansları BST

Bakanlığı tarafından izlenen 40’ı faaliyette 55 bölge kurulmuştur.

Türkiye’de bakanlıklar düzeyinde üç bakanlık küme ve kümeleşme girişimlerini değerlendirmekte ve

desteklemektedir; Kalkınma Bakanlığı, Ekonomi Bakanlığı, BST Bakanlığı.

Kümeleşme girişimleri alanında; Kalkınma Bakanlığı güdümlü projeler kanalıyla destekler

sağlanmakta, Ekonomi Bakanlığı’nın Uluslarası Rekabetçiliğin Geliştirilmesinin Desteklenmesi

Programı, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın Kümelenme Destek programı ve Kalkınma

Ajansları’nın kümelere yönelik mali ve teknik destek programları bulunmaktadır. Bakanlıklar

arasındaki eşgüdüm ve koordinasyonu sağlamak üzere Kalkınma Bakanlığı tarafından “Kümelenme

Yönetişim Modeli” hazırlanmıştır.

2.6.5.1 Kalkınma Bakanlığı

Bölgesel Gelişme Ulusal Stratejisi 2014-2023-BGUS, Türkiye’nin bölgesel kalkınma stratejilerini

kapsamlı bir biçimde anlatan önemli bir belgedir. Bu belgedeki, dört ildeki (Malatya, Erzurum, Kars,

Muş) kümeleşme faaliyetleri ile doğrudan ilgili olduğu düşünülen önemli maddeler aşağıda

belirtilmiştir:

“4.2.3-385. Ar-Ge faaliyetlerinin desteklenmesi, bilgi ve teknoloji üreten kurumlar (üniversiteler,

enstitüler) ile onu kullanan sanayi işletmeleri arasında operasyonel ağlar kurulması ve üniversite-

sanayi işbirliğinin etkinleştirilmesi sağlanacak, kümelenme odaklı ihtisaslaşmış OSB’ler

oluşturulacaktır. Yenilik kapasitesi bulunan yüksek teknolojili sektörlerin ihtisas OSB’ler içinde yer

alması teşvik edilecektir.

30 OECD Science Technology and Industry Outlook, 2014

Page 70: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

70

4.7.1-606. Tüm Düzey 2 bölgelerde kalkınma ajanslarının koordinasyonunda bölge plan ve

programları ile entegre olacak şekilde bölgesel yenilik stratejileri hazırlanacaktır.”[3]

2.6.5.2 BST Bakanlığı

Sanayi Strateji Belgesi (2014-2018)

2014-2018 Yılları için hazırlanan Sanayi Strateji Belgesinde bölgesel kalkınma kapsamındaki

kümeleşme girişimleri ile ilgili maddeler aşağıda özetlenmiştir.

Politika 8: Bölgesel gelişmeye katkı sağlamak üzere sanayi politikaları geliştirilecektir.

138. Kümelenme konusunda bilinç ve örgütlenme düzeyi artmakta, küme oluşumlarının

desteklenmesi yönünde yürütülen çabalar hem ulusal, hem de bölgesel rekabet gücü açısından

önemli fırsatlar sunmaktadır.

139. Türkiye’de yatırımların ve istihdamın artırılması, ihracatın ve KOBİ’lerin desteklenmesi, bölgesel

dengesizliklerin giderilmesi, Ar-Ge faaliyetlerinin desteklenmesi gibi farklı amaçlarla çok sayıda teşvik

programı uygulanmaktadır. Söz konusu desteklerin birbirini tamamlayıcılığı ve bölgesel öncelikler

çerçevesinde şekillendirilmesine ihtiyaç duyulmaktadır. Bu nedenle işletmelere yönelik devlet

desteklerinin bölgesel düzeyde; sanayi altyapı ve üst yapı destekleri, iş geliştirme destekleri, finansal

destekler, Ar-Ge ve yenilik destekleri temelinde farklılaştırılması gerekmektedir. Teşvik sisteminin en

önemli unsuru olarak uygulanmaya devam eden yatırım teşvikleri, en bilinen teşvik biçimi olup genel

sistemin omurgasını oluşturmaktadır. Yeni Teşvik Sistemi; Bölgesel Teşvik Uygulamaları, Büyük Ölçekli

Yatırımların Teşviki, Stratejik Yatırımların Teşviki ve Genel Teşvik Uygulamaları olmak üzere 4 ana

bileşenden oluşmaktadır. Yeni teşvik sisteminde; bölgesel teşvik uygulamalarına esas olan bölgesel

kademelenme çalışması yenilenmiş ve 2011 yılında yenilenen Sosyo-Ekonomik Gelişmişlik Endeksi

temel alınarak 6 teşvik bölgesi oluşturulmuştur. Teşvik kapsamı, destek araçları ve destek oranlarının

sosyo-ekonomik gelişmişlik düzeyi düşük bölgeler lehine iyileştirilmesi sonucunda teşvik belgesi alan

yatırımlar içinde bu bölgelerin oranı artmıştır.

KOSGEB, Haziran 2005 verilerine göre Türkiye’deki illerde KOSGEB Veri Tabanında bulunan

işletmelerin sayısına göre “kümelenme tablosu” hazırlamıştır.

KOSGEB, 2010’da KOBİ’lerin işbirliği güç birliği anlayışında bir araya gelmelerini sağlayarak ortak

sorunlarına ortak çözümler üretilmesini amaçlayan ‘İşbirliği-Güçbirliği Destek Programı’nı

geliştirmiştir.

Page 71: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

71

Ulusal Küme Destek Programı; rekabetçilik ve yenilikçilik alanlarında, BST Teknoloji Bakanlığı

ve Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) ile işbirliği içinde Ulusal Küme Destek

Programı hazırlanmıştır. 2013 yılı Ekim ayında söz konusu program uygulamaya konulmuştur.

Türkiye genelinde küme geliştirmeyi desteklemek amacıyla ulusal ve uluslararası

uzmanlardan oluşan ekip tarafından hazırlanan “Uygulamalı Küme Geliştirme Kılavuzu”

yayımlanmıştır.

TÜBİTAK Bilimsel ve Teknolojik İşbirliği Ağları ve Platformları Kurma Girişimi Projeleri

Destekleme Programı; ulusal ve uluslararası kurum, kuruluş, birim ve gruplar arasında temel

bilimler, mühendislik, sağlık bilimleri, sosyal bilimler ve ilgili teknoloji dallarında, özellikle

Türkiye’ülkemizin bilim ve teknoloji öngörüleri doğrultusunda gelişmesini sağlamak amacı ile

geliştirilmiştir.

IPA (Instrument for Pre-accession Assistance-Katılım Öncesi Yardım Aracı); Avrupa Birliği

Katılım Öncesi Mali Yardım Aracı (IPA) kapsamında Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı

tarafından yürütülen Bölgesel Rekabet Edebilirlik Operasyonel Programı (BROP) çerçevesinde

finanse edilen KOBİ İşbirliği ve Kümelenme Projesi'nin amacı KOBİ’lerin uluslararası

piyasalardaki rekabet gücünü kümelenme anlayışı ile geliştirmek olmuştur. 2013’de

tamamlanan projenin değerli bir çıktısı da 10 kılavuzdan oluşan kümelenme rehberidir;

1.Yerel Paydaşlar için Kümelenme Kılavuzu, 2. Küme Kolaylaştırıcıları için Uygulamalı Küme

Geliştirme Kılavuzu, 3. Kümelerin Tanımlanması ve Önceliklendirilmesi Kılavuzu, 4. Kümeler

için Güven Oluşturma, İşbirliği ve Ağ Yönetimi Kılavuzu, 5. Kümeler için Uluslararasılaştırma

Strateji ve Pazarlama Kılavuzu, 6. Kümeler için Değer Zinciri yönetim Kılavuzu, 7. Kümeler için

Tedarik Zinciri Yönetim Kılavuzu, 8.Kümeler için İnovasyon ve Ar-Ge Yönetim Kılavuzu, 9.

Kümeler için Performans Değerlendirme ve İzleme Kılavuzu, 10. Küme Geliştirme Sürecinde

UR-GE Projesi Hazırlama ve Uygulama Kılavuzu’nu içermektedir.

BROP kapsamında 15 Cazibe Merkezi (Büyüme Merkezi) belirlenmiştir. Kars, Erzurum ve

Malatya illeri bu merkezlerdendir. Programın kaynakları, programın etkisinin ve katkısının en

yüksek olacağı belirli sayıdaki sektörlere ve bölgelere yoğunlaştırılmıştır. İmalat sanayi ve

turizm sektörü de BROP’un sektörel yoğunlaşmasının ana unsurlarını oluşturmaktadır. Bu

bağlamda Malatya’ya İş Geliştirme Merkezi kurulması; Erzurum, Erzincan ve Kars Kış Turizmi

Koridoru Projesi, tüm Türkiye için Teknoloji Transferini Hızlandırma Fonu Projesi, TRA2

Bölgesinde Süt Ürünleri Kümelenmesini Canlandırma ve Kars'ta Peynir Altı Suyu İşleme

Tesisinin Kurulması Projesi, Malatya Kayısı Küme Aktivasyonu ve Küme Altyapısını

Güçlendirme Projesi, Kars’da Tarihi Kimliğiyle Kars Kenti Projesi bulunmaktadır.

Page 72: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

72

Ekonomi Bakanlığı:

Ekonomi Bakanlığı KOBİ ve Kümelenme Destekleri Dairesi Başkanlığı tarafından uygulanan 2010/8

sayılı ‘Uluslararası Rekabetçiliğin Geliştirilmesinin Desteklenmesi Hakkında Tebliğ’- UR-GE ile

kümeleşme yaklaşımını esas alan yerel dinamiklerin harekete geçirilmesi ve işbirliği kuruluşlarının

önderliğinde ihracat seferberliğinin başlatılması Türkiye’de yerleşik şirketlerin, uluslararası arenada

rekabetçiliğini ve ihracatını artırma amaçlanmıştır. Bu kapsamda şirketler, işbirliği kuruluşlarının proje

başvuruları sonucu desteklenmektedir. Bu destek uygulanması itibariyle bir küme destek programıdır.

Çünkü işbirliği kuruluşunun şemsiyesi altında çok sayıda işbirliği yapan şirketin desteklenmesini

içermektedir.

Tablo 10 Kümeleşme İle İlgili Bilgi Kaynakları

Dünya

BM Sınai Kalkınma Programı (Küme ve İş

Ağları Birimi)

www.unido.org

Institute for Stratejy and Competitiveness-

Harvard Bus. sch.

www.isc.hbs.edu

World Bank www.worldbankorg7urban7led7cluster2.html

US Council on Compotitiveness www.complete.org7publications7cluster reports.asp

The Global Cluster Inititiative Survey

(GCIS)

http://cluster-research.org/

The Compotitiveness Institute http://www.tci-network.org/

Cluster Observatory http://clusterobservatory.in/

Avrupa

European Cluster Observatory www.clusterobservatory.eu

European Cluster Collaboration Platform www.cluster-collaboration.eu

The Danish Cluster Alliance www.regx.dk

Enterprise Europe Network www.enterprise-europe-network.ec.europa.eu/index en.htm

European Small Business Portal www.ec.europa.eu/small-business/index en.htm

European Secretariat for Cluster Analysis www.cluster-analysis.org

Türkiye

Ulusal Kümelenme Politikasının

Geliştirilmesi Projesi

www.clusterturkey.com

Uluslararası Rekabet Araştırmaları Kurumu www.urak.org

Yenileşim Derneği www.yenileşim.org

Küme yöneticileri Kulübü www.clusterman.org

Kobi İşbirliği ve Kümelenme Projesi www.smenetworking.gov.tr

Ekonomik Kalkınma için Kümelenme www.sanayi.gov.tr/Files/Attachments/OtherFiles/kumelenme-brosuru-19072012144348.pdf

Anadolu Kümeleri İşbirliği Platformu

(AKİP)

www.akip.org.tr

Page 73: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

73

2.6.6 Metodoloji

Bu bölümde proje kapsamında gerçekleştirilecek olan küme analizi çalışmasının metodolojisine ilişkin

ana çalışma başlıkları ve bu başlıklar altında bulunabilmiş olan bilgilere yer verilecektir.

Metodolojinin Teorik Çerçevesi

o Kümeleşme Girişiminin Evreleri

Aşağıdaki kutular kümeleşme girişiminin başlangıç evrelerini bir biçem içerisinde göstermektedir:

Farklı evrelerdeki kümeleşme girişiminin veya küme organizasyonunun can alıcı yetkinlikleri aşağıdaki

gibi sıralanabilir:

Sosyal sermayenin inşası ve güvenin tesis edilmesi esnasında

o Liderlik

o Yaptırabilme yeteneği

o İnsanlar arası ilişkileri görme becerisi

o Bütünleştiricilik

Stratejik linkleri/bağlantıları geliştirmek, stratejiyi ve vizyonu tanımlamak esnasında

o Yönetimsel ve analitik hüner

o Sanayiye has bilgi sahibi olmak

Eylemlerin taahhüt edilmesi esnasında

o İnsanlar arası ilişkileri görme becerisi

o Yönetimsel ve analitik hüner

o Kaynak yaratma ve yönlendirme becerisi gerekli olmaktadır.

Kümeleşme Girişiminde Gerçekleştirilecek Etkinlikler

Etkili bir küme girişiminde yapılacak etkinlikler için aşağıdaki tablo hazırlanmıştır. Bu genel tablo pek

çok kümeleşme girişimine uygulanabilecek biçimde elde edilen deneyimlerden yararlanılarak

oluşturulmuştur.

Page 74: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

74

Şekil 12 Küme oluşturma yol haritası

Yukarıdaki şekil kümeleşme girişiminin kuruluş süreçlerini de içermektedir. Kümeleşme Girişiminin

Kuruluş süreçleri esas olarak kümeyle neyin gerçekleştirmek istendiğine ve birlikte olması düşünülen

firmaların oluşturduğu ortama dayanır. Mamafih, yapılacak işler aşağıdaki gibi sınıflandırılabilir:

İletişimin arka planı için bir analiz/fizibilite çalışması yapılması, tabloda pembe olarak

gösterilen kutular

Çizilen çerçeve içerisinde bir organizasyon yapısı hazırlanması, tabloda sarı olarak gösterilen

kutular

Gerekli finansmanın sağlanması, tabloda gri olarak gösterilen kutular

Kümeleşmenin başlatılması (lansmanı), tabloda mavi olarak gösterilen kutuların en üste tek

olanıdır.

Çekirdek Gurubun Oluşturulması ve İl GZFT’lerinin değerlendirilmesi

[I. Çalıştay veya I. Çalıştay öncesi saha görüşmeleri]

Faktörlerin Saptanması

[Saha görüşmeleri; Arama ve Diyalog amaçlı II. Çalıştay]

Page 75: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

75

Şekil 13 Doğu Anadolu Düzey 2 Bölgelerinde Öne Çıkan Sektörel Yığılmalar (2009)

Kaynak : Kalkınma Bakanlığı

Şekil 13’de Türkiye’nin doğu bölgesi üzerinde, NACE ikili sınıflamasına göre, Düzey 2 Bölgelerinde öne

çıkan sektörel yığılmalar özetlenmiştir. Şeklin alt kısmındaki Herfindahl Endeksi’ndeki renkler sektörel

çeşitliliğin yoğunluğunu göstermektedir. Karadeniz Bölgesi ve Kuzeydoğu Anadolu bölgelerinde genel

olarak gıda, ağaç ve metalik olmayan diğer mineral ürünlerin imalatında yığılmalar görülürken,

Türkiye’nin güney doğusunda; gıda, tekstil, metalik olmayan diğer mineral ürünlerin ve plastik

ürünlerin imalatı öne çıkmaktadır.

Genel olarak İstanbul, Doğu Marmara, İzmir, Ankara ve Adana Mersin Bölgesinde sektörel çeşitlilik

fazla olduğu bilinmektedir; buna karşın İmalat Sanayiinde verimliliğin en düşük olduğu bölgeler

sırasıyla TRA2 (Ağrı, Kars, Iğdır, Ardahan), TRA1 (Erzurum, Erzincan, Bayburt) TRB2 (Van, Muş, Bitlis,

Hakkari), TRB1 (Malatya, Elazığ, Bingöl, Tunceli), TR82 (Kastamonu, Çankırı, Sinop) bölgeleridir. Ana

metal sanayinin yığıldığı bölgelerde kişi başına düşen ciro oranının da daha yüksek olduğu tespit

edilmiştir.

Page 76: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

76

Kümelerin Üç Yıldız Analizi

[Dört il için istatistiki verilere dayalı olarak öne çıkan sektörlerin seçilmesi. (BST Bakanlığı, DAP

Yönetimi)]-[Masa başı çalışması]

Aktörler Düzeyinde Küme Potansiyellerinin Değerlendirilmesi

[Üç yıldız analizinde ortaya çıkacak sektörlere ek olarak, istatistiki verilerin yetersizliği nedeniyle iyi

incelenemeyen fakat küme potansiyeli olduğu düşünülen sektörlere ait saha çalışmalarının da

yapılması. (BST Bakanlığı, DAP Yönetimi)]-[Farkındalık Yaratma ve Arama Çalıştayı -I. Çalıştay]

Porter’ın Elmas Modelinin Hazırlanması ve Değerlendirilmesi (Anlamlandırılması).

[Dört ilin üç yıldız analizleri, rekabetçilik ve dış ticaret karneleri, yenilik göstergeleri, inoreka rekabet

analizi sonuçları, işbirliği analizlerine dayanılarak dört sektör için Porter’ın Elmas Modelinin

hazırlanması ve değerlendirilmesi.]-[Masa başı çalışması + Farkındalık Yaratma ve Arama Çalıştayı – I.

Çalıştay]

Farklı Rekabetçilik ve Yenileşim Analizleri

o 5.1.2.1. Dört İlin (Malatya, Erzurum, Kars, Muş) Rekabetçilik Karneleri- [Masa başı

çalışması]

o 5.1.2.2. Dört İlin (Malatya, Erzurum, Kars, Muş) Dış Ticaret Karneleri [Masa başı

çalışması]

o 5.1.2.3. Dört İlin (Malatya, Erzurum, Kars, Muş) Yenilik Göstergeleri – [Masa başı

çalışması]

o 5.1.2.4. Dört İlin (Malatya, Erzurum, Kars, Muş) İnoreka Rekabet Analizi

[Her bir kümeleşme için 30 küme aktörü ile yarı yapılandırılmış mülakat teknikleri uygulanarak

yüzyüze görüşme + Masa başı çalışması]

İşbirliği Analizleri

o Sektör Değer Zincirleri

[İnoreka Rekabet Analizi kapsamında firmalar değer zinciri analizi]

Kurulların ve Çalışma Guruplarının Saptanması

[Saha görüşmeleri; Arama ve Diyalog amaçlı II. Çalıştay] Bu aşamada hedeflenen başlıca çıktılar

aşağıda verilmektedir.

o Sosyal sermayenin inşası ve güvenin oluşturulması

o Stratejik linklerin geliştirilmesi

o Stratejinin ve vizyonun tanımlanması

o Eylemlerin taahhüt edilmesi vb. gibi

Misyon, Vizyon, Etik Değerler, Stratejilerin Oluşturulması ve Değerlendirilmesi

Page 77: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

77

[Bağdaştırma Yöntemi ile stratejilerin tayini-Masa başı çalışması; Değerlendirme-Arama ve Diyalog

amaçlı II. Çalıştay]

Yol Haritaları Taslaklarının oluşturulması

[Arama ve Diyalog amaçlı II. Çalıştay]

Yol Haritalarının Hazırlanması [Masa başı çalışması]

Mevcut Durumun Rekabetçilik Analizleri [Yapılabilirlik Çalışmasının Analizi]

Küme Analizleri

Kaynak:Tepav

Diğer İşbirlikleri

[İnoreka Rekabet Analizi kapsamında; firmalar arası, üniversite –sanayi, kamu-sanayi işbirlikleri

analizi]

Page 78: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

78

2.7 Girişimcilik Politikaları

2.7.1 Bir Politika Aracı Olarak Girişimcilik

Girişimcilik, özellikle Ar-Ge yenilikçilik sonuçlarının ticari ürünlere dönüşmesinde etkin bir araç olarak,

ülkelerin gelişimi için fırsatlar vaat eden bir alan olarak ön plana çıkmıştır. Girişimcilik kabiliyeti yaygın

şekilde ticari başarı için kilit faktörler arasında değerlendirilmektedir. Girişimciler, Schumpeter’in31

(Schumpeter, 1911) ekonomik sistem muhasebesi açısından önemli bir faktördür ve girişimcilik, ticari

alanlarda ve şirketlerde yaygın şekilde öğretilen bir konudur. Liselerde, birçok üniversitede ve çok

sayıda farklı platformda girişimcilik derslerine her geçen gün daha fazla yer verilmektedir.

Özellikle günümüzün yenilik politikaları KOBİ’lerin desteklenmesinden girişimciliğin desteklenmesine

doğru kaymaktadır (Henrekson ve Stenkula, 2009)32. Bu değişim süreci Cox ve Rigby (2012)33

tarafından “girişimciliğe dönüş – entrepreneurial turn” olarak adlandırılmaktadır. Hükümetler bu

değişim sürecine kurguladıkları çeşitli destek programları ile uyum sağlamaktadır.

Girişimciliği destekleyen mekanizmalara yönelik çalışmalar genellikle kapsam açısından ve teknik

olarak ilginç kamu politikası sorunlarını ortaya çıkarmaktadır. Sosyal ve ekonomik aktörlerle yakın bir

politika olması sebebiyle girişimcilik çok sayıda ülkede bir politika hedefi olarak ortaya konmaktadır.

Amerika Birleşik Devletleri’nde girişimcilik kültürü ekosisteminin gelişmişlik düzeyi açısından en üst

seviye olduğu kabul edilmektedir. Girişimcilik kaynağı ve değeri açısından, sosyal ve psikolojik

bilimlerle de işbirliği içindedir. Hatta, girişimcilik davranışı ile genetik arasındaki güçlü bağlantıyı

inceleyen ve bazı durumlarda bu bağlantıyı ortaya koyan çeşitli çalışmalar da bulunmaktadır

(Eckhardt ve diğerleri, 2006; Nicolaou ve diğerleri, 2008; Nicolaou ve Shane, 2009; Nicolaou ve

diğerleri, 2009; Shane ve diğerleri, 2010).34

31 Schumpeter, J.A. (1911). “The Theory of Economic Development. An Inquiry into Profits, Capital, Credit, Interest and the Business Cycle.” Translated by R. Opie, and Published by Oxford University Press (1963), 66. 32 Henrekson, M. and Stenkula, M. (2009). Entrepreneurship and Public Policy. IFN Working Paper No. 804, Research Institute of Industrial Economics, Stockholm. 33 Cox, D. and Rigby, J. (eds.) (2012). Innovation Policy Challenges for the 21st Century, Routledge, Londra. 34 Eckhardt, J. T., S. Shane, & F. Delmar (2006). "Multistage Selection and the Financing of New Ventures." Management Science 52(2): 220-232., Nicolaou, N. and S. Shane (2009). "Can Genetic Factors Influence the Likelihood of Engaging in Entrepreneurial Activity?" Journal of Business Venturing 24(1): 1-22.

Nicolaou, N., S. Shane, et al. (2008). "Is the Tendency to Engage in Entrepreneurship Genetic?"

Management Science

54(1): 167-179.

Nicolaou, N., S. Shane, L. Cherkas, & T.D. Spector (2009). "Opportunity Recognition and the Tendency to be an Entrepreneur: A Bivariate Genetics Perspective." Organizational Behavior and Human Decision Processes 110(2): 108-117. Shane, S., N. Nicolaou, et al. (2010). "Genetics, The Big Five, and The Tendency To Be Self-Employed." Journal of Applied Psychology 95(6): 1154-1162.

Page 79: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

79

Literatürde sıklıkla hatalı bir şekilde girişimcilik politikasının KOBİ politikasına eşit olduğu

değerlendirilmektedir, ancak çok sayıda yazar (ör. Storey, 2005)35 bu ikisi arasında ciddi farklılıkların

olduğunu savunmaktadır. KOBİ politikaları, mevcut işletmelere veya kuruluşlara yönelik olup bu

işletme ve kuruluşlara karşılaştıkları sorunlarda yardımcı olmak üzere tavsiye ve bilgi sağlamayı

hedeflemektedir. Buna karşılık girişimcilik politikaları kişilere yöneliktir. Bir başka ifadeyle yeni bir iş

kurmayı düşünen, düşünmeye başlayacak ve düşünebilecek veya kısa bir süre önce yeni bir iş kuran

kişilere yöneliktir.

Girişimcilik politikaları bu nedenle ticarette bağımsız olarak hareket eden bireylerin sosyal ve

ekonomik olarak üretken faaliyetlerinin desteklenmesine yönelmektedir (Henrekson ve Stenkula,

2009)36. Temel hedefi, sosyal olarak optimum değerin altında kaldığı düşünülen girişimcilik faaliyet

seviyesini yükseltmektir. Girişimcilerin gereksinimlerinin doğrudan karşılanmasına yönelik olarak,

ticari tavsiye programları veya eğitim politikası gibi daha kapsamlı makroekonomik politika

çerçeveleri vb. gibi politikalar uygulanabilir.

Kaynak desteğinin düzeyine bağlı olarak, girişimcilik politikaları sert veya yumuşak olarak

sınıflandırılabilmektedir (Storey, 2005)37. Sert politikalar genellikle finans (krediler ve hibeler) şeklinde

destekler sunarken; yumuşak politikalar, şirket kuruluşu öncesi girişimcilere yönelik danışmanlık

faaliyetleri, şirket kuruluşu aşamasında danışmanlık faaliyetleri, finansal desteğin kolaylaştırılması,

teknolojinin geliştirilmesi ve teknolojiye erişimin kolaylaştırılması, fiziksel altyapıya erişimin

geliştirilmesi veya şirket kuruluşu sonrası tavsiyeleri içermektedir.

2.7.2 Girişimciliğin Karakteristikleri

Literatürde girişimciliğin çeşitli kişisel karakteristiklerden oluştuğu kabul edilmektedir; bu

karakteristikler a) kültürel değerler açısından bir değer veya davranış sistemi ve b) bir değer

sisteminin gerçekleştirilmesinde önemli gördüğümüz kabiliyetler seti olarak iki kategoriden

oluşmaktadır. Birçok analiz çalışmasında girişimciliğin, yönetim ve sonuca odaklı aksiyonla daha

yakından bağlantılı olduğu yönünde genel bir görüş birliği bulunmaktadır. Girişimcilikte üç temel

davranış öne çıkmaktadır; (i) yüksek sorumluluk üstlenme (ii) hesaplı risk alma ve (iii) performansa

dönük geri bildirim talep etme (Johnson, 1990)38. Bu davranışları olumlu veya olumsuz etkileyen

yapılar, kurumlar veya gruplar olmaktadır. Girişimci kültürde yüksek başarı güdüsü egemendir.

Örneğin yüksek başarı güdüsünün Amerikan toplumunda desteklenmesi ABD’de girişimci kültürün

gelişmesinde önemli rol oynamıştır. Girişimcilerde bulunması beklenen yetenekler ve özelliklere

ilişkin bir görünüm Şekil 14’de verilmektedir.

35 Storey, D. J. (2005). "Entrepreneurship, Small and Medium Sized Enterprises and Public Policies", in Z.J. Acs and D.B. Audretsch (eds.), Handbook of Entrepreneurship Research: 473-511. 36 Henrekson, M. and M. Stenkula (2009). Entrepreneurship and Public Policy. IFN Working Paper No. 804. 37 Storey, D. J. (2005). "Entrepreneurship, Small and Medium Sized Enterprises and Public Policies", in Z.J. Acs and D.B. Audretsch (eds.), Handbook of Entrepreneurship Research: 473-511. 38 Johnson, B.R., (l990). “Toward A Multidimensional Model of Entrepreneurship: The Case of

Achievement Motivation and the Entrepreneur”, Entrepreneurship Theory and Practice, l4.

Page 80: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

80

Şekil 14. Girişimcilikte Yetenekler39

Girişimcilik desteğindeki kapsamı belirleyebilmek açısından politika yapıcıların dikkatine

sunulabilecek girişimcilik karakteristikleriyle ilgili bazı çalışma konuları arasında:

Girişimcilik yönelimi (Entrepreneurial Orientation - EO) (Dess ve diğerleri, 2011)40,

Girişimciler tarafından hedef belirleme (Ardichvili ve diğerleri, 2003)41,

Girişimciliğin sosyal kavramları ve iş gücü, vergilendirme ve diğer politikalarla daha geniş

anlamdaki bağlantıları (Henrekson ve Stenkula, 2009);42

Yeteneklerin geliştirilmesi, (OECD, 2010)43

OECD değerlendirmesinde, yeni bilgilerin analiz edilmesi, kullanılması ve uyarlanmasını ve bunların

mevcut bilgilerle birleştirilmesini içeren bazı özel (birbiriyle bağlantılı) yeteneklerin tartışıldığı bir

çerçeve sunulmaktadır: “Yeni ticari girişimlerin ve mevcut işletmelerde inovatif projelerin

oluşturulması ve yürütülmesi için özel girişimcilik yeteneklerine örnek olarak risk değerlendirme ve

garantileme, stratejik düşünce, kendine güven, kişisel ilişki ağını en iyi şekilde kullanabilme kabiliyeti,

ortak bir hedefin başarılmasında başkalarını motive etme, başarı için işbirliği ve diğer zorluklarla ve

girişimciler tarafından yerine getirilen gereksinimlerle baş etme kabiliyeti gösterilmektedir” (OECD,

2010).

2.7.3 Girişimcilik Desteğine İlişkin Gerekçeler

Girişimciliğin kuramsal yazında desteklenmesi gereken bir faaliyet olarak öne çıkmasında farklı

gerekçeler mevcuttur. Bu kapsamda, Ar-Ge ve yeniliği desteklemeye yönelik devlet müdahalesinin en

önemli kuramsal gerekçeleri serbest piyasa ekonomilerinde ortaya çıkan “pazar tökezlemeleri”

39 http://turtleinvestor888.blogspot.com/2009/07/entrepreneurship-requires-four-areasof.html 40 Dess, G. G., B. C. Pinkham, & H. Yang (2011). "Entrepreneurial Orientation: Assessing the Construct's Validity and Addressing Some of Its Implications for Research in the Areas of Family Business and Organizational Learning." Entrepreneurship Theory and Practice 35(5): 1077-1090. 41 Ardichvili, A., Cardozo, R., & Sourav, R. (2003). "A Theory of Entrepreneurial Opportunity Identification and Development." Journal of Business Venturing 10: 105-123. 42 Henrekson, M. ve Stenkula, M. (2009). Entrepreneurship and Public Policy. IFN Working Paper No. 804, Research Institute of Industrial Economics, Stockholm. 43 OECD (2010). “Entrepreneurship Skills”, in SMEs, Entrepreneurship and Innovation.

Page 81: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

81

(market failures) olarak adlandırılabilir. Pazar tökezlemesi kabaca, mevcut bir yatırım ve faaliyet

alanında var olan risklerinden dolayı o faaliyet alanına sosyal ve toplumsal optimumdan daha az

yatırım yapılması olarak tanımlanabilir. Devletler bu alanlara politika araçları ile müdahale ederek

faaliyetlerin yoğunlaşmasını ve toplumsal faydanın optimize edilmesini sağlamaya çalışır. Girişimcilik

de bu tür faaliyetlerden biri olarak görülmektedir. Girişimciliğe devlet müdahalesinin ve desteğinin

altında aşağıdaki nedenler sayılabilir (Ramlogan ve Rigby, 2012)44:

Farkındalık Noksanlığı: Genç bireylerde farkındalığın az olması ya da olmaması bir iş kurmanın

potansiyel faydalarını anlamalarını zorlaştırmaktadır. Bu durum için literatürde önerilen en

önemli çözüm, eğitim sistemi ve kültürel değerlerde girişimcilik vurgusunun artırılması olarak

ön plana çıkmaktadır. Ayrıca, gençleri küçük yaşta girişimciliğe yönlendirecek destek

programları da önemli görülmektedir.

Bilgi (Malumat-Information) Edinme Sorunları: İş sahiplerinin genelde yaptığı hata dışarıdan

gelecek tavsiyelere kapalı olmalarıdır. Ayrıca, özellikle genç girişimciler tecrübeli biri onlara

yol gösterene kadar firmalarının sahip olduğu problemlerin farkında değildirler. Bu bilgi

eksiklikleri, serbest piyasa ekonomisinde tam bilgi sahibi olarak kabul edilen bir firmanın

aslında yeterince bilgi sahibi olmadığına işaret etmektedir. Geliştirilecek mentorluk/koçluk

destekleri firmaların kolayca yeni bilgi edinmelerini ve tavsiyeler almalarını sağlayarak ilave

maliyetler oluşturmalarını engelleyebilecektir.

Finansmana Erişim: Genç girişimcilere ait start-up’ların finans kuruluşlarında ihtiyaç

duydukları finansmana erişimlerini engelleyen en önemli unsur, yeni kurulmuş olmaları

sebebiyle finans kuruluşunun bu firmaları değerlendirememesi ve değerlendiremediği

firmaya da finansman sağlayamamasıdır. Bu durum, devletlerin yeniliğe sağladıkları teşvik,

hibe ve desteklerle aşılmaya çalışılmaktadır.

Ar-Ge ve Yeniliğe Yatırımın Sağlayabileceği Pozitif Dışsallıklar: Özellikle teknoloji-yoğun start-

up girişimlerin teknoloji ve yeniliğin doğasından gelen riskleri de mevcuttur ve ilgili risk

yatırımcıyı korkutabilir. Sonuç, teknoloji tabanlı girişimlerin toplumsal optimumun daha

altında yatırım almasıdır.

Yukarıdaki pazar tökezlemelerinin ana nedenleri incelendiğinde girişimcilik faaliyeti için dört önemli

etken olduğu sonucuna varılabilir. Bunlar;

1) Bilişsel, davranışsal ve kültürel değerler,

2) Kişisel yetenek,

3) Finansman,

4) Bilgi.

Shane (2012), girişimciliği “fırsatların belirlenmesi, değerlendirilmesi ve kullanılması” olarak

tanımlarken45; tamamlayıcı bir tanım olarak Shane ve Venkataraman (2000) politika geliştirirken

girişimcilik kavramının firmadan ayırt edilmesi gerektiğini vurgulamaktadır. Teknoloji tabanlı

44 Ramlogan, R., ve Rigby, J., (2012). The Impact and Effectiveness of Innovation Policy, Working Paper, Manchester Institute of Innovation Research. 45 Shane, S., (2012). Reflections on the 2010 AMR Decade Award: Delivering on the Promise of Entrepreneurship as a Field of Research, Academy of Management Review, 37(1), pp. 10-20.

Page 82: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

82

girişimcilikte bu fırsatlar “teknoloji” ile ilintilidir46. Teknoloji ve yenilik faaliyetleri doğası gereği daha

fazla risk içerdiğinden bu tür girişimcilik faaliyetlerinin pazar tökezlemesine maruz kalma olasılığı çok

daha yüksektir. Bir diğer OECD çalışmasında (OECD, 2012)47 genel olarak girişimciliğin çerçevesini

belirleyen unsurları, girişimcilik ekosistemi olarak tanımlamakta olup aşağıdaki tabloda 6 başlık

altında sınıflandırmıştır (Tablo 11).

Tablo 11. Girişimcilik Ekosistemini Oluşturan Unsurlar

1. Düzenleyici Çerçeve 2. Pazar Koşulları 3. Finansa Erişim

• İdari Yük (iş kurma/büyütme), • İcra ve iflas mevzuatı, • Sağlık ve çevre mevzuatı, • Ürün ve iş piyasaları mevzuatı, • Adalet sistemi, Vergi sistemi, • Sosyal güvenlik mevzuatı.

• Rekabet mevzuatı, • Dış pazarlara erişim, • İç pazara erişim, • Kamu ihaleleri, • Kamunun rolü, • Pazarın kalitesi.

• Kredi piyasaları, • Özel sermaye, • Girişim sermayesi, • Yatırım melekleri, • Sermaye piyasaları.

4. Bilginin Oluşumu ve Yayılımı

5. Girişimcilik Kabiliyetleri 6. Kültür

• Ar-Ge yatırımları, • Üniversite-sanayi işbirliği • Firmalar arası işbirlikleri, • Teknoloji, internet.

• Eğitim ve deneyim, öğrenim, • Girişimcilik altyapısı, • Danışmanlık/eğitim hizmetleri, • İşgücü hareketliliği.

• Risk algısı, • Girişimci algısı, • İş sahibi olma istekliliği.

Hızlı büyüyen işletmeler de araştırmalarda mercek tutulan başka bir konu olmuştur. OECD’nin

çalışmasına göre, hızlı büyüyen işletme, üç yılda ortalama yüzde 20’den fazla büyüme (ciro veya

istihdam olarak) ve izlenmeye başlandığında en az 10 çalışanı bulunan işletmedir (OECD, 2012)48. Hızlı

büyüyen işletmeler diğer işletmelere göre istihdam artışı ve yenilik yapma kapasiteleri açısından daha

yüksek bir etkisi bulunmaktadır. (EU, 2011)49.

2.7.4 Türkiye’de Girişimciliğin Tarihçesi

Türkiye’de girişimciliğin gelişimi, eski tarihlerde Osmanlı devletinin hiyerarşik yapısı ile paralel şekilde

sadece devlette mevkisi olan şahıslarca elde edilen servet/mülkiyet varlığı geleneği ile olumsuz yönde

etkilenmiştir. Ayrıca loncaların Osmanlı girişimci sınıfına durağan, yeniliklere kapalı, kanaatkâr,

ihtiyacı kadar çalışma zihniyetini yerleştirmeye çalışmasıyla toplumda da kişilerin yenilikleri kabul

etmesi, çok miktarda mal üretmesi, fazla çalışıp servet biriktirmesi gibi konular gerilerde kalmıştır.

46 Shane, S. and Venkataraman, S. (2000). The Promise of Entrepreneurship as a Field of Research, 25(1), pp. 217-226. 47 OECD, (2012). Entrepreneurship at a Glance 48 OECD, (2012). Entrepreneurship at a Glance, 49 EU, (2011). Kay M., Antje S., High-Growth Companies, Input Paper to the Workshop: As Drivers for

Job Creation and Innovation: How to Support Them Best?

Page 83: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

83

Kişiler sermaye edinmek için ticaret ve sanayiden ziyade memurlukta yükselmeye yönlenmiştir

(Çokgezen, 2000)50.

Türk toplumu, Japonya, Pakistan ve Arjantin gibi toplulukçu ülkelerle birlikte anılmaktadır. Bireyci

toplumlar ise, Amerika, Kanada, İngiltere ve Avustralya gibi endüstride, teknolojik gelişmede ve refah

sıralamasında ön sırada olan ülkelerdir (Hofstede, 1980) 51 . Türk toplumu ortaklaşa davranış

göstermesine rağmen birey bazında durum farklılık arz edebilmektedir. Genel anlamda araştırmacılar;

bireyciliği yüksek, belirsizlikten kaçınma ve güç mesafesi boyutları düşük ve erkeksi özellik gösteren

kültürlerin girişimciliğin gelişimini kolaylaştırdığını ifade etmektedirler (Hayton vd., 2002)52.

Türkiye’de finansal liberalizasyon hareketlerinin öncesindeki kapalı ekonomik model ve ekonomide

geçerli olan ithal ikamesi uygulaması, iş dünyasını küresel rekabet ortamından uzak tutarak, iç

piyasada hâkim olmanın verdiği rehavetle karlarını korumaya çalışan ve siyasi ve ekonomik

belirsizlikler içinde risk almaktan çekinen bir ortam yaratmıştır. Günümüzde ise her geçen gün

küçülen dünya ve sınırların ortadan kalktığı ekonomik sistemde rekabetten uzak durabilmek

neredeyse hiçbir işletme ya da sektör için imkân dâhilinde değildir. Söz konusu gelişmeler Türkiye

ekonomisi için de geçerli olup, son yıllarda girişimciliğin önemi kavranmış ve gerek devlet gerekse

özel sektör kuruluşlarının katkılarıyla, girişimcilik konusunda yeni çalışmalar yapılmaya başlanmıştır.

Girişimlerin başarısı ve devamlılığı sürekli tartışılan bir konu olup, başarının önündeki engeller

saptanmaya çalışılmakta ve ortadan kaldırılması için politikalar üretilmektedir. Açılan her işletmenin

başarılı olacağı ve uzun yıllar faaliyetlerine devam edeceğini beklemek mümkün değildir (Toksoy ve

Sönmez, 2014)53.

