100
BOR MADENİ BOR MADENİ VE VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu 2,84 gr/cm 3 , ergime noktası 2300 o C ve kaynama noktası 2550 o C olan, metalle ametal arası yarı iletken özelliklere sahip bir elementtir. Genellikle doğada tek başına değil, başka elementlerle bileşikler halinde bulunur. Tabiatta yaklaşık 230 çeşit bor minerali vardır. Oksijenle bağ yapmaya yatkın olması sebebiyle pek çok değişik bor-oksijen bileşimi bulunmaktadır. Bor-oksijen bileşimlerinin genel adı borattır. 1 Çeşitli metal veya ametal elementlerle yaptığı bileşiklerin gösterdiği değişik özellikler, endüstride pek çok çeşit bor bileşiğinin kullanılmasına imkan sağlamaktadır. Bor, bileşiklerinde metal dışı bileşikler gibi davranır, ancak, farklı olarak saf bor, karbon gibi elektrik iletkenidir. Bor hidratlar silikon ve karbon bileşiklerine benzer özellikler gösterir. Kristalize bor görünüm ve optik özellikleri açısından elmasa benzemektedir ve neredeyse elmas kadar serttir. Endüstriyel açıdan önemli bor bileşikleri arasında boraks (tinkal, 1 Yılmaz, A. (2002),"Her Derde Deva Hazinemiz Bor", TUBİTAK-Bilim ve Teknik Dergisi, Ankara, Mayıs 2002 1 1 Bor Madeni ve Türkiye İçin Önemi Bor Nedir?

BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

  • Upload
    others

  • View
    11

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

Page 1: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

BOR MADENİBOR MADENİ

VEVE

TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİTÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ

I. BOR NEDİR?

Bor, periyodik tabloda B

simgesiyle gösterilen, atom numarası 5,

atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu 2,84

gr/cm3, ergime noktası 2300 oC ve

kaynama noktası 2550 oC olan, metalle

ametal arası yarı iletken özelliklere sahip

bir elementtir. Genellikle doğada tek

başına değil, başka elementlerle bileşikler

halinde bulunur. Tabiatta yaklaşık 230

çeşit bor minerali vardır. Oksijenle bağ

yapmaya yatkın olması sebebiyle pek çok

değişik bor-oksijen bileşimi

bulunmaktadır. Bor-oksijen bileşimlerinin

genel adı borattır.1

Çeşitli metal veya ametal

elementlerle yaptığı bileşiklerin gösterdiği

değişik özellikler, endüstride pek çok çeşit

bor bileşiğinin kullanılmasına imkan

sağlamaktadır. Bor, bileşiklerinde metal

dışı bileşikler gibi davranır, ancak, farklı

olarak saf bor, karbon gibi elektrik

iletkenidir. Bor hidratlar silikon ve karbon

bileşiklerine benzer özellikler gösterir.

Kristalize bor görünüm ve optik özellikleri

açısından elmasa benzemektedir ve

neredeyse elmas kadar serttir. Endüstriyel

açıdan önemli bor bileşikleri arasında

boraks (tinkal, sodyum kökenli bor

bileşikleri) kolemanit (kalsiyum kökenli

bor bileşikleri), üleksit (sodyum-kalsiyum

kökenli bor bileşikleri) ana gruplaması

altında kernit, probertit, szyabelit, datolit,

sasolit, boraks dekahidrat, boraks

pentahidrat, susuz boraks, borik asit,

sodyum per borat, susuz borik asit,

hidroborasit sayılabilir. Bor madenlerinin

değeri genellikle içindeki B2O3 (bor oksit)

ile ölçülmekte, yüksek oranda B2O3

bileşiğine sahip olanlar daha değerli kabul

edilmektedir.

Bu mineraller arasında en önemlileri

tinkal ve kolemanittir. Üleksit, kernit,

probertit ve szyabelit de ticari açıdan

önemlidir. Madencilik faaliyetleri

sonucunda genellikle zenginleştirilmiş

üleksit, tinkal, kolemanit, boraks veya

borik asit gibi mineraller elde edilir. Bor

kullanılarak üretilen bor bileşiklerinin ise

en önemlileri boraks pentahidrat, susuz

boraks, boraks dekahidrat ve borik asittir.

1Yılmaz, A. (2002),"Her Derde Deva Hazinemiz Bor", TUBİTAK-Bilim ve Teknik Dergisi, Ankara, Mayıs 2002

1

1Bor Madeni ve Türkiye İçin ÖnemiBor Nedir?

Page 2: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

Bor madenleri, topraktan

çıkarıldıktan (tüvenan cevher) sonra kırma,

eleme, yıkama ve öğütme işlemlerini

müteakip, ilgili sanayilerin kullanımına

hazır hale getirilmektedir.

II. BOR MADENİNİN KULLANIM

ALANLARI

Bor bileşikleri, özellikle de

boraks binlerce yıldan beri

kullanılmaktadır. Babillerin bor'u kıymetli

eşyaların ergitilmesinde, Mısırlıların

mumyalamada, Eski Yunanlıların ve

Romalıların temizlikte, Mısırlıların,

Mezopotamya uygarlılarının ve Arapların

bazı hastalıkların tedavisinde bor'dan

yararlandığı bilinmektedir.2

Bor bileşikleri, özellikle boraks

yüzyıllardır bilindiği halde borun saf

elementi ilk kez 1808 yılında Fransız

kimyager Joseph Gay-Lussac ve Baron

Louis Thenard ve bağımsız olarak İngiliz

kimyager Sir Humphry Davy tarafından

hazırlanmıştır.

Hafifliği, gerilmeye olan direnci

ve kimyasal etkilere dayanıklılığı

sebebiyle; plastiklerde, sanayi elyafı

üretiminde, lastik ve kağıt endüstrisinde,

tarımda, nükleer enerji santrallerinde, roket

yakıtlarında da kullanılmaktadır. Camın

ısıyla genleşmesini önemli ölçüde

indirgediği, camı asite ve çizilmeye karşı

koruduğu, titreşim, yüksek ısı ve ısı

şoklarına karşı dayanıklılığı sağladığı için

ısıya dayanıklı cam gereçleri ve elektronik

ve uzay araştırmalarında kullanılacak üstün

nitelikli camların üretiminde de önemli

yeri vardır.

Bazı bor bileşikleri yüksek

sertlik derecesine sahiptir. (Moh skalasına

göre sertlik derecesi 9-elmasınki 10). Bu

sebeple, aşındırıcı ve ışıkkıran olarak,

metalleri ve süper alaşımları kesme, bileme

ve cilalamada kullanılmaktadır. Bor

bileşikleri tungsten karbüre göre daha

yüksek kesme oranına, sürekli-ağır-iş

görme kabiliyetine sahiptir ve soğutuculara

ihtiyaç göstermez.3

Bor ve hidratları birim ağırlık

başına yanma sıcaklığı en yüksek olan

elementtir (25,120 Btu/lb yanma

sıcaklığına sahiptir (hava gazınınki 18,500

Btu/lb)). Bu sebeple hava ve uzay taşıtları

için yakıt olarak düşünülmektedir, ancak

maliyetlerin yüksekliği ve zararlı son

ürünleri ticari kullanımı engellemektedir.

Dibor-hidrat (B2H6), penta bor (B5H9) and

dekabor (B10H14)'un yakıt amaçlı 2 Ölçen, N., (2001) "Bor Madeninin Enerji Alanındaki Önemi", Uludağ Üniversitesi Makine Müh. , Tez, 2001 3 Garrett, D., (1998) "Borates:Handbook of Deposits, Processing, Properties and Use", San Diego Academic Press, 1998.

2

2Bor Madeninin Kullanım Alanları

Page 3: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

kullanılması düşünülmüştür. Diğer

taraftan,10-hidroksi-9,10-boroar-openatren

hidrokarbon yakıtlar için çok etkin bir anti-

oksidan katkı olup, sodyum bor hidrat da

Amerikan Deniz Kuvvetlerinde aynı

amaçla jet yakıtı olarak kullanılmaktadır.

Yine, bor triklorid veya florid petrol

arıtımında katalizör olarak ve bor nikel

katalizörü de karbon monoksidin yakıta

çevrilmesinde kullanılmaktadır. 4

Japon bilim adamlarınca, 2001

yılı Şubat ayında, magnezyum diboridin

geleceğin süper iletkeni olabileceği

keşfedilmiştir. Süper iletkenlik, sıcaklığın

belli bir noktanın altına düşürülmesiyle

(kritik sıcaklığın altına) her türlü

elektriksel direncin kaybolması

durumudur. Süper iletkenliğin genellikle -

273 0C olan mutlak sıfır noktasına yakın

sıcaklıkta gerçekleşmesi ve bu derece

düşük bir sıcaklığı gerçekleştirmenin

pahalı oluşu, çok daha yüksek kritik

sıcaklığa sahip olan magnezyum diboridi

ucuz ve verimli bir alternatif haline

getirmektedir. Süper iletkenler, çok yüksek

akım yoğunluklarını hiçbir enerji kaybına

neden olmadan taşıyabildikleri için

santrallerden şehirlere verimli enerji

iletimi, güçlü mıknatıs isteyen uygulamalar

(magnetik rezonans, maglev trenleri vs.),

büyük miktarlarda enerjinin manyetik alan

depolanması ya da mikro elektronikte

istenmeyen ısının önlenmesi gibi bir çok

uygulama alanına sahiptir.5

Dizüstü bilgisayarlar, cep

telefonları, avuç içi bilgisayarları ve diğer

mobil iletişim araçlarında kullanılan

akım levhalarının vazgeçilmez

hammaddelerinden biri de bordur.

Bor bileşikleri ve bor lifleri

(fiber) plastiklerde veya metallerde yüksek

dayanıklılığa ve esnekliğe sahiptir. Bu

gelişmiş bileşikler askeri alanda, özellikle

hava ve uzay araçlarında kullanılmaktadır.

Plastiklerde borlu lifler, alüminyum ve

titanyumun 6 katı kadar sertlik/yoğunluk

oranına sahiptir. Yüksek ısıya

dayanıklılığı, esnekliği, hafifliği, güç ve

üretim kolaylığı ile birleştirmektedir. Bu

özellikleri sebebiyle jet motorlarının

kompresör bıçaklarında, kanatçıklarında,

dümenlerinde kullanılmaktadır. Bor

bileşiklerinin kullanılması, titanyumla

karşılaştırıldığında F14, Tomcat, F15

Eagle ve B1 bombardıman uçakların

ağırlığını 91 kg azaltmaktadır. Uzay

mekiklerinde 137 kg'a kadar ağırlık

tasarrufu sağlanabilmektedir.6

Piyade tüfeği, tabanca, top, tank

üretiminde, zırhlı personel taşıyıcıların 4 A.g.e.5 Yılmaz, A. (2002), A.g.e.6 Garrett, D., 1998, A.g.e.

3

3Bor Madeninin Kullanım Alanları

Page 4: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

zırhlarını güçlendirici seramik plaklarda da

bor kullanılmaktadır. Borla güçlendirilmiş

cam malzemelerin iletken olmayan ve

düşük dielektrik özelliği onları radara karşı

görünmez kıldığı için askeri teçhizat

yapımında önemlidir. ABD ordusu

tarafından kullanılan gizli teknoloji ürünü

Stealth Fighter (hayalet uçaklar) ve

donanımlarının imalinde de bor ve rafine

bor ürünlerinin kullanıldığı

düşünülmektedir.7

Bor karbid ve fiber camın bir

bileşimi 30 kalibre kurşunu durduracak

şekilde geliştirilmiş olup, AH-10 Kobra

helikopterlerinin koltuklarında

kullanılmaktadır.8

"BNCT (Boron Neutron Capture

Therapy) kanser tedavisinde

kullanılmaktadır. Özellikle beyin

kanserinin tedavisinde hasta hücrelerin

seçilerek imha edilmesine yaraması ve

sağlıklı hücrelere zararının minimum

düzeyde olması nedeniyle tercih sebebi

olabilmektedir".9

Bor, bitki gelişimi için önemli

16 temel bitki besininden biridir. Toprağın

üst tabakalarındaki bor'un çoğunluğu

çürümüş bitki dokularından

kaynaklanmaktadır. Bor, bitkilerde şekerin

hormon faaliyeti üzerindeki etkisini,

fotosentez miktarını, köklerin büyümesini

ve havadan emilen karbon dioksit miktarını

artırır. Bor'un bir diğer işlevi hücre

büyümesi ve yapısı olup, bor eksikliği

hücre duvarlarını inceltici etki

yapmaktadır. Ancak, bor'un çok yüksek

konsantrasyonda bulunması toksik etki de

yapabilmektedir. 10

Bor eksikliği görülen bitkilerde

susuz boraks ve boraks pentahidrattan

mamül bir gübre kullanılmaktadır. "Ayrıca

suda eriyebilen sodyum pentaborat veya

disodyum ektaborattan mahsulün üzerine

püskürtülmek suretiyle faydalanılmaktadır.

Bor, sodyum klorat ve bromosol gibi

bileşiklerle birlikte yabani otların yok

edilmesi veya toprağın sterilleştirilmesi

gereken durumlarda da kullanılmaktadır."11

"Atom reaktörlerinde borlu

çelikler, bor karbürler ve titanbor

alaşımları kullanılır. Paslanmaz borlu

çelik, nötron absorbanı olarak tercih

edilmektedir. Yaklaşık her bir bor atomu

bir nötron absorbe etmektedir. Atom

reaktörlerinin kontrol sistemleri ile

7 http://usgs.gov8 Garrett, D., 1998, A.g.e.9 http://usgs.gov10 Garrett, D., 1998, A.g.e.11 DPT, (1999) "VIII. Beş Yıllık Kalkınma Planı-Madencilik Özel İhtisas Komisyonu Raporu", Devlet Planlama Teşkilatı, Ankara, 1999.

4

4Bor Madeninin Kullanım Alanları

Page 5: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

soğutma havuzlarında ve reaktörün alarm

ile kapatılmasında (B10) bor kullanılır.

Ayrıca, nükleer atıkların depolanması için

kolemanit kullanılmaktadır.

Nükleer reaktörlerde radyoaktif

malzemenin fisyonu sonucunda ısı, alfa ve

beta parçacıkları, gama ışınları ve

nötronlar açığa çıkar. Nötronlara kalkan

olarak kullanılan en önemli malzemeler,

hidrojen, lityum, polietilen ve su olup,

kalkan olarak kullanılan malzemelerin

çoğu ikincil gama ışını yaymakta, bu da ısı

düşürme ve tekrar kalkan uygulamayı

gerektirmektedir. Bor, termal nötronları

emme kabiliyeti açısından tektir. Sadece

hafif bir gama ışını çıkarmakta ve alfa

parçacıklarını kolayca emmektedir."12

"Termal depolama pillerindeki,

sodyum sülfat ve su ile yaklaşık %3

ağırlıktaki boraks dekahidratın kimyasal

karışımı gündüz güneş enerjisini depolayıp

gece ısınma amacıyla kullanılabilmektedir.

Ayrıca, binalarda tavan malzemesine

konulduğu taktirde güneş ışınlarını emerek,

evlerin ısınmasını sağlayabilmektedir."13

Çinko borat ve disodyum

oktaborat tetrahidrat antimikrobiyal

özellikleri sebebiyle ahşap koruyucu olarak

kullanılmaktadır.14

"(...) bor, demir ve nadir toprak

elementleri kombinasyonu (METGLAS) %

70 enerji tasarrufu sağlamaktadır. Bu güçlü

manyetik ürün; bilgisayar disk sürücüleri,

otomobillerde direk akım-motorları ve ev

eşyaları ile portatif güç aletlerinde

kullanılmaktadır. Sodyum borohidrat,

atık sulardaki civa, kurşun, gümüş gibi ağır

metallerin sulardan temizlenmesi amacıyla

kullanılmaktadır."15

Bor bileşiklerini çeşitli

endüstriyel kullanımlara uygun hale

getirmek için gereken işlemlerin derecesi

çok çeşitlilik göstermektedir. Bazı

sanayiler mineral konsantreleri

kullanırken, diğerleri rafine bor ürünleri

kullanır. Bazı durumlarda tüketiciler

bulunabilirlik ve fiyata göre mineral

konsantrelerle veya rafine borlar arasında

veya farklı rafine borlar arasında ikame

yapabilmektedirler. Üleksit, borik asit,

boraks üretiminde ve sodyumun bulunması

istenilmeyen çeşitli direkt uygulamalarda

kullanılmaktadır. Boraks pentahidrat,

boraks dekahidrat, susuz boraks, borik asit,

bor oksit, zenginleştirilmiş kolemanit ve

zenginleştirilmiş üleksit gibi hacimli bor

15 DPT, 1999, A.g.e.

5

Bor Madeninin Kullanım Alanları

5

Bor Madeninin Kullanım Alanları

Page 6: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

ürünleri tüketilen toplam bor'un yüksek bir

oranını oluşturmaktadır.

III. DÜNYA BOR REZERVLERİ VE

ÜRETİMİ

Türkiye bor kaynaklarında

dünyada birinci durumdadır. Dünya toplam

rezervinin 63%'ü Türkiye'de

bulunmaktadır. Bu rakamların

devletleştirmeyi müteakip Eti Holding

A.Ş.'de toplanan ve yaklaşık 20,000

km2'lik imtiyazlı sahalarda 15-20 yıl

öncesine ait, kısmi çalışılmış bor

havzalarına ait veriler olduğu göz önünde

bulundurulmalıdır.16 Türkiye'deki bor

madenlerinin yerlerini ve miktarlarını

belirleyen kapsamlı bir araştırma henüz

yapılmadığından, Türkiye'nin aslında

dünya rezervlerinin daha da büyük bir

kısmını elinde tutuyor olabileceği

düşünülmektedir. Yeni arama

çalışmalarının yapılmasıyla Türkiye bor

rezervlerinin iki katına bile çıkabileceği

iddia edilmektedir.17 Türkiye'den sonra

ikinci kaynak ülke ABD olup, dünya

rezervlerinin %13'ü civarında bir payı

olduğu bilinmektedir. Ancak ABD, bor'u

uzun süredir endüstrinin çeşitli alanlarında

kullanmakta olduğundan, yakın gelecekte

bor rezervlerinin tükenmesi tehlikesi ile

karşı karşıyadır. Bu sebeple ABD, kalan

bor madenlerinin bir kısmını "stratejik

rezerv" ilan ederek çıkarılmasını

durdurmuştur. Türkiye'deki bor

madenlerinin kalitesi ABD'dekinden

yüksektir. Dünya bor rezervlerinin kalan

kısmı Rusya, Çin, Şili, Bolivya, Peru,

Arjantin, Sırbistan'da bulunmaktadır.

Dünyada işletilen toplam 496

milyon tonluk rezervin 375 milyon tonu

Türkiye'dedir. Dünyada işletilen ve tahmin

edilen bor madeni rezervlerinin B2O3

miktarlarına göre dağılım yüzdeleri

aşağıdaki tabloda verilmiştir:

Tablo-1: Bor Dünya Rezervi

ÜLKEGÖRÜNÜR EKONOMİK

REZERV

TOPLAM REZERV (GÖR.+MUH.+MÜM.)

GÖRÜNÜR EKONOMİK

REZERV ÖMRÜ (YIL)

TOPLAM REZERV

ÖMRÜ (YIL)BİN TON B2O3

TÜRKİYE 375,000 644,000 240 412ABD 45,000 105,000 33 76

16 http://www.maden.org.tr/yeni3/yayinlar/raporlar/borraporu.htm (Türkiye Mühendis ve Mimarlar Odaları Birliği-TMMOB Bor Raporu) 17 A.g.e.

6

6Dünya Bor Rezervleri ve Üretimi

7Dünya Bor Rezervleri ve Üretimi

6Dünya Bor Rezervleri ve Üretimi

Page 7: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

RUSYA 28,000 140,000 16 78ÇİN 27,000 36,000 17 23ŞİLİ 8,000 41,000 5 26

BOLİVYA 4,000 19,000 3 12PERU 4,000 22,000 3 14

ARJANTİN 2,000 9,000 1 6SIRBİSTAN 3,000 3,000 2 2

TOPLAM 496,000 1,019,000 320 649Kaynak: http://www.maden.org.tr/yeni3/yayinlar/raporlar/borraporu.htm (Eti Holding A.Ş.)

Türkiye'nin bor madenlerinin

rezerv ömrü 412 yıl iken, dünyanın ikinci

büyük rezerv ülkesi ABD'nin bor rezervleri

76 yıllık ömre sahiptir. Dünya rezervleri ve

bu rezervlerin tüketim artış hızları göz

önünde bulundurulduğunda 50-80 yıl sonra

ülkemiz bor yataklarının dünyadaki tek bor

kaynağı olma ihtimali yüksektir.

Dünyada az sayıda bor minerali

üreticisi ülke bulunmaktadır. En büyük

üreticiler Türkiye (Eti Bor A.Ş.) ve ABD

(Rio Tinto Borax)'dir. Bor ürünleri

sanayileri ise Batı Avrupa, Kuzey Amerika

ve Japonya'daki az sayıda firmada

yoğunlaşmıştır. Çin buna istisna teşkil

etmektedir. Çin'de çok sayıda küçük firma

kısıtlı çeşitte ürün üretmektedir.

Bor minerallerinin dünyadaki

önemli üreticileri ve yapılan üretim

miktarları aşağıdaki tabloda yer

almaktadır:

Tablo-2: Dünya Bor Mineralleri Üretimi 1970-2001 (000 ton B2O3)

Türkiye ABD Toplam1970 122 510 7621971 229 515 8781972 248 551 9601973 255 602 10201974 291 562 10381975 242 547 9751976 220 572 9481977 301 667 11291978 346 706 1242

7

8Dünya Bor Rezervleri ve Üretimi

Page 8: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

1979 281 725 11911980 320 710 12221981 333 671 11891982 306 551 10401983 260 578 10181984 331 605 11221985 259 577 10261986 349 571 11201987 374 625 12651988 473 578 13381989 447 562 13171990 476 608 13591991 460 626 13551992 402 554 12841993 410 574 12921994 433 550 13251995 435 728 15291996 494 581 14381997 549 604 15071998 552 587 15051999 536 618 15222000 504 546 14312001 517 650 1546

Kaynak: Boron Statistics (A. Buckingham ve Phyllis A. Lyday) , Eti Bor A.Ş.

2001 yılı itibariyle, B2O3 bazında en

büyük üretici 650,000 ton ile ABD'dir.

Onu 517,000 ton ile Türkiye izlemektedir.

Toplam üretimde (1,546,000 ton) ABD ve

Türkiye'nin payları sırasıyla %42,

%33,4'dir. Dünya bor üretiminde

Türkiye'nin ve ABD'nin yeri ölçümün brüt

ton veya (B2O3) bazında yapılmasına göre

değişiklik göstermektedir. Brüt ağırlık

olarak 1992 yılından beri Türkiye, ABD'yi

geçerek bor minerallerinin dünyadaki en

büyük üreticisi olmuştur. 2001 yılında

ABD'nin bor mineralleri üretimi brüt

ağırlık olarak 1,300,000 ton iken,

Türkiye'ninki 1,476,000 tondur. Ancak,

bor oksit (B2O3) içeriği açısından

değerlendirildiğinde, ABD'nin üretimi

Türkiye'ninkini geçmektedir. Parasal bazda

ise Eti Holding pazarın %20-23'une

sahipken, US Borax %65-70'ine sahip

durumdadır. Bu durum büyük ölçüde Eti

Bor A.Ş.'in pazarı yeterince kontrol

edememesinden ve US Borax pazarda

sadece katma değeri yüksek rafine bor

ürünleri satarken Eti Bor A.Ş.'nin ürün

portföyünde katma değeri düşük ham

8

Page 9: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

bor'un önemli yer tutmasından

kaynaklanmaktadır.18

Türkiye ve Amerika Birleşik

Devletleri'nin bor mineralleri üretimlerinin

(B2O3 bazında) yıllar içinde izlediği eğilim

aşağıdaki grafikte görülmektedir:

Grafikten de açıkça görüldüğü gibi

Türkiye'deki üretimin artış eğilimi

ABD'ninkinin çok üstündedir. Son otuz iki

yılda Türkiye'nin üretimi ortalama yıllık

%6,47 oranında artarken, aynı rakam

ABD'nde %1,3'te kalmıştır.

Türkiye'nin son otuz iki yıldaki

üretiminin zaman serisi olarak analizini

yaptığımızda serinin 1. derece kısmi oto-

korrelasyon gösterdiğini görmekteyiz.

Serinin bu özelliğini göz önünde

bulundurarak üretimin cari değerinin bir yıl

gecikmeli üretim değerleri üzerine

regresyonunu yaptığımızda Tablo-3'de

verilen sonuçlar elde edilmektedir.

Tablo-3: Üretim Zaman Serisi Regresyon SonuçlarıÜretim Katsayı Std. Hata t P>t

Üretim-1 0.853 0.076 11.204 0.000Regresyon Sabiti 66.072 28.832 2.292 0.029R2=0.812R2=0.806

18 CHP Bor Raporu

9

9Dünya Bor Rezervleri ve Üretimi

10Dünya Bor Rezervleri ve Üretimi

Page 10: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

Tablo-3'den de görüldüğü gibi, bir

dönem önceki üretim değerlerinin üretim

zaman serisindeki değişiklikleri açıklama

gücü yüksektir. Bu anlamda, seri %85 gibi

çok yüksek bir zaman bağımlılığı

göstermektedir. Diğer bir deyişle, üretime

gelen şoklar (bu seride genellikle pozitif)

oldukça kalıcı olmaktadır. Bir yıl önceki

üretimin bu yılın üretimindeki

değişiklikleri açıklama oranı %81,2 gibi

oldukça yüksek bir rakamdır. Regresyonun

hata terimleri incelendiğinde, oto-

korrelasyonun ortadan kalktığı

görülmektedir. Dolayısıyla regresyon

katsayıları güvenilirdir. Regresyona trend

değişkenini de eklediğimizde, regresyonun

açıklayıcı değeri artmakta ve trend

değişkeni pozitif anlamlı katsayıya sahip

olmaktadır.

Tablo-4: Üretim Zaman Serisi Regresyon Sonuçları (Trend dahil)Üretim Katsayı Std. Hata t P>t

Üretim-1 0.363 0.166 2.183 0.038Trend 6.549 2.041 3.208 0.003Regresyon Sabiti 138.805 33.815 4.105 0.000R2=0.863R2=0.853

Diğer taraftan, aynı regresyon

analizi ABD üretimi zaman serileri için

yapıldığında, ABD zaman serisinin bir

(veya birden fazla) yıl önceki üretim

değerlerine bağımlılık gösterdiği ancak

trend değerinin anlamlı olmadığı

görülmektedir. Dolayısıyla ABD

üretiminin zaman içinde herhangi bir artma

(ya da düşme) eğiliminin olmadığı

söylenebilir. Yapılan regresyonun

açıklayıcı değeri de %17 civarında

kalmaktadır. Dünya toplam üretimi de

birinci derece zaman bağımlılığı

göstermektedir ve trend katsayısı pozitif ve

anlamlıdır.

Üretimi etkileyen faktörlerde,

katsayılarda, Türkiye üretiminin artış

eğiliminde ve ABD üretiminin genel

eğiliminde önemli bir değişiklik olmazsa

Türkiye'nin 2010 yılından önce ABD'nin

üretimini geçebileceği söylenebilir.

A) Türkiye'deki Bor Madeni Ocakları

Bor madeni Türkiye'nin özellikle

kuzey batı bölgelerinde bulunmaktadır.

Türkiye'de bu güne kadar işletilmiş bor

madeni ocakları ve bulundukları yöreler

Tablo-5'te gösterilmiştir. Bor madenlerini

ve bor rafinasyon tesislerini devlet adına

Eti Bor A.Ş. Genel Müdürlüğü işletmekte

olup, Genel Müdürlük merkezi

Bandırma'da bulunmaktadır. Eti Bor A.Ş.

Genel Müdürlüğüne bağlı beş İşletme

10

11

Dünya Bor Rezervleri ve ÜretimiTürkiye’deki Bor Madeni Ocakları

Page 11: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

Müdürlüğü: Emet Bor İşletme Müdürlüğü,

Bandırma Bor ve Asit Fabrikaları İşletme

Müdürlüğü, Kırka Bor İşletme Müdürlüğü,

Bigadiç Bor İşletme Müdürlüğü ve

Kestelek Bor İşletme Müdürlüğüdür.

Tablo-5: Bor Madeni Ocakları ve Yöreleri

Şehir İlçe-Yöre Maden Adı Maden Cinsi

Rezervler (milyon ton) (brüt ağırlık)

Rezervler (milyon ton)(B2O3 içeriği)

Susurluk Aziziye, Tulu,Salmanlı, Kolemanit 576 167Balıkesir Bigadiç Ankara, Acep, Domuz, ve

Sındırgı Kireçlik, Kurtpınar, Uleksit 49 14Küçükler Faraş, Günevi, Sultançayırı,

Beğendikler, Yeniköy

Kütahya Emet Hisarcık, Harmanköy, Kolemanit 835 225Espey, Killik

Bursa Kestelek Kestelek Kolemanit 7.5 2

Eskişehir Kırka Göçenoluk, Harmankaya Tinkal 604 156

Kaynak: http://www.boraxtr.com/boraxtr/Anadosya/bormadennedir.html ve http://www.etiholding.gov.tr

"Kırka-Sarıkaya boraks yatağı

Eskişehir ilinin 70 km güneyindeki Kırka

bucağının 4,5 km batısındadır. Dünyanın

en büyük rezervlerinden biri olup, 1950-

1960 yılları arasında vatandaşlarımızın

arama ruhsatı alarak yaptığı aramalar

neticesinde bulunmuştur. 1962 yılında

Türkiye'deki diğer boraks yatakları gibi

Kırka boraks yatakları da İngiliz Boraks

Consolidated Ltd. Şti.'nin eline geçmiştir.

Ancak, Şirketin saha devir işlemindeki

kanuni eksiklikler sebebiyle ruhsatları iptal

edilmiş ve imtiyazı düşen Boraks

yataklarının üçünün işletme imtiyazı 1968

yılında Etibank'a geçmiştir. 1968 yılında

MTA'nın yaptığı aramalarda Kırka

Sodyum tuzu cevherinin Kaliforniya'daki

Tinka-Razorit-Kernit cevherinin benzeri

olduğu ve yatakların zengin olduğu tespit

edilmiştir."19 Kırka'daki tinkal cevheri

19 http://www.etiholding.gov.tr

11

12Türkiye’deki Bor Madeni Ocakları

Page 12: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

yaklaşık %25-26 civarında B2O3 ihtiva

etmekte, çıkarılan cevher Kırka'daki

1.150.000 ton/yıl cevheri işleyecek

kapasitedeki yoğunlaştırıcı (concentrator)

tesislerinde zenginleştirilerek B2O3 oranı

%32-33'e yükseltilmekte ve tane

büyüklüğüne göre sınıflandırmaktadır.20

Kırka Konsantratör Tesisi 1975 yılından

beri faaliyettedir. 1978 yılında Bor türevi

tesisleri kurulmaya başlamış ve 1984

yılında faaliyete geçmiştir. Üretilen başlıca

ürünler tinkal, boraks pentahidrat ve susuz

borakstır.21

Kütahya'nın 100 km güney

batısındaki Emet'te bulunan maden 1956

yılında M.T.A jeologu Dr. Gawlik

tarafından bulunmuş, 1958 yılında

bölgedeki bor sahaları M.T.A. tarafından

Etibank'a devredilmiştir.22 Yaklaşık %28

ile %37 arasında B2O3 ihtiva eden

kolemanit yataklarından çıkarılan cevher

ise toplam 1.200.000 ton/yıl cevheri

işleyecek kapasitedeki yoğunlaştırıcı

(concentrator) tesisinde yıkanarak B2O3

oranı %43-45'e yükseltilmekte ve ürün

sınıflandırılmaktadır.23

Bigadiç ve yöresindeki bor

yatakları 1950 yılında Muharrem Girgin

adlı bir madencinin Çamköy yakınlarından

topladığı örneklerin kolemanit olduğunun

Dr. H. Yakal tarafından tespiti ile

bulunmuştur. Önceleri özel sektörün elinde

olan maden ocakları Fransız Şirketi ile

olan saha sınır anlaşmazlığı sebebiyle

Bakanlar Kurulu Kararı ile 1976 yılında

Etibank'a devredilmiştir.24 Ortalama %30-

32 civarında B2O3 ihtiva eden tüvenan

kolemanit cevherini zenginleştirerek B2O3

oranını %40-44'e yükselten, cevher

zenginleştirme tesisi 1979 sonundan beri

işletmede olup, kapasitesi 600.000 ton/yıl

tüvenan cevherdir.25 Kırma-harmanlama

tesisi 1993 yılı sonunda, ham bor öğütme

tesisi ise 1998'de üretime geçmiştir.26

Yörede boraks pentahidrat, boraks

dekahidrat, asit borik, sodyum perborat,

sülfürük asit üretilmektedir.

Kestelek bor yatakları

M.T.A.'nın bölgede linyit araştırmaları

sırasında 1954 yılında bulunmuştur. 1979'a

kadar çeşitli kişi ve kurumlarca bor cevheri

üretimi yapılmış, 1979 yılında saha

Etibank'a devredilmiştir. 27Bölgede 200.000

ton/yıl tüvenan cevher zenginleştirme

20 http://www.boraxtr.com/boraxtr/Anadosya/bormadennedir.html21 http://www.etiholding.gov.tr22 A.g.s.23 http://www.boraxtr.com/boraxtr/Anadosya/bormadennedir.html24 http://www.etiholding.gov.tr25 http://www.boraxtr.com/boraxtr/Anadosya/bormadennedir.html26 http://www.etiholding.gov.tr27 A.g.s.

12

13Türkiye’deki Bor Madeni Ocakları

Page 13: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

kapasiteli yoğunlaştırıcı (concentrator) tesisi faaliyet göstermektedir28.

13

Page 14: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

IV. TÜRKİYE'NİN BOR/BOR

ÜRÜNLERİ TİCARETİ

Yıllar itibariyle Türkiye'nin bor

ve bor ürünleri ihracatı ve fiyatları Tablo-6'

ve Tablo-7'de gösterilmiştir:

Tablo-6 Türkiye'nin Bor Madeni İhracatı (Toplam)Yıl Miktar Ton Değer $ Fiyat $

1989 820.077 172.500.869 2101990 681.667 147.760.148 2171991 637.524 133.028.121 2091992 617.739 130.813.254 2121993 613.012 120.472.646 1971994 622.194 120.866.940 1941995 684.404 134.135.409 1961996 735.720 140.975.909 1921997 731.618 136.095.150 1861998 655.755 123.944.546 1891999 653.480 121.318.868 1862000 567.760 102.023.724 180

http://www.boraxtr.com/boraxtr/Anadosya/dunborurtic.htm

Tablo-7: Türlerine Göre Bor İhracatı ve FiyatlarTincal (ton) T-fiyat $ Tincal ($) Kolemanit (t) K-fiyat $ Kolemanit ($)

1989 204,149 159 32,487,978 491,458 248 122,112,1781990 226,620 155 35,211,755 358,077 276 98,660,5331991 186,296 159 29,661,646 333,808 259 86,567,9751992 184,225 162 29,817,784 327,679 259 85,022,8201993 141,990 164 23,216,858 366,622 222 81,410,8381994 145,586 161 23,492,450 326,788 230 75,302,7341995 167,035 161 26,901,315 347,219 234 81,086,1941996 176,569 161 28,469,885 374,051 226 84,583,6671997 181,837 158 28,712,093 364,752 219 79,933,7671998 148,708 161 23,913,988 338,747 219 74,144,8081999 106,800 167 17,818,150 339,930 213 72,396,968

Uleksit (t) U-fiyat $ Uleksit ($) Bor Ürünleri Toplam (t)

Bor Ürünleri-Değer ($)

Bor Ürünleri-Fiyat ($)

1989 124,470 144 7,900,713 169,101 59,461,693 3521990 96,970 143 13,887,860 143,850 53,317,268 3711991 117,420 143 16,798,500 140,204 48,633,368 3471992 105,835 151 15,972,650 196,812 70,361,680 3581993 104,400 152 15,844,950 195,676 65,720,021 3361994 149,820 147 22,071,756 245,046 81,550,597 3331995 170,150 154 26,147,900 241,837 82,176,705 3401996 185,100 151 27,922,357 2,630 1,523,477 5791997 185,030 148 27,449,290 312,601 100,859,193 3231998 168,300 154 25,885,750 296,182 95,994,684 3241999 206,750 150 31,103,750 308,781 93,503,689 303

Kaynak: http://www.boraxtr.com/boraxtr/Anadosya/istatis.html

28 http://www.boraxtr.com/boraxtr/Anadosya/bormadennedir.html

14

14Türkiye’nin Bor/Bor Ürünleri Ticareti

Türkiye’nin Bor/Bor Ürünleri Ticareti 15

Page 15: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

Grafik 2'den de görülebileceği gibi,

Türkiye'nin tinkal ve kolemanit ihracat

gelirleri 1989'dan beri düşmüştür. Dönem

boyunca bor bileşikleri fiyatlarında önemli

bir değişiklik olmamıştır. Dolayısıyla

gelirdeki düşüş büyük ölçüde ihraç edilen

miktardaki düşüşten kaynaklanmaktadır.

Üleksitte ise hem ton bazında, hem gelir

bazında önemli artış gerçekleşmiştir. Bor

ürünlerinden elde edilen ihracat geliri ise

dalgalı bir seyir izlemektedir. Bor ürünleri

fiyatı 1996 yılında önemli bir artış

göstermiş, fiyatın çok arttığı bu yılda

Türkiye'nin bor ürünleri ihracat geliri

talepteki düşmeye bağlı olarak çok

azalmıştır.

15

16Türkiye’nin Bor/Bor Ürünleri TicaretiTürkiye’nin Bor İhraç Pazarları

Page 16: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

Türkiye dünyanın en büyük bor

rezervine sahip ülke olmasına rağmen,

dünya fiyatlarını belirleme konumunda

değildir. Biraz da bu sebeple, ihracat ile

fiyatların, reel kurun, alıcı ülkelerin

gelirlerinin ilişkisini analiz etmek üzere

yapılan ekonometrik çalışmalar anlamlı

sonuç vermemektedir. Sınırlı veri ile elde

edilen sonuçlar Türkiye'nin bor ihracatında

reel kurun veya ithalatçı ülkelerin milli

gelirlerinin belirleyici faktörler olmadığını

göstermektedir.

Eti Holding'in verilerine göre29

Holding, 2000 yılında 18,104,000 $ iç ve

214,783,000 $ dış satış olmak üzere toplam

232,887,000 $'lik satış yapmıştır. 2001

yılında iç satışlar 15,650,000 $ ve dış

satışlar 208,460,000 $'a düşerek toplam

224,110,000 $ gelir elde edilmiştir. 2002

yılında ise 16,445,000 $ iç ve 186,184,000

$'ı dış satış olmak üzere toplam

202,639,000 $ satış gerçekleştirilmiş olup

bunun 67,997,000 $'ı konsantre bor,

134,662,000 $'ı rafine bor satışıdır.

A) TÜRKİYE'NİN BOR İHRAÇ

PAZARLARI

Bu bölümde Türkiye'nin

bor/rafine bor ürünleri ihracatı yaptığı

başlıca pazarlar incelenmiştir. 1990-2001

yılları arasına ilişkin analizlerde OECD-

29 http://www.etiholding.gov.tr

ITS Ticaret İstatistikleri kullanılmıştır.

Veriler SITC-Rev3 sisteminde olup,

278.94 numaralı tabi boratlar, 523.84

numaralı borat/perboratlar, 522.35

numaralı borik asit/bor oksit verileri temel

alınmıştır. 2002 yılı verileri ise DİE-DTM

serilerinden alınmış, diğer ülkelerin 2002

yılına ait verileri bulunmadığından sadece

Türkiye'nin ihracatı belirtilmiştir. DİE-

DTM serileri ile OECD-ITS Ticaret

İstatistikleri serileri arasında zaman zaman

farklılıklar gözlemlenmektedir.

DİE-DTM verilerine göre

Türkiye'nin 2002 yılı tabi boratlar

ihracatında en önemli ülke ABD'dir. Onu

İspanya, Hollanda ve Çin Halk

Cumhuriyeti izlemektedir (ihracat

miktarları sırasıyla 16,783,029 $,

12,539,491 $, 12,229,950 $ ve 10,350,000

$). 2002 yılı borat/perborat ihracatında en

büyük pazar İtalya'dır (20,390,978 $), onu

Belçika (8,044,237 $) ve Slovenya

(5,205,9222 $) izlemektedir. Borik asit/bor

oksit ihracatında ise Belçika-Lüksemburg,

İran, İtalya ve İspanya en fazla ihracatın

yapıldığı ülkelerdir (ihracat miktarları

sırasıyla 6,347,501 $, 2,336,558 $,

1,668,816 $ ve 1,367,727 $).

Yine DİE-DTM verilerine göre

Türkiye'nin bor ithalatı 2002 yılı itibariyle

7,450,165 $ tutarındadır. Türkiye'nin tabi

boratlar ve borik asit/bor oksit ithalatı yok

16

Türkiye’nin Bor İhraç PazarlarıAvusturya

Page 17: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

denecek kadar azdır. Tabi boratlar ithalatı

2002 yılı itibariyle 33,757 $ olup, bunun

28,288 $'ı Romanya'dan ve 5011 $'ı

İngiltere'den yapılmıştır. Borik asit ve bor

oksit ise 2002 yılında 24,539 $ tutarında

ithal edilmiştir. Ana tedarikçi Almanya'dır

(20,177 $). Diğer taraftan, borat/perborat

toplam bor ithalatının %99'unu

oluşturmakta olup; 2002 yılında 7,392,325

$ olarak gerçekleşmiştir. En büyük

tedarikçiler İtalya (4,045,615 $), İspanya

(2,941,464 $), Almanya (178,409 $) ve

Slovenya (143,909 $)'dır.

1- Avusturya

Avusturya küçük miktarlarda

bor bileşikleri ithal etmekte olup, tüm tabii

borat ithalatını Türkiye'den yapmaktadır.

Türkiye'nin bu ülkeye tabii boratlar ihracatı

1993 yılında 22.390 ton iken 2000 yılında

29,877 tona kadar yükselmiş, 2001 yılında

26,598 ton (değeri=4,353,100 $) olarak

gerçekleşmiştir. Türkiye dönem boyunca

Avusturya tabii boratlar pazarın tek

tedarikçisi konumundadır. Diğer taraftan,

ülkenin yaptığı borat-perborat ithalatı

artarken, Türkiye'nin bu ithalatta zaten az

olan payı dalgalı bir seyir izlemiş, 1994

yılında 1790 tonla en yüksek seviyesine

çıkarken, bu tarihten 1998'e kadar 100-200

ton aralığında dalgalanmış, 2001 yılında

364 ton (değer = 129,300 $) olarak

gerçekleşmiştir. Ülkenin yaptığı borik

asit/bor oksit, rafine bor ve perborat

ithalatında ABD birinci sırada olup,

Türkiye ikinci büyük tedarikçidir. Ülkenin

borik asit/bor oksit pazarı 1990-2001

yılları arasında iki katından fazla büyümüş

olup, 2001 yılı ithalatı 1064 ton olarak

gerçekleşmiştir. Türkiye'nin ülkeye borik

asit ve bor oksit ihracatı 2000 yılı

öncesinde yok denecek kadar az iken 2000

yılında 81 ton ve 2001 yılında 267 ton

(değer =115,600 $) ihracat yapılmıştır.

2 - Belçika

Belçika'da tabii borat üretimi

yapılmamaktadır. Dolayısıyla tüm bor

ürünleri üretimi ithal hammadde

kullanılarak yapılmaktadır. Tabii ve rafine

bor ithalatı temel olarak Türkiye'den

yapılmaktadır. Türkiye Belçika'nın 1993

yılında toplam 19,741 ton olan tabii borat

ithalatının 17,246 tonunu karşılarken

ülkenin ithalat artışıyla birlikte pazar

payını korumuştur. 1999 yılı itibariyle

ülkenin 87,160 ton olan tabi boratlar

ithalatının 84,277 tonunu Türkiye

karşılamaktadır. Diğer bir deyişle Türkiye

büyüyen tabii boratlar pazarının pazarla

birlikte büyüyen tedarikçisi konumundadır.

Türkiye ülkeye borat ve perborat da ihraç

etmekte olup 1999 yılında yaptığı 58,479

ton ihracatla %64'lük pazar payına

ulaşmıştır. Türkiye'nin ardından %20 pazar

17

17

Page 18: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

payı ile Almanya gelmektedir. Borik asit

ve bor oksitte Türkiye'nin pazar payı

düşüktür (1999 yılında 6850 ton ithalatın

1575 tonu Türkiye'den yapılmıştır). Bu

pazarda en büyük paya Rusya sahiptir.

Ülkenin tabii boratlar ithalatının büyük bir

kısmı yeniden ihraç edilmekte, rafine borat

ithalatı ise büyük oranda yerel olarak

kullanılmaktadır.

3- Çin

Çin'in üretici ülkelerden olması

ve yerel üretimin iç talebin çoğunluğunu

karşılamaya yetiyor olması sebebiyle bor

ithalatı düşüktür. Türkiye, bu ülkeye olan

tabii boratlar ihracatını 1997'de 60 ton olan

seviyesinden hızla 2001 yılında 13,799

tona (değer=6,248,000) yükseltmiş,

ülkenin tabi borat ithalatının %51'ini

karşılar hale gelmiştir. Buna karşılık, tabii

boratlarda ABD'nin 1997'de %59 olan payı

2001 yılında %36'ya düşmüştür. Bir başka

deyişle Türkiye son 5 yılda pazar payını

ABD aleyhine artırarak ülkenin en önemli

tabii boratlar tedarikçisi olmada ABD'nin

yerini almıştır. Türkiye'nin ülkeye borik

asit/bor oksit ihracatı bulunmamakta ve

borat/perborat ihracatı çok düşük seviyede

olup, bu pazarlarda sırasıyla Rusya ve

ABD en önemli tedarikçilerdir.

4- Finlandiya

Finlandiya'da bor ürünleri sanayi

küçük olduğundan ithalat miktarları da

düşüktür. Türkiye önemli

tedarikçilerdendir. 2000 yılında ülkenin

7370 ton olan tabii boratlar ithalatının

tamamı (1,984,000 $), 2669 ton olan borik

asit/bor oksit ithalatının 1021 tonu

(361,000 $), 9862 ton olan borat/perborat

ithalatının 8776 tonu (2,821,000 $)

Türkiye'den yapılmıştır. İthalat

miktarlarının hem düşük olması hem de

son yıllarda azalma eğilimi gösteriyor

olması, pazarın pek de gelecek vaat eden

bir pazar olmadığını göstermektedir.

5- Fransa

Fransa'da tabi boratlar üretimi

yapılmadığından, ülke ihtiyacının tamamı

ithalatla karşılanmaktadır. Türkiye ve ABD

en önemli tedarikçilerdir. Fransa tabii

boratlar pazarı daralmakta olan bir

pazardır. Fransa'nın 1994 yılında 58.041

ton olan tabii boratlar ithalatı 1998 yılında

11,110 tona ve 1999 yılında 7777 tona

düşmüştür. Türkiye'nin bu pazardaki payı

1994 yılındaki %76'lık seviyesinden 1998

yılında %59'a düşmüş, 1999 yılında ise

sadece 60 ton ihracat yapılmıştır.

Türkiye'nin Fransa tabii boratlar

pazarındaki payını İtalya almış durumdadır

(1999 yılında payı %80). Fransa

borat/perborat pazarı da daralmakta olan

18

18Çin 17

Page 19: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

bir pazardır.1994 yılında 130,647 ton olan

ülke ithalatı 1999 yılında 90,367 tona

düşmüştür. Türkiye'nin ülkeye

borat/perborat ihracatı aynı dönemde

dalgalı bir seyir izlemiş olup, pazar payı

fazla değişmemiş, 1994'te %23 ve 1999'da

%27 olarak gerçekleşmiştir (sırasıyla

10,625,000 $ ve 8,202,000 $). Ülkenin

1999 yılında 37,487 ton olan borik asit/bor

oksit ithalatında ise Türkiye'nin payı %14

civarında olup (ihracat değeri=2,268,000

$), ana tedarikçi ABD'dir. Fransa'nın borik

asit/bor oksit ithalatının 1994'ten beri 3

katından fazla arttığı göz önünde

bulundurulursa Türkiye'nin bu pazardaki

payını artırma imkanının olabileceği

düşünülmektedir.

6- Almanya

Almanya'nın tabii boratlar ve

borik asit ithalatı azalmakta, borat/perborat

ithalatı ise az miktarda da olsa artmaktadır.

Ülkenin 1994 yılında 43,159 ton olan tabii

boratlar ithalatının 36,328 tonu

Türkiye'den yapılmaktayken, 2001 yılında

ülkenin 10,187 ton olan tabi boratlar

ithalatının 6772 tonu (2,303,000 $)

Türkiye'den yapılmıştır. Son sekiz yılda

pazar payı düşmüş olsa da, Türkiye hakim

durumunu korumaktadır. Türkiye 122,906

tonluk borat/perborat pazarında ise %28

civarında olan pazar payını korumakta

(11,270,000 $) olup; ABD'den sonra ikinci

önemli tedarikçi konumundadır. İthalat

miktarı daha az olan ve 1994'ten beri üçte

bir oranında küçülen borik asit/bor oksit

pazarında ise Türkiye ana tedarikçi

konumundadır (21,924 ton ithalatın 10,773

tonu (3,872,000 $) Türkiye'den

yapılmaktadır).

7- Hindistan

Hindistan'daki bor sanayi

tamamen ithal hammaddeye dayalı olup,

1997/98 itibariyle Türkiye pazara

hakimdir.

Dış Ticaret Müsteşarlığı

verilerine göre 2002 yılında Türkiye

ülkeye 644,075 $'lık tabii borat, 2,241,502

$'lık borat/perborat, 553,395 $'lık borik

asit/bor oksit ihracatı yapmıştır.

8- İtalya

İtalya'da da bor mineralleri

madenciliği yapılmamakta olup, ülkenin

önemli miktardaki bor ürünleri üretimi için

gerekli hammadde ithalatla

karşılanmaktadır. Türkiye ülkenin tabii

boratlar, borik asit/bor oksit ve

borat/perborat ithalatında en büyük

tedarikçisi konumundadır. Tabii boratlarda

1990 yılında 174,351 ton olan ülke ithalatı

2000 yılında 105,107 tona kadar

19

19Almanya

Page 20: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

düşmüştür. Türkiye'nin ülkeye 2000

yılında yapmış olduğu ihracat 103,499 ton

(21,394,000 $) olup Türkiye pazarın

tamamına hakim durumdadır. Ülkenin

borat/perborat ithalatı ise 1990-2000 yılları

arasında 80,000-100,000 ton arasında

dalgalı bir seyir izlemiş olup, 2000 yılında

86,412 ton olarak gerçekleşmiştir. 2000

yılında Türkiye'nin ülkeye borat/perborat

ihracatı 24,547 ton (8,954,000 $) olup,

pazar payı %28'dir. İtalya'nın borik asit/bor

oksit pazarı küçük bir pazar olup, 2000 yılı

ithalatı 9780 tondur. Türkiye 3982 ton

(1,427,000 $) ihracatıyla bor asit/bor oksit

pazarının %40'ına sahip olup, birinci

tedarikçidir.

9 - Japonya

Japonya'da da tabii boratlar

üretimi olmadığından talebin tümü ithalatla

karşılanmaktadır. Türkiye Japonya'nın tabi

boratlar ithalatının (2001 yılı itibariyle

44,679 ton) %90'ını gerçekleştirmektedir

(14,040,000 $). Ülkenin tabi boratlar

ithalatı az da olsa düşme eğilimi içindedir

(1994'de 53,444 ton ve 2001'de 44,679

ton). Japonya'nın borat/perborat ithalatı da

aynı şekilde düşme eğiliminde olup

(1994'te 59,821 ton ve 2001'de 40,202

ton), bu pazarda en önemli tedarikçi

ABD'dir. Türkiye ABD'den sonra ikinci

tedarikçidir; ancak pazar payı 2001 yılı

itibariyle %7 civarında kalmaktadır

(değer=921,500 $); bu, 1996'da %16,4 olan

pazar payının yarı yarıya azaldığını

göstermektedir. Ülkenin ithalatı artan tek

bor bileşikleri pazarı olan borik asit/bor

oksit pazarında (1991 yılında 28,562 ton ve

2001 yılında 37,565 ton ithalat)

Türkiye'nin 1994'te %10 civarında olan

pazar payı 2001 yılı itibariyle %1'den aza

düşmüştür (değer=178,600 $). Pazarın en

önemli tedarikçileri ABD ve Rusya'dır.

10 - Rusya

Üretici/ihracatçı ülkelerden olan

Rusya, önemli miktarda tabii boratlar

ithalatı da yapmaktadır. Bu ülkenin ithalat

ve ihracatına ilişkin olarak elimizde

kullanılabilir bilgi bulunmamaktadır; ancak

ülke ithalatın tamamına yakınının

Kazakistan'dan yapılmakta olduğu, sadece

borat/perborat pazarında Türkiye'nin

payının %10 civarında olduğu

bilinmektedir.

11 - İspanya

Ülkenin 2001 yılı itibariyle

73,072 tona ulaşan tabii boratlar ithalatının

tamamına yakını Türkiye'den

yapılmaktadır (değer=13,130,400 $).

Türkiye tabii boratlarda büyüyen pazarın

büyüyen tedarikçisi konumundadır. 2001

yılında 25,734 ton olan ve 1994'ten bu

yana 2,5 kat büyüyen İspanya borik

20

Japonya 20

Page 21: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

asit/bor oksit pazarında ise Türkiye

ABD'nin ardından ikinci tedarikçidir ancak

pazar payı %7 civarındadır (değer=749,000

$). Büyüklüğü yıllar içinde 85,000-100,000

ton arasında değişen borat/perborat

pazarında da Türkiye ABD'den sonra ikinci

tedarikçidir ancak pazar payı %10-15

arasında değişmektedir (değer=2,745,600

$).

12- Hollanda30

Ülkenin tabii boratlar ithalatı

1991 yılındaki 24,985 ton seviyesinden

2001 yılında 2914 tona düşmüştür.

Türkiye'nin ülkeye tabi boratlar ihracatı da

pazarla beraber küçülmüş olup, 1991

yılında 13,295 ton olan ihracat 2001

yılında 2004 tona düşmüştür

(değer=293,000 $). Hollanda'nın

borat/perborat ithalatı da 1991 yılından bu

yana yarıya yakın azalmıştır. 1991 yılı

ihracatı 360,407 ton iken 2001 yılında

174,405 ton olarak gerçekleşmiştir. Önceki

yıllarda Türkiye'nin ülkeye borat/perborat

ihracatı yok denecek kadar az iken, 2001

yılında Türkiye ülkeye 1142 ton

borat/perborat ihraç etmiştir

30 Hollanda'nın son yıllara ilişkin verilerinde

ABD'den yapılan alımların kapsanmaması sorunu

bulunmaktadır ve ithalatın büyük çoğunluğunun

muhtemelen US Borax firmasından yapılıyor

olması sebebiyle rakamları yorumlamak yanıltıcı

olabilmektedir.

(değer=435,800 $). Ülkenin bor asit/bor

oksit pazarı ise büyümekte olup 2001 yılı

ithalatı 56,002 tona ulaşmıştır. Ancak

Türkiye'nin ülkeye bor asit/bor oksit

ihracatı bulunmamaktadır.

13- İngiltere

Üretici ülkelerden olan

İngiltere'nin 2000 yılı itibariyle 16,450 ton

miktarındaki tabii boratlar ithalatının

tamamına yakını Türkiye'den

karşılanmaktadır (değer=2,260,000 $).

İngiltere tabii boratlar pazarı küçülmekte

olan bir pazardır. Ülkenin 1990'da 53,462

ton olan tabii boratlar ithalatı 2000 yılında

16,450 tona düşmüştür.

Diğer taraftan, İngiltere'nin borik

asit/bor oksit ithalatı artmakta olup,

Türkiye'nin bu pazara ihracatı daha yüksek

oranda artmış ve Türkiye'nin İngiltere

borik asit pazarındaki payı 1990-2000

yılları arasında %4'den %43'e çıkmıştır

(ihracat 500 tondan 5800 tona

(değer=2,023,000 $) çıkmıştır). Türkiye

pazarın en büyük tedarikçisi olma sıfatını

Hollanda'dan devralmıştır. Büyüyen bir

pazar olan İngiltere borat/perborat

pazarında ise Türkiye'nin payı

azalmaktadır. Ülkenin 1997 yılında 35,023

ton olan borat/perborat ithalatı 2000

yılında 53,310 tona kadar çıkmıştır. Ancak,

Türkiye'nin bu pazarda 1997 yılında %29

21

Hollanda 21

Page 22: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

olan payı 2000 yılında %24'e düşmüş

(ihracat değeri=4,077,500 $), pazar lideri

Hollanda ile arasındaki pazar payı farkı

artmıştır.

14- ABD

Amerika bor minerallerinde brüt

ağırlık bazında ikinci önemli üreticidir

(Türkiye'den sonra) ancak bor oksit

bazında (B2O3) en büyük üreticidir.

Amerika'nın bor mineralleri üretimi borik

asit ve büyük ölçüde rafine borat olarak

ihraç edilmektedir. Amerika aynı zamanda

dünyanın en büyük bor pazarı olup, ülkede

büyük ve çeşitli bor ürünleri sanayileri

bulunmaktadır.

ABD tabii boratlar pazarı 1990

yıllındaki 525 ton seviyesinden 1996

yılında 79,544 tona kadar çıkmış, bu

tarihten sonra azalmaya başlamıştır.

İthalatın tamamına yakını Türkiye'den

yapılmakta olup, ülkenin 2000 yılında

63,584 ton olan tabii boratlar ithalatının

56,500 tonu (değer=9,845,000 $)

Türkiye'den karşılanmıştır. ABD'nin 1994

yılından bu yana 2 katından fazla artan ve

2000 yılı itibariyle 39,232 tona ulaşan

borik asit/ bor oksit ithalatında da Türkiye

(14,336 ton=5,996,500 $ ihracatı ile)

Şili'nin ardından ikinci büyük tedarikçi

konumundadır ve pazar payı %36

dolayındadır.

Diğer taraftan, ülkenin

borat/perborat ithalatı da 1995 yılındaki

19,238 ton seviyesinden 2000 yılında

34,153 tona çıkarak iki katına yakın

artmıştır. Türkiye bu büyüyen pazarda

payını %29'dan %5'e düşürmüştür (5564

ton=1,583,800 $'dan 1785 ton=865,000

$'a).

B) TÜRKİYE'NİN İHRACAT

YAPMADIĞI PAZARLAR31

1- Brezilya

Brezilya bor pazarı Güney

Amerika'nın en büyük bor pazarıdır.

Ülkede bor minerali üretimi

bulunmadığından tüm talep ithalatla

karşılanmaktadır. En çok tabii boratlar ve

borik asit ithal edilmektedir. Arjantin, Şili,

Peru, Bolivya ve ABD'nin en büyük

tedarikçiler olduğu pazara Türkiye'nin

ihracatı bulunmamaktadır.

2- Güney Kore

Çok büyük bir pazar olmayan

Güney Kore'de borik asit ve borat/perborat

pazarında ABD, tabii boratlar pazarında ise

31 İstatistikler-OECD

22

2217Türkiye’nin İhracat Yapmadığı PazarlarBrezilya

Dünya Bor/Bor Ürünleri Tüketimi

Page 23: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

Belçika, İspanya ve ABD hakim

durumdadır. 2001 yılı itibariye ülke 14.395

ton tabii boratlar, 18.653 borik asit/bor

oksit, 27.209 ton borat/perborat ithalatı

yapmaktadır. Güney Kore pazarının dikkat

çekici özelliği tabii boratlar ve borik

asit/bor oksit ithalatının 1996 yılından bu

yana iki kat artmış olmasıdır.

V. DÜNYA BOR/BOR ÜRÜNLERİ

TÜKETİMİ32

Dünya bor üretim ve tüketimi

1970 yılından bu yana iki katından fazla

artmıştır. 2001 yılı itibariyle bor tüketimi

B2O3 bazında 1,5 milyon tondur. Batı ve

Doğu Avrupa %46 toplam payları ile

tüketimde ilk sırada yer almaktadır. Kuzey

Amerika, Asya ve Latin Amerika onu

izlemekte ve sırasıyla %25, %11 ve %10

paya sahip bulunmaktadır.

Dünya toplam bor tüketiminin

20%'si yalıtım camı elyafı, %15'i tekstil

cam elyafı, %8'i borsilikat cam üretiminde

olmak üzere toplam %43'ü cam sanayinde

kullanılmaktadır. Deterjan sanayi tüketimi

toplamının %16'sı kadardır. Mine/sırlama

tarım ve diğer kullanım alanları sırasıyla

toplamın %13, %5 ve %23'ü dolayındadır.

32 İstatistikler-DPT

Türkiye'de ise bor tüketimi çok

düşük seviyede olup, dünya tüketiminin

%1-2'si civarındadır. 2000 yılı itibariyle

Türkiye'de bor'un %27'si demir-çelik,

%12'si cam ve cam elyafı, %38'i seramik

ve firit, %12'si deterjan, %5'i kimya ve

%6'sı diğer sektörlerde tüketilmiştir.

Bor madeninin kullanıldığı

sanayiler bölgeden bölgeye farklılık

göstermektedir. Batı Avrupa ülkeleri bor'u

en çok deterjan sanayinde kullanırken

ABD en çok fiber cam üretiminde ve

Bağımsız Devletler Topluluğu ülkeleri cam

sanayinde kullanılmaktadır.

Son on yılda Batı Avrupa'nın bor

tüketiminde deterjan sanayinin payı

%35'ten %27'ye düşerken tekstil fiber camı

sektör payı %1'den %11'e, tarımın payı

%2'den %5'e, borsilikat camın payı %8'den

%10' a çıkmıştır.

ABD'nin bor tüketiminde son

yirmi yılda fiber cam sektörünün payı

%36,4'ten %65,1'e çıkarken, yanmayı

geciktiricilerin payı %13,4'ten %3,6'e, bor

silikat camın payı %11,7'den %6,8'e

düşmüştür. Bor'un sabun/deterjan, mine,

tarım sektörleri ile nükleer çalışmalarda

kullanım oranı aşağı yukarı aynı kalmıştır.

23

23

Page 24: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

Batı Avrupa, sulardaki bor

derişimini azaltmayı, bu amaçla

deterjanlarda borat kullanımından

uzaklaşmayı amaçlamaktadır. Bu, Batı

Avrupa'da talebin düşeceği anlamına gelir.

Ancak, bunu telafi edebilecek bir gelişme

ABD'nde gözlemlenmektedir. ABD'nin

enerji tasarrufu amacıyla çamaşır

makinelerinde daha düşük yıkama

sıcaklıklarına yönelmesi deterjan

sektöründe daha fazla bor kullanılması

ihtimalini güçlendirmektedir.33

Bor ve bor ürünlerinin dünya

piyasalarındaki talebi fiyatın yanı sıra girdi

olarak kullanıldığı endüstrilerdeki

teknolojik gelişmelere, üretici ve kullanıcı

tercihleri ile ikame imkanına bağlı

olmaktadır. Özellikle fiber cam, deterjan

gibi sanayilerde fiyata bağlı olarak

üreticilerin ikame mallara yönelmeleri

sebebiyle talep değişmeleri yaşanmaktadır.

Konsantre bor ve rafine bor ürünleri

kullanım alanlarının yaklaşık %80'inde

birbirini ikame edebilmektedir.34

Diğer taraftan, bor ürünlerinin

tüketiminin yaklaşık %70'ini endüstriyel

bazda üretim yapan, önemli pazarlık

gücüne sahip, sektörlerinde lider veya

33 Altın, V. (2003),"Seyreltilmiş Uranyum, Abartılmış Toryum, Erken Bor Beklentisi, Neptünyum Hurafesi-Doğrusunu Bilelim", TÜBİTAK-Bilim ve Teknik Dergisi, Ankara, Mayıs 200334 DPT, 1999, A.g.e.

sektörlerine yön veren, teknoloji üretimi

yapan organizasyonlar olduğu göz önünde

bulundurulmalıdır.35 Bu da bor/bor

ürünlerinde pazar payını artırabilmek ve

koruyabilmek için kalitenin önemini

artırmaktadır. Tüketici beklentilerini

karşılayacak, uluslar arası standartlara

uygun mal üretmek, ürün çeşidini artırmak,

katma değeri yüksek rafine ürünler

üretmek dünya pazarında tutunmanın temel

şartı haline gelmiştir.

VI. BOR MADENİNİN STRATEJİK

ÖNEMİ

Bor ve borlu yakıtlar, 1950'li

yılların başında ABD Savunma

Programında geleceğin yakıtı olarak

adlandırılmış ve nükleer silahlanma

dışında 2. önemli stratejik malzeme olarak

nitelendirilmiştir.36 1958-1961 yılları

arasında ABD ve NATO tarafından bor,

stratejik bir maden olarak ilan edilmiş,

pazarlaması kontrol altına alınmış ve

COCOM olarak nitelendirilen tedbirler

kapsamında Varşova Paktı ülkelerine

ihracı yasaklanmıştır.37 1963 yılında bor

NATO'nun stratejik maddeleri listesinden

çıkarıldıysa da, ABD'nin bor alanındaki

35 A.g.e.36 Çınkı, M, (2001), "Ulusal Maden Varlığımız ve Bor Gerçeği", Ankara Ticaret Odası, Ankara, 2001.37 http://www.maden.org.tr/yeni3/yayinlar/raporlar/borraporu.htm

24

24Bor Madeninin Stratejik Önemi

Page 25: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

bazı stratejik çalışmaları gizlilik içinde

yürüttüğü bilinmektedir.

Bor madeninin önemi, ülkeleri

bu konuda çıkarlarını düşünmeye ve planlı

davranmaya sevk etmektedir. Bor hakkında

sürdürülen araştırmaların, bor

bileşiklerinin yüksek teknolojili

ürünlerdeki yeni kullanım alanlarını

keşfetmesi, bu madeni gelecekte, petrol

gibi üzerinde uluslararası mücadelelerinin

yaşandığı bir ürün konumuna

getirebilecektir.

Bor madeninin kullanım

miktarındaki asıl önemli artış, bor'un yakıt

taşıyıcısı olarak kullanılmasıyla

sağlanabilecektir. Bir çok pil, akümülatör

vs. enerji üretim aygıtında yakıt olarak

kullanılan hidrojenin elde edilme, nakil ve

depolama yöntemleri bu aygıtların

verimliliğinin artırılması karşısındaki en

önemli sorunlardır. Çünkü hidrojen çok

düşük sıcaklıklarda sıvılaşmakta, (-252

santigrad derece), gaz halindeyken çok yer

kaplamakta, patlayıcı bir gaz olması

sebebiyle taşıma ve depolama işlemleri

sırasında tehlike arz etmektedir. Bu

sebeple, bor bileşiklerinin hidrojen taşıma

kapasiteleri, bu bileşiklerin yakıt taşıyıcısı

olarak yeni bir öneme kavuşabileceğine

işaret etmektedir. ABD'ndeki Millenium

Cell firmasınca prototip bir araba üzerinde

denenen yöntemde, hidrojen ve su bazlı

sodyum bor hidrid (NaBH4) bileşeni

halinde depolanmaktadır. Yanıcı olmayan

bu çözelti, bir katalizörle temasa

geçtiğinde hidrojen vermektedir (aksi

halde hidrojen üretilmemektedir). Hidrojen

üretiminden sonra borohidrid yakıt bir bor

çözeltisine dönüşmekte, bu çözelti bir

tankta saklanıp tekrar borohidrid yakıta

dönüştürülebilmektedir. Diğer bir deyişle

bor, bu ve benzeri uygulamalarda yakıt

değil, yakıt taşıyıcısı olarak görev

yapmakta ve tekrar tekrar

kullanılabilmektedir.38 Sodyum bor hidritli

otomobiller, normal otomobillerin yaptığı

kilometrenin iki katına kadar

çıkabilmektedir. Akaryakıtla çalışana göre

daha güvenli olmakta, çevre kirliliği

yaratmamaktadır.39

Bu teknolojilerin bor element ve

bileşiklerine getireceği talep artışını

şimdiden kestirmek güç olup, talep,

teknolojilerin göstereceği başarıya,

kullanımında ulaşılacak yaygınlığa bağlı

bulunmaktadır.

Borun çıkarılması ve

işletilmesinde dünya oligopolünü oluşturan

az sayıdaki çok uluslu şirketler ( Rio Tinto

Borax-US Borax (ABD, yıllık üretimi 560

bin ton)), Borax Argentina (Arjantin, yıllık

üretimi 27 bin ton), JSC Bor (Rusya, yıllık 38 Altın, V., 2003, A.g.e39 Sandık, U. (2002), "Beşinci Vites", Hürriyet Gazetesi, Ankara, 07.06.2002

25

25Bor Madeninin Stratejik Önemi

Page 26: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

üretimi 73 bin ton), NACC (ABD, yıllık

üretimi 60 bin ton), Quiborax (Şili, yıllık

üretimi 60 bin ton), Sucersal Argentine

(Arjantin, yıllık üretimi 30 bin ton), SQM

salar (Şili, yıllık üretimi 16 bin ton), İnca

bor (Peru, yıllık üretimi 13 bin ton),

Diğerleri (57 ton))dir. Çin yıllık 140 bin

ton üretimini devlet organizasyonları eliyle

yapmakta, Türkiye ise ABD'nden sonra

dünyanın ikinci büyük bor üreticisi olarak

yıllık 475.000 ton üretimi yine devlet eliyle

gerçekleştirmektedir.40

Avrupa ve Amerikalı büyük

üreticilerin Türkiye'deki bor yataklarına

daha Osmanlı İmparatorluğunun son

dönemlerinde başlayan ilgileri bor

madenleri 1978 yılında kamulaştırıldıktan

sonra da azalmadan sürmüştür. Bor

madenlerinin özelleştirilmesi 1999'da IMF

ile yapılan stand by anlaşmasının

taahhütleri arasında da yer almıştır.

Bor madenleri 1978 yılında

devletleştirilmeden önce Türkiye'de de bor

madenciliği ile uğraşan Avrupa'lı ve

Amerika'lı firmaların, çıkardıkları borun

ham halde ihracını tercih ettiği, bu

firmaların boru Türkiye'de işleyecek

entegre tesisler vs kurmadıkları, Türkiye'ye

bor konusunda her hangi bir teknoloji

transferinde bulunmadıkları, bor

rezervlerinin miktarını küçük, madenin

40 Çınkı, M., 2001, A.g.e.

değerini düşük göstermeye çalıştıkları

tespit edilmiştir. Bunun da büyük ölçüde

borun stratejik öneminden ve dünya

çapındaki bor üreticisi firmaların

Türkiye'deki bor yataklarına olan

ilgilerinden kaynaklandığı açıktır.

Bu konuda İngiltere kaynaklı

olup, daha sonra Rio Tinto Zinc'in bir alt

kuruluşu haline gelen Borax Consolidated

Ltd.'nin Türkiye bor sahaları üzerindeki

faaliyetleri dikkat çekicidir. TMMOB bor

raporuna göre41 daha önce Desmond Abel

Smith'in elinde bulunan Sultançayırı ve

yeni bor sahaları 27 Ekim 1950 tarihinde

3/12002 sayılı kararname ile Borax

Consolidated Ltd'e devredilmiştir. Şirket o

dönemde dünya tekeli niteliğindedir. Şirket

daha sonra, Türkiye'deki bazı yasalardan

daha fazla yararlanmak için 25 Kasım

1955 tarihinde isim değiştirmiş, adının

başına Türk kelimesi koyarak,

sermayesinin %94'ü merkezi İngiltere'de

bulunan Borax Consolidated Ltd. şirketine,

%2'si Türk ortaklara, %4'ü de İngiliz

ortaklara ait olmak üzere, "Türk Boraks

Madencilik A.Ş." adını almış, 6 Ocak 1956

tarihinde Sultançayır Bor maden imtiyazını

bu şirket üzerine tescil ettirmiştir. Bu

tarihten sonra da şirket, Türkiye'de ciddi

bir arama faaliyetinde bulunmamış,

bulduğu bazı rezervlerin de miktarlarını 41 http://www.maden.org.tr/yeni3/yayinlar/raporlar/borraporu.htm

26

26Bor Madeninin Stratejik Önemi

Page 27: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

düşük göstermiştir. Şirket, Kırka'nın

Sarıcakaya bölgesinde yaptığı sondajlar

sonucu tespit ettiği rezervi 10 milyon ton

olarak beyan etmiş, 45 yıllık imtiyaz talep

etmiştir. Şüpheler üzerine aynı bölgede

MTA'nın yaptığı araştırmalarda rezervin

400 milyon ton olduğu, sonraki çalışmalar

sonucunda ise Kırka bor sahasının 1 milyar

ton rezervli, dünyanın en büyük ve en

zengin yatakları olduğu ortaya çıkmıştır.

1958-1961 yılları arasında

NATO'nun bor'u stratejik hammadde ilan

etmesinin ardından Türkiye'de bor

sahalarının millileştirilmesi tartışmaları

gündeme gelmiş, Borax Consolidated Ltd.

hazırladığı raporda aşağıdaki görüşlere

vurgu yapmıştır. Şirkete göre 1963 yılı

itibariyle;

- Türkiye'de bor mineralleri tükenmiştir.

- Türkiye'nin en çok 20 bin ton satış

şansı vardır.

- Türkiye'de ancak 3 firma 60 bin ton

üretim yapabilir.

- Türkiye Avrupa piyasasına yalnız borik

asit üretimi için bor cevheri verebilir.

- Avrupa piyasasının borik asit üretimi

45 bin ton cevhere karşılık gelen 30 bin

ton bor cevheri ile sabittir.

- Türkiye ancak zararına bor endüstrisi

kurabilir, 3 bin tonluk rafineri ancak

sübvansiyonla yaşar.

- Türkiye'nin bor rezervlerine Borax

Consolidated Ltd. ortak edilirse bor

endüstrisi kurulacaktır.

- Avrupa endüstrisinde Türk cevheri

kullananlar, fiyat rekabeti ile Amerikan

cevherine dönerlerse, Türkiye bu

sahayı kaybeder.

- Türkiye Amerikan rekabetini üstüne

çekmemelidir.

- Amerikan bor cevherleri sodyumludur,

Türk bor cevherleri kalsiyumludur, bu

da Türkiye'nin rekabet imkanını

ortadan kaldırır.

Şirketin kehanetlerinin (!) hepsinin yanlış

çıkmış olması ilgi çekicidir.

Etibank bor piyasasına 1960-68

yılları arasında girmiş ve bu dönemde

yabancı firmalarla kıyasıya bir fiyat

belirleme savaşı yaşanmıştır. Ticaret ve

Enerji Bakanlığı 1974 yılında, bu rekabet

sonucunda tonu 30 $'a kadar düşen bor

cevherinin fiyatını taban fiyat uygulayarak

70 $/ton'a yükseltmiştir. Ton fiyatı daha

sonra 90 $'a kadar yükselmiş, ancak, bu

fiyatla bile bor, o dönemde dünya

piyasalarında 120 $/ton olan değerinin çok

altında kalmıştır. Bu sebeple bor

madeninin 1978 yılında

devletleştirilmesindeki en önemli

amaçlardan biri madenin dünya

piyasasındaki gerçek değerinden satılarak

27

27Bor Madeninin Stratejik Önemi

Page 28: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

yurt dışına kaynak transferi yapılmasının

önüne geçmek olmuştur.42

Devletleştirmenin faydaları kısa

sürede görülmeye başlamış, Türkiye'nin

Dünya Bor üretiminde (B2O3 bazında)

1970 yılında % 16 olan payı; 1980 yılında

% 26, 2001 yılında %33.4’e yükselmiştir.

1978 yılında 83,4 milyon $ olan Bor

gelirleri 2000 yılında 208 milyon $’a

ulaşmış, Dünyanın en kaliteli kolemanitleri

olan Emet, Bigadiç Kestelek kolemanitleri

1978 yılı öncesi 40-60 $/Ton fiyatla

satılırken 290-295 $/Ton fiyatla satılabilir

hale gelmiştir.43 Bugün, Eti Holding'in ürün

portföyündeki ham bor ürünleri için

ortalama brüt kar marjı %50 civarında

olup, bazı bor ürünlerinde brüt kar marjı

%500'ü aşmaktadır.44

TMMOB bor raporunda

belirtildiği üzere, devletleştirme sonrası

bulunan rezerv, daha öncesinde özel

sektörce ilan edilen rakamın 115 katı kadar

artmıştır. 1978 yılına kadar Türkiye'nin bor

cevheri pazarlamasında kaba yıkama

dışında hiçbir işlem yapılmamış, satılan

bor cevherleri Avrupa ve ABD'nde

işlenerek rafine ürünler çok daha pahalıya

Türkiye'ye ithal edilmiştir. Eti Holding,

rafine ürün üretimi çalışmalarına 1978'den 42 DPT, 1999, A.g.e43 CHP Bor Raporu44 http://www.maden.org.tr/yeni3/yayinlar/raporlar/borraporu.htm

sonra başlamış olmasına ve rakibi US

Borax'ın 140 yıldan fazla bir süredir

pazarda teknik üstünlüğe ve geniş dağıtım

ağlarına sahip olmasına rağmen, Avrupa

pazarının %51'ini, dünya pazarının

%36'sını almayı başarmıştır. Bugün,

konularında oldukça deneyimli elemanlar

yetişmiş, özgün teknoloji geliştirme

konumuna gelinmiştir. Edinilen bilgi

birikimi doğrultusunda yatırımlar

gerçekleştirilmekte, Eti Holding

hedeflenen üretim ve satış miktarlarına

ulaşmaktadır.

Devletleştirmeden sonra da

yabancı şirketlerin Türkiye bor

madenciliğine ilgisi sürmüştür. 1986

yılında dönemin Türkiye Cumhuriyeti

hükümeti tarafından, "global ekonomiye,

yeni dünya düzenine entegrasyonu

sağlamak üzere kamu kuruluşlarının nasıl

özelleştirilmesi gerektiğinin araştırılması

J.P. Morgan Bank'a ihale edilmiş, Morgan

Bank'ın hazırladığı "Özelleştirme Ana

Planı"nda:"Etibank'ın bir holding şirket

olacak şekilde reorganize edilmesi ve karlı

müesseselerdeki (bor, krom) öz

kaynakların satılması" önerilmiştir.45

2001 yılı Ocak ayında

Türkiye'ye ani bir ziyarette bulunan ABD

Hazine Bakan Yardımcısı John Taylor

dünya bor piyasasına hakim olan

45 Çınkı, M., 2001, A.g.e.

28

28Bor Madeninin Stratejik Önemi

Page 29: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

Dodge&Cox ve Rio Tinto Holding'in eski

yönetim kurulu üyesidir ve ilk ziyaretini

dönemin özelleştirmeden sorumlu Devlet

Bakanına yapmıştır. Rio Tinto'nun 1978

yılından (bor madenleri

devletleştirilmeden) önce Türk Borax adlı

firma aracılığıyla Türkiye'deki bor

madenlerinin %80'ini işlettiği, şu anda

Türkiye'de faaliyet gösteren yabancı

bankaların bazılarında hisselerinin

bulunduğu göz önünde

bulundurulmalıdır.46

Bor'dan devlet tekelinin

kaldırılması ve Eti Bor A.Ş.'nin

özelleştirilmesi tartışmalarının gündeme

geldiği 2001 yılı başlarında Devlet Bakanı

Şükrü Sina Gürel'in bor madenlerinin

bulunduğu Kütahya ve Eskişehir'e yaptığı

ziyaretler sırasında yaptığı açıklamalar

önemlidir: "Hükümet bor madenlerinin

özelleştirme kapsamından çıkarılması

yönünde ilke kararı almıştır(...)Bor

madenleri 1978'de Ecevit Hükümeti

zamanında devletleştirilmiştir. Şimdi de

yine Ecevit Hükümetinin bor madenlerinin

özelleştirilemeyeceği konusundaki iradesi

kesin olarak ortaya çıkmıştır (...)

Madenlerin tekelde ve devlette

bulunmasının stratejik önemi vardır (...)

Çinkur özelleştirildikten sonra kapandı.

Oradan çıkarılan işçilere hala yer bulmaya 46 http://www.boraxtr.com/boraxtr/Basin/ysafak020301.htm

çalışıyoruz. (...) Özelleştirme amaç değil

araç olması gerekir, IMF ne derse desin,

özelleştirme bir araçtır. (...) Bor

madenlerinin özelleştirilmesi üzerinde bu

denli durulmasının nedeni üretime

başlanılan rafine ürünlerle bu yıl İspanya

ve İtalya'daki bazı tesislerin kapanacak

olmasıdır. Bu yüzden özelleştirmenin

yapılması için bazı çevreler tarafından

baskı yapılmaktadır."47

Dünya bor üretimi %100 B2O3

bazında 1,5 milyon ton civarındadır. Bu

üretimin %42'si ABD sermayeli US Borax

(ya da diğer adıyla Rio Tinto), %33,4'ü

Eti Holding A.Ş. tarafından

gerçekleştirilmektedir. Değer olarak ise

dünyada yaklaşık yıllık 1,2 milyar ABD

doları kadar B2O3 pazarı bulunmaktadır.

Eti Holding bu pazarın parasal olarak %20-

23'üne, US Borax ise %65-70'ine sahiptir.

Bor gibi 21. Yüzyılın petrolü olarak

adlandırılan bir madenin en büyük rezerv

kaynağı olan Türkiye'nin, bor ihracatından

yılda yalnızca 102 milyon dolar, bor

ürünleri ihracatından ise 106 milyon dolar

kazanıyor olması, önemli bir kapasitenin

israf edildiğine işaret etmektedir.

Türkiye bor madenini tam rafine

işlenmiş olarak değil, ham veya yarı rafine

halde satmasından dolayı çok önemli döviz 47 http://www.maden.org.tr/yeni3/yayinlar/raporlar/borraporu.htm

29

29Bor Madeninin Stratejik Önemi

Page 30: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

kazandırıcı fırsatları kaçırmaktadır. Çınkı

(2001) bunun çeşitli örnekleri

verilmektedir. "Örneğin, ortalama FOB

Bandırma 200 dolar/ton dan sattığımız

%42 B2O3 tenörlü kolemanit cevherini

(Türkiye bu cevherde dünyanın tek

üreticisi ve ihracatçısı konumundadır) alan

bir ihracatçı firma söz konusu ürünü

öğüttükten sonra 600-650$/ton fiyatla nihai

kullanıcıya satmaktadır.48

DPT-VIII. Beş Yıllık Kalkınma

Planı Kimya Sanayi Hammaddeleri

Raporunda, Türkiye'den ithal edilen

kolemanit ve uleksit madenlerinin

ABD'deki en önemli alıcısı Owens

Corning Fiberglass Co.'nun bir yan şirketi

olan American Borat Co'nin Death Valley

National Monument'de bulunan Billie yer

altı işletmesinin, Türkiye'den ithal edilen

uleksitin ucuza gelmesi nedeniyle 1986 yılı

sonlarına doğru üretimi durdurduğunu

belirtmektedir.

Türkiye, dünyanın en zengin bor

yataklarına sahip olduğu halde, yurt dışına

ihraç ettiği tinkal ve borakstan üretilen

sodyum per boratın ithalatçısı

konumundadır. Slovenya, Türkiye'den

satın aldığı boraksa karşılık Türkiye'ye

sodyum per borat satmakta, Slovenya'dan

yapılan per borat ithalatı bu ülkeye

48 Çınkı, M. (2001), A.g.e.

yaptığımız boraks satışının hemen hemen

%25'ine ulaşmaktadır.49

TMMOB bor raporunda 50

Türkiye'den Avrupa piyasasına yapılan bor

satışlarının ham bor ağırlıklı olmasının

Citicorp Venture gibi bazı firmaların Eti

Holding A.Ş.'nden ham bor satın alıp,

işledikten sonra Eti Holding'in karşısına

dünya pazarlarında rakip olarak çıkmasına

yol açtığını bildirilmektedir.

Dünya piyasası yıllık 80-90

milyar dolar civarında olan bor uç

ürünlerinde Türkiye'nin pazar payı %1'i

bile bulamamaktadır.51 Oysa Türkiye'de

halihazırda bor'un sanayideki çeşitli

kullanım alanlarına ilişkin teknolojik bilgi

birikimi oluşmaktadır.

Türkiye en büyük rezerv sahibi

olarak bor dünya piyasasını ve fiyatlarını

belirleyebilecek konumda olma imkanına

sahiptir. Ancak, dünyadaki örnekler maden

zengini gelişmekte olan ülkelerin bu

madenlerden yeterince yararlanamadığını,

ham madene sahip olan ülkelerden ziyade,

bu madenle ilgili teknolojiye sahip olan

gelişmiş ülkelerin piyasaları kontrol

ettiğini göstermektedir. Türkiye de, 1978

yılında yapılan devletleştirmeden sonra bu 49 http://www.boraxtr.com/anasayfa.html50 http://www.maden.org.tr/yeni3/yayinlar/raporlar/borraporu.htm51 http://www.boraxtr.com

30

30Bor Madeninin Stratejik Önemi

Page 31: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

konuda önemli yol katetmiş olsa da,

kalkınmakta olan ülke statüsünün getirdiği

sorunlar ve teknolojik eksiklikleri

sebebiyle bor dünya piyasasında rezervleri

ile orantılı bir hakimiyete sahip

olamamaktadır. Gelişmiş ülkeler

sanayilerinin pek çok alanında alternatifi

olmayan, ikamesi zor bir hammaddede

büyük oranda Türkiye'ye bağımlıyken,

Türkiye bu avantajını iyi

değerlendirememekte, bordan kazandığı

ihracat geliri düşük oranlarda kalmaktadır.

Bor ürünlerine ait teknolojiler

genellikle teknolojiyi üreten ülkelerce

gizlenmekte, bu konudaki bilgilere

kolaylıkla ulaşılamamaktadır. Bu sebeple

diğer ülkelerden önemli teknoloji

transferleri yapılamamıştır. Eti Holding

A.Ş.'nin teknik elemanlarının özverili

çalışmaları ve üniversitelerle yaptığı

işbirliği sonucu üretim sorunlarına çözüm

getirilebilmiş, özgün teknolojiler dahi

geliştirerek önemli bilgi birikimi ve

tecrübe kazanılmıştır.52 Diğer taraftan, Eti

Holding A.Ş.'nin dünya pazarlarındaki en

büyük rakibi US Borax ise 80'den fazla

ülkede örgütlenmiş, 1800'lü yılların

sonlarından beri üretim teknolojisini

sürekli geliştiren, bor'un kullanım

alanlarının genişletilmesi yönünde

çalışmalar yapan, üretim, depolama,

52 http://www.maden.org.tr/yeni3/yayinlar/raporlar/borraporu.htm

dağıtım ve pazarlama faaliyetleri ile dev

bir kuruluştur. US Borax'ın sahibi Rio

Tinto, dünya maden üretiminde %12,5'luk

payı ile birinci sıradadır.53

Rio Tinto'nun İngiltere'de

yerleşik Chesington-Survey'de Borax

Consolidated Ltd, ABD'nde California-

Anaheim'de US Borax Research olmak

üzere iki araştırma merkezi faaliyet

göstermektedir ve firma bu faaliyetler için

yılda 70 milyon $ para harcamaktadır. US

Borax'ın büyük kapasiteleri, firmaya

arama, araştırma, maden işletme, cevher

hazırlama, zenginleştirme ve pazarlama

faaliyetlerinde ölçek ekonomilerinden

yararlanarak piyasaya kaliteli ve ucuz ürün

sunabilme imkanı sağlamaktadır.54

Bu kadar büyük bir monopolün

karşısına küçük küçük bor şirketleri ile

çıkmak, Türkiye'nin piyasada güce sahip

olasını imkansız kılar. Nitekim 1978

yılında bor madenleri devletleştirilmeden

önceki durum da budur. Devletleştirmeden

sonra tek elden yapılan yatırımlar, Ar-Ge

çalışmaları ve pazarlama faaliyetleri

sonucu (her ne kadar Türkiye'ye hala

getirebileceğinden daha az gelir getiriyor

olsa da) Eti Holding A.Ş., US Borax'ın

ardından dünyanın ikinci önemli bor

üreticisi haline gelmiştir.

53 A.g.e.54 DPT, 1999, A.g.e

31

31Bor Madeninin Stratejik Önemi

Page 32: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

VII. YASAL ÇERÇEVE

Endüstriyel anlamda ilk boraks

madenciliği 1852'de Şili'de başlamıştır.

"Nevada, California, Caliko Mountain ve

Kramer yöresindeki yatakların bulunarak

işletilmeye alınmasıyla ABD Dünya bor

gereksinimini karşılayan birinci ülke haline

gelmiştir. Türkiye' de ilk işletmenin, 1861

yılında çıkartılan "Maadin Nizamnamesi"

uyarınca 1865 yılında bir Fransız şirketine

İşletme imtiyazı verilmesiyle, başladığı

bilinmektedir."55

Bu tarihten itibaren, özellikle

Cumhuriyet öncesi dönemlerde verilen

taviz ve ayrıcalıklarla bor madenleri büyük

ölçüde yabancı şirketlerin eline kalmıştır.

1960'lı yıllardan itibaren ise

sektörde bazı dağınık ve küçük ölçekli

Türk firmaları da boy göstermiş, ancak,

küçük ölçekli firmaların dünya çapındaki

oligopol piyasasının büyük aktörleriyle

başa çıkamadığı, birbirleriyle rekabete

girerek bor'un dış satım fiyatını

düşürdükleri gözlemlendiğinden, bu

önemli üründen ülkemizin en fazla faydayı

sağlayabilmesi için üretim, işletme ve

pazarlamanın tek elden yürütülmesi

ihtiyacı doğmuş, 1978 yılında çıkarılan

2172 sayılı yasa ile bor'la ilgili tüm

55 Ölçen, N. E., 2001, A.g.e.

faaliyetler tamamen devlet adına üretilmek,

işletilmek ve pazarlanmak üzere Etibank

A.Ş.'nin tasarrufuna verilmiş, "Devlete ait

bor ruhsat sahalarının hiçbir hakkı, gerçek

ve tüzel kişilere devretme yetkisi verilmez

kaydı" getirilmiştir. 56

"2172 Sayılı yasa ile

beklentilerin aksine, bor madenlerinin

devletçe işletilerek pazarlanmasının ülke

yararına olumlu sonuçlar verdiği, ..... kabul

edilmiş, hazırlanan 2840 Sayılı Yasa, 4

Nisan 1983 tarihinde Danışma Meclisi'nde

kabul edilerek, 12 Nisan 1983 tarihinde

Milli Güvenlik Konseyi'nin onayı ile

yürürlüğe girmiştir. Böylece halen

yürürlükte olan bu yasa ile bor sahalarının

kamu tarafından işletilmesi ve tek elden

yönetilmesi bir kez daha yasal güvence

altına alınmıştır. Bu yasanın yürürlüğe

girmesinden 6 ay sonra 2172 Sayılı yasa

yürürlülükten kaldırılmıştır. 15 Haziran

1985 tarihinde kabul edilerek yayınlanan

3213 Sayılı Maden Kanununun 49.

maddesinde ise “2840 Sayılı Maden

Kanunu Hükümleri saklıdır. Ancak, bu

Kanunun yürürlük tarihinden sonra

bulunacak bor, trona ve asfaltit

madenlerinin aranması ve işletilmesi bu

yasa hükümlerine tabidir. Bunların

ihracatına ait usul ve esaslar Bakanlar

56 CHP Bor Raporu

32

32Yasal Çerçeve

Page 33: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

Kurulunca tespit edilir” hükmü

getirilmiştir"57.

"16 Şubat 1994 tarihinde

yürürlüğe giren 3971 Sayılı Yasa ile 2840

Sayılı Yasa’nın ikinci maddesi

değiştirilerek, “Bor tuzları ile uranyum ve

toryum madenlerinin aranması ve

işletilmesi Devlet eliyle yapılır.” hükmü

getirilmiş, trona ve asfaltit madenlerinin

özel sektör tarafından aranması ve

işletilmesine olanak sağlanmış, fakat bor

tuzları yine devlet tekelinde

bırakılmıştır."58

Etibank 'ın özelleştirmesi planı

gereğince, önce 1993 yılında Etibank

bünyesindeki bankacılık bölümü Etibank

Bankacılık Anonim Ortaklığı adıyla

bağımsız bir bölüm halinde Özelleştirme

İdaresinde devredilmiştir. Aynı yıl,

Karadeniz Bakır İşletmeleri A.Ş., Çinkur

A.Ş. de özelleştirilmek üzere Özelleştirme

İdaresinde devredilmiştir. Kalan Etibank

Madencilik Genel Müdürlüğü ise 4 Şubat

1998 tarih ve 23248 sayılı Resmi Gazete'de

yayımlanan 26 Ocak 1998 tarihli Bakanlar

kurulunun 98/10552 sayılı kararı ile Eti

Holding A.Ş. unvanı ile yeniden

yapılandırılmıştır. Yapılan yapısal

değişiklikler sonucu; Eti Holding A.Ş., 7

bağlı ortaklık (Eti Bor A.Ş., Eti Dış

57 A.g.e.58 A.g.e.

Ticaret ve Pazarlama A.Ş., Eti Alüminyum

A.Ş., Eti Gümüş A.Ş., Eti Bakır A.Ş., Eti

Krom A.Ş., Eti Elektrometalurji A.Ş.), 12

işletme ve Maden Müdürlüğü ile 3

iştirakten oluşmuştur. 5 adet Bor İşletmesi

ise Bandırma'daki Eti Bor A.Ş.'ye

bağlanmıştır.59

"(Özelleştirme işlemine) gelen

tepkiler üzerine, Bakanlar Kurulu

Kararıyla Etibank Genel Müdürlüğünün

"Eti Holding A.Ş." olarak bu şekilde

yeniden yapılanmasının 233 sayılı Kamu

İktisadi Teşebbüsleri Hakkında kanun

Hükmünde Kararnamesinin 3. Maddesine

aykırılık oluşturup oluşturmadığı hususu

ile, bor cevheri aramak, işletmek,

zenginleştirmek, ve bor bileşikleri üretmek

üzere adı geçen teşebbüse bağlı olarak

kurulan Eti Bor A.Ş.'nin sermayesinde

bulunan özel şahıs hisseleri nedeni ile bor

tuzu sahalarının bu şirketçe işletilmesinin

2840 sayılı Kanuna uygun olup olmadığı

hususlarında Enerji ve Tabi Kaynaklar

Bakanlığının talebi üzerine Başbakanlıkça

Danıştay'dan istişari görüş isteminde

bulunulmuştur.

İstişari görüş istemiyle ilgili

olarak, Danıştay Birinci Dairesi'nin

1999/66 Esas, 1999/93 no'lu kararında

konu detaylı olarak irdelenerek "(...)2840 59 http://www.maden.org.tr/yeni3/yayinlar/raporlar/borraporu.htm

33

33Yasal Çerçeve

Yasal Çerçeve

Page 34: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

Sayılı Kanunun 2. Maddesinde Bor tuzları,

Uranyum ve Toryum madenlerinin

Devletçe işletileceği hükmü yer aldığına

göre bu madenlerin sermayesinde özel

kişilerin de pay sahibi olduğu bir Anonim

Şirket eliyle işletilmesinden söz edilemez

(...) Etibank Genel Müdürlüğünün Eti

Holding A.Ş. şeklinde yapılanmasının 233

sayılı KHK'nin 3. Maddesine uygun

bulunmadığına; Eti Holding A.Ş.'nin

sermayesinde bulunan özel şahıs hisseleri

nedeni ile bor tuzu sahalarının bu şirketçe

işletilmesinin 2840 sayılı yasaya aykırılık

teşkil edeceği(ne) oy birliği ile karar

verildi" şeklindeki görüşüne rağmen,

kararın düzeltilmesi yoluna

gidilmemiştir."60

Eti Holding'in özelleştirilmesi

çalışmalarına, önce Eti Bakır A.Ş'nin, daha

sonra ise Eti Gümüş A.Ş., Eti Krom A.Ş.

ve Eti Elektrometalurji A.Ş.'nin Özelleşme

İdaresine devri ile devam edilmiştir. Daha

sonra sıra Eti Alüminyum A.Ş. ile Eti Bor

A.Ş.'ne gelmiş, kamuoyunun ve meslek

kuruluşlarının büyük tepki göstermesine ve

VIII. Beş Yıllık Kalkınma Planı (2001-

2005) Madencilik Özel İhtisas Komisyonu

Raporu- Bor Madenleri Alt Komisyonu

Raporunda "Borların özelleştirilmesi,

kamu yararı açısından sakıncalı olarak

görülmektedir. Çünkü borların kullanım 60 http://www.maden.org.tr/yeni3/yayinlar/raporlar/borraporu.htm

alanları çok yaygın, katma değeri ve marjı

çok yüksek ve Türkiye yüksek kaliteli

rezervlere sahip olması nedeniyle tekel

durumundadır." denmesine rağmen,

çıkartılan 20 Aralık 2000 tarih ve 2000/92

sayılı Özelleştirme Yüksek Kurulu (ÖYK)

Kararı'nda bazı diğer işletmeci KİT'lerle

birlikte Eti Holding A.Ş.'nin özelleştirme

kapsamına alınması ve hazırlık

işlemlerinin 6 ay içinde tamamlanması

kararı alınmıştır. Ancak, 6 aylık hazırlık

süresince kamuoyundan gelen şiddetli

tepkiler üzerine bu karar geri alınmış,

kurum özelleştirme kapsamından

çıkarılmıştır. Özelleştirme Yüksek

Kurulu'nun 16.07.2001 tarihli kararıyla Eti

Holding A.Ş. eski statüsüne iade

edilmiştir.61

Diğer taraftan, Etibank'ın ham

bor'u iç piyasaya, dış piyasaya sattığından

daha pahalıya sattığına, bunun yurt içinde

bor kullanan sanayilerin, bor uç ürünleri

üreten tesislerin kurulmasına ve rekabet

gücü kazanmasına engel oluşturmakta

olduğuna ilişkin tartışmaların gündeme

gelmesiyle konu hakkında Danıştay'ın

görüşüne başvurulmuştur.

Danıştay'ın 2840 sayılı Kanunda

yer alan "Bor madenleri ile ilgili "işletme

ifadesi" için"2000/50 Esas,2000/67 Karar 61 http://www.maden.org.tr/yeni3/yayinlar/raporlar/borraporu.htm

34

34

Yasal Çerçeve

Page 35: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

no.lu istişari görüşünde: "Bor tuzlarının

Türk vatandaşlarına satılması halinde,

Türk vatandaşı yurt içinde istediği tesisi

kurabilecek ve bor'un uç ürünlerini elde

ederek bunları yurt içinde veya yurt

dışında satabilecektir. Bor'un yurt içinde

Türk vatandaşlarına satışı yapılmadığı için

ham bor'u alan yabancı yurt dışında bu

tesisleri kurarak elde ettiği bor uç

ürünlerini istediği fiyatla dünyaya ve

Türkiye'ye satabilmekte ve dünya bor

piyasasını dilediği gibi

yönlendirebilmektedir.

Sonuç olarak açıklanan

nedenlerle 2840 sayılı Yasanın değişik

2'nci maddesi uyarınca bor tuzlarının

aranması ve işletilmesinin Devlet eliyle

yapılması zorunluluğunun, bu madenin

zenginleştirilmesini, rafine edilmesini ve

pazarlamasını da kapsadığı, ancak Eti

Holding A.Ş. tarafından ham bor ve

işlenebildiği ölçüde rafine bor olarak yurt

dışına ihraç edilerek satılan bor tuzlarının,

aynı biçimde ham bor ve rafine bor olarak

yurt içinde isteyen Türk vatandaşı kişi ve

firmalara da satılabileceği, Türk vatandaşı

kişi ve firmaların satın aldığı bor'u ülke

içinde kuracağı tesislerde işleyip elde

edeceği ürünleri yurt içinde veya yurt

dışında satabilmesinde hukuki bir engel

bulunmadığı sonucuna ulaşılarak dosyanın

Danıştay Başkanlığına sunulmasına

01/05/2000 gününde oybirliğiyle karar

verildi" denilmektedir.

Danıştay'ın bu kararından 3 yıl

sonra, 25.06.2003 tarihinde Anadolu

Ajansından alınan bir habere göre62, Bor

Sanayi Dış Ticaret Limited Şirketi, Eti

Holding A.Ş.'nin bor pazarındaki hakim

durumunu kötüye kullandığı iddiasıyla

4054 sayılı Rekabetin Korunması

Hakkında Kanun uyarınca soruşturma

açılarak Kurumun para cezasına

çarptırılması talebiyle Rekabet Kuruluna

başvurmuş, Rekabet Kurulu Eti Holding'in

yasal tekel hakkına sahip bulunduğu,

hakim durumun kötüye kullanılmasının söz

konusu olmadığı, herhangi bir yasanın

uygulanmasından kaynaklanan işlem ve

eylemlerin 4054 sayılı Kanun kapsamına

girmediği gerekçesiyle talebi reddetmiştir.

Bunun üzerine şirket, Rekabet kurulunun

kararının iptali talebiyle Danıştay'da dava

açmış, Danıştay, Rekabet Kurulunun

kararının iptali talebini bire karşı dört oyla

reddetmiştir. Kararda "Danıştay 1.

Dairesinin anılan kararında belirtildiği

üzere, 2840 sayılı Kanun'un amacının bor

tuzlarının maden sahasından çıkarılması,

zenginleştirilmesi, rafinasyonu, bunlardan

her türlü uç ürün elde edilmesi ve

pazarlanmasının tek elden yapılmasıyla

ülkenin dünya bor pazarında etkinliğinin

artarak borun en verimli şekilde

62 http://www.ntvmsnbc.com, 25.06.2003

35

35

Page 36: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

değerlendirilmesini sağlamak olduğu

dikkate alındığında, davacı şirketin Eti

Holding'in tekel hakkının bor cevherlerinin

topraktan çıkarılması ve konsantre

edilmesiyle sınırlı olduğu, bundan sonraki

rafinasyon ile uç ürün elde edilmesi

safhalarını kapsamadığı yolundaki iddiaları

yerinde görülmemiştir." denilmektedir.

Danıştay'ın ilk kararında 2840

sayılı Kanun hükümlerine göre, bor

madenlerinin aranmasının ve işletilmesinin

devlet tekelinde olduğu, ancak yerli

sanayicilerin Eti Bor A.Ş.'nin ürettiği bor

ürünlerine dayalı her türlü yatırıma

girmesinin serbest olduğu yorumu

yapılırken, ikinci kararda Eti Holding'in

tekel hakkının bor cevherlerinin topraktan

çıkarılması ve konsantre edilmesinin

yanında uç ürün elde edilmesi safhalarını

da kapsadığını belirtmesi kafaları

karıştırmıştır. Halihazırda Eti Bor A.Ş.'nin

ürettiği konsantre ve rafine bor ürünlerini

çeşitli ürünlerin üretiminde kullanan

sanayiler mevcuttur. 2002 yılı itibariyle Eti

Holding bu sanayilere 16,5 milyon ABD

doları değerinde bor satmıştır. Yeni kararla

bu sanayilerin durumunun ne olacağı

sorusu gündeme gelmektedir.

VII. GELİŞMELER VE PLANLAR

Bin yıllar boyunca çeşitli

uygarlıkların beşiği olmuş Anadolu, maden

açısından zengin bir coğrafyadır. "Türkiye,

başta bor mineralleri olmak üzere toryum,

perlit, ponza, mermer, trona, volkanik

tuzlar, volkanik killer, manyezit, feldspat,

altın ve kromit'te dünya ölçeğinde önemli

olan ve dış pazarlarda ciddi pay sahibi

olabileceğimiz rezervlere sahiptir"63 .

Ülkemizin maden kaynakları

açısından zengin olmasına rağmen, maden

kaynaklarımız yeterince araştırılmamış,

yeterli araştırmalar ve yatırımlar

yapılmamış olması sebebiyle, madencilik

ve taşocakçılığı sektöründe yaratılan katma

değerin GSMH içindeki payı ortalama

%1'ler oranında kalmıştır. Son beş yıllık

dönemde GSMH yılda ortalama %0,2

oranında büyürken madencilik sektörünün

yılda ortalama %1,5 oranında küçülmesi

sektörün ihmal edilmişliğinin önemli bir

göstergesidir.

Ancak, son yıllarda kamuoyunun

da konuya ilgi göstermesi sebebiyle,

madenlerimize olan ilgi artmış, Türkiye'nin

maden zenginliğinden daha fazla

yararlanabilmesine yönelik tartışmalar

yoğunlaşmıştır.

Türkiye'nin en büyük rezerv

ülkesi olduğu, önemli bir sanayi

hammaddesi olan bor, özellikle dikkat

çekmektedir. Bor madenlerinin

63 CHP Bor Raporu

36

36Gelişmeler ve Planlar

Page 37: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

çıkarılmasında ve işletilmesinde devlet

tekelini elinde bulunduran Eti Holding

A.Ş.'nin yatırım ve Ar-Ge faaliyetleri

yoğunlaşmış, 18.06.2003 tarih ve 25142

sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 4865

sayılı Kanunla "Ulusal Bor Araştırma

Enstitüsü" kurulmuştur.

A) Eti Holding A.Ş.'nin

Hedefleri ve Yatırımları

Eti Holding A.Ş., kurumun,

2840 sayılı Kanun çerçevesinde bor

pazarında belirleyici olmasının

gerçekleştirilmesi, rafine bor ürünleri

kapasitesinin bor pazarındaki öncelikler

dikkate alınarak belirli bir program

dahilinde süratle 1.2 milyon ton/yıl'a

çıkarılmasını, mevcut tesislerin gözden

geçirilerek yenileme yatırımlarına

başlanmasını, uluslar arası pazarlama ve

satış ağının oluşturulmasını, rafine bor

ürün rafine bor ve özel bor ürünlerine

yatırım yapılmasını hedeflemektedir. Bu

çerçevede, Emet Yeni Borik Asit Tesisi,

Kırka 3. Bor Türevleri Tesisi, Tek

Kademede Penta Üretim Tesisi yatırımları

yapılmaktadır.64

Yeni Borik Asit Tesisi borik asidin

hammaddesi olan kolemanit

madenciliğinin yapıldığı Emet/Kütahya'da

100.000 ton/yıl üretim kapasiteli olarak

64 http://www.etiholding.gov.tr

kurulmaktadır. Tesislerin yatırım tutarı

yaklaşık 110 milyon ABD dolarıdır. 2003

yılında devreye girmesi planlanan

tesislerin 213 kişilik istihdama yol açacağı

ve 40 milyon ABD doları döviz getirisi

sağlayacağı tahmin edilmektedir.65

3. Bor Türevleri Tesisi Boraks

Pentahidrat ürününe olan yurt dışı talebin

artışına paralel olarak üretim kapasitesinin

artırılması amacıyla 160.000 ton/yıl BPH

üretim kapasitesine sahip olmak üzere

kurulmuştur. Projenin sabit yatırım tutarı

25 milyon ABD doları olup, 194 kişiye

istihdam sağlaması ve yıllık 48 milyon

ABD doları döviz getirisinin olması

beklenmektedir. Ana üretim tesisleri 2001

yılında tamamlanmış ve deneme üretimine

başlanmış olup, yardımcı tesislerden bir

kısmı tamamlanma, bir kısmı ise hazırlık

aşamasında bulunmaktadır.66

Tek kademede penta üretimi

tesisleri ile tüvenan tinkalden doğrudan

boraks pentahidrat üretimi

amaçlanmaktadır. Proje ile halen Kırka

Bor İşletmesinde iki kademde üretilen

boraks pentahidratın üretim verimini

artırmak, maliyetini ve çevre sorunlarını

azaltmak amaçlanmaktadır. Tesislerin

yatırım tutarı 15 milyon ABD doları olup,

proje sonucu %13 civarında verimlilik

65 A.g.s.66 http://www.etiholding.gov.tr

37

37Gelişmeler ve PlanlarEti Holding A.Ş.’nin Hedefleri ve Yatırımları

Page 38: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

artışı sağlaması hedeflenmektedir. Tesisin

1. Ünitesi tamamlanarak 2000 yılının

Ağustos ayında geçici kabulü yapılmış

olup, kırma, ara stok ve şalt tesisinin

yapımı çalışmaları sürdürülmektedir.67

Rafine bor ürünlerinde 1.2 milyon

ton/yıl ilave rafine bor ürünleri

kapasitesine ulaşmak için 200 milyon $

yatırım gerekmekte olup, özel bor ürünleri

üretimine de yapılacak yatırımlarla birlikte

Eti Holding A.Ş.'nce yılda 50-60 milyon

$'lık yatırım gerçekleştirilmesi

hedeflenmektedir.68

ABD bor firmaları uluslar arası

ticarete borik asitin temel tedarikçisidir.

Ancak, bu durum, Türkiye'de yeni borik

asit tesislerinin devreye girmesiyle

değişebilecektir.

Eti Holding A.Ş.'nce ayrıca,

pazarlama ve satış konusunda bütün

tüketicilere holdingin tek elden satış

yapabilmesini teminen Avrupa'daki

pazarlama yapısının değiştirilerek ABD ve

Uzakdoğu satış ağının kurulması

konusunda örgütlenilmesi de

hedeflenmektedir.69

B) Ar-Ge Çalışmaları67 A.g.s.68 A.g.s.69 http://www.maden.org.tr/yeni3/yayinlar/raporlar/borraporu.htm, Cumhuriyet Gazetesi, 25.12.2000)

Eti Holding A.Ş. Ar-Ge Dairesi

bünyesinde ve diğer kuruluşlarla ortaklaşa

olarak son 5 yılda tamamlanmış olan

projeler şöyledir:70

1- Solubor'un (Disodyum Oktaborat

Tetrahidrat) Pilot Ölçekte Üretimi

(1998)

2- Bor Minerallerinin insan sağlığı

üzerindeki etkileri

2.1.Yiyecek ve İçeceklerle

Alınan Bor'un Sağlığa

Etkilerinin Araştırılması (1997)

2.2. Yiyecek ve İçeceklerle

Alınan Bor ve Arseniğin Sağlık

ve Sağkalıma Etkilerinin

Araştırılması (1998)

2.3. Bor Bileşiklerinin İnsan

Sağlığına Etkilerinin

Epidemiyolojik Yöntemler ve

Bazı Biyolojik Markerlerle

Araştırılması (2000)

3- Kırka Tinkal Cevherinin Scrubbina

Koşullarının araştırılması (1999)

4- Emet Bor İşletmesi Espey Ocağı

Kolemant Cevher ve Konsantrelerinde

Greigite Mineralinin Araştırılması

Projesi (2000)

5- Kestelek Konsatratör Tesisi Ara Ürün

Stokları B2O3 İçeriklerinin

İyileştirilmesi Çalışmaları (2000)

70 http://www.etiholding.gov.tr

38

38Ar-Ge Çalışmaları

Ar-Ge Çalışmaları

Page 39: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

6- Fındık, Ayçiçeği, Şeker Pancarı ve

Mısır Bitkilerinde Borlu Gübre

Kullanımı Üzerine Araştırmalar (2001)

7- Borik Asit Ana Çözeltisinin İyon

Değiştirici Kolonda Temizlenmesi

Pilot Çalışması (2001)

8- Bandırma Bor Bileşikleri Tesisi Atık

Su Arıtım ve Geri Kazanma Pilot

Çalışması (2001)

9- Kestelek Kolemanit Cevherlerinin

Zenginleştirilmesine Yönelik

Laboratuvar Ölçekli Deneyler (2001)

10- Kırka ve Yöresindeki İçme ve

Kullanma Suları ile Topraktaki Yıllık

Bor Yükünün Tayini (2001)

11- Bor Cevher ve Yankayaçlarında

Lityum İçeriğinin Belirlenmesi ve

Değerlendirme Olanaklarının

Araştırılması (2002)

12- Emet Bor İşletmesi Hisarcık Eski Atık

Barajının Boşaltılması ve Barajdaki

Malzemenin Değerlendirilmesi Projesi

(2002)

13- Tinkal'den Borik Asit ve Sodyum

Sülfat Üretimi (2002)

14- Borik Asitten Bor Oksit Üretimi (2002)

15- Çinko Borat Üretimi (2002)

Halihazırda Eti Holding A.Ş. Ar-

Ge Dairesi tarafından sürdürülmekte olan

çalışmalar ise şöyledir:71

1- Sinterlenmiş Boksit Üretimi

71 http://www.etiholding.gov.tr

2- Nadir ve Soy Metaller Projesi

3- İkincil Bor Türevleri Üretimi

3.1. Sodyum Bor Hidrür Üretimi

3.2. Bor Karbür Üretimi

3.3. Bor Nitrür Üretimi

4- Atıklardan Kıymetli Maddelerin

Kazanılması ve Atıkların Çevresel

Etkilerinin Azaltılması

4.1. Kırka Gölet Atıklarının

Yeniden Kullanıma

Kazandırılması

5- Tesislerdeki Problemlerin

Çözümlenmesi ve Proseslerin

Geliştirilmesi

5.1. Borik Asitin Kekleşme

Probleminin Araştırılması

5.2. Kırka Susuz Boraks Ürünü

Safsızlıkların Belirlenmesi

5.3. Probertit'in Borik Asit

Çözeltisindeki Çözünürlüğün

Araştırılması

5.4. Hisarcık ve Espey

Konsantratör Tesislerinin

Konsantrasyon Verimliliğinin

Artırılması Çalışmaları

6- Sulubor'un (Disodyum Oktaborat

Tetrahidrat) Kullanım Alanlarının

Araştırılması

7- Bor ve Bileşikleri ile Temasın İnsan

Sağlığına ve Çevre Üzerine Etkilerinin

Araştırılması

8- Düşük Tenörlü Cevherlerin

Zenginleştirme Olanaklarının

Araştırılması

39

39

Ulusal Bor Araştırma Enstitüsü

Page 40: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

8.1. Tülü Açık Ocak Cevherinin

Zenginleştirilmesi

9- Boraks Penta-Deka Hidrat Tozları,

Borik Asit, Bor Oksit ve Disodyum

Oktaborat Tetrahidrat'ın Kompaktlama

Yöntemi ile Peletlenmesi ve Boyut

Ayarlanması

C) Ulusal Bor Araştırma

Enstitüsü

"Ulusal Bor Araştırma

Enstitüsü" 18.06.2003 tarih ve 25142 sayılı

Resmi Gazetede yayımlanan 4865 sayılı

Kanunla kurulmuştur. Enstitünün kısa adı

BOREN olup, ilişkili olduğu Bakanlık

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığıdır.

Enstitünün görevlerinden bazıları

Kanununda belirtildiği şekilde;

"Türkiye'nin, bor kimyasalları konusunda

dünya pazarında, sahip olduğu zenginliğe

koşut bir konuma gelebilmesi için kısa,

orta ve uzun dönem bor uç ürünleri pazar

ve teknolojilerine ilişkin politika ve strateji

kararlarını almaya ışık tutacak bilgileri

oluşturmak, bor ürünlerinin geniş bir

şekilde kullanımı, yeni bor, ürün ve

teknolojilerinin geliştirilmesi ve üretilmesi

amacıyla temel ve uygulamalı araştırma

yapmak, yaptırmak, (...) Eti Holding A.Ş.

ve bağlı ortaklıkları ile bor konusunda

araştırma alt yapısı olan üniversitelerde

araştırma merkezleri kurmak, (...) bor ve

ürünlerini kullanan ve bu alanda araştırma

yapan kamu ve özel hukuk tüzel kişileri ile

işbirliği yaparak koordinasyonu sağlamak,

(....) bu alandaki teknolojilerin yurt

dışından transferi için gerekli çalışmaları

yürütmek, (...) sanayi sektörünün Enstitü

ile işbirliği yapmasını sağlayacak

programlar geliştirmek, (...) araştırma

yapan gerçek ve tüzel kişileri finansman,

personel ve teçhizat ile desteklemek, (...)

görev alanına giren konularda ulusal ve

uluslar arası kongre, seminer gibi bilimsel

toplantılara bilimsel ve maddi katkı

sağlamak, desteklemek, düzenlemek ve

bunlara katılmak,(...) bilgi toplama ve

yayma, bilgi bankaları, kütüphane ve arşiv

gibi bilimsel destek hizmetleri sağlamak,

(...)"dır.

Enstitü, Yönetim Kurulu,

Başkanlık, Araştırma ve Geliştirme

Koordinatörlüğü, Endüstriyel İlişkiler

Koordinatörlüğü, Bilgi Toplama, İdari ve

Mali İşler Koordinatörlüğü olmak üzere

beş birimden oluşmaktadır.

IX. SONUÇ VE DEĞERLENDİRME

Türkiye, yüzyılımızda petrol

kadar önemli olabileceği düşünülen bor

madeninin dünyadaki en büyük rezerv

ülkesidir. Ancak bu konumunun

avantajlarını tam anlamıyla

değerlendirememekte, gerek rafine bor

40

40

Sonuç ve Değerlendirme

Page 41: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

ürünleri, gerekse bor uç ürünleri

ihracatından potansiyelinin altında gelir

elde etmektedir. Özellikle sanayinin pek

çok alanında kullanılan bor uç ürünleri

üretiminde Türkiye epeyce geri

durumdadır.

Türkiye'nin bor madenlerinden

yeterince yararlanamaması bu güne kadar

konuya stratejik bir yaklaşım getirilememiş

olmasından kaynaklanmaktadır. 1978

yılında bor yataklarının

devletleştirilmesine kadar sektör büyük

ölçüde yabancı firmaların ve bazı küçük

ölçekli Türk firmalarının elinde kalmış,

kamu yararı amacı güden bir üretim

sistemi kurulmamıştır. Bor madenlerinin

devletleştirilerek devlet adına işletilmek

üzere Etibank'a bırakılmasından sonra

önemli ilerlemeler sağlanmışsa da bor ve

bor ürünlerinin Türkiye'nin döviz

gelirlerini azamileştirecek bir araştırma,

üretim ve pazarlama stratejisi

oluşturulamamıştır.

Bor madenlerinin değeri ve

önemi göz önünde bulundurulduğunda,

devlet tarafından, tek elden işletilmesinin,

özellikle yabancı firmaların eline

bırakılmamasının kamu yararı açısından

büyük önem taşıdığı düşünülmektedir.

Gerek uluslar arası bor oligopol

piyasasının büyük oyuncularının

Türkiye'deki bor yataklarını ülkemizin

çıkarlarını göz ardı ederek, kendi karlarını

azamileştirecek şekilde işletmesinin önüne

geçilebilmesi, gerekse Türk vatandaşı

işleticilerin kendi aralarında rekabet ederek

borun yurt dışı fiyatını düşürmesinin

engellenebilmesi, üretim, işletme,

araştırma, pazarlama faaliyetlerinin tek

elden yürütülerek uluslar arası piyasada tek

oyuncu olarak Türkiye'nin çıkarlarının

korunabilmesi için devlet tekelinin önemli

olduğu düşünülmektedir.

Bor madeninin çıkarılması,

işletilmesi, pazarlaması devlet tekelindedir.

Ancak, yerli sanayicilerin bor uç ürünleri

üreten işletmeleri ve bor kullanan

sanayileri kurulmasında herhangi bir yasal

engel olup olmadığı konusunda

Danıştay'ca verilmiş iki farklı karar

bulunmaktadır. Bu konudaki belirsizliğin

giderilmesi gerekmektedir.

Bor uç ürünlerine dayalı ileri

teknoloji gerektiren yatırımların

yapılmasının, Türkiye'yi katma değeri

düşük ham cevher satmak yerine katma

değeri çok yüksek rakamlara ulaşabilen

(dünya pazarı yıllık 60-80 milyar dolar) uç

ürünleri üretip satmasının ihracat

gelirlerini artırmada önemli rol

oynayabileceği düşünülmektedir.

Halihazırda İstanbul Teknik Üniversitesi

(İTÜ) laboratuarlarında geliştirilen 20'nin

üzerinde ileri bor ürünü olduğu ve Eti

41

41

Page 42: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

Holding A.Ş.'nin tüm bu yatırımları tek

başına yapabilecek mali ve idari güce sahip

olmadığı göz önünde bulundurulmalıdır.

Özel sektörün bor kullanan ileri

teknolojili sanayilere yatırım yapmasının

devletçe teşvik edilmesi, bu konuda etkin

bir devlet-sanayi işbirliği sağlanması,

ülkemizin bu doğal zenginliğinden azami

faydayı sağlayabilmesi için önemlidir. Bu

amaçla çeşitli teşviklerin sağlandığı bor

teknoloji serbest bölgeleri kurulabilir. Bu

serbest bölgelerde, yüksek teknolojili bor

uç ürünlerinin araştırılması, patentli

ürünlerin üretilmesi ve ihraç edilmesi

teşvik edilmelidir. Bölgede faaliyet

gösterecek firmalar yüksek teknolojiye

yatırım yapan, katma değeri yüksek bor uç

ürünleri üreten firmalar arasından

seçilmelidir. Serbest bölgenin gümrük

kapısı ihtisas gümrüğü olarak

yapılandırılmalı, gerekli laboratuar vs. test

cihazları alt yapısı sağlanmalıdır. Aralık

2001'den beri faaliyette olan TÜBİTAK-

Marmara Araştırma Merkezi Teknoloji

Serbest Bölgesi (TEKSEB)

uygulamalarının (ki özellikle bölgenin

kamu kurumu niteliğinde bir araştırma

merkezinin çevresinde yer alması, bölge

kurucu işleticiliğinin de bu kurum

tarafından yapılmasının olumlu sonuçları

kısa sürede görülmüştür) bor teknoloji

serbest bölgesinin kurulmasında ve

işletilmesinde model olabileceği

düşünülmektedir.

Ulusal Bor Araştırma

Enstitüsünün kurulmuş olması bor

madeninin bilinen kullanım alanlarının

araştırmasını ve yeni kullanım alanlarının

keşfedilmesini sağlamak için önemli bir

gelişmedir. Bu enstitü bünyesindeki

araştırma gruplarınca uluslar arası bor

pazarı takip edilerek Türkiye'nin

dünyadaki en büyük rezerve sahip ülke

olarak gücünü, etkinliğini artırıcı önlemler

geliştirilmelidir. Ulusal Bor Araştırma

Enstitüsü ile geliştirilecek ürünleri

kullanacak sektörlerin, yurt içindeki ve

yurt dışındaki üniversitelerin, araştırma

kurumlarının ve teknoparkların işbirliğinin

sağlanması önemlidir. Enstitünün öncelikli

hedefi katma değeri yüksek yeni ürünlerin

geliştirilmesi olmalıdır.

Türkiye'nin halihazırda ihracat

yaptığı pazarlardaki durumunun ve ihracat

yapmadığı pazarlardaki potansiyelin

detaylı bir araştırmasının yapılması

gerekmektedir. Özellikle bor/bor ürünleri

ithalatı artan ülkelerdeki fırsatların

değerlendirilebilmesi için çalışmalar

yapılmalıdır. Geleneksel pazarlardan

Türkiye'nin pazar payı azalmakta olanlarda

düşüşün sebepleri araştırılmalıdır.

Türkiye'nin ihracat yapmadığı ülkelerde

pazar araştırmaları yapılarak bu ülkelere de

42

42Sonuç ve Değerlendirme

Page 43: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

ihracat yapma imkanları üzerinde

çalışılmalıdır.

Bor madenlerini Devlet adına

işleten Eti Bor A.Ş. personelinin AR-GE

çalışmalarına etkin katılımının sağlanması,

kurumun verimliliği ve etkinliği büyük

önem arz etmektedir. Eti Bor tesislerinin

modernizasyonuna önem verilmesi,

tesisleri, standartlara uygun kaliteli

ürünleri üretebilecek seviyeye getirecek

yatırımların yapılması gerekmektedir.

Dünya talebinin ham bordan rafine bor

ürünlerine kaymakta olduğu göz önünde

bulundurularak rafine ürünleri üretecek

tesislere yatırım yapılması önem

kazanmaktadır.

Türkiye, ancak bor'da yüksek

teknolojiyi üreten ve yüksek teknolojili uç

ürünleri satan ülke konumuna gelince

pazarın lideri olabilecek, fiyatları kontrol

edebilecektir. En büyük rezerv ülkesi olan

Türkiye'nin bor ihracatından azami geliri

elde edebilmesi ancak teknolojiye ve

pazara hakimiyet ile sağlanabilir.

43

43Sonuç ve Değerlendirme

Page 44: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

X. SON SÖZ

"Memleketimizin ekonomik kaynakları bütün dünyanın hırslarını çekecek verim ve servete maliktir."

M. K. ATATÜRK

"Evvela yabancı teşebbüslerin, yabancı maksatların bize telkin ettiği endişeler tamamen yok olmuş değildir. Eğer bazen ihtiyatlı hareket ediyorsak, aşırı derecede şüpheli davranıyorsak, bize çok pahalıya mal olan hürriyetimizi kaybetmek hususundaki korkumuzdandır."

M. K. ATATÜRK

"Tabidir ki, dışarıdan gelecek sermayeye, irşada, çalışma usulüne ihtiyacımız vardır. Fakat bu, birliğimize, bağımsızlığımıza son verecek bir vesayet tarzı demek olamaz."

M. K. ATATÜRK

44

44Son Söz

Page 45: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

KAYNAKÇA

Altın, V. (2003),"Seyreltilmiş Uranyum, Abartılmış Toryum, Erken Bor Beklentisi, Neptünyum Hurafesi-Doğrusunu Bilelim", TUBİTAK-Bilim ve Teknik Dergisi, Ankara, Mayıs 2003.

CHP Bor Raporu

Çınkı, M, (2001), "Ulusal Maden Varlığımız ve Bor Gerçeği", Ankara Ticaret Odası, Ankara, 2001.

DPT, (1999) "VIII. Beş Yıllık Kalkınma Planı-Madencilik Özel İhtisas Komisyonu Raporu", Devlet Planlama Teşkilatı, Ankara, 1999.

Garrett, D., (1998) "Borates:Handbook of Deposits, Processing, Properties and Use", San Diego Academic Press, 1998.

http://usgs.gov

http://www.boraxtr.com/boraxtr/Anadosya/bormadennedir.html

http://www.etiholding.gov.tr

http://www.maden.org.tr/yeni3/yayinlar/raporlar/borraporu.htm (Türkiye Mühendis ve Mimarlar Odaları Birliği (TMMOB'un sayfası)

http://www.ntvmsnbc.com

Kara Kuvvetleri Komutanlığı, (1982) "Atatürk'ün Ekonomi Görüşü", K.K.K.-Yayın No:, Ankara, 1982. (Alıntı: Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, Türk İnkılap Tarihi Enstitüsü Yayınları).

Ölçen, N., (2001) "Bor Madeninin Enerji Alanındaki Önemi", Uludağ Üniversitesi Makine Müh. , Tez, 2001

Roskill, (2002), "The Economics of Boron" Tenth Edition, Londra, 2002.

Sandık, U. (2002), "Beşinci Vites", Hürriyet Gazetesi, Ankara, 07.06.2002

Yılmaz, A. (2002),"Her Derde Deva Hazinemiz Bor", TUBİTAK-Bilim ve Teknik Dergisi, Ankara, Mayıs 2002

45

45Kaynakça

Page 46: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

TORYUM MADENİ VE GELECEĞE İLİŞKİN BEKLENTİLER

I. GİRİŞ

Bilindiği gibi, özelleştirme

kapsamına alınmış olan bor “stratejik

maden” olduğu gerekçesiyle bu kapsamdan

çıkarılmıştır. Bu süreçte yaşanan

tartışmalar ülkemizde önemli miktarlarda

bulunan bazı değerli madenlerden ne

ölçüde yararlanılıp yararlanılmadığı

sorularını da beraberinde getirmiştir. Bu

madenlerden biri olan toryum hakkında da

büyük spekülasyonlar yapılmıştır.

Ülkemizde, toryum madeninin

ekonomik mahiyeti ve kullanım alanları

konusunda yapılan çalışmalar oldukça

yetersiz düzeydedir. Bilimsel temellere

dayanan çok az sayıda çalışma

bulunmaktadır.

Toryumun bugün itibariyle

kullanım alanı sınırlı olduğundan

ekonomik olarak çok fazla bir değer

taşıdığı söylenememektedir. Bu nedenle

toryum arama ve işletmeye yönelik önemli

bir faaliyet yürütülmemektedir. Ancak,

çeşitli ülkelerde nükleer reaktörlerde

toryum kullanılmasına yönelik çok ciddi

çalışmalar yapılmaktadır. Bu çalışmalar

olumlu sonuç verdiği taktirde, toryum

gelecekte “stratejik” bir maden olma

potansiyeli taşımaktadır. Toryum hakkında

yapılan değerlendirmeler bu çerçevede

yapılırsa daha sağlıklı sonuçlar elde

edilebilir.

Bu çalışmada toryumun

özelliklerine kısaca değinildikten sonra

rezervler, üretim, fiyat, ticaret ve kullanım

alanları hakkında bilgi verilmektedir.

Mevcut kullanım alanları konusundaki

gelişmeler değerlendirildiğinde, toryumun

geleceği büyük ölçüde enerji hammaddesi

olarak kullanılma imkanları üzerinde

yoğunlaştığı için, bu alanda yapılan

çalışmalara ayrıca değinilmiştir.

II. GENEL ÖZELLİKLER

Yeryüzünde nadir bulunan

Aktinitler sınıfında yer alan toryum (Th)

1828 yılında İsveçli kimyacı Jöns Jacob

Berzelius tarafından keşfedilmiştir. İsmini

İskandinav mitolojisinde savaş tanrısı olan

Thor’dan almaktadır. Atom numarası 90

olan bu madenin atom ağırlığı 232,0381

amu’dur (atomic mass unit). Erime noktası

1750, kaynama noktası 4790 0C olan

toryumun yoğunluğu 11,72 g/cm3

seviyesindedir.

46

46Toryum Madeni ve Geleceğe İlişkin BeklentilerGiriş

Page 47: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

TABLO 1: TORYUMUN KİMLİK KARTI

Adı: Toryum

Bulunuş Tarihi: 1828

Buluşu Yapan: Jöns Jacob Berzelius

Sembol: Th

Atom Numarası: 90

Atomik Yığın: 232,0381 amu

Erime Noktası: 1750 °C (2023,15 °K, 3182 °F)

Kaynama Noktası: 4790 °C (5063,15 °K, 8654 °F)

Proton ve Elektron Sayısı: 90

Nötron Sayısı: 142

Sınıfı: Aktinitler

Kristal Yapısı: Kübik

Yoğunluk: 11,72 g/cm3

Asıl rengi gümüş beyazı olan

toryum, eğer okside tabi tutulursa önce

grileşip daha sonra siyah bir renge

bürünmektedir. Toryum radyoaktif bir

element olup yaklaşık 60 elementin

yapısında bulunmaktadır. Toryum, dünya

yer kabuğunda yüzbinde 7 oranında

bulunan torit (ThSiO4), torianit (ThO2) ve

monazitten elde edilmektedir. Toryum-232

doğada bulunan dört toryum izotopundan

en yaygın olanıdır. Toryum-232 radyoaktif

alfa partikülleri yaymakta olup uzun bir

yarılanma süresine sahiptir.

III. REZERVLER VE ÜRETİM

Toryum dünyada temel olarak

monazitin rafine edilmesi sonucu bir yan

ürün olarak elde edilmektedir. Monazitin

toryum içeriği yüzde 4 ile 12 arasında

değişmektedir. Nadir toprak elementlerine

talep olmaksızın sadece toryum için

genelde monazit madenciliği

yapılmamaktadır. Toryuma olan talep

dikkat çekici bir şekilde artarsa, bu talep

toryum içeriği daha çok olan torit gibi

diğer maden cevherlerinden

karşılanmaktadır.

47

47Rezervler ve Üretim

Page 48: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

TABLO 2: DÜNYA TORYUM REZERVLERİ*

ÜLKELER TONAvustralya 340.000Hindistan 300.000ABD 300.000Norveç 180.000Kanada 100.000Güney Afrika 39.000Brezilya 18.000Malezya 4.500Diğer Ülkeler 100.000Toplam 1.381.500Kaynak: U.S. Geological Survey, Mineral Commodity Summaries, January 2003*Tahmin

Dünyada kesin toryum rezervleri

konusunda sağlıklı bilgiler

bulunmamaktadır. Eldeki veriler

tahminden öteye geçmemektedir. Arjantin,

Avustralya, Brezilya, Güney Afrika

Cumhuriyeti, Kanada, Mısır, Norveç,

Tayland ve Türkiye Uluslararası Atom

Enerjisine (IAEA) kilogramı 80 dolara

kadar maledilebilen toryum rezervine sahip

olduklarını bildirmişlerdir.

ABD kayıtlarına göre dünya

toryum rezervi 1,4 milyon ton civarındadır.

Bu kayıtlara göre 340 bin ton rezerve sahip

olan Avustralya dünyada ilk sırada yer

almakta, ikinci sırada olan Hindistan ve

ABD’nin 300 bin ton, üçüncü sırada olan

Norveç’in 180 bin ton rezervi

bulunmaktadır. ABD kayıtlarında

Türkiye’ye ait veriler yer almamaktadır.

Türkiye’deki toryumun tenörünün çok

düşük olması, dünya rezervleri içinde

gösterilmemesine neden olmaktadır.

Ülkemizin toryum rezervlerinin

tespitine yönelik çalışmalar 1959 yılından

itibaren başlamıştır. O yıllarda Maden

Tetkik Arama Enstitüsü (MTA) tarafından

havadan prospeksiyon yöntemiyle yapılan

aramalar sonucunda, Eskişehir ili

Sivrihisar ilçesinin kuzeybatısında bulunan

Kızılcaören yöresinde toryum bulunduğu

anlaşılmıştır. 1970’li yıllarda toryum

amaçlı, 1981-84 yılları arasında ise

toryuma ilaveten florit, barit ve nadir

toprak elementlerine yönelik etütler

tamamlanmıştır. 2840 sayılı devletçe

işletilecek madenler yasasına göre bu

yatakların işletim hakkı, bulma hakkı saklı

kalmak kaydıyla Eti Holdinge

devredilmiştir.

48

48Rezervler ve Üretim

Page 49: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

Sivrihisar’daki nadir toprak

elementleri ve toryum kompleks cevher

yatağında yaklaşık 380 bin ton görünür

ThO2 rezervi saptanmıştır. Sözkonusu

yatağın Yaylabaşı ve Kocayayla

sektörlerinde yeterli sayıda sondaj

yapılmamıştır. Diğer taraftan, Malatya-

Hekimhan-Kuluncak’ta da toryum

bulunduğu tahmin edilmektedir. Bütün bu

çalışmalar tamamlandığında Türkiye’nin

toplam toryum rezervinin iki katına çıkma

ihtimali bulunmaktadır.

Sivrihisar yatağı çok çeşitli

minerallerden oluştuğu için kompleks

cevher olarak adlandırılmaktadır. Bu

yatakta florit, barit ve bastnazit amaçlı

çalışmalar 0-50 metre derinlikte

yürütülmekte, toryum amaçlı çalışmalar ise

400 metre derinliğe kadar ulaşmaktadır. Bu

çalışmalar sonucu bulunan yaklaşık 380

bin ton toryumun ortalama tenörünün

binde 21 olduğu saptanmıştır. Bu

yataklardaki toryum tenörü seçme

numunelerde yüzde 3’e kadar

çıkabilmektedir. Tenörün dağılımı

homojen olmadığından tüm sahayı

kapsayacak bir harita çıkarılamamış,

hesaplamalarda her bir damardan alınan

örneklerin kimyasal analiz sonuçlarının

geometrik ortalaması alınmıştır. Sivrihisar

cevher kompleksi içinde diğer minerallerin

dağılımı ise florit yüzde 37,44, barit yüzde

31,04 ve bastnazit yüzde 3,14 şeklinde

gerçekleşmiştir.

TABLO 3: SİVRİHİSAR TORYUM REZERVLERİ* (TON)

ThO2 Rezervi Ortalama Tenör (%)

Küçük Höyüklü Sektörü 97.560 0,196

Koca Devebağırtan Sektörü 286.424 0,217

Toplam 383.984 0,212

Kaynak: MTA, ETİ HOLDİNG, TAEK*Tahmin

Cevherin zenginleştirilmesiyle ilgili

teknolojik sorunlar henüz tam olarak

çözülmüş değildir. MTA, Türkiye Atom

Enerjisi Kurumu (TAEK) ve Eti Holding

tarafından yapılan teknolojik deneyler,

yatağın doğrudan toryum olarak

değerlendirilmesinin şimdilik mümkün

olmadığını göstermiştir. Bu çalışmalarda

kompleks cevhere klasik yöntemler

uygulandığında toryumun belli bir

fraksiyonda toplanamayacağı görülmüştür.

Sadece toryum elde etmeye yönelik cevher

49

49Rezervler ve Üretim

Rezervler ve Üretim

Page 50: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

çözündürme işlemi uygulandığında ise

yüksek verimli toryum elde edilebilmesine

rağmen işletme maliyetinin oldukça

yüksek olduğu sonucuna varılmıştır. Saha,

nadir elementler ile barit, florit

içerdiğinden, yatağın kompleks cevher

olarak değerlendirilmesine ve toryumun

yan ürün olarak kazanılmasına yönelik

çalışmaların desteklenmesi önem

kazanmaktadır.

TAEK, Devlet Planlama

Teşkilatına Türkiye’nin toryum

rezervlerinin kesin olarak tespit edilmesi

ve kullanım imkanlarının araştırılması için

bir “Toryum Projesi” sunmuştur. Proje

kabul edildiği taktirde, toryum rezervleri

TAEK ve MTA tarafından yerden ve

havadan araştırılacak ve daha önce yarım

kalmış çalışmalar tamamlanacaktır.

TABLO 4: DÜNYA MONAZİT ÜRETİMİ*(TON)

ÜLKELER 1998 1999 2000 2001Hindistan 5.000 5.000 5.000 5.000Malezya 517 1.147 818 510Brezilya 200 200 200 200Sri Lanka 200 200 - -Toplam 5.920 6.550 6.020 5.710Kaynak: World Mineral Statistics, British Geological Survey, 1995-99

*Tahmin

Toryumun kullanım alanlarının

son derece sınırlı olması ve son yıllarda bu

alanların daha da azalması toryum

üretiminin cazibesini gittikçe

azaltmaktadır. Enerji alanındaki

araştırmalar bir sonuç verdiği taktirde

üretimin büyük artışlar kaydedeceği bir

gerçektir. Mevcut kayıtlara göre dünya

toryum üretiminin büyük çoğunluğunu

Hindistan gerçekleştirmektedir. Yukarıdaki

tabloda gösterilen ülkelere ilaveten, Çin,

Endonezya, Nijerya, Güney Kore, Kuzey

Kore ve eskiden Sovyetler Birliğine bağlı

olan bazı ülkelerin de monazit ürettiği

tahmin edilmekle birlikte kesin veriler

bulunmamaktadır. Büyük miktarda rezerve

sahip olan ABD 1994 yılından beri

monazit üretimi yapmamaktadır. Dünya

talebinin yetersiz oluşu ve çıkarma

maliyetlerinin yüksekliği nedeniyle

Türkiye de toryum üretimi yapmamaktadır.

IV. FİYAT VE TİCARİ

GELİŞİM

50

50

Fiyat ve Ticari Gelişim

Page 51: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

Toryumun yan ürünlerinin

statüsü ve arzının talepten fazla oluşu, fiyat

dalgalanmalarını oldukça düşük düzeyde

tutmaktadır. Toryum endüstrisinin dar

kapsamlı oluşu kote edilmiş fiyatların az

sayıdaki firma tarafından belirlenmesini

sağlamaktadır. Fiyat toryumun saflığına ve

kalitesine göre farklılık gösterebilmektedir.

TABLO 5: ABD’DE TORYUM FİYATLARI ($/KG)

Yıl Toryum OksitToryum Nitrat%99,9 Saflıkta %99,99 Saflıkta

1998-2002 82,5 107,25 27Kaynak: U.S. Geological Survey, Mineral Commodity Summaries, January 2003

Toryum fiyatları ABD’de 1958

yılından itibaren 1980 yılına kadar kote

edilmiştir. 1957 yılında ABD Atom

Enerjisi Komisyonunun geliştirdiği ileri

teknoloji sayesinde toryum metalinin

yüksek saflıkta (%99,9) elde edilmesindeki

maliyetler kg başına önemli ölçüde

düşmüştür. Bu ilerleme toryum fiyatlarının

düşmesine neden olmuştur. 1960’ların

sonu ve 1970’lerin başında Vietnam

savaşına bağlı olarak havacılık alanında

talebin artması fiyatların yükselmesine

neden olmuştur. Savaştan sonra talebin

yaklaşık yüzde 50 oranında düşmesi

fiyatlara da yansımıştır. Ayrıca, toryumun

doğal radyoaktivitesi, çevresel etkiler

konusundaki endişeleri de beraberinde

getirmiş ve bu madenin ticari gelişimini

olumsuz etkilemiştir. Bütün bu gelişmeler

üzerine 1980 yılından itibaren saf

toryumun fiyat kotasyonuna son

verilmiştir. Bu dönemde, 1959 yılında

kilosu cari fiyatlarla 200 doların üzerinde

olan saf toryumun fiyatı 1979 yılında 70

doların altına inmiştir.

1980’li yıllardaki araştırmalar

toryuma alternatif ürünlerin geliştirilmesini

sağladığından, dikkate değer fiyat oluşumu

sadece magnezyum-toryum alaşımı (%80

magnezyum ve %20 toryum) gibi az

sayıdaki toryum içerikli alaşımlarda

görülmektedir. 1990’lı yılların ortalarında

ABD’li firmalar tarafından kullanılan

toryum karışımı metaller neredeyse durma

noktasına gelmiştir.

1998-2002 döneminde yüzde

99,9 saflıktaki toryum oksidin kilogram

fiyatı 82,5 dolar, saflık derecesi yüzde

99,99 olanların ise 107,25 dolar

seviyesinde gerçekleşmiştir. Aynı

dönemde, toryum nitratın kilogram fiyatı

ise 27 dolar seviyesinde seyretmiştir.

51

51

Fiyat ve Ticari Gelişim

Page 52: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

TABLO 6: ABD’NİN TORYUM İSTATİSTİKLERİ (TON)

Tüketim İthalat İhracat

1992 35,4 201 5,25

1993 8,26 18 0,14

1994 3,59 2,31 2,32

1995 5,39 18 0,06

1996 4,92 26,5 0,18

1997 13,0 11,4 0,18

1998 7 5,51 0,84

1999 7 3,91 1,86

52

52

Page 53: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

2000 6 8,2 3,43

2001 - 1,37 5,4

2002 - 0,13 0,8Kaynak: U.S. Geological Survey, Mineral Commodity Summaries, January 2003

En büyük kullanıcı olan ABD’nin

toryuma olan talebinin düşmesi toryum

ticaretini olumsuz etkilemektedir. 1980’li

yıllarda yıllık ortalama 45 ton olan ABD

tüketimi 2000’li yıllarda 6 tona kadar

gerilemiştir. Tüketim ve buna bağlı olarak

ithalat son yıllarda sürekli bir düşüş seyri

izlerken ihracatta küçük artışlar

gerçekleşmiştir. 1992 yılında 201 ton olan

ABD’nin toryum ithalatı 2002 yılında 130

kg’a kadar gerilemiştir. İhracat ise 1996

yılından itibaren 2001 yılına kadar düzenli

bir şekilde artmıştır. Üretim yapılmazken

1996-2001 dönemindeki ihracat artışının

nedeni Ulusal Savunma Stoklarında

(National Defense Stockpile-NDS)

azaltmaya gidilmesidir. 2001 yılı sonu

itibariyle NDS’de bulunan toplam 3.218

ton toryum nitratın 273 tonunun ihtiyaç

için yeterli olduğu diğerlerinin elden

çıkarılması gerektiği belirtilmiştir. Ancak,

2002 yılında herhangi bir stok azaltmaya

gidilmemiştir. ABD Enerji Bakanlığının

envanterinde ise 96 ton toryum oksit

bulunmaktadır.

Türkiye’de ticari amaçlı toryum

üretimi yapılmadığı gibi ihracat ve ithalatı

da yapılmamaktadır. Radyoaktif Maddeler

İle Bunların Kullanıldığı Cihazların

İthaline İlişkin Tebliğ hükümleri gereğince

monazit, içinde ağırlık itibariyle yüzde

20’den fazla toryum bulunan urano-torianit

ve diğer toryum cevherleri ve

zenginleştirilmiş diğer toryum

cevherlerinin ithalinde Türkiye Atom

Enerjisi Kurumunun uygunluk yazısı

aranacağı hükme bağlanmıştır.

V. TORYUMUN KULLANIM

ALANLARI

1. Enerji Dışı Alanlarda

Kullanımı

Toryum, ilk olarak 1884 yılında

Avusturyalı kimyacı Carl Auer von

Welsbach tarafından “Welsbach mantle”

ya da “Auerlicht” olarak bilinen akkor gaz

lambalarının keşfedilip geliştirilmesinden

sonra kullanılmaya başlanmıştır. Welsbach

lambalarındaki gömleğin direncini ve

parlaklığını sağlamak için az miktarda

seryum, berilyum ve magnezyum nitrat

içeren toryum nitrat karışımı kullanılmıştır.

O yıllarda dünya üretimi büyük ölçüde

İsveç ve Norveç’ten sağlanırken sonraki

yıllarda ABD (1893), Brezilya (1895) ve

Hindistan (1911) da bu ülkelere katılmıştır.

53

Page 54: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

Yüksek erime noktasına sahip olan

toryum oksit, maden eritme kabı ve ısıya

dayanıklı seramik gibi yüksek ısıya

dayanıklılık gerektiren ürünlerin

üretiminde kullanılmaktadır. Toryum nitrat

doğal gaz ve petrol lambaları ile kamp

fenerlerinde kullanılan lamba

gömleklerinin yapımında kullanılmaktadır.

Toryumdan yapılmış gömlekler, az

miktarda seryum ilave edilerek sarı

bölgelere uyumlaştırılabilen yoğun beyaz

ışık sağlamaktadır. Ayrıca, toryum nitrat

tungsten kaynak elektrodu üretiminde

kullanılmaktadır. Bu elektrodlar paslanmaz

çelik ve nikel alaşımlarını kaynatmak için

kullanılmaktadır. Televizyon gibi

elektronik araçlarda bulunan tungsten

filamanların kaplanmasında da toryum

kullanılmaktadır.

Toryum nitrat, TWT (traveling

wave tubes) olarak bilinen hareketli dalga

tüpleri ile magnetronun eksi kutbunda

(katot) kullanılan toryumlu tungsten

üretiminde kullanılmaktadır. Bu tüpler

mikro dalga frekansında elektron

yaydıklarından hava trafik kontrol, gözlem,

hava tahmini radar sistemlerinde, silah

sistemlerinde ve mikro dalga fırınlarda

kullanılmaktadır.

Toryum kimyasal katalizör olarak

da kullanıldığı gibi, elektron yayıcı

tüplerde, özel kullanımlı lambalarda,

hidrojen ve oksijen ile çalışıp elektrik

akımı veren cihazlarda, yüksek kaliteli

mercek yapımında, fotoiletken filmlerde,

radyasyon detektörü yapımında ve x-ray

tüplerde kullanılmaktadır. Metalürji

alanındaki kullanımlarda toryum başta

magnezyum olmak üzere diğer metallerle

karıştırılmaktadır. Magnezyum-toryum

alaşımı hafifliği, dayanıklılığı ve yükselen

ısıda sürtünmeye karşı direnci sayesinde

havacılık endüstrisinde kullanılmaktadır.

Toryumun enerji dışı kullanım

alanları son derece sınırlıdır. Radyoaktif

olması nedeniyle son yıllarda mevcut

kullanımı da gittikçe azalmaktadır. Ayrıca,

sıkı çevre düzenlemeleri toryumun

işletilmesini ve kullanılmasını oldukça

pahalı hale getirmiştir. Örneğin, ABD’de

yerli monazit üretimi 1994 yılından beri

yapılmamaktadır. Kullanılan az miktardaki

toryum ithal yoluyla ya da devletin ve

şirketlerin önceki yıllardaki stoklarından

karşılanmaktadır. 2002 yılında sekiz

civarında ABD firması toryumu yüksek

ısıya dayanıklı seramik, katalizör ve

kaynak elektrodu yapımında

kullanmaktadır.

Toryumunun, enerji dışında

önümüzdeki yıllarda kimyasal katalizör

olarak kullanılmaya devam etmesi

beklenmektedir. Diğer alanlardaki

kullanımlarda ise başarılı ikame malları

geliştirildiği için özellikle ABD’de talebin

daralmaya devam edeceği

düşünülmektedir. Enerji dışındaki talep

daralmasında en önemli etkenler toryumun

54

53Toryumun Kullanım AlanlarıEnerji Dışı Alanlarda Kullanımı

Page 55: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

doğal radyoaktivitesi nedeniyle oluşan

çevresel kaygılara bağlı tepki ile kullanım

ve depolamada sıkı kuralların yarattığı aşırı

maliyet olarak sıralanabilir.

2. Enerji Alanında Kullanımı

Nükleer güç, füzyon (fission)

denilen ve nükleer reaktörün merkezinde

meydana gelen nükleer reaksiyon sonucu

oluşmaktadır. Atomların parçalanması

sırasında enerji açığa çıkmaktadır. Nükleer

çekirdek yakıt millerinden oluşmaktadır.

Yakıt milleri doğada bulunan toryum ve

uranyumdan elde edilmektedir. Doğal

uranyum kendi başına atomik

parçalanmaya uygun olan (fissile)

uranyum-235 ihtiva etmektedir. Toryum

ise doğal olarak fisil olmadığından nükleer

enerji elde etmek için önce suni olarak fisil

uranyum-233’e dönüştürülmesi

gerekmektedir. Toryum-232 uranyum-235

veya plütonyum-239 ile birlikte

kullanıldığında uranyum-233 fisil maddesi

üretmektedir. Tek başına fisil olmaması ve

dolayısıyla uranyum ve plütonyum gibi

maddelerle birlikte kullanılmak zorunda

olmasına rağmen, doğada bol miktarda

bulunması ve bazı yapısal avantajları

nedeniyle nükleer reaktörlerin kurulmasına

yönelik çalışmaların ilk evrelerinde toryum

oldukça cazip bir maden olarak

görülmüştür.

1955-60 döneminde General

Atomics, Babcock and Wilcox, Allis

Chalmers, Westinghouse gibi birçok ABD

şirketi Oak Ridge Ulusal Lâboratuarı (Oak

Ridge National Laboratory-ORNL) başta

olmak üzere çeşitli araştırma

enstitülerinden toryuma dayalı enerji

üretimi konusunda bilimsel araştırma

talebinde bulunmuştur. Sonraki yıllarda

ABD’yi Almanya, Japonya, Fransa,

İngiltere, Hindistan, Rusya, Çin, Güney

Kore gibi ülkeler izlemiştir. Bu santrallerin

bazıları uzun süre faaliyet göstermiştir.

Toryuma dayalı nükleer yakıt

kullanımı homojen ve heterojen olmak

üzere iki farklı düzenekte denenmiştir.

Homojen olarak dizayn edilen santrallerde

gerekli yanma ve dönüşüm uzunluğunu

elde etmek için THO2 ve UO2 karışımı

kullanılmaktadır. Heterojen sistemde ise

çekirdek ve yatak olmak üzere iki farklı

bölüm bulunmakta ve toryum ile uranyum

mekansal olarak ayrılmaktadır. ABD’de

1956-58 yıllarında faaliyet gösteren

BORAX-IV reaktörü, 1962-68 yılları

arasında denenen Kaynayan Sulu Reaktör

(Boiling Water Reactor- BWR) tipi Elk

River reaktörü ve 1962-65 yılları arasında

denenen Sıkıştırılmış Sulu Reaktör

(Pressurized Water Reactor-PWR) tipi

Indian Point I reaktörünün başlıca

örneklerini teşkil ettiği homojen düzenekte,

toryum oksit zenginleştirilmiş uranyumla

karıştırılmıştır. Shippingport reaktöründe

55

54Enerji Alanında Kullanımı

Page 56: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

yapılan deneme ile 2005 yılına kadar

faaliyete geçmesi beklenen Radkowsky

Toryum Reaktörü (Radkowsky Thorium

Reactor-RTR) çekirdek ve yataktan oluşan

heterojen yapıların en önemli

örneklerindendir.

Teknolojik eksiklikler nedeniyle

toryumun nükleer reaktörlerde etkin bir

şekilde kullanılamaması, uranyumun ucuz

ve yeterli miktarda elde edilebilmesi gibi

faktörler ilk çabaların başarılı olmasını

engellemiştir. ABD’de Shippingport

reaktöründe gerçekleştirilen Hafif Sulu

Üretici Reaktör (Light Water Breeder

Reactor-LWBR) programı 1977 yılından

1982 yılına kadar faaliyet göstermiştir.

LWBR teknolojisinin Hafif Sulu Reaktör

(Light Water Reactor-LWR)

teknolojilerine göre düşük güç yoğunluğu,

yüksek miktarda uranyum-235

zenginleştirme ihtiyacı, hareketli çekirdek

bölgesinin dizaynının karmaşıklığı,

uranyum ve toryumun dönüşümünün,

uranyum ve plütonyuma göre daha

karmaşık olması gibi eksikliklerinin

olduğu tespit edilmiştir.

1970’lerin ortalarında, Elektrik

Enerjisi Araştırma Enstitüsü (Electric

Power Research Institute-EPRI) yapılacak

çok az değişiklikle LWR’lerde toryum

kullanılması durumunda bu reaktörlerin

etkinliğinin tespit edilmesi konusunda bir

araştırma yapmıştır. Söz konusu araştırma,

toryum kullanımının enerji çıktısını

artırdığını, toryum yakıtının fizibil

olduğunu ve adaptasyonun reaktörlerde

esaslı değişiklikler yapılmaksızın

sağlanabileceğini belirtmiştir. Ancak,

araştırmaya göre ilk yıllardaki yakıt

talebinin yüksek oluşu ve tasarrufun

sonraki yıllarda oluşması nedeniyle toryum

devrelerinin ekonomik olarak çekici

olmayabileceği, tamamen yeni bir

değiştirici sistemin geliştirilmesinin ise

daha fazla çaba ve para gerektireceği

sonucuna varılmıştır.

Toryumun nükleer yakıt olarak

kullanılması konusunda LWR’ler dışında

Yüksek Sıcaklıklı Reaktör (High

Temperature Reactor-HTR) türünde de

çalışmalar yapılmıştır. 1967-1988 yılları

arasında faaliyet gösteren Almanya’nın

Julich AVR (Arbeidsgemeinschaft

Versuchsreactor) reaktöründe 1967-69

yıllarında toryum kullanılmıştır. ABD’de

General Atomics’in Peach Bottom reaktörü

1966-72 yılları arasında zenginleştirilmiş

uranyumla toryum kullanmıştır.

İngiltere’de OECD ile EURATOM

ortaklığında kurulan ve yakıt olarak

toryumun kullanıldığı Dragon deneme

reaktörü 1966-73 yıllarında faaliyette

bulunmuştur.

1974-77 yılları arasında KEMA

tarafından Hollanda’nın Arnhem

bölgesinde işletilen ve KSTR (KEMA

Suspension Test Reactor) olarak bilinen

reaktörde uranyum oksit/toryum oksit

56

55Enerji Alanında Kullanımı 56Enerji Alanında Kullanımı

Page 57: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

mikro partikülleri kullanılmıştır. ABD’de

ORNL tarafından 1964-69 yılları arasında

işletilen Erimiş Tuz Deneme Reaktörü (the

Molten Salt Reactor Experiment-MSRE)

toryumun yakıt olarak denendiği başka bir

örneği teşkil etmektedir. Gaz soğutmalı

reaktör özelliği gösteren ve AVR’den

geliştirilen Fort St. Vrain reaktörü 1976-89

döneminde ABD’de faaliyetini

sürdürmüştür. Almanya’daki BWR tipi

Lingen reaktörü toryum/plütonyum yakıt

elementini denemiştir. 1983 yılına kadar

faaliyet gösteren Orgel reaktöründe

Avrupa Komisyonu Ortak Araştırma

Enstitüsü (European Commission Joint

Research Centre-EUJRC) tarafından

toryum versiyonu üzerinde çalışmalar

yürütülmüştür.

1980’li yıllarda bütün dünyada

nükleer reaktörlerde toryum kullanılmasına

yönelik çalışmalarda bir duraklama olduğu

görülmektedir. Bunun en büyük sebebi

nükleer enerjiye karşı oluşan olumsuz

kamuoyudur. Toryumun uranyum-233’e

çevrilmesinde ortaya çıkan teknik sorunlar

ve bununla ilgili maliyetler de bu

duraklamada önemli bir rol oynamıştır.

Bugün itibariyle teknik sorunlar büyük

ölçüde aşılmış olmakla birlikte maliyetle

ilgili soru işaretleri hala devam etmektedir.

Ayrıca, uranyum temininde hiçbir güçlükle

karşılaşılmaması toryuma yönelik ilginin

önemi açısından olumsuz etkide

bulunmuştur.

Bütün dezavantajlara rağmen

toryumun sahip olduğu avantajlar onun

gelecekte vazgeçilmez bir nükleer enerji

kaynağı olma potansiyelini sürdürmesini

sağlamıştır. Üç nükleer yakıt (uranyum-

235, plütonyum-239, uranyum-233) içinde

toryumdan elde edilen uranyum-233

nötronik açıdan en iyi olanıdır. Yeni

teknolojilerin de yardımıyla 1990’lı

yıllardan itibaren toryuma dayalı nükleer

reaktör kurma çalışmaları tekrar hız

kazanmıştır. Yeni teknolojiler maliyetleri

düşürdüğü gibi, mevcut reaktörlerde fazla

bir yapısal değişiklik yapma gereğini de

azaltmıştır. Toryumla çalışan reaktörlerde

oluşan atıkların saklanması için daha az

maliyet gerektiği görülmüştür. Ayrıca, bu

atıkların nükleer silaha dönüşme ihtimali

de bulunmadığından daha barışçı bir yönü

bulunmaktadır.

Nobel ödüllü İtalyan fizikçi Prof. C.

Rubbia 1994 yılında başladığı çalışma

sonucu Avrupa Nükleer Araştırma

Merkezinde (CERN) Enerji Yükseltici

isimli yeni tip bir enerji santralını

geliştirmiştir. Prototip bir santralın 2005

yılına kadar kurulması planlanmaktadır. Bu

reaktörlerin klasik PWR’lerden 250 kat

daha verimli olduğu iddia edilmektedir.

Doğal toryum yakıtı ile çalışan enerji

yükselticiden çıkan atıklar, eski PWR’den

çıkanlardan çok daha azdır. 3GW’lık enerji

üretmek için PWR tipi reaktör 200 ton

uranyum yakıtı kullanılırken, aynı enerji

57

Enerji Alanında Kullanımı 57

Page 58: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

için yeni reaktörlerde 780 kg toryum

kullanımı yeterli olmaktadır. Bundan

dolayı, yeni reaktörlerin çevreye saldığı

radyoaktif atık çok azdır. Ortaya çıkan çok

düşük radyoaktiviteli atıkların

camlaştırıp/betonlanıp derin maden

ocakları ve okyanusun dibinde

depolanmasına gerek kalmayabilecektir.

Radkowsky Toryum Reaktörü

(Radkowsky Thorium Reactor-RTR)

olarak bilinen proje toryumun nükleer

yakıt olarak kullanılması konusundaki

önemli çabalardan biridir. 1957 yılında

dünyanın ilk sivil amaçlı nükleer reaktörü

Shippingport’un başına getirilen ABD

Deniz Kuvvetlerinden fizikçi Alvin

Radkowsky, 1972 yılında emekli olduktan

sonra nükleer reaktörler alanındaki

akademik çalışmalarını İsrail Tel Aviv

üniversitesinde 17 Şubat 2002 tarihinde 86

yaşında ölene kadar sürdürmüştür. Alvin

Radkowsky RTR’lerin avantajlarını şu

şekilde sıralamıştır:

-Standart LWR’ler 250-300 kg

plütonyumu atık olarak çıkardığı ve bunun

5-7 kg’ı sadece 3-4 kişi tarafından bir

bombaya dönüştürülebildiği halde RTR’ler

hiçbir şekilde plütonyum açığa

çıkarmamaktadır.

-RTR’lerde radyoaktif ve toksik

atıklar ile ısı emisyonunda çok önemli

düşüşler olmaktadır.

-Güvenlik sistemi daha ileri

seviyededir.

-Doğal uranyum kullanma

gereksinimi yüzde 20 daha düşüktür.

-Yakıt çevrim maliyeti yüzde 20-30

daha düşüktür.

-Yakıtın tekrar işlenmesine gerek

yoktur.

Radkowsky geliştirmiş olduğu

toryum bazlı projenin patent haklarını 1992

yılında Radkowsky Thorium Power (RTP)

Şirketine tahsis etmiştir. RTP Şirketi 1994

yılında Rusya Araştırma Merkezi

Kurchatov Enstitüsü (Russian Research

Center Kurchatov Institute-RRC-KI) ile

işbirliği anlaşması imzalamıştır.

Anlaşmaya göre RTR’nin Rusya’da

PWR’nin Rusya versiyonu olan bir VVER-

1000 reaktöründe test edilmesi

kararlaştırılmıştır. ABD Enerji Bakanlığı

(Department of Energy-DOE) projeye

Brookhaven Ulusal Laboratuarı

(Brookhaven National Laboratory)

aracılığıyla 1995 yılından itibaren maddi

destek sağlamaktadır.

RRC-KI projenin VVER-100

reaktörlerinde olumlu sonuç vereceğine

ilişkin ilk raporunu 1995 yılında

tamamlamıştır. Böylece, yeni reaktörler

inşa edilmesine gerek kalmaksızın mevcut

LWR’lerin küçük değişikliklerle toryum

kullanabilir hale gelebileceğinden, büyük

maliyetlerle yeni yatırımlar yapılmasına

gerek kalmayacağı görülmüştür.

1996 yılında RTP şirketi RTR’lerin

yakıt atıklarını ve uzun dönem radyotoksik

58

58Enerji Alanında Kullanımı

Page 59: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

kirlenmeyi önemli ölçüde düşüreceğine

ilişkin bir rapor hazırlamıştır. 1999 yılında

RTR’nin kısmen denemelerine

başlanmıştır. Denemelerden tamamen

olumlu sonuç alındığı taktirde, RTR tipi ilk

reaktörün 2002 yılından itibaren 2005

yılına kadar tamamlanması

beklenmektedir. Bu projeye destek olmak

üzere Massachusetts Teknoloji Enstitüsü

(Massachusetts Institute of Tchnology-

MIT) ve İsrail’in Negev Ben Gurion

Üniversitesi de bir PWR varyantının

dizaynı üzerinde ek bir çalışma

yürütmektedir.

Toryuma dayalı enerji santralleri

üzerinde uzun süredir çalışan diğer bir ülke

de Hindistan’dır. Uranyum rezervlerinin

kısıtlı olması, buna karşılık toryum

rezervleri bakımından dünyada ilk

sıralarda yer alması, 1 milyarı aşan

nüfusun enerji sorununa kalıcı çözüm

bulma yolunda Hindistan’da toryumu son

derece cazip kılmaktadır. 1980’li yıllarda

dünyada görülen yavaşlamaya rağmen, bu

ülke toryuma dayalı reaktör çalışmalarına

devam etmiştir. Hindistan’da geniş çaplı

enerji üretimine yönelik toryum kullanan

reaktör yapımı üç ayrı konseptte ele

alınmıştır. CANDU (Canadian Deuterium-

Uranium) olarak da bilinen Sıkıştırılmış

Ağır Sulu Reaktörlerde (Pressurised Heavy

Water Reactor-PHWR) iki reaktör

kullanılmakta ve ilk reaktörde nihai

kullanım için toryum-232 uranyum-233’e

dönüştürülmektedir. Hızlı Üretici

Reaktörlerde (Fast Breeder Reactor-FBR)

toryumdan uranyum-233 üretmek için

plütonyum yakıtı kullanılmakta ve

uranyum-233 gelişmiş nükleer güç

sistemiyle nükleer enerjiye

dönüştürülmektedir. Üçüncü konseptte ise

Gelişmiş Ağır Sulu reaktör (Advanced

Heavy Water Reactor-AHWR) ve

Hızlandırıcıya Dayalı Sistem (Accelerator-

Driven Systems-ADS) olmak üzere iki

seçenek bulunmaktadır.

1996 yılında Kalpakkam

yakınlarında faaliyete geçen küçük çaplı

Kamini deneme reaktörü Hindistan’da

toryumla çalışan nükleer reaktörler

konusundaki çabalardan biridir. Toryum

yakıtı kullanan Kakrapar-1 ve Kakrapar-2

reaktörleri 1995 yılında sırasıyla 300 ve

100 gün faaliyette bulunmuştur. Yapım

aşamasında olan Kaiga-1 ve Kaiga-2 ile

Rajasthan-3 ve Rajastan-4 reaktörlerinde

de toryum kullanılması planlanmaktadır.

Ayrıca, Hindistan Brezilya ile toryum

teknolojisinin geliştirilmesi konusunda

birlikte çalışmak üzere 1996 yılında bir

anlaşma yapmıştır.

Japonya Atom Enerjisi Araştırma

Enstitüsü (Japan Atomic Energy Research

Institute-JAERI) İngiltere’de denenmiş

olan Dragon reaktörünün gelişmiş halinin

prototipini tamamlamıştır. Çin ve Rusya da

bu konudaki çalışmalarını sürdürmektedir.

59

Page 60: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

Hollanda küçük bir proje üzerinde

çalışmaktadır.

Toryum tabanlı nükleer yakıt

çalışmaları yapan ülkelerin ortak özelliği

daha önce nükleer teknolojiye sahip

olmalarıdır. Toryuma dayalı santraller

tamamen yeni tipte dizayn edilmemekte,

varolan reaktörlerin yapısında küçük çaplı

değişiklikler yapılması esasına

dayanmaktadır. Türkiye’de henüz

kurulmuş bir nükleer santral olmadığı gibi

bu yönde bir çalışma da bulunmamaktadır.

Bu nedenle toryuma dayalı nükleer

teknolojinin Türkiye’de yakın bir gelecekte

kurulması mümkün gözükmemektedir.

Uranyum ve plütonyum gibi

toryum da sadece maden olarak çok büyük

bir değer ifade etmemektedir. Dünyada

ham olarak yeterince toryum madeni

bulunduğu için, eğer Türkiye toryuma

dayalı nükleer teknolojisini kurup

geliştiremezse büyük toryum rezervlerine

sahip olması kendisine önemli bir avantaj

sağlamayacaktır.

Boğaziçi Üniversitesinden Prof.Dr.

Engin Arık’ın yaptığı hesaba göre enerji

üretimi açısından 1 ton toryum 1 milyon

ton petrole eşdeğerdir. Bu önemli

potansiyel enerji kaynağından yeterince

faydalanabilmek için, Türkiye vakit

geçirmeksizin toryum tabanlı yakıt

çalışmalarına kaynak ayırmalı ve dünya ile

olan açığını kapatmaya çalışmalıdır.

VI. SONUÇ

Radyoaktif bir element olan

toryumun rezervler, üretim, ticaret, fiyat ve

kullanım alanlarının incelenmesiyle ortaya

çıkan sonuçları aşağıdaki gibi özetlemek

mümkündür:

-Dünya toplam toryum rezervinin

yaklaşık 1,4 milyon ton olduğu tahmin

edilmektedir.

-Arjantin, Avustralya, Brezilya,

Güney Afrika Cumhuriyeti, Kanada, Mısır,

Norveç, Tayland ve Türkiye toryum

rezervi bildiren ülkelerdir.

-Türkiye’nin yaklaşık 380 bin ton

ispatlanmış toryum rezervi bulunmaktadır.

-Dünya monazit üretimi yıllık 5-6

bin ton civarındadır.

-Türkiye ticari amaçlı toryum

üretiminde bulunmamaktadır.

-Yüzde 99,9 saflıktaki toryum

oksidin kilogram fiyatı 82,5 dolar, saflık

derecesi yüzde 99,99 olanların ise 107,25

dolar seviyesinde seyretmektedir.

-Toryumun radyoaktif bir element

olması enerji dışındaki kullanım

60

Enerji Alanında Kullanımı 59

60

Sonuç

Page 61: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

alanlarının her geçen yıl daha da

azalmasına neden olmaktadır.

-Toryumun tek başına fisil

olmaması enerji alanında tek başına

kullanılmasını engellemektedir.

-Nükleer teknolojinin

başlangıcından beri nükleer yakıt olarak

kullanılma imkanları araştırılan toryum,

önümüzdeki dönemde temel bir enerji

kaynağı olma yolundadır. Bu konuda son

derece başarılı çalışmalar yürütülmektedir.

-Toryum bazlı yakıtlardan çıkan

atıkların silah yapımına müsait olmaması

bu yöndeki çalışmalara güç vermektedir.

-Zengin toryum rezervlerine sahip

olan Türkiye toryum tabanlı yakıt

teknolojisine sahip olma imkanlarını vakit

geçirmeksizin araştırmalıdır.

61

Page 62: BOR MADENİ · Web viewBOR MADENİ VE TÜRKİYE İÇİN ÖNEMİ I. BOR NEDİR? Bor, periyodik tabloda B simgesiyle gösterilen, atom numarası 5, atom ağırlığı 10,81, yoğunluğu

KAYNAKÇA:

1- Friedman, John S., More power to thorium?, Bulletin of The Atomic Scientists,

September/October 1997, Vol. 53, No. 5.

2- Grae, Seth, The Nuclear Non Proliferation Treaty's Obligation To Transfer Peaceful

Nuclear Energy Technology: One Proposal Of A Technology, Fordham International

Law Journal, Volume 19, June 1996, NO: 5.

3- Higatsberger, Michael J., The Non-Proliferative Commercial Radkowsky Thorium

Fuel Concept, IAEA Technical Meeting on “Utilization of Thorium Fuel; Options in

Emerging Nuclear Energy System”, Vienna, 15-17 November 1999.

4- Kaya, Muammer, Prof.Dr., Yeni Nükleer Arayışlar “Toryum Gerçeği”, Eskişehir-

2002.

5- Kazimi, M.S.- Czerwinski, K. R.- Driscoll, M.J.- Hejzlar, P. and Meyer, J.E., On

The Use Of Thorium In Light Water Reactors, Department of Nuclear Engineering

Massachusetts Institute of Technology Cambridge, Massachusetts 02139, April 1999.

6- Lung, Michel, Perspectives Of The Thorium Fuel Cycle, Seminar at JRC-Ispra 2nd

July 1996

7- Mineral Commodity Summaries 2003, U.S. Geological Survey.

8- Morozov, Alexei- Galperin, Alex and Todosow, Michael, A Thorium-Based Fuel

Cycle For VVERs & PWRs – A Nonproliferative Solution To Renew Nuclear Power,

Nuclear Engineering International, January 1999.

9- NUKEM Market Report 1997, A 'Proliferation-Proof' Reactor?, NUKEM Nuclear

Technologies.

10- Radkowsky, Alvin, Using Thorium In A Commercial Nuclear Fuel Cycle: How To

Do It.

11- Thorium Fuel for Light Water Reactors - Reducing Proliferation Potential of

Nuclear Power Fuel Cycle, Science & Global Security, 1997, Volume 6, pp. 265-290,

Princeton University.

12- Tümer, Aykut- Zararsız, Sema- Tanrıkut, Ali, Dr., Türkiye’nin Nadir Toprak

Elementleri-Toryum Kompleks Cevheri İle İlgili Yapılmış Olan Çalışmalar Ve İleriye

Yönelik Öneriler, Türkiye Atom Enerjisi Kurumu.

62

61Kaynakça