52
EKÝM 2016 Sayý: 574 Fiyat: 8 TL ARDINIZDA BIRAKACAÐINIZ KÖTÜLÜK OLMASIN ALLAH ÝLE ALDATMAK 13 BÝN YILLIK CENNET

ALLAH ÝLE ALDATMAK - xn--sevgiyaynlar-84be.comınları.com/arsiv/1610Dergi.pdf · 1 Sevgili Dostlar En kötüde olanýn bile size olan yakýnlýk derecesine bakmaksýzýn hayra dönmesi

  • Upload
    others

  • View
    34

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

EKÝM 2016 Sayý: 574 Fiyat: 8 TL

ARDINIZDA BIRAKACAÐINIZKÖTÜLÜK OLMASINALLAH ÝLE ALDATMAK13 BÝN YILLIK CENNET

Aylýk Kültürel ve Siyasi Dergi

Cilt: 48 Sayý: 574 Ekim 2016

Ardýnýzda BýrakacaðýnýzKötülük Olmasýn ................................... 2Dr. Refet Kayserilioðlu

Mesih Ýsa’nýn MüjdecisiHz. Yahya .............................................. 6Ahmet Kayserilioðlu

Allah ile Aldatmak ................................12Güngör Özyiðit

Aydýnlanma Üzerine Görüþler - KANT ................................. 20Nihal Gürsoy

10 Soruda Alzheimer .......................... 24NTVMSNBC’den

13 Bin Yýllýk Cennet ........................... 26Seyhun Güleçyüz

Fiziksel Ziyaretler ................................ 36Çeviren: Nelda Ýnan

Temel Fraktal ...................................... 41(Canlý Kryon Celsesi)

Dergimizin internet sitesini www.sevgidunyasidergisi.com, www.dostluk.org

adreslerinden ziyaret edebilirsiniz

ÝÇÝNDEKÝLER

Onur Baþkaný:Dr. Refet Kayserilioðlu

Sahibi ve Genel Yayýn Müdürü:Ayþegül Kayserilioðlu

Yazý Ýþleri Müdürü:Güngör Özyiðit

Yayýn Kurulu:Güngör ÖzyiðitNelda BayraktarHale Ürkmezgil

Haberleþme ve Okur/Abone Ýliþkileri:

0535 4554223 - 0549 7220248

Yönetim Yeri:Hayri Eðmezoðlu Sk. Ýkizler Ap.

No: 8 D: 32 Erenköy/Ýst.

Baský:Hedef Dijital Baský

Taksim Cad. No: 19/ATaksim/Ýstanbul

Fiyatý: 8 TLYýllýk Abone: 90TLYurt Dýþý: 110 TL

Kapak resmi: Christian Schloe

1

Sevgili DostlarEn kötüde olanýn bile size olan yakýnlýk derecesine bakmaksýzýn

hayra dönmesi için yürekten yana yana duacý ve dilekçi oldunuz muhiç? Deðiþmesi ve düzelmesi en ümitsiz olanýn, hayatýnýzdan çýk-masýný, ölmesini düþünmeden, baþýna sevginizden beslenen sabrýnýzýbekçi ettiniz mi hiç? Þu dünyamýzýn üstünde çeþitli yerlerde en azyüzümüzden birisi böyle ve onlar varlar; varlar ki tüm kýyýma vetüm olumsuzluklara raðmen gezegenimiz dönmekte ve düzeninidevam ettirebilmektedir. Sevgisizlik ve ayýrým yapmak onlarýnkitabýnda yoktur. Tüm insanlýða, tüm varoluþa, canlýlarýn hepsineO’nun eseri olduðunu bildiklerinden büyük bir saygýyla, ihtimamlayaklaþýrlar. Böyle insanlarýn varlýðýna þükrederiz. Ve henüz onlargibi olamýyorsak, ama olmak istiyorsak ve özeniyorsak hiç olmazsaþunlarý yapmaya dikkat ederek iþe baþlayabiliriz: * Toleransý veempati yapmayý alýþkanlýk haline getirmek... Bu bizi her þeye peþi-nen ön yargýlý yaklaþmaktan koruyacaktýr ve sinirlerimizin birdenzýplayýp tepemize çýkmasýný engelleyecektir. * Baþkalarý hakkýndasöylenilen kötü sözlere ve dedikodulara hemen inanmamak... Çünküçoðu insan bir diðer kiþinin kötülenmesine, ne yazýk ki övülmesin-den daha çabuk ve daha hevesle katýlýr, iftiracýlarýn ekmeðine yaðsürmekten hiç çekinmez. “Ateþ olmayan yerden duman çýkmazsözü” her zaman doðru deðildir. * Dilimizi saygýsýzca, küfürlü vebeddualý kullanmamak... Zor bir sözü ya da ifade etmek istediðimizönemli bir fikri, duyguyu, tahriklere raðmen dilimizi kötü kullan-madan söyleyebiliriz. En ufak fýrsatta, önce karþýmýzdaki baþlatmýþolsa bile saygýyý bir kenara býrakarak konuþmak, ortamý birdengererek kavgayý tetikleyeceði gibi zamanla sevgimizi de söndürecek-tir. Saygýsýz sevgi hiçbir zaman olmaz çünkü. * Her gün kendimizleyalnýz, Yaradanýmýz’la baþ baþa bir zaman geçirmemizi engelleye-cek durumlara izin vermemek... Bunu yapmak bizi sakin ve güvendehissettireceði gibi, þeytanýn ayýrýcýlýðýndan da uzak tutacaktýr.

SEVGÝ DÜNYASI

En Derin SevgilerimizleSEVGÝ DÜNYASI

SEVGÝ DÜNYASI2

ArdýnýzdaBýrakacaðýnýz Kötülük Olmasýn

Dr. Refet Kayserilioðlu

Ayýrýcý deðil,

birleþtirici olunuz.

Þiddet ne kuvvettir

ne cesaret .

Aldattýðýný zanneden

aslýnda aldanandýr.

Kötülük dönücüdür.

Elbet güzel günler

gelecektir. O zaman

kötülere, yalancýlara,

ikiyüzlülere ve zalimlere

yer olmayacaktýr.

3SEVGÝ DÜNYASI

AYIRICI DEÐÝLBÝRLEÞTÝRÝCÝ OLUNUZ

"Ardýnýzda býraka-caðýnýz kötülük olmasýn.Çünkü kötülük, gerçek-ten silinmesine imkânolmayan bir koyulekedir." deniyor. Hangiiþi yaparsanýz yapýnýz,ister politikacý olunuz,ister yönetici, isterhukukçu, ister iktisatçý,ister hekim, ister tüccar,ister asker, ister memur,ister iþçi, ister sanayici…Siz her þeyden önce birinsansýnýz. Ýnsan olaraksizi Yaratan'a karþý, sizibu dünyaya gönderenYüce ilâhi yöneticilerekarþý ve insan kardeþ-lerinize karþý bir sorum-luluðunuz var. Onlarýnsizden istedikleri ve bek-ledikleri görevleriniz var.Ama o görevlerden öncesizden istenen ilk þeyzararlý olmamak vekötülük yapmamaktýr.Önce kötülük yapmaya-cak, sonra göreviniziyapacaksýnýz. Görevinizhizmet etmektir, yardýmetmektir ve kendiniziarýndýrmak ve yücelt-mektir. Göreviniziyaparken kimseye zararvermeyecek ve kötülük

etmeyeceksiniz.Hekimlikte bu kural çokbelirlidir: "Bir hekimönce hastasýna zarar ver-memek, sonra faydalýolmak zorundadýr."Tedavi edeceðim diyedikkatsizliði, bilgisizliðiveya bencilliði yüzündenhastasýna zararlý olanhekim sorumlu olur.

Ýnsanlara yapýlacak enönemli kötülüklerdenbirisi ayýrýcý olmaktýr.Bunu kasýtlý ve plânlýyapanlar vardýr onlar"Böl ve yönet" yönteminiuygularlar. Çeþitlisömürgelerde, geri ülke-lerde bu yöntem ala-bildiðince uygulanmýþ,üç beþ kiþinin bencilliðive çýkarý uðruna, birçokmasum insan ölmüþ,ezilmiþ, aç kalmýþ vesürünmüþtür. Bu kötülük-leri yapanlar kendi vic-danlarýný susturabilmekiçin çok güzel bahaneleruydurmuþlar, yaptýklarýkötü iþi yüceltmenin yol-larýný bulmuþlardýr. Onlarkendilerini ve kendilerinedestek olanlarý belkiavutmuþ, tesellietmiþlerdir. Ama onlarher iþinin esasýný bilen vegörenleri ve de onlarýnzûlmüne uðrayanlarý da

avutabilmiþler, aldata-bilmiþler midir?

Ýnsan kendi bencilliðinive çýkarcýlýðýný ve ondandoðan çeþitli kötülükleri-ni maskelemek için türlühüner ve oyunlar yapa-bilir. Ama her þeyi gören,bilen ve dünyaya geliþgidiþleri düzenleyen,kader planlarýný yapanlarýda uyutabilir, atlatabilirmi? Her þeyi yoktanVareden'i de aldatabilirmi? Bu olacak iþ mi?Öyleyse kötülükleriniörtmeye, gizlemeye çalý-þanlar aslýnda kendilerinialdatmakta, kendi yol-larýný uzatmakta, öncelik-le, kendi azaplarýnýbüyütmektedirler. Çünkühiç kimsenin yaptýðýyanýna kalmamakta,kötülük er geç dönüpyapaný bulmaktadýr.

Ýnsandan beklenenayýrýcý deðil, birleþtiriciolmaktýr. Bu özveriisteyen, sabýr isteyen, iyi-lik isteyen, sevgi isteyenve hoþgörü isteyendeðerli bir iþtir. Bu iþiyapmak elbette kolaydeðildir. Ama mükâfatýda o derece büyüktür.Kazandýracaðý mutluluk-lar, olgunluklar ve

yücelmeler de öylesinebüyüktür.

Bugün ülkemizdeayýrýmcýlýk yapmak, bir-liði bozmak, bozguncu-luk yapmak öylesineyaygýndýr ki, bunu önle-mek, bu hastalýðý durdur-mak için topyekûn ayaðakalkmak, ayýrýmcýlýkyapanlarý uyarmak, yap-týklarý iþin kötülüðünüapaçýk ortaya koymaklâzýmdýr. Yaptýklarýnýn iyikarþýlanmadýðýný, beðe-nilmediðini, kýnandýðýnýgördükçe onlarýn arasýn-dan uyananlar, düzelenlerçok olacaktýr. Ayýplayan,kýnayan, suçlayanbakýþlar çok kiþiyi et-kileyecektir.

ÞÝDDETNE KUVETTÝR NE CESARET!..

Ülkemizde eline silâhýalan, birçok genç adam,þiddet yaparak, öldüre-rek, ezerek kuvvet gös-terdiklerini zannediyor-lar. Elinde silâh varkenkabadayýca davranmak,yakalanýnca da neyapacaðýný þaþýrmak nekuvvettir, ne cesarettir!...Þiddet gösterilerek baþa-rýlacak bir iþ, varýlacakbir hayýrlý sonuç yoktur.

Ayni þey yöneticileriçin de söz konusudur.Þiddeti, anarþiyi durdur-mak için gerekenleri tamyapmayýp "Ezeceðiz,burunlarýný sürteceðiz,kan kusturacaðýz"demek, ne kuvvettir, nede cesaret. Aksine bir aczifadesi, çaresiz kiþilerinbedduasý gibidir. Akýlcýyoldan yürümek,bugünkü ayrýlýðýn temel-lerine inmek, kendi suçu-muz ve yanlýþlarýmýzvarsa onlarý da düzelt-mek gerekir. Partilerinakþam sabah ayrýlýðýkörükleyen, rakiplerinikötüleyen beyanatlarverirken milleti birliðeçaðýrmalarý, vatandaþtanbirlik beklemeleri gülünçoluyor. "Balýk baþtankokar, imam küçük kusuryaparsa, cemaat dahabüyüðünü yapar" diyeata sözlerimiz boþasöylenmemiþtir.Yöneticiler, kim iktidaragelirse gelsin, anarþiyi,ayrýlýðý ve düþmanlýðýyalnýz þiddet göstererekönleyeceklerinizannediyorlarsa çokyanýlýyorlar. Eðer ülkedebirlik istiyorlarsa, öncearalarýnda birlikolmalýdýrlar. Birliðin,affetmenin, kardeþçegeçinmenin örneðini

önce kendileri verme-lidirler. Partiler veyöneticiler, ki onlartoplumun önde gelenleriolmak iddiasýndadýrlar,aralarýnda birlikkuramýyorlarsa, millettenbirlik beklemeye haklarýolamaz. Önce örnekverin, sonra baþkalarýn-dan o örneðe uymalarýnýisteyin. Yoksa boþakonuþur, boþauðraþýrsýnýz. Böyle gider-se bir gün ayrýlýk sizinboyunuzu aþar, sizi deönüne katar götürür.

ALDATTIÐINI ZANNEDEN ASLINDAALDANANDIR

Birisini veya toplucamilleti aldattýðýný vedümenini yürüttüðünüzannedenler çok aldan-maktadýrlar. Siz akýl-lýysanýz, siz kurnazsanýz,sözlerinizi dinleyenlerarasýnda en az sizinkadar akýllý olanlar davardýr, sizden daha akýllýolanlar da. Onlar sizin neyaptýðýnýzý, neye niyetettiðinizi, maksadýnýzýnne olduðunu anlamakta,ona göre tedbir almaktagecikmeyeceklerdir. Vebelki de sizi daha büyükzararlara uðratacak, ter-

SEVGÝ DÜNYASI4

tiplere, düzenlere yönele-ceklerdir. Size safiyetleinananlara, aldananlaragelince, bir gün aldatýl-dýklarýný anladýklarýndasizin onlarýn gözünde beþparalýk deðeriniz kalma-yacaktýr. Size bir dahagüvenmeyecek, bir dahainanmayacak, sizdenuzak durmaya özengöstereceklerdir. Ve sizonlarý tümden kaybetmiþolacaksýnýz.

Bu durumda yalansilâhýnýz geri tepmiþ, sizeummadýðýnýz en büyükzararlarý vermeyebaþlamýþ demektir. Hiçkimseyi sürekli olarakaldatamazsýnýz. Bir günelbette onun da gözüaçýlýr. O zaman neyapacaksýnýz? Üstelikyalancýlýðý,ikiyüzlülüðü bir marifet-miþ gibi ona öðrettiðiniz

için, hiç ummadýðýnýzyerde büyük saflýk perde-si arkasýnda sizi kandýr-maya baþlayacaktýr.Kötülük dönücüdürelbette. Rüzgâr ekenfýrtýna biçecektir elbette.

Ülkemizde dinlerin,ahlâk kurallarýnýn yasak-ladýðý her çeþit kötülükuluorta yapýlmaktadýr.Hem de en çok Allah,peygamber lâfý edenlertarafýndan, dine saygýlýve baðlý görünenler tara-fýndan. Yalan söyleyen-ler, insan kardeþini açýk,gizli aldatanlar Allah'agerçekte inanmayanlar,O'nu gönüllerinde duy-mayanlardýr. Gerçekteninansalar, O'nun her þeyigörüp durduðunu bilerek,nasýl O'nun huzurundauluorta yalan söyleye-bilirler? O, ikiyüzlüleri,O, münafýklarý, O, ayrýlýk

çýkaranlarý ve ayrýlýðýkörükleyenleri hiçsevmez. O iyilerin vedoðrularýn koruyucusu,onlarýn mabududur. Ýnsankardeþini yalan, dolanlaaldatan, kandýran, ezenve sömüren Yaradan'ýnsevgili kulu olabilir mi?

Ülkemizdeki bu kar-gaþa, bu fýrtýna ve bu kördövüþü, elbet bir günbitecektir, O zaman kötü-ler, ayýrýcýlar, zalimler,ikiyüzlüler ve yalancýlartutunacak dal bulamaya-caklardýr. Dünya ile bir-likte ülkemiz de hýzladeðiþiyor. Millet hýzlauyanýyor ve bilinçleni-yor. Þimdi sýkýntýlý birdönemden geçiyor, sýkýn-týlarý gittikçe de artýyor.Ama bunlar bir gün tüm-den bitecek, bilinçlenmiþ,güçlü, atýlýmcý, mücade-leci bir toplum olarakülkemizi hýzla ilerigötüreceðiz. Çok yakýn,günlerde gelecek oaydýnlýklara þimdidenhazýr olmak, þimdidenümit ve inançla o günleribeklemek lâzýmdýr.Beklemek, çalýþarak,güçlenerek, olaylarýderinliðine inceleyip herþeyin sebeplerini göre-rek, bilinçlenerek bekle-mek lâzýmdýr.

5SEVGÝ DÜNYASI

SEVGÝ DÜNYASI6

Gülyüzlülerden Ýbretler: 35

MesihÝsa’nýn MüjdecisiHz. Yahya

Ahmet Kayserilioðlu, Psikolog

KURANDAPEYGAMBER KAVRAMI

Hz. Zekeriya'nýn yaþlýlýk çaðlarýnda;yine onun gibi yaþlý üstelik kýsýr olankarýsýndan, Rabbin dileðiyle Yahya'nýndoðumunun öyküsünü geçen yazýmdasizlere aktarmýþtým. Yine Rabbinmucizesiyle, Hz.Meryem'in babasýzolarak Ýsa'yý nasýl doðurduðunu; soru-lara sorgulamalara beþikteki bebek

Ýsa'nýn verdiði yanýtlarý da Ýncil veKuran âyetlerinin ýþýðýnda incelemiþtik.Meryem ile Yahya teyze çocuklarý olup,mabede adanmýþ olan Meryem'i küçükyaþlarýndan itibaren eniþtesi Hz.Zekeriya yetiþtirmiþti. Ýþte baba-oðulZekeriya ve Yahya peygamberler, kutsalÝmran ailesinden Meryem ve babasýzdoðan Ýsa þimdi dünya çapýnda çokönemli bir görevin hazýrlayýcýlarý veyapýcýlarý olacaklardý. Tanrý'nýn 2000

7SEVGÝ DÜNYASI

yýldýr binbir emekle yetiþtirdiðiÝsrailoðullarýný, O'nun esas amacýnadoðru götürmek için sefere çýkmýþlardý.Evet Zekeriya ve Yahya peygamberler,Musa þeriatýnýn son iki peygamberiydi-ler. Yaþantýlarý, öðütleri de buna göreidi. Ne var ki onlar, sadece Ýsrailoðul-larýna deðil bütün insanlara hitap edecekHz. Ýsa'nýn ortaya koyacaðý yeni dininön hazýrlayýcýlarý ve destekleyicileriolmuþlardý her þeyden önce...

Tanrý tarafýndan seçilmiþ yol gösteri-cilerin, Kuran çevirilerinde Farsça birkelime olan peygamber kelimesiyleanýlmasý; onlarýn görevleri arasýndakiince ayrýmlarý anlamamýzda yetersizkalmaktadýr. Kuranda onlar "Nebi","Resûl" ve "Resûlen nebi" gibi üç ayrýisimde anýlmaktadýr. Vahiy ile, yanisadece kendilerinin içten duyduklarýilâhi mesajlarla toplumlarýný aydýnlatannebiler, yeni bir þeriat getirmezler.Zaten eskilerde ortaya konmuþ bir þeriatiçinde yaþayan toplumlarýný, tekrar der-leyip toplamak için görevlendirilirler.Ýsrailoðullarýnýn pek çok peygamberiaslýnda nebidir. Davut, Süleyman gibipeygamberler Kuran'da sadece nebikelimesiyle anýlýrlar. Çünkü Musa þeri-atine göre yaþamakta olan Ýsrailoðul-larýna, yeni bir din ve þeriat getir-memiþlerdir.

Ancak, vahiyle aldýklarý ilâhi talimat-larla, bir topluma yeni bir þeriat getirenpeygamberler, hem nebi hem de resûlgörevi yaptýklarýndan resûlen nebiolarak anýlýrlar. Örneðin Ýsmail ve

Yunus peygamberler böyledir. Hz. Ýsada toplumuna, yerleþik Musa þeriatýn-dan baþka bir þeriat getirdiðindensadece nebi deðil, resûlen nebidir. VeHz. Muhammet de böyledir.

Ýlâhi mesajlarý vahiyle kendilerialmadýklarýndan nebilik sýfatlarýolmayan, ancak o mesajlarý bilmeyen-lere ulaþtýrmak için Tanrý tarafýndangörevlendirilen kiþiler; resûl diye anýl-maktadýr Kuranda. Yasin suresinde biryöreye ikili, üçlü ekipler halinde gön-derilen resûllerin; Ýsa'nýn yetiþtiripgörevlendirdiði havarileri olduðunu tef-sir kitaplarýnda okumaktayýz. NitekimÝncilde de onlarýn serüvenlerinden "Re-sûllerin Ýþleri" diye söz edilmektedir.

Bu üç kavramý þematik hale getirmekanlamayý kolaylaþtýracaktýr. Nebi veresûlü iki ayrý daire olarak düþünelim. Ýçiçe olmayan ama kesiþen iki daire. Üstüste gelen çakýþan bölge hem nebi hemresûl olduðundan resûlen nebidir.Bunlarýn dýþýnda kalan iki ayrý dairebölgesini ise sadece nebi ve sadece resûldiye düþünürsek anlamamýz kolaylaþa-caktýr. Bu durumda Hz. Zekeriya veHz.Yahya nebilikle, Hz. Ýsa ise resûlennebilikle görevlendirilmiþ olmaktadýr.

KURANDA HZ. YAHYA

Kuranda Hz.Yahya' dan daha ziyadebabasý Zekeriyaya doðumunun müjde-lenmesi anlatýlýrken söz edilir. Ancakyer yer ahlâki yücelikleri de vurgulanýr.Ali Ýmran suresi 39. Âyette:

SEVGÝ DÜNYASI8

** ......Allah sana Allah'tan birkelimeyi (Ýsayý) tasdik edip doðrulaya-cak efendi, nefsine hâkim iyilerden birnebi olarak Yahyayý müjdeler.

denerek onun yüce vasýflarý dile geti-rilir. Ayrýca Enbiya suresi 90'da hembabasý hem kendisi þöyle övülür:

** ...... Gerçekten onlar hayýrlý iþlerdeyarýþýrlar, umarak ve korkarak bize duaederler ve bize derin saygý gösterirlerdi.

Meryem suresi 12 - 15 âyetlerinde iseYaradan tarafýndan selâmlanarakYahya'dan þöyle söz edilir:

** Ey Yahya kitaba sýkýca sarýl. Bizona daha çocuk iken hikmet verdik.Hem de katýmýzdan bir kalp yumuþak-lýðý, bir temizlik verdik. Korunan biriy-di o. Ana babasýna iyilik eden biriydi,zorba, isyancý biri deðil. Selâm olsunona. Hem doðduðu gün hem öldüðü günhem de diri olarak kaldýrýlacaðý gün.

ÝNCÝLDE HZ. YAHYA'NIN YAÞANTISINDAN ÖRNEKLER

Dört Ýncilde de ondan çok söz edilir.Doðaldýr ki, biraz deðiþik anlatýmlarlave eklerle de olsa birçoðunda ayný olayanlatýlmaktadýr. Bu nedenle tekrarlaradüþmeden yaþamýnýn önemli kesit-lerinden örnekler sunmak istiyorum:

Yoldan çýkmýþ din adamlarýna:Matta Ýncili 3. Bölüm 1-12'de Yahya'nýngöreve baþlayýþý, Yahudileringünahlarýndan arýnmalarý için onlarý

nehir suyunda vaftiz etmesi anlatýlýr.Onlara "Göklerin melekûtu yakýndýr"diyerek insanlýðýn ileride yaþayacaðýmutlu dünyanýn, iyilerin dünyasýnýnmüjdesini verir. Ancak kötülükler içindeyaþayan din adamlarý da vaftiz içingelince, onlarý günahlarýndan dolayýþöyle suçlar:

** Ey engerekler soyu, yaklaþan öfke-den kurtulmak çaresini sizlere kim gös-terdi? Tövbe ettiðinizi gösteren bir ürünortaya koyun....... Þimdiden baltaaðaçlarýn köküne inmek için hazýr bek-liyor. Ýyi meyve vermeyen her aðaçkesilip ateþe atýlacaktýr.

Sözlerinin sonunda da, kendisindenhemen sonra göreve baþlayacak olanÝsa'dan þöyle söz eder:

** Ben tövbe etmeniz için sizi su ilevaftiz ediyorum. Fakat benden sonragelen benden daha kudretlidir. Benonun çarýklarýný taþýmaya bile layýkdeðilim. O sizi Kutsal Ruh ve ateþ ilevaftiz edecektir.

Ýsa'nýn vaftiz edilmesi: Âyetlerindevamýnda bu þöyle anlatýlýr:

** O zaman vaftiz olunmak için Ýsa,Galile'den Erden'e Yahya'nýn yanýnageldi. O ise bunu önlemek istedi. "Ben"diyordu "senin tarafýndan vaftiz olun-maya muhtacým, sen mi bana geliyor-sun?" Fakat Ýsa ona þu cevabý verdi:"Þimdi býrak, çünkü bizim her doðruolaný böyle yerine getirmemiz gerekir"o zaman Yahya kabul etti. Ýsa vaftiz

9SEVGÝ DÜNYASI

olup hemen sudan çýktý. Ve iþte o zamangökler açýldý Allah'ýn Ruhu'nun birgüvercin gibi inip üzerine geldiðinigördüler. Hemen göklerden þöyle diyenbir ses iþitildi: "Sevgili oðlum budur,ondan razýyým."

"O'nun oðlu" deyimi üzerinde Hz.Ýsa'nýn yaþamýný incelerken uzuncaduracaðýz. Tevrat ve Ýncil'in pek çokâyetinden örnekler vererek bunun,arýnýp güzel ahlâkýn yüceliklerineeriþmiþ kiþiler için kullanýldýðýný göre-ceðiz. Nitekim Hz.Ýsa pek çok yerdebabamýz, babanýz diyerek bunu genelle-mektedir.

Nebi Yahya'nýn, resûlen nebi olanÝsa'ya nasýl deðer verdiðini yukarýdakisözlerinde okuduk. Hem deðer vermiþ

hem onun mesihliðini doðrulamýþ hemde ona yardýmcý olacak öðrencileryetiþtirmiþti. Nebilerin, resûllereyardýmcý olmalarý aslýnda Yaradan'ýngerçek dileðiydi. Onlardan bu konudasöz almýþtý. Bunu Kuran'ýn Âli Ýmransuresi 81. âyetinden öðreniyoruz:

** Allah nebilerden þöyle söz almýþtý:"Size kitap ve hikmet verdim. Sonrasize elinizdekini doðrulayýcý bir resûlgeldiðinde ona mutlaka inanacak, onamutlaka yardým edeceksiniz. Kabulettiniz mi? Bu hususta aðýr ahdimiüzerinize aldýnýz mý?" "Kabul ettik"dediler.

Güvercin, Hz. Ýsa'nýn Cebrail'denvahiy almasý için bir iþaret idi. GeçmiþteMusa'nýn bir ateþ görüp gittiðindeRabbinden söz almasý gibi. Musa, Ýsa,Muhammet peygamberlerin vahiy almaiþaretlerinden ve vahiy alýrken çektik-leri sýkýntýlardan Bizim Celselerimiz'deþöyle söz edilir:

** Hani o üçüne ayný gelen, biliyor-sunuz ya, birinde bir alevdi iþareti,birinde bir güvercin ve birinde hanisözü geçen o melek...

Hani o üçünün de birbirine benzeryönü vardý, bir tek þeyde. Üçü de al-mak için tek baþlarýna yol alýrlardý...sýkýlarak, titreyerek çýrpýnarak...

Ýlyas Peygamberin Yahya adýylatekrar geliþi: Ýsrailoðullarýnýn yüzyýl-lardýr hasretle bekledikleri "KurtarýcýMesih" in göreve baþlamasýndan önce,onun haberini verecek ve yolunu hazýr-

SEVGÝ DÜNYASI10

layacak bir nebinin gelmesi gerekiyor-du. Ýlya (Ýlyas) peygamberin yenidendoðarak bu görevi üstleneceði kutsalmetinlerde çok önceden vaat edilmiþti.Matta Ýncili 11. bölümde Hz. Ýsa, Hz.Yahya'dan söz ederken Rabbin bu vaa-dini hatýrlatýyor ve bekledikleri Ýlya'nýnYahya olduðunu haber veriyor:

** "Ýþte ben senin önünden habercimigönderiyorum, senin önünde senin yol-unu hazýrlayacaktýr" diye kendisi içinyazýlmýþ olan budur......Çünkü bütünpeygamberler ve þeriat Yahya'ya kadarpeygamberlik ettiler. Ve eðer onu kabuletmek isterseniz gelecek olan Ýlya odur.Kulaklarý olan iþitsin.

Matta'nýn 17. bölümünde öðrenci-lerinin tekrar ayný konuyu gündemegetirmesi üzerine Hz. Ýsa bunu onlaratekrar bildirir:

** Ve öðrencileri ona þu soruyu sor-dular: "Acaba niçin Yazýcýlar daha önceÝlya gelmelidir" diyorlar. Ýsa onlara þucevabý verdi: "Gerçekten Ýlya gelmelive her þeyi düzene sokmalýdýr. Ancaksize söylüyorum ki Ýlya zaten gelmiþtir,onu tanýmadýlar ve ona her istedikleriniyaptýlar. Ýnsanoðluna da ayný þekildeeziyet edeceklerdir." O zaman öðrenci-leri Ýsa'nýn kendilerine VaftizciYahya'dan söz ettiðini anladýlar.

Hz. Yahya'nýn alçakgönüllülüðü:Her ikisi ayrý ayrý görev yaparken, Hz.Ýsa'nýn öðretisine katýlanlar gitikçeçoðalmýþ ve ondan önce yola çýkan Hz.Yahya'nýnkilerden çok daha büyük

sayýlara ulaþmýþtý. Hz. Yahya, "Zatenolmasý gereken budur" diyerek bundanyalnýzca sevinç duyuyor, öðrenci-lerinden bazýlarýný da ona gönderiyordu.Yuhanna Ýncili 1. bölümde yüksek seslebunu ilan ediyordu:

** Benden sonra gelen benden ilerioldu. Çünkü benden önce o vardý diyesözünü ettiðim kiþi budur. Çünkü hepi-miz onun doluluðundan inayet üzerineinayet aldýk. Þeriat Musa tarafýndan ve-rildi. Ýnayet ve hakikat ise Mesih Ýsa ilegeldi.

Yuhanna 3. bölümde Yahya'nýn öðren-cileri ona üzüntüyle: "Artýk herkesÝsa'ya gidiyor" deyince cevabý aynenþöyle oldu:

** "Ben Mesih deðilim ancak onunönünce gönderildim" dediðime sizlertanýksýnýz. "Gelin kimin ise güvey odur.Fakat kim güveyin dostu ise, onunyanýnda durur, onu dinler ve güveyinsesi onu sevinçten coþturur. Bunun içinbenim bu sevincim tamam oldu. Artýkona büyümek, bana da küçülmek gerek-tir."

Hz. Yahyanýn öldürülmesi: KralHirodes, kardeþinin çok güzel olan dulkarýsýyla evlenmek istiyordu. Kutsalyasaya aykýrý olan bu kararýný Hz.Yahya'ya onaylatarak halkýn tepkisiniönleyebileceðini düþünüyordu. Kadýnao kadar âþýktý ki, her þeyi göze alarakzaten evlenmiþti bile. Her emrininaynen uygulanmasýna alýþýk kral; Hz.Yahya'nýn bunu kesinlikle onaylama-

11SEVGÝ DÜNYASI

** Neler gelmedi ki, vaktinde gülyüzlülerin baþýna, sevgi götürdük-lerinin elinden, dilinden...

Neler görmediler ki, o gülyüzlüler vaktinde, hayrý görmek içingötürdüklerinin, gözlerinin önünde yaptýklarý yanlýþtan...

Neler çekmediler ki, o gülyüzlüler, arkalarýnda iyi diye býraktýklarýinsanlardan..

Siz þimdi, hangisi için diyebilirsiniz ki, o, gitmeden önce, artýkdüþünecek ve üzülecek bir þeyi kalmadý diye? Hepsi hüzünlü, hepsiyorgun, hepsi bitkin oldular. Ama yýlmadýlar, getirdiler, doðruyu göster-diler ve verdiler. Ne aldýlar?.. Sadece Sizi Sevgisinden Varetmiþ Olan'ýnonlara vereceði, en güzel yeri þüphesiz... Yine de onlar, býraktýklarý içinkayguda olmadan, düþünmeden ve rahat gidemediler.

masý üzerine onu yola getirmek ve halkýkýþkýrtmasýný önlemek için hapsedipzincire vurdu. Aradan zaman geçiyor veHz.Yahya direnmesini aynen sürdürü-yordu. Onu öldürtebilirdi ama halktançekiniyordu.

Kralýn doðum günü kutlamasýndayemek salonuna giren karýsýnýn kýzýöyle ustalýklý, öyle muhteþem dans ettiki, kral dahil herkes mest oldu.Günümüzde "Salome'nin dansý" diyefilmlere bile konu oldu bu gösteri. Ýçkilikafayla kral, coþkuyla kýza "dile bendenne dilersen" diye övgüsünü bildirince,kýz dýþarý çýkýp annesine danýþtý.Kraliçeliðine engel olmaya çalýþtýðýn-dan diþ bileyip dört gözle Yahya'nýnöldürülmesini isteyen anne bu fýrsatý hiçkaçýrýr mý? Yahya'nýn baþýnýn tepsiüzerinde getirilmesini öðütledi kýzýna.Kralýn en istemediði þeydi kýzýn budileði. Ama herkesin yanýnda söz ver-miþti bir kere. Zindana gönderdiði cel-lâtla emri aynen uygulandý!..

Genç kýzlýða yeni adým atmýþ biçarebir dansöz kýzýn dileðiyle tarihin enbüyük dramlarýndan biri yaþanmýþtý.Musa þeriatýnýn son peygamberi, herþeyi sona erdirip insanlýk çapýnda yenibir din ve þeriat getiren Hz.Ýsa'nýnmüjdecisi Hz.Yahya, Roma'nýn atadýðýgöstermelik bir kralýn yasadýþý evliliðinekarþý durduðundan göçüp gitmiþtiyeryüzünden!..

Hangi gülyüzlü peygamber sadecegüzel ahlâk, huzur, mutluluk ve bollukgetirdikleri halde horlanmamýþtýr insan-lar arasýnda?.. Görevlerini yaparken,Dünyamýzý terkederken hattâ O'nunyanýna vardýðýnda bile; getirdikleri ilâhigerçeklerin bozulup tanýnmaz halegetirileceðini, takipçilerinin bölükbölük ayrýlýp birbirlerine düþman ola-caklarýný bildiklerinden, gördüklerindendolayý tam rahata kavuþamamýþlardýr.Onlarýn deðiþmeyen kaderlerini ve çek-tikleri ýstýraplarýný son olarak BizimCelselerimiz'den okuyalým:

SEVGÝ DÜNYASI

inine karþý çok duyarlý vebaðlý olan Türk halký,Kuran'ýn ' Allah ile aldat-mayýn uyarýsýna raðmen

sürekli aldatýlýyor. Ama bunun farkýnavarmýyor. Derinden inanýp teslimolduklarý bir deðerin kendi aleyhlerinekullanýlacaðýný kestiremiyorlar.

Ýþte Yaþar Nuri Öztürk, Kuran'ýn butemel uyarýsýný "Allah ile Aldatmak"kitabý ile gün yüzüne çýkarýyor veinsanlarýn bilincine sunuyor.

Kuran, aldatýlmanýn aðýna düþmemekiçin, imanýn þu iki deðeri hayatageçirmesi gerektiðini belirtiyor.

1. Aklýn iþlemesi2. Takvanýn, yani dindarlýðýn insanlar

arasýnda üstünlük ölçüsü olmaktançýkarýlmasý.

Bu iki buyruk uygulamaya koyul-duðunda Allah ile aldatmanýn yolutýkanmýþ olur. Kuran "Allah aklýnýiþletmeyenler üzerine pislik indirir."

D

Allah ile Aldatmak Güngör Özyiðit, Psikolog

"Aldatan, sizi Allahile aldatmasýn!" (Lokman 33, Fâtýr 5, Hadîd 14)

"Hak olan Kur'an,haksýzlýðý kabule vasýta yapýldý." Gazi Mustafa Kemal Atatürk

"Dünyanýn yarýsýnýher zaman vedünyanýn hepsini birzaman aldatmakmümkündür; fakatbütün dünyayý herzaman aldatmakmümkün deðildir." Gazi Mustafa Kemal Atatürk

12

13SEVGÝ DÜNYASI

(Yunus 100) diyerek, Allah ile aldat-manýn duygusal aymazlýðýndan uyan-mak için, aklýn iþletilmesinin kaçýnýl-maz olduðunu vurgulamýþtýr.

Aklýn her an uyanýk olmasý veiþletilebilmesi için ise laiklik temelkoþuldur. Ancak o zaman din siyasetekarýþtýrýlmayarak, din insan- Allaharasýndaki bir iliþki olarak kutsallýðýnýkorur. Ve insan - Allah arasýndaki iliþ-kilerde, yaþamdaki görevlendirmelerdedindarlýk deðil, ehliyet, liyakat ve mil-lete sadakat ölçü olarak alýnýr.

Yaþar Nuri Bey, çok doðru bir sapta-mayla, Türk halkýnýn zayýf yönü,aldatýlma konusunda yumuþak karnýolarak, dinini, uyanma ve sorgulamaaracý olarak deðil de, uyuma ve susmaaracý olarak kullandýðýnýn altýný çizer.

PARAYI PUTLAÞTIRMA

Allah ile aldatma, bir þeyi aitolmadýðý bir yere koyma anlamýnda birzûlüm'dür.

Bilindiði gibi ABD'nin dünyayý talanetme aracý olarak kullandýðý dolarýnüzerinde "In God we trust", yani "BizAllah'a güveniriz" yazýlýdýr. Ve bu güyaTanrýya saygýnýn bir göstergesi olaraksunulur. Oysa Kuran dindarlýðýn insan-lar arasý iliþkide deðer belirleyiciolarak gösterilmemesini buyurur.Satýrlar arasýndaki gizli bildiriyiokuyanlar için dolarýn üzerindekiyazýmýn açýlýmý þudur. ABD, dünyayýsömürdüklerini iki þeyle aldatýyor.

Para, Tanrý. Çünkü Allah ile aldatan-larýn gerçek tanrýsý para, mal-mülk,düþmanlýktýr. Ýnsanlýk en büyük zûlmübu tür insanlardan görmüþtür.Sömürünün kutsal bir kalýbabüründüðünde nasýl zalim, acýmasýzolabileceðini James A. Haught "KutsalDehþet" kitabýnda þöyle açýklar:

"Dinsel inançlara sýðýnmadýkça,insan kötülüðü büyük bir zevk ve acý-masýzca asla yapmaz."

Ýþ, ülkemizde de o raddeye varmýþtýrki, Ýslâmi yazarlardan Mehmet ÞevkiEygi bile sonunda þunlarý yazmakzorunda kalmýþtýr. "Bizi mahvedenler,militan din düþmanlarý deðil, içimizde-ki din sömürücüsü, din rantý yiyeniþbirlikçi, hain alçaklardýr."

"Dünya Güneþin etrafýnda dönüyor"dediði için kilise tarafýndan yakýlmýþ,yýllar sonra ayný meydanda heykeliyapýlan Giordano Bruno 16. Yüzyýldabu gerçeði bütün çýplaklýðý ile ortayakoyarak þöyle demiþtir: "Tanrý iradesi-ni egemen kýlmak için, yeryüzündeki iyiinsanlarý kullanýr; yeryüzündeki kötüinsanlar ise kendi iradelerini ve çýkar-larýný hâkim kýlmak için Allah'ý kul-lanýrlar."

Allah ile aldatýlmayý önlemenin tekçaresi aldatýlmanýn yollarýný týkamaktýr.Bunun için de 1. Dinin gerçeðiniKur'andan öðrenmek 2. Dinin saltanatve siyaset aracý yapýlmasýnýn önünükesmek, yani laikliði esas almak. 3.Allah-insan arasý bir deðer ölçüsü olan

SEVGÝ DÜNYASI14

dindarlýðý, insanlar arasý bir deðerbelirleyici ölçü olmaktan çýkarmakgerekir.

KUR'ANA GÖRE ALDATMAVE ALDANMA

Kur'an dilinde Gurûr ve Gýrre 'uyanýkhalde iken gaflete düþmeye' denir.Türkçede gurur þeklinde yazýlan busözcük 'mal, ün, þehvet ve þeytandankaynaklanarak insaný aldatan her þeyiçin kullanýlýr. Daha çok da þeytanýnaldatmacasý olarak kullanýlýlýr.

Kur'an aldatýþ ve aldanýþýn ne þekildeolabileceðini þöyle sýralar.

1. Yýldýzlý, süslü laflarla aldatmaaldanma ( En'am 12)

2. Beldelerde egemenlik kurma,gezip dolaþmakla aldatma aldanma (ÂliÝmran 196, Gâfir 4)

3. Dine sokulan uydurma ve iftiralar-da aldatma-aldanma (Âli Ýmran 24,Enfal 49)

4. Hurafeler, uydurmalar, anlamýnýbilmeden okuyuþlarla aldatma - aldan-ma (HadÎd 14)

5. Sefil-rezil yaþayýþla aldatma-aldan-ma ( Âli Ýmran185, En'am 70, 130A'raf 51, Lokman 33, Fâtýr 5, Hadîd20)

6. Allah ile aldatma - aldanma (Lokman 33, Fâtýr 5, Hadîd 14)

Allah'ýn araç kýlýndýðý aldatýþ, kutsalýdünya çýkarlarý için en yýkýcýsýdýr.Kuran'ýn yukarýda belirtilen sure veâyetlerde insanlarý þöyle uyarýr:

"Sakýn, aldatýcý sizi Allah ile aldat-masýn."

Burada insanýn inancý ile oynanmaktave kutsal ona karþý kullanýlmaktadýr.Bu konuda iman, dikkat ve uyanýkolmak, aklýn kullanýmýdýr.

ÞEYTAN EVLÝYASI

Þeytan varlýðýn þer ilkesidir.Negativiteyi, karmik gücü simgeler.Þeytan'ýn kullandýðý insanlar Kuran'da'þeytanýn evliyasý' (dostlarý) veya 'þey-tanýn ordularý' diye geçer.

1. Þeytanýn evliyasý ( A'raf 27, 30)Þeytan evliyasý korku salarak insaný

tökezletip saptýrmaya çalýþýr. Buna kar-þý alýnacak önlem Allah'a sýðýnma, gön-lümüzü Allah sevgisiyle doldurmaktýr.

2. Þeytanýn Ordularý (Þuara 95)Burada þeytanlýðýn her türden ordusu

olduðu düþünülebilir. Bir yandan kan,zûlüm, fesat ordularý, bir yandan dabilim ve teknoloji'yi kullanarak stratejicasusluðu yapan gizli ordular.Sömürgeci - Emperyalist ülkelerinistihbarat örgütlerinin bir kýsmý iþte butürden gizli ordulardýr. Bir de dini boz-mak amacýný güden sivil memurlardanoluþan 'Kültür yoluyla bozgun' ordularývardýr ki, sayýlarý hayli kabarýktýr.Bunlar genellikle medyayý ve basýnýkullanýrlar.

3. Hizbuþþeytan yani þeytanýn özelekibi (Mücadile 19)

Þeytanýn din içinde iþ gören ekibidir.

15SEVGÝ DÜNYASI

Kuran'ý unutturma, ondan uzaklaþtýrmagörevini üstlenen özel timdir.Hizbuþeytan, bu þeytanca iþi, Kuran'ýhiç okutmayarak ya da okuyanýn anla-mayacaðý dilde okutarak yapmaktadýr.

EVLÝYACILIK VE KARADUL

Mevlâna'nýn oðlu Sultan Veled, Allahadamý görüntüsündeki çýkarcý dincileri"Ýdris suretinde iblisler" olarak taným-lar. Ýdris kisveli iblisleri, Allah'tanbaþkasýný evliya (dost) edinerek, insan-larý Allah ile aldatanlarýn durumunuKuran Ankebut süresinin 41. âyetindediþi örümceðe (karadula) benzeterekþöyle der:

"Allah'ýn berisinden evliya edinen-lerin durumu, bir ev edinen diþi örüm-ceðin durumuna benzer. Ve evlerin engüvensizi, en zayýf olaný elbette ki diþiörümceðin evidir. Keþke bilselerdi."

Þeytan evliyasýný dost ve destekçiedinenlerin durumu, karadul denilen

diþi örümceðe sýðýnanlara benzetilir.Karadul'un tipik özelliklerinden biriise, büyük bir istekle cinsel iliþkiyeçaðýrdýðý erkek örümceði, çiftleþtiktensonra zehirleyerek öldürmesidir.Burada evin zayýflýðýndan çok, evsahibinin kahpeliðine ve kalleþliðinevurgu yapýlmýþtýr.

Bu þirk ve þeytan evliyasý, kulu Al-lah'a yaklaþtýrýcý varsayýlan (Zümer 3)O'nun yüce katýnda þefaatçi olduklarýkabul edilen (Yunus 18) ve þüreka(Allah'a ortak koþanlar) türünden birsýnýfýn adýdýr. Bunlar Allah ile kul ara-sýnda bir tür komisyonculuk yapmak-tadýrlar. Ve ne yazýk ki insanlar, iyi kulolmak için bu haraç çetesine az ya daçok bir þeyler vermek ve onlardan onayalmak zorunda býrakýlmýþlardýr. Böyle-ce þirk ve þeytan evliyasý, bu Kurandýþý tutumlarýný örtmek için, halkýn bil-gisizliðini, duygusallýðýný kullanmak-tadýrlar. Bunlar dinde olmayan þeylerivar gibi göstererek, dine yalan söyle-terek þeytanlýklarýný sürdürmüþlerdir.

ALDATILAN KÝTLE

Raiyye ( çoðulu reâya)Kuransal bir terimdir vedavar sürücüsü anlamýnagelir. Raiyyeyi yanidavar sürüsünü güdençobana ise "râî" denir.Son Osmanlý padiþahýVahdettin, iþgâl döne-minde aralarýnda RaufOrbay ve Vehbi

SEVGÝ DÜNYASI16

Hoca'nýn da bulunduðu bir görüþmede"Ecnebiler her þeyi yapabilecekvaziyettedirler. Meclisi Mebusangörüþmelerinde sözlerinize fazlacadikkat etmelisiniz" der. Vehbi Hoca"Sultaným! Millet azimlidir; vataný dasizi de kurtaracaktýr" yollu birsöylemde bulunur. Rauf Bey de bugörüþü onaylar. Bunun üzerine padiþahsinirlenerek, sert ve soðuk bir sestonuyla þu cevabý verir: "Bu milletkoyun sürüsü, bir çoban lâzým. O dabenim!" Bunu üzerine Vehbi Hocaarkadaþlarýna tarihi bir açýklamadabulunur: "Bu adam nefsini ýslahetmezse (düzeltmezse) akýbeti (sonu)fenadýr. Allah büyüktür. Bu millethalâskârýn (kurtarýcýsýný) bulacaktýr.Milleti koyun sürüsü addetmek (say-mak) Allah'ýn rýzasýna aykýrýdýr.Yaþarsak çok þeyler göreceðiz."

Müslümanlarýn padiþah ve halifesimilleti sürü yerine koyarken, KuranBakara 104. âyette þunu buyurur: “Eyiman edenler! "Râîna" demeyin,"Unzurna" deyin." Bizi davar gibi gütdiye konuþmayýn, "Bize bak, bizigözet" diye konuþun.”

Kuran ayný zamanda sürekli olarakinsanlara akýllarýný kullanmalarýnýemreder. Aslýnda bütün krallýk - sul-tanlýk, diktatörlük yönetimleri, halkýsürü, kendilerini çoban olarak görürler.

ALDATMANIN ÜÇ DAYANAÐI

Ýslâm'ýn erken döneminde, 8. yüzyýl-da yaþayan önemli bir halk bilgini olan

Ebu Hamza, Emevi krallýðýnýn kuru-cusu Muaviye'nin yönetimini ve kiþi-liðini þöyle deðerlendirir:

"Hz. Peygamber tarafýndan hem ken-disi hem de babasý lanetlenmiþ adamdý.Allah'ýn kullarýný Havel, Müslümanla-rýn mallarýný düvel, Allah'ýn gönderdi-ðini deðel yaptý sonra da yok olupgitti."

Havel, köleleþtirmek demektir. Yaniinsanlar yönetimi hiç sorgulamadanitaat edecekler. Karþý çýkanlarsa baþlarýezilecektir. Bu düpedüz zûlümdür.Oysa Kuran'ýn önerdiði yönetim biçimi,yönetenlerin yönetilenleri, yönetilen-lerin de yönetilenleri denetleyebildik-leri bir sistemdir. Böyle bir yönetimdesaydamlýk, hesap verebilirlik vedenetlenebilirlik esastýr. Bu yönetimingünümüz dünyasýnda karþýlýðýCumhuriyet ve Demokrasidir.

Düvel, halkýn malýný saltanat eldeetmek için kullanmak demektir. Allahile aldatanlar halkýn malýný, parasýnýsömürerek saltanatlarýný sürdürürler.Onlar kamu hakkýný yemeyi iyi bilirler.

Zûlmün üçüncüsü göstergesi deðelise, bir deðeri ya da kurumu pusu kur-mak amacýyla kullanmaktýr. Dinisaltanat ve baský aracý yapan yönetim-ler için din, dokunulmaz ve denetlene-mez kutsal bir araç olarak görülmüþtür.

Kur'an Bakara 213'te, din adýnaortaya çýkan din adamlarý sýnýfýný,insanlarý çekiþmeye, didiþmeye sürük-

lemelerinden sorumlu tutarak suçlar.Ayrýca Kur'an Allah'la kul arasýndaaracý bir kurum (ruhban sýnýfý, dinadamlarý sýnýfý) kabul etmez.

DÝNCÝ - DÝNDAR

Dincilik veya siyasal dincilik, diniçýkar, koltuk, baský, egemenlik aracýyapan bir anlayýþtýr. Gerçekte bu gibiinsanlarýn ne dini vardýr, ne de imaný.Onlarýn dini- imaný para, kiþisel çýkarhesabýdýr. Dinci, bunu meslek edinen-lerinin ünvanýdýr. Dindar ise dini,Allah'a varmanýn, O'nun hoþnutluðunukazanmanýn yolu olarak görür. Sevilen,güvenilen, iyi diye tanýnan ve anýlanbir insan olmaya çalýþýr. Ýnsana hizmetiAllah'a hizmet sayar. Bu tutum onuaktif iyilik üreten hayýrlý insan konu-muna yükseltir.

Dinci, dindarýn varlýðýndan sýkýntý verahatsýzlýk duyar. Çünkü dindar,dincinin foyasýný ortaya çýkarýr daondan. Dindar baþkalarýnýn mutlu-

luðundan, cennete gitmesinden sevinçduyarken, dinci kendilerinden baþkasý-na cehennemi reva görür. Yalan, iftira,gýybet, suçlama, sade çýkarýný düþün-me, bencillik, dincilerin, belirgin özel-likleridir. Dindar ise sorumlu, güvenilirve paylaþýmcýdýr.

Dincilerin önemli özelliklerinden biride, kendilerini Allah yerine koyarakbaþkalarýnýn ehli-imaný hakkýnda yargý-da bulunmaktýr. Dindara gelince, oehli-imaný kul ile Allah arasýnda kutsalbir iletiþim olarak görür. Kimsenin dinive imanýna karýþmaz. Herkesin iyiliðive esenliðini ister.

ALLAH ÝLE ÝSKÂT

Ýskât sözcüðü Mehmet Akif'in birþiirinden alýnmýþtýr. Susturmakanlamýndadýr.

Allah ile iskât, Allah'ý baský aracýyaparak insanlarý susturup sindirmeyolunda bir zûlümdür. Ýstiklâl Marþý'nýn

þairi Akif, zûlme, karan-lýða, cehalete ve baskýyakarþý çýkmayý kutsalisyan olarak görmekte-dir. Kuran'ýn tanýttýðýAllah da susup oturmayý,sinmeyi deðil aklý kul-lanýp düþünmeyi veardýndan eylemegeçmeyi ibadet saymak-tadýr. O nedenle hertürlü baskýya zûlme karþýdirenme hakkýný kullan-mak zorundayýz. Bu

17SEVGÝ DÜNYASI

Resim: “Fanatizm” Eugène Delacroix

zûlme karþý, adaleti talep etmeningereðidir ayný zaman da.

Ýnsanlarýn Allah ile aldatýlmasýndaen kullanýþlý araç sahte dindir. MehmetAkif, bir þiirinde sahte dincilerinmaskesini düþürerek der ki;

Sofuluk satýyorsunElinde boy boy tesbihÇevrende dalkavuklarTapýnýr gibi la-tesbih!Sarýk, cübbe ve þalvarHepsi istismar, riyaÞekil yönünden sankiÖmer'in devri güya!Herkes namaz, oruçtaHepsi sözünü dinlerZikir, Kuran sesindenYerler ve gökler inler!Ha bu din, iman, takvaÝnan ki hepsi yalanSen onlarý kendineTaptýrýrsýn vesselâm!Derdin, davan sadeceHep nefsi saltanatýnBunlarýn putu sensinTapýlan menfaatin!Hey kukla kafalý adamDinle sözümü tutSenin dilinde var hakAma kalbin dolu put

Allah ile aldatanlar, Allah'ý insanlarüzerinde bir korku aracý olarak kul-lanýrlar. Takva kavramýný asýl anlamýn-dan sýyýrýp, Allah'tan korkma olarakçevirirler. Oysa Kur'an dilinin büyükustasý Ýsfahanlý Râgýp (ölm.1108) tak-vayý hem dil, hem de Kuran'daki kul-

laným açýsýndan þöyle tanýmlar: "Dilaçýsýndan Takva bir þeyi kendisinesýkýntý ve zarar verecek þeyden koru-maktýr. Dinsel açýdan ise 'Takva' ben-liði günaha düþürecek þeyden koruyupsakýndýrmaktýr.' Buna göre Kuran'dakitakva ve ittika, muttaki terimlerini'Allah'tan korkan deðil de, Allah'ýniradesine ters düþen þeylerden sakýn-mak þeklinde anlamak gerekir. YaniO'na olan inancýmýzdan ve saygýmýz-dan ötürü Allah'ýn hoþnut kalmayacaðýþeyleri yapmamaya gayret etmek,dikkat etmek.

Kendilerinden olmayanlarý dýþlamak,aforoz etmek de dincilerin uyguladýk-larý bir yöntemdir. Ýftira, sahte dincile-rin en çok kullandýklarý bir silâhtýr. Buiftira kampanyasý iki koldan yürütülür.

1. Dini, siyasal hesaplara uydurmaküzere Allah'a iftira

2. Siyasal rakipleri tasfiye için kul-lanýlan iftira, sahte dinciler, baskýlarakarþý çýkanlara, gerçeði dile getirenlereher türlü þiddeti uygulamayý mübahsayarlar. Ýnsanlarý diri diri yakmayý bilegöze aldýklarýný Sivas yangýnýndanbiliyoruz.

Allah ile aldatmanýn geometrik gös-tergesi siyaset- tarikat- ticaret üçgeni-dir. Bu þirk ekibi çýkarlarý için halkýnakarþý Allah'la aldatmayý kullanýrken,küresel güç de onlarý kullanmaktadýr.Son örneði 15 Temmuz 2016 da acý birþekilde gördük. Ve halkýmýzýn direnmehakkýný cesaretle kullanmasý sayesindebu badireden kýl payý kurtulduk.

SEVGÝ DÜNYASI18

ALLAH ÝLE ALDATMANIN YOLUNU KESEN LÝDER: ATATÜRK

Atatürk Ýslâm'a deðil, dini çýkar içinkullananlara karþý çýkmýþtýr. Atatürk, þuiki sýnýf tarafýndan dine karþý gibi gös-terilir.

1. Dinin gerçeðine karþý olanlar2. Dinin tümüne karþý olanlar

Birileri dinin verdiðinden, birileri dedinin gerçeðinden rahatsýz olduklarýiçin Atatürk'ü dinsiz gibi göstermeyeyeltenmiþlerdir. Sömürgeci batý içinson iyilik habercisi MuhammedMustafa ile Mustafa Kemal deccaldýr.ABD ve AB Türkiye'yi bölmek,parçalamak, zayýf düþürmek için dinive dini kullananlarý kullanmaktadýr.Allah'ýn ismini koyduðu Ýslâm'ý kendi-lerine göre "Ilýmlý Ýslam" diye uydurmabir dine dönüþtürerek Türkiye'ye dayat-mýþlardýr. Bunun için de tarikatlarý vecemaatleri öne sürmüþlerdir. Atatürkbunu önceden sezerek tekkeleri,zaviyeleri kapatmýþ, cemaatlerin önünükesmiþ, Diyanet Ýþlerini kurarak kayýtdýþý dinin yolunu týkamýþtýr.

Atatürk'ün tekkeleri kapatmakla nedenli isabetli davrandýðý, 1845’de ölendin çevrelerinin ariflerin kutbu, kutsalgönüllü mürþit olarak tanýdýðý KuþadalýÝbrahim Halveti, Atatürk'ten 100 seneönce tekkeleri þöyle deðerlendirmiþtir:

"Tekelerde artýk hayýr kalmamýþtýr.Bunlarýn kaldýrýlmasý lâzýmdýr.Bunlardan artýk insanlýða da, Ýslâm'a

da hiçbir hayýr gelmez." Yeryüzünü birtekke haline getirmek ve bütünyeryüzünde, insanlýðýn hizmetindefaaliyet göstermek lâzým. Zaten Hz.Peygamberin de bize býraktýðý budur.

Atatürk milletin kendi dinini, kendianadilinden okuyup öðrenmesi için,büyük din bilgini Elmalýlý MuhammedHamdi Yazýr'a Kuran'ýn tercüme ve tef-sirini yaptýrmýþ, basým giderlerini dekendi cebinden karþýlamýþtýr. Ayrýca 12ciltlik Buharî Hadislerinin de Türkçeyeçevrilmesine ön ayak olmuþtur.Müslümanlarýn büyük vicdanlarýndanbiri olan Musa Cârullah (ölm.1949)gerçeði dile getirerek þöyle bir sapta-mada bulunur:

"Öz gönüllerini geniþletmeyenler,Ýslâmiyeti daraltmaktan korkmadýlar.Siyaset de buna izin verdi. Yobazlýk,kendini geliþtirip büyütmek yerine, diniyozlaþtýrýp küçültmeyi yeðleyen hastapsikolojilerin dýþa vurumudur."

"Atatürk, öz gönlünü büyüten ve busayede Ýslâm'ýn büyüklüðünü kavraya-bilen, bakýþlarýný ona göre ayarlayan,yani Ýslâm'ý gerçeðine yakýþýr birkývamda kavrayabilen bir zihniyetinsembolüdür."

Atatürk bir dâhi idi. Kendisinin debelirttiði gibi en yakýn arkadaþlarý bile,görüþ ufuklarýnýn bittiði yerde onunkarþýsýna geçtiler. Ama tarih hepAtatürk'ü haklý çýkardý. Ne var ki,gerçekler inatçýdýr. Er ya da geç kendi-lerini kabul ettirirler.

19SEVGÝ DÜNYASI

SEVGÝ DÜNYASI20

Aydýnlanma ÜzerineGörüþler - KANTNihal Gürsoy

1784 yýlýnda Berlin' de aylýk bir dergide (Berlinische Monatschrift),"Aydýnlanma Nedir?" sorusunu en iyi þekilde yanýtlayanýn ödül-lendirileceði bildirildi. Soru, günün pek çok ünlü yazarý ve düþünceadamý tarafýndan pek çok farklý bakýþ açýsýndan ele alýndý. Ancaksoruya verilen yanýtlarýn hiçbiri Filozof Ýmmanuel Kant'ýnki kadarçarpýcý ve kalýcý olmadý.

Kant, en bilindik ifadesiyle aydýnlanmayý þöyle tanýmlar: "Aydýnlanma,insanýn kendi suçuyla düþmüþ olduðu bir ergin olmama durumundankurtulmasýdýr."

21SEVGÝ DÜNYASI

Bu ergin olmama durumundan insanýkurtaracak olan þeyi ise þöyle ifadeetmiþtir. "Spare aude!"

(Bilmeye cesaret et!) Kant'a göre;insan kendi aklýný baþkasýnýn kýlavuz-luðunda kullanmaya devam ettikçeaydýnlanamaz ve olgunlaþamaz.

Bu durumdan akýl deðil, onu kullan-mayý baþkalarýna býrakan insan sorum-ludur. Kendi aklýnýn ve davranýþlarýnýnsorumluluðunu üstlenmek ise baþlýbaþýna yüreklilik, kararlýlýk ve cesaretister. O nedenledir ki " Kendi aklýnýkullanmaya cesaret et!" sözü aydýnlan-manýn þifresi olarak kabul edilmiþtir.Ergin olmama durumu ise yukarýdakimetinden de anlaþýldýðý gibi kiþinin,kendi aklýný ve yargýlama yetisini kul-lanmamasý anlamýna gelmektedir.

Aslýnda insanýn doðasý icabý çocuk-luk döneminde ergin olamama durumusöz konusudur.

Yetiþkin hale gelip, belli donanýmlarasahip olduktan sonra ise kendi karar-larýný almayý ve bunun sorumluluðunutaþýmayý öðrenmesi gerekmektedir.

Bazý insanlar ise bu durumdan çýka-mazlar. Kant, bireyin bu durumdançýkamamasýnýn nedenleri hakkýnda þusonuçlara varmýþtýr.

ERGÝN OLAMAMANIN NEDENLERÝ NELERDÝR?

- Alýþkanlýklar zaman içinde kiþinin

karakteri haline gelebilirler. Bu durum-da bireyin kendi gayreti gereklidir.Ancak çoðu zaman birey bunu nasýlgerçekleþtireceðini bilemez. Bu konudayeterli deneyim ve bilgiden yoksundur.Hattâ durumun doðasýna alýþmýþ olanbirey, bu durumda kalmayý kendisi dearzulamaktadýr.

* Kendi kararlarýný almak ve sorum-luluðunu taþýmak yerine, gerçekliðibaþkalarýndan öðrendiði doðrultudayaþamak çok daha kolaydýr. Böylecekararlarýnýn olumsuz olabileceksonuçlarýna katlanmaktan ve huzursuz-luktan kaçýnmaktadýr. Ancak yine dekazanamadýðý karar verme yetisinin,tecrübe ve bilgi eksikliðinin bundabüyük rolü vardýr.

* Aklýn doðru ve yararlý bir biçimdekullanýlabilmesi, yukarýdaki etkenlerinyanýnda birtakým dýþ engelleri de aþa-bilecek donaným ve özgüveni gerektirir.Dýþ engeller; dogmalar, gelenekler,gücü elinde bulunduran siyasi ve dinikurumlar vs. gibi pek çok þey olarakbireyin karþýsýna çýkar.

Önyargýlar, küçük yaþlardan baþla-yarak kiþinin kendi baþýna kararalmasýna, yaratmasýna, üretmesineengel olan basmakalýp deðer yargýlarýolarak sürekli devreye sokularakdayatýlýr.

Birey, düþündüðünü sanarak davran-makta ancak kendisine dayatýlan eskigerçekliði tekrar etmekten baþka birþey yapmamaktadýr.

SEVGÝ DÜNYASI22

* Akýl ve onun ürünü olan düþünceinsanýn sahip olduðu en deðerli varlýk-týr. Ýnsan, aklýyla doðanýn yasalarýnýkeþfeder, tekniðin, bilimin ilerlemesinisaðlar. Çevresiyle iliþkilerinde, kendihayatýný ve mutluluðunu kurmasýnda,özgürlüðüne sahip çýkmasýnda aklýöncülük eder.

* Baðýmsýz düþünebilmek, düþünceyiönyargýlardan ve gücü elinde bulun-duranlarýn dogma ve baskýlarýndan hürkýlarak, kendi akýl ve düþünce yetisinikullanmak yoluyla gerçeðe yaklaþmayaçalýþmaktýr. Ýnsan, tüm kutsal metinler-de ve insanýn geliþimine hizmet edendiðer bilimlerde aklýný çalýþtýrmaya, dü-þünmeye, ussal yetilerini geliþtirmeyeçaðýrýlýr. Ýnsanýn asli sorumluluðu, aklý-ný doðru, yararlý biçimde kullanmasý,bilgi ve tecrübelerle geliþtirmesidir.

ERGÝN OLAMAMADURUMUNDAN NASIL ÇIKILIR?

Bireyin karþýsýna çýkan engelleri tekbaþýna aþmasýnýn söz konusu olduðu bu

durumda, öncelikle engellerin farkýnavarabilmek gerekmektedir. Kendisi içinikinci bir doða durumuna gelen, adetakendisi için üretilmiþ olan kurallarýn,dogmalarýn, kurumlarýn, alýþkanlýklarýnbaskýsýndan kendisini nasýl kurtaracak-týr?

Sýçrama imgesi bireyin kurtuluþunusimgeler. Ancak kendi düþünce hür-riyetini kazanamamýþ olmasýndandolayý tekrar kurtulmak istediðihamisinin veya anlayýþýn eline düþmetehlikesiyle karþý karþýyadýr. Bununlabirlikte hendeði aþabilenler vardýr.Bunu baþarabilenler, kendilerine özgünitelikleriyle, özellikleriyle, bilgi,irade, kavrayýþ, derin düþüncearacýlýðýyla ve kendi üzerlerinde sýkýbir þekilde çalýþarak neticeye ulaþýrlar.

Kant, filozoflarý, düþüncede çýðýraçanlarý ve daha baþkalarýný örnekgöstermiþtir.

Örneðin, Descartes eski düþünce veyargýlarý reddederek kendi akýl yürütme

yetisini kullanmýþtýr.Ayný þekilde Kopernicya da Galileo'nun bilim-sel düþünceleri de bubaðlamda ele alýnabilir.Bu insanlar, kilisenindogmalarýna karþý çýk-mýþlar ve dogmalaryerine kendi araþtýrma-la-rýný, çalýþmalarýný,düþünce ve çabalarýnýortaya koyarak zincirle-rinden kurtulmuþlardýr.

Resim: “Serbest Akýl” TeSzu, karakalem

23SEVGÝ DÜNYASI

Aydýnlanma, topluca olursa dahakolay gerçekleþebilir. Fikir alýþveriþleri,tartýþmalar, kaynak transferi, okunmayadeðer kitap önerileriyle deðiþim vedönüþüm çabuklaþýr.

Ancak her koþulda, doðal yönelim-lerinin ve düþüncelerinin deðerininfarkýna varacak olan bireylerdir.

Düþünce, insaný yükseltecek enkýymetli yetidir. Ýktidarý ellerinde tutan-lar, bireyin düþünceleri üzerindehâkimiyet kurarak, düþünce ve ifadeözgürlüðünün önüne engeller koyarakonun kendileri için tehlikeli olmasýnýnönüne geçmeye çalýþýrlar.

Kendi kararlarýný almasý bakýmýndanbireyi özgür býrakmak, iktidarlar içintehlikelidir. Bu nedenle pek çokdüþünce insaný, yazar, basýn- yayýn san-süre uðrar. Çünkü bu düþünceler ikti-darýn karþýsýnda da olabilirler.Baðýmsýz düþünmek, iktidarý elindetutan kurumlarýn, dogmalarýn ve kural-larýn karþýsýnda baðýmsýz düþünceninözerkliðini vurgular.

"Aydýnlanma, aklý ve onun ürünüolan düþünceleri her bakýmdan ve heryönüyle, çekinmeden kitlelerin önündeortaya apaçýk koyabilmek özgür-lüðüdür."

Kant'ýn yazdýðý aydýnlanmayla ilgilimetinde asýl gerçekliði arama yolundaözgür olmak sýklýkla vurgulanmýþ, bunedenle aydýnlanma çaðý, Kant yüzyýlýolarak da adlandýrýlmýþtýr. Bu, baskýcý

krallýk ve kilise yönetimlerine karþýmücadele etmeyi ve düþünceleriözgürce ifade edebilmeyi yumuþaklýkladestekleyen örnek bir metindir.

Metnin önemli bir yönü de, düþünceadamlarýnýn bir toplum üzerindeoynadýklarý rolün önemini vurgula-maktýr: "Halký, baðýmsýz düþünebilmeyolunda teþvik etmek ve bu konudaörnek olmak düþünen insanlarýn vefilozoflarýn görevidir" der.

Aydýnlanma felsefesi genel olarakinsanýn kendi yaþamýný ve mutluluðunukurmasýný yeniden gündeme almýþ,hem düþüncenin hem de toplumsalyaþamýn köklü deðiþimlere uðrayacaðýbir sürecin baþlangýcý olmuþtur.Aydýnlanma çaðý olarak adlandýrýlandönem, aydýnlanma felsefesinin18.yy.da doðup, benimsenmeyebaþladýðý dönemdir.

Batý toplumunun 17. ve 18. yüzyýllar-da geliþen akýlcý düþünceyi, eskigeleneksel deðiþmez kabul edilenvarsayýmlardan, önyargýlardan ve ide-olojilerden özgürleþtirmeyi ve yeni bil-giye yönelik kabulü gerçekleþtirmeyiamaçlayan düþünsel geliþimi kapsayandönemi tanýmlar.

Aydýnlanmaya yol açan baþlýcadüþünsel geliþmeler Rönesans veReform hareketleridir. Kant, aydýnlan-mayý "aklý kullanma cesareti" olaraktanýmladýðýnda genel olarakAydýnlanma Çaðýnýn felsefesini ver-miþtir.

1. Alzheimer hastalýðý nedir?Alzheimer hastalýðý halk arasýnda bunama

olarak bilinen, týp dilinde demans olarakadlandýrýlan bir hastalýk tablosudur. Bunamasebepleri içinde en sýk görülen hastalýktýr.Hastalýk, her yaþta görülebilir ama özellikle60 yaþýndan sonraki yaþlarda görülme sýklýðýartýþ gösterir. Kiþinin aklýný kullandýðý bütünalanlarda ilerleyici bir kayýpla giden hastalýktablosudur.

2. Hastalýðý tetikleyen nedenler nelerdir, stresi de bu nedenlerden biri olarak sayabilir miyiz?Alzheimer hastalýðýnýn kesin nedeni

bugünkü bilgilerimize göre bilinmemektedir.Hastalýk oluþumunun, belirli genetik eðilim-leri taþýyan bireylerde çevresel etmenlerinyardýmý ile geliþtiði düþünülmektedir. Çevre-sel etmenlerden en çok suçlananlar; besinlerlegeçen aðýr metal zehirlenmeleri, viral enfek-siyonlar ve radyoaktivite olarak sayýlabilir.Bu faktörlerden hiç birini tek baþýna nedenolarak doðrulayan bir çalýþma yoktur, ancaksözkonusu faktörler genel saðlýðý bozarak herçeþit hastalýkta olduðu gibi Alzheimer'e dauygun zemini hazýrlarlar. Stres genel anlamdabaðýþýklýk sistemini baskýlayarak her türhastalýk geliþimini kolaylaþtýrýr. Alzheimer dakronik bir hastalýk olarak baþlangýç vegeliþim dönemlerinde stresten son dereceetkilenir.

3. En belirgin belirtileri nelerdir?Baþlangýçtaki belirtiler çeþitli olabilir.

Hastalýk, kiþinin eðitim, sosyoekonomik vegündelik uðraþlarý ile iliþkili olarak daha önceyapabildiði þeyleri yapamamasý þeklinde ken-dini gösterir. Genel anlamda ilerleyiciunutkanlýk herkesin dikkatini çeker. Ýsim veküçük eþyalarýn yerlerini unutmak gibi doðalyaþlanma unutkanlýklarýný aþar ölçüdeunutkanlýklar baþlar. Unutkanlýk kiþinin gün-lük iliþkilerini etkiler boyuta ulaþýr. Kiþilikdeðiþiklikleri, alýnganlýklar ve baþkalarýnýsuçlayýcý ifadeler kullanmalar baþlangýç belir-tileri olabilir. Alýþveriþte para üstü alýp ver-mede ya da alýnacak þeylerin unutulmasýndayaþanan zorluklar giderek artar. Yön bulmaduyusunun bozulmasý ile yakýn çevre dýþýnda-ki yerlerde kaybolmalar kendini gösterir.Hastalýðýn daha ileri evrelerinde, yeni þeyleriöðrenmede yaþanan zorluklar nedeniylegazete okuma, televizyon seyretme gibi gün-delik iþlevler yapýlamaz hale gelir. Hastalaryapamadýklarý ve giderek uzaklaþtýklarý buuðraþlarý "Hep ayný þeyler var, sýkýlýyorum,zaten istemiyorum" diyerek geçiþtirme eðili-mindedirler.

4. Hastalýk kimlerde ve ne sýklýkla görülür?Cins ayrýmý yapmadan her yaþ diliminde

görülebilir, ancak yaþlanma ile birliktegörülme sýklýðý artar. 40 yaþýnda 100 binde 40

SEVGÝ DÜNYASI24

10 Soruda AlzheimerNTV MSNBC'den

Amerikan Hastanesi Nöroloji Bölümü'nden Dr. Bülent Kahyaoðlu, bu hastalýk hakkýnda bilgi verdi.

olan sýklýk, 60 yaþýnda 140, 80 yaþýnýnüstünde 10 bine kadar çýkar. Damar sertliðiöyküsü olan ve tansiyon, þeker, kolesterolyüksekliði olan kiþilerde beyin damar yaþlan-masýnýn hýzlanmasý nedeniyle görülme sýklýðýve þiddeti artar. Genetik yatkýnlýk olmaklabirlikte ailede yakýn bireylerin Alzheimerolmalarý diðer bireylerin riskini çok fazlaartýrmaz.

5. Nasýl teþhis edilir?Hastalýðýn tanýsý klinik olarak konulur.

Tedavi edilebilir bunama nedenlerinin uygunlaboratuvar görüntüleme yöntemleri iledýþlanmasý sonucu, gerek nörolojik muayenegerekse nöropsikolojik testler yardýmý ile has-tanýn tablosu isimlendirilir. 'PET' ismi verilenbeyin hücrelerinin glukoz kullanma hýzýnýölçen özel bir test yardýmý ile özelliklebaþlangýç evresinde beyin metabolizmasýdeðerlendirilerek doðru tanýnýn erkendönemde konulmasý saðlanabilir.

6. Hastalýkta erken tanýnýn önemi var mýdýr?Hastalýðýn tedavisinde kullanýlan ve

elimizde þu anda bulunan ilaçlar ilerlemeyidurdurucudur ama iyileþtirici deðildir. Bunedenle ne kadar erken dönemde taný konurise hem ilaçlardan yararlanma, hem de sosyalçevrenin düzenlenmesi açýsýndan yararlý olur.

7. Hastalýðýn evreleri nasýl seyreder?Hastalýðýn evrelerinin geliþimi tümüyle

kiþiseldir. Bazý insanlarda çok hýzlý seyirgözlenirken bazýlarýnda oldukça yavaþtýr.Bütün sinir sisteminde görülen dejeneratifhastalýklarda, hastalýk belirtilerinin ortayaçýkmasýndan önce uzun süreli belirti ver-meyen bir dönem vardýr. Bu dönemlerde göz-den kaçabilecek küçük deðiþiklikleri yakala-mak taný ve tedavi açýsýndan önemlidir. Ýleri

evrelerde tedavi ve bakým kalitesi sürecingidiþ hýzýný ve sonunu belirler.

8. Hastalýðýn tedavisi var mýdýr, varsa nasýldýr?Özellikle erken ve orta evrelerde kullanýl-

mak üzere iki grupta sýnýflandýrýlan ilaçlarvardýr. Bu ilaçlar hastalýðýn ilerlemesiniyavaþlatma etkisine sahiptirler. Henüz belirti-leri geri çevirecek ilaç yoktur. Bu ilaçlarýn tekbaþýna ya da birlikte kullanýmý ile kiþiye veevreye özel tedavi düzenlenir. Özellikle ortave ileri evrelerde hastanýn kendine olanbakýmý ve beslenmesi de bozulacaðý için,bunlarýn izlenmesi gereklidir. Saðlýklý vedüzenli beslenme, diðer hastalýklardanmümkün olduðunca korunma ve yataða baðlýhale gelmiþ hastalarda özel bakým hizmetiçok önemlidir. Alzheimer hastalarý; beslenmebozukluklarý, enfeksiyonlar ve nedeni tamolarak bilinmeyen nedenlerle yaþýtlarýna göredaha erken ölürler.

9. Alzheimer genetik bir hastalýk mýdýrya da bulaþýcý mýdýr?Bulaþýcý deðildir. Genetik yatkýnlýðý olan

kiþilerde görülür. Ama kuþaktan kuþaða çoknet geçiþi yoktur.

10. Yakalanmamak için alýnabilecek önlemler var mýdýr varsa nelerdir?Vücut ve zihin saðlýðýný mümkün olduðun-

ca zinde tutmak çok etkilidir. Özellikle damarsertliðine yol açabilecek aþýrý kilo, tansiyonyüksekliði, þeker yüksekliði, hareket azlýðý,kolesterol yüksekliði gibi nedenler hastalýðazemin hazýrlar. Saðlýklý beslenme, temizhavada bol egzersiz ve özellikle zihni açýktutacak her türlü çalýþmaya katýlmak koruyu-cu olarak etkilidir. Yaþ ne olursa olsun yeniþeylerin merak edilerek öðrenilmesi zihinsaðlýðý için çok önemlidir.

25SEVGÝ DÜNYASI

SEVGÝ DÜNYASI26

Doða - Ýnsan - Farkýndalýk13 Bin Yýllýk Cennet

Seyhun Güleçyüz

ahar gelince ev bana dar gelir.Yeþeren aðaçlar öbek öbekpapatyalarýn kapladýðý çimen-lerde yürümeyi çok severim ve

daðlarý ormanlarý düþlerim. Dört seneönce bu düþümü sümbüller gelincikleryabani bitkilerin süslediði GüneydoðuAnadolu gezisiyle gerçekleþtirdim.Uçaktan sabah Diyarbakýr'a indiðimdebaharýn en güzel günlerinin baþladýðýnahemen inandým. Sokullu Mehmet

Paþa'nýn oðlu Hasan Paþa'nýn 500 seneönce yaptýrdýðý Hasan Paþa hanýna gittikve orada yöresel mutfaðýn çok zenginmönüsüyle oluþturulmuþ kahvaltýmýzýyaptýktan sonra Cahit Sýtký Tarancý'nýnþimdi müze olan evine vardýk. Burasý,içten geniþ avluya açýlan odalarý,teraslarý ve çiçekleriyle çok hoþ tarihibir Anadolu konaðýydý. Orada beþincisýnýf öðrencisi bir çocuk bize Tarancý'nýn"35 Yaþ" þiirini çok güzel akýcý bir Ýstan-

B

SEVGÝ DÜNYASI27

bul Türkçesi ile okudu. Beðeniylealkýþladýk. Ancak, çocuða sorular sor-duðumuzda bir sürprizle karþýlaþtýkçünkü çocuk bize Diyarbakýr lehçesiylecevap veriyordu..

Ardýndan, Ýslam Dünyasýnýn 5.Harem-i Þerifi (Mukaddes Mabet)olarak kabul edilen Ulucami'ye gittik.Burasý, çok eskiden "Mor Toma" adýylaanýlan þehrin en büyük kilisesiymiþ.Caminin özenle yapýlmýþ dört ayrýcephesi Ýslamiyet'in dört ana mezhebinitemsil etmekteymiþ. Camiinin avlusundaRomalýlar zamanýndan kalma bir güneþsaati var. Bu saati Þýrnak doðumluSibernetiðin atasý olarak bilinen ElCezeri yapmýþtýr. Diyarbakýr sur içindetürünün tek örneði olan "Dört ayaklýMinare" olarak bilinen Þeyh MatarCamii'nin sadece tek bir minaresi vardýve bu 500 yýllýk çok deðerli bir tarihieser olmasýna raðmen þimdilerde trafiðinakýcý olduðu bir yerde yol ortasýndakalmýþ ve yaþamasý þoförlerin insafýnabýrakýlmýþtý.

Diyarbakýr surlarý 6000 yýllýk olupUnesco burayý 2015'de Dünya Mirasýlistesine almýþ. 5.5 kilometre. ÇinSeddi'nden sonra dünyanýn en uzunsurlarýdýr. Þehri korumak için Bazalttaþýndan inþa edilmiþtir. Burçlarýndakitaþ oyma iþçiliði birer sanat þaheseridir.Hurriler tarafýndan yapýlmýþtýr. Dört anaKapýsý vardýr. Bunlar: Harput Kapýsý(Dað Kapýsý), Urfa Kapýsý (Dar-iRum/Anadolu Kapýsý), Mardin Kapýsý(Tell Kapýsý), Yeni Kapý (Satt veya Dicle

Kapýsý)dýr. Bu kapýlar 19.yy baþlarýnakadar Güneþ batýnca kapanýr, Güneþindoðuþuyla açýlýrmýþ. Asýrlarca þehirleriniböyle korumuþ insanlar.

Diyarbakýr göç yolu üzerinde olduðuiçin önce Hurriler, sonra Asurlular,Urartular, Makedonlar (Büyük Ýskenderve ordularý), Romalýlar, Bizanslýlar,Büyük Selçuklular, Artuklar, Sasanilerdiye devam eden devletler tarafýndaniþgal edilmiþ. En sonunda Osmanlýlarýnegemenliðine girmiþtir. Þimdi deTürkiye Cumhuriyetinin bir þehridir.Bölgede tüm bu medeniyetlerin eserlerigörülmektedir. 6. yy.da Mevanilertarafýndan yapýlan Dicle Nehri üzerinde-ki on gözlü Diyarbakýr Köprüsü günbatýmýnda gündüzle, geceyi baðlayankýzýl bir yol oluyor Dicle üzerinde,çünkü Güneþ daðýn arkasýna doðrukayarken hala diðer dað yamaçlarýgündüzdür. Diyarbakýr'ýn tarihiYontmataþ ve Mezolitik devirlere uzanýr.Ýlk adý Amid'dir. Çayönü Köyü 10 binyýl öncesine tarihlenen Anadolu'nun eneski köyüdür. Arkeoloji camiasýnda veDünya'da tanýnýr. Çünkü toplayýcýlýktanbesin üretimine geçen insanlýk NeolitikÇað devrimini yapmýþtýr bu bölgede.Yabani buðday, mercimekgillerle tarýmabaþlamýþ, koyun keçiyi ehlileþtirmiþtir.Kullandýklarý âletleri köyde görmek benietkiledi çünkü zamanda adeta on bin yýlöncesine gittim o aletlere dokunarak.Dicle'nin dereleriyle saklambaç oyna-yarak bir müddet yol aldýktan sonrakarþýmda birden Hasankeyf'i gördüm.Heyecandan kalbin çarpmaya baþladý

SEVGÝ DÜNYASI28

gördüklerime inanamadým. Mavi birdeniz, üzerinde bir iskele ve bir gezi tek-nesi; ilerde denizin içinden çýkan bircamii minaresi, daha ilerde mor daðlar.Denizi çok ilerde ikiye bölenArtuklularýn yaptýðý Hasankeyf

Köprüsü ve bu köprünün baðladýðý diksarp yemyeþil daðlara serpiþtirilmiþevler. Ayrýca suyun içinde de evler…Biz o evlerin yakýnýndayýz tekne içinde.Manzara nasýl? Lütfen bir daha düþününbu yazdýklarýmý. Hasakeyf'in eski ismi:"Hýsn-ý Keyfe". Tarihi 12.000 yýl önce-sine dayanýyor. Artuklularýn þehri GAPProjesi kapsamýnda Ilýca Barajýnýn sutoplama havzasýnda bulunduðu için 60metre yükselecek olan sularýn altýndakalacak ve kalmaya baþlamýþ bile.Mordaðlarda maðara evleri var ve hâlâkullanýlmakta. Ýç içe odalardan ibaret veoldukça serindi. Keçi yoluyla çýkýlýyor.15. yy baþlarýnda Eyyubi sultaný tarafýn-dan yapýlan El Rýzk Camii artýk çok

zarif bir minareden ibaret. Çünkü gerikalaný yýkýlmýþ. Görüntüsü çok güzel.Üzerindeki süsler Küfi yazýlarý taþ iþle-meciliðinin en güzel örneklerinden.Hasankeyf'ten ayrýlýrken belki de birdaha hiç göremeyeceðim ve benzerinebile rastlayamayacaðým çok deðerli birdostumdan ayrýlýyormuþum gibihissederek vedalaþtým. Yola çýktýktanbiraz sonra askerler “arama var” diyebizi benzincide durdurdu. Bir yüzbaþýözür dileyerek otobüsün içine girdi.Kimliklerimizi istedi. Ben o sýradadýþarýda beþ altý tane köpeðin suyuakmayan bir musluðu yaladýklarýnýgördüm. Yüzbaþýya seslendim. Kibarca:"Buyrun hanýmefendi" deyince, dýþarýda-ki köpekleri gösterip: "Çok susuzlar ricaetsem su verir misiniz onlara beyefendi"dedim. Yüzbaþý köpeklerin halini gördüve bana: "Hiç merak etmeyin, sularýnývereceðiz. Sizlere iyi yolculuklar. Þoförbey, buyurun gidebilirsiniz" dedi.Kimliklerimize bile bakmadan otobüsten

SEVGÝ DÜNYASI29

inen yüz baþý askerlere köpeklere su ver-melerini söylerken tekrar yola koyulduk.Ben iç huzuru içinde askerimize duaettim.

Çevremi saran elleri rengârenk kýrçiçekli neþeli çocuklar, az ilerdeki telkariiþçiliðinin en ince sanatla buluþturan vesergileyen kuyumcu vitrinleriyle birliktesarý oymalarla süslü püslü taþ evlerlebütünleþen bir film platosunun tamortasýnda buldum kendimi. Evet, abart-mýyorum gördüðüm ortam böyle veburasý Midyat. Evler taþocaðýndanyumuþacýk çýkan ve sonra sertleþen sarýtaþlardan yapýlýyor. Taþlarý iþleyerekevlerini süsleyen Midyatlýlarýn çoðununevlerinin kapý üstlerinde ilginçtir kiSüleyman'ýn Mührü" iþlenmiþ. AyrýcaMidyat evlerinin önyüz niþleri doðuyayani Hýristiyanlarýn kýblesine (Mescid-iAksa) bakmaktadýr ve hiçbir evin gölge-si bir diðerinin üzerine düþmeyecekþekilde inþa edilmiþtir.

Mardin merkezindeki evlerin hepsininön yüzleri ise güneye (Kâbe'ye) bakmak-tadýr. Anlaþýldýðý üzere gece Mardin'deotobüsten inip baþýmý yukarý

kaldýrdýðýmda karþýmda bir dað gördüm.En tepesinde bir dizi ýþýktan kolye tak-mýþ kraliçe edasýnda parýldayan bir dað.Gece vakti hoþ bir esintiyle bizikarþýlayan Mardin (Kale Kenti) bana çokmistik geldi. Mardin ismini SüryaniceMarde adýndan almýþ. M.Ö. 4500 yýl-larýnda Subariler yani Ön Asurilerin ilkülkesidir ve Tunç Devrinden beri vardýr.Göç yolu üzerinde olduðu içinAnadolu'nun mozaiðini oluþturan tümdevletlere diðer güney ve güneydoðuþehirleri gibi yurt olmuþtur. SümerlerFýrat'ýn doðusundaki Ur þehrini M.Ö.2850 yýlýnda baþkent yapýp yer-leþmiþlerdir. O günden sonra Mardin birçok inanç ve uygarlýðý bünyesindekardeþçe barýndýrmýþtýr. Süryaniler,Yakubiler, Keldaniler, Nasturiler,Yezidiler, Yahudiler, Ermeniler,Türkmenler, Araplar, Kürtler veMüslümanlar barýþ içinde yaþamaktadýrMardin'de. Farklý kültürlerin sentezinioluþturmuþtur Mardin. M.Ö. 3000 yýlýn-dan beri var olan bu þehir dünyada enderbulunan teolojik bir kenttir. Ayrýca farklýcemaatlerin birbiriyle evlilik yapmýþolmasý ortamý yumuþatmýþtýr. Coðrafiaçýdan Mardin lav ve kalkerle örtülü birdaðýn yamacýna kurulmuþtur. En tepede"Kartal Kalesi" adýndaki kalesi þehrinönemli sembolüdür. Mardin'in iki kiþininyanyana geçmesi bile zor olan sokak-larýný "Abbara" adý verilen geçitlerlebirbirine baðlayan evleri ilginç birlabirenti andýrýr. Artukoðullarý tarafýndan12.yy. da inþa edilen Mardin merkezin-deki Ulu Camii her yerden görülen çokestetik, zarif bir tarihi eserdir.Mihrabýndaki taþ iþçiliði, bu sanatýn

SEVGÝ DÜNYASI30

muhteþemliðini ispatlar. Minaresi helik-sel bir görünüm veren çifte merdiven-lidir. Camide farklý mezheplerdekiinsanlar ayrý yerlerde, ayný anda ibadet-lerini yapabiliyorlar. Bu coðrafya'dadikkatimi çeken en önemli nokta barýþ,birlik içinde kardeþçe farklý inançlardakikiþiler yaþýyor. Bence sebebi:Mezheplere ve inançlara gösterilen asýr-lardýr bozulmadan gelen saygý. Mardinovasý çok uçsuz bucaksýz yeþil bir arazive ortasýnda bir mücevher gibi duran veöylece deðerini hâlâ muhafaza edenKasýmiye Medresesidir. 550 yýl eðitimverip âlim yetiþtirmiþ ve yakýn zamandada camii olarak ibadete açýlmýþtýr.

Mardin'de gün batýmýný daðýnyamacýndan seyrederken bereketli tar-lalar, renklerin her türü ile doða benihayallere sürükledi. Simurg olup butopraklara güzelliðini ebedileþtirmekiçin barýþ ve sevgi serpmeyi ve bunlarýniçinde öylece kaybolmayý çok istedim.Þimdi bir zamanlar inzivaya çekilip birsüre yalnýz ibadete devamedilen ihtiþamlý bir yapýnýnönünde durdu otobüsümüz.Uzaktan kat kat inþa edilmiþzeytin aðaçlarý içindeki buyapýyý gördüðümde ululuðun-dan etkilenmiþtim. Benim ençok görmek istediðim yerler-den biri olan Deyrul Zafaran(Safran Manastýrý) man-astýrýndayým. 5. yy.dayapýlmýþ Süryani OrtodoksPatriklerinin ikametgâhýolmuþ bir süre. Ayrýca 650 yýl

Süryani Kilisesine eðitim yeri olarakhizmet vermiþtir. Milattan öncekidönemlerde güneþ tapýnaðý imiþ. Güneþvaroluþumuza sebep olan güçtür ve bumanastýrýn tam karþýsýndan batýyor. Yergök kýpkýrmýzý oluyor. Anlaþýlacaðýüzere Güneþe tapanlarýn ibadethanesiburasý. Bahçesindeki havuz ise yaþamýsimgeliyordu. Görevli rahipler anlattýlar.Ýlk týp fakültesi burada kurulmuþ. Halenibadethane olarak hizmet veriyor.Ayrýldýðýmýzda akþam oluyordu amaAntep fýstýðý aðaçlarýnýn eþliðindeUrfa'ya geldik. Oteldeki odamdanBalýklý gölün çok yakýn olduðunugördüm. Hemen aþaðýya inip Hz.Ýbrahim'in makamýný ziyaret ettim. Ge-celeri bile orada insanlar ibadet ediyor-lardý. Gölün bir kenarýnda uzak ülkeler-den gelenler için misafirhaneler yap-mýþlardý. Urfa eski adýyla Ruha, Hz.Ýbrahim'in doðduðu bölge ve YontmaTaþ Devrinden beri var olan bir þehir.Efsaneye göre: Bir gün baþrahip KralNemrut'a o yýl doðacak bir erkek

SEVGÝ DÜNYASI31

çocuðun ileride putperestliði ortadankaldýracaðýný söyler. Kral Nemrut tüm oyýl doðan erkek çocuklarýnýnöldürülmesini emreder. Nemrud'unaskeri olan Azer'in karýsý Nunahamiledir ve kalenin yakýnlarýndaki birmaðarada oðlu Ýbrahim'i doðurur. BenUrfa'da ilk gecemde iþte o maðaranýnönünde ibadetimi yüce peygamberesaygýlarýmý sunarak yaptým. Bu maðaraBalýklýgöl bölgesinde bulunuyor.Ýlginçtir ki çok yakýnýnda AzizYuhanna'nýn bir süre kaldýðý vemezarýnýn bulunduðuna inanýlan birmaðara daha vardý. Gece zor uyudumheyecandan ve sabahýn ilk ýþýklarýylayine Balýklý göle gittim. Burasý öyle birhuzur yayýyordu ki aðýrlýklarýmýnazaldýðýný ve hafiflediðimi hissettim.

Bu göl, Ayn- Zeliha ve Halil UrRahman adlarýyla anýlan iki gölün bir-leþmesinden oluþmuþ. Zeliha Nemrud'unkýzýymýþ ve efsaneye göre Hz. Ýbrahim'eaþýkmýþ. Nemrut'un Hz. Ýbrahim içinyaktýðý ateþe kendini atmýþ, sevdiðiylebirlikte yanmak için. Biliyoruz ki ateþgöl olmuþ, odunlar ise balýk. Bu Hz.Ýbrahim inancýdýr. Ýnançtan büyük kudretolmadýðýnýn en büyük kanýtlarýndan biri-sidir bu ayný zamanda.

Balýklýgölün hemen yan tarafýndaM.Ö. 132 yýllarýna ait antik Edessa ken-tine ait mozaiklerin bulunduðu cennetgibi bir bahçe var. Ýlginç olan mozaik-lerde savaþçý Amazon kadýnlarýnýnyapýlmýþ olmasý. Orada yerden ýsýtmalýhamam da dikkatimi çeken ayrýntýlardan

birisiydi.. Halil-ü Rahman Camii deBalýklý göl'ün yanýnda ve çok zarif birtarihi eser. Urfa kalesi gerçekten çokönemli bir deðer. M. Ö. 9500 yýllarýndayani 11.500 yýl önce yapýlmýþ.M.S.240'da Edessa Kralýnýn yaptýðý 2tane ulu Korinth sütunu kalenin üzerinekonulmuþ. Göz kamaþtýrýcý bir deðerkatmýþ kaleye. Gümrük Han ise þehringözbebeði. Aziz Pavlus ve Aziz PetrusKilisesi þimdi "Reji Kilisesi" adýnýalmýþ. Reji Kilisesi bir zamanlar tütündeposu olarak kullanýldýðý için Rejiismini koymuþlar. Bulunduðu Elli SekizMeydaný tam bir hoþgörü meydanýolmuþ. Senelerdir kilise, tekke, camii,okul yan yana huzurla yaþýyorlarmýþoradaki insanlarla birlikte. Urfa'danGöbekli Tepe'ye giderken birdensaðanak yaðmur baþladý. Þemsiyelerinaltýna sýðýnarak çamurlara bata çýkazamanýmýzdan 12.000 yýl önce yapýlandünyanýn en eski tapýnaðýný geziyordum.Göbekli Tepe insanýn yerleþik düzenebilinen tarihinden çok önce geçtiðinigöstererek bilimsel açýdan dünya arke-oloji tarihini yeniden yazdýrmýþtýr.1963'de ilk defa Ýstanbul ÜniversitesiPrehistorya Bölüm Baþkaný Profesör Dr.Halet Çambel ve Chicago Üniversitesin-den Prof. Dr. Braidwood tarafýndankeþfedilmiþ ve 1995'den beri AdýyamanMüzesi Müdürlüðü baþkanlýðýndaArkeolog Klaus Schmidt danýþmanlýðýn-da kazýlar yapýlmaktadýr. Yaðmur altýndagezerken 12.000 öncesine dokunmakbeni çok etkiledi. Sanki zamanda yolcu-luk yapýyordum. Harran'a gelene kadarbu düþüncelere daldým. Türkiye'nin en

SEVGÝ DÜNYASI

büyük barajý Fýrat nehri üzerindekiAtatürk Barajý buralara bereket saçmýþ.Mis gibi toprak kokusu, açan güneþlebirlikte sanki Türkiye'nin tahýl ambarýn-dan geçiyorduk. Artýk burada her þeyyetiþiyor ve halk mutlu kedini iyigeçindirmenin güvenini yaþýyordu.Rabbim bana nasýl güzel bir memleketnasip ettin diye þükrettim gördükleriminsevinciyle. Doða her saniye yeni biroluþum yaþýyor ama, gözle görülürþekilde…. Ýlerde Arýkovaný evler külahkubbeleriyle göründü. Yeþil tarlalararasýndan araya atlarýyla yaðýz iki üçdelikanlý düðün giysileriyle baþlarýnataktýklarý hotozlarýyla köylü kadýnlar veçocuklar bizi karþýladýlar. BizleriArýkovaný evlerinin avlularýnda aðýr-ladýlar. Evlerinin içini gezdirdiler. Evleriç içe odalardan yapýlmýþtý. Yazýn serinkýþý sýcak oluyorlarmýþ ve korunma altý-na alýnmýþlar. Adýyaman yolunda mavideniz bize arada bir yeþil tarlalar arasýn-dan gözükerek eþlik etti. AtatürkBarajýnýn su havzasý uçsuz bucaksýz birdeniz gibiydi. Fýrat ve Dicle Doðu veGüney Doðu Anadolu'nun sývý altýnýdeðerinde.

Sonunda Arsemeia tapýnaðýna (KâhtaKalesi) geldik. Komegeneliler'in atasýolan Arsemeia tarafýndan yaptýrýlan kale,krallýðýn yazlýk baþþehri olmuþ. Ýlerdetarlalarýn arasýnda 3-4 metre boyundaAntiochos ve Herakles'in tokalaþýrkenyapýlmýþ bir steli ve ayrýca Anadolu'nunbilinen en büyük Grekçe yazýtý daAllaha emanet tarlalar arasýnda asýrlardýrdurmaktalar. Gel de üzülme. Bu eserlebiraz da olsa korunmayý hak etmiyorlar

mý? Kâhta kuþlarýyla ünlü çünkü enkolay eðitilen oyun kuþlarý burada yaþý-yorlar.

Adýyaman'a gece geldik. Nemrut'asabah erken çýkacaðýmý için hemenodama çekildim. Sabah bizi Nemrut'agötürecek olan minibüsün þoförü: "Sizyola çýkacaksýnýz tamam da bakalýmNemrut sizi görmek isteyecek mi?"demez mi? Þaþýrdým. Sebebini izah etti:Nemrut'un tepesinde hava bir günde dörtmevsimi yaþatýrmýþ insanlara. Zirvesineen yakýn yerden itibaren dað dikleþiyor,çok kayalýk oluyormuþ. Ýsteyen kiþi uçu-rumun kenarýndan merdivene benzeyenbir yerden týrmanacak, isteyen de, katýrlagidecekti. Ben katýrý seçip üzerinebindirildim. Hava güneþliydi ve katýrcýkçok açtý. Bir lokma ot için kayalardanhoplaya zýplaya ve bazen de geriyekayarak baþka yerlere gidiyor, sahibi deonu çekiþtiriyordu. Çok üzüldüm, aðla-yarak katýrdan daha yolun baþýnda tamücret ödeyerek indim. Katýra derhal yemalmasý içindi bu ücret. Sonrasýnda uçu-rum kenarýndan ellerimin ve ayaklarýmýnüzerinde emekleyerek, ara sýra halimeacýyanlarýn yardýmlarýyla nihayet zirve-ye ulaþabildim. Bu maceralý ve tehlikelitýrmanýþ, doðrusu gördüklerime deðdi.

Ben nasýl bir ülkede yaþýyorum?Vikingler hariç Avrupa ve Asya'dakihemen hemen tüm medeniyetlereyurtluk yapmýþ 12.000 yýllýk tarihî birmozaiðin yurttaþýyým. Üstelik daðlarý,ovalarý, nehirleri, ormanlarý, denizleri veepidemik bitkileri, topraklarýna has hay-vanlarýyla hem el deðmemiþ yaban ha-

32

SEVGÝ DÜNYASI

yatýn, hem de muhteþem bir bereketiniçinde olduðumu dolu dolu yaþýyorum.Bu benim memleketim iþte. Vatanýmgördüðüm yerlerde ruhum o bölgeyi çokderin yaþadý. Bazen kendimi aðlarkenbazen mutlu, bazen þaþkýnlýðýn içindebuldum. Nemrut Daðý Toros Daðlarýnýnsilsilesindedir. 2150 metre yüksekliðin-deki Nemrut'un tepesi Antiochos M.Ö62'de daðýn tepesine mezarýný, daðýoyarak yaptýrmýþ ve tümülüsle bu mezarodasýný örttürmüþtür. Tümülüs 50 metreyüksekliðinde ve 150 metre çapýndadýr.Doðusuna (güneþin doðuþunu selâmla-mak için) ve batýsýna (Güneþin batýþýnýselamlamak için) dini törenlerin yapýl-masý için teras þeklinde geniþ avlularyaptýrmýþ. Her iki terasta aslan ve kartalheykelleri arasýnda 7 metre yüksekliðin-den oturur durumda dev Tanrý heykellerivardýr. Alt katta 2. bir teras daha vardý.Burada da Yunan ve Pers tanrýlarýnýn

insan boyunda büstleri bulunmaktadýr.Bunlar yazýlarý ve kabartmalarý olanheykellerdir. Bu bölge Nemrut DaðýMilli Parký içindeki Komagene Kralmezarýdýr. Batý terasýnda eþsiz bir aslanlýhoroskop yer almaktadýr. Doðu ve Batýuygarlýðýnýn köprüsüdür Nemrut Daðýbu anlamda. Heykellerin diziliþ þeklihiyerostesyon diye bilinir.

Yolda da bize Antepfýstýk aðaçlarýeþlik etti. Uzaklardan Gaziantep Kalesigörüldü. Hitit dilinde Ayýntop (HanTopraðý) olan adý Gaziantep'in tarihinide belirler. Fýrat'ýn kollarýnýn suladýðý buþehir Paleolitik dönemden beri vardýr.1516'da Osmanlýlarýn eyaleti olmuþtur.Gaziantep kalesi Roma dönemindeyapýlmýþ ve dari eþeklindedir. Zeugmamüzesi Dünyanýn birinci büyük MozaikMüzesidir. 1700 metre kare alan üzerinekurulmuþtur. Zeugma þehri M.Ö. 300

33

SEVGÝ DÜNYASI

yýllarýnda Büyük Ýskender'in komutan-larý tarafýndan kurulmuþtur. Büyük Ýs-kender ve oralara yerleþen komutanlarýgüney doðu Anadolu'daki çok önemliþehirlerde çok eserler býrakmýþlardýr.Zeugma müzesinde sergileme ýþýklandýr-ma sayesinde ve mozaiklerin sanatkar-larýnýn yarattýklarý eserlerle kendinizihem o dönemde zannedebilirsiniz, hemde mozaik resimlerdeki gözler adetabakýþlarýyla sizi takip eder, havuztabanýndaki balýklar ise hareket eder gibiolur. Bu nasýl bir maharettir ki resimlereo zamanýn kýsýtlý olanaklarýyla þimdininüç boyutlu resimleri gibi hareket ediyor-muþ hissini verebileceksiniz? SabaMelikesi'nin (Belkýs) havuzununmozaiklerine bakarken bir ara balýklarhareket ediyor gibi oluyordu.

Yolda Amanoslar'ýn çam ormanlarýylakaplý yamaçlarý beni çocukluðuma gö-türdü. Bir zamanlar yaz aylarýnda ailem-le birlikte böylesine çam ormanlarýylakaplý olan, taþ evlerin bahçelerindeçoðunlukla tenis kortlarýnýn da bulun-duðu Soðukoluk yaylasýna giderdik.Burasý çok ünlü bir yazlýk beldesiydi. Ozamanlar burasý, Beyrut'tan gelen Arap-Fransýzlar sayesinde modern birgörünüm almýþtý. Ancak daha sonralarýbu görünüm her yerde olduðu gibi, bura-da da bozulmuþtu ne yazýk ki.

Dar sokaklarý, avlulu taþ evleri vedoðal yiyeceklerin satýldýðý tarihiçarþýlarýyla Antakya'ya gelmiþtik. Ýlkönce Hýristiyanlýðýn en eski kilisesi olanSaint Pierre Kilisesi'ni ziyaret ettik.1924'e kadar ibadethane olarak kul-

lanýlmýþ. Þimdi müze olan bu kutsal yerdaða oyularak yapýlmýþ bir maðarakilise.. Ýçersi oldukça karanlýktý. Bir vaf-tiz çeþmesi vardý. Burada þifalý sularverilirmiþ. Tavan yüksek ve isten karar-mýþ asýrlardýr. Zemin toprak ama betongibi olmuþ artýk. Ýlk Hýristiyanlarýntehlike anýnda kaçmalarý için içerde birde tünel vardý. Sadece Tanrýyýdüþündüren, kutsallýðýný her ziyaretedenin hissedebileceði bir ortam vardý.

Antakya'nýn eski adý, Ýskender'inkomutaný olup bu þehri kuranAntiocheia'dan alýnmýþtýr. Kalkolik çað-dan yani M.Ö.5000 yýlýndan beri bir yer-leþim merkezidir. Ýpek yolunun üzerindeolduðu için asýrlarca pek çok devletinistilasýna uðramýþtýr. Böylece oldukçageniþ kültür mozaiði vardýr. 1939'daAnavatana katýlmýþtýr.

Yeþemek Köyü Antakya yakýnlarýn-dadýr. Dünyanýn ilk açýk hava müzesidir.M.Ö.15 yy ve geç Hitit Döneminde taþocaklarýndan çýkarýlan taþlardanyapýlmýþ heykellerin sayýsý 300 adettirve büyük alana yayýlmýþtýr.

Diðer Antakya'nýn önemli yerlerindenbiri de Antakya Mozaik Müzesi'dir.Burasý da dünyanýn 2. Mozaik Müzesidirve M.Ö. 200 civarýnda yapýlmýþ esere evsahipliði yapmaktadýr. Çok geniþ alanlarýkaplayan yer mozaikleri av sahneleriyledoludur. Asi, hýrçýn, çok gürültülü akanbir nehir gerçekten. Üzerinden geçerekHarbiye Þelalelerine geldik. Buradaefsanelerin en romantiði yaþanmýþ.Anlatmadan geçemem: Zeus'un oðlu

34

SEVGÝ DÜNYASI

Apollon Asi ýrmaðý kenarýnda çok güzelbir kýz görür. Adý Defne'dir. Çok beðenirve onunla konuþmak ister ancak Defneçok ürkektir ve kaçar. Çapkýn Tanrý:"Kaçma seni çok beðendim, beni bekle"diye baðýrsa da, Defne daha da ürker vedurmaz. Bir ara Apollon'un nefesinisaçlarýnda hisseder ve daha çok korkar.Toprak Ana'ya seslenir: "Ey Toprak Ana,koru beni, ört beni, sakla beni." Dileðikabul olur ve bir defne aðacýna dönüþür.Apollon çok üzülür ve aðaca sarýlýr:"Defne, güzel insan.. Sen bundan sonrabenim kutsal aðacýmsýn. Solmayan,dökülmeyen yapraklarýn baþýmýn çelengiolacak, seni hep baþýmda taþýyacaðým"der. Defne o zaman çok üzülür.. Öyle biraðlar ki, gözyaþlarý Harbiye Þelalesiolur. Ýçin ilginç yaný, Antakya'da defneaðaçlarý çoktur ve defne sabunuyla ünlübir þehrimizdir.

Yola yeniden koyulduk. Dört yolugeçip giderken Adana'ya doðru ilerdeYýlan Kalesini gördüm. Güneþ kaleninardýndan batmak üzereydi. Romalýlardankalma tepenin üzerinde gölgede kalansiluetiyle Yýlan kalesi ve önünden bere-ket saçarak yayýla yayýla akan Güneþinrengini almýþ Ceyhan Nehri, karþývadideki yemyeþil tarlalarýyla ve ilerdekiAnavarza Kalesinden bu yana hiç yorul-madan ve kendinden emin geliþiyle beniadeta çocukluðuma taþýdý. Irmak kena-rýnda az ilerdeki çocukluk evimi aradýgözlerim. Bu manzarayý ben her akþamüstü çocukluk evimin balkonundanseyrederdim. Çukurova'm memleketimimeðer çok özlemiþim. Þimdi bir oto-büsün içinde, az ilerisinden geçiyordum.

Adana'nýn M.Ö. 6000'e kadar uzananbir tarihi var. Hititlerden Osmanlýlarakadar bir çok medeniyetin beþiði olmuþ-tur. Yunan Mitolojisi'ne göre gök TanrýsýUranus'un oðlu Adanus'dan almýþtýrismini. Boðazköy kazýlarýna göre ozamanlar Uru Adania denilmiþ Adana'ya.Yani 3640 yýlýndan beri de Adana ismikullanýlýyormuþ.

Seyhan Nehri üzerindeki M.S. 384yýlýnda yapýlan tarihi Taþköprü dünyanýnþehir içi trafikte kullanýlan en eskiköprüsüdür. Köprü derken Türkiye'ninen uzun köprüsü de trafiðe açýk olan,ayrýca Adana'ya Çatalan Barajý'ndan sutaþýyan Çatalan Köprüsü'dür. Adana'nýnhava limaný olan Þakir Paþa'ya bahardainerseniz, mis gibi kokan portakal çiçek-leriyle rahatlarsýnýz. Bu yüzden beþsenedir Nisan ayýnýn ilk haftasý PortakalÇiçeði Festivali yapýlýyor. Adana dýþýndayaþayan Adanalýlar gelsin diye ve çokuzak kýtalardan bile geliyor Adanalýlar..Hasret gidermeye…. Ortadoðu'nun enbüyük camii Sabancý Camii mavi renkliSeyhan Nehrinin dibinde yeþilliklerarasýnda bembeyaz zarif görüntüsüyleestetik bir mimarý þaheseridir.

Artýk Ýstanbul'a dönüyorum. Uçaktadüþündüm, fark ettim ki, bu yolculukbenim hayata bakýþ açýmý etkilemiþ.Vatanýmýn 12.000 yýllýk bir çokmedeniyetin yaþadýðý bir kültür yurduolduðuna þahit oldum. Türkiyem çokbakir, çok özel ve bereketli. Hak ettiðideðeri görememesi içimi çok sýzlattý.Gözümde deðeri, gönlümde sevgisi dahada çok arttý.

35

SEVGÝ DÜNYASI36

Öte Taraftan Konuþmalar

Fiziksel Ziyaretler Elisa Medhus, MDÇeviren: Nelda Ýnan

Þüphesiz ki ölüm bir yok oluþ deðil, bizlere yeni fýrsatlarýnverildiði farklý bir deneyimdir. Ölüm, yaþam olduðu için vardýrve esasen tüm hayatlarýmýzýn en önemli deneyimini oluþturur.Bizi eþsiz bir düzenle yöneten Ýlâhi Ýdare Mekanizmasýna görede tekâmülümüzün tamamlana-bilmesi için þart olan bir iþleyiþtir. Defalarca ölmek demekaslýnda defalarca yaþadýðýmýzý daifade eder. Her yaþam veakabindeki her ölüm, bizi yaþamustasý olmaya bir adým daha yaklaþtýrabilir eðer aklýmýzý vegönlümüzü iyi kullanabilirsek..Eliza Medhus'un birebir deneyim-lerinden yola çýkarak yazýya döktüðü hikâyesini, oðlunu yitiriþinin ardýndan onunla kurduðu irtibatýn adým adým nasýlgerçekleþtiðini aþaðýdaki sayfalarda bulacaksýnýz.

Elisa Medhus

SEVGÝ DÜNYASI37

aftalar geçtikçe, ailemiz-den, arkadaþlarýmýzdan pekçok kiþi Erik'in kendileriniziyaret ettiðini bildirdiler.

Bunlarýn hepsi de son derece canlý,dokunulabilir ve duyumsattýðý gerçek-likle birlikte varlýðýnýn kesinliðinekanýt olabilecek ziyaretler idi. Enküçük kýz kardeþim Laura'nýn Erik'leher zaman özel bir gönül baðý vardý.Belki de bu, ayný mücadeleleri verdik-leri veya ayný hayat felsefesini pay-laþtýklarý içindi. Sebep ne olursa olsun,Laura, Erik'in ölümüyle korkunçbiçimde sarsýlmýþtý. Eminim Erik deonun bu kederini hissetmiþ ve bir sabahonu rahatlatmak için evine gelmiþti.Aþaðýda Laura'nýn bu ziyaret ile ilgilidokunaklý yazýsýný okuyacaksýnýz:

"Erik, varlýðýnýn tüm gerçekliðiylebirlikte o sabah benimle birlikte veran-dada oturuyordu. Kendimi son derecesükûnetli hissediyordum ve yanýmdaoturanýn kesinlikle Erik olduðundanemindim. Ona, herkes tarafýndan nasýlözlendiðini anlattým. Kendisinin öteâleme geçmesiyle birlikte hepimizinnasýl bir keder ve üzüntü içindeolduðumuzu anladýðýný hissettim.Varlýðýndan inanýlmaz derecede yoðunempati ve þefkat enerjisi çýkýyordu.Her þeyi hissediyor ve biliyordu. Erik'eannesini, babasýný, kardeþlerini veailesinin geri kalanýný sýkýca kolla-masýný ve mutlu olduðunu bilmelerinisaðlamasýný rica ettim. Onun acýsýný vehayatta çekmiþ olduðu sýkýntýlarýanladýðýmý ve ayrýca yeni yerinde

huzura kavuþtuðunu söyledim. Yanyana sessizce 30 veya 40 dakikaboyunca oturduk. Uzanarak elini tut-tum ve sýktým. Ailesini ziyaret ederkensýkça meþgul olabileceðini ama yine debeni ve Jim'i istediði her an ziyaretedebileceðini söyledim ona. Onusevdiðimi ve ziyaretinden dolayý kendi-sine müteþekkir olduðumu da. Sonraayrýldý ve ben kendimi daha iyi hisset-tim."

Annesi olarak neden bana da görün-medi diye bencilce merak etmeme rað-men, bu ziyaretlerin tümü ailemimüthiþ rahatlatýyordu. Görünen oyduki, Erik ben hariç herkesi ziyaretetmiþti. Neden? Dünyadaki hiç bir acýve keder evladýný kaybetmiþ biranneninki kadar derin ve sarsýcýdeðildir. Giderek zihnimin ve kalbiminüzerine aðýr bir perde örttüðümü veböylece Erik'in benimle kurmak iste-diði irtibatý engellediðimi düþünmeyebaþladým. Sabýrlý olmak zorundaydým.Bir ay sonra, dualarým kabul oldu veoðlumu bir çeþit rüyada görebildim.Yüzünde harika ve sevgi dolu birgülümsemeyle mutfaða gelmiþti.. Onukollarýmla uzunca sardým. Ancak bu,gördüðüm diðer tüm rüyalardan farklýidi. Adeta teninin kokusunu alýyordum.Dudaklarýmýn, çenesindeki kirli sakaladeðdiðini duyumsuyordum. Onu tümvarlýðýyla göðsümde hissediyordum.Bu sorgulanamaz bir gerçeklikti. Vetipik bir rüyanýn içindeki belli belirsizhislerin hiç birine benzemiyordu.

H

SEVGÝ DÜNYASI38

Pek çok kiþi, aramýzdan ayrýlansevdiklerimizin bizimle irtibat halindeolmayý sevdiklerini ve bu amaçladikkatimizi çeþitli þekillerde çekmeyeçalýþtýklarýný varsayar. Bunu yapmanýnen kolay yollarýndan birisi de onlarýnbizi rüyalarýmýzda ziyaret etmesi veelektrik enerjisini kullanmalarýdýr.Bazýlarý bilgisayarýmýzýn ekranýndagörünebilirler, ýþýklarýn yanýp sönmesi-ni, radyonun anlamlý parçalar çal-masýný, birilerinin bizi telefonda ara-masýný ve elektrikli âletlerimizin geçicisüreliðine bozulmasýný saðlayabilirler.Ölümden sonraki yaþamla ilgili spiri-tüel konularla ilgili okumalarýmda, öteâleme yeni göç etmiþ ruhlarýn dünyada-ki sevdikleriyle nasýl iletiþim kura-bildiklerine dair genel bir uzlaþýnýnolduðunu keþfettim. Daha önce desözünü ettiðim gibi, rüyalar vasýtasýylailetiþim kurmak bunlardan sadecebiriydi. Diðeri ise enerjiyi istediklerigibi kullanabilmeleri yani manipüleedebilmeleriydi. Enerjilerini kullan-mayý öðrendikçe, ruhlar bizimle dahasomut, daha fiziksel iletiþimler kura-biliyorlardý.

Fiziksel Ziyaretler

"Erik'le Medyumatik Ýrtibat" isimliblogum tanýndýkça, Erik'in ziyaretlerive þakalarý da ailemizin vearkadaþlarýmýzýn ötesine taþýndý. Þuanda Erik, Filipinler, Ýrlanda, Ýngiltere,Rusya ve diðer ülkelerdeki baðlantýlar-la birlikte küresel bir fenomen olmuþdurumda. Erik'in muzipliklerinin

bazýlarýný deneyimlemenin ön þartý, bublog'u ziyaret etmek ve okumaya baþla-mak gibi görünmekte. Bu blogdakiyorumlar ve forumlarla etkileþimegeçtikçe, onunla irtibat kurma þansý daartýyor kanýmca. Erik'in insanlaraeriþim aðý geniþledikçe, repertuarý dazenginleþti. Ýnsanlara yapacak o kadarçok þakasý var ki…

Erik'in en özel ziyaretleri fizikselanlamda göründüðü ziyaretler. Ruhlarýntitreþimsel frekanslarý ile bizimkiarasýnda müthiþ bir fark olduðundan,ruhlar genellikle kendilerinin frekansýnýdüþürmekte, böylece elektromanyetikspektrumda kendilerini görünür kýl-maktalar. Biz de kendimizinki yüksel-

SEVGÝ DÜNYASI39

tebilirsek eðer, onlarla orta yoldabuluþmuþ oluyoruz. Adý Damien olanÝrlandalý genç bir adam, Erik tarafýndanziyaret edilen ilk blog üyemiz oldu.Kýz arkadaþýyla buluþmak üzereKanada'ya göç etme planlarý yapan biryardýmcý hekim olan Damien, annesitarafýndan spiritüel bilgilerle yetiþtiril-miþ bir kiþiydi. Erik tarafýndan ziyaretedilmeden önce, Damien rüyasýndadaha önceden öte âleme geçmiþ olaniki kýz kardeþinin varlýðýný hissettiðiniyazmýþtý yorumlara. Aþaðýda Damien'inbu deneyimi ile ilgili bizimle paylaþtýk-larýný okuyacaksýnýz:

"Geçen Pazar günü, blogu okuduktansonra yataðýmda yatýyordum ki,kafamýn içinde güçlü bir Amerikanaksanýyla konuþan birisinin varlýðýnýhissettim. Ona, Erik olup olmadýðýnýsordum. Bana: "Evet benim. Ne vardý?"diye sordu. Sonra onunla deneyimi ileilgili konuþmaya baþladým. O çok iyive saf bir ruh. Tam bu noktada, gelenvarlýðýn gerçekten Erik olduðundanemin olmak istedim. Varlýðýný görünürkýlmak için enerjiyi kullandýðýnýbildiðimden, odamdaki bir eþyayýhareket ettirmesini istedim. Bunu tamifade etmiþtim ki, aþaðý kattan müthiþbir gürültü geldi. Evde herkes uyuyorolduðundan, kedimin de dýþarýdaolduðundan emin olduðumdan dolayý,bu gürültüyü Erik'in gerçekleþtirdiðinihemen anladým.

Onunla sohbetim ilerlemiþti ki,aniden þunu söyledi: "Tanýdýðýn o

þarkýcý, ruhuna tam uygun bir seçim!"Kanada'da oturan kýz arkadaþýmý iþaretettiðini anladým. Baþarýlý bir þarkýcýydý.Aramýzdaki uzun mesafeden dolayý,iliþkimiz tam anlamýyla akýcý ilerleye-miyordu. Ancak Erik bana, kýz arkada-þýmla gerçek bir ruh ikizi olduðumuzuve geçmiþ hayatlarýmýzda da birlikteolduðumuzu söyledi. Özellikle ilk ikihayatýmda, onu aradýðýmý, üçüncü vedördüncüde yaþamlarýmýzý birliktegeçirdiðimizi, altýncýda benim ÝkinciDünya Savaþýnda öldüðümü, þimdikihayatýmýn yedinci doðuþum olduðunusöyledi. Derken en inanýlmaz þey olduve beni müthiþ etkiledi. Çünkü Erikyüzündeki tatlý gülümsemeyle bana, þuanda kýz arkadaþýmdan kaç kilometreuzakta olduðumu söyledi: "O senden4.056 kilometre uzakta. Hadi git kon-trol et. Seninle bahse girerim."

Ben de hemen Google'a girerekaramýzdaki mesafeyi hesapladým. 4.050kilometre çýktý. Bunun üzerine güldümve 6 kilometreyi ona verebileceðimisöyledim. Bu inanýlmazdý. Ertesi sabahofisimde bir konuyla ilgili mühim birtoplantým olacaktý ve kaygýsý þimdidenruhumu sarmýþtý. Erik bana sükûnetimikorumam ve asla kaygýlanmamamgerektiðini, zaten bu iþe ihtiyacýmolmadýðýný çünkü ülkeyi yakýnda terkedeceðimi söyledi.

Sonra ölen kardeþlerimi benimlekonuþmalarý için önüme getirdi. Kýzarkadaþýmýn beni sevdiðini ve banasarýlmak için beni beklediðini, her

SEVGÝ DÜNYASI40

þeyin yolunda gideceðini vurguladý.Kaderimin çizdiði yolda yürüdüðümü,bir þifacý olacaðýmý da ekledi. (Oðlunuzinanýlmaz birisi ve bu dünyaya gönde-rilmiþ gerçek bir hediye. Ýkiniz deöylesiniz.)

Ona teþekkür ettim ve kendimiyorgun hissettiðimden dolayý hemenuyumak istedim. Ertesi sabah toplantýmbaþarýlý geçti. Ertesi gece ona teþekkürettim. Ona neden pek çok insanagöründüðünü ve yardým ettiðini sor-dum. Bana sadece þunlarý söyledi:"Hikâyemi okumak için zamanýnýayýrdýn. Ben de sana karþýlýðýný vermekistedim." Sonra bana zamanýmý ailemleve arkadaþlarýmla güzel bir þekildegeçirmem gerektiðini çünkü kýsa birsüre sonra ülkeden ayrýlacaðýmý söyle-di. Ertesi gün bloðunuzda Erik'in birgece önce insanlara yardým etmek için

nasýl meþgul olduðunu yazdýnýz.Gerçekten de öyleydi.

Umarým siz ve aileniz iyisinizdir…Ölümden sonra yaþama ve Dünyayayeniden geliþe önceden inanan birisi-yim. Erik ve siz inandýðým her þeyinkanýtý oldunuz. Teþekkür ediyorum. Biryardýmcý hekim olarak, bazen hasta-larýmýzý kurtarmanýn imkânsýz olduðuzamanlarda, bu inançla üzüntümünüstesinden gelebiliyorum gerçekten. Bublogu büyük bir cesaret ve kuvvetleyayýnladýðýnýz için size ne kadarteþekkür etsem azdýr. Erik'in ve sizin,aydýnlanmayý arama yolunda bizleredaha ne öngörüler getireceðinizisabýrsýzlýkla beklemeye devam ede-ceðim. Saygýlarýmla.. Damien"

Gelecek Ay: "Baþka Bir ÝnsanýnBedeninde"

SEVGÝ DÜNYASI41

elâmlar sevgili varlýklar, benManyetik Hizmetten Kryon.Bir an durup bugün ve dünburada sizlere sunulmuþ olan

bilimsel bilgileri (bu iki günlük konfe-rans sýrasýnda yapýlmýþ olan sunum-lardan söz ediliyor) onurlandýrmakistiyoruz.

26 yýldan beri sizlere belki de çoktuhaf bulduðunuz mesajlar veriyorum.Bu süre içinde anlattýðýmýz ama henüzteyit edilemeyen doðrular veya anaakým düþüncelerden sapan þeylernedeniyle bunlarýn temelsiz bilgiler

olduðu aklýnýza gelmiþ olabilir. Yýllariçinde bunlardan birçoðu meyvesiniverdi ama sizler ancak þimdi bunlarýnbilimsel açýdan teyit edildiðini gör-meye baþlýyorsunuz. Bugünün sonmesajýnda, az da olsa, bazý boþluklarýdoldurmak istiyorum.

Bu hafta sonunda burada öðretilmiþolan bilim tam ve doðrudur. Buradaolmamakla birlikte daha sonra bukayýtlarý dinleyenlerde bu sanki birKryon kitabýndan yýrtýlýp alýnan birsayfaymýþ gibi bir his yaratabilir. Sizeyýllar önce insanlýðýn tarihinin gerçekte

S

Temel Fraktal Kryon Celsesi,

Medyum: Lee Carroll, 11 Haziran 2016, Hot Springs, Arkansas

Çeviri: Necati Tarýman

SEVGÝ DÜNYASI42

ne kadar geriye gittiðini anlatmýþ ve200.000 yýl önce gerçekleþmiþ olantohumlamadan itibaren bir zamançizelgesi çýkarmýþtýk. O zamanlar belkide pek veya hiç inanamadýðýnýz bazýhikâyeler anlattýk ve size rakamlar ver-dik. Üzerinde düþünmeniz için bilin-meyen tarihten bile söz ettik. Ve iþteburada gözlerinizin önünde bunlar gös-terilen çizelgeler, grafikler ve araþtýrmasonuçlarý ile doðrulanýyor.

Bilim insanlarý doðru ve mantýklýnedenlere dayalý olarak bildiklerindensadece anlatabildikleri kadarýný anlatýr-lar. Bunun nedeni, bunlarýn hepsininteyit edilmesi, ispatlanmasý ve araþtýrýl-masý gereken þeyler olmasýdýr. Þu aþa-mada bu henüz yapýlamýyor olabilirama bilim insanlarý size kanýtlarý iþaretetmek suretiyle sizleri doðrulamanýneþiðine kadar götürebilirler. Kanýt halenbulunabilmiþ deðildir ve bilim kanýtsýzhiçbir þeyi kabul etmez. Dolayýsýylabilim insanlarý saðduyuya ve noktalarýbirleþtirmeye dayalý olarak ulaþýlansonuçlarý büyük resmin altyapýsýnýhazýrlamak için kullanýyorlar.

Sizlerin buraya biyolojik olarakdünyaya ait olan herhangi bir þeydengelmemiþ olabileceðiniz bilgisi artýktekrar tekrar gösterilmeye baþladý.Eksik halka hâlâ eksik halka olarakduruyor. Biz bunu yýllar öncesöylemiþtik. Size, sizlerin buradanolmadýðýnýz, esas olarak dünyaya aitolmadýðýnýz için bu halkanýn her zamaneksik kalacaðýný söylemiþtik. Ýþte busözler son iki günde anlatýlan derslerde

yankýlanýp durdu. Bu iþlerin ezoterik(gizemli) tarafý benim iþimdir. Þimdiartýk resmi tamamlamaya baþlýyorumve ardýndan bu resim bilimle birarayagelecek.

Bilim insanlarý size fraktallardan(kesirler) söz ediyorlar. Fraktallarbütünüyle fiziðin ve biyolojininusûlünü oluþtururlar. Eðer bir fizikçiyefraktallarýn ne olduðunu sorarsanýz,size büyükten küçüðe, daha büyüðü vedaha küçüðü olarak iþin matematiðinianlatacaklardýr ve hepsi de aynýlýðýnfraktallarýný temsil edecektir.Biyologlar fraktallarda her þeyinküçükten büyüðe doðru gittiðini bilir-ler. Gregg Hoca (Gregg Braden) yüzdeyüz ve mutlak olarak doðru olanaraþtýrmalardan söz etti. Burada ken-disini sürekli tekrar eden zaman potan-siyelinden söz edilmektedir ve sizlertüm yaþantýnýz boyunca sohbet sýrasýn-da bunu hep duymuþtunuz. Bu tekrar-larýn olduðu gerçekten de açýkçaortadadýr. Acaba bunun henüz sizlertarafýndan keþfedilmemiþ olan yol veyöntemlerle gerçekleþiyor olmasýmümkün mü? Gregg hoca haklýdýr.

Þimdi ben olayý bir üst düzeye taþý-mak istiyorum. Türkiye'de celseler yap-týk ve ben orada bilinmeyen tarihleilgili mesajlar verdim, çünkü orasý bubilgilerin verildiði celsenin yapýlmasýiçin çok uygun bir yerdi. O zaman sizehaklarýnda hiçbir kayýt olmayan vehattâ var olduðuna inanmadýðýnýzuygarlýklar keþfedeceðinizi söylemiþ-tim. Size bu gezegende, sizin uygar-

SEVGÝ DÜNYASI43

lýðýnýzdan önce pek çok uygarlýðýngelip geçtiðini ve bunlarýn çeþitliþekillerde kendilerini ortadan kaldýrdýk-larýný bile söylemiþtik. Þimdi bugünsunulduðu þekliyle ve ayný mesajlabilim baþlýyor. Ezoterik bilgilerin vebenim yýllardan beri söylemekteolduðum tuhaf þeylerin baþkalarýtarafýndan doðrulanmakta, tartýþýlmak-ta, keþfedilmekte olduðunu ve araþtýr-malara konu olmaya baþladýðýný görü-yorsunuz ve resim giderek netleþiyor.

Biraz fraktallardan söz etmek istiyo-rum. Eðer konferans sýrasýnda buradabulunmadýnýz ve izlemediyseniz, birsonraki adýma geçmek biraz zor ola-caktýr ama burada söylenmiþ olanlarýbilmek çok önemlidir çünkü geçmiþtetam da bunlardan söz etmiþtik. Bubaðlamda fraktallardan deðil, vukubulan olaylarda varolan sistem, örüntüve zamanlama gerçeðinden bahset-miþtik.

Gregg Hoca yaptýðý araþtýrmalaradayanarak zaman dalgalarýnýn kendiüstlerine kapanma önerisini ortaya attý.Bu dalgalanmalar baðlamýnda ortayaçýkan örüntüler temeline dayalý olaraksizler bunlarýn ne zaman yenidenortaya çýkacaklarýný (kendilerini tekrar-layacaklarýný) hesaplayabilir ve öngöre-bilirsiniz. Gregg Hoca bu dalgalan-malarýn birbirlerini karþýlýklý olarakgüçlendirdiklerini ve her tekrarda birazdaha güçlenmiþ olarak ortaya çýktýk-larýný belirtiyor. Fraktallar ile ilgilimatematiðe göre yapýlan hesaplamalar-da, þu aþamada bizim daha önce

sözünü etmiþ olduðumuz döngününsonuna gelinmiþ olduðu açýkça ortayaçýkmaktadýr. Gregg Hoca haklýdýr vegerçekten de döngünün sonuna gelin-miþtir.

Aslýnda bunu size Mayalar ve onlargibi uzun döngülü takvimler yapanbaþka halklar da uzun zaman öncesöylemiþlerdi. Azteklerin ve Tolteklerinde buna benzer takvimleri vardýr. Bunedenle de bu kehanet her taraftadolaþýma girmiþ durumdadýr. Büyüksoru þu aþamada sizleri eski tarihitekrar etmekten alýkoyanýn neolduðudur. Neden ayný olaylarý tekrar-lamýyorsunuz? Neden nihai savaþagirip yeniden insanlýðýn sonunu getir-miyorsunuz? Þimdi bu sorularýn cevap-larýný ezoterik açýdan vereceðim.

Sevgili varlýklar, benim temel fraktalveya ana fraktal olarak nitelendirdiðimfraktal var. Bu fraktal dün burada özelolarak tartýþýlmadý ama Gregg Hocanýnbunu bildiðinden eminim. Bazen örün-tüler ve tekrarlarla uðraþtýðýnýzda nor-mal insan bilincinin algýlama sýnýrlarýdýþýnda kalmasý nedeniyle insanlaraçýsýndan görünmez olan þeylerle karþýkarþýya kalýrsýnýz. Zamanýn temelbaþlangýç fraktalý diðerlerine temeloluþturur. Temel fraktal baþlangýçtýr vebunu size göstereceðim. Her þeyçarpanlar ile temelin üstüne oturur.Size bu baðlamda üzerinde düþünmeniziçin bazý rakamlar bile vereceðim

Dünya zamanýnýn temel fraktalý,gezegenin gündönümlerinin devini-

SEVGÝ DÜNYASI44

midir. Tüm potansiyellerin dalgalan-malarý bu temele oturtulmuþtur. Budevinimin nedeni gezegenin fizikselyalpalanmasýdýr ve bir yalpalanmadöngüsünün süresi de 25.630 yýldýr. Birdöngünün veya bir yalpalamanýnbaþlayýp yeniden baþlangýç noktasýnadönmesi için gereken süre budur. Buçok uzun bir süre olduðu için çeþitlifiziksel olaylara baðlý olarak yaklaþýkolarak %1 oranýnda deðiþim göstere-bilir. 25.630 yýl gezegenin yalpalan-masýnýn ölçümüdür.

Eðer uzun dönemli Maya takviminiincelerseniz, 25.630 yýl içine tamýtamamýna 5 Maya takviminin sýðdýðýnýgörürsünüz. Çünkü Mayalar uzundönemin 5.125 yýl olduðunu söylemek-tedirler. Bu süre ayný zamanda dahaönce sözünü etmiþ olduðumuz eskibilinmeyen uygarlýklarýn kendileriniimha etmelerine kadar geçen ve varlýk-larýný sürdükleri süredir. Her þey man-týða uygun olmaya baþlýyor. Temelfraktal þu anda içinde bulunduðunuzdöngünün farklý olmasýnýn nedenidirçünkü sizler hem baþta, hem de sondabulunuyorsunuz yani gündönümlerinindeviniminin tam orta noktasýndabulunuyorsunuz. Modern insanlýk tari-hinde bu ilktir. Olaylar bundan önce,ondan önce ve ondan da önce olduðugibi aynen tekrarlanmýyor. Bu kadimhalklarýn ve Mayalarýn yaptýklarýöngörüdür. Bu nedenle de takvim buzamanda sona ermektedir ve bunokradan itibaren yeni bir uzun dönembaþlamaktadýr.

Temel fraktal veya gündönümlerindevinimi bundan önceki döngülerinhiçbirinde ortaya çýkmamýþ olan birenerji üretmektedir. Bu merkezi fraktaldöngüde sizin deðiþim yapmanýzýsaðlayan bir izin vardýr. Bunun kanýtýtüm çevrenizde görmeye baþlamýþolduðunuz jokerlerdir. Sizler çoktan iþebaþladýnýz zaten. Sovyetler Birliðininçöküþünü hazýrlayan olaylar joker içinçok iyi bir örnek oluþturmaktadýr. Buinsan tabiatýnda bir deðiþimi ortayaçýkarmaktadýr ve bunun sayesindesizler parçalamak yerine birarayagetirmeye baþlýyorsunuz. Gezegendeeskiden yüzyýllar boyunca düþman olanbazý milletlerin biraraya geldiklerinebaktýðýnýzda, olayýn ne kadar derin veönemli olduðunu anlayabilirsiniz. Bu iþfarklýdýr ve yenidir. Olaylar aynen eski-den olduðu gibi tekrarlanmayacaktýr

Þimdi bazýlarý "Kryon, tehlikeli ola-bilecek bazý dalgalanmalar ve fraktallargeliyor. Aslýna bakarsan, çok meþumgörünen önemli bir döngü 2017 yýlýndabaþlayacak." diyeceklerdir. Size bunundaha önceki kendilerini tekrarlayanuzun dönemlerden farklý olmasýnýn ananedenini söyleyeceðim.Gündönümlerinin deviniminde 36 yýl-lýk bir pencere vardýr. 21 Aralýk 2012tarihine denk gelen merkeze doðru 18yýl ve daha sonra merkezden dýþarýdoðru yine 18 yýllýk süreler sözkonusudur. Sizler halen son 18 yýllýksüre ve son uzun dönemin artakalanenerjisi içindesiniz. Zaman fraktallarýhâlâ orada duruyorlar ve baþlýca potan-siyeller hâlâ hissedilebiliyor. Olaylar

SEVGÝ DÜNYASI45

hâlâ bu zaman çerçevesi içinde gerçek-leþebilirler ama bundan fazlasý vardýrve benim de size söylemek istediðimþey budur. Bu þimdiki zamanýn farklýolmasýna yol açan birçok nedendenbirisidir. Þimdi ana soruyu bir kezdaha soralým. Olayýn bu kez bu kadarfarklý olmasýnýn nedeni nedir?

Sizler eskilerin öngörüsü olan 25.630yýllýk temel döngünün sonuna geldiniz.Bu tek baþýna içinde bulunduðunuzözel bir enerji ortaya çýkarmaktadýrama hepsi bu deðildir. Sizi uzun zamanönce kimin tohumlamýþ olduðunusöylemiþtim. O meyanda þimdi baþla-makta olan insan bilinci evriminden vebunun uzun süre ile duraksamýþolduðundan söz etmiþtik. SiziPleiadeslilerin tohumlamýþ olduðundan,onlarýn þu anda sahip olduðunuzDNA'nýn kaynaðý olduðundan vebununla baðlantýlý olarak eksik halka-dan da söz etmiþtim. Bundan önce yap-týðýmýz "Þefkat Faktörü" baþlýklý bircelsede bu konularý dile getirmiþ,gerçek farkýn ne olduðunu ve insanlýðýgerçekte þefkatin deðiþtireceðini belirt-miþtik. Bununla birlikte, sizler "fenahalde" doðrusal ve 3 boyutluolduðunuz için "DNA kimyayýdeðiþtirecek mi? Bu deðiþimi izleye-bilir miyiz?" diye soruyorsunuz. Gayettabii deðiþecek ama sizindüþündüðünüz gibi olmayacak bu iþ.

Þimdi bir mecaz ile devam ediyoruz.Çiftçinin yýllardan beri ekip biçtiði birtarlasý vardýr. Bir gün eve gelip yeni veharika bir ekini olduðunu, bunun kýsa

süre içinde büyüyeceðini ve hasadýnalýnacaðýný söyler. Siz bu durumda tar-laya gidip toprakta bir deðiþiklik olupolmadýðýna mý bakarsýnýz? Hayýr! As-lýnda deðiþen toprak deðil, tohumdur.DNA sizin düþündüðünüz gibi deðildirve bu bilgi size dün verildi (Kryonburada Dr. Bruce Lipton tarafýndanverilen bilgilere atýf yapýyor). DNA hiçdeðiþmeyen, duraðan bir kimyasalmaddeler grubu deðildir ve aslýndainsan bedeninin taslaðýnýn çerçevesidir.O içinde geliþim tohumlarýnýnbüyüdüðü topraktýr ve tohumlar dasizin kimyanýzý deðil, bilincinizi temsilederler. Ýnsan geliþimine bakarken buyüzden kimyasal maddeleri deðil, geze-gende gerçekleþen bilinç deðiþiminiinceleyin. Ancak, hepsi bu kadar deðil.

Sizlerin zaman içinde daha açýkolarak ortaya çýkacak olan ruhsal man-týðý kullanmaya baþlamanýzý istiyorum.Pleiadesliler sizlere ruhsal tohumlarýsaðlamýþ olan yaratýcý ebeveyn-lerinizdir. Bu aslýnda çok basit birolgudur ama dünyanýn büyük çoðun-luðu buna inanmayacaktýr. Genel kabulgören yaratýlýþ hikâyesi buna çok ben-zerdir ve hattâ zamanlama aynýdýr.Ama dünya dýþý varlýklar iþin içinesokulmaz da, sokulamaz da. Çünküdoðrusal düþünceye göre dünya dýþývarlýklar buraya ancak dünyayý fethet-mek ve sizleri köleleþtirmek için gelir-ler. Bu sizin önyargýnýzdýr, kendi insanbilincinizin ve tarihinizin yansýmasýdýr.Siz bunu yaptýðýnýza göre tüm yaþambiçimlerinin de böyle yapmasýný bek-liyor ve bunu varsayýyorsunuz.

SEVGÝ DÜNYASI46

Daha önce de söylediðimiz gibi, iþiniçinde sizden milyonlarca yýl evvel buiþe baþlamýþ olan bir uygarlýk var. Bunasýl bir þey olabilir? Söz konusu olansizin geçtiðiniz yollardan çok dahaönce geçmiþ olan ve sahip olduðu yük-sek bilinç sayesinde düþünce aracýlýðýile fiziði kontrol edebilen bir uygarlýk-týr. Onlar buraya ilâhi bir plana göregeldiler. Amaç sizin bulmaca üzerindeçalýþabilmenizi saðlamak için sizekaranlýk ve aydýnlýk bilgisiyle beraberdüalitenin özgür seçim hakkýný ver-mekti. Onlarýn Tanrý'sý sizin deTanrý'nýzdýr yani Yaratýcý Kaynaktýr.Ýþte Pleiadesliler burada bunu yaptýlar.Onlar sizin biyolojik tohum ebeveyn-lerinizdir ve sizi önemserler. Buradakiiþlere karýþma haklarý olmadýðý içinmesafeli dururlar ama önemserler.

Pleiadesliler sizin geliþiminiz için birçerçeve ve bir zaman sýnýrý belirledilerve sizin açýnýzdan iþlemekte olan dabudur. Buna gündönümlerinin devini-minin baþlangýcý ve sonu, 25.630 yýlolan temel döngünün orta noktasý diye-biliriz. Bu süre içinde baþlayýp baþarý-sýzlýða uðradýðý için sona eren birkaçuygarlýk gelip geçti dünyadan ve eðerþimdiye kadar baþarýlý olamasaydýnýz,bundan sonra baþarmanýz olanaksýzhale gelecekti. Baþka bir ifadeyle, busizin son þansýnýzdý ve siz olayýlehinize döndürdünüz.

Son on yýllar boyunca deðiþmeyebaþladýnýz ve 80'li yýllara gelindiðindedeðiþimi baþaracaðýnýz açýkça ortayaçýkmýþtý. 1987 yýlýndaki Uyumlu

Yakýnlaþma dönüm noktasýný oluþturdu.Ben 1989 yýlýnda geldim. 1992 yýlýnýnbaþýnda Soðuk Savaþý sona erdirdiniz.Olaylar baþlamýþtý!

Pleiadesliler uzun zaman önce gelipsizi tohumladýklarýnda, sizlerin baþarýlýolmanýz ihtimalini dikkate alarak birsistem geliþtirip kurdular. Bu bilgiyidaha önce zaten vermiþtik. Bu siste-min, gezegenin düðüm ve sýfýr nokta-larý olduðunu daha önce belirtmiþtik.Düðüm ve sýfýr noktalarý zaman kap-sülleri olarak iþlevsiz halde devreyegirmek için doðru zamanýn gelmesinibeklediler. Þimdi o zaman geldi, hepsi-ni belirledik, açýlmaya baþladýlar.

Bazýlarý þimdi "Kryon, bunun hakkýn-da þimdiye dek hiçbir þey duyma-mýþtýk. Bu çok gizemli bir durum ve bukonuda hiçbir bilgimiz yok. Bununlailgili eski ve kutsal metin ve yazýlardada herhangi bir þey yok" diyorlar.Sevgili varlýklar, mantýðýnýzý kullanýnlütfen. Bunlar hakkýnda hiçbir þeybilmemeniz gayet normaldir çünkü kýsasüre öncesine kadar ortada baþarý yoktuve 21 Aralýk 2012'deki bitirme noktasý-na henüz ulaþmamýþtýnýz. Bu bilgilersürekli olarak imhanýn ve yok olmanýnkenarýnda yaþamakta olan bir dünyayadeðil, baþarýlý olan bir dünyaya veri-lebilirdi. Uygarlýðýnýzýn karþý karþýyaolduðu üçüncü dünya savaþý engel-lendikten sonra durumun ne olduðuortaya çýktý. Bunun son dakikada atýlanbir gol olduðu da herkesin hâlâ üçüncübir savaþ beklemekte olmasýndan bel-lidir. Ýþi baþardýktan sonra bir zaman

SEVGÝ DÜNYASI47

çerçevesi verdik. Sizler 2012 yýlýtecrübesini yaþadýktan ve biz deüçüncü dünya savaþýnýn engellendiðinigördükten sonra size bunlarý anlatmayabaþladýk. Bununla birlikte, pek çokinsan hâlâ þüphe ediyor ve son anda birolay olmasýný, bir olumsuz durumunortaya çýkmasýný bekliyor.

Size mantýklý bir soru sormak istiyo-rum. Çocuklarýnýz varsa, onlarýn bisik-lete binme çaðý geldiðinde, süreç nasýliþler? Önce onlara bir bisiklet alýrsýnýz.Ondan sonra ne yaparsýnýz? Bisikletiçocuða teslim edip "Haydi bakalýmþansýn bol olsun. Düþüp kendini yarala-ma ihtimalin olduðunu biliyorum amabisiklete binmek istiyorsan, bununbaþka çaresi yoktur ve riski gözealmalýsýn" mý dersiniz? Hayýr, çocuk-larýný seven anne ve babalar böyle yap-mazlar. Bunun yerine bisikletin arkatekerleðine iki küçük tekerlek (alýþtýr-ma tekerlekleri) daha taktýrýrsýnýz vealýþtýrma tekerlekli bisikletin arkasýndabir süre koþarak çocuðun o denge hissi-ni kazanmasýný saðlarsýnýz. Çocukbütün çocuklarda olduðu gibi bir süresonra dengeyi saðlamaya baþlayýncakendi baþýna bisikleti sürmeye baþlarve siz de mutlulukla kenardan teza-hürat yaparsýnýz.

Sevgili varlýklar, temel fraktal elini-zin altýndadýr ve buradaki alýþtýrmatekerlekleri de düðüm ve sýfýr nokta-larý-dýr. Onlar artýk açýlýyorlar, devreyegiriyorlar, çifter çifter çalýþmaya baþlý-yorlar ve sizin hýzlý þeride çýkýp kýsasürede daha yüksek bilince ulaþabilm-

eniz için, gezegendeki olumsuzluðunbir kýsmýný silmeye baþlýyorlar. Sizeyýllardan beri zaman kapsüllerinin nasýlçalýþtýðýný, Kristal aðda ve Gaia aðýndabirikmiþ olan olumsuzluklarý nasýlsýyýrýp aldýklarýný söylüyoruz. Bu kon-feransýn tamamý hatýrlamakla ilgilidirve neyin hatýrlanacaðýný sorarsanýz,size neyin hatýrlanmasý gerektiðini söy-leyebilirim. Sizlerden buraya geldiði-nizde Pleiadesliler tarafýndan size ver-ilmiþ olan esas bilgiyi hatýrlamanýzýistiyorum. Ýþte hatýrladýðýnýz budur vebu düðüm noktasýnýn da Kristal aðaaktaracaðý bilgiler de bunlardýr. Böyle-ce savaþ ve ýstýrapla ilgili hatýralargezegenden silinmeye baþlayacaktýr.Bu zaman fraktallarýnýn kendisinideðiþtirecektir ve neredeyse Kristal aðayeni bir baþlangýç yaptýracaktýr.

Sizlerin bilmeniz gereken hususKristal aðýn kýsmen eski zaman fraktal-larýnýn hatýrlanmasýndan sorumluolduðudur. Sizler yeni bir gelecekyaratmakta olmanýza ve onlardankaçýnmanýza raðmen bu fraktallar tari-hin kendisini tekrar edeceðini söyle-mektedir. Bunlar neredeyse yenibaþlangýç þeklinde silinmeye ve yenibir çerçeve içine alýnmaya baþlayýnca,insanlýk enerjisi sanki yeniden baþlýyorgibi olacaktýr.

Þimdi size sormak istiyorum. Bunuçocuklarýnýz için yapmaz mýydýnýz?Size Tanrý sevgisi denen harika enerjiyigetirmiþ olan Pleiadeslilerin bu yeni vebilinmeyen bilinç evriminden dahakolay þekilde geçmeniz için yardým

SEVGÝ DÜNYASI48

edecek olmasý makul bir varsayýmdeðil mi? Onlarýn size adý geçen alýþtýr-ma tekerleklerini vereceklerini düþün-müyor musunuz? Bu yeni temel döngübaþlangýcýnýn çok güzel bir þeyi yanýn-da getiriyor olmasý ezoterik bakýmdanmakul görünmeye baþlamadý mý? Budöngü buraya ulaþtý ve bu baþlangýçgerekten de farklýdýr.

Kimsenin size "Ýþte her þey yenidenbaþlýyor. Savaþýn zamaný gelip de geç-miþti bile ve gerçekten de geliyorzaten" demesine izin vermeyin. Geçmiþzamanda ve dönemlerde bunu yapmýþolmanýz bunun yeniden olmasýnýn birgarantisi deðildir. Bu döngü farklýdýr.

26 yýldan beri mesajýmýz hep buolmuþtur. Gerçi mutlaka bu ifadelerlesunulmuþ olmayabilir ama mesajbudur. Ýlk yayýnlanan kitap olan BirinciKryon Kitabýnýn ilk baskýsýndanitibaren birinci bölümde "ÜçüncüDünya Savaþý olmayacaktýr. Mahþergünü olmayacaktýr. Eski kehanetlerartýk geçerli deðildir." ifadelerini kul-lanmýþtýk. Biz bu deðiþimin gelmekteolduðunu 26 yýl öncesinden görmüþtük.Temel fraktal farklý bir enerji seti ilebaþlamak için hazýrlanma babýnda ye-niden ayarlanmaktadýr ve bu nedendendolayý da geçmiþ tekrarlanmayacaktýr.

Alýþtýrma tekerleklerinin hangisüreyle kullanýlacaðý ile ilgili karar sizekalmýþtýr. Özgür iradeniz ve serbestseçim hakkýnýz olduðuna göre bununne kadar zor veya kolay yoldan gerçek-leþmesini istediðinizi seçebilirsiniz.

Bisiklette alýþtýrma tekerlekleri olduðuzaman bile düþebilirsiniz ama pekkolay olmaz ve ayrýca düþseniz bile buyeni enerjide size getirdiðimiz yardýmsayesinde derhal yeniden ayaða kalka-bilir ve yola devam edebilirsiniz. Eskiinsanlýðýn yeni bir bilinç sistemini baþ-latmasý uzun ve meþakkatli bir yol ola-bilir. Daha önce de söylemiþ olduðumgibi, ilerleme genellikle iki adým ilerive bir adým geri þeklinde olur. Bu yeniinsanýn bir parçasýdýr ve sizler doðruzamanda, doðru yerdesiniz.

Siz de dün ve bugün duyduklarýnýzýnhakikatýn paradigmasý olduðunuhissediyorsunuz. Çok özel ve çok farklýbir þeylerin olduðu hissine kapýlmýyormusunuz? Size bunun ne olduðunusöyleyeyim. Yola devam ediyorsunuz!Burada oturmuþ kendinize "Bu hisset-tiðim çok farklý þey, ne olabilir acaba?"sorduðunuz için daha yüksek birbilince ulaþtýnýz. Ýçinden geçmiþolduðunuz zorluklar ve sýkýntýlarlabizim sözünü ettiðimiz yenidenayarlanmalar yeni bilince geçiþsürecinde ortaya çýkan yavaþ deðiþim-lerdir. Doðrudan doðruya eski fraktal-lara ve potansiyellere gidiyorsunuz!

Bunun çok zor bir zaman olacaðýnýbilmenize raðmen yine de bu zamandagezegene gelmenizden dolayý sizleritebrik ediyorum ama hiçbiriniz bu par-tinin keyfinden yoksun kalmak isteme-diniz.

Ve öyledir. KRYON

DeðerliOkuyucularýmýzSevgi Dünyasý DergimizHaziran 2007 tarihindenbaþlamak üzere yalnýzcaabonelerimize ulaþmaktadýr. Bizlerle olmaya devam etmek istiyorsanýz,Haberleþme Adresi: [email protected] içten sevgilerimizleSevgi Dünyasý

“Lütfen Yeni Yýlda AboneliðiniziYenilemeyiUnutmayýnýz!..”

Adý, Soyadý: .....................................................Adres: .....................................................Posta Kodu: .....................................................Ýlçe: .....................................................Ýl: .....................................................Tel: .....................................................2016 yýlý için tek dergi fiyatý: 8.00 TLAbone ücreti: Yurt içi 90.00 TL

Yurt dýþý 110.00 TLPosta Çeki No: 10214085 (Sevgi Yayýnlarý) Ýþ Bankasý IBAN:TR77 0006 4000 0011 0180 6837 24

Ayþegül Kayserilioðlu hesabý