Dünyanın en gelişmiş ekonomileri arasında ilk sıralarda yer alan ve birçok farklı finansal araçla

işletmeler için alternatif finansman modelleri üreten Amerika Birleşik Devletleri’nde (ABD) bile

girişimler uzun ömürlü değildir (Shane, 2011)54.

50 Çokgezen, M., (2000). New Fragmentations and New Cooperations in the Turkish Bourgeoisie.

Environment and Planning: Government and Policy. Vol 18, ss:525-544.

51 Hofstede, G., (1980). Culture’s Consequences: International Differences in Work-Related Values.

Newbury Park: Sage Publications, Inc.

52 Hayton J. C., George, G. ,Zahra, S. A., (2002). National Culture and Entrepreneurship: A Review of

Behavioral Research, Entrepreneurship Theory and Practice, 26(4), 33-53.

53 Toksoy, Andaç, Sönmez Asuman, (2014). Türkiye’de Girişimcilik ve Türk Girişimci Profili Üzerine Bir Analiz, Yönetim ve Ekonomi Dergisi, Celal Bayar Üniversitesi, 41-58. 54

Shane, S, (2011). “Who Counts As an Entrepreneur? (Opinion)”,http://www.entrepreneur.com/article/230350 (15/01/2014)

Page 84: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

84

Şekil 15. ABD’deki Girişimcilerin Gelişimi

Son yıllarda yapılan uluslararası çalışmalarda, Türkiye’de kültürün girişimciliği desteklemesi açısından

gelişmiş ülkelerle çok farkın olmadığı ortaya çıkmaktadır. Ernst ve Young (2011)55 tarafından gelişmiş

ülkelerde (G20) yapılan bir araştırmada “sahip olunan kültürün girişimciliği özendirip özendirmediği”

vatandaşlara sorulmuştur. Katılımcıların % 76’sı kültürün girişimciliği özendirdiği önermesine

“tamamen katılıyorum” ve “katılıyorum” şeklinde cevap vermiştir. Bu oran Hindistan’da % 98, Çin’de

% 92, Kanada’da % 88, ABD’de % 88, Suudi Arabistan % 86 ve Türkiye’de %82’dir.

AB Komisyonu tarafından yaptırılan bir araştırma da, girişimciliğin kültürel boyutlarıyla ilgili konulara

odaklanılmıştır. “Farklı işler arasında tercih yapabileceğinizi varsayın, kendi işinizi yapmayı mı, ücretli

çalışmayı mı tercih edersiniz” sorusuna “kendi işimi yapmak isterim” cevabını verenlerin oranı AB

(27)’de % 45, ABD’de % 55, Çin’de % 71, Türkiye’de ise % 51’dir. Girişimcilerin imajı diğer meslek

grupları ile karşılaştırıldığında ise AB (27)’deki katılımcıların % 49’u girişimcilerin imajını daha olumlu

bulmuştur. Bu oran Danimarka’da % 83’e, ABD’de % 73’e ulaşmaktadır. Türkiye’de de katılımcıların

büyük bir kısmı (% 63) girişimcilerin imajını daha olumlu bulmuştur (EU, 2010)56.

Türk toplumu genelde, kişisel inisiyatif ve girişimci değer ve faaliyetlerin zayıf olduğu bir sosyal doku

özelliği gösterse de, son dönemde bilgi teknolojilerinde yaşanan gelişmeler, sosyal ağların

yaygınlaşması, her alanda bireyin güçlenmesi ve kamudaki iş alanlarının sınırlanması gibi nedenler

kültürel yapıyı girişimciliği destekleme yönünde değişime zorlamaktadır.

Türkiye’de Cumhuriyet döneminde girişimcilik sınıfının oluşması için çaba sarf edilse de, 1960’lı

yıllarda başlanan Planlı Kalkınma dönemi ile bir miktar hareket kazanabilmiştir. 1980’lerde serbest

piyasa ekonomisinin gelişmesiyle, girişimcilik alanında da önemli gelişmeler görülmeye başlamıştır.

1990’larda Gümrük Birliği’nin kabul edilmesiyle rekabetçiliğin daha fazla odağa girmesinden dolayı

girişimcilik çok etkin bir politika aracı haline gelmiştir. KOBİ politikaları girişimcilik politikalarını da

kapsayacak şekilde oluşturulmaya başlanmıştır. Dünya Bankası yatırım ortamı araştırmasına göre

Türkiye’de yeni kurulan işletmelerin yaklaşık % 50’si ilk iki yılda başarısız olmakta ve dört yılın

sonunda % 40’ı ayakta kalabilmektedir. Yüksek iş hacim oranlarına rağmen ayakta kalan girişimlerin 2.

ve 4. yılları arasında istihdam artışı % 10’un altında gerçekleşmekte, işletmeler yeterince

55 Ernst ve Young, (2011). Girişimciler Konuşuyor: Girişimcilik Barometresi. 56 EU, (2010). Flash Eurobarometer: 298

Page 85: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

85

büyüyememektedir. Bunun sonucu olarak da Türkiye’de orta ölçekli işletmelerin en yavaş büyüyen

işletme grubunu oluşturduğu ve KOBİ’lerin benzer ülke KOBİ’lerine kıyasla daha yavaş büyüdüğü

sonucuna ulaşılmıştır. Dolayısıyla yeni işlerin yaratılmasında önemli rol oynayan yeni girişimcilerin,

kurulma ve gelişme aşamalarında desteklenmesi önem taşımaktadır (Cansız, 2013).57

2.7.5 Türkiye’de Yenilikçi Girişimciliğe Yönelik Destekler ve Özellikleri

Türkiye’de 1990’lardan bu yana girişimciliği destekleyen bazı programlar kamu kurumları tarafından

yürütülmüştür. Bölgesel olarak uygulanan vergisel teşvikler, yatırım teşviklerinin yanı sıra, genel

girişimcilikle ilgili, yeni iş açma konusunda eğitim ve danışmanlık hizmetini kapsayan hibe destek ve

yatırıma yönelik geri dönüşlü destek Girişimcilik Destek Programı adı altında KOSGEB tarafından hali

hazırda yürütülmektedir.

Özellikle teknoloji odaklı firmalara kuluçka altyapısında destekler sağlama yönünde, yenilikçi

girişimciliğe yönelik destek olarak KOSGEB çatısı altında TEKMER programı ile yürütülmüştür.

TEKMER’ler, KOSGEB’in koordinatörlüğünde ilgili üniversite, bölgedeki Sanayi&Ticaret Odası ve

Teknoloji Geliştirme Bölgesi/Araştırma Kurumları arasında işbirliği ile kurulmuş, bu anlamda

üniversitelerle KOBİ´lerin bir araya gelip Ar-Ge çalışmalarında ortak bir platform oluşturdukları yer

olarak tanımlanmıştır. TEKMER’lerde yerleşen girişimciler ön inkübasyon sürecinde Ar-Ge/proje fikri

geliştirme, pazar araştırması, iş planı gibi konularda eğitim ve danışmanlık destekleri

alabilmektedirler. Ön inkübasyon sonrası süreçte ise KOSGEB’in Ar-Ge ve İnovasyon desteklerinden

yararlanırken diğer yandan teknik, mali ve fiziksel konularda inkübasyon hizmetleri de

sağlayabilmektedirler (Şekil 16)58.

Şekil 16. KOSGEB TEKMER Programı

Proje/iş fikri bazlı girişimcilik desteğine ilk olarak TÜBİTAK TEYDEB, 1508 Teknogirişim Destek

Programı ile başlamıştır. Bu program, girişimcilik olgusunun teknoloji ve yenilik odaklı firmalara

yönelmesini ve lisans, yüksek lisans veya doktora düzeyinde eğitimli öğrenci ve mezunların bilgi ve

araştırmalarını ticari ve katma değeri yüksek ürünlere dönüştürebilmelerini teşvik etmek amacıyla

2008 tarihi itibarıyla uygulamaya alınmıştır. Program kapsamında, girişimcilerin firmalarını

kurmalarının ardından, proje giderlerinin % 75 oranında, en fazla 100.000 TL ve bir yıl süre ile

desteklenmesi amaçlanmıştır. 2008 yılında, başvuru yapan 119 iş fikri arasından 27 girişimci destek

57 Cansız, M. , (2013). Türkiye’nin Yenilikçi Girişimcileri 58 http://usitem.cbu.edu.tr/db_images/site_402/file/tekmer.pdf

Page 86: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

86

almıştır. 2009 yılında ise sadece 14 girişime destek sağlanmıştır. Bu girişimlere teminat karşılığı ön

ödeme olarak proje harcamalarının gerçekleştirilmesi amacıyla kaynak aktarılmıştır. Programa 2009

yılı sonrası yeniden başvuru alınmamıştır.

2009 yılında BSTB tarafından başlatılan ve geniş kitlelerin dikkatini çeken Teknogirişim Sermayesi

Desteği Programı (TGSD) ülkemizde teknoloji tabanlı iş fikirlerinin ekonomiye kazandırılabilmesi

adına genç girişimci ekosistemine o zamana kadarki en kayda değer müdahalelerden biri olmuştur.

TGSD, üniversitelerin herhangi bir lisans programından bir yıl içinde mezun olabilecek durumdaki

öğrenci, yüksek lisans veya doktora öğrencisi ya da lisans, yüksek lisans veya doktora derecelerinden

birini ön başvuru tarihinden en çok beş yıl önce almış kişilerin, teknoloji ve yenilik odaklı iş fikirlerini,

bir iş planı çerçevesinde, katma değer ve nitelikli istihdam yaratma potansiyeli yüksek teşebbüslere

dönüştürebilmelerini teşvik etmek için düzenlenmiştir.59

Destek kapsamında desteklenmesi uygun bulunan girişimci en fazla 100.000 TL hibe ve bir yıl süre ile

destek almaktadır. Destek ödemeleri bir iş planı çerçevesinde ön ödemeyi de kapsayacak şekilde

dönem raporlarının projenin iş planına uygun olarak yürütüldüğünün denetimi sonrası yapılmaktadır.

TÜBİTAK tarafından 2013 yılından itibaren yürütülmesine başlanan ve önceki 1508 Teknogirişim

Desteği programının yerini alan 1512 no’lu Girişimcilik Aşamalı Destek Programı olarak yenilenmiş

içeriği ile uygulamaya alınmıştır. Bu programda 2013-2014 arası ilk 2 yıllık dönemde, ilk olarak yapılan

çağrı sonucunda merkezi olarak başvurular toplanmış, iş fikirlerinin değerlendirilmesinin ardından 1.

Aşama kazananları belirlenerek, bu kazananlara yönelik eğitim programı sürecine geçilmiş, eğitim

süreci sonunda da iş fikri sahipleri tarafından oluşturulan iş planları başvuruları ve yapılan sunumlar

TÜBİTAK tarafından paneller aracılığıyla değerlendirilerek 2. Aşama kazananlarına yönelik 100.000

TL’lik hibe desteği alacaklar ve bunun için firma kuracak girişimciler belirlenmiştir.

Programın değerlendirme süreci ve destek miktarı 2015 yılında hedef kitleden alınan geri bildirimlerle

de değiştirilmiştir. Programın adı, 1512- Teknogirişim Sermaye Desteği Programı resmi adı altında

yürütülmeye başlanmış, hedef kitleye doğrudan erişebilmek amacıyla 2015 yılından itibaren BiGG

(Bireysel Genç Girişim) olarak da kullanılmaya başlanmıştır. 1. aşama faaliyetlerini yürütmek üzere

seçilen BiGG Uygulayıcı Kuruluşları açılan çağrı kapsamında iş fikri başvuruları toplanması,

değerlendirilmesi, seçilen iş fikirlerinin iş planına dönüştürülmesine yönelik eğitim, rehberlik, kuluçka

vb. hizmetleri ile iş fikirlerinin doğrulanması çalışmalarını yürütmektedir. 1. aşama sonunda

girişimcinin TÜBİTAK’a sunacağı iş planı önerilerinin ardından, TÜBİTAK tarafından yürütülecek

panellerde bu başvurular değerlendirilmekte, 2. aşama desteği almaya uygun bulunan girişimcilerden

2. aşama desteklerinden faydalanmak üzere şirket kurmaları istenmektedir.60

Programa; üniversitelerin herhangi bir lisans programından mezun kişi veya mezun olmaya çok yakın

öğrencilerden, üniversitelerin herhangi bir yüksek lisans veya doktora programına kayıtlı öğrenci veya

mezun 45 yaşından genç kişiler (doktora ve üstü unvana sahip kişiler hariç) Programın 2. aşamasında

desteklenmesi uygun bulunan iş planları için 40.000 TL sermaye desteği ve 110.000 TL’ye kadar proje

bütçe desteği olmak üzere toplam 150.000TL’ye kadar geri ödemesiz destek sağlayabilmektedir.

Program kapsamında girişimcilere girişimcilik eğitimi verilmekte, ayrıca sanayi deneyimi olan

59 www.biltek.sanayi.gov.tr 60 http://bigg.TÜBİTAK.gov.tr/

Page 87: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

87

mentörler/rehberlerce girişimciye teknik, ticari ve idari konularda destek sağlanmaktadır. Programın

2. Aşamasında proje sözleşmesinin imzalanmasının ardından destek kapsamına alınan bütçenin % 60’ı

ilk ödeme olarak, % 30’u ara ödeme olarak, % 10’u ise proje sonu işlemlerinin ardından

ödenmektedir. 2.Aşama kapsamında iş planlarına ilişkin proje faaliyetlerinin destek süresi ek süreler

de dahil olmak üzere en fazla 18 aydır.

3. Aşama ’da ise kuruluşun bir önceki aşamada elde ettiği çıktıların, Ar-Ge çalışmalarıyla

performans ve işlevsellik bakımından iyileştirilmesi ile ticarileşme potansiyellerinin

arttırılmasını amaçlayan aşama olarak tanılanmış ve kuruluşun proje önerisi hazırlayarak 1507

no’lu KOBİ Ar-Ge Başlangıç Destek Programı’na 24 y içerisinde başvurması hedeflenmiştir.

Öte yandan Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'nın TGSD desteğini alan firmaların 1512

Programının 3. aşaması kapsamında 1507 Programına başvuru yapabileceklerine yönelik

programlar arası bir link oluşturulmuştur.

KOSGEB’in 2012 yılından bu yana yürütmeye başladığı “Araştırma-Geliştirme (Ar-Ge), İnovasyon ve

Endüstriyel Uygulama Destek Programı ile teknolojiye dayalı yeni fikir ve buluşlara sahip küçük ve

orta ölçekli işletmeler ile girişimcilerin geliştirilmesi hedeflenmiştir. Bu program, Ar-Ge ve İnovasyon

ile Endüstriyel Uygulama Programları olmak üzere iki alt programdan oluşmaktadır. Bu program

kapsamında işletmesini kuran girişimciler girişimcilik destekleri kapsamında değerlendirilmektedir.

Ar-Ge ve İnovasyon Programı çerçevesinde işlik tahsisi veya kira desteği, personel gideri, başlangıç

sermayesi desteği, teçhizat, donanım, hammadde, yazılım ve hizmet alımı giderleri kapsam içinde

desteklenmektedir. Endüstriyel Uygulama Programı’nda ise kira, makine-teçhizat, donanım-yazılım ve

personel desteği sağlanmaktadır. Ar-Ge ve İnovasyon Programında, proje süresi en az 12 ay, en çok

24 aydır. Endüstriyel Uygulama Programında proje süresi en çok 18 aydır. Projelerin

değerlendirmesinde ilgili KOSGEB Birimi gerekli değerlendirmeyi yapar ve değerlendirme sonucunu

işletmeye bildirir. Destek kapsamına alınan her bir projenin faaliyet aşamaları ile proje sonucunun

izlenmesi ve değerlendirilmesi, KOSGEB personeli ve/veya İzleyici tarafından yapılmaktadır. Geri

ödemeli destekler kapsamında yapılacak geri ödemeler, proje bitiminden sonra 6 ayı ödemesiz olmak

üzere, üçer aylık dönemler halinde 8 eşit taksitte yapılmaktadır. Bu program kapsamında her bir proje

için verilecek desteklerin üst limit ve oranları aşağıdaki tabloda verilmiştir (Tablo 12).

Tablo 12. Ar-Ge, İnovasyon ve Endüstriyel Uygulama Destek Programı Proje Destek Limitleri61

ARAŞTIRMA-GELİŞTİRME, İNOVASYON VE ENDÜSTRİYEL UYGULAMA DESTEK PROGRAMI DESTEKLERİ

DESTEK ÜST LİMİTİ (TL)

DESTEK ORANI (%)

Ar-Ge ve İnovasyon Programı

İşlik Desteği İşliklerden bedel alınmaz

Kira Desteği 12.000 75

Makine-Teçhizat, Donanım, Hammadde, Yazılım ve Hizmet Alımı Giderleri Desteği

100.000 75

Makine-Teçhizat, Donanım, Hammadde, Yazılım ve Hizmet Alımı Giderleri Desteği (Geri Ödemeli)

200.000 75

Personel Gideri Desteği 100.000 75

Başlangıç Sermayesi Desteği 20.000 100

61 http://kobicep.kosgeb.gov.tr/Pages/Basic/SupportInfo.aspx?i=68

Page 88: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

88

Proje Geliştirme Desteği

Proje Danışmanlık Desteği 25.000 75

Eğitim Desteği 5.000

Fikri ve Sınai Mülkiyet Hakları Desteği 25.000

Proje Tanıtım Desteği 5.000

Yurtdışı Kongre/Konferans/Fuar Ziyareti/Teknolojik İşbirliği Ziyareti Desteği

15.000

Test, Analiz ve Belgelendirme Desteği 25.000

Endüstriyel Uygulama Programı DESTEK ÜST LİMİTİ (TL)

DESTEK ORANI (%)

Kira Desteği 18.000 75 Makine-Teçhizat, Donanım, Sarf Malzemesi, Yazılım ve Tasarım Giderleri Desteği

150.000 75

Makine-Teçhizat, Donanım, Sarf Malzemesi, Yazılım ve Tasarım Giderleri Desteği (Geri Ödemeli)

200.000 75

Personel Gideri Desteği 100.000 75

Türkiye’de yenilikçi girişimciliğe yönelik yukarıda belirtilen destek programlarının özellikleri toplu

olarak aşağıdaki tabloda özet sunulmuştur (Tablo 13):

Tablo 13. Yenilikçi Girişimcilik Programları Destek Koşullarının Toplu Görünümü

Destek İçeriği BSTB Teknogirişim

TÜBİTAK 1512 Teknogirişim

KOSGEB Ar-Ge ve İnovasyon

İşlik Desteği İşliklerden Bedel Alınmaz.

Kira Desteği 100.000 TL (% 100)

12.000 TL (% 75)

Makine-Teçhizat, Donanım, Hammadde, Yazılım ve Hizmet Alımı Giderleri Desteği

100.000 TL (% 75)

Makine-Teçhizat, Donanım, Hammadde, Yazılım ve Hizmet Alımı Giderleri Desteği (Geri Ödemeli)

200.000 TL (% 75)

Personel Gideri Desteği 100.000 TL (% 75)

Başlangıç Sermayesi Desteği 40.000 TL (% 100)

20.000 TL (% 100)

Proje Geliştirme Desteği 110.000 TL (% 100)

Proje Danışmanlık Desteği 25.000 (% 75)

Eğitim Desteği 5.000 (% 75)

Sınai ve Fikri Mülkiyet Hakları Desteği 25.000 (% 75)

Proje Tanıtım Desteği 5.000 (% 75)

Yurt dışı Kongre/Konferans Fuar Ziyareti/Teknolojik İşbirliği Ziyareti Desteği

15.000 (% 75)

Test, Analiz, Belgelendirme Desteği 25.000 (% 75)

KOBİ Ar-Ge Başlangıç Sermayesi Desteği (1507)

Endüstriyel Uygulama Programı

Kira Desteği 375.000 TL (% 75) 18.000 TL (% 75)

Personel Gideri Desteği 100.000 TL (% 75)

Makine-Teçhizat, Donanım, Sarf 150.000 TL (% 75)

Page 89: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

89

Malzemesi, Yazılım ve Tasarım Giderleri Desteği

Makine-Teçhizat, Donanım, Sarf Malzemesi, Yazılım ve Tasarım Giderleri Desteği (Geri Ödemeli)

200.000 TL (% 75)

Diğer yandan, bu üç programın değerlendirme, izleme süreçleri ve destek şekilleri kapsamında bir

karşılaştırma yapılacak olursa aşağıdaki görünüm ortaya çıkmaktadır (Tablo 14).

Tablo 14. Üç Destek Programının Süreçlerinin Karşılaştırmalı Görünümü

BSTB Teknogirişim

TÜBİTAK Teknogirişim

KOSGEB Ar-Ge ve İnovasyon

Değerlendirme Yeri Merkezi Merkezi Yerel

Değerlendirme Kurulu

Akademik + Personel Akademik + Personel + Özel sektör

Akademik +Personel

Mentörlük Yok Var Yok

Eğitim Yok Var Yok

Çağrı türü Dönemsel Dönemsel Sürekli

İzleme İzleyici İzleyici Personel/izleyici

Destek türü Hibe - avans Hibe – avans Hibe + geri ödeme

Teminat Yok Yok Var

2.7.6 Yenilikçi Girişimcilik Destekleri Kapsamında Bazı İstatistikler

Bu bölümde söz konusu üç destek programına ilişkin bazı istatistiki veriler paylaşılmaktadır.

Yıllar itibari ile destekler incelendiğinde, 2008-2015 yılları arasında BSTB, TÜBİTAK ve KOSGEB

tarafından uygulanmakta olan girişimcilik destek programlarına toplam 21.422 başvuru

gerçekleştirildiği görülmektedir.

Tablo 15. Yıllar İtibari ile Proje Başvurularının Dağılımı

2008 2009 2010 2011 2012 2013 2014 2015 Toplam

BSTB 0 159 724 859 1597 1539 1748 3175 9801

KOSGEB 0 0 591 883 1143 935 1077 759 5388

TÜBİTAK 0 0 0 0 745 1220 1253 3015 6233

TOPLAM 0 159 1315 1742 3485 3694 4078 6949 21422

Söz konusu başvurular sonucunda 2830 proje desteklenmiştir62.

Tablo 16. Yıllar İtibariyle Desteklenen Projelerin Dağılımı

2008 2009 2010 2011 2012 2013 2014 2015 Toplam

BSTB 0 78 102 272 288 294 270 629 1933

62 Raporun hazırlandığı tarih itibari ile 2015 yılı TÜBİTAK proje destek çağrısı sonuçları açıklanmamıştır.

Page 90: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

90

KOSGEB 0 0 0 7 158 110 172 101 548

TÜBİTAK 0 0 0 0 112 126 111 0 349

TOPLAM 0 78 102 279 558 530 553 730 2830

Proje değerlendirmeleri sonuçlarında kabul edilen projelerin başvurulan projelere oranı

incelendiğinde başarı oranlarının BSTB için % 19,7, KOSGEB için % 10,1, TÜBİTAK için % 10,863,

ortalamada ise % 13,2, olduğu görülmektedir.

Kabul edilen projelerin konuları değerlendirildiğinde ise, kabul edilen projelerin NACE 4 basamaklı

kodlama sistemine göre en fazla desteklenen on alan ve proje sayıları aşağıda yer almaktadır64.

63 2015 yılı hesaplamalara dahil edilmemiştir. 64 BSTB çalışması kapsamında NACE kodlama çalışması yapılmış 1697 girişimci arasından seçilmiştir.

Page 91: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

91

Tablo 17. NACE 4 Basamaklı Kodlama Sistemine Göre En Fazla Desteklenen 10 Alan ve Proje Sayıları

NACE Girişimci Sayısı

Açıklama

6201 437 Bilgisayar programlama faaliyetleri 3250 152 Tıbbi ve dişçiliğe ait araç ve gereçlerin imalatı 7219 149 Doğal bilimler ve mühendislikle ilgili diğer araştırma ve deneysel geliştirme

faaliyetleri 7211 107 Biyoteknolojiyle ilgili araştırma ve deneysel geliştirme faaliyetleri 7112 98 Mühendislik faaliyetleri ve ilgili teknik danışmanlık 2899 67 Başka yerde sınıflandırılmamış diğer özel amaçlı makinelerin imalatı 2651 45 Ölçme, test ve seyrüsefer amaçlı alet ve cihazların imalatı 3511 44 Elektrik enerjisi üretimi 5829 39 Diğer yazılım programlarının yayımlanması 2611 38 Elektronik bileşenlerin imalatı

Girişimcilik desteklerine yönelik başvuru ve desteklenen projelerin düzey 2 seviyesinde dağılımı

incelendiğinde ise Ankara’nın gerek başvuru proje sayıları gerekse bu sayıların bölge nüfusuna

oranlarında, diğer bölgelerin açık ara önünde olduğu görülmektedir. Başvuruların ve desteklenen

projelerin yıllar itibari ile bölgesel dağılımları incelendiğinde, yıllar içerisinde tüm bölgelerin kapsanır

hale geldiği görülmektedir. Takip eden 7 haritada tüm başvuruların, düzey 2 seviyesinde bölge

nüfusuna oranlarının, yıllar içerisindeki değişimi verilmektedir (Şekil 17).

Page 92: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

92

Şekil 17. Başvuruların Bölge Nüfusuna Oranlarının Yıllar İçerisindeki Değişimi (Düzey 2)

Page 93: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

93

Başvuruların bölgesel dağılımının kurum bazında incelenmesi durumunda da Ankara’nın açık ara önde

olduğu görülmektedir (Şekil 18).

Şekil 18. Başvuruların Bölgesel Dağılımının Kurum Bazında Görünümü (Düzey 2)

Page 94: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

94

Desteklenen projelerin dağılımı incelendiğinde ise bölgesel kapsayıcılık bir miktar azalırken, Ankara

bölgesi proje sayıları ve bu sayıların nüfusa oranında liderliğini korumaktadır (Şekil 19).

Şekil 19. Desteklenen Projelerin Yıllar İtibariyle Bölgesel Dağılım Yoğunlukları (Düzey 2)

Page 95: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

95

Desteklenen projelerin coğrafi dağılımı kurumlar bazında incelendiğinde ise, en geniş kapsama

alanının BSTB desteği tarafından sağlandığı görülmektedir (Şekil 20).

Şekil 20. Desteklenen Projelerin Kurum Bazında Bölgesel Kapsama Alanları (Düzey 2)

Page 96: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

96

2.8 Girişimcilik Destek Aracı Olarak İŞGEM’ler

2.8.1 Dünyada İş Geliştirme Merkezleri

Kuluçka kavramı, Batavia New York’ta Batavia Endustri Merkezi açıldığından yani 1959’dan beri dünya

gündemindedir. Modern anlamda ilk işletme kuluçkaları Amerika’da ortaya çıkmıştır (McKee, 1992).

Daha sonra kavram sürekli gelişmiş ve diğer OECD ülkelerinde de kabul görmüştür.

1970’lerde İngiltere’de tarihi binaların esnaf ve zanaatkârlara birer atölye olarak kullanmalarını

sağlamak üzere yeniden geliştirilmesi ve kullandırılması; eski boş binaların mimarlar tarafından

barınma yerlerini paylaşan tasarımla ilgili firmaların oluşturduğu “çalışma toplulukları” haline

getirilmesi için parselizasyonu; hizmetler, yönetim ve eski çelik işçilerinin binlercesinin atıl hale geldiği

çelik ile ilgili alanlarda iş yaratımına cevap verebilmek amacıyla yayılmıştır (Campbell, ve Allen, 1987).

1980 ve 1990’lı yıllarda işletme merkezleri, bilim parkları ve işletme kuluçkaları gibi kuluçka türleri

ortaya çıkmaya başlamıştır. 1990’lı yılların ilk kuluçkaları, kiracı firmaların seçiminde yüksek oranda

seçici kriterlere sahip olup, 110 uygulamalı yönetim desteği sağlamakta ve işletmeleri kaynak desteği

ile büyütmeye odaklanmakta idi. 1990’ların ilk yıllarında kuluçkaların birincil amacı, girişimcilik,

inovasyon, istihdam olanakları yaratma ve büyümeyi teşvik ederek ekonomik büyümeyi

kolaylaştırmaktı. Dolayısıyla kuluçkaların önemli bir çoğunluğu doğrudan ulusal, yerel veya kamu

otoriteleri tarafından çalıştırılmaktaydı (Smilor, 1987). 1990’lı yılların ortalarında, internetin

gelişmesiyle ortaya çıkan fırsatlardan dolayı, ya belirli endüstrilerde ya da belirli teknoloji türlerinde

odaklanan uzmanlaşmış kuluçkalar ortaya çıkmıştır. Bu tür kuluçkalar yüksek teknolojiye odaklanmış

ve çoğunlukla üniversiteler veya özel sektör örgütleri tarafından oluşturulmuştur (Malan, 2002).

Kuluçka kavramının gelişimi özetlenecek olursa, 1980’li yıllardaki ilk nesil kuluçkalar, temelde

dikkatlice seçilmiş girişimci gruplarına mekan ve destek hizmetleri sunmaktadırlar. 1990’lı yıllarda,

ortaya çıkan ihtiyaç faaliyetleri ve bağlantıları dışarıda olan kiracı firmaların profesyonel destek ve öz

sermayeye ulaşabilirliklerini sağlamak için; mekanın yanı sıra danışmanlık, yetenek geliştirme ve ağ

hizmetleri sunabilmek olmuştur. Bundan dolayı ikinci nesil kuluçkalar ortaya çıkmıştır. 1998’den

başlayarak, bu paralelde yeni bir kuluçka modeli ortaya çıkmıştır. Bu modelin amacı da, işletme

kuruluşlarını hareketlendirmek ve büyüme potansiyeline sahip teknoloji bazlı girişimlere destek

sağlamak olmuştur. (Lalkaka, 2001)

Yakın zamanda yapılan tahminlere göre dünya üzerinde 3.000 kadar İŞGEM bulunmaktadır. Bu

İŞGEM’lerin 150 tanesi Doğu Avrupa ülkelerinde yer almakta, 900 tanesi Batı Avrupa ülkeleri içinde

kurulmuş bulunmakta, 1200 tanesi Amerika’da, 600 tanesi Uzak Doğu’da ve 150 kadarı da Afrika ve

diğer bölgelerde yer almaktadır. Amerika’da 1980’li yıllarda 100 den az olan İŞGEM sayısı hızlı bir

gelişme göstererek 2000’li yıllarda 1000 civarına ulaşmış bulunmaktadır. Avrupa’da ilk İŞGEM’ler

1990 yılında UNDP (Birleşmiş Milletler Gelişim Programı) teknik yardımları ile kuruluş çalışmaları

başlatılarak Polonya’da ilk İŞGEM 1993 yılında kurulmuştur. Diğer bölgelerde de ilk İŞGEM’lerin

kuruluşları bu tarihlere rastlamaktadır ve UNDP’nin teknik yardımları ile birçok ülkede kurulmuştur.

Page 97: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

97

Şekil 21 İşletme Kuluçka Modelinin Gelişimi

2.8.2 Türkiye’de İş Geliştirme Merkezleri

İŞGEM’ler işletme kuluçkası tanımlamasına uyan bir yapılanmadır. İŞGEM’ler istihdam yaratma ve iş

kurma modelidir. İŞGEM’ler küçük girişimlerin iş kurmasını ve geliştirmesini destekler ve hayatta

kalma oranlarını artırır. Yeni kurulan işlere en zayıf oldukları ilk yıllarında destek olmak ve

büyümelerine yardımcı olmaktadır.

1980 sonrası sanayi dönüşüm politikalarıyla birlikte devletin etkinliğine azaltmaya ve özelleştirmeye

yönelik çalışmalar yapılmıştır. Özelleştirme uygulamaları işsizliğe yol açmış ve bazı yerel ekonomiler

bu uygulamalardan olumsuz etkilenmiştir. Özelleştirme uygulamalarından etkilenen çalışanlar,

işletmeler ve yörelere destek sağlamak ve işsizlik sorununa çözüm yaratmak amacıyla “İş Gücü Uyum

Programı” hazırlanmıştır. Program 1995-1999 yılları arasında eğitim verme, işe yerleştirme ve kendi

işini kuracaklara danışmanlık amacıyla hizmet etmiştir. İŞGEM’ler tamamen yeni istihdam alanları

yaratma amacıyla bu program kapsamında faaliyete geçmiştir.

Türkiye’de ilk İŞGEM 1997 yılında Zonguldak’ta kurulmuştur. Başka illerde de İŞGEM kurulmasını

desteklemek amacıyla, Dünya Bankası’nın da desteğiyle 2 adet Özelleştirme Sosyal Destek Projesi

Page 98: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

98

uygulaması başlatılmıştır. Özelleştirme Sosyal Destek Projesi – 1, 2001-2005 yılları arasında

uygulamaya koyularak 6 yeni İŞGEM kurulmuştur. Bu projenin başarılı sonuçlar vermesi üzerine

2005-2009 yılları arasında Özelleştirme Sosyal Destek Projesi – 2 uygulaması sonucunda ise 5 İŞGEM

daha kurulmuştur.

Proje Kurulan İŞGEM Kuruluş Tarihi İşlik Sayısı

İşgücü Uyum Projesi (İUP) Zonguldak 1997 Ocak 18

Özelleştirme Sosyal destek

Projesi-1

Tarsus 2003 Mayıs 84

Ereğli 2004 Ekim 18

Eskişehir 2004 Ekim 20

Adana 2004 Ekim 44

Mersin 2004 Kasım 19

Van 2004 Ocak 30

Özelleştirme Sosyal destek

Projesi-2

Avanos 2006 Eylül 32

Samsun 2006 Aralık 26

Elazığ 2006 Kasım 28

Yozgat 2007 Nisan 21

Diyarbakır 2007 Mayıs 14

İŞGEM kavramının Türkiye’de çok yeni olması, kurulacak olan yörelerin belirlenmesi, kurulmaları ve

işletilmeleri ile ilgili olarak KOSGEB Başkanlığı tarafından yapılan ve yaptırılan çalışmalar neticesinde

İŞGEM’lerin kuruluşu ve desteklenmeleri ile ilgili esaslar oluşturulmaya çalışılmıştır. Yürütülen

süreçler;

İŞGEM kurulacak yörelerin belirlenmesi,

Yörelerde duyuru ve tanıtımın yapılması,

Yörelerde hizmet sağlayıcının belirlenmesi için ihaleye çıkılması,

Hizmet sağlayıcının belirlenmesi ve sözleşme imzalanması,

İŞGEM'in kurulması

İŞGEM'in işletilmesi,

Fon aktarımı,

İzleme ve değerlendirme başlıkları altında toplanmıştır.

ÖSDP kapsamında İŞGEM Kurulacak yörelerin belirlenmesinde Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’nın

planları dahilinde, öncelik özelleştirmelerin yapılacağı bölgelere verilmiştir.

Page 99: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

99

Bu yörelerde Devlet elinde bulunan ve İŞGEM kurmaya elverişli atıl vaziyette binası olan yerler tespit

edilmeye çalışılmış, öncelikle bu tür binaların tekrar ekonomiye kazandırılması, yeni bina yapım

maliyetlerine girilmemesi amaçlanmıştır.

İŞGEM kurulacak yörenin belirlenmesinde önemle üzerinde durulan diğer bir özellik ise; İŞGEM’in

kendi yörelerine kurulması halinde sosyal bir fayda sağlayacağına inanan ve bu doğrultuda talepte

bulunacak onu sahiplenecek yerel aktörlerin bulunduğu bölgeler seçilmeye çalışılmasıdır. Yerel

aktörler içerisinde İŞGEM’lerin kurulması ve işletilmesinden sorumlu olacak, kurulacak küçük

işletmelere danışmanlık ve eğitim hizmetleri, mali destek mekanizmalarına erişim, bilgi kaynaklarına

erişim vb. konularda ön ayak olabilecek, onlara koçluk hizmeti verebilecektir. Bu niteliklere sahip

yerel aktörler;

Sivil Toplum Kuruluşları, Özel Kuruluşlar, Vakıflar ve Dernekler, Üniversiteler olarak

sıralanabilmektedir. Yerel aktörlerin birbirleri ile oluşturacakları uyumlu işbirliği ile İŞGEM hizmet

sağlayıcı olma potansiyeli olan yöreler tespit edilmeye çalışılmıştır.

Belirlenen yörelerde İŞGEM kurulabilmesi için; bilinçlendirme çalışmaları yapılmıştır. Bu

bilinçlendirme çalışmaları kapsamında; İŞGEM ve İŞGEM hizmetlerinin tanıtımı potansiyel hizmet

sağlayıcılar ve işsizlere yönelik olarak düzenlenen toplantı, konferans ve seminerler vasıtasıyla

gerçekleştirilmiş ve basılı materyallerle (reklam, ilan, broşür vb.) duyuru, bilgilendirme ve tanıtım

çalışmaları düzenlenmiştir.

İŞGEM kurulacak yörede, proje kapsamında bulunan kişilere, başta belirli süreyle işyeri tahsisi olmak,

ortak kullanılabilecek (sekreterlik, muhasebe, güvenlik, ihtiyaç duydukları ve duyabilecekleri

konularda danışmanlık ve eğitim, telefon, büro malzemeleri vb.) hizmet ve malzemeleri sağlayacak

“Hizmet Sağlayıcının” belirlenmesi için ihaleler yapılmıştır. Yapılan ihale, oluşturulan komisyonlar

marifetiyle değerlendirilerek sonuçlandırılmış, kazanan Hizmet Sağlayıcı ile KOSGEB Merkez

Müdürlüğü arasında İŞGEM Hizmeti Sözleşmesi imzalanarak İŞGEM hizmetleri fiilen başlatılmıştır.

2.8.3 KOSGEB’in İŞGEM Desteği

KOSGEB Girişimcilik Destek Programı kapsamında İş Geliştirme Merkezi desteği vermektedir.

KOSGEB’e başvurarak KOSGEB’in belirlediği kriterlere uygunluğu tespit edilen İş Geliştirme

Merkezlerine bu Program dahilinde İŞGEM adını kullanma hakkı tanınır ve İŞGEM’ler bu Program

kapsamındaki desteklerden faydalanabilir.

2.8.3.1 Destekten yararlanma süreci

1. İŞGEM nitelikleri ve İŞGEM adını taşıyabilme uygunluk kriterleri ile bu programın

yayınlanmasından önce İş Geliştirme Merkezi adıyla kurulmuş olanların muaf tutulacağı

kriterler Başkanlıkça belirlenir.

2. İŞGEM başvurusu, İŞGEM İş Planı ve ekleri ile ilgili KOSGEB Birimi’ne yapılır. Başvuru,

belediyeler, üniversiteler, özel idareler, kalkınma birlikleri, meslek kuruluşları ve kâr amacı

gütmeyen kooperatifler tarafından münferiden veya birlikte yapılabilir. Başvuru, KOSGEB

Birimi’nin ön değerlendirmesi sonrasında Başkanlık ilgili birimi vasıtasıyla Kurula sunulur.

Page 100: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

100

3. Kurul tarafından yapılan değerlendirme sonucunda; başvuru kabul edilebilir, reddedilebilir

veya düzeltme istenebilir. Kurulun kabule ve redde ilişkin verdiği kararlar nihaidir.

4. Değerlendirme sonucu başvuru sahibine bildirilir. Değerlendirme sonucu olumlu ise ve işletici

kuruluş mevcut değilse işletici kuruluş kurulması istenir.

5. KOSGEB Birimi, başvuru sahibi ve işletici kuruluş arasında sözleşme imzalanır. İŞGEM adı

kullanım hakkı verilir ve talep halinde destek süreci başlatılmak üzere işletici kuruluş KOSGEB

Veri Tabanına kaydolur.

2.8.3.2 Destek unsurları, oranı, süresi ve üst limiti

Bu destekten yararlanmak için KOSGEB tarafından İŞGEM adı kullanım hakkı tanınmış olması

gereklidir.

İŞGEM kuruluş desteği

1) Bu destek kapsamında yeni kurulan İŞGEM’ler için;

Bina tadilatı için 600.000 (altıyüzbin) TL,

Mobilya-donanım alımı için 125.000 (yüzyirmibeşbin) TL,

İŞGEM Yöneticisi personel gideri karşılığı, net ücret üzerinden aylık 2.000 (ikibin) TL olmak

üzere toplam 25.000 (yirmibeşbin) TL

olmak üzere, geri ödemesiz destek üst limiti toplamı 750.000 (yediyüzellibin) TL ve destek oranı 1. ve

2. Bölgeler için % 60 (altmış) olup, 3. ve 4. bölgelerde bu oran % 70 (yetmiş) olarak uygulanır.

2) Kuruluş Dönemi Faaliyetleri, sözleşme tarihinden itibaren en fazla 18 (on sekiz) ay içinde

tamamlanmalıdır.

İŞGEM işletme desteği

1) Bu destek kapsamında İŞGEM’ler için;

1. En fazla üç adet olmak üzere personel giderleri karşılığı olarak her bir personel için net

ücret üzerinden 1.000 (bin) TL olmak üzere toplam 30.000 (otuzbin) TL

2. İŞGEM işletmelerine yönelik toplu eğitim/danışmanlık faaliyetleri için 50.000 (ellibin) TL

3. İŞGEM Binası küçük tadilat işleri için 20.000 (yirmibin) TL

olmak üzere geri ödemesiz destek üst limiti toplamı 100.000 (yüzbin) TL ve destek oranı 1. ve 2.

Bölgeler için % 60 (altmış) olup, 3. ve 4. bölgelerde bu oran % 70 (yetmiş) olarak uygulanır.

2) İŞGEM İşletme Desteği en fazla 36 (otuzaltı) ay süre ile verilir.

İzleme

İŞGEM’ler; İŞGEM adını kullanma kriterleri ve sözleşmede yer alan hususlar ile Başkanlık tarafından

belirlenen esaslar doğrultusunda, KOSGEB personeli tarafından ve/veya hizmet alımı yolu ile izlenir.

Destek ödemeleri

İşletici kuruluş her bir destek için Uygulama Esaslarında belirtilen esaslar dahilinde ilgili

KOSGEB Birimine başvurur.

Page 101: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

101

KOSGEB Birimi gerekli değerlendirmeyi yapar ve değerlendirme sonucunu işletici kuruluşa

bildirir. Destek başvurusu kabul edilen işletici kuruluştan taahhütname istenir.

Taahhütnamenin KOSGEB Biriminde kayda alındığı tarih, desteğin başlangıç tarihi olarak

kabul edilir.

İşletici kuruluş, uygun bulunan başvuruya ilişkin mal ve hizmet alımını gerçekleştirerek

ödemeye esas belgeleri KOSGEB Birimine sunar. Destek ile ilgili istisnai bir uygulama olacaksa

bu durum Programın uygulama esaslarında ayrıca belirtilir.

KOSGEB Birimi, söz konusu belgeleri inceleyerek İşletici kuruluşun banka hesabına destek

ödemesini yapar.

Diğer hususlar

1. İŞGEM Kurma ve İŞGEM İşletme desteğinden sadece bir kez faydalanılabilir. Ancak halihazırda

faal olan İş Geliştirme Merkezleri, İŞGEM adı kullanım hakkını elde ettikleri takdirde, bir iş planı ile

başvurmaları ve iş planının Kurul tarafından uygun bulunması halinde, bu program kapsamında

İŞGEM İşletme Desteğinden yararlanabilirler.

2. İş Geliştirme Merkezi’nde yer alan işletmelerin Yeni Girişimci Desteği’ne başvurabilmeleri için, İş

Geliştirme Merkezi’nin “İŞGEM Adını Kullanım Hakkı”na sahip olması şartı aranır.

3. İŞGEM Kuruluş Desteğinden yararlanan İŞGEM’ler, taahhütnamenin KOSGEB Birimi evrak kaydına

alındığı tarihten itibaren en az 5 (beş) yıl süre ile taahhütname hükümlerine uygun olarak

faaliyetini sürdürmeli ve belirlenen aralıklarda ve içerikte faaliyet raporlarını teslim etmelidirler.

Aksi durumda Uygunsuzluk Yönergesine göre işlem yapılır.

2.8.4 İŞGEM’lerdeki Girişimciler

İŞGEM’lerde yer almak isteyen girişimciler internet sitesinde mevcut olan başvuru formunu

doldurarak başvurularını yapmaktadırlar. İŞGEM bünyesinde işlerini kuran işsizler, 3 yıllık süre(azami

kuluçka süresi 5 yıl) içerisinde kendilerini mesleki ve ekonomik yönden geliştirerek kurumsal

kapasitelerini arttırmak için altyapı oluşturmaktadırlar. 3 yılın sonunda iş sahipleri mezun olarak

organize sanayi bölgelerinde veya küçük sanayi sitelerinde işlerini devam ettirmektedirler.

2.8.5 İŞGEM’lerin girişimcilere sağladığı imkanlar

Belirli süreyle iş yeri tahsisi

Sekreterlik ve ortak destek(muhasebe, güvenlik vb.)hizmetler

Ofis ekipmanlarının ortak kullanımı(telefon, servis aracı, büro malzemeleri vb.)

Küçük işletme danışmanlık ve eğitim desteği hizmetleri

Mali destek mekanizmalarına erişim

Yönetim desteği

Pazarlama desteği

Page 102: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

102

2.8.6 İŞGEM Girişimleri

2.8.6.1 KİŞGEM

Kadın girişimcilerin desteklenmesi bileşeni kapsamında Türkiye’de dört yerde, Çorum, Kütahya,

Hacıbektaş/Nevşehir ve Pendik/İstanbul, kadınlara yönelik hizmetler sunacak İŞGEM kurulması

planlanmış ve gerçekleştirilmiştir. Kadın girişimcilere yönelik öncelikli hizmet verecek bu merkezler K-

İŞGEM ya da KİŞGEM olarak adlandırılmışlardır. Kurulacak KİŞGEM en az 20 işletmeye yer verilmesi

planlanmıştır. Bu KİŞGEM’ler aracılığıyla kadın girişimcilere;

Bina,

Yeni ve başarılı işletmelerin kurulmasını sağlamak,

İşletmenin büyüme ve hayatta kalma fırsatlarını artırmak,

Yeni iş ve istihdam olanakları yaratmak,

Yerel kaynakları yeni ve/veya farklı işletmelere yöneltmek,

Girişimciliği özendirmek,

Güvenli bir iş ortamı sağlamak,

Rekabetçi ortamı sağlamak,

Bölgesel ve yerel gelişimi hızlandırmak ve bu konulara katkıda bulunmak,

Yerel ekonomiyi destekleme

amaçlarına yönelik olarak;

Etkin iş planı hazırlanma,

Yönetim danışmanlığı,

Ofis ve üretim alanı,

İdari hizmetler,

Teknik destekler,

İş ağı (network),

Ortak ofis araç ve gereçlerinin kullanılması,

Pazarlama, hukuk ve muhasebe danışmanlığı

konularında koçluk hizmetlerinin sunulması planlanmıştır.

2.8.6.2 GAP-GİDEM

GİDEM (Girişimci Destekleme Merkezleri) Projesi, Avrupa Komisyonu tarafından finanse edilen ve

GAP Bölge Kalkınma İdaresi (BKİ) Başkanlığı ile Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (BMKP)

tarafından işbirliği içerisinde yürütülen bir KOBİ geliştirme projesidir. Projenin temel hedefi;

Adıyaman, Diyarbakır, Şanlıurfa ve Mardin’de yer alan hizmet ofisleri üzerinden mevcut ve potansiyel

girişimcilerin idari, operasyonel ve girişimcilik kapasitelerinin geliştirilmesi olup, bu çerçevede söz

konusu hizmet ofisleri üzerinden hedef kitleye eğitim, tavsiye, danışmanlık ve bilgilendirme olarak

anılan iş geliştirme hizmetleri sunulmaktadır. Bunlara paralel olarak her ilin potansiyel sektörlerine

göre “sektörel fırsat penceresi” olarak anılan yerel ekonomik kalkınmaya yönelik faaliyetler de

yürütülmektedir. 2002 yılında başlatılan projenin beklenen çıktıları; hizmet verilen illerde satışların,

ihracatın, istihdamın arttırılması ile verimliliğin yükseltilmesini kapsamaktadır. Bunun yanı sıra

projenin beş yıl süresince bölgede, özellikle hizmet ofislerinin bulunduğu illerde KOBİ geliştirme ve

yerel ekonomik kalkınma faaliyetleri bağlamında bir model oluşturması da beklenen çıktılar arasında

yer almaktadır. GİDEM Projesinin, yönetim ve koordinasyon birimi Ankara’da oluşturularak gerek

Page 103: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

103

projenin tarafları olan Avrupa Komisyonu, GAP BKİ Başkanlığı ve BMKP ile, gerek, KOBİ’ler ile ilgili

ulusal boyutta hizmet veren KOSGEB, TOBB gibi kuruluşların yanı sıra diğer ilgili kamu kuruluşları ve

sivil toplum Yerel Ekonomik Kalkınma Modeli Olarak GAP-GİDEM Projesi kuruluşları ile koordinasyon

ve bilgi alışverişinin sağlıklı yürütülmesi öngörülmüştür.

Proje kapsamındaki iş geliştirme hizmetleri ve yerel ekonomik kalkınma faaliyetlerinin tasarımında,

çağımızın yerel ekonomik kalkınma yaklaşımının gerektirdiği, örneğin kümelenme metodolojisi, yerel

yönetişim gibi hususlar göz önünde bulundurulmuştur.

Bu bildiride öncelikle yerel ekonomik kalkınmaya yönelik yaklaşım ile ilgili hususlara ve ardından bu

bakış açısı ile GİDEM hizmet tasarımına değinilmektedir. Daha sonra girişimciliğin geliştirilmesinden

yola çıkarak yerel ekonomik kalkınmanın gerçekleştirilmesi yönünde yürütülen projelerden ve bu

hizmetlerin yerel hasıla oluşumuna katkısından bahsedilmektedir. Bunların ardından Bölgede

yaşanılan deneyimleri de kapsayan “sonuç ve değerlendirmeler” bölümünde ise, özellikle az gelişmiş

bölgelerde kurulacak kalkınma birimleri için tasarlanması gereken özgün model hakkında görüş ve

önerilere yer verilmektedir.

GAP-GİDEM Projesi kapsamında GİDEM hizmet ofislerinin yer aldığı aşağıda belirtilen illerde yine

aşağıda belirtilen sektör veya faaliyet alanlarında rekabet avantajı geliştirme ile ilgili çalışmalar

yürütülmüştür;

a) Adıyaman;

Tekstil ve hazır giyim sektörü,

Sarımsak ve türevleri üretim sektörü

b) Mardin;

Gümüş telkari işlemeciliği sektörü

Ev şarabı üretim sektörü

Gıda sektörü (özellikle, makarna, bulgur, irmik, v.b.)

c) Diyarbakır;

Dicle Üniversitesinde Girişimcilik Merkezi kurulması faaliyeti,

Mermer işleme sektörü

Kadın girişimciliği geliştirme faaliyeti

d) Şanlıurfa;

Organik tarıma dayalı sanayi geliştirme sektörü

Tıbbi ve aromatik bitki ve türevleri sektörü

Güneş enerjisi ile kurutulmuş gıda sektörü

Page 104: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

104

2.9 Dünyada ve Türkiye’de Özel Ekonomik Bölgeler65

2.9.1 Dünyada Özel Ekonomik Bölgeler

2.9.1.1 Tarihsel Süreç

Bu bölümde, farklı ülkelerde özel ekonomik bölgelerin oluşma sürecine yer verilecektir. Bu ihtiyaçlar

doğrultusunda ne tip bölgeler oluştuğu incelenecektir. Bu kapsamda İngiltere, ABD, Hindistan,

Tayland, Singapur, Malezya, Endonezya, Tayvan gibi ülkelerde OSB benzeri yapıların oluşum süreçleri

ve etkileri değerlendirilecektir. Ayrıca dünyadaki özel ekonomik bölgelerin yönetim modellerine

ilişkin bir sınıflama oluşturulacaktır.

Farklı tanımları olan organize sanayi bölgeleri, esasen “firmaların belirli bir alanda üretim

faaliyetlerini gerçekleştirdiği ve ortak bir altyapı kullandığı planlı bölgeler” olarak ifade edilebilir. OSB

kavramı BM tarafından “birbiriyle işbirliği halinde üretim yapan orta ve küçük işletmelerin, planlı bir

alanda ve ortak altyapı hizmetlerinden yararlanacak şekilde standart fabrika binaları içinde

toplanmaları” olarak tanımlanmaktadır.66 Türkiye’deki OSB’lerin bu tanımdan ayrışan temel özelliği

orta ve küçük ölçeklilerden ziyade büyük ölçekli firmaları barındırmalarıdır. UNIDO ise OSB’leri

“ekonomik bir ölçek içinde gruplanmış fabrika yerleşim birimlerinin, ulaşım, su, elektrik, kanalizasyon,

kantin, banka, ilk yardım gibi genel gereksinimlerini giderebilecek biçimde donatılmış, teknik ve ortak

altyapı hizmetlerinin sağlandığı uygun bir alan üzerinde yer almaları” olarak ele almaktadır.67 4562

sayılı OSB Kanunu’nda ise OSB’lerin tanımının yapıldığı bölümde amaçları da sunulmaktadır. Bu tanım

ise özetle, “sınırları tasdik edilmiş arazi parçalarının imar planlarındaki oranlar dahilinde gerekli idari,

sosyal ve teknik altyapı alanları ile küçük imalat ve tamirat, ticaret, eğitim ve sağlık alanları, teknoloji

geliştirme bölgeleri ile donatılıp planlı bir şekilde ve belirli sistemler dahilinde sanayi için tahsis

edilmesiyle oluşturulan mal ve hizmet üretim bölgeleri” olarak ele alınabilir. Söz konusu tanımların

ortak özellikleri arasında firmaların üretimlerini bu alanlarda gerçekleştirmesi, ortak bir altyapının

kullanılması ve planlı olması dikkat çekmektedir.

Dünyada sanayi bölgeleri 19. yüzyılın sonlarında ABD ve İngiltere gibi ülkelerde sanayi gelişimini

yönlendirmek amacıyla kurulmuştur. ABD’de 1885 yılında yazılan bir raporda sanayi bölgelerinin

oluşturulmasının sanayinin geliştirilmesi için önemli bir araç olacağı belirtilmişken68, böyle bir yapının

ilk uygulaması 1896’da İngiltere’nin Manchester kentinde kurulan “Trafford Park” olmuştur. Büyük

Buhran döneminin ardından ise İngiltere’de özel sektörün öncülüğünde sanayi bölgeleri az gelişmiş

yörelerde istihdamı artıracak şekilde kurgulanmıştır. Bu kapsamda 1939’da Galler ve İskoçya’da 6

adet sanayi bölgesi kurulurken, 1945’te “Sanayi Dağılımı Kanunu”, 1947’de ise “Kent ve Bölge

Planlaması Kanunu” yürürlüğe konmuş ve sanayi gelişmişliği zayıf kuzey bölgelerindeki ekonominin

canlanması amaçlanmıştır. ABD’de benzer şekilde İkinci Dünya Savaşı sonrasında organize sanayi

bölgeleri uygulamalarında özel girişimcilerin yatırımları için uygun ve planlı arazilerin sunulması

amaçlanmıştır. Söz konusu uygulamalarda federal hükümetin yanında eyalet yönetimlerinin de kendi

teşvik unsurları bulunmaktadır.

65 Çalışmalar kapsamında OSB, KSS ve SB’lere odaklanarak benzeri diğer özel ekonomik alanlar da

incelenecektir. 66

Asuman Çezik ve Ayda Eraydın, Türkiye’de Organize Sanayi Bölgeleri 1961-1981, DPT Yay., Ankara, 1982, s. 1 67

UNIDO,Guideliens For The Establishment of Industrıal Estates in Developing Countries, New York, 1978, s. 5-6. 68

OSBÜK, http://www.osbuk.org/index.php?page=content/ayrinti&id=1 10 Mart 2016 tarihinde erişilmiştir.

Page 105: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

105

2.9.1.2 Günümüzde Özel Ekonomik Bölgelerdeki Eğilimler

Bu bölümde, dünyada OSB benzeri yapıların son yıllardaki eğilimleri incelenecektir. Özellikle Çin ve

Hindistan’da hızlı gelişen sanayi bölgelerinin uyguladığı politikalar, kullandıkları altyapılar ele alınacak

ve hızlı gelişmeleri sağlayan unsurlar belirlenecektir.

2.9.1.3 Değerlendirme

Bu bölümde, ilk iki bölümdeki sonuçlar doğrultusunda Doğu Anadolu Bölgesi’nde OSB ve KSS’lerin

gelişim stratejilerinde değerlendirilmek üzere genel politikalar ortaya koyulacaktır.

2.9.2 Türkiye’de Özel Ekonomik Bölgeler

2.9.2.1 Türkiye’nin Sanayileşme Süreci ve OSB-KSS’lerin Rolü

Organize sanayi bölgeleri örgütlenme düzeyleri, kuruluş finansmanı, fonksiyonuna göre farklı

kategorilere ayrılmaktadır. Örgütlenme düzeylerine göre OSB’ler

(i) arazisi iyileştirilerek girişimcilere satılanlar,

(ii) arazisi iyileştirilip gerekli hizmet birimleriyle donatıldıktan sonra girişimcilere satılanlar,

(iii) iyileştirilip donatılan arsalar ile satılık veya kiralık fabrika binalarıyla satılanlar ve

(iv) yeni bir şehir ile birlikte planlananlar

olmak üzere dörde ayrılmaktadır.

Kuruluş finansmanı yönünden ise kamu ve özel olmak üzere iki kategori söz konusudur. Türkiye’de

hali hazırda sadece iki adet özel OSB bulunmaktadır. Bunlar Kırıkkale’deki Asrey İnşaat Aslan Özel OSB

ve Yozgat’taki Kale Seramik Özel OSB’lerdir. Fonksiyonlarına göre beş gruba ayrılan OSB’lerin bu

sınıflamadaki grupları,

(i) tek tip üretim yapanlar,

(ii) fonksiyonel bölgeler,

(iii) yardımcı bölgeler,

(iv) yuva (geliştirici) bölgeler ve araştırma esaslı bölgelerdir.

Tek tip üretim yapan OSB’ler Türkiye’de “ihtisas OSB” olarak da anılan belli bir sektördeki firmaların

bulunduğu bölgelerdir.

Türkiye’deki ilk dönemlerde seçici bir sanayileşme aracı olan OSB’ler, 2000’li yıllardan itibaren ülke

genelinde yaygınlaşan bir uygulamaya dönüşmüştür. Türkiye’deki ilk OSB 1961’de Dünya Bankası

kredisiyle kurulan Bursa OSB’dir. Bursa OSB’yi sırasıyla Manisa, Eskişehir, Gaziantep, Adana, Kütahya,

Erzurum, Antalya, Aydın, İzmir ve Kayseri OSB’lerin kuruluşları izlemiştir. İlk OSB’lerin genellikle büyük

şehirlerde veya bu şehirlerin yakınlarında kurulduğu görülmektedir. Söz konusu OSB’lerin

yatırımcılara arsa tahsisi yapabilir hale gelmeleri yaklaşık 3-5 yıl sürmüştür. Türkiye’de yıllar içerisinde

kurulan OSB sayıları incelendiğinde 1987’ye kadarki yaklaşık 16 yıllık dönemde 9 OSB kurulmuşken,

yeni kurulan OSB sayılarında 90’lı yıllarda başlayan artış 2000’li yıllarda hızlanarak devam etmiştir.

Page 106: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

106

Şekil 22 Yıllar itibari ile kurulan OSB'ler

OSB’lerin ekonomik gelişim sürecinde girişimcilere altyapı ve hizmetlerin etkin bir şekilde verilmesi,

şehirleşmeyi yönlendirmesi ve firmalar arasındaki işbirliğini artırması olmak üzere üç önemli işlevi

bulunmaktadır. OSB’lerin kuruluşundaki asıl amaç olan sanayileşmenin yol açtığı olumsuz etkilerin

giderilmesiyle çevreye duyarlı düzenli kentleşmenin sağlanmasıdır. Bir diğer amaç ise üretim

faaliyetlerinin verimli bir şekilde yürütülmesi için gerekli olan çok sayıdaki kamu hizmetinin

girişimcilere ulaştırılabilmesidir. Ayrıca OSB’ler aracılığıyla bir araya gelen ve benzer faaliyetlerde

bulunan firmaların birbirleri üzerinde olumlu etki yaratmaları, kümelenme işlem maliyetlerinin

düşmesi ve verimliliğin artması beklenmektedir.69

69 TEPAV Politika Notu, Organize Sanayi Bölgeleri ve Kamusal Yetkiler: Faydalar ve Sorunlar Nelerdir?, 16 Ekim

2006

Page 107: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

107

Şekil 23 Yıllar İtibari ile Kurulan KSS'ler

Şekil 24 KSS'lerde Yer Alan Şirketlerin Sektörel Dağılım

Page 108: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

108

Şekil 25 OSB ve KSS’lerdeki Yatırım Maliyetleri ve Katma Değer

Şekil 26 OSB'lerin Bölgesel Dağılımı

Şekil 27 KSS'lerin Bölgesel Dağılımı

Page 109: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

109

Şekil 28 Bölgelere göre OSB Çalışan Sayısı ve Şirket Başına Katmadeğer

OSB’ler bazında yıllara göre, alan, parsel sayısı (üretimde, inşaat ve proje aşaması ayrı ayrı olmak

üzere), kredi bilgileri ve istihdam değerleri Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’ndan temin edilecektir.

Ayrıca KSS’ler için de yıllara göre KSS’ler bazında toplam işyeri, dolu işyeri ve istihdam değerleri

istenecektir.

OSB’lerdeki üretim değerinin bir yansıması olarak aylık elektrik, doğalgaz ve su tüketim verileri talep

edilecektir. Söz konusu veriler, düzensiz olarak OSB Bilgi Sistemi’nde sunulmaktadır.

2.9.3 OSB ve KSS’lerde İş ve Yatırım Yapmanın Etkileri

OSB’lerin ekonomik gelişim sürecinde girişimcilere altyapı ve hizmetlerin etkin bir şekilde verilmesi,

şehirleşmeyi yönlendirmesi ve firmalar arasındaki işbirliğini artırması olmak üzere üç önemli işlevi

bulunmaktadır. OSB’lerin kuruluşundaki asıl amaç olan sanayileşmenin yol açtığı olumsuz etkilerin

giderilmesiyle çevreye duyarlı düzenli kentleşmenin sağlanmasıdır. Bir diğer amaç ise üretim

faaliyetlerinin verimli bir şekilde yürütülmesi için gerekli olan çok sayıdaki kamu hizmetinin

girişimcilere ulaştırılabilmesidir. Ayrıca OSB’ler aracılığıyla bir araya gelen ve benzer faaliyetlerde

bulunan firmaların birbirleri üzerinde olumlu etki yaratmaları, kümelenme işlem maliyetlerinin

Page 110: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

110

düşmesi ve verimliliğin artması beklenmektedir.70 Çalışmada Bölge OSB’leriyle görüşülerek ekonomi,

toplum, istihdam, kentleşme ve üzerine etkileri üzerine etkilerin sorgulandığı mülakatlar

gerçekleştirilecektir.

OSB’lerin özellikleri belli başlıklar altında incelenebilmektedir. Söz konusu başlıklardan biri “atıksu

arıtma sistemleri”dir. Bu başlıkta OSB’ye ait merkezi atıksu arıtma tesisinin bulunup bulunmadığı

(varsa kapasitesi, yoksa arıtma işleminin nasıl yapıldığı), deşarj izin belgesinin bulunup bulunmadığı ve

sanayi tesislerin ön atıksu arıtma tesislerinin bulunma oranı dikkate alınmaktadır. “Geri dönüşüm

sistemleri” başlığında ise merkezi katı ve kimyasal atık geri dönüşüm tesislerinin bulunup bulunmadığı

ve ihtiyaç durumu ile atıkların kullanım durumları incelenmektedir. Yatırım ortamının kritik

konularından biri olan “altyapı” başlığında ise içme ve kullanma suyu şebekesi, kanalizasyon, doğalgaz

dağıtım şebekesi, elektrik şebekesi, telekomünikasyon, yol alt ve üstyapısı ve kaplama cinsi yollara

bakılırken elektrik ve su altyapılarda arz sürekliliği (bildirimli ve bildirimsiz kesintiler)

değerlendirilmektedir. “Sosyal donatılar” başlığında güvenlik kontrolü, spor alanları, eğitim

merkezleri, konferans salonu, iş sağlığı ve güvenliği birimi ve kreş vb. diğer sosyal tesislerin varlığı ele

alınırken “ortak kullanım” başlığında merkezi test laboratuvar birimlerine, ortak makine parkı ve

ortak depolama alanı bulunup bulunmadığına bakılmaktadır. Bunun dışında yenilenebilir enerji ile

ilgili altyapı da değerlendirilebilmektedir. Doğu Anadolu Bölgesi’ndeki OSB ve KSS gibi ekonomik

bölgelerin değerlendirilmesinde bu başlıklardaki bilgilerin kullanılması öngörülmektedir. Bu bölümde

elde edilen sonuçların bir bölümü ilerleyen bölümlerde kullanılacaktır.

OSB ve KSS’lerin avantaj ve dezavantajları destekler, altyapı ve yönetim başlıklarında ele alınabilir:

2.9.4 OSB ve KSS’lere Sağlanan Destekler:

OSB’ler için

- İnşaat bitiminden itibaren 5 yıl emlak vergisi muafiyeti,

- İdari binalarda elektrik ve havagazı tüketim vergisi muafiyeti,

- Arsa ve işyeri teslimlerinde KDV muafiyeti,

- Bina inşaat ve yapı kullanma izni harcı muafiyeti,

- Kurumlar vergisi muafiyeti,

- Tevhid ve ifraz işlemleri harcı muafiyeti,

gibi teşvikler söz konusudur. Ayrıca Teşvik Sistemi’nde iller altı gelişmişlik düzeyine ve gelişmişlik

düzeyi düşük iller daha yüksek oranlarda desteklenecek şekilde teşvik alırken OSB’lerdeki yatırımlar

illerinin bir alt gelişmişlik düzeyindeki desteği kullanmaktadırlar. Örneğin Teşvik Sistemi’nde 5.

bölgede yer alan Erzurum ilinin OSB sınırları içerisindeki yatırımları 6. bölge desteğinden

yararlanmaktadır.

KSS’ler için

70 TEPAV Politika Notu, Organize Sanayi Bölgeleri ve Kamusal Yetkiler: Faydalar ve Sorunlar Nelerdir?, 16 Ekim

2006

Page 111: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

111

- Emlak vergisi,

- Çevre temizlik vergisi,

- Bina inşaat harcı ve yapı kullanma izni harcı,

- Kurumlar vergisi,

- KDV

gibi vergi ve diğer yasal yükümlülüklerde muafiyet ve indirimler söz konusudur.

Özellikle OSB’lerde enerji fiyatları daha düşük seviyelerdedir. Bunun yanı sıra, OSB’lerin ortak sayaç

kullanımı gibi yöntemlerle maliyetleri daha da düşürme imkanları bulunmaktadır. Ancak bazı

OSB’lerdeki arz sürekliliği sorunu nedeniyle üretimde aksaklıklar yaşanmaktadır. Bu nedenle bazı

firmalar enerji altyapısının nispeten daha iyi olduğu, kentsel alanlarda bulunan sanayi sitelerinde

üretim yapmayı tercih etmektedir. Bu kapsamda Bölge OSB-KSS’lerinin bulunduğu alanlardaki

elektrik, su ve doğalgaz kesintileri bu altyapıların dağıtımını sağlayan firmalardan temin edilecek

kesinti verileriyle incelenecektir. Ayrıca talep tarafının incelenebilmesi için OSB ve KSS’lerden son beş

yıl içerisindeki aylık elektrik, doğalgaz ve su tüketim verileri temin edilecektir.

iii) Yönetim: Bölüm 2.5’e de girdi sağlayacak bu başlıkta Bölge OSB’lerinin yönetim yapıları

incelenecektir.

2.9.5 Başarılı OSB-KSS Örnekleri

Bu bölüm Bölge OSB ve KSS’lerinin yapılarının analizinden sonra, söz konusu OSB ve KSS’lerin kilit

özelliklerine göre uygun örnekler aracılığıyla oluşturulacaktır.

2.9.6 Doğu Anadolu Bölgesi’ndeki OSB ve KSS’lerin Mevcut Performans ve Yönetim

Modellerine İlişkin Analizler

2.9.6.1 Doğu Anadolu Bölgesi’ndeki Sanayileşmeye İlişkin Genel Değerlendirme

2.9.6.1.1 Sektörel Yapı

SGK İstatistik Yıllıklarından 2008,2009, 2010, 2011, 2012, 2013 ve 2014 yılsonu istihdamı iller

bazından incelenerek bölge illerinde öne çıkan sektörler belirlenecektir. Söz konusu analizin ilçeler

bazında yapılabilmesi daha anlamlı sonuç vereceğinden bu verilerin SGK’dan resmi yazıyla temin

edilmesi gerekmektedir.

2.9.6.1.2 Ticari İlişkiler

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın Girişimci Bilgi Sistemi kullanılarak Doğu Anadolu Bölgesi’ndeki

illerin ticari ilişkilerinin daha yoğunlaştığı bölge ve iller tespit edilecektir. Söz konusu analizin

geliştirilebilmesi için Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’ndan iller arası ticaret verilerinin sektörel

bazda temin edilmesi gerekmektedir.

2.9.6.2 Doğu Anadolu Bölgesi’ndeki OSB ve KSS’lerin Gelişme Eğilimleri

Bu bölümün geliştirilebilmesi için OSB’lerden yıllara göre toplam, üretimde, inşaat ve proje

aşamasındaki parsel sayıları; toplam alan; istihdam değerleri, ciro ve ihracat değerlerinin temin

edilmesi gerekmektedir. Bu verilerin kıyaslama amacıyla Kayseri ve Konya OSB’lerden alınmasına

Page 112: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

112

ihtiyaç duyulmaktadır. KSS’lerden ise yıllara göre işyeri sayısı ve istihdam değerleri temin edilecektir.

Bu verilerin temininde OSB ve KSS yönetimlerinin yanı sıra Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile

temasa geçilmesi öngörülmektedir. Söz konusu verilerin üretilmeme ihtimaline karşın OSB ve

KSS’lerdeki mülakatlardan elde edilen niteleyici veriler de kullanılacaktır.

Bu bölümde ayrıca OSB ve KSS mülakatlarından sağlanan bilgiler ışığında, Doğu Anadolu Bölgesi’ndeki

OSB ve KSS’lerin altyapılarına ilişkin değerlendirmeler de kullanılacaktır. Bunun dışında Bilim, Sanayi

ve Teknoloji Bakanlığı’ndaki OSB Bilgi Sistemi’ndeki verilere de başvurulacaktır.

OSB’lerin kuruluş aşamaları başvuru ve yer seçimi, kuruluş işlemleri ve tüzel kişilik kazanılması, arsa

temini ve kamu yararı kararı, yatırım programına alınma, altyapı inşaatı ihalesi, altyapı ve imar

planlarının Bakanlık tarafından onaylanması ve inşaatın tamamlanmasından oluşmaktadır.

OSB’ler yönünden Türkiye’nin en zayıf bölgesi olan Doğu Anadolu’nun bu yönden daha da

gerilemekte olması dikkat çekmektedir. 2011 yılı itibarıyla tamamlanmış yedi OSB’si bulunan Doğu

Anadolu Bölgesi’nin OSB alanlarının yüzde 5,4’üne sahip olduğu görülmektedir. Doğu Anadolu’nun,

bu yönüyle en gerideki coğrafi bölge olduğu anlaşılmaktadır. Bu değerin 2003 yılında yüzde 6,9

olması, Bölge’deki OSB varlığının Türkiye geneline kıyasla daha yavaş geliştiğini ortaya koymaktadır.

Şekil 29 Bölgelere göre OSB yatırımları

2.9.6.3 Doğu Anadolu Bölgesi’ndeki Mevcut OSB ve KSS’lere İlişkin Performans Analizi

Yapılması

Bu bölümün oluşturulması netleştirilmemiştir. Bölüm kapsamında anket verilerinde altyapı, işgücü ve

beceriler, erişim kalitesi vb. konulardaki sorulara verilen cevaplardan elde edilen verilerle OSB ve

KSS’lerin performansına ilişkin gösterge geliştirilmesi planlanmaktadır. Söz konusu göstergeler

arasında en yakın karayoluna, liman, demiryolu, havalimanı, yerleşim merkezi ve üniversiteye

mesafe; ortalama, en düşük ve en yüksek satış fiyatları, elektrik, doğalgaz ve su fiyatları ve tüketim

bilgileri gibi birçoğu önceki bölümlerde verilen göstergelerde yer almaktadır.

Page 113: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

113

2.9.7 Doğu Anadolu Bölgesi’ndeki Mevcut OSB ve KSS’lerin Genişlemesi ile Yeni OSB ve

KSS’ler Kurulmasına İlişkin Değerlendirme

Geliştirilmesi planlanan mevcut OSB’ler ile yeni kurulması öngörülen OSB’ler için Bölge paydaşlarının

uzlaştığı yer seçimi kriterleri belirlenebilir. Yer seçimini etkileyen arazi yapısı, işgücü potansiyeli,

sermaye birikimi, ulaşım, kentsel ekonomi gibi makro ve temel ulaşım şebekeleri altyapısı, zeminin

inşaata müsait olması gibi mikro ölçekli etmenler bulunmaktadır. Bu etmenlerin standart kriterlere

dönüştürülmesi amacıyla TOBB tarafından bir çalışma yapılmış ve buna göre aşağıdaki kriterler

belirlenmiştir71:

Bölgenin alanı 500 bin metrekareden (50 hektar) küçük olmamalı,

Yaz-kış geçit veren bir karayoluna 2,5 kilometreden fazla uzak olmamalı,

Şehirlerarası ana karayollarından birine 7,5 kilometreden fazla uzak olmamalı,

Herhangi bir demiryolu istasyonuna 2 kilometreden fazla uzak olmamalı,

Arazinin eğimi 6 dereceden fazla olmamalı,

Toprak tabii bir drenaj kanalına veya suyu emecek bir yumuşaklıkta bir yapıya sahip

olmalı,

Yakın çevrede en az 50 yıldır herhangi bir tabii afet meydana gelmemiş olmalı,

Toprak alüvyonlu olmalı,

Akarsu varlığı, yer altı suyuna tercih edilmeli,

Mevcut ya da sağlanabilir elektrik enerjisi, bölgenin tam kapasite ile çalışacağı azami

ihtiyacından düşük olmamalıdır.

Türkiye’deki mevcut OSB’lerin neredeyse tümü 50 hektar ve üzerinde bir arsaya sahiptir. Ancak diğer

kriterler göz önüne alındığında, birçok alanda OSB kurulması kararının gözden geçirilmesi

gerekmektedir. Örneğin Doğu Anadolu Bölgesi özelinde düşünüldüğünde demiryolu ağının

bulunmadığı Ağrı, Ardahan, Bingöl, Iğdır ve Tunceli OSB’lerin genişleme potansiyeli ve demiryolu ile

taşınan yükleri doğrultusunda demiryolu hattına alınması ele alınmalıdır.

2.9.8 OSB ve KSS Yönetim Modelleri

Bu bölümde dünya örneklerinin yanı sıra, Türkiye’deki özel ekonomik bölgelerin kurulma ve

yönetimleriyle ilgili sınıflama doğrultusunda Doğu Anadolu’da uygulanabilecek model önerileri

geliştirilecektir.

Türkiye’deki yasal mevzuata göre OSB’lerin dört organı bulunmaktadır. Bunlar müteşebbis heyeti,

yönetim kurulu, denetim kurulu ve bölge müdürlüğüdür. Müteşebbis heyetin görevi OSB’nin kuruluş

amacını gerçekleştirmek için gerekli kararları ve tedbirleri almak, yer seçimi raporunda belirtilen

hususları yerine getirmek, kanun, yönetmelik, kuruluş protokolü ve benzeri düzenlemelerle verilen

görevleri yapmak, yönetim ve denetim kurulu çalışmalarını ve hesaplarını ibra etmek, OSB’ye ait para

ve diğer kaynakları kuruluş amacına uygun kullanmaktır. Vali başkanlığında on beş üyeden oluşan

71 Asuman Çezik ve Ayda Eraydın, 1982, s.21

Page 114: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

114

heyette katılım oranları dikkate alınarak kuruluş protokolünde belirtilmektedir. Bölge OSB’lerinden

bilgilerine ulaşılabilenlerdeki müteşebbis heyet yapıları incelendiğinde (Vali hariç);

Malatya 1. OSB’de Malatya TSO 4, OSB Sanayiciler Derneği 4, Yatırım İzleme

Koordinasyon Başkanlığı 3, Büyükşehir Belediyesi 3;

Tunceli OSB’de İl Özel İdaresi 5, Tunceli TSO 4, Belediye 4 ve Valilik 1;

Erzincan OSB’de Erzincan TSO 8 ve İl Özel İdaresi 6;

Van OSB’de Özel Sektör (İşletmeciler) 7, Van TSO 3, Büyükşehir Belediyesi 3 ve Valilik 1

şeklinde bir görünüm ortaya çıkmaktadır.

Kanun, yönetmelik, kuruluş protokolü ve benzeri düzenlemeler ile müteşebbis heyetin kararları

çerçevesinde OSB’nin sevk ve idaresini yürütmekle görevli yönetim kurulu ise beş üyeden oluşurken

Bölge OSB’lerindeki yönetim yapıları;

Malatya 1. OSB’de Malatya TSO 3, Valilik 1 ve Büyükşehir Belediyesi 1;

Tunceli OSB’de Valilik 2, Tunceli TSO 1, Belediye 1 ve İl Özel İdaresi 1

Erzincan OSB’de Özel Sektör 2, Valilik 1, Erzincan TSO 1, İl Özel İdaresi 1;

Kars OSB’de Valilik 1, Kars TSO 1, İl Özel İdaresi 1, Belediye 1 ve Özel Sektör 1;

Iğdır OSB de İl Özel İdaresi 2, Valilik 1, Belediye 1, Iğdır TSO 1;

Elazığ, Erzurum 1 ve Van OSB’lerde tüm üyeler özel sektörden

oluşmaktadır. Söz konusu yapılar kıyaslamalı olarak incelenecektir. Bu yönden yönetim kurulu

tümüyle özel sektör temsilcilerinden oluşan Elazığ, Erzurum 1 ve Van OSB’ler ile yönetim kurulu en

dengeli biçimde dağılmış olan Kars OSB iki ayrı kontrol grubu olarak değerlendirilecek; bunun için

mülakatlarda karar alma süreçlerine ilişkin sorular sorulacaktır.

Page 115: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

115

2.10 Serbest Bölgeler ve Özellikleri

2.10.1 Yöntem

Bu bölümde, genelden özele gidecek şekilde önce ülke sonra Türkiye bölgeleri karşılaştırmalı

yapılacak analizle Serbest (Ticaret) Bölgelerin tipolojisi ortaya çıkarılacaktır. Çeşitli koşullar,

sınıflandırmalar ve eğilimler altında hangi alternatif Serbest Bölge modellerinin hangi ülkelere ve

bölgelerin uygun olduğu tartışılacaktır.

2.10.2 Serbest Bölgelerin Tarihi

1975 yılında dünya genelinde var olan yalnızca 79 tane Serbest Bölge 800 bin kişilik istihdam

yaratıyordu. Günümüzde Serbest Bölge sayısı 135 ülkeye yayılmış ve sayıları 3 bini aşmıştır. Yaklaşık

68 milyon insana istihdam sağlamaktadır. Serbest Ticaret Bölgeler coğrafi olarak genellikle Latin

Amerika ve Asya Kıtasında yoğunlaşmıştır. Tarihsel süreç içerisinde, serbest ticaret bölgelerin ülkelere

göre dağılımının, ticaretle ilişkili olarak nasıl geliştiği veya değiştiği istatistiksel yöntemlerle

incelenecektir.

2.10.3 Serbest Ticaret Bölge Modelleri

Serbest Ticaret Bölgelerinde ihraç edilen mallara satış vergisi ödeme muafiyeti, ihraç ürünlerinin

üretiminde hammadde, ara girdi ve sermaye malı ithalatında vergi indirimleri, firmaların ihracat

performansı veya ihracat yüzdesine bağlı kurum kazancı veya kar üzerinden vergi indirimleri gibi

birçok teşvik paketi bulunmaktadır. Bunun yanı sıra, piyasa yönlü iki türde Serbest Ticaret Bölgesi

modeli mevcuttur.

(i) Serbest bölgede üretilen imalat mallarının yurtiçinde satış yasağı ya da bir kısmının

satışına izin verilmesi72.

(ii) Ekonomik canlanma sağlaması için serbest bölgede üretilen imalat mallarının

yurtiçinde satışının serbest olması73

Bu bağlamda, serbest bölge teşvikleri ve serbest bölge modelleri dünya genelinde hangi varyasyonlar

altında uygulandığı tartışılacaktır. Türkiye’de var olan serbest bölgelerin hangi model altında işlediği

üzerinde durulacak; her iki modelin de etki analizi yapılıp bölge bazlı karşılaştırılacaktır.

2.10.3.1 Yönetim Yapısına Göre Sınıflandırma

Kamu mülkiyeti ve Yönetimi

Özel sektör mülkiyet ve Yönetimi

2.10.3.2 Lokasyona göre Sınıflandırma

Liman ve limana yakın kıyı Serbest Bölgeleri

Kıyı gerisinde ticaret yolları üzerinde bulunan Serbest Bölgeler

72 Dominik Cumhuriyeti ve Meksika’da uygulanan Serbest Ticaret Bölge modelleri, uygulama açısından örnek

teşkil etmektedir. Not: Bu model, Serbest Bölge haricindeki faaliyet gösteren imalat üreticilerinin rekabet gücünün zayıf olduğu şartlar altında tercih edilmektedir (WTO, 2011). 73

Manaus (Brezilya) Serbest Ticaret Bölgesi Not: Bu model, Serbest Bölge üreticilerinin yurtiçi nihai mal üretimine girdi sağladığı durumda tercih edilmektedir (WTO,2011).

Page 116: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

116

2.10.3.3 Üretim Faktörlerine göre sınıflandırma

Sermaye yoğun imalat üretimi

Emek yoğun imalat üretimi

Her iki sınıflandırma altındaki bileşenlere göre dünya ve Türkiye genelinde hangi tip Serbest Bölge

uygulamalarının benimsendiği tartışılacaktır. Üretim bölgelerinin yapısından kaynaklanan fizibilite

koşullarına göre Serbest Bölgelerin nasıl şekillendiği; hangi durumda daha fazla avantaj sağladığı ülke

ve bölge karşılaştırılmalı incelenecektir.

2.10.4 Serbest Ticaret Bölgelerinin İhtiyaçları

İşletme altyapısı

Daha esnek iş düzenlemeleri

Offshore (yabancı ülke) konumu

İhracata odaklanma

Karşılaştırmalı üstünlük

Cazip teşvik paketleri

2.10.5 Serbest Ticaret Bölgelerinin Etkileri

Yatırım sermayesi çekme

İstihdam yaratma

İhracat geliri yaratma

Bilgi transferi

Ara girdi sağlama

2.10.6 Serbest Ticaret Bölgelerindeki Üretim ve Ticaret Eğilimleri

Serbest Ticaret Bölgelerinde, üretim ve ticaret eğilimleri genel itibariyle orta ve orta-ileri teknoloji

gruplarında yoğunlaşmaktadır. Gelişmekte olan ülkelerin serbest bölgelerindeki üretim yapısı

çoğunlukla emek yoğundur74. Fakat Serbest Bölgelerin bulunduğu ülkelerdeki sermeye ve teknoloji

kullanımı, ticaret ortakları ile geliştirdiği ticaret paternleri, bu bölgelerdeki sektörel eğilimleri de

etkilemektedir. Bu durumda, hem Serbest Bölgelerin hem de offshore’ların konumu oldukça

önemlidir.

Tablo 18 : Bazı Ülkelerin Serbest Ticaret Bölgelerindeki Sektörel Eğilimler

74 International Chambers of Commerce, 2012

Page 117: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

117

Kaynak: Dünya Ticaret Örgütü, 2012

2.10.7 Türkiye’de Serbest Bölge Deneyimi

Serbest bölgeler, ihracata yönelik yatırım ve üretimi teşvik etmek, doğrudan yabancı yatırımları ve

teknoloji girişini hızlandırmak, işletmeleri ihracata yönlendirmek ve uluslararası ticareti geliştirmek

amaçlarıyla kurulmuş yapılardır. Mevcut durumda ülke genelinde 19 adet serbest bölge

bulunmaktadır. 2008-2014 yılları arasında ihracatı en çok azalan serbest bölgeler İstanbul Atatürk

Havalimanı, Samsun, Çorlu Avrupa, İstanbul Endüstri ve Ticaret ile Bursa serbest bölgeleri iken bu

yıllar arasında Kocaeli, Kayseri, Gaziantep, Yumurtalık ve Ege serbest bölgelerinin ihracatında artış

görülmektedir. Bu durum serbest bölgelerin, İstanbul çevresindeki sanayinin desentralizasyonunda

etkin bir araç olabileceğinin göstergesidir. Bu nedenle OSB ve KSS’lerde olduğu gibi serbest

bölgelerinin yer seçiminde de stratejik davranılması gerekmektedir. Serbest bölgesi bulunmayan iller

arasında en fazla ihracat yapanları Sakarya, Hatay, Manisa, Konya, Tekirdağ, Eskişehir,

Kahramanmaraş, Aydın, Şırnak ve Balıkesir’dir.

Şekil 30 Yıllara Göre Serbest Bölgelerden Yapılan İhracat, $, 1996-2014

Kaynak: TÜİK Dış Ticaret İstatistikleri ve TEPAV Hesaplamaları

0

500.000.000

1.000.000.000

1.500.000.000

2.000.000.000

2.500.000.000

3.000.000.000

3.500.000.000

AB

D D

ola

Page 118: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

118

Şekil 31 Serbest Bölgelerin 2014 Yılı İhracat Değerleri ve 2010-2014 Yılları Arasındaki Yıllık Ortalama Artış Oranları

Kaynak: TÜİK Dış Ticaret İstatistikleri ve TEPAV Hesaplamaları

Şekil 32 Türkiye’deki Serbest Bölgelerin Konumları

Kaynak: Gümrük ve Ticaret Bakanlığı (http://ggm.gtb.gov.tr/gumruk-idareleri adresinden 3 Ocak

2016’da alınmıştır) ve TEPAV Gösterimi

2.10.8 Doğu Anadolu Serbest Bölge Deneyimi

Birinci bölümde ortaya çıkarılan Serbest Bölge tipolojileri üzerinden oluşturulacak etki matrisleri ile

Doğu Anadolu Bölgesinin Serbest Bölge deneyimi incelenecektir. Buna göre işletimi durdurulan Doğu

Anadolu Serbest Bölgesinin hangi sınıfa ve hangi modele dahil olduğunun haritası çıkarılacaktır. Bu

-35

-30

-25

-20

-15

-10

-5

0

5

10

15

20

25

30

35

40

45

50

55

60

0 50 100 150 200 250 300 350 400 450 500

Tübitak MAM Teknoloji

Yumurtalık

Trakya

İzmir

İstanbul Endüstri ve Ticaret

Kayseri

Kocaeli

Mersin

Rize

Samsun

Trabzon

İhracat (Milyon Dolar, 2014)

Yıllık Ortalama Değişim (2010-2014, Yüzde)

Gaziantep

AHL

AntalyaBursa

Çorlu Avrupa

DenizliEge

Page 119: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

119

yapı altında, ihtiyaçlarının ve sağladığı avantajların ne olduğu incelenecektir. Başarısızlığın durum

tespitinin yapılması için Şekil 1’de gösterilen dört ayaklı yapıdaki uyumsuzluklar, eksiklikler veyahut

uygulama hataları üzerinde durulacaktır ve nedenleri analitik çerçevede tartışılacaktır.

Şekil 33: Etki Matrisi Bileşenleri

2.10.8.1 Potansiyellerin ortaya çıkarılması

Serbest Ticaret Bölgeleri tipolojisine göre çıkarılacak yol haritasında, Doğu Anadolu Bölgesi’ndeki

potansiyeller tartışılacaktır. Bu potansiyellerin ortaya çıkarılması için çalışmamızda üç ana soru

üzerinde durulacaktır.

a. Doğu Anadolu Bölgesi’nde Serbest Ticaret Bölgesine İhtiyaç var mı?

b. Serbest Ticaret Bölgesi/Bölgeleri Nerelere Kurulabilir?

c. Doğu Anadolu Bölgesi’nde Serbest Bölgelerin nasıl etkin ve üretken olabilir?

Bölgenin iç piyasası/ ara girdi ve ham madde sağlayıcıları

Bölgenin komşu ülkelerle potansiyel ticaret hatları (İran, Azerbaycan, Irak, Ermenistan

vb.)

Komşu ülkelerinin piyasa talepleri ve girdi-çıktı üretim ağı

2.10.8.2 Veri

Model ve sınıflandırmalara göre etki analizi yapılırken, Birleşmiş Milletlerin konsolide edilmiş

ticaret veri tabanı (COMTRADE) ve CEPII tarafından derlenen dünya ticareti veri setinden

(BACI) yararlanılacaktır. Ticaret verileri, Serbest Ticaret Bölgelerinin bulunduğu alt bölgeler

bazında düzenlenerek analiz için uygun hale getirilecektir. Ayrıca TÜİK ticaret veri setinde

Serbest Bölgeler kaleminde düzenlenen ihracat verileri kullanılacaktır.

Ülke ve bölge karşılaştırılmasında, Serbest Bölgelerin ihtiyaçlarının analitik çözümlemesi için

2.1’de belirtilen veri setlerinden, Dünya Ticaret Örgütü’nün yıllık raporlarından, WIPO patent

verilerinden, fDi Markets’in derlediği doğrudan yabancı yatırım veri setinden ve Serbest

Bölgelere yönelik ülke ve bölge bazlı teşvik paketleri sisteminden yararlanılacaktır.

Türkiye’nin Serbest Bölgelerinin tipolojisi çıkarılırken, TÜİK ticaret veri seti, TÜİK ulusal

hesaplar ve Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’nın derlediği GBS veri setinden yararlanılacaktır.

Page 120: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

120

2.11 Bölgesel Seviyede Yenilik ve Girişimcilik ile İlgili Politika ve Destekler

2.11.1 Bölgesel Kalkınmanın Araçları

Bölgesel kalkınma, tanımlanan bölgelerde istihdam ve refahın yaratılması ve yaşam

kalitesinin artması amacıyla; yerelde sorumlu tutulan kuruluşların en geniş anlamda

ekonomik hedeflere ulaşmak için; istihdam yaratma, sürdürülebilir büyüme politikalarının

belirlenmesi ve uygulanması, yerelde altyapı ve sosyal olarak dışlanan kesimlere sağlık

hizmeti verilmesi gibi politika ve programların belirlenmesi ve uygulanması, yerelde iş

ortamının gelişmesi, finansmana erişim pazarlama, işbirliği geliştirme ve büyüme, teknoloji

transferi vb. gibi konularda politika ve program geliştirme faaliyetlerini kapsamaktadır.

Yeniliğin yeni teorik çehresi bölgesel kalkınma teori ve yaklaşımlarını da etkilemektedir. Günümüz

bölgesel kalkınma anlayışında da bahsedilen bilgi yayılımına ve işbirliğine odaklanan yeni bir dönüşüm

yaşanmaktadır. Yenilik sistemlerine dayanan ve bu çerçevede sanayi bölgeleri, teknoparklar, kentsel

dönüşüm, yenilikçi çevre gibi uygulamalarla gerçekleştirilen bölgesel kalkınmanın yerini, ‘bilgi

dinamikleri’ paradigması almaktadır. Bu açılım son derece kritiktir. Çünkü Türkiye giderek Ar-Ge

temelli politikaları ulusal ve bölgesel düzeyde yaygınlaştırmaya çalışırken, başta AB olmak üzere batı

dünyasını şekillendiren paradigma, bir çıktı olan inovasyonun(yenileşimin) arka planında yer alan

bilgiye dayalı yapıya kaymaktadır.

Şekil 34 Bölgesel Yenileşim Kapasitesi – Kavramsal Çerçeve

Kaynak: Fraunhofer, 2006

Bilgi giderek ticareti yapılan ve fiyatlandırılan bir tür mal konumuna gelse de bilginin üretilmesi temel

olarak karmaşık sosyal süreçlere dayanmaktadır. Bilgi yaratımı öğrenmeyi gerektirmektedir. Bilgi

yaratımı, öğrenmenin örtük boyutuna ve süreç özelliğine kolayca aktarılamamaktadır. Bilgi

dinamikleri mikro seviyedeki aktörler arasında kolayca yayılmamaktadır. Etkin iletişim, karşılıklı

etkileşime, aktörün içselleştirici kapasitesine ve onun bilişsel yakınlığının derecesine bağlıdır. Bilişsel

yakınlık ve inovasyon arasındaki ilişki incelendiğinde; aktörler arasındaki bilişsel mesafenin anlamaya

imkân tanıyacak kadar yakın, fakat aynı zamanda yeni bilginin doğru biçimde aktarılmasına yetecek

kadar geniş olması gerektiği görülmektedir. Bilginin hızla üretilmesi, yayılması ve tükenmesi uluslar

arası ticaretin coğrafi yönünü, ürün kompozisyonunu ve aktörlerini dönüştürmektedir. Daha 20 yıl

öncesinde dünya ticaretinde fazla bir anlam ifade etmeyen nanoteknoloji, ileri malzeme teknolojisi,

biyoteknoloji,yazılım veya sinema filmleri bugün hükümetlerin gündeminde yer alan konular haline

gelmiştir.

Page 121: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

121

Bir yandan Çin yabancı sermayeyi çekmede rekor kırarken diğer yandan İrlanda Uzakdoğu dışında da

ekonomik mucizelerin yaşanabileceğini dünyaya göstermektedir. Bilgi dinamikleri bilginin yayılmasını

ve bölge tarafından cezbedilerek çekilmesini anlamaya çalışmaktadır. Her tür bilgiyi bir tek mekânın

bulundurması şimdilik imkânsızdır. Sadece yakınlık ile bilgiyi kullanmak değil, dünyanın herhangi bir

coğrafyasında insana gömülü olan bilginin de bölgesel kalkınmayı harekete geçirmek için

kullanılmasını başarmak gerekmektedir. Firmaların, insanların ve yerel aktörlerin bölgeyi bilginin

gelebileceği, yayılabileceği, başkaları tarafından paylaşılabileceği bir ortama dönüştürmeleri

gerekmektedir. Yoksa tek seferlik öğrenme ya da sınırlı alanda uzmanlaşma kompozit bir ekonomide

kısıtlı bir bilgi ve bölgesel kalkınma ilişkisi ile sonuçlanacaktır.”[2] 75

Ülkemizde Kalkınma Bakanlığı koordinasyonunda kurulmuş olan Kalkınma Ajansları ve 4 adet Bölgesel

İdare, bölgesel ekonomik kalkınma ve sosyal gelişme alanında yapısal dönüşümün ve sürdürülebilir

kalkınmanın önemli araçlarından biri haline gelmeye başlamıştır. Kalkınma Ajansları, bölge planlarının

etkinliğinin ve başarısının yükseltilmesi; bölgelerin ülkemizin genel büyümesine, gelişmesine, refahına

ve istikrarına katkısının artırılması; sosyal uyum ve adaletin güçlendirilmesi ve değişen küresel

rekabet şartlarına adaptasyonun hızlandırılması gibi ülkemizin ekonomik kalkınması için oldukça

önemli amaçlar yüklenmiş durumdadırlar.

2.11.2 Kalkınma Ajansları

08.02.2006 tarih ve 26074 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan ‘Kalkınma Ajanslarının Kuruluşu,

Koordinasyonu ve Görevleri Hakkında Kanun’da verildiği üzere ajansın görev ve yetkileri şu şekildedir:

a) Yerel yönetimlerin plânlama çalışmalarına teknik destek sağlamak.

b) Bölge plân ve programlarının uygulanmasını sağlayıcı faaliyet ve projelere destek olmak; bu

kapsamda desteklenen faaliyet ve projelerin uygulama sürecini izlemek, değerlendirmek ve

sonuçlarını Kalkınma Bakanlığına bildirmek.

c) Bölge plân ve programlarına uygun olarak bölgenin kırsal ve yerel kalkınma ile ilgili kapasitesinin

geliştirilmesine katkıda bulunmak ve bu kapsamdaki projelere destek sağlamak.

d) Bölgede kamu kesimi, özel kesim ve sivil toplum kuruluşları tarafından yürütülen ve bölge plân ve

programları açısından önemli görülen diğer projeleri izlemek.

e) Bölgesel gelişme hedeflerini gerçekleştirmeye yönelik olarak; kamu kesimi, özel kesim ve sivil

toplum kuruluşları arasındaki işbirliğini geliştirmek.

f) 4 üncü maddenin ikinci fıkrasının (c) bendi çerçevesinde ajansa tahsis edilen kaynakları, bölge plân

ve programlarına uygun olarak kullanmak veya kullandırmak.

g) Bölgenin kaynak ve olanaklarını tespit etmeye, ekonomik ve sosyal gelişmeyi hızlandırmaya ve

rekabet gücünü artırmaya yönelik araştırmalar yapmak, yaptırmak, başka kişi, kurum ve kuruluşların

yaptığı araştırmaları desteklemek.

75 Bilgi Dinamikleri ile Bölgesel Kalkınmayı Yeniden Düşünmek; Prof . Dr. Murat Ali Dulupçu, Dr. Onur Sungur,

Yrd . Doç . Dr. Hidayet Keskin-Süleyman Demirel Üniversitesi, İİBF, İktisat Bölümü, 2012

Page 122: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

122

h) Bölgenin iş ve yatırım imkânlarının, ilgili kuruluşlarla işbirliği halinde ulusal ve uluslararası düzeyde

tanıtımını yapmak veya yaptırmak.

i) Bölge illerinde yatırımcıların, kamu kurum ve kuruluşlarının görev ve yetki alanına giren izin ve

ruhsat işlemleri ile diğer idarî iş ve işlemlerini, ilgili mevzuatta belirtilen süre içinde sonuçlandırmak

üzere tek elden takip ve koordine etmek.

j) Yönetim, üretim, tanıtım, pazarlama, teknoloji, finansman, örgütlenme ve işgücü eğitimi gibi

konularda, ilgili kuruluşlarla işbirliği sağlayarak küçük ve orta ölçekli işletmelerle yeni girişimcileri

desteklemek.

k) Türkiye'nin katıldığı ikili veya çok taraflı uluslararası programlara ilişkin faaliyetlerin bölgede

tanıtımını yapmak ve bu programlar kapsamında proje geliştirilmesine katkı sağlamak.

l) Ajansın faaliyetleri, malî yapısı ve ajansla ilgili diğer hususların güncel olarak yayınlanacağı bir

internet sitesi oluşturmak.

Faaliyetlerini kalkınma kurulu, yönetim kurulu, genel sekreterlik ve yatırım destek ofisleri

teşkilatlanmasında sürdüren Kalkınma Ajansları söz konusu amaçlarını gerçekleştirebilmeleri amacıyla

Kalkınma Bakanlığı tarafından tasarlanmış çeşitli destek araçları (doğrudan finansman desteği (Proje

Teklif Çağrısı Yöntemi, Doğrudan Faaliyet Desteği, Güdümlü Proje Desteği), faiz desteği ve faizsiz kredi

desteği) kullanmaktadır. Şu an için en çok kullanılan araç, proje teklif çağrısı yöntemiyle

Tablo 19. Kalkınma Ajansları Fon Ve Gelirler

a) Bir önceki yıl gerçekleşen genel bütçe vergi gelirleri tahsilatından, vergi iadeleri ile mahallî

idarelere ve fonlara aktarılan paylar düşüldükten sonra kalan tutar üzerinden, binde beş oranında

her yıl ayrılacak transfer ödeneğinden, Yüksek Planlama Kurulunca her bir ajans için nüfus,

gelişmişlik düzeyi ve performans ölçütlerine göre belirlenecek pay.

b) Avrupa Birliği ve diğer uluslararası fonlardan sağlanacak kaynaklar.

c) Faaliyet gelirleri.

d) Bir önceki yıl gerçekleşen bütçe gelirleri üzerinden, bölgedeki il özel idareleri için; borçlanma,

tahsisi mahiyetteki gelirler ile genel, katma ve özel bütçeli kuruluşlardan alınan yardım kalemleri

hariç tutulmak üzere yüzde bir, belediyeler için; borçlanma ve tahsisi mahiyetteki gelir kalemleri

hariç tutulmak üzere yüzde bir oranında, cari yıl bütçesinden aktarılacak pay.

e) Bölgedeki sanayi ve ticaret odalarının, bir önceki yıl kesinleşmiş bütçe gelirlerinin yüzde biri

oranında, cari yıl bütçesinden aktarılacak pay.

f) Ulusal ve uluslararası kurum ve kuruluşlarca yapılan bağış ve yardımlar.

g) Bir önceki yıldan devreden gelirler.

Page 123: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

123

kullandırılmakta olan hibe desteklerdir. Bu tür projeler, bölgeler için Kalkınma Ajansları tarafından

hazırlanan bölgesel planlarda yer alan öncelikler doğrultusunda önceliklendirilerek

desteklenmektedir.

Kalkınma Ajansları tarafından bugüne kadar hazırlanmış olan bölgesel planlar incelendiğinde hemen

her bölgede bilgi ve teknoloji odaklı büyümenin öncelikli alanlar içerisinde yer aldığı ve bu doğrultuda

bölgelerin yenilik kapasitelerinin, ulusal ve uluslararası düzeyde etkinliğini artırmaya yönelik analiz,

strateji, plan çalışması, araştırma ve inceleme gibi faaliyetlerin çağrılar kapsamında desteklenebilecek

faaliyetler olarak ilan edildiği görülmektedir. Söz konusu destekler, son 20 yıl içerisinde Kalkınma

Bakanlığı, TTGV, TÜBİTAK ve KOSGEB benzeri kuruluşlar tarafından bu alanda gerçekleştirilmiş olan

farkındalık ve ilgiyi artırmaya yönelik çalışmalar neticesinde bu tür faaliyetleri gerçekleştirmek isteyen

ancak gerekli finansman imkânlarına sahip olmayan çok sayıda tarafı harekete geçirmiştir.

Ar-Ge ve inovasyon faaliyetlerine bu kadar ilgi gösteriliyor olması, bölgesel seviyede hem farkındalığın

hem de sahipliliğin hızlıca artacak olması nedeniyle oldukça sevindiricidir. Ancak, bölgesel seviyede

gerçekleştirilecek olan strateji ve eylem planlarının ulusal seviyede gerçekleştirilmekte olan bilim,

teknoloji ve inovasyon politikaları ile ilişkilendirilmesi gerekmektedir. Proje fikirlerinin oluşturulması,

değerlendirilmesi ve yürütülmesi faaliyetlerinin tamamının bölgesel seviyede gerçekleştiriliyor olması

nedeniyle, ulusal fonlardan sağlanmakta olan desteklerin bölgesel seviyede tekrarlanması veya ulusal

seviyede belirlenmiş olan stratejik çerçevenin dışında kalan alanlarda bölgesel seviyede

gerçekleştirilecek olan ve uluslararası rekabet yeteneği bulunmayan, kritik kütleye erişememiş

yatırımlarla sonuçlanması tehlikesi bulunmaktadır.

Ülkemizde belirlenen alanlarda etkin yönetimin sağlanabilmesi için stratejik çerçevelerin kullanılması,

Ar-Ge, inovasyon, fikri mülkiyet gibi kavramların ulusal seviyede kullanımı yeni iken, bölgesel

inovasyon stratejisi gibi çalışmaların bölgesel seviyede başarı ile uygulanması konusunda da bazı

sıkıntılar yaşanmaktadır. Bu tür çalışmaların başarı ile sonuçlanabilmesi için;

Bölgelerde bilgi üretimine yönelik altyapıların (kamu, özel sektör, üniversite) neler olduğu ve

nasıl çalıştığı/çalışması gerektiği,

Bölgelerde bilginin teknolojinin transferi, yaygınlaştırılması, ticarileştirilmesi ve inkübasyon

faaliyetleri gibi destek hizmetlerinin varlığının/etkinliğinin ölçülmesine yönelik araçların

kullanımı,

Çekirdek sermaye, risk sermayesi, kredi garantileri gibi değişik finansman araçlarının varlığı ve

erişilebilirliği,

Üniversite-sanayi işbirliği gibi farklı yapıların etkin iletişim kurmaları için gerekli yöntemlerin

değerlendirilmesi,

Tüm bu alanlarla ilgili bölgesel performansın ölçülebilmesine yönelik ne tür verilerin

bulunduğu ve bu verilerin nasıl toplanacağı,

gibi çoğu ülkemiz için oldukça yeni başlıklar altında deneyim ve bilgi birikimi sahibi olunması

gerekmektedir.

2.11.3 Bölgesel İdareler

Bölgesel İdareler bulundukları bölgeleri kalkındırmak amacı ile yürütülmekte olan projeleri ve

uygulamalarını yerinde koordine etmek ve bu kalkınma projelerinin uygulandığı illerdeki yatırımların

gerektirdiği araştırma, planlama, programlama, projelendirme, izleme, değerlendirme ve

Page 124: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

124

koordinasyon hizmetlerinin yerine getirilmesi suretiyle bu projelerin kapsadığı bölgelerin kalkınmasını

hızlandırmak üzere kurulmuş olan yapılardır. İlki 27 Ekim 1989 Tarih ve 388 Sayılı Kanun Hükmünde

Kararname kurulmuş olan GAP Bölge Kalkınma İdaresine ek olarak, 3 Haziran 2011 tarihli kanun

hükmünde kararname ile, Doğu Anadolu Projesi Bölge Kalkınma İdaresi, Doğu Karadeniz Projesi Bölge

Kalkınma İdaresi ve Konya Ovası Projesi Bölge Kalınma İdaresi olmak üzere üç yeni İdare daha

faaliyete geçmiştir.

İdarelerin görevleri şu şekilde belirlenmiştir;

Bölgelerin kalkınmasının hızlandırılması amacıyla ilgili kurum ve kuruluşların proje ve

faaliyetlerinin uyum ve bütünlük içinde yürütülmesini sağlayacak eylem planları hazırlamak,

bunların uygulanmasını koordine etmek, izlemek ve değerlendirmek

Eylem planları kapsamındaki kamu yatırımlarının etkili ve verimli bir şekilde yürütülmesi için

kurumlar arası koordinasyonu sağlamak

Eylem planlarının gerektirdiği yatırımlara ilişkin teklifleri ilgili kurum ve kuruluşlarla işbirliği

içinde hazırlamak, önceliklendirmek ve ilgili kurum ve kuruluşlar ile Kalkınma Bakanlığına

göndermek

Bölgedeki kurum ve kuruluşlar tarafından yürütülen yatırım projelerini izlemek ve

değerlendirmek

İlgili kamu kurum ve kuruluşlarca talep edilmesi hâlinde, yatırım projelerinin geliştirilmesine

yardımcı olmak, bu sürece gerektiğinde Kalkınma Bakanlığının belirleyeceği usul ve esaslara

göre malî ve teknik destek sağlamak

Bölge planlarının tamamlayıcılığını ve bütünlüğünü gözeterek, kalkınma ajanslarının ortak ve

daha etkili çalışmalarına yardımcı olmak ve bu konularda görüş ve öneriler geliştirmek

Bölgelerinin gelişme potansiyeline, sorunlarına ve imkânlarına dair araştırma, etüt, proje ve

incelemeler yapmak veya yaptırmak

Kamu kesimi, özel kesim ve sivil toplum kuruluşları için başta kurumsal kapasite ve beşeri

kaynak konuları olmak üzere, Kalkınma Bakanlığının belirleyeceği usûl ve esaslara göre

mevcut proje ve programlarla mükerrerlik oluşturmayacak yenilikçi destek programları

tasarlamak ve uygulamak

Kalkınma Bakanlığı tarafından verilecek diğer görevleri yapmak.

Bu faaliyetleri gerçekleştirebilmek için idarelerin kullanabilecekleri finansal kaynaklar ise aşağıdaki

şekilde belirlenmiştir:

Genel bütçeden yapılacak yardımlar.

Her türlü bağış, yardım, kredi, hibe ve vasiyetler.

Başkanlık gelirlerinin değerlendirilmesinden elde edilecek gelirler.

Diğer gelirler.

Page 125: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

125

3 Girişimcilik Ve Yenilikçilik Ortamının Tanımlanması Ve

Değerlendirilmesi Giriş bölümünde bahsedildiği üzere gerçekleştirilecek olan çalışma girişimcilik ve yenilikçilik ortamının

iyileştirilmesini hedeflemektedir. Bu amaçla ihtiyaçların tespit edilmesini hedefleyen herhangi bir

çalışmanın bu yenilik ve girişimcilik ile neyin anlatılmaya çalışıldığını tanımlaması gerekmektedir. Bu

nedenle bu bölümde; girişimcilik ve inovasyon ortamının tüm paydaşları ile tanımlanması ve bu

ortama etki eden etkenlerin belirlenmesine çalışılacaktır. Bölgesel Yenileşim Sistemleri

oluşturulmadan önce mevcut ekosistemi tanımak kaynakların doğru yönlendirilmesi ve etkin

kullanılması için önemlidir.

Mevcut ekosistemi çözümlemek için değişik sayıda ve içerikte yöntemler kullanılmaktadır. Literatürde

bu amaçla kullanılan yöntemlerden en önemlileri ASPEN (2013) tarafından aşağıdaki şekilde

verilmiştir:

1. Babson College – Babson Entrepreneurship Ecosystem Project

2. Council on Competitiveness – Asset Mapping Roadmap

3. George Mason University – Global Entrepreneurship and Development Index

4. Hwang, V. H. – Innovation Rainforest Blueprint

5. Koltai and Company – Six+ Six

6. GSM Association – Information and Communication Technology Entrepreneurship

7. OECD – Entrepreneurship Measurement Framework

8. World Bank – Doing Business

9. World Economic Forum – Entrepreneurship Ecosystem

Girişimcilik ve inovasyon ekosistemini tanımlamak için geliştirilen bu araçlar farklı alanları (domain)

inceleyerek, incelenen ekosistemin girişimcilik ve yenilikçilik açısından eksiklerini tespit etmektedirler.

Yukarıda isimleri verilen tanı araçları siyasa(politika), finans, altyapı, pazar, insan sermayesi,

destekler(hizmetler/bağlantılar), kültür, Ar-Ge/inovasyon, yaşam kalitesi ve makroekonomik faktörler

olmak üzere toplam 10 ayrı alanda ekosistemleri incelemektedirler. Hangi tanı aracının hangi alanları

incelediği Tablo 20’de gösterilmektedir:

Page 126: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

126

Tablo 20. Girişimcilik Ve İnovasyon Ekosistemi İçin Kullanılan Araçlar Ve Alanları

Girişimcilik ve inovasyon ekosistemi tanı araçları, uygulama yöntemlerinin karmaşıklığı ve analiz

ettikleri alan düzeyinde düşünüldüklerinde 2x2’lik bir matrise yerleştirilebilir. Karmaşıklık düzeyi

basitten zora doğru diye tanımlanabilirken; analiz ettikleri alan yerel, bölgesel, ulusal ve uluslararası

olmak üzere ayrılmaktadır. Buna göre, Şekil 35’da tanı araçlarının yukarıda tanımlanan matrise

yerleşimleri verilmektedir.

Page 127: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

127

Şekil 35. Girişimcilik Ve İnovasyon Ekosisteminin Tanımlayan Yöntemlerin Karmaşıklık Seviyesi Ve Bölgesel Durumuna Göre Dağılımı

Girişimcilik ve inovasyon ekosistemi ölçülecek bölgeye göre; bu yöntemlerin bir bileşkesi,

kombinasyonu, sentezi veya çalışmanın içeriğine göre 1’den fazlası kullanılabilir. ASPEN(2013), ilgili

tanı araçlarından yararlanarak girişimcilik ve inovasyon ekosistemlerinin değerlendirilebilmesinin 3

ana kısımda ele alınabileceğini ifade etmiştir:

1. Girişimcilik belirteçleri

2. Girişimcilik performansı

3. Etki

ASPEN (2013) bu şekilde girişimcilik ekosisteminin tanımlayan modellerden bir sentez

oluşturmaktadır (Şekil 36). Yukarıda belirtilen kısımların tanımları aşağıdaki şekilde ifade edilebilir:

Page 128: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

128

Şekil 36. Girişimcilik Ve İnovasyon Ekosisteminin Ölçülmesi (Kaynak: ASPEN, 2013)

3.1 Girişimciliğin Ve İnovasyonun Belirteçleri Girişimciliğin ve inovasyonun belirteçleri, ekosistemde bunları etkileyen faktörler olarak

tanımlanmıştır. Bu ekosistemi tanımlamak isteyen ve yukarıda sayılan araçların da ana odak noktasını

teşkil etmektedir. Bir ekosistemde girişimciliği etkileyen faktörler geliştirilen özel siyasalar, girişim

sermayesi yatırımlarının oluşturulması, iş geliştirme servislerinin varlığı gibi çok farklı alanlarda

tezahür edebilir. ASPEN (2013)’ün önerdiği ve mevcut çalışmada esas alınan modele göre; girişimcilik

ve inovasyonu etkileyen faktörler 8 ayrı alanda tanımlanmıştır:

a) Finans: Mevcut ekosistemde finansla ilgili olabilecek ve girişimcilerin paraya ulaşmasını

sağlayacak mekanizmalar Finans alanı altında tanımlanmıştır. Krediye erişim, girişim

Page 129: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

129

sermayesine ve hibe desteklere erişim, melek yatırımcılara erişim ve hisse piyasaları gibi alt

alanlardan oluşmaktadır.

b) İş Desteği: Girişimcinin sahip olduğu iş fikrini geliştirebilmesi, bunu bir işletmeye

dönüştürebilmesi için gerekli yardım mekanizmaları iş desteği alt alanının kapsamını

oluşturmaktadır. Endüstriyel ağ yapıları, kuluçkalıklar/hızlandırıcılar, muhasebe ve müşavirlik

servisleri iş desteği alt alanının kapsamını oluşturmaktadır.

c) Politika (siyasa): Politika alt alanı girişimcilerinin girişimlerini gerçekleştirebilmeleri için

politika yapıcılar tarafından belirlenen ve makroekonomik koşulların sınırlarını çizen

düzenlemeleri kapsamaktadır. Vergi oranları, vergi teşvikleri, ilk iş kurma maliyetleri gibi legal

belirleyiciler politika alt alanının kapsamını teşkil etmektedir.

d) Pazar: Girişimcilerin sahip oldukları iş fikri ile hitap edebilecekleri pazar koşulları bu alt alan

altında özetlenmiştir. İç pazara satış, uluslararası satışlar ve hitap edilen pazar büyüklüğü gibi

alt bileşenler pazar alt alanının kapsamı dâhilindedir.

e) İnsan sermayesi: Günümüzde elle tutulmayan varlıklar (intangible assets) şirketlerin

değerlerini daha çok belirlemeye başlamaktadır. İnsan sermayesinin kalitesi (var olan iş

gücünün değer yaratma kabiliyeti) girişimcilik ortamının önemli faktörlerinden biri olarak

ortaya çıkmaktadır. İnsan sermayesinin ölçülmesi zor olsa da mezuniyet oranları ve ilgili

ekosistemdeki eğitim kalitesini ölçen göstergeler ekosistemin girişimciliğe uygunluğunu

ölçmek üzere alt bileşenler olarak kullanılabilmektedir.

f) Altyapı: Girişimcilik ekosisteminin gelişmesi fiziki altyapı gerektirmektedir. Haberleşme

altyapısına erişim, elektrik altyapısına ve diğer fiziki altyapılara erişim altyapı alt alanının

bileşenlerini oluşturmaktadır.

g) Ar-Ge: Ar-Ge günümüzde teknolojik gelişimin en önemli unsuru olarak kabul edilmektedir. Ar-

Ge çıktılarının ölçümü karmaşık değerlendirme çalışmalarını içermektedir. ASPEN (2013)

modelinde bu alt alan altında göreceli olarak ölçmesi daha basit olan patent başlığı alt alanın

bileşeni olarak ortaya konmuştur.

h) Kültür: Araştırması yapılan ekosistemin en önemli bileşeni olan toplumun kültürel ve

sosyolojik değerleri girişimcilerin tavırlarına ve girişimcilik ekosisteminin bileşenlerine etki

etmektedir. Bu ortamda girişimcilik motivasyonunu etkileyen kültürel değerler girişimcilik

ekosistemini değerlendirmede önemli bir alt bileşen olarak karşımıza çıkmaktadır.

Yukarıda alanları ve alt alanları sayılan girişimciliğin ve inovasyonun belirteçleri aslında ekosistemde

girişimcililerin oyun sahası olarak değerlendirilebilir. Saha ne kadar girişimciliğe uygunsa girişimcilerin

de o kadar yüksek bir performans gösterme şansları artmaktadır. Ekosistemde girişimcilerin

performansının ölçümü için belirlenen faktörler takip eden alt bölümde verilmektedir.

3.2 Girişimcilik Performansı Girişimcilik performansı girişimcilerin mevcut ekosistemde yaptıkları faaliyetler sonucunda

girişimciliğin etkilerini belirleyen etkinlikler olarak tanımlanabilir. Ekosistemde bulunan kayıt altındaki

işletmelerin sayısı, yüksek büyüme hızına sahip firmaların sayısı, işletmelerin sürdürülebilirlik oranları

gibi birçok değişik göstergenin girişimcilik performansının bir ölçümü olduğu düşünülebilir. ASPEN

(2013) girişimcilik ekosistemi için sentezlediği tanı modelinde, firma sayısı, toplam istihdam ve refahı

girişimcilik performansının göstergeleri olarak belirlemiştir.

Page 130: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

130

a) Firmalar: Girişimciliğin en önemli göstergelerinden biri pazara yeni katılan firma sayısıdır.

Buna göre, iyi bir girişimcilik ekosistemine yeni girişimciler ve dolayısıyla, yeni firmalar

katılacaktır.

b) İstihdam: Girişimcilerin gösterecekleri performanstan toplumsal fayda kapsamında

beklenebilecek en önemli çıktı istihdamdır. Girişimcilik performansı yüksek olan bir

ekosistemde istihdam artarken işsizlik azalacaktır.

c) Refah: Girişimcilik performansı yüksek olan ekosistemlerde yeni kurulan ve hâlihazırda var

olan firmaların yaptıkları faaliyetler sonucunda hem girişimcilerin, hem firmalarda çalışanların

ve hem de toplumun refahında yükselme beklenmektedir.

Sonuçta, uygun girişimcilik koşulları altında yüksek girişimcilik performansının bir takım ekonomik

etkileri olması beklenmektedir. ASPEN (2013)’ün sentezlediği model kapsamında Etki adı altında olası

ekonomik çıktılara vurgu yapılmıştır. Gelecek alt bölümde bu etkiler özetlenecektir.

3.3 Etki Etki, girişimciler ve girişimcilik ve inovasyon faaliyetleri sonucunda ekosisteme sağlanan katma-değer

olarak tanımlanabilir. Gayri Safi Milli Hasılanın büyüme oranı, istihdam artışı, kayıt altındaki

ekonominin kayıt-dışı ekonomiye oranı, gelir-dağılımındaki eşitsizliklerin azalması (GINI katsayısı) vb.

gibi birçok makro ekonomik gösterge ile ölçülebilir. OECD’nin de ifade ettiği gibi Etki kısmında makro

ekonomik göstergelerin kullanılması hem girişimcilik faaliyetinin ekonomiye etkilerinin ortaya

çıkarılması, hem de ülkeler arası karşılaştırma yapılabilmesi hususunda kolaylık sağlamaktadır. ASPEN

(2013) modelinde ‘Etki’ altında ekonomik büyüme, iş yaratma ve yoksulluğun azaltılması adı altında

üç alt bileşen belirlenmiştir.

a) Ekonomik büyüme: Ekosistemde gerçekleşen performansı yüksek girişim faaliyetlerinin

ekonomik büyümeye yol açması beklenmektedir. Zira doğrusal ve basit bir bakış açısıyla daha

çok girişim; daha çok işletme, daha çok istihdam ve daha çok katma-değer demektir.

Ekosistemde girişimcilik faaliyetlerinin başarılı bir şekilde yürütülmesi etki olarak ekonomik

büyümeyi beraberinde getirecektir.

b) İş yaratma: Başarılı girişimcilik faaliyetlerinin en önemli çıktısı daha çok işletmenin kurulması,

daha çok iş sahaları açılması ve artan istihdamdır. Uygun bir ekosistemde performansı yüksek

girişimcilik faaliyetleri topluma daha çok iş fırsatı yaratacaktır.

c) Yoksulluğun azaltılması: Girişimcilik ekosisteminde girişimlerin artması hem sermayenin

tabana yayılmasını sağlayacağı, hem de daha çok işsize iş sağlayacağı için ilgili faaliyetlerin

makro etkisinin gelir adaletsizliğinin ve yoksulluğun azaltılması olması beklenmektedir.

Çalışma kapsamında incelediğimiz modele göre girişimcilik ve inovasyon ortamı üçe ayrılmış;

girişimcilik ve inovasyon belirteçleri dâhilinde oluşan ekosistemde girişimcilerin performansına göre

makroekonomik etkilerin olacağı saptanmıştır. Belirtilen süreç; şüphesiz ki kendiliğinden

gelişmemekte, birçok farklı aktörün yer aldığı süreçler dahilinde oluşmaktadır. Gelecek bölümde,

ekosistemin paydaşları ve etkileşimi özetlenmiştir.

3.4 Girişimcilik Ve İnovasyon Ekosisteminin Paydaşları Ve Etkileşimleri Girişimcilik ve inovasyon ekosisteminin belirteçleri içinde yer alan alanlar üzerinde ekosistemde yer

alan birçok aktör etkinlik göstermekte ve birbirleri ile etkileşim halinde bulunmaktadır. İnovasyon

sistemleri kavramının en önemli vurgusu bilindiği gibi inovasyonun firmalar bazında izole bir ortamda

Page 131: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

131

gerçekleştirilmediği; sosyal bir olgu olduğu ve aktörler arası etkileşime dayandığı yönündedir. Bu

kapsamda, girişimcilik ve inovasyon ekosistemlerinin de kalbinde aktörler arası etkileşimin yer aldığı

söylenebilir. ASPEN (2013)’ün sentezinde belirtildiği gibi “ekosistem dahilindeki bu etkileşimler

ekosistemi değerlendirirken ve ona uygun müdahaleleri tasarlarken kritik bir öneme sahiptir” (ASPEN,

2013, p.7).

Buna göre; girişimcilik belirteçleri altında ifade edilen 8 alan sisteme etki düzeyine göre 3’e

ayrılmıştır. Sisteme doğrudan etki eden alanlar finans ve destek; sisteme kısmen doğrudan etki eden

alanlar politika, Pazar, insan sermayesi, altyapı, Ar-Ge faaliyetleri; sisteme dolaylı bir şekilde etki eden

alan ise kültür olarak belirlenmiştir. İlgili alanların belirtilen şekilde sınıflandırılması sonucunda her

alana ait olan aktörler aşağıdaki Tablo 21’de ifade edilmiştir:

Tablo 21. Alanların Etki Seviyelerine Göre Dağılımı

Tablo 21‘de beyan edilen aktörlerin arasındaki etkileşimin; girişimcilik ekosistemini uygun hale

getirerek, girişimcilik faaliyetlerini kuvvetlendirmesi ve ekonomik göstergeleri iyileştirmesi

beklenmektedir.

Page 132: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

132

3.5 Girişimcilik ve İnovasyon Ekosisteminin Değerlendirilmesi Süreci ASPEN (2013), yukarıda belirtilen model çerçevesinde girişimcilik ve inovasyon kapasitesini

değerlendirmek amacıyla ekosistem analizi yapılırken aşağıdaki yol haritasının izlenmesini yukarıdaki

modelin tamamlayıcı bir unsuru olarak ifade etmiştir. İlgili yol haritası aşağıdaki gibi özetlenebilir:

1) Analizin coğrafi sınırlarının belirlenmesi: Değerlendirme sürecinin sağlıklı bir şekilde

sürdürülebilmesi için değerlendirmesi yapılacak ekosistemin coğrafi alanının bilinmesi kritik

önem taşımaktadır. Mevcut araştırmaların ulusal, bölgesel ve yerel olarak büyükten küçüğe

üç ayrı ölçekte yürütüldüğü görülmektedir. Buna göre; ulusal düzeyde yapılan çalışmaların

büyük bir alan ve çok fazla değişken taşıdığı için daha az eyleme dönük sonuçlar verdiği

görülmüştür. Her durumda, çalışmanın belli bir sektör ya da coğrafi ölçekte yürütülmesi

gerekmektedir. Ayrıca durumu hakkında yorum yapabilmek için seçilen bölgenin ya da

sektörün benzer sektörlerle bir karşılaştırılmasının yapılması gereklidir.

2) Analiz derinliğinin belirlenmesi: Coğrafi alan gibi analizin de derinlik düzeyinin netleştirilmesi

gerekmektedir. ABD menşeili The Council on Competitiveness çalışmalara 3 ayrı düzeyde

analitik derinlik önermektedir:

a) Mevcut varlıkların belirlenmesi: Bölgede daha önce toplanmış verilerin ve kaynakların

bölgesel paydaşlardan alınacak girdilerle birlikte değerlendirilmesi ve ulaşılabilecek

mevcut verilerin toplanması.

b) Temel değerlendirme: Ekosistemin güçlü ve zayıf yönlerinin değerlendirilmesi ve benzer

diğer bölgelerle karşılaştırılarak aradaki farkların ve boşlukların bulunması.

c) Ayrıntılı değerlendirme: Yukarıda model kısmında ifade edilen alanların ve bu alanların

kapsamında bulunan aktörlerin birbiriyle olan ilişkilerinin iş yapma kültürünün de hesaba

katılarak analiz edilmesi.

3) İlgilenilen alanların belirlenmesi: Ekosistem için planlanan müdahaleye göre model içinde yer

alan analiz alanlarının önceliklendirilmesi sürecidir. Böylece amaca yönelik çalışılması

hedeflenmektedir.

4) Göstergelerin tanımlanması ve sıralanması: Bir ekosistemle ilgili birçok göstergeye erişilebilir.

Burada önemli olan göstergelerin çalışmanın amacına uygun olarak tanımlanması, seçilmesi

ve sıralanmasıdır. OECD, göstergelere ait 3 özelliğin altını çizmektedir.

a) Uygunluk: Seçilen göstergenin ekosistem analizinin amacı doğrultusunda çalışmaya

uygunluğu ve çalışma ile ilişkilendirilmiş olmasını kapsamaktadır.

b) Kesinlik: Seçilen göstergenin hata payının derecesi onun kesinliğini belirlemektedir. Buna

göre, hata payı olmayan göstergeler kesindir. İstatistikî göstergelerin (patent sayıları, faiz

oranları vb.) kesinlikleri istatistiki ilkeler doğrultusunda belirlenebilir. Bazı göstergeler ise,

(dağıtılan krediler, gerçekleştirilen networking faaliyetleri vb.) toplanabilir ya da takip

edilebilir. Yine bu göstergelerin kesinliği toplayıcının başarısına bağlıdır ve kesinliği daha

azdır. Son olarak, girişimcilerin memnuniyeti vb. gibi öznel göstergeler de mevcut olabilir

fakat öznel oldukları için bu göstergelerin kesinliği en azdır.

c) Mevcutluk: Göstergelerin zaman ve mekan dahilinde mevcut olması ya da olmaması

durumudur.

5) Veri Toplama ve Analiz: Ayrıntılı analiz süreci, gerekli verilerin birincil ve ikincil kaynaklardan

toplanması ve ulaşılamayan ve gerekli olan verilerin anket vb. yollarla toplanması ile devam

eder. Tüm veriler toplanıp, değerlendirilip, analiz edildikten sonra; değerlendiriciler

Page 133: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

133

ekosistem içindeki boşlukları tespit edip onları gidermek amacıyla müdahale mekanizmaları

tasarlamaya hazırdırlar.

3.6 Girişimcilik ve İnovasyon Ekosistemi Müdahale Alanları İnovasyon ve girişimcilik ekosisteminin ölçmeye yönelik temel motivasyon kaynağı, mevcut durumu

değiştirebilmek için ihtiyaç duyulan müdahale araçlarının türlerini tespit edebilmektir. Bu nedenle

analiz süreci çoğu zaman güçlü ve zayıf yönlerin tespiti ile müdahale amaçlı stratejiler ve eylemlerin

belirlenmesi ile neticelendirilir. Müdahale araçlarını ise aşağıdaki dört ana başlık altında toplamak

mümkündür.

1) Destekleyici Altyapılar: Araştırma altyapıları, teknoparklar, girişimcilik altyapıları, özel sektör

ortak hizmet merkezleri ve bu alanların etkin çalışması için ihtiyaç duyulan her türlü ekipman

ve teçhizat bu başlık altında değerlendirilmektedir.

2) İnsan Kaynakları: Akademik kadroların varlığı sayıları, çalışma alanları, teknoloji transfer

ofisleri, inkübasyon merkezleri, hızlandırıcılar gibi hizmet merkezleri personel sayısı ve

deneyimleri, özel sektör çalışanlarının uzmanlık seviyeleri, üretimi destekleyebilecek

teknisyen sayısının artırılmasına yönelik eylemlerdir.

3) Finansman İmkanları: Ar-Ge, ürün geliştirme faaliyetlerinin finansmanı ve ticarileşme

faaliyetlerinin finansmanına yönelik hibe, geri ödemeli ve/veya girişim sermayesi finansmanı

gibi araçların varlığını sağlamak veya kuvvetlendirmek amacı ile yürütülen eylemlerdir.

4) Ağ Yapılar ve Yönetişim: Yukarda sıralanan eylemlerin etkin ve verimli bir biçimde

yürütülebilmesi amacı ile gerçekleştirilen strateji, kümelenme, etki değerlendirme

faaliyetleri bu başlığın altında yer almaktadır.

Yukarıda sıralanan her bir başlık kendi içerisinde farklı isterlere sahiptir. Temel araştırma

faaliyetlerinden, ticarileşme faaliyetlerine doğru gidildikçe hibe desteklerden, banka kredilerine geçiş

olduğu görülmektedir. Yine finansman imkanları ve altyapının oluşturulmasına yönelik eylemlerin

uygulama süreleri ve maliyetleri daha yüksek iken, insan kaynakları, ağ yapılar ve yönetişim başlığı

altında proje bazlı ve görece daha kısa sürede hayata geçirilebilir daha düşük maliyetli eylemler

olduğu görülmektedir. Bölgesel yenilikçilik ve girşimcilik sisteminin tasarımı aşamasında müdahale

araçlarının bu özelliklerinin göz önünde bulundurulması gerekmektedir.

Page 134: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

134

4 Bölgesel Yenileşim Kavramı Yenileşim politikalarında bölgesellik gittikçe daha önemli bir konum üstlenmektedir. Özel tanımlanmış

bölgelerden artık şehir seviyesine kadar bölgesel yönetimlerin sorumlu oldukları yerel alanlar için

stratejiler geliştirdikleri ve bu stratejileri hayata geçirmek amacı ile araçlara geliştirdikleri

görülmektedir. Bölgesel sorunların çözümünde kullanılacak bütçenin ve fonun karşılanması için

değişik finansal araçlar geliştirilmiştir. Geliştirilen finansal araçların temelinde; yönetici otoritenin

(devletin) üstündeki yükü azaltmak için uluslararası finans çevreleri ve yerel ortaklardan da

faydalanarak fon oluşturulması ve fonun ilgili yerel paydaşlara dağıtılması amacı güdülmektedir.

Ayrıca harcanan fonun tekrar yönetici otoriteye geri dönerek başka projelerde kullanılabilmesi hem

fon sağlayıcılar hem de kamusal fayda açısından faydalı ve sürdürülebilir toplumsal çıktılar

yaratmaktadır. Yerel fonlar, bölgelerin öngördüğü potansiyeli ortaya çıkarabilecek bir finansman

modeli olarak tanımlanabilir. Bu kapsamda DAP Bölge İdaresi için potansiyel bir uygulama alanı olarak

bu tür fon yapılar bu bölümde ayrıntıları ile irdelenmeye çalışılmıştır.

Bölgesel fonlar, en basit şekliyle, bölgelerin sahip olduğu problemlere çözüm getirmek,

rekabetçiliklerini artırmak, bölge planlarında belirtilen amaçlara ve bölgenin uzun vadede erişmesi

istenen hedeflere uygun olarak geliştirilen projelere kaynak sağlamak amacıyla oluşturulan fonlar

olarak tanımlanabilir. Bölge fonlarının en işlevsel iki özelliği;

Aynı çatı altında işletilen farklı model ve faaliyetlerin hedeflere yönelik doğal bir koordinasyon içermesi,

Çoğunlukla kamu-özel ortaklığı modeli ile hedeflerin içselleştirilmesi/sahiplenilmesi ile sosyal sermaye etkisi,

olarak sayılabilir.

Bölge Fonu oluşturma ve uygulama sürecinde dört uygulama seviyesinden bahsetmek mümkündür.

En üst seviyede bölgede yerleşik paydaşların katılımı ile b ekonomik, sosyal gelişimi için strateji ve

hedeflerin belirlenmesi, mevcut durumdan yola çıkılarak hedeflere ulaşmak için gerekli kaynakların

tespitine yönelik strateji geliştirme faaliyetleri sayılabilir. İkinci aşamada ise belirlenen bölgede

eylemlerin uygulamaya geçirilebilmesi amacı ile kaynak sağlamak üzere bir fon oluşturulması söz

konusudur. Kurulacak fonun uzun vadeli eylemlere imkan sağlayacak bir yapıda tasarlanması oldukça

önemlidir. Kalkınma hedefleri için eylemler genellikle ihtiyaç duyulan altyapıların oluşturulması,

öncelik alanında insan kaynaklarının geliştirilmesi, faaliyetler ve ihtiyaçlar için finansman imkanlarının

oluşturulması ve tüm kaynakların etkileşimini sağlayacak altyapıların oluşturulması gibi kimi hibe kimi

ise ticari yaklaşımla yürütülebilecek faaliyetlerden oluştuğu görülmektedir.

Page 135: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

135

Şekil 37. Bölge Fonu Yapılanması

Bu nedenle üçüncü seviyede kamu-özel sektör ortaklıklarınca yürütülebilecek çok farklı proje tiplerine

kaynak aktarılabilecek bir yapı oluşturulmalıdır. Son aşama olarak ise nihai hedef kitlenin

faydalanabileceği şekilde ilgili projelerin yürütülmesi olarak belirtilebilir.

Uzun vadeli hedeflere erişim için sürdürülebilirlik önemli bir unsurdur. Bu nedenle geri dönüşlü

(kredi, ortaklık, risk sermayesi, girişim sermayesi, kamu-özel sektör ortaklıkları) finansman araçlarının

fonlarda önemli bir yer tuttuğu görülmektedir. Fonlar alt fonlara bölünerek her alt fonun özel bir

amacı ve teması olacak şekilde belirlenir. Böylece, oluşturulan belli bir kaynak, gerçekleştirilmek

istenen amaçlara göre bir portföy şeklinde alıcılara aktarılmış olur. Oluşturulan fonların geri dönüşü

olması durumunda ise mevcut fonlar – bazen çoğalmış şekilde - yeni ihtiyaçlara aktarılabilir. Fon

açısından finansal sürdürülebilirlik bir hedef olmakla birlikte, fonun gerçek sürdürülebilirliğini

bölgenin değişen ihtiyaç ve önceliklerine uygun bir platformun sürdürülebilirliği olarak algılamak daha

doğru olabilir.

Bölge fonlarının kuruluşunda yaygınlıkla belediyeler ve şehirlere ait kalkınma ajansları ön plana

çıkmakta, ancak diğer özel ve kamu kuruluşlar da fonun kuruluş ve işletimi süreçlerinde etkin rol

almaktadır. Belediye ve kalkınma ajansları, bir diğer ifade ile yönetici otoritenin bölge fonlarını

kurmasındaki amacı; risk ve sorumluluğu diğer paydaşlarla paylaşarak, kamu-özel sektör ortaklığı

(KÖO) modeli ile belirlenmiş hedeflere yönelik harekete geçirilebilecek toplam kaynağı artırmaktır.

Page 136: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

136

Paydaşlar arasındaki ortaklık yaklaşımı hedeflere yönelik ortak sahiplenmeyi ve kaynakların doğru

önceliklendirilmesi konusundaki başarıyı da yükseltmektedir.

Bölge Fonları oluşturdukları fon havuzunu Bölge Kalkınma Fonu (UDF – Urban Development Fund)

yapıları olarak değişik temaların finansmanını sağlayacak araçlar olarak kurgulayabilmektedir. Bu

sayede belirlenen ana hedefin76 gerçekleşmesini destekleyecek farklı faaliyet ve araçların uygun

koordinasyonda desteklenmesi sağlanmaktadır. Bu yaklaşım hem spesifik alt hedeflerin yönetilmesini

uzman model ve hedefler ile yalınlaştırmakta; hem de her modelin bir hedefi olduğu için diğer

yatırımcılar için daha basit iletişim özellikleri taşımaktadır.

Her anlamda sürdürülebilir yapılar olarak Bölge Fonları aracılığıyla yapılan yatırımların fizibilitesi ve

sağlanacak uzun vadeli etkinin gerçek bir portföy yaklaşımı ile baştan analiz edilmesi ve sürekli

güncellenmesi önem taşımaktadır. Bölge Fonları, devletin, belediyelerin ve kalkınma ajanslarının

doğrudan uyguladığı proje odaklı diğer desteklerden farklı olarak tümleşik portföy yatırımları şeklinde

ele alınmaktadır. Fonun kendi kendini yenileyebilmesi (rejenerasyonu – regeneration) seçilen yatırım

portföyünün sağlığı ve ileriye dönük öngördüğü potansiyel kazanımlar ve görünürlük ile doğrudan

ilişkilidir. Kullanılan farklı modeller ve öngördüğü farklı pencereler farklı öncelik ve beklentiler ile fona

ortak olan diğer paydaşlar için de esneklik sunmaktadır. Çıktıyı etki olarak ölçen bir sivil toplum

kuruluşu veya hayırsever bağışçı ile çıktı beklentisi finansal getiri olan bir ticari yatırımcının çelişen

beklentileri, aynı hedefin koordinasyonunda esnek yapı sayesinde desteklenebilmektedir.

Bölge Fonlarının bölgeleri kalkındırmaya ve geliştirmeye yönelik mevcut darboğazları aşmak amacıyla

çok farklı kullanım alanları mevcuttur. Farklı kullanım alanları gruplanırsa yaygın olarak aşağıdaki

amaçlarla kullanıldıkları söylenebilir:

Ulaşım, su, kanalizasyon, enerji altyapısı

Tarihi ve kültürel eserlerin renovasyonu ve turizm

Atık temizleme ve dönüştürme

Enerji verimliliği uygulamaları

Girişimcilik, inovasyon, Ar-Ge vb. kabiliyetleri desteklemeye ve geliştirmeye yönelik

uygulamalar vb.

Dünyada Bölge Fonları uygulandıkları bölgenin koşullarına uygun olarak değişik yöntemlerle

oluşturulmaktadır. En yaygın yöntemlerden biri, Avrupa Birliği’nin yapısal fonlarına uygun olarak

geliştirilen JESSICA (Joint European Support for Sustainable Investment in City Areas – Şehir

Alanlarında Sürdürülebilir Yatırım için Ortak Avrupa Desteği)’dir. Ayrıca özellikle ABD ve Kanada gibi

ülkelerde de farklı uygulamalar görülebilmektedir. Takip eden bölümde dünya örnekleri aktarılarak

bu örneklerde Bölgesel Fon uygulamaları için ortak özellikler çıkarılmaya çalışılacaktır.

76 Örneğin belirlenen hedef, “teknolojik girişimciliğin artması” ise fonun farklı araçları ile çok uluslu bir firmanın

araştırma faaliyetlerinin bölgeye çekilmesi, bir kuluçka merkezinin kurulması, hızlandırıcı programların bölgede faaliyet göstermesinin teşvik edilmesi ve melek/girişim sermayesi fonlarının yatırımlarının teşvik edilmesi gibi farklı amaçlar farklı fonların altındaki araçlar ile desteklenebilir.

Page 137: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

137

4.1 Dünyada Bölgesel Yenileşim Modelleri ve Programlarının Tasarımı Dünyada Bölge Fonu uygulamaları özellikle Avrupa Birliği ülkeleri ve ABD’de yaygınlaşmaktadır.

Aşağıda Londra’dan başlayarak farklı yerlerde uygulanan bölge/şehir fonu uygulamalarından

bahsedilecektir. Farklı bölge fonu uygulamalarındaki ortak noktalar bulunarak finansal araçların

tanımlanmasına ve çalışma kapsamında ileriki bölümlerde özellikle Türkiye gibi gelişmekte olan

ülkelere uygulanabilecek özgün bir modele erişilmeye çalışılacaktır. O nedenle, değişik ülke

uygulamalarının incelenmesi ve anlaşılması mevcut çalışma için kritik önemdedir.

4.1.1 AB’de Kullanılan Araçlar

Avrupa Birliği’nde NUTS II seviyesinde bölgesel yapılanmanın haricinde, birlik üyesi ülkeler arasında

farklı ulusal strateji ve hedeflerin bulunması, ortak politika ve koordinasyon çalışmalarını zorlu bir

hale getirmektedir. AB’nin koordinasyon araçları incelendiğinde, en üst seviyede tematik başlıklar

(bilim ve teknoloji, tarım, balıkçılık ve gıda v.b.) altında Birlik hedef ve stratejilerinin belirlendiği

görülmektedir. Her bir başlık için AB seviyesinde ulaşılması istenen hedefler belirlenmekte ve bu

hedeflere ulaşmak için gerekli programlar tasarlanmaktadır. Ar-Ge ve inovasyon alanlarında

uygulanmakta olan Çerçeve Programları (FP’ler) ve Rekabet Edebilirlik ve Yenilik Çerçeve Programı

(CIP) gibi programlar tematik başlıklarda birlik seviyesinde uygulanmakta olan programlara örnek

olarak gösterilebilirler.

Tematik başlıklarda belirlenen programların bölgesel seviyede takibi ise birleştirici (cohesion)

politikalar başlığı altında ele alınmaktadır. Süreç çoğunlukla tematik başlıklar altında bölgesel

farklılıkların tespit edilmesine yönelik çalışmalarla başlatılmakta ardından söz konusu başlıklarda

farklıkların giderilebilmesine yönelik politika araçlarının uygulamaya alınması ile devam edilmektedir.

Birlik seviyesinde oluşturulan birleştirici programlar aracılığıyla, bölgesel seviyede geliştirilen

projelerin belli bir yüzdesine birlik fonlarından destek sağlanarak, bölgesel kaynakların birlik hedefleri

doğrultusunda kullanımı sağlanmaya çalışılmaktadır. Söz konusu programlara başvuru aşamasında en

iyi uygulama örneklerinden yola çıkarak hazırlanan metodolojilerin kullanımı özendirilerek, diğer

bölgelerde gerçekleştirilen projelerden elde edilen deneyimlerin Birlik çapında yaygınlaştırılması

sağlanmaya çalışılmaktadır.

Birleştirici politikalar başlığı altında, Ar-Ge ve inovasyon politikaları ile ilgili olarak geliştirilmiş olan

çalışmalardan örnek vermek mümkündür. Birliğin genel inovasyon performansı Avrupa İnovasyon

Göstergeleri (European Innovation Scoreboard) kapsamında takip edilirken, bölgesel performansın

takibi amacıyla Bölgesel İnovasyon Göstergeleri çalışması gerçekleştirilmektedir. Çalışma kapsamında

bölgesel seviyede yükseköğrenim, yaşam boyu öğrenim, geniş-bant internet erişim oranları, kendi Ar-

Ge faaliyetlerini yürüten KOBİ’lerin oranları, pazara sunulan yeni ürünlerin oranları gibi 17 ana

başlıkta toplanan verilerin kullanımı ile oluşturulan çeşitli endeksleri kullanarak bölgelerin inovasyon

performansları ölçülmektedir. Çalışma ile bölgeler belirlenen inovasyon performansları

doğrultusunda sınıflandırılmakta ve geliştirilen sınıflandırmalar doğrultusunda politika ve program

önerileri geliştirilmektedir.

Ar-Ge ve inovasyon konularında bölgesel gelişmişlik farklılıklarını gidermeye yönelik olarak

geliştirilmiş programlar 1994-1999 yılları arasında bölgesel inovasyon stratejileri ve eylem planlarının

(Regional Innovation Strategies-RIS ) oluşturulmasına yönelik olarak uygulanmış olan RIS/RTP/RITTS

programlarıdır. RIS projeleri 2000’li yıllarda 6. Çerçeve programı kapsamında desteklenmeye

Page 138: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

138

başlanmış ancak programın yürütülmesinden sorumlu kuruluş olarak araştırma faaliyetlerinden

sorumlu kuruluş olan DG RESEARCH yerine DG ENTERPRISE atanmıştır.

Şu anda bölgelerin bu tür inovasyon ve çevreye yönelik politika oluşturma faaliyetleri, AB Komisyonu

tarafından yürütülmekte olan INTERREG (Innovation and Environment Regions of Europe Sharing

Solutions) programı aracılığıyla yürütülmektedir. Dördüncüsü tamamlanmış olan program

kapsamında, 2007-2013 dönemi için 321 milyon Avro bütçe ile inovasyon ve çevre ile ilgili olarak en

iyi uygulama örneklerinin paylaşımı ve başarılı bölgelerin deneyimlerinden faydalanılarak

gerçekleştirilecek bölgesel inovasyon strateji çalışmaları, inovasyon ve çevreye yönelik yatırım

planlaması çalışmaları gibi faaliyetler desteklenmiştir.

Bölgeler arası işbirlikleri ve iyi uygulama örneklerini yaygınlaştırmayı hedefleyen programlar arasında;

Sürdürülebilir şehirleşmeye yönelik projelerin desteklendiği URBACT (Urban Act),

Bölgesel gelişim programlarının yöneticilerinin Birlik politikaları ve iyi uygulamalar konusunda

eğitilmelerini ve bu alanlarda öneriler geliştirilmesini hedefleyen INTERACT ve

Bilgi ekonomisinin bölgesel durumunu tespit etmek amacıyla bilimsel analiz yöntemlerinin

kullanıldığı KİT (Knowledge, Innovation, Territory) projesini de kapsayan ESPON (European

Spatial Planning Observation Network)

programlarını saymak mümkündür. Sadece bölgeler arası işbirliklerini ve koordinasyonu hedefleyen

bu dört program için 2007-2013 döneminde ayrılmış olan bütçe 445 milyon Avro’dur.

Özellikle bölgelerin ihtiyaçları için, finansman kaynağı sağlamak üzere Avrupa Yatırım Fonu ile

imzalanmış olan bir protokol ile bölgelerin ihtiyaçlarını karşılamayı hedefleyen özel araçlarda

mevcuttur. Bu araçlardan JEREMIE (Joint European Resources for Micro to Medium Enterprises) ve

JESSICA (Joint European Support for Sustainable Investment in City Areas) özellikle yenilikçilik,

girişimcililk ve sürdürülebilir inovasyon çalışmaları için kullanılmaktadır. Aşağıda iki şehir örneğinde

bu araçların şehir fonu konseptinde nasıl kullanıldıklarına ilişkin örnekler verilmektedir.

4.1.2 Londra Şehir Fonu

Londra’da özellikle artan nüfus ve büyüyen şehir ile birlikte çevresel problemler ortaya çıkmıştır.

Çevresel problemlerin sosyo-ekonomik hayata yansımaları olumsuz olmaktadır. Özellikle gelişen

çevresel teknolojiler ve bunların getirdiği fırsatlar Londra’daki yerel otoritelere sorunların çözümü için

yeni fırsatlar sunmuştur.

Londra’da JESSICA kapsamında bir Şehir Fonu’nun oluşturulması Deloitte (2008)’in yaptığı fizibilite ve

strateji çalışması ile tasarlanmıştır.

JESSICA’nın kullanılması için gerekli politik altyapı ve ilgili dokümanlarda önerilen strateji ve çözüm

yolları Deloitte’un çalışmasına rehberlik etmiştir. Makrodan mikro seviyeye doğru sıraladığımızda, en

üst seviyede en kapsamlı doküman ERDF’nin (AB Yapısal Fonları) Avrupa Birliği’ne üye ülkelerdeki

kullanımına yönelik olarak oluşturulan 2007-2013 operasyonel programıdır. Konu programda

önerilen aşağıdaki vizyon ve öncelikler Londra’da kurulacak Şehir Fonu’nun makro temelini

oluşturmaktadır. Buna göre;

Page 139: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

139

OP’a göre Londra’nın öncelikleri:

1) İş hayatına yönelik inovasyon, araştırma ve eko-verimlilik kavramının güçlendirilmesi

2) Yeni pazarlara ve finans olanaklarına erişim

3) İş hayatı için sürdürülebilir ve cazip mekanlar

4) Teknik destek

Yukarıda belirtilen vizyon ve öncelikler; uluslararası seviyede bağlı bulunulan Avrupa Birliği Stratejik

Hedefler Rehberi (EU’s Strategic Community Guidelines (CSG)) ve ulusal seviyede belirlenen İngiltere

Ulusal Stratejik Referans Çerçevesi (The UK’s National Strategic Reference Framework (NSRF)) ile

uyumludur. Bu dokümanlarda özellikle sürdürülebilirlik, çevre, girişimcilik gibi kavramlara vurgu

yapılmaktadır.

Buna göre; ERDF’den 2007-2013 dönemi için OP’da belirtilen her bir önceliğe göre fon ayrılmıştır.

Deloitte (2013)’ün yaptığı çalışmada özellikle Öncelik 3 için JESSICA’nın bir araç olarak kullanılması

önerilmiştir. Öncelik 3’e göre önerilen faaliyetler örnek olarak aşağıda verilmiştir:

Düşük veya sıfır karbon emisyonu olan alanlar yaratılması,

İş kümelerinin gelişiminin desteklenmesi,

Düşük karbon ekonomisine düşük veya sıfır karbon emisyonu olan sistemlerin ve dağıtıcı

ağların kurularak destek verilmesi,

Yüksek kalitede doğal mekanlar yaratılarak istihdam sahalarında iklim değişimine uyum

sağlanması,

Çevresel sürdürülebilirliğin sağlanması için en iyi örneklerin paylaşılması ve yaygınlaşması.

Yukarıda makro planlarda verilen stratejik öncelikler ve öneriler mikro bazda Londra Planı, Londra

Ekonomik Kalkınma Planı, Thames Geçidi Planı ve Bölgesel Kalkınma Ajansı Kalkınma ve Yatırım Planı

ile desteklenmiştir. Londra Belediyesi’nin ve Londra Kalkınma Ajansı’nın sorumluluğunda oluşturulan

ilgili planlar makro hedefleri mikro hedeflerle birleştirerek uygulamaya yönelik projeler

oluşturulmasını sağlamıştır.

Mikro ve makro düzeydeki planlar aşağıda belirtilen potansiyel yatırım fırsatlarının oluşturulmasına

aracılık etmiştir:

Yüksek çevresel özelliklere sahip düşük veya sıfır karbon emisyonlu istihdam sahalarının

yaratılması,

Düşük veya sıfır emisyonlu karbon enerjisinin kurularak düşük karbon ekonomisine katkı

sağlanması,

ERDF Operasyonel Programı kapsamında Londra’nın Vizyonu:

Londra’nın inovasyon ve bilgi birikiminden faydalanarak en çok ihtiyaç duyulan sosyo-ekonomik

alanlarda ekonomik fırsatları artırarak topluma sunmak ve bu sayede sürdürülebilir, çevreye

duyarlı ekonomik büyümeyi sağlamak.

Page 140: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

140

Sürdürülebilir şehir rejenerasyonunu desteklemek amacıyla çevresel sistemler, hizmetler ve

olanaklar sağlanması,

İş çevrelerinin ekonomik riske ve yatırıma katkı sağlayabilecekleri iklim değişikliği ve çevresel

bozulma gösteren alanların bulunması ve özel yatırımın bu alanlara yönlendirilmesi

Daha sonra, vizyon, öncelikler ve fırsatlar JESSICA kapsamında geçerli faaliyetlere dönüştürülmüştür.

Faaliyetler belirlenirken;

Pazar tökezlemesi argümanına dayandırılarak pazarın yatırımcıları yeterince yatırıma

yönlendirmediği faaliyetler dikkate alınmış,

Doğal ekosistemin kötüleştiği alanlara odaklanılmış,

Sektör, coğrafya, yatırımın doğası gibi etkenler bazında projeler tasnif edilmiş veya

birleştirilmiş,

Yatırımcıların yaptıkları yatırımla ilgili soru işaretlerinin giderilmesine çalışılmış,

Fon akışını sürdürülebilir kılmak için mümkün olduğunca fazla yatırımcı ile irtibata geçilmiştir.

Çalışmaların sonucunda projeler tasnif edildiğinde, “merkezi olmayan enerji” ortak faaliyet alanı

olarak önerilmiştir. Mevcut enerji sistemlerinin merkezi bir kaynaktan beslendiği ve bu nedenle hem

çevresel etkisinin fazla olduğu, hem de taşıma esnasında veriminin düştüğü gerçeğinden hareketle

önerilen faaliyet alanı belirlenmiştir.

Faaliyet alanlarının belli olmasından sonra fon yapısının kurulması için öneriler getirilmiştir. Buna

göre, JESSICA kapsamında yönetici (yerel) otoriteye bağlı olarak aşağıdaki gibi bir fon yapısı kurulması

önerilmiştir:

Buna göre; en tepede kurulacak bir Bileşik Holding Fund; belirlenen temalara göre, Şehir Kalkınma

Fonları’na ayrılacak ve bu fonların altında çeşitli modellere göre projeler gerçekleştirilecektir. Fonun

sürdürülebilir olması için projelerden gelecek para tekrardan yeni belirlenecek tematik alanlara

aktarılacak; böylece fonun ve gelişmenin sürdürülebilirliği sağlanacaktır.

Page 141: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

141

Şekil 38. Bileşik Fon Süreci Ve JESSICA’nın Ticari Uygulanabilirlik Kapsamındaki Yeri

JESSICA kapsamında uygulanacak projelerle ilgili dikkat edilmesi gereken bir diğer hususta; bu

projelerin hibe destekler ile ticari destekler arasında bir ticari uygulanabilirliğinin olmasıdır. Buna

göre Londra Şehir Fonu kapsamında;

Akışkan bir risk profili olan; pazarda talep ile ilgili çok az ya da hiç belirti olmayan,

Uzun dönemli borç veya hisse ortaklığı şeklinde gerçekleşen (fonu koruyan),

Geri dönüşleri uzun vadeli olan ve halihazırda ticari ihtiyaçları karşılamayan,

projelerin seçilmesi öngörülmüştür.

4.1.3 Galler Bölgesel Fonu

Galler’de 10 yıllar boyunca rejenerasyon (kentsel yenilenme) projeleri özel sektörün ilgisizliği ve

kamunun yeteri kadar kaynak ayıramaması neticesinde ihmal edilmiştir. Galler’deki piyasa yapısı tam

bir ‘pazar tökezlemesi’ örneği göstermektedir. Bu nedenle özel sektör yeteri geri dönüş vaat etmeyen

bu tür girişimlerin içinde bulunmamıştır. Özellikle, 2007-2008 yıllarında küresel kriz ile daha da

kötüleşen koşullar, başta Galler olmak üzere tüm Büyük Britanya’da yatırım ortamını yavaşlatmıştır.

King Sturge Danışmanlık tarafından hazırlanan 2008 yılı raporunda yapılan fizibilite çalışması

sonucunda bu durumun aşılması için JESSICA’dan faydalanarak Galler devletinin de inisiyatifi ile bir

Galler Bölgesel Fonu kurulması önerilmiştir. WAG (Welsh Assembly Government - Galler Bileşik

Hükümeti) ve WEFO (Welsh European Funding Office - Galler Avrupa Fonu Ofisi), ilgili girişimin

oluşması halinde, Galler adına görev alabilecek yönetici otoriteler olarak tanımlanmıştır.

Page 142: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

142

WEFO’nun tespitine göre; ERDF’nin belirlediği öncelikler kapsamında oluşturulan bütçeden JESSICA’yı

kullanılarak oluşturulacak fon bir fırsat olarak değerlendirilmiştir. ERDF’den gelecek finansal kaynağın

WAG’dan gelecek finansal kaynaklarla birleştirilmesi sonucunda yaklaşık 100 milyon Pound’luk bir

fona ulaşılması; daha sonra bu fona katılacak özel sektör ve 3. taraflar ile fon miktarının yaklaşık 250

milyon Pound’a çıkması öngörülmüştür. Daha sonra bu miktarın Şehir Fonu aracılığı ile belirlenen

projelere aktarılması planlanmıştır.

2013 yılından itibaren AB’den doğrudan yatırımların ve hibelerin kesilmesi söz konusu olduğundan

sürdürülebilir Bölgesel Fon’un oluşturulması Galler için büyük bir katma-değer vaat etmektedir.

Hibeye alışan ekosistem içindeki aktörlerin sürdürülebilirlik merkezli fonları kullanımı Galler’de bir

paradigma değişikliğine de işaret etmektedir. Böylece devlet sadece belli bir miktar hibe ile

gerçekleştireceği kısa erimli projeler yerine, Bölgesel Fon sayesinde sürdürülebilir ve daha büyük

ölçekli projeleri gerçekleştirme olanağına sahip olacaktır.

Galler için kurulması düşünülen Bölgesel Fon için WAG ile özel sektör arasında kurumsal işbirliğine

dayanan bir model önerilmiştir. Bölgesel Fon sayesinde özel sektörün tek başına altından

kalkamayacağı büyük ölçekli projelerin gerçekleştirilmesi hedeflenmiştir. WAG’ın AB fonları ile

oluşturacağı fon 50/50 yaklaşımı ile özel sektörden gelecek fon ile bütünleştirilecek ve rejenerasyon

projelerine harcanacaktır. Böylece kurulacak Bölgesel Fon’dan aşağıdaki çıktılar beklenmektedir:

Özel sektörden önemli miktarda yatırım alınması,

Yapılacak projelerin tek portföyde toplanarak sinerji sağlanması,

Ölçek ekonomisi,

Sadece süreci yönetmek yerine paydaşlık ve ortaklık yaklaşımının ve özel sektör ile

etkileşimin geliştirilmesi.

Bölgesel Fon sayesinde önerilecek hisse, kredi ve garantilerle proje ortakları ile işbirliği yapılacak ve

yapılması öngörülen projelere kaynak ayrılacaktır. WAG, JESSİCA kapsamında ERDF fonlarına katkıda

bulunacak; mümkün olan durumlarda arazi vb. varlıklarını projelerin gerçekleştirilmesi için sunacaktır.

WAG’ın arazi vb. mülkleri hem proje şeklinde hem de fon oluşturma şeklinde sunulabilecektir.

Böylece oluşturulacak yapı 50/50 oranında kamu ve özel sektöre dağılmış bir ortak girişim olacaktır.

Bu paylarla oluşturulacak ortak girişim kamunun mevcut planlarına ve stratejilerine uygun olarak

yatırım yapacaktır. Fon yönetimi tamamen profesyonel bir kadro tarafından gerçekleştirilecektir.

King Sturge (2008)’in proje bazlı olarak çizdiği ortaklık şeması ve fonun oluşturulması aşağıdaki

şekilde (Şekil 39) verilmiştir. Buna göre; WAG’ın JESSICA’dan ve kendi varlıklarından oluşturulan fon

özel sektör ortağından gelecek fon ile birleştirilecek ve Şehir Fonu oluşturulacaktır. Şehir fonu seçilen

projeye yerel ortak ile birlikte yatırım yapacaktır. Ortaklıkta taraflardan biri arazi ya da mülkünü

ortaya koyabilirken bir diğeri doğrudan fon ile katkı sağlayabilecektir. Yerel ortaklar; yerel yönetimler,

üniversiteler, özel sektör vb. olabilir.

Page 143: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

143

Şekil 39. Galler Bölgesel Fonu Oluşumu

Projelerin seçimi; Şehir Fonu’nun amacına uygun bir şekilde belirlenen kriterlerle gerçekleştirilecek ve

tamamen şeffaf olacaktır. Proje başına verilecek kredi tutarı % 60’ı geçmeyecektir. Projeler

sonucunda sağlanacak geri dönüşler fon tarafından harcanan miktarın geri alınmasına ve hatta bazen

fonun artmasına yardımcı olacaktır. Özellikle verilen kredi, özel sektörün daha önce yatırım

yapmaması yönündeki engeli ortadan kaldıracak ve pazar tökezlemesinin aşılmasına yardımcı bir

mekanizma olarak işlev görecektir.

Sonuçta, King Sturge Danışmanlık (2008) tarafından Bölge Fonu uygulaması, şehrin içinde bulunduğu

rejenerasyon ihtiyacını sürdürülebilir bir fon ile uzun vadeli bir yaklaşımla gidermesi için uygun

bulunmuştur. Klasik hibe yaklaşımına nazaran sadece sosyal ve ekonomik çıktılar değil; aynı zamanda

finansal çıktılar sağlama potansiyeli içermektedir.

4.1.4 ABD Yerel Ekonomik Gelişim Politikaları ve Bölgesel Politika Örnekleri

ABD’de bölgesel gelişime yönelik politikalar, eyaletler tarafından 1930’larda güney eyaletlerde

endüstriyel altyapının oluşturulması amacı ile gerçekleştirilen faaliyetlerle başlamış, 1960’larda şehir

merkezlerinde yoksullukla mücadele amaçlı olarak başlatılan “Büyük Toplum - Great Society”

programları ile devam etmiştir. Bölgesel programların ulusal seviyede koordinasyonun sağlanması ve

iyi uygulamaların ABD çapında yaygınlaştırılması amacı ile 1965 yılında çıkartılan “Kamu Hizmetleri ve

Ekonomik Gelişim Yasası- Public Works And Economic Development Act Of 1965” ile Ekonomik

Gelişim İdaresi (Economic Development Administration-EDA) kurulmuştur. Yasa yerel seviyede

gerçekleştirilecek Ekonomik Gelişim Programlarına ilişkin, Federal Hükümet seviyesinde

gerçekleştirilebilecek faaliyetleri ve verilebilecek destekleri tanımlamaktadır.

Page 144: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

144

İlk yıllarda kaynak aktarımı yolu ile hızlı bir biçimde bölgesel gelir artırımını hedefleyen EDA

programları, bütçe açıkları ve özel sektör odaklı yaklaşım nedeni ile 1990’ların sonunda, ekonomik

gelişim programlarını yerel aktörlere bırakan ve yerel programların ulusal seviyede yürütülen

programlarla uyumlu bir biçimde çalışmalarını sağlayacak şekilde evrimleşmiştir.

Eyalet ve yerel seviyeye inildiğinde ise yerel ekonomik yapının desteklenmesi için çok sayıda farklı

yapı ve uygulama bulunduğu görülmektedir. EDA yerel desteklerine kamu kurumları, kar amacı

gütmeyen kamu özel sektör ortaklıkları, kar amacı gütmeyen yapılar ve üniversiteler tarafından

başvuru yapılabilmektedir. 2007 yılında EDA tarafından üniversite harici kurumlara yapılan ihtiyaç

analizi çalışması ABD’de yerel kalkınma amacı ile çalışan yapıların çeşitliliğini göstermektedir.

Halen EDA tarafından yerel kalkınmayı desteklemek üzere yürütülen programlar aşağıda

verilmektedir.

Kamu Hizmetleri: Geri kalmış bölgelerin, yeni sanayi kuruluşlarını çekmek, ticareti büyütmek,

yerel ekonomiler çeşitlendirmek, uzun dönemli, özel sektör odaklı istihdamın artırılması amacı ile

altyapılarını iyileştirebilmelerini sağlamak (empower)

Ekonomik Düzenlemeler: Ekonomik değişimi gerçekleştirebilmeleri amacı ile yerel yönetimlerin

stratejiler tasarlamaları ve yürütmelerine destek sağlamak.

Paydaş Planlaması: Yerel organizasyonların uzun dönemli planlama faaliyetlerine destek vermek

amacı ile Kapsayıcı Ekonomik Gelişim Stratejileri (The Comprehensive Economic Development

Strategies (CEDS) ) geliştirmelerine yardımcı olmak.

Firmalar İçin Ticaret Düzeltme Desteği Vermek: Ülke çapında kurulmuş olan 11 Ticaret Düzeltme

Destek Merkezi (Trade Adjustment Assistance Centers) aracılığı ile benzer ürünlerin ithalat ağırlıklı

olarak tedarik edilmesi nedeni ile rekabetçiliklerini kaybeden firmalara tavsiye ve önerilerde

bulunmak.

Üniversite Merkezleri: Üniversitelerin kaynaklarından, ekonomik gelişim amacı ile

kullanılabilmesini sağlamak üzere ortaklıklar kurmak.

Araştırma ve Ulusal Teknik Yardım: Dünya çapında ekonomik gelişime yönelik politikaların

araştırılması ve yerel paydaşlara aktarılması.

Page 145: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

145

Şekil 40. ABD’de Yerel Ekonomik Gelişim Konusunda Faaliyet Gösteren Yapılar

Grafikten görülebileceği üzere, her eyaletin kapasite, hedef ve ihtiyaçları doğrultusunda çok farklı

hukuki yapılar kurulmuştur. Kamu, özel sektör veya ikisinin ortaklığı ile çoğu 501(c)(3) statüsünde kar

amacı gütmeyen yapılar olarak kurulan Ekonomi Gelişim Ortaklıkları %24 ile oldukça önemli bir yer

tutmaktadır. Yapının daha iyi anlaşılabilmesi amacı ile aşağıda özellikle inovasyon ve girişimcilik

kapasitelerinin artırılabilmesi amacı ile New York şehrinin fon yapılarından örnekler verilmektedir.

4.1.4.1 New York Şehri

New York şehri 1,16 Trilyon dolarlık ekonomik büyüklüğü ile oldukça karmaşık ekonomik çeşitliliğe

sahip bir şehirdir. Çok gelişkin finansal piyasalara ev sahipliği yapan şehirde, yüksek katma değerli,

ileri teknoloji alanlarda girişimlerin ortaya çıkarılması 1990’lı yılların ortalarından bu yana öncelikli

ekonomik gelişim alanlarından biri olarak belirlenmiş durumdadır. Özellikle bu alanda faaliyet

gösteren, biri kamu diğeri özel sektör tarafından oluşturulmuş olan iki ayrı fon, bölgesel fon yapısı için

oldukça ilginç örnekler olarak ortaya çıkmaktadır.

New York şehri ekonomik gelişimi için faaliyet gösteren en önemli yapı, New York Şehri Ekonomik

Gelişim Ortaklığı’dır (New York City Economic Development Corporation (NYCEDC)). Ortaklık, 1966

yılında kurulmuş olan New York Şehri Kamu Hizmetleri Ortaklığının yıllar içerisinde yeniden

yapılanması sonucunda bugünkü yapısına kavuşmuştur. Kar amacı gütmeyen statüde kurulmuş olan

NYCEDC’in finansman kaynakları, belediye tarafından sağlanan kaynaklar ve New York belediyesine

ait olan mülklerin yönetimi, kirası ve leasing faaliyetlerinden elde edilen gelirlerdir. NYCEDC’nin

yönetim kurulu başkanı New York Valisi tarafından atanmakta, belediye meclisi ve New York’a bağlı

mahalli idarelerin yöneticileri tarafından atanan yönetim kurulu üyelerine ise ücret ödenmemektedir.

NYCEDC şehrin üç ana stratejik önceliği olarak belirlenmiş olan yeni istihdam alanlarının

oluşturulması, şehir ekonomisinin çeşitlendirilmesi ve erişilebilir maliyette ve çekici yerleşim

Page 146: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

146

alanlarının geliştirilmesi hedeflerine ulaşmak amacı ile yerel yönetimler, eyalet yönetimi ve federal

hükümetle ortaklaşa çalışmalar yürütmektedir.

NYCEDC, kendisine verilmiş olan görevleri yerine getirebilmek amacı ile girişim ve girişimcilere

danışmanlık desteği veren bir kurum, proje yöneticisi, politika tasarımcısı ve program yöneticisi gibi

çok farklı şapkalara sahip olabilen bir kurum konumundadır. NYCEDC’nin bir altbirimi olarak çalışan

Ekonomik Dönüşüm Merkezi (The Center For Economic Transformation - CET) şehirde yer alan

geleneksel ve gelişmekte olan sektörlerle, girişimcilik faaliyetlerinin geneline yönelik araçların

geliştirilmesi ve uygulanmasından sorumludur. Limanlar ve Ulaştırma Departmanı ulaşım ve deniz

taşımacılığı konuları ile ilgilenmekte, Emlak Ticaret Birimi, Varlık Yönetimi ve Sermaye Birimleri

belediyeye ait alanların yönetimi, satışı, kiralanması ve gelirlerinin takibi ile bu alanlar üzerinde

gerçekleştirilecek inşaat projelerinin yönetimi konularında çalışmaktadır. NYCEDC aynı zamanda

organize sanayi bölgeleri, helikopter pistleri, demiryolu ve denizcilik geliştirme projeleri ile

ilgilenmektedir. NYCEDC aynı zamanda KOBİ’lere yönelik finansman imkanlarını artırabilmek amacı

ile, finansman kuruluşlarını hedefleyen bir kredi garanti programını da yürütmektedir.

NYCEDC’nin ekonomik aktörlerin çeşitlendirilmesi kapsamında yürüttüğü faaliyetlerden biri, Lower

Manhattan Development Corporation’dan elde edilen hibe destekle yürütülen Aşağı Manhattan’da

İstihdam Sağla ve Büyü (take the HELM (Hire + Expand in Lower Manhattan)) yarışmasıdır. Bu amaçla

bölgeyi hedefleyen en inovatif 20 girişimcilik projesi değerlendirilmekte ve finale kalan dört projeye

destekler sağlanmaktadır.

Yine NYCEDC tarafından yürütülen New York Uygulamalı Bilimler Altyapısının Geliştirilmesi, projesi de

inovasyon ve girişimcilik faaliyetleri kapsamında gerçekleştirilen çalışmalar için güzel bir örnek

oluşturmaktadır. Şehrin uygulamalı bilimler alanında daha rekabetçi bir yapıya kavuşabilmesi amacı

ile çağrıya çıkılmış ve dünya çapında 27 kurumdan 18 başvuru alınmıştır. Çağrı kapsamında başvuran

kuruluşlar;

- Uygulamalı bilimler alanında dünya çapında akademik bir kurum ve araştırma merkezi

oluşturulması,

- En yüksek büyüme potansiyeline sahip sektörlerde faaliyet gösterecek şirketlerin oluşması ve

şehre çekilebilmesini sağlayacak araştırmaların yapılması,

- Şehirde yeni inşaatla ve istihdam yaratmak yolu ile vergi gelirlerinde artış sağlanması,

- Ekonomik olarak kendi kendini finanse edebilir bir kampüs oluşturulması,

- Uygulamalı bilimler altyapısı geliştirilerek şehrin ekonomisinin çeşitlendirilmesi ve

- Yerel aktörlerle bir araya gelinmesini sağlayacak ekonomik programlar uygulayarak şehir

ekonomisinin doğal bir parçası haline gelinmesi

Amacı ile öneri ve tekliflerini iletmişlerdir. Başvurulara yönelik olarak NYCEDC tarafından enerji

indirimleri, hibe sermaye desteği, borçların affı, belediyeye ait alanlardan faydalanma gibi

yöntemlerden oluşan bir destek paketi sunulmuştur.

Yine şehrin endüstriyel gelişimi amacı ile çalışan bir başka kurum, kamu yararına kurum statüsünde

çalışan New York Şehri Endüstriyel Gelişim Ajansıdır (The New York City Industrial Development

Agency (NYCIDA)). NYCIDA şirketlerin ve kar amacı gütmeyen kuruluşların New York sınırları

içerisinde kurulmaları veya faaliyetlerini genişletmek amacı ile yer değiştirmeleri aşamalarında

Page 147: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

147

destekler sağlamaktadır. NYCIDA idari faaliyetleri NYCEDC ile New York Şehri arasında imzalanmış bir

sözleşme kapsamında NYCEDC’nin personeli ile yürütülmektedir.

NYCIDIA’nın hedeflerine ulaşabilmesi amacı ile başlıca dört ana araç kullanılmaktadır.

Vergi İndirimli Bono: NYCIDIA, hem vergi indirimli hem de vergilendirilebilir bono çıkarma yetkisine

sahiptir. Bu bonoların faizlerine ilişkin olarak New York Eyaleti, New York Şehri ve hatta bazı

durumlarda Federal hükümet tarafından talep edilen (Triple Tax Exempt Bonds) gelir vergilerinden

muafiyet sağlanabilmektedir. Bonoların geri ödemeleri Eyalet veya Şehir tarafından yapılmamakta,

borcu alan kişinin yükümlülüğünde kalmaktadır. Borcu alan kişiler, vergi indirimi sayesinde

yatırımcılardan daha düşük faizli vergi indirimleri alabilmektedirler.

Emlak Vergisi İndirimleri: NYCIDIA, yatırımcılara ait emlak değerlemesinden kaynaklı emlak vergisinin

ertelenmesi veya uygun aralıklarla ödenmesine imkan sağlayacak anlaşmalar yapma yetkisine

sahiptir. Bu sayede yatırımcıların ani şoklara karşı korunmaları sağlanabilmektedir.

Morgage Kayıt Vergisini Ertelenmesi: Yatırımlar aşamasında şehir ve eyalet tarafından morgage alımı

aşamasında talep edilen %2.05 -2.80 arasında değişen vergiler NYCIDIA tarafından kabul edilen

projeler için ertelenebilmektedir.

İnşaatlarda Kullanılan Malzemeler İçin Vergi İndirimi: Yeni yatırımlar için gerçekleştirilecek yenileme,

inşaat ve donanım malzemeleri için şehir ve eyalet tarafından talep edilen %8.875’lik vergisi için

istisna sağlanabilmektedir.

NYCIDIA bu araçların bir veya bir kaç tanesini birlikte kullanarak, şehrin hedeflerine yönelik

programlar yürütmektedir.

Enerji Desteği: NYCEDC tarafından idari yönetimi yapılan bir başka program ise elektrik dağıtım şirketi

Con Edison tarafından uygulanan enerji desteği programıdır. Program kapsamında Con Edison

tarafından desteklenen kuruluşun elektrik faturalarında %10-15 tutarında bir maliyet indirimi

uygulanmakta, NYCEDC ise idari faaliyetleri yürütmektedir. Bir kuruluşun enerji indirimi desteğinden

faydalanabilmesi için en az indirim tutarı kadar yerel destek aldığı bir programa dahil olması

gerekmektedir.

Şehre Ait Arazilerin Kullandırılması veya Kiralanması: NYCEDC’nin hedeflere ulaşmak amacı ile

kullandığı en önemli araçlardan biri de belediyeye ait olan arazilerin satış ve kiralama işlemleridir.

NYCEDC, bir arazinin belli amaçlarla kullanımı için çağrı yöntemi ile ihale çağrıları düzenlemekte ve

başarılı adayların teklifleri doğrultusunda arazilerin tahsisatını yapmaktadır. Burada arazinin gerçek

değeri üzerinden değerlendirmelere başlanmakta, kullanım şartları, adayların önerileri, kullanım

kısıtları gibi konular değerlendirilerek nihai fiyatı belirlemek üzere indirimler sağlanmaktadır. NYCEDC

tarafından belirlenen fiyat daha sonra Şehir Valisi ve Meclis tarafından onaylanmalıdır. Ayrıca halk

meclisleri tarafından da faaliyetlerin gözden geçirilerek onaylandığı bir süreç bulunmaktadır.

2013 yılında tüm bu araçların kullanımı ile desteklenen projelerin yatırım tutarının 21.5 milyar ABD

Dolar’ı olduğu ve şehrin özel sektör istihdamının %5,6’sının bu yatırımlardan kaynaklandığı tahmin

edilmektedir. Buna karşılık şehre maliyetin 61,5 milyon ABD Dolar’ı olarak hesaplanmıştır.

NYCEDC’nin kurulduğu tarihten bu yana 988.2 milyon ABD Dolar’ı bir maliyete karşın, yürütülen

Page 148: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

148

programlar sonucu şehrin elde ettiği faydaların mali toplamının 39.8 milyar ABD Dolar’ı olduğu

hesaplanmaktadır.

NYCEDC ile ilgili olarak yukarda verilen bilgilerden anlaşılacağı üzere, NYCEDC tarafından

gerçekleştirilen destekler doğrudan nakit desteklerini yerine vergi indirimleri gibi gelir kayıpları

üzerinden destekler sağlanmaktadır. KOBİ ve girişimcilere yönelik finansman imkanlarının yaratılması

aşamasında da benzer bir yaklaşım sergilenerek, finansman sağlayan kuruluşların finansman

maliyetlerini düşürücü araçlar kullanılmakta veya eksikliği hissedilen alanlarda finansman imkanları

oluşturmak amacı ile eş-finansman imkanları oluşturulmaktadır.

New York Şehri İşbirliği Fonu (The Partnership Fund for New York City - PFNYC) kamu misyonu

gerçekleştirmek amacı ile kurulmuş özel bir fondur. İşbirliği organizasyonu (The Partnership), kar

amacı gütmeyen statüde(501(c)(3)), New York şehrinde faaliyet gösteren şirketler, yatırımcılar ve

girişimcilerden oluşan 200 CEO’dan oluşan bir işbirliği organizasyonu olarak, 1979 yılında David

Rockefeller önderliğinde, New York Şehri Ticaret Odasının dönüştürülmesi ile kurulmuştur. İşbirliği

organizasyonun temel amacı şehir, eyalet ve federal seviyelerinde politikalar oluşturmak ve bu

politikaların uygulanması için lobi faaliyetleri gerçekleştirmek olarak belirlenmiştir. İşbirliği Fonu ( The

Partnership Fund) ise bu yapının altında, ekonomik gelişim ekseninde faaliyet göstermek üzere,

işadamı Henry R. Kravis önderliğinde 1996 yılında kurulmuştur.

Fonun kuruluş aşamasında, 67 kurucu üyenin her biri, herhangi bir geri dönüş beklemeksizin, birer

milyon dolar katkıda bulunmuştur. Fon bugüne kadar, toplamda 110 milyon dolardan fazla bir kaynak

toplamayı ve 100’den fazla girişim ve kar amacı gütmeyen projeye yatırım yapmayı başarmıştır.

Sürdürülebilir yapıda tasarlanmış olan fon, belirlenen öncelikler doğrultusunda her aşamadaki

girişimlere 1-5 milyon dolar arasında geri ödemeli finansman imkanı veya girişim sermayesi yatırımı

gerçekleştirmekte, yatırımlardan yaklaşık 5 yıl içerisinde çıkış gerçekleştirmeyi hedeflemektedir.

Fon, belirlenen öncelikler doğrultusunda, sağlık, bilgi teknolojileri, çevre teknolojileri, perakende ve

turizm alanlarında gönüllü üyeler ve sektör uzmanlarından oluşan beş sektör grubu ile faaliyet

göstermektedir. Sektör grubu üyeleri bu sektörlerde fonun yatırımlarını yönetmekte ve sanayi

eğilimleri, potansiyel yatırım fırsatlarını değerlendirerek fonu yönlendirmektedir. Ayrıca yatırım

gerçekleştirilen girişimlere de düzenli olarak tavsiye ve yönlendirme gerçekleştirmektedirler.

NYCEDC ve PFNYC 2000’li yılların başında gerçekleştirdikleri strateji geliştirme faaliyetleri sonucunda

New York şehrinin rekabetçiliğini artırmak amacı ile öncelikli alanların belirlenmesine yönelik

öncelikler olarak;

Sanat, Sosyal Girişimcilik

Bio-Teknoloji ve Sağlık

Temiz Teknolojiler ve Enerji

Moda

Finansal Hizmetler

Gıda imalatı ve parkende sektörü

Sanayi

Medya ve Yükselen Teknolojiler

Page 149: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

149

Sektörleri belirlenmiştir. Bu sektörlerden biyoteknoloji ve sağlık alanında faaliyetler için ise NYCEDC

ve PFNYC ortaklığında New York Şehri Biyoteknoloji Girişimi 2003 yılında başlatılmıştır. Bu kapsamda

her iki yapının ortaklığında gerçekleştirilen faaliyetlerden örnekler aşağıda verilmektedir.

Biyoteknoloji Girişiminin amiral gemisi konumundaki eylemi, Biyoteknoloji alanında dünya çapında

altyapıların oluşturulmasıdır. Belediye ve bağlı olan mahalli idarelere ait dört arazide biyoteknoloji

ve sağlık alanında faaliyet gösteren akademisyen, girişimci ve işletmelerin ticari faaliyetlerini

yürütebilecekleri inkübasyon ve işmerkezleri oluşturulması hedeflenmiştir. Audobon iş ve teknoloji

merkezi, Columbia Üniversitesi, New York Şehri ve Eyaleti finansmanı ile Columbia Üniversitesi

tarafından işletilmek üzere kurulmuş bir inkübasyon merkezi olarak inşaa edilmiştir.

Şekil 41. Biyoteknoloji Girişimi Altyapı Yatırımları

Brooklyn bölgesinde inşaa edilen Sunny Downstate Biyoteknoloji İnkübatörü ile hemen yanıbaşındaki

eski bir fabrika binasından dönüştürülen Ticari Kimyasal Sentezleme Merkezi ise, Sunny Downstate

Üniversitesi tarafından işletilmektedir. Girişimciler inkübasyon merkezinde geliştirdikleri ürünlerin

ticari amaçlı üretimi için Sentezleme Merkezinde yer alan gazlı, sulu ve vakumlu çemberleri

kullanabilmektedirler. Burada belli bir büyüklüğe erişen firmalar ise eski bir askeri depo alanının

dönüştürülmesi ile oluşturulmuş olan BIOBAT, New York Bilim ve Teknoloji merkezine geçiş

yapabilmektedirler.

Oluşturulması hedeflenen altyapının en maliyetli projesi ise, 750 milyon ABD Dolar’ına mal olan

Alexandria Yaşam Merkezi projesidir. Belediyeye ait olan bir arazi üzerine kurulacak bina

maliyetlerinin 700 milyon ABD Dolar’lık bölümü özel bir şirket olan Alexandria Emlakçılık tarafından

karşılanmakta, şehir belediyesi, eyalet ve federal seviyede sağlanan 50 milyon ABD Dolar’ı tutar ise

Page 150: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

150

binanın çevre düzenlemesi ve altyapı çalışmaları için kullanılmaktadır. Kamu kaynaklarının kullanılıyor

olması karşılığında Alexandria Yaşam Merkezi, sadece yaşam bilimleri alanında faaliyet gösteren bir

bilim parkı olarak işletilecektir. Biyoteknoloji girişiminin ortağı olarak PFNYC tarafından bu alana

taşınmak isteyen girişimlere 1 milyon ABD Dolar’ına kadar geri ödemeli destek imkanı sağlanmıştır.

Amiral gemisi konumundaki bu projelerin haricinde de küçük çaplı altyapı oluşturma faaliyetleri

yürütülmektedir. Örnek olarak, bina sahiplerine NYCEDC tarafından sağlanan vergi indirimleri ve

üniversitelere sağlanan hibe desteklerle, şehrin öncelikleri doğrultusunda girişimcilere uygun

maliyetlerle yer sağlayabilmek amacı ile 16 adet inkübasyon merkezi ve çalışma ağından oluşan bir

yapı kurulmuştur. Alanların tasarımı aşamasında şehrin belirlediği önceliklere uygun olarak gerekli

alet ve teçhizatla donatılmışlardır. Bu doğrultuda merkezlerin önemli bir kısmını, biyoteknoloji

firmalarına hizmet vermek üzere otoklavlar gibi laboratuvar imkanlarını barındıran ıslak çalışma

ortamları oluşturmaktadır. Girişimciler aylık 1000 dolar gibi kira ücretleri ile hem ortak çalışma

alanlarına hem de mentörlük hizmetlerine kavuşmaktadır. Bu alanlarda yer kiralayan girişimcilere ve

bina sahiplerine sağlanan destekler sayesinde minimal düzeyde kamu kaynağı harcaması ile

altyapıların oluşturulabildiği görülmektedir.

Biyoteknoloji Girişimi tarafından ulaşılmaya çalışılan bir başka hedef, bu alanda gerek

akademisyenler, gerekse girişimciler için finansman imkanlarının artırılmasıdır. Bu amaçla başlatılan

BioAccelarate NYC yarışması NYCEDC tarafından yıllık yaklaşık 1 milyon ABD Dolar’ı katkı ile

gerçekleştirilmekte, biyoteknoloji alanında ticari ürün geliştirme potansiyeli olan projeleri için

akademisyenlere proje başına 250 bin ABD Dolar’ına kadar hibe destek sağlanmaktadır. 2009 yılında

New York Şehri İşbirliği Fonu (PFNYC) ve NYCEDC ortaklığında başlatılan programın idari faaliyetleri

PFNYC tarafından yürütülmektedir. Bugüne kadar 15 projeye yaklaşık 3,5 milyon ABD Dolar’ı

tutarında destek sağlanan program kapsamında, ticarileşme potansiyelini ispatlayan projelere

ticarileşme desteği sağlamak üzere, 2014 yılından itibaren bir ikinci aşama fonu oluşturulması

hedeflenmektedir. Söz konusu destek akademik Ar-Ge destekleri ile ticarileşme faaliyetleri arasında

bir yerde konumlandırılmıştır.

Yine finansman imkanlarının artırılması kapsamında bölgede biyoteknoloji firmalarına yönelik olarak

risk sermayesi imkanlarının artırılmasına çalışılmaktadır. Bu girişimin örneklerinden biri NYC

Girişimcilik Fonu’dur. NYCEDC tarafından 3 milyon ABD Dolar’ı katkı ile kurulan fon, New York şehri

için belirlenmiş olan öncelikli teknoloji alanlarında faaliyet gösteren girişimcilere, 750 bin ABD Dolar’ı

çekirdek ve sonraki aşama sermaye sağlamak amaç ile oluşturulmuştur. Fonun, açılan çağrı

sonucunda teklif veren finansman kuruluşları arasından geçmiş performansı ve NYCEDC finansmanına

ek olarak 19 milyon ABD Dolar’ı sermaye katkısı taahhüdü ile First Mark Capital Şirketi tarafından

yürütülmesi kararlaştırılmıştır.

NYC Girişimcilik Fonundan elde edilen deneyimler doğrultusunda, NYCEDC tarafından sadece

biyoteknoloji firmalarını hedefleyen, NYC Erken Aşama Yaşam Bilimleri Fonu kurulması

hedeflenmiştir. NYCEDC tarafından 10 milyon ABD Dolar katkı ile kurulan fona 2013 yılı itibari ile

Celgene, General Electric Ventures and Eli Lilly risk sermayesi firmaları tarafından 40 milyon ABD

Dolar katkı taahhüdü alınmış durumdadır. 2014 yılı ilk çeyreğinde tamamlanacak olan ulusal seviyede

gerçekleştirilmiş olan çağrı kapsamında 50 milyon ABD Dolar’ı daha katkı sağlanması

hedeflenmektedir. Böylece, 2020 yılına kadar 15-20 kadar biyoteknoloji girişimine ortaklık yapmayı

hedefleyen 100 milyon ABD Dolar’ı büyüklüğünde bir finansman imkanı yaratılmış olacaktır.

Page 151: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

151

NYC Biyoteknoloji Girişiminin bir başka ana ekseni ise, bu alanda İnsan Kaynakları Kapasitesinin

Geliştirilmesidir. NYC Biyo-Sağlık Teknolojileri Girişimcilik Laboratuarı bu konuda gerçekleştirilen

çalışmalara güzel bir örnektir. Şehrin biyoteknoloji ve sağlık teknolojileri konularında liderlik yapma

hedefi doğrulusunda, bu alanlarda iş kurmak isteyen kişilere yönelik 6 aylık bir eğitim programı

geliştirilmiştir. Eğer tamamen biyoteknoloji firmalarına ve özel olarak girişimcilik faaliyetlerinde

biyoteknoloji alanındaki fırsatlara odaklanmıştır. Eğitimlerin maliyetleri, özel sektör kuruluşlarının da

desteği ile NYCEDC tarafından karşılanmaktadır. Yine moda tasarımı ve gömülü sistemler gibi

alanlarda benzer girişimler bulunmaktadır. NYC Teknoloji Jenerasyonu Programı ise doğrudan lise

öğrencilerini hedef alan bir başka programdır. NYCEDC ve NYC Girişimcilik Eğitimcileri Ortaklığında

(NFTE) düzenlenen bir yarışmadır. New York Lise Öğrencileri için düzenlenen yarışmanın maliyetleri

NYCEDC tarafından karşılanmakta, NFTE organizasyonları gerçekleştirmektedir.

4.2 Bölgesel Fonlar Oluşturulurken Kullanılan Araçlar Yukarıdaki örnekler incelendiğinde Bölgesel Fonlar toplanırken belirli araçlar kullanıldığı ortaya

çıkmaktadır. Bu araçların tanımına geçmeden klasik hibe yaklaşımını tanımlamak; şehir fonu araçlarını

tanımlamadan önce farkı ortaya koyması açısından gerekli görülmektedir. Buna göre;

Klasik Hibe Desteği: Bu destek mekanizmasında belli bir amacın gerçekleştirilmesi için

yönetici otorite bütçe ayırır ve bu bütçe belirlenen amaç doğrultusunda proje sahiplerine

hibe olarak verilir. Çoğu zaman proje bütçesine göre orantısal bir destek söz konusudur ve bu

şekilde projeyi gerçekleştiren paydaşın da projeye bütçe koyması sağlanır. Fakat bu destek,

yönetici otoriteye finansal anlamda bir geri dönüş sağlamamaktadır. Amaç; proje ile ilgili

piyasada oluşmuş tökezlemeyi gidererek özel sektörün bu alana yatırım yapmasını

sağlamaktır. Yönetici otoriteye hiç finansal geri dönüş olmadığı için hem büyük projelerin

gerçekleştirilmesi hem de gelişimin sürdürülebilirliği açısından sorunları olan bir destek

mekanizmasıdır. Temel de sürdürülebilirliği amaçlayan Bölgesel Fon kavramı için

uygulanabilir görülmemektedir.

Buna karşın, yukarıda incelendiği gibi, özellikle Bölgesel Fon kavramı altında kullanılan araçlar hem

birbirini tamamlaması, hem de geri dönüşler sağlaması açısından sürdürülebilirlik vaat etmektedir.

Şehir fonu kapsamında şu araçlar kullanılabilmektedir:

Bileşik Fon (Holding Fund-HF): Bileşik Fon olarak Türkçeleştirebileceğimiz HF, özellikle 50

milyon Avro’dan daha büyük fonların yönetimi ve portföy oluşturulması bakımından uygun

bir Bölgesel Fon aracı olarak gözükmektedir. Buna göre, aynı Galler örneğinde olduğu gibi,

ulusal ve uluslararası fonlar yönetici otoritenin fonları ile birleştirilip kamusal bir fon

oluşturulmakta; daha sonra bu fon özel sektör yatırımı ile birleştirilerek ciddi bir fon rakamına

ulaşmaktadır. Daha sonra bölgesel kalkınma önceliklerine göre; Şehir Kalkınma Fonları’na

aktarılmak üzere ciddi bir fon büyüklüğüne bu araç ile ulaşılabilmektedir. HF’ler ayrıca sinerji

sağlaması, portföy yönetimi ile riskin azaltılması vb. gibi birçok üstün özelliğe sahip bir araçtır.

Yönetimleri tamamen profesyonellerden oluşmaktadır.

Şehir Kalkınma Fonu (Urban Development Fund-UDF): Şehir Kalkınma Fonu olarak

Türkçeleştirebileceğimiz UDF’ler, genellikle HF’ler altında oluşturulmaktadır. Fakat doğrudan

oluşturulan UDF’ler de mevcuttur. Aynen Londra örneğinde görüldüğü gibi, UDF’ler üst

strateji ve plan dokümanlarına uygun olarak önceliklere göre tematik alanlarda oluşturulur.

Temaya göre belirlenen şehirle ilgili projeler buradan aktarılan fon ve özel sektör, üniversite

Page 152: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

152

ve kamusal paydaşların proje yürütücülüğünde gerçekleştirilir. UDF’ler proje sahibine belli bir

oranda kredi (Galler örneğinde belirtildiği gibi örneğin % 60) ya da arazi sağlar ve bu şekilde

projelerin önündeki pazar tökezlemelerinin aşılmasını sağlayarak projeyi yapılabilir kılar.

Ayrıca kredi olarak tahsis edildiğinden aslen verilen para UDF’ye geri dönmektedir. Bu da

uzun vadelerde – örneğin, 20 yıl – sürdürülebilir yatırım imkanı sağlamaktadır.

Kamu-özel sektör ortaklıkları (Public-Private Partnerships-PPP): Belli bir proje, alan veya fon

oluşturma kapsamında kurulabilen PPP’ler, kamuya karar mekanizmalarında ortaklık ve söz

sahibi olma şansı tanırken, özel sektöre ise normalde finansal açıdan gerçekleştiremeyeceği

projeleri gerçekleştirme şansı tanımaktadır. Şehir Fonu ve UDF’ler kapsamında en çok

kullanılan modellerden biridir.

Kredi Garanti Fonları (KGF): KGF’ler Şehir Fonu kavramının akışı içinde borç veren tarafın

bağladığı fonu garanti altına alan ve bu şekilde normalde krediyi alamayacak paydaşlara da

krediyi alma imkanı veren garanti yapısı olarak düşünülebilir. Bu şekilde fon sahibi fonunu

kullandırabilirken; kredi alan tarafta KGF’ye küçük bir faiz ödeyerek borçlanma

gerçekleştirebilmektedir. Sonuçta, Bölgesel Fon altında proje gerçekleştirilebilmektedir.

Hisse alımı: Bazı UDF projeleri uzun vadede karlı geri dönüşler sağlayabilecek yapıdadır. Bu

durumda Şehir Fonu bu projelere hisse alımı yoluyla yatırım yapabilmektedir. Sonuçta, fon

sağlanıp proje gerçekleştirilirken Bölgesel Fon kâra ortak olabilmekte ve böylece fonun

artışını sağlayabilmektedir.

Girişim sermayesi: Şehir Fonları belli projelere girişim aşamasında da ortak olabilmekte ve

bunlardan hisse alabilmektedir. Burada yukarıda hisse alımı kapsamında söylenen şeyler yine

aynen geçerlidir. Böylece proje gerçekleştirilirken Bölge Fonları da kendilerini yeniden

değerlendirme, kâra geçme ve sürdürülebilir olma şansına sahip olmaktadır.

Ortak girişim/Proje ortaklığı: Fonun belli bir proje kapsamında 50/50 oranında belli bir 3.

taraf ile kurduğu ortaklıklar olarak tanımlanabilir. Yatırım imkanı sağlamaktadır.

Altyapı yatırımları ve kentsel dönüşüm: Kentlerin en önemli sorunları olan altyapı problemleri

ve kentsel dönüşüm için oluşturulan kalkınma tabanlı fonlar özellikle kentlerde yaşam

kalitesinin yükseltilmesi için kullanılmaktadır.

Yukarıda Bölgesel Fon kavramı dahilinde en çok kullanılan finansal araçlar çok kısaca tanıtılmıştır.

Şüphesiz ki, fonların amacına göre bunlar seçilebilmekte ve yeniden tanımlanabilmektedir. Bu

araçların kullanımının, Klasik Hibe Desteklere göre, yönetici otoritelere hem fonun artırılması, hem

esnek kullanılabilmesi, hem de sürdürülebilirliğinin sağlanması açısından önemli faydalar getirdiği

örneklerden anlaşılmaktadır.

Page 153: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

153

4.2.1 Bölgesel Fon Olarak Kalkınma Ajansları

Kalkınma ajanslarının kuruluş amaçları ve yapıları incelendiğinde bölgesel fon kapsamında

değerlendirilebilecek pek çok fonksiyonu bünyelerinde barındırdıkları görülmektedir. Aşağıda

bölgesel model kapsamında kalkınma ajanslarının faaliyetleri ve farkları özetlenmeye çalışılmıştır.

Şekil 42. Bölgesel Fon Modeli Kapsamında Kalkınma Ajansları

Kalkınma ajanslarının en temel faaliyetlerinin strateji hazırlama ve planlama faaliyetleri olduğu

görülmektedir. Bölgenin en üst seviyede ihtiyaçlarının tanımlandığı faaliyetlerden başlayarak, özel

amaçlı hedeflere yönelik stratejilere kadar çok geniş bir çerçevede strateji ve planlama çalışması

yapıldığı görülmektedir. Ajansların strateji hazırlama aşamasında çok başarılı oldukları görülmekler

beraber, sektörel uzmanlıkların bulunmayışı nedeni ile stratejilerin somut eylemlere dönüşmesi

aşamasında sıkıntılar yaşanabilmektedir.

2. kademede kanunla tanımlanmış özel yapılar olarak ajansların sürdürülebilirlik konusunda bir

sıkıntıları olmadığını söylemek mümkündür. Ancak gelir kaynaklarının kanunla tanımlanmış olması ve

belediyeler, sanayi ticaret odaları gibi kaynakların ihtiyaçlardan çok zorunluluklar nedeni ile katkıda

bulunmaları, fonun kullanım amaçlarını sahiplenmenin önünde önemli bir engel olarak ortaya

çıkmaktadır. Finansman kaynaklarının en önemli bölümünü merkezi idare oluşturmakta, bu da

bütçenin kullanımı aşamasında merkezi idareye bağımlılığı artırabilmektedir. Yine diğer finansman

kaynaklarını kullanma olanağı mevcut iken, alternatif kaynakların kullanımının çok az olduğu

görülmektedir.

Üçüncü seviyede finansmanın kullanımı aşamasında ise beş temel araç bulunduğu, kredi desteklerinin

bugüne kadar kullanılmadığı görülmektedir. Yıllık olarak öncelikler değişebilmekte ve ajans içi

uzmanlıklar sektörel uzmanlıklardan çok, program yönetimi alanında gelişmektedir. Bugüne kadarki

uygulamada yıllık bütçeler içerisinde proje çağrılarına çıkıldığı, kısıtlı bir süre içerisinde proje

Page 154: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

154

başvuruları alınarak, desteklerin sağlandığı görülmektedir. Süre kısıtları ve çağrıların ne zaman hangi

başlıklarda açılacağının bilinmemesi yararlanıcı seviyesinde zayıf ve sınırlı işbirlikleri ile

sonuçlanmaktadır. Güdümlü projelerde biraz daha uzun vadeli (24 ay) ve esnek bir yapı

bulunmaktadır.

Özetle, ajansların mevcut destek yapısı kısa dönemli, proje bazlı insan kaynakları, ağ yapılar ve

yönetişim ile küçük altyapı projeleri için oldukça uygun iken, büyük altyapı projeleri, uzun dönemli

alternatif finansman imkanları gibi alanlarda yeterli esnekliklere sahip değil gibi görünmektedirler.

Yenilikçilik ve girişimcilik vizyonunun 20-30 yıllık dönemli araçları kapsayabileceği düşünüldüğünde

kalkınma ajanslarının kısıtları daha anlaşılır hale gelmektedir.

4.2.2 Türkiye’den Fon Yönetimi Örnekleri

Ülkemizde doğrudan bölgesel fon örneği bulunmamakla birlikte, kamu özel sektör ortaklığında

kurulmuş fon örnekleri mevcuttur. Bu örnekleri özetlemenin çalışma açısından faydalı olacağı

değerlendirilmektedir. Ülkemizde kurulmuş olan iVCi, G43 Anadolu Girişim Sermayesi Fonu ve Büyük

Anadolu Girişim Sermayesi Fonu’nun kapsamı ve içeriği aşağıdaki gibidir.

iVCi (İstanbul Venture Capital Initiative – İstanbul Girişim Sermayesi İnsiyatifi (Fonların Fonu))

iVCi, 2007 yılında Türkiye’nin ilk eş-yatırım ve fonların fonu inisiyatifi olarak İstanbul’da kurulmuştur.

Başlıca yatırımcıları arasında, Avrupa Yatırım Fonu (European Investment Fund – EIF), Küçük ve Orta

Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme Dairesi Başkanlığı (KOSGEB), Türkiye Teknoloji Geliştirme

Vakfı (TTGV), Türkiye Kalkınma Bankası (TKB), Garanti Bankası ve Yunan Ulusal Bankası (National Bank

of Greece - NBG) yer almaktadır. NBG fonun uluslararası tecrübeli bir yatırımcı tarafından

desteklenmesini sağlamakta ve fona uluslararası bir vizyon kazandırmaktadır. iVCi’nin yatırım

danışmanlığını EIF yapmakta ve bu kurum fonu girişim sermayesi yönündeki deneyimlerinden

yaralandırtmaktadır. Şekil 43’da görüldüğü üzere, IPA ve Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı (BSTB)

tarafından sağlanan katkılar fonun oluşturulması aşamasında kullanılmıştır.

Page 155: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

155

Şekil 43. iVCi’nin Yapısı Ve Desteklediği Fonlar

Buna göre; EIF 50 milyon Avro, KOSGEB 50 milyon Avro, TTGV 40 milyon Avro, TKB 10 milyon Avro,

Garanti 5 milyon Avro ve NBG 5 milyon Avro yatırım yaparak iVCi altında yaklaşık 160 milyon Avro’luk

bir fon büyüklüğünün oluşması sağlanmıştır.

EIF, misyonu gereği faaliyetlerini büyük çoğunlukla alternatif finansman araçları üzerine

odaklamaktadır. Şu ana kadar yatırım yapılan fonlar arasında 3TS Capital Partners, Mediterra, Pera

Capital Partners, Actera Group, Darby Private Equity, The Abraaj Group, ADM Capital, Crescent

Capital, Earlybird gibi girişim sermayesi fonları bulunmaktadır. iVCi, bu fonlara eş finansman olarak

yatırım yapmaktadır. İVCi’nin yarattığı fonların Türk Şirketleri’ne yapılması konusunda bağlayıcı

hükümleri mevcuttur. iVCi’nin yatırım stratejisi üç ana fon içeriğine yatırım yapmayı kapsamaktadır:

Deneyimli Fonlar : Türkiye’de birlikte fon yönetimi deneyimi olan fonlar

Yeni Fonlar : Birlikte girişim sermayesi yönetimi deneyimine sahip olmayan fonlar

Kurumsal Fonlar : Türkiye’de yeni yatırım yapacak olan fon yönetme deneyimine sahip

kurumsal fonlar

Yukarıda amaçladığı fonlara yatırım yapan iVCi, bu şekilde Türkiye’deki KOBİ’lere ulaşmayı

planlamaktadır.

G43 Anadolu Girişim Sermayesi Fonu

G43 Anadolu Girişim Sermayesi Fonu, yine IPA ve BSTB Bakanlığı’nın katkısı ile EIF tarafından

sağlanan fon, KOSGEB tarafından sağlanan fon, iVCi yatırımı ve The Abraaj Group’un katkıları ile 2012

yılında kurulmuştur. Şu ana kadar yaklaşık 20 milyon Avro’luk bir fon büyüklüğüne ulaşan G43

Anadolu Sermayesi Girişim Fonu’nun ilave çekeceği yatırımlar ile 30 milyon Avro’ya ulaşması

beklenmektedir.

Şekil 44. G43 Anadolu Girişim Sermayesi Fonu Yapısı

Page 156: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

156

Kurulan fon kapsamında özellikle Anadolu’nun gelişmekte öncelikli bölgelerinde yer alan 43 tane ilin

büyüme performansı ile gelecek vaat eden KOBİ’lerine yatırım yapılması planlanmaktadır. İşletme

başına fon katkısının en fazla 2,5 milyon Avro olması planlanmaktadır.

Büyük Anadolu Garanti Fonu

Büyük Anadolu Garanti Fonu EIF ve EIB (Avrupa Yatırım Bankası – European Investment Bank)

tarafından Anadolu’da yer alan KOBİ’leri desteklemek amacıyla kurulmuş olan bir fondur. Fon

kapsamında bankalar aracılığı ile KOBİ’lere ulaşılmaktadır. Fonun çalışma mekanizması Şekil 45.’de

gösterilmiştir.

Şekil 45. Büyük Anadolu Garanti Fonu’nun Yapısı

Buna göre, diğer iki fonda gördüğümüz gibi IPA ve BSTB tarafından sağlanan fonlar EIF tarafından

Garanti Fonu olarak devreye sokulmaktadır. 30 milyon Avro’luk bu miktarın 25 milyon Avro’su Türk

Bankalarının 250 milyon Avro’luk katkı tutarlarında yaşanabilecek kayıplar için ayrılmıştır. Bankaların

katkısı ile 500 milyon Avro’ya ulaşan fon KOBİ’lere kredi şeklinde kullandırılmaktadır. EIF 5 milyon

Avro’luk bir miktarı da KGF’nin mikrokredileri için kontrgaranti olarak kullanmaktadır. Bu şekilde, hem

yatırımcılar hem de bankalar için güvenli bir mekanizma oluşturulmaya çalışılmıştır. Özellikle, nakit

akışına çok ihtiyacı olan KOBİ yapılarının finansal kısıtlarına kredi sağlayarak yardımcı olmaya çalışan

bir fondur.

Page 157: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

157

5 DAP Bölgesine Genel Bakış

Doğu Anadolu Projesi (DAP) Bölgesi ülkemizin doğusunda yer almakta olup 14 ili (Ağrı, Ardahan

Bingöl, Bitlis, Elazığ, Erzincan, Erzurum, Hakkâri, Iğdır, Kars, Malatya, Muş, Tunceli ve Van)

kapsamaktadır.

Bölgenin yüzölçümü 149.019 km2 olup, nüfusu 2014 nüfus istatistiklerine göre 5.927.630’dur.

Yüzölçümü ülke yüzölçümünün yüzde 18,3’üne, nüfusu ise yüzde 7,6’sına tekabül etmektedir. İklim ve

büyük ölçüde topoğrafya tarafından tayin edilmiş ulaşım ağı ile bunun belirlediği yerleşmeler arası

fonksiyonel ilişkiler, Bölgeyi üç farklı alt bölgeye ayırmıştır. Bunlar;

• Ağrı, Erzincan, Erzurum, Kars, Muş, Ardahan ile Iğdır illerini içeren Erzurum;

• Bingöl, Elazığ, Malatya ve Tunceli illerinden oluşan Malatya- Elazığ;

• Bitlis, Hakkâri ve Van illerini kapsayan Van Alt Bölgeleridir.

Bu alt bölgeler ekonomik yapı ve gelişmişlik düzeyi bakımından birbirinden farklılıklar arz etmektedir.

Örneğin sanayisi en gelişmiş ve kişi başına geliri en yüksek olan alt bölge Malatya-Elazığ Alt Bölgesi,

görece en az gelişmiş olan alt bölge ise Van Alt Bölgesidir.

Kalkınma Bakanlığı tarafından hazırlanan 2011 yılı Sosyo Ekonomik gelişmişlik (SEGE) sıralamasında

Elazığ 39, Malatya 42, Erzincan 45, Tunceli 58, Erzurum 59, Kars 68, Iğdır 69, Ardahan 71, Bingöl 72,

Van 75, Bitlis 76, Ağrı 79, Hakkâri 80 ve Muş 81. Sırada yer almaktadır. Düzey-2 bölgeleri sosyo-

ekonomik gelişmişlik sıralamasında 26 Düzey-2 Bölgesi içerisinde TRB1(Malatya, Elazığ, Bingöl,

Tunceli) Bölgesi 20’nci, TRA1 (Erzurum, Erzincan, Bayburt) Bölgesi 22’nci, TRA2 (Kars, Ardahan,

Ağrı, Iğdır) Bölgesi 25’inci ve TRB2 (Van, Bitlis, Muş, Hakkâri) Bölgesi son sıradadır. Bu düşük

sıralamalar, bölgenin Türkiye ekonomisine kattığı değerin oldukça düşük olduğunu açıkça ortaya

koymaktadır.

Tablo 22 DAP Bölgesi Bölgesel Yapılanma

TRA Kuzeydoğu Anadolu TRA1 Erzurum, Erzincan, Bayburt

TRA2 Ağrı, kars, Iğdır, Ardahan

TRB Ortadoğu Anadolu TRB1 Malatya, Elazığ, Bingöl, Tunceli

TRB2 Van, Muş, Bitlis, Hakkari

Bölge’nin ekonomisi tarım ağırlıklıdır. Nüfus verileri, bölgede tarımsal istihdamın toplam istihdam

içindeki payının yüzde 53,75 oranında olduğunu göstermektedir. Türkiye genelinde ise bu oran yüzde

24’tür. Tarım sektöründeki istihdam 2000 yılında 7,8 milyon kişi iken, 2011’de 6,1 milyona

gerilemiştir. Diğer sektörlerde ise istihdam artmıştır.

Page 158: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

158

Şekil 46 Sektörlerin İstihdam İçindeki Payları (%), TÜİK 2012

Sektörlerin GSYH içindeki paylarına bakıldığında, 1998’de tarımın payı yüzde 12,14 iken, 2011’de

yüzde 8,89’a gerilemiştir. İmalat, inşaat ve ticaretin payları bu dönemde çok değişiklik göstermemiş,

ulaştırmanın payı yüzde 11’den yüzde 14,86’ya çıkmıştır.

Sanayi sicil kayıtlarına göre Türkiye’de sanayi işletmelerinin % 71’i, başta İstanbul (%31) olmak üzere,

Bursa(%8), Ankara(%7), İzmir(%5), Konya(%4), Gaziantep(%3), Denizli(%3), Kocaeli(%2), Adana(%2),

Tekirdağ(%2), Kayseri(%2), Mersin(%2) illerinde bulunmaktadır.

Sanayi sicil kayıtlarına göre Türkiye’de sanayi işletmelerinin %48’i Marmara Bölgesinde, %17’si İç

Anadolu Bölgesinde, %14’ü Ege Bölgesinde, %8’i Akdeniz Bölgesinde, %6’sı Karadeniz Bölgesinde,

%5’i Güneydoğu Anadolu Bölgesinde, % 2’si Doğu Anadolu Bölgesindedir.

Türkiye İstatistik Kurumu tarafından yayınlanan dış ticaret istatistiklerine göre Bölge illerinin 2014 yılı

toplam ihracatı 1.232.677.000 USD olup, ülkemiz 2014 yılı toplam ihracatının binde 8’i kadardır. Aynı

yıl için bölgenin toplam ithalat miktarı 375.961.000 dolardır. Bölge ithalatı, ülke ithalatının on binde

15’ ine karşılık gelmekte olup, bölgede ticari faaliyetler, üretim miktarı, ihracata yönelik katma değerli

ürün üretimi, sanayinin etkinliği, verimlilik ve bölge endüstrisinin durumu hakkında önemli bir

gösterge sunmaktadır.

Doğu Anadolu Bölgesi zorlu iklim ve coğrafya koşullarının olduğu bir bölgedir. Bölge sanayileşme

yönünden az gelişmiş bir yapıdadır. Bölge ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayalı bir yapıdadır. Tarım

ve hayvancılığa dayalı imalat sektörü yanında, hizmetler, madencilik, inşaat, mobilya ve orman

ürünleri, tekstil, tarım makinaları, plastik ve genel imalat sektörleri vb. bulunmaktadır. Bölgede sanayi

sektörü faaliyetleri genellikle küçük ölçekli işletmeler eliyle yürütülmektedir.

Bölgenin sanayi yönünden gelişmemesi, sermaye birikiminin yetersiz oluşu, aile tipi küçük ölçekli

işletme yapısının hâkim olması, işbirliği ve örgütlenme yetersizliği, uzmanlaşma eksikliği, derin bir

işgücü piyasasının oluşmaması ve kalifiye eleman eksikliği, üretilen ürünlerin ham olarak ticarete

konu olması ve katma değeri yüksek ürünlerin üretilmemesi, markalaşma ve pazarlama sorunları gibi

etkenler bölgenin gelir düzeyini azaltmakta, istihdam olanaklarını kısıtlamakta, potansiyel

kaynaklardan yararlanılmamakta ve bölgenin göç vermesine neden olmaktadır.

Page 159: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

159

5.1 Kobi ve girişimcilik Sektörün Mevcut Durumu Sanayi sicil kayıtlarına göre Doğu Anadolu Bölgesi, ülkemiz sanayi işletmelerinin sadece % 2’sini

bünyesinde barındırmakta olan sanayisi az gelişmiş bir bölgedir. Türkiye İstatistik Kurumu 2013 yılı

verilerinde Türkiye’de iş kayıtlarına göre girişim sayısı 3.529.541 adettir. Bölgede toplam girişim sayısı

170.580 adet olup, bu girişimler aşağıdaki tabloda sektörel bazda gösterilmektedir.

Tablo 23 Bölge Girişim Sayılarının Sektörel Dağılımı

Tarım, ormancılık ve balıkçılık 0,6%

Madencilik ve taş ocakçılığı 0,3%

İmalat 8,1%

Elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı 0,1%

Su temini; kanalizasyon, atık yönetimi ve iyileştirme faaliyetleri 0,1%

İnşaat 7,2%

Toptan ve perakende ticaret; motorlu kara taşıtlarının ve motosikletlerin onarımı 36,7%

Ulaştırma ve depolama 24,2%

Konaklama ve yiyecek hizmeti faaliyetleri 8,2%

Bilgi ve iletişim 1,1%

Finans ve sigorta faaliyetleri 0,5%

Gayrimenkul faaliyetleri 0,5%

Mesleki, bilimsel ve teknik faaliyetler 3,5%

İdari ve destek hizmet faaliyetleri 0,9%

Eğitim 0,6%

İnsan sağlığı ve sosyal hizmet faaliyetleri 0,7%

Kültür, sanat, eğlence, dinlence ve spor 0,8%

Diğer hizmet faaliyetleri 5,9%

Toplam 0,6%

TÜİK tarafından yayınlanan 2013 yılı iş kayıtlarına göre girişim sayıları verileri uyarınca Bölge illerinin

tümü ülke ortalamasının altında seyretmektedir. Bölge illerinden özellikle Hakkâri, Ağrı, Muş, Bingöl

ve Bitlis illeri oldukça düşük girişim sayısına sahip iken Bölgenin batısında yer alan Elazığ, Erzincan ve

Malatya illeri ile Iğdır ilinin nispeten ülke ortalamasına yakın olduğu görülmektedir.

Page 160: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

160

Bölgede bulunan üç teknoloji geliştirme bölgesinden Elazığ Fırat Teknokent 2009 yılında, Erzurum Ata

Teknokent 2010 yılında ve Malatya Teknokent 2013 yılında faaliyete başlamıştır. Bu teknoloji

geliştirme bölgelerinde (TGB) 84 yenilikçi girişimci faaliyet gösterirken, yaklaşık 180 personel istihdam

edilmektedir.

İller bazında mevcut durum aşağıda özet halinde verilmektedir.

Ağrı:

Ağrı ilinde mevcut sanayi, tarım sektörüne özellikle de hayvancılığa bağlı olarak gelişmiştir. İlin başlıca

gelir kaynakları tarım, hayvancılık, sınır ticareti ve turizmdir. Aktif nüfusun büyük kesimi tarım ve

hayvancılık alanında istihdam edilmektedir. Ağrı ilinde bulunan sanayi işletmelerinin sektörel

dağılımına bakıldığında, %53 gıda ürünleri imalatı sektörünün ilk sırada olduğu görülmektedir.

Diğerleri sırasıyla;

% 15 Diğer madencilik taş ocakçılığı,

% 7 Tekstil ürünleri imalatı,

% 5 Deri ve ilgili ürünlerin imalatı

% 5 Kauçuk ve plastik ürünlerin imalatı,

% 3 Diğer metalik olmayan mineral ürünlerin imalatı,

% 2 Kok kömürü ve rafine edilmiş petrol ürünü,

% 2 Ham petrol ve doğalgaz çıkarımı ve saha arama ve tetkiki,

% 2 Giyim eşyası imalatı; kürkün işlenmesi ve boyanması,

% 2 Başka yerde sınıflandırılmamış makine ve ekipman imalatı,

% 2 Kimyasalların ve kimyasal ürünlerin imalatı,

% 2 Kâğıt ve kâğıt ürünlerinin imalatı.

Ardahan:

Ardahan’da tarımsal ve hayvansal ürünler (süt ve süt ürünleri, et ve et ürünleri ile organik bal), gıda,

giyim, ev araç ve gereçleri, inşaat malzemeleri ile diğer tüketim malları ticarete konu olmaktadır.

Büyükbaş hayvancılık, arıcılık ve kaşar peyniri üretimi ildeki temel geçim kaynağıdır.

Ardahan ilinde bulunan sanayi işletmelerinin sektörel dağılımına bakıldığında, %85’lik bir oran ile gıda

ürünleri imalatı ilk sırada, %11’lik bir oran ile diğer metalik olmayan mineral ürünlerin imalatı ikinci ve

%4’lük bir oran ile ana metal sanayi üçüncü sırada yer almaktadır.

Page 161: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

161

Bingöl:

Bingöl ilinin ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayalıdır. Sanayi sektöründe önemli ve büyük ölçekli

tesis bulunmamaktadır. Atölye tipi sanayi faaliyeti hâkimdir.

Bingöl ilinde bulunan sanayi işletmelerinin sektörel dağılımına baktığımızda, %36 gıda ürünleri

imalatı, %17 diğer madencilik taş ocakçılığı, %15 diğer metalik olmayan mineral ürünlerin imalatı

sektörleri yer almaktadır.

Diğerleri sırasıyla;

% 9 Ana metal sanayi,

% 4 Giyim eşyası imalatı; kürkün işlenmesi ve boyanması,

% 3 Elektrik, gaz, buhar ve sıcak su üretimi dağıtımı

% 2 Diğer ulaşım araçların imalatı,

% 2 Kauçuk plastik ve ürünleri imalatı,

% 2 Metal ürünleri imalatı,

% 2 Kok kömürü ve rafine edilmiş petrol ürünleri imalatı,

% 2 Kimyasalların ve kimyasal ürünlerin imalatı,

% 2 Tekstil ürünleri imalatı,

% 2 Ağaç ve mantar ürünleri imalatı (mobilya hariç),

% 2 Diğer madencilik ve taş ocakçılığı.

Bitlis:

Bitlis ili sanayi sektöründe; gıda ürünleri ve içecek imalatı, madencilik ve taş ocakçılığı ve bitkisel

üretim ilk sıralarda yer almaktadır. Söz konusu sektörlerde üretim yapan toplam 31 firma

bulunmaktadır. Bunların 15 adedi tüketim malları, 4 adedi ara malı, 3 adedi yatırım malı ve 9 adedi de

diğer sanayi malları üretim alanlarında faaliyet göstermektedir.

Bitlis ilinde bulunan sanayi işletmelerinin sektörel dağılımına bakıldığında; gıda ürünleri imalatı %28,

diğer madencilik ve taş ocakçılığı %28, diğer metalik olmayan mineral ürünlerin imalatı sektörleri %12

ile ilk sıralarda yer almaktadır.

Diğerleri sırasıyla;

% 5 Elektrik, gaz, buhar, havalandırma sistemi üretim ve dağıtımı,

% 5 Başka yerde sınıflandırılmamış makine ve ekipman imalatı,

% 5 Kauçuk plastik ve ürünlerin imalatı,

% 5 Kâğıt ve kâğıt ürünleri imalatı,

Page 162: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

162

% 3 Mobilya imalatı,

% 3 Bilgisayarların, elektronik ve optik ürünlerin imalatı,

% 2 Ana metal sanayi,

% 2 İçecek imalatı,

% 2 Kimyasalların ve kimyasal ürünlerin imalatı.

Elazığ:

Elazığ ekonomisinde ilk sırada yer alan tarım sektörünü; gıda, maden-taş ve toprak, demir ve demir

dışı metal, mobilya ve orman ürünleri, plastik ile genel imalat sektörleri takip etmektedir. Yeraltı

kaynakları bakımından zengin sayılabilecek olan ilde çıkarılan başlıca madenler; mermer, bakır, krom,

florid, bakırlı prit, çinko, kurşun, manganez, molibden, demir ve volframdır.

Elazığ ilinde bulunan sanayi işletmelerinin sektörel dağılımına bakıldığında, %24 ile diğer madencilik

ve taş ocakçılığı, %20 ile gıda ürünleri imalatı, %9 ile diğer metalik olmayan mineral ürünlerin imalatı,

%9 ile başka yerde sınıflandırılmamış makine ve ekipman imalatı sektörlerinin ilk sıralarda olduğu

görülmektedir.

Diğer sektörler sırasıyla;

% 5 Fabrikasyon metal ürünleri imalatı (makine ve teçhizatı hariç),

% 4 Mobilya imalatı,

% 4 Kimyasalların ve kimyasal ürünlerin imalatı,

% 4 Kauçuk ve plastik ürünlerin imalatı,

% 3 Elektrikli teçhizat imalatı,

% 3 Ana metal sanayi,

% 3 Metal cevherler madenciliği,

% 3 Ağaç ve mantar ürünleri imalatı (mobilya hariç),

% 2 Tekstil ürünleri imalatı,

% 2 Kâğıt ve kâğıt ürünleri imalatı,

% 1 İçecek imalatı,

% 1 Giyim eşyası imalat, kürkün işlenmesi ve boyanması,

% 1 Deri ve ilgili ürünlerin imalatı,

% 2 Diğer

Page 163: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

163

Erzincan:

Erzincan ilinde imalat sanayi genel olarak küçük işletmelere dayanmaktadır. Devlet katkısıyla yapılmış

bulunan Erzincan Şeker Fabrikası ve bu kuruluş bünyesinde faaliyet gösteren Makina Fabrikası en

fazla istihdam sağlayan büyük işletmelerdir.

Şehrin ikinci sanayi kolu ise madenciliğe dayanmaktadır. İlde krom, mermer ve perlit elde edilen

maden ocakları bulunmaktadır. Ayrıca gıda, meyve suyu konsantresi, mobilya, orman ürünleri, beton

elemanları, kanatlı yemi, çelik mutfak gereçleri, plastik piknik gereçleri, plastik eşya, plastik poşet,

PVC damlama ve plastik boru, hazır giyim, ray bağlantı elemanları, ısı yalıtım ve ısıcam ürünleri, çelik

endüstriyel imalat, tel ürünleri ve ferforje, yazılım firması, atık oto lastiği dönüşümü ve atık kâğıt

dönüşüm işletmeleri bulunmaktadır.

Erzincan ilinde bulunan sanayi işletmelerinin sektörel dağılımına bakıldığında, %34 gıda ürünleri

imalatı, %13 diğer madencilik ve taş ocakçılığı, %12 diğer metalik olmayan mineral ürünlerin imalatı

ilk sıralarda yer almaktadır.

Diğerleri sırasıyla;

% 9 Metal cevherleri madenciliği,

% 6 Ağaç ve mantar ürünleri imalatı(mobilya hariç),

% 6 Kauçuk ve plastik ürünler imalatı,

% 4 Ana metal sanayi,

% 3 Fabrikasyon metal ürünleri imalatı (makine ve teçhizat hariç),

% 2 Elektrik, gaz, buhar ve havalandırma sistemi üretim ve dağıtım,

% 2 Tekstil ürünleri imalatı,

% 2 Mobilya imalatı

% 2 Elektrikli teçhizat imalatı,

% 1 Giyim eşyası imalat,

% 1 Kömür ve linyit çıkartılması,

% 3 Diğer.

Page 164: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

164

Erzurum:

Erzurum ili ekonomisi, tarım, hizmet ve inşaat sektörlerine bağlıdır. Elde imalat sanayi yeterince

gelişmemiş ve henüz istenen düzeye ulaşmamıştır. Bunun başlıca nedeni, imalat sanayi sektörünü

tetikleyecek sektörlerin katma değerlerinin sanayi yatırımlarına yönlendirilememesidir. Gıda sanayi

ağırlıklı bir imalat sanayi yapısı olan ilde; kimya, metal, tekstil ve toprak ürünleri öncü sektörler olarak

görülmektedir. Erzurum ilinde bulunan sanayi işletmelerinin sektörel dağılımına bakıldığında gıda

ürünleri imalatının(%33) ilk sırada olduğu görülmektedir.

Diğerleri sırasıyla;

% 12 Diğer metalik olmayan mineral ürünlerin imalatı,

% 12 Diğer madencilik ve taş ocakçılığı,

% 6 Motorlu kara taşıtı, treyler (römork) ve yarı römork imalatı.

% 5 Ağaç ve mantar ürünleri imalatı(mobilya hariç),

% 4 Kimyasallar ve kimyasal ürünlerin imalatı,

% 4 Kauçuk ve plastik ürünlerin imalatı,

% 4 Makine ve ekipmanların kurulumu ve onarımı,

% 3 Kok kömürü, rafine edilmiş petrol ürünleri ve nükleer yakıt imalatı,

% 3 Fabrikasyon metal ürünleri imalatı(makine ve teçhizat hariç),

% 3 Başka yerde sınıflandırılmamış makine ve ekipman imalatı,

% 2 Metal cevherleri madenciliği,

% 2 Kâğıt ve kâğıt ürünleri imalatı,

% 2 Ana metal sanayi,

% 1 Kömür ve linyit çıkartılması,

% 1 İçecek imalatı,

% 3 Diğer.

Page 165: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

165

Hakkâri:

Hakkâri ekonomisinin temeli hayvancılığa dayanır. Koyun, keçi, sığır beslenir. Arıcılık gelişmektedir.

Hakkâri ilinde bulunan sanayi işletmelerinin sektörel dağılımına bakıldığında % 38 ile gıda ürünleri

imalatı sektörü ilk sırada yer almaktadır.

Diğer sektörler sırasıyla;

% 23 Diğer madencilik ve taş ocakçılığı,

% 8 Başka yerde sınıflandırılmamış makine ve ekipman imalatı,

% 8 Diğer metalik olmayan mineral ürünleri,

% 8 Kimyasal ve kimyasal ürünler imalatı,

% 4 Bilgisayar elektronik ürün imalatı,

% 4 Ana metal sanayi,

% 4 Tekstil ürünleri imalatı,

% 3 Metal cevherleri madenciliği.

Iğdır:

Iğdır ilinde; un, süt ve süt ürünleri, plastik imalatı, meyve püresi ve konsantresi, tekstil, soğuk lastik

kaplama, briket ve tuğla üretimi yapan küçük ölçekli sanayi tesisleri bulunmaktadır.

Iğdır ilinde bulunan sanayi işletmelerinin sektörel dağılımına bakıldığında, %61’lik bir oran ile gıda

ürünleri imalatının ilk sırada olduğu görülmektedir.

Diğerleri sırasıyla;

% 18 Diğer madencilik ve taş ocakçılığı,

% 11 Kauçuk ve plastik ürünleri imalatı,

% 7 Diğer metalik olmayan mineral ürünlerin imalatı,

% 3 Fabrikasyon metal ürünleri imalatı (makine teçhizatı hariç).

Page 166: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

166

Kars:

Kars ili ekonomisi, tarım ve hayvancılığa dayalı bir yapıya sahiptir. İlde orta ve küçük ölçekli sanayi

siteleri bulunmaktadır.

Kars ilinde bulunan sanayi işletmelerinin sektörel dağılımına bakıldığında; gıda ürünleri ve içecek

imalatı(%39), diğer madencilik ve taş Ocakçılığı(% 10) ve ana metal sanayi(% 10) sektörleri ilk

sıralarda yer almaktadır.

Diğerleri sırasıyla;

% 7 Makine ve teçhizat hariç; fabrikasyon metal ürünleri,

% 5 Başka yerde sınıflandırılmamış makine ve teçhizat imalatı,

%5 Ağaç ve mantar ürünlerinin imalatı(mobilya hariç),saz, saman ve benzeri malzemelerden, örülerek

yapılan eşyaların imalatı,

% 3 Derinin tabaklanması ve işlenmesi, bavul, el çantası, saraçlık, koşum takımı ve ayakkabı imalatı,

% 2 Metal cevherler madenciliği,

% 2 Motorlu kara taşıtı, treyler

% 2 İçecek imalatı,

% 2 Deri ve ilgili ürünlerin imalatı,

% 2 Kâğıt ve kâğıt ürünleri imalatı,

% 2 Bilgisayarların elektronik ve optik ürünleri,

% 9 (Diğer ).

Malatya:

Malatya’da faaliyetlerini sürdüren Şeker Fabrikası, Tekel Yaprak İşletmesi, Tekel Sigara Fabrikası,

Sümerbank Pamuklu Dokuma Fabrikası gibi devlet kuruluşları il sanayisinin temelini oluşturmuşlardır.

İlde, tarıma dayalı sanayi sektöründe; Malatya Şeker Fabrikası, kayısı işleme ve ambalajlama tesisleri,

un ve unlu mamul tesisleri, hayvancılığa dayalı sanayi sektöründe; et kombinası, tavukçuluk

işletmeleri süt fabrikaları ve yem sanayi, tekstil sektöründe; I.ve II. Organize Sanayi Bölgelerinde yer

alan tesisler faaliyet göstermektedir. Ayrıca, ilde makine ve donanım, mobilya, kalorifer kazanı ve

yem üretimi yapılmaktadır.

Malatya sanayisinde, tekstil sanayi ve kayısıya dayalı gıda sanayi (işleme ve paketleme) ilk sıralarda

yer almaktadır.

Malatya ilinde bulunan sanayi işletmelerinin sektörel dağılımına bakıldığında %30’luk bir oran ile gıda

ürünleri imalatının ilk sırada olduğu görülmektedir.

Page 167: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

167

Diğerleri sırasıyla;

%11 Tekstil ürünleri imalatı,

%9 Diğer madencilik ve taş ocakçılığı,

%8 Başka yerde sınıflandırılmamış makine ve teçhizat,

%6 Diğer metalik olmayan mineral ürünlerin imalatı,

%6 Giyim eşyası imalatı; kürkün işlenmesi ve boyanması,

%4 Kimyasalların ve kimyasal ürünlerin imalatı,

%4 Kauçuk ve plastik ürünlerin imalatı,

%4 Fabrikasyon metal ürünleri imalatı(makine ve teçhizat hariç),

%3 Kâğıt ve kâğıt ürünleri imalatı,

%2 Metal cevherler madenciliği,

%2 Elektrikli teçhizat imalatı,

%2 Ana metal sanayi,

%2 Motorlu kara taşıtı, treyler ( römork) ve yarı römork imalatı,

%1 Kok kömürü, rafine edilmiş petrol ürünleri imalatı,

%1 Elektrik, gaz, buhar ve havalandırma sistemi ve dağıtımı,

%1 İçecek imalatı,

%1 Mobilya imalatı,

%1 Diğer imalatlar,

%2 Diğer (ağaç ve mantar ürün imalatı(mobilya hariç), makine ve ekipmanların kurulumu ve onarımı,

kömür ve linyit çıkartılması, ham petrol ve doğal gaz çıkarımı ve saha arama ve tetkiki hariç, deri ve

ilgili ürünlerin imalatı )

Muş:

Muş sanayisi ağırlıklı olarak orta ve küçük işletmelerden meydana gelmektedir. Büyük ölçekli sanayi

kuruluşları olarak; Şeker fabrikası ve çimento fabrikası, orta ölçekli işletme olarak; barit fabrikası, tuz

fabrikası, mermer fabrikası, tekstil fabrikası, ayakkabı fabrikası ve muhtelif gıda, plastik ve metal eşya

fabrikaları faaliyet göstermektedir.

Page 168: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

168

İlde, faaliyet gösteren firmaların üretim konuları çimento, tarım makineleri, tekstil, hazır giyim,

ayakkabı, mobilya, hazır yemek, hazır beton, karma yem, unlu mamuller, süt ve süt ürünleri, şeker,

sıcak asfalt, taş ve mıcırdır.

Muş ilinde bulunan sanayi işletmelerinin sektörel dağılımına bakıldığında, gıda ürünleri imalatı(%37),

diğer metalik olmayan mineral ürünlerin imalatı(%15)i, diğer madencilik ve taş Ocakçılığı (%15)

sektörlerinin ilk sıralarda yer aldığı görülmektedir.

Diğer sektörler sırasıyla;

% 6 Elektrik, gaz, buhar ve havalandırma sistem üretim ve dağıtımı,

% 6 Kimyasalların ve kimyasal ürünlerin imalatı,

% 4 Kauçuk ve plastik ürünlerin imalatı,

% 4 Diğer ulaşım araçlarının imalatı,

% 4 Fabrikasyon metal ürünleri imalatı (makine ve teçhizatı hariç),

% 4 Giyim eşyası imalatı, kürkün işlenmesi ve boyanması,

% 2 Deri ve ilgili ürünlerin imalatı,

% 1 Tekstil ürünleri imalatı,

% 1 Kayıtlı medyanın basılması ve çoğaltılması,

% 1 Başka yerde sınıflandırılmamış makine teçhizat imalatı.

Tunceli:

Tunceli ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayalı olup, sanayileşme düzeyi çok düşüktür. Tunceli ilinde

bulunan sanayi işletmelerinin sektörel dağılımına bakıldığında, %44 ile gıda ürünleri imalatı, %22 ile

diğer madencilik ve taş ocakçılığı sektörlerinin ilk sırada yer aldığı görülmektedir.

Diğerleri sırasıyla;

% 22 Metalik olmayan mineral ürünlerin imalatı;

% 6 İçecek imalatı

% 6 Elektrik, gaz, buhar ve havalandırma sistemi üretim ve dağıtımı.

Page 169: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

169

Van:

Van ili ekonomisi tarım, ticaret, turizm ve sanayi ağırlıklı bir yapıya sahiptir. İlde bulunan sanayi

tesislerinin önemli bir bölümü tarım ürünlerine dayalı sanayi tesisleridir. Un, yem, süt fabrikaları, et

kombinası, et entegre tesisi, ağaç sanayi tesisleri ilde faaliyet göstermektedir. Canlı hayvan, gıda,

giyim ticareti, bazı sanayi ve el sanatları ürünlerinin imalatı ve pazarlaması, turizm ve inşaat işleri il

ekonomisinin diğer önemli faaliyet dallarını teşkil etmektedir.

Van ilinde bulunan sanayi işletmelerinin sektörel dağılımına bakıldığında, gıda ürünleri imalatı(%40),

diğer metalik olmayan mineral ürünlerin imalatı(%15) ve diğer madencilik taş Ocakçılığı (%9)

sektörlerinin ilk sıralarda olduğu görülmektedir.

Diğerleri sırasıyla;

% 7 Başka yerde sınıflandırılmamış makine ve donanım imalatı,

% 5 Kauçuk ve plastik ürünlerin imalatı,

% 5 Kok kömürü, rafine edilmiş petrol ürünleri imalatı,

% 4 Elektrik, gaz, buhar ve havalandırma sistemi üretim ve dağıtımı,

% 3 Tekstil ürünleri imalatı,

% 3 Fabrikasyon metal ürünleri imalatı; makine ve teçhizatı hariç,

% 2 Kâğıt ve kâğıt ürünleri imalatı,

% 2 Kimyasalların ve kimyasal ürünlerin imalatı,

% 1 Ana metal sanayi,

% 1 Motorlu kara taşıtı, treyler(römork) ve yarı treyler (yarı römork) imalatı,

% 3 Diğer (içecek imalatı, ağaç ve mantar ürünleri, elektrikli teçhizat)

Page 170: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

170

5.2 Bölgesel Strateji ve Eylem Planları Bölgede başta kalkınma ajansları olmak üzere çok sayıda kurum ve proje kapsamında strateji ve

eylem planları geliştirilmiştir. Aşağıda özellikle güncel olmaları ve detaylı bir ihtiyaç analizi sonucunda

çıkarılmış olmaları nedeni ile bölgede faaliyet göstermekte olan 4 Kalkınma Ajansı tarafından

hazırlanmış olan strateji ve eylem planları detaylı olarak verilmektedir.

Tablo 24 DAKA Strateji ve Eylem Planı Öncelikleri

HEDEF STRATEJİ

GELİŞME EKSENİ (I) : EKONOMİK DÖNÜŞÜM VE BÜYÜME

1. Tarımsal Üretimdeki Rekabet Gücünün Artırılması

Yem Bitkilerinde Çeşitliliğin ve Verimin Artırılması

Hayvan Gen Kaynaklarının Korunması ve Irk Islahının Yapılması

Büyükbaş Hayvancılığın Geliştirilmesi

Küçükbaş Hayvancılığın Geliştirilmesi

Kırsal Alanda Ekonomik Çeşitliliğin Sağlanması

Meyvecilik ve Sebzeciliğin Geliştirilmesi

2. Tarımda Kaynakların Etkin Kullanılması

Tarımda Etkin Sulama Yöntemlerinin Teşvik Edilmesi ve Altyapının İyileştirilmesi

Nadas Alanlarının Daraltılması

Arazi Toplulaştırması ve Kullanım Planlarının Yapılması

Mera Islahının ve Amenajmanının Yapılması

Sürdürülebilir Kırsal Kalkınma Programlarının Hazırlanması

3. İmalat Sanayinde Rekabetçiliğin Artırılması

Karşılaştırmalı Üstünlüğe Sahip Sektörlerin Geliştirilmesi

Tarıma Dayalı Sanayinin Geliştirilmesi

Ortak Kullanım Alanlarının Üretim İhtiyaçlarını ve Yatırım Taleplerini Karşılayacak Düzeye Getirilmesi

Finansal Araçların ve Tasarrufların Yatırım Amaçlı Kullanımının Arttırılması

KOBİ, STK ve Kamu Kurumları Arasındaki İşbirliğinin Geliştirilmesi

4.Madencilik Sektöründe Katma Değeri Yüksek Ürünlerin Üretilmesi ve Ürün Çeşitliliğinin Artırılması

Maden Türlerine Uygun Zenginleştirme Tesislerinin Kurulması

Öne Çıkan Madenler için Ar-Ge ve Fizibilite Çalışmalarının Yapılması

Maden Potansiyelinin Tespitine Yönelik Çalışmaların Yapılması

5. Madenciliğe Dayalı Sanayinin Geliştirilmesi ve Rekabet Edebilirliğinin Artırılması

Madenciliğe Dayalı İhtisas OSB'lerin Kurulması

6. Enerji Potansiyelinin Etkin Biçimde Kullanılması

Yenilenebilir Enerji Kaynaklarının Kullanımının Sağlanması

Enerji Altyapısının İyileştirilmesi

Enerji Kaynaklarının Tespiti ve Değerlendirilmesi

Enerji Verimliliğinin Artırılması

Elektromekanik Sanayinin Gelişmesi

7. Bölge'nin Lojistik Merkezi Haline Dönüştürülmesi

Lojistik için Önem Arz Eden Modların Altyapısının Geliştirilmesi

8.Dış Ticaretin Geliştirilmesi İhracata Yönelik İmalatın Geliştirilmesi

Dış Ticaret Hacminin Artırılması için Sınır Kapılarının Etkin Kullanımının Sağlanması

Page 171: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

171

Sınır Ötesi Ticaret İşbirliğinin Geliştirilmesi

Sınır Ticaretinin TRB2 Bölgesi'nin Temel Tüketim ve Üretim İhtiyaçlarını Karşılayacak Şekilde Yeniden Düzenlenmesi

9. Ar-Ge, Markalaşma ve Pazarlama Faaliyetlerinin Geliştirilmesi

Ar-Ge ve Yenilik Konularında Farkındalığın Artırılması

Ar-Ge ve Yenilik Konularında Destek Mekanizmalarının Güçlendirilmesi

Yerel Ürünlerin Tescillerinin Sağlanması ve Markalaşma Bilincinin Yükseltilmesi ile Pazarlama Faaliyetlerinin Geliştirilmesi

Üniversite-Sanayi İşbirliğinin Geliştirilmesi

10. Girişimcilik Kültürünün Geliştirilmesi

Girişimciliğin Özendirilmesi İçin Farkındalık Çalışmalarının Yürütülmesi

Girişimcilik Destek Mekanizmalarının Geliştirilmesi

11. Bölge'nin Turizm Çeşitliliği Potansiyelinin Sektöre Kazandırılması ve Turizm Gelirlerinin Sürdürülebilir Bir Şekilde Artırılması

Bölge’nin Turizm Potansiyellerinin Geliştirilmesi Yoluyla Turizm Faaliyetlerinin Bütün Yıla Yayılmasının Sağlanması

Bölgesel Tabanlı Bir Pazarlama Programının Tanıtılması Yoluyla Bölge’ye Olan Talebin Artırılması

12. Van Gölü'nün Bütün Bileşenleriyle Turizme Kazandırılması

Van Gölü Kıyısında Bulunan Kamu Kurum Binalarının Modernizasyonlarının Tamamlanarak Turistik Amaçlı Kullanıma Dönüştürülmeleri ve Tesis Sayısının Artırılması

Göl Kenarında Bulunan Sanayi İşletmelerine Gölden Uzak Yerler Tahsis Edilerek Kıyıdan Tahliyelerinin Sağlanması

Göl Ulaşımının Daha Etkin Bir Hale Getirilmesi, Gölde Turistik Amaçlı Turların Düzenlenmesi

GELİŞME EKSENİ (II): YAŞANABİLİR MEKÂNLAR

1. Sürdürebilir Çevre Yönetiminin Sağlanması

Sürdürülebilir Atık Yönetiminin Sağlanması

Van Gölü Havzası'nın Korunması

Doğal Kaynakların Sürdürülebilir Yönetiminin Sağlanması, Hassas Ekosistemlerin ve Biyolojik Çeşitliliğin Korunması

Hava Kalitesinin AB Standartlarına Uygun Hale Getirilmesi

2.Kent ve Ulaşım Altyapısının İyileştirilmesi

Kanalizasyon ve Atık Su Arıtma Tesislerinin İhtiyacı Karşılayabilecek Seviyeye Getirilmesi

Temiz İçme Suyunun Herkese Ulaştırılması

Demiryolu, Karayolu, Havayolu ve Çoklu Taşımacılık Altyapısının Oluşturulması

Ulaşım Ana Planının Hazırlanması

E-Dönüşüm Sürecinin Desteklenmesi ve Telekomünikasyon Altyapısının İyileştirilmesi

3.Açık Alanların ve Yaşam Ünitelerinin Mekânsal Kalitesinin Artırılması

Afet ve Çöküntü Alanlarında Yapılaşmanın Kentsel Politika Araçları ile Dönüşümü

Sosyal Donatı Standartlarına Uygun Projelerin Hazırlanması ve Uygulanması

Projeksiyon Hesaplı Konut Üretiminin Artırılması

Herkes İçin Kent Tasarımlarının Oluşturulması

4. Kentleşmenin Bileşenlerine İlişkin Tematik Planların ve

Afet Sakınım Planının Oluşturulması

Bütünleşik Kıyı Plan Senaryolarının Hazırlanması

Page 172: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

172

Projelerin Hazırlanması Enerji Verimli Kent Formları Üretilmesine Yönelik Plan Senaryolarının Hazırlanması

Kent Kimliğini Belirleyici Plan Senaryolarının Hazırlanması

GELİŞME EKSENİ (III): GÜÇLÜ TOPLUM

1. İnsan Kaynaklarının Geliştirilmesi

Bölge Örgün Eğitiminde Okullaşma Oranının Artırılması

Mesleki ve Teknik Eğitim Kurumları Altyapısının Piyasa İşgücü Talepleriyle Uyumlu Hale Getirilmesi

İşgücüne Katılım ve İstihdam Oranının Artırılması

Çiftçi ve Üreticilere Yönelik Teorik ve Uygulamalı Eğitimlerin Sağlanması

2. Kurumsal Kapasitenin ve Örgütlenme Bilincinin Artırılması

Yönetişimin İyileştirilmesi ve Kurumsal Uzmanlaşmanın Geliştirilmesi

Kurumsal Hafıza Oluşturacak Sistemlerin Kurulması

STK’larda, Birliklerde ve Kooperatiflerde Etkinliğin Artırılması

Sosyal Yaşam Bilincinin Sağlanması

Page 173: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

173

Tablo 25 Fırat Kalkınma Ajansı Strateji ve Eylem Planı Öncelikleri

1. EKSEN: YAŞAM KALİTESİ

1.1. SOSYAL VE BEŞERİ SERMAYENİN GELİŞİMİ

1.1.1. Sivil Toplum Kuruluşlarının etkinliğinin arttırılması

1.1.2. Ekonomik alanda işbirliklerinin geliştirilmesi

1.1.3. Girişimcilik kültürünün güçlendirilmesi

1.1.4. Kurumların kapasitelerinin ve kurumlar arası koordinasyonun güçlendirilmesi

1.1.5. Mesleki eğitimin sektörel ihtiyaçlara göre geliştirilmesi

1.1.6. Üniversitelerin araştırma, uygulama ve öğretim olanaklarının geliştirilmesi

1.1.7. Kadınların sosyal, ekonomik hayata ve karar süreçlerine katılımının artırılması

1.1.8. Göç yönetimi

1.2. FİZİKİ ALTYAPININ İYİLEŞTİRİLMESİ 1.2.1. Kent içi ulaşım sistemlerinin verimlilik ve erişilebilirlik odaklı iyileştirilmesi

1.2.2. Bölgenin ulaşım altyapısının güçlendirilmesi

1.2.3. Orman ve yeşil alan varlığının artırılması

1.2.4. Bölgedeki yerleşimlerin afetlere hazırlıklı hale getirilmesi

1.2.5. Bölge kentlerinde yapılaşmanın iyileştirilmesi

1.2.6. Sağlık hizmetleri altyapısının iyileştirilmesi

1.2.7. Kırsal kesimin sağlık hizmetlerine erişiminin arttırılması

1.2.8. Kadın, engelli ve yaşlılara yönelik sosyal hizmet ve ulaşım altyapısının iyileştirilmesi

1.2.9. Su, kanalizasyon ve enerji altyapılarının iyileştirilmesi

1.2.10. Etkin katı atık yönetiminin sağlanması

1.2.11. Atık su arıtma tesislerinin kurulması ve mevcutların geliştirilmesi

1.2.12. Kültür ve spor tesislerinin geliştirilmesi

2. EKSEN: SÜRDÜRÜLEBİLİR EKONOMİ

2.1. TARIMSAL ÜRETİMİN VE VERİMLİLİĞİN ARTIRILMASI

2.1.1. Sulanan tarım arazisi varlığının arttırılması ve modern sulama sistemlerinin

yaygınlaştırılması

2.1.2. Arazi toplulaştırmaları

2.1.3. Modern hayvancılık uygulamalarının yaygınlaştırılması

2.1.4. Su ürünleri üretiminin ve katma değerinin artırılması

2.1.5. Arıcılığın gelişimi ve kaliteli bal üretiminin sağlanması

2.1.6. Tarımsal girdi temininde bağımlılığın azaltılması

2.1.7. Seracılığın Yaygınlaştırılması

2.1.8. Tarımsal ürünlerin toplanması ve depolanması için gerekli altyapının sağlanması

2.1.9. Tarımsal üretimde pazarlama altyapısının

Page 174: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

174

geliştirilmesi

2.1.10. İyi tarım ve organik tarım uygulamalarının yaygınlaştırılması

2.1.11. Tıbbi ve aromatik bitkilerin ekonomiye kazandırılması

2.1.12. Tarımda verimliliği arttırmaya yönelik tekniklerin ve eğitimlerin yaygınlaştırılması

2.1.13. Meyveciliğin çeşitlendirilmesi

2.2. ALTERNATİF TURİZM TÜRLERİNİN GELİŞTİRİLMESİ

2.2.1. Turistik tesis sayısının ve hizmet kalitesinin arttırılması

2.2.2. Turizm değerlerinin tanıtılması ve pazarlanması

2.2.3. Turizm değerlerine erişilebilirliğin iyileştirilmesi

2.3. ENDÜSTRİYEL ÜRETİMİN GÜÇLENDİRİLMESİ

2.3.1. Bölgenin sanayi alanlarında altyapı hizmetlerinin arttırılması

2.3.2. Gıda sanayinde ürün çeşitlendirmesine gidilmesi

2.3.3. Yöresel ürünlerin üretiminin artırılması, işlenmesi ve markalaştırılması

2.3.4. Tekstil sanayinde yenilikçi teknolojilerin kullanılması ve kümelenme stratejilerinin geliştirilmesi

2.3.5. Yapı malzemeleri sanayinde yatırımların arttırılması

2.3.6. Makine ve teçhizat sanayinde işletmelerin geliştirilmesi

2.3.7. Metal ürünleri sanayinde yatırımların özendirilmesi

2.3.8. Medikal ürün ve malzeme sanayinde yatırımların arttırılması

2.4. ENERJİ VE MADEN VARLIĞININ ETKİN KULLANIMI

2.4.1. Potansiyel maden rezervlerinin işletmeye açılması

2.4.2. Krom ve Demir cevherinin katma değeri yüksek ürünlerin üretiminde kullanılması

2.4.3. Mermer sektöründe işbirliği ve Ar-Ge faaliyetlerinin artırılması

2.4.4. Maden artıklarının yeniden kazanılmasına yönelik çalışmaların yapılması

2.4.5. Yenilenebilir enerji yatırımlarının özendirilmesi

2.4.6. Hidroelektrik santrallerin kamu hassasiyetleri ve doğal hayatın korunması önceliğiyle kurulması

2.4.7. Sanayi ve tarım işletmelerinde enerji verimliliğinin özendirilmesi

Page 175: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

175

Tablo 26 KUDAKA Strateji ve Eylem Planı Öncelikleri

BAŞTA NİTELİKLİ VE AYIRT EDİCİ ÖZELLİKTEKİ ÜRÜNLER OLMAK ÜZERE TARIMSAL ÜRETİMİN MİKTAR VE KALİTESİNİN ARTIRILMASI

Kaliteli, Yeterli ve Sürekli Tarımsal Üretim İçin Sosyal Altyapının İyileştirilmesi

Üreticinin teknik kapasitesinin ve niteliğinin artırılması

Örgütlenmenin ve işbirliği kültürünün geliştirilmesi

Bölgede tarımsal girişimciliğin ve girişim sayısının artırılması

Kaliteli, Yeterli ve Sürekli Tarımsal Üretim İçin Teknik Altyapının İyileştirilmesi

Tarımsal hammaddenin üretilmesi, toplanması, taşınması ve işlenmesine yönelik alt yapı ve organizasyon eksikliklerinin giderilmesi

Tarımsal üretime yönelik araştırma, fizibilite, envanter ve strateji geliştirilmesi

Sözleşmeli tarımsal üretimin bölgede yaygınlaştırılması

Ayırt edici tarımsal ürün üretiminin ve yenilikçi uygulamaların yaygınlaştırılması

BÖLGEDE ÜRETİLEN HAMMADDENİN İŞLENEREK KATMA DEĞERLİ ÜRÜN HALİNE GETİRİLMESİ

Bölgeye İşleme ve İmalat Sanayi Yatırımlarının Çekilmesi

Bölgeye yatırımı çekecek sanayi altyapısının geliştirilmesi

Bölgeye yatırım yapacak işletmelere yol gösterecek bilgi altyapısının oluşturulması

Bölgenin sanayi yatırımı imkânlarının ulusal ve uluslararası alanlarda tanıtılması

Bölgenin Sermaye Birikiminin Bölge İçerisinde Yatırıma Dönüştürülmesi

Bölgenin girişimcilik kültürünün geliştirilmesi

Ortak çalışma kültürü ve işbirliği ağlarının oluşturulması

Bölgenin AR-GE, Yenilikçilik ve Teknoloji Kullanım Seviyesinin Yükseltilmesi

Bölgede araştırma merkezlerinin altyapılarının geliştirilmesi

Üniversite sanayi işbirliğinin sağlanması

Firmaların Ar-Ge ve yenilik konularında bilinçlendirilerek güncel trendleri ve sektörel yenilikçi modelleri takip etmeleri sağlanarak teknoloji kullanım düzeylerinin artırılması

Katma Değeri Yüksek Ürünlerin Değerinde Pazarlaması

Bölgenin dış ticaret kapasitesinin geliştirilmesi

Markalaşma kültürünün geliştirilmesi ve marka ürünler oluşturulması

Bölge için alternatif pazar ağlarının ve pazarlama yöntemlerinin geliştirilmesi

SUNDUĞU KALİTELİ VE ÇEŞİTLİ HİZMETLER İLE BÖLGENİN YAKIN VE UZAK COĞRAFYASI İÇİN BİR SUNUM MERKEZİ HALİNE GELMESİ

Page 176: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

176

Bölgede Turizmin Değer Zincirindeki Tüm Alt Sektörlerle Beraber Yüksek Sosyoekonomik Faydayı Sağlaması

Öncelikli turizm alanlarında farklılaşan ve değer yaratan turizm ürünlerinin geliştirilmesi, pazarlama ve sunuma hazır hale getirilmesi

Turizm ürünlerinin tanıtımı, pazarlanması ve destinasyon markalaşmasının sağlanması

Turizm değer zincirinde özel sektörün, girişimciliğin ve insan kaynağının geliştirilmesi

Toplumun turizmi içselleştirmesinin sağlanmas, sosyal ve kültürel ortamın güçlendirilmesi

Çevre Düzey 2 Bölgeleri ile tematik turizm koridorlarının oluşturulması ve ortak tanıtım yapılması

Bölgede Farklılaşmış Hizmet Tiplerinin Geliştirilmesi

Bölgede sağlık ve spor gibi altyapısı gelişen alanları destekleyen hizmetlerin sunulması

Üniversitelerin Bölgenin Sosyoekonomik Kalkınmasına Katkılarının Artırılması

Üniversitelerin bölgeye olan statik katkılarının artırılması

Üniversitelerin bölgeye olan dinamik katkılarının artırılması

BÖLGENİN YAŞANABİLİRLİĞİNİN ARTIRILMASI

Bölgenin Erişilebilirliğinin Artırılması Ulaşım altyapısının iyileştirilmesi Mevcut ulaşım imkanlarının iyileştirilmesi

Bölgenin Sosyal, Kültürel, Sanatsal ve Rekreasyonel İmkânlarının Geliştirilmesi

Yerleşim merkezlerinin kent estetiği ve belediye hizmetleri yönünden iyileştirilmesi ve farklılaştırılması

Bölgede kırsal alanın çekiciliği yüksek ve huzur veren mekanlar haline getirilmesi

Bölgede erişilebilir sosyal, kültürel ve sanatsal donatıların yaygınlaştırılması

Page 177: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

177

Tablo 27 SERHAT Kalkınma Ajansı Strateji ve Eylem Öncelikleri

SOSYAL KALKINMA

İşgücünün beceri seviyesinin yükseltilmesi ve istihdam edilebilirliğinin artırılması

Mesleki eğitim merkezlerinin geliştirilmesi ile mesleki eğitim kalitesi arttırılacaktır.

İşgücü için hayat boyu öğrenme programları geliştirilecektir

Öncü sektörlerde nitelikli işgücü geliştirilecektir

Kayıtlı istihdam teşvik edilecektir

Eğitimde altyapı ve hizmet kalitesinin iyileştirilmesi

Bölgede okul öncesi eğitim ve ortaöğretimde hizmet kalitesi arttırılacaktır

Yükseköğretim kurumları bölgenin ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde aktif hale getirilecektir.

Sağlık alanında altyapı ve hizmet kalitesinin iyileştirilmesi

Sağlık kurum ve kuruluşlarının fiziki altyapı koşullarının iyileştirilmesi ve donanım gereksinimlerinin tamamlanması sağlanacaktır.

Bölgede istihdam edilen uzman sağlık personeli sayısı artırılacaktır

Kurumsal kapasitenin arttırılması Kamu kurumları, özel kuruluşlar ile sivil toplum örgütlerinin fiziki donanımı ve teknik altyapısı güçlendirilecektir

Bölgede görev yapan personelin daha uzun süre kalmasına yönelik önlemler alınacaktır

Kurumlar arası işbirlikleri güçlendirilecektir

Kamu kurumları, özel kuruluşlar ile sivil toplum örgütlerinin ulusal ve uluslararası destek mekanizmalarına erişilebilirlikleri artırılacaktır.

Bölge’de faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşlarının kapasiteleri artırılacaktır

Bölgede örgütlenme bilinci ve ortak iş yapma kültürü geliştirilecektir

Özel ilgi gruplarının toplumsal hayata aktif katılımının artırılması

Bölgede engellilerin kişisel - mesleki becerileri arttırılacak ve istihdam edilmeleri desteklenecektir

Özel ilgi gruplarının ulusal/uluslararası destek mekanizmalarına erişimleri artırılacaktır.

Özel ilgi gruplarına yönelik hizmetlerin kalitesi artırılacaktır. Aile içi şiddetle mücadele edilecektir

Kadının toplumsal statüsünün güçlendirilmesi

Kadın girişimciliğinin yaygınlaştırılmasına yönelik destek mekanizmaları geliştirilecektir.

Bölge koşulları dikkate alınarak kadınlara istihdam garantili kursların açılması teşvik edilecektir.

Kadına yönelik her türlü şiddete müdahalede kurumlar arası koordinasyon sağlanacaktır.

ÇEVRESEL SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK

Kentsel altyapının iyileştirilmesi Kentlilik bilinci arttırılacaktır

Kentsel alanlardaki teknik altyapı (yol, su, kanalizasyon, elektrik vs.) eksiklikleri giderilecektir

Kent insanının sosyalleşmesini sağlamaya yönelik rekreatif/sosyal donatı alanları oluşturulacaktır

Page 178: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

178

Kentsel dönüşüm süreci hızlandırılarak konut ihtiyacı karşılanacaktır.

Tarihi dokuya uygun yapı tarzı ve mimari üsluplar korunarak geliştirilecektir

Engellilerin kentteki tüm hizmet ve donatılara erişimi sağlanacaktır.

Kırsal Gelişmenin Sağlanması Kırsal yerleşimlerin altyapısı iyileştirilecek ve cazibesi artırılacaktır

Kırsal alanlarda ekonomik çeşitlilik artırılacaktır.

Çevrenin korunması ve çevre kirliliğinin önlenmesi

Hava kalitesi iyileştirilecektir.

Atık yönetim sistemi etkin hale getirilecektir.

Toprak ve su kaynakları korunacaktır

Biyolojik çeşitlilik korunacaktır

Enerji kaynaklarının etkin kullanılması Bölgenin yenilenebilir enerji (rüzgâr, güneş, biyogaz, jeotermal vs.) potansiyeli tespit edilerek değerlendirilecektir.

İşletmelerde ve konutlarda enerjinin verimli kullanımı sağlanacaktır.

Enerji iletim ve dağıtım tesislerinin alt yapısı iyileştirilerek enerji arzının sürekliliği sağlanacaktır.

Kayıp kaçak kullanımının önlenmesi için gerekli tedbirler alınacaktır

ERİŞİLEBİLİRLİK

Ulaşım Alt Yapısının İyileştirilmesi Kırsal yerleşim alanlarına erişim imkânları geliştirilecektir.

Karayolu ulaşım ağı geliştirilerek mevcut yolların kalitesi artırılacaktır.

Ulusal ve uluslararası demiryolu ağları yaygınlaştırılarak yolcu/yük taşıma imkânları geliştirilecektir.

Havayolu ulaşım altyapısı ve ağı geliştirilerek uçuş saatlerinin etkinliği sağlanacaktır

Bilgi ve Teknolojiye Erişim İmkânının Artırılması

Bilgi teknolojileri altyapısı iyileştirilecektir

TRA2 Coğrafi bilgi sistemi oluşturularak tüm kurumların bilgiye erişimi sağlanacaktır.

REKABET EDEBİLİRLİK

Tarımsal üretimde verimliliğin ve yenilikçi uygulamaların artırılması

Tarım ve hayvancılıkta modernizasyon teşvik edilecektir

İyi tarım uygulamaları ve organik tarım yaygınlaştırılacaktır.

Tarımsal üretim ve pazarlama kapasitesi artırılacaktır

Yem maliyetlerinin azaltılmasına yönelik çalışmalar yapılacaktır.

Tarımsal kooperatifler ve örgütlenmeler desteklenecektir

Tarımsal altyapı iyileştirilecektir

Turizmde bölgesel marka olunması Ulusal ve uluslararası düzeyde tanıtım sağlanacaktır

Turizm çeşitliliği artırılacak ve turizm sezonunun tüm yıla yayılması sağlanacaktır

Turistik alanlara ulaşım imkânları iyileştirilecektir.

Konaklama tesis sayısı ve kapasitesi artırılacaktır.

Turizm alanlarının altyapısı iyileştirilecektir

Hizmet kalitesi artırılacaktır.

Page 179: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

179

İmalat sanayinde verimlilik ve katma değerin artırılması

Modern üretim teknikleri yaygınlaştırılacaktır.

Organize sanayi bölgelerinin ve küçük sanayi sitelerinin fiziksel altyapıları iyileştirilecek ve etkin kullanımı sağlanacaktır.

Yan sanayilerin gelişimi, ihtisaslaşma ve kümelenme teşvik edilecektir.

Sanayi - üniversite işbirliği teşvik edilecektir.

Yenilikçilik ve markalaşma teşvik edilecektir.

Dış Ticaret ve Lojistik Merkezi Olunması Lojistik altyapısı geliştirilecektir.

İhracata yönelik üretim teşvik edilecektir.

Komşu ülkeler ile ticari ilişkiler geliştirilecektir.

Sınır kapılarının ve gümrük tesislerinin modernizasyonu ve yetkinliği sağlanacaktır.

Tabii kaynakların katma değerinin artırılması Bölgede bulunan ancak işletilmeyen madenlerin ekonomiye kazandırılması sağlanacaktır.

Bölgede işletilen madenlerden alınan verimin artırılması ve alternatif alanlarda değerlendirilmesi sağlanacaktır.

Girişimcilik altyapısı ve kültürünün geliştirilmesi

Finansal kaynaklara erişim kolaylaştırılacaktır.

Yenilikçi fikir ve Ar-Ge’ye dayalı üretimin teşvik ve desteklerden yararlanması sağlanacaktır

Bölgeye özgü yöresel ürünlerin korunması, çeşitlendirilmesi ve markalaştırılarak ekonomik değer kazanması sağlanacaktır.

Sermaye ortaklıkları ve ölçek ekonomisine geçiş desteklenecektir.

Page 180: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

180

5.3 Yenilikçiliğe Yönelik Destek ve Göstergeler

Bölgelerin yenilikçilik ve girişimcilik performanslarına ilişkin genel bilgiler Bölüm 3.1’de verilmiştir.

Çalışma kapsamında şu ana kadar bu kapsamda bölgesel bazda toplanmış olan bazı verilere bu

bölümde yer verilecektir.

Şekil 47 Bölgeler itibari ile Ar- Ge çalışan sayılarının yıllara göre değişimi

Ar-Ge ve yenilikçilik kapsamında en önemli girdilerden ikisi bölgede gerçekleştirilen toplam Ar-Ge

harcaması ve toplam Ar-Ge çalışan çalışan sayısıdır. Bölgeler İtibari ile incelendiğinde Ar-Ge çalışan

sayısında Türkiye genelinde yıllar içerisinde hızlı bir artış olduğu görülmektedir. 2014 yılı itibari ile

toplam Ar-Ge çalışan sayısı 200 binin üzerine çıkmıştır. 2013 yılı itibari ile İstanbul bölgesi Ar-Ge

çalışan sayısında Ankara’yı içeren Batı Anadolu bölgesini geçmiş olmakla birlikte kişi başına düşen Ar-

Ge çalışanı sayısı bakımından halen Batı Anadolu bölgesi önde yer almaktadır.

DAP Bölgesini içeren Kuzeydoğu Anadolu ve Ortadoğu Anadolu bölgelerinin toplamının ise 11 623 Ar-

Ge çalışan sayısı ile Türkiye toplam Ar-Ge çalışan sayısının yaklaşık %5’lik bir bölümünü

oluşturmaktadır. Nufüs’un %7.6’lık bölümünü oluşturan bölge için bu oranın düşük olduğu

görülmektedir.

50 000

100 000

150 000

200 000

250 000

10 000

20 000

30 000

40 000

50 000

60 000

2010 2011 2012 2013 2014

Ar-Ge Çalışan Sayısı

İstanbul Batı Marmara Ege Doğu Marmara

Batı Anadolu Akdeniz Orta Anadolu Batı Karadeniz

Doğu Karadeniz Kuzeydoğu Anadolu Ortadoğu Anadolu Güneydoğu Anadolu

Türkiye

Page 181: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

181

Şekil 48 Bölgeler bazında Ar-Ge harcamalarının yıllara göre dağılım

Toplam Ar-Ge harcamalarının yıllara göre dağılımı incelendiğinde, 2014 yılında Türkiye genelinde

yaklaşık 17 milyar T.L tutarında Ar-Ge harcaması gerçekleştirildiği görülmektedir. Bu tutar 2010 yılı ile

karşılaştırıldığında %47’lik bir artışa denk düşmektedir.

Batı Anadolu bölgesinin açık ara önde olduğu görülmektedir. Bu bölgenin liderliğini Ankara çok

sayıda Ar-Ge ve yenilikçilik merkezleri ile kuvvetli Savunma Sanayi yatırımları sayesinde çekmektedir.

Ar-Ge harcamasında Doğu Marmara ve İstanbul Batı Anadolu Bölgesini takip etmektedir.

DAP Bölgesini içeren Kuzeydoğu Anadolu ve Ortadoğu Anadolu bölgelerinde ise 2014 yılı Ar-Ge

harcaması tutarının toplamda yaklaşık 630 milyon T.L. ile Türkiye toplam harcamalarını %3,6’sı gibi bir

harcama gerçekleştirildiği görülmektedir. Bu 2010 yılı ile karşılaştırıldığında bu oran %51’lik bir artış

ile Türkiye geneli Ar-Ge harcaması artışının üzerinde bir rakama denk düşmektedir.

Diğer taraftan Araştırmacı başına Ar-Ge harcaması rakamları incelendiğinde ( Şekil 49 ) 2014 yılı

Türkiye ortalamasının yaklaşık 82 bin T.L. olduğu, araştırmacı başına en yüksek Ar-Ge harcamasının

ise yıllık yaklaşık 130 bin T.L. ile Doğu Marmara bölgesinde gerçekleştirildiği görülmektedir. DAP

bölgesinin içine alan Kuzeydoğu Anadolu ve Ortadoğu Anadolu bölgelerinin ise ortalamada 53,923

T.L. ile Türkiye ortalamasının yaklaşık %35 altında olduğu görülmektedir.

2 000 000 000

4 000 000 000

6 000 000 000

8 000 000 000

10 000 000 000

12 000 000 000

14 000 000 000

16 000 000 000

18 000 000 000

20 000 000 000

500 000 000

1 000 000 000

1 500 000 000

2 000 000 000

2 500 000 000

3 000 000 000

3 500 000 000

4 000 000 000

4 500 000 000

5 000 000 000

2010 2011 2012 2013 2014

İstanbul Batı Marmara Ege Doğu Marmara

Batı Anadolu Akdeniz Orta Anadolu Batı Karadeniz

Doğu Karadeniz Kuzeydoğu Anadolu Ortadoğu Anadolu Güneydoğu Anadolu

Türkiye

Page 182: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

182

Şekil 49 Bölgelerde araştırmacı başına Ar-Ge harcaması

Bu rakamlar kişi başına Ar-Ge harcamasında bölgenin Türkiye ortalamasının oldukça gerisinde olduğu

ve araştırmacı verimliliğinin düşük olduğunu göstermektedir.

Şekil 50 Türkiye ve DAP illeri bazında patent başvuruları

Ar-Ge ve yenilikçilik konusunda bir başka önemli gösterge fikri mülkiyet edinimine yönelik bölgelerin

performansıdır. Şekil 50’de sarı kalın çizgiden görülebileceği üzere Türkiye genelinde patent

-

20.000

40.000

60.000

80.000

100.000

120.000

140.000

2010 2011 2012 2013 2014

İstanbul Batı Marmara Ege Doğu Marmara

Batı Anadolu Akdeniz Orta Anadolu Batı Karadeniz

Doğu Karadeniz Kuzeydoğu Anadolu Ortadoğu Anadolu Güneydoğu Anadolu

Türkiye

0

1000

2000

3000

4000

5000

6000

0

10

20

30

40

50

60

70

199519961997199819992000200120022003200420052006200720082009201020112012201320142015

AĞRI BİNGÖL BİTLİS ELAZIĞ ERZİNCAN ERZURUM

HAKKARİ KARS MALATYA MUŞ TUNCELİ VAN

ARDAHAN IĞDIR DAP TOPLAM

Page 183: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

183

başvuruları oldukça hızlı bir şekilde artarak 2014 yılında yıllık 5000 başvurunun üzerine çıkmıştır. DAP

bölgesinden gerçekleştirilen başvuru rakamları ise yıllık 60 civarında bir rakama ulaşmış durumdadır.

İl bazında grafiğin incelenmesinden görüleceği üzere Erzurum, Malatya ve Elazığ illeri bu artışta

önemli bir rol oynamaktadır. Özellikle 2007 yılı ve sonrasında ciddi artışlar olduğu görülmektedir.

Diğer DAP bölgesi illerinde ise nerede ise hiçbir başvuru olmadığı ve trendin oldukça yatay bir seyir

izlediğini söylemek mümkündür.

Toplam 66 başvuru ile bölge illeri, patent başvurularının sadece %1’lik bir kısmını oluşturmaktadır.

Şekil 51 Patent tescillerinin illere göre dağılımı

Patent tescillerinin Türkiye geneli ve DAP Bölgesi illerine göre dağılımı incelendiğinde ise (Şekil 51),

patent başvuruları ile paralel bir resim ortaya çıkmaktadır. Ülkemizde yıllık tescillenen patent sayısı

2015 yılı itibari ile yıllık 1700 civarında bir rakama ulaşmıştır. DAP bölgesi illerinden tescillenen patent

sayısı ise 13 ile tüm Türkiye’den tescillenen patent sayısının %0,8’i kadar bir rakamı oluşturmaktadır.

Bu durum patent başvurularının oranın azlığı kadar kalitesinin de Türkiye geneline göre düşük

olduğunu göstermektedir.

Diğer taraftan faydalı model başvuruları için de benzer bir resim ortaya çıkmaktadır(Şekil 52). Faydalı

model incelemesiz olarak verilmekte ve başvuru süreçlerinin kolaylığı nedeni ile daha düşük

teknolojili ürünlerde tercih edilmekle birlikte bölgede faydalı model başvuru sayısının patent başvuru

sayısından az olduğu görülmektedir. Ancak faydalı modelin patent kadar koruma sağlamıyor olması

nedeni ile son 5 yıl içerisinde ülkemiz genelinde de başvuru sayıları sabitlenmiş durumdadır. Bölge

illerinden Erzurum’un faydalı model başvurularında başı çektiği görülmektedir.

0

200

400

600

800

1000

1200

1400

1600

1800

2000

0

2

4

6

8

10

12

14

199519961997199819992000200120022003200420052006200720082009201020112012201320142015

Tescillenen Patentler

AĞRI BİNGÖL BİTLİS ELAZIĞ ERZİNCAN

ERZURUM HAKKARİ KARS MALATYA MUŞ

VAN ARDAHAN IĞDIR DAP TOPLAM

Page 184: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

184

Şekil 52 Faydalı Model Başvurularının Yıllara ve İllere Göre Dağılımı

Fikri mülkiyet başlığı altından son grafik ise yıllar itibari ile Türkiye geneli ve DAP bölgesi illerinin

marka başvuruları verilmektedir. Marka başvuruları buluştan çok yeni girişim ve ürün geliştirme

yeteneğini göstermektedir. Şekil incelendiğinde ülkemiz toplam marka başvurusu sayısının son beş yıl

içerisinde yıllık 100 bin yeni patent başvurusu rakamında sabitlendiği görülmektedir. Aynı eğilim DAP,

yılık yaklaşık 1300’ler civarında yeni marka başvurusu ile DAP bölgesinde de görülmektedir. Marka

başvurularında öne çıkan iller olarak Erzurum, Elazığ, Malatya ve Van görülmektedir. 2015 yılı itibari

ile ulusal marka başvurularının yaklaşık %1’i bölgeden gerçekleştirilmektedir.

Şekil 53 Yıllara Göre Bölge İllerinden Marka Başvuruları

0

500

1000

1500

2000

2500

3000

3500

4000

0

5

10

15

20

25

199519961997199819992000200120022003200420052006200720082009201020112012201320142015

Faydalı Model Başvurularının Dağılımı

AĞRI BİNGÖL BİTLİS ELAZIĞ ERZİNCAN

ERZURUM HAKKARİ KARS MUŞ VAN

ARDAHAN IĞDIR DAP TOPLAM

0

20000

40000

60000

80000

100000

120000

0

200

400

600

800

1000

1200

1400

1600

Yıllara Göre Marka Başvuruları

AĞRI BİNGÖL BİTLİS ELAZIĞ ERZİNCAN

ERZURUM HAKKARİ KARS MALATYA MUŞ

VAN ARDAHAN IĞDIR DAP TOPLAM

Page 185: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

185

Bölge yenilikçilik kapasitesinin değerlendirilmesinde bir başka önemli gösterge ulusal ve uluslar arası

desteklerden bölgenin faydalanma durumudur. Ülkemizde özellikle TÜBİTAK TEYDEB tarafından

sağlanmakta olan yenilikçilik destek programları son 10 yıldır artan miktarlarda girişimlerin yenilik

faaliyetlerine yönelik destekler oluşturulmasını sağlamıştır. Bu artışla orantılı olarak bu destek

programlarına başvuran firma sayıları da büyük bir hızla artarak yıllık 3000 civarında rakamlara

ulaşmıştır.

Şekil 54 Türkiye geneli TEYDEB başvuru istatistikleri

Bölge illerinden firmaların başvuru performansları incelendiğinde ise (Şekil 55) ilk başvuruların 2006

yılından itibaren başladığı sonrasında ise bölgeden yıllık toplam 10-20 arası başvurunun iletildiği

görülmektedir. 2000-2015 yılları arasında toplamda 155 adet başvuru gerçekleştirilmiştir. Bu

başvuruların 30 tanesi bir firma 9 tanesi ise bir başka firma tarafından gerçekleştirilmiştir. Yine

başvuru sayısı olarak bakıldığında Elazığ ve Malatya’nın başı çektiği görülmektedir. Mevcut tablo

incelendiğinde, TÜBİTAK TEYDEB başvuruların binde 5’inin bölge firmalarından oluştuğu

görülmektedir.

Page 186: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

186

Şekil 55 DAP Bölge İllerinin TÜBİTAK TEYDEB Başvuruları

Şekil 56 TÜBİTAK TEYDEB tarafından desteklenen proje sayıları

Diğer taraftan başvuran 155 projenin 81 adedinin desteklendiği görülmektedir. Destekleme oranı

%52 civarında gerçekleşmektedir. Diğer taraftan 2003-2014 dönemi Türkiye genelinde bu oran

yaklaşık %64 olarak gerçekleşmiştir. Bu durum proje başvurularının kalitesinin düşük olduğu veya

konularının TÜBİTAK’ın belirlediği öncelikler ile örtüşmediğini göstermektedir.

0

5

10

15

20

25

30

2000 2004 2006 2007 2008 2009 2010 2011 2012 2013 2014 2015

Bitlis Elazığ Erzincan Erzurum Hakkari

Kars Malatya Muş Van Genel Toplam

0

5

10

15

20

25

30

2000 2004 2006 2007 2008 2009 2010 2011 2012 2013 2014 2015

Bölgede TEYDEB Desteklenen Proje Sayıları

Bitlis Elazığ Erzincan Erzurum

Hakkari Malatya Genel Toplam

Page 187: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

187

Şekil 57 TÜBİTAK TEYDEB tarafından ulusal seviyede verilen hibe tutarlar

Şekil 58 DAP Bölgesi TÜBİTAK TEYDEB destekli projelere verilen hibe tutarlar

Desteklenen projelere aktarılan hibe kaynaklar incelendiğinde ise 2000-2014 döneminde TÜBİTAK

tarafından yaklaşık 3.5 Milyar T.L. tutarında bir kaynak aktarıldığı görülmektedir. Aynı dönemde DAP

bölgesinden desteklenen projelere aktarılan toplam tutar ise 11 milyon T.L. olarak gerçekleşmiştir. Bu

0

500000

1000000

1500000

2000000

2500000

2004 2006 2007 2008 2009 2010 2011 2012 2013 2014

Elazığ Erzincan Erzurum Hakkari Malatya Toplam

Page 188: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

188

rakam ilgili dönemde aktarılan toplam tutarın binde 3’üdür. Proje sayısı olarak payın binde 5 olduğu

düşünüldüğünde proje başına alınan hibe tutar rakamlarında da bölge firmalarının Türkiye

ortalamasının altında olduğu görülmektedir.

Page 189: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

189

6 Sonuç ve Değerlendirme

Raporda ilgili bölümlerde anlatıldığı üzere, ülkemiz Ar-Ge yenilikçilik ve girişimcilik ekosistemi son 20

yıl içerisinde çok hızlı bir gelişim göstermiştir. Hem verilen destek tutarlarında ciddi bir artış hem de

aktörler arası ilişkilerde önemli bir uzmanlaşma ve karmaşıklaşma söz konusudur.

Diğer taraftan DAP bölgesine bakıldığında ise;

Ar-Ge çalışanlarının %5’i

Ar-Ge harcamalarının %4’ü

Sanayi işletmelerinin %2’si

Patent başvurularının %1’i

Patent tescillerinin binde 8’i

TEYDEB başvurularının binde 5’i

TEYDEB destek bütçesinin binde 3’ünün

Bölgede gerçekleştirildiği görülmektedir. Son yıllarda bu rakamlarda artış görülmekle birlikte ülke

genelindeki artış eğilimi düşünüldüğünde bölgenin ülkenin geri kalanını yakalayabilmesi için etkin

müdahale araçlarının geliştirilmesi gerekmektedir.

Mevcut çalışma kapsamında bu müdahalenin gerçekleştirilebilmesi için kullanılabilecek çeşitli araçlar

değerlendirilmiş ve dünyada ve Türkiye’de söz konusu araçların etkin kullanımına ilişkin bir ön

araştırma yapılmıştır.

Çalışmanın bundan sonraki bölümlerinde bu araçlara ilişkin genel bilgiler toplanmaya devam edecek

ancak özellikle bölgeden toplanacak verilere odaklanılacaktır. Bu araçlardan özellikle Teknoloji

Geliştirme Bölgeleri, Teknoloji Transfer Ofisler, Kümelenmeler, Organize Sanayi Siteleri, Küçük Sanayi

Siteleri, İş Geliştirme Merkezleri ve Serbest Bölgeler çalışmanın ana başlığını oluşturacaktır.

Page 190: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

190

7 Kaynaklar ASPEN (Aspen Network of Development Entrepreneurs) (2013). Entreprenerial Ecosystem Diagnostic

Toolkit, UK Aid, December, 2013.

Council on Competitveness (2005). Measuring Regional Innovation: A Guidebook for Cunducting

Regional Innovation Assessments, Prepared for the U.S. Department of Commerce Economic

Development Administration.

Deloitte (2008). Scoping the use of JESSICA in London – Final Report, European Investment Bank,

September, 2008.

EIB (European Investment Bank), (2010). Joint European Support for Sustainable Investment in City

Areas (JESSICA) – Holding Fund Book, EIB, 11-2010.

EIF (European Investment Fund), (2009). Handbook on JEREMIE Holding Fund Operational

Procedures, EIF.

Janette MacDonald (2013). City of Kitchener Economic Development Investment Fund Impact

Analysis as of 2012, Report CAO-13-019.

King Sturge Consultancy (2008). JESSICA Wales Urban Development Fund (UDF) – JESSICA Preliminary

Study for Wales Final Report, European Investment Bank, September, 2008.

Klaus Schwab (2013). The Global Competiteveness Report (2013-2014), 2013 World Economic Forum.

Magdalena P. Blanco (2009). Preliminary Assessment of statutory compliance of 4A and 4B Economic

Development Corporations in Texas with the Development Corporation Act of 1979, Basılmamış

Master Tezi, Siyaset Bilimi Bölümü, University of Texas, Bahar, 2009.

NYCEDC (New Tork City Economic Development Corporation) (2014). Annual Investment Projects

Report, Persuant to Local Law 62 – FY 2013, Volume I.

NYCIF (New York City Investment Fund) (2007). CleanTech: A New Engine of Economic Growth for

New York State, New York City Investment Fund (NYCIF) - A Partnership For New York City

Organization, January, 2007.

Partnership for New York City (2012). 2012 Public Policy Priorities: A Pro-growth, Pro-job Agenda for

New York, Partnership for New York City.

P.L. (2000). Public Works and Economic Development Act of 1965 (As Amended Through P.L. 106-

580, Dec. 29, 2000)

Resmi Gazete, Kalkınma Ajanslarının Kuruluşu, Koordinasyonu Ve Görevleri Hakkında Kanun,

08.02.2006, No. 26074.

Resmi Gazete, Kalkınma Ajansları Proje Ve Faaliyet Destekleme Yönetmeliği Birinci Kısım, 8 Kasım

2008.

TÜBİTAK (2013). TÜBİTAK Ulusal Bilim, Teknoloji ve Yenilik Stratejisi (UBTYS) 2011-2016, Türkiye

Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu.

Page 191: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

191

T.C. Kalkınma Bakanlığı (2013). 10.Kalkınma Planı, 2014-2018, T.C.Kalkınma Bakanlığı.

T.C. Kalkınma Bakanlığı (2013). Bölgesel Gelişme Ulusal Stratejisi (Taslak), T.C.Kalkınma Bakanlığı.

Page 192: DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç …DAP Bölgesi Yenilikçilik ve Girişimcilik İhtiyaç Analizi Projesi ÖN RAPORU Hazırlayanlar: İhsan KARATAYLI TTGV Yakup

192

8 Ekler

8.1 Ülkemizde Yenilikçilik ve Girişimciliğe Yönelik Devlet Destekleri