Upload
trinhanh
View
238
Download
0
Embed Size (px)
Citation preview
ÇOCUKLUK ÇAĞI DÖKÜNTÜLÜ HASTALIKLARI
Döküntü=Egzantem=Rash
Enfeksiyon hastalıklarının seyri sırasında deride beliren
kırmızı renkteki lezyonlardır.
KIZAMIK,
KIZAMIKÇIK,
6. HASTALIK,
5. HASTALIK,
KIZIL,
SUÇİÇEĞİ.
Ayırıcı tanı çok geniş
Gebe veya immün sistemi baskı altında olan kişilerle temas
açısından çok önemli
Ateş de olması enfeksiyöz hastalık olma olasılığını arttırsa da,
romatolojik hastalıklar ve ilaçlar da sorumlu olabilir
TANIM MAKÜL Normal deri renginin değiştiği sınırları belli, deriden kabarık veya
çökük olmayan alan, herhangi bir boyutta olabilir
PAPÜL Solid, deriden kabarık, en geniş çapı 0.5 cm
NODÜL Papüle benzer fakat dermis veya subkutan dokuda daha derin yerleşimli, papülden
boyutundan çok palpe edilebilmesi ve daha derinde olmasıyla ayrılır
PLAK Deride daha fazla yer işgal eden kabarıklık, sıklıkla papüllerin birleşmesi ile oluşur
PÜSTÜL Çeşitli özellikte (beyaz, sarı, yeşilimsi veya hemorajik vb.) pürülan sıvı içeren
deriden kabarık lezyon
VEZİKÜL Sınırları belirgin, deriden kabarık, sıvı içeren, en geniş çapında <0.5 cm, kökeni
intraepidermal veya subepidermal olabilir
BÜL Vezikül ile aynı, ancak en geniş yerinde çapı >0.5 cm
VİRAL EGZANTEMLER ÇOĞUNLUKLA KENDİNİ
SINIRLAYAN HASTALIKLARLA İLİŞKİLİDİR
Morfolojileri oldukça karakteristik
ANCAK
Çoğu vakada morfolojiye bakılarak tanı konması güç
Temas öyküsü,
Aşı kayıtları
Daha önce geçirilen döküntülü hastalıklar
Prodromal bulgular
Mevsim
ÖYKÜ
Riski arttıran medikal bir durum
Seyahat öyküsü
Hasta/döküntülü kişilerle temas
Hayvan maruziyeti
GENEL DURUM-VİTAL BULGULAR Hasta toksik veya letarjik görünüyor mu?
Mukoz membran tutulumu var mı
Hidrasyon durumu
Multiorgan tutulumu ile ilişkili olabilecek
LAP
Organomegali
Yeni üfürüm
Nörolojik defisit
Mental durum değişikliği?
KIZAMIK (RUBEOLA, MEASLES)
Paramyxoviridea familyasından RNA virusu
Kış- ilkbahar (Mart- Nisan)
Sekresyonların damlacık yoluyla yayılımı
Enfeksiyonun primer bölgesi nazofarinksin respiratuvar
epitelidir.
Akut, çok bulaşıcı bir virüs enfeksiyonu
Döküntü başlamadan dört gün önce ve başladıktan dört gün sonraki dönem arasında hastalığı başkalarına bulaştırabilir.
Kızamık virüsü burun ve boğaz içindeki salgılarda bulunur. Kişi hapşırdığı ya da öksürdüğü zaman mikroplar damlacık ile etrafa yayılır. Havada veya bulaştığı zeminde iki saat süre ile canlı kalıp başkalarına bulaşabilir.
İnkubasyon: 10 -12 gün
Prodrom evresi: 3 – 5 gün
Yüksek ateş, kuru öksürük, nezle, konjoktivit, fotofobi
Bu devrenin 2 – 3. günlerinde: Koplik lekeleri (Bir günden daha kısa olması nedeniyle saptanması zor)
Kızamık hastalığı olan kişiler döküntünün başlamasından
dört gün öncesine, döküntünün sona ermesinden ise dört gün
sonrasına kadar bulaştırıcı kabul edilmektedir.
•Hastalık, döküntülerin ortaya çıkmasından yaklaşık 14 gün
sonra sona erer.
Prodrom dönemin sonunda
ateşin 40-40.5 e yükselmesiyle
beraber döküntüler belirir
Kulakların arkasından, saç çizgisi
boyunca, yanakların
posteriorundan ve boynun
yanlarında görülmeye başlar
Önce makül, daha sonra
makulopapül halini alır, yüze,
boyuna, kollara, göğüse yayılır.
İkinci 24 saatte karın, sırt, alt
ekstremitelere yayılır ve 2-3
günde generalize hale gelir.
İkinci günden sonra ateş düşer, genel durum düzelir
Döküntüler de yüzden başlayarak sırayla solar
Kahverengiye döner
Servikal LAP, hafif splenomegali
Kızamıkla temas etmiş, aşısı olmayan ve aşı için
kontrendikasyonu olmayan çocuklar, temastan sonraki 72 saat
içinde aşılanmalıdır.
Bir yaşından küçük çocuklar veya immün sisteminin baskılanmış
olması gibi aşıya karşı kontrendikasyon varsa immünglobulin
kullanılabilir.
Kızamık geçiren veya 1. ve 7. yaşlarda iki doz kızamık aşısı olan
çocuklar ömür boyu kızamık geçirmezler (çok nadiren geçirseler
bile hafif geçirirler)
Kızamık komplikasyonları
Komplikasyon Diyare, Otitis media, Pnömoni
Ensefalit
Hastaneye yatırılma
Ölüm
SSPE (Subakut Sklerozan Panensefalit)
Görülme sıklığı (%)
6-8
0.1
18
0.2
0.001
Bu komplikasyonlar gelişmemiş ülkelerde,
malnütrisyon nedeniyle, daha sık görülür.
Kızamık komplikasyonları
0
5
10
15
20
25
30
<5 5-19 20+
Age group (yrs)
Perc
en
t
Pneumonia Hospitalization
Yaş grubu (yıl)
Yüzde
Pnömoni Hastaneye yatırılma
Kaynak: Center for disease control (CDC)
Kızamıkta Ölüm
Kızamık % 3
1 yaş altında % 15
Malnutrisyonlu çocukta % 20
Uzamış ishal ile birlikte % 25
DÜNYA
20 milyon vaka/yıl
164 000 ölüm/yıl
Ölümlerin yarısı Hindistan’da
ABD: 2000 yılında eliminasyonu başardı
Ancak transport yoluyla bulaşlar yaşanmakta
2011 yılında 222 olgu -17 salgın bildirimi olmuş
Kızamık Tanısı için Gerekli Laboratuvar Kriterleri
Kızamığa özgü IgM antikoru saptanması veya
–Kızamık virüs izolasyonu veya
–RT -PCR ile kızamık viral RNA saptanması veya
–2-4 hafta arayla alınan serum örneklerinde kızamığa özgü
IgG antikor titresinde belirgin (en az 4 kat) artış.
Şüpheli bir Kızamık Vakasıyla Karşılaşıldığında Alınması Gereken
İzolasyon Önlemleri
EVDE
Ayrı bir odada izole edilmeli
Hasta mümkün olduğunca bulundğu odayı terk etmemeli, etmesi gerekiyorsa maske kullanmalı
Odaya giriş ve çıkışlar sınırlandırılmalıdır.
Hastanın bakımından sorumlu kişiler maske kullanmalıdır.
Okula/kreşe vb devam eden çocuklar, kızamık/kızamıkçık tanısı ekarte edilene kadar okula gönderilmemelidir.
Sağlık Kuruluşlarında Sağlık kuruluşuna başvuran şüpheli vakalar bekleme
anında ve muayene sırasında ayrı bir odaya alınmalıdır.
Hastaneye yatırılması gereken vakalar ayrı bir odada tutulmalıdır.
İzolasyon için tercih edilmesi gereken mekan negatif basınçlı odadır.
Hasta kesinlikle bekleme salonunda ya da acil servis şartlarında tutulmamalıdır
Hastanın kullandığı kişisel/tıbbi araç gereç ayrı tutulmalı ve kullanım sonrası dezenfekte edilmelidir.
Kızamıktan korunma
Aşı (12-15 ay arasında).
Türkiye’de 2006 yılına kadar 9. ayda yapılırken 2006 yılının başından itibaren aşı 12. ayda yapılmaya başlandı.
İlkokul 1. sınıfta ikinci doz.
Temas sonrası ilk 72 saatte aşılanmak koruyucu.
Temas sonrası ilk 6 günde immünoglobulin verilirse→seyir değişebilir.
Olası ve/veya kesin kızamık vakasıyla temas etmiş olan ve iki
doz aşılandığını ve/veya hastalığı geçirdiğini belgeleyemeyen
9 ayın üzerindeki herkese KKK aşısı uygulanmalıdır.
ÜLKEMİZDE 2002 YILINDA KIZAMIK ELİMİNASYON
PROGRAMI BAŞLATILDI
2002 yılından bu yana Kızamık Eliminasyon Programı başlatıldı
2010 yılı sonuna kadar Türkiye’de yerli kızamık ve kızamıkçık virüs
dolaşımını durdurmak,
• 2010 yılından sonra dışarıdan gelecek yeni virüslerin Türkiye’de
yerleşmesini önlemek olarak belirlenmiştir.
Aşılama Hızı
2002 : %82
2009 : %97
Temas Sonrası İmmünglobulin Uygulaması
Aşının uygulanamadığı durumlarda (6 ayın altındaki
bebekler, gebeler, immünsuprese kişiler için ve aşının
kontrendike olduğu diğer durumlar) önerilmektedir.
Kızamıktan korunma
Aşı (12-15 ay arasında).
Türkiye’de 2006 yılına kadar 9. ayda yapılırken 2006 yılının başından itibaren aşı 12. ayda yapılmaya başlandı.
İlkokul 1. sınıfta ikinci doz.
Temas sonrası ilk 72 saatte aşılanmak koruyucu.
Temas sonrası ilk 6 günde immünoglobulin verilirse seyir değişebilir.
Kızamık kendisi öldürücü bir hastalık değildir. Ancak
kızamıktan sonra çocuklarda pnömoni gelişebilir ve
ölümlere yol açabilir. Hastalık daha çok 5-10
yaşlarında, kış ve ilkbahar aylarında görülür.
KIZAMIKÇIK =RUBELLA=GERMAN MEASLES
(RNA virusu, Toga virus ailesinden
Kızamıkçık çocukluk çağında tehlikeli bir hastalık
değildir. Ancak hamileliğin ilk 3 ayında anne
adayı, kendisi kızamıkçık geçirirse anne
rahmindeki bebek için tehlikelidir.
Çocukluk çağındaki kızamıkçık vakalarının
yarısında belirtiler çok hafiftir, fark
edilmeyebilirler.
Virus döküntüden 7 gün önce ve 14 gün sonra
nazofarenksten izole edilebilir
Prodromal dönem pek olmaz ya da hafif ateş, baş ağrısı, haif
nezle, halsizlik fotofobisi konjoktivit olabilir
Prodrom belirtileri minimal ya da hiç yok
3 gün süren döküntü
Generalize ve özellikle postauriküler, suboksipital ve
posteroservikal LAP
Bulaş damlacık yoluyla
Konjenital infeksiyon anneden plasenta yoluyla olur
Kızamıkçık Döküntü çıkmadan kısa süre önce yumuşak damakta pembe renkli
enantemler (Forchheimer lekeleri)
Yüzden başlar.
Gövde ve ayağa doğru yayılan, makulopapuler döküntü
2. günde özelikle kızıl döküntüsüne benzer (iğne başı büyüklüğünde)
Lezyonlar tek tek görülür, birleşmez. Soyulma ve hiperpigmentasyon
görülmez.
3. gün kaybolur
Genelde kaşıntılıdır.
Birleşme eğilimi göstermez.
Hızlı yayılıp hızlı kaybolur (1-3 gün).
Yıkanma sonrası döküntü artabilir.
Kızamıkçık epidemiyolojisi Rezervuar
Bulaşma
Görüldüğü mevsim
Bulaştırıcılık
Epidemiler yapar
İnsan
Solunum yoluyla
Geç kış ve ilkbahar
Döküntüden önceki 7 gün- döküntü çıktıktan sonraki 5-7 güne kadar
Kızamıkçık tanısı Bildirimi zorunlu bir hastalıktır.
Klinik tanı Akut başlangıçlı makülopapüler döküntü ve
37.2°C üzerinde ateş ve
Artralji ya da artrit veya lenfadenopati veya konjunktivit
Seroloji kızamıkçık IgM tipi antikor saptanması
kızamıkçık IgG tipi antikor titresinde artış
Kızamıkçık virüsü
Nazofarenks ve bölgesel lenf bezlerinde çoğalır.
Temastan 5-7 gün sonra viremi olur ve dokulara yayılır.
Kimyasal maddelerle, düşük pH, ısı ve ultraviole ışığıyla
hızla aktivitesini yitirir.
Plasenta ve fetus viremi sırasında enfekte olur.
GEBELERDE TEHLİKELİDİR
Virusle enfekte olan gebelerin bebekleri de maruz kalır
Bebekte kardiyak problemlere, işitme, görme
kayıplarına, entelleküel bozukluğa, karaciğer, dalak
hasarına sebep olabilir
Hasarın ciddiyeti, gebelik erken dönemde ise artar
(özellikle birinci trimestr) %85 etkilenir
Düşük ya da erken doğumlara da neden olabilir
AŞILANMAMALIDIRLAR!!---AŞIDAN SONRA 4
HAFTA GEBE KALINMAMALIDIR
Konjenital kızamıkçık sendromu
İşitme kaybı,
Katarakt,
Patent duktus arteriyozus,
Ventriküler septal defekt
Mikrosefali,
Mental retardasyon
Karaciğer ve dalakta hasar
KORUNMA=CANLI VİRUS AŞISI
Çocukların zamanında aşılanması, gebelere yayılımın
önlenmesi açısından da öemlidir.
Birinci Doz: 12. ayda (12 – 15 aylar arası)
İkinci doz: İlköğretim 1.sınıf
Why is rubella called “German measles”?
Rubella is often called “German measles,” but it is not related
to measles at all. It got this name because the rash caused by
rubella looks like measles, and the disease was first
discovered in Germany.
Kızamıkçığın komplikasyonları
Artralji ya da artrit
çocuklarda
erişkin kadınlarda
Trombositopenik purpura
Ensefalit
Nörit
Orşit
nadir
%70’e kadar
1/3000
1/6,000
nadir
nadir
Eritema infeksiyozum =Beşinci hastalık)
PARVOVİRUS B19
Virus alındıktan 4 – 19 gün sonra çocuk hastalanır (En
sık 5-15 yaş arası)
Hafif seyirli
Bir-iki hafta süren inkubasyondan sonra prodromal
dönem olmaksızın aniden yüzde tipik döküntü ile başlar.
Döküntü başladığı an viremi kaybolur ve bulaştırıcılık
biter.
Virus sounum yoluyla yayılır
Kemik iliğindeki kırmızı seri prekürsör hücreleri
etkileyerek retikülosit sayısını azaltır
Normal çocuklarda belirgin anemi gelişmese de eritrosit
yaşam süresinin azaldığı bazı anemik hastalarda aplastik
krize neden olabilir.
Beşinci hastalık
Baş ağrısı (%20)
Ateş (%20)
Boğaz ağrısı (%15)
Kaşıntı (%15)
Burun akıntısı (%10)
Karın ağrısı (%10)
Artralji (%10)
ÜÇ EVRELİ
1. Evre: Yüzde ‘tokat yemiş görünümü’ denilen kızıla benzeyen
tablodur.
2. Evre: Gövdede ve ekstremite proksimaline yerleşen ortadan
solmaya başlayan, retiküler, ‘dantela tarzı’ döküntü olur.
Ekstansör bölgelerde görülür, el ve ayaklar korunur.
3. Evre: Sıcak banyo, heyecan, egzersiz ve minör travmalar
sonucu oluşan rekürren döküntüler alevlenme ve azalmalarla,
ortalama 11 gün (2-39 gün) sürer.
İmmün olmayan gebe kadında ve bebeğinde ciddi
komplikasyonlara neden olmaz.
Nadiren (<%5) ve sıklıkla gebeliğin ilk yarısında
bebekte ciddi anemi, ya da düşük sebebi
olabilmektedir.
Beşinci hastalığın komplikasyonları
Aplastik kriz (hemolitik anemisi olanlarda ağır
seyredebilir).
Kronik kemik iliği yetersizliği (immün yetersizlikli
kişilerde).
Konjenital infeksiyon (hidrops fetalis, intrauterin ölüm).
Parvovirus B19 kronik hemolitik anemili ve immun
yetmezlikli hastaları aplastik krize sokabilir.
Aplastik krize girmiş anemili hastalar bu dönemde çok
bulaştırıcıdır.
Döküntü çok kaşıntılıdır, soyulma olmaksızın iyileşir.
Roseola infantum =6. Hastalık
Human Herpesvirüs (HHV) tip 6’nın yol açtığı bazen de
HHV tip 7’nin döküntüsüz olarak benzer tabloya neden
olduğu bir enfeksiyon hastalığıdır.
İnkubasyon süresi 10 gündür.
Bulaştırıcılığı bilinmemektedir. Ani başlayan ve 40-
40.5°C’ye yükselen ateş ve hafif nezle belirtileri
prodromal dönemi oluşturur.
6.HASTALIK
Febril konvülziyonla ilişkilidir (%6-15).
Ateş (40-41oC).
İshal (%68), öksürük (%50).
Prodromal semptomlar (huzursuzluk).
En sık 6 ay- 3 yaş arasında görülür.
Etken insan herpes virüs 6’dır (HHV-6), HHV-7??.
Ateş %6 olguda konvülsiyona yol açar. Servikal ve oksipital
lenfadenopati eşlik edebilir. Ateş çok yüksek olmasına
rağmen genel durum son derece iyidir.
Ateş 3-4 gün yüksek kalıp kriz şeklinde düşer. Ateş düşünce
hemen veya bir gün sonra gövdeden başlayıp ekstremitelere
yayılan 2-3 mm çaplı makulopapüler tarzda lezyonlar ortaya
çıkar.
Döküntü 1-2 gün sürer bazen sadece yüz ve gövdede oluşur,
basmakla solar, soyulma ve hiperpigmentasyon olmaksızın
iyileşir.
Periferik yaymada ilk 24-36 saat polimorfonükleer lökosit
hakimiyeti ile lökositoz görülürken 2. günden sonra
mononükleer lökosit hakimiyeti ile birlikte lökopeni olur.
Küçük yaştaki çocuklar ve sık olarak da bebeklerde görülür
Havada dolaşan sıvı damlacıkları ile bulaşır
Altıncı hastalığın seyri
Bulaşma
İnkübasyon Prodrom Döküntü
Döküntü
başlangıcı
Döküntünün
geçmesi
ATEŞ
-12-14. gün -3-4. gün 0.gün 1. gün
Prodrom
başlangıcı
Altıncı hastalık Eritematöz makülopapüler döküntü.
Daha çok gövdededir.
Hızla kol, ense, yüz ve bacaklara yayılır.
24 saat içinde solar.
Döküntü öncesi periorbital ödem.
Döküntünün görülmesiyle beraber ateş
düşer.
www.skinatlas.com
Suçiçeği (Varisella)
Etken Herpesvirüs grubundan varicella-zoster virüsdür.
İnkubasyon süresi 11-21 gün, ortalama 16 gündür.
Bulaştırıcılığı döküntüden 24 saat önce başlar, tüm lezyonlar
kurutlanana dek devam eder.
Hafif ateş, halsizlik gibi yakınmaların olduğu bir prodromal
dönemi takiben gövdeden başlayıp yüz ve ekstremitelere dağılan
döküntüler başlar.
Varisella zoster virüsü Herpesvirus (DNA)
Birincil infeksiyon su çiçeğine yol açar.
Yineleyen infeksiyonlarda herpes zoster (zona) görülür.
Solunum yoluyla bulaşır.
Nazofarenks ve bölgesel lenf bezlerinde çoğalır.
Yineleyen viremi epizodları görülür. Birçok doku bu sırada enfekte olur.
Varisella En sık 1-6 yaşları arasında görülür.
Mortalite 2/100.000 (ensefalit, pnömoni, Reye sendromu).
Prodromal dönem:
Ateş (döküntüden 1-2 gün önce)
Karın ağrısı
Baş ağrısı
Halsizlik, iştahsızlık
Öksürük, boğaz ağrısı
Lezyonlar gövdeden küçük kırmızı papüllerle başlayıp gözyaşı damlası şeklinde eritematöz tabanlı veziküllere dönüşür.
Vezikül içindeki berrak sıvı 8-12 saat sonra bulanıklaşır ve püstül olur, kurutlanarak 1-3 haftada iyileşir.
Lezyonlar 3 gün boyunca çıkmaya devam eder. Her lezyonun yaşı farklıdır. Saçlı deri, ağız mukozası ve gözü tutabilir.
Döküntü ile 3-4 gün ateş yüksek olur. Bazen döküntü hemorajik
olabilir, sekonder bakteriyel enfeksiyon gelişmezse skarsız
iyileşir.
Çok kaşıntılıdır.
Kabuklar kalkınca geçici depigmentasyon bırakır.
Suçiçeğinin seyri
Bulaşma
İnkübasyon Prodrom Döküntü
Döküntü
başlangıcı
Veziküllerin
kabuklanması
ATEŞ
-13-22. gün -1-2. gün 0.gün 7. gün
Prodrom
başlangıcı
BULAŞTIRICILIK
Döküntü:
Kırmızı makül halinde başlayıp papüle dönüşür.
1-2 saat içinde vezikül halini alır.
Vezikül sıvısı bulanıktır.
Gövdeden başlayıp, baş ve yüze yayılır.
Ekstremitede nadirdir, saçlı deride bulunur, mukozalarda görülür.
Döküntüler farklı evrededir.
Kaşıntılıdır.
www.ecbt.org
Suçiçeği: Komplikasyonlar
Lezyonların bakteriyel infeksiyonu.
Pnömoni.
Serebellar ataksi, ensefalit.
Reye sendromu (infeksiyon sırasnda aspirin kullanımıyla
ilgilidir).
Hastaneye yatırılma 3/1000 vaka.
Ölüm 1/60.000 vaka.
Suçiçeği komplikasyonları açısından riskli
gruplar
Sağlıklı erişkinler.
İmmün yetersizliği olan kişiler.
Doğumdan 5 gün önce ya da 2 gün sonra suçiçeği döküntüsü
ortaya çıkan annelerin bebekleri.
0
5
10
15
20
25
30
<1 1-14 15-19 20-29 30+
Age group (yrs)
Ra
teSağlıklı kişilerde suçiçeği
fatalite oranları
*100.000 kişideki ölüm oranı
Yaş grubu (yıl)
Ora
n
Konjenital varisella sendromu
Gebelik sırasında annedeki infeksiyondan
kaynaklanır.
Gebeliğin ilk 20 haftası risklidir.
Ekstremite atrofisi, ciltte skar dokusu oluşumu,
düşük doğum ağırlığı, göz ve nörolojik
anormallikler.
Risk düşüktür (< %2).
Suçiçeği laboratuar tanısı
Klinik örneklerden virüs izolasyonu.
Kanda varisella IgG antikor titresinda anlamlı artış olması.
Kanda varisella IgM antikorunun saptanması.
Suçiçeği: Tedavi Semptomatik tedavi.
Ateş: parasetamol.
Kaşıntı: Antihistaminik ilaçlar.
Anti-viral tedavi (asiklovir)
Bağışıklık sistemi baskılanmış hastalar.
>13 yaş için düşünülebilir.
Doğumdan 5 gün önce ya da 2 gün sonrası arasında suçiçeği başlayan annenin bebeğine.
El-ayak-ağız hastalığı =picornaviridea
ailesinden barsak virüsleri
En sık koksaki virüs A16, koksaki virüs B ve enterovirus 71 sebep
olur
Orta derecede bulaşıcı, hafif seyirli bir enfeksiyon hastalığıdır
Genellikle yaz ve sonbahar aylarında salgınlar yapar
4- 6 günlük bir prodromal dönemden sonra yüksek ateş ve oral
mukozada aft benzeri döküntüler olur
El ve ayakların dorsal kısımları ve parmak kenarlarında oval şekilde
deri çizgilerine paralel 2-10 mm çaplı vezikülöpüstüler olur.
Üç yerleşim yerinin üçünü de tutmayabilir.
Nadiren tüm vücuda yayılıp 5-7 günde skarsız iyileşir.
Aşısı yoktur
Kızıl
(Scarlet fever)
Kızıl Grup A beta-hemolitik streptokok ekzotoksinine bağlıdır
(Bir kereden fazla geçirilebilir)
Tonsilit ya da cilt infeksiyonu sonrasında görülebilir.
Hastalıkta enantem ve ekzantemler olur.
En sık 4-8 yaşında görülür.
10 yaşında çocukların %80’inde streptokokal ekzotoksinlere yönelik antikor gelişir.
Kızılın seyri
İnkübasyon (3-7 gün)
Prodrom: Ateş, titreme, boğaz ağrısı, baş ağrısı, bulantı,
kusma, karın ağrısı, kas ağrısı, halsizlik.
Döküntü bu buguları izleyen 12-48 saat sonra başlar.
Tedavi başlangıcından sonraki 12-24 saatte ateş düşer.
Kızıl: Fizik Muayene
Eksüdatif tonsilit.
Farinks ödemli ve kızarık, yumuşak damakta peteşiler olabilir
Hastalığın ilk 1-2 ünü içinde dil beyaz bir tabakayla kaplıdır,
üzerinde ödemli papillalar (Beyaz Çilek dili)
Birkaç gün içinde kırmızı çilek dili haline döner
Kızıl
Döküntü Kırmızı, nokta şeklinde ya da küçük papüler
döküntüler halinde olup, üzerine basıldığında solar.
İğne başı büyüklüğündeki döküntüler deriye “kaz derisi” görünümü verir.
24 saatte hızla tüm vücuda yayılır
Yüzde genel bir hiperemi vardır, ağız çevresi ise soluktur
Deri kıvrımlarında döküntüler daha yoğun
Bu durum antekubital bölgede daha belirgindir=pastia çizgileri
Döküntü bir hafta kadar devam eder, ve bunu deskuamasyon izler
Kızıl*
Bulaşma
İnkübasyon Prodrom Ateş (Tedavi edilmezse)
Prodrom
başlangıcı
Döküntü
başlangıcı
Döküntünün
geçmesi
-3-7. gün -1. gün 0. gün 5-7. gün 3-4 hafta
ATEŞ
Cilt belirtileri
BULAŞTIRICILIK *Hastaya antibiyotik
uygulanmadığında
görülen klinik seyir
Kızıl tanısı
Klinik bulgular.
Boğaz kültürü
Hızlı antijen testleri
%78-100 özgüllük
%44-100 duyarlılık
Anti-streptolizin O titresi (ASO): infeksiyonun erken
tanısında faydalı değildir.
Kızılın komplikasyonları
Sinüzit
Otitis media
Servikal adenit
Retrofaringeal ve peritonsiller abse
Akut romatizmal ateş (uygun ve zamanında antibiyotik tedavisiyle önlenebilir)
Akut glomerülonefrit
Kızılın ateş, baş ağrısı, bulantı, kusma, ekzantem gibi
klinik bulguları, grup A beta-hemolitik streptokokun
eritrojenik ekzotoksinlerine bağlıdır.
Çocukların çoğunda 10 yaşına kadar bu ekzotoksinlerin
bazılarına karşı yaşam boyu kalan antikorlar gelişmiştir.
Küçük çocukların eritrojenik ekzotoksine karşı maternal
antikorlarla ve önceden hipersentizasyonun yokluğuna
bağlı olarak kızıldan korunduğu düşünülür.
Kızılın zamanında tedavisi bulaştırıcılığı azaltır,
iyileşmeyi hızlandırır ve ekzotoksin sekeli ve romatizmal
ateş sekelini önler.
Amoksisilinle 10 gün tedavi veya intramüsküler penisilin
tedavisi uygundur.
KAWASAKİ HASTALIĞI Kawasaki hastalığı; uzun süren ateş, pürülan olmayan konjunktivit,
ağız mukozasında inflamasyon, servikal lenfadenopati,el ve
ayaklarda endurasyon ve eritem, yaygın polimorf deri döküntüleri
ile karakterize çocukluk çağının akut bir vaskülitidir.
Etiyolojisi bilinmiyor, ancak bir respiratuvar viral ajan olabileceğine dair
bazı kanıtlar vardır. Klinik prezentasyonu genellikle ani, antipiretiklere
ve antibiyotiklere yanıtsız yüksek ateşle başlar, hastalık tedavi
edilmezse,ateş 5-30 gün (ortalama 11 gün) sürer.
6 ay-5 yaş arasında en sık
Gelişmiş toplumlardaki çocuklarda kazanılmış kalp hastalığının en yaygın
nedenidir.
Kawasaki Hastalığında Tanı Kriterleri
En az beş gündür süren ateş ve aşağıdaki bulguların en az dördünün bulunması:
1. Heriki konjunktivada iltihabi olmayan kanlanma artışı (%80-90)
2. Ağız boşluğu ve dudaklarda değişiklikler (dudaklarda eritem ve çatlaklar, orofarenkste hiperemi, çilek dili) (%80-90)
3. El ve ayaklarda eritem ve şişlik, parmak uçlarında soyulma (%80)
4. Polimorf karakterli ve daha çok gövdede görülen ekzantemler (%90)
5. Servikal lenfadenopati (en az 1.5 cm çapında) (%50) Koroner arter tutulumu gelişirse tanı kesinleşir.
AKUT DÖNEM Ateş 40, hatta daha fazla yükselebilir
5 gün ya da daha uzun sürer
Beraberinde bilateral konjunktivit, servikal LAP (genellikle unilateral)
Gövdede belirgin ancak yüz ve ekstremitelere de yayılabilen polimorfik döküntü, dudak ve ağız mukozasında hiperemi,
El ayası ve ayak tabanında ödem, eritem, endurasyon ile karakterize bir hastalıktır
SUBAKUT DÖNEM
Ateş düşer, ellerde ve ayaklarda deskuamasyon olur, ve
trombositoz görülebilir
En önemli sistem tutulumu kardiyak tutulumdur.
Subakut dönemde aritmi, konjestif kalp yetmezliği,
myokadit, koroner arter tutulumu ve koroner arter
anevrizması gelişebilir
Akut ateşli süreç sırasında irritabilite sıktır, avuç içi ve ayak
tabanlarında belirgin eritem, el ve ayaklarda ağrılı
endürasyon ortaya çıkabilir.
Tipik olarak ateşin 5 günü içinde polimorf bir ekzantem
belirir ve 2 gün içinde yayılır. Diffüz bir eritematöz
makulopapüler erüpsiyon, skarlanitiform veya ürtiker-
benzeri döküntü en sık formlardır.
Kawasaki hastalığında dudaklar kuru, parlak kırmızı, şiş ve
kanamalı dikey çatlaklar şeklindedir.
Orofarenks yaygın eritem şeklinde ve dil çilek dili görünümünde
olabilir
Ağız içinde ülser, farenkste eksüdaya rastlanabilir
El ve ayak sırtındaki şişlik Kawasaki hastalığı için tipiktir. Deri
gergin ve parlaktır. Avuç içi ve tabanlar eritemli ve ağrılıdır.
Hastalığın başlangıcından sonraki 2 hafta ile 2 ay arasında
periungal bölgeden başlayıp bazen avuç içine kadar uzanan
soyulma olur
Kawasaki hastalığı sırasında ortaya çıkan deri döküntüsü
En sık olarak yaygın makülopapüler deri döküntüsü gözlenir
Genellikle gövdede yerleşimlidir. Ancak yüz, ekstremiteler
ve perineye yayılabilir. Hiçbir zaman veziküler veya büllöz
tarzda değildir
Dudaklar genellikle kırmızı, kuru, soyulmuş ve çatlamıştır.
Orofarinkste diffüz eritem ile çilek dili vardır, fakat
erozyonlar ve ülserler yoktur.
Kısa ve uzun dönem morbidite ve mortalitenin en önemli
belirleyicisi kardiyovasküler komplikasyonlardır. Tedavisiz
hastalarda koroner arter hastalığı gelişme riski %15-25’tir.
Koroner arterit, koroner arter dilatasyonu, anevrizma
formasyonu ve nadiren myokardiyal iskemi ile
sonuçlanabilir.
Multisistemik vaskülitle uyumlu ek komplikasyonlar;
respiratuvar semptomlar, artrit, artralji, myokardit ve
aseptik menenjittir.
Eritrosit sedimantasyon hızı ve C-reaktif protein düzeyleri
akut enflamasyonu yansıtır.
Lökositoz sıklıkla bulunur
Trombositoz pik düzeylere hastalığın 10. ve 20. günleri
arasında ulaşır. Steril piüri, hafif hematüri veya proteinüri
görülebilir.
Kardiyovasküler sekelin önlenmesinde zamanında tanı ve
tedavi kritiktir. Tanıdan şüphelenir şüphelenmez, bazal
bulguları ortaya koymak için ekokardiyografi yapılır.
Hastalığın 10. gününden önce verilen tek doz intravenöz
immünglobulin (IVIG), 2 g/kg ile birlikte yüksek doz aspirin
(80-100 mg/kg/gün), hastaların çoğunda enflamasyon ve
ateşin azaltılmasında etkilidir